yat – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Thu, 23 Nov 2023 07:30:52 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Faaliyet kodu 501014 Deniz ve kıyı sularında yat işletmeciliği olan firmamızın aktifinde kayıtlı yelkenli ticari yatın ( Uzunluğu 7,5 metreyi geçen , 24 metreyi geçmeyen ) satışında KDV muafiyeti var mıdır? https://www.muhasebenews.com/faaliyet-kodu-501014-deniz-ve-kiyi-sularinda-yat-isletmeciligi-olan-firmamizin-aktifinde-kayitli-yelkenli-ticari-yatin-uzunlugu-75-metreyi-gecen-24-metreyi-gecmeyen-satisinda-kdv-muafiyeti-var/ https://www.muhasebenews.com/faaliyet-kodu-501014-deniz-ve-kiyi-sularinda-yat-isletmeciligi-olan-firmamizin-aktifinde-kayitli-yelkenli-ticari-yatin-uzunlugu-75-metreyi-gecen-24-metreyi-gecmeyen-satisinda-kdv-muafiyeti-var/#respond Thu, 23 Nov 2023 07:30:52 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=147610 Faaliyet kodu 501014 Deniz ve kıyı sularında yat işletmeciliği olan firmamızın aktifinde kayıtlı yelkenli ticari yatın (Uzunluğu 7,5 metreyi geçen , 24 metreyi geçmeyen ) satışında KDV muafiyeti var mıdır? KDV Muafiyeti / KDV oranı hakkında bilgi alabilir miyiz

Bu satışın KDVK 13/a kapsamanda olmadığı görüşündeyiz. % 20 oranında KDV hesaplanması gerekir.


T.C.

MALİYE BAKANLIĞI

Gelir İdaresi Başkanlığı

KATMA DEĞER VERGİSİ SİRKÜLERİ/60

 

Tarihi             : 08/08/2011

Sayısı              : KDVK-60/2011-1

3.2. Araçlara İlişkin İstisna

3.2.1. Deniz, Hava ve Demiryolu Taşıma Araçlarının Yüzer Tesis ve Araçlarının Teslimi

KDV Kanununun 13/a maddesi uyarınca, faaliyetleri kısmen veya tamamen deniz, hava ve demiryolu taşıma araçlarının, yüzer tesis ve araçların kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olan mükelleflere bu amaçla yapılan deniz, hava ve demiryolu taşıma araçlarının, yüzer tesis ve araçlarının teslimleri KDV’den müstesnadır. Konu hakkında 48 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinde gerekli açıklamalar yapılmıştır.

Ayrıca, anılan Kanunun 13 üncü maddesinin gerekçesinde araçlara ilişkin bu düzenlemenin amacı “ülkenin deniz ve hava ticaret filosu ile demiryolu ulaşım sisteminin geliştirilmesinin teşviki ve dış rekabete tahammül edebilecek duruma getirilmesi” olarak ifade edilmiştir.

Söz konusu Tebliğ ve Kanun maddesinin gerekçesinde yer alan açıklamalar göz önünde bulundurulduğunda;  KDV Kanununun 13/a maddesinin uygulanmasında deniz ve hava ticaret filomuz ile deniz ve hava ulaştırma sistemimizin geliştirilmesini teşvik eden araçların teslimleri istisna kapsamında değerlendirilecektir.

Ancak, sportif eğlence amacına yönelik hizmet veren deniz motosikletleri, paraşüt çekme tekneleri, sürat motorları, yelkenli tekneler, motorlu paraşütler, balonlar ile benzeri araçlar deniz ve hava taşıma aracı niteliğinde olmadığından, bunların teslimleri istisnadan faydalanamayacaktır.

3.2.2. Deniz ve Hava Taşıma Araçları İçin Liman ve Hava Meydanlarında Yapılan Hizmetler

KDV Kanununun 13/b maddesi ile deniz ve hava taşıma araçları için liman ve hava meydanlarında yapılan hizmetler KDV’den müstesnadır.

İstisna kapsamına liman ve hava meydanlarında deniz ve hava taşıma araçlarına verilen hizmetler girmektedir. Bu kapsamda, hava ve deniz taşıma araçları için liman ve hava meydanlarında verilen pilotaj, römorkaj, palamar, uçak ve gemilerin parkı gibi hizmetler KDV’den istisna olacaktır.

Liman ve hava meydanlarında deniz ve hava taşıma araçlarının seyrüseferine ilişkin olarak araçların yük ve yolcusuna verilen tahmil, tahliye ve benzeri hizmetler de istisna kapsamına girmektedir.

Bu hizmetlerin gemi ve yük sahibi firmaların acentelerine yapılması, liman ve hava meydanı işletmeleri dışında diğer gerçek ve tüzel kişiler tarafından yapılması istisna uygulamasını etkilememektedir.

Ancak, Kanunun 13/b maddesindeki istisna uygulaması tek safhalı olduğundan, gemiye veya acentesine doğrudan verilen hizmetler istisna kapsamında değerlendirilebilecektir. Alt yükleniciler tarafından verilen hizmetler istisna kapsamında mütalaa edilmeyecektir.

Konuyla ilgili olarak KDV’den istisna edilecek veya vergiye tabi olacak bazı işlemler aşağıda belirtilmiştir.

3.2.2.1. İstisna Kapsamına Giren Hizmetler

Tahmil ve Tahliye: Yükün (genel kargo, dökme yük, sıvı yük, konteyner, araç vb.) gemi ambarı, tankı veya güvertesinden liman sahasına alınması veya gemiye yüklenilmesi için verilen hizmetler.

Yükün Aktarılması (Shifting): Müşteri, acente veya armatörden herhangi birinin talebi ile konteyner veya diğer yüklerin gemi üzerinden karaya, karadan gemiye yer değiştirmesi hizmeti.

Limbo: Konteyner ve diğer yüklerin gemiden gemiye veya şat, duba veya benzeri yüzer vasıtalara aktarma hizmeti.

Vinç Hizmeti: Limanda kendi imkanları ile konteyner veya diğer yüklerin tahmil tahliyesini yapan üçüncü şahıslara veya doğrudan yüke verilen vinç hizmeti.

Kilitleme ve Bağlama (Lashing): Gemiye yüklenen konteyner ve diğer yüklerin birbirine ve/veya gemiye bağlama/sabitleme malzemesi ile bağlanması hizmeti.

Kilit ve Bağ Çözme (Unlashing): Gemiden tahliye edilecek konteyner ve diğer yüklerin birbirlerine ve/veya gemilere bağlanmalarını sağlayan bağlama ve sabitleme malzemelerinin çıkarılması hizmeti.

Nezaret Hizmeti: Konteyner ve diğer yüklerin gemiden sahaya indirilmesi veya gemiye yüklenmesi esnasında verilen gözetim hizmeti.

Ambar Kapağı Açma/Kapama Hizmeti: Tahmil, tahliye yapılabilmesi için gemi ambar kapaklarının vinç marifetiyle açılması, gerekli hallerde iskele veya rıhtımda istiflenmesi ve kapatılması hizmeti.

Gemi İşgaliye: Geminin tahmil, tahliye ve diğer operasyonlar amacıyla iskele, rıhtım veya demirleme sahalarında bağlı kalması esnasındaki barınma işgaliye ücreti.

Gemi Fuzuli İşgaliye Hizmeti: Gemilerin; iskele, rıhtım, demirleme sahaları gibi yerleri hizmet bitiminden sonra veya işletmenin izni olmaksızın fuzuli olarak işgal etmelerinin ücreti.

Gemi Aktarma: Geminin rıhtım veya iskele üzerinde kendi imkanlar ve/veya römorkör, pilot yardımı ile yer değiştirilmesi hizmeti.

Gemilerin Atıklarının Alınması: İşletmeye ait rıhtım ve iskelelere yanaşan liman içindeki demirleme sahasına demirleyen gemilerin katı ve/veya sıvı atıklarının alınması hizmeti.

Tekrar Sevk Konteynerler (Transit): Hizmete başlamadan önce beyan edilmesi koşuluyla, limana denizyoluyla gelip herhangi bir maniplasyona tabi tutulmaksızın tekrar denizyolu ile aynı limandan gidecek olan konteynerlere ait ücretler.

Acente Ücreti veya Acente Komisyonu: Gemi veya mürettebatına verilen acentelik hizmeti karşılığında alınan bedeller.

3.2.2.2. İstisna Kapsamına Girmeyip Vergiye Tabi Olan Hizmetler

Konteyner İçi Bağlama/Çözme (Konteyner İçi Lashing/Unlashing) Hizmeti: Konteynerlerin içine konulan yüklerin bağlama/sabitleme malzemesi ile bağlanması (lashing), bağlı yüklerin bağlama sabitleme malzemelerinin çözülmesi (unlashing) hizmeti.

Ardiye: Limana gelen konteyner ve diğer yüklerin, kapalı ve açık sahalarda, saklanması, depolanması, etiketlenmesi, paketlenmesi ve benzeri katma değerli hizmetler.

Terminal Hizmeti: Konteyner ve diğer yüklerin limana giriş ve çıkış ya da saha içinde yer değiştirme işlemi amacıyla vinç ve benzeri yükleme boşaltma ekipmanları ile yükleme indirme hizmeti.

Konteyner Dolum Hizmeti: Konteynerin yükleme boşaltma ekipmanları ile insan gücü yardımı ile saha içinde doldurulması hizmeti.

Konteyner Boşaltma Hizmeti: Konteynerin yükleme boşaltma ekipmanları ile insan gücü yardımı ile saha içinde boşaltılması hizmeti.

Konteyner İçi Aktarma Hizmeti: Saha içinde yükün bir konteynerin içinden diğer konteynerin içine aktarılması hizmeti.

Konteyner Tam Tespit Hizmeti: İthal veya ihraç edilmek üzere, saha içinde bulunan konteynerin gümrük müdürlüğü birimlerince veya yetkili bir mercinin isteği üzerine beyana ve gerekli evsafa uygunluğunun denetlenmesi için insan gücü veya yükleme boşaltma ekipmanları kullanılarak komple boşaltımı ve dolumu hizmeti.

Konteyner Muayene/Numune Alma Hizmeti: Saha içinde bulunan konteynerin, gümrük müdürlüğü birimlerince veya yetkili bir mercinin isteği üzerine kapağının açılması, muayene edilmesi ve yükten numune alınması hizmeti.

Konteyner Tamir Hizmeti: Hasarlı konteynerin acentenin veya yük sahibinin talimatı ile tamir edilmesi hizmeti.

Konteynere Elektrik Verilmesi: İçinde barındırılan yükün özelliği gereği soğutma tertibatı bulunan özel konteynerler için sahada ardiye süresi içinde elektrik enerjisi verilmesi bir teslim niteliği olduğundan istisna kapsamına girmemektedir.

Konteyner Temizleme (Yıkama-Kurutma): Konteynerin içinin temizlenmesi için verilen hizmetler.

Konteyner Nakliye Hizmeti: Konteynerin bir yerden bir yere taşınması hizmeti.

Tartı Hizmeti: Konteyner veya diğer yüklerin kantar marifetiyle tartılması hizmeti.

ISPS Hizmeti:  Uluslararası gemi ve liman tesisi güvenlik hizmeti

3.2.2.3. KDV Kanununun 17/4-o maddesi ile gümrük antrepoları ve geçici depolama yerleri ile gümrük hizmetlerinin verildiği gümrüklü sahalarda; ithalat ve ihracat işlemlerine konu mallar ile transit rejim kapsamında işlem gören mallar için verilen ardiye, depolama ve terminal hizmetleri ile vergisiz satış yapılan işyerlerinin ve bu işyerlerine ait depo ve ardiye gibi bağımsız birimlerin kiralanması işlemleri KDV’den istisna edilmiştir.

Buna göre;

– Deniz ve hava taşıma araçları için liman ve hava meydanlarında verilen ve Sirkülerin 3.2.2.1 bölümünde sayılan hizmetler KDV Kanununun 13/b maddesi kapsamında KDV’den istisna olacaktır.

– KDV Kanununun 13/b maddesindeki istisna kapsamına girmeyen ve gümrük antrepoları ve geçici depolama yerleri ile gümrüklü sahalarda verilen ardiye, depolama ve terminal hizmetleri ise KDV Kanununun 17/4-o maddesine göre KDV’den istisna olacaktır. Bu Sirkülerin 3.2.2.2 bölümünde yer alan ve Kanunun 13/b maddesi kapsamına girmeyen ardiye ve terminal hizmetleri Kanunun 17/4-o maddesine göre KDV’den istisna olacaktır.

– Liman ve hava meydanlarında verilen hizmetin; KDV Kanununun hem 13/b maddesi hem de 17/4-o maddesi kapsamında istisna olması halinde, bu hizmete ilişkin olarak Kanunun 13/b maddesine göre işlem yapılacaktır.

– Liman ve hava meydanlarında verilen ve KDV Kanununda yer alan herhangi bir istisna hükmü kapsamına girmeyen hizmetler genel esaslara göre KDV’ye tabi tutulacaktır.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/faaliyet-kodu-501014-deniz-ve-kiyi-sularinda-yat-isletmeciligi-olan-firmamizin-aktifinde-kayitli-yelkenli-ticari-yatin-uzunlugu-75-metreyi-gecen-24-metreyi-gecmeyen-satisinda-kdv-muafiyeti-var/feed/ 0
İş görüşmesi yapmak ve müşteri ağırlamak için yat kiralamanın vergisel boyutu https://www.muhasebenews.com/is-gorusmesi-yapmak-ve-musteri-agirlamak-icin-yat-kiralamanin-vergisel-boyutu/ https://www.muhasebenews.com/is-gorusmesi-yapmak-ve-musteri-agirlamak-icin-yat-kiralamanin-vergisel-boyutu/#respond Mon, 03 Jan 2022 10:09:50 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=120408

T.C.
GELİR İDARESİ   BAŞKANLIĞI
 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef   Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

Sayı

:

62030549-125[6-2014/451]-13442

17/02/2016

Konu

:

İş görüşmesi yapmak ve müşteri ağırlamak için yat   kiralamanın vergisel boyutu.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve ekinde yer alan  dilekçede,  şirketinizin gemi inşa, bakım ve onarım faaliyetinde bulunduğu, iş ilişkileri çerçevesinde görüşme yapmak üzere gelen kişilerin karşılanması, ağırlanması ve konaklamasının  sağlanması amacıyla şirketiniz tarafından deniz aracı (yat) kiralandığı belirtilerek söz konusu kişilere yönelik yapılan karşılama, ağırlama ve kira tutarlarının   temsil ve ağırlama gideri olarak  kurum kazancının tespitinde  gider olarak dikkate alınıp alınmayacağı, ödenen KDV’nin indirim konusu yapılıp yapılmayacağı hususunda  Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

 

 KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinde kurumlar vergisinin mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safi kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Bu hüküm uyarınca tespit edilecek kurum kazancından Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 8’inci maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun 40ıncı maddesinde yer alan giderlerin indirileceği belirtilmiştir.

Öte yandan, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinde safi kazancın tespit edilmesinde indirilecek giderler sayılmış, anılan maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin, safi kazancın tespitinde indirilebileceği hükme bağlanmıştır.

Ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderler, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarında sayılan kanunen kabul edilmeyen giderler dışında kalan ticari organizasyona bağlı olarak yapılan giderlerdir ve bunlara işletme gideri de denilebilir. Bir masrafın genel gider adı altında masraf yazılabilmesi için, genel giderlerin ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılmış olması, masrafla iş arasında açık, güçlü bir illiyet bağının mevcut olması, giderin keyfi olmaması ve masrafın işin önemi ölçüsünde yapılmış bulunması gerekmektedir.

Bu kapsamda, şirketiniz tarafından iş ilişkileriniz çerçevesinde görüşme yapılan kişilere yönelik yat kiralanması işlemi esas itibarıyla işin mahiyetine uygun olmadığı ve iş hacmi ile mütenasip bulunmadığı gibi faaliyetlerin yürütülmesi ve gelirin elde edilmesi için zorunlu bir harcama niteliği taşımadığından şirketinizin özel bir tasarrufu olan söz konusu karşılama, ağırlama ve kira bedellerinin safi kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün bulunmamaktadır.

 KDV KANUNU YÖNÜNDEN:

3065 sayılı KDV Kanununun; 1/1 inci maddesinde; Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV ye tabi olduğu, aynı maddenin ikinci fıkrasında; ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyetinin devamlılığı, kapsamı ve niteliğinin Gelir Vergisi Kanunu hükümlerine göre; Gelir Vergisi Kanununda açıklık bulunmadığı hallerde, Türk Ticaret Kanunu ve diğer ilgili mevzuat hükümlerine göre tayin ve tespit olunacağı hükme bağlanmıştır.

Aynı Kanunun 29/1 nci maddesinde; mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV den, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV yi indirebilecekleri hükmüne yer verilmiştir.

Yine aynı Kanunun 30/d maddesinde ise; Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen KDV nin indirim konusu yapılamayacağı, hükme bağlanmıştır.

Buna göre, şirketiniz tarafından kiralanacak deniz aracı (yat) ile iş ilişkileri çerçevesinde görüşme yapılan kişilere yönelik verilecek yeme-içme ve konaklama hizmetleri; şirketinizin özel bir tasarrufu olup bahse konu tasarrufa ilişkin harcamalar, firmanız tarafından kurum kazancının tespitinde indirim olarak dikkate alınması mümkün bulunmadığından KDV Kanununun 30/d maddesine göre bu giderler için ödenen KDV’nin de indirim konusu yapılması mümkün bulunmamaktadır.

 


Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/is-gorusmesi-yapmak-ve-musteri-agirlamak-icin-yat-kiralamanin-vergisel-boyutu/feed/ 0
Yat işletmeciliği yapan bir firma aldığı tekneye ait ödemiş olduğu KDV’yi indirim konusu yapabilir mi? https://www.muhasebenews.com/yat-isletmeciligi-yapan-bir-firma-aldigi-tekneye-ait-odemis-oldugu-kdvyi-indirim-konusu-yapabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/yat-isletmeciligi-yapan-bir-firma-aldigi-tekneye-ait-odemis-oldugu-kdvyi-indirim-konusu-yapabilir-mi/#respond Sun, 07 Nov 2021 06:30:55 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=117579 Ana faaliyet konusu yat işletmeciliği olan firmamıza tekne satın aldık.

1) Bu firmaya alınan tekneye muhasebe kaydı yapılırken KDV kullanabilecek miyim? 

2) Tekneye alınacak olan yakıtın muhasebe kayıtlarında KDV’sini kullanabilecek miyim?

1-KDV ödemiş iseniz indirim konusu yapılır. 

2-Alınan tekne ticari kazancın elde edilmesi amaçlı veya ticari kazanç elde etmek için kullanılacak ise elbette akaryakıt dahil tüm giderleri kayıtlara alınır. Gider kısıtlaması sadece BİNEK OTOLAR içindir.

Özelge: Kiralamak üzere yat imal edecek şirketin aldığı istisna izninin kapsamı hk.

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü

Sayı : B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.13-2176 05/12/2011
Konu : Kiralamak üzere yat imal edecek şirketin aldığı istisna izninin kapsamı.

       İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, imal ve inşa edeceğiniz yatlarla ilgili olarak alınan istisna belgesinin daha sonra inşa edeceğiniz yatlar için de kullanılıp kullanılmayacağı sorulmaktadır.

         Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;

         – 13/a maddesinde;  faaliyetleri kısmen veya tamamen deniz, hava ve demiryolu taşıma araçlarının, yüzer tesis ve araçların kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olan mükelleflere bu amaçla yapılan deniz, hava ve demiryolu taşıma araçlarının, yüzer tesis ve araçlarının teslimleri, bu araçların imal ve inşaası ile ilgili olarak yapılan teslim ve hizmetler ile bunların tadili, onarım ve bakımı şeklinde ortaya çıkan hizmetlerin,

      – 16/1-a maddesinde de; bu Kanuna göre teslimleri vergiden istisna edilen mal ve hizmetlerin ithalinin KDV den istisna olduğu

hüküm altına alınmıştır.

        48  Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin 2/b bölümünde, araçları imal ve inşa edenlerin imal ve inşa bittikten sonra araçları satarken veya aktife alırken istisna uygulanıp uygulanmayacağı konusunun yine bu Tebliğde yer alan açıklamalara göre belirleneceği ifade edilerek, imal ve inşa edilen aracın daha sonra vergi uygulanarak teslim edilmesinin, imal veya inşa ile ilgili mal ve hizmet alımlarında istisna hükümlerine göre işlem yapılmasına engel teşkil etmeyeceği açıklanmıştır.

         Diğer taraftan, 48 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin 107 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (E-1) bölümü ile değişik (A/2-b) bölümünde; mükelleflerin araç imal veya inşasını kendi adlarına bizzat yapmaları ya da sipariş üzerine başkalarına yaptırmaları halinde istisnadan yararlanılabilmesi için araçların imal ve inşasını bizzat veya sipariş vererek kendi adlarına gerçekleştirenlerin KDV mükellefi olmasının zorunlu olduğu düzenlenerek, sipariş üzerine araçları fiilen imal veya inşa edenlerin de bu işle ilgili mal ve hizmet alımlarında KDV istisnasından yararlanabilecekleri belirtilmiştir.

         Ayrıca, araçların bizzat imal veya inşa edilmesi halinde mükellefe bir istisna belgesi verileceği, bu belgeye dayanılarak imal veya inşa işinde kullanılacak mal ve hizmetlerin alımlarında KDV ödenmeksizin işlem yapılabileceği ifade edilmiştir.

         Bu açıklamalara göre,  şirketinizin inşa ettiği yatlarla ilgili olarak alınacak mal ve hizmetler KDV Kanununun 13/a maddesine göre KDV den istisna olacaktır.

         Diğer taraftan, imal ve inşa ettirilen yatla ilgili alınan istisna belgesi konu edilen yatı kapsamakta olup, daha sonra imal ve inşa edeceğiniz yatlarla ilgili olarak yeniden istisna belgesi için başvurulması gerekmektedir

         Bilgi edinilmesini rica ederim.

 İşletmede kayıtlı olan; yat, kotra, tekne, sürat teknesi gibi motorlu deniz taşıtlarının giderler ve…


Kaynak: ismmmo,GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/yat-isletmeciligi-yapan-bir-firma-aldigi-tekneye-ait-odemis-oldugu-kdvyi-indirim-konusu-yapabilir-mi/feed/ 0
Müşteri ağırlamak ve iş görüşmesi yapmak için kiraladığımız yat için ödenen bedelleri gider yazabilir miyiz? https://www.muhasebenews.com/musteri-agirlamak-ve-is-gorusmesi-yapmak-icin-kiraladigimiz-yat-icin-odenen-bedelleri-gider-yazabilir-miyiz/ Wed, 03 Feb 2021 16:46:02 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=103404 İş görüşmesi yapmak ve müşteri ağırlamak için yat   kiralamanın vergisel boyutu.

 

T.C.
GELİR İDARESİ   BAŞKANLIĞI
 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef   Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

Sayı

:

62030549-125[6-2014/451]-13442

17/02/2016

Konu

:

İş görüşmesi yapmak ve müşteri ağırlamak için yat   kiralamanın vergisel boyutu.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve ekinde yer alan  dilekçede,  şirketinizin gemi inşa, bakım ve onarım faaliyetinde bulunduğu, iş ilişkileri çerçevesinde görüşme yapmak üzere gelen kişilerin karşılanması, ağırlanması ve konaklamasının  sağlanması amacıyla şirketiniz tarafından deniz aracı (yat) kiralandığı belirtilerek söz konusu kişilere yönelik yapılan karşılama, ağırlama ve kira tutarlarının   temsil ve ağırlama gideri olarak  kurum kazancının tespitinde  gider olarak dikkate alınıp alınmayacağı, ödenen KDV’nin indirim konusu yapılıp yapılmayacağı hususunda  Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinde kurumlar vergisinin mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safi kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Bu hüküm uyarınca tespit edilecek kurum kazancından Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 8’inci maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun 40ıncı maddesinde yer alan giderlerin indirileceği belirtilmiştir.

Öte yandan, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinde safi kazancın tespit edilmesinde indirilecek giderler sayılmış, anılan maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin, safi kazancın tespitinde indirilebileceği hükme bağlanmıştır.

Ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderler, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarında sayılan kanunen kabul edilmeyen giderler dışında kalan ticari organizasyona bağlı olarak yapılan giderlerdir ve bunlara işletme gideri de denilebilir. Bir masrafın genel gider adı altında masraf yazılabilmesi için, genel giderlerin ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılmış olması, masrafla iş arasında açık, güçlü bir illiyet bağının mevcut olması, giderin keyfi olmaması ve masrafın işin önemi ölçüsünde yapılmış bulunması gerekmektedir.

Bu kapsamda, şirketiniz tarafından iş ilişkileriniz çerçevesinde görüşme yapılan kişilere yönelik yat kiralanması işlemi esas itibarıyla işin mahiyetine uygun olmadığı ve iş hacmi ile mütenasip bulunmadığı gibi faaliyetlerin yürütülmesi ve gelirin elde edilmesi için zorunlu bir harcama niteliği taşımadığından şirketinizin özel bir tasarrufu olan söz konusu karşılama, ağırlama ve kira bedellerinin safi kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün bulunmamaktadır.

KDV KANUNU YÖNÜNDEN:

3065 sayılı KDV Kanununun; 1/1 inci maddesinde; Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV ye tabi olduğu, aynı maddenin ikinci fıkrasında; ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyetinin devamlılığı, kapsamı ve niteliğinin Gelir Vergisi Kanunu hükümlerine göre; Gelir Vergisi Kanununda açıklık bulunmadığı hallerde, Türk Ticaret Kanunu ve diğer ilgili mevzuat hükümlerine göre tayin ve tespit olunacağı hükme bağlanmıştır.

Aynı Kanunun 29/1 nci maddesinde; mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV den, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV yi indirebilecekleri hükmüne yer verilmiştir.

