Vakıf – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Tue, 26 Dec 2023 06:40:03 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Vakıf üniversitesine yapılan taşıma için düzenlenecek faturada KDV tevkifatı yapılır https://www.muhasebenews.com/vakif-universitesine-yapilan-tasima-icin-duzenlenecek-faturada-kdv-tevkifati-yapilir/ https://www.muhasebenews.com/vakif-universitesine-yapilan-tasima-icin-duzenlenecek-faturada-kdv-tevkifati-yapilir/#respond Tue, 26 Dec 2023 06:40:03 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=148247 Laboratuvar cihazları ticareti yapan bir firmamız bir üniversiteye (ODTÜ) taşıma bedeli faturası kesecek. Keseceği faturada tevkifat olmalı mı, olmalı ise oranı kaç olmalı?

Devlet üniversitesine yapılan taşıma için düzenlenecek faturada KDV tevkifatı yapılmaz.

VAKIF(ÖZEL) Üniversitelere yapılan teslimler için KDV tevkifatı yapılır.

BELİRLENMİŞ ALICILAR :
(KDV TEVKİFATI YAPILACAK ALICILAR)

– 5018 sayılı Kanuna ekli cetvellerde yer alan idare, kurum ve kuruluşlar, il özel idareleri ve bunların teşkil ettikleri birlikler, belediyelerin teşkil ettikleri birlikler ile köylere hizmet götürme birlikleri,
– Yukarıda sayılanlar dışındaki, kanunla veya Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle kurulan kamu kurum ve kuruluşları,
– Döner sermayeli kuruluşlar,
– Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları,
– Kanunla kurulan veya tüzel kişiliği haiz emekli ve yardım sandıkları,
– Bankalar,
– Sigorta, reasürans ve emeklilik şirketleri,
– Sendikalar ve üst kuruluşları,
– Vakıf üniversiteleri,
– Mobil elektronik haberleşme işletmecileri,
– Büyükşehir belediyelerinin su ve kanalizasyon idareleri,
– Kamu iktisadi teşebbüsleri (Kamu İktisadi Kuruluşları, İktisadi Devlet Teşekkülleri),
– Özelleştirme kapsamındaki kuruluşlar,
– Türkiye Varlık Fonu ile alt fonlara devredilen kuruluşlar,
– Organize sanayi bölgeleri ile menkul kıymetler, vadeli işlemler borsaları dahil bütün borsalar,
-Yarıdan fazla hissesi doğrudan yukarıda sayılan idare, kurum ve kuruluşlara ait olan (tek başına ya da birlikte) kurum, kuruluş ve işletmeler,
– Payları Borsa İstanbul (BİST) A.Ş.’nde işlem gören şirketler,
– Kalkınma ve yatırım ajansları

 

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/vakif-universitesine-yapilan-tasima-icin-duzenlenecek-faturada-kdv-tevkifati-yapilir/feed/ 0
Dernek ve vakıflara yapılan bağışlarda vergi indirimi nasıl uygulanır? https://www.muhasebenews.com/dernek-ve-vakiflara-yapilan-bagislarda-vergi-indirimi-nasil-uygulanir/ https://www.muhasebenews.com/dernek-ve-vakiflara-yapilan-bagislarda-vergi-indirimi-nasil-uygulanir/#respond Mon, 04 Dec 2023 13:02:08 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=147920 Dernek ve vakıflara yapılan bağışlarda vergi indirimi özellikli olarak nasıl gerçekleşir? Dikkat edilmesi gereke hususlar nelerdir?

Kamuya yararlı dernek ve vakıflar yapılan bağış ve yardımların toplamının o yıla ait kurum kazancının % 5’ine kadar olan kısmı. Kabul edilir.

KVK Md.10/c Genel ve özel bütçeli kamu idarelerine, il özel idarelerine, belediyelere ve köylere, Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflara ve kamu yararına çalışan dernekler ile bilimsel araştırma ve geliştirme faaliyetinde bulunan kurum ve kuruluşlara makbuz karşılığında yapılan bağış ve yardımların toplamının o yıla ait kurum kazancının % 5’ine kadar olan kısmı.


İLİNTİLİ İÇERİK

 

Dernek ve vakıflarca düzenlenecek belge

Dernek ve vakıflar kendi mevzuatlarının öngördüğü belgeleri düzenleyerek bağış yapanlara bir örneğini verirler. Ticari faaliyetle uğraşanlarca düzenlenen faturalar dernek ve vakıf tarafından muhafaza edilir.

Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesi çerçevesinde gider kaydedilme

Ticari işletmeye dahil malların bağışlanması durumunda bu malların maliyet bedeli Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesi çerçevesinde gider kaydedilir. Bu işlem, faturanın bir yandan gelir bir yandan da gider kaydedilmesi suretiyle gerçekleştirilir.

Ayni Bağış ve Yardımların Değeri

Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesine göre, bağış ve yardımın nakden yapılmaması halinde, bağışlanan veya yardımın konusunu teşkil eden mal veya hakkın varsa mukayyet değeri, yoksa Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre takdir komisyonunca tespit edilecek değeri esas alınır.

Kurumlar Vergisi Kanununun 10 uncu maddesinin ikinci fıkrası gereğince bağış ve yardımların nakden yapılmaması halinde, bağışlanan veya yardımın konusunu oluşturan mal veya hakkın maliyet bedeli veya kayıtlı değeri, bu değer mevcut değilse Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre takdir komisyonlarınca tespit edilecek değeri esas alınır.

Bağışlanan mal amortismana tabi iktisadi kıymet ise bağışın parasal karşılığının tespiti, ilgili sabit kıymetin aktif değerinden birikmiş amortismanının düşülmesi ile gerçekleştirilir.


1. İndirim Konusu Yapılabilecek Bağış ve Yardımlar


193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu ve 5520 sayılı Kurumlar VergisiKanununun 10 uncu maddesinde, gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerince beyannamede bildirilecek gelirlerden/kurum kazancından indirim konusu yapılabilecek bağış ve yardımlar düzenlenmiştir.

Bazı bağış ve yardımların tamamı, bazılarının ise mükelleflerce beyan edilen gelirin/kurum kazancının %5’ini (gelir vergisine münhasır olmak üzere kalkınmada öncelikli yöreler için %10’u) aşmayan kısmı matrahtan indirim konusu yapılabilmektedir.

Bağış ve yardımlar; gelir ve kurumlar vergisi beyannamesinde ayrıca gösterilmek suretiyle indirilebilmekte ve indirim konusu yapılacağı yılda mükelleflerin beyana tabi gelirinin/kurum kazancının bulunması gerekmektedir.

İndirim konusu yapılabilecek bağış ve yardım tutarları her hal ve takdirde beyan edilen gelir/kurum kazancı ile sınırlıdır. İndirilemeyen kısım izleyen yıllara nakledilemez.

Bağış ve yardımların matrahtan indirilmesi için;

  • Mevzuatta belirtilmiş olan kurum ve kuruluşlara yapılması,
    ● Makbuz karşılığı olması,
    ● Karşılıksız yapılması,
    ● Sadece ilgili dönem gelir ve kurum kazancından indirilmesi,
    ● Gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerinde ayrıca gösterilmesi gerekmektedir.

Yıllık Kurumlar Vergisi Beyannamesi


Yıllık kurumlar vergisi beyannamesinde, kazanç ve matrah bildirimi yapılan Tablo-5’de, kazancın bulunması halinde indirilecek istisna ve indirimler altında Kurumlar Vergisi Kanununun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasının (c), (ç), (d), (e) ve (f) bentlerindeki bağış ve yardımlar, sırasıyla 66 ila 70 inci satırlarda yer almaktadır.

Kurumlar vergisi beyannamesinde yer alan sıraya göre, öncelikle risturnlar, Ar-Ge indirimi, tasarım indirimi ve sponsorluk harcamalarının indirime konu edilmesi sonrasında bir kazanç kalmış ise bu tutardan bağış ve yardımların indirilmesi gerekmektedir.

Kurumlar tarafından yapılan bağış ve yardımlar, bağış ve yardımın yapıldığı tarihte kayıtlarda gider olarak dikkate alındığından, söz konusu bağış ve yardımların kurum kazancının tespitinde kanunen kabul edilmeyen gider (KKEG) olarak dikkate alınması ve kurum kazancının yeterli olması halinde, beyanname üzerinde ayrıca gösterilmek şartıyla kurumlar vergisi matrahından indirilmesi gerekmektedir.

İndirilebilecek bağış ve yardım tutarının tespitinde esas alınan kurum kazancı, zarar mahsubu dahil giderler ile iştirak kazançları istisnası düşüldükten sonra, indirim ve istisnalar düşülmeden önceki [Ticari bilanço kârı – (iştirak kazançları istisnası + geçmiş yıl zararları)] tutardır.

Ayrıca, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu düzenlemelerine göre beyannamelerini elektronik ortamda göndermek zorunda olan mükellefler, “beyan edilecek gelirlerden indirim” kulakçığında yer alan bağış ve indirim sekmelerini doldurmak suretiyle bağış ve indirimleri beyan edilen gelirden/kurum kazancından indirime konu edebileceklerdir.

-Kurumlar Vergisi Kanununa göre indirim nasıl yapılır?

Kurumlar vergisi mükellefleri de bağış ve yardımların o yıla ait kurum kazancının %5’ine kadar olan kısmını indirim konusu yapabilir. Ancak bu mükellefler için kalkınmada öncelikli yöreler bakımından ayrı bir oran belirlenmemiştir.

İndirilebilecek bağış ve yardım tutarının tespitinde esas alınan kurum kazancı, zarar mahsubu dahil giderler ile iştirak kazançları istisnası düşüldükten sonra, indirim ve istisnalar düşülmeden önceki [Ticari bilanço kârı – (iştirak kazançları istisnası + geçmiş yıl zararları)] tutardır.

Örnek: (A) A.Ş.’nin 2022 yılı ticari bilanço karı 6.900.000 TL, kanunen kabul edilmeyen giderleri 900.000 TL, 2017 yılından devreden geçmiş yıl zararı 1.000.000 TL, dönem içi iştirak kazancı 500.000 TL ve 3 yıldır aktifinde tuttuğu gayrimenkulün satışından elde ettiği gelir 1.200.000 TL’dir.

(A) A.Ş. tarafından, Cumhurbaşkanınca vergi muafiyeti tanınmış olan (V) Vakfına makbuz karşılığı 800.000 TL bağışta bulunulmuştur. Kurumlar vergisi beyannamesi üzerinden indirilebilecek bağış tutarı aşağıdaki gibi hesaplanır.

Ticari bilanço karı (A) 6.900.000

Kanunen kabul edilmeyen giderler (B) 900.000

İştirak kazancı istisnası (C) 500.000

Gayrimenkul satış kazancı istisnası (D)[(Kazancın %50’si) (1.200.000 x %50)] 600.000

Geçmiş yıl zararı (E) 1.000.000

İndirilebilecek bağış ve yardım tutarının tespitinde esas alınan kurum kazancı
(F)[A – (C+E)]5.400.000

Vakfa yapılan bağış ve yardımın üst sınırı (G) [F x %5]270.000

Yukarıdaki hesaplamaya göre; (A) A.Ş. 800.000 TL bağışta bulunmuş olmasına rağmen bu bağışın 270.000 TL’sini beyanname üzerinden indirim konusu yapabilecektir.

Vergi Mevzuatı Yönünden Bağış ve Yardımlar Rehberi için TIKLAYINIZ…

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/dernek-ve-vakiflara-yapilan-bagislarda-vergi-indirimi-nasil-uygulanir/feed/ 0
Dernek, Vakıf, Sandık ve Diğer Kuruluşlardan Bireysel Emeklilik Sistemine Aktarım Hakkında Yönetmelik https://www.muhasebenews.com/dernek-vakif-sandik-ve-diger-kuruluslardan-bireysel-emeklilik-sistemine-aktarim-hakkinda-yonetmelik/ https://www.muhasebenews.com/dernek-vakif-sandik-ve-diger-kuruluslardan-bireysel-emeklilik-sistemine-aktarim-hakkinda-yonetmelik/#respond Wed, 08 Dec 2021 08:44:31 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=119052
8 Aralık 2021 ÇARŞAMBA Resmî Gazete Sayı : 31683
YÖNETMELİK

Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumundan:

DERNEK, VAKIF, SANDIK VE DİĞER KURULUŞLARDAN BİREYSEL EMEKLİLİK SİSTEMİNE AKTARIM HAKKINDA YÖNETMELİK

 

BİRİNCİ BÖLÜM

Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Amaç ve kapsam

MADDE 1 – (1) Bu Yönetmeliğin amacı; üyelerine veya çalışanlarına emekliliğe yönelik taahhütte bulunan dernek, vakıf, sandık, tüzel kişiliği haiz meslek kuruluşu veya sair ticaret şirketindeki emekliliğe yönelik birikimlerin veya taahhütlere ilişkin tutarların kısmen veya tamamen bireysel emeklilik sistemine aktarılmasına ilişkin usul ve esasları belirlemektir.

Dayanak

MADDE 2 – (1) Bu Yönetmelik, 28/3/2001 tarihli ve 4632 sayılı Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanununun geçici 4 üncü maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.

Tanımlar

MADDE 3 – (1) Bu Yönetmelikte geçen;

a) Aktarım tutarı: Bireysel emeklilik sistemine aktarılan birikimi,

b) Aktif üye: Emeklilik taahhüt planına göre henüz emekli olmamış veya emekliliğe yönelik herhangi bir ödeme yapılmamış üyeleri veya çalışanları,

c) Aktüer: Kurum nezdinde tutulan aktüerler siciline kayıtlı gerçek kişileri,

ç) Aktüerya raporu: Emeklilik taahhüt planı kapsamında üyelere veya çalışanlara sunulan faydalara, varlık ve yükümlülüklere, hesapların ayrıştırılmasına, aktüeryal hesaplamalarda kullanılan yöntem ve varsayımlara ilişkin bilgileri içeren ve aktüer tarafından hazırlanıp imzalanan raporu,

d) Bekleme süresi: Aktarım yapan üyenin, aktarım tarihinden veya aktarımın kısım kısım yapılması halinde ise ilk aktarımın yapıldığı tarihten itibaren maluliyet ve ölüm haricinde bireysel emeklilik sisteminden ayrılamayacağı üç yıllık süreyi,

e) Birikim: Emeklilik taahhüt planı kapsamında ilgili hesaplama tarihi itibarıyla üyelerin veya çalışanların emeklilik hesaplarındaki tutarı ve/veya ödenmesi taahhüt edilen tutarı,

f) Emeklilik sözleşmesi: 4632 sayılı Kanuna göre yapılan emeklilik sözleşmesini,

g) Emeklilik şirketi: 4632 sayılı Kanuna göre kurulmuş olan emeklilik şirketini,

ğ) Emeklilik taahhüt planı: Hizmet sunucusunun üyeleri veya çalışanları ile vefatları halinde bunların hak sahiplerine, emeklilik, erken ayrılma, vefat veya maluliyet hallerinde yapmayı taahhüt ettiği ödemelere ilişkin usul ve esaslar ile teamüllerin bütününü,

h) Hizmet sunucusu: Üyelerine veya çalışanlarına emekliliğe yönelik taahhütte bulunan dernek, vakıf, 7/7/1964 tarihli ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun geçici 20 nci maddesi kapsamındakiler hariç olmak üzere sandık, tüzel kişiliği haiz meslek kuruluşu veya sair ticaret şirketini,

ı) Katkı: Emeklilik taahhüt planı kapsamında prim, aidat ve benzeri adlar altında alınan emekliliğe yönelik ödemeleri,

i) Kurum: Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumunu,

j) Pasif üye: Emeklilik taahhüt planına göre kendilerine maaş ve/veya gelir bağlanmış olan üyeler veya çalışanları,

k) Tanımlanmış fayda esası: Emeklilik birikimi olarak ödenecek tutarların, alınan katkılarla kısmen veya tamamen ilişkili olabilen, üyeler veya çalışanların maaşına, hizmet süresine, unvanına ve benzeri parametrelere bağlı olarak belirlenmesine yönelik esası,

l) Tanımlanmış katkı esası: Emeklilik birikimi olarak ödenecek tutarların, emeklilik taahhüt planı kapsamında alınan katkılar ile bunların getirilerine bağlı olarak belirlenmesine yönelik esası,

ifade eder.

İKİNCİ BÖLÜM

Aktarıma İlişkin Usul ve Esaslar

Aktarım yapılabilecek birikimler

MADDE 4 – (1) Emeklilik taahhüt planları kapsamındaki birikim ve taahhütlere ilişkin tutarlar, kısmen veya tamamen, emeklilik sözleşmesine aktarılabilir. Bu tarihte tanımlanmış katkı veya tanımlanmış fayda esasının yahut bunların her ikisinin özelliklerini taşıyan emeklilik taahhüt planlarında tanımlı bulunan esaslara göre, işveren katkıları dahil fiili aktarım tarihine kadar gerçekleşen yurt içi ya da yurt dışındaki tüm birikimler ve taahhütlere ilişkin tutarlar aktarıma konu edilebilir.

(2) Aktif ve pasif üyelerin birikimleri emeklilik hizmet sunucusunun yetkili organlarınca alınan karara göre bireysel emeklilik sistemine aktarılabilir. Aktarımın yapılması, aktarım tutarı ve benzer hususların üye tercihlerine bırakıldığına ilişkin karar alınması halinde aktarıma yönelik üye muvafakatnamelerinin alınması esastır. Aktarımın grup halinde ve her bir üyeyi bağlayıcı usulüne uygun alınan kararların olması halinde ise ayrıca aktif üyelerin muvafakatleri aranmaz. Bu durumda, pasif üyelerin birikimleri de kendilerinin talep veya muvafakatleri alınmak suretiyle bireysel emeklilik sistemine aktarılabilir.

(3) Hizmet sunucusunun üyelerine veya çalışanlarına emeklilik taahhüt planı dışında teminatlar sunduğu veya taahhütlerde bulunduğu durumlarda, emekliliğe yönelik birikimler ile ilişkilendirilen varlık ve yükümlülükler ayrıştırılır.

(4) Aktarımlar, üye veya çalışanlar adına, hesaplarına karşılık gelen ve kişisel olarak ayrıştırılmış birikimler göz önünde bulundurularak yapılır.

Aktarım bildirimi

MADDE 5 – (1) Hizmet sunucusu, bu Yönetmeliğe göre yapılacak her türlü aktarım için ilk aktarım yapılmadan önce Kuruma bildirimde bulunur.

(2) Bildirim aşağıdaki bilgi ve belgelerle birlikte yapılır:

a) Hizmet sunucusunun adres ve iletişim bilgileri.

b) Hizmet sunucusunun yöneticilerinin ad ve unvanı ile iletişim bilgileri.

c) Hizmet sunucusunun kuruluşuna esas teşkil eden belgelerin birer örneği.

ç) Hizmet sunucusunun yetkili organlarınca aktarıma ilişkin olarak alınan kararın bir örneği.

d) Aktarıma ilişkin olarak hizmet sunucusu tarafından hazırlanan ve Ek-1’de asgari içeriği belirtilen iş planı.

e) Emeklilik taahhüt planı kapsamında üyelere veya çalışanlara sunulan teminat ya da taahhütler ile bunların ödenmesine ilişkin kuralları gösterir belgeler.

f) Emeklilik taahhüt planı kapsamında sunulan teminat ve taahhütlerin kuruluş belgelerinde açık olarak belirtilmediği durumlarda, bunların varlığını gösterebilecek belgeler.

g) Hizmet sunucusunun, son yıla ait olanlar yeminli mali müşavir tarafından onaylı olmak üzere son üç yıla ait mali tabloları.

ğ) 10 uncu maddede sayılan durumlar için hazırlanan aktüerya raporu.

h) Varsa aktarıma ilişkin hizmet sunucusunun mevzuatında yapılan değişiklikler.

(3) İçeriği Kurumca belirlenen aktarıma ilişkin elektronik veri seti, hizmet sunucusu tarafından Kuruma yapılacak bildirim ile eş zamanlı olarak, Emeklilik Gözetim Merkezine gönderilir.

(4) Kurum, hizmet sunucusu tarafından sunulan bilgi ve belgeleri inceleyerek, birikimlerin aktarıma uygunluğu ile aktüerya raporunun belirlenen usul ve esaslara uygunluğunu değerlendirir. Kurum gerek görmesi halinde hizmet sunucusundan ek bilgi ve belge isteyebilir. Yapılan bildirime ilişkin değerlendirme, gerekli bilgi ve belgelerin tamamlanmasını müteakip en geç üç ay içerisinde Kurum tarafından sonuçlandırılır.

(5) Aktarım işleminin, hizmet sunucusunun bu maddeye göre yaptığı bildirim tarihinden itibaren bir yıl içinde başlatılamaması halinde, güncellenmiş bilgi ve belgelerle birlikte Kuruma tekrar bildirimde bulunulur.

Aktarıma ilişkin esaslar

MADDE 6 – (1) İkinci fıkra hükümleri saklı kalmak kaydıyla aktarım için hizmet sunucusunun yetkili organlarınca karar alınması şarttır. Hizmet sunucusunun yetkili organlarınca alınmış karara göre aktarım bireysel veya grup olarak yapılabilir.

(2) Tanımlanmış fayda esaslı olmayan emeklilik planlarından yapılacak aktarımlarda, emeklilik birikimlerinin bulunduğu hesapların kişiselleştirilmiş olması, diğer taahhütlerin durumu ve emeklilik taahhüt planının aktüeryal açıdan değerlendirilmesi dikkate alınarak Kurumca uygun görülmesi halinde hizmet sunucusunun yetkili organlarınca karar alınması şartı aranmayabilir.

(3) Birden fazla emeklilik taahhüt planı kapsamındaki aynı kişiye ait birikimler, aynı emeklilik sözleşmesine aktarılabilir.

(4) Bir emeklilik taahhüt planı kapsamındaki birikimler, birden fazla emeklilik şirketine aktarılabilir.

(5) Aktarım tutarı, emeklilik şirketine nakden ödenir.

(6) Aktarım tutarı üzerinden aktarıma ilişkin olarak herhangi bir kesinti yapılmaz ve giriş aidatı alınmaz.

(7) Aktarım tutarı ve 7 nci maddenin dördüncü fıkrası kapsamında yapılan katkılar için devlet katkısı ödenmez. Devlet katkısına hak kazanma süresi, bireysel emeklilik sistemine ilk aktarımın yapıldığı tarih ile başlar.

(8) Aktarımın tek seferde yapılması esastır. Bireysel emeklilik sistemine yapılacak aktarımda, hizmet sunucusunun aktifinde bulunan varlıkların nakde dönüştürülmesi veya taahhütlerin fonlanmamış kısmının fonlanmasının sağlanması amacıyla, aktarım için 4632 sayılı Kanuna göre tanınan son tarihe kadar gerçekleştirilmesi ve 5 inci maddede belirtilen aktarıma ilişkin iş planında belirtilmesi kaydıyla, aktarım kısım kısım da yapılabilir. Bu durumda takip eden aktarımlar, ilk aktarım aşamasında kurulmuş sözleşme üzerine gerçekleştirilir.

(9) 56 yaşını tamamlamış, en az 10 yıllık kazanılmış süresi bulunan aktif üyeler ve pasif üyeler ile birlikte hizmet sunucusu düzenlemelerine göre emeklilik hakkı elde etmiş aktif üyeler talep etmeleri halinde doğrudan emeklilik gelir planına aktarım yapabilir. Birikim amaçlı bireysel emeklilik planına aktarım yapmış aktif veya pasif tüm üyelerin emeklilik koşulları bireysel emeklilik mevzuatına tabidir. Bekleme süresince, vefat ve maluliyet halleri dışında, katılımcıya emeklilik gelir planı kapsamında yapılan ödemeler haricinde herhangi bir ödeme yapılmaz. Bekleme süresi zarfında, Kurum tarafından belirlenecek usul ve esaslar kapsamında emeklilik gelir planından ödeme yapılabilir ve alınabilecek ödemeler bu sürenin sonunda katılımcının hesabında birikim kalacak şekilde belirlenir.

(10) Bekleme süresi zarfında, aktarım ile kurulan bir emeklilik sözleşmesi kapsamındaki birikim ve devlet katkısı hesabındaki tutarlar başka bir emeklilik şirketine aktarılamaz ve bireysel emeklilik sisteminde emeklilik hakkı kullanması durumu da dahil olmak üzere hiçbir durumda başka bir emeklilik sözleşmesi ile birleştirilemez.

(11) Emeklilik şirketi aktarım yapılmadan önce, aktarım için önerdiği ürünlerin özelliklerine ve yasal kesintilere ilişkin olarak hizmet sunucusu ile üye ve çalışanları bilgilendirir.

Kazanılmış süre hesabı

MADDE 7 – (1) Üye veya çalışanın hizmet sunucusunun emeklilik taahhüt planına dahil olduğu tarih, kazanılmış süreye ilişkin şartlar saklı kalmak kaydıyla, bireysel emeklilik sistemine giriş tarihi olarak kabul edilir.

(2) Üye veya çalışanın birden fazla hizmet sunucusundan aktarım yapması halinde, emeklilik taahhüt planına dahil olunan en eski tarih, bireysel emeklilik sistemine giriş tarihi olarak alınır.

(3) Emeklilik taahhüt planı kapsamında yapılacak aktarım tutarına göre bireysel emeklilik sisteminde kazanılmış süre hesabı yapılır. Bu süre, emekliliğe hak kazanılmasına ilişkin sürenin hesabında dikkate alınır. Kazanılmış süre, aktarım tutarının, aktarım tarihinde geçerli olan brüt asgari ücretin aylık tutarının yüzde onuna bölünerek bulunan ay sayısıdır. Kazanılmış süre hesabında sadece tam aylar dikkate alınır.

(4) Aktarım tutarına istinaden kazanılmış sürenin, üye veya çalışanın emeklilik taahhüt planında geçirdiği süreden az olması durumunda, eksik olan her ay için ilgili tutarlar, emeklilik sözleşmesinin yürürlüğe girmesinden itibaren bir yıl içinde ilgili emeklilik şirketine ödenerek bu süreler bireysel emeklilik sisteminde kazanılan süreye eklenebilir. Aksi halde, geriye dönük bu süreler için bir daha ödeme yapılamaz. Kazanılmış süre her halde, üye veya çalışanın emeklilik taahhüt planında fiilen geçirdiği süreden daha çok olamaz. Kazanılmış sürenin takibi emeklilik şirketi tarafından yapılır.

(5) Birden fazla emeklilik taahhüt planından bir emeklilik sözleşmesine aktarım yapılması durumunda, her aktarım tutarı üzerinden kazanılmış süreler ayrı ayrı hesaplanır. Kazanılmış sürelerin toplamı en eski emeklilik taahhüt planına girişten itibaren işleyen süreden fazla olamaz.

(6) 6 ncı maddenin sekizinci fıkrası kapsamında üye veya çalışanın birikimlerinin bir defada aktarılamaması halinde her bir aktarım tutarı için kazanılan süreler ayrı ayrı hesaplanır ve emeklilik şirketi tarafından bireysel emeklilik sisteminde kazanılan süreye eklenir. Bu şekilde eklenen sürelerin birleştirilmesi emeklilik şirketi tarafından yapılır.

Bireysel aktarım

MADDE 8 – (1) Hizmet sunucusunun yetkili organlarınca bireysel aktarıma yönelik karar alınması halinde üye veya çalışan, 4 üncü maddenin ikinci fıkrası hükmü saklı kalmak kaydıyla emeklilik taahhüt planındaki birikimini 6 ncı maddede belirtilen esaslara göre aktarımla kurulacak yeni bir bireysel emeklilik sözleşmesine veya gruba bağlı bireysel emeklilik sözleşmesine aktarabilir.

(2) Hizmet sunucusu, yazılı talebin kendisine ulaşmasını müteakip on iş günü içinde, içeriği Kurumca belirlenen aktarım bilgi ve hesap formunu üye veya çalışana gönderir.

(3) Üye veya çalışan, aktarım bilgi ve hesap formu ile birlikte emeklilik şirketine başvurur. İlgili şirket, kişiye talebine göre bir emeklilik planı teklifi sunar; önerdiği ürünlerin özelliklerine ilişkin bilgiler ile bireysel emeklilik mevzuatına göre katılımcıya sunulması gerekli bilgileri verir. Üye veya çalışan, teklifi kabul etmesi halinde, içeriği Kurumca belirlenen aktarım talep formunu imzalayarak hizmet sunucusuna gönderir ve aktarımın yapılmasını ister.

(4) Hizmet sunucusu, aktarım talep formunun kendisine ulaşmasını müteakip aktarım tutarını emeklilik şirketinin ilgili hesap numarasına öder. Emeklilik sözleşmesi aktarılan tutarın emeklilik şirketi hesaplarına intikal ettiği anda yürürlüğe girer.

Grup halinde aktarım

MADDE 9 – (1) İş hukukuna ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla, hizmet sunucusunun yetkili organlarınca alınmış karara göre tüm üyeler veya çalışanların ya da bunların bir kısmının birikimleri, işveren grup emeklilik sözleşmeleri dahil herhangi bir yeni kurulacak emeklilik sözleşmesine grup halinde aktarılabilir.

(2) Hizmet sunucusu, aktarım bilgi ve hesap formu ile birlikte yazılı olarak emeklilik şirketine başvurur ve gruba dahil kişilerin bilgilerini elektronik ortamda şirkete gönderir. İlgili şirket, hizmet sunucusuna gruba uygun bir emeklilik planı teklifi sunar; önerdiği ürünlerin özelliklerine ilişkin bilgiler ile bireysel emeklilik mevzuatına göre sunulması gerekli bilgileri hizmet sunucusu ile üye veya çalışanlara verir. Hizmet sunucusu, teklifi kabul etmesi halinde, aktarım tutarını emeklilik şirketinin ilgili hesap numarasına öder. Emeklilik sözleşmesi aktarılan tutarın emeklilik şirketinin hesaplarına intikal ettiği tarih itibarıyla yürürlüğe girer.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Çeşitli ve Son Hükümler

Aktüerya raporu

MADDE 10 – (1) Aşağıda sayılan durumlarda, 5 inci maddeye göre Kuruma yapılacak bildirimden önce aktarıma yönelik aktüerya raporu düzenlenir:

a) Emeklilik taahhüt planının tanımlanmış fayda esaslı taahhütler içermesi.

b) Emeklilik taahhüt planı tanımlanmış katkı esaslı olmakla birlikte aktarım anında oluşacak ek gelir ya da giderlerin üyeler veya çalışanlara bölüştürülmesinin gerekmesi.

c) Emeklilik taahhüt planındaki pasif üyelerin birikimlerinin aktarılması.

(2) Aktüerya raporu, Ek-2’de belirtilen asgari unsurları içerir.

(3) Aktüerya raporunda, aktüeryal hesaplamaların bu maddede belirtilen amaçlardan hangisine yönelik hazırlandığı açık olarak belirtilir; aktüeryal varsayımların, aktüerya raporunun hazırlanma amacı ile tutarlı olması sağlanır.

(4) Aktüerya raporu, hizmet sunucusu ile başka bir şekilde menfaat ilişkisi bulunan bir aktüer tarafından düzenlenemez.

(5) 5 inci maddeye göre yapılan bildirimin değerlendirilmesi sürecinde Kurumca gerekli görülmesi halinde ikinci bir aktüerya raporu düzenlenmesi istenebilir.

Aktüeryal varsayımlar

MADDE 11 – (1) Aktüer, aktüerya raporunda kullanacağı varsayımları, aktüeryal prensipler ve aşağıdaki hususlar çerçevesinde seçer:

a) Ekonomik ve demografik varsayımlardan emeklilik taahhüt planına uygulanabilir olanlar kullanılır.

b) Her bir varsayımın tutarlılığı, tek başına ve diğer varsayımlarla ilişkisi ile hesaplamalara genel etkisi göz önünde bulundurulur. Varsayımlardan sapmaların etkisi, varsayımın yapısı ve olası sonuçları değerlendirilir. Özellikle, gruptaki kişi sayısının az olduğu durumlarda varsayımlardaki sapmanın etkisi ayrıca değerlendirilir.

c) Emeklilik taahhüt planının yapısındaki veya dışsal faktörlerdeki olası değişikliklerin aktüeryal varsayımlar üzerindeki etkisi göz önünde bulundurulur.

ç) Aktüeryal varsayımların belirlenmesinde genel verilerin dışında emeklilik taahhüt planına özel varsayımlar kullanılabilir.

d) Gruba ait geçmiş aktüeryal gelir ve gider verileri yeterli ve güvenilir kaynaklardan sağlanabildiği ölçüde geleceğe yönelik tahminlerde kullanılabilir.

(2) Aktüer, hesaplamalarda kullandığı bilgileri yeterli ve güvenilir kaynaklardan sağlar. Hizmet sunucusu tarafından varlıklara, üyelere ve çalışanlara ilişkin olarak sunulan verilerin denetimi ve güvenilirliğinden aktüer sorumlu değildir. Aktüer, bu şekildeki verilerin ve bilgilerin aktüeryal hesaplamalarda kullanılan varsayımlarla ve önceki dönemlere ait bilgiler ve hesaplamalarla tutarlı olmasına yönelik değerlendirmelerde bulunur.

(3) Aktüer, aktüeryal hesaplamaların amacına ulaşmasını sağlayacak yeterli ve uygun verilerin bulunmadığına kanaat getirdiği taktirde hesaplama yapmayabilir. Aktüer, bu durumu gerekçeleri ile birlikte Kuruma bildirir.

Yürürlükten kaldırılan yönetmelik

MADDE 12 – (1) 19/7/2008 tarihli ve 26941 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Dernek, Vakıf, Sandık ve Diğer Kuruluşlardan Bireysel Emeklilik Sistemine Aktarım Hakkında Yönetmelik yürürlükten kaldırılmıştır.

Yürürlük

MADDE 13 – (1) Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 14 – (1) Bu Yönetmelik hükümlerini Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu Başkanı yürütür.

 

Ekleri için tıklayınız.

 

 


Kaynak: Resmi Gazete
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/dernek-vakif-sandik-ve-diger-kuruluslardan-bireysel-emeklilik-sistemine-aktarim-hakkinda-yonetmelik/feed/ 0
Borsada işlem gören firmalara düzenlenen faturalarda KDV tevkifatı yapılır mı? https://www.muhasebenews.com/borsada-islem-goren-firmalara-duzenlenen-faturalarda-kdv-tevkifati-yapilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/borsada-islem-goren-firmalara-duzenlenen-faturalarda-kdv-tevkifati-yapilir-mi/#respond Sun, 14 Nov 2021 12:30:14 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=118063 Eğitim faturası kesen LTD.ŞTİ. mükellefim A, payları borsada, işlem gören B A.Ş. ‘ye kendilerinin yönlendirmesiyle tevkif atsız fatura kesiyor. Borsada işlem gören B firmasına Eğitim açıklamasıyla tevkifatsız fatura kesilmesi doğru mudur?

Doğrudur. 

Aşağıda sayılan kurum ve kuruluşlara verilen EĞİTİM hizmeti için Düzenlenecek faturada hesaplanan KDV üzerinden KDV tevkifatı hesaplanmaz. 

KISMİ TEVKİFAT YAPACAK KURUM VE KURULUŞLAR ( KDV GENEL UYGULAMA TEBLİĞ Bölüm No: I/C-2.1.3.1) 

*5018 sayılı Kanuna ekli cetvellerde yer alan idare, kurum ve kuruluşlar, il özel idareleri ve bunların teşkil ettikleri birlikler, belediyelerin teşkil ettikleri birlikler ile köylere hizmet götürme birlikleri, 

*Yukarıda sayılanlar dışındaki, kanunla kurulan kamu kurum ve kuruluşları, 

*Döner sermayeli kuruluşlar,

 *Kanunla veya Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle kurulan kamu kurum ve kuruluşlarına, 

*Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına , 

*Bankalar 

*Sigorta ve Reasüransa Şirketlerine , Emeklilik Şirketlerine, ( 01/03/2021 den itibaren) 

*Sendikalar ve üst kuruluşları,( 01/03/2021 den itibaren) 

*Vakıf üniversiteleri, ( 01/03/2021 den itibaren)

*Mobil elektronik haberleşme işletmecileri, ( 01/03/2021 den itibaren) 

*Kamu iktisadi teşebbüsleri (Kamu İktisadi Kuruluşları, İktisadi Devlet Teşekkülleri), 

*Özelleştirme kapsamındaki kuruluşlar, Organize sanayi bölgeleri ile menkul kıymetler, vadeli işlemler borsaları dahil bütün borsalar, 

*Yarıdan fazla hissesi doğrudan yukarıda sayılan idare, kurum ve kuruluşlara ait olan (tek başına ya da birlikte) kurum, kuruluş ve işletmeler, 

*Payları Borsa İstanbul (BİST) A.Ş. de işlem gören Şirketler *Kalkınma ve Yatırım Ajansları Şayet yukarıdaki listede sayılanlar dışında kalan ; 5018 sayılı Kanuna ekli cetveller kapsamındaki idare, kurum ve kuruluşlar, kanunla kurulan kamu kurum ve kuruluşları, döner sermayeli kuruluşlar, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, bankalar, sigorta ve reasürans şirketleri, kanunla kurulan veya tüzel kişiliği haiz emekli ve yardım sandıkları ile kalkınma ajanslarına ifa edilen ve Tebliğde özel olarak belirlenmeyen diğer bütün hizmet ifalarında söz konusu alıcılar tarafından (5/10) oranında KDV tevkifatı uygulanacaktı. Sonuç olarak yapılan işlem doğrudur.

Tevkifat Uygulamasında Sınır

Tebliğin (I/C-2.1.3.1/b) ayırımında sayılanların, kısmi tevkifat uygulaması kapsamındaki teslim ve hizmetlerinde hesaplanan KDV, alıcıların durumuna bakılmaksızın, tevkifata tabi tutulmayacaktır. Ancak, bu durum profesyonel spor kulüplerince (şirketleşenler dahil) Tebliğin (I/C-2.1.3.1/b) ayırımında sayılanlara yapılan teslim ve hizmetlerde geçerli değildir. 

Ayrıca, 3065 sayılı Kanunun (11/1-c) ve geçici 17 nci maddeleri kapsamındaki teslimlerde ve bu Kanun uyarınca KDV’den istisna olan teslim ve hizmetlerde tevkifat söz konusu olmaz. 

Örnek: Gelir Vergisi Kanununa göre gerçek usulde vergiye tabi olmayan bir çiftçi tarafından yapılan yün ve yapağı teslimleri, 3065 sayılı Kanunun (17/4-b) maddesi uyarınca KDV’den müstesna olduğundan, bu işleme ait bedel üzerinden KDV hesaplanmayacak ve dolayısıyla tevkifat yapılmayacaktır.

Kısmi tevkifat uygulaması kapsamına giren her bir işlemin KDV dahil bedeli 2.000 TL’yi aşmadığı takdirde hesaplanan KDV tevkifata tabi tutulmaz. Sınırın aşılması halinde ise tutarın tamamı üzerinden tevkifat yapılır. 

Tespit edilen tutarı aşan işlemlerde KDV tevkifatı zorunluluğundan kaçınmak amacıyla bedel parçalara ayrılamaz, aynı işleme ait bedellerin toplamı dikkate alınarak bu sınırın aşılması halinde tevkifat yapılır.

Tevkifat zorunluluğundan kaçınmak amacıyla, birden fazla fatura düzenlenmek suretiyle bedelin parçalara bölündüğünün tespiti halinde vergi dairelerince, bütünlük arzettiği anlaşılan alımların toplamının yukarıda belirtilen sınırı aşıp aşmadığına bakılarak gerekli işlemler yapılır.

Belge Düzeni

Tevkifata tabi işlemler dolayısıyla satıcılar tarafından düzenlenecek belgelerde; “İşlem Bedeli”, “Hesaplanan KDV”, “Tevkifat Oranı”, “Alıcı Tarafından Tevkif Edilecek KDV Tutarı”, “Tevkifat Dahil Toplam Tutar” ve “Tevkifattan Sonra Tahsil Edilmesi Gereken Toplam Bedel (Tevkifat Hariç Toplam Tutar)” ayrıca gösterilir

Bu fatura satıcı açısından, işlem bedeli üzerinden hesaplanan KDV’ye tevkifat uygulandığını tevsik eden belge mahiyetini de taşımaktadır

Faturaya, borçlanılan miktar olarak rakam ve yazı ile tevkifattan sonra kalan tutar yazılır.

Örnek: KDV hariç 3.000 TL tutarındaki (% 18) oranında KDV’ye tabi bir işlem (5/10) oranında KDV tevkifatına tabidir. Bu işleme ait fatura aşağıdaki şekilde düzenlenecektir: 

İşlem Bedeli : 3.000 TL 

Hesaplanan KDV : 540 TL 

Tevkifat Oranı : 5/10 

Alıcı tarafından Tevkif Edilecek KDV : 270 TL 

Tevkifat Dahil Toplam Tutar : 3.540 TL 

Tevkifat Hariç Toplam Tutar : 3.270 TL 

Yalnız ÜçbinikiyüzyetmişTLdir. 

Tevkifata tabi tutulan işlemlerle tevkifat uygulaması kapsamında bulunmayan işlemlerin birlikte yapılması halinde bu işlemlerin tek fatura ile belgelendirilmesi mümkündür.


Kaynak: ismmmo,GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/borsada-islem-goren-firmalara-duzenlenen-faturalarda-kdv-tevkifati-yapilir-mi/feed/ 0
İktisadi işletmeler tevkifatlı fatura düzenleyebilir mi? https://www.muhasebenews.com/iktisadi-isletmeler-tevkifatli-fatura-duzenleyebilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/iktisadi-isletmeler-tevkifatli-fatura-duzenleyebilir-mi/#respond Thu, 11 Nov 2021 05:45:34 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=117664 Vakıf üniversitelerinin iktisadi işletmesi son tebliğlere göre bağlı bulunduğu vakıf üniversitesi gibi KDV tevkifatı yapmak zorunda mıdır? 

Vakıf Üniversitelerinin iktisadi işletmeleri Kurumlar vergisi ve KDV mükellefidirler. 

KDV tevkifatına tabi mal ve hizmet alımlarında KDV tevkifatı yapılır Bu uygulama yeni değildir. 

Son düzenleme ile Vakıf üniversitelerin kendilerinin Tevkifata tabi işlemler satın almalarında 

( 01/03/2021 den itibaren) KDV tevkifatı yapacaklardır. 

KDV Tevkifatına tabi olacak işlemler için aşağıdaki linki inceleyiniz. https://archive.ismmmo.org.tr/docs/mevzuat/PratikBilgiler/2021_vergi/10.pdf

Tevkifat Uygulamasında Sınır

Tebliğin (I/C-2.1.3.1/b) ayırımında sayılanların, kısmi tevkifat uygulaması kapsamındaki teslim ve hizmetlerinde hesaplanan KDV, alıcıların durumuna bakılmaksızın, tevkifata tabi tutulmayacaktır. Ancak, bu durum profesyonel spor kulüplerince (şirketleşenler dahil) Tebliğin (I/C-2.1.3.1/b) ayırımında sayılanlara yapılan teslim ve hizmetlerde geçerli değildir. 

Ayrıca, 3065 sayılı Kanunun (11/1-c) ve geçici 17 nci maddeleri kapsamındaki teslimlerde ve bu Kanun uyarınca KDV’den istisna olan teslim ve hizmetlerde tevkifat söz konusu olmaz. 

Örnek: Gelir Vergisi Kanununa göre gerçek usulde vergiye tabi olmayan bir çiftçi tarafından yapılan yün ve yapağı teslimleri, 3065 sayılı Kanunun (17/4-b) maddesi uyarınca KDV’den müstesna olduğundan, bu işleme ait bedel üzerinden KDV hesaplanmayacak ve dolayısıyla tevkifat yapılmayacaktır.

Kısmi tevkifat uygulaması kapsamına giren her bir işlemin KDV dahil bedeli 2.000 TL’yi aşmadığı takdirde hesaplanan KDV tevkifata tabi tutulmaz. Sınırın aşılması halinde ise tutarın tamamı üzerinden tevkifat yapılır. 

Tespit edilen tutarı aşan işlemlerde KDV tevkifatı zorunluluğundan kaçınmak amacıyla bedel parçalara ayrılamaz, aynı işleme ait bedellerin toplamı dikkate alınarak bu sınırın aşılması halinde tevkifat yapılır.

Tevkifat zorunluluğundan kaçınmak amacıyla, birden fazla fatura düzenlenmek suretiyle bedelin parçalara bölündüğünün tespiti halinde vergi dairelerince, bütünlük arzettiği anlaşılan alımların toplamının yukarıda belirtilen sınırı aşıp aşmadığına bakılarak gerekli işlemler yapılır.

Belge Düzeni

Tevkifata tabi işlemler dolayısıyla satıcılar tarafından düzenlenecek belgelerde; “İşlem Bedeli”, “Hesaplanan KDV”, “Tevkifat Oranı”, “Alıcı Tarafından Tevkif Edilecek KDV Tutarı”, “Tevkifat Dahil Toplam Tutar” ve “Tevkifattan Sonra Tahsil Edilmesi Gereken Toplam Bedel (Tevkifat Hariç Toplam Tutar)” ayrıca gösterilir

Bu fatura satıcı açısından, işlem bedeli üzerinden hesaplanan KDV’ye tevkifat uygulandığını tevsik eden belge mahiyetini de taşımaktadır

Faturaya, borçlanılan miktar olarak rakam ve yazı ile tevkifattan sonra kalan tutar yazılır.

