yapılmalıdır – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Fri, 22 Mar 2024 06:27:13 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Anonim şirketlerde 2023 yılı kar dağıtımı hangi tarihte yapılmalıdır? https://www.muhasebenews.com/anonim-sirketlerde-2023-yili-kar-dagitimi-hangi-tarihte-yapilmalidir/ https://www.muhasebenews.com/anonim-sirketlerde-2023-yili-kar-dagitimi-hangi-tarihte-yapilmalidir/#respond Fri, 22 Mar 2024 06:27:13 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149980 Anonim şirketlerde 2023 yılı kar dağıtımı hangi tarihte yapılmalıdır?

2024 Yılının herhangi bir tarihinde yapılır. Şirketin bilanço, gelir tablosu ve varsa diğer mali tabloları hazırlandıktan sonra kar dağıtım yapabilmek için genel kurulu toplantıya çağırmak, mali tabloları görüşmek, onaylamak ve ardından kar dağıtımı kararı almak gerekiyor.

 


KÂR PAYI TEBLİĞİ

(II-19.1)

BİRİNCİ BÖLÜM

Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Amaç ve kapsam

MADDE 1 – (1) Bu Tebliğin amacı, ortaklıkların kâr payı ile kâr payı avansı dağıtımında, kâr payının korunmasında ve kâr dağıtım politikasının belirlenmesinde uyacakları usul ve esasları düzenlemektir.

Dayanak

MADDE 2 – (1) Bu Tebliğ 6/12/2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanununun 19 uncu ve 20 nci maddelerine dayanılarak hazırlanmıştır.

Tanımlar

MADDE 3 – (1) Bu Tebliğde geçen;

a) Ara dönem finansal tablo: 3, 6 ve 9 aylık dönem sonları itibarıyla hazırlanmış finansal tabloları,

b) Borsa: Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinde tanımlanan borsayı,

c) Hesap dönemi: Normal veya özel hesap dönemi olarak belirlenen on iki aylık dönemi,

ç) İmtiyazlı pay: Kâr payı imtiyazı bulunan payları,

d) Kanun: 6362 sayılı Kanunu,

e) Kâr payı: Genel kurulca belirlenen politika çerçevesinde hesap dönemi itibarıyla net dönem kârı ve kâr dağıtımına konu edilebilecek diğer kaynaklar üzerinden ortaklara ve kâra katılan diğer kişilere genel kurulca dağıtılmasına karar verilen tutarı,

f) Kâr payı avansı: Yıllık finansal tablolar üzerinden dağıtılacak kâr payından mahsup edilmek üzere ara dönem finansal tablolara göre oluşan kârlar üzerinden bu Tebliğ hükümlerine göre hesaplanan tutarı,

g) Kurul: Sermaye Piyasası Kurulunu,

ğ) Ortaklık: Payları halka arz edilmiş olan veya halka arz edilmiş sayılan anonim ortaklıkları,

h) TTK: 13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununu

ifade eder.

İKİNCİ BÖLÜM

Kâr Dağıtım Politikasına ve Kâr Payına İlişkin Esaslar

Kâr dağıtım politikası

MADDE 4 – (1) Ortaklıklar, kârlarını genel kurulları tarafından belirlenecek kâr dağıtım politikaları çerçevesinde ve ilgili mevzuat hükümlerine uygun olarak genel kurul kararıyla dağıtır. Ortaklıkların kâr dağıtım politikalarına ilişkin olarak Kurul tarafından benzer nitelikteki ortaklıklar bazında farklı esaslar belirlenebilir.

(2) Ortaklıkların kâr dağıtım politikalarında asgari olarak aşağıdaki hususlara yer verilmesi gerekir:

a) Kâr payı dağıtılıp dağıtılmayacağı, dağıtılacak ise ortaklar ve kâra katılan diğer kişiler için belirlenen kâr payı dağıtım oranı.

b) Kâr payının ödenme şekli.

c) Kâr payı dağıtım işlemlerine en geç dağıtım kararı verilen genel kurul toplantısının yapıldığı hesap dönemi sonu itibarıyla başlanması şartıyla, kâr payının ödenme zamanı.

ç) Kâr payı avansı dağıtılıp dağıtılmayacağı, dağıtılacak ise buna ilişkin esaslar.

(3) Kâr dağıtım politikasında değişiklik yapılmak istenmesi durumunda, bu değişikliğe ilişkin yönetim kurulu kararı ve değişikliğin gerekçesi, Kurulun özel durumların kamuya açıklanmasına ilişkin düzenlemeleri çerçevesinde kamuya duyurulur.

Kâr payı dağıtım esasları

MADDE 5 – (1) Ortaklıklarda kâr payı, dağıtım tarihi itibarıyla mevcut payların tümüne, bunların ihraç ve iktisap tarihleri dikkate alınmaksızın payları oranında eşit olarak dağıtılır. Kâr payı imtiyazına ilişkin haklar saklıdır.

(2) Kâr payı, dağıtımına karar verilen genel kurul toplantısında karara bağlanmak şartıyla eşit veya farklı tutarlı taksitlerle ödenebilir. Kâr payının taksitle ödenmesinde aşağıdaki hususlara uyulur:

a) Taksit sayısı genel kurul tarafından veya genel kurul tarafından açıkça yetkilendirilmesi şartıyla yönetim kurulu tarafından belirlenir.

b) Taksit ödeme zamanlarının genel kurul kararıyla belirlenmediği durumlarda; yönetim kurulu kararıyla belirlenecek ödeme zamanları, genel kurulu takip eden on beş gün içinde Kurulun özel durumların kamuya açıklanmasına ilişkin düzenlemeleri çerçevesinde ortaklık tarafından kamuya duyurulur.

c) Taksit ödemeleri, ödeme tarihi itibarıyla mevcut payların tümüne, bunların ihraç ve iktisap tarihleri dikkate alınmaksızın payları oranında eşit olarak dağıtılır.

ç) Genel kurul tarafından pay sahibi dışındaki kişilere dağıtılmasına karar verilen kâr payı tutarı, pay sahiplerine yapılacak taksit ödemeleri ile orantılı olarak ve aynı usul ve esaslar çerçevesinde ödenir.

(3) TTK’ya göre ayrılması gereken yedek akçeler ile esas sözleşmede veya kâr dağıtım politikasında pay sahipleri için belirlenen kâr payı ayrılmadıkça; başka yedek akçe ayrılmasına, ertesi yıla kâr aktarılmasına ve intifa senedi sahiplerine, yönetim kurulu üyelerine, ortaklık çalışanlarına ve pay sahibi dışındaki kişilere kârdan pay dağıtılmasına karar verilemeyeceği gibi, pay sahipleri için belirlenen kâr payı nakden ödenmedikçe bu kişilere kârdan pay dağıtılamaz. Bu maddenin ikinci fıkrası ile TTK’nın 348 inci maddesinin birinci fıkrası ve üçüncü fıkrası hükümleri saklıdır.

(4) İmtiyazlı pay sahiplerine, intifa senedi sahiplerine, yönetim kurulu üyelerine, ortaklık çalışanlarına ve pay sahibi dışındaki kişilere kârdan pay verilebilmesi için ortaklık esas sözleşmesinde hüküm bulunması zorunludur. Esas sözleşmede söz konusu kişilere kâr payı dağıtılması hususunda hüküm bulunmasına rağmen, kâr payına ilişkin olarak herhangi bir oran belirlenmemişse; bu kişilere dağıtılacak kâr payı tutarı, imtiyazdan kaynaklananlar hariç her durumda pay sahiplerine dağıtılan kâr payının dörtte birini aşamaz.

(5) Katılma intifa senetleri sahiplerinin kâr payı hakkı ile tahvillere kârdan pay verilmesine ilişkin Kurul düzenlemeleri saklıdır.

Bağışlar

MADDE 6 – (1) Ortaklıklar tarafından bağış yapılabilmesi için esas sözleşmede hüküm bulunması şarttır. Yapılacak bağışın sınırı, esas sözleşmede belirtilmeyen durumlarda genel kurulca belirlenir. Kurul, bağış tutarına üst sınır getirmeye yetkilidir. Ortaklıkların ilgili hesap dönemi içinde yapmış olduğu bağışlar dağıtılabilir kâr matrahına eklenir.

(2) Bu madde hükmü çerçevesinde yapılacak bağış ve ödemelerin, Kurulun özel durumların kamuya açıklanmasına ilişkin düzenlemeleri çerçevesinde kamuya duyurulması ve olağan genel kurulda ortakların bilgisine sunulması zorunludur.

(3) Kurulun örtülü kazanç aktarımı yasağına ilişkin düzenlemeleri ve uyulması zorunlu kurumsal yönetim ilkeleri saklıdır.

Payları borsada işlem görmeyen ortaklıklara ilişkin özel hükümler

MADDE 7 – (1) Payları borsada işlem görmeyen ortaklıklar için kâr payı dağıtım oranı, bu Tebliğ hükümleri uyarınca belirlenen bağışlar eklenmiş net dağıtılabilir dönem kârının yüzde yirmisinden az olamaz.

(2) Payları borsada işlem görmeyen ortaklıkların kâr payını tam ve nakden dağıtmaları zorunludur. Kâr payı ödemeleri kâr payı kuponunun ortaklığa ibrazı karşılığında yapılır. Bu ortaklıklar, Tebliğin 5 inci maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenen taksitle kâr dağıtımı uygulamasından yararlanamazlar.

(3) Payları borsada işlem görmeyen ortaklıklar, bu maddenin birinci fıkrasına göre hesaplanan kâr payı tutarının genel kurula sunulacak son yıllık finansal tablolara göre sermayenin yüzde beşinden daha düşük olması veya söz konusu finansal tablolara göre net dağıtılabilir dönem kârının 100.000 TL’nin altında olması durumunda, ilgili hesap dönemi için kâr payı dağıtmayabilir. Bu durum, dağıtmama nedeni ile birlikte Kurulun özel durumların kamuya açıklanmasına ilişkin düzenlemeleri çerçevesinde kamuya duyurulur.

(4) Bu maddenin üçüncü fıkrası hükmü çerçevesinde dağıtılmayan kâr payı, daha sonraki dönemlerde yapılacak hesaplamalarda kâr payı kalemi olarak dikkate alınır.

Kamuyu aydınlatma

MADDE 8 – (1) Payları borsada işlem gören ortaklıkların kâr dağıtımına ilişkin yönetim kurulu önerisi veya kâr payı avansı dağıtımına ilişkin yönetim kurulu kararı, şekli ve içeriği Kurulca belirlenen kâr dağıtım tablosu veya kâr payı avansı dağıtım tablosu ile birlikte Kurulun özel durumların kamuya açıklanmasına ilişkin düzenlemeleri çerçevesinde kamuya duyurulur. Kâr dağıtım tablosunun en geç olağan genel kurul gündeminin ilan edildiği tarihte kamuya açıklanması zorunludur.

(2) Payları borsada işlem görmeyen ortaklıkların kâr dağıtımına ilişkin yönetim kurulu önerisi, şekli ve içeriği Kurulca belirlenen kâr dağıtım tablosu ile birlikte en geç olağan genel kurul gündeminin ilan edildiği tarihte, Kurulun özel durumların kamuya açıklanmasına ilişkin düzenlemeleri çerçevesinde kamuya duyurulur ve ortaklığın merkezinin bulunduğu yerde mahalli veya ülke çapında yayınlanan en az bir gazetede ve varsa ortaklığın internet sitesinde ilan edilir. Kâr dağıtım tablosu ayrıca ortaklık merkezinde pay sahiplerinin incelemesine açık tutulur.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Kâr Payı Avansına İlişkin Genel Esaslar

Kâr payı avansı dağıtım esasları ve sorumluluk

MADDE 9 – (1) Payları borsada işlem gören ortaklıklar, ara dönem finansal tablolarında yer alan kârları üzerinden nakden kâr payı avansı dağıtabilir. Belirli bir ara döneme ilişkin kâr payı avansı taksitle dağıtılamaz.

(2) Kâr payı avansı dağıtmak isteyen ortaklıkların esas sözleşmelerinde hüküm bulunması ve genel kurul kararıyla ilgili hesap dönemi ile sınırlı olacak şekilde yönetim kuruluna kâr payı avansı dağıtımına karar vermek üzere yetki vermeleri zorunludur. Anılan genel kurul toplantısında, ilgili hesap dönemi sonunda yeterli kâr oluşmaması veya zarar oluşması durumlarında, dağıtılacak kâr payı avansının söz konusu hesap dönemine ilişkin yıllık finansal durum tablosunda yer alan kâr dağıtımına konu edilebilecek kaynaklardan mahsup edileceği hususunun da karara bağlanması gereklidir.

(3) Yönetim kuruluna genel kurul tarafından kâr payı avansı dağıtımı için yetki verildiğinde; yönetim kurulu tarafından kâr payı avansı dağıtma veya dağıtmama konusunda bir karar alınması ve bu kararın en geç ara dönem finansal tabloların kamuya açıklandığı tarih itibarıyla Kurulun özel durumların kamuya açıklanmasına ilişkin düzenlemeleri çerçevesinde ortaklık tarafından kamuya duyurulması zorunludur.

(4) Ortaklıklarda kâr payı avansı, dağıtım tarihi itibarıyla mevcut payların tümüne, bunların ihraç ve iktisap tarihleri dikkate alınmaksızın payları oranında eşit olarak dağıtılır. Pay sahibi dışındaki kişilere kâr payı avansı dağıtılamaz. Kâr payı avansı, imtiyazlı paylara imtiyaz dikkate alınmadan ödenir.

(5) Kâr payı avansının hesaplanması ve dağıtılmasında yönetim kurulu üyeleri ve varsa bağımsız denetimi yapanların sorumlulukları Kanunun 20 nci maddesi hükümlerine tabidir.

Dağıtılacak kâr payı avansı tutarının hesaplanması

MADDE 10 – (1) Dağıtılacak kâr payı avansı, ara dönem finansal tablolara göre oluşan net dönem kârından TTK’ya ve esas sözleşmeye göre ayrılması gereken yedek akçeler ile geçmiş yıllar zararları düşüldükten sonra kalan kısmın yarısını geçemez.

(2) Bir hesap döneminde verilecek toplam kâr payı avansı tutarı;

a) Bir önceki yıla ait net dönem kârının yarısından,

b) İlgili ara dönem finansal tablolarında yer alan net dönem kârı hariç kâr dağıtımına konu edilebilecek diğer kaynaklardan

düşük olanı aşamaz.

(3) Aynı hesap dönemi içinde birden fazla sayıda kâr payı avansı ödemesi yapıldığı takdirde; sonraki ara dönemlerde ödenecek kâr payı avansları hesaplanırken, önceki ara dönemlerde ödenen kâr payı avansları bu maddenin ikinci fıkrasına göre hesaplanan tutardan indirilir.

(4) Önceki hesap dönemlerinde ödenen kâr payı avansları mahsup edilmeden, sonraki hesap dönemlerinde ilave kâr payı avansı verilemez ve kâr payı dağıtılamaz.

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

Çeşitli ve Son Hükümler

Geçmiş yıllar zararları

MADDE 11 – (1) Ortaklıkların geçmiş yıllar zararlarının; geçmiş yıllar kârları, paylara ilişkin primler dahil genel kanuni yedek akçe, sermaye hariç özkaynak kalemlerinin enflasyon muhasebesine göre düzeltilmesinden kaynaklanan tutarların toplamını aşan kısmı, net dağıtılabilir dönem kârının hesaplanmasında indirim kalemi olarak dikkate alınır.

Tahsil edilmeyen kâr payı bedellerinin zaman aşımına uğraması

MADDE 12 – (1) Ortaklar ve kâra katılan diğer kimseler tarafından tahsil edilmeyen kâr payı bedelleri, 12/6/1933 tarihli ve 2308 sayılı Şirketlerin Müruru Zamana Uğrayan Kupon Tahvilat ve Hisse Senedi Bedellerinin Hazineye İntikali Hakkında Kanun uyarınca dağıtım tarihinden itibaren beş yılda zaman aşımına uğrar.

Kâr payı rehberi

MADDE 13 – (1) Kurul, kâr payı dağıtımına konu edilebilecek kaynaklar ile ortaklıkların kâr payı ve kâr payı avansı dağıtımına ilişkin bir rehber hazırlayarak kamuya duyurur ve bu rehberi gerektiğinde günceller.

Katsayı

MADDE 14 – (1) Bu Tebliğde belirtilen tutarlar, her yıl Maliye Bakanlığınca ilan edilen yeniden değerleme katsayısı dikkate alınarak Kurulca yeniden belirlenebilir.

Kurul ücreti istisnası

MADDE 15 – (1) Ortaklıklar tarafından net dağıtılabilir dönem kârının en az yüzde yirmi beşi oranında nakit kâr payı dağıtımına karar verilmesi durumunda; dağıtıma ilişkin genel kurul kararının alınmasından itibaren bir yıl içinde gerçekleştirilecek pay ihraçlarından alınacak Kurul ücretlerinde, 22/6/2013 tarihli ve 28685 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan VII-128.1 sayılı Pay Tebliğinin 26 ncı maddesinde düzenlenen oranların yüzde yetmiş beşi esas alınır.

Saklı hükümler

MADDE 16 – (1) Bu Tebliğin yatırım ortaklıkları açısından uygulanmasında Kurulun ilgili düzenlemeleri saklıdır.

Yürürlükten kaldırılan tebliğ

MADDE 17 – (1) 13/11/2001 tarihli ve 24582 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Sermaye Piyasası Kanununa Tabi Olan Halka Açık Anonim Ortaklıkların Temettü ve Temettü Avansı Dağıtımında Uyacakları Esaslar Hakkında Tebliğ (Seri: IV, No: 27) yürürlükten kaldırılmıştır.

(2) Kurulun diğer düzenlemelerinde Sermaye Piyasası Kanununa Tabi Olan Halka Açık Anonim Ortaklıkların Temettü ve Temettü Avansı Dağıtımında Uyacakları Esaslar Hakkında Tebliğ (Seri: IV, No: 27)’e yapılan atıflar bu Tebliğe yapılmış sayılır.

Yürürlük

MADDE 18 – (1) Bu Tebliğ 1/2/2014 tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 19 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Kurul yürütür.

 


Kaynak: Mevzuat.gov.tr, İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/anonim-sirketlerde-2023-yili-kar-dagitimi-hangi-tarihte-yapilmalidir/feed/ 0
SGK Mevzuatı açısından Şubat ayında tam çalışanların bildirimi 30 gün olarak yapılmalıdır https://www.muhasebenews.com/sgk-mevzuati-acisindan-subat-ayinda-tam-calisanlarin-bildirimi-30-gun-olarak-yapilmalidir/ https://www.muhasebenews.com/sgk-mevzuati-acisindan-subat-ayinda-tam-calisanlarin-bildirimi-30-gun-olarak-yapilmalidir/#respond Fri, 08 Mar 2024 11:29:11 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149697 Limited Şirket firmamızda 4/1a’lı çalışan bir personelimiz var. Bu çalışanımız şubat ayını tam olarak çalışıp, ay sonu işten ayrıldı. İşten çıkış tarihi 29/02/2024’dür. SGK işçi çıkış bordrosunda, çalışılan gün sayısı olarak 29 gün mü, yoksa 30 gün mü yazmam gerekiyor?

Şubat ayında kesintisiz ve sürekli şekilde, maktu ücretle çalışan sigortalıların gün sayıları; Şubat ayının 28 veya 29 gün olduğuna bakılmaksızın, 30 gün şeklinde SGK’ya bildirilmektedir. İş sözleşmesinde, maktu ücretle anlaşıldıysa, sigortalıya ücrette kesinti yapılmaksızın tam ücreti ödenmektedir. Günlük veya saatlik ücretle anlaşılması halinde çalışılan gün/saat üzerinden hesaplama yapılarak ödeme yapılacak ve SGK’ya bildirimi 30 gün yapılacaktır.


İLİNTİLİ VE BENZER İÇERİKLER

Şubat ayında tüm ay istirahatli olan personelin doğum izni nedeniyle bildirge düzenlenirken eksik gün sayısı 30 olarak mı bildirilecek, yoksa 28 gün olarak mı?

Şubat ayı çalışma gün sayısı – eksik gün sayısı = Bildirilecek gün sayısı

29 gün – 29 gün = 0 gün


Şubat ayında eksik günü olan çalışan için SGK gün hesaplaması nasıl yapılır?


Sosyal sigorta mevzuatı açısından aylar kaç gün sürdüklerine bakılmaksızın (28, 29, 30, 31) 30 gün olarak dikkate alınmaktadır.

Herhangi bir ayda eksik çalışması bulunmayan bir sigortalı için ilgili ayın kaç gün sürdüğüne bakılmaksızın 30 gün üzerinden sigorta bildirimi yapılmaktadır. Bu durum Şubat ayı için de aynen geçerlidir.

Öte yandan; ilgili ayda eksik çalışması bulunan sigortalının prim günü sayısı, çalıştığı gün sayısına bakılarak belirlenmektedir.

Örneğin; Şubat ayında “3” gün raporlu bulunan bir sigortalı, Şubat ayı 29 gün sürdüğü için (2024 yılı için) 26 gün çalışmış olacaktır.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sgk-mevzuati-acisindan-subat-ayinda-tam-calisanlarin-bildirimi-30-gun-olarak-yapilmalidir/feed/ 0
Ortaklar pay defterine sermaye kaydı nominal değerden mi yapılmalıdır? https://www.muhasebenews.com/ortaklar-pay-defterine-sermaye-kaydi-nominal-degerden-mi-yapilmalidir/ https://www.muhasebenews.com/ortaklar-pay-defterine-sermaye-kaydi-nominal-degerden-mi-yapilmalidir/#respond Sat, 02 Mar 2024 07:58:06 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149531 Ticaret sicile pay defteri dolduruyoruz limited şirket olduğu için nominal değer kısmını yazmalı mıyız?

Pay defterine nominal değer yazılır.


Nominal sermaye payı, bir şirketin sermayesinin, hisse senetlerine bölünmüş olan nominal (itibari) değerlerinin her bir hisse senedi için belirlenen değeridir. Bir başka deyişle, nominal sermaye payı, şirketin çıkardığı hisse senetlerinin üzerinde yazılı olan ve hisse senedinin temsil ettiği sermaye miktarını ifade eder. Bu değer, hisse senedinin piyasa değerinden (gerçek değer) farklı olabilir ve genellikle şirketin kuruluş aşamasında belirlenir.

Nominal sermaye payı, şirketin kayıtlı sermaye sistemine dahil olup olmadığına bağlı olarak önem taşır. Kayıtlı sermaye sistemi içinde bir şirket, sermaye artırımı yaparken yeni hisse senetlerini nominal değer üzerinden çıkarır. Bu değer, hisse senedinin piyasa değeriyle aynı olmayabilir ve genellikle daha düşük bir değerdir. Nominal sermaye payı, aynı zamanda şirketin mali tablolarında ve sermaye yapısında önemli bir yer tutar ve hissedarların şirketteki paylarının bir göstergesidir.

Türkiye’de şirketler, özellikle anonim şirketler (A.Ş.) ve limited şirketler (Ltd. Şti.), çeşitli yasal yükümlülükler çerçevesinde çeşitli defterler tutmak zorundadır. Bu defterlerden biri de “Ortaklar Pay Defteri”dir. Ortaklar Pay Defteri’nin yazılması ve tutulması, Türk Ticaret Kanunu ve ilgili diğer yasal mevzuatlarda belirtilen kurallara göre yapılmalıdır. İşte genel bir rehber:

Ortaklar Pay Defteri Yazımı için Temel Kurallar:

1. Resmi Format ve Onayı:

Ortaklar Pay Defteri, noter veya ticaret sicil müdürlüğü tarafından onaylanmalıdır. Defterin formatı, Türk Ticaret Kanunu ve Sermaye Piyasası Kurulu’nun (SPK) belirlediği standartlara uygun olmalıdır.

2. Bilgilerin Net ve Doğru Olması:

Deftere, ortakların adı, soyadı, TC kimlik numarası (gerçek kişiler için) veya ticaret unvanı ve merkezi (tüzel kişiler için), sahip oldukları payların nominal değeri, payların ne zaman ve nasıl iktisap edildiği gibi bilgiler eksiksiz ve doğru bir şekilde yazılmalıdır.

3. Her Bir Ortak için Ayrı Sayfa:

Her bir ortak için defterde ayrı bir sayfa ayrılmalı ve bu sayfada ortağın şirketteki payı detaylı olarak belirtilmelidir.

4. Değişikliklerin Kaydı:

Ortakların paylarındaki her türlü değişiklik (örneğin, pay devri, sermaye artırımı veya azaltımı gibi) zamanında ve doğru bir şekilde Ortaklar Pay Defteri’ne işlenmelidir.

5. Yasal Düzenlemelere Uygunluk:

Defterin tutulması ve saklanması, Türk Ticaret Kanunu ve ilgili diğer yasal düzenlemelere uygun olarak gerçekleştirilmelidir. Örneğin, defteri şirket varlığını sürdürdükçe ve kapatıldıktan sonra da TTK gereği en az 10 yıl boyunca saklanması gerekmektedir.

Uygulama:

Ortaklar Pay Defterinin Tutulması:

Defter, şirketin merkezinde muhafaza edilmeli ve yetkili mercilerin, ortakların veya ilgili diğer kişilerin incelemesine hazır bulundurulmalıdır.

Denetim:

Şirketin Ortaklar Pay Defteri denetçi tarafından da incelenebilir.

Ortaklar Pay Defteri’nin doğru ve düzenli bir şekilde tutulması, şirket yönetiminin şeffaflığı ve hukuki sorumluluklarının yerine getirilmesi açısından büyük önem taşır. Bu nedenle, şirketlerin ve ortakların bu konuda dikkatli olması ve gerektiğinde profesyonel destek alması önerilir.

Kaybolma :

Şirketin Ortaklar Pay Defterinin kaybolması durumunda asliye ticaret mahkemesine başvurulması ve zayi belgesi alınmalıdır. Aksi taktirde yeni defterin noterden tasdik edilmesi mümkün değildir.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/ortaklar-pay-defterine-sermaye-kaydi-nominal-degerden-mi-yapilmalidir/feed/ 0
Tasfiyeye giren kooperatifin önceki defterleri için kapanış tasdiki ne kadar sürede yapılmalıdır? https://www.muhasebenews.com/tasfiyeye-giren-kooperatifin-onceki-defterleri-icin-kapanis-tasdiki-ne-kadar-surede-yapilmalidir/ https://www.muhasebenews.com/tasfiyeye-giren-kooperatifin-onceki-defterleri-icin-kapanis-tasdiki-ne-kadar-surede-yapilmalidir/#respond Thu, 01 Feb 2024 14:24:47 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149048 Tasfiyeye giren kooperatifin. Tasfiyeden önceki kullanmış olduğu defterlerinin notere kapanış yapılma süresi var mı?

Yevmiye defterinin kapanışı tasfiyeye girdiği tarihten itibaren 6 ay içinde yapılması gerekir.


İLİNTİLİ İÇERİK

Tasfiye beyannameleri ne zaman verilmelidir? Başlıklı içerik için TIKLAYINIZ…

Tasfiye ile ilgili vergisel yükümlülükleri açıklayan içerikte yer alan konular ile ilgili bazı başlıklar;

-Tasfiye dönemi

-Tasfiyenin aynı yıl içinde sonuçlanması hali

-Tasfiyenin bir yıldan fazla devam etmesi hali

-Tasfiyenin zararla kapanması halinde düzeltme

-Tasfiyede zamanaşımı

Tasfiyeden vazgeçilmesi

Tasfiye beyannameleri

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/tasfiyeye-giren-kooperatifin-onceki-defterleri-icin-kapanis-tasdiki-ne-kadar-surede-yapilmalidir/feed/ 0
Emeklilik nedeniyle kıdem tazminatı ödenerek çıkışı yapılan personel tekrar aynı işyerinde çalışmaya devam ettiğinde ihbar süresi hesaplaması neye göre yapılmalıdır? https://www.muhasebenews.com/emeklilik-nedeniyle-kidem-tazminati-odenerek-cikisi-yapilan-personel-tekrar-ayni-isyerinde-calismaya-devam-ettiginde-ihbar-suresi-hesaplamasi-neye-gore-yapilmalidir/ https://www.muhasebenews.com/emeklilik-nedeniyle-kidem-tazminati-odenerek-cikisi-yapilan-personel-tekrar-ayni-isyerinde-calismaya-devam-ettiginde-ihbar-suresi-hesaplamasi-neye-gore-yapilmalidir/#respond Thu, 07 Dec 2023 18:03:11 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=148004 Emeklilik nedeniyle kıdem tazminatı ödemesi yapılarak çıkışı verilen personel tekrar aynı işyerinde çalışmaya devam ettiğinde ihbar süresi hesaplaması neye göre yapılmalıdır?

Hizmet süresi birleştirilerek hesaplama yapılması gerekmektedir.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/emeklilik-nedeniyle-kidem-tazminati-odenerek-cikisi-yapilan-personel-tekrar-ayni-isyerinde-calismaya-devam-ettiginde-ihbar-suresi-hesaplamasi-neye-gore-yapilmalidir/feed/ 0
İş yeri kapanışı yapan kişinin Bağ-kur kapanışı ne kadar sürede yapılmalıdır? https://www.muhasebenews.com/is-yeri-kapanisi-yapan-kisinin-bag-kur-kapanisi-ne-kadar-surede-yapilmalidir/ https://www.muhasebenews.com/is-yeri-kapanisi-yapan-kisinin-bag-kur-kapanisi-ne-kadar-surede-yapilmalidir/#respond Sun, 03 Dec 2023 23:00:40 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=147914 Şahıs (gerçek usul) bilanço usulü mükellefime 30.11.2023 tarihi itibariyle kapanışını vereceğim. BağKur kapanışı için süre ne kadardır?

10 gün bildirim süresi bulunmaktadır.

 

 

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/is-yeri-kapanisi-yapan-kisinin-bag-kur-kapanisi-ne-kadar-surede-yapilmalidir/feed/ 0
Tasfiye sonu yapılan şirketin yevmiye defteri kapanış tasdiki ne zaman yapılmalıdır? https://www.muhasebenews.com/tasfiye-sonu-yapilan-sirketin-yevmiye-defteri-kapanis-tasdiki-ne-zaman-yapilmalidir/ https://www.muhasebenews.com/tasfiye-sonu-yapilan-sirketin-yevmiye-defteri-kapanis-tasdiki-ne-zaman-yapilmalidir/#respond Wed, 04 Oct 2023 19:00:33 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=146824 Tasfiye dönemi sona ermiş bir ltd. şti. tasfiye dönemine ait yevmiye defterinin kapanış tasdiki ne zaman yapılmalıdır?

Kapanış tarihinden itibaren 6 ay içinde kapanış onayı yaptırılacak.

Tasfiye halindeki şirketin tasfiyesi sürüyor ise yevmiye defteri kapanış onayı 30/06/2021 tarihine kadar yapılacaktır.


İLGİLİ İÇERİKLER

17. Tasfiye

17.1. Tasfiye dönemi

Her ne sebeple olursa olsun, tasfiye haline giren kurumların vergilendirilmesinde hesap dönemi yerine tasfiye dönemi geçerli olacaktır.

Tasfiye, kurumun tasfiyeye girmesine ilişkin genel kurul kararının tescil edildiği tarihte başlar ve tasfiye kararının tescil edildiği tarihte sona erer.

Başlangıç tarihinden aynı takvim yılı sonuna kadar olan dönem ile bu dönemden sonraki her takvim yılı ve tasfiyenin sona erdiği dönem için ilgili takvim yılı başından tasfiyenin bitiş tarihine kadar olan dönem bağımsız bir tasfiye dönemi sayılır.

Tasfiyenin aynı takvim yılı içinde sona ermesi halinde tasfiye dönemi, kurumun tasfiye haline girdiği tarihte başlayacak ve tasfiyenin bittiği tarihe kadar devam edecektir.