Yine aynı Kanunun 30/d maddesinde ise; Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen KDV nin indirim konusu yapılamayacağı, hükme bağlanmıştır.

Buna göre, şirketiniz tarafından kiralanacak deniz aracı (yat) ile iş ilişkileri çerçevesinde görüşme yapılan kişilere yönelik verilecek yeme-içme ve konaklama hizmetleri; şirketinizin özel bir tasarrufu olup bahse konu tasarrufa ilişkin harcamalar, firmanız tarafından kurum kazancının tespitinde indirim olarak dikkate alınması mümkün bulunmadığından KDV Kanununun 30/d maddesine göre bu giderler için ödenen KDV’nin de indirim konusu yapılması mümkün bulunmamaktadır.

 


Kaynak:GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
Gemi, Yat ve Hizmetleri sektörü, yılın ilk 11 ayında Türkiye’nin ihracatını en yüksek oranlı arttıran sektörü oldu https://www.muhasebenews.com/gemi-yat-ve-hizmetleri-sektoru-yilin-ilk-11-ayinda-turkiyenin-ihracatini-en-yuksek-oranli-arttiran-sektoru-oldu/ https://www.muhasebenews.com/gemi-yat-ve-hizmetleri-sektoru-yilin-ilk-11-ayinda-turkiyenin-ihracatini-en-yuksek-oranli-arttiran-sektoru-oldu/#respond Thu, 17 Dec 2020 11:00:38 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=98846 Gemi, Yat ve Hizmetleri İhracatçıları Birliği (GYHİB), yılın 11 ayında, bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla, yüzde 27,5 oranında artışla, yaklaşık 1 milyar 187 milyon dolar tutarında ihracat gerçekleştirdi. Sektör, yılın ilk 11 ayında Türkiye’nin ihracatını en yüksek oranlı arttıran sektörü oldu. GYHİB Başkanı Cem Seven, sektörün ihracat artışını değerlendirerek, “Ülkemizde ileri teknoloji ihtiva eden, birçok inovatif unsuru barındıran gemi ve yatlar kolaylıkla üretilebilir hale geldi. Bu durum yeni gemi ve yat inşa siparişlerinde Türk tersanelerini cazip kılmakta” dedi.

Gemi, Yat ve Hizmetleri ihracatı; tüm dünya ekonomisini etkileyen Covid-19 salgınına rağmen 2020 yılının ilk 11 ayında Türkiye’nin ihracatını en yüksek oranlı arttıran sektörü oldu. Gemi, Yat ve Hizmetleri İhracatçıları Birliği (GYHİB), 2020’nin ilk 11 ayında (ocak-kasım), bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 27,5 oranında ihracat artışı ile toplamda yaklaşık 1 milyar 187 milyon dolar tutarında ihracat gerçekleştirdi. Gemi, Yat ve Hizmetleri sektörü, yılın ilk 11 ayında Türkiye’nin en yüksek ihracat artışı gösteren sektörü oldu.

2020’de en fazla gemi ihracatı yapıldı

2020’in ilk 11 ayında yapılan ihracatın 714 milyon doları gemi, 141 milyon doları yat, 136 milyon doları römorkör, 102 milyon doları deniz tankeri, 34 milyon doları feribot, 32 milyon doları da yan sanayi ihracatı olarak kaydedildi.

İlk 11 ayda en çok ihracat Norveç ve Marshall Adaları’na

Birlik, belirtilen dönemde en fazla ihracatı 229 milyon dolar ile Norveç ve Marshall Adaları’na gerçekleştirirken, üçüncülüğü 139 milyon dolar ile Rusya, dördüncülüğü 82 milyon dolar ile Malta, beşinciliği ise 50 milyon dolar ile Lüksemburg aldı.

Gemi, Yat ve Hizmetleri ihracatından kasım ayında da ihracat artış rekoru

Ocak, Şubat ve eylül ayında ihracat artış rekorları kıran Gemi, Yat ve Hizmetleri sektörü; kasım ayındaki ihracat artışı ile de Türkiye’nin ihracatını en yüksek oranlı arttıran sektörleri arasında birinciliği yakaladı. Gemi, Yat ve Hizmetleri İhracatçıları Birliği, kasım ayında, bir önceki yılın aynı ayına kıyasla yüzde 37,7 oranında ihracat artışı ile toplamda yaklaşık 223.6 milyon dolar tutarında ihracat gerçekleştirdi. Birlik; kasım ayında 156 milyon dolar tutarında gemi, 28.9 milyon dolar tutarında yat, 16 milyon dolar tutarında deniz tankeri, 11 milyon dolar tutarında Römorkör, 5 milyon dolar tutarında feribot ile 5 milyon dolar yan sanayi ihracatı gerçekleştirdi.

Gemi, Yat ve Hizmetleri İhracatçıları Birliği Başkanı Cem Seven, sektörün ihracat rakamlarını değerlendirdi. Seven, “Yüksek teknoloji ihtiva eden ve inovatif unsurlar barındıran gemi yat ve ekipmanları ihracatında Kasım ayında ihracatını en çok artıran sektör olmamız nedeni ile mutluyuz” dedi.

“Kasım ayının başlarında, 2019 yılının ihracat rakamlarını geride bıraktık”

Birlik Başkanı Cem Seven, sözlerini şöyle sürdürdü: “Dünyayı etkisi altına alan salgının getirdiği kısıtlamalara rağmen Türk tersaneleri siparişlerini zamanında teslim etmeyi başararak tüm dünya ticaretinin kayıplarla geçirdiği 2020 yılını başarıyla sürdürüyor. Henüz Kasım ayının başında sektörümüz 2019 ihracat rakamlarını geride bırakmaya başardı. Aralık ayında çok büyük bir değişiklik olmazsa Türkiye’de 2020 yılında ihracatını en yüksek oranda artıran sektör olarak tamamlayacağımızı öngörüyoruz”.

Başkan Seven, Türkiye’nin artık özel maksatlı ve özel yapım gemi ve yatları üretmek için dünyadaki en kabiliyetli 5 ülkeden birisi olmaya doğru hızla ilerlediğini belirterek, “Ülkemizde ileri teknoloji ihtiva eden, birçok inovatif unsuru barındıran gemi ve yatlar kolaylıkla üretilebilir hale geldi. Bu durum yeni gemi ve yat inşa siparişlerinde Türk tersanelerini cazip kılmakta. İhracat artışına sebep olan bir diğer unsur ise, siparişi alınan işlerin zamanında teslim edilebilmesi. Zamanında teslimatlar, hem yeni siparişlerin alınması yolunda, hem de ihracat rakamlarının artışı anlamında katkılar sağlamakta. Şöyle ki salgın sebebiyle dünya genelinde birçok sektörde üretim süreci ve teslimat konularından gecikmeler ve aksamalar yaşansa da sektörümüzde faaliyet gösteren firmalarımız 2020 yılı içerisinde teslimatını planladıkları gemi ve yatların inşasını ve teslim süreçlerini tamamladı” dedi.

Cem Seven, sözlerini şöyle noktaladı: “Sektörümüzün ihracat rakamlarına ve ülke ekonomimize önemli katkılar veren tüm üye firmalarımızı tebrik ediyor, ihracat artış rekorlarımızın 2021 yılında da daim olmasını diliyorum”


Kaynak: İstanbul İhracatçıları Birliği (İİB)
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/gemi-yat-ve-hizmetleri-sektoru-yilin-ilk-11-ayinda-turkiyenin-ihracatini-en-yuksek-oranli-arttiran-sektoru-oldu/feed/ 0
5 yıldır işletme kayıtlarda olan gayrimenkulün satışında oluşan kar vergiden istisna mıdır? https://www.muhasebenews.com/5-yildir-isletme-kayitlarda-olan-gayrimenkulun-satisinda-olusan-kar-vergiden-istisna-midir/ https://www.muhasebenews.com/5-yildir-isletme-kayitlarda-olan-gayrimenkulun-satisinda-olusan-kar-vergiden-istisna-midir/#respond Fri, 30 Oct 2020 06:48:35 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=86021

3 Yıl önce firma sahibinin şahsına almış olduğu yat alış fiyatının altında bir tutardan satılıyor. Bu yat için herhangi bir vergi ödemesi olacak mı?

Özel mülkiyetteki yatın satışı için vergileme olmaz.

2015 yılı Temmuz ayında satın alınan limited şirketin aktifine kayıtlı brüt 656 m2 işyeri satılmak istenmektedir. Bu satıştan elde edilecek satış karı ile ilgili durum nasıl olacaktır? İstisna uygulanacak mı? Aynı şekilde KDV söz konusu olmakta mıdır?

Gayrimenkul satış karının %50’si istisna kapsamındadır.

KDV istisnası uygulanması için KVK 5.maddesindeki ve KDVK 17. maddesindeki şartalar ve koşullar olması gerekir.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


BENZER İÇERİKLER

Şahıs firmalarında gayrimenkul satışında KDV ve Gelir Vergisi İstisnası var mıdır?

Aktife kayıtlı gayrimenkul satışında KDV var mı?

Gayrimenkul satışı KDV istisnasından faydalandıktan sonra faaliyetimizi değiştirirsek istisna kalkar mı?

 

]]>
https://www.muhasebenews.com/5-yildir-isletme-kayitlarda-olan-gayrimenkulun-satisinda-olusan-kar-vergiden-istisna-midir/feed/ 0
Şirket kayıtlarında görünen ticari yatın amortisman süresi nedir? https://www.muhasebenews.com/sirket-kayitlarinda-gorunen-ticari-yatin-amortisman-suresi-nedir/ https://www.muhasebenews.com/sirket-kayitlarinda-gorunen-ticari-yatin-amortisman-suresi-nedir/#respond Wed, 06 Nov 2019 15:30:49 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=70249 Konu : Ticari Yat İçin Ayrılacak Amortisman Oranı ve Süresi

….firma demirbaşınıza kayıtlı, fiber gövdeli, yelken donanımına sahip, gemi cinsi “ticari yat” olan ve ticari amaçla kullanılan charter teknenizin amortisman süresinin ne olacağı hususunda …

… Başvurunuzda belirtilen ticari yatın mezkûr listenin (6.10.1) bölümü kapsamında 18 yılda ve %5,5 amortisman oranına göre itfa edilmesi gerekmektedir.

 


Kaynak: İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Gelir Kanunları Usul Grup Müdürlüğü 26.07.2019 – 11395140-105[VUK1-21964]-E.612225 Sayılı Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sirket-kayitlarinda-gorunen-ticari-yatin-amortisman-suresi-nedir/feed/ 0
Müşteri Ağırlamak ve İş Görüşmesi Yapmak İçin Yat Kiralanmasının Maliyeti Gider Olarak Kaydedilebilir mi? https://www.muhasebenews.com/musteri-agirlamak-is-gorusmesi-yapmak-icin-yat-kiralanmasinin-maliyeti-gider-olarak-kaydedilebilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/musteri-agirlamak-is-gorusmesi-yapmak-icin-yat-kiralanmasinin-maliyeti-gider-olarak-kaydedilebilir-mi/#respond Thu, 04 Apr 2019 19:15:48 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=16485 (GİB – ÖZELGE)

Konu: İş görüşmesi yapmak ve müşteri ağırlamak için yat kiralamanın vergisel boyutu.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve ekinde yer alan dilekçede, şirketinizin gemi inşa, bakım ve onarım faaliyetinde bulunduğu, iş ilişkileri çerçevesinde görüşme yapmak üzere gelen kişilerin karşılanması, ağırlanması ve konaklamasının sağlanması amacıyla şirketiniz tarafından deniz aracı (yat) kiralandığı belirtilerek söz konusu kişilere yönelik yapılan karşılama, ağırlama ve kira tutarlarının temsil ve ağırlama gideri olarak kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınıp alınmayacağı, ödenen KDV’nin indirim konusu yapılıp yapılmayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNA GÖRE
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6’ncı maddesinde kurumlar vergisinin mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safi kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Bu hüküm uyarınca tespit edilecek kurum kazancından Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 8’inci maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun 40’ıncı maddesinde yer alan giderlerin indirileceği belirtilmiştir.

Öte yandan, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 40’ıncı maddesinde safi kazancın tespit edilmesinde indirilecek giderler sayılmış, anılan maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin, safi kazancın tespitinde indirilebileceği hükme bağlanmıştır.

Ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderler, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarında sayılan kanunen kabul edilmeyen giderler dışında kalan ticari organizasyona bağlı olarak yapılan giderlerdir ve bunlara işletme gideri de denilebilir. Bir masrafın genel gider adı altında masraf yazılabilmesi için, genel giderlerin ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılmış olması, masrafla iş arasında açık, güçlü bir illiyet bağının mevcut olması, giderin keyfi olmaması ve masrafın işin önemi ölçüsünde yapılmış bulunması gerekmektedir.

Bu kapsamda, şirketiniz tarafından iş ilişkileriniz çerçevesinde görüşme yapılan kişilere yönelik yat kiralanması işlemi esas itibarıyla işin mahiyetine uygun olmadığı ve iş hacmi ile mütenasip bulunmadığı gibi faaliyetlerin yürütülmesi ve gelirin elde edilmesi için zorunlu bir harcama niteliği taşımadığından şirketinizin özel bir tasarrufu olan söz konusu karşılama, ağırlama ve kira bedellerinin safi kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün bulunmamaktadır.

KDV KANUNUNA GÖRE
3065 sayılı KDV Kanununun; 1/1 inci maddesinde; Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV ye tabi olduğu, aynı maddenin ikinci fıkrasında; ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyetinin devamlılığı, kapsamı ve niteliğinin Gelir Vergisi Kanunu hükümlerine göre; Gelir Vergisi Kanununda açıklık bulunmadığı hallerde, Türk Ticaret Kanunu ve diğer ilgili mevzuat hükümlerine göre tayin ve tespit olunacağı hükme bağlanmıştır.

Aynı Kanunun 29/1’nci maddesinde; mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV den, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV’yi indirebilecekleri hükmüne yer verilmiştir.

Yine aynı Kanunun 30/d maddesinde ise; Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen KDV nin indirim konusu yapılamayacağı, hükme bağlanmıştır.

Buna göre, şirketiniz tarafından kiralanacak deniz aracı (yat) ile iş ilişkileri çerçevesinde görüşme yapılan kişilere yönelik verilecek yeme-içme ve konaklama hizmetleri; şirketinizin özel bir tasarrufu olup bahse konu tasarrufa ilişkin harcamalar, firmanız tarafından kurum kazancının tespitinde indirim olarak dikkate alınması mümkün bulunmadığından KDV Kanununun 30/d maddesine göre bu giderler için ödenen KDV’nin de indirim konusu yapılması mümkün bulunmamaktadır.

Kaynak: İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
17 Şubat 2016 Tarih ve 62030549-125[6-2014/451]-13442 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/musteri-agirlamak-is-gorusmesi-yapmak-icin-yat-kiralanmasinin-maliyeti-gider-olarak-kaydedilebilir-mi/feed/ 0
Ticari Kazancın Tespitinde İndirilemeyecek Giderler Nelerdir? https://www.muhasebenews.com/ticari-kazancin-tespitinde-indirilemeyecek-giderler-nelerdir/ https://www.muhasebenews.com/ticari-kazancin-tespitinde-indirilemeyecek-giderler-nelerdir/#respond Wed, 07 Nov 2018 09:15:05 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=22849 Ticari kazancın tespitinde aşağıda yazılı ödemeler gider olarak indirilemez;
1- Teşebbüs sahibi ile eşinin ve çocuklarının işletmeden çektikleri paralar veya aynen aldıkları sair değerler,
2- Teşebbüs sahibinin kendisine, eşine, küçük çocuklarına işletmeden ödenen aylıklar, ücretler, ikramiyeler, komisyonlar ve tazminatlar,
3- Teşebbüs sahibinin işletmeye koyduğu sermaye için yürütülecek faizler,
4- Teşebbüs sahibinin, eşinin ve küçük çocuklarının işletmede cari hesap veya diğer şekillerdeki alacakları üzerinden yürütülecek faizler,
5- 1,2,3,4 maddelerinde yazılı olan işlemler hariç olmak üzere, teşebbüs sahibinin, ilişkili kişilerle emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit edilen bedel veya fiyatlar üzerinden mal veya hizmet alım ya da satımında bulunması halinde, emsallere uygun bedel veya fiyatlar ile teşebbüs sahibince uygulanmış bedel veya fiyat arasındaki işletme aleyhine oluşan farklar işletmeden çekilmiş sayılır.

***Teşebbüs sahibinin eşi, üstsoy ve altsoyu, üçüncü derece dahil yansoy ve kayın hısımları ile doğrudan veya dolaylı ortağı bulunduğu şirketler, bu şirketlerin ortakları, bu şirketlerin idaresi, denetimi veya sermayesi bakımından kontrolü altında bulunan diğer şirketler ilişkili kişi sayılır.

***
Bu bent uygulamasında, imalat ve inşaat, kiralama ve kiraya verme, ödünç para alınması veya verilmesi, ücret, ikramiye ve benzeri ödemeleri gerektiren işlemler, her hâl ve şartta mal veya hizmet alım ya da satımı olarak değerlendirilir.

***İşletmeden çekilmiş sayılan farklar, ilişkili kişi tarafından beyan edilmiş gelir veya kurumlar vergisi matrahının hesabında dikkate alınmış ise ilişkili kişinin vergilendirme işlemleri buna göre düzeltilir. İlişkili kişiler ve bu kişilerle yapılan işlemler hakkında bu maddede yer almayan hususlar bakımından, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 13’üncü maddesi hükmü uygulanır.

6- Her türlü para cezaları ve vergi cezaları ile teşebbüs sahibinin suçlarından doğan tazminatlar,
7- Her türlü alkol ve alkollü içkiler ile tütün ve tütün mamullerine ait ilan ve reklâm giderleri,
8- Kiralama yoluyla edinilen veya işletmede kayıtlı olan yat, kotra, tekne, sürat teknesi gibi motorlu deniz, uçak ve helikopter gibi hava taşıtlarından işletmenin esas faaliyet konusu ile ilgili olmayanların giderleri ile amortismanları,
9- Kullanılan yabancı kaynakları öz kaynaklarını aşan işletmelerde, aşan kısma münhasır olmak üzere, yatırımın maliyetine eklenenler hariç, işletmede kullanılan yabancı kaynaklara ilişkin faiz, komisyon, vade farkı, kâr payı, kur farkı ve benzeri adlar altında yapılan gider ve maliyet unsurları toplamının %10’unu aşmamak üzere Bakanlar Kurulunca kararlaştırılan kısmı.
10- Basın yoluyla işlenen fiillerden veya radyo ve televizyon yayınlarından doğacak maddî ve manevî zararlardan dolayı ödenen tazminat giderleri.

***Yukarıdaki maddelerin uygulanmasında, kollektif şirketlerin ortakları ile adi ve eshamlı komandit şirketlerin komandite ortakları teşebbüs sahibi olarak kabul edilir.

Kaynak: Gelir Vergisi Kanunu 

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/ticari-kazancin-tespitinde-indirilemeyecek-giderler-nelerdir/feed/ 0
TUGS’a Kayıtlı Gemiler Kullanılarak Yapılan Deniz İnşaat İşlerinden Elde Edilen Kazançlar İstisna Kapsamında mıdır? https://www.muhasebenews.com/tugsa-kayitli-gemiler-kullanilarak-yapilan-deniz-insaat-islerinden-elde-edilen-kazanclar-istisna-kapsaminda-midir/ https://www.muhasebenews.com/tugsa-kayitli-gemiler-kullanilarak-yapilan-deniz-insaat-islerinden-elde-edilen-kazanclar-istisna-kapsaminda-midir/#respond Thu, 01 Nov 2018 09:45:05 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=17146 (GİB – ÖZELGE)

Konu: TUGS’a kayıtlı gemiler kullanılarak yapılan deniz inşaat işlerinden elde edilen kazancın istisna olup olmadığı, su tesviye cihazının bedelinin maliyete eklenip eklenmeyeceği, amortisman oranları.

İlgide kayıtlı özelge talep formunda; Türkiye ve uluslararası sularda her türlü gemi ve deniz taşıtı işletme, kiralama, gemi kurtarma ile liman ve köprü gibi deniz inşaat faaliyetlerinde bulunduğunuzu, deniz inşaat faaliyetlerini zorunlu olarak işletmenin aktifinde yer alan Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı gemilerle yaptığınızı belirterek bahse konu gemiler olmadan yapılamayacak olan liman, köprü gibi deniz inşaat hizmetlerinden elde edilen gelirlere kurumlar vergisi istisnası uygulanıp uygulanmayacağı, alt taşeron firma olarak İzmit Körfez Köprüsü işinde kullanılmak üzere sadece bu iş için özel olarak imal edilmiş olan ve bu proje tamamlandıktan sonra başka bir faaliyette kullanılması söz konusu olmayan su tesviye cihazının maliyetini doğrudan proje maliyetine dahil edip edemeyeceğinizi, dahil edilemeyecek ise amortisman süresinin kaç yıl olacağı, ayrıca Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde yer almayan, motorlu araçlarla çekilen, kendi başına hareket imkanı bulunmayan ve deniz yüzeyinde kullanılan dubanın kullanım süresinin kaç yıl olacağı hususlarında bilgi talep edildiği anlaşılmış olup konuya ilişkin Başkanlığımız görüşü aşağıda açıklanmıştır.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNA GÖRE
            5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6’ncı maddesinde; “(1) Kurumlar vergisi, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanır.

(2) Safî kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticarî kazanç hakkındaki hükümleri uygulanır…”
hükümleri yer almaktadır.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37’nci maddesinde; “Her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazanç ticari kazançtır.”
hükmüne yer verilmiştir.

4490 sayılı Türk Uluslararası Gemi Sicili Kanununun “Tanımlar” başlıklı 2’nci maddesinde, gemi kavramının, ticari amaçla kullanılan her türlü yük, yolcu ve açık deniz balıkçı gemilerini ifade ettiği ve aynı kanunun “Mali Hükümler” başlıklı 12 nci maddesinin birinci fıkrasında; “Bu Kanun uyarınca oluşturulan Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı gemilerin ve yatların işletilmesinden ve devrinden elde edilen kazançlar, gelir ve kurumlar vergileriyle fonlardan istisnadır.”
hükmü yer almaktadır.

Öte yandan, 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “5.12.1. Türk Uluslararası Gemi Siciline Kayıtlı Gemilerin İşletilmesinden ve Devrinden Elde Edilecek Kazançlara İlişkin İstisna” başlıklı bölümünün “5.12.1.1. Yasal Düzenleme ve İstisnanın Kapsamı” adlı alt başlığında ise;

“4490 sayılı Türk Uluslararası Gemi Sicili Kanunu ile 491 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 5266 sayılı Kanunun 3 üncü maddesiyle değişik 12’nci maddesinin birinci fıkrasında, “Bu Kanun uyarınca oluşturulan Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı gemilerin ve yatların işletilmesinden ve devrinden elde edilen kazançlar, gelir ve kurumlar vergileriyle fonlardan istisnadır.” hükmü yer almaktadır.

Bu hükme göre, 4490 sayılı Kanunla oluşturulan Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı gemilerin ve yatların işletilmesinden elde edilen kazançlar, faaliyetin gelir vergisi mükelleflerince (dar mükellefler dâhil) yapılması halinde gelir vergisinden, kurumlar vergisi mükelleflerince (dar mükellefler dâhil) yapılması halinde kurumlar vergisinden; Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı gemilerin devrinden elde edilecek kazançlar da gelir ve kurumlar vergisinden istisna olacaktır.

Bu istisna, gerçek ve tüzel kişilerin Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıt ettirdikleri gemilerin ve yatların işletilmesinden ve devrinden elde ettikleri kazançları ile sınırlıdır…”
düzenlemelerine yer verilmiştir.

Bu hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı gemilerin liman, köprü gibi inşaatların yapımında kullanılmasından elde edilen kazançlar için 4490 sayılı Kanunun 12’nci maddesinde yer alan istisnadan yararlanmanız mümkün değildir. Dolayısıyla istisna kapsamında olmayan kazancın kurum kazancına dahil edilmesi gerekmektedir.

VERGİ USUL KANUNUNA GÖRE
            213 sayılı Vergi Usul Kanununun 5024 sayılı Kanunla değişen 315’inci maddesinde, mükelleflerin amortismana tabi iktisadi kıymetlerini Maliye Bakanlığının tespit ve ilan edeceği oranlar üzerinden itfa edecekleri ve ilan edilecek oranların tespitinde iktisadi kıymetlerin faydalı ömürlerinin dikkate alınacağı hükme bağlanmış olup, anılan maddenin Bakanlığımıza verdiği yetkiye istinaden, amortismana tabi iktisadi kıymetler için uygulanacak “Faydalı Ömür ve Amortisman Oranları” tespit edilmiş ve bu oranlar 333, 339, 365, 389, 399, 406, 418 ve 439 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğleri ile açıklanmıştır.

333 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin “4. Listelerde Bulunmayan İktisadi Kıymetler” bölümünde ise, listedeki herhangi bir sınıflamada yer almayan amortismana tabi iktisadi kıymetlere uygulanacak amortisman oranları için mükelleflerin müracaatları üzerine Maliye Bakanlığınca belirlenecek süre ve oranlar üzerinden amortisman ayrılabileceği ifade edilmektedir.

Bu itibarla, 333 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ekinde sayılan amortismana tabi iktisadi kıymetler içerisinde yer almayan bahse konu makina ve dubanın bu listeye eklenmesi için Gelir İdaresi Başkanlığına müracaatta bulunmanız gerekmektedir.

Kaynak: İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
11 Haziran 2015 Tarih ve 62030549-125[5-2014/295]-60324 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/tugsa-kayitli-gemiler-kullanilarak-yapilan-deniz-insaat-islerinden-elde-edilen-kazanclar-istisna-kapsaminda-midir/feed/ 0