TTK – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Mon, 28 Aug 2023 16:18:31 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Vergi Borçları İçin Zamanaşımı Kaç Yıldır? https://www.muhasebenews.com/vergi-borclari-icin-zamanasimi-kac-yildir/ https://www.muhasebenews.com/vergi-borclari-icin-zamanasimi-kac-yildir/#respond Mon, 28 Aug 2023 22:00:25 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=145754 Alış satış faturası ve konşimento gibi tüm evrakları vs. evrakları kaç yıl saklamamız gerekir?

Vergi kanunlarına göre 5 yıl, Türk Ticaret Kanununa göre 10 yıl zaman aşımı süresi vardır.


6183 Sayılı Kanunda zamanaşımı ile ilgili bazı maddeler;

Tahsil zamanaşımı
Madde 102

Amme alacağı, vadesinin rasladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmezse zamanaşımına uğrar. Para cezalarına ait hususi kanunlarındaki zamanaşımı hükümleri mahfuzdur.

Zamanaşımından sonra mükellefin rızaen yapacağı ödemeler kabul olunur.

Zamanaşımının kesilmesi
Madde 103

Aşağıdaki hallerde tahsil zamanaşımı kesilir:

1. Ödeme,

2. Haciz tatbikı,

3. Cebren tahsil ve takip muameleleri sonucunda yapılan her çeşit tahsilat,

4. