verimlilik – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Sat, 17 Apr 2021 06:23:40 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 KOBİ’leri Lonca Düzeninden Kurtarmalıyız https://www.muhasebenews.com/kobileri-lonca-duzeninden-kurtarmaliyiz/ https://www.muhasebenews.com/kobileri-lonca-duzeninden-kurtarmaliyiz/#respond Sat, 17 Apr 2021 00:00:41 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=99288

Ertuğrul KILIÇ
SMMM, Bağımsız Denetçi Sorumlu Ortak
ertugrul.64@gmail.com


Bu başlığı kullanmak nereden çıktı diye bir soru aklına gelebilir birçok insanın. Haklı olarak lonca düzeni neresi, yaşadığımız çağın ekonomik birimlerin örgütlenme düzeni neresi.

Doğru. Lonca düzeni Feodal Toplum düzeninin içerisinde yer alan bir örgütlenme biçimi. Feodal toplum düzeninde toprağa dayalı serflik düzeni içerisinde kentler, zanaata ve ticarete dönük –lonca düzenine- dayanmaktadır.  Lonca düzeni ise usta –çırak ilişkisi üzerine kuruludur.

KOBİ’ler ise yaşadığımız dünyada sanayi toplumu olarak ifade edilen kapitalist toplumun bir kurumu.

Üretim biçimleri değişiyor, toplumlarda değişiyor. Yeni gelişen üretim biçimi sanayi toplumu üretim biçiminin değişmekte olduğu, bilgi ve teknoloji toplumuna doğru yol alındığı çeşitli çevrelerce geniş kabul görmektedir.

Hal böyle iken, KOBİ’lerin bugün içerisinde yaşadığı sorunlar usta çırak düzeni içerisinde yürümektedir. Belli ölçeğin altında kalan KOBİ’lerin kurucuları her ne kadar bir kısmı eğitimli de olsa, usta çırak ilişkisi içerisinde yetişerek işyerlerini kurmaktadırlar.

Birçok KOBİ’nin bu nedenle sermaye yetersizliği çektiği finansal yapılarında görülmektedir. Birçoğu öz sermaye yetersizliği nedeniyle borçlanarak iş yapmakta uzun dönem yatırım malları için kendi kaynakları yetmemektedir.

Dünya ekonomileri ve ülke ekonomileri en küçük bir ekonomik sarsıntıya girmesinde çok zor bir durumla karşı karşıya kalmaktadırlar. Sermaye yetersizliğinin kurumsallaşmayı sağlayamaması yönetim, finansman, organizasyon, pazarlama gibi fonksiyonları ticari bir mantıkla inşa edememelerine neden olmakta.

TÜİK’in 2016 yılı İş Kayıtları verilerine göre, ülkemizde toplam 3 milyon 646 bin 392 KOBİ ölçeğinde işletme bulunmakta olup, bu sayı tüm işletmelerimizin %99.83’üne denk gelmekte, toplam istihdamın %76,7’sini sağlamaktadır. Bu oranlar ülke ekonomisinde KOBİ’lerin yeri ve öneminin büyüklüğünü çarpıcı olarak göstermektedir.

KOBİ’lerin en büyük sorunlarının başında verimlilik problemi gelmektedir. İçerisinde bulundukları ekonomik ortamın kuşatması altında birçok yetersizliklerle çalışmaktadırlar. Büyük oranda yetersiz öz kaynak ve insan gücü eksikliğinden kaynaklanan yetersizlikler nedeniyle sürekliliklerini devam ettirmekte sorunlar yaşamaktadırlar.

Sermaye yetersizliği, yeterli teknolojik alt yapıya sahip olunmaması üretim tüketim ve tedarik zincirinde ucuz, etkili ve kalıcı zincirlerin oluşturulamaması her yeni üretim ve pazarlamada yeni maliyetlere neden olmaktadır.

Temel neden işletme sahiplerinin, kurucularının öz kaynaktan yoksun olarak başladıkları iş hayatına sürekli dış kaynağa ihtiyaç duyarak sürdürmek istemeleri verimsiz ve ömür törpüleyen bir organizasyona dönüşmelerine yol açmaktadır. Araştırma ve geliştirmeye yeterli kaynak ve personel ayrılamaması gelişen üretim biçimine uyum sağlayamamayı ve ekonomik hayattan koparak verilen emeğin ve sermayenin yok olmasına neden olmaktadır.

Geri kalmış ve gelişmekte olan ekonomilerin sanayi toplumunun üretim ve sermaye biçimini yakalamaları neredeyse imkânsız hale gelmektedir. Günümüzde bunu inşa etmek yerine yeni gelişen toplumsal üretim biçimini kavrayarak kıt kaynakların daha verimli şekilde kullanılarak toplumsal refahın ve kalkınmanın yeni bir biçimini inşa etmenin gerekli ve zorunlu hale geldiğini göstermektedir.

Bilgi ve teknolojiyi kullanarak yaratıcı fikirlerin oluşmasına uzman kurumlar kurarak kıt kaynakların daha verimli kullanılmasına hizmet edecek yeni bir üretim biçimine ihtiyaç vardır. Düşük meblağlara, Konteynırlar dolusu mal ihraç ederek değil, eğitim sistemini bilimin ışığında geliştirerek, yeniçağın ihtiyaçlarına göre katma değeri yüksek ürünler üreterek yapılacak organizasyonlar örgütlenmelidir.

KOBİ’leri usta çırak ilişkilerinden çıkarıp, START UP olarak ifade edilen sıçramalı organizasyonlar vasıtasıyla yeni fikirlerin gelişmesinde yol açacak organizasyonlar oluşturulmalıdır. (ABD merkezli oyun şirketi Zynga’nın CEO’su Frank Gibeau, Türk oyun şirketi Peak’i 1,8 milyar dolara satın aldıklarını açıkladı -Basın Haberi)

Sermaye yetersizliği lonca düzenini sürdürmemize ve kıt kaynaklarımızın yok olmasına neden olmaktadır. KOBİ’ler bu düzenden kurtarılarak, sürdürülebilir bir ekonomik sistem için bilgi ve teknolojiye yatırım yapacak yol gösterici organizasyonlarla çağı yakalamanın peşine düşmeliyiz.


Kaynak: SMMM – Bağımsız Denetçi Sorumlu Ortak Ertuğrul KILIÇ’ın Özel İzni ile yayınlanmıştır. Yazının Tüm hakları ve sorumluluğu yazara aittir.
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


YAZARIN DİĞER YAZILARI

İşten Çıkarılan ve Sigortasız Çalıştırılan İşçilere Yeni Bir Fırsat

Vergi Afları ve Çalışanların Vergi Yükü

Pandemi Sürecinde Çalışılmadan Geçen Sürelerin Kıdem Tazminatına Etkisi

İşletmelere Vergi Yapılandırılması Yerine, Karşılıksız Sermaye Konulmalı

Esnek Çalışma Kıdem Tazminatının Ölüm Fermanı

Kıdem Tazminatı – Tamamlayıcı Emeklilik Ve Çalışma Hayatına Etkileri-3

Kıdem Tazminatı – Tamamlayıcı Emeklilik Ve Çalışma Hayatına Etkileri-2

Kıdem Tazminatı – Tamamlayıcı Emeklilik Ve Çalışma Hayatına Etkileri

KOBİ’ler İçin Borçlandırma Yerine, Sermaye Katılım Ortaklığı Kurulmalı

İşletmelerin Binek Otomobil Maliyetlerinin Giderleştirilmesi Ve Amortisman Kâbusu Bitmiyor!

VUK 353/1‘de Yapılan Değişiklik Ve Elektronik Faturada Ceza Uygulaması.

Elektronik Fatura Yerine Kâğıt Fatura Kesilirse Ceza Uygulanabilir Mi?

 

]]>
https://www.muhasebenews.com/kobileri-lonca-duzeninden-kurtarmaliyiz/feed/ 0
TZOB: Pamuk üreticisi prim artışı bekliyor https://www.muhasebenews.com/tzob-pamuk-ureticisi-prim-artisi-bekliyor/ https://www.muhasebenews.com/tzob-pamuk-ureticisi-prim-artisi-bekliyor/#respond Wed, 23 Sep 2020 11:00:50 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=93154 -TZOB Genel Başkanı Bayraktar:

-“Pamukta üretim düşüyor. Üretim artışı üreticinin desteklenmesine bağlıdır”

-“Pamukta kendi kendine yeten üretime ulaşabilmemiz için üreticilerimiz teşvik edilmelidir”

-“Türkiye’de hektara 1944 kilogram olan pamuk verimi, 790 kilogram olan dünya ortalamasının oldukça üzerindedir”

-“Ülkemizde, 2000 yılında 6 milyon 541 bin dekar olan ekim alanı son 20 yılda hızla daralarak 2019 yılında yüzde 27 azalmayla 4 milyon 778 bin dekara kadar gerilemiştir”

-“Pamukta ekim alanlarındaki değişim, çiftçinin kazancıyla; yani ürün maliyeti, fiyat ve desteklerle doğrudan ilişkilidir”

-“Türkiye’de, pamuk üretiminin tüketimi karşılama oranı yüzde 60’da kalıyor”

-“2019 yılında yaklaşık 935 bin ton lif pamuk ithalatına 1,6 milyar dolar döviz ödendi”

-“Türkiye toprakları pamuk üretimine elverişlidir ve Türk çiftçisi ülke ihtiyacını sağlayacak hatta ihracat yapacak çalışma azmine sahiptir”

-“2017 yılından itibaren kilogramda 80 kuruşa çıkarılan prim desteği 1 lira 50 kuruşa yükseltilmelidir”

-“Primde dekar başına 500 kilogramlık verim üst sınırı uygulaması kaldırılmalıdır”

Ankara-04.09.2020- Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, pamuk üreticisinin prim desteğinde artış beklediğini bildirerek, “Pamukta üretim düşüyor. Üretim artışı üreticinin desteklenmesine bağlıdır. Pamukta kendi kendine yeten üretime ulaşabilmemiz için üreticilerimiz teşvik edilmelidir” diye konuştu.

Bayraktar, pamuğun, yüksek katma değer sağlayan bir tarım ürünü olması, üretim, istihdam ve ihracat açısından lokomotif sektör konumunda olan tekstil ve konfeksiyon sektörü için temel girdi niteliğinde olması, doğrudan veya dolaylı şekilde milyonlarca insana istihdam sağlaması nedeniyle stratejik bir önem arz ettiğini bildirdi.

Türkiye’nin, pamuk ekim alanında dünyada 11’nci sırada olmasına rağmen, verimde dünya ikincisi olduğunu belirten Bayraktar, Türkiye’de hektara 1944 kilogram olan pamuk veriminin, 790 kilogram olan dünya ortalamasının oldukça üzerinde olduğunu vurguladı.

Pamukta ekim alanlarındaki değişimin, çiftçinin kazancıyla; yani ürün maliyetleri, fiyat ve desteklerle doğrudan ilişkili olduğunu belirten Bayraktar şöyle devam etti:

“Ülkemizde, 2000 yılında 6 milyon 541 bin dekar olan ekim alanı son 20 yılda hızla daralarak 2019 yılında yüzde 27 azalmayla 4 milyon 778 bin dekara kadar gerilemiştir. Bu dönemde üretim ise 2 milyon 260 bin tondan 2 milyon 200 bin tona düşmüştür. Ekim alanlarında yaşanan yüzde 27 oranında düşüşe rağmen üretimdeki azalışın çok az olmasının sebebi, verim artışından kaynaklanmaktadır.”

-“Pamuk ithalatında koruma önlemi bulunmamaktadır”

Türkiye’de, pamuk üretiminin tüketimi karşılama oranının yüzde 60’da kaldığını belirten Bayraktar, üretimdeki bu açığın ithalatla karşılandığına işaret etti. 2019 yılında yaklaşık 935 bin ton lif pamuk ithalatına 1,6 milyar dolar döviz ödendiğini belirten Bayraktar şöyle devam etti:

“Pamuk, AB-Gümrük Birliği Anlaşması kapsamında, sanayi ürünü olarak işlem görmesi nedeniyle, pamuk ithalatında koruma önlemi bulunmamaktadır. Bu anlaşmanın yerli üreticimizi mağdur ettiği göz önünde bulundurulmalı, bu dezavantajın giderilmesi için üreticimiz daha fazla desteklenmelidir. Türkiye toprakları pamuk üretimine elverişlidir ve Türk çiftçisi ülke ihtiyacını sağlayacak hatta ihracat yapacak çalışma azmine sahiptir.”

-Yapılması gerekenler-

Pamuk üreticilerinin fiyat konusundaki belirsizlik nedeniyle tedirginlik yaşadığını belirten Bayraktar, pamuk üreticisinin üretime devam edebilmesi için alınması gereken tedbirleri şöyle sıraladı:

“Gübre, elektrik, ilaç gibi yüksek girdi fiyatları üreticinin maliyetlerini enflasyonun çok üzerinde artırmış, çiftçi borçlanarak ekim yapmak zorunda kalmıştır. Bu nedenle üreticiye verilen desteklerin artırılması önem arz etmektedir.

2017 yılından itibaren kilogramda 80 kuruşa çıkarılan prim desteği 1 lira 50 kuruşa yükseltilmelidir.

Primde dekar başına 500 kilogramlık verim üst sınırı uygulaması kaldırılmalıdır.

Özellikle gübre, ilaç, elektrik gibi girdi fiyatları ve sulama ücretleri makul düzeylere çekilmelidir.

Üreticilerimizin hasat ettiği pamuğun tatminkâr bir fiyatla alınması için Tariş, Çukobirlik, Antbirlik gibi tarım satış kooperatifleri güçlendirilmeli ve müdahale alımı yapmaları sağlanmalıdır.

Pamuk üreticimiz korunmalı, pamuk, gümrük birliğinde tarım ürünleri kapsamına alınmalı, gümrük vergileri tekrar konulmalıdır.

Ziraat Odalarımızdan aldığımız bilgiye göre pamuk maliyeti illere göre değişmekle birlikte beklenti, kilogram fiyatının en az 5 lira olması yönündedir.

Üretim, ve çiftçimizin deneyim üstünlüğüne sahip olduğu bu ürünü sektörde yer alan sanayicilerimizin de sahiplenmesi, üretimin sürdürülebilirliği açısından önemlidir.

Sanayi ürünü kapsamında değerlendirilen pamuk tarım ürünü olarak işlem görmelidir.”


Kaynak: Türkiye Ziraat Odaları Birliği Duyurusu
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/tzob-pamuk-ureticisi-prim-artisi-bekliyor/feed/ 0
Temmuz Ayında AVM Perakende Ciro Endeksi 303 puana ulaştı https://www.muhasebenews.com/temmuz-ayinda-avm-perakende-ciro-endeksi-303-puana-ulasti/ https://www.muhasebenews.com/temmuz-ayinda-avm-perakende-ciro-endeksi-303-puana-ulasti/#respond Thu, 17 Sep 2020 09:00:04 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=92812

Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği ile Akademetre Research tarafından ortaklaşa oluşturulan AVM Perakende Crio Endeksi’nin Temmuz ayı sonuçları açıklandı. Her ay düzenli olarak yayınlanan verilere göre ciro endeksi Haziran 2020 ile karşılaştırıldığında ve enflasyondan arındırılmadan incelendiğinde Temmuz ayında yüzde 33,5 ile 303 puana ulaştı.

* Sektöre ait ciro endeksi, Anadolu ve İstanbul’un GLA büyüklükleri ağırlıklandırarak hesaplanmıştır. 

AVM’lerde kiralanabilir alan (m2) başına düşen cirolar Temmuz 2020’de İstanbul’da 1281 TL, Anadolu’da 1070 TL olarak gerçekleşmiştir. Türkiye geneli metrekare verimliliği ise Temmuz 2020’de 1155 TL olarak gerçekleşmiştir.

Kategoriler Bazında Verimlilik Endeksi

İçinde bulunduğumuz pandemi dönemi koşulları da göz önünde bulundurularak değerlendirilmesi gereken sonuçlara göre, Temmuz 2020 döneminde kategoriler bazında metrekare verimlilik endeksi, Haziran 2020 dönemi ile karşılaştırıldığında ve enflasyondan arındırılmadan incelendiğinde; Teknoloji kategorisi yüzde 2,1’lik gerileme göstererek 366 puana ulaşmıştır. Yiyecek-İçecek kategorisi yüzde 72,3’lük artış göstererek 193 puana, ayakkabı kategorisi yüzde 43,8’lik artış göstererek 315 puana, giyim kategorisi yüzde 43,1’lik artış göstererek 309 puana, diğer kategorisi yüzde 36,2’lik artış göstererek 305 puana, hipermarket kategorisi yüzde 22,7’lik artış göstererek 227 puana yükselmiştir.

Ziyaret Sayısı Endeksi

Temmuz 2020’de ziyaret sayısı endeksi Haziran 2020’ye göre yüzde 37,2’lik artış göstererek 59 puana yükselmiştir.

Temmuz ayı perakende ciro endeksi ile ilgili olarak AYD tarafından yapılan açıklamada şu bilgiler yer aldı: “Bilindiği üzere COVİD-19 salgını sonrası normalleşme adımları çerçevesinde 11 Mayıs itibariyle AVM’ler kademeli olarak açılmaya başlamıştı. Haziran ayındaki tümüyle açılış sonrası Temmuz ayında AVM perakende ciro endeksinin pandemi gibi olağanüstü koşulları kapsayan bir dönemde daha sadece en yakın ciro analizi ile kıyaslanabileceği göz önünde bulundurulsa da bir önceki yılın aynı ayı ile karşılaştırıldığında yüzde 2,6 oranında düştüğü görülmüştür. Kategoriler bazında metrekare verimlilik endeksi incelendiğinde, tüm kategorilerde gerileme yaşanırken teknoloji kategorisinde yüzde 41,9’luk artış görülmüş ve en yüksek gerileme yüzde 39,3 ile yiyecek-içecek kategorisinde yaşanmıştır. Ziyaret sayısı endeksinde yüzde 39,8’lik düşüş yaşanırken, metrekare verimliliği endeksinde yaşanan düşüş yüzde 2,6 olarak kaydedilmiştir. Temmuz 2020 döneminde metrekare verimlilik endeksi, Haziran 2020 dönemi ile karşılaştırıldığında ve enflasyondan arındırılmadan incelendiğinde ise yüzde 33,5’lik artış göstererek 303 puana yükselmiştir. Ziyaret sayılarının düşük seyretmesine rağmen cirolardaki artış normalleşme döneminde ziyaretçilerin alışveriş aklı hareket ettiğini gösteriyor. Teknoloji kategorisi dışında kategoriler bazında düşüşler yaşandığını görüyoruz. AVM yatırımcısı da ciro düşüşlerinin yaşandığı, zor durumdaki perakendecisine Haziran ayında olduğu gibi Temmuz ayında da imkanları ölçüsünde destek vermeyi sürdürmüştür. Bu zor dönemi perakendecisi, çalışanları, ziyaretçileri ve tüm hizmet sağlayıcıları ile birlikte atlatacağının bilinciyle AVM yatırımcısı gerekli tüm sağlık ve hijyen tedbirlerini de en üst düzeyde almaya ve güvenli alışveriş mekanları olmaya devam edecektir”.


Kaynak: Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği Verileri
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/temmuz-ayinda-avm-perakende-ciro-endeksi-303-puana-ulasti/feed/ 0
Kamuoyunun %87,4’ü enerjiyi verimli kullanmanın önemini biliyor https://www.muhasebenews.com/kamuoyunun-%874u-enerjiyi-verimli-kullanmanin-onemini-biliyor/ https://www.muhasebenews.com/kamuoyunun-%874u-enerjiyi-verimli-kullanmanin-onemini-biliyor/#respond Fri, 26 Jun 2020 16:00:10 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=87483

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, video konferans yöntemiyle katıldığı Enerji Verimliliği Bilinç Endeksi Tanıtım Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, son zamanlarda enerji verimliliği konusunda toplumsal algının arttığını ve bilinç endeksi için 21 şehirde 3 bin kişiyle salgın öncesinde yüz yüze araştırma yapıldığını ifade etti.

Enerji verimliliğine ilişkin tutum ve davranışların söz konusu araştırmada ele alındığını dile getiren Dönmez, şunları kaydetti:

“Enerji verimliliği bilinç endeksini 200 üzerinden 157,7 olarak tespit ettik. Bu değer, kamuoyunun konuda orta-üst seviye bilinç düzeyinde olduğunu gösteriyor. Bilgi endeksi ise 177,9 çıktı. Bu değer de bize kamuoyunun bilgi düzeyinin yüksek-alt seviyede olduğunu gösteriyor. Davranış endeksi ise 137,5 çıktı. Bilgi ve bilincin davranışa evrilmesi konusunda diğer 2 sonuca göre biraz gerideyiz. Enerji verimliliğini biliyoruz, farkındayız ancak uygulamaya geçişte istenen seviyenin yakalanmadığını görüyoruz. Enerji verimliliği, gelişim gösterebileceğimiz, paydaşlarla daha fazla iş birliğine gidebileceğimiz, kendimizi daha fazla anlatabileceğimiz bir alan olarak öne çıkıyor.”

Bakan Dönmez, enerji verimliliğinin hanelerden sanayiye, ulaştırmadan tarıma kadar pek çok alanı kapsadığına işaret ederek, “Enerji verimliliği moda ya da trend bir kavram değil süreklilik arz eden bir eylem biçimidir. Bunu, hayatımızın her alanına sirayet eden bir iş yapış kültürü haline getirmek mecburiyetindeyiz.” diye konuştu.

Yerli ve yenilenebilir enerji kullanımında her 1 puanlık artışın yaklaşık 100 milyon dolarlık enerji ithalatına engel olduğunu vurgulayan Dönmez, “Bu işin üretim boyutu. Verimlilik boyutunun getirisi daha fazla. Yatırımları, projeleri hayata geçirmek kolay, icraat noktasında sıkıntımız yok. Önemli olan verimlilik eylemlerini günlük pratiklerimizin parçası haline getirmek.” değerlendirmesinde bulundu.

Dönmez, kamuoyunun yüzde 87,4’ünün enerjiyi verimli kullanmanın önemini bildiğini belirterek, bunun toplumsal kültür haline gelmesi ve günlük rutini kuşatan bir eylem biçimi olması gerektiğini söyledi.

Enerji verimliliğinin gelecek kuşaklara da aktarılabilen bir niteliğe kavuşmasının önemine değinen Dönmez, “Bu konuda 35-44 yaş grubunda bilgi düzeyi daha yüksek. Kadınların enerji tasarrufu bilgi düzeyleri erkeklerden daha fazla. Enerji verimliliği konusu ailede başlıyor. Özellikle annelerimiz hem ilk öğretmen hem de rol model olması hasebiyle bu bilincin aşılanmasında en önemli figürlerin başında geliyor.” ifadelerini kullandı.
Bakan Dönmez, enerji verimliliğinin oluşturacağı ekonomik değerlerin de iyi anlatılması gerektiğini sözlerine ekledi


Kaynak: T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Verileri 25.06.2020
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/kamuoyunun-%874u-enerjiyi-verimli-kullanmanin-onemini-biliyor/feed/ 0
Enerji verimliliği destek ödemeleri beş kat arttı https://www.muhasebenews.com/enerji-verimliligi-destek-odemeleri-bes-kat-artti/ https://www.muhasebenews.com/enerji-verimliligi-destek-odemeleri-bes-kat-artti/#respond Fri, 19 Jun 2020 15:00:47 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=86971 Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, video konferans yöntemiyle MÜSİAD Genel Başkanı Abdurrahman Kaan, MÜSİAD Enerji ve Maden Komitesinin Başkanı Cihad Terzioğlu ile bir araya geldi.

Salgın döneminde yerli ve yenilenebilir enerjideki üretim rakamlarının sevindirici olduğuna dikkati çeken Dönmez, “Nisan ayında elektrik üretiminde yerli oran yüzde 79,6, yenilenebilir oran yüzde 66 olarak gerçekleşti. Bu değerler 2000’den bu yana aylık bazda en yüksek değerler olarak kayda geçti.” diye konuştu.
Bakan Dönmez, mini Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) yarışmalarıyla yeni atılımların devam edeceğine işaret ederek, “Ülke çapında entegre bir sektör ve üretim hattı oluşturacağız. Mini YEKA güneş santrallerimizle Türkiye’nin güneşinden büyük, orta ve küçük ölçekli yatırımcılarımızın tümü yararlanacak.” ifadelerini kullandı.
Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destekleme Mekanizması (YEKDEM) ve YEKA’ların Türk lirası bazlı olması konusunda finans çevreleriyle bir araya gelinerek konunun etraflıca ele alındığına da değinen Dönmez, şöyle devam etti:

“Fiyat güncellemesinin ne şekilde olmasıyla ilgili bankaların görüşlerini aldık. Bu görüşler sonrasında gerekli değerlendirmeleri yapıyoruz. YEKA ve mini YEKA projelerimizin yanında lisanssız üretimde de üreticilerimizin önünü açmaya devam ediyoruz. Daha önce 1 megavat olan lisanssız elektrik üretim üst limitini 5 megavata yükselttik. Böylece yatırımcılarımıza hızlı, bürokratik süreçlere takılmayan ve vergiden muaf bir statü kazandırmış olduk. Lisanssız elektrik kurulu gücünde bu adımlarımızla birlikte ciddi bir ilerleme sağladık. Lisanssız elektrik kurulu gücümüz 6 bin 500 megavatı geçti. Bu kurulu gücün yüzde 92’sini güneş enerjisi santralleri oluşturuyor.”

“Enerji verimliliği destek ödemeleri beş kat arttı”

Dönmez, çatı ve cephe uygulamalarıyla kendi elektriğini üreten bir yatırımcı profili geliştirmek istediklerini belirterek, “Hedefimiz, Türkiye’de çatı denildiğinde akla ilk gelen şeyin güneş paneli olması. Üretimin her alanında bu düşüncenin yerleştirilmesini arzuluyoruz.” dedi.

Hangi sektörde olursa olsun enerjide tam manasıyla dışa bağımlı bir yatırımın uzun vadeli olarak sürdürülemeyeceğine dikkati çeken Dönmez, tüm üretici, yatırımcı ve girişimcileri kendi enerjisini, elektriğini üretmeye davet etti.

Dönmez, enerji verimliliğinin de önemine vurgu yaparak, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bakanlık olarak enerji verimliliği destek ödemelerimizi beş kat artırarak 300 bin liradan 1,5 milyon liraya çıkardık. Mayıs sonu itibarıyla Verimlilik Artırıcı Projeler ve gönüllü anlaşmalar kapsamında yapılan destek ödemeleri 27 milyon lirayı aştı. Uygulaması devam eden projelerle birlikte toplam yatırım 210 milyon lira, destek ödemesi 52,5 milyon liraya ulaştı. 2019 sonu itibariyle Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı kapsamında yürütülen faaliyetlerle Türkiye genelinde 960 milyon dolara denk gelen tasarruf sağlanmış oldu. Ulaştırma ve binalarda kısmen gerçekleşme düşük olsa da toplamda yüzde 100’lük bir gerçekleşmeyle hedeflerimize ulaştık.”


Kaynak: T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı 19.06.2020
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/enerji-verimliligi-destek-odemeleri-bes-kat-artti/feed/ 0
CFO Görev Tanımı? https://www.muhasebenews.com/cfo-gorev-tanimi/ https://www.muhasebenews.com/cfo-gorev-tanimi/#respond Fri, 15 Mar 2019 19:00:01 +0000 http://www.muhasebenews.com/?p=4821 CFO (Chief Financial Officer); mali işler süreçlerinden birinci derece sorumlu üst düzey yönetici olarak kurumun tepe yöneticisi ve organlarına raporlama yapan kişilerdir.

Finansal işlerden sorumlu en yetkili kişilerdir.
CFO’ lar ayrıca Stratejik Finansal Lider adı ile de anılırlar.
Alt çalışanları finans müdürleridir.

CFO’ ların çalıştığı şirketlerde, şirketler arası bağlılık vardır.
Örneğin, Tofaş’ın finans müdürü, Aygaz’ ın finans müdürü kendi genel müdürlerine artı Koç Holding CFO’suna bağlıdır.

Görev tanımı olarak da, finans müdürlerinin yaptıkları işi birden fazla şirket üzerinde yapan kişidir.
CFO’ lar vergilendirme, sermaye bulma, raporlama ve bütçeleme gibi görevlerinin yanı sıra şirket değerinin arttırılması, risk yönetimi, şirket stratejilerinin belirlenmesi, kurumsal planlama gibi kritik alanlarda da rol almaktadırlar.

Genelde CFO’ nun organizasyondaki görevlerini dört farklı rol ile yürüttüğünü söyleyebiliriz. Bunlar;

1- Stratejist: Bu görevleri ile CFO’ lar çalıştıkları kuruma değer katmaya ve performans arttırmaya odaklanırlar.
2- Operatör:  Operatör olarak görev alan CFO’ ların görev olarak öncelikleri ise verimlilik ve en uygun maliyetler ile faaliyetlerin yürütülmesidir.
3- Bekçi: Bu görev ile CFO’ lar bağlı bulundukları kurumlara kontrol merkezli bir yaklaşımla hareket etmeleri gerekmektedir.
4- Katalizör: Katalizör görevi ile ise CFO’ lar uygulama ve hizmet seviyeleri hakkında çalışma yapmaktadırlar.

Fortune Türkiye ve Dataexpert tarafından 2016 yılı Türkiye’de En Etkin CFO Zirvesi ödülleri için yapılan araştırmaya 1500 firma içinden ciro, karlılık, aktifler toplamı, çalışan sayısı, ciro/karlılık büyümesi ve nakit yaratma kapasitesi gibi kriterlerle en başarılı finansal performans gösteren 250 şirket belirlenmiştir. Ödül kazanan CFO’ lardan bazı isimler aşağıdaki tabloda çalıştıkları firma ve görevleri ile birlikte verilmiştir;cfotablo

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/cfo-gorev-tanimi/feed/ 0
–– Verimlilik Artırıcı Proje Bedeli ve Destek Oranı ile Enerji Yoğunluğunun Azaltılmasına Yönelik Yapılan Gönüllü Anlaşma Destek Bedeli ve Enerji Gideri Oranı Hakkında Karar (Karar Sayısı: 819) https://www.muhasebenews.com/verimlilik-artirici-proje-bedeli-ve-destek-orani-ile-enerji-yogunlugunun-azaltilmasina-yonelik-yapilan-gonullu-anlasma-destek-bedeli-ve-enerji-gideri-orani-hakkinda-karar-karar-say/ https://www.muhasebenews.com/verimlilik-artirici-proje-bedeli-ve-destek-orani-ile-enerji-yogunlugunun-azaltilmasina-yonelik-yapilan-gonullu-anlasma-destek-bedeli-ve-enerji-gideri-orani-hakkinda-karar-karar-say/#respond Thu, 14 Mar 2019 06:45:36 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=51161 14 Mart 2019 PERŞEMBE                     Resmî Gazete                                Sayı : 30714

CUMHURBAŞKANI KARARI

Karar Sayısı: 819

13 Mart 2019

 

Recep Tayyip ERDOĞAN
CUMHURBAŞKANI

 

 

 


Kaynak: T.C Resmi Gazete – 14.03.2019
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/verimlilik-artirici-proje-bedeli-ve-destek-orani-ile-enerji-yogunlugunun-azaltilmasina-yonelik-yapilan-gonullu-anlasma-destek-bedeli-ve-enerji-gideri-orani-hakkinda-karar-karar-say/feed/ 0
Osmanlı’daki İlk Mali Teşkilat Ne Zaman Oluşturulmuştur? https://www.muhasebenews.com/osmanlidaki-ilk-mali-teskilat-ne-zaman-olusturulmustur/ https://www.muhasebenews.com/osmanlidaki-ilk-mali-teskilat-ne-zaman-olusturulmustur/#respond Mon, 03 Dec 2018 05:00:47 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=14597 Gelir İdaresi Başkanlığının Tarihi Gelişimi
Osmanlılarda ilk mali teşkilat I. Murat (1359-1389) zamanında kurulmuştur.
Fatih Sultan Mehmet ve Kanuni Sultan Süleyman zamanında imparatorluğun hem gelirlerinde, hem giderlerindeki önemli artış nedeniyle bu yapı geliştirilmiştir. 1838 yılına kadar Osmanlılarda tam anlamıyla bir Maliye Bakanlığı yoktur.

Devlet teşkilatı içinde resmen bir Maliye Nezareti 1838 yılında kurulmuştur.

Bu nezaretin yapısı her biri bir Reisin başkanlığında Dairelerden oluşmaktadır. Bu daireler içinde Baş Vergisi veya Haraç Dairesi, Avarız ve Bedeli Nuzil denilen ve kentlerden mahalleler itibariyle alınan resimlerle ilgili dairedir.

Bir anlamda bugünkü Gelir İdaresi Başkanlığı’nın görevlerinin bu daire tarafından yürütüldüğü anlaşılmaktadır.

1838 yılında Avarız ve Bedel-i Nuzil Dairesi olarak kurulan bu gelir idaresi, 1936’da Varidat Umum Müdürlüğüne dönüşmüştür.

1942 yılında yapılan değişiklikle Varidat Umum Müdürlüğü kaldırılmış ve Vasıtasız Vergiler ile Vasıtalı Vergiler Umum Müdürlükleri kurulmuştur.

1946 yılında Vasıtasız Vergiler ile Vasıtalı Vergiler Umum Müdürlükleri de kaldırılmış ve Gelirler Genel Müdürlüğü oluşturulmuştur.

2005 yılında ise 5345 sayılı kanunla gerçekleştirilen yeniden yapılanma sonucunda Gelirler Genel Müdürlüğü, Maliye Bakanlığına bağlı Gelir İdaresi Başkanlığı’na dönüştürülmüştür.

Gelir İdaresi Başkanlığı, gelir politikasını adalet ve tarafsızlık içinde uygulamak; vergi ve diğer gelirleri en az maliyetle toplamak; mükelleflerin vergiye gönüllü uyumunu sağlamak; mükellef haklarını gözeterek yüksek kalitede hizmet sunmak suretiyle yükümlülüklerini kolayca yerine getirmeleri için gerekli tedbirleri almak; saydamlık, hesap verebilirlik, katılımcılık, verimlilik, etkililik ve mükellef odaklılık temel ilkelerine göre görev yapmak üzere kurulmuştur.

GELİRLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YÖNETİCİLERİ VE GÖREV SÜRELERİNE İLİŞKİN TABLO

GELİR İDARESİ BAŞKANLARI (YENİ KURUMSAL İSİM BELİRLENDİKTEN SONRA)

Kaynak: GİB – Gelir İdaresi Başkanlığının Tarihsel Gelişimi Sayfası

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/osmanlidaki-ilk-mali-teskilat-ne-zaman-olusturulmustur/feed/ 0
Birden Fazla Yatırım Teşvik Belgesine Bağlı Yatırımdan Kazanç Elde Edilmesi Halinde İndirimli Kurumlar Vergisi Nasıl Uygulanır? https://www.muhasebenews.com/birden-fazla-yatirim-tesvik-belgesine-bagli-yatirimdan-kazanc-elde-edilmesi-halinde-indirimli-kurumlar-vergisi-nasil-uygulanir/ https://www.muhasebenews.com/birden-fazla-yatirim-tesvik-belgesine-bagli-yatirimdan-kazanc-elde-edilmesi-halinde-indirimli-kurumlar-vergisi-nasil-uygulanir/#respond Thu, 15 Mar 2018 18:00:12 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=17391 (GİB – ÖZELGE)

Konu: İndirimli Kurumlar Vergisi
İlgi: a) … tarihli özelge talep formunuz.
        b) … tarihli dilekçeniz.

İlgi (a) ve (b)’de kayıtlı özelge talep formu ve dilekçelerinizde, fabrikanızda üretilen binek otomobillerin satışı faaliyetiyle uğraşıldığı, üretim verimliliğini arttırmak, ürün modernizasyonu ve çeşitliliğini sağlamak amacıyla yapmış olduğunuz makine teçhizat yatırımlarının yatırım teşvik belgeleri kapsamında gerçekleştirildiği, şirketinizin hâlihazırda bir adet kapaması yapılmış yatırım indirimine tabi… tarih ve… sayılı Yatırım Teşvik Belgesi ve iki adet de devam etmekte olan indirimli kurumlar vergisine tabi … tarih ve … sayılı, … tarih ve … sayılı Yatırım Teşvik Belgesi bulunduğu, … tarih ve … sayılı Yatırım Teşvik Belgesine bağlı yatırımın devam ettiği, söz konusu belge ile ilgili Ekonomi Bakanlığından iki yıl uzatma süresi alındığı, bu yatırım ile ilgili 2010 yılından itibaren kazanç elde edilmeye başlandığı ve ilgili kazancın 2013 yılında da elde edilmeye devam ettiği, … tarih ve … sayılı Yatırım Teşvik Belgesine bağlı yatırımın ise devam etmekte olduğu ve bu yatırım ile ilgili Eylül 2013 tarihinden itibaren kazanç elde edilmeye başlandığı belirtilmiş olup;

– İndirimli kurumlar vergisine tabi iki adet Yatırım Teşvik Belgesinin de geçici vergi ve kurumlar vergisi döneminde uygulanıp uygulanmayacağı, uygulanması durumunda her iki teşvik belgesine ait indirimli kurumlar vergisinin vergi matrahından aynı anda düşülüp düşülemeyeceği,
– İndirimli kurumlar vergisine tabi iki adet Yatırım Teşvik Belgesinde belirtilen yatırım harcamalarını ayrı ayrı toplam amortismana tabi sabit kıymetlere oranlayıp bu oran nispetinde hesaplanan indirimli kurumlar vergisinin geçici vergi veya kurumlar vergisi döneminde kullanılmasında önceliğin hangi teşvik belgesine verileceği ya da her iki teşvik belgesine ait indirimli kurumlar vergisinin matrahtan aynı anda düşülüp düşülemeyeceği,
– İki adet Yatırım Teşvik Belgesi ile ilgili indirimli kurumlar vergisi hesaplaması yaparken birini yatırım harcamalarının toplam amortismana tabi sabit kıymetlere oranına göre; diğerinin de ürün satış karlılığına göre hesaplanması durumunda her iki yöntemin de aynı anda kurumlar vergisi beyanname döneminde uygulanıp uygulanamayacağı,
– İndirimli kurumlar vergisine tabi yatırım teşvik belgesinin kullanılması halinde kullanılamayan yatırım indirimi hakkının ileriki yıllara taşınıp taşınamayacağı
hususlarında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

Kurumlar Vergisi Kanununun 32/A maddesinde;

“(1) Finans ve sigortacılık sektörlerinde faaliyet gösteren kurumlar, iş ortaklıkları, taahhüt işleri, 16.07.1997 tarihli ve 4283 sayılı Kanun ile 08.06.1994 tarihli ve 3996 sayılı Kanun kapsamında yapılan yatırımlar ile rödovans sözleşmelerine bağlı olarak yapılan yatırımlar hariç olmak üzere, bu maddenin ikinci fıkrasında belirtilen ve Ekonomi Bakanlığı tarafından teşvik belgesine bağlanan yatırımlardan elde edilen kazançlar, yatırımın kısmen veya tamamen işletilmesine başlanılan hesap döneminden itibaren yatırıma katkı tutarına ulaşıncaya kadar indirimli oranlar üzerinden kurumlar vergisine tabi tutulur.

(2) Bu maddenin uygulamasında yatırıma katkı tutarı, indirimli kurumlar vergisi uygulanmak suretiyle tahsilinden vazgeçilen vergi yoluyla yatırımların Devletçe karşılanacak tutarını, bu tutarın yapılan toplam yatırıma bölünmesi suretiyle bulunacak oran ise yatırıma katkı oranını ifade eder. Bakanlar Kurulu;

c) Yatırıma başlanan tarihten itibaren bu maddeye göre hesaplanacak yatırıma katkı tutarına mahsuben, toplam yatırıma katkı tutarının %50 sini ve gerçekleştirilen yatırım harcaması tutarını geçmemek üzere; yatırım döneminde kurumun diğer faaliyetlerinden elde edilen kazançlarına indirimli kurumlar vergisi oranı uygulatmak suretiyle yatırıma katkı tutarını kısmen kullandırmaya, bu oranı her bir il grubu için sıfıra kadar indirmeye veya %80’e kadar artırmaya,
yetkilidir.

(4) Tevsi yatırımlarda, elde edilen kazancın işletme bütünlüğü çerçevesinde ayrı hesaplarda izlenmek suretiyle tespit edilebilmesi halinde, indirimli oran bu kazanca uygulanır. Kazancın ayrı bir şekilde tespit edilememesi halinde ise indirimli oran uygulanacak kazanç, yapılan tevsi yatırım tutarının, dönem sonunda kurumun aktifine kayıtlı bulunan toplam sabit kıymet tutarına (devam eden yatırımlara ait tutarlar da dahil) oranlanması suretiyle belirlenir. Bu hesaplama sırasında işletme aktifinde yer alan sabit kıymetlerin kayıtlı değeri, yeniden değerlenmiş tutarları ile dikkate alınır. İndirimli oran uygulamasına yatırımın kısmen veya tamamen faaliyete geçtiği geçici vergi döneminde başlanır…”
hükümlerine yer verilmiştir.

İndirimli kurumlar vergisi uygulanacak kazançların ayrı hesaplarda takip edilmesi gerekmektedir. Ancak, kazancın ayrı olarak takibine imkan bulunmayan hallerde indirimli kurumlar vergisi oranının uygulanacağı kazanç, yapılan yatırım tutarının dönem sonunda kurumun aktifine kayıtlı bulunan toplam sabit kıymet tutarına (devam eden yatırımlara ait tutarlar da dahil) oranlanması suretiyle belirlenecektir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre;
– İki adet Yatırım Teşvik Belgesine bağlı yatırımdan kazanç elde edilmesi durumunda, her iki kazanca da yatırım teşvik belgesinde belirtilen oranlarda indirimli kurumlar vergisi uygulanması mümkündür.

İlgili dönem safi kurum kazancının, 2009/15199 ve 2012/3305 sayılı BKK’ya göre düzenlenmiş iki ayrı yatırım teşvik belgesi kapsamında bir hesap döneminde elde edilen toplam kazançtan düşük olması halinde, her iki yatırım teşvik belgesi kapsamında ayrı ayrı elde edilen kazancın bu yatırımlardan elde edilen toplam kazanca oranının safi kurum kazancına uygulanması suretiyle, bu teşvik belgelerinde yer alan indirim oranlarına göre indirimli kurumlar vergisi uygulanması gerekmektedir.

– Kurumlar Vergisi Kanununun 32/A maddesinin dördüncü fıkrası hükmünün uygulanmasında, indirimli kurumlar vergisi uygulanacak kazancın işletme bütünlüğü içinde ayrı hesaplarda izlenmek suretiyle tespitinin mümkün olduğu hallerde kazanç ayrı hesaplarda takip edilecek, kazancın bu şekilde belirlenmesine imkân bulunmayan hallerde ise kazanç oranlama yapılmak suretiyle tespit edilecektir. Dolayısıyla indirimli kurumlar vergisi oranı uygulanacak kazancın oranlama yapılmak suretiyle belirlenmesi seçimlik bir hak olmayıp indirimli kurumlar vergisi uygulanacak kazancın şirketinizce tespit edilmesi esastır.
Buna göre, yatırım teşvik belgesine bağlı yatırımların birisinden elde edilen kazancın ayrı hesaplarda takip edilmek suretiyle belirlenmesi; bu şekilde tespite imkân bulunmayan ve diğer yatırım teşvik belgesinden elde edilen kazancın ise oranlama yapılmak suretiyle tespiti mümkündür.
– Ayrıca, yatırım indirimi istisnası beyanname üzerinde indirimli kurumlar vergisi uygulamasından önce dikkate alındığından, indirimli kurumlar vergisi dolayısıyla yatırım indiriminin kullanılamaması durumu söz konusu olmayacaktır.

Kaynak: Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı
14 Temmuz 2014 Tarih ve 64597866-125[32/A-2014]-108 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/birden-fazla-yatirim-tesvik-belgesine-bagli-yatirimdan-kazanc-elde-edilmesi-halinde-indirimli-kurumlar-vergisi-nasil-uygulanir/feed/ 0
Verimlilik Nedir? https://www.muhasebenews.com/verimlilik-nedir/ https://www.muhasebenews.com/verimlilik-nedir/#respond Thu, 08 Mar 2018 11:31:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=50457 Verimlilik
(Efficiency)

Kurumun hedeflerini göz önünde tutarak, belli girdilerle en yüksek çıktının elde edilmesini veya sabit değer ve miktardaki çıktının en az girdiyle elde edilmesini ifade eder.

 


Kaynak: Sayıştay/Performans ve Risk Denetim Terimleri/Araştırma/İnceleme/Çeviri Dizisi
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


 

]]>
https://www.muhasebenews.com/verimlilik-nedir/feed/ 0