ulaştı – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Mon, 29 May 2023 09:36:31 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.5 2022 Yılının e-Arşiv Faturası 2023 yılında gider yazılabilir mi? KDV’si indirim konusu yapılabilir mi? https://www.muhasebenews.com/2022-yilinin-e-arsiv-faturasi-2023-yilinda-gider-yazilabilir-mi-kdvsi-indirim-konusu-yapilabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/2022-yilinin-e-arsiv-faturasi-2023-yilinda-gider-yazilabilir-mi-kdvsi-indirim-konusu-yapilabilir-mi/#respond Mon, 29 May 2023 09:36:31 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=143115 2022 Yılına ait alınan hizmet faturası e-Arşiv olarak yeni elimize ulaştı. 2023 yılı içerisinde ilgili faturayı gider yazabilir miyiz ve KDV’sini indirim konusu yapabilir miyiz?

Faturadaki KDV 2023 yılı sonuna kadar indirebilir. Gider ise 681 hesaba yazılır.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/2022-yilinin-e-arsiv-faturasi-2023-yilinda-gider-yazilabilir-mi-kdvsi-indirim-konusu-yapilabilir-mi/feed/ 0
Geçmiş aya ait tevkifatlı faturayı sonraki ay beyanında beyan edebilir miyiz? https://www.muhasebenews.com/gecmis-aya-ait-tevkifatli-faturayi-sonraki-ay-beyaninda-beyan-edebilir-miyiz/ https://www.muhasebenews.com/gecmis-aya-ait-tevkifatli-faturayi-sonraki-ay-beyaninda-beyan-edebilir-miyiz/#respond Wed, 03 May 2023 18:15:42 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=142285 Şubat 2023 ayına ait KDV tevkifatlı nakliye faturası elimize 2023 mart ayında ulaştı söz konusu faturayı mart atına ait KDV 2 beyan ederek kayıtlarımıza almamız uygun mudur? Yoksa İlgili dönem kdv2 beyan etmeliyiz. şubat ayında kdv2 beyanı da verilmemişti.

Şubat/2023 Dönemi için KDV 2 beyannamesi Pişmanlık ile verilmelidir.

 

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/gecmis-aya-ait-tevkifatli-faturayi-sonraki-ay-beyaninda-beyan-edebilir-miyiz/feed/ 0
Nisan ayına ait e-Serbest Meslek Makbuzu Mayıs ayında beyan edilebilir mi? https://www.muhasebenews.com/nisan-ayina-ait-e-serbest-meslek-makbuzu-mayis-ayinda-beyan-edilebilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/nisan-ayina-ait-e-serbest-meslek-makbuzu-mayis-ayinda-beyan-edilebilir-mi/#respond Thu, 21 Jul 2022 06:00:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=129003 Alınan hizmete ait 4.ayda düzenlenen E-Serbest Meslek Makbuzu şimdi elimize ulaştı. 5.ay Muhtasar SGK’da beyan etsek olur mu? Yoksa Nisan Muhsgk’yı düzeltme mi yapmalıyız?

Nisan ayı Beyannamesi için düzeltme beyananmesi verilmesi gerekir.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/nisan-ayina-ait-e-serbest-meslek-makbuzu-mayis-ayinda-beyan-edilebilir-mi/feed/ 0
Dünyada en fazla ülkeye uçan THY, 372 uçaklık filoya ulaştı https://www.muhasebenews.com/dunyada-en-fazla-ulkeye-ucan-thy-372-ucaklik-filoya-ulasti/ https://www.muhasebenews.com/dunyada-en-fazla-ulkeye-ucan-thy-372-ucaklik-filoya-ulasti/#respond Fri, 20 May 2022 22:00:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=127450 Türkiye’nin küresel bayrak taşıyıcısı olan ve 89 yıl önce kurulan THY, aradan geçen sürede global bir marka olurken dünyanın en fazla ülkesine ve uluslararası noktaya uçan hava yolu olarak dikkati çekiyor.

Türkiye’nin milli hava yolu şirketi ve küresel markası THY, kuruluşunun 89. yıl dönümünü kutluyor.

20 Mayıs 1933’te Milli Savunma Bakanlığı’na bağlı “Devlet Hava Yolları İşletmesi” olarak kurulan şirketin personel sayısı; 7 pilot, 8 makinist, 8 memur ve 1 telsizci olmak üzere toplam 24 kişiden oluşuyordu.

İlk filoda 2 adet 5 koltuklu King Bird, 2 adet 4 koltuklu Junkers F-13 ve 1 adet 10 koltuklu ATH-9 yer alırken, yeni uçaklarla 1936’da uçak sayısı 8’e, koltuk sayısı 64’e ulaştı.

Devlet Hava Yolları İşletmesi, 1938’de Devlet Hava Yolları Umum Müdürlüğü adını alarak Ulaştırma Bakanlığı’na bağlandı. Filosundaki uçak sayısını 52’ye, koltuk sayısını ise 845’e ulaşan şirket, 1945’te uçulan şehir sayısını 3’ten 19’a çıkardı.

İLK YURT DIŞI SEFER ATİNA’YA

THY’nin ilk yurt dışı seferi Ankara-İstanbul-Atina uçuşuyla 1947’de gerçekleştirildi. Şirket, 1951 yılında Lefkoşa, Beyrut ve Kahire gibi yeni noktalara uçmaya başladı.

Devlet Hava Yolları Umum Müdürlüğü, 6623 sayılı kanunla değiştirilerek 1953’te bugünkü Türk Hava Yolları ismini aldı.

THY’nin Atlantik Okyanusu’nu aşan ilk uçuşu 1961’de gerçekleşti. 1964’te Brüksel, Münih ve Tel Aviv, 1965’te Amsterdam, Belgrad ve Tebriz, 1967’de Zürih, Budapeşte ve Cenevre, 1969’da Köln,1971’de Düsseldorf ve Stuttgart, 1972’de Hannover ve Hamburg, 1973’te Kopenhag, Berlin ve Nürnberg hatları açıldı.

Taşınan yolcu sayısı 1967’de 528 bin iken, 1973’te 2,5 milyona ulaştı.

1977’DE YENİDEN MİLLİLEŞTİRİLDİ

THY’nin 20 yıl önce yabancı sermayeye açılan hisseleri, 1977’de Maliye Bakanlığı tarafından alınarak şirket yeniden millileştirildi.

Şirket, 1983’te 50. yıl dönümüne ulaştığında 3 kıtada 4 bin 37 koltuk kapasiteli 30 uçakla 30 bin ton kargo ve 2,5 milyon yolcu taşıyordu.

THY, 1985’te 4 adet Airbus A310’un filoya katılmasıyla Uzakdoğu ve okyanus aşırı seferlere başladı. 1994’te Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’na bağlanan şirket, iktisadi devlet teşekkülü statüsüne geçti.

SABİHA GÖKÇEN’DEN İLK UÇUŞ ANKARA’YA

ABD’de ve Uzakdoğu’da 2000’de birden fazla noktaya uçuş başlatan şirket, 2001’de Sabiha Gökçen Havaalanı’ndan Ankara’ya ilk uçuşunu gerçekleştirdi.

2006’da 100’üncü uçağını filosuna katan, 2007’de havacılık sektöründe “Ulusal Kalite Ödülü”nü alan şirket, 2008’de Star Alliance’a katıldı. 2012’de 200’üncü uçak filoya katıldı.

THY, 2013’ten sonra Borussia Dortmund ve Aston Villa ile sponsorluk anlaşması imzalarken, Euroleague Basketball ile isim sponsorluğu anlaşması yaptı. Reklam filminde Didier Drogba ve Lionel Messi’yi ağırladı.

ULUSLARARASI ÖDÜLLER HIZ KESMEDİ

Daha önce “Avrupa’nın En İyi Havayolu Şirketi”, “En İyi Business Class Özel Yolcu Salonu İkramı”, “En İyi Business Class İkramı” ve “Güney Avrupa’nın En İyi Havayolu Şirketi” ödüllerine defalarca layık görülen şirket, son dönemde Conde Nast Traveler dergisinin okurları arasında gerçekleştirdiği oylama sonucunda “dünyanın en iyi 3 hava yolundan biri” seçildi.

Şirket son dönemde uluslararası bazı ödül organizasyonlarında “En İyi 10 Uluslararası Havayolu”, “En İyi Kurumsal Havayolu Programı”, “5 Yıldızlı Küresel Hava Yolu” ve “Orta Doğu’ya Hizmet Veren En İyi Avrupalı Havayolu” gibi ödüller kazandı.

Sağlık güvenliği konusunda en yüksek derece olan “Diamond Statüsü”ne layık görülen THY, dünyanın en çok bilinen ve en çok tercih edilen hava yolu kategorilerinde 2. sırada yer aldı.

THY, Brand Finance 2021 sonuçlarında “Türkiye’nin en değerli havayolu markası ve dünyanın en güçlü 2. havayolu markası” seçildi.

128 ÜLKEYE VE 331 ŞEHRE UÇUŞ

Kuruluşunun 89. yılına küresel bir marka olarak giren Türkiye’nin küresel bayrak taşıyıcısı THY, halihazırda uçuş ağını 128 ülkeye, 331 şehre ve 336 havalimanına ulaştırdı.

Uçuş destinasyonları arasında yurt içindeki 51 şehirde 53 havalimanı; yurt dışında 128 ülkedeki 280 şehirde 283 havalimanı yer alıyor.

THY, bu uçuş ağıyla “dünyanın en fazla ülkesine ve uluslararası noktaya uçan hava yolu” olurken, “dünyada ülkeler arası en çok bağlantı sunan bayrak taşıyıcı hava yolu” olarak öne çıkıyor.

YENİ UÇUŞLAR BAŞLIYOR

Halihazırda Kovid-19 kısıtlaması devam eden ve mücbir sebeplerle uçuş gerçekleştirilemeyen bazı noktalar bulunsa da 117 ülkedeki 270 şehirde 274 noktada hizmet veriliyor. Toplam uçuş ağındaki ülkelerin yüzde 91’inin aktif olduğu görülüyor.

Bununla birlikte 27 Mayıs’da ABD’de Seattle kentine, 1 Haziran’da Güney Sudan’da Juba’ya, 7 Haziran’da Özbekistan’daki Buhara’ya, 11 Haziran’da ise Karadağ’da Tivat uçuşlarının başlaması bekleniyor.

60 BİN ÇALIŞAN, 372 UÇAKLIK FİLO

Türk Hava Yolları; başarısını emeklerine ve özverilerine borçlu olduğu personel noktasında da ciddi bir istihdam sunuyor. Şirkette çalışan sayısı 27 bini ana marka altında olmak üzere 60 bine ulaşıyor.

248’i dar gövde, 104’ü geniş gövde ve 20’si kargo uçağı olmak üzere 372 uçaklı filoya sahip THY, yolcu taşımacılığı yapan hava yolları arasında filo büyüklüğü bakımından dünyanın en büyük 9’uncu şirketi olarak öne çıkıyor. Şirket, filo büyüklüğü göz önüne alındığında dünyanın en genç ve en modern uçak filolarından birisini bünyesinde barındırıyor.

THY’nin filosunda karbon ve gürültü emisyonlarını azaltma hedeflerine önemli katkı sağlayan 79 adet yeni nesil, yüksek teknolojiye sahip, çevreye duyarlı ve yakıt verimliliği yüksek uçak mevcut.

İLK 4 AYDA CİDDİ TOPARLANMA SAĞLANDI

Bu yılın ilk 4 ayında taşınan yolcu sayısı 2019’un aynı dönemine göre yüzde 78 seviyesine ulaştı.

Amerika kıtasında taşınan yolcu sayısında önemli gelişme kaydedilirken, ilk 4 ayda taşınan 1 milyondan fazla yolcuyla bu bölgede 2019 seviyesinin yüzde 24 üzerine çıkma başarısı yakalandı.

Küresel salgın sonra sunulan toplam kapasite ilk 4 ayda 2019’un aynı dönemine kıyasla yüzde 95 seviyesinde gerçekleşti.

Özellikle Amerika bölgesinde uçuş başlatılan yeni noktalar ve frekans artışlarıyla 2021 yılı bitmeden 2019 verilerinin üzerine çıkıldı. Bu yılın ocak-nisan döneminde ise yüzde 158 artış yakalandı.

Açılması planlanan yeni noktalar, mevcut noktalardaki frekans artışları ve özellikle diğer bölgelere göre daha yavaş toparlanan Asya-Uzakdoğu bölgesinde gelecek aylarda trafiğin iyileşmeye başlamasıyla 2022 yılı toplamında 2019 kapasitesinin aşılması hedefleniyor.

“ÜLKE TURİZMİ VE EKONOMİSİNE KATKI SAĞLIYORUZ”

Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bolat, THY’nin kuruluşunun 89. yıl dönümüne ilişkin AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, küresel marka olma yolunda uçuş emniyetinden ödün vermeden hizmet kalitesini üst düzeye çıkardıklarını ve geliştirmeye de devam ettiklerini söyledi.

Türkiye’nin dış temsilciliklerinden daha fazla destinasyonda temsil gücüne sahip olduklarını dile getiren Bolat, açtıkları her yeni destinasyonla ülke turizm ve ekonomisine katkı sağladıklarını bildirdi.

Bolat, THY’nin bir asra yaklaşan geçmişinde çok sayıda kriz ve zorlu deneyimle karşı karşıya kaldığını ifade ederek, “THY artık ‘kriz süreçlerinde rakiplerinden ayrışan’ ve ‘krizle mücadelede örnek gösterilen hava yolu’ olarak anılıyor.” dedi.

“BU DÖNEMDE TARİHİMİZİN EN YÜKSEK İLK ÇEYREK KARLILIĞINA ULAŞTIK”

Ahmet Bolat, geçen yıl toplam gelirlerinin 2019’un yüzde 81’ine ulaşarak 10,7 milyar dolar olduğunu, kargo gelirinin ise 2 kattan fazla artarak 4 milyar dolar olarak gerçekleştiğini söyledi.

Aynı dönemde operasyonel giderlerde sağlanan düşüşten bahseden Bolat, net operasyonel kârın 2021’de 2019’a göre yüzde 117,9 artarak 1,3 milyar dolar olduğunun bilgisini verdi.

Bolat, “Krizi fırsata dönüştürerek elde ettiğimiz sürdürülebilir iyileşme, 2022’nin ilk çeyreğinde de devam etti. Bu dönemde tarihimizin en yüksek ilk çeyrek kârlılığına ulaşarak 161 milyon dolar net kâr elde ettik.

2019 yılı ilk çeyreğine kıyasla toplam gelirde yüzde 10 artışla 3 milyar dolara ulaştık. Kargo anlamında Turkish Cargo olarak salgın döneminde kendimizi kanıtladık ve 2021’de FTK bazında dünyada 5. sıraya yükseldik.” ifadelerini kullandı.

Başarıların meyvesini uluslararası ödüllerle aldıklarını vurgulayan Bolat, Hava Yolları Yolcu Deneyimi Derneği (APEX) tarafından “5 Yıldızlı Global Havayolu” seçildiklerini ve dünyada sadece 7 hava yolunun layık görüldüğü World Class Ödülü’nün sahibi olduklarını sözlerine ekledi.

ANADOLU AJANSI, THY PERSONELİNİ UÇUŞ ESNASINDA FOTOĞRAFLADI

Öte yandan, Anadolu Ajansı, THY’nin kuruluşunun 89. yıl dönümüne özel olarak iç hatlarda gerçekleştirilen bir uçuşu baştan sona fotoğrafladı.

Bilet işlemlerinden uçağa binişe, içecek ikramından personel arasındaki iş birliğine kadar bütün süreç kuruluş yıl dönümüne özel ölümsüzleştirildi.


Kaynak: İTO Haber
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/dunyada-en-fazla-ulkeye-ucan-thy-372-ucaklik-filoya-ulasti/feed/ 0
Türkiye’nin İsrail’e ihracatı aylık bazda tüm zamanların en yüksek rakamına ulaştı https://www.muhasebenews.com/turkiyenin-israile-ihracati-aylik-bazda-tum-zamanlarin-en-yuksek-rakamina-ulasti/ https://www.muhasebenews.com/turkiyenin-israile-ihracati-aylik-bazda-tum-zamanlarin-en-yuksek-rakamina-ulasti/#respond Mon, 16 May 2022 00:00:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=127166 Türkiye’nin İsrail’e ihracatı, nisanda 711 milyon 200 bin dolarla aylık bazda tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı.

Türkiye’nin İsrail ile ilişkilerini iyileştirme yolunda attığı etkili adımlar, iki ülke arasındaki ticarete de ivme kazandırdı. İsrail, Türkiye’nin ihracat rekoru kırdığı önemli pazarlardan biri haline geldi.

Türkiye, normalleşme adımlarıyla birlikte 1,8 milyar dolarla İsrail’e tüm zamanların en yüksek ilk çeyrek dış satımını yapmıştı. İkili ilişkilerdeki olumlu gelişmelerle ülkeye yapılan ihracatta rekorlar kırılmaya devam ediyor.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, Türkiye’nin İsrail’e ihracatı, nisanda 711 milyon 200 bin dolarla aylık bazda tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. Nisanda İsrail’e yapılan dış satım geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 33,6 arttı.

İsrail’in Türkiye’nin toplam ihracatından aldığı pay yüzde 3 oldu.

İSRAİL İLK 10’A GİRDİ

Geçen ay Türkiye’nin ihracat pazarında ilk 10’a girmeyi başaran İsrail, bu dönemde Türkiye’nin en fazla dış satım yaptığı 9. ülke olarak kayıtlara geçti.

İsrail, Türkiye’nin ihracatını miktar bazında en fazla artırdığı 8. ülke oldu. Türkiye’nin İsrail’e dış satımı, nisanda geçen yılın aynı dönemine göre 178 milyon 805 bin dolar artış kaydetti.

Ülkeye yapılan ihracatta sanayi sektörü ön plana çıktı. İsrail’e en fazla dış satımı yapan ilk 9 sektör sanayi grubunda faaliyet gösteriyor.

Ülkeye en fazla ihracatı, 179 milyon 283 bin dolarla çelik sektörü yaptı.

Çelik sektörünü 73 milyon 247 bin dolarla kimyevi maddeler ve mamulleri, 66 milyon 72 bin dolarla otomotiv endüstrisi, 52 milyon 822 bin dolarla hazır giyim ve konfeksiyon, 51 milyon 745 bin dolarla mobilya kağıt ve orman ürünleri, 50 milyon 82 bin dolarla elektrik ve elektronik, 46 milyon 412 bin dolarla çimento, cam, seramik ve toprak ürünleri, 41 milyon 676 bin dolarla demir ve demir dışı metaller, 27 milyon 508 bin dolarla mücevher sektörü izledi.

İHRACAT ARTIŞINDA ÇELİK SEKTÖRÜ ÖNDE

İsrail’e yapılan dış satımda nisan ayında miktar bazında en fazla ihracat artışını 66 milyon 198 bin dolarla çelik sektörü gerçekleştirdi.

Otomotiv endüstrisi 22 milyon 143 bin dolar, elektrik ve elektronik sektörü 17 milyon 894 bin dolar, kimyevi maddeler ve mamulleri 15 milyon 931 bin dolar, çimento, cam, seramik ve toprak ürünleri 15 milyon 202 bin dolarlık ihracat artışı kaydetti.


Kaynak: İTO Haber
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/turkiyenin-israile-ihracati-aylik-bazda-tum-zamanlarin-en-yuksek-rakamina-ulasti/feed/ 0
Şirketimize 2021 yılına ait e-Arşiv ve kağıt faturalar şu an itibarıyla elimize ulaştı bununla ilgili olarak alım bedeli ve KDV tutarını 2022 yılı kayıtlarında hangi hesaplara yazmak gerekir? https://www.muhasebenews.com/sirketimize-2021-yilina-ait-e-arsiv-ve-kagit-faturalar-su-an-itibariyla-elimize-ulasti-bununla-ilgili-olarak-alim-bedeli-ve-kdv-tutarini-2022-yili-kayitlarinda-hangi-hesaplara-yazmak-gerekir/ https://www.muhasebenews.com/sirketimize-2021-yilina-ait-e-arsiv-ve-kagit-faturalar-su-an-itibariyla-elimize-ulasti-bununla-ilgili-olarak-alim-bedeli-ve-kdv-tutarini-2022-yili-kayitlarinda-hangi-hesaplara-yazmak-gerekir/#respond Thu, 28 Apr 2022 06:11:16 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=126296 Şirketimize 2021 yılına ait E-Arşiv ve kağıt faturalar şu an itibarıyla elimize ulaştı bununla ilgili olarak alım bedeli ve KDV tutarını 2022 yılı kayıtlarında hangi hesaplara yazmak gerekir?

2021 Tarihli faturadaki mal bedeli Yıllık vergi hesaplaması etkileyeceği için Kayıt 31/12/2021 olarak yapılır yeni Gelir tablosu ve Bilanço hazırlanır. KV beyannamesi henüz verilmedi ise yeni oluşan Gelir tablosu ve Bilançoya göre beyan yapılır. Beyanname verilmiş ise düzeltme beyannamesi verilecektir. KDV ise 31/12/2022 Tarihine kadar istenilen ayda indirimi yapılabilir.


2020 yılına ait yeni gelen gider faturasını 2021 yılında gider olarak işleme alıp KDV’sini indirim konusu yapabilir miyiz? 

Gider 681 hesaba yazılır. KDV ise; 2021/aralık beyannamesinden indirilir.


E-Arşiv fatura düzenledik. Faturamız hatalı oldu. 8 Günlük iptal süremizi de geçirdik. Gelir İdaresi ile görüşme yaptık. Noterden iptal-itiraz ihtarnamesi düzenleyip bu bilgilerinizi girmeniz gerekiyor diye yanıt verdiler. Bilgileri girmek istediğimizde böyle bir ekran açılmıyor 8 günlük süre içinde olması gerekiyor diye uyarı veriyor. Şu aşamada yapmamız gereken bir şey var mı?

İşleminizi noter üzerinden yaptıktan sonra itiraz ekranlarına giriş yapmalısınız (süresi için) 


E-arşiv uygulamasına geçtikten sonra eskiden basılmış ve elde kalan kağıt faturaların kullanılıp kullanılamayacağı.

T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
MÜKELLEF HİZMETLERİ USUL GRUP MÜDÜRLÜĞÜ

 

Sayı : 11395140-105[MÜK-257-2015/VUK-1-19578]-54317 23.02.2017

Konu : E-arşiv uygulamasına geçtikten sonra eskiden basılmış ve elde kalan kağıt faturaların kullanılıp kullanılamayacağı.

       İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; 01/01/2016 tarihinden itibaren e-Arşiv Fatura Uygulamasına geçme yükümlülüğünüzün başlayacağını belirterek, ilgili tarih itibariyle daha önceden bastırılan ve kullanılmayan kağıt faturaları kullanıp kullanamayacağınız hususunda Başkanlığımız görüşlerini talep etmektesiniz.

       213 Sayılı Vergi Usul Kanununun 5766 Sayılı Kanunun 17 nci maddesi ile değişen Mükerrer 242 nci maddesinin 2 numaralı fıkrası ile Maliye Bakanlığı; elektronik defter, kayıt ve belgelerin oluşturulması, kaydedilmesi, iletilmesi, muhafazası ve ibrazı ile defter ve belgelerin elektronik ortamda tutulması ve düzenlenmesi uygulamasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye, elektronik ortamda tutulmasına ve düzenlenmesine izin verilen defter ve belgelerde yer alması gereken bilgileri internet de dahil olmak üzere her türlü elektronik bilgi iletişim araç ve ortamında Maliye Bakanlığına veya Maliye Bakanlığının gözetim ve denetimine tabi olup, kurulusu, faaliyetleri, çalışma ve denetim esasları Bakanlar Kurulunca çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenecek olan özel hukuk tüzel kişiliğini haiz bir şirkete aktarma zorunluluğu getirmeye, bilgi aktarımında uyulacak format ve standartlar ile uygulamaya ilişkin usul ve esasları tespit etmeye, bu Kanun kapsamına giren işlemlerde elektronik imza kullanım usul ve esaslarını düzenlemeye ve denetlemeye yetkili kılınmıştır.

       Ayrıca söz konusu fıkrada, Vergi Usul Kanunu ve diğer vergi kanunlarında defter, kayıt ve belgelere ilişkin olarak yer alan hükümlerin elektronik defter, kayıt ve belgeler için de geçerli olduğu; Maliye Bakanlığının, elektronik defter, belge ve kayıtlar için diğer defter, belge ve kayıtlara ilişkin usul ve esaslardan farklı usul ve esaslar belirlemeye yetkili olduğu hükme bağlanmıştır.

        Anılan Kanunun mükerrer 257 nci maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendinde, Maliye Bakanlığının, tutulması ve düzenlenmesi zorunlu defter, kayıt ve belgelerin mikro film, mikro fiş veya elektronik bilgi ve kayıt araçlarıyla yapılması veya bu kayıt ortamlarında saklanması hususunda izin vermeye veya zorunluluk getirmeye, bu şekilde tutulacak defter ve kayıtların kopyalarının Maliye Bakanlığında veya muhafaza etmekle görevlendireceği kurumlarda saklanması zorunluluğu getirmeye, bu konuda uygulama usul ve esaslarını belirlemeye yetkili olduğu hükme bağlanmıştır.

      Diğer taraftan aynı maddenin birinci fıkrasının (4) numaralı bendinde, Maliye Bakanlığının Vergi Usul Kanununun 149 uncu maddesine göre devamlı bilgi vermek zorunda olanlardan istenilen bilgiler ile vergi beyannameleri ve bildirimlerin, şifre, elektronik imza veya diğer güvenlik araçları konulmak suretiyle internet de dâhil olmak üzere her türlü elektronik bilgi iletişim araç ve ortamında verilmesi, beyanname ve bildirimlerin yetki verilmiş gerçek veya tüzel kişiler aracı kılınarak gönderilmesi hususlarında izin vermeye veya zorunluluk getirmeye, beyanname, bildirim ve bilgilerin aktarımında uyulacak format ve standartlar ile uygulamaya ilişkin usul ve esasları tespit etmeye, bu zorunluluğu beyanname, bildirim veya bilgi çeşitleri, mükellef grupları ve faaliyet konuları itibarıyla ayrı ayrı uygulatmaya ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkili olduğu hükme bağlanmıştır.

       397 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin, “6. e-Faturanın Muhafaza ve İbraz Yükümlülüğü” bölümünde değişiklik yapan 421 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin “4.4.” kısmında;

       “Mükelleflere ait elektronik faturaların yine mükelleflere ait bilgi işlem sistemlerinde saklanması esas olup üçüncü kişiler nezdinde de elektronik saklama yapılabilecektir. Başka mükelleflerden elektronik saklama hizmetinin alınması mükelleflerin elektronik faturalarının muhafaza ve ibraz sorumluluğunu ortadan kaldırmaz…

       Başka mükelleflere ait elektronik faturaları saklama hizmeti verenler elektronik fatura uygulamasını bilgi işlem sistemlerinin entegrasyonu yöntemiyle kullanmak zorundadır.” denilmektedir.

      433 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin “6. Belgelerin Elektronik Ortamda Oluşturulması” başlıklı bölümüde;

       “e-Arşiv Uygulaması kapsamında düzenlenen belgeler Başkanlığa bildirilen bilgi işlem sisteminde veya özelentegratör sisteminde oluşturulmalıdır.

       Kullanılan elektronik belge formatı, üzerinde mali mühür/NES taşımaya, belge üzerinde doğrulamaya, görüntülemeye ve kâğıt baskı almaya imkân veren genel tanınırlığa sahip bir format olmalıdır.

        Mükellefler, istemeleri halinde fatura formatı olarak www.efatura.gov.tr İnternet adresinde yayımlanan e-fatura format ve standardını da kullanabilirler. Başkanlık gerekli görmesi halinde, mükelleflerin kullandıkları elektronik belge formatının değiştirilmesini isteyebilir.

      Uygulamayı kendi sistemi üzerinden kullanan tüzel kişiler elektronik ortamda oluşturdukları faturalarını kendi mali mühürleri ile gerçek kişiler ise kendi mali mühürleri ya da NES ile onaylarlar.

     Uygulamanın özel entegratör vasıtasıyla kullanılması durumunda belgeler mükelleflerin kendi mali mühür ya da NES’i ile veya mükellefin istemesi halinde özel entegratörün mali mührü ile onaylanır.

       e-Arşiv Uygulaması kapsamında düzenlenen belgeler, bu Tebliğ ile getirilen düzenlemeler dışında başta Vergi Usul Kanunu olmak üzere, diğer vergi kanunları ve ilgili düzenlemelerde yer alan sürelere ve belirlenen usul ve esaslara uygun biçimde oluşturulmak zorundadır.” açıklamalarına yer verilmiştir.

        433 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin “6.1 Belgelere Konulacak Amblem ” başlıklı bölümünde;

        ”Bu Tebliğ kapsamında oluşturulan elektronik belgelerde, 2/2/1985 tarihli ve 18654 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Vergi Usul Kanunu uyarınca Vergi Mükellefleri Tarafından Kullanılan Belgelerin Basım ve Dağıtımı Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre belgelerin önyüzünün üst orta kısmına gelecek şekilde basılması zorunlu olan ‘Belgelere Konulacak Özel İşaret (Amblem)’ ile ‘İl Kod Numarası’ yerine aynı konumda bulunmak üzere, Gelir İdaresi Başkanlığı amblemi, amblemin altında ise “e-Arşiv Fatura” ibaresi bulunur. Tebliğin 3-b ve 3-c bendi kapsamında elektronik ortamda iletilen faturanın alt kısmında ayrıca “e-Arşiv izni kapsamında elektronik ortamda iletilmiştir.” ifadesi yazılır.” açıklaması yapılmıştır.

         Aynı Tebliğin 443 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile değişen “7-Belgelerin Alıcılarına Teslimi” başlıklı bölümünde;

         “Mükellefler, e-Arşiv Uygulaması kapsamında elektronik belge biçiminde oluşturdukları faturayı bu Tebliğin 7.1 ve 7.2 bölümünde belirtilen istisna haricinde alıcısına kâğıt ortamında teslim ederler.

       Elektronik ortamda oluşturulan faturanın kâğıt ortamında teslimi halinde baskı işlemi mükellefin kendisi tarafından yapılabilir. İsteyen mükellefler baskı işini anlaşmalı matbaa işletmelerine veya özel entegratörlere de yaptırabilir. Bu durumda anlaşmalı matbaa işletmeleri veya özel entegratörler tarafından Başkanlığa herhangi bir bildirim yapılmaz.

       Vergi Usul Kanununun faturanın nizamına ilişkin hükümlerine göre faturaların baş tarafında iş sahibinin veya namına imzaya mezun olanların imzasının bulunması mecburidir.

       Bu hükme göre, vergi uygulamaları bakımından faturada imzanın bulunması zorunlu olmakla beraber, faturanın şekil ve nizamına ilişkin esaslara riayet edilmek şartıyla, düzenleme tarihinde imzaya yetkili olanın imzasının notere tasdik ettirilip basım sırasında fatura üzerine yazdırılmak suretiyle faturanın (hazır imzalı olarak) kullanılabilmesi mümkündür.

       e-Arşiv Uygulaması kapsamında düzenlenen faturada, düzenleme tarihi yanında düzenleme zamanının da saat ve dakika olarak gösterilmesi zorunludur.

      7.1 397 Sıra Numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile Getirilen e-Fatura Uygulamasına Kayıtlı Olmayan Mükelleflere Faturanın Teslimi

        e-Fatura Uygulamasına kayıtlı olmayan mükelleflere e-Arşiv Uygulaması kapsamında düzenlenen faturanın kâğıt ortamında teslim edilmesi esastır. Ancak e-arşiv Uygulaması kapsamında düzenlenen faturalar, alıcısının talebi doğrultusunda ve www.efatura.gov.tr internet adresinde yayımlanan e-fatura format ve standardının kullanılması ve de söz konusu faturanın basılabilir görüntüsünün eklenmesi koşuluyla e-fatura uygulamasına kayıtlı olmayan mükelleflere elektronik ortamda da iletilebilecektir.

       Öte yandan, alıcısına malın yanında kâğıt olarak verilen fatura, irsaliyeli fatura yerine kullanılabilir. Ancak bu imkândan yararlanabilmek için faturanın, malın teslimi anında düzenlenmesi ve “İrsaliye yerine geçer.” ifadesinin yazılması zorunludur.

      7.2 Vergi Mükellefi Olmayanlara Faturanın Teslimi

e-Arşiv Uygulaması kapsamında, bu Tebliğin 3-c bendine göre vergi mükellefi olmayanlara düzenlenen fatura, alıcının rızasına bağlı olarak kâğıt veya elektronik ortamda teslim edilir

      Vergi mükellefi olmayan alıcı tarafından elektronik ortamda teslimi istenen fatura internet dâhil olmak üzere her türlü elektronik araç ve ortamlar vasıtasıyla iletilebilir.

         Vergi mükellefi olmayanlara yapılan satışlarda fatura, malın teslimi ya da hizmetin ifası anında elektronik ortamda iletiliyorsa müşteriye bu faturanın kâğıt çıktısı verilir. Bu durumda çıktının satıcı veya yetkilisi tarafından imzalanması zorunludur. Bu imkândan yararlanabilmek için faturanın malın teslimi anında düzenlenmesi zorunludur.” açıklamaları yer almaktadır.

         Bu hüküm ve açıklamalar çerçevesinde; e-Arşiv Fatura Uygulamasına geçtikten sonra faturaları anılan Tebliğ kapsamında elektronik ortamda düzenlemeniz gerekmekte olup, daha önceden anlaşmalı matbaalara bastırdığınız ve kullanmadığınız matbu kağıt faturaların bu uygulamaya geçtikten sonra kullanılması mümkün bulunmamaktadır.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sirketimize-2021-yilina-ait-e-arsiv-ve-kagit-faturalar-su-an-itibariyla-elimize-ulasti-bununla-ilgili-olarak-alim-bedeli-ve-kdv-tutarini-2022-yili-kayitlarinda-hangi-hesaplara-yazmak-gerekir/feed/ 0
Madenciliği tamamlanan Bitcoin sayısı 19 milyona ulaştı https://www.muhasebenews.com/madenciligi-tamamlanan-bitcoin-sayisi-19-milyona-ulasti/ https://www.muhasebenews.com/madenciligi-tamamlanan-bitcoin-sayisi-19-milyona-ulasti/#respond Wed, 06 Apr 2022 22:00:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=125347 Bitcoin’in ortaya çıktığı tarih olan 3 Ocak 2009’da dolaşımdaki Bitcoin sayısı 50 iken, bu sayı günümüze kadar sürekli artış gösterdi. Dolaşımdaki Bitcoin sayısının artması, Bitcoin madenciliği sayesinde sağlanıyor. Madenciliğe özel dizayn edilmiş cihazlarını sistemin kullanımına sunan madenciler, bu yöntemle Bitcoin üretimi gerçekleştiriyor.

Cihazların işlem gücü kullanılarak Bitcoin bloklarının doğrulanması ve blok zincire eklenmesi süreci Bitcoin madenciliği olarak nitelendiriliyor. Bunun karşılığında Bitcoin ağı, sistemin işlemesini sağlamak ve teşvik amacıyla madencilere blok başına ödül sunuyor. 2022 Nisan itibarıyla, madenciliği tamamlanmış Bitcoin sayısı 19 milyona ulaşırken, blok sayısı ise 730 bini geçti.

840 BİNİNCİ BLOKUN ARDINDAN MADENCİLİK ÖDÜLÜ 3,125 BİTCOİN’E DÜŞECEK

Blok ödülleri, Bitcoin madencilerinin gelirlerini doğrudan etkiliyor. Bu noktada, 210 bin rakamı sistem açısından önem taşıyor. Blok başına 50 Bitcoin ödülüyle başlayan madencilik serüveninde, 210 bin blokta bir ödül yarıya indiriliyor.

Bu kapsamda, başlangıçta 50 Bitcoin olan blok ödülü, 28 Kasım 2012’de 25 Bitcoin’e, 9 Temmuz 2016’da 12,5 Bitcoin’e, 11 Mayıs 2020’de 6,25 Bitcoin’e düştü. Şu anda madenciler blok başına 6,25 Bitcoin ödül kazanırken, madenciliği tamamlanmış Bitcoin bloku sayısının 210 binin 4 katı olan 840 bine ulaşmasıyla ödül 3,125 Bitcoin’e düşecek.

Blok sayısı ve verilen blok ödüllerinin çarpımı, dolaşımdaki toplam Bitcoin sayısını ortaya koyuyor. Toplam Bitcoin üretiminin 21 milyon ile sınırlandırılmış olması da bu noktada önem taşıyor. 2022 Nisan itibarıyla 19 milyona yükselen dolaşımdaki toplam Bitcoin sayısı 21 milyona ulaştığında madencilik faaliyeti sona erecek. Uzmanlar, üretimin ortalama her 4 yılda bir yarı yarıya azalmasından dolayı tüm Bitcoin üretiminin 2140 yılında sonlanacağını öngörüyor. Bitcoin üretiminin tamamlanmasının ardından, ağdan elde edilen gelirlerin, doğrulanan işlem sayısı üzerinden sağlanması bekleniyor.

BİTCOİN MADENCİLERİ 2021’DE 15 MİLYAR DOLARDAN FAZLA KAZANDI

Blok başına ödül miktarı zamanla düşse de Bitcoin’in değerinin geçen senelere göre artış göstermesi madencilerin gelirlerinde artışa neden oldu. Bitcoin ağındaki madencilerin geçen yıl elde ettiği toplam gelir 15 milyar doları geçti. 2021 Bitcoin madenciliği açısından en fazla gelir elde edilen yıl oldu.

Bitcoin’in değeri, ödüllerin değerini de doğrudan etkilediği için madencilik açısından önem taşıyor. 870 milyar dolardan fazla piyasa hacmiyle kripto paralar arasında en popüler konumda olan Bitcoin, hem yatırımcılardan hem de madencilerden ilgi görüyor. Geçen yılın kasım ayında 68 bin dolardan fazla değerle tarihi zirvesini gören kripto para birimi, son haftalarda 40 binli (dolar) seviyelerden işlem görüyor.

Bitcoin’in değerinin yanı sıra Bitcoin ağının işlem gücünün ölçüm birimi olan “hash oranı” da madencilik açısından önem taşıyor. Bitcoin’in hash oranı, bazı ülkelerdeki madencilik faaliyetindeki kısıtlamalar nedeniyle yıl içerisinde gerilese de, 2021 Temmuz’dan bu yana genel anlamda yükseliş gösterdi. 3 Temmuz 2021’de 84,79 TH/s seviyesinde olan hash oranı, 5 Nisan 2022’de 199,8 TH/s olarak gerçekleşti.

Kripto para madenciliği, harcadığı enerji ve çevreye olan etkisiyle de gündeme geliyor. Enerji alanında ham madde fiyatlarının arttığı son dönemde bazı devletler madenciliğe yönelik kısıtlamalar getiriyor. Buna karşılık, aralarında Intel’in de bulunduğu birçok teknoloji firması, madencilikte kullanılan donanımların daha az enerji harcaması ve çevreye etkisinin azaltılmasına yönelik ürünler geliştiriyor.


Kaynak: İTO Haber
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/madenciligi-tamamlanan-bitcoin-sayisi-19-milyona-ulasti/feed/ 0
Türkiye’nin güneş enerjisinde kurulu gücü yaklaşık 8 bin megavata ulaştı https://www.muhasebenews.com/turkiyenin-gunes-enerjisinde-kurulu-gucu-yaklasik-8-bin-megavata-ulasti/ https://www.muhasebenews.com/turkiyenin-gunes-enerjisinde-kurulu-gucu-yaklasik-8-bin-megavata-ulasti/#respond Sat, 26 Mar 2022 10:00:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=124772 Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan, Türkiye’nin güneş enerjisinde kurulu gücünün yaklaşık 8 bin megavata ulaştığını bildirdi.

Tancan, Tuzla Viaport Marina’da düzenlenen Solar İstanbul Güneş Enerjisi, Enerji Depolama, Elektrikli Ulaşım ve Dijitalleşme Fuarı ve Konferansı’nda, Türkiye’nin yenilenebilir enerjide kurulu güç bakımından Avrupa’da 5’inci dünyada 12’inci sırada olduğunu söyledi.

Geçen yıl yenilenebilir kaynaklı elektrik üretiminin 118 bin 514 gigavatsaate ulaştığını aktaran Tancan, şöyle konuştu: “Sürdürülebilir ve temiz enerji anlayışıyla yenilenebilir enerjide kurulu gücümüz bugün 53 bin 894 megavata geldi ve toplam kurulu güç içindeki payı yüzde 54’e ulaştı. Temiz ve tükenmeyen enerji kaynaklarımızın en önemlilerinden biri güneş enerjisi. 8 yıl öncesine kadar şebekeye bağlı hiçbir güneş santralimiz yoktu. Güneş enerjisi kurulumları 2014’te 40,2 megavatla başladı. Son dönemdeki artışlarla 2022 Şubat sonunda güneş enerjisi kurulu gücümüz 7 bin 953 megavata ulaştı.”

Tancan, güneş enerjisi kurulu gücünün Türkiye’nin toplam elektrik gücündeki payının yüzde 8’e yükseldiğini ifade etti.

Güneş enerjisinin, yenilenebilir enerji kurulu gücü içindeki payının ise yüzde 14,8 olduğunu dile getiren Tancan, “Güneş enerjisi kurulu gücünde Avrupa’da 8, dünyada 16’ncı sıradayız.” dedi.

Tancan, güneş enerjisi kapasitesinin artırılmasına yönelik yapılacak yarışmaları anımsatarak, “Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) GES-4 yarışmaları toplam 1000 megavat bağlantı kapasitesinin tahsisine ve halihazırda YEKA olarak ilan edilmiş olan Niğde-Bor, Hatay Erzin ve Şanlıurfa-Viranşehir YEKA’da 50 ve 100 megavat kapasiteler halinde 15 adet güneş enerjisi santralinin kurulumuna yönelik olarak planlandı. Niğde-Bor YEKA için yapılacak Bor-1, Bor-2 ve Bor-3 yarışmaları için başvurular 30 Mart’ta alınacak.” bilgisini paylaştı.

TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı, AK Parti Konya Milletvekili Ziya Altunyaldız da Türkiye’nin özellikle son yıllarda enerjinin dönüşümü ve kaynak çeşitliliği alanlarında atılımlar yaptığını aktardı.

Altunyaldız, Türkiye’nin yenilenebilir enerji kurulu gücünde kapasite artışına giderken, bir yandan da temiz enerji teknolojilerine yönelik sanayi oluşturduğunu belirterek, “Türkiye enerjinin her alanında dışa bağımlılığı minimize etmeye devam ediyor. Her işletmeyi, her haneyi enerji üretim ünitesi haline getirmek için gerekli yasal alt yapıyı kurduk. Tüm sanayi tesislerimiz, tarım tesislerimiz ve hanelerimiz kendi enerji ihtiyaçlarını giderebilecek, ihtiyaç fazlasını ise şebekeye verecek duruma geldi.” değerlendirmesinde bulundu.


Kaynak: İTO Haber
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/turkiyenin-gunes-enerjisinde-kurulu-gucu-yaklasik-8-bin-megavata-ulasti/feed/ 0
Makine ihracatı 2 ayda 4 milyar dolara ulaştı https://www.muhasebenews.com/makine-ihracati-2-ayda-4-milyar-dolara-ulasti/ https://www.muhasebenews.com/makine-ihracati-2-ayda-4-milyar-dolara-ulasti/#respond Sat, 19 Mar 2022 02:00:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=124330 Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) verilerine göre, makine sektörünün ihracatı ocak-şubat döneminde 4 milyar dolara yükseldi.

İhracatı miktar bazında yüzde 8,5 artan sektör, kilogram başına düşen ihracat gelirini 6 doların üzerine çıkarttı.

Söz konusu dönemde en çok makine ihracatı gerçekleştirilen ülkeler Almanya ve ABD oldu. Üçüncü sırada yer alan İtalya’ya ihracatta yaşanan yüzde 19,3’lük artış dikkati çekti.

Makinecilerin ocak-şubat dönemindeki ihracatı Rusya’da yüzde 55,3 ve Ukrayna’da yüzde 40,3’lük artış kaydetti.

“RUSYA VE UKRAYNA’NIN MAKİNE İHRACATIMIZDAKİ PAYI YÜZDE 5,5”

Makine İhracatçıları Birliği Başkanı Kutlu Karavelioğlu, Rusya ve Ukrayna’nın Türkiye’nin toplam makine ihracatı içinde yüzde 5,5 payı olduğunu söyledi.

Üretim gereçlerinin servis-bakım ihtiyaçlarının yakın bir yerden sağlanmasının büyük avantaj sunduğunu ifade eden Karavelioğlu, “Bu sebeple komşularımızın, makinelerinin kalitesine ve tedarik güvencesine büyük önem verdiği bir ülkeyiz. Yakın coğrafyada ticari ve teknolojik ilişkiler kurmak bizi ülke sınırlarının ötesine taşıyacak bir adım olduğu için de hem Rusya hem de Ukrayna ile güçlü iş birlikleri kuruyoruz.” dedi.

Karavelioğlu, sektörün bu iki ülkeye ihracatının geçen yıl 1,2 milyar doları aştığını aktararak, şirketlerin Rusya ve Ukrayna’da sözleşmeli işleri, ortaklıkları, bayilik ağları, tesis müteahhitlikleri ve markalaşmış firmaları olduğunu ve yerelleşmeye önem verdiklerini söyledi.