Örnek: KDV hariç 3.000 TL tutarındaki (% 18) oranında KDV’ye tabi bir işlem (5/10) oranında KDV tevkifatına tabidir. Bu işleme ait fatura aşağıdaki şekilde düzenlenecektir: 

İşlem Bedeli : 3.000 TL 

Hesaplanan KDV : 540 TL 

Tevkifat Oranı : 5/10 

Alıcı tarafından Tevkif Edilecek KDV : 270 TL 

Tevkifat Dahil Toplam Tutar : 3.540 TL 

Tevkifat Hariç Toplam Tutar : 3.270 TL 

Yalnız ÜçbinikiyüzyetmişTLdir. 

Tevkifata tabi tutulan işlemlerle tevkifat uygulaması kapsamında bulunmayan işlemlerin birlikte yapılması halinde bu işlemlerin tek fatura ile belgelendirilmesi mümkündür.


Kaynak: ismmmo,GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/iktisadi-isletmeler-tevkifatli-fatura-duzenleyebilir-mi/feed/ 0
Tekstil makinalarının bakım ve onarıma ait düzenlenecek faturada KDV oranı ne olmalıdır? https://www.muhasebenews.com/tekstil-makinalarinin-bakim-ve-onarima-ait-duzenlenecek-faturada-kdv-orani-ne-olmalidir/ https://www.muhasebenews.com/tekstil-makinalarinin-bakim-ve-onarima-ait-duzenlenecek-faturada-kdv-orani-ne-olmalidir/#respond Thu, 04 Nov 2021 13:30:12 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=117668 Tekstil makinalarının bakım onarım ve tamiri işi ile uğraşan kişilerin keseceği fatura da KDV oranı % kaç olmalıdır?

Uygulanacak KDV oranı % 18’dir.

Aşağıdaki kurum ve kuruluşlara verilen hizmetler içi 7/10 oranında KDV tevkifatı hesaplanır.

Bunların dışındaki kişi ve kuruluşlara verilen hizmetlerden KDV tevkifatı HESAPLANMAZ. 

KISMİ TEVKİFAT YAPACAK KURUM VE KURULUŞLAR ( KDV GENEL UYGULAMA TEBLİĞ Bölüm No: 

I/C-2.1.3.1) 5018 sayılı Kanuna ekli cetvellerde yer alan idare, kurum ve kuruluşlar, il özel idareleri ve bunların teşkil ettikleri birlikler, belediyelerin teşkil ettikleri birlikler ile köylere hizmet götürme birlikleri, Yukarıda sayılanlar dışındaki, kanunla kurulan kamu kurum ve kuruluşları,

Döner sermayeli kuruluşlar,

Kanunla veya Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle kurulan kamu kurum ve kuruluşlarına,

Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına ,

Bankalar Sigorta ve Reasüransa Şirketlerine ,

Emeklilik Şirketlerine, ( 01/03/2021 den itibaren)

Sendikalar ve üst kuruluşları,( 01/03/2021 den itibaren) Vakıf üniversiteleri, ( 01/03/2021 den itibaren)

Mobil elektronik haberleşme işletmecileri, ( 01/03/2021 den itibaren)

Kamu iktisadi teşebbüsleri (Kamu İktisadi Kuruluşları, İktisadi Devlet Teşekkülleri),

Özelleştirme kapsamındaki kuruluşlar,

Organize sanayi bölgeleri ile menkul kıymetler, vadeli işlemler borsaları dahil bütün borsalar,
Yarıdan fazla hissesi doğrudan yukarıda sayılan idare, kurum ve kuruluşlara ait olan (tek başına ya da birlikte) kurum, kuruluş ve işletmeler,

Payları Borsa İstanbul (BİST) A.Ş. de işlem gören Şirketler Kalkınma ve Yatırım Ajansları


Kaynak: ismmmo,GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/tekstil-makinalarinin-bakim-ve-onarima-ait-duzenlenecek-faturada-kdv-orani-ne-olmalidir/feed/ 0
Vakıflara düzenlenen serbest meslek makbuzlarında KDV tevkifatı yapılmalı mıdır? https://www.muhasebenews.com/vakiflara-duzenlenen-serbest-meslek-makbuzlarinda-kdv-tevkifati-yapilmali-midir/ https://www.muhasebenews.com/vakiflara-duzenlenen-serbest-meslek-makbuzlarinda-kdv-tevkifati-yapilmali-midir/#respond Tue, 02 Nov 2021 00:30:19 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=117351 İktisadi işletmesi olan bir vakfın mali müşavirliğini yapmaktayım. Bir avukattan dava dosyaları ve avukatlık hizmetleri almaktayız 1.3.2021 tarihli avukatların KDV tevkifatı kapsamında 35 seri nolu tebliğe göre vakfımız KDV tevkifatına konu olmakta mıdır? Vakfımız KDV ve diğer vergi yükümlülüklerine tabi değildir. Sadece stopaj mükellefiyeti mevcuttur?

Vakıflara verilen Avukatlık,Mali müşavirlik gibi hizmetler için düzenlenecek e-smm de hesaplanan KDV’den KDV tevkifatı yapılmaz.

Vakıflarda evlada ödenen galle fazlası ve yöneticiye ödenen ücretin gelir vergisi kesintisi hk.

T.C. 

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

Gaziantep Vergi Dairesi Başkanlığı

(Gelir, Kurumlar ve Diğer Vergiler Müdürlüğü)

Sayı:16700543-120[19-515-19]-E.44372

12.08.2020

Konu:Vakıflarda evlada ödenen galle fazlası ve yöneticiye ödenen ücretin gelir vergisi kesintisi hk.  

İlgi:11.01.2019 tarihli özelge talep formunuz. 

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, mülhak vakıfların yöneticilerine ödenen ücretler ile mülhak ve mazbut vakıflar tarafından evlatlarına ödenen galle fazlasının gelir vergisi ve damga vergisi yönünden değerlendirilmesi hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir. 

A – Gelir Vergisi Kanunu Yönünden 

193 sayılı Gelir Vergisi Kanunun;

61 inci maddesinde,  “Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir. 

Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez.”, 

70 inci maddesinde, “… 

Vakfın gelirinden hizmet karşılığı olmayarak alınan hisseler ile zirai faaliyete bilfiil iştirak etmeksizin sadece üründen pay alan arazi sahiplerinin gelirleri bu Kanunun uygulanmasında gayrimenkul sermaye iradı addolunur.” 

hükümleri yer almaktadır. 

Aynı Kanunun 94 üncü maddesinde, “Kamu idare ve müesseseleri, iktisadî kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadî işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya ziraî işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar.” denilmiş, aynı fıkranın (1) numaralı bendinde, “Hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61 inci maddede yazılı olup ücret sayılan ödemelerden (istisnadan faydalananlar hariç), 103 ve 104 üncü maddelere göre”,  gelir vergisi tevkifatı yapılacağı,  (5) numaralı bendinin (a) alt bendinde ise” 70 inci maddede yazılı mal ve hakların kiralanması karşılığı yapılan ödemeler üzerinden,(2009/14952 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı gereğince) %20″  oranında tevkifat yapılacağı hüküm altına alınmıştır.

Öte yandan, 5737 sayılı Vakıflar Kanunun; 

3 üncü maddesinde, ” Bu Kanunun uygulanmasında; 

Genel Müdürlük veya Denetim Makamı: Vakıflar Genel Müdürlüğünü, 

… 

Mazbut vakıf: Bu Kanun uyarınca Genel Müdürlükçe yönetilecek ve temsil edilecek vakıflar ile mülga 743 sayılı Türk Kanunu Medenisinin yürürlük tarihinden önce kurulmuş ve 2762 sayılı Vakıflar Kanunu gereğince Vakıflar Genel Müdürlüğünce yönetilen vakıfları, 

Mülhak vakıf: Mülga 743 sayılı Türk Kanunu Medenisinin yürürlük tarihinden önce kurulmuş ve yönetimi vakfedenlerin soyundan gelenlere şart edilmiş vakıfları, 

… 

Vakıf yöneticisi: Mülhak, cemaat ve esnaf vakıfları ile yeni vakıflarda; vakfiye, 1936 Beyannamesi, vakıf senedi, 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu ve bu Kanuna göre vakfı yönetmeye ve temsile yetkili kişi veya yetkili organlarda görev alan kişileri,

Galle fazlası: Mazbut ve mülhak vakıflarda, vakfın hayrat ve akarlarının onarımı ile vakfiyelerindeki hayrat hizmetlerin ifasından sonra kalan miktarı,

… 

ifade eder.” 

6 ncı maddesinde, “Mazbut vakıflar, Genel Müdürlük tarafından yönetilir ve temsil edilir. 

Mülhak vakıflar, Anayasaya aykırılık teşkil etmeyen vakfiye şartlarına göre Meclis tarafından atanacak yöneticiler eliyle yönetilir ve temsil edilir. Vakıf yöneticileri kendilerine yardımcı tayin edebilirler. Mülhak vakıf yöneticilerinde aranacak şartlar ile yardımcılarının nitelikleri yönetmelikle düzenlenir. Vakfiyedeki şartları taşımamaları nedeniyle kendilerine yöneticilik verilemeyenler bu şartları elde edinceye, küçükler ile kısıtlılar fiil ehliyetlerini kazanıncaya ve boş kalan yöneticilik yenisine verilinceye kadar, vakıf işleri Genel Müdürlükçe temsilen yürütülür.” 

7 nci maddesinde, “On yıl süreyle yönetici atanamayan veya yönetim organı oluşturulamayan mülhak vakıflar, mahkeme kararıyla Genel Müdürlükçe yönetilir ve temsil edilir. ” 

hükümleri yer almaktadır. 

Bu hüküm ve açıklamalara göre, Genel Müdürlüğünüz tarafından görevlendirilen vakıf yöneticilerine bu faaliyetleri dolayasıyla yapılan ödemelerin ücret olarak değerlendirilerek Gelir Vergisi Kanununun 61, 63, 94, 103 ve 104 üncü maddeleri uyarınca vergilendirilmesi gerekmektedir. 

Öte yandan, mülhak veya mazbut vakıf ayrımı olmaksızın Vakıfname gereği, vakıflar tarafından hizmet karşılığı olmaksızın, mütevellilere veya vakfedenin evladı ve evladının evlatlarına hisseleri oranında ödenecek tutarlar gayrimenkul sermaye iradı olarak değerlendirilecek olup, bunların vakıf tarafından nakden veya hesaben ödenmesi sırasında Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin 5/(a) bendine göre gelir vergisi tevkifatı yapılması gerekmektedir.

B – Damga Vergisi Kanunu Yönünden 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde; bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olacağı; 3 üncü maddesinin birinci fıkrasında, damga vergisinin mükellefinin bu kağıtları imzalayanlar olduğu; 10 uncu maddesinde de damga vergisinin nispi veya maktu olarak alınacağı, nispi vergide, kağıtların nevi ve mahiyetlerine göre, bu kağıtlarda yazılı belli paranın, maktu vergide kağıtların mahiyetlerinin esas alınacağı hükme bağlanmıştır. 

Kanuna ekli (1) sayılı tablonun “IV-Makbuzlar ve diğer kağıtlar” başlıklı 1/b fıkrasında, maaş, ücret, gündelik, huzur hakkı, aidat, ihtisas zammı, ikramiye, yemek ve mesken bedeli, harcırah, tazminat ve benzeri her ne adla olursa olsun hizmet karşılığı alınan paralar (avans olarak ödenenler dahil) için verilen makbuzlar ile bu paraların nakden ödenmeyerek kişiler adına açılmış veya açılacak cari hesaplara nakledildiği veya emir ve havalelerine tediye olunduğu takdirde nakli veya tediyeyi temin eden kağıtların nispi damga vergisine tabi olacağı hükme bağlanmıştır. 

Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, vakıf yöneticilerine ödenen ücret ödemelerine ilişkin olarak düzenlenen kağıtların, ihtiva ettiği tutar üzerinden Kanuna ekli (1) sayılı tablonun IV-1/b bölümüne göre nispi damga vergisine tabi tutulması gerekmektedir. 

Öte yandan, vakıfname gereği, vakıflar tarafından hizmet karşılığı olmaksızın, vakfedenin evladı ve evladının evlatlarına hisseleri oranında ödenecek tutarlar yukarıda açıklanan hükümler kapsamında yer almadığından, söz konusu ödemeler nedeniyle damga vergisi kesintisi yapılmaması gerekmektedir.

Bilgi edinilmesini arz ederim.


Kaynak: ismmmo,GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/vakiflara-duzenlenen-serbest-meslek-makbuzlarinda-kdv-tevkifati-yapilmali-midir/feed/ 0
Derneklere yapılan bağışlar B formunda beyan edilir mi? https://www.muhasebenews.com/derneklere-yapilan-bagislar-b-formunda-beyan-edilir-mi-2/ https://www.muhasebenews.com/derneklere-yapilan-bagislar-b-formunda-beyan-edilir-mi-2/#respond Wed, 29 Sep 2021 22:12:59 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=112144 Lösev ve Darüşafaka gibi Dernek ve vakıflara yapılan 5.000 TL üzeri bağışlar B formunda bildirilir mi?

B formuna satılan veya alınan mal ve hizmet bedelleri yazılır Bağış makbuzu hizmet alımı değildir.

B formuna yazılmaz.

Resmi Gazete Tarihi: 04/02/2010

Resmi Gazete No     : 27483

Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği

(Sıra No: 396)

 Bilindiği üzere, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun[1] 148, 149 ve Mükerrer 257 nci maddelerinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye dayanılarak, 350 [2]  Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğiyle, bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerin belirli bir haddi aşan mal ve hizmet alımlarını “Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba)” ile; mal ve hizmet satışlarını ise “Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs)” ile bildirmeleri yükümlülüğü getirilmiş, 362[3] ve 381[4] Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğleriyle de bu yükümlülüğe ilişkin açıklamalar yapılmıştı.

Söz konusu yükümlülüğün 2010 yılı ve müteakip yılların aylık dönemlerinde yerine getirilmesinde uygulanacak usul ve esaslar ile bildirim hadleri bu Tebliğin konusunu oluşturmaktadır.

1- KAPSAM

Yükümlülük Kapsamındaki Mükellefler

Bilindiği üzere, belirli bir haddi aşan mal ve hizmet alımlarını “Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba)” ile; mal ve hizmet satışlarını ise “Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs)” ile bildirme yükümlülüğü, bilanço esasına göre defter tutan mükellefleri kapsamaktadır.

1.1.1.    Bilanço esasına göre defter tutmakta iken,  işletme hesabı esasına geçen mükellefler, işletme hesabına geçtikleri hesap döneminden itibaren bildirimde bulunmayacaklardır.

Buna karşın, işletme hesabına göre defter tutmakta iken, bilanço esasına geçen mükelleflerin, bilanço esasına geçtikleri hesap döneminden itibaren bildirim formu verme zorunlulukları bulunmaktadır.

1.1.2.    Kurumlar vergisinden muaf olan mükellefler, muafiyetten yararlandıkları hesap döneminden itibaren Ba-Bs bildirim formu vermeyeceklerdir.

1.1.3.    Serbest bölgelerde faaliyet gösteren mükelleflerin de Ba-Bs bildirimi verme yükümlülüğü bulunmaktadır. Söz konusu bildirimler, bu mükelleflerin kanuni merkezleri tarafından, merkez ve şube bilgileri birleştirilerek verilecektir. Ancak, kanuni ve iş merkezi yurt dışında olup, münhasıran serbest bölgede şubesi veya temsilciliği bulunan mükellefler, bildirim formlarında merkez bilgilerini dikkate almaksızın yalnızca serbest bölgede faaliyette bulunan şubelerinin mal ve/veya hizmet alış/satışlarını bildireceklerdir.

1.1.4.    Kollektif şirketler ve bilanço esasına göre defter tutan adi ortaklıkların Ba-Bs bildirim formları ortaklık veya şirket adına bunların vergi kimlik numaraları kullanılarak verilecektir. Ortaklık veya şirket adına verilmesi gereken bildirimlerin ortaklardan herhangi birinin vergi kimlik numarası kullanılarak verilmesi halinde bildirim formları hiç verilmemiş kabul edilecektir.

1.1.5.    Birden fazla şubesi bulunan mükelleflerin bildirim formlarının merkez tarafından şube ve merkez bilgileri birleştirmek suretiyle verilmesi gerekmektedir.

1.1.6.    Diğer taraftan, 362 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile noterlere yönelik olarak getirilmiş bulunan bildirim yükümlülüğü, 2010 yılından itibaren kaldırılmıştır.

1.1.7. (418 Sıra No.lu VUK GT ile Eklenen Madde) İflas eden mükellefler için bildirim yükümlülüğü iflasın açıldığı tarihi ihtiva eden dönemden sonra sona erecektir. İflasın kaldırılması durumunda ise bildirim yükümlülüğü, kaldırılma tarihini ihtiva eden dönemden itibaren tekrar başlayacaktır. [7]

1.2. Bildirime Konu Alış/Satışlar Ve Hadler

1.2.1.    Bildirim mecburiyeti bulunan mükelleflerce, belirlenen hadler çerçevesinde yapılan her türlü mal ve/veya hizmet alış ve satışları, bunlara ilişkin belgenin türüne (Fatura, irsaliyeli fatura, serbest meslek makbuzu, müstahsil makbuzu, gider pusulası, akaryakıt pompalarına bağlı ödeme kaydedici cihaz fişi, sigorta komisyon gider belgesi ve yolcu bileti gibi) bakılmaksızın Ba-Bs bildirim formlarına dahil edilecektir.

1.2.2.    Mükelleflerin 2010 yılı ve müteakip yılların aylık dönemlerine ilişkin mal ve/veya hizmet alışları ile mal ve/veya hizmet satışlarına uygulanacak had 5.000 TL olarak yeniden belirlenmiştir. Buna göre, bir kişi veya kurumdan katma değer vergisi hariç 5.000 TL ve üzerindeki mal ve/veya hizmet alışları, “Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba)” ile; bir kişi veya kuruma katma değer vergisi hariç 5.000 TL ve üzerindeki mal ve/veya hizmet satışları ise “Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs)” nun Tablo II alanında bildirilecektir.

Söz konusu hadlerin uygulanmasında, özel matrah şekline tabi mal ve/veya hizmet alış/satışlarında katma değer vergisi, özel tüketim vergisine tabi işlemlerde ise özel tüketim vergisi dahil tutarlar dikkate alınacaktır.

Belgelerde gelir vergisi tevkifatına da yer verilen hallerde tevkifattan önceki brüt tutarlar dikkate alınacaktır.

Belirlenen hadlerin altında kalan alış ve satış bedellerinin bildirildiği, “Diğer Mal ve Hizmet Bedeli Toplamı” (Tablo III) bölümü Ba-Bs bildirim formlarından çıkartılmıştır.

1.2.3.    Herhangi bir mal ve hizmet alış veya satışına bağlı olarak, ödemenin gecikmesi ve döviz kurlarının değişmesi suretiyle ortaya çıkan ve fatura düzenlenmek suretiyle alıcıya/satıcıya yansıtılan vade veya kur farkı gelirleri/giderleri de haddi aşması halinde bildirimlere dahil edilecektir.

1.2.4.    Bir kişi veya kurumdan yapılan alışların kısmen veya tamamen iade edilmesi durumunda, bu iadeler söz konusu kişi ve kuruma yapılan satış olarak dikkate alınacaktır.

Aynı şekilde, bir kişi veya kuruma yapılan satışlardan bir kısmının veya tamamının iade alınması durumunda, bu iadeler söz konusu kişi ve kurumdan yapılan alış olarak dikkate alınacaktır.

1.2.5.    Bankalar,  Katılım Bankaları, Aracı Kurumlar,  Portföy Yönetim Şirketleri, Menkul Kıymet Yatırım Fon ve Ortaklıkları, Reasürans Şirketleri, Emeklilik Şirketleri, Sigorta Şirketleri ve Acenteleri yapmış oldukları işlemleri belirli periyotlarla Bakanlığımıza bildirdiklerinden, hizmet ve satış işlemlerinde düzenledikleri dekont ve poliçe bilgilerini Form Bs ile bildirmelerine gerek bulunmamaktadır.

Aynı şekilde, bu kurumların kendi aralarındaki işlemler sebebiyle düzenledikleri dekontların karşı tarafça Form Ba ile bildirilmesine de gerek bulunmamaktadır.

Ancak bu kurumlar, diğer belgelere dayalı olarak yaptıkları mal ve hizmet alım/satımlarını genel esaslar çerçevesinde Ba-Bs formları ile bildirmek zorundadırlar.

1.2.6.    Döviz alış-satışı yapan mükellefler ile yetkili müessese izin belgeli ve altın borsasına üye olup kıymetli maden alış-satışı ile uğraşan mükellefler belirli miktarın üzerindeki alış-satış bilgilerini Bakanlığımıza bildirmek zorunda olduklarından, bu işlemlerini ayrıca Ba ve Bs bildirim formlarıyla bildirmelerine gerek bulunmamaktadır.

Ancak, bu kurumlar, diğer belgelere dayalı olarak yaptıkları mal ve hizmet alım/satımlarını genel esaslar çerçevesinde Ba-Bs formları ile bildirmek zorundadırlar.

Diğer taraftan, bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerin, döviz büroları ve yetkili diğer kuruluşlardan yapmış oldukları döviz alış-satışlarını Ba ve Bs bildirim formlarına dahil etmelerine gerek bulunmamaktadır.

1.2.7.    Sigorta şirketleri tarafından yapılan tazminat ödemeleri fatura ile belgelendirilen bir mal veya hizmet alımına dayanıyor ise, bu alımların genel esaslar çerçevesinde katma değer vergisi hariç tutarlarıyla Ba bildirim formuna dahil edilmesi gerekmektedir.

2- BİLDİRİMLERİN DÖNEMİ VE VERİLME SÜRESİ

2.1. Dönemi

Yükümlülük kapsamındaki mükelleflerin mal ve/veya hizmet alış/satışlarının aylık dönemler itibariyle bildirilmesi gerekmektedir.

Mal ve/veya hizmet alış/satışlarının bildirilecekleri aylık dönemler, bunlara ilişkin belgelerin düzenlenme tarihi dikkate alınarak belirlenir.

2.2. Verilme Süresi

2.2.1. Mükellefler söz konusu bildirim formlarını, aylık dönemler halinde düzenlemek ve takip eden ayın birinci gününden itibaren son günü akşamı saat 24:00’e kadar sistem üzerinden onaylamak suretiyle göndermekle yükümlüdürler.

2.2.2. Mükellefiyetin terki halinde bildirim formları, işin bırakıldığı tarihi izleyen ayın son günü akşamına kadar verilmek zorundadır. Bu bildirimler, kullanıcı kodu, parola ve şifre almış mükelleflerce veya 3568 sayılı Kanuna istinaden yetki almış meslek mensuplarınca verilecektir.

2.2.3. Bildirim verme zorunluluğu bulunan mükellefin ölümü halinde, bildirim formlarını verme sürelerine, Vergi Usul Kanununun 16 ncı maddesi hükmü uyarınca üç ay eklenir.

2.2.4. Tasfiyesi devam eden mükellefler bildirim formlarını, tasfiye süresince aylık dönemler halinde vereceklerdir. Tasfiyenin başladığı aya ait bildirim formları ise tasfiye öncesi ve sonrası ayrımı yapılmaksızın düzenlenecektir.

Diğer taraftan, tasfiye sonunda bildirimler tasfiye kararının tescil edildiği tarihi izleyen ayın son günü akşamına kadar tasfiye memuru veya 3568 sayılı Kanuna istinaden yetki almış meslek mensupları tarafından verilecektir.

2.2.5. 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun[5];

– 18 inci maddesi uyarınca gerçekleştirilen birleşmelerde, münfesih kurumun birleşmenin gerçekleştiği döneme ilişkin bildirimleri bunlar adına, birleşilen kurum veya 3568 sayılı Kanununa istinaden yetki almış meslek mensupları tarafından,

– 19 uncu maddesi uyarınca yapılan devirlerde, münfesih kurumun devrin gerçekleştiği döneme ilişkin bildirimleri bunlar adına, devir alan kurum veya 3568 sayılı Kanununa istinaden yetki almış meslek mensupları tarafından,

– 19 uncu maddesi uyarınca gerçekleştirilen tam bölünmelerde, münfesih kurumun bölünmenin gerçekleştiği döneme ilişkin bildirimleri bunlar adına, münfesih kurumun varlıklarını devralan kurumlardan müteselsil sorumluluk kapsamında herhangi biri veya 3568 sayılı Kanununa istinaden yetki almış meslek mensupları tarafından,

takip eden ayın son günü akşamına kadar verilmesi gerekmektedir.

3- BİLDİRİMLERİN VERİLME ŞEKLİ VE DOLDURULMASI

3.1. Bildirimlerin Elektronik Ortamda Verilme Zorunluluğu

3.1.1 Bilanço esasına göre defter tutan ve 376 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğine [6]  göre beyannamesini elektronik ortamda vermek zorunda olan mükellefler, Ba ve Bs bildirim formlarını da elektronik ortamda https://e-beyanname.mb-ggm.gov.tr/ adresinden vermek zorundadırlar.

3.1.2. Bildirim formlarını elektronik ortamda veren mükelleflerin kağıt ortamında (elden veya posta ile) verdikleri bildirim formları hiçbir şekilde kabul edilmeyecektir.

3.1.3. Bildirimlerin elektronik ortamda verilmiş sayılabilmesi için sistem üzerinde onaylama işleminin yapılması şarttır. Onaylama işlemi en geç, bildirimlerin verilmesi gereken sürenin son günü saat 24:00’ten önce tamamlanmalıdır.

3.1.4. Vergi dairesi değişen mükellefler, bildirim formlarını en son bağlı oldukları vergi dairesine göndereceklerdir.

3.1.5. Elektronik ortamdaki bildirim formları;

– Kullanıcı kodu, parola ve şifre almış mükelleflerce gönderiliyorsa; formu düzenleyen kısmına mükellefe ilişkin bilgiler, formdaki yeminli mali müşavir kısmına ise, varsa yeminli mali müşavirlere ilişkin bilgiler yazılacaktır.

– Yeminli mali müşavirce gönderiliyorsa; formu gönderen bölümünde yeminli mali müşavirin bilgileri yer alacaktır. Formu düzenleyen bölümüne varsa serbest muhasebeci/ serbest muhasebeci mali müşavire ait bilgiler, yoksa mükellefe ait bilgiler yazılacaktır.

– Serbest muhasebeci/ serbest muhasebeci mali müşavir tarafından gönderiliyorsa; formu gönderen ve düzenleyen bölümlerine serbest muhasebeci, serbest muhasebeci mali müşavirin bilgileri yazılacaktır. Mükellefin yeminli mali müşaviri varsa yeminli mali müşavir bölümü de doldurulacaktır.

3.2. Bildirimlerin Doldurulmasında Uyulacak Esaslar

3.2.1. Bildirimlerdeki alış/satış bedelleri, Türk Lirası (TL) olarak doldurulacak ve kuruş bilgileri gösterilmeyecektir.

Bir kişi veya kurumdan yapılan alış ve/veya satışlarda birden fazla belge olması halinde kuruş ihmali belge bazında değil, belgelerin toplam tutarı üzerinden yapılacaktır.

Diğer taraftan, birden fazla sayfadan oluşan (nakli yekûnlu) faturalar tek fatura olarak kabul edilecektir.

3.2.2. (418 Sıra No.lu VUK GT ile Değişen Madde) İthalat işlemlerinin form Ba ile bildirilmesinde gümrük giriş beyannamesinin kapanış tarihi, ihracat işlemlerinin form Bs ile bildirilmesinde ise, fiili ihracatın gerçekleştiği tarih dikkate alınacaktır.

Ayrıca serbest bölgelerde faaliyette bulunan mükelleflerin yurt içiyle yaptıkları alış-satış işlemlerinin bildirilmesinde; gümrük giriş veya çıkış beyannamesi düzenlenmesi hallerinde bu beyannamelerin kapanma tarihleri ve tutarları, gümrük giriş veya çıkış beyannamesi düzenlenmemesi durumlarında ise serbest bölge işlem formu tarihi ve tutarı dikkate alınacaktır.

İthalat işlemlerinin form Ba ile bildirilmesinde tutar alanına; 25/10/1984 tarihli ve 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 21 inci maddesi gereğince gümrük vergisi tarhına esas olan kıymet, malın gümrük vergisinden muaf olması durumunda ise katma değer vergisi matrahını oluşturan katma değer vergisi hariç bedel yazılacaktır.

Ayrıca, malın gümrük sahasına getirildikten sonra kısım kısım ithalatın gerçekleşmesi durumunda, her bir işlemin gerçekleştiği tarih dikkate alınarak bu Tebliğde belirtilen haddi aşması halinde form Ba bildirimine dâhil edilecektir.

Bildirim formlarında alıcı veya satıcının vergi kimlik numarası, ithalat işlemlerinde “1111111111”, ihracat işlemlerinde ise “2222222222” olarak kodlanacaktır. [7]

——————————————————————–

(418 Sıra No.lu VUK GT ile Değişmeden Önceki Hali) 3.2.2. İthalat işlemlerinin form Ba ile bildirilmesinde Gümrük Beyannamesi giriş tarihi, ihracat işlemlerinin form Bs ile bildirilmesinde ise, fiili ihracatın gerçekleştiği tarih dikkate alınacaktır.

Ayrıca serbest bölgelerde faaliyette bulunan mükelleflerin yurt içine yaptıkları satış işlemlerinin form Bs ile bildirilmesinde serbest bölge işlem formu tarihi ve tutarı dikkate alınacaktır.

Bildirim formlarında alıcı veya satıcının vergi kimlik numarası, ithalat işlemlerinde “1111111111”, ihracat işlemlerinde ise “2222222222” olarak kodlanacaktır.

——————————————————————–

3.2.3. Bir kişi veya kurumun birden fazla şubesinden yapılan mal ve/veya hizmet alımları, muhasebe sistemi gereği ayrı ayrı takip edilse bile, birleştirilerek Ba bildirim formunda tek satır olarak gösterilecektir.

Aynı şekilde, bir kişi veya kurumun birden fazla şubesine yapılan mal ve/veya hizmet satışları da birleştirilerek, Bs bildirim formunda tek satır olarak gösterilecektir.

(418 Sıra No.lu VUK GT ile Eklenen Paragraf) Diğer taraftan, serbest bölgelerden yapılan mal ve/veya hizmet alım-satım işlemlerinin bildirilmesinde; serbest bölgede faaliyette bulunan mükelleflerin Türkiye’deki merkez veya şubelerinden de alım-satım yapılması hallerinde, Türkiye’den yapılan alım-satım işlemleri ile serbest bölgedeki şubeden yapılan alım-satım işlemleri ayrı satırlar şeklinde bildirilecektir. Bu kapsamda yapılan bildirimlerde serbest bölgelerden yapılan alım-satım işlemlerinin bildirildiği satırların ülke kodu kısmında “Serbest Bölge” ifadesinin seçilmesi gerekmektedir.[7]

3.2.4. Bildirim verme yükümlülüğü bulunan,  ancak tüm alış ve satışları belirtilen haddin altında kalan mükellefler, söz konusu formları Tablo II dışındaki tüm bilgileri doldurmak suretiyle vermek zorundadırlar.

3.2.5. Ba ve Bs bildirim formlarının Tablo II bölümlerinin doldurulması sırasında kullanılacak “ülke kodu” bilgileri Tebliğ ekinde yer almaktadır. (Ek:3)

4- CEZAİ UYGULAMA

4.1. Bildirimlerin Süresinde veya Tam Olarak Verilmemesi

Bildirim formlarını bu Tebliğde belirlenen süreler içinde vermeyen, eksik veya yanıltıcı bildirimde bulunan mükellefler hakkında 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 355 inci maddesi hükmü uyarınca cezai işlem uygulanacaktır. Söz konusu cezai işlemin uygulanmasında, Ba ve Bs bildirim formları tek bir form olarak değerlendirilecek ve tek özel usulsüzlük cezası kesilecektir.

4.2. Bildirimlerin Düzeltilmesi

4.2.1. Mükellefler elektronik ortamda gönderip onayladıktan sonra, bildirimlerinde hata veya eksiklik bulunduğunu tespit etmeleri halinde, bunları yeniden düzenleyerek göndermek suretiyle düzeltme yapabilirler.

Ba ve Bs bildirim formlarından herhangi birinde hata yapıldığının belirlenmesi halinde, sadece hata yapılan bildirim formunun düzeltilerek gönderilmesi gerekmektedir.

4.2.2. Düzeltme işlemlerinde, hatalı veya eksik olarak düzenlenmiş bulunan bildirim formları tamamen iptal edilmekte ve düzeltmeleri içerecek şekilde düzenlenerek verilen bildirim formu geçerli kabul edilmektedir. Dolayısıyla, düzeltme amacıyla düzenlenen bildirim formlarının, daha önce bildirimde bulunulmamış gibi tüm alış-satış bilgilerini içerecek şekilde doldurulması gerekmektedir.

4.2.3. Bildirimlerin verilme süresi içerisinde yapılan düzeltmelerde herhangi bir ceza uygulanmayacak olup, bu süre geçtikten sonra yapılan düzeltmelerde ise, düzeltilen her bir form için ayrı ayrı olmak üzere Vergi Usul Kanununun mükerrer 355 inci maddesi hükmü uyarınca işlem yapılacaktır.  

5- YÜRÜRLÜK TARİHİ

Bu Tebliğde belirtilen usul ve esaslar, Ocak 2010 dönemi ve sonraki aylık dönemlere ilişkin olarak verilecek bildirimler için uygulanacaktır.