Örnek 1:

Tasfiyenin aynı yıl içinde sonuçlanması hali:

Kurumun tasfiyeye giriş tarihi:  18/1/2006

Tasfiyenin bitiş tarihi:  12/12/2006

Tasfiye dönemi :  18/1/2006-12/12/2006

Örnek 2:

Tasfiyenin bir yıldan fazla devam etmesi hali:

Kurumun tasfiyeye giriş tarihi:  15/4/2006

Tasfiyenin bitiş tarihi:  4/6/2008

I.Tasfiye dönemi :  15/4/2006-31/12/2006

II.Tasfiye dönemi:  1/1/2007-31/12/2007

III. Tasfiye dönemi:  1/1/2008-4/6/2008

17.1.1. Tasfiyenin zararla kapanması halinde düzeltme

Tasfiyenin zararla kapanması halinde tasfiye sonucu, önceki tasfiye dönemlerine doğru düzeltilir ve önceki dönemlerde fazla ödenen vergiler mükellefe iade edilir. Nihai tasfiye sonucunda matrah beyan edilmesi halinde önceki tasfiye dönemlerinin düzeltilmesi söz konusu olmaz.

Tasfiye işlemleri sürerken vergi oranında meydana gelecek değişmeler söz konusu düzeltme işleminin yapılmasını gerektirmeyecektir. Düzeltme işlemleri ancak son tasfiye döneminin zararla sonuçlanması halinde yapılacaktır.

Örnek 3:

3/6/2006 tarihinde tasfiyeye giren bir kurumda tasfiye 15/4/2009 tarihinde tamamlanmıştır. Bu kurumda 3/6/2006 – 31/12/2006 tarihleri arasındaki dönem birinci tasfiye dönemini, 2007 ve 2008 yılları ikinci ve üçüncü tasfiye dönemlerini, 1/1/2009 – 15/4/2009 tarihleri arasındaki dönem dördüncü ve son tasfiye dönemini oluşturacaktır.

Kurum;

I.Tasfiye döneminde 20.000 TL Kazanç,

II.Tasfiye döneminde 150.000 TL Kazanç,

III. Tasfiye döneminde 50.000 TL Zarar,

Son tasfiye döneminde ise 25.000 TL Zarar,

bildirmiştir.

Bu beyanlara göre ilk iki dönemde (4.000 + 30.000 =) 34.000 TL kurumlar vergisi ödenmiştir.

Oysa tasfiyenin kesin ve nihai sonucuna göre kâr; [(20.000 + 150.000) – (50.000 + 25.000) =] 95.000.- YTL’dir. Bu matrah üzerinden ödenmesi gereken kurumlar vergisi ise 19.000.- YTL olacaktır.

Bu durumda (34.000 – 19.000 =) 15.000.- YTL kuruma iade olunacaktır.

17.1.2. Tasfiyede zamanaşımı

Bir yıldan fazla süren tasfiyelerde tarh zamanaşımı, tasfiyenin sona erdiği dönemi izleyen yıldan başlar.

Örnek 4:

11/2/2002 tarihinde tasfiyeye giren bir kurumda tasfiyenin 4/6/2006 tarihinde sonuçlanmış olması halinde tarh zamanaşımı 1/1/2007 tarihinden itibaren başlar ve 31/12/2011 tarihine kadar 11/2/2002 – 4/6/2006 tarihlerini kapsayan tasfiye dönemleri için tarhiyat yapılabilir.

17.2. Tasfiyeden vazgeçilmesi

Tasfiyeden vazgeçilmesi halinde, kurum hakkında tasfiye hükümleri uygulanmaz. Bu durumda tasfiyeden vazgeçme kararı, bu kararın alındığı tasfiye döneminin başından itibaren geçerli olacak, tasfiyeden vazgeçme kararının alındığı tarihe kadar verilen tasfiye dönemi beyannameleri, normal faaliyet beyannamelerinin yerine geçecektir.

Tasfiyesinden vazgeçilen kurumun geçici vergiyle ilgili yükümlülükleri de tasfiyeden vazgeçilmesine ilişkin kararın alındığı tarihi kapsayan geçici vergilendirme dönemi başından itibaren başlayacaktır.

Örnek 5:

Kurumun tasfiyeye giriş tarihi : 14/2/2006

Tasfiyeden vazgeçme tarihi : 15/4/2008

I.Tasfiye dönemi :14/2/2006-31/12/2006

II.Tasfiye dönemi: 1/1/2007-31/12/2007

Normal beyan dönemi: 1/1/2008-31/12/2008

Örnekten de anlaşılacağı üzere, tasfiyeden vazgeçme kararının alındığı tarihin içinde bulunduğu yıl başı itibarıyla normal beyan dönemine geçilmekte ve söz konusu tasfiyeden vazgeçme kararına ilişkin tarihin (15/4/2008) içinde bulunduğu üç aylık geçici vergi döneminin başından (1/4/2008) itibaren geçici vergi yükümlülüğü başlamaktadır.

17.3. Tasfiye beyannameleri

Tasfiye beyannamesi, tasfiyenin aynı takvim yılı içinde başlayıp sonuçlanması halinde, tasfiyenin sonuçlandığı tarihten itibaren otuz gün içinde kurumun bağlı olduğu vergi dairesine verilecektir.

Tasfiyeye giriş tarihi ile tasfiyenin sonuçlanma tarihinin farklı takvim yıllarında gerçekleşmesi durumunda, her bir tasfiye dönemine ilişkin tasfiye beyannamesi, tasfiye memuru tarafından tasfiye döneminin kapandığı ayı izleyen dördüncü ayın birinci gününden yirmibeşinci günü akşamına kadar mükellefin bağlı olduğu vergi dairesine verilecektir.Tasfiyenin sona erdiği döneme ilişkin tasfiye beyannamesi ise tasfiyenin sonuçlandığı tarihten itibaren otuz gün içinde kurumun bağlı olduğu vergi dairesine verilecektir.

Örnek 6:

Kurumun tasfiyeye giriş tarihi: 4/6/2006

Tasfiyenin sonuçlandığı tarih:15/4/2008

Kıst dönem için beyanname verme süresi (1/1/2006 – 3/6/2006): 1-25/10/2006

I.Tasfiye dönemi için beyanname verme süresi (4/6/2006– 31/12/2006):  1-25/4/2007

II.Tasfiye dönemi için beyanname verme süresi (1/1/2007–31/12/2007) :  1-25/4/2008

III. Tasfiye dönemi için beyanname verme süresi (1/1/2008–15/4/2008): 15/5/2008

Bu şekilde verilecek olan beyannamelere, bilanço ve gelir tablosu ile tasfiye bilançosuna göre ortaklara dağıtılan paralar ve diğer değerlerin ayrıntılı bir listesi de eklenecektir.

17.4. Tasfiye kârı

Tasfiye halindeki kurumların vergi matrahı tasfiye kârıdır. Tasfiye kârı, tasfiye döneminin sonundaki servet değeri ile tasfiye döneminin başındaki servet değeri arasındaki olumlu farktır.

Tasfiye kârı hesaplanırken;

– Ortaklar veya kurum sahiplerine tasfiye esnasında avans olarak veya diğer şekillerde yapılan her türlü ödemeler tasfiyenin sonundaki servet değerine,

– Mevcut sermayeye ilave olarak ortaklar veya sahipleri tarafından yapılan ödemeler ile tasfiye esnasında elde edilen ve vergiden istisna edilmiş olan kazanç ve iratlar da tasfiye döneminin başındaki servet değerine

eklenecektir.

Bununla birlikte, hisselerine mahsuben ortaklara dağıtılan, satılan, devredilen veya kurum sahibine iade olunan iktisadi kıymetlerin değerleri dağıtımın, satışın, devrin veya iadenin yapıldığı gün itibarıyla Kurumlar Vergisi Kanununun transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı hükümlerine göre belirlenecektir.

Ayrıca, tasfiye kârının hesaplanması sırasında, Kanunun indirilecek giderler, zarar mahsubu, diğer indirimler ve kabul edilmeyen indirimlerle ilgili madde hükümleri de dikkate alınacaktır.

Özel kanunlarında tasfiye işlemlerine ilişkin herhangi bir hüküm bulunmayan iktisadi kamu kuruluşları ile dernek veya vakıflara ait iktisadi işletmelerden tüzel kişiliği haiz olmayanların mükellefiyeti, şahıs işletmelerinde olduğu gibi işin bırakılmasıyla sona erecektir. Bu tür işletmelerde tasfiye, mevcut iktisadi kıymetler, ya satılmak ya da bağlı olduğu kurum, dernek veya vakfa fatura edilerek işletmeden çekilmek suretiyle sonuçlandırılacaktır. Bu kapsamda işi bırakan mükelleflerin ilgili döneme ait kurumlar vergisi beyannameleri ise Kurumlar Vergisi Kanununun 14 üncü maddesinde belirtilen sürede verilecektir.

17.5. Servet değeri

Tasfiye döneminin başındaki ve sonundaki servet değeri, kurumun tasfiye dönemi başındaki ve sonundaki bilançosunda görülen öz sermayesidir. Bir yıldan fazla süren tasfiyelerde; izleyen tasfiye dönemlerinin başındaki servet değeri, bir önceki dönemin son bilançosunda görülen servet değeridir.

Aşağıda belirtilenler dışında kalan her çeşit karşılıklar ile dağıtılmamış kazançlar bu sermayeye dahildir:

– Vergi kanunlarına göre ayrılmış olan her türlü amortismanlar ve karşılıklar ile sigorta şirketlerinin teknik karşılıkları,

– Hissedar veya sahip olmayan kimselere dağıtılacak olan kazanç kısmı.

17.6. Tasfiye memurlarının sorumluluğu

Tasfiye memurları, kurumun tahakkuk etmiş vergileri ile tasfiye beyannamelerine göre hesaplanan vergiler ve diğer itirazlı tarhiyatlar için 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 207 nci maddesine uygun bir karşılık ayırmadan aynı Kanunun 206 ncı maddesinin dördüncü sırasında yazılı alacaklılara ödeme ve ortaklara paylaştırma yapamazlar. Aksi takdirde, bu vergilerin asıl ve zamları ile vergi cezalarından şahsen ve müteselsilen sorumlu olurlar.

Yukarıda belirtilen vergiler ile tasfiye işleminin incelenmesi sonucu tarh edilecek vergilerin asılları ve zamları, tasfiye kalanı üzerinden kendisine paylaştırma yapılan ortaklardan aranacağı gibi tasfiye sırasında dağıtım, devir, iade veya satış gibi yollarla kendisine bir iktisadi kıymet aktarılan ortaklardan da aranabilecektir. Ortaklardan tahsil edilmiş olan vergi asılları için ayrıca tasfiye memurlarına başvurulmayacaktır.

Tasfiye memurları, Kanunun 17 nci maddesi gereğince ödedikleri vergilerin asıllarından dolayı, tasfiye sırasında kendisine bir iktisadi kıymet aktarılan veya tasfiye kalanından pay alan ortaklara rücu edebilirler. Ortakların aldığı bu değerlerin vergileri karşılamaya yetmemesi durumunda ise İcra ve İflas Kanununun 207 nci maddesine uygun oranlar dahilinde aynı Kanunun 206 ncı maddesinin dördüncü sırasında yazılı alacakları tamamen veya kısmen tahsil eden alacaklılara da rücu edebileceklerdir.

17.7. Tasfiye işlemlerinin incelenmesi

Tasfiye işlemlerinin incelenmesi talebini içeren dilekçenin vergi dairesine verilmesinden itibaren en geç üç ay içinde vergi incelemelerine başlanacak, vergi incelemesinin bitmesini takip eden otuz gün içinde de vergi dairesi, söz konusu vergi incelemesinin sonucunu tasfiye memurlarına bildireceklerdir. Buna göre, kurumdan aranan vergilerin sonucu alınıncaya kadar tasfiye memurlarının Kanunun 17 nci maddesine göre varolan sorumlulukları devam edecektir.

Maliye Bakanlığı; mükelleflerin hukuki statülerini, faaliyet gösterdikleri alanları ve tasfiyeye giriş tarihindeki aktif büyüklüklerini dikkate almak suretiyle tasfiye işlemlerine yönelik inceleme yaptırmamaya yetkilidir.

(4 Seri No’lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nin 2. maddesiyle eklenen bölüm)

17.8. Tasfiye edilerek ticaret sicilinde tüzel kişiliği sona eren kurumlar vergisi mükellefleri hakkında yapılacak tarhiyatlar 

15 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği ile değiştirilmiştir. Değişik bölüm:RG-25/05/2018-30431) 5520 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin dokuzuncu fıkrası, 7103 sayılı Kanunun 74 üncü maddesiyle 27/3/2018 tarihi itibarıyla yürürlükten kaldırılmıştır.

Yine 7103 sayılı Kanunun 9 uncu maddesiyle, 27/3/2018 tarihinden itibaren yürürlüğe girmek üzere 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 10 uncu maddesine beşinci fıkra eklenmiş olup söz konusu fıkrada, tasfiye edilerek tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmiş olan mükellefler hakkında, tasfiye öncesi ve tasfiye dönemlerine ilişkin her türlü vergi tarhiyatı ve ceza kesme işlemine ilişkin düzenlemelere yer verilmiştir.

