vergi mahsubu – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Mon, 24 Aug 2020 08:40:26 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.5 Stopaj alacakları için 1 yıllık zamanaşımı süresi var https://www.muhasebenews.com/stopaj-alacaklari-icin-1-yillik-zamanasimi-suresi-var/ https://www.muhasebenews.com/stopaj-alacaklari-icin-1-yillik-zamanasimi-suresi-var/#respond Mon, 24 Aug 2020 10:45:17 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=91063 Kesilen vergilerin beyanname üzerinden mahsubu

Kurumlar Vergisi Kanununun 34’üncü maddesinde yer alan esaslar çerçevesinde mahsup edilecek vergilerin beyanname üzerinden hesaplanan kurumlar vergisinden fazla olması halinde, bu durum vergi dairesince mükellefe yazı ile bildirilecektir. Fazla olan bu tutar, mükellefin söz konusu yazıyı tebellüğ tarihinden itibaren bir yıl içinde başvurması şartıyla kendisine iade edilecek olup; bu süre içinde başvurmayanların bu farktan doğan alacakları düşecektir.

Kanunun 34’üncü maddesiyle verilen yetki doğrultusunda, Maliye Bakanlığı, iadeyi mahsuben veya nakden yaptırmaya, inceleme raporuna, yeminli mali müşavir raporuna veya teminata bağlamaya ve iade için aranılacak belgeleri belirlemeye yetkilidir. Bu yetki; kazanç türlerine, iade şekillerine, geliri elde edenin veya ödemeyi yapanın hukuki statüsüne göre ayrı ayrı kullanılabilmektedir. Bu konuda 252 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde gerekli açıklamalar yapılmış bulunmaktadır.

Kesinti yoluyla ödenen vergilerin mahsuben iade işlemi, aranan tüm belgelerin tamamlanması şartıyla, yıllık kurumlar vergisi beyannamesinin verildiği tarih itibarıyla yapılacaktır. İkmalen veya re’sen yapılan tarhiyatlarda mahsup işlemi, mahsup talebine ilişkin dilekçe ve eklerinin eksiksiz olarak vergi dairesi kayıtlarına girdiği tarih esas alınarak yapılacaktır. Aranan belgelerin tamamlanması aşamasında yapılan tahsilatlar yönünden ise düzeltme yapılmayacaktır.


Kaynak: Kurumlar Vergisi kanunu 1 Seri no.lu sirküleri
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/stopaj-alacaklari-icin-1-yillik-zamanasimi-suresi-var/feed/ 0
Faiz geliri üzerinden yapılan stopajı vergiden düşebilir miyiz? https://www.muhasebenews.com/faiz-geliri-uzerinden-yapilan-stopaji-vergiden-dusebilir-miyiz/ https://www.muhasebenews.com/faiz-geliri-uzerinden-yapilan-stopaji-vergiden-dusebilir-miyiz/#respond Mon, 24 Aug 2020 09:45:49 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=91061 Değerleme işlemlerinden doğan kazanca isabet eden vergi kesintilerinin mahsubu

Vadesi değerleme gününden sonra olan repo ve ters repo işlemleri ile vadeli mevduat hesaplarına ilişkin olarak, değerleme gününe kadar tahakkuk eden ve kurum kazancının tespitinde gelir olarak dikkate alınan faiz tutarları üzerinden, ilgili dönem beyannamesinin verilmesi gereken sürenin sonuna kadar kesinti suretiyle ödenmiş olan verginin, beyannameye dahil edilen gelire isabet eden kısmı hesaplanan vergiden mahsup edilebilecektir.

Aynı şekilde, beyanname tarihine kadar satılan veya itfa edilen Devlet tahvili ve Hazine bonoları ile menkul kıymet yatırım fonlarının katılma belgelerinden, değerleme gününe kadar tahakkuk eden ve kurum kazancına dahil edilen gelirlere isabet eden vergi kesintileri de beyanname üzerinden hesaplanan vergiden mahsup edilebilecektir.


Kaynak: Kurumlar Vergisi kanunu 1 Seri no.lu sirküleri
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/faiz-geliri-uzerinden-yapilan-stopaji-vergiden-dusebilir-miyiz/feed/ 0
Yurt dışında kesilen vergilerin Türkiye’de mahsubu mümkün müdür? https://www.muhasebenews.com/yurt-disinda-kesilen-vergilerin-turkiyede-mahsubu-mumkun-mudur/ https://www.muhasebenews.com/yurt-disinda-kesilen-vergilerin-turkiyede-mahsubu-mumkun-mudur/#respond Mon, 24 Aug 2020 08:45:52 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=91059 Yurt dışında ödenen vergilerin, yurt içinde ödenen vergilerin ve geçici verginin mahsup sırası

Yurt dışında ödenen vergiler, Kurumlar Vergisi Kanununa göre hesaplanan kurumlar vergisinden öncelikle mahsup edilecek, artan tutarın bulunması halinde yurt içinde kesinti suretiyle ödenen vergiler ve geçici vergi mahsup edilecektir. Ayrıca, Kanunun 33 üncü maddesinde yer alan sınırlamalar asıl olmak kaydıyla zarar mahsubu veya istisnalar sonucu ilgili yılda Türkiye’de vergiye tabi kurum kazancının oluşmaması nedeniyle Türkiye’deki beyannamelere dahil edilen yurt dışı kazançlar üzerinden mahallinde ödenen vergilerin kısmen veya tamamen mahsubuna imkan bulunmazsa, bu mahsup hakkı izleyen üçüncü hesap dönemi sonuna kadar kullanılabilecektir.

Örnek: Tam mükellef (Z) A.Ş., 2006 yılında (D) ülkesinde bulunan şubesinden Kurumlar Vergisi Kanunu kapsamında istisna olarak değerlendirilmeyen 150.000.- TL karşılığı kurum kazancı elde etmiş ve bu kazanç üzerinden %30 oranında 45.000.- TL kurumlar vergisi ödemiştir. Kurumun yurt içindeki faaliyetlerinden elde ettiği kazanç ise 750.000.- TL olup 60.000.- TL kesinti suretiyle ödenen vergi, 110.000.- YTL de ödenen geçici vergisi bulunmaktadır. (Yurt dışından elde edilen yabancı para karşılığı kâr payları ve ödenen vergiler YTL cinsinden hesaplanmıştır.)

Kurum kazancı …………………………………………………………………..  900.000.- TL
Hesaplanan kurumlar vergisi………………………………………………… 180.000.-  TL
Mahsuplar (–)……………………………………………………………… …….. 200.000.- TL

–   Yurt dışında ödenen verginin mahsup edilebilecek kısmı…  …… 30.000.- TL

(150.000 x %20 = 30.000)

–   Kesinti suretiyle yurt içinde ödenen vergi…………………………….. 60.000.- TL

–   Geçici vergi ……………………………………………………………………  110.000.- TL

Ödenecek kurumlar vergisi………………………………………………………………………………………….. 0
İadesi gereken geçici vergi …………………………………………………….  20.000.- TL

Örnekte görüldüğü üzere, yurt dışında ödenen vergiler öncelikle mahsup edilecek, sırasıyla yurt içinde kesinti suretiyle ödenen vergiler ve geçici vergi mahsup edilecek, mahsup edilemeyen geçici vergi tutarı olan 20.000.- TL  mükellefe iade edilebilecektir. Yurt dışında ödenen verginin 15.000.- TL’lik kısmının ise mahsup sınırını aştığı için câri yılda veya sonraki yıllarda mahsup edilebilmesi mümkün değildir.


Kaynak: Kurumlar Vergisi kanunu 1 Seri no.lu sirküleri
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/yurt-disinda-kesilen-vergilerin-turkiyede-mahsubu-mumkun-mudur/feed/ 0
Hindistan’da mukim firmaya verilen ham petrol depolama tanklarının mühendislik, parametre dizaynı ve tasarımı için sondaj çalışmaları nedeniyle yapılan ödemelerden tevkifat yapılıp yapılmayacağı https://www.muhasebenews.com/hindistanda-mukim-firmaya-verilen-ham-petrol-depolama-tanklarinin-muhendislik-parametre-dizayni-ve-tasarimi-icin-sondaj-calismalari-nedeniyle-yapilan-odemelerden-tevkifat-yapilip-yapilmayacagi/ https://www.muhasebenews.com/hindistanda-mukim-firmaya-verilen-ham-petrol-depolama-tanklarinin-muhendislik-parametre-dizayni-ve-tasarimi-icin-sondaj-calismalari-nedeniyle-yapilan-odemelerden-tevkifat-yapilip-yapilmayacagi/#respond Wed, 01 Jul 2020 07:07:35 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=87783

 İlgide kayıtlı özelge talep formu ve ek dilekçede, şirketinizin 2012 yılında Hindistan mukimi …… India Projects Ltd. Şti. ile yapmış olduğu sözleşme çerçevesinde Hindistan’da ham petrol depolama tanklarının mühendislik, parametre dizaynı ve tasarımı için sondaj çalışmaları yaptığını, söz konusu işi 45 gün sürede tamamladığınızı, Şirketinize yapılan ödemeler üzerinden Hindistan mukimi şirket tarafından  %20 oranında tevkifat yapıldığını belirterek, elde edilen kazancı Hindistan’ın vergileme hakkının bulunup bulunmadığı, Şirketiniz adına Hindistan’da yetkili makama ödenen tevkifat tutarının Türkiye’de ödenecek kurumlar vergisinden mahsup edilip edilmeyeceği hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmiştir.

            5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 3 üncü maddesinde; “Kanunun 1 inci maddesinde sayılı kurumlardan kanuni veya iş merkezi Türkiye’de bulunanlar, gerek Türkiye içinde gerekse Türkiye dışında elde ettikleri kazançların tamamı üzerinden vergilendirilirler.” hükmü yer almaktadır.

            Aynı Kanunun “İstisnalar” başlıklı 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendinde, yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanarak Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilen kazançların kurumlar vergisinden müstesna olduğu hükme bağlanmıştır.

            Konu ile ilgili olarak yayımlanan, 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “Yurt Dışında Yapılan İnşaat, Onarım, Montaj İşleri İle Teknik Hizmetlerden Sağlanan Kazançlarda İstisna” başlıklı 5.9. bölümünde;

            “Kurumlar Vergisi Kanununun 5’inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi ile yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanarak Türkiye’de genel sonuç hesaplarına aktarılan kazançlar, herhangi bir koşula bağlanmaksızın kurumlar vergisinden istisna edilmiştir.

            …

            Benzer şekilde, anılan fıkranın (h) bendi ile de yurt dışında bulunan işyerleri veya daimi temsilcileri aracılığıyla yapılan ve yurt dışında vergilendirilen inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanan kazançların (vergi yükü oranına bakılmaksızın), ayrıca yurt içinde de vergilendirilmesinin önüne geçilmesi amacıyla bu kazançlar kurumlar vergisinden istisna edilmiştir.

            (6 Seri No’lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin 6.maddesiyle eklenen paragraf) Teknik hizmetler esas itibariyle inşaat, onarım ve montaj işleriyle ilgili olarak yürütülen planlama, projelendirme, mimarlık ve mühendislik, etüd, fizibilite, harita tasarım, metraj, keşif, idari ve teknik şartname ile ihale dosyası hazırlama, ihale değerlendirme, mesleki kontrollük, inşaat kontrollüğü, tasarım kontrollüğü, işletmeye alma danışmanlığı, proje ve yatırım yönetimi ve benzeri hizmetleri kapsamaktadır.

             Teknik hizmetlerden elde edilen kazançların da anılan istisnadan yararlanabilmesi için bu işlerin yurt dışında bulunan işyerleri veya daimi temsilciler aracılığıyla yapılması; yurt dışında ayrıca bir işyeri veya daimi temsilci olmadan yapılan teknik hizmetlerin, hizmet ihracatı olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Ayrıca, teknik hizmetlerin yurt dışındaki inşaat, onarım ve montaj işlerine bağlı olarak yapılma şartı bulunmamaktadır.

             İnşaat, onarım ve montaj işlerinin yurt dışında gerçekleştirilmesi için bir işyeri bulunması gerekirken, bu işlere bağlı teknik hizmetlerin yurt dışında herhangi bir işyeri olmaksızın Türkiye’den gerçekleştirilebilmesi de mümkün olabilmektedir. Proje hazırlanması gibi teknik hizmetler, inşaat ve onarma işinin tamamlayıcı bir unsuru olmasına karşın; kurumların yurt dışında devam eden bir inşaat ve onarma işi olmadığı ya da ayrıca bir işyeri veya daimi temsilci bulundurulmadığı durumlarda, bu faaliyetin ihracat olarak değerlendirilmesi gerekmekte olup yurt dışındaki inşaat işine bağlı olarak Türkiye’de yapılan teknik hizmetlerden sağlanan kazançların bu istisnadan yararlandırılması mümkün bulunmamaktadır. Dolayısıyla, kurumların yurt dışında bir inşaat ve onarım işi varsa, buna bağlı teknik hizmetler ister Türkiye’de isterse yurt dışında yapılsın, elde edilen kazançlar istisnadan yararlanabilecektir. Kurumların yurt dışında yaptıkları bir inşaat ve onarım işinin bulunmaması halinde ise ancak yurt dışında bir işyeri veya daimi temsilci aracılığıyla yaptıkları teknik hizmetlerden elde edilen kazançlar istisnadan yararlanılabilecektir.

            Bu istisnanın uygulanması açısından, yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanan kazançların Türkiye’ye getirilmesi zorunluluğu bulunmamaktadır. Söz konusu kazançların Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilmesi istisnadan yararlanılması için yeterlidir.”

            açıklamalarına yer verilmiştir.

            Aynı Kanunun 33 üncü maddesinin birinci fıkrasında; “Yabancı ülkelerde elde edilerek Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilen kazançlardan mahallinde ödenen kurumlar vergisi ve benzeri vergiler, Türkiye’de bu kazançlar üzerinden tarh olunan kurumlar vergisinden indirilebilir.” hükümleri yer almaktadır.

            Öte yandan, Türkiye ile Hindistan Arasında Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel Olma Anlaşması’nın ticari kazançları düzenleyen “iş yeri” başlıklı 5’inci maddesinin 2/j-i bendinde; “bir inşaat şantiyesi veya yapım, kurma veya montaj projesi veya bunlara ilişkin gözetim faaliyetlerinde, söz konusu şantiyeler, projeler veya faaliyetler (birlikte veya ayrı ayrı) 6 ayı aşan bir süre devam ettiğinde; veya

            ii) makina ve ekipman satışının yanısıra arızi olarak sürdürülen ve süresi 6 ayı aşmayan proje veya gözetim faaliyetlerinde; bu proje ve gözetim faaliyetleri için ödenen ücretler makina ve ekipman satış fiyatının % 10’unu aştığında işyeri oluşturacaktır.

            Bu fıkranın amaçları bakımından, bir teşebbüsün 6 aydan fazla bir süre bir Akit Devlette petrol üretimi veya çıkartılması veya aranması amacıyla kiralık makina ve tesis kullanması veya kullandırması ve bunlarla bağlantılı hizmet veya imkan sunması halinde, bu Akit Devlette bir işyerine sahip olduğu ve bu işyeri vasıtasıyla işlerini yürüttüğü kabul edilecektir.” hükmü yer almaktadır.

            Diğer taraftan, Anlaşmanın “Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi” başlıklı 22 nci maddesinde;

            ” …

            3. Türkiye mukimleri için çifte vergilendirme aşağıdaki şekilde önlenecektir:

            a) Bir Türkiye mukimi, b) bendinde kavranan gelir hariç olmak üzere, bu Anlaşmanın hükümlerine göre Hindistan’da vergilendirilebilir bir gelir elde ettiğinde Türkiye, bu geliri vergiden muaf tutacaktır. Ancak, bu kişinin geriye kalan gelirine ilişkin verginin hesaplanmasında, söz konusu gelire, istisna bulunmaması halinde uygulanacak olan vergi oranını uygulayabilir.

            b) Bir Türkiye mukimi, bu Anlaşmanın 10, 11, 12 nci maddeleri ve 13′ üncü maddesinin 4’üncü fıkrası hükümlerine göre, Hindistan’da vergilendirilebilir bir gelir elde ettiğinde, Türkiye bu kişinin söz konusu gelirleri üzerindeki vergiden Hindistan’da ödenen vergiye eşit bir meblağın mahsubuna izin verecektir.

            Bununla beraber, söz konusu mahsup, Hindistan’da vergilendirilebilen gelire isabet eden mahsuptan önce Türkiye’de hesaplanan gelir vergisi miktarını aşmayacaktır.

            …”  hükmüne yer verilmiştir.

            Bu hüküm ve açıklamalara göre, Şirketinizce Hindistan mukimi Şirkete Hindistan’da verilen ve 45 gün süren ham petrol depolama tanklarının mühendislik, parametre dizaynı ve tasarımı için sunulan sondaj çalışmalarına ilişkin hizmetlerin, yurt dışında bulunan iş yeriniz veya daimi temsilciniz aracılığıyla yapılması halinde bu iş dolayısıyla elde edilerek Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilen kazançların 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendine göre kurumlar vergisinden istisna edilmesi gerekmekte olup iş yerinin veya daimi temsilcinin varlığının tespitinde Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmasının 5 inci maddesine göre değerlendirme yapılacaktır.

            Ancak, anılan maddenin 2/j-ii alt bendi kapsamında Hindistan’da petrol üretimi veya çıkartılması veya aranması faaliyeti ile bağlantılı  iş kapsamında olup 6 aydan daha kısa süre devam eden söz konusu faaliyetiniz dolayısıyla  adı geçen ülkede belirtilen bende göre bir iş yeri oluşmayacağından, söz konusu kazançların Kanunun 5/1-h maddesi uyarınca kurumlar vergisinden istisna tutulması mümkün bulunmamaktadır.

            Bununla birlikte, Anlaşmanın ilgili maddeleri çerçevesinde Hindistan’ın vergi alma hakkının bulunmadığı durumda, Hindistan’da kesinti yoluyla ödenen bu verginin Türkiye’de muaf tutulması ve/veya mahsup edilmesi imkânı bulunmamaktadır.

 


Kaynak: Resmi Gazete 27.6.2020
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


BENZER İÇERİKLER

İstisna kapsamındaki yurtdışı inşaat kazancının şüpheli hale gelmesi ve buna ilişkin kur farklarının değerlemesi…

Yurt dışı inşaat işlerindeki belgesiz harcamalarımız için götürü gider uygulamasından nasıl yararlanırız?

Yurt Dışı İnşaat Organizasyon İşi Kazançlarında Kurumlar Vergisi İstisnası Uygulanabilir mi?

Yurt dışındaki firmalara AVM inşaatı kapsamında verilen danışmanlık hizmeti kurumlar vergisine tabi midir?

Yurt dışındaki inşaat işleri için alınan kredinin kur farkını gider veya maliyet olarak yazabilir…

 

]]>
https://www.muhasebenews.com/hindistanda-mukim-firmaya-verilen-ham-petrol-depolama-tanklarinin-muhendislik-parametre-dizayni-ve-tasarimi-icin-sondaj-calismalari-nedeniyle-yapilan-odemelerden-tevkifat-yapilip-yapilmayacagi/feed/ 0
İki Farklı Ülkede Gerçekleşen Danışmanlık Hizmetleri İçin Yapılan Ödemeler Üzerinden Hesaplanan Tevkifat Türkiye’deki Vergiden Mahsup Edilebilir mi? https://www.muhasebenews.com/iki-farkli-ulkede-gerceklesen-danismanlik-hizmetleri-icin-yapilan-odemeler-uzerinden-hesaplanan-tevkifat-turkiyedeki-vergiden-mahsup-edilebilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/iki-farkli-ulkede-gerceklesen-danismanlik-hizmetleri-icin-yapilan-odemeler-uzerinden-hesaplanan-tevkifat-turkiyedeki-vergiden-mahsup-edilebilir-mi/#respond Sat, 15 Jul 2017 15:00:55 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=17240 (GİB – ÖZELGE)

Konu: Mısır’daki şirkete verilen danışmanlık hizmetinin Amerika’daki merkeze fatura edilmesi durumunda Mısır’dan yapılan ödemeler üzerinden yapılan tevkifatın Türkiye’de mahsup edilip edilmeyeceği.

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, şirketinizin danışmanlık sektöründe faaliyet gösterdiği, … grubu şirket politikası ve işleyişi gereği yerel ofislerdeki tüm danışmanların dünyadaki diğer… ofislerinin yürüttüğü projelerde görev aldıkları, … Türkiye’nin de yer aldığı projede elemana ihtiyaç olması halinde dünyadaki herhangi bir … ofisinden destek anlamında hizmet aldığı, “… Anlaşması” kapsamında gerçekleştirilen bu yapılanma ile amaçlananın bir … danışmanının tecrübesinden bütün ofislerin yararlanmasını sağlamak, kapasite kullanımını arttırmak, atıl iş gücü oluşumunu engellemek, konusunda en yetkin elemanı sağlamak ve personele uluslararası deneyim kazandırmak olduğu, … Amerika’nın ise bünyesinde danışmanlık ofislerinin bulunduğu ve grup içi danışmanlık ofisleri için “clearing house” işlevini üstlendiği, farklı bir ülkedeki … kurumuna verilen hizmet sonucunda hizmet verilen ülkeye faturalandırmak üzere … Türkiye olarak projede görev alan elemanların çalışma saatlerine göre hesaplanan tutarın … Amerika’ya fatura edildiği, … Amerika’nın ise bu fatura bedelini aynı tutarla hizmet verilen ülkeye fatura ettiği, hizmet alan ülke firmasının fatura bedeli üzerinden varsa tevkifat yaptıktan sonra kalan net tutarı … Amerika’ya ödediği, … Amerika’nın bu tutarı aynen … Türkiye’ye ödediği veya clearing house işlemleri kapsamında diğer … ofisleri ile olan alacak ve borçlarını netleştirmesinden sonra kalan tutarın ödemesinin yapıldığı, dolayısıyla …Türkiye olarak başka bir ülkede bulunan … danışmanlık firmasına verilen hizmete ilişkin fatura düzenleme ve tahsilat işlemlerinin … Amerika üzerinden gerçekleştirildiği belirtilerek, şirketin clearing house yapılanması çerçevesinde Amerika’da bulunan merkezden tahsil ettiği tutarlar üzerinden hizmetin verildiği ülkede tevkif edilen vergilerin Türkiye’de mahsubunun ne şekilde gerçekleştirileceği hususlarında bilgi talep ettiğiniz anlaşılmaktadır.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 3’üncü maddesinin birinci fıkrasında, Kanunun 1’inci maddesinde sayılı kurumlardan kanuni veya iş merkezi Türkiye’de bulunanların, tam mükellefiyet esasında, gerek Türkiye içinde gerekse Türkiye dışında elde ettikleri kazançların tamamı üzerinden vergilendirilecekleri hükme bağlanmıştır.

Aynı Kanunun 6’ncı maddesinde kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safi kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hüküm altına alınmıştır.

Kurumlar Vergisi Kanununun 33’üncü maddesinde ise; “(1) Yabancı ülkelerde elde edilerek Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilen kazançlardan mahallinde ödenen kurumlar vergisi ve benzeri vergiler, Türkiye’de bu kazançlar üzerinden tarh olunan kurumlar vergisinden indirilebilir.
….

(4) Yurt dışı kazançlar üzerinden Türkiye’de tarh olunacak vergilere mahsup edilebilecek tutar, hiç bir surette yurt dışında elde edilen kazançlara Kanunun 32’nci maddesinde belirtilen kurumlar vergisi oranının uygulanmasıyla bulunacak tutardan fazla olamaz. Bu sınır dahilinde, ilgili bulunduğu kazancın Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirildiği hesap döneminde tamamen veya kısmen indirilemeyen vergiler, bu dönemi izleyen üçüncü hesap dönemi sonuna kadar indirim konusu yapılabilir.
….

(6) Yabancı ülkelerde vergi ödendiği, yetkili makamlardan alınarak mahallindeki Türk elçilik veya konsoloslukları, yoksa mahallinde Türk menfaatlerini koruyan ülkenin aynı nitelikteki temsilcileri tarafından tasdik olunan belgelerle tevsik olunmadıkça, yabancı ülkede ödenen vergiler Türkiye’de tarh olunan vergiden indirilemez.

(7) Kurumlar vergisinden indirim konusu yapılan vergilerin yabancı ülkelerde ödendiğini gösterir belgelerin, tarhiyat sırasında mükellef tarafından ibraz edilememesi halinde, yabancı ülkede ödenen veya ödenecek olan vergi, Kanunun 32’nci maddesindeki kurumlar vergisi oranını aşmamak şartıyla o ülkede geçerli olan oran üzerinden hesaplanır ve tarhiyatın bu suretle hesaplanan tutara isabet eden kısmı ertelenir. İbraz edilmesi gereken belgeler, tarh tarihinden itibaren en geç bir yıl içinde ilgili vergi dairesine ibraz edildiği takdirde, bu belgelerde yazılı kesin tutara göre tarhiyat düzeltilir.
…” hükümleri yer almaktadır.

Öte yandan, “Türkiye Cumhuriyeti ile Mısır Arap Cumhuriyeti Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmasının 5’inci maddesinin 2’nci fıkrasının (h-ii) bendinde, “İşyeri” teriminin; “Bir teşebbüsün çalışanları veya aynı amaç için teşebbüs tarafından görevlendirilen diğer personeli aracılığıyla ülke içinde toplam 6 ayı aşan bir süre veya süreler için (aynı veya bağlı proje için) danışmanlık hizmetleri de dahil verilen hizmetler.”i de kapsamına aldığı belirtilmiştir.

Anlaşmanın ticari kazançlara ilişkin 7’nci maddesinin 1’inci fıkrasında;“Bir Akit Devlet teşebbüsüne ait kazanç, söz konusu teşebbüs diğer Akit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunmadıkça, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir. Eğer teşebbüs yukarıda bahsedilen şekilde ticari faaliyette bulunursa, kazanç diğer Devlette, sadece işyerine atfedilebilen miktarla sınırlı olmak üzere, vergilendirilebilir.” hükmü yer almaktadır.

Bu hükümlere göre, Türkiye mukimi teşebbüsün personeli vasıtasıyla Mısır’da ifa edeceği danışmanlık hizmetleri, 6 ayı aşan bir süre veya sürelerle devam etmedikçe yalnızca Türkiye’de vergilendirilecektir.

Anlaşmanın “Çifte Vergilendirmeyi Önleme Yöntemleri”ne ilişkin 22’nci maddesinin 1’inci fıkrasında ise;

“Bir Akit Devlet mukimi, bu Anlaşma hükümlerine göre diğer Akit Devlette vergilendirilebilen bir gelir elde ettiğinde, ilk bahsedilen Devlet bu mukimin gelirine isabet eden vergiden, diğer Devlette ödediği verginin mahsubuna müsaade edecektir. Bununla beraber söz konusu mahsup, bu diğer Devlette vergilendirilebilen gelir için, mahsuptan önce hesaplanmış olan vergi miktarını aşmayacaktır.” hükmüne yer verilmiştir.

Buna göre, Anlaşmaya uygun olarak Mısır’da vergi ödenmesi durumunda ödenen bu vergiler; Kurumlar Vergisi Kanununun 33’üncü ve Anlaşmanın 22’inci maddesi çerçevesinde Türkiye’de ödenecek bu gelire ilişkin vergiden mahsup edilebilecektir.

Ancak, şirketinizin, personeli aracılığıyla Mısır’da mukim şirkete vereceği danışmanlık hizmetine ilişkin faturanın grup şirketiniz olan ABD mukimi şirket tarafından düzenlenmiş olması ve Mısır mukimi şirketin ABD mukimi şirkete yaptığı ödemeler üzerinden tevkifat yapması durumunda, ödenen vergilerin şirketiniz tarafından Türkiye’de ödediğiniz kurumlar vergisinden mahsup edilmesi mümkün değildir.

Kaynak: İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
27 Ocak 2015 Tarih ve 62030549-125[33-2012/49]-128 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/iki-farkli-ulkede-gerceklesen-danismanlik-hizmetleri-icin-yapilan-odemeler-uzerinden-hesaplanan-tevkifat-turkiyedeki-vergiden-mahsup-edilebilir-mi/feed/ 0