Ana Sayfa YAZARLAR-YENİ Üretimi sevsek mi?

Üretimi sevsek mi?

1071
0

Dr. Hakan ÇINAR
Akademisyen
hakan.cinar@mentorgumruk.com.tr


Trend hizmet sektörü, trend e-ticaret, trend Amazon, trend Etsy, trend Alibaba, trend e-yaşam. İyi güzel de trend olması yetiyor mu, bu işler yeterince bilgi sahibi insanların elinde mi, bunu da gözden geçirmek gerektiğini düşündüm nedense. Ha tabi, bir de herkes ticaret yapmaya heveslendi güzel de, satılacak malı kim üretecek onu da düşünmek gerekiyor.

Bu trende ve değişime karşı olmak elbette mümkün değil. Fakat milletçe hizmet sektörüne böylesine heveslendiğimiz, gençlerimizi de teşvik ettiğimiz dönemde, acaba yeni nesli üretim sektörlerine yeterli derecede özendirmiyor muyuz diye düşünmekten de kendimi alamıyorum. Ülkemizin dinamo sektörlerinden tekstil sektöründe yer alan dostlarımdan, tekstil mühendisi yetişmediğini ve bulmakta zorlandıklarını duyunca tüylerim ürperiyor. Peki, acaba biz nerede yanlış yaptık veya nerede yanlış yapıyoruz.

Öncelikle şu e-ticaret işini bir açalım. Firmaların, üreticilerin veya ticaretle uğraşan girişimcilerin e-ticarete ilgi duyması, hele ki üreticilerin e-ihracata da yönelmesi son derece sevindirici. Ancak e-ticareti tek başına bir iş dalı gibi görüyor olmayı doğru bulmadığımı belirtmem lazım. Bu alanda çalışanlar olacak elbette, ancak satılacak ürünlerin üretilmesi, üretimin geliştirilmesi şart.

Geçtiğimiz gün Toyota, Türkiye’deki fabrikasına 2.500 kişi alacağını açıkladı ve hepimiz bu habere sevindik. İstihdam yaratan tüm sanayicileri başımızın üzerinde taşımamız gerekiyor. Kaldı ki, dövizin artışı ile Türkiye işçilik maliyetleri açısından birçok ülkeden çok daha ucuz hale geldiği için önümüzdeki dönemde pek çok yabancı sermayeli şirketin ülkemize yatırım için geleceğini düşünüyorum ki, bu çok sürpriz bir durum olmayacak.

Sanayi sektörü 2019 yılında, 138,2 milyar dolarla ihracatla Cumhuriyet tarihi rekorunu kırmıştı. 2020 yılı ise bu rakamın 10 milyar dolar altında kaldı. Pandemi sürecinde bu rakam elbette büyük bir kayıp olarak değerlendirilemez. Üretim rakamlarımıza baktığımızda ise orada da aşağı yukarı benzer bir düşüş yaşandı.

Ancak asıl mesele bence bu değil, dönemsel düşüşler ve konjonktürel değişimler yaşanabilir; fakat bizim yeni nesillere sanayiyi daha çok kanıksamamız ve sevdirmemiz gerekiyor. Teknik liselerin sayısını arttırmalı, üretime insanları özendirmeliyiz. Ülkemizin ekonomik değerlerini pozitife çevirmemizin, siyasi gelişmeleri ve etkileri bir tarafa koyuyorum, çözümü yalnızca katma değerli ürün üretmekten ve üretimimizi değerli hale getirmekten geçiyor. Eğer bir de marka değeri yüksek ürünler üretmeyi başarır ve ülkeye katma değer de yaratırsak tadından yenmez.

Son olarak aile işletmelerine seslenmek istiyorum. Türkiye Aile İşletmeleri Derneği güzel işler yapıyor, yine Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği’de aynı şekilde. Fakat işverenlerin ve aile büyüklerinin mutlak surette çocuklarına sanayiyi sevdirmelerini şiddetle tavsiye ediyorum. Satmak, e-ticaret yapmak, hizmet sektörleri hepsi çok güzel. Ancak unutmamak lazım ki tüm bu satılacak ürünlerin bir şekilde üretilmesi de gerekiyor. Satmaya heveslenmek kadar üretime de heveslenmemiz ve heveslendirmemiz gerektiğini unutmamak gerekiyor.


Kaynak: İşbu içerik, Sayın Dr. Hakan ÇINAR’ın özel izni ile yayınlanmıştır. Yazının tüm hakları ve sorumluluğu yazara aittir.
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


YAZARIN DİĞER YAZILARI

Dış ticaretin yönü

Globalizmden glokalizme

Suez

Yurtdışı Lojistik Merkezler

Ayşe teyze e-ihracata da başladı

İhracatçının çilesi bitmez

Tedarik edebilsek satacağız

Hangi ambargo daha iyi?

Hoş bulduk Avrupa Birliği

Kime gelişmiş ülke denir?

Aynı yollardan gidip farklı sonuçlar beklenir mi?

Aldık mı mesajı?

Harika bir yılı geride bırakırken…

Esnaf deyip geçmeyin

Anneme perakendeci olduğumu söylemeyin o beni halen mutlu bir insan sanıyor…

Menşede takıldık

İzmir’de deniz göründü

Böyle kapanmaz

Ya dışındasındır çemberin ya da içinde yer alacaksın

Önceki İçerikMerkez Bankası’nın kripto düzenlemesi: Yassak hemşerim!
Sonraki İçerikTamamı Hazine Müsteşarlığına ait olan varlık kiralama şirketleri Kurumlar Vergisinden muaf tutulmuştur.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz