Yönünden – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Sun, 10 Dec 2023 19:07:30 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Yetki belgesi olmayanlar ikinci el araç satışında KDV yönünden özel matrah uygulamasından yararlanamaz https://www.muhasebenews.com/yetki-belgesi-olmayanlar-ikinci-el-arac-satisinda-kdv-yonunden-ozel-matrah-uygulamasindan-yararlanamaz/ https://www.muhasebenews.com/yetki-belgesi-olmayanlar-ikinci-el-arac-satisinda-kdv-yonunden-ozel-matrah-uygulamasindan-yararlanamaz/#respond Sun, 10 Dec 2023 19:07:30 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=148037 2 El kara taşıtları alım satımı ile uğraşan, henüz yetki belgesi almamış ama yeterlilik belgesi olan kişiler satış faturasında özel matrahlı olarak KDV’yi kesebilir mi?

YETKİ belgesi olmadan KDV açısından özel matrah sistemi uygulanması mümkün değildir. 

Oto galeri faaliyeti ifa eden vergi mükelleflerinin nihai tüketicilerden aldıkları ikinci el araçların satışında KDV açısından özel matrah uygulamasından yararlanabilmeleri için yönetmelikte belirtilen yetki belgesine sahip olmaları zorunluluktur.

İkinci el motorlu kara taşıtı ticareti ile iştigal edenler, 13/2/2018 tarihli ve 30331 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan İkinci El Motorlu Kara Taşıtlarının Ticareti Hakkında Yönetmelik kapsamında işletmesi adına yetki belgesi alan tacirler ile esnaf ve sanatkârlardır. İkinci el motorlu kara taşıtı ticareti ile iştigal etmekle birlikte henüz yetki belgesi almamış olanlar, İkinci El Motorlu Kara Taşıtlarının Ticareti Hakkında Yönetmeliğe göre yetki belgesi alınması için verilen süre ile sınırlı olmak üzere yetki belgesi olmaksızın, özel matrah uygulayabilirler.

Verilen süre içinde yetki belgesini almamış olanlar ile yetki belgesi almaksızın ikinci el motorlu kara taşıtı veya taşınmaz ticareti ile iştigal edenlerin ikinci el motorlu kara taşıtı veya taşınmaz teslimlerinde özel matrah uygulanmaz.

İkinci el motorlu kara taşıtı veya taşınmaz teslimlerinde özel matrah uygulanabilmesi için, araç veya taşınmazın basit tadil, bakım ve onarım işlemleri dışında vasfında esaslı değişiklik yapılmaması gerekmektedir.

 


YASAL DAYANAKLAR

KDV Genel Uygulama Tebliği

III. MATRAH, NİSPET VE İNDİRİM.

A. MATRAH

4.9. İkinci El Araç ve Taşınmaz Ticareti(11)

3065 sayılı Kanunun 7104 sayılı Kanunla değişik (23/f) maddesine göre, ikinci el motorlu kara taşıtı veya taşınmaz ticaretiyle iştigal eden mükelleflerce, KDV mükellefi olmayanlardan (mükellef olanlardan istisna kapsamında yapılan alımlar dâhil) alınarak vasfında esaslı değişiklik yapılmaksızın satılan ikinci el motorlu kara taşıtı veya taşınmazların tesliminde matrah, alış bedeli düşüldükten sonra kalan tutardır.

KDV mükellefi olmayanlardan veya istisna kapsamında KDV ödenmeksizin alınan ikinci el motorlu kara taşıtları ile taşınmazların satışında düzenlenecek faturalarda alış bedeli ile satış bedeli arasındaki fark üzerinden KDV hesaplanır. KDV hesaplanarak alınan ikinci el motorlu kara taşıtları ile taşınmazların teslimlerinde ise özel matrah uygulanmayacağı tabiidir.

Buna göre, ikinci el motorlu kara taşıtı veya taşınmaz teslimlerinde özel matrah uygulaması yalnızca ikinci el motorlu kara taşıtı veya taşınmaz ticaretiyle iştigal eden mükellefler tarafından uygulanacaktır.

İkinci el motorlu kara taşıtı ticareti ile iştigal edenler, 13/2/2018 tarihli ve 30331 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan İkinci El Motorlu Kara Taşıtlarının Ticareti Hakkında Yönetmelik kapsamında işletmesi adına yetki belgesi alan tacirler ile esnaf ve sanatkârlardır. İkinci el motorlu kara taşıtı ticareti ile iştigal etmekle birlikte henüz yetki belgesi almamış olanlar, İkinci El Motorlu Kara Taşıtlarının Ticareti Hakkında Yönetmeliğe göre yetki belgesi alınması için verilen süre ile sınırlı olmak üzere yetki belgesi olmaksızın, özel matrah uygulayabilirler.

Taşınmaz ticareti ile iştigal edenler, 5/6/2018 tarihli ve 30442 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Taşınmaz Ticareti Hakkında Yönetmelik kapsamında yetki belgesi alan ticari işletmeler ile esnaf ve sanatkârlardır. Taşınmaz ticareti ile iştigal etmekle birlikte henüz yetki belgesi almamış olanlar, Taşınmaz Ticareti Hakkında Yönetmeliğe göre yetki belgesi alınması için verilen süre ile sınırlı olmak üzere yetki belgesi olmaksızın, özel matrah uygulayabilirler. 6362 sayılı Kanun kapsamında faaliyette bulunan gayrimenkul yatırım fonları ile gayrimenkul yatırım ortaklıkları, yetki belgesi aranmaksızın, taşınmaz ticaretiyle iştigal eden mükelleflerden sayılırlar.12

Verilen süre içinde yetki belgesini almamış olanlar ile yetki belgesi almaksızın ikinci el motorlu kara taşıtı veya taşınmaz ticareti ile iştigal edenlerin ikinci el motorlu kara taşıtı veya taşınmaz teslimlerinde özel matrah uygulanmaz.

İkinci el motorlu kara taşıtı veya taşınmaz teslimlerinde özel matrah uygulanabilmesi için, araç veya taşınmazın basit tadil, bakım ve onarım işlemleri dışında vasfında esaslı değişiklik yapılmaması gerekmektedir.

Örnek 1: İkinci el araç alım satım faaliyeti ile iştigal eden (A) Otomotiv Ltd. Şti., KDV mükellefi olmayan Bay (B)’den 32.000 TL’ye ticari araç satın almıştır. (C) Servis A.Ş.den hizmet almak suretiyle, satın alınan aracın yıllık bakımı yaptırılmış ve otomobile çelik jant taktırılmıştır. Bu hizmetin karşılığı olarak (C) Servis A.Ş.ye 5.000 TL+900 TL KDV ödenmiştir. Daha sonra söz konusu otomobil KDV hariç 40.000 TL’ye satılmıştır. KDV mükellefi olmayan Bay (B)’den satın alınan araca yıllık bakım yaptırılması ve çelik jant taktırılması, otomobilin vasfında esaslı bir değişiklik oluşturmadığından, söz konusu aracın satışında özel matrah uygulanacak ve alış bedeli olan 32.000 TL düşülmek suretiyle 8.000 TL özel matrah üzerinden (8.000 x 0,18 =) 1.440 TL KDV hesaplanacaktır. Ayrıca taşıtın yıllık bakımı ile çelik jant takılmasına ilişkin (C) Servis A.Ş.ye ödenen 900 TL KDV, (A) Otomotiv Ltd. Şti. tarafından indirim konusu yapılabilecektir.

Söz konusu aracın, KDV oranlarını belirleyen 2007/13033 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı eki (I) sayılı listenin (B) bölümünün 9 uncu sırasında tanımlanan binek otomobillerinden olması durumunda, özel matrah üzerinden %18 oranında KDV uygulanacağı tabiidir.13

Örnek 2: İkinci el araç alım satım faaliyeti ile iştigal eden Bay (A), KDV mükellefi olmayan Bay (B)’den 1978 model kullanılamaz halde bulunan bir aracı 10.000 TL bedelle satın almıştır. (C) Servis A.Ş.den hizmet almak suretiyle, söz konusu aracın motoru dahil birçok parçası değiştirilmek suretiyle yenilenmiş ve (C) Servis A.Ş.ye 20.000 TL+3.600 TL KDV ödenmiştir. Yenilenen araç Bay (A) tarafından KDV hariç 40.000 TL’ye satılmıştır. Söz konusu aracın motor dahil birçok parçasının değiştirilmek suretiyle yenilenmesi, taşıtın vasfında esaslı bir değişiklik oluşturduğundan söz konusu aracın tesliminde özel matrah uygulanmayacak, toplam satış bedeli olan 40.000 TL matrah üzerinden KDV hesaplanacaktır. Diğer taraftan, aracın yenilenmesine ilişkin (C) Servis A.Ş.ye ödenen 3.600 TL KDV, Bay (A) tarafından indirim konusu yapılabilecektir.

Örnek 3: Taşınmaz alım satımı ile iştigal eden (A) Emlak Danışmanlık A.Ş. KDV mükellefi olmayan gerçek kişiden almış olduğu işyerinin boyasını ve su tesisatını yenileyerek satmıştır. İşyerinin boyası ve su tesisatının yenilenmesi, işyerinin vasfında esaslı bir değişiklik oluşturmadığından (A) Emlak Danışmanlık A.Ş. tarafından yapılan işyeri tesliminde özel matrah uygulanacaktır.

Örnek 4: (A) Mobilya İmalat, Turizm A.Ş. 3 yıl önce yatırım amaçlı almış olduğu arsayı (B) Konut Yapı Kooperatifine satmıştır. (A) Mobilya İmalat, Turizm A.Ş.nin faaliyet konusu taşınmaz ticareti olmadığından arsa tesliminde özel matrah uygulanmayacaktır.

 


11 19 Seri No.lu Tebliğ ile başlığıyla birlikte bölüm eklenmiştir. (Yürürlük 1/6/2018 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 6/7/2018 tarihinde)

12 36 Seri No.lu Tebliğ ile eklenmiştir. Yürürlük:3/6/2021

13 41 Seri No.lu Tebliğ ile paragraf değişmiştir. Yürürlük: 1/4/2022 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 21/4/2022 tarihinde


İKİNCİ EL MOTORLU KARA TAŞITLARININ TİCARETİ HAKKINDA YÖNETMELİK

Yetki belgesi
MADDE 5 – (Başlığı ile Birlikte Değişik:RG-15/8/2020-31214)
(1) İkinci el motorlu kara taşıtı ticareti, yetki belgesine sahip işletmeler tarafından yapılır.

Bir takvim yılı içinde doğrudan veya aracılık yapılmak suretiyle gerçekleştirilen üçten fazla ikinci el motorlu kara taşıtı satışı, aksi Bakanlıkça tespit edilmedikçe ikinci el motorlu kara taşıtı ticareti kabul edilir.

(2) Yetki belgesi, ikinci el motorlu kara taşıtı ticaretiyle iştigal eden işletmenin bulunduğu yerdeki il müdürlüğü tarafından Bilgi Sistemi üzerinden verilir, yenilenir ve iptal edilir.

(3) Ticari işletme adına düzenlenen yetki belgesinde asgari olarak, MERSİS numarası ve MERSİS’e kayıtlı işletme adı ve adresi ile ticaret unvanına;esnaf ve sanatkâr işletmesi adına düzenlenen yetki belgesinde ise ESBİS’e kayıtlı işletme adı ve adresi ile işletme sahibininadı, soyadı ve T.C. kimlik numarasına veya yabancı kimlik numarasına yer verilir.

(4) Yetki belgesi, her bir işletme için ayrı ayrı düzenlenir ve devredilemez.

(5) Bakanlık, yetki belgesinin içeriği ile yetki belgesinin düzenlenmesine ilişkin diğer usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.

Yetki belgesi verilmesinde aranan şartlar MADDE 6 – (Değişik:RG-15/8/2020-31214) (1) İşletmeye yetki belgesi verilebilmesi için;
a) Meslek odasına kayıtlı olunması,

b) Gelir veya kurumlar vergisi mükellefi olunması,
c) İş yeri açma ve çalışma ruhsatının bulunması,
ç) Meslek odası ve vergi kayıtları ile iş yeri açma ve çalışma ruhsatındaki iştigal konuları arasında ikinci el motorlu kara taşıtı ticareti faaliyetinin bulunması,
d) Motorlu kara taşıtları alım satım sorumlularının;

1) On sekiz yaşını doldurmuş olması,
2) En az lise mezunu olması,

3) İflas etmemiş veya iflas etmiş olsa bile 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu hükümlerine göre itibarının yerine gelmiş olması,

4) Konkordato talebinde bulunmamış olması,

5) Kasten işlenen bir suçtan dolayı beş yıldan fazla kesinleşmiş hapis cezası almamış veya devletin güvenliğine, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine, milli savunmaya ve devlet sırlarına karşı suçlar ile casusluk, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama, terörizmin finansmanı, kaçakçılık, vergi kaçakçılığı veya haksız mal edinme, işkence, cinsel saldırı ve çocukların cinsel istismarı suçlarından hüküm giymemiş ya da ticaret ve sanat icrasından hükmen yasaklanmamış olması,

e) Motorlu kara taşıtları alım satım sorumlularından en az birinin Seviye 5 mesleki yeterlilik belgesine sahip olması,

gerekir.

(2) Bakanlık, yetki belgesi verilmesi için mesleki eğitim şartı getirmeye ve bu eğitime ilişkin usul ve esaslar ile bu şarttan muafiyet sağlayan eğitim alanlarınıilgili kamu kurum ve kuruluşlarının görüşlerini alarak belirlemeye yetkilidir. Mesleki eğitim, Bakanlık veya Bakanlıkça uygun görülen kurum ve kuruluşlar tarafından verilir.

Yetki belgesinin verilmesi

MADDE 7 – (1) (Değişik:RG-15/8/2020-31214) Yetki belgesi başvurusu, yetki belgesi verilmesinde aranan şartların taşındığını gösteren belgeler ile birlikte Bilgi Sistemi üzerinden yapılır.

(2) İlmüdürlüğünce, ilgili kurum ve kuruluşların elektronik bilgi sistemlerinden sağlanabilen belgeler bu sistemlerden temin edilir ve işletme adına elektronik ortamda oluşturulan dosyada diğer başvuru evrakı ile birlikte saklanır.

(3) Yetki belgesi verilmesinde aranan şartları taşıdığı anlaşılan işletmelere, başvuru tarihinden itibaren on gün içinde yetki belgesi verilir. (Ek cümle:RG-15/8/2020-31214)Yetki belgesi başvurusu reddedilen işletmelere bu durum gerekçesi ile birlikte Bilgi Sistemi üzerinden bildirilir.

Yetki belgesinin yenilenmesi
MADDE 8 – (Değişik:RG-15/8/2020-31214)
(1) Yetki belgesi, 5 inci maddenin üçüncü fıkrasında belirtilen bilgilerden herhangi birinde

değişiklik olması durumunda yenilenir. (2) Yenileme başvurusu;

a) İşletmenin başka bir adrese nakledilmesi durumunda, iş yeri açma ve çalışma ruhsatının yeniden düzenlendiği,

b) Mahalle, cadde, sokak ve benzeri yerlerin isim veya numaralarının değişmesi nedeniyle işletme adresinin değişmesi durumunda, iş yeri açma ve çalışma ruhsatının güncellendiği,

c) (a) ve (b) bentlerinde belirtilen durumlar hariç olmak üzere, 5 inci maddenin üçüncü fıkrasında belirtilen bilgilerden herhangi birinde değişiklik olması durumunda değişikliğin gerçekleştiği,

tarihten itibaren on gün içinde Bilgi Sistemi üzerinden yapılır.

(3) Yetki belgesinin yenilenmesinde 7 nci maddenin ikinci ve üçüncü fıkralarında belirtilen usul ve esaslar uygulanır.

Yetki belgesinin iptali
MADDE 9 – (Değişik:RG-15/8/2020-31214)
(1) Yetki belgesi;

a ) 6 ncı maddede belirtilen şartlardan herhangi birini kaybeden işletmenin bu durumun gerçekleştiği tarihten itibaren on gün içinde Bilgi Sistemi üzerinden yapacağı başvuru üzerine,
b)ncı maddede belirtilen şartlardan herhangi birine sahip olunmadığının Bakanlıkça tespit edilmesi halinde,

c) 8 inci maddeninikinci fıkrasında belirtilen süre içinde yenileme başvurusunda bulunulmaması nedeniyle Bilgi Sistemi üzerinden veya yazılı olarakBakanlıkça yapılan uyarıya rağmen on gün içinde yenileme başvurusunda bulunulmaması halinde,

ç) Bu Yönetmelik hükümlerine aykırı hareket eden işletmeye Bilgi Sistemi üzerinden veya yazılı olarak Bakanlıkça yapılan uyarıya rağmen;

1) Verilen süre içinde aykırılığın ortadan kaldırılmaması halinde,
2) Aynı takvim yılı içinde aykırılığın tekrarlanması halinde,
d) (Ek:RG-6/5/2023-32182) İlk tescil motorlu kara taşıtı ticareti faaliyetinde de bulunan işletmenin bu faaliyeti yürütürken satıştan kaçınması, taşıtın üretici veya distribütör tarafından tavsiye edilen satış fiyatının üzerinde fiyat talep etmesi, tüketiciyi aksesuar almaya veya takas yapmaya zorlaması ya da takas fiyatını piyasa fiyatının önemli ölçüde altında belirlemesi gibi ilk tescil motorlu kara taşıtına ulaşılmasını zorlaştırıcı faaliyette bulunması halinde,

iptal edilir.

(2) Yetki belgesi iptal edilen işletmeye bu durum gerekçesiyle birlikte Bilgi Sistemi üzerinden bildirilir.

(3) Birincifıkranın (Değişik ibare:RG-6/5/2023-32182) (ç) ve (d) bentleri gereğince yetki belgesi iptal edilen işletmeye ve işletme sahibinin diğer işletmeleri ile temsilcisi olduğu işletmelere, iptal tarihinden itibaren bir yıl süreyle yetki belgesi verilmez.

Mesleki yeterlilik belgesi

MADDE 10 –(1) (Değişik:RG-15/8/2020-31214) Motorlu kara taşıtları alım satım sorumlularının Seviye 5, motorlu kara taşıtları alım satım danışmanlarınınise Seviye 4 mesleki yeterlilik belgesine sahip olması gerekir.

(2) (Değişik:RG-15/8/2020-31214)Motorlu kara taşıtları alım satım sorumlularının, yükseköğretim kurumlarının; motorlu kara taşıtları alım satım danışmanlarının ise ortaöğretim ve yükseköğretim kurumlarının motorlu kara taşıtı ticareti ile ilgili alanlarından veya bunlara denkliği kabul edilen yurt dışındaki öğretim kurumlarından mezun olmaları durumunda mesleki yeterlilik belgesi şartı aranmaz. Mesleki yeterlilik belgesi şartından muafiyet sağlayan motorlu kara taşıtı ticareti ile ilgili alanlar Bakanlıkça belirlenir.

(3) Bakanlık, yetki belgesine sahip işletmelerce çalıştırılması gereken meslekiyeterlilik belgesine sahip asgari personel sayısı ile ulusal yeterliliğin yapısını oluşturan ve personelin sahip olduğu mesleki yeterlilik belgesinde yer alması gereken seçmeli birimleri belirlemeye yetkilidir.

(4) (Mülga:RG-15/8/2020-31214)


KONUYLA İLGİLİ ÖRNEK ÖZELGE

T.C.GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunlar KDV ve ÖTV Grup Müdürlüğü

   

 

Sayı : 84974990-130[KDV-5\I.23.2018.02)]-E.87253 21.03.2019
Konu : İkinci el motorlu kara taşıtı veya taşınmaz ticaretinde KDV matrahı ve oranı hakkında bilgi  

İlgi : 24/07/2018 tarihli özelge talep formu

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, ikinci el motorlu kara taşıtı ticareti ile iştigal eden mükelleflerce, KDV mükellefiyeti olmayanlardan alınarak ve vasfında değişiklik yapılmaksızın satılan ikinci el motorlu kara taşıtlarının matrahsız veya zararına satışı durumunda KDV’nin nasıl hesaplanması gerektiğine ilişkin Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;

-1/1 inci maddesinde, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye’de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu,

-20 nci maddesinde, teslim ve hizmet işlemlerinde matrahın, bu işlemlerin karşılığını teşkil eden bedel olduğu ve bu bedel deyiminin, malı teslim alan veya kendisine hizmet yapılan veyahut bunlar adına hareket edenlerden bu işlemler karşılığında her ne surette olursa olsun alınan veya bunlarca borçlanılan para, mal ve diğer suretlerde sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaat, hizmet ve değerler toplamını ifade ettiği,

-23/f maddesinde, ikinci el motorlu kara taşıtı veya taşınmaz ticaretiyle iştigal eden mükelleflerce, KDV mükellefi olmayanlardan (mükellef olanlardan istisna kapsamında yapılan alımlar dâhil) alınarak vasfında esaslı değişiklik yapılmaksızın satılan ikinci el motorlu kara taşıtı veya taşınmazların tesliminde matrahın, alış bedeli düşüldükten sonra kalan tutar olduğu,

-27/2 nci maddesinde bedelin emsal bedeline veya emsal ücretine göre açık bir şekilde düşük olduğu ve bu düşüklüğün mükellefçe haklı bir sebeple açıklanamadığı hallerde de matrah olarak emsal bedel veya emsal ücretin esas alınacağı

hüküm altına alınmıştır.

KDV Genel Uygulama Tebliğinin III/A-4.9 bölümünde;

“3065 sayılı Kanunun 7104 sayılı Kanunla değişik (23/f) maddesine göre, ikinci el motorlu kara taşıtı veya taşınmaz ticaretiyle iştigal eden mükelleflerce, KDV mükellefi olmayanlardan (mükellef olanlardan istisna kapsamında yapılan alımlar dahil) alınarak vasfında esaslı değişiklik yapılmaksızın satılan ikinci el motorlu kara taşıtı veya taşınmazların tesliminde matrah, alış bedeli düşüldükten sonra kalan tutardır.

KDV mükellefi olmayanlardan veya istisna kapsamında KDV ödenmeksizin alınan ikinci el motorlu kara taşıtları ile taşınmazların satışında düzenlenecek faturalarda alış bedeli ile satış bedeli arasındaki fark üzerinden KDV hesaplanır. KDV hesaplanarak alınan ikinci el motorlu kara taşıtları ile taşınmazların teslimlerinde ise özel matrah uygulanmayacağı tabiidir.”

açıklamaları yer almaktadır.

Buna göre, 3065 sayılı Kanunun 23 üncü maddesinin (f) fıkrasında belirtilen şartlar dahilinde alınan ikinci el motorlu kara taşıtının, emsal bedelinden düşük olmamak kaydıyla alış bedelinden daha düşük bir bedelle satılması durumunda KDV hesaplanmasını gerektirecek bir matrah oluşmadığından bu satış işlemi dolayısıyla KDV hesaplanmasına gerek bulunmamaktadır.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/yetki-belgesi-olmayanlar-ikinci-el-arac-satisinda-kdv-yonunden-ozel-matrah-uygulamasindan-yararlanamaz/feed/ 0
Şirketlerin Devir, Bölünme ve Hisse Değişimi Hallerinde Kurumlar Vergisi Yönünden Vergilendirmesine İlişkin Açıklamalar https://www.muhasebenews.com/sirketlerin-devir-bolunme-ve-hisse-degisimi-hallerinde-kurumlar-vergisi-yonunden-vergilendirmesine-iliskin-aciklamalar/ https://www.muhasebenews.com/sirketlerin-devir-bolunme-ve-hisse-degisimi-hallerinde-kurumlar-vergisi-yonunden-vergilendirmesine-iliskin-aciklamalar/#respond Fri, 24 Nov 2023 07:55:45 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=147758 20. Devir, Bölünme ve Hisse Değişimi Hallerinde Vergilendirme

20.1. Devir halinde vergilendirme ve beyan

Kurumlar Vergisi Kanununun 19 uncu maddesine uygun olarak yapılacak devirlerde, aşağıdaki açıklamalar çerçevesinde münfesih kurumun sadece devir tarihine kadar elde ettiği kazançlar vergilendirilecek, birleşmeden doğan kârlar ise hesaplanmayacak ve vergilendirilmeyecektir.

Devir tarihi, şirket yetkili kurulunun devre ilişkin kararının Ticaret Sicilinde tescil edildiği tarihtir.

Devre ilişkin kurumlar vergisi beyannamesi, birleşmenin Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiği tarihten itibaren otuz gün içinde münfesih kurumun bağlı bulunduğu vergi dairesine verilecektir.

Beyanname, münfesih kurum ile birleşilen kurum tarafından devir tarihi itibarıyla hazırlanacak ve müştereken imzalanacaktır.

Devir tarihine kadar olan kazancın vergilendirilebilmesi için devir tarihi itibarıyla hesaplanan kazancın bu beyannameye dahil edilerek vergilendirilmesi gerekmektedir. Bu tarihten sonraki işlemlerden doğan kazanç, devralan kuruma ait olacaktır.

Devir işleminin hesap döneminin kapandığı aydan kurumlar vergisi beyannamesinin verildiği ayın sonuna kadar geçen süre içerisinde yapılması halinde, münfesih kurumun önceki hesap dönemine ilişkin olarak hazırlanacak kurumlar vergisi beyannamesi de devre ilişkin kurumlar beyannamesi ile birlikte verilecektir. Söz konusu beyannamelerin de münfesih kurum ve birleşen kurum tarafından müştereken imzalanarak münfesih kurumun bağlı bulunduğu vergi dairesine verilmesi gerekmektedir.

Örnek 1: Hesap dönemi takvim yılı olan (A) Ltd. Şti. 4/6/2007 tarihinde nev’i değiştirerek (A) A.Ş.’ye devredilmiştir. Bu durumda, (A) Ltd. Şti.’nin 1/1/2007 – 4/6/2007 tarihleri arası kıst dönemine ilişkin beyannamenin 4/7/2007 tarihi mesai saati sonuna kadar münfesih kurumun bağlı olduğu vergi dairesine verilmesi gerekmektedir.

Örnek 2: (A) Ltd. Şti.’nin 11/2/2007 tarihinde (A) A.Ş.’ye dönüşmesi halinde ise münfesih (A) Ltd. Şti.’nin 1/1/2007 – 11/2/2007 tarihleri arası kıst dönemine ilişkin beyanname ile 2006 hesap dönemine ilişkin beyannamenin 13/3/2007 tarihi mesai saati sonuna kadar münfesih kurumun bağlı olduğu vergi dairesine verilmesi gerekmektedir.

Birleşilen kurum, münfesih kurumun tahakkuk etmiş ve edecek vergi borçlarını ödeyeceğini ve diğer ödevlerini yerine getireceğini münfesih kurumun birleşme sebebiyle verilecek olan kurumlar vergisi beyannamesinin ekinde vereceği bir taahhütname ile taahhüt edecektir. Mahallin en büyük mal memuru, bu hususta birleşilen kurumdan ayrıca teminat isteyebilecektir. Kurumlar Vergisi Kanununun uygulanmasında, mahallin en büyük mal memuru vergi dairesi başkanlığının bulunduğu illerde vergi dairesi başkanları, diğer illerde ise defterdarlardır.

Verilecek beyannamelerin ekine söz konusu taahhütname ile devre ilişkin bilançonun ve gelir tablosunun bağlanması gerekmektedir.

Öte yandan, geçici vergi beyannamesinin verilme süresinden önce aynı döneme ilişkin olarak devir işlemleri nedeniyle kurumlar vergisi beyannamesi verilmesi halinde, bu dönem için ayrıca geçici vergi beyannamesi verilmeyecektir. Devir nedeniyle münfesih hale gelen kurumun, devir tarihine kadar ödediği geçici vergiler, devir dolayısıyla vergilenecek devir öncesi kazanç üzerinden hesaplanacak kurumlar vergisinden mahsup edilebilecektir. Mahsup edilemeyen tutarın kalması halinde, bu tutar birleşilen kurumun kurumlar vergisinden mahsup edilecektir.

20.2. Tam bölünme halinde vergileme ve beyan

Kurumlar Vergisi Kanununun 19 uncu maddesi uyarınca yapılacak tam bölünmelerde, aşağıdaki açıklamalar çerçevesinde münfesih kurumun sadece bölünme tarihine kadar elde ettiği kazançlar vergilendirilecek; bölünmeden doğan kârlar ise hesaplanmayacak ve vergilendirilmeyecektir.

Tam bölünme tarihi, şirket yetkili kurulunun bölünmeye ilişkin kararının Ticaret Sicilinde tescil edildiği tarihtir.

Bölünme işlemine ilişkin kurumlar vergisi beyannamesi, bölünmenin Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiği tarihten itibaren otuz gün içinde bölünme suretiyle infisah eden (bölünen) kurumun bağlı olduğu vergi dairesine verilecektir.

Beyanname, bölünen kurum ile bu kurumun varlıklarını devralan kurumlar tarafından bölünme tarihi itibarıyla hazırlanacak ve müştereken imzalanarak verilecektir.

Bölünme tarihine kadar olan kazancın vergilendirilebilmesi için bölünme tarihi itibarıyla hesaplanan kazancın bu beyannameye dahil edilerek vergilendirilmesi gerekmektedir. Bu tarihten sonraki işlemlerden doğan kazanç, devralan kurumlara ait olacaktır.

Bölünme işleminin hesap döneminin kapandığı aydan kurumlar vergisi beyannamesinin verildiği ayın sonuna kadar geçen süre içerisinde yapılması halinde, bölünen kurumun önceki hesap dönemine ilişkin olarak hazırlanacak kurumlar vergisi beyannamesi de bölünmeye ilişkin kurumlar vergisi beyannamesi ile birlikte verilecektir. Söz konusu beyannamenin de bölünen kurum ve bu kurumun varlıklarını devralan kurumlar tarafından müştereken imzalanarak münfesih kurumun bağlı bulunduğu vergi dairesine verilmesi gerekmektedir.

Bölünen kurumun varlıklarını devralan kurumlar, bölünen kurumun tahakkuk etmiş ve edecek vergi borçlarını ödeyeceğini ve diğer ödevlerini yerine getireceğini, bölünen kurumun bölünme sebebiyle verilecek olan kurumlar vergisi beyannamesinin ekinde verecekleri bir taahhütname ile taahhüt edeceklerdir.

Mahallin en büyük mal memuru, bu hususta bölünen kurum ile bu kurumun varlıklarını devralan kurumlardan ayrıca teminat isteyebilecektir.

Bölünme beyannamesine, ayrıca bölünme bilançosu ve gelir tablosu, bölünme sözleşmesi ve bölünen kurumun varlıklarını devralan kurumların yeni sermaye yapısını gösteren Ticaret Sicil Müdürlüğü yazısının birer örneği eklenecektir.

Geçici vergi beyannamesinin verilme süresinden önce aynı döneme ilişkin olarak tam bölünme işlemleri nedeniyle kurumlar vergisi beyannamesi verilmesi halinde, bu dönem için ayrıca geçici vergi beyannamesi verilmeyecektir.

20.3. Kısmi bölünme ve hisse değişimi hallerinde vergileme

Kurumlar Vergisi Kanununun 19 uncu maddesine göre gerçekleşen kısmi bölünme ve hisse değişimi işlemlerinden doğan kârlar hesaplanmayacak ve vergilendirilmeyecektir.

Kısmi bölünme işlemlerinde, bölünen kurumun bölünme tarihine kadar tahakkuk etmiş ve edecek vergi borçlarından, bölünen kurumun varlıklarını devralan kurumlar, devraldıkları varlıkların emsal bedeli ile sınırlı olarak müteselsilen sorumlu olacaklardır.

 


Kaynak: KURUMLAR VERGİSİ KANUNU GENEL UYGULAMA TEBLİĞİ
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sirketlerin-devir-bolunme-ve-hisse-degisimi-hallerinde-kurumlar-vergisi-yonunden-vergilendirmesine-iliskin-aciklamalar/feed/ 0
Vergi Mevzuatı Yönünden Bağış ve Yardımlar Rehberi – GİB https://www.muhasebenews.com/vergi-mevzuati-yonunden-bagis-ve-yardimlar-rehberi-gib/ https://www.muhasebenews.com/vergi-mevzuati-yonunden-bagis-ve-yardimlar-rehberi-gib/#respond Thu, 16 Feb 2023 15:25:40 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=138715 Gelir İdaresi Başkanlığı

Vergi Mevzuatı Yönünden Bağış ve Yardımlar Rehberi Yayınlandı

16 Şubat 2023

Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanununa göre vergi matrahının tespitinde, bağış ve yardımların indirilmesine yönelik olarak hazırlanan “Vergi Mevzuatı Yönünden Bağış ve Yardımlar Rehberi” mükelleflerin kullanımına sunulmuştur.

Bu Rehberde, vergi matrahının tespitinde indirim konusu yapılacak bağış ve yardımların;

  • Ayni veya nakdi şekilde yapılması hususu,
  • Hangi kişi, kurum ve faaliyetlere yönelik olarak yapılması gerektiği,
  • İndirim tutarının tespiti,
  • Belgelendirilmesi,
  • Yıllık beyannamede indirimi,

gibi konular hakkında ayrıntılı bilgilere ve örneklere yer verilmiştir.  Rehberde, başta gelir vergisi, kurumlar vergisi ve katma değer vergisi olmak üzere bağış ve yardımların vergi uygulamaları karşısındaki durumu da açıklanmıştır.

Ayrıca, ülkemizde yaşanan doğal afetler nedeniyle başlatılan yardım kampanyaları kapsamında yapılan bağış ve yardımların vergi mevzuatı karşısındaki durumuna ilişkin açıklamalara da yer verilmiştir.

——————

Bu Rehber, yayım tarihinde yürürlükte olan mevzuat dikkate alınarak hazırlanmıştır.

Mevzuat bilgilerine ve güncel haberlere, Başkanlığımız;

  • İnternet sayfasından,
  • Doğrulanmış ve resmi sosyal medya hesaplarından,
  • e-Posta bilgilendirme sisteminden, ulaşabilirsiniz.

Mükellef Hizmetleri Daire Başkanlığı

Şubat/2023 Yayın No:456


İÇİNDEKİLER

GİRİŞ

I. GELİR VE KURUMLAR VERGİSİ UYGULAMASI
1. İndirim Konusu Yapılabilecek Bağış ve Yardımlar

2. Gelir ve Kurumlar Vergisi Beyannamelerinde Bağış ve Yardımların Gösterilmesi

2.1. Yıllık Gelir Vergisi Beyannamesi

2.2. Yıllık Kurumlar Vergisi Beyannamesi

2.3. Bağış ve Yardımların Ortaklıklarda İndirilmesi

3. Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarında Beyan Edilen Gelirin/  Kurum Kazancının %5’ini Aşmamak Üzere İndirime Konu Edilebilecek  Bağış ve Yardımlar

3.1. İlgili Kanun Maddeleri

3.2. Bağış ve Yardım Yapılabilecek Kurum ve Kuruluşlar
3.2.1. Gelir Vergisi Kanununa göre
3.2.2. Kurumlar Vergisi Kanununa göre

3.3. İndirim Tutarının Hesaplanması
3.3.1. Gelir Vergisi Kanununa göre
3.3.2. Kurumlar Vergisi Kanununa göre

4. Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarında Beyan Edilen Gelirden/Kurum Kazancından Tamamı İndirim Konusu Yapılabilecek Bağış ve Yardımlar

4.1. Cumhurbaşkanınca Başlatılan Yardım Kampanyalarına Yapılan Bağışlar
4.1.1. İlgili kanun maddeleri
4.1.2. İndirim tutarı
4.1.3. Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkanlığı koordinasyonundaki yardım kampanyaları

4.2. Türkiye Kızılay Derneğine ve Türkiye Yeşilay Cemiyetine Yapılan Nakdi Bağış ve Yardımlar
4.2.1. İlgili kanun maddeleri
4.2.2. İndirim tutarı

4.3. Eğitim ve Sağlık Tesisleri ile İbadethaneler ve Din Eğitimi Verilen Tesislere İlişkin Bağış ve Yardımlar
4.3.1. İlgili kanun maddeleri
4.3.2. Bağış ve yardım yapılabilecek yerler
4.3.3. Kapsama dahil olan bağış ve yardımlar
4.3.4. Harcama ve bağışların niteliği ile indirim tutarı
4.3.5. Okul inşasına ilişkin bağışlar
4.3.6. İbadethaneler ve yaygın din eğitimi verilen tesislerin inşası ve/veya faaliyetine devam etmesi amacıyla vakıf veya derneklere
yapılan bağışlar
4.3.7. Bağış ve yardımların belgelendirilmesi
4.3.7.1. Ayni bağış ve yardımların belgelendirilmesi
4.3.7.1.1. Ayni bağış ve yardımların işletmenin aktifinden veya stokudan çekilerek yapılması
4.3.7.1.2. Ayni bağış ve yardımların dışarıdan temin edilerek yapılması
4.3.7.2. Nakdi bağış ve yardımların belgelendirilmesi

4.4. Kültür ve Turizm Amaçlı Bağış ve Yardımlar
4.4.1. İlgili kanun maddeleri
4.4.2. Bağış ve yardım yapılabilecekler ile bağış, yardım ve harcamalar
4.4.3. İndirim tutarı

4.5. Gıda Bankacılığı Kapsamındaki Bağış ve Yardımlar
4.5.1. İlgili kanun maddeleri
4.5.2. Bağış ve yardım yapılabilecekler
4.5.3. Bağışa konu olacak mallar, bağışın niteliği ve tutarı
4.5.4. Bağışı yapanlarca düzenlenecek belgeler
4.5.4.1. Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesi çerçevesinde indirim konusu yapılacak bağışlar
4.5.4.2. Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesinde yapılan düzenleme çerçevesinde indirim konusu yapılacak bağışlar
4.5.4.3. Dernek ve vakıflarca düzenlenecek belge
4.5.5. Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesi çerçevesinde gider kaydedilme

5. Ayni Bağış ve Yardımların Değeri

6. Yabancı Para Cinsinden Yapılan Bağış ve Yardımlar


7. Diğer Kanunlarda Yer Alan Düzenlemeler

7.1. İlköğretim ve Eğitim Kanunu

7.2. Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu ile İlgili Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun

7.3. Yükseköğretim Kanunu

7.4. Sosyal Hizmetler Kanunu

7.5. Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Kanunu

7.6. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu

7.7. Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı Kanunu

7.8. Terörle Mücadele Kanunu

7.9. Milli Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Seferberlik Kanunu

7.10. Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu

7.11. Kapadokya Alanı Hakkında Kanun

7.12. Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısıyla Alınacak Tedbirlerle Yapılacak
Yardımlara Dair Kanun

7.13. Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı Kurulması Hakkında Kanun

7.14. Uludağ Alanı Hakkında Kanun

II. KATMA DEĞER VERGİSİ (KDV) KANUNU UYGULAMASI

1. KDV Kanunu Kapsamında Bağış ve Yardımlar

1.1. Eğitim ve Sağlık Tesisleri ile Dini Tesislere İlişkin Bağış ve Yardımlar

1.2. KDV Kanununun (17/1) Maddesinde Sayılan Kurum ve Kuruluşlara Bedelsiz Olarak Yapılan Her Türlü Mal Teslimi ve Hizmet İfaları

1.3. Gıda Bankacılığı Kapsamında Yapılan Teslimler

1.4. Yabancı Devletlerin Türkiye’deki Diplomatik Temsilcilik ve Konsoloslukları ile Yabancı Hayır ve Yardım Organizasyonlarına
Yapılan Teslim ve Hizmetler

1.5. Türkiye’de Faaliyet Gösteren Uluslararası Kuruluşlar ile Bu Kuruluşlara Bağlı Program, Fon, Temsilcilik ve Özel İhtisas Kuruluşlarına Yapılan Teslim ve Hizmetler

1.6. Milli Eğitim Bakanlığına Bilgisayar ve Donanımlarının Bedelsiz
Teslimleri ile Bunlara İlişkin Yazılım Teslimi ve Hizmetleri

III. DİĞER VERGİ KANUNLARI UYGULAMALARI

1. Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) Kanunu Kapsamında Bedelsiz Teslimler

1.1. Kamu Kurumlarına Bedelsiz Mal Teslimlerinde ÖTV İstisnası

1.2. Tasfiyelik Malların Kamu Kurumlarına Bedelsiz Teslimlerinde ÖTV İstisnası

2. Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu Kapsamında Bağış ve Yardımlar

2.1. İvazsız İntikalin Tanımı ve Vergiye Tabi Tutulması

2.2. Veraset ve İntikal Vergisinden Muaf Olan Şahıslar

3. Harçlar Kanununda Bağış ve Yardımlara İlişkin Düzenlemeler

3.1. Noter Harçları
3.2. Tapu ve Kadastro Harçları
3.3. Konsolosluk Harçları

4. Belediye Gelirleri Kanunu Kapsamında Bina İnşaat Harcından İstisna Olan Bina İnşaatları

5. Damga Vergisi Kanununda Bağış ve Yardımlara İlişkin Düzenlemeler

GİRİŞ

Vergi kanunlarımızda mükelleflerin yapacakları bağış ve yardımlara yönelik muhtelif istisna, muafiyet, indirim düzenlemeleri ile bağış ve yardımların vergi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınabilmesine imkân veren hükümler yer almaktadır.

Vergi mevzuatı dışında muhtelif kanunlarda yapılacak bağış ve yardımlara yönelik benzer düzenlemeler de bulunmaktadır.

Bu Rehberde başta gelir vergisi, kurumlar vergisi ve katma değer vergisi olmak üzere bağış ve yardımların vergi uygulamaları karşısındaki durumu açıklanmıştır.

Ayrıca, ülkemizde yaşanan doğal afetler nedeniyle başlatılan yardım kampanyaları kapsamında yapılan bağış ve yardımların vergi mevzuatı karşısındaki durumuna ilişkin açıklamalara da yer verilmiştir.

1. GELİR VE KURUMLAR VERGİSİ UYGULAMASI

1. İndirim Konusu Yapılabilecek Bağış ve Yardımlar


193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu ve 5520 sayılı Kurumlar VergisiKanununun 10 uncu maddesinde, gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerince beyannamede bildirilecek gelirlerden/kurum kazancından indirim konusu yapılabilecek bağış ve yardımlar düzenlenmiştir.

Bazı bağış ve yardımların tamamı, bazılarının ise mükelleflerce beyan edilen gelirin/kurum kazancının %5’ini (gelir vergisine münhasır olmak üzere kalkınmada öncelikli yöreler için %10’u) aşmayan kısmı matrahtan indirim konusu yapılabilmektedir.

Bağış ve yardımlar; gelir ve kurumlar vergisi beyannamesinde ayrıca gösterilmek suretiyle indirilebilmekte ve indirim konusu yapılacağı yılda mükelleflerin beyana tabi gelirinin/kurum kazancının bulunması gerekmektedir.

İndirim konusu yapılabilecek bağış ve yardım tutarları her hal ve takdirde beyan edilen gelir/kurum kazancı ile sınırlıdır. İndirilemeyen kısım izleyen yıllara nakledilemez.

Bağış ve yardımların matrahtan indirilmesi için;

  • Mevzuatta belirtilmiş olan kurum ve kuruluşlara yapılması,
    ● Makbuz karşılığı olması,
    ● Karşılıksız yapılması,
    ● Sadece ilgili dönem gelir ve kurum kazancından indirilmesi,
    ● Gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerinde ayrıca gösterilmesi gerekmektedir.

2. Gelir ve Kurumlar Vergisi Beyannamelerinde Bağış ve Yardımların Gösterilmesi

2.1. Yıllık Gelir Vergisi Beyannamesi


Yıllık gelir vergisi beyannamesinde, gelir bildirimi yapılan Tablo-2’de, Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesinin birinci fıkrasının (4), (5), (6), (7), (10) ve (11) numaralı bentlerindeki bağış ve yardımlar sırasıyla 30, 31, 32,
33, 37 ve 38 inci satırlarda yer almaktadır.

İndirim konusu yapılacak tutarın hesaplanmasında beyan edilen gelir olarak, yıllık gelir vergisi beyannamesinde yer alan indirimler ve geçmiş yıl zararları düşülmeden önceki tutar esas alınır.

2.2. Yıllık Kurumlar Vergisi Beyannamesi


Yıllık kurumlar vergisi beyannamesinde, kazanç ve matrah bildirimi yapılan Tablo-5’de, kazancın bulunması halinde indirilecek istisna ve indirimler altında Kurumlar Vergisi Kanununun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasının (c), (ç), (d), (e) ve (f) bentlerindeki bağış ve yardımlar, sırasıyla 66 ila 70 inci satırlarda yer almaktadır.

Kurumlar vergisi beyannamesinde yer alan sıraya göre, öncelikle risturnlar, Ar-Ge indirimi, tasarım indirimi ve sponsorluk harcamalarının indirime konu edilmesi sonrasında bir kazanç kalmış ise bu tutardan bağış ve yardımların indirilmesi gerekmektedir.

Kurumlar tarafından yapılan bağış ve yardımlar, bağış ve yardımın yapıldığı tarihte kayıtlarda gider olarak dikkate alındığından, söz konusu bağış ve yardımların kurum kazancının tespitinde kanunen kabul edilmeyen gider (KKEG) olarak dikkate alınması ve kurum kazancının yeterli olması halinde, beyanname üzerinde ayrıca gösterilmek şartıyla kurumlar vergisi matrahından indirilmesi gerekmektedir.

İndirilebilecek bağış ve yardım tutarının tespitinde esas alınan kurum kazancı, zarar mahsubu dahil giderler ile iştirak kazançları istisnası düşüldükten sonra, indirim ve istisnalar düşülmeden önceki [Ticari bilanço kârı – (iştirak kazançları istisnası + geçmiş yıl zararları)] tutardır.

Ayrıca, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu düzenlemelerine göre beyannamelerini elektronik ortamda göndermek zorunda olan mükellefler, “beyan edilecek gelirlerden indirim” kulakçığında yer alan bağış ve indirim sekmelerini doldurmak suretiyle bağış ve indirimleri beyan edilen gelirden/kurum kazancından indirime konu edebileceklerdir.

2.3. Bağış ve Yardımların Ortaklıklarda İndirilmesi

Adi ortaklık ve kollektif şirket ortaklıklarında, ortaklar gelir veya kurumlar vergisi mükellefidir. Bu sebeple, ortaklık tarafından yapılan bağış ve yardımlar, bağış ve yardımların yapıldığı ilgili yılda, ortakların hisseleri oranında, her ortak tarafından verilecek gelir veya kurumlar vergisi beyannamesinde indirilebilir.

3- Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarında Beyan Edilen Gelirin/Kurum Kazancının %5’ini Aşmamak Üzere İndirime Konu Edilebilecek Bağış ve Yardımlar 

3.1. İlgili Kanun Maddeleri

Beyan edilen gelirin/kurum kazancının %5’ini aşmamak üzere indirime konu edilebilecek bağış ve yardımlar, Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesinin birinci fıkrasının (4) numaralı bendi ile Kurumlar Vergisi Kanununun 10 uncu
maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde düzenlenmiştir.

3.2. Bağış ve Yardım Yapılabilecek Kurum ve Kuruluşlar

3.2.1. Gelir Vergisi Kanununa göre

Gelir vergisi mükellefleri tarafından;

  • Genel bütçeli kamu idarelerine,
    ● Özel bütçeli kamu idarelerine,
    ● İl özel idarelerine,
    ● Belediyelere,
    ● Köylere,
    ● Kamu yararına çalışan derneklere,
    ● Cumhurbaşkanınca vergi muafiyeti tanınan vakıflara, yapılan bağış ve yardımlar indirime konu edilebilecektir.

Kamuya yararlı dernekler ile Cumhurbaşkanı tarafından vergi muafiyeti tanınan vakıflar dışında kalan dernek ve vakıflara yapılan bağış ve yardımların gelir ve kurumlar vergisi beyannamesinde indirim konusu yapılması mümkün değildir.

3.2.2. Kurumlar Vergisi Kanununa göre

Kurumlar vergisi mükellefleri; gelir vergisi mükellefleri tarafından indirime konu edilmek üzere bağış ve yardım yapılabilecek kuruluşlara ilave olarak, bilimsel araştırma ve geliştirme faaliyetinde bulunan kurum ve kuruluşlara
aynı kapsamda yaptıkları bağış ve yardımları indirime konu edebilirler.

3.3. İndirim Tutarının Hesaplanması

3.3.1. Gelir Vergisi Kanununa göre

Gelir vergisi mükellefleri tarafından yapılacak söz konusu bağış ve yardımlar, beyan edilecek gelirin %5’ini aşmamak üzere indirim konusu yapılabilir. Kalkınmada öncelikli yöreler için bu oran %10 olarak belirlenmiştir.

İndirim konusu yapılacak tutarın hesaplanmasında beyan edilen gelir olarak, yıllık gelir vergisi beyannamesinde yer alan indirimler ve geçmiş yıl zararları düşülmeden önceki tutar esas alınır.

3.3.2. Kurumlar Vergisi Kanununa göre

Kurumlar vergisi mükellefleri de bağış ve yardımların o yıla ait kurum kazancının %5’ine kadar olan kısmını indirim konusu yapabilir. Ancak bu mükellefler için kalkınmada öncelikli yöreler bakımından ayrı bir oran belirlenmemiştir.

İndirilebilecek bağış ve yardım tutarının tespitinde esas alınan kurum kazancı, zarar mahsubu dahil giderler ile iştirak kazançları istisnası düşüldükten sonra, indirim ve istisnalar düşülmeden önceki [Ticari bilanço kârı – (iştirak kazançları istisnası + geçmiş yıl zararları)] tutardır.

Örnek: (A) A.Ş.’nin 2022 yılı ticari bilanço karı 6.900.000 TL, kanunen kabul edilmeyen giderleri 900.000 TL, 2017 yılından devreden geçmiş yıl zararı 1.000.000 TL, dönem içi iştirak kazancı 500.000 TL ve 3 yıldır aktifinde tuttuğu gayrimenkulün satışından elde ettiği gelir 1.200.000 TL’dir.

(A) A.Ş. tarafından, Cumhurbaşkanınca vergi muafiyeti tanınmış olan (V) Vakfına makbuz karşılığı 800.000 TL bağışta bulunulmuştur. Kurumlar vergisi beyannamesi üzerinden indirilebilecek bağış tutarı aşağıdaki gibi hesaplanır.

Ticari bilanço karı (A) 6.900.000

Kanunen kabul edilmeyen giderler (B) 900.000

İştirak kazancı istisnası (C) 500.000

Gayrimenkul satış kazancı istisnası (D)[(Kazancın %50’si) (1.200.000 x %50)] 600.000

Geçmiş yıl zararı (E) 1.000.000

İndirilebilecek bağış ve yardım tutarının tespitinde esas alınan kurum kazancı
(F)[A – (C+E)]5.400.000

Vakfa yapılan bağış ve yardımın üst sınırı (G) [F x %5]270.000

Yukarıdaki hesaplamaya göre; (A) A.Ş. 800.000 TL bağışta bulunmuş olmasına rağmen bu bağışın 270.000 TL’sini beyanname üzerinden indirim konusu yapabilecektir.

4. Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarında Beyan Edilen Gelirden/Kurum Kazancından Tamamı İndirim Konusu Yapılabilecek Bağış ve Yardımlar

4.1. Cumhurbaşkanınca Başlatılan Yardım Kampanyalarına Yapılan Bağışlar

4.1.1. İlgili kanun maddeleri

Cumhurbaşkanınca başlatılan yardım kampanyalarına yapılan bağışlar, Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesinin birinci fıkrasının (10) numaralı bendi ile Kurumlar Vergisi Kanununun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde düzenlenmiştir.

4.1.2. İndirim tutarı

Gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri tarafından; Cumhurbaşkanınca başlatılan yardım kampanyalarına makbuz karşılığı yapılan ayni ve nakdî bağışların tamamı matrahın tespitinde indirilebilir.

4.1.3. Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkanlığı koordinasyonundaki yardım kampanyaları

Afet ve acil durumlar ile sivil savunmaya ilişkin hizmetleri yürütmek üzere İçişleri Bakanlığına bağlı Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkanlığı kurulmuştur. Başkanlık Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri arasında sayılmıştır.

Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesinin birinci fıkrasının (10) numaralı bendi ve Kurumlar Vergisi Kanununun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi kapsamında, Cumhurbaşkanınca başlatılan yardım kampanyalarına makbuz karşılığı yapılan ayni ve nakdi bağışların tamamı beyan edilen gelir ve kurum kazancından indirilebilmektedir.

3/2/2021 tarihinde yayımlanan 3483 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı gereğince, bu tarihten itibaren ülkemizde meydana gelebilecek depremler sonrası zarar gören afetzedeler için AFAD Başkanlığı koordinasyonunda yardım kampanyaları yürütülmektedir.

Söz konusu yardım kampanyaları kapsamında, depremlerden etkilenen afetzedeler için AFAD Başkanlığınca ilan edilen hesaplara yapılan nakdi bağışların tamamı gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerince indirim konusu yapılabilecektir.

Depremler sonrası genel hayatı olumsuz etkileyen şartların ortadan kaldırılması için gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerince, işletmelerinde mevcut olan ya da dışarıdan temin edilen ihtiyaç malzemeleri de ayni olarak bağışlanabilmektedir. Ayni bağışlar; AFAD Başkanlığının kendisine yapılabileceği gibi AFAD’ın yönlendirdiği kamu kurum ve kuruluşlarına da yapılabilecektir. Bu kapsamda yapılan ayni bağışların tamamı, bağışa konu malların içeriğine ve ilgili kurumlarca teslim alındığına ilişkin belge düzenlenmesi kaydıyla, indirim olarak dikkate alınabilecektir.

Örneğin, Kahramanmaraş İli merkezli olan depremler için AFAD Başkanlığı koordinasyonunda yardım kampanyası başlatılmış olup afetzedelerin acil ihtiyaçlarının karşılanması için gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerince
bağış ve yardımlar yapılmaktadır.

Söz konusu kampanya çerçevesinde yapılan bağış ve yardımlar, yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde gelir ve kurumlar vergisi matrahının tespitinde indirilebilecektir.

Diğer taraftan, bu kapsamda yapılan bağış ve yardımlarda KDV hesaplanmayacak ve bağışa konu mallara ilişkin yüklenilen KDV’ler de mükellefler tarafından indirim konusu yapılabilecektir. Ayrıca, AFAD’a yapılan bağışlarla ilgili olarak bu idareyle bağışlayanlar arasında düzenlenen kâğıtlar için damga vergisi de alınmayacaktır.

4.2. Türkiye Kızılay Derneğine ve Türkiye Yeşilay Cemiyetine Yapılan Nakdi Bağış ve Yardımlar

4.2.1. İlgili kanun maddeleri

Türkiye Kızılay Derneğine ve Türkiye Yeşilay Cemiyetine yapılan nakdi bağış ve yardımlar, Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesinin birinci fıkrasının (11) numaralı bendi ile Kurumlar Vergisi Kanununun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinde düzenlenmiştir.

4.2.2. İndirim tutarı

İktisadi işletmeleri hariç Türkiye Kızılay Derneğine ve Türkiye Yeşilay Cemiyetine makbuz karşılığı yapılan nakdi bağış ve yardımların tamamı indirim konusu yapılabilir.

Türkiye Kızılay Derneği ve Türkiye Yeşilay Cemiyetinin iktisadi işletmelerine yapılan bağış veya yardımların gelir ve kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılması ise mümkün değildir.

Anılan Dernek ve Cemiyete yapılacak aynî bağış ve yardımlar ise beyan edilecek gelirin/kurum kazancının %5’ini aşmamak üzere yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde indirim konusu yapılabilecektir.

4.3. Eğitim ve Sağlık Tesisleri ile İbadethaneler ve Din Eğitimi Verilen Tesislere İlişkin Bağış ve Yardımlar

4.3.1. İlgili kanun maddeleri

Söz konusu tesislere ilişkin bağış ve yardımlar, Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesinin birinci fıkrasının (5) numaralı bendi ile Kurumlar Vergisi Kanununun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinde düzenlenmiştir.

4.3.2. Bağış ve yardım yapılabilecek yerler

Gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri tarafından;

  • Genel bütçeli kamu idarelerine,
    ● Özel bütçeli kamu idarelerine,
    ● İl özel idarelerine,
    ● Belediyelere,
    ● Köylere,

bu kapsamda bağış ve yardım yapılabilir.

4.3.3. Kapsama dahil olan bağış ve yardımlar

Aşağıda sayılan tesislerin inşası ve faaliyetlerinin devamı için yapılacak bağış ve yardımlar indirim konusu yapılabilmektedir.

  • Okul,
    ● Sağlık tesisi,
    ● 100 yatak (kalkınmada öncelikli yörelerde 50 yatak) kapasitesinden az olmamak kaydıyla öğrenci yurdu,
    ● Çocuk yuvası,
    ● Yetiştirme yurdu,
    ● Huzurevi,
    ● Bakım ve rehabilitasyon merkezi,
    ● Mülki idare amirlerinin izni ve denetimine tabi olarak yaptırılacak ibadethaneler,
    ● Diyanet İşleri Başkanlığı denetiminde yaygın din eğitimi verilen tesisler,
    ● Gençlik ve Spor Bakanlığına ait gençlik merkezleri ile gençlik ve izcilik kampları.

Düzenlemedeki “okul” ifadesinden, doğrudan eğitim-öğretim hizmetlerinin verildiği temel birimlerin anlaşılması gerekmekte olup rehberlik ve araştırma merkezi, mesleki eğitim merkezi, iş eğitim merkezi, mesleki ve teknik eğitim merkezi ve akşam sanat okulları da bu kapsamda değerlendirilir.

“Sağlık tesisi” ifadesinden ise Sağlık Bakanlığınca sağlık tesisi kapsamında değerlendirilen kurum ve kuruluşların anlaşılması gerekmektedir.

“İbadethane” ve “yaygın din eğitimi verilen tesis” ifadelerinden, Diyanet İşleri Başkanlığınca ibadethane sayılan yerler ile Diyanet İşleri Başkanlığı denetimine tabi olan ve din eğitimi verilen tesisler anlaşılmalıdır.

Mülki idare amirlerinin izni ve denetimine tabi olarak yaptırılacak ibadethanelerin umuma açık olması, inşasının mülki idare amirlerinin iznine istinaden gerçekleştirilmesi, inşa ve faaliyetine devam etmesi için yapılan bağış ve yardımların da yine mülki idare amirlerinin denetiminde gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Yaygın din eğitimi verilen tesisler için
yapılan harcamaların da Diyanet İşleri Başkanlığı teşkilatınca denetlenmesi gerektiği tabiidir.

4.3.4. Harcama ve bağışların niteliği ile indirim tutarı

Yukarıda belirtilen tesislerin;

  • İnşası dolayısıyla yapılan harcamalar veya
  • Bu tesislerin inşası için yukarıdaki kamu kurum ve kuruluşlarına yapılan her türlü bağış ve yardımlar ile
  • Mevcut tesislerin faaliyetlerini devam ettirebilmeleri için yapılan her türlü nakdî ve aynî bağış ve yardımların,

tamamı gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri tarafından beyanname üzerinden indirim konusu yapılabilir.

Örnek: Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okullara yapılan ayni bağışlar gelir ve kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılabilir. Bu kapsamda, bir ilköğretim okuluna sınıflarda kullanılmak üzere alınan ve bağışlanan mobilya, mefruşat, akıllı yazı tahtaları vb. donanımlara ilişkin harcamalar gelir ve kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılabilecektir.

4.3.5. Okul inşasına ilişkin bağışlar

Kamu kurum ve kuruluşları ile imzalanan protokol gereğince kamu arazisi üzerine okul yaptırılması halinde, söz konusu okul inşasına ilişkin olarak yapılan harcamalar, harcamanın yapıldığı yıla ilişkin gelir ve kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılabilir.

Kamu kurum ve kuruluşları ile imzalanan protokol gereğince şahsına ait arazi üzerine okul yaptıran mükelleflerce, söz konusu okul inşasına ilişkin olarak yapılan harcamalar, okul inşaatının tamamlanarak teslim edildiği yıla ilişkin gelir ve kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılabilir.

4.3.6. İbadethaneler ve yaygın din eğitimi verilen tesislerin inşası ve/veya faaliyetine devam etmesi amacıyla vakıf veya derneklere yapılan bağışlar

Mülki idare amirlerinin izni ve denetimine tabi olarak yaptırılacak ibadethaneler ve Diyanet İşleri Başkanlığı denetiminde yaygın din eğitimi verilen tesislerin inşası ve/veya faaliyetine devam etmesi amacıyla kurulmuş bulunan vakıf veya derneklere yapılan bağışlar, anılan kurumlardan alınan makbuzlara veya bunlar tarafından bankalarda açılan hesaplara yatırıldığına ilişkin alınan banka dekontlarına istinaden gelir ve kurum kazancından indirim konusu yapılabilir.

Ancak, bunlar dışındaki diğer dernek veya vakıflara bu amaçla yapılan bağış ve yardımların ise; mülki idare amirlerinin izni ve denetimine tabi olarak yaptırılacak ibadethaneler ve Diyanet İşleri Başkanlığı denetiminde yaygın din eğitimi verilen tesislerin inşası ve/veya faaliyetine devam etmesi amacıyla gerekli harcamaları finanse etmek üzere bağış ve yardım toplama amacıyla bir organizasyon oluşturulması ve bu hususta mülki idare amirleri ile bir protokol yapılması, nakdi olarak yapılacak bağış ve yardımlar için sadece protokol kapsamındaki işte kullanılmak üzere bir hesap açılması ve yapılan bağış ve yardımların bu hesaba yatırılması, ayni olarak yapılan bağış ve yardımların protokol kapsamındaki işte kullanılmak üzere şartlı olarak makbuz karşılığında yapılması, banka dekontu ile makbuzda hangi amaçla yapıldığına ilişkin bir açıklamanın yer alması, yapılan bağış ve yardımların, sadece yapılacak o işle ilgili olarak mülki idare amirleri gözetim ve denetimi altında kullanılması şartlarıyla, tamamının kurum kazancından indirim konusu yapılabilmesi mümkün olacaktır.

4.3.7. Bağış ve yardımların belgelendirilmesi

Ayni veya nakdi olarak yapılan bağış ve yardımların gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerince indirim olarak dikkate alınabilmesi için makbuz karşılığı yapılmış olması gerekli ve yeterlidir.

4.3.7.1. Ayni bağış ve yardımların belgelendirilmesi

4.3.7.1.1. Ayni bağış ve yardımların işletmenin aktifinden veya stokundan çekilerek yapılması

Ayni bağış ve yardımın, işletmenin aktifinden veya stokundan çekilerek bağışlanmış olması durumunda, mükelleflerin işletmeden çekip bağışladıkları değerler için fatura düzenlemesi, düzenlenen faturanın arka yüzüne faturada belirtilen değerlerin ilgili kamu kurum ve kuruluşu tarafından bağış veya yardım olarak alındığına ilişkin şerhkonularak yetkili kimseler tarafından imzalanmış olması yeterlidir.

4.3.7.1.2. Ayni bağış ve yardımların dışarıdan temin edilerek yapılması

Ayni değerlerin, mükelleflerce dışarıdan alınarak kamu kurum ve kuruluşuna bağışlanmış olması durumunda bu kurum ve kuruluş tarafından teslim alınacak değerler için teslime ilişkin bir belge düzenlenmiş olması yeterli olup, düzenlenen belgede bağışlanan kıymetin değerinin, cinsinin ve miktarının tereddüde mahal bırakmayacak şekilde belirtilmiş olması gerekmektedir.

Ayrıca, bağışlanan değerlere ilişkin olarak düzenlenmiş olan faturaların arka yüzünde yukarıda belirtilen açıklamalar dahilinde ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının yetkililerinin imzası bulunacaktır.

4.3.7.2. Nakdi bağış ve yardımların belgelendirilmesi

Nakdi bağış ve yardımların matrahtan indirilebilmesi, bağışı kabul eden kuruluşlarca verilecek makbuzla veya bu amaçla bankalarda açtırılan hesaplara yatırıldığına ilişkin banka dekontuyla belgelendirilmesi şartıyla mümkündür.

4.4. Kültür ve Turizm Amaçlı Bağış ve Yardımlar

4.4.1. İlgili kanun maddeleri

Kültür ve turizm amaçlı bağış ve yardımlar, Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesinin birinci fıkrasının (7) numaralı bendi ile Kurumlar Vergisi Kanununun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde düzenlenmiştir.

4.4.2. Bağış ve yardım yapılabilecekler ile bağış, yardım ve harcamalar

Gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri tarafından;

  • Genel bütçeli kamu idareleri,
    ● Özel bütçeli kamu idareleri,
    ● İl özel idareleri,
    ● Belediyeler,
    ● Köyler,
    ● Kamu yararına çalışan dernekler,
    ● Cumhurbaşkanınca vergi muafiyeti tanınan vakıflar,
    ● Bilimsel araştırma faaliyetinde bulunan kurum ve kuruluşlar, tarafından yapılan veya
    ● Kültür ve Turizm Bakanlığınca desteklenen ya da desteklenmesi uygun görülen;

a) Kültür ve sanat faaliyetlerine ilişkin ticari olmayan ulusal veya uluslararası organizasyonların gerçekleştirilmesine,

b) Ülkemizin uygarlık birikiminin kültürü, sanatı, tarihi, edebiyatı, mimarisi ve somut olmayan kültürel mirası ile ilgili veya ülke tanıtımına yönelik kitap, katalog, broşür, film, kaset, CD ve DVD gibi manyetik, elektronik ve bilişim teknolojisi yoluyla üretilenler de dahil olmak üzere görsel, işitsel veya basılı materyallerin hazırlanması, bunlarla ilgili derleme ve araştırmaların yayınlanması, yurt içinde ve yurt dışında dağıtımı ve tanıtımının sağlanmasına,

c) Yazma ve nadir eserlerin korunması ve elektronik ortama aktarılması ile bu eserlerin Kültür ve Turizm Bakanlığı koleksiyonuna kazandırılmasına,

d) 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamındaki taşınmaz kültür varlıklarının bakımı, onarımı, yaşatılması, rölöve, restorasyon, restitüsyon projeleri yapılması ve nakil işlerine,

e) Kurtarma kazıları, bilimsel kazı çalışmaları ve yüzey araştırmalarına,

f) Yurt dışındaki taşınmaz Türk kültür varlıklarının yerinde korunması veya ülkemize ait kültür varlıklarının Türkiye’ye getirtilmesi çalışmalarına,

g) Kültür envanterinin oluşturulması çalışmalarına,

h) 2863 sayılı Kanun kapsamındaki taşınır kültür varlıkları ile güzel sanatlar, çağdaş ve geleneksel el sanatları alanlarındaki ürün ve eserlerin Kültür ve Turizm Bakanlığı koleksiyonuna kazandırılması ve güvenliklerinin
sağlanmasına,

i) Somut olmayan kültürel miras, güzel sanatlar, sinema, çağdaş ve geleneksel el sanatları alanlarındaki üretim ve etkinlikler ile bu alanlarda araştırma, eğitim veya uygulama merkezleri, atölye, stüdyo ve film platosu kurulması, bakım ve onarımı, her türlü araç ve teçhizatın tedariki ile film yapımına,

j) Kütüphane, müze, sanat galerisi ve kültür merkezi ile sinema, tiyatro, opera, bale ve konser gibi kültürel ve sanatsal etkinliklerin sergilendiği tesislerin yapımı, onarımı veya modernizasyon çalışmalarına,ilişkin harcamalar ile bu amaçla makbuz karşılığı yapılan her türlü bağış ve yardımların indirilmesi mümkündür.

4.4.3. İndirim tutarı

Yukarıda bahsi geçen harcama, bağış ve yardımların %100’ü indirim konusu yapılabilir.

Bu çerçevede yapılacak bağış ve yardımlar için bağış yapılan projenin Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından desteklendiği veya desteklenmesinin uygun görüldüğüne ilişkin ilgili Bakanlığın yazısının beyanname ekinde
bağlı bulunulan vergi dairelerine verilmesi gerekmektedir.

4.5. Gıda Bankacılığı Kapsamındaki Bağış ve Yardımlar

4.5.1. İlgili kanun maddeleri

Gıda bankacılığı kapsamındaki bağış ve yardımlar, Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendinde düzenlenmiştir. Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinde de konuya ilişkin düzenleme yer almaktadır.

4.5.2. Bağış ve yardım yapılabilecekler

Fakirlere yardım amacıyla gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan dernek ve vakıflara yapılan bağış ve yardımlar matrahın tespitinde indirim konusu yapılabilir.

Bağışı kabul edecek dernek veya vakfın tüzüğünde veya senedinde ihtiyacı bulunanlara bu kapsamda yardım yapabilmesine ilişkin hükümlerin bulunması gerekmektedir. Bununla beraber, dernek veya vakfın başka alanlarda da faaliyet gösteriyor olmasının, kamuya yararlı dernek veya vergiden muaf vakıf olup olmamasının uygulama açısından herhangi bir önemi bulunmamaktadır.

Bağışın bu kapsamdaki dernek veya vakfa yapılmış olması gerektiğinden, ihtiyacı bulunanlara doğrudan veya başka organizasyonlar aracılığıyla yapılacak yardımların bu kapsamda yapılmış bağış olarak değerlendirilmesi mümkün değildir.

4.5.3. Bağışa konu olacak mallar, bağışın niteliği ve tutarı

Gıda, temizlik, giyecek ve yakacak maddelerinin maliyet bedelinin tamamı indirim konusu yapılabilir.Bağışlar, ihtiyaç sahiplerine bedelsiz olarak dağıtılmak şartıyla yapılmalıdır.

Gıda, temizlik, giyecek ve yakacak maddesi niteliği taşımayan veya şartlı olarak yapılmayan bağışlar, gıda bankacılığı kapsamında yapılacak bağış olarak değerlendirilmez.

4.5.4. Bağışı yapanlarca düzenlenecek belgeler

4.5.4.1. Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesi çerçevesinde indirim konusu yapılacak bağışlar

Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesi çerçevesinde indirim konusu yapılacak bağışlar, bağışa konu mal bedeli Vergi Usul Kanununun 232 nci maddesinde belirtilen fatura düzenleme sınırının altında kalsa dahi mutlaka fatura ile belgelendirilir ve ayrıca taşıma için sevk irsaliyesi düzenlenir.

Bağışlanan mala ilişkin bilgileri eksiksiz olarak içerecek fatura, bağış yapılan dernek veya vakıf adına düzenlenir. Mal bedeli olarak faturada, bağışa konu malın maliyet bedeli (yüklenilen katma değer vergisi hariç) yazılır.

Faturada “İhtiyaç sahiplerine yardım şartıyla bağışlandığından KDV hesaplanmamıştır.” ibaresinin yer alması zorunludur.

4.5.4.2. Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesinde yapılan düzenleme çerçevesinde indirim konusu yapılacak bağışlar

Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesinde yapılan düzenleme çerçevesinde, yıllık beyannamede yer alacak gelir vergisi matrahının tespitinde indirim konusu yapılacak işlemlerde bağışı yapan tarafından bir belge düzenlenmesine gerek yoktur. Varsa bağış yapılan malın edinimine ilişkin belgelerin saklanması zorunludur.

4.5.4.3. Dernek ve vakıflarca düzenlenecek belge

Dernek ve vakıflar kendi mevzuatlarının öngördüğü belgeleri düzenleyerek bağış yapanlara bir örneğini verirler. Ticari faaliyetle uğraşanlarca düzenlenen faturalar dernek ve vakıf tarafından muhafaza edilir.

4.5.5. Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesi çerçevesinde gider kaydedilme

Ticari işletmeye dahil malların bağışlanması durumunda bu malların maliyet bedeli Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesi çerçevesinde gider kaydedilir. Bu işlem, faturanın bir yandan gelir bir yandan da gider kaydedilmesi suretiyle gerçekleştirilir.

5. Ayni Bağış ve Yardımların Değeri

Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesine göre, bağış ve yardımın nakden yapılmaması halinde, bağışlanan veya yardımın konusunu teşkil eden mal veya hakkın varsa mukayyet değeri, yoksa Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre takdir komisyonunca tespit edilecek değeri esas alınır.

Kurumlar Vergisi Kanununun 10 uncu maddesinin ikinci fıkrası gereğince bağış ve yardımların nakden yapılmaması halinde, bağışlanan veya yardımın konusunu oluşturan mal veya hakkın maliyet bedeli veya kayıtlı değeri, bu değer mevcut değilse Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre takdir komisyonlarınca tespit edilecek değeri esas alınır.

Bağışlanan mal amortismana tabi iktisadi kıymet ise bağışın parasal karşılığının tespiti, ilgili sabit kıymetin aktif değerinden birikmiş amortismanının düşülmesi ile gerçekleştirilir.

6. Yabancı Para Cinsinden Yapılan Bağış ve Yardımlar

Yabancı para cinsinden yapılan bağış ve yardımların indirim konusu yapılmasında, bağış ve yardımın yapıldığı tarihteki T.C. Merkez Bankasınca ilan edilen döviz alış kuru esas alınarak Türk lirasına çevrilen tutarlar dikkate alınır.

7. Diğer Kanunlarda Yer Alan Düzenlemeler

Bağış ve yardımlar hakkında vergi kanunlarındaki düzenlemeler dışında, özel kanunlarda bazı hükümler de bulunmaktadır. Bu bölümde, bağış ve yardımların indirim konusu yapılacağına yönelik hüküm bulunan bazı
kanunlara yer verilmiştir.

Bu kısımda sıralanan kanunlarda bağışların matrahtan indirimine ilişkin oran veya tutar olarak bir sınırlama öngörülmemiştir. Bu itibarla yapılan bağışların tamamı indirilebilir.

7.1. İlköğretim ve Eğitim Kanunu

222 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanununun 76 ncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi hükmü uyarınca, gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri tarafından makbuz mukabilinde yapılan nakdi bağışların tamamı beyanname üzerinden indirim konusu yapılabilecektir.

7.2. Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu ile İlgili Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun

278 sayılı Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu ile İlgili Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanunun 13 üncü maddesi hükmü uyarınca, gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri tarafından bu kuruma (TÜBİTAK) makbuz mukabilinde yapılan nakdi bağışların tamamı beyanname üzerinden indirim konusu yapılabilecektir.

7.3. Yükseköğretim Kanunu

2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 56 ncı maddesi gereğince yapılan ayni veya nakdi bağış ve yardımların tamamı, beyanname üzerinde ayrıca gösterilmek şartıyla gelir ve kurumlar vergisi matrahının tespitinde indirim konusu yapılabilir.

Gelir veya kurumlar vergisi mükellefleri tarafından üniversitelere, yüksek teknoloji enstitüleri ile gelirlerinin en az dörtte üçünü münhasıran devlet üniversitelerinin faaliyetlerinin devam ettirilmesi ve desteklenmesini amaç edinmek üzere kurulan ve fiilen bu çerçevede faaliyette bulunan vakıflardan Cumhurbaşkanınca vergi muafiyeti tanınanlara makbuz karşılığında yapılan bağışlar, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunları hükümlerine göre yıllık beyanname ile bildirilecek gelirden ve kurum kazancından indirilebilir.

Aynı Kanunun Ek 7 nci maddesine göre, vakıflarca kurulacak yükseköğretim kurumları, bu Kanunun 56 ncı maddesinde yer alan mali kolaylıklardan, muafiyetlerden ve istisnalardan aynen istifade edeceklerinden bu
kurumlara yapılan bağış ve yardımların da indirim konusu yapılması mümkündür.

7.4. Sosyal Hizmetler Kanunu

2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanununun 20 nci maddesi hükmü uyarınca, gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri tarafından makbuz mukabilinde yapılan ayni ve nakdi bağışların tamamı beyanname üzerinden indirim konusu yapılabilecektir.

7.5. Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Kanunu

2876 sayılı Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Kanununun 101 inci maddesi hükmü uyarınca, gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri tarafından makbuz mukabilinde yapılan ayni ve nakdi bağışların tamamı beyanname
üzerinden indirim konusu yapılabilecektir.

7.6. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu

3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanununun 9 uncu maddesi hükmü uyarınca, gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri tarafından makbuz mukabilinde yapılan ayni ve nakdi bağışların tamamı beyanname üzerinden indirim konusu yapılabilecektir.

7.7. Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı Kanunu

3388 sayılı Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı Kanununun 3 üncü maddesi hükmü uyarınca, gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri tarafından makbuz mukabilinde yapılan ayni ve nakdi bağışların tamamı beyanname üzerinden indirim konusu yapılabilecektir.

7.8. Terörle Mücadele Kanunu

3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 21 inci maddesi hükmü uyarınca, bu Kanun hükümlerine göre aylık alan maluller ile hayatını kaybedenlerin dul ve yetimlerine hibe edilen gayrimenkullerin maliyet bedellerinin tamamı
beyanname üzerinden indirim konusu yapılabilecektir.

7.9. Milli Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Seferberlik Kanunu

4122 sayılı Milli Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Seferberlik Kanununun 12 nci maddesi uyarınca, gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri tarafından yapılan bu Kanun hükümlerine göre kurulan ormanlarda, ağaçlandırma, bakım ve koruma masraflarının tamamı gelir ve kurumlar vergisi matrahından indirim konusu yapılabilecektir.

7.10. Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu

5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun Ek 44 üncü maddesi hükmü uyarınca, Sandığa, gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri tarafından makbuz mukabilinde yapılan ayni ve nakdi bağışların tamamı gelir ve kurumlar vergisi matrahından indirim konusu yapılabilecektir.

7.11. Kapadokya Alanı Hakkında Kanun

7174 sayılı Kapadokya Alanı Hakkında Kanunun 7 nci maddesi hükmü uyarınca, İdareye gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri tarafından makbuz mukabilinde yapılan ayni ve nakdi bağışların tamamı beyanname üzerinden indirim konusu yapılabilecektir.

7.12. Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısıyla Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanun

7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısıyla Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanunun 45 inci maddesi hükmü gereğince, gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri tarafından makbuz mukabilinde yapılan ayni ve nakdi bağışların tamamı indirim konusu yapılabilecektir.

7.13. Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı Kurulması Hakkında Kanun

6546 sayılı Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı Kurulması Hakkında Kanunun 11 inci maddesi hükmü gereğince; gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri tarafından makbuz mukabilinde yapılan ayni ve nakdi bağışların tamamı beyanname üzerinden indirim konusu yapılabilecektir.

7.14. Uludağ Alanı Hakkında Kanun

7432 sayılı Uludağ Alanı Hakkında Kanunun 8 inci maddesi hükmü gereğince; gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri tarafından makbuz mukabilinde yapılan ayni ve nakdi bağışların tamamı beyanname üzerinden indirim konusu yapılabilecektir.

II. KATMA DEĞER VERGİSİ (KDV) KANUNU UYGULAMASI

1. KDV Kanunu Kapsamında Bağış ve Yardımlar

1.1. Eğitim ve Sağlık Tesisleri ile Dini Tesislere İlişkin Bağış ve Yardımlar

3065 sayılı KDV Kanununun 13 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde; genel ve özel bütçeli kamu idarelerine, il özel idarelerine, belediyelere ve köylere bağışlanmak üzere yapılan;

  • Okul,
    ● Sağlık tesisi,
    ● Yüz yatak (kalkınmada öncelikli yörelerde elli yatak) kapasitesinden az olmamak üzere öğrenci yurdu,
    ● Çocuk yuvası,
    ● Yetiştirme yurdu,
    ● Huzurevi,
    ● Bakım ve rehabilitasyon merkezi,
    ● Mülki idare amirlerinin izni ve denetimine tabi ibadethaneler,
    ● Diyanet İşleri Başkanlığı denetimine tabi yaygın din eğitimi verilen tesisler,
    ● Gençlik ve Spor Bakanlığına ait gençlik merkezleri,
    ● Gençlik ve izcilik kampları,inşası dolayısıyla bağışta bulunacaklara yapılacak teslim ve hizmetler
    KDV’den istisna tutulmuştur.

Söz konusu istisnadan; genel ve özel bütçeli kamu idarelerine, il özel idarelerine, belediyelere ve köylere bağışlanmak üzere bu idare ve kuruluşlarla protokol imzalamak suretiyle yukarıda sayılan tesisleri inşa eden/ettiren gerçek ve tüzel kişiler (kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşu, kooperatif, dernek, vakıf
ve benzerleri dahil), KDV mükellefi olup olmadığına bakılmaksızın faydalanır.

İstisna Kapsamına Giren İşlemler;

  • İstisna kapsamına; yukarıda sayılan idarelere bağışlanmak üzere, sözü edilen tesislerin inşası dolayısıyla bağışta bulunacaklara yapılan teslim ve hizmetler girmektedir.
  • İstisnadan faydalanılabilmesi için ilgili idare ve kuruluşlarla bağış protokolü imzalanması şarttır.
  • İstisna kapsamındaki tesisin inşaatı ile birlikte bağışlanması öngörülen makine, teçhizat ve tefrişatın bağışta bulunacaklara teslimi, söz konusu makine, teçhizat ve tefrişatın tesisin kullanım amacına uygun olması, mutat olması ve bağış protokolünde açıkça belirtilmiş olması kaydıyla istisna kapsamında değerlendirilir.
  • Söz konusu tesislerin belirli bir kısmının inşa edilmesine yönelik bağışta bulunulmasına dair protokol düzenlenmesi halinde, bağışta bulunan tarafından inşa edilmesi öngörülen kısımla ilgili yapılan teslim ve hizmetler de istisna kapsamında değerlendirilir.

Bu tesislerin tamamının veya belirli bir kısmının inşasına yönelik ilgili idare ve kuruluşlara nakdi olarak yapılan bağışlar, ilgili idare ve kuruluş tarafından istisna kapsamındaki tesislerin inşasına ilişkin yapılacak mal ve hizmet alımlarında kullanılsa bile bu alımlar istisna kapsamında değerlendirilmez.

Bu istisna kapsamında yapılan işlemlere ilişkin yüklenilen KDV indirilebilir, indirim yoluyla giderilemeyen KDV iade edilebilir.

1.2. KDV Kanununun (17/1) Maddesinde Sayılan Kurum ve Kuruluşlara Bedelsiz Olarak Yapılan Her Türlü Mal Teslimi ve Hizmet İfaları

KDV Kanununun 17 nci maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinde; Kanunun 17 nci maddesinin birinci fıkrasında sayılan;

  • Genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri,
    ● Özel bütçeli idareler,
    ● İl özel idareleri,
    ● Belediyeler,
    ● Köyler,
    ● İl özel idareleri, belediyeler ve köylerin teşkil ettikleri birlikler,
    ● Üniversiteler,
    ● Döner sermayeli kuruluşlar,
    ● Kanunla kurulan kamu kurum ve kuruluşları,
    ● Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulan kamu kurum ve kuruluşları,
    ● Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları,
    ● Siyasi partiler,
    ● Sendikalar,
    ● Kanunla kurulan veya tüzel kişiliği haiz emekli ve yardım sandıkları,
    ● Kamu menfaatine yararlı dernekler,
    ● Tarımsal amaçlı kooperatifler,
    ● Cumhurbaşkanınca (önceden Bakanlar Kurulunca) vergi muafiyeti tanınan vakıflara, bedelsiz olarak yapılan her türlü mal teslimi ve hizmet ifaları KDV’den istisna tutulmuştur.

Teslim ve hizmet bedeli ile ilgili herhangi bir alt ya da üst sınır söz konusu olmaksızın bu istisna uygulanır.

Bu istisna kapsamında yapılan işlemlere ilişkin yüklenilen KDV indirilebilir, ancak indirim yoluyla giderilemeyen KDV iade edilmez.

1.3. Gıda Bankacılığı Kapsamında Yapılan Teslimler

KDV Kanununun (17/2-b) maddesinde, fakirlere yardım amacıyla gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan dernek ve vakıflara, belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde bağışlanan gıda, temizlik, giyecek ve yakacak maddelerinin teslimi KDV’den istisna tutulmuştur.

Ayrıca, söz konusu maddelerin ihtiyacı olanlara bedelsiz olarak teslim edilmesi gerekmekte olup, bu teslimlere de KDV uygulanmaz.

Bu istisna kapsamında yapılan işlemlere ilişkin yüklenilen KDV indirilebilir, ancak indirim yoluyla giderilemeyen KDV iade edilmez.

1.4. Yabancı Devletlerin Türkiye’deki Diplomatik Temsilcilik ve Konsoloslukları ile Yabancı Hayır ve Yardım Organizasyonlarına Yapılan Teslim ve Hizmetler

KDV Kanununun 17 nci maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendinde; yabancı devletlerin Türkiye’deki diplomatik temsilcilik ve konsoloslukları ile yabancı hayır ve yardım kurumlarına yapılan teslim ve hizmetler, Kanunun 17 nci
maddesinin birinci fıkrasında sayılan kurum ve kuruluşlara bedelsiz olarak yapacakları teslim ve hizmetlere ilişkin olmak kaydıyla KDV’den istisna tutulmuştur.

Bu kapsamda bedelsiz teslim edilecek mal ve hizmetler için herhangi bir sınırlama getirilmemiştir. Bu istisna kapsamında satın alınacak mal ve hizmet bedellerinin asgari sınırı KDV hariç 5.000 TL olması gerekir.

İstisnadan yararlanacak yabancı hayır ve yardım kurumlarının kanuni merkezinin yurt dışında bulunması ve Türkiye’de gelir ve kurumlar vergisi mükellefiyetini gerektiren herhangi bir faaliyette bulunmaması gerekir.

İstisnadan yararlanacak yabancı devletlerin Türkiye’deki diplomatik temsilcilik ve konsoloslukları ile yabancı hayır ve yardım kurumları, bu Kanunun (17/1) inci maddesinde sayılan kurum ve kuruluşlara yapacakları teslimin niteliği, miktarı ve tutarına ilişkin bilgiler ile Türkiye’deki adreslerini belirten bir dilekçe ile Hazine ve Maliye Bakanlığına (Gelir İdaresi Başkanlığı) başvuruda bulunur.

Bu başvurunun değerlendirilmesi sonucunda, yabancı hayır ve yardım kurumlarının bağışlayacağı mal ve hizmetle ilgili alımlarında, KDV uygulamasına yönelik usul ve esasları belirten yazının ilgili kuruluş tarafından onaylı bir örneği satıcılara verilmek suretiyle, satıcılar tarafından düzenlenecek fatura ve benzeri belgede KDV’nin tahsil edilmemesi
sağlanır.

Bu istisna kapsamında yapılan işlemlere ilişkin yüklenilen KDV indirilebilir, ancak indirim yoluyla giderilemeyen KDV iade edilmez.

1.5. Türkiye’de Faaliyet Gösteren Uluslararası Kuruluşlar ile Bu Kuruluşlara Bağlı Program, Fon, Temsilcilik ve Özel İhtisas Kuruluşlarına Yapılan Teslim ve Hizmetler

KDV Kanununun Geçici 26 ncı maddesinde; ev sahibi hükümet anlaşmaları veya ülkemizin taraf olduğu diğer anlaşmalar çerçevesinde Türkiye’de faaliyet gösteren uluslararası kuruluşlar ile bu kuruluşlara bağlı program, fon, temsilcilik ve özel ihtisas kuruluşlarının sosyal ve ekonomik yardım amacıyla bedelsiz olarak yapacakları mal teslimi ve hizmet ifaları, bedelsiz mal teslimi ve hizmet ifaları ile ilgili mal ve hizmetlerin bunlara teslim ve ifası; ilgili kurum, temsilcilik, program, fon ve özel ihtisas kuruluşlarının Türkiye’deki faaliyetlerinin devamı veya ilgili kurumlara ilişkin uluslararası anlaşmaların yürürlükte bulunduğu süre içinde KDV’ den istisna tutulmuştur.

Ev sahibi hükümet anlaşmaları veya ülkemizin taraf olduğu diğer anlaşmalar çerçevesinde Türkiye’de faaliyet gösteren uluslararası kuruluşlar ile bu kuruluşlara bağlı program, fon, temsilcilik ve özel ihtisas kuruluşlarının;

  • Sosyal ve ekonomik yardım amacıyla bedelsiz olarak yapacakları mal teslimi ve hizmet ifaları,
  • Bedelsiz mal teslimi ve hizmet ifaları ile ilgili mal ve hizmetlerin bunlara teslim ve ifası,bu kuruluşların Türkiye’deki faaliyetlerinin devamı veya ilgili kurumlara ilişkin uluslararası anlaşmaların yürürlükte bulunduğu süre içerisinde istisna kapsamındadır.

Bu istisna kapsamında yapılan işlemlere ilişkin yüklenilen KDV indirilebilir, indirim yoluyla giderilemeyen KDV iade edilebilir.

1.6. Milli Eğitim Bakanlığına Bilgisayar ve Donanımlarının Bedelsiz Teslimleri ile Bunlara İlişkin Yazılım Teslimi ve Hizmetleri

KDV Kanununun Geçici 23 üncü maddesinde; Millî Eğitim Bakanlığına bilgisayar ve donanımlarının bedelsiz teslimleri ile bunlara ilişkin yazılım teslimi ve hizmetleri, bu mal ve hizmetlerin bağışı yapacak olanlara teslim ve ifası 31/12/2023 tarihine kadar KDV’den istisna tutulmuştur.

Bu istisna;

  • Bilgisayar ve donanımları ile bunlara ilişkin yazılımların Milli Eğitim Bakanlığına bağlı eğitim kurumlarına bedelsiz olarak teslimi ve/veya ifası ile
  • Bu mal ve hizmetlerin bağışını yapacak olanlara teslim ve/veya ifasında,geçerlidir.

Bu kapsamda, bilgisayar donanımları (mouse, klavye, antivirüs programları, data kablosu, montaj kablosu gibi), internet ve network ürünleri (modem, switch, kablolama), tarayıcı gibi ürünler ile işletim sistemi ve güvenlik yazılımlarının Milli Eğitim Bakanlığına (okul aile birliği dahil) bedelsiz teslimi ve/veya ifası ile bedelsiz teslimi yapacak olanlara teslimi ve/veya ifasında KDV uygulanmaz.

Bu istisna kapsamında yapılan işlemlere ilişkin yüklenilen KDV indirilebilir, ancak indirim yoluyla giderilemeyen KDV iade edilmez.

III. DİĞER VERGİ KANUNLARI UYGULAMALARI

1. Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) Kanunu Kapsamında Bedelsiz Teslimler

1.1. Kamu Kurumlarına Bedelsiz Mal Teslimlerinde ÖTV İstisnası

Özel Tüketim Vergisi Kanununun 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (5) numaralı bendinde, ÖTV mükelleflerince (IV) sayılı listede yer alan malların (çamaşır makinası, bulaşık makinası, buzdolabı, cep telefonu vb.) genel ve katma bütçeli dairelere, il özel idarelerine, belediyelere, köylere ve bunların teşkil ettikleri birliklere bedelsiz olarak teslimi veya bunlar tarafından bedelsiz olarak ithalinin vergiden istisna olduğu hükme bağlanmıştır.

İstisna uygulamasında, (IV) sayılı listede yer alan malların istisnadan yararlananlara bedelsiz olarak teslimi veya bunlar tarafından bedelsiz olarak ithali esastır. Sözü edilen mallar için nakdi veya ayni herhangi bir bedel ödenmesi halinde ÖTV istisnası uygulanmaz.

Söz konusu malların istisnadan yararlananlara tesliminde düzenlenecek faturalarda herhangi bir bedel gösterilmemesi şartıyla ÖTV hesaplanmaz.Gümrük idarelerince, ithal işlemlerini yapanlardan, ithal edilen malların
istisnadan yararlanan kurumlarca bedelsiz edinildiğini gösteren belgeler aranır. Yurt içi teslimlerde de mükelleflerce, istisnadan yararlanan kurumlardan sözü edilen malların bedelsiz edinildiğine dair bir yazı istenir.
ÖTV mükellefleri, bu istisna kapsamındaki teslimlerine ilişkin düzenlenen faturaya “ÖTV Kanununun (7/5) Maddesi Kapsamında İstisna Olduğundan
ÖTV Hesaplanmamıştır.” şerhini ekler.

Bu kapsamda istisna uygulanan teslimlere ilişkin olarak, istisnadan yararlanan kurum yazısı ile faturanın aslının aynı olduğu işletme yetkililerince imzalanarak ve kaşe tatbik edilerek onaylanmış fotokopisi bir dilekçe ekinde vergi dairesine ibraz edilir.

1.2. Tasfiyelik Malların Kamu Kurumlarına Bedelsiz Teslimlerinde ÖTV İstisnası

Özel Tüketim Vergisi Kanununun 7 nci maddesinin (1) numaralı fıkrasının (c) bendi hükmüne göre, (I) sayılı listede yer alan malların, Gümrük Kanunu uyarınca tasfiyelik hale gelenlerinin tabii afetler, bulaşıcı hastalıklar ve benzeri olağanüstü durumlarda genel ve özel bütçeli idarelere, il özel idarelerine, belediyelere, köylere ve bunların teşkil ettikleri birliklere bedelsiz teslimi ile Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun 16/A maddesi uyarınca tasfiyelik hale gelenlerinin bu bentte sayılanlara bedelsiz teslimi vergiden müstesnadır.

Bu istisna, (I) sayılı listede yer alan malların Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu uyarınca tasfiyelik hale gelenlerinin genel ve özel bütçeli idarelere, il özel idarelerine, belediyelere, köylere ve bunların teşkil ettikleri birliklere bedelsiz tesliminde ve Gümrük Kanunu uyarınca tabii afetler, bulaşıcı hastalıklar ve benzeri olağanüstü durumlarda yukarıda sayılanlara bedelsiz tesliminde uygulanabilir. Dolayısıyla bu amaçla yapılan teslimlerde ÖTV mükelleflerince herhangi bir bedel alınması halinde, söz konusu istisna uygulanamaz.

2. Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu Kapsamında Bağış ve Yardımlar

2.1. İvazsız İntikalin Tanımı ve Vergiye Tabi Tutulması

İvazsız intikal tabiri, hibe yoluyla veya herhangi bir tarzda olan ivazsız iktisapları ifade eder.

Maddi ve manevi bir zarar mukabili verilen tazminatlar ivazsız sayılmaz.

7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu kapsamında, Türkiye Cumhuriyeti tabiiyetinde bulunan şahıslara ait mallar ile Türkiye’de bulunan malların;

  • Veraset tarikiyle veya
    ● Herhangi bir suretle olursa olsun ivazsız bir tarzda, bir şahıstan diğer şahsa intikali veraset ve intikal vergisine tabidir.

Bu vergi, Türk tabiiyetinde bulunan şahısların ecnebi memleketlerde aynı yollardan iktisap edecekleri mallara da uygulanır.

2.2. Veraset ve İntikal Vergisinden Muaf Olan Şahıslar

Aşağıda yazılı şahıslar kendilerine yapılan bağışlar nedeniyle veraset ve intikal vergisinden muaftır;

  • Amme idareleri, emekli ve yardım sandıkları, sosyal sigorta kurumları, umumi menfaate hadim cemiyetler, siyasi partiler ve bunlara ait olan veya bunların aralarında kurdukları teşekküllerden kurumlar vergisine tabi olmayanlar,
  • Yukarıda sayılanlar dışında kalan hükmi şahıslara ait olup umumun istifadesi için ilim, araştırma kültür, sanat, sıhhat, eğitim, din, hayır, imar, spor gibi maksatlarla kurulan teşekküller.

Bu şahısların statüleri gereğince maksatları içinde usulüne uygun olarakyaptıkları yardımlardan veraset ve intikal vergisi alınmaz.

3. Harçlar Kanununda Bağış ve Yardımlara İlişkin Düzenlemeler

3.1. Noter Harçları

492 sayılı Kanunun 38 inci maddesi gereğince, Cumhurbaşkanınca vergi muafiyeti tanınan vakıfların kuruluş muameleleriyle bu vakıflara yapılacak bağışlamalar noter harçlarına tabi tutulmaz.

3.2. Tapu ve Kadastro Harçları

492 sayılı Kanunun 59 uncu maddesi gereğince;

  • Genel ve özel bütçeli idarelerle, il özel idareleri, belediyeler ve köylere,
  • Kamu menfaatlerine yararlı dernekler ile Cumhurbaşkanınca vergi muafiyeti tanınan vakıflara,gayrimenkullerin ve sair ayni hakların bağışlanması nedeniyle yapılacak tescil ve şerh işlemlerinde tapu ve kadastro harçları alınmaz.

3.3. Konsolosluk Harçları

492 sayılı Kanunun 74 üncü maddesinin (f) bendi gereğince, yurt dışından Türkiye’deki kurum ve kuruluşlara hibe olarak yardım amacıyla gönderilecek mal, malzeme, araç ve gereçler için konsolosluklarda düzenlenecek hibe senetlerinden konsolosluk harcı alınmamaktadır.

4. Belediye Gelirleri Kanunu Kapsamında Bina İnşaat Harcından İstisna Olan Bina İnşaatları

2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun Ek 2 nci maddesinde bina inşaat harcından istisna olan bina inşaatları düzenlenmiştir.

Ek 2 nci maddenin (g) bendinde; karşılık gözetmeksizin Devlete devrolunmak şartıyla inşa edilen okullar ve öğrenci yurtları bina inşaat harcından istisna tutulmuştur.

5. Damga Vergisi Kanununda Bağış ve Yardımlara İlişkin Düzenlemeler

488 sayılı Damga Vergisi Kanununa ekli (2) sayılı tablonun;

  • “I-Resmi işlerle ilgili kağıtlar” başlıklı bölümünün “C) Kişilerden resmi dairelere verilen kağıtlar” alt başlıklı bölümünün (13) numaralı fıkrası gereğince; umumi hayata müessir afetler dolayısıyla alınacak tedbirlerle yapılacak yardımlara dair kanundan faydalanacak kişiler tarafından verilecek taahhütname, beyanname ve akdedilecek
    mukaveleler ile yabancı memleketlerden Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca ithal olunacak her türlü alet, edevat ve malzemenin ithalinde düzenlenen kağıtlar, bağış ve yardım makbuzları,
  • “IV-Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar” başlıklı bölümünün (55) numaralı fıkrası gereğince, genel ve özel bütçeli idarelere, il özel idarelerine, yatırım izleme ve koordinasyon başkanlıklarına, belediyelere ve köylere yapılacak bağışlara ilişkin olarak ilgili idare ile bağışlayanlar arasında düzenlenen kağıtlar

damga vergisinden istisnadır.

 

 


Kaynak: GİB VERGİ MEVZUATI YÖNÜNDEN BAĞIŞ VE YARDIMLAR REHBERİ – 16.2.2023
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/vergi-mevzuati-yonunden-bagis-ve-yardimlar-rehberi-gib/feed/ 0
İşyerini devreden veya devralan işveren iş sözleşmesini sırf işyerinin veya işyerinin bir bölümünün devrinden dolayı feshedemez ve devir işçi yönünden fesih için haklı sebep oluşturmaz. https://www.muhasebenews.com/isyerini-devreden-veya-devralan-isveren-is-sozlesmesini-sirf-isyerinin-veya-isyerinin-bir-bolumunun-devrinden-dolayi-feshedemez-ve-devir-isci-yonunden-fesih-icin-hakli-sebep-olusturmaz/ https://www.muhasebenews.com/isyerini-devreden-veya-devralan-isveren-is-sozlesmesini-sirf-isyerinin-veya-isyerinin-bir-bolumunun-devrinden-dolayi-feshedemez-ve-devir-isci-yonunden-fesih-icin-hakli-sebep-olusturmaz/#respond Sat, 12 Mar 2022 10:20:03 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=124063 4857  Sayılı İş Kanunu’nun İşyerinin veya bir bölümünün devri

Madde 6 – İşyeri veya işyerinin bir bölümü hukukî bir işleme dayalı olarak başka birine devredildiğinde, devir tarihinde işyerinde veya bir bölümünde mevcut olan iş sözleşmeleri bütün hak ve borçları ile birlikte devralana geçer.

Devralan işveren, işçinin hizmet süresinin esas alındığı haklarda, işçinin devreden işveren yanında işe başladığı tarihe göre işlem yapmakla yükümlüdür.

Yukarıdaki hükümlere göre devir halinde, devirden önce doğmuş olan ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlardan devreden ve devralan işveren birlikte sorumludurlar. Ancak bu yükümlülüklerden devreden işverenin sorumluluğu devir tarihinden itibaren iki yıl ile sınırlıdır.

Tüzel kişiliğin birleşme veya katılma ya da türünün değişmesiyle sona erme halinde birlikte sorumluluk hükümleri uygulanmaz.

Devreden veya devralan işveren iş sözleşmesini sırf işyerinin veya işyerinin bir bölümünün devrinden dolayı feshedemez ve devir işçi yönünden fesih için haklı sebep oluşturmaz. Devreden veya devralan işverenin ekonomik ve teknolojik sebeplerin yahut iş
organizasyonu değişikliğinin gerekli kıldığı fesih hakları veya işçi ve işverenlerin haklı sebeplerden derhal fesih hakları saklıdır.

Yukarıdaki hükümler, iflas dolayısıyla malvarlığının tasfiyesi sonucu işyerinin veya bir bölümünün başkasına devri halinde uygulanmaz.

 


Kaynak: 4857 İş Kanunu
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/isyerini-devreden-veya-devralan-isveren-is-sozlesmesini-sirf-isyerinin-veya-isyerinin-bir-bolumunun-devrinden-dolayi-feshedemez-ve-devir-isci-yonunden-fesih-icin-hakli-sebep-olusturmaz/feed/ 0
Tutulması zorunlu defterlerin kanuni süresinden sonra tasdik ettirilmesi nedeniyle yapılan harcamaların kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınıp alınmayacağı ile kdv ve vuk yönünden değerlendirilmesi. https://www.muhasebenews.com/tutulmasi-zorunlu-defterlerin-kanuni-suresinden-sonra-tasdik-ettirilmesi-nedeniyle-yapilan-harcamalarin-kurum-kazancinin-tespitinde-gider-olarak-dikkate-alinip-alinmayacagi-ile-kdv-ve-vuk-yonunden-deg/ https://www.muhasebenews.com/tutulmasi-zorunlu-defterlerin-kanuni-suresinden-sonra-tasdik-ettirilmesi-nedeniyle-yapilan-harcamalarin-kurum-kazancinin-tespitinde-gider-olarak-dikkate-alinip-alinmayacagi-ile-kdv-ve-vuk-yonunden-deg/#respond Wed, 22 Dec 2021 23:12:45 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=118857

T.C.
GELİR İDARESİ   BAŞKANLIĞI
 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef   Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

Sayı

:

62030549-125[8-2012/303]-1312

23/08/2013

Konu

:

Tutulması zorunlu defterlerin kanuni süresinden sonra   tasdik ettirilmesi nedeniyle yapılan harcamaların kurum kazancının tespitinde   gider olarak dikkate alınıp alınmayacağı ile kdv ve vuk yönünden   değerlendirilmesi.

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, … Vergi Dairesi Müdürlüğünün … vergi kimlik numaralı mükellefi olduğunuz, şirketinizin 23/01/2012 tarihinde kurulduğu, tutulması zorunlu olan defter tasdiklerinin unutularak kanuni süresinde yapılmadığı ve defter tasdiklerinin 26/06/2012 tarihinde yapıldığını belirterek, şirketiniz tarafından beyan edilen gelir-giderlerinizin, hesaplanan ve indirilebilecek katma değer vergisinin vergi kanunları açısından nasıl değerlendirileceği ile geç tasdik ettirilen defterlerinizi 2012 yılı sonuna kadar kullanılıp kullanılmayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.

VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 30 uncu maddesinin birinci fıkrasında, “Re’sen vergi tarhı, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanunî ölçülere dayanılarak tespitine imkân bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunmasıdır. İnceleme raporunda bu maddeye göre belirlenen matrah veya matrah farkı re’sen takdir olunmuş sayılır.” hükmü yer almaktadır.

Aynı maddenin ikinci fıkrasının (3) numaralı bendine göre, bu kanuna göre tutulması mecburi olan defterlerin hepsi veya bir kısmının tutulmamış veya tasdik ettirilmemiş olması veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlara herhangi bir sebeple ibraz edilmemesi halinde, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitinin mümkün olmadığı kabul edilmekte ve verginin re’sen tarhını gerektiren nedenler arasında düzenlenmektedir.

Kanunun “Defter Tutacaklar” başlıklı 172 nci maddesi gereğince defter tutmak zorunda olanların, Kanunun 220 nci maddesinde sayılan defterleri 223 üncü maddede belirtilen tasdik makamına 224 ve 225 inci maddelerde belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde tasdik ettirmeleri gerekmektedir.

Aynı Kanunun “Tasdik Zamanı” başlıklı 221 inci maddesinde, Kanunda yazılı defterleri kullanacak olanlardan yeniden işe başlayanların, sınıf değiştirenlerin ve yeni bir mükellefiyete girenlerin işe başlama, sınıf değiştirme ve yeni mükellefiyete girme tarihinden önce bunları tasdik ettirmeye mecbur oldukları hüküm altına alınmıştır.

Anılan Kanunun 352/1-8 inci maddesine göre, tasdiki mecburi olan defterlerden herhangi birinin tasdik muamelesinin yaptırılmamış olması birinci derece usulsüzlük cezası kesilmesini, kanuni sürenin sonundan başlayarak 1 ay geçtikten sonra tasdik ettirilen defterler ise tasdik ettirilmemiş sayıldığından, aynı zamanda Vergi Usul Kanununun 30/3 üncü maddesi gereğince re’sen takdiri gerektirmektedir.

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 29/3 maddesinde, indirim hakkının vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı aşılmamak şartıyla, ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabileceği hükme bağlanmıştır.

23 seri no.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinin H/3 bölümünde ise konu ilgili açıklamalara yer verilmiştir.

Buna göre, tasdiksiz de olsa kanuni defterlere ilgili takvim yılı içinde kaydedilen faturaların Katma Değer Vergisi Kanunu açısından yapılacak incelemede veya dönem matrahının takdiri sırasında gerçek olduklarına kanaat getirilmesi ve verginin satıcı tarafından beyan edildiğinin tespit edilmiş olması kaydıyla bu belgelerde gösterilen katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmaktadır.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunun 6 ncı maddesinde; kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, safi kurum kazancının tespitinde 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun  ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hüküm altına alınmıştır.

Bu hüküm uyarınca tespit edilecek kurum kazancından Kurumlar Vergisi Kanununun 8 inci maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinde yer alan giderler indirilebilecektir.

Buna göre, şirketinizce tasdiksiz de olsa kanuni defterlere kaydedilen ilgili yıl elde etmiş olduğunuz gelirleriniz ile yapmış olduğunuz giderlerin kurum kazancının tespitinde dikkate alınarak geçici ve yıllık kurumlar vergisi beyannamelerinizin verilmesi gerekmektedir.

Ayrıca, defterlerinizi zamanında tasdik ettirmemenizin re’sen tarhiyat nedeni olması bunun da ancak vergi inceleme elemanlarınca veya takdir komisyonunca yerine getirilmesi sebebiyle yapılacak inceleme veya matrah takdiri üzerine gerekli işlemlerin yapılacağı tabiidir.

 


Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/tutulmasi-zorunlu-defterlerin-kanuni-suresinden-sonra-tasdik-ettirilmesi-nedeniyle-yapilan-harcamalarin-kurum-kazancinin-tespitinde-gider-olarak-dikkate-alinip-alinmayacagi-ile-kdv-ve-vuk-yonunden-deg/feed/ 0
SGK teşvikinden yararlanmak için işveren ve çalışan yönünden sağlanması gereken şartlar https://www.muhasebenews.com/sgk-tesvikinden-yararlanmak-icin-isveren-ve-calisan-yonunden-saglanmasi-gereken-sartlar/ Fri, 30 Jul 2021 04:11:52 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=106593 2021-Mart ayında işe alınan personel 27256 sayılı kanun teşviki 3 ay sistem tarafından veriyor 3 ay sonrada 27103 sayılı kanundan faydalanma hakkı gözüküyor ilk 3 ay 27256 dan faydalanıp sonrasında 27103 den faydalanmamızda sorun olur mu?

Sigortalı Yönünden Teşvikten Yararlanmak için;

a) 01.02.2019 ila 30.04.2019 tarihleri arasında işe alınmış olması,

b) Türkiye İş Kurumuna kayıtlı işsiz olması,

c) İşe giriş tarihinden önceki üç aylık sürede toplam on günden fazla 5510/4-1-(a) ve (c) bentleri kapsamında Kuruma bildirilmemiş olmaları ve isteğe bağlı sigortalılık hariç 5510/4-1 -(b), ek 6, ek 9 uncu madde birinci fıkra kapsamında sigortalı olmamaları,

İşveren Olarak Teşvikten Yararlanmak için;

a) Özel sektör işveren iolması,

b) 2018 yılında Kuruma uzun vadeli sigorta kollarına tabi olarak en az sayıda bildirim yapılan aydaki/dönemdeki sigortalı sayısına ilave olarak çalıştırılması

c) İş sözleşmesinin işveren tarafından haklı nedenlerle feshi hariç olmak üzere, işe alındıkları tarihten itibaren dokuz aylık sürede işverence iş sözleşmesi feshedilmeksizin çalıştırılmaları,

ç) Aylık prim ve hizmet belgesinin veya muhtasar ve prim hizmet beyannamesinin yasal süresi içinde Kuruma verilmesi,

d) Tahakkuk eden primlerin yasal süresi içinde ödenmesi,

e) Yasal ödeme süresi geçmiş sigorta primi, işsizlik sigortası primi, idari para cezası ile bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borçlarının bulunmaması,

f) Çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği veya bildirdiği sigortalıları fiilen çalıştırmadığı yönünde herhangi bir tespitin bulunmaması, şartlarının birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
Tasfiye sonunda indirim konusu yapılamayan devreden KDV’nin, kurumlar vergisi yönünden gider konusu yapılıp yapılamayacağı https://www.muhasebenews.com/tasfiye-sonunda-indirim-konusu-yapilamayan-devreden-kdvnin-kurumlar-vergisi-yonunden-gider-konusu-yapilip-yapilamayacagi/ https://www.muhasebenews.com/tasfiye-sonunda-indirim-konusu-yapilamayan-devreden-kdvnin-kurumlar-vergisi-yonunden-gider-konusu-yapilip-yapilamayacagi/#respond Tue, 27 Jul 2021 02:17:20 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=100044

T.C.
SİVAS VALİLİĞİ
Defterdarlık

Sayı

:

B.07.4.DEF.0.58.10.00-2010-2-12-5

17/08/2011

Konu

:

Tasfiye sonunda indirim konusu yapılamayan devreden KDV’nin, kurumlar vergisi yönünden gider konusu yapılıp yapılamayacağı.

İlgide kayıtlı dilekçenizde, şirketinizin tasfiye halinde olduğu, tasfiye sonunda indirim konusu yapılamayan devreden KDV’nin kurumlar vergisi yönünden gider konusu yapılıp yapılamayacağı, gider olarak indirilmesi halinde zarar oluşursa bu zararın geçmiş yıllar kârından düşülüp düşülemeyeceği hakkında görüş talep ettiğiniz anlaşılmıştır.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinde, kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safî kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safî kurum kazancının tespitinde de, Gelir Vergisi Kanununun ticarî kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.

Bununla beraber, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 38 inci maddesinin birinci fıkrasında, “Bilanço esasına göre ticari kazanç, teşebbüsteki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müspet farktır. Bu dönem zarfında sahip veya sahiplerce:

1- İşletmeye ilave olunan değerler bu farktan indirilir.

2- İşletmeden çekilen değerler ise farka ilave olunur.

Ticari kazancın bu suretle tespit edilmesi sırasında Vergi Usul Kanununun değerlemeye ait hükümleri ile bu Kanunun 40 ve 41 inci maddeleri hükümlerine uyulur.” hükmüne yer verilmiştir.

Aynı Kanununun 40 ıncı maddesi ile 5520 sayılı Kurumlar vergisi Kanununun 8 inci maddesinde ise, safi kurum kazancının tespit edilmesi sırasında indirilecek giderler tadadi olarak sayılmıştır.

Diğer taraftan, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 29/2 nci maddesinde, bir vergilendirme döneminde indirilecek KDV toplamının, mükellefin vergiye tabi işlemleri dolayısıyla hesaplanan KDV toplamından fazla olması halinde, aradaki farkın sonraki dönemlere devrolunacağı ve  iade edilmeyeceği hükme bağlanmış olup, aynı Kanunun 58 inci maddesinde de mükellefin vergiye tabiişlemleri üzerinden hesaplanan KDV ile mükellefçe indirilebilecek KDV’ nin, gelir ve kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde gider olarak kabul edilmeyeceği hükmüne yer verilmiştir.

Yukarıdaki açıklamalara göre, tasfiyeye giren şirketinizin mevcutlarını işi terkten önce satış v.b. yollarla tasfiye ettiği takdirde teslim bedeli üzerinden, mevcutlar tasfiye edilmemişse işletmeden çekiş göstererek emsal bedeli üzerinden KDV hesaplayıp beyan etmesi gerekmektedir. Hesaplanan bu vergilere rağmen indirilemeyen bir tutarın kalması halinde, söz konusu tutarın iadesi söz konusu olmayacaktır.

Dolayısıyla, tasfiyeye giren şirketinizin tasfiye sonucunda devreden KDV’sinin bulunması halinde indirim imkanı kalmayan bu tutarın, kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün bulunmaktadır. Ancak, bu tutarın gider olarak indirilmesi sonucu tasfiye sonucu zarar oluşması ve  söz konusu zararın geçmiş yıllar kârından mahsup edilmesi durumunda ise geçmiş yıl kârlarının ortaklara


Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/tasfiye-sonunda-indirim-konusu-yapilamayan-devreden-kdvnin-kurumlar-vergisi-yonunden-gider-konusu-yapilip-yapilamayacagi/feed/ 0
Ay içerisinde eksik kalan günlerini isteğe bağlı olarak olarak ödeyen sigortalılar yönünden yapılandırma işlemleri https://www.muhasebenews.com/ay-icerisinde-eksik-kalan-gunlerini-istege-bagli-olarak-olarak-odeyen-sigortalilar-yonunden-yapilandirma-islemleri/ https://www.muhasebenews.com/ay-icerisinde-eksik-kalan-gunlerini-istege-bagli-olarak-olarak-odeyen-sigortalilar-yonunden-yapilandirma-islemleri/#respond Tue, 29 Jun 2021 06:11:55 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=111439 Kısmi süreli çalışanlardan ay içerisinde eksik kalan günlerini isteğe bağlı olarak olarak ödeyen sigortalılar yönünden yapılandırma işlemleri

5510 sayılı Kanunun 51 inci maddesinin üçüncü fıkrası kapsamında ay içerisinde 30 günden az çalışan veya 80 inci madde uyarınca prim ödeme gün sayısı, ay içindeki toplam çalışma saatinin 4857 sayılı Kanuna göre belirlenen günlük normal çalışma saatine bölünmesi suretiyle hesaplanan sigortalıların kalan süreleri için aynı ay içerisinde isteğe bağlı sigorta primi ödemeleri halinde, bu süreler 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalılık süresi olarak kabul edildiğinden, bu durumdaki sigortalıların ait olduğu aydan itibaren 12 aylık süre içinde ödenme imkânı ortadan kalkmış süreler hariç isteğe bağlı sigortalılık süreleri 7326 sayılı Kanuna göre yapılandırılacaktır.

Bu sigortalılardan isteğe bağlı sigorta primi ödeyenlerin yapılandırma kapsamına giren primleri, yine genelgenin “10.1- Yapılandırma kapsamına giren sigortalılık süreleri” kısmının “b) 5510 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamına tabi sigortalılar yönünden” başlıklı bölümünde belirtildiği şekilde yapılandırılabilecektir.

Diğer taraftan, bu sigortalılardan 4447 sayılı Kanuna tabi olanlar % 3 oranındaki işsizlik sigortası primlerini kendileri ödeyebilmekte, ancak işsizlik sigortası priminin ait olduğu ayı takip eden ayın sonuna kadar ödenmemesi halinde o aya ait işsizlik sigortası priminin ödenme imkanı ortadan kalktığından ödenmemiş işsizlik sigortası primleri yapılandırmaya dâhil edilmeyecektir.

 


Kaynak: SGK Genelge – 9.6.2021 – 2021/20
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/ay-icerisinde-eksik-kalan-gunlerini-istege-bagli-olarak-olarak-odeyen-sigortalilar-yonunden-yapilandirma-islemleri/feed/ 0
Tahsil edilemeyen fatura değersiz alacak olarak kabul edilip edilir mi? https://www.muhasebenews.com/tahsil-edilemeyen-fatura-degersiz-alacak-olarak-kabul-edilip-edilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/tahsil-edilemeyen-fatura-degersiz-alacak-olarak-kabul-edilip-edilir-mi/#respond Fri, 25 Dec 2020 11:18:15 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=99516

T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü

Sayı : 39044742-KDV.1-240 04/01/2016 Konu : Tahsil edilemeyen fatura tutarının değersiz alacak olarak kabul edilip edilemeyeceği ve GV ile KDV yönünden değerlendirilmesi.

            İlgide kayıtlı özelge talep formunda genel olarak elektronik tamir, bakım ve tesisat taahhüt işleri şeklinde hizmet verdiğinizi, İstanbul Valiliği Proje Koordinasyon Birimi tarafından … İnşaat Tic. Ltd. Şti.’ye ihale edilen okul elektriği ve elektroniği imalatı işi yapılmasından dolayı … tarih ve … no’lu 135.000,00 TL+2.430,00 TL tevkifatlı toplam 137.430,00 TL fatura düzenlediğinizi, fatura ile ilgili olarak KDV ve gelir vergisinin dönemi içerisinde tahakkuk ettirildiğini, faturanın ilgili firmadan tahsili yapılamadığından mahkeme ile tahsil yoluna gidildiği belirtilerek; tahsilatın yapılamaması sebebi ile döneminde tahakkuk ettirilen ve gelir olarak gösterilen fatura miktarının değersiz alacak olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve söz konusu tutarın gelir vergisi ve KDV yönünden nasıl mahsup veya terkin edileceği hususlarında Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.

1- GELİR VERGİSİ YÖNÜNDEN :

            193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinin birinci fıkrasında, her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu hükmüne yer verilmiş olup, aynı Kanunun 38 inci maddesinde, “Bilanço esasına göre ticari kazanç, teşebbüsdeki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müsbet farktır. Bu dönem zarfında sahip veya sahiplerce:

  1. İşletmeye ilave olunan değerler bu farktan indirilir;
  2. İşletmeden çekilen değerler ise farka ilave olunur.

            Ticari kazancın bu suretle tespit edilmesi sırasında, Vergi Usul Kanununun değerlemeye ait hükümleri ile bu kanunun 40 ve 41 inci maddeleri hükümlerine uyulur.” hükmüne yer verilmiştir.

            Diğer taraftan, anılan Kanunun “İşletme Hesabı Esasında Ticari Kazancın Tespiti” başlıklı 39 uncu maddesinde ise, “İşletme hesabı esasına göre ticari kazanç, bir hesap dönemi içinde elde edilen hasılat ile giderler arasındaki müspet farktır.

            (Elde edilen hasılat, tahsil olunan paralarla tahakkuk eden alacakları; giderler ise, tediye olunan ve borçlanılan meblağları ifade eder.)

            Emtia alım ve satımı ile uğraşanlarda ticari kazancın bulunması için hesap dönemi sonundaki emtia mevcudunun değeri hasılata, dönem başındaki emtia mevcudunun değeri ise giderlere ilave olunur.

            Ticari kazancın bu suretle tespit edilmesi sırasında Vergi Usul Kanununun değerlemeye ait hükümleri ile bu Kanunun 40 ve 41 inci maddeleri hükümlerine uyulur.” hükmü yer almaktadır.

            Ayrıca, aynı Kanunun 40 ıncı maddesinde safi kazancın tespit edilmesinde indirilecek giderler sayılmış olup, anılan maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde, ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin, (7) numaralı bendinde de Vergi Usul Kanununa göre ayrılan amortismanların gider olarak indirilebileceği hükme bağlanmıştır.

            Ticari kazancın tespitinde iki temel ilke geçerli olup, bunlar “dönemsellik” ve “tahakkuk esası” ilkeleridir. Tahakkuk esası ilkesinde, gelir veya giderin miktar ve mahiyet itibarıyla kesinleşmiş olması, yani geliri veya gideri doğuran işlemin tekemmül etmesinin yanı sıra, miktarının ve işlemden kaynaklanan alacağın veya borcun ödeme şartlarının da belirlenmiş olması gereklidir. Bu esas dikkate alındığında bir gelir ve gider unsurunun, özel bir düzenleme bulunmadığı sürece, mahiyet ve tutar itibarıyla kesinleştiği dönem kazancının tespitinde dikkate alınması gerekmektedir.

            Buna göre, okul elektriği ve elektroniği imalatı işi karşılığında düzenlenen fatura bedelinin çeşitli sebeplerle tahsil edilememesi durumunda, tahsil edilemeyen kısmın Vergi Usul Kanunundaki koşulların oluştuğu dönemde şüpheli alacak veya değersiz alacak olarak dikkate alınabilmesi mümkündür. Ancak, söz konusu hizmet karşılığında düzenlenen fatura bedelinin ödenmeyen kısmının sonradan bir şekilde tarafınıza ödenmesi halinde ticari kazancınıza dâhil edilmesi gerektiği tabidir.

            Öte yandan, şüpheli alacak veya değersiz alacak koşullarının oluşmaması durumunda, söz konusu tutarların gider olarak dikkate alınabilmesi mümkün bulunmamaktadır.

2- VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN:

            213 sayılı Vergi Usul Kanununun 322 nci maddesinde; “Kazai bir hükme veya kanaat verici bir vesikaya göre tahsiline artık imkân kalmayan alacaklar değersiz alacaktır.

            Değersiz alacaklar, bu mahiyete girdikleri tarihte tasarruf değerlerini kaybederler ve mukayyet kıymetleriyle zarara geçirilerek yok edilirler.

            İşletme hesabı esasına göre defter tutan mükelleflerin bu madde hükmüne giren değersiz alacakları, gider kaydedilmek suretiyle yok edilirler.” hükmü yer almaktadır.

            Anılan madde uyarınca, kazai bir hükme veya kanaat verici bir vesikaya göre tahsiline  artık imkan kalmayan alacaklar değersiz alacak olarak nitelendirilmiştir. Görüldüğü gibi değersiz alacak; kaybedilmiş, tahsiline artık imkan kalmamış, değeri sıfıra inmiş bir alacaktır. Kanuni düzenlemeye göre alacağın tahsil imkanının kalmadığının, kazai bir hükümle veya kanaat verici bir vesika ile tevsik edilmesi icap etmektedir. Kazai bir hükümden anlaşılması gereken, alacağın tahsili için kanun yollarına başvurulmuş olması, icra takibinin yapılmış bulunması, bu müracaatlar ve takipler sonunda, alacağın ödenmeyeceğine hakim tarafından hükmedilmiş olması; kanaat verici vesika teriminden ise ödemeyi imkansız hale getirmiş hal ve sebepler sonucu ortaya çıkmış belgeler anlaşılmalıdır. Alacağın tahsil güçlüğünün objektif ve inandırıcı belgelerle ortaya konması değersiz alacak uygulaması bakımından büyük önem taşımaktadır. Aksi takdirde alacakların tahsilinin mümkün olmadığının takdiri mükellefe bırakılmış olur. Böyle bir boşluk bırakmamak amacıyla kanun koyucu değersiz hale geldiği ileri sürülen alacağı ciddi olarak takip edildiğine ilişkin çabaların kazai bir hüküm veya kanaat verici bir vesika ile tevsikini öngörmüştür.

            Ayrıca, alacağın değersiz hale geldiği yıl hesaplarına zarar olarak yazılması gerekmekte olup, ilgili olduğu yılda zarar yazılmayan alacağın sonraki yıllarda dikkate alınması da mümkün bulunmamaktadır.

            Vergi hukuku uygulaması bakımından kanaat verici vesikalara örnek olarak aşağıdaki belgeler sayılabilir.

            – Borçlunun herhangi bir mal varlığı bırakmadan ölümü veya Medeni Kanunun 31 ve izleyen maddelerine göre mahkemelerce borçlu hakkında verilen gaiplik kararı ve mirasçıların da mirası reddettiklerine dair sulh hukuk mahkemelerince verilmiş bulunan mirası red kararı,

            – Borçlu aleyhine alacaklı tarafından açılan davayı borçlunun kazandığına dair mahkeme kararı,

            – Mahkeme huzurunda alacaktan vazgeçildiğine ilişkin olarak düzenlenmiş belgeler,

            – Alacaktan vazgeçildiğine dair konkordato anlaşması,

            – Borçlunun dolandırıcılıktan mahkum olması ve herhangi bir malvarlığı bulunmadığını belgeleyen resmi evrak,

            – Borçlunun adresinin saptanamaması nedeniyle icra takibat dosyasının kaldırıldığını ve yasal süresi içerisinde yenileme talebinde de bulunulmadığını gösteren icra memurluğu yazısı,

            – Gerek doğuşu gerekse vazgeçilmesi bakımından belli ve inandırıcı sebepleri olmak şartıyla alacaktan vazgeçildiğini gösteren anlaşmalar, (alacaklının tek taraflı irade beyanı ile alınmasından vazgeçilen alacakların, değersiz alacak olarak zarar kaydı mümkün değildir.)

            – Ticaret mahkemesince borçlu hakkında verilmiş ve ilgili masa tarafından tasfiyeye tabi tutulmuş bulunan iflas kararına ilişkin belgeler.

            Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde; söz konusu alacakların değersiz alacak olarak dikkate alınabilmesi ve işletme hesabı esasına tabi mükellefiyetiniz kapsamında gider olarak kayıtlarına intikal ettirilebilmesi için bu alacakların değersiz olduğuna ilişkin kanaat verici belgelerin ve mahkeme kararının ilgili olduğu yıl hesaplarına alınması gerekmektedir.

            Aksi halde bu alacağın değersiz alacak olarak hesaplarına intikal ettirilmesi ve gider olarak kayıtlarına alınmasına imkan bulunmamaktadır.

3- KATMA DEĞER VERGİSİ YÖNÜNDEN:

            3065 Sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;

            – 1/1 inci maddesinde, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye’de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu,

            – 8/1-a maddesinde, mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde malı teslim veya hizmeti ifa edenlerin KDV’nin mükellefi olduğu,

            – 10 uncu maddesinin (a) bendinde, mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde, malın teslimi veya hizmetin yapılması, (b) bendinde ise malın tesliminden veya hizmetin yapılmasından önce fatura ve benzeri belgeler verilmesi hallerinde, bu belgelerde gösterilen miktarla sınırlı olmak üzere fatura veya benzeri belgelerin düzenlenmesi hallerinde vergiyi doğuran olayın meydana geldiği,

            – 29 uncu maddesinin (1) numaralı fıkrasının (a) bendinde, mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV’den, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV’yi indirebilecekleri; (3) numaralı fıkrasında ise, indirim hakkının vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı aşılmamak şartıyla, ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanabileceği,

            hüküm altına alınmıştır.

            Dolayısıyla, KDV yönünden vergiyi doğuran olay, malın teslimi veya hizmetin ifası ile meydana gelmekte olup, KDV mükelleflerinin mal teslimi veya hizmet ifası bedellerini tahsil edip etmemelerinin KDV uygulaması bakımından bir önemi bulunmamaktadır.

 


Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/tahsil-edilemeyen-fatura-degersiz-alacak-olarak-kabul-edilip-edilir-mi/feed/ 0
Gelir Vergisi yönünden Diplomat Muaflığı https://www.muhasebenews.com/gelir-vergisi-yonunden-diplomat-muafligi/ https://www.muhasebenews.com/gelir-vergisi-yonunden-diplomat-muafligi/#respond Thu, 22 Oct 2020 12:18:53 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=94820 Diplomat Muaflığı

Yabancı devletlerin Türkiye’de bulunan elçi, maslahatgüzar ve konsolosları (Fahri konsoloslar hariç) ile elçilik ve konsolosluklara mensup olan ve o memleketin uyrukluğunda bulunan memurları, Türkiye’de resmi bir göreve memur edilenler bu sıfatlarından dolayı ve karşılıklı olmak şartiyle Gelir Vergisi’nden muaftırlar.
Bu muaflığın menkul sermaye iradı üzerinden tevkif suretiyle alınan vergiye şümulü yoktur.

Ücret İstisnası

Yabancı elçilik ve konsoloslukların 15’inci maddeye girmeyen memur ve hizmetlerinin yalnız bu işlerinden dolayı aldıkları ücretler karşılıklı olmak şartıyla Gelir Vergisi’nden istisna edilir.

(2361 sayılı Kanunun 52’nci maddesiyle değişen madde) Sahibinin ticari, zirai veya mesleki faaliyeti dışında nakdi sermaye veya para ile temsil edilen değerlerden müteşekkül sermaye dolayısıyla elde ettiği kar payı, faiz, kira ve benzeri iratlar menkul sermaye iradıdır.

Kaynağı ne olursa olsun aşağıda yazılı iratlar menkul sermaye iradı sayılır:

1. (5582 sayılı Kanunun 28 inci maddesiyle değişen bent Yürürlük; 06.03.2007) Her nevi hisse senetlerinin kâr payları (kurucu hisse senetleri ve diğer intifa hisse senetlerine verilen kâr payları ve pay sahiplerine hazırlık dönemi için faiz olarak veya başka adlarla yapılan her türlü ödemeler ile Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan yatırım fonları katılma belgelerine ödenen kâr payları ile konut finansmanı fonlarını temsilen ihraç edilen ipoteğe dayalı menkul kıymetlere ve varlık finansmanı fonlarını temsilen ihraç edilen varlığa dayalı menkul kıymetlere ödenen faiz, kâr payı veya benzeri gelirler dahil.);(1)

2. (3239 saylı Kanunun 57’nci maddesiyle değişen bent) İştirak hisselerinden doğan kazançlar (Limited Şirket ortaklarının, iş ortaklıklarının ortakları ve komanditerlerin kâr payları ile kooperatiflerin dağıttıkları kazançlar bu zümreye dahildir. Kooperatiflerin ortakları ile yaptıkları muamelelerden doğan kârların ortaklara, kooperatifle yaptıkları muameleler nispetinde tevzii, kazanç dağıtımı sayılmaz.)

(5615 sayılı kanunun 4 üncü maddesiyle eklenen paragraf Yürürlük; 1/1/2007 tarihinden geçerli olmak üzere 04.04.2007) 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 7 nci maddesindeki şartların birlikte gerçekleşmesi halinde; Türkiye’de yerleşik gerçek kişilerin doğrudan veya dolaylı olarak ayrı ayrı ya da birlikte sermayesinin, kâr payının veya oy kullanma hakkının en az % 50’sine sahip olmak suretiyle kontrol ettikleri yurt dışı iştiraklerinin kazançları dağıtılsın veya dağıtılmasın, iştirakin hesap döneminin kapandığı ayı içeren yıl itibarıyla dağıtılan kâr payı sayılır. Türkiye’de vergilendirilmiş kazancın iştirak tarafından sonradan dağıtılması durumunda, elde edilen kâr paylarının vergilendirilmiş kısmı bu tutardan indirilir.

Adi komandit şirketlerde komanditerlerin kâr payları, şirket kârının ilişkin bulunduğu takvim yılında elde edilmiş sayılır;

3. Kurumların idare Meclisi Başkan ve üyelerine verilen kar payları;

4.(4842 sayılı Kanunun 7’nci maddesiyle değişen bent Yürürlük; 24.04.2003) Kurumlar Vergisi Kanunu uyarınca yıllık veya özel beyanname veren dar mükellef kurumların, indirim ve istisnalar düşülmeden önceki kurum kazancından, hesaplanan kurumlar vergisi düşüldükten sonra kalan kısmı,(2)

5. (5582 sayılı Kanunun 28 inci maddesiyle değişen bent Yürürlük; 06.03.2007)Her nevi tahvil (ipotek finansmanı kuruluşları ve konut finansmanı kuruluşları tarafından ihraç edilen ipoteğe dayalı menkul kıymetler hariç ipotekli sermaye piyasası araçları, varlık teminatlı menkul kıymetler dahil) ve Hazine bonosu faizleri ile Toplu Konut İdaresi, Kamu Ortaklığı İdaresi (6111 Sayılı Kanunla değiştirilen ibare Yürürlük; 25.02.2011)Özelleştirme İdaresince çıkarılan menkul kıymetler ve varlık kiralama şirketleri tarafından ihraç edilen kira sertifikalarından(**) sağlanan gelirler (Döviz cinsinden yahut dövize, altına veya başka bir değere endeksli menkul kıymetlerin itfası sırasında oluşan değer artışları irat sayılmaz.);(3)

6. (3239 sayılı Kanunun 57’nci maddesiyle değişen bent) Her nevi alacak faizleri (Adi, imtiyazlı, rehinli, senetli alacaklarla carî hesap alacaklarından doğan faizler ve kamu tüzelkişilerince borçlanılan ve senede bağlanmış olan meblağlar için ödenen faizler dahil.)

7. (4761 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle değişen bent Yürürlük; 01.07.2002)Mevduat faizleri (Bankalara, bankerlere, tasarruf sandıklarına, tevdiat kabul eden diğer müesseselere yatırılan vadeli, vadesiz paralara ödenen faizler, bunlar dışında kalan kişi ve kuruluşlardan devamlı olarak para toplama işi ile uğraşanların her ne şekil ve ad altında olursa olsun toplanan paralara sağladıkları gelirler ve menfaatler ile bankalar ve 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan aracı kurumlar arasındaki borsa para piyasasında değerlendirilen paralara ödenen faizler de mevduat faizi sayılır.);(4)

8. Hisse senetleri ve tahvillerin vadesi gelmemiş kuponların satışından elde edilen bedeller;

9. İştirak hisselerinin sahibi adına henüz tahakkuk etmemiş kar paylarının devir ve temliki karşılığında alınan para ve ayınlar;

10. Her çeşit senetlerin iskonto edilmesi karşılığında alınan iskonto bedelleri;

11. (3239 sayılı Kanunun 57’nci maddesiyle bent kaldırılmıştır.)

12. (3239 sayılı Kanunun 57’nci maddesiyle değişen bent) Faizsiz olarak kredi verenlere ödenen kâr payları ile kâr ve zarar ortaklığı belgesi karşılığı ödenen kâr payları ve özel finans kurumlarınca kâr ve zarara katılma hesabı karşılığında ödenen kâr payları.

13. (4842 sayılı Kanunun 37/1-e maddesiyle yürürlükten kaldırılmıştır Yürürlük; 24.04.2003)(5)

14. Menkul kıymetlerin geri alım veya satım taahhüdü ile iktisap veya elden çıkarılması karşılığında sağlanan menfaatler

15. (6327 sayılı kanunun 6.maddesiyle değişen bent; Yürürlük 29.08.2012)Tüzel kişiliği haiz emekli sandıkları, yardım sandıkları ile sigorta ve emeklilik şirketleri tarafından;

a) On yıldan az süreyle prim veya aidat ödeyerek ayrılanlara ödenen irat tutarları,

b) On yıl süreyle prim veya aidat ödeyerek ayrılanlar ile vefat, maluliyet veya tasfiye gibi zorunlu nedenlerle ayrılanlara ödenen irat tutarları.(****)

(6327 sayılı kanunun 6.maddesiyle eklenen bent; Yürürlük 29.08.2012)16. Bireysel emeklilik sisteminden;

a) On yıldan az süreyle katkı payı ödeyerek ayrılanlar ile bu süre içinde kısmen ödeme alanlara yapılan ödemelerin içerdiği irat tutarı (28/3/2001 tarihli ve 4632 sayılı Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu kapsamında bireysel emeklilik hesabına yapılan Devlet katkılarının ödemeye konu olan kısımlarına isabet eden irat tutarı dahil.),

b) On yıl süreyle katkı payı ödemiş olmakla birlikte emeklilik hakkı kazanmadan ayrılanlar ile bu süre içinde kısmen ödeme alanlara yapılan ödemelerin içerdiği irat tutarı (4632 sayılı Kanun kapsamında bireysel emeklilik hesabına yapılan Devlet katkılarının ödemeye konu olan kısımlarına isabet eden irat tutarı dahil.),

c) Emeklilik hakkı kazananlar ile bu sistemden vefat, maluliyet veya tasfiye gibi zorunlu nedenlerle ayrılanlara yapılan ödemelerin içerdiği irat tutarı (4632 sayılı Kanun kapsamında bireysel emeklilik hesabına yapılan Devlet katkılarının ödemeye konu olan kısımlarına isabet eden irat tutarı dahil.).”

(6327 sayılı kanunun 6.maddesiyle eklenen fıkra; Yürürlük 29.08.2012)“Bu maddenin ikinci fıkrasının (15) numaralı bendinde yer alan irat tutarı; varsa fesih ve iştira kesintisi indirilmeden önceki birikim tutarından, yatırıma yönlendirilen tutar indirilerek bulunur. Aynı fıkranın (16) numaralı bendinde yer alan irat tutarı; hak kazanılan Devlet katkısı ve getirileri dahil ödemeye konu toplam birikim tutarından, (varsa ertelenmiş giriş aidatı indirilmeksizin) ödenen katkı payları ve Devlet katkısının hak edilen kısmı indirilerek bulunur.”

Yukarıda yazılı iratlar, bunları sağlayan sermaye sahibinin ticari faaliyetine bağlı bulunduğu takdirde, ticari kazancın tespitinde nazara alınır.

17. Yukarıdaki bentlerde sayılanlar dışında Sermaye Piyasası Kanunu hükümlerine göre ihraç edilen her türlü sermaye piyasası araçlarından elde edilen gelirler.

(7226 Sayılı Kanunun 4 üncü maddesiyle eklenen fıkra; Yürürlük: 26.03.2020)Yabancı para cinsinden yapılan katkı payı ödemelerinin yatırıldığı yabancı para cinsinden kurulan emeklilik yatırım fonlarından elde edilen irat tutarının tespitinde kur farkı dikkate alınmaz.

 

(1)(5582 sayılı Kanunla değişmeden önceki şekli) (2574 sayılı Kanunun 13’üncü maddesiyle değişen bent) Her nevi hisse senetlerinin kar payları (kurucu hisse senetleri ve diğer intifa hisse senetlerine verilen kar payları ve pay sahiplerine hazırlık dönemi için faiz olarak veya başka adlarla yapılan her türlü ödemeler ile (3824 sayılı Kanunun 4’üncü maddesi ile değişen ifade Geçerlilik; 1.1.1992 Yürürlük : 11.7.1992) Sermaye Piyasası Kanunu’na göre kurulan yatırım fonları(*) katılma belgelerine ödenen kar payları dahil.)

(*) (3824 sayılı Kanunla değişmeden önceki şekli Yürürlük; 1.1.1992) Menkul Kıymetler Yatırım Fonları

(2)(4842 sayılı Kanunla değişmeden önceki bent) 4. (4369 sayılı Kanunun 39’uncu maddesiyle değişen bent Yürürlük; 1999 hesap dönemi kurum kazançlarından baş-lamak üzere 1.1.1999) Kurumlar Vergisi Kanunu uyarınca yıllık veya özel beyanname veren dar mükellef kurumların, indirim ve istisnalar (Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 8 inci maddesinin 1 numaralı bendinde yazılı kazançlar hariç) düşünülmeden önceki kurum kazancından, hesaplanan kurumlar vergisi ve fon payı düşüldükten sonra kalan kısım,(*)
(*) 4. (Değişmeden önceki şekli) (3946 sayılı Kanunun 16’ncı maddesiyle değişen bent Yürürlük; 1.1.1995) Kurumlar Vergisi Kanunu uyarınca yıllık veya özel beyanname veren kurumların, indirim ve istisnalar (4108 sayılı Kanunun 22 nci maddesiyle değişen ifade Geçerlilik; 1.1.1995 Yürürlük : 2.6.1995) (Kurumlar Vergisi Kanununun 8 inci maddesinin 1 ve 6 numaralı bentlerine göre kurumlar vergisinden müstesna tutulan kazançlar hariç) (*) düşülmeden önceki kurum kazancından, hesaplanan kurumlar vergisi düşüldükten sonra kalan kısım;

(3)(5582 sayılı Kanunla değişmeden önceki şekli)(4369 sayılı Kanunun 39’uncu maddesiyle değişen bent Yürürlük; 1.1.1999) Her nevi tahvil ve Hazine bonosu faizleri ile Toplu Konut İdaresi, Kamu Ortaklığı İdaresi ve Özelleştirme İdaresi’nce çıkarılan menkul kıymetlerden sağlanan gelirler (Döviz cinsinden yahut dövize, altına veya başka bir değere endeksli menkul kıymelerin itfası sırasında oluşan değer artışları irat sayılmaz.)(*)

(*) 5. (Değişmeden önceki şekli) (3824 sayılı Kanunun 4’üncü maddesi ile değişen bent Geçerlilik; 1.1.1992 Yürürlük; 11.7.1992) Her nevi tahvil faizleri ve hazine bonosu faizleri ile Toplu Konut İdaresi ve Kamu Ortaklığı İdaresince çıkarılan menkul kıymetlerden sağlanan gelirler (Ödeme, menkul kıymetlerin gelirleriyle birlikte menkul kıymetlerin itfa bedelini de ihtiva ettiği takdirde, menkul kıymetlerin itfa edilen kısmı irat sayılmaz. Ancak, döviz cinsinden yahut dövize, altına veya başka bir değere endeksli menkul kıymetlerin itfası sırasında oluşan değer artışları irat sayılır.)

(4) (4761 sayılı Kanunla değişmeden önceki şekli)7. Mevduat faizleri (Bankalara, bankerlere, tasarruf sandıklarına, tevdiat kabul eden diğer müesseselere yatırılan vadeli, vadesiz paralara ödenen faizler ile bunlar dışında kalan kişi ve kuruluşlardan devamlı olarak para toplama işi ile uğraşanların her ne şekil ve ad altında olursa olsun toplanan paralarla sağladıkları gelirler ve menfaatler de mevduat faizi sayılır);

(5)(4842 sayılı Kanunla yürürlükten kalkmadan önceki bent) 13. (3946 sayılı Kanunun 16’ncı maddesiyle eklenen bent Yürürlük; 1.1.1995) Mükerrer 75 inci maddede yazılı vergi alacağı.

(**)(6111 sayılı Kanunla değişmeden önceki şekli) ve Özelleştirme İdaresince çıkarılan menkul kıymetlerden

(***)(6322 sayılı kanunla değişmeden önceki şekli)Bu maddenin ikinci fıkrasının 5 numaralı bendinde yer alan menkul

(****)(6327 sayılı kanunla değişmeden önceki şekli)(4697 sayılı Kanunun 5 inci maddesiyle eklenen bent Yürürlük; 07.10.2001) Tüzel kişiliği haiz emekli sandıkları, yardım sandıkları ile emeklilik ve sigorta şirketleri tarafından;

a) On yıl süreyle prim, aidat veya katkı payı ödemeden ayrılanlara yapılan ödemeler,

b) On yıl süreyle katkı payı ödemiş olmakla birlikte bireysel emeklilik sisteminden emeklilik hakkı kazanmadan ayrılanlar ile diğer sandık ve sigortalardan on yıl süreyle prim veya aidat ödeyenlere ve vefat, malûliyet veya tasfiye gibi zorunlu nedenlerle ayrılanlara yapılan ödemeler,

c) Bireysel emeklilik sisteminden emeklilik hakkı kazananlar ile bu sistemden vefat, malûliyet veya tasfiye gibi zorunlu nedenlerle ayrılanlara yapılan ödemeler.

———————————————————————–

Vergi Tevkifatı (193 Sayılı Kanun 

3946 sayılı Kanunun 22 nci maddesiyle değişen madde. Yürürlük; 1.1.1994)

Kamu idare ve müesseseleri, iktisadî kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadî işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya ziraî işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar.

1. Hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61 inci maddede yazılı olup ücret sayılan ödemelerden (istisnadan faydalananlar hariç), 103 ve 104 üncü maddelere göre,

2. Yaptıkları serbest meslek işleri dolayısıyla bu işleri icra edenlere yapılan ödemelerden (4369 sayılı Kanunun 81/C-8 maddesiyle değişen ibare. Yürürlük; 1.1.1999) (Noterlere(1) serbest meslek faaliyetlerinden dolayı yapılan ödemeler hariç);

a) 18’inci madde kapsamına giren serbest meslek işleri dolayısıyla yapılan ödemelerden,

(2009/14592 sayılı B.K.K. ile % 17. Yürürlük; 3.2.2009)(2)

b) Diğerlerinden, (2009/14592 sayılı B.K.K. ile %20. Yürürlük; 3.2.2009)(3)

3. 42 nci madde kapsamına giren işler dolayısıyla bu işleri yapanlara (kurumlar dahil) ödenen istihkak bedellerinden,

(2009/14592 sayılı B.K.K. ile “42 nci madde kapsamına giren işler dolayısıyla bu işleri yapanlara ödenen istihkak bedellerinden % 3” Yürürlük; 3.2.2009)(4)

4. Dar mükellefiyete tabi olanlara, telif ve patent haklarının satışı dolayısıyla yapılan ödemelerden,

(2009/14592 sayılı B.K.K. ile %20. Yürürlük; 3.2.2009) (4)

5. a) 70 inci maddede yazılı mal ve hakların kiralanması karşılığı yapılan ödemelerden, (5)

b) (5035 Sayılı Kanunun 48/4-d maddesiyle değişen ibare. Geçerlilik; 01.01.2004, Yürürlük; 02.01.2004) Vakıflar (mazbut vakıflar hariç)(6) ve derneklere ait gayrimenkullerin kiralanması karşılığında bunlara yapılan kira ödemelerinden,(7)

c) Kooperatiflere ait gayrimenkullerin kiralanması karşılığında bunlara yapılan kira ödemelerinden,(8)

(6322 sayılı kanunun 10.maddesiyle eklenen alt bent; Yürürlük 15.06.2012)d) Yabancı devletlere, yabancı kamu idare ve kuruluşları ile uluslararası kuruluşlara ait diplomatik statüsübulunmayan gayrimenkullerin kiralanması karşılığında bunlara yapılan kira ödemelerinden

(2009/14592 sayılı B.K.K. Madde 1/5 ile;

“a) 70 inci maddede yazılı mal ve hakların kiralanması karşılığı yapılan ödemelerden % 20,

b) Vakıflar (mazbut vakıflar hariç) ve derneklere ait gayrimenkullerin kiralanması karşılığında bunlara yapılan kira ödemelerinden % 20,”

Yürürlük; 3.2.2009)

6. a) Dağıtılsın veya dağıtılmasın Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 8 inci maddesinin 4 numaralı bendinin;

i) (a), (c) ve (d) bentlerinde yazılı kazançlardan, (9)

ii) (b) alt bendinde yazılı kazançlardan, (9)

b)(4842 sayılı Kanunun 12 nci maddesiyle değişen alt bent. Yürürlük; 24.04.2003)

i) Tam mükellef kurumlar tarafından; tam mükellef gerçek kişilere, gelir ve kurumlar vergisi mükellefi olmayanlara ve bu vergilerden muaf olanlara dağıtılan, 75 inci maddenin ikinci fıkrasının (1), (2) ve (3) numaralı bentlerinde yazılı kâr paylarından (kârın sermayeye eklenmesi kâr dağıtımı sayılmaz.) (10)

ii) Tam mükellef kurumlar tarafından; dar mükellef gerçek kişilere, dar mükellef kurumlara (Türkiye’de bir işyeri veya daimi temsilci aracılığıyla kâr payı elde edenler hariç) ve gelir ve kurumlar vergisinden muaf olan dar mükelleflere dağıtılan, 75 inci maddenin ikinci fıkrasının (1), (2) ve (3) numaralı bentlerinde yazılı kâr paylarından (Kârın sermayeye eklenmesi kâr dağıtımı sayılmaz.), (10)

iii) 75 inci maddenin ikinci fıkrasının (4) numaralı bendinde yazılı menkul sermaye iradının ana merkeze aktarılan tutarı üzerinden, (11) (12)

(2009/14592 sayılı B.K.K. Madde 1/6 ile;

“a) Tam mükellef kurumlar tarafından; tam mükellef gerçek kişilere, gelir ve kurumlar vergisi mükellefi olmayanlara ve gelir vergisinden muaf olanlara dağıtılan, 75 inci maddenin ikinci fıkrasının (1), (2) ve (3) numaralı bentlerinde yazılı kâr paylarından (kârın sermayeye eklenmesi kâr dağıtımı sayılmaz.) % 15,

b) Tam mükellef kurumlar tarafından; dar mükellef gerçek kişilere ve gelir vergisinden muaf olan dar mükelleflere dağıtılan, 75 inci maddenin ikinci fıkrasının (1), (2) ve (3) numaralı bentlerinde yazılı kâr paylarından (kârın sermayeye eklenmesi kâr dağıtımı sayılmaz) % 15,”

Yürürlük; 3.2.2009)

c) (5035 Sayılı Kanunun 49/2 maddesiyle yürürlükten kaldırılan alt bent. Geçerlilik; 01.01.2004, Yürürlük; 02.01.2004)(13)

7- 75 inci maddenin ikinci fıkrasının 5 numaralı bendinde yazılı menkul sermaye iratlarından (5228 sayılı Kanunun 29 uncu maddesiyle değiştirilen parantez içi ibare. Yürürlük; 01.01.2005) (Kanunla kurulan dernek ve vakıflar,(700 Sayılı KHK’nın 45 nci maddesiyle değişen ibare; Yürürlük: 09.07.2018) Cumhurbaşkanınca(44) vergi muafiyeti tanınan vakıflar, kamu menfaatine yararlı dernekler ile dernek ve vakıf olmamakla birlikte; odalar, borsalar, meslek örgütleri ve bunların üst kuruluşları, siyasi partiler, emekli ve yardım sandıkları gibi vergi uygulamalarında dernek ve vakıf olarak kabul edilenler hariç, dernek ve vakıflar ile tam mükellef kurumlara ödenenler dahil) (14)

a) Devlet tahvili faizlerinden, (15)

b) Hazine bonosu faizlerinden, (15)

c) (4369 sayılı Kanunun 48 inci maddesiyle değiştirilen bent. Yürürlük; 29.7.1998) Toplu Konut İdaresi, (6322 sayılı kanunun 10.maddesiyle değişen ibare; Yürürlük 15.06.2012)28/3/2002 tarihli ve 4749 sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanuna göre kurulan varlık kiralama şirketleri(39) ve Özelleştirme İdaresi’nce çıkarılan menkul kıymetlere sağlanan gelirlerden(16)(15)

d) Nama yazılı tahvil faizlerinden, (17)

e) Hamiline yazılı tahvil faizlerinden, (17)

f) (5582 sayılı Kanunun 29 uncu maddesiyle eklenen bent Yürürlük; 06.03.2007) İpotek finansmanı kuruluşları ve konut finansmanı kuruluşları tarafından ihraç edilen ipotekli sermaye piyasası araçlarından elde edilen kâr payı ve faiz gelirlerinden,

g) Diğerlerinden, (17)

(2009/14592 sayılı B.K.K. Madde 1 ile;

“7. 75 inci maddenin ikinci fıkrasının (5) numaralı bendinde yazılı menkul sermaye iratlarından (Kanunla kurulan dernek ve vakıflar, Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflar, kamu menfaatine yararlı dernekler ile dernek ve vakıf olmamakla birlikte; odalar, borsalar, meslek örgütleri ve bunların üst kuruluşları, siyasi partiler, emekli ve yardım sandıkları gibi vergi uygulamalarında dernek ve vakıf olarak kabul edilenler hariç, dernek ve vakıflar dahil) 

a) Devlet tahvili ve Hazine bonosu faizleri ile Toplu Konut İdaresi, Kamu Ortaklığı İdaresi ve Özelleştirme İdaresince çıkarılan menkul kıymetlere sağlanan gelirlerden % 0,

(2011/1854 sayılı BKK ile değişen alt bent) b) Diğerlerinden;

ba) Tam mükellef kurumlar tarafından yurt dışında ihraç edilen tahvillerin;

i) Vadesi 1 yıla kadar olanlardan elde edilen faizlerinden % 10,

ii) Vadesi 1 yıl ile 3 yıl arası olanlardan elde edilen faizlerinden % 7,

iii) Vadesi 3 yıl ile 5 yıl arası olanlardan elde edilen faizlerinden % 3,

iv) Vadesi 5 yıl ve daha uzun olanlardan elde edilen faizlerinden %0,

bb) Tam mükellef varlık kiralama şirketleri tarafından yurt dışında ihraç edilen kira sertifikalarının;

i) Vadesi 1 yıla kadar olanlara sağlanan gelirlerden % 10,

ii) Vadesi 1 yıl ile 3 yıl arası olanlara sağlanan gelirlerden % 7,

iii) Vadesi 3 yıl ile 5 yıl arası olanlara sağlanan gelirlerden % 3,

iv) Vadesi 5 yıl ve daha uzun olanlara sağlanan gelirlerden %0,

bc) (ba) ve (bb)’de belirtilenler dışında kalanlar için % 10, (18)”

Yürürlük; 1/1/2006 tarihinden önce ihraç edilen menkul kıymetlerden elde edilen gelirlere uygulanmak üzere, 3.2.2009) (19)

8. Mevduat faizlerinden (5228 sayılı Kanunun 29 uncu maddesiyle değiştirilen parantez içi ibare. Yürürlük; 01.01.2005) (Kanunla kurulan dernek ve vakıflar, (700 Sayılı KHK’nın 45 nci maddesiyle değişen ibare; Yürürlük: 09.07.2018) Cumhurbaşkanınca(44) vergi muafiyeti tanınan vakıflar, kamu menfaatine yararlı dernekler ile dernek ve vakıf olmamakla birlikte; odalar, borsalar, meslek örgütleri ve bunların üst kuruluşları, siyasi partiler, emekli ve yardım sandıkları gibi vergi uygulamalarında dernek ve vakıf olarak kabul edilenler hariç, dernek ve vakıflar ile tam mükellef kurumlara ödenenler dahil);(14)

a) Döviz tevdiat hesaplarına yürütülen faizler ile özel finans kurumlarınca döviz katılma hesaplarına ödenen kar paylarından, (20)

b) Nama yazılı mevduat hesaplarına yürütülen faizlerden, (20)

c) Hamiline yazılı mevduat hesaplarına yürütülen faizlerden, (20)

d) Diğerlerinden, (21)

(2009/14592 sayılı B.K.K. Madde 1 ile;

“8. Mevduat faizlerinden (Kanunla kurulan dernek ve vakıflar, ,(700 Sayılı KHK’nın 45 nci maddesiyle değişen ibare; Yürürlük: 09.07.2018) Cumhurbaşkanınca(44) vergi muafiyeti tanınan vakıflar, kamu menfaatine yararlı dernekler ile dernek ve vakıf olmamakla birlikte; odalar, borsalar, meslek örgütleri ve bunların üst kuruluşları, siyasi partiler, emekli ve yardım sandıkları gibi vergi uygulamalarında dernek ve vakıf olarak kabul edilenler hariç, dernek ve vakıflar dahil) % 15,”

Yürürlük; 3.2.2009) (22)

9. 75 inci maddenin ikinci fıkrasının 12 numaralı bendinde yer alan menkul sermaye iratlarından (5228 sayılı Kanunun 29 uncu maddesiyle değiştirilen parantez içi ibare. Yürürlük; 01.01.2005) (Kanunla kurulan dernek ve vakıflar,(700 Sayılı KHK’nın 45 nci maddesiyle değişen ibare; Yürürlük: 09.07.2018) Cumhurbaşkanınca(44) vergi muafiyeti tanınan vakıflar, kamu menfaatine yararlı dernekler ile dernek ve vakıf olmamakla birlikte; odalar, borsalar, meslek örgütleri ve bunların üst kuruluşları, siyasi partiler, emekli ve yardım sandıkları gibi vergi uygulamalarında dernek ve vakıf olarak kabul edilenler hariç, dernek ve vakıflar ile tam mükellef kurumlara ödenenler dahil) (14)

a) Faizsiz olarak kredi verenlere ödenen kâr paylarından, (23)

b) Kâr ve zarar ortaklığı belgesi karşılığı ödenen kâr paylarından, (23)

c) Özel finans kurumlarınca kâr ve zarara katılma hesabı karşılığında ödenen kâr paylarından, (23)

(2009/14592 sayılı B.K.K. Madde 1 ile;

“9. 75 inci maddenin ikinci fıkrasının (12) numaralı bendinde yer alan menkul sermaye iratlarından (Kanunla kurulan dernek ve vakıflar, ,(700 Sayılı KHK’nın 45 nci maddesiyle değişen ibare; Yürürlük: 09.07.2018) Cumhurbaşkanınca(44) vergi muafiyeti tanınan vakıflar, kamu menfaatine yararlı dernekler ile dernek ve vakıf olmamakla birlikte; odalar, borsalar, meslek örgütleri ve bunların üst kuruluşları, siyasi partiler, emekli ve yardım sandıkları gibi vergi uygulamalarında dernek ve vakıf olarak kabul edilenler hariç, dernek ve vakıflar dahil) % 15,”

Yürürlük; 3.2.2009) (22)

10.a) 6322 sayılı kanunun 10. maddesiyle değişen alt bent; Yürürlük 01.07.2012) Başbayiler hariç olmak üzere, 14/3/2007 tarihli ve 5602 sayılı Şans Oyunları Hasılatından Alınan Vergi, Fon ve Payların Düzenlenmesi Hakkında Kanunda tanımlanan şans oyunlarına ilişkin olarak; bilet, kupon ve benzerlerini satanlara, düzenlenen her türlü bahis ve şans oyunlarının oynatılmasına aracılık edenlere, diğer kişilerce çıkartılan bu nitelikteki biletleri satanlara yapılan komisyon, prim ve benzeri ödemelerden (2012/3322 sayılı B.K.K. ile %15 Yürürlük; 01.07.2012)(40)

b) 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’a göre gerçek ve tüzel kişilerin mallarını iş akdi ile bağlı olmaksızın bunlar adına kapı kapı dolaşmak suretiyle tüketiciye satanlara bu faaliyetleriyle ilgili olarak yapılan komisyon, prim ve benzeri ödemelerden.(25) (2009/14592 sayılı B.K.K. ile %20. Yürürlük; 3.2.2009)(26)

11. (4108 sayılı Kanunun 23 üncü maddesiyle değişen bent. Yürürlük; 1.8.1995) Çiftçilerden satın alınan ziraî mahsuller ve hizmetler için yapılan ödemelerden;(27)

a) Hayvanlar ve bunların mahsulleri ile kara ve su avcılığı mahsulleri için,

i) Ticaret borsalarında tescil ettirilerek satın alınanlar için (2009/14592 sayılı B.K.K. ile % 1. Yürürlük; 3.2.2009)(28),

ii) (i) alt bendi dışında kalanlar için (2009/14592 sayılı B.K.K. ile % 2. Yürürlük; 3.2.2009)(28),

b) Diğer ziraî mahsuller için,

i) Ticaret borsalarında tescil ettirilerek satın alınan zirai mahsuller için (2009/14592 sayılı B.K.K. ile %2. Yürürlük; 3.2.2009)(28),

ii) (i) alt bendi dışında kalanlar için (2009/14592 sayılı B.K.K. ile % 4. Yürürlük; 3.2.2009)(28),

c) Ziraî faaliyet kapsamında ifa edilen hizmetler için,

i) Orman idaresine veya orman idaresine karşı taahhütte bulunan kurumlara yapılan ormanların ağaçlandırılması, bakımı, kesimi, ürünlerin toplanması, taşınması ve benzeri hizmetler için (2009/14592 sayılı B.K.K. ile %2. Yürürlük; 3.2.2009)(28),

ii) Diğer hizmetler için (2009/14592 sayılı B.K.K. ile %4. Yürürlük; 3.2.2009)(28),

d) (4697 sayılı Kanunun 8 inci maddesiyle eklenen bent. Yürürlük; 10.07.2001) Çiftçilere yapılan doğrudan gelir desteği ve alternatif ürün ödemeleri için, (2009/14592 sayılı B.K.K. ile %0. Yürürlük; 3.2.2009)(29)

12. PTT acenteliği yapanlara, bu faaliyetleri nedeniyle ödenen komisyon bedeli üzerinden, (2009/14592 sayılı B.K.K. ile %20. Yürürlük; 3.2.2009)(30)

13. (4108 sayılı Kanunun 23 üncü maddesiyle değişen bent. Yürürlük; 1.8.1995) (4369 sayılı Kanunun 81/C-8 inci maddesiyle değişen ibare. Yürürlük; 1.1.1999) Esnaf muaflığından(31) yararlananlara mal ve hizmet alımları karşılığında yapılan ödemelerden,(32) (28)

“13. Esnaf muaflığından yararlananlara mal ve hizmet alımları karşılığında yapılan ödemelerden,

a) (06.06.2012 tarih ve 2012/3322 sayılı BKK ile değişen alt bent, Yürürlük; 30.06.2012) 9 uncu maddenin birinci fıkrasının (6) ve (8) numaralı bentlerinde yer alan emtia bedelleri veya bu emtianın imalinde ödenen hizmet bedelleri üzerinden %2 (42)

b) Hurda mal alımları için % 2,

c) Diğer mal alımları için % 5,

ç) (2018/11750 sayılı BKK ile Yürürlük 18/5/2018) 9 uncu maddenin birinci fıkrasının (9) numaralı bendi kapsamında esnaf muaflığından yararlananlara ihtiyaç fazlası elektrik bedeli olarak yapılan ödemeler üzerinden % 0,”

d) Diğer hizmet alımları (a, b ve c alt bentleri hariç olmak üzere mal ve hizmet bedelinin ayrılamaması hali de bu kapsamdadır) için % 10,”

Yürürlük; 3.2.2009)

14. 75 inci maddenin ikinci fıkrasının 14 numaralı bendinde yer alan menkul sermaye iratlarından (5228 sayılı Kanunun 29 uncu maddesiyle değiştirilen parantez içi ibare. Yürürlük; 01.01.2005) (Kanunla kurulan dernek ve vakıflar, (700 Sayılı KHK’nın 45 nci maddesiyle değişen ibare; Yürürlük: 09.07.2018) Cumhurbaşkanınca(44) vergi muafiyeti tanınan vakıflar, kamu menfaatine yararlı dernekler ile dernek ve vakıf olmamakla birlikte; odalar, borsalar, meslek örgütleri ve bunların üst kuruluşları, siyasi partiler, emekli ve yardım sandıkları gibi vergi uygulamalarında dernek ve vakıf olarak kabul edilenler hariç, dernek ve vakıflar ile tam mükellef kurumlara ödenenler dahil) (14) (33)

(2009/14592 sayılı B.K.K. Madde 1 ile;

“14. 75 inci maddenin ikinci fıkrasının (14) numaralı bendinde yer alan menkul sermaye iratlarından (Kanunla kurulan dernek ve vakıflar, (700 Sayılı KHK’nın 45 nci maddesiyle değişen ibare; Yürürlük: 09.07.2018) Cumhurbaşkanınca(44) vergi muafiyeti tanınan vakıflar, kamu menfaatine yararlı dernekler ile dernek ve vakıf olmamakla birlikte; odalar, borsalar, meslek örgütleri ve bunların üst kuruluşları, siyasi partiler, emekli ve yardım sandıkları gibi vergi uygulamalarında dernek ve vakıf olarak kabul edilenler hariç, dernek ve vakıflar dahil) % 15,”

Yürürlük; 3.2.2009) (22)

15. (4697 sayılı Kanunun 8 inci maddesiyle eklenen bent. Yürürlük; 07.10.2001)

a) 75 inci maddenin ikinci fıkrasının (15) numaralı bendinin (a) alt bendinde yer alan menkul sermaye iratlarından, (2009/14592 sayılı B.K.K. ile %15. Yürürlük; 3.2.2009)(34)

b) 75 inci maddenin ikinci fıkrasının (15) numaralı bendinin (b) alt bendinde yer alan menkul sermaye iratlarından, (2009/14592 sayılı B.K.K. ile %10. Yürürlük; 3.2.2009)(34)

c) (6327 sayılı Kanunun 9 ncu maddesiyle kaldırılan alt bent. Yürürlük; 29.08.2012)(43)

16. (6327 sayılı kanunun 9.maddesiyle eklenen bent; Yürürlük 29.08.2012)

a) 75 inci maddenin ikinci fıkrasının (16) numaralı bendinin (a) alt bendinde yer alan menkul sermaye iratlarından (2012/3571 sayılı B.K.K. ile %15. Yürürlük; 29/8/2012 tarihinden geçerli olmak üzere 06.09.2012),

b) 75 inci maddenin ikinci fıkrasının (16) numaralı bendinin (b) alt bendinde yer alan menkul sermaye iratlarından (2012/3571 sayılı B.K.K. ile %10. Yürürlük; 29/8/2012 tarihinden geçerli olmak üzere 06.09.2012),

c) 75 inci maddenin ikinci fıkrasının (16) numaralı bendinin (c) alt bendinde yer alan menkul sermaye iratlarından (2012/3571 sayılı B.K.K. ile %5. Yürürlük; 29/8/2012 tarihinden geçerli olmak üzere 06.09.2012),

17. 75 inci maddenin ikinci fıkrasının (17) numaralı bendi kapsamındaki menkul sermaye iratlarından,

18. ((6745 sayılı Kanunun 7 nci maddesiyle eklenen bent, Yürürlük; 07.09.2016) Vergi Usul Kanununun 11 inci maddesinin yedinci fıkrası kapsamına giren ödemelerden,

% 25 vergi tevkifatı yapılır.

(5615 sayılı Kanunun 6 ncı maddesiyle eklenen bent. Yürürlük; 04.04.2007) Vergilendirme rejiminin, Türk vergi sisteminin sahip olduğu vergilendirme kapasitesi ile en az aynı düzeyde bir vergilendirme imkânı sağlayıp sağlamadığı ve bilgi değişiminde bulunup bulunmadığı hususu da göz önünde bulundurulmak suretiyle, ,(700 Sayılı KHK’nın 45 nci maddesiyle değişen ibare; Yürürlük: 09.07.2018) Cumhurbaşkanınca(44) ilan edilecek ülkelerde yerleşik veya faaliyette bulunanlara (Türkiye’de yerleşik olanların bu ülkelerde bulunan işyerleri dahil) nakden veya hesaben yapılan veya tahakkuk ettirilen her türlü ödemeler üzerinden, bu ödemelerin verginin konusuna girip girmediğine veya ödeme yapılanın mükellef olup olmadığına bakılmaksızın % 30 oranında vergi kesintisi yapılır. Emsaline uygun fiyatlarla satın alınan mal ve iştirak hisseleri için yapılan ödemeler, emsaline uygun fiyatlarla, deniz ve hava ulaştırma araçlarının kiralanması için yapılan ödemeler ile yapılan işin tamamlanabilmesi bakımından zorunluluk arz eden geçiş ücreti, liman ücreti gibi ödemeler üzerinden yapılacak kesinti oranını; her bir ödeme türü, faaliyet konusu ya da sektör itibarıyla ayrı ayrı belirlemeye, sıfıra kadar indirmeye veya kanunî seviyesine kadar getirmeye ,(700 Sayılı KHK’nın 45 nci maddesiyle değişen ibare; Yürürlük: 09.07.2018) Cumhurbaşkanı(45) yetkilidir. Yurt dışındaki finans kuruluşlarından temin edilen borçlanmalara ilişkin anapara, faiz ve kâr payı ödemeleri ile sigorta ve reasürans ödemeleri üzerinden bu fıkra uyarınca vergi kesintisi yapılmaz.

(7194 sayılı kanunun 16 ncı maddesiyle eklenen fıkra; Yürürlük: 07.12.2019) 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile 19/3/1969 tarihli ve 1136 sayılı Avukatlık Kanunu uyarınca karşı tarafa yükletilen vekalet ücretini (icra ve iflas müdürlüklerine yatırılanlar dâhil) ödeyenler tarafından gelir vergisi tevkifatı yapılır.

Tüccar, serbest meslek erbabı ve çiftçilerin yukarıdaki hükümlere göre yapacakları tevkifat; ticari, mesleki ve zirai işleriyle ilgili ödemelerine münhasırdır.

Yukarıdaki bentlerde yazılı vergi tevkifatının yapılmasında 96 ncı madde hükmü göz önünde tutulur.

(4842 sayılı Kanunun 12 nci maddesiyle değişen fıkra. Yürürlük; 24.04.2003) Bu maddenin (6) numaralı bendinin (a) alt bendine göre üzerinden vergi tevkifatı yapılan kurum kazancından kâr payı alanlara, tevkif suretiyle alınan vergi red ve iade olunmaz.(35)

,(700 Sayılı KHK’nın 45 nci maddesiyle değişen ibare; Yürürlük: 09.07.2018) Cumhurbaşkanı(45), bu maddede yer alan tevkifat nispetini, her bir ödeme ve gelir için ayrı ayrı sıfıra kadar indirmeye veya bir katına kadar artırmak suretiyle yeniden tespit etmeye yetkilidir. Bu yetki;

– Tam ve dar mükellefler ile gerçek ve tüzel kişiler itibariyle,

(6322 sayılı kanunun 10.maddesiyle değişen ibare; Yürürlük 15.06.2012)6, 7, 8, 9 ve 16 numaralı(41) bentlerde yer alan kazanç ve iratlardan; mevduat veya menkul kıymetin vadesi, menkul kıymetlerin türleri ile bankalar ve 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan aracı kurumlar arasındaki borsa para piyasasında değerlendirilen paralara ödenen faizler için,(36)

– 6 numaralı bendin (b) alt bendinde yer alan menkul sermaye iratları kapsamına giren Devlet tahvili, Hazine bonosu faizleri ve Toplu Konut İdaresi ile Kamu Ortaklığı İdaresi’nce çıkartılan menkul kıymetlerin gelirlerine isabet eden kısım için (bu kısım, bu faiz ve gelirlerin toplam kurum hasılatı içindeki payına göre hesaplanır),

– (4108 sayılı Kanunun 23 üncü maddesiyle değişen alt bent. Yürürlük; 1.8.1995) 11 numaralı bent gereğince zirai mahsul bedelleri üzerinden yapılacak vergi tevkifatında, zirai mahsulün ticaret borsalarında tescil ettirilerek satılıp satılmadığına veya destekleme kapsamında alım yapan kurumlar ile diğerlerine, zirai faaliyet kapsamında ifa edilen hizmetler için de faaliyetin türü ve niteliğine, münhasıran zirai alet ve makinalarla verilen hizmetlere veya zirai işletmenin başka kişilerin işlerinde kullandırılmak suretiyle yapılmasına göre,(37)

– (4108 sayılı Kanunun 23 üncü maddesiyle değişen alt bent. Yürürlük; 1.8.1995) 13 numaralı bentte yer alan ödemelerde ödeme yapılan kişilerin mükellef olup olmadıklarına, ödemenin konusunun emtia veya hizmet alımı, emtia ve hizmet alımının birlikte olmasına, iş grupları, iş nev’ileri, sektörler ve emtia gruplarına göre,(38)

(6327 sayılı kanunun 9.maddesiyle eklenen paragraf; Yürürlük 29.08.2012)– Birinci fıkranın (15) ve (16) numaralı bentlerinde yer alan menkul sermaye iratlarından; prim ve katkı paylarının, ücretin safi tutarı ile ticari kazancın tespitinde veya diğer gelir unsurlarına ilişkin gelir vergisi matrahının tespitinde indirim konusu yapılıp yapılmadığına, indirim konusu yapılması halinde indirime esas süreye, Devlet katkısı elde edilip edilmediğine veya Devlet katkısı elde edilen süreye, sigortalı ve katılımcıların kalış sürelerine ve ayrılma biçimlerine göre,

Farklı oranlar tespit edilmek suretiyle de kullanılabilir.

,(700 Sayılı KHK’nın 45 nci maddesiyle değişen ibare; Yürürlük: 09.07.2018) Cumhurbaşkanı(45), bu maddede yer alan tevkifat nispetini, kara, deniz ve hava ulaştırması işiyle iştigal eden dar mükellefler için, ülkeler itibariyle ve karşılıklı olmak şartıyla, ayrı ayrı veya topluca sıfıra kadar indirmeye veya bir katına kadar artırmak suretiyle yeniden tespit etmeye yetkilidir.

(4761 sayılı Kanunun 2 nci maddesiyle eklenen fıkra. Yürürlük; 01.07.2002) Maliye Bakanlığı, vergiye tâbi işlemlere taraf veya aracı olanları verginin ödenmesinden sorumlu tutabilir.

 

DİPNOTLAR

(1) (Değişmeden önceki şekli) 69 uncu maddede yazılı olanlara ve noterlere

(2) Önceki hadler için;99/13230, 93/5148, 2003/6577 sayılı B.K.K.’lara bakınız

(3) Önceki hadler için; 99/13646, 99/13623, 93/5148, 2003/6577, 2006/11449 sayılı B.K.K.’lara bakınız.

(4) Önceki hadler için; 93/5148, 2003/6577, 2006/11449 sayılı B.K.K.’lara bakınız

(5) Önceki hadler için; 99/13646, 99/12623, 96/8955, 95/6529, 93/5148, 2003/6577, 2006/11449 sayılı B.K.K.’lara bakınız.

(6) (Değişmeden önceki şekli)Vakıflar

(7) Önceki hadler için; 95/6424, 93/5148, 2003/6577, 2006/11449 sayılı B.K.K.’lara bakınız.

(8) Önceki hadler için; 96/8955, 95/6429, 93/5148, 2003/6577, 2006/11449 sayılı B.K.K.’lara bakınız. (Kurumlar için bakınız; 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun geçici 1 inci maddesinin birinci fıkrası ile aynı Kanunun 15 ve 30 uncu maddeleri uyarınca yayımlanan 2009/14593 ve 2009/14594 sayılı B.K.K.’ları.)

(9) Önceki hadler için; 93/5148, 2003/6577 sayılı B.K.K.’lara bakınız (Kurumlar için bakınız; 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun geçici 1 inci maddesinin birinci fıkrası ile aynı Kanunun 15 ve 30 uncu maddeleri uyarınca yayımlanan 2009/14593 ve 2009/14594 sayılı B.K.K.’ları.)

(10) Önceki hadler için; 2003/5590, 2003/6577, 2006/10731 sayılı B.K.K.’lara bakınız

(11) Önceki hadler için; 2003/5590, 2003/6577, 2006/10731 sayılı B.K.K.’lara bakınız (Kurumlar için bakınız; 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun geçici 1 inci maddesinin birinci fıkrası ile aynı Kanunun 15 ve 30 uncu maddeleri uyarınca yayımlanan 2009/14593 ve 2009/14594 sayılı B.K.K.’ları.)

(12) (Değişmeden önceki şekli)

b) (4369 sayılı Kanunun 48 inci maddesiyle, 1999 hesap dönemi kurum kazançlarından başlamak üzere değişen bent. Yürürlük; 01.01.1999) ,

i) Kurumlar vergisinden istisna kazançlara isabet eden kısım düşüldükten sonra, 75 inci maddenin ikinci fıkrasının 1, 2 ve 3 numaralı bentlerinde yazılı kar paylarından (Karın sermayeye ilavesi kar dağıtımı sayılmaz.) (kurumlar ile gelir ve kurumlar vergisi mükellefi olmayanlara ve muaf olanlara ödenenler dahil),

1) Halka açık anonim şirketlerde, (99/13230 sayılı B.K.K. ile %5. Geçerlilik; 1.9.1999, Yürürlük; 25.8.1999)(Önceki hadler için, 93/5148 sayılı B.K.K. ile %10.)

2) Diğerlerinde, (99/13230 sayılı B.K.K. ile %15. Geçerlilik; 1.9.1999, Yürürlük; 25.8.1999) (Önceki hadler için 99/13230 sayılı B.K.K. ile %15, 95/7593, 93/5148 sayılı B.K.K.’lar ile %20.)

ii) (4605 sayılı Kanunun 4 üncü maddesiyle değişen bent. Yürürlük; 30.11.2000) Kurumlar Vergisi Kanununun 8 inci maddesinin (1) numaralı bendinde yer alan iştirak kazançları istisnasından yararlanan kazançlar hariç, yatırım indirimi istisnasından yararlanan kazançlar dahil olmak üzere; dağıtılsın dağıtılmasın, kurumlar vergisine tabi kurumların, kurumlar vergisinden müstesna kazanç ve iratlarından (İstisna uygulamasının zarar doğurması halinde bu zarara isabet eden tevkifat, istisnadan kaynaklanan zararın indirildiği dönemde yapılır. Tevkifat uygulamasında mahsup edilen zarar tutarının öncelikle istisna uygulamasından kaynaklandığı kabul edilir.), [(Değişmeden önceki şekli) Dağıtılsın dağıtılmasın kurumlar vergisine tabi kurumların, Kurumlar Vergisi Kanununun 8 inci maddesinin 1 numaralı bendi dışında kalan kurumlar vergisinden müstesna kazanç ve iratlarından,] (2000/1689 sayılı B.K.K. ile %18. Yürürlük; 8.12.2000) (Önceki hadler için 99/13230 sayılı B.K.K. ile %15, 95/7593, 93/5148 sayılı B.K.K.’lar ile %20.)

iii) Dağıtılsın dağıtılmasın Gelir Vergisi Kanununun 75 inci maddesinin ikinci fıkrasının 4 numaralı bendinde yazılı menkul sermaye iratlarından indirim ve istisnalar düşüldükten sonra kalan kısmından, (99/13230 sayılı B.K.K. ile %15. Geçerlilik; 1.9.1999, Yürürlük; 25.8.1999)(Önceki hadler için, 93/5148 sayılı B.K.K. ile %20.)

Bu alt bendin (i) ve (ii) alt bentleri uyarınca yapılan tevkifat, beyanname üzerinden hesaplanan gelir vergisine mahsup edilemez.

(13) (Kaldırılmadan önceki şekli)

c) (4369 sayılı Kanunun 48 inci maddesiyle eklenen alt bent. Yürürlük; 1.1.1999) Vakıflar ve derneklerin (kanunla kurulan dernek ve vakıflar ile sendikalar, meslek odaları ve bunların üst kuruluşları, borsalar ve siyasi partiler hariç), iktisadi işletmelerinden elde edilenler dışında kalan ve tevkifata tabi tutulmamış olan her türlü gelirlerinden (dernek ve vakıflara kuruluşları sırasında tahsis edilen sermaye, üyelerine emeklilik aylık ve ikramiyesi vermek üzere çalışan vakıfların aidat gelirleri hariç, sıfır oranlı tevkifata tabi tutulmuş gelirleri ile bağış ve yardımlar dahil);

– Bakanlar Kurulu’nca vergi muafiyeti tanınan vakıflar ve kamu menfaatlerine yararlı sayılan dernekler için (Bu bent gereğince yapılan tevkifat binde birden fazla olamaz) (2003/6577 sayılı B.K.K. ile %0. Yürürlük; 1.1.2004)

ii – Diğer vakıf ve dernekler için (Bu bent gereğince yapılan tevkifat yüzde birden fazla olamaz),

(2003/6577 sayılı B.K.K. ile %0. Yürürlük; 1.1.2004) (Önceki hadler için; 98/12225 sayılı B.K.K.’ya bakınız.)

(14) (Değiştirilmeden önceki şekli) (4369 sayılı Kanunun 48 inci maddesiyle değiştirilen parentez içi hüküm. Yürürlük; 29.7.1998) (Kanunla kurulan dernek ve vakıflar ile dernek ve vakıf olmamakla birlikte; odalar, borsalar meslek örgütleri ve bunların üst kuruluşları, siyasi partiler, emekli ve yardım sandıkları gibi vergi uygulamalarında dernek ve vakıf olarak kabul edilenler hariç, dernek ve vakıflar ile tam mükellef kurumlara ödenenler dahil)

(15) Önceki hadler için; 98/11794, 97/14121, 96/8955, 96/8635, 94/5255, 2003/6577 sayılı B.K.K.’lara bakınız.

(16) (Değiştirilmeden önceki şekli) c) Toplu Konut İdaresi ile Kamu Ortaklığı İdaresince çıkarılan menkul kıymetlere sağlanan gelirlerden

(17) Önceki hadler için; 96/8955, 96/8635, 94/5255, 2003/6577 sayılı B.K.K.’lara bakınız.

(18) Önceki hadler için; 2009/14592 sayılı B.K.K.’da değişiklik yapan 2010/1182 ve 2011/1854 sayılı B.K.K.’lara bakınız.

(19) (Bakınız; Gelir Vergisi Kanununun geçici 67 nci maddesi uyarınca yayımlanan 2006/10731, 2008/14272, 2009/14580, 2010/926 sayılı B.K.K.’ları; Kurumlar için, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun geçici 1 inci maddesinin birinci fıkrası ile aynı Kanunun 15 ve 30 uncu maddeleri uyarınca yayımlanan 2009/14593 ve 2009/14594 sayılı B.K.K.’ları.)

(20) Önceki hadler için; 2001/2847, 2000/1713, 99/13646, 99/13230, 96/8955, 2000/1713, 2001/2847, 2003/6577 sayılı B.K.K.’lara bakınız.

(21) Önceki hadler için; 96/8955, 98/11465, 98/11593, 2002/4369, 2003/6577 sayılı B.K.K.’lara bakınız.

(22) (Bakınız; Gelir Vergisi Kanununun geçici 67/5 maddesi; kurumlar için, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun geçici 1 inci maddesinin birinci fıkrası ile aynı Kanunun 15 ve 30 uncu maddeleri uyarınca yayımlanan 2009/14593 ve 2009/14594 sayılı B.K.K.’ları.)

(23) Önceki hadler için; 96/8955, 99/13230, 99/13646, 2000/1713, 2001/2847, 2003/6577 sayılı B.K.K.’lara bakınız.

(24) Önceki hadler için; 99/13230, 99/12623, 98/11601, 2003/6577 sayılı B.K.K.’lara bakınız

(25) (4369 sayılı Kanunla değişmeden önceki şekli) 10. (4108 sayılı Kanunun 23 üncü maddesiyle değişen bent. Yürürlük; 1.8.1995) Başbayiler hariç olmak üzere Millî Piyango İdaresince çıkartılan biletleri satanlar ile diğer kişilerce çıkartılan bu nitelikteki biletleri satanlara yapılan komisyon, prim ve benzeri ödemelerden (95/7137 sayılı B.K.K. ile % 20) Bu bent kapsamına giren, ödemeler hakkında 13 numaralı bent hükümleri uygulanmaz.

(4108 sayılı Kanunla değişmeden önceki şekli) 10. Bir işyeri açmaksızın münhasıran gezici olarak milli piyango bileti satanlara yapılan komisyon, prim ve benzeri ödemelerden, (93/5148 sayılı B.K.K. ile % 25)

(26) Önceki hadler için; 99/13230, 98/11601, 2003/6577 sayılı B.K.K.’lara bakınız

(27) (Değişmeden önceki şekli) 11-Çiftçilerden satın alınan zirai mahsuller için yapılan ödemelerden;
a) Hayvanlar ve bunların mahsulleri ile kara ve su avcılığı mahsulleri için,

b) Diğer zirai mahsuller için,

(28) Önceki hadler için; 95/7137, 93/5148, 2003/6577, 2005/9266, 2006/11449 sayılı B.K.K.’lara bakınız

(29) Önceki hadler için; 2001/2839, 2003/6577 sayılı B.K.K.’lara bakınız

(30) Önceki hadler için; 93/5148, 2003/6577 sayılı B.K.K.’lara bakınız

(31) (Değişmeden önceki şekli) Götürü usule tabi olan ticaret ve serbest meslek erbabı ile esnaf muaflığından

(32) (Değişmeden önceki şekli) 13. Götürü usule tabi olan ticaret ve serbest meslek erbabına, esnaf muaflığından yararlananlara ve diğer kişilere mal ve hizmet alımları için gider pusulası karşılığında yapılan ödemelerden,

a) Mal alımları için (93/5148 sayılı B.K.K. ile % 5. Yürürlük; 1.1.1994),

b) Hizmet alımları (mal ve hizmet bedelinin ayrılmaması hali de bu kapsamdadır) (93/5148 sayılı B.K.K. ile % 10. Yürürlük; 1.1.1994)

(33) Önceki hadler için; 94/5255, 97/10421,  99/13230, 99/13646, 2000/1713, 2001/2847, 2003/6577 sayılı B.K.K.’lara bakınız

(34) Önceki hadler için; 2002/5000, 2003/6577 sayılı B.K.K.’lara bakınız

(35) (Değişmeden önceki şekli) Bu maddenin 6 numaralı bendinin (a) ve (b) alt bentlerine göre üzerinden vergi tevkifatı yapılan kurum kazancından kâr payı alanlara, tevkif suretiyle alınan vergi red ve iade olunmaz.

(36) (Değişmeden önceki şekli) 6, 7, 8 ve 9 numaralı bentlerde yer alan kazanç ve iratlardan, mevduat veya menkul kıymetin vadesi ve menkul kıymetlerin türlerine göre,

(37) (Değişmeden önceki şekli) 11 numaralı bent gereğince ziraî mahsul bedelleri üzerinden yapılacak vergi tevkifatında, zirai mahsulün ticaret borsalarında tescil ettirilerek satılıp satılmadığını veya destekleme kapsamında alım yapan kurumlar ile diğerlerine göre.

(38) (Değişmeden önceki şekli) 13 numaralı bentte yer alan ödemelerde ödeme yapılan kişilerin mükellef olup olmadıklarına veya ödemenin konusunun emtia veya hizmet alımı emtia ve hizmet alımının birlikte olmasına göre.

(39)(6322 sayılı kanunla değişmeden önceki şekli)Kamu Ortaklığı İdaresi

(40)(6322 sayılı kanunla değişmeden önceki şekli)a) Baş bayiler hariç olmak üzere Milli Piyango İdaresince çıkarılan biletleri satanlar ile diğer kişilerce çıkartılan bu nitelikteki biletleri satanlara yapılan komisyon, prim ve benzeri ödemelerden, (2009/14592 sayılı B.K.K. ile %20. Yürürlük; 3.2.2009)(24)

(41)(6322 sayılı kanunla değişmeden önceki şekli)6, 7, 8 ve 9 numaralı

(42)(2012/3322 sayılı BKK ile değişmeden önceki şekli) 9 uncu maddenin birinci fıkrasının (6) numaralı bendinde yer alan emtia bedelleri veya bu emtianın imalinde ödenen hizmet bedelleri üzerinden % 2,

(43)(6327 sayılı kanunla kaldırılmadan önceki şekli)75 inci maddenin ikinci fıkrasının (15) numaralı bendinin (c) alt bendinde yer alan menkul sermaye iratlarından, (2009/14592 sayılı B.K.K. ile %5. Yürürlük; 3.2.2009)(34)

(44) (Değişmeden önceki şekli) Bakanlar Kurulunca

(45) (Değişmeden önceki şekli) Bakanlar Kurulu


Kaynak: GVK MAdde 15 , 16, 75 ve 94
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/gelir-vergisi-yonunden-diplomat-muafligi/feed/ 0