Rusya-Ukrayna krizinin Kovid-19 kadar derin ve yaygın küresel etkileri olabileceğini belirten Karavelioğlu, şunları kaydetti: “2 ülke de makine sektörünün ihtiyaç duyduğu nitelikli çelikler ile döküm sektörünün ihtiyaç duyduğu külçe ve alyaj malzemeleri gibi ana ve yardımcı maddelerin önemli tedarikçilerinden. 2 ülkenin birden küresel üretim ve tedarik ağının dışına çıkması uluslararası ölçekte birçok dengeyi bozacaktır. Dünyanın farklı coğrafyalarındaki ve krizlerindeki deneyimlerimizle bu süreçten de olabildiğince az etkilenmeye çalışacağız.”

“ESKİ SOVYET COĞRAFYASI HEP GÜNDEMİMİZDE OLDU”

Kutlu Karavelioğlu, eski Sovyet ülkelerinin endüstriyel dönüşümünün ufuktaki bir konu olarak uzun zamandır gündemlerinde olduğunu ve bölge ülkeleri ile ilişkileri geliştirecek projeleri salgın öncesinde başlattıklarını söyledi.

Bu ülkelerin temel ihraç kalemlerinin doğal kaynaklar, ağır sanayi malları, silah ve tarım ürünlerinden oluştuğunu bildiren Karavelioğlu, “Refahın artırılması ve yaygınlaştırılması için mevcut ekonomik yapılarını dinamikleştirebilecekleri bir değişim-dönüşüm sürecine girmeleri gerekiyor. Genel imalat sanayisinin dönüşümünü sağlayacak büyük çapta bir yatırım hamlesi için ticari ve teknik partnerlere ihtiyaçları olması ise Türkiye’nin önünü açıyor.” diye konuştu.

“MAKİNE TEÇHİZAT YATIRIMLARI SON 2 YILDA NEREDEYSE 1,5 KATINA ÇIKTI”

Makine İhracatçıları Birliği Başkanı Karavelioğlu, bu ülkelerin ihtiyaçlarını karşılamak üzere uluslararası ölçekte farklı görüşmeler yaptıklarını ancak savaşın bu girişimleri yarıda kestiğini belirterek, şöyle devam etti: “Bu ülkelerin ihtiyaç duydukları dönüşümün en güçlü partnerlerinden birinin Türkiye’nin makine imalat sanayi olduğunu her fırsatta gösteriyoruz. Fakat biz şu anda ilk önceliği barış ve huzur ortamının hakim olmasına veriyoruz. Komşu ülkelerimizdeki savaş, salgın öncesi başlayan ve salgınla daha büyük belirsizliklere doğru evrilen dünyada riskleri büyütüyor, yatırım iştahını azaltıyor. En önemli ihraç pazarımız olan Avrupa’da ise yeni bölgesel gelişmeleri beraberinde getiriyor.”

Karavelioğlu, makine teçhizat yatırımlarının son 2 yılda neredeyse 1,5 katına çıktığını anımsatarak, “Türkiye ekonomisinde yaşanılan çift haneli büyümeyi üretim ve ihracat artışının beklenilen neticesi olarak yorumlayabiliriz. Yurt içinde oluşan yüksek talep gibi yurt dışından gelen siparişlerimiz de büyüdüğü için makine üretimimizde yüzde 40’ları aşan bir artış yakaladık.” dedi.

“SEKTÖRÜMÜZE ÖZEL ÇÖZÜMLER GELİŞTİRMEK ZORUNDAYIZ”

Kutlu Karavelioğlu, enerji ve personel maliyetleri ile savaşın emtialardaki etkisinin makine fiyatlarını yükselteceğini aktararak, “Bu durumun küresel rekabet gücümüzü olumsuz etkilemesi ve hatta ülkemizde hızlı artan makine teçhizat yatırımlarını da akamete uğratması riskine karşı sektörümüze özel çözümler geliştirmek zorundayız.” diye konuştu.

Karavelioğlu, başta Almanya ve İtalya olmak üzere, güçlü makine imalat sanayisi olan birçok AB ülkesinin yerli sanayilerini desteklemek üzere geliştirmekte olduğu özel destek paketlerinin gerisinde kalınmaması gerektiğini söyledi.


Kaynak: İTO Haber
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/makine-ihracati-2-ayda-4-milyar-dolara-ulasti/feed/ 0
Kurumsal borç tutarı 2020 sonunda 83 trilyon dolara ulaştı https://www.muhasebenews.com/kurumsal-borc-tutari-2020-sonunda-83-trilyon-dolara-ulasti/ https://www.muhasebenews.com/kurumsal-borc-tutari-2020-sonunda-83-trilyon-dolara-ulasti/#respond Fri, 25 Feb 2022 22:30:57 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=123238 Uluslararası Para Fonu (IMF) Strateji, Politika ve İnceleme Dairesi Başkanı Ceyla Pazarbaşıoğlu ile IMF Hukuk Departmanı Direktörü Rhoda Weeks-Brown, kurumsal borçlara ilişkin ortak bir blog yazısı kaleme aldı.

IMF yetkilileri, söz konusu yazıda, hükümetlerin ağır borçlu firmaları desteklemesi veya yeniden yapılandırmayı seçmeleri gerektiğini belirtti.

Şirketlerin faiz oranlarının düşük olduğu küresel finansal krizin ardından rekor borçlarla yeni tip koronavirüs (Kovid-19) krizine girdiklerine işaret edilen yazıda, kurumsal borç tutarının 2020 sonunda 83 trilyon dolara ve küresel GSYH’nin yüzde 98’ine ulaştığı aktarıldı.

Yazıda, gelişmiş ekonomiler ve Çin’in 2020’deki 8,9 trilyon dolarlık artışın yüzde 90’ını oluşturduğu kaydedildi.

Merkez bankalarının enflasyonu kontrol etmek için faiz oranlarını yükselteceğine, şirketlerin borç ödeme maliyetlerinin artacağına dikkat çekilen yazıda, “Hükümetler krizin zirvesinde zor durumdaki firmalara verdikleri mali desteğin ölçeğini küçülttükçe kurumsal zayıflıklar açığa çıkacak.” değerlendirmesi yer aldı.

Yazıda, hükümetlerin ekonomik toparlanmaya yönelik riskleri yönetirken zor kararlarla karşı karşıya kaldığı belirtilerek, politika yapıcıların toparlanma risklerini bertaraf etmek için ayakta kalabilecek firmalara destek sağlamaya odaklanmalarının ve çok zarar almış firmalar için ise yeniden yapılandırmaya hazırlanmalarının gerektiği ifade edildi.


Kaynak: İTO Haber
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/kurumsal-borc-tutari-2020-sonunda-83-trilyon-dolara-ulasti/feed/ 0