Buna göre, tasfiye edilerek tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmiş olan kurumlar vergisi mükellefleriyle ilgili, tasfiye öncesi ve tasfiye dönemlerine ilişkin olarak 27/3/2018 tarihinden sonra yapılacak her türlü vergi tarhiyatı ve ceza kesme işleminde Vergi Usul Kanununun 10 uncu maddesinin beşinci fıkrası hükümlerinin dikkate alınması gerekmektedir.(*)

(*)15 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği ile değiştirilmeden önceki hali:

(Ek:RG-13/8/2009-27318)

5904 sayılı Kanunla Kurumlar Vergisi Kanununun 17 nci maddesine eklenen dokuzuncu fıkra uyarınca, tasfiye edilerek tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmiş olan mükelleflerin, tasfiye öncesi ve tasfiye dönemlerine ilişkin olarak yapılacak her türlü vergi tarhiyatı ve kesilecek cezalar, müteselsilen sorumlu olmak üzere; tasfiye öncesi dönemler için kanuni temsilcilerden, tasfiye dönemi için ise tasfiye memurlarından herhangi biri adına yapılacaktır. Limited şirket ortakları, tasfiye öncesi dönemlerle ilgili bu kapsamda doğacak amme alacaklarından şirkete koydukları sermaye hisseleri oranında sorumlu olacaklardır. Tasfiye dönemi için tasfiye memurlarının sorumluluğu, tasfiye sonucu dağıtılan tasfiye artığı tutarıyla sınırlı olacaktır.

Anılan hüküm, maddenin yürürlüğe girdiği 3/7/2009 tarihinden itibaren konu ile ilgili olarak yapılan her türlü vergi tarhiyatı ve kesilen cezalar hakkında uygulanacaktır. 


Tasfiye sonu yapılan şirketin yevmiye defteri kapanış tasdiki ne zaman yapılmalıdır?

Tasfiye sonu yapılan şirketin yevmiye defteri kapanış tasdiki, tasfiye kararının tescil edildiği tarihten itibaren 6 ay içinde yapılmalıdır. Bu belge, tasfiye işlemlerinin hukuki geçerliliği açısından önemlidir. Tasfiye sonu yevmiye defteri kapanış tasdiki tasfiye memurları tarafından yapılır.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/tasfiye-sonu-yapilan-sirketin-yevmiye-defteri-kapanis-tasdiki-ne-zaman-yapilmalidir/feed/ 0
SGK İşten Ayrılma Bildirimi hangi durumda yapılmalıdır? https://www.muhasebenews.com/sgk-isten-ayrilma-bildirimi-hangi-durumda-yapilmalidir-2/ https://www.muhasebenews.com/sgk-isten-ayrilma-bildirimi-hangi-durumda-yapilmalidir-2/#respond Sat, 23 Sep 2023 00:00:41 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=146509

01.10.2008 tarihinden başlanarak çalışanların sigortalılıklarının sona ermesinde sigortalı işten çıkış bildiriminin SGK’ya yapılması gerekmektedir.

01.08.2009 tarihinden geçerli olarak bu bildirimin sigortalılığın sona ermesinden itibaren 10 gün içinde yapılmaması halinde idari para cezası uygulanmaktadır.

Bu kapsamda; çalışanların işten ayrılmaları durumunda (işten ayrılma nedeni belirtilerek) sigortalı işten çıkış bildiriminin bu sürede yapılması önem taşımaktadır.

 


Kaynak: T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sgk-isten-ayrilma-bildirimi-hangi-durumda-yapilmalidir-2/feed/ 0
Kredi kartıyla ödenen ÖTV’nin mükerrer ödenmesi durumunda ne yapılmalıdır? https://www.muhasebenews.com/kredi-kartiyla-odenen-otvnin-mukerrer-odenmesi-durumunda-ne-yapilmalidir/ https://www.muhasebenews.com/kredi-kartiyla-odenen-otvnin-mukerrer-odenmesi-durumunda-ne-yapilmalidir/#respond Tue, 19 Sep 2023 07:04:49 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=146380 Kredi kartıyla motorlu taşıtlar vergisinin mükerrer ödenmesi durumunda ne yapılmalıdır?

Vergi dairesi müdürlükleri adına yapılan yanlış ödemenin iade ya da mahsup işlemleri için, ödemenin yapıldığı vergi dairesi müdürlüğüne; adına vergi tahsil alındı belgeleri düzenlenmiş kişi tarafından, hesabının bulunduğu banka ve şube adı ile IBAN numarasının yazılı olduğu dilekçe ile şahsen veya posta yolu ile müracaat edilmesi gerekmektedir. Söz konusu iade veya mahsup dilekçelerinin Başkanlığımıza ait www.gib.gov.tr internet adresi üzerinde bulunan “e-İşlemler”, “İnteraktif Vergi Dairesi”, “İşlem Başlat”, “Vergi İşlemleri”, “Genel Amaçlı Dilekçe” bölümünden de verilmesi mümkün bulunmaktadır.

 


Kaynak: GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/kredi-kartiyla-odenen-otvnin-mukerrer-odenmesi-durumunda-ne-yapilmalidir/feed/ 0
3 Yıl önce başlanan inşaatın asgari işçilik hesaplaması için hangi yılın m2 maliyet bedeli esas alınır? https://www.muhasebenews.com/3-yil-once-baslanan-insaatin-asgari-iscilik-hesaplamasi-icin-hangi-yilin-m2-maliyet-bedeli-esas-alinir/ https://www.muhasebenews.com/3-yil-once-baslanan-insaatin-asgari-iscilik-hesaplamasi-icin-hangi-yilin-m2-maliyet-bedeli-esas-alinir/#respond Wed, 13 Sep 2023 13:32:32 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=146223 2020 Yılında açılan inşaat SGK dosyasını 2023 Eylül ayında ilişiksizlik yazısı almak için kapatacağız. Asgari işçilik hesaplaması hangi yıla göre yapılmalıdır?

İnşaat işçilik hesaplamasında eğer birden fazla yıl sigortalı çalıştırıldıysa bir önceki yılın maliyetleri esas alınır. Aynı yıl içerisinde başlayıp biten inşaatlarda ise o yılın maliyetleri esas alınır. İhaleli işlerde asgari işçilik oranları tebliğindeki güncel orana göre hesaplama yapılır.

İnşaat işlerinde asgari işçilik hesaplama formülü nedir?

Asgari İşçilik Uygulaması


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/3-yil-once-baslanan-insaatin-asgari-iscilik-hesaplamasi-icin-hangi-yilin-m2-maliyet-bedeli-esas-alinir/feed/ 0