yönetmen – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Sat, 02 Mar 2024 19:00:31 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Danışmanlar ticari kazanç mı yoksa serbest meslek kazancına mı tabi olurlar? https://www.muhasebenews.com/danismanlar-ticari-kazanc-mi-yoksa-serbest-meslek-kazancina-mi-tabi-olurlar/ https://www.muhasebenews.com/danismanlar-ticari-kazanc-mi-yoksa-serbest-meslek-kazancina-mi-tabi-olurlar/#respond Sat, 02 Mar 2024 19:00:31 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149555

1. SERBEST MESLEK FAALİYETİ VE SERBEST MESLEK KAZANCININ TANIMI

Serbest meslek faaliyeti, sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari niteliği olmayan işlerin işverene bağlı olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır.

Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır. Tahkim işleri dolayısıyla hakemlerin aldıkları ücretler ile kolektif, adi komandit ve adi şirketler tarafından yapılan serbest meslek faaliyeti neticesinde doğan kazançlar da serbest meslek kazancıdır.

Serbest meslek faaliyetinin bir işverene tabi olarak yapılması halinde, elde edilen gelir ücret geliri olur.

2. SERBEST MESLEK ERBABI SAYILANLAR

Serbest meslek faaliyetini kendi nam ve hesabına, mutat meslek halinde ifa eden; avukat, doktor, diş hekimi, veteriner hekim, mimar, mühendis, müşavir, serbest muhasebeci, serbest muhasebeci mali müşavir, yeminli mali müşavir, danışman, ressam, yazar, bestekar, kimyager, noter, öğretmen, artist, menajer, senarist, yönetmen, ebe, sünnetçi, arzuhalci, rehber ve sağlık memuru vb. kişiler serbest meslek erbabıdır.

Aşağıda yer alan işleri yapanlar da serbest meslek erbabı sayılmaktadırlar:

  • Gümrük komisyoncuları, bilumum borsa ajan ve acenteleri, noterler, noterlik görevini ifa ile mükellef olanlar.
  • Bizzat serbest meslek erbabı tarifine girmemekle beraber serbest meslek erbabını bir araya getirerek teşkilat kurmak veya bunlara sermaye temin etmek suretiyle veya sair suretlerle serbest meslek kazancından hisse alanlar.
  • Dava vekilleri, müşavirler, kurumlar ve tüccarlarla serbest meslek erbabının ticarî ve meslekî işlerini takip edenler ve konser veren müzik sanatçıları.
  • Vergi Usul Kanununun 155 inci maddesinde belirtilen şartlardan en az ikisini taşıyan ebe, sünnetçi, sağlık memuru, arzuhalci, rehber gibi mesleki faaliyette bulunanlar.
  • Serbest meslek faaliyetinde bulunan kollektif ve adi şirketlerde ortaklar, adi komandit şirketlerde komandite ortaklar.
  • 5510 sayılı Kanunun ek 10 uncu maddesi uyarınca anılan Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında; sigortalı sayılan hekimler ile tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman olan kişiler.

Serbest meslek erbabı olarak mükellef olurlar.


Kaynak: GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/danismanlar-ticari-kazanc-mi-yoksa-serbest-meslek-kazancina-mi-tabi-olurlar/feed/ 0
Muhsin Ertuğrul Kimdir? https://www.muhasebenews.com/muhsin-ertugrul-kimdir/ https://www.muhasebenews.com/muhsin-ertugrul-kimdir/#respond Mon, 24 Jun 2019 14:45:02 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=56193 Muhsin Ertuğrul

(28 Şubat 1892, İstanbul – 29 Nisan 1979, İzmir),
Türk tiyatrocu, yönetmen, oyuncu ve yapımcı.

Türk tiyatrosunun batılı anlamda kurucusu olarak kabul edilen Muhsin Ertuğrul, sinema alanında da Türkiye’de ilk önemli katkıları gerçekleştirmiş; 1922-1939 yılları arasında Türkiye’de film yapan tek kişi olmuştur.

Yaşam öyküsü

1892 yılında dünyaya İstanbul’da gözlerini açtı. İlkokulu Tefeyyüz Mektebi’nde okuduktan sonra Topbaşı Rüştiyesi’nde, Mercan İdadisi’nde okudu. Tefeyyüz Mektebi’nde okurken tiyatroya ilgi duydu ve aktör olmaya karar verdi. 1909’da Erenköy’deki Burhanettin Tiyatrosu’nda Arthur Conan Doyle’ın Sherlock Holmes oyununda ‘Bob’ rolüyle ilk kez sahneye çıktı. Bu toplulukla birçok oyunda rol aldı. Ailesi, sahneye çıkmasına karşı çıktığı için baba evinden ayrıldı ve tiyatro eğitimi için 1911’de Paris’e gitti. Orada Comédie Française ve birçok Rus tiyatro topluluklarının oyunlarını izledi.

1912″de İstanbul’a dönünce yönetmen ve oyuncu olarak çalışmaya başladı. İlk kez Shakespeare’in Hamlet oyununu sahneye koydu ve Hamlet rolünü oynadı . 1913’te Bursa’da Millet Tiyatrosu adıyla İsmail Galip Arcan, Behzad Butak ve Kemal Emin Bara ile kurduğu Yeni Turan Temsil Heyeti’nde çok sayıda yabancı oyunu sahneledi ve bu oyunlarda oynadı. Aynı yıl Şehzadebaşı’nda Ertuğrul Sineması’nı açtı. Burada film gösterileri yanı sıra Karanlık İçinde Buse, Fener Bekçileri gibi oyunlar da sunuldu. Sinemada film öncesi kısa gösteriler sundu.

1913 sonunda karıştığı bir siyasi olay nedeniyle sınırdışı edilince tekrar Fransa’ya gitti. Paris konservatuvarına tüm uğraşmalarına karşın giremedi, ancak oradaki tiyatrolar ve sinema stüdyolarında gözlemler yaptı; Jacques Copeau ve Andre Antoine’ın Odeon Tiyatrosu’ndaki çalışmalarını izledi.

I. Dünya Savaşı yılları

İstanbul’a döndüğünde “Ertuğrul Muhsin ve Arkadaşları” topluluğunu kuran sanatçı, 1914’te Darülbedayi Osmani adıyla kurulan (daha sonra İstanbul Şehir Tiyatroları adını alacak olan kurum) Müzik ve Tiyatro Okulu’nun kuruluş çalışmalarında Reşat Rıdvan Bey ile Andre Antoine’a yardımcı oldu. Aynı yıl açılan sınavla Darülbedayi’ye öğrenci olarak giren sanatçı kısa süre sonra yardımcı öğretmen olarak atandı, 1915 yılında devamlı temsil kadrosuna atandı, çeşitli oyunlarda rol aldı. I. Dünya Savaşı başlayınca Darülbedayi, tiyatro okulu olmaktan çıkıp bir tiyatro topluluğuna dönüşmüştü. Bu sırada kurumdan izin alan Muhsin Ertuğrul Berlin’e gitti, sinema ve tiyatro incelemelerinde bulundu.

Berlin’e ilk gidişinde “Karanlıkta Işık” filminde rol alan Muhsin Ertuğrul, İstanbul’a dönüp Tahsin Nahit’in “Bir Çiçek Iki Böcek” adlı uyarlamasını, H. Kistemaeckers’ten uyarladığı “Uçurum“’u Halit Fahri Ozansoy’un “Baykuş” piyesini sahneledi (1917). Baykuş piyesinde başrolde ihtiyar bir köylüyü oynayan Ertuğrul, henüz 25 yaşındaydı. Kısa bir süre sonra tekrar Berlin’e gitti ve “Brenaien Düşesi” filminde ihtilalcı bir subay rolünü oynadı. Berlin’de kendi adına İstanbul Film adlı bir film şirketi kuran sanatçı, Üstat Film’in de ortağı ve yönetmeni oldu. “Samson“, “Kara Lale Bayramı“, “Şeytana Tapanlar” adlı filmleri çekti.

1918’de İstanbul’a döndü. Edebi Tiyatro Heyeti adında bir özel topluluk kurdu, Ramazan ayı boyunca temsiller verdiler. Kısa bir süre için Darülbedayi’de yeniden çalıştıysa da oyun seçimindeki anlaşmazlıklar ve yönetimdeki karşıklıklar nedeniyle kurumdan ayrıldı.

Kemal Film

Muhsin Ertuğrul, 1921’de Darülbedayi’ye yönetmen olarak yeniden girdi. Ancak kurumda yönetim kurulunun ve diğer birimlerin sanatçılardan oluşması için girişimlerde bulununca kısa süre sonra arkadaşlarıyla birlikte işten çıkarıldı. Bu sırada sinema ile ilgilendi ve Türkiye’nin ilk özel film şirketi olan Kemal Film’in yerli film yapımına başlaması için yardımcı oldu. 1921-1924 yılları arasında bu şirket adına 6 film çekti. Türkiye’de çektiği ilk film, “İstanbul’da Bir Facia-i Aşk” oldu. Kemal Film için çektiği filmler arasında Kurtuluş Savaşı’nın ilk belgesel filmi kabul edilen “Zafer Yolları” da vardır . Ayrıca Halide Edip Adıvar’ın aynı adı taşıyan romanından uyarladığı “Ateşten Gömlek” (1923), Kurtuluş Savaşı’nı konu alan ilk film olarak sinema tarihine geçti. Bu filmde başrolü oynayan Neyyire Neyir ile evlendi.

Ferah Tiyatrosu

Sanatçı, 1924-1925 tiyatro sezonunda tekrar “Ertuğrul Muhsin ve Arkadaşları” adlı bir topluluk kurdu. Bu toplulukla İstanbul Şehzadebaşı’ndaki Ferah Tiyatrosu’nda çeşitli oyunlar sahneye koydu. Türkiye’de ilk defa öğrenciler için indirimli matineler bu dönemde düzenlendi, tiyatro bilgisi veren ücretsiz broşürler dağıtıldı. Tiyatroda yerli yazarlara, takım oyunculuğuna, işbölümüne önem verilen örnek bir çalışma düzeni gerçekleştirildi. Muhsin Ertuğrul, parasızlık yüzünden 5 ay sonra kapanmak zorunda kalan toplulukla bu süre içinde 23 oyun sahneledi.

Sovyetler Birliği ve Nazım Hikmet

Muhsin Ertuğrul 1925 yılında tiyatrosu kapandıktan sonra Sovyetler Birliği’ne gitti, İstanbul’dan Sovyetler Birliği’ne dönerek Moskova’da tiyatro çalışmalarına başlamış olan Nâzım Hikmet’e katıldı. Onun sayesinde sinema dünyasından pek çok kişi ile tanışma ve çalışma fırsatı buldu. “Tamilla“(1925), “Spartaküs” (1926), “Beş Dakika” (1926) filmlerini çekti. Ayrıca Moskova’da bütün tiyatrolara girme izni alarak Stanislavski, Nemiroviç-Dançenko, Aleksandır Yakovleviç Tayrov, Vsevolod Meyerhold, Ayzenştayn ve Sergey Mihayloviç Tretyakov’la tanıştı; çalışmalarına katıldı.

Darülbedayi’de Sanat Yönetmenliği

1927 Şubat’ında İstanbul’a dönen Muhsin Ertuğrul, Belediye Başkanı Muhittin Üstündağ’ın önerisiyle Darülbedayi’de sanat yönetmeni oldu. 1949’da Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü’ne getirilinceye kadar sürdürdüğü çalışmalarla kuruma bir şehir tiyatrosu kimliği kazandırdı Sahne çalışmalarını düzen altına alan yönetmenlikler hazırladı ve uygulamaya koydu. 1928’de Darülbedayi sanatçılarıyla başarılı bir Kahire turnesi yaptı.

İpek Film

Muhsin Ertuğrul, 1928’de Türkiye’nin ikinci büyük yapım şirketi olan İpek Film’in kurulmasına öncülük etti. “Ankara Postası” adlı filmin büyük ticari başarı kazanmasının ardından İpek Film’de 1928-1941 arasında yönetmen olarak 20 film çekti. 10 yılı aşkın süre ile ülkenin tek film yapım şirketi olarak kalan şirket, çağdaş teknolojinin kullanımı için kendisine her türlü harcama yetkisini vermişti. Böylece Muhsin Ertuğrul, ilk sesli Türk filmlerini çekti; Mısır-Yunan işbirliğiyle 1931’de çekilen “İstanbul Sokaklarında” ve ertesi sene çektiği “Bir Millet Uyanıyor“, ilk sesli Türk filmleri oldu.

Tiyatro Meslek Okulu ve Darülbedayi Çocuk Tiyatrosu

1931’da belediye bağlı bir Tiyatro Meslek Okulu açılmasına öncülük etti. 1933 yılında İstanbul’a çağrılan Viyana Müzik ve Tiyatro Akademisi başkanı Joseph Marx, Belediye Konservautarının öncüsü sayılabilecek bu okulu yeni baştan düzenledi ve Muhsin Ertuğrul bu kurumda dersler verdi.

Muhsin Ertuğrul, Moskova’da çocuk tiyatrosu üstüne incelemeler yaptıktan sonra 1935-1936 sezonunda Istanbul Şehir Tiyatrosu’nda Türkiye’deki ilk düzenli çocuk oyunlarını başlattı. Darülbedayi Çocuk Tiyatrosu ilk oyun olarak Kemal Küçük’ün düzenlediği “Çocuklara İlk Tiyatro Dersi” adlı yapıtı, ikinci oyun olarak yine Kemal Küçük’ün “Gülmeyen Çocuk” adlı oyununu, üçüncü olarak Afif Obay’ın “Fatmacık” adlı oyununu sahneledi

Tiyatro alanında verdiği hizmetler nedeniyle 1932’de Goethe Madalyası ile ödüllendirildi.

1936’da kurulan Ankara Devlet Konservatuvarı’nda tiyatro öğretmeni olarak göreve başladıysa da konservatuvarın kurucusu Carl Ebert ile anlaşmazlığı düşerek 1938’de bu görevden ayrıldı. 1941’de yeniden konservatuvarda ders vermeye başladı. Aynı yıl eşiyle birlikte Perde ve Sahne adlı bir dergi çıkarmaya başlayan Muhsin Ertuğrul, eşini 1943 yılında kaybetti.

Devlet Tiyatrosu’nun Kuruluşu

1947’de kurulmakta olan Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü’nü yönetmek üzere Ankara Devlet Konservatuvarı Tatbikat Sahnesi’nin başına getirilen Muhsin Ertuğrul, artık sinemadan uzaklaşmaya ve tiyatro alanında çalışmalarını yoğunlaştırmaya başladı. Çeşitli aralıklarla Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü ve İstanbul Şehir Tiyatroları Baş rejisörlüğü görevini sürdürdü.

1947’de Ankara’da Küçük Tiyatro, 1948’de Büyük Tiyatro’yu kurdu. “Bir Komiser Geldi” oyunundaki müfettiş rolüyle oyuncu olarak son kez sahnede görünen sanatçı, 1950’de Büyük Tiyatro’da balo yapılmasına karşı çıkınca Demokrat Parti iktidarının tepkisini çekti ve görevinden istifa etti. Sanatçı o yıl, Handan Ertuğrul ile ikinci evliliğini yaptı.

Devlet Tiyatrosu’ndan istifasının ardından Yapı Kredi Bankası’nın çağrısı üzerine İstanbul’a gitti; Küçük Sahneyi kurup genç sanatçılarla oyunlar yönetti. 1953 yılında Türk sinemasının ilk renkli filmlerinden biri olan “Halıcı Kız”’ı çekti. Büyük başarısızlıkla sonuçlanan bu film, Muhsin Ertuğrul’un son sinema çalışması oldu. 1954’te ikinci kez Devlet tiyatrosu genel müdürlüğüne getirilince Küçük Tiyatro ve Oda Tiyatrosu’nu açtı (1955). İzmir ve Bursa’da Devlet Tiyatrosu, Adana’da şehir tiyatrosu açılmasında emeği geçti (1957). 1958’de görevinden alındı; İstanbul Şehir Tiyatrosu’na başyönetmen olarak atandı.

İstanbul Şehir Tiyatrosu Baş Yönetmenliği

Muhsin Ertuğrul, 1958-1966 yıllarında İstanbul Şehir Tiyatrosu’ndaki başyönetmenlik görevini sürdürdü. Bu dönemde çoğu yurt dışında eğitim görmüş yeni kuşak tiyatrocularla yeni bir dönem başlattı; Üsküdar Tiyatrosunu ve Kadıköy Tiyatrosu’nu açtı (1960-61); Rumelihisar temsillerini başlattı; Zeytinburnu Tiyatrosunu açtı (1965). 1964 Türkiye’de ilk kez Brecht’in bir oyununu ve Shakespeare’in 400. doğum yıldönümü nedeniyle beş sahnede beş Shakespeare oyunu sahneletti. Bu çalışmaları nedeniyle bazı eleştirilere hedef oldu. 1966’da İstanbul Belediye Meclisi’nin kararıyla baş rejisörlük kadrosu kaldırıldı. Kamuoyunda, mecliste ve medyada büyük tepkilere yol açan “Muhsin Ertuğrul olayı”, Türk tiyatrosuna indirilen bir darbe olarak yorumlandı.

Ankara’da bulunan heykeli

Şehir Tiyatrosu’nda başyönetmenlik kadrosunun kaldırılmasıyla açıkta kalan Muhsin Ertuğrul, Federal Almanya ve İspanya’daki tiyatro eğitim yöntemlerini incelemeye gitti. 1967’de LCC Tiyatro Okulu’nda sahne dersleri, İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Enstitüsü’nde tiyatro eleştirisi dersleri verdi.

23 Aralık – 12 Ocak 1970 arasında 60. sanat yılı büyük programlarla kutlayan Muhsin Ertuğrul’a 23 Ekim 1971’de Kültür Bakanı Talât Halman’ın çabasıyla Cumhuriyet tarihinde ilk kez bir sanatçıya verillen Devlet Kültür Armağanı takdim edildi. 1974 yılında 82 yaşındaki Muhsin Ertuğrul, Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmenliğine atandı. Semt tiyatrosu, öğle tiyatrosu, gezici tiyatro gibi çeşitli uygulamalarla yeni bir tiyatro seferberliği başlattı; Gültepe Tiyatrosu’nu ve Bayrampaşa Tiyatrosunu açtı (1974-75), Deneme Sahnesini kurdurdu. Ne var ki iç çekişmeler üzerine 1976’da görevi bıraktı. Çeşitli gazete ve dergilerde yazılarını sürdürdü.

Muhsin Ertuğrul ve eşi Neyyire Neyir’in Zincirlikuyu’daki mezarı

Ölümü

Çağdaş Türk tiyatrosunun temelini atan ve geliştiren Muhsin Ertuğrul’a 23 Nisan 1979’da Ege Üniversitesi’nce fahri doktor payesi verildi. Sanatçı, unvanını almak ve sanat yaşamının 70. yıl kutlamalarına katılmak üzere gittiği İzmir’de 29 Nisan günü kalp krizi sonucu hayatını yitirdi. Cenazesi, İstanbul’da Zincirlikuyu Mezarlığı’na defnedildi.

Ödülleri

  • Türk sineması ilk uluslararası ödülünü Muhsin Ertuğrul’un Nâzım Hikmet’le birlikte çektiği Leblebici Horhor Ağa adlı filmle kazandı. Film, 2. Venedik Film Festivali’nde Onur Madalyası ile ödüllendirildi.
  • 1931- Goethe Madalyası
  • 1971 Türkiye Cumhuriyeti Devlet Kültür Armağanı

Filmleri

Oyuncu olarak rol aldığı filmler

  • Beranien Düşesi – 1918 / Berlin
  • Istırap / Samson – 1922
  • Boğaziçi Esrarı: Nur Baba / The Bosphorus Mystery – 1922
  • Ateşten Gömlek 1923
  • Kız Kulesinde Bir Facia – 1923
  • Ankara Postası 1928
  • Şehvet Kurbanı – 1940
  • Kıskanç – 1943

Yönetmenliğini yaptığı filmler

  • Kara Lale Bayramı – 1918
  • Şeytana Tapanlar – 1918
  • Samsun – 1919
  • İstanbul’da Bir Facia-i Aşk – 1922
  • İstanbul’da Izdırap – 1922
  • Kahveci Güzeli – 1941

Yapımcılığını üstlendiği filmler

  • Samsun – 1919
  • Otoritem boş – 1919
  • Aysel Bataklı Damın Kızı 1934

Senaryo ve yönetmenliğini yaptığı filmler

  • Boğaziçi Esrarı – 1922
  • İstanbul’da Bir Facia-i Aşk – 1922
  • Kızkulesi Faciasi – 1923
  • Ateşten Gömlek – 1923
  • Leblebici Horhor – 1923
  • Sözde Kızlar – 1924
  • Ankara Postası – 1928
  • Kaçakçılar – 1929
  • İstanbul Sokaklarında – 1931
  • Bir Millet Uyanıyor – 1932
  • Leblebici Horhor Ağa – 1933
  • Aysel Bataklı Damın Kızı – 1934
  • Bir Kavuk Devrildi – 1939
  • Evli mi Bekar mı – 1951
  • Halıcı Kız – 1953

Diğer önemli filmleri

Yapım yılı Filmin adı Yapım yeri
1919 Samson (Almanya’da)
1925 Tamilla (SSCB’de)
1926 Spartakus (SSCB’de)
1926 Beş Dakika (SSCB’de)
1929 Ankara Postası (İngiltere’de)
1938 Aynaroz Kadısı
1939 Allah’ın Cenneti
1939 Tosun Paşa
1940 Şehvet Kurbanı
1941 Kahveci Güzeli
1945 Yayla Kartalı
1946 Harman Sonu
1947 Kızılırmak Karakoyun

Sanat Yönetmeni

  • Aysel Bataklı Damın Kızı-1923

Kitapları

  • “İnsan ve Tiyatro Üzerine Gördüklerim” (1975)

 

 


Kaynak: Vikipedia
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


 

]]>
https://www.muhasebenews.com/muhsin-ertugrul-kimdir/feed/ 0
Quentin Jerome Tarantino https://www.muhasebenews.com/quentin-jerome-tarantino/ https://www.muhasebenews.com/quentin-jerome-tarantino/#respond Wed, 27 Mar 2019 16:00:21 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=52748 Quentin Jerome Tarantino

Tarantino, Quentin (Scream1).jpg(D. 27 Mart 1963), Amerikalı film yönetmeni, oyuncu ve iki Oscar ödüllü senarist.

1990’ların başında doğrusal olmayan öykü akışını, diyalogları ve kanlı şiddet sahnelerini cesurca kullanmasıyla kısa sürede ünlenen Tarantino, bilinen Amerikan film klişelerine yeni bir soluk getirmiştir.

Hayatı

Tarantino Knoxville, Tennessee’de doğdu. Babası İtalyan asıllı oyuncu ve müzisyen Tony Tarantino, annesi de yarı İrlandalı yarı Cherokee kızılderilisi olan Connie McHugh’tır. Quentin’in doğumundan kısa süre sonra annesi, müzisyen Curt Zastoupil ile evlenmiştir. Daha sonraları Quentin üvey babasıyla çok güçlü bağlar kurmuştur.

1968 yılında San Gabriel Valley bölgesinde anaokuluna başladı. 1971 yılında aile Los Angeles’in South Bay bölgesindeki El Segundo’ya taşındı. Tarantino buradaki Hawthorne Hıristiyan Okulu’na devam etti. On altı yaşında Harbor City, Kaliforniya’daki Narbonne Lisesi’nden ayrılarak oyunculuk öğrenmek için James Best tiyatro grubuna katıldı.

22 yaşında ilk senaryosu olan Captain Peachfuzz and the Anchovy Bandit‘i yazdı. 1984 yılında Manhattan Beach’teki tanınmış Video Archives adlı video kaset dükkânında kasiyer olarak çalışmaya başladı. Burada çalışırken tanıştığı Roger Avary ile daha sonraları birlikte çalışacaktı. Oyunculuk üzerine Beverly Hills’teki Allen Garfield’in Actor’s Shelter’ında çalışmaya devam etse de daha çok senaristliğe yoğunlaştı.

1993’te gösterime giren Çılgın Romantik‘in satışıyla dikkatleri üzerine topladı. Bir Hollywood partisinde tanıştığı Lawrence Bender Tarantino’yu bir film yazması konusunda cesaretlendirdi. Sonuç olarak ortaya son akımları takip eden, oldukça nükteli, kana bulanmış bir soygun filmi olan Rezervuar Köpekleri (Reservoir Dogs) (1992) çıktı. Bu film Tarantino’nun sonraki filmlerinin tarzının da öncüsü olacaktı. Senaryoyu okuyan yönetmen Monte Hellman Live Entertainment’ın filme para yatırmasını sağladığı gibi Tarantino’nun yönetmenliğine de yardımcı oldu. Lawrence Bender ile aynı kursa giden eşinden projeyi öğrenen Harvey Keitel de senaryoyu okuduktan sonra hem filmde rol aldı hem de yapımcılığı üstlendi.

Rezervuar Köpekleri’nin başarısından sonra Hollywood yapımcıları Tarantino’ya Hız Tuzağı ve Siyah Giyen Adamlar gibi filmlerin de dahil olduğu bir dizi proje sundu. Tarantino ise Ucuz Roman (Pulp Fiction) senaryosu üzerinde çalışmak için Amsterdam’a gitti. Film 1994 Cannes Film Festivalinde Altın Palmiye ödülünü kazandı. Steven Soderbergh’in Altın Palmiye ödüllü Seks, video ve yalanlar ve Michael Moore’un Roger and Me filmleriyle birlikte bağımsız sinema endüstrisine yeni bir soluk getiren bu film, bağımsız filmlerin de gişe başarısı kazanabileceğini gösterdi. Ucuz Roman, karmaşık kurguya sahip ve benzer şekilde acımasız nüktesi olan bir filmdi. Oyuncularının başarılarıyla da ilgi çeken film John Travolta’nın kariyerini de canlandırmıştır. Ucuz Roman Tarantino ve Avary’ye En iyi özgün senaryo Oscar’ını da kazandırmış ve en iyi film Oscar’ına aday olmuştur.

Ucuz Roman ‘dan sonra, Allison Anders, Alexandre Rockwell ve Robert Rodriguez ile ortaklaşa yapılan Dört Oda (Four Rooms)’un dördüncü öyküsünü ve Alfred Hitchcock Presents’te Steve McQueen’in rol aldığı öykünün yeniden çekimi olan The Man from Hollywood’u yönetti.

Sonraki filmi, akıl hocası Elmore Leonard’ın Rum Punch adlı romanından uyarladığı Jackie Brown’dır. Siyah sömürü sineması (Blaxploitation) sinema tarzına atıfta bulunan bu filmde, 1970’lerde bu tarz filmlerin yıldızlarından olan Pam Grier de rol almıştır. Tarantino 1998’de Broadway sahneleriyle ilgilenmeye başlamış ve tekrar sahnelenen Wait Until Dark ‘da rol almıştır.

Daha sonra Inglorious Bastards adlı bir savaş filmi yapmayı planladı ancak bu projeyi Kill Bill filmini yazıp yönetmek için erteledi. Kill Bill Vol.1 ve Vol.2 adıyla iki ayrı film olarak gösterime girmiştir. Bu film Wuxia (Çin dövüş sanatları filmi), Japon sineması, Spaghetti Westernler ve İtalyan korku filmi ya da giallo tarzının geleneksel tarzlarını harmanlayan tarzda bir intikam filmidir. Filmin üzerine kurulduğu ana karakter, Pulp Fiction filmi çekilirken Uma Thurman ve Tarantino tarafından kurgulanan Gelindir (The Bride).

2004 yılında Tarantino Cannes Film Festivali’nde jüri başkanlığını üstlendi. Kill Bill yarışma adayları arasında değildi; ancak final gecesinde üç saati aşkın orijinal sürümüyle gösterildi. Altın Palmiye ödülü Tarantino’nun Oldboy üzerindeki ısrarına karşın Michael Moore’un Fahrenheit 9/11 adlı filmine verildi.

2005 yılındaki neo-noir film Günah Şehri’nde Clive Owen ve Benicio Del Toro arasındaki arabalı sahneyi yönetmesi nedeniyle “Özel Konuk Yönetmen” olarak onurlandırıldı.

24 Şubat 2005’te CSI dizisinin sezon finalini yöneteceği açıklandı. 19 Mayıs’ta yayınlanan iki saatlik Grave Danger isimli bölüm reyting rekorları kırdı. Jimmy Kimmel Live’ın bir bölümünü de yönetti.

Tarantino Alias adlı TV dizisinin birinci ve üçüncü sezonlarında da oyuncu olarak rol almıştır.

2005 yılında Robert Rodriguez ile ortak yöneteceğini açıkladığı Grindhouse film projesi üzerine çalıştığını duyurdu. Bundan sonra da büyük ihtimalle bir İtalyan II. Dünya Savaşı filmi olan Inglorious Bastards’ın yeniden çekimine başlayacağını ancak önce senaryo üzerinde çalışması gerektiğinden 2006 yılında gösterime girmesinin pek olası olmadığını duyurdu. Jimi Hendrix’in bir biyografisini yönetmek için anlaşma yaptığı da söylenmektedir.

Şu anda yapımcılık yaptığı yapımlar arasında, bir korku filmi olan Hostel (Ucuz Roman filmine birçok atıfta bulunmaktadır), Elmore Leonard’ın Killshot’unu bir uyarlaması (Tarantino bir zamanlar bunun senaryosunu da yazmıştı) ve Kill Bill’in oyuncularından Larry Bishop ‘ın yazıp yönettiği Hell Ride bulunmakta.

Tarantino, 2005 yılındaki Empire Awards ‘ta Icon Of The Decade ödülünü kazandı.

Estetik

Tarantino’nun filmleri, diyalogları, parçalanmış kronolojik akışı ve pop kültür takıntılarıyla ünlüdür. Sıklıkla şiddet sahneleri içerir ve Rezervuar Köpekleri, Ucuz Roman ile Kill Bill gibi ana filmlerinde bol bol etrafa sıçrayan ve oluk oluk akan kan görüntüleri bulunur. Yine de insanları etkileyen bu sahnelerin yarattığı gerilim ve rahatsızlık değil, şiddetin günlük hayat içinde yer alması ve şiddet üzerine yapılan kara mizahtır.

Tarantino, filmlerinde reklam yapmamak için ürün koymamasıyla da tanınır. Bu nedenle bir ürünün kullanılmasının gerekli olduğu durumlarda ya hayali markalar yaratmış ya da artık kullanımdan kalkmış markaları kullanmıştır. Ucuz Roman’da kullanılan Red Apple sigaraları ve Big Kahuna Burgers gibi hayalî markalar Dört Oda, Gün Batımından Şafağa, Kill Bill ve hatta Romy and Michele’s High School Reunion gibi çeşitli filmlerde de kullanıldı. Yönetmen aynı zamanda kahvaltılık mısır gevreğine olan düşkünlüğüyle de tanınır ve birçok filminde bunların kullanıldığı sahneler vardır. Rezervuar Köpekleri ve Ucuz Roman ‘da Fruit Brute ve Kill Bill’de Kaboom gibi hayalî markalar kullanmıştır.

2002 yılı Sight and Sound Yönetmenler anketinde Tarantino tüm zamanların en iyi 12 filmini şöyle belirtti[1]:

  1. İyi, Kötü, Çirkin (The Good, the Bad and the Ugly)
  2. Rio Bravo
  3. Taksi Şoförü
  4. His Girl Friday
  5. Rolling Thunder
  6. They All Laughed
  7. The Great Escape
  8. Carrie
  9. Coffy
  10. Dazed and Confused
  11. Five Fingers of Death
  12. Hi Diddle Diddle

Eleştiriler

Tarantino, Rezervuar Köpekleri ve Ucuz Roman ‘da “nigger” (zenci) sözcüğü gibi ırkçı hitapları kullanması nedeniyle özellikle Amerikalı siyahi yönetmen Spike Lee ve birçok kişi tarafından eleştirilmiştir. Variety dergisinin yaptığı bir söyleşide Lee şöyle söylemiştir: “Ben bu sözcüğe karşı değilim… ve kullanırım da ama bu sözcük Quentin’in aklını çelmiş. Ne istiyor ki? Kendisinin fahri siyah ilan edilmesini mi?”

Çok sık örnek gösterilen Ucuz Roman ‘daki sahne şöyledir: Tarantino tarafından canlandırılan Jimmie Dimmick karakteri Samuel L. Jackson’un canlandırdığı Jules Winnfield karakterini, evini “ölü zenci ardiyesi” olarak kullandığı için azarlar ve zenci kelimesinin içinde çokça geçtiği bir ağız kalabalığına başlar. Lee, Bamboozled filminde bu konuya doğrudan atıfta bulunur ve filmdeki Thomas Dunwitty karakterine şöyle söyletir: “Lütfen benim Z ile başlayan o sözcüğü kullanmamdan rahatsız olmayın. Benim karım siyahi ve üç melez çocuğum var, dolayısıyla bu sözcüğü kullanma hakkını kendimde görüyorum. Spike’ın ne dediği umurumda bile değil, Tarantino haklı. Zenci sadece bir sözcük.”

Tarantino, siyah izleyici kitlesinin, “Siyah sömürü sineması”ndan (Blaxploitation) etkilenen filmlerinden hoşnut olduğunu ifade ederek eleştirilerin bir bölümünden kurtulmaya çalışmıştır. Hakikaten de Jackie Brown esas olarak siyahi izleyici için yapılmış bir filmdir.
Bana göre bu siyahi bir film. Aslında siyahi izleyici kitlesi için yapıldı. Herkes için yapıldı ama “ana” izleyici kitlesi siyah.
“Bunları düşünüyorsam bunları düşünüyorum, çünkü bunu her zaman siyah bir sinema salonunda izlemeyi düşünüyordum. İzleyicileri düşünmek saçma değil çünkü izleyici benim ve buna da uyuyor çünkü ben siyah sinema salonlarına giderim. Bana göre bu siyahi bir film.”
Tarantino başka filmlerin fikirlerini, sahnelerini ve diyaloglarını ödünç almakla da eleştirilmiştir. Örneğin Rezervuar Köpekleri ‘nin genel olay örgüsü Ringo Lam’ın City on Fire filminden seçilip alınmış gibidir. Stanley Kubrick’in The Killing filmi, parçalanmış öykü anlatımını doğrudan etkilemiştir ve renk kod adlı suçlular fikri The Taking of Pelham One Two Three filminden alınmıştır. Rezervuar Köpekleri ‘ndeki ünlü kulak kesme sahnesi Sergio Corbucci’nin 1966 Spagetti Western klasiği Django’da öldürülmeden önce kulağı kesilip yedirilen adamın sahnesiyle benzerlik gösterir.

Ayrıca, “The Good, The Bad & The Ugly filminin final sahnesi” ile “Rezervuar Köpekleri”nin final sahnelerinde ki düello benzeri silahlaşmalar birbilerine çok benzemektedir.

The Killers ‘ın Don Siegel versiyonu Ucuz Roman ‘ı etkilemiştir ve adrenaline enjeksiyon sahnesi Martin Scorsese’nin belgeseli American Boy: A Profile of: Steven Prince ‘te anlatılan bir öyküyle bağlantılıdır. “Evlere pense ve pürmüzle çalışmaya gitmek” ifadesi Don Siegel’ın 1971 yapımı Charley Varrick filmindeki “Onlar nasıl insanlar anlıyor musun, seni çırılçıplak soyup üzerinde pense ve pürmüzle çalışırlar” cümlesinden bir alıntıdır. Ucuz Roman ‘da Samuel Jackson tarafından yanlış olarak nakledilen İncil’den yapılan alıntı, Karate Kiba (1970’lerin Japon aksiyon filmi, başrolünde Sonny Chiba’nın olduğu film The Bodyguard olarak da bilinir) filminde de bulunur.

Kill Bill: Vol.1 1973 Toshiya Fujita filmi Lady Snowblood’dan oldukça fazla etkilenmiştir. Kill Bill: Vol.2’nin sonundaki Süpermen monoloğu, Jules Feiffer’ın 1965 kitabı, The Great Comic Book Heroes ‘tan alınmış gibi gözükmektedir.

Ayırıcı nitelikleri

  • Başrol karakterleri özellikle Chevrolet ve Cadillac olmak üzere genellikle General Motors araçları kullanırlar.
  • Her filmine, azalarak tamamen kesilen ve sonra tekrar duyulmaya başlayan bir müzik sahnesi ekler:
    • Rezervuar Köpekleri (kulak sahnesi) – Mr. Blonde (Michael Madsen) arabasına yürür ve sonra tekrar içeri gelir;
    • Ucuz Roman (aksama sahnesi) – Butch Coolidge (Bruce Willis) yukarı doğru kaçar ve bir samuray kılıcıyla geri döner;
    • Jackie Brown (Beaumont Livingston’ın ölümü) – Beaumont Livingston (Chris Tucker) Ordell Robbie (Samuel L. Jackson) tarafından kullanılan bir aracın bagajındadır. Radyo çalarken araç uzaklaşır ve sonra U dönüşü yaparak kameraya doğru gelir.
    • Kill Bill Vol. 1(meydan okuma sahnesi) – O-ren ve çetesi eğlenirken kısık sesle çalmaya başlayan müzik(from man to man), Gelin seslendiğinde yükselir; Sofie ‘nin dehşet sahnesinde kısılıp, Gelin yürümeye başlayınca yine yükselir ve durmasıyla kesilir.
  • Karakterleri sıklıkla kapı ağzında, kapıları açarken ve kaparken görüntüler. Filmlerinde şiddetin çoğu ve önemsiz karakter diyalogları daha çok sahne dışında gerçekleşir.
  • Filmlerinin çoğunda çanta ve valizler önemli rol oynar.
  • Hemen hemen tüm filmleri Los Angeles’ta geçer (Kill Bill istisnadır ama yine de Los Angeles’ta geçen kısa bir sahnesi vardır).
  • Kült filmlere ve televizyon dizilerine atıfta bulunur ve müziklerini kullanır.
  • Dolaylı da olsa önceki filmleri ile sıklıkla bağlantılar kurar. Kevin Smith’in View Askewniverse’i gibi ama daha ince bir şekilde kendi evrenini yaratmış gibidir.
    • Buna örnek olarak Tarantino’nun şu açıklaması vardır: Ucuz Roman’daki John Travolta’nın canlandırdığı karakter ile Rezervuar Köpekleri’ndeki Michael Madsen’ın canlandırdığı karakter kardeştir. Soyadları Vega ‘dır, isimleri (Vincent ve Vic) ve tipleri (koyu saçlı ve benzer giyimli) birbirine benzer.
  • Meksika açmazı (“Mexican standoff”): Filmlerinin çoğunda üç ya da daha fazla karakter aynı anda birbirlerine silah doğrultur.
  • Filmlerinde sıklıkla sıradışı bir öykü anlatım tarzı kullanır:
    • Rezervuar Köpekleri ‘nde retrospektif (geriye dönük),
    • Ucuz Roman ‘da doğrusal olmayan,
    • Kill Bill, Dört Oda (ve konuk yönetmenlik yaptığı aynı tarzı kullanan Sin City) “bölüm” formatında
  • Sıklıkla komedyenlere küçük roller verir:
    • Rezervuar Köpekleri ‘nde DJ rolünde Steven Wright,
    • Ucuz Roman ‘da kaza tanığı olarak Kathy Griffin,
    • Ucuz Roman ‘da Raquel rolünde Julia Sweeney,
    • Ucuz Roman ‘da Marvin rolünde Phil LaMarr,
    • Jackie Brown ‘da Beaumont Livingston rolünde Chris Tucker.
  • Karakterler elleriyle bir şeyler yaparken çok yakın çekimle yapılan kesitler, Brian De Palma’nın tekniğini anımsatır. Bu sahneler çok sık taklit edilmektedir.
  • Sahne dışında birisi konuşurken uzun süre bir karakterin yüzünü yakın çekime almak: Bill konuşurken The Bride ‘ın yüzü ve Marsellus konuşurken Butch’ın yüzü. Soysuzlar Çetesinde Albay Landa konuşurken Shosanna’nın yüzü.
  • Yaratıcısı olmasa da ün kazandırdığı trunk shot (bagaj çekimi). Daha önce Martin Scorsese’nin Goodfellas filminde görülen bu sahneyi Rezervuar Köpekleri, Ucuz Roman, Gün Batımından Şafağa, Jackie Brown ve Kill Bill ‘de kullanmıştır.
  • Hemen hemen tüm filmlerinde karakterlerin takma adı vardır: Ucuz Roman ‘da Honey Bunny ve Pumpkin, Rezervuar Köpekleri ‘ndeki çete üyeleri ve Kill Bill ‘de Bill’in ekibi.
  • Hemen hemen tüm filmlerinde oburluk-arsızlık arası bir yemek yeme sahnesi vardır. Ucuz Roman da Marsellius’un, Ölüm Geçirmez de Dublör Mike’ ın cafede, Soysuzlar Çetesi’nde Albay Landa nın sahneleri.
  • Hemen hemen tüm filmlerinde kadın ayağı sahnelerine yakın çekim yapar.
  • Filmlerinde sıklıkla küçük bir rolde oynar:
    • Rezervuar Köpekleri ‘nde Mr. Brown,
    • Ucuz Roman ‘da Jimmie Dimmick,
    • Desperado ‘da kamyonetteki adam,
    • Dört Oda ‘da Chester Rush,
    • Gün Batımından Şafağa ‘da Richard Gecko,
    • Jackie Brown ‘da telefon kayıt makinesindeki ses,
    • Kill Bill ‘de ölü bir Crazy 88 çete üyesi,
    • Ölüm Geçirmez’de Warren.
  • Sıklıkla bir karakteri bir şarkıya eşlik ederken gösterir:
    • Mr. Blonde, “Stuck in the Middle With You” — Stealers Wheel,
    • Butch, “Flowers on the Wall” — Statler Brothers,
    • Mia Wallace, “Girl, You’ll Be A Woman Soon” — Urge Overkill,
    • Elle Driver, “Twisted Nerve” — Bernard Herrmann,
    • Jackie Brown, “Across 110th Street” — Bobby Womack)
  • Filmde karakterler banyoyu nadiren kullansa da Tarantino sıklıkla bir tuvalet sahnesi kullanır: Rezervuar Köpekleri‘nde Tim Roth, Ucuz Roman ‘da John Travolta, Çılgın Romantik ‘te Christian Slater, Gün Batımından Şafağa ‘da Juliette Lewis, Kill Bill Vol.1 ‘de Uma Thurman ve Kill Bill Vol.2 ‘de Daryl Hannah.
  • Kendisi de karışık etnik kökenden gelen Tarantino bazı fimlerinde çift etnik kökenden gelen karakterler kullanır:
    • Ucuz Roman ‘da Jules Winfield (Samuel L. Jackson), yarı siyahi, yarı Samoalı Antwan “Tony Rocky Horror” Rockamora’dan sözeder,
    • Kill Bill Vol.1 ‘de O-Ren Ishii (Lucy Liu) yarı Japon yarı Çinli-Amerikalı, en yakın arkadaşı Sofie Fatale de (Julie Dreyfus) yarı Japon yarı Fransızdır.
    • Çılgın Romantik ‘daki Drexl (Gary Oldman) beyazdır ama siyah olduğunu düşünmekte ve annesinin Apaçi olduğunu iddia etmektedir.
  • Tarantino’nun yönettiği dört film ve senaryosunu yazıp yönetmediği üç filmin tamamı suç ve suçlular üzerinde dönmektedir.
  • Başlıca karakterlerin sigara içmesi Tarantino’nun filmlerinde oldukça sık tekrarlanan bir özelliktir ve Kill Bill serisindeki The Bride oldukça önemli bir istisnadır.
  • Şu oyunculara filmlerinde sık sık yer vermiştir:
    • Tim Roth (Rezervuar Köpekleri, Ucuz Roman,Hateful Eight),
    • Harvey Keitel (Rezervuar Köpekleri, Ucuz Roman),
    • Uma Thurman (Pulp Fiction, Kill Bill),
    • Michael Madsen (Rezervuar Köpekleri, Kill Bill,Hateful Eight),
    • Steve Buscemi (Rezervuar Köpekleri, Ucuz Roman),
    • Christoph Waltz (Soysuzlar Çetesi, Zincirsiz)
    • Samuel L. Jackson (Ucuz Roman, Jackie Brown, Kill Bill, Çılgın Romantik, Zincirsiz,Hateful Eight).
  • Sıklıkla siyah takım elbiseli, beyaz gömlekli ve siyah kravatlı karakterlere yer verir:
    • Rezervuar Köpekleri ‘ndeki hırsızlar,
    • Ucuz Roman ‘daki John Travolta ve Samuel L. Jackson,
    • Gün Batımından Şafağa ‘daki Gecko kardeşler,
    • Kill Bill Vol.1 ‘deki Crazy 88 çetesi.
  • Karakterlerin konularını ve motivasyonlarını geliştirmek için sıklıkla geçmişlerini de çeker.
  • Kill Bill: Vol.2 ‘de “The Bride”, kovboy çizmesine sakladığı usturayla tabuttan çıkar (yakın mesafeden tabutu kıran bir yumruktan sonra), Rezervuar Köpekleri ‘ndeki Mr. Blonde çizmesinin içinde kulak kesme sahnesinde kullandığı usturayı taşır.
  • Yönettiği her filmde en azından bir kez Wilhelm çığlığı ses efekti kullanılmıştır.

Filmografisi

Yönetmen olarak

  • My Best Friend’s Birthday (1987)
  • Rezervuar Köpekleri (Reservoir Dogs) (1992)
  • Ucuz Roman (Pulp Fiction) (1994)
  • ER (1995) – 1. Sezon; 24. Bölüm: “Motherhood”
  • Dört Oda (Four Rooms) (“The Man from Hollywood” kısmı) (1995)
  • Jackie Brown (1997)
  • Kill Bill (Vol. 1 (2003) ve Vol. 2 (2004))
  • Sin City (2005) (Konuk yönetmen)
  • CSI: Crime Scene Investigation (2005) – Bölümler: “Grave Danger: Part 1”, “Grave Danger: Part 2” (Konuk yönetmen)
  • Grindhouse (“Death Proof” kısmı) (2007)
  • Ölüm Geçirmez (2007)
  • Soysuzlar Çetesi (Inglourious Basterds) (2009)
  • Zincirsiz (Django Unchained) (2012)
  • The Hateful Eight (2016)
  • Once Upon a Time in Hollywood (2019)

Senarist/yazar olarak

  • My Best Friend’s Birthday (1987)
  • Past Midnight (1992) (adı geçmiyor – yeniden yazım)
  • Rezervuar Köpekleri (Reservoir Dogs) (1992)
  • Çılgın Romantik (1993)
  • Ucuz Roman (Pulp Fiction) (1994)
  • Katil Doğanlar (Natural Born Killers) (1994) (Öykü, orijinal taslağın yazarı)
  • It’s Pat (1994) (adı geçmiyor – yeniden yazım)
  • Crimson Tide (1995) (adı geçmiyor – yeniden yazım)
  • Dört Oda (Four Rooms) (“The Man from Hollywood” kısmı) (1995)
  • Ölüm Geçirmez (deathproof)

Gün Batımından Şafağa (From Dusk Till Dawn) (1996)

  • Curdled (1996) (adı geçmiyor – Gecko kardeşler hakkındaki haber)
  • Jackie Brown (1997)
  • Kill Bill (Vol. 1 (2003) ve Vol. 2 (2004))
  • CSI: Crime Scene Investigation (2005) ‘“Grave Danger: Vols. I & II” (Senaryo yazarı)
  • Hostel (2006) (adı geçmiyor – yeniden yazım)
  • Grindhouse (“Death Proof” kısmı) (2006)
  • Soysuzlar Çetesi (Inglorious Basterds) (2009)
  • Zincirsiz (Django Unchained) (2012)
  • The Hateful Eight (2016)

Oyuncu olarak

  • Howard The Duck (1986)
  • My Best Friend’s Birthday (1987) Clarence Pool
  • Rezervuar Köpekleri (Reservoir Dogs) (1992) Mr. Brown / * Archibald Greene (1994)
  • Ucuz Roman (Pulp Fiction) (1994) Jimmie Dimmick – Kanlı arabanın temizlendiği evin sahibi
  • Sleep With Me (1994) Sid – Pulp Fiction (1994)
  • Destiny Turns On the Radio (1995) Johnny Destiny
  • Dört Oda (Four Rooms) (“The Man from Hollywood” kısmı) Chester
  • Desperado (1995) Bardaki adam
  • Gün Batımından Şafağa (From Dusk Till Dawn) (1996) Richard Gecko
  • Girl 6 (1996) Q.T
  • Jackie Brown (1997) Telefon kayıt makinesindeki ses
  • Little Nicky (2000) Deacon
  • Alias (TV Dizisi) (2001) McKenas Cole
  • BaadAsssss Cinema (2002) (belgesel)
  • Kill Bill (Vol. 1 (2003) Crazy 88 çete üyesi
  • Z Channel: A Magnificent Obsession (2004) (belgesel)
  • The Muppets’ Wizard of Oz (2005)
  • Grindhouse (2007) Tecavüzcü
  • Planet terror(2007) Asker
  • Death Proof(2007) Barmen Warren
  • Sukiyaki Western Django (2007) Eastwood tarzı bir karakter olan Piringo
  • Soysuzlar Çetesi (Inglorious Basterds) (2009) Bridget von Hammersmark’ı boğazlayan eller
  • Zincirsiz (Django Unchained) (2012)

Yapımcı olarak

  • My Best Friend’s Birthday (1987)
  • Past Midnight (1992)
  • Iron Monkey (1993) (2001 ABD dağıtımı)
  • Killing Zoe (1994)
  • Dört Oda (Four Rooms) (1995)
  • Gün Batımından Şafağa (From Dusk Till Dawn) (1996)
  • Curdled (1996)
  • God Said, ‘Ha!’ (1998)
  • From Dusk Till Dawn 2: Texas Blood Money (1999)
  • From Dusk Till Dawn 3: The Hangman’s Daughter (2000)
  • Daltry Calhoun (2005)
  • Freedom’s Fury (2005)
  • Hero (2002 Çin) (2004 ABD)
  • Hostel (2006)
  • Killshot (2006)
  • Grindhouse (2007)
  • Hell Ride (2006)
  • Hostel 2 (2007)

Kaynakça

  1. ^ Yönetmenler anketi
  2. ^ Guardian ile röportajın aslı (İngilizce)

 


Kaynak: Vikipedia
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


 

]]>
https://www.muhasebenews.com/quentin-jerome-tarantino/feed/ 0
“Bakmayı Bilirsek Hayat Çok Renklidir” https://www.muhasebenews.com/bakmayi-bilirsek-hayat-cok-renklidir-n-b-c-kimdir/ https://www.muhasebenews.com/bakmayi-bilirsek-hayat-cok-renklidir-n-b-c-kimdir/#respond Mon, 18 Mar 2019 13:45:17 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=51660 “Bakmayı Bilirsek Hayat Çok Renklidir”
Nuri Bilge Ceylan Kimdir?

26 Ocak 1959’da İstanbul, Bakırköy’de doğan Nuri Bilge Ceylan’ın çocukluğu baba memleketi olan Çanakkale, Yenice’de geçer. İstanbul Yeşilköy’de Zirai Araştırma Enstitüsü’nde çalışmakta olan Ziraat mühendisi babasının idealist amaçlarla memleketi Çanakkale’ye tayinini istemesi sonucu, Nuri Bilge iki yaşındayken ailece Yenice’ye taşınırlar.

Nuri Bilge ve ablası Emine için Yenice kırlarında özgür bir çocukluk dönemi demektir bu. Ama bu özgürlük ablası ortaokulu bitirene kadar devam eder ancak. Yenice’de o yıllarda lise bulunmadığı için 1969 yılında tekrar İstanbul’a dönmek zorunda kalırlar. Nuri Bilge Ceylan, ilkokul beşi, ortaokulu ve liseyi Bakırköy’de devlet okullarında okur. Ama yaz tatillerinin bir kısmını genellikle Yenice’de geçirmeyi tercih eder.

Liseden sonra, 1976 yılında, İstanbul Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümüne girer. Ancak olaylı yıllardır. Boykotlar, çatışmalar, siyasi kutuplaşmalar nedeniyle dersler sürekli kesintiye uğrar. O günlerde olayların en yoğun yaşandığı Maçka kampüsüne iki yıl gider gelir. Ancak olaylar derslere pek izin vermez.

1978 yılında tekrar sınava girer ve o yıllarda olayların görece daha az sirayet ettiği Boğaziçi Üniversitesi’nin Elektrik Mühendisliği bölümüne geçer.

Lise yıllarında filizlenen fotoğraf merakı burada fotoğraf klübünün de katkısıyla artar. Üniversitenin zengin kütüphanesi ve müzik arşivi, özellikle görsel sanatlara ve klasik müziğe olan tutkusunu beslemekte önemli rol oynar. Üstün Barışta’dan aldığı seçmeli sinema dersleri ve sinema klübünün yaptığı özel gösterimler, daha önce Taksim’deki Sinematek gösterimlerinde filizlenmiş sinema sevgisinin pekişmesini sağlar. Henüz DVD ya da videonun olmadığı, filmlerin sinemada seyredilmek zorunda olduğu yıllardır bunlar.

Boğaziçi yıllarında okul harçlığını çıkarmak için klüpte vesikalık fotoğraf çeker. Fotoğraf klübü dışında, dağcılık ve satranç klüplerinde de faaliyet gösterir.

1Bisikletle İtalya Seyahati, 1982
7Boğaziçi Üniversitesi Mezuniyet Töreni, 1985
4Himalayalarda uzun yürüyüşler, 1986 3Askerlik, Ankara Mamak, 1987

1985 yılında okuldan mezun olan Nuri Bilge, ‘Ne yapmalıyım?’ sorusunun cevabını önce Londra’da, ardından Katmandu’da arar. Aylar süren batı ve doğu seyahatlerinin ardından Türkiye’ye dönen Ceylan askerlik yapmaya karar vererek kararsızlığın verdiği sıkıntılara bir son verir. Ve Ankara Mamak’ta geçen birbuçuk yıllık askerlik günleri boyunca hayatının geri kalanını nasıl şekillendireceğini keşfeder. Sinema…

Askerlikten sonra bu kararını hayata geçirmak amacıyla işe koyulur: Bir yandan geçimini sağlamak için tanıtım fotoğrafları çekerken bir yandan da Mimar Sinan Üniversitesi Sinema bölümüne devam eder. Ama artık otuz yaşlarında olan okulun bu en yaşlı öğrencisinin hayata atılmak için acelesi vardır, iki sene sonra okulu bırakır.

Önce arkadaşı Mehmet Eryılmaz’ın bir kısa filminde oyunculuk yapar ve teknik sürece baştan sona katılarak bilgisini pekiştirir. Sonra da o filmin çekildiği Arriflex 2B kamerayı kendi kısa filmini çekmek amacıyla satın alır. O yıllar henüz video kameralar bir opsiyon değildir.

1993 yılı sonlarında, bir kısmını Rusya’dan kendi valizinde getirdiği, bir kısmını TRT’nin verdiği son kullanma tarihi çoktan geçmiş filmlerle kısa filmi Koza’yı çekmeye başlar. Film 1995 Mayıs’ında Cannes’da gösterilir ve Cannes Film Festivalinde yarışmaya seçilen ilk Türk kısa filmi olur.

Ardından Koza’nın devamı sayılabilecek ve bazılarınca “taşra üçlemesi” diye nitelendirilen üç uzun metrajlı film gelir: Kasaba (1997), Mayıs Sıkıntısı (1999) ve Uzak (2002). Bu filmlerde Ceylan yakın arkadaşlarını, akrabalarını ve ailesini oyuncu olarak kullanır ve hemen her işi kendisi üstlenir. Görüntü yönetimi, ses dizaynı, yapımcılık, kurgu, senaryo ve yönetmenlik.

Üçlemenin son filmi ‘Uzak’, 2003 Cannes Film Festivali’nde Büyük Jüri Ödülü’nü alır ve bir anda Ceylan’ı uluslararası alanda tanınan bir isim haline getirir. Cannes sonrasında yolculuğuna devam eden Uzak, 23’ü uluslararası olmak üzere toplam 47 ödül alarak Türk sinemasının en fazla ödül kazanan filmi olur.

Ardından bu kez yine 2006 Cannes Film Festivali’nde FIPRESCI ödülünü alacağı ‘İklimler’ filmi gelir. Filmde eşi Ebru Ceylan ile birlikte başrolü paylaşır.

2008 tarihli filmi ‘Üç Maymun’ ile 61.Cannes Film Festival’inde yarışır ve En İyi Yönetmen Ödülü’ne layık görülür. ‘Üç Maymun’ daha sonra Oscar yarışında da ilk dokuza kalmayı başaran ilk Türk filmi olur.

Nuri Bilge Ceylan 2009 yılında tekrar Cannes’a geri döner. Ancak bu kez ana yarışmada jüri üyesidir.

2011 tarihli filmi “Bir Zamanlar Anadolu’da”, Cannes Film Festivali’nde bir kez daha Büyük Jüri Ödülü’nü kazanır.

2014 yılında yine Cannes’da görücüye çıkan son filmi “Kış Uykusu” festivalin büyük ödülü Altın Palmiye ödülüne layık görülür.

2003 yılı sonlarında ‘İklimler’ filminin mekan aramaları sırasında, askerlik yıllarından beri el sürmediği fotoğraf sanatına geri döner. Sinemanın yanı sıra onu da yürütmeye başlar.

6Koza filmi çekiminde, 1994
5Kasaba filmi çekiminde, 1996
7

Mayıs Sıkıntısı filmi senaryo yazımı, 1998

7Mayıs Sıkıntısı filmi çekiminde, 1999
Filmografi
Filmler ve Diziler
Yıl Başlık Olarak Notlar
Yönetmen Senarist Kurgu
1995 Koza Evet Evet Evet Kısa film
1998 Kasaba Evet Evet Evet
2000 Mayıs Sıkıntısı Evet Evet Evet
2002 Uzak Evet Evet Evet
2006 İklimler Evet Evet Evet Oyuncu olarak da yer almıştır.
2008 Üç Maymun Evet Evet Evet
2011 Bir Zamanlar Anadolu’da Evet
2014 Kış Uykusu Evet Evet Evet
2017 Ahlat Ağacı Evet Evet Evet

Ödüller

Koza (1995)

1995 Cannes Film Festivali Uluslararası Kısa Film Yarışması

Kasaba (1997)
  • 17. Uluslararası İstanbul Film Festivali (1998)
    • “Fipresci Ödülü”
Berlin Film Festivali (1998)
  • “Caligari Ödülü” Nuri Bilge Ceylan
Köln Film Festivali (1999)
  • “En İyi Film”
  • “En İyi Görüntü Yönetmeni” (Nuri Bilge Ceylan)
Mayıs Sıkıntısı (1999)

21. Siyad Türk Sineması Ödülleri, 1999

  • “Nuri Bilge Ceylan – En İyi Yönetmen”
  • “En İyi Film”

36. Antalya Altın Portakal Film Festivali (1999)

  • “Nuri Bilge Ceylan – En İyi Yönetmen”
  • “Nuri Bilge Ceylan – Dr. Avni Tolunay Özel Ödülü”
  • “En İyi 2. Film”

19. Uluslararası İstanbul Film Festivali 2000

  • “Altın Lale”
  • “En İyi Türk Filmi”
  • “Fipresci Ödülü (Uluslararası)”
  • “Halk Jürisi Ödülü”

Buenos Aires Uluslararası Film Festivali, 2001

  • Nuri Bilge Ceylan – En İyi Yönetmen

12. Ankara Film Festivali 2000

  • En İyi Film

İskenderiye Film Festivali 2000

  • “Jüri Özel Ödülü”
  • “Mehmet Emin Ceylan” – En İyi Erkek Oyuncu
  • “Nuri Bilge Ceylan – En İyi Kurgu”
Uzak (2002)

56. Cannes Film Festivali, 2003

  • “Nuri Bilge Ceylan – Büyük Jüri Ödülü”
  • “Mehmet Emin Toprak – En İyi Erkek Oyuncu”
  • “Muzaffer Özdemir – En İyi Erkek Oyuncu”

39. Antalya Altın Portakal Film Festivali 2002

  • “Nuri Bilge Ceylan – En İyi Yönetmen”
  • “En İyi Film”
  • “Nuri Bilge Ceylan – En İyi Senaryo”
  • “Mehmet Emin Toprak – En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu”
  • “En İyi Film”

14. Ankara Film Festivali 2002

  • “Nuri Bilge Ceylan – En İyi Yönetmen”
  • “Nuri Bilge Ceylan – En İyi Görüntü Yönetmeni”
  • “Nuri Bilge Ceylan – En İyi Kurgu” “Zuhal Gencer Erkaya – En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu”

24. Siyad Türk Sineması Ödülleri, 2002

  • “En İyi Film”
  • “Nuri Bilge Ceylan – En İyi Yönetmen”
  • “Nuri Bilge Ceylan – En İyi Görüntü Yönetmeni”

22. Uluslararası İstanbul Film Festivali 2003

  • “En İyi Film”
  • “Nuri Bilge Ceylan – Dr. Nejat F. Eczacıbaşı Vakfı Yılın En İyi Türk Yönetmeni”
  • “FIPRESCI Ödülü”

Cinemaya Film Festivali 2003

  • “En İyi Film”
  • “Büyük Ödül”

13. Orhan Arıburnu Ödülleri 2002

  • “En İyi Film”
  • “Nuri Bilge Ceylan – En İyi Yönetmen”
  • “Muzaffer Özdemir – En İyi Erkek Oyuncu”

39. Chicago Uluslararası Film Festivali, 2003

  • Nuri Bilge Ceylan – En İyi 2. Film

25. Montpellier Film Festivali 2003

  • “Nuri Bilge Ceylan – Altın Antigone”
  • “Nuri Bilge Ceylan – Eleştirmenler Birliği Ödülü”

Beyrut Film Festivali 2003

  • “Nuri Bilge Ceylan – En İyi Film”
  • “Nuri Bilge Ceylan – En İyi Senaryo”

16. Trieste Film Festivali, 2004

  • Nuri Bilge Ceylan – En İyi Film

Mexico City Film Festivali, 2004

  • “Nuri Bilge Ceylan – En İyi Yönetmen”
  • “Nuri Bilge Ceylan – En İyi Görüntü Yönetmeni”
İklimler (2006)

43. Antalya Film Festivali, 2006 [1]

  • En İyi Laboratuvar Sinefekt
  • En İyi Ses Tasarımı (İsmail Karadaş)
  • En İyi Kurgu (Ayhan Ergürsel)
  • En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu (Nazan Kırılmış)
  • En İyi Yönetmen (Nuri Bilge Ceylan)

59. Cannes Film Festivali, 2006

  • FIPRESCI Ödülü

26. Uluslararası İstanbul Film Festivali, 2007

  • En İyi Film

Skip City Uluslararası Dijital Sinema Festivali, Japonya, 2007 [2]

  • En İyi Dijital Film
Üç Maymun (2008)

61. Cannes Film Festivali

  • En İyi Yönetmen Ödülü

2. Yeşilçam Ödülleri

  • En iyi film
  • En iyi yönetmen
  • En iyi senaryo
  • En iyi kadın oyuncu
  • En iyi görüntü yönetmeni
  • Genç yetenek özel

41. Siyad Ödülleri;

  • En iyi kurgu
  • En iyi kadın oyuncu performansı
  • En iyi yardımcı erkek oyuncu performansı
  • En iyi yönetmen

Osian’s Cinefan Film Festivali

  • En iyi yönetmen

Haifa Film Festivali

  • En iyi film(Golden Anchor)

Asia Pasific Screen Awards

  • En iyi yönetmen
  • En iyi film (Tulpan)

“Manaki Brothers” Film Camera Festivali

  • Mosfilm Awards
  • Special Mention(Özel Mansiyon)
Bir Zamanlar Anadolu’da (2011)

64. Cannes Film Festivali Jüri Büyük Ödülü

Asia Pasific Screen Awards

  • En iyi yönetmen
  • Büyük Jüri Ödülü
  • En iyi görüntü yönetmeni – Gökhan Tiryaki
Kış Uykusu (2014)

67. Cannes Film Festivali

  • Altın Palmiye
  • FIPRESCI Ödülü

47. Sinema Yazarları Derneği Ödülleri

  • En İyi Film
  • En İyi Yönetmen
Yayınlanan Senaryoları
  • Mayıs Sıkıntısı, Norgunk Yayıncılık, 2003.
  • Uzak, Norgunk Yayıncılık, 2004.
  • Kasaba, Norgunk Yayıncılık, 2007.
  • İklimler, Norgunk Yayıncılık, 2009.

Kaynak: www.nuribilgeceylan.com
Vikipedia
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/bakmayi-bilirsek-hayat-cok-renklidir-n-b-c-kimdir/feed/ 0
Kimler Serbest Meslek Erbabı Sayılırlar? https://www.muhasebenews.com/kimler-serbest-meslek-erbabi-sayilirlar/ https://www.muhasebenews.com/kimler-serbest-meslek-erbabi-sayilirlar/#respond Mon, 01 Jan 2018 15:30:44 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=22132 KİMLER SERBEST MESLEK ERBABI SAYILIRLAR?
Serbest meslek faaliyetini kendi nam ve hesabına, mutat meslek halinde ifa eden; avukat, doktor, diş hekimi, veteriner hekim, mimar, mühendis, müşavir, serbest muhasebeci mali müşavir, yeminli mali müşavir, danışman, ressam, yazar, bestekar, kimyager, noter, öğretmen, artist, menajer, senarist, yönetmen, ebe, sünnetçi, arzuhalci, rehber ve sağlık memuru vb. kişiler serbest meslek erbabıdır.
Aşağıda yer alan işleri yapanlar da serbest meslek erbabı sayılmaktadırlar.
1- Gümrük komisyoncuları, bilumum borsa ajan ve acenteleri, noterler, noterlik görevini ifa ile mükellef olanlar.
2- Bizzat serbest meslek erbabı tarifine girmemekle beraber serbest meslek erbabını bir araya getirerek teşkilat kurmak veya bunlara sermaye temin etmek suretiyle veya sair suretlerle serbest meslek kazancından hisse alanlar.
3- Dava vekilleri, müşavirler, kurumlar ve tüccarlarla serbest meslek erbabının ticarî ve meslekî işlerini takip edenler ve konser veren müzik sanatçıları.
4- Vergi Usul Kanununun 155’inci maddesinde belirtilen şartlardan en az ikisini taşıyan ebe, sünnetçi, sağlık memuru, arzuhalci, rehber gibi mesleki faaliyette bulunanlar.
5- Serbest meslek faaliyetinde bulunan kolektif ve adi şirketlerde ortaklar, adi komandit şirketlerde komandite ortaklar.

Kaynak: Gelir Vergisi Kanunu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/kimler-serbest-meslek-erbabi-sayilirlar/feed/ 0