Kaynak: ismmmo,GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/derneklere-yapilan-bagislar-b-formunda-beyan-edilir-mi-2/feed/ 0
Vakıflara düzenlenen faturalar Ba Bs formunda beyan edilir mi? https://www.muhasebenews.com/vakiflara-duzenlenen-faturalar-ba-bs-formunda-beyan-edilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/vakiflara-duzenlenen-faturalar-ba-bs-formunda-beyan-edilir-mi/#respond Wed, 18 Aug 2021 00:15:45 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=110103 Vakıflara kesilen 5.000 TL üstü faturalar BA’da gösterilmeli midir?

Fatura kime düzenlenir ise düzenlensin B formuna yazılır.

Bilindiği üzere ithalat beyannamelerinde form BA bildirimlerinde ilk sayfada yer alan KDV matrahını beyan ediyoruz. Yalnız matraha dahil edilen bedeller arasında faturasız olan navlun taşıması vb gibi gider kalemleri yer almakta. Ayrıca malın gümrükten girebilmesi için bedeli belirli bir tutarın altında ise gümrükte kayıt bedeli adı altında bir bedel ekliyorlar ve bunu da matraha dahil etmek durumunda kalıyoruz. Faturasız olan giderler ve kayıt bedeli miktarını muhasebeleştirme sırasında alacak kısmı için hangi hesabı kullanmalıyız? 

Faturasız giderler B formunda nasıl beyan edilir? Faturasız belgesiz işlem yapmak vergi suçunu içerir. Fatura ve belge olmadan kayıt yapılmaz.

Şubat ayının 7’sinde nev’i değiştirerek limited şirketten anonim şirkete döndük. Şubat ayına ait Ba-Bs formlarımızı limited şirket adına mı anonim şirket adına mı vermeliyiz?

396 Sıra No.lu VUK Genel Tebliğinin (2.2.5.) numaralı bölümüne göre Şubat dönemi için, devrin gerçekleştiği tarihe kadar olan Ba-Bs bildirim formlarının limited şirket adına, devrin gerçekleştiği tarihten ay sonuna kadar olan Ba-Bs bildirim formlarının ise anonim şirket adına, takip eden ayın sonuna kadar verilmesi gerekmektedir.

Satış yaptığımız firmanın vergi kimlik numarasını sehven hatalı yazdık, sadece vergi kimlik numarasını düzelteceğiz. Bu düzeltme için ceza kesilecek mi?

Düzeltme işlemlerinin, bildirimlerin verilme süresi içinde veya bildirimlerin verilme süresinin sonundan itibaren 10 gün içinde yapılması halinde özel usulsüzlük cezası kesilmez, takip eden 15 gün içinde yapılması halinde ise kesilmesi gereken özel usulsüzlük cezası 1/5 oranında uygulanır. Bu süre de dolduktan sonra yapılan düzeltmelere ise özel usulsüzlük cezası tam olarak uygulanır.

Gümrüğe adımıza gelen malı yurtiçindeki başka bir firmaya KDV’siz fatura düzenleyerek devir ettik. Yapmış olduğumuz devre ilişkin kesmiş olduğumuz KDV’siz faturayı KDV beyannamesinde “Kısmi istisna kapsamına giren işlemler” bölümünde 235 kodla bildirimini yaptık. Söz konusu işlemin BA-BS formunda ithalat beyannamesinin adımıza düzenlenmediğinden hareketle BA formuna dahil etmedik ve sadece düzenlenen satış faturasını BS formuna dahil ettik. İşleme ilişkin izlenen yol doğru mudur?

Alış faturasını BA Formuna da yazmanız gerekir.

Özelge: Transit ticaret kapsamında yapılan alım satım işlemlerinin Ba-Bs bildirim formlarına dahil edilip edilmeyeceği ile kur farkı, fiyat farkı ve vade farkının KDV ye tabi olup olmayacağı

 

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

MÜKELLEF HİZMETLERİ KDV GRUP MÜDÜRLÜĞÜ

   
Sayı : 39044742-KDV.06.-1099 25/07/2013
Konu : Transit ticaret kapsamında yapılan alım satım işlemlerinin Ba-Bs bildirim formlarına dahil edilip edilmeyeceği ile kur farkı, fiyat farkı ve vade farkının KDV ye tabi olup olmayacağı  

 

         İlgi özelge talep formunuzda, firmanızın faaliyetinin tamamına yakınının gümrük hattımıza girmeden yurt dışına yapılan satışlardan (transit ticaret) oluştuğu belirtilmekte olup, bu satışlarınızın katma değer vergisi (KDV) beyannamesine ve Ba-Bs formlarına dahil edilip edilmeyeceği ile bu ticaretlere ait kur farkı, fiyat farkı ve vade farklarının  KDV ye tabi olup olmayacağı hususunda görüş talep edilmektedir.

1-  VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN:

         213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 148, 149 ve Mükerrer 257 nci maddelerinin verdiği yetkiye dayanılarak, 350 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerin belirli bir haddi aşan mal ve hizmet alımlarını “Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba)” ile; mal ve hizmet satışlarını ise “Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs)” ile bildirmeleri hususunda yükümlülük getirilmiştir.

         Söz konusu yükümlülüğün 2010 yılı ve müteakip yılların aylık dönemlerinde yerine getirilmesinde uygulanacak usul ve esaslar ile bildirim hadleri 396 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nde açıklanmıştır.

         396 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nin, 1.2.1 bölümünde “Bildirim mecburiyeti bulunan mükelleflerce, belirlenen hadler çerçevesinde yapılan her türlü mal ve/veya hizmet alış ve satışları, bunlara ilişkin belgenin türüne (Fatura, irsaliyeli fatura, serbest meslek makbuzu, müstahsil makbuzu, gider pusulası, akaryakıt pompalarına bağlı ödeme kaydedici cihaz fişi, sigorta komisyon gider belgesi ve yolcu bileti gibi) bakılmaksızın Ba-Bs bildirim formlarına dahil edilecektir” ile 1.2.2. bölümünde de “Mükelleflerin 2010 yılı ve müteakip yılların aylık dönemlerine ilişkin mal ve/veya hizmet alışları ile mal ve/veya hizmet satışlarına uygulanacak had 5.000 TL olarak yeniden belirlenmiştir. Buna göre, bir kişi veya kurumdan KDV hariç 5.000 TL ve üzerindeki mal ve/veya hizmet alışları, ‘Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba)’ ile; bir kişi veya kuruma KDV hariç 5.000 TL ve üzerindeki mal ve/veya hizmet satışları ise ‘Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs)’nun Tablo II alanında bildirilecektir” hükmü yer almaktadır.

         Aynı tebliğin, 1.2.3 bölümünde ise ” Herhangi bir mal ve hizmet alış veya satışına bağlı olarak, ödemenin gecikmesi ve döviz kurlarının değişmesi suretiyle ortaya çıkan ve fatura düzenlenmek suretiyle alıcıya/satıcıya yansıtılan vade veya kur farkı gelirleri/giderleri de haddi aşması halinde bildirimlere dahil edilecektir.” açıklaması bulunmaktadır.

        Diğer taraftan, transit ticaret kapsamında yapılan işlemlerde faturalandırma işleminde, yabancı ülke firmasınca adınıza fatura düzenlenmesi gerekmekte olup diğer taraftan da başka bir ülke veya serbest bölgede faaliyette bulunan firmaya mal satıldığında firmanızca da fatura düzenlenmesi gerekmektedir. Genel olarak bu mal alım satım işlemi sonucunda satışınız ile alışınız arasında müspet kâr oluşacağı tabidir.

         Bu nedenle, transit ticaret kapsamında yapılan mal alım satımlarında fatura düzenlenmesi gerektiğinden, 396 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nin 1.2.2. bölümüne göre KDV hariç 5.000 TL ve üzerindeki mal ve/veya hizmet alış ve satış bilgileri ile yapılan bu işlemler sırasında adınıza sigorta poliçesi düzenlenmesi halinde poliçe bilgilerinin de Ba-Bs bildirim formlarına dahil edilerek bildirimde bulunulması gerekmektedir.

         2- KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

            KDV Kanununun;

         1/1 inci maddesinde, Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetler ile her türlü mal ve hizmet ithalatının KDV’ye tabi olduğu,

            4 üncü maddesinde, hizmetin, teslim ve teslim sayılan haller ile mal ithalatı dışında kalan işlemler olduğu bu işlemlerin bir şeyi yapmak, işlemek, meydana getirmek, imal etmek, onarmak, temizlemek, muhafaza etmek, hazırlamak, değerlendirmek, kiralamak, bir şeyi yapmamayı taahhüt etmek gibi şekillerde gerçekleşebileceği,

         6/b maddesinde, işlemlerin Türkiye’de yapılmasının hizmetin Türkiye’de yapılmasını ve hizmetten Türkiye’de faydalanılmasını ifade ettiği,

            24/c maddesinde, vade farkı, fiyat farkı, prim gibi çeşitli gelirler ile servis ve benzer adlar altında sağlanan her türlü menfaat, hizmet ve  değerlerin matraha dahil olduğu,

         hükümlerine yer verilmiştir.

         Buna göre, Şirketinizce Türkiye’ye getirilmeksizin yurt dışında mal satışı yapılması KDV nin konusuna girmediğinden, bu işleme ait kur farkı, fiyat farkı ve vade farkı gibi unsurlar da KDV ye tabi olmayacaktır. Dolayısıyla bu işlemler Şirketiniz tarafından verilen 1 No.lu KDV Beyannamesine dahil edilmeyecektir.


Kaynak: İsmmmo,gib özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/vakiflara-duzenlenen-faturalar-ba-bs-formunda-beyan-edilir-mi/feed/ 0
2019 yılında işletme defterine tabi olup kapanışı yapılan gerçek kişi 2021 yılında basit usule tabi açılış yapabilir mi? https://www.muhasebenews.com/2019-yilinda-isletme-defterine-tabi-olup-kapanisi-yapilan-gercek-kisi-2021-yilinda-basit-usule-tabi-acilis-yapabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/2019-yilinda-isletme-defterine-tabi-olup-kapanisi-yapilan-gercek-kisi-2021-yilinda-basit-usule-tabi-acilis-yapabilir-mi/#respond Tue, 27 Jul 2021 06:46:25 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=99710 İktisadi işletmesi olmayan derneğim var. İşletme usulünden bilanço usulüne geçtiği için 2021 yılı için Yevmiye defteri tasdik edeceğim. Defteri Kebir ve envanter defteri dernek için tasdik zorunluluğu olmadığı söylendi. Yevmiye defterinin tasdiki zorunlu mudur?

Dernek ve vakıflar VUK hükümlerine tabi değildir. Dernekler kanununa göre tutulan tüm defterler Noterden onaylatılır. (Yevmiye -kebir envanter dahil)


31.05.2019 da kapanmış işletme defteri 2021 de basit usul olarak yeniden açılış yapabilir mi?

GVK MADDE 46 son fıkra aşağıdadır.

Gerçek usulde vergilendirilmekte iken işini terk eden mükellefler ile basit usulün şartlarını kaybedenlerden gerçek usulde vergilendirilmeye başlamadan önce işini terk eden mükellefler, terk tarihini takip eden yılın başından itibaren iki yıl geçmedikçe basit usule dönemezler.

Bu hüküm, işin eş veya çocuklara devri halinde de uygulanır.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/2019-yilinda-isletme-defterine-tabi-olup-kapanisi-yapilan-gercek-kisi-2021-yilinda-basit-usule-tabi-acilis-yapabilir-mi/feed/ 0