Tüketicilerin e-pazaryerlerinden alışveriş yapmaya başlamalarında etkili birinci faktörün sosyal medya ve internet sitelerindeki reklam ve tanıtımlar olduğu belirlendi.
Rekabet Kurumu, “e-Pazaryeri Platformları Sektör İncelemesi Nihai Raporu” hazırladı.
Rapora göre, sektör incelemesi kapsamında yürütülmüş anket sonuçları dikkate alındığında, tüketicilerin internetten alışveriş yaptıkları ürün kategorileri içinde ilk üç sırayı “moda”, “elektronik”, “kozmetik ve kişisel bakım” aldı.
Tüketicilerin yüzde 70’inin, e-pazaryerlerinden ayda bir veya daha sık alışveriş yaptığı belirlendi.
Tüketici kitlesinden 25-34 yaş grubundaki “Genç” bölümü, e-pazaryerlerinden alışveriş yapma sıklığı en yüksek grup olarak tespit edildi. Bu grubun ayda ortalama 1,42 kez alışveriş yaptıkları görüldü.
Tüketicilerin, e-pazaryerlerinden ilk kez alışveriş yapmaya başlamalarında etkili olan faktörler arasında, yüzde 48,2 ile sosyal medya ve internet sitelerindeki reklam ve tanıtımlar ilk sırada yer aldı. Bunu yüzde 41,8 ile arkadaş ve yakın çevre önerisi, yüzde 30,9 ile internetteki yorumlar, yüzde 23 televizyon reklamları ve yüzde 22,4 ile sosyal medyadaki yorumlar takip etti.
Tüketicilerin yaklaşık yarısının üç yılın altında bir süredir e-pazaryerlerinden alışveriş yaptığı belirlendi.
Tüketicilerin, kategoriden bağımsız olarak en sık tercih ettikleri e-pazaryerinin yüzde 49,6 ile Trendyol olduğu görüldü. Trendyol’un ardından yüzde 26,1 ile HepsiBurada, yüzde 8,4 ile GittiGidiyor, yüzde 7,8 ile N11, yüzde 2,5 ile Amazon, yüzde 1,7’şer ile ÇiçekSepeti ve AliExpress en çok en tercih edilen e-pazaryerleri olarak kayıtlara geçti.
MOBİL CİHAZLARDAKİ E-PAZARYERİ UYGULAMASI REKABETTE AVANTAJ SAĞLIYOR
Tüketicilerin, internet alışverişlerinin yüzde 84’ünü mobil cihazlar üzerinden gerçekleştirdiği belirlendi. Mobil cihazlar üzerinden yapılan alışverişlerin yüzde 79,6’sında mobil uygulamalar kullanıldığı görüldü.
Mobil cihazlarda yüklü e-pazaryeri uygulamasının rekabette önemli bir avantaj sağladığı anlaşıldı. Tüketicilerin cep telefonlarında bulunan uygulamalar, pazardaki rekabeti ve teşebbüslerin pazardaki konumlarını yansıttı. Bunun yanı sıra uygulama sahipliğinin tüketiciye sağladığı kullanım kolaylığının, ilgili pazaryeri özelinde alışkanlığı ve bağlılığı pekiştiren bir unsur olduğu değerlendirildi.
Ankete katılan tüketicilerin yüzde 48,7’sinin cep telefonunda “yalnızca bir uygulama” bulunduğu sonucuna ulaşıldı. Cep telefonlarına teknik olarak çok sayıda uygulama indirilmesi mümkünken tüketicilerin bunu tercih etmiyor olması, uygulamanın cep telefonuna indirilmesinin tüketici alışkanlıkları adına önemli bir eşik olduğunu ve ilgili pazaryerine önemli bir avantaj sağladığını ortaya koydu.
Cep telefonunda 3 ve üzeri e-pazaryeri uygulaması bulunan tüketicilerin oranı yalnızca yüzde 10’da kaldı. Tüketicilerin, artan oranda daha az uygulamaya sahip bir yapıda olduğu görüldü.
Sınırlı sayıda e-pazaryeri kullanan tüketicilerin oranının (yüzde 71,2), cep telefonunda sınırlı sayıda uygulamaya sahip olan tüketicilerin oranından (yüzde 88,6) daha düşük olduğu tespit edildi.
Bu durum, internet tarayıcısı üzerinden gerçekleştirilen alışverişlerde çoklu pazaryeri kullanım alışkanlığının daha yüksek olduğunu, dolayısıyla tüketiciler nezdindeki uygulama sahipliğinin, e-pazaryeri kullanımına doğrudan pozitif katkı sağladığını gösterdi.
Kaynak: İTO Haber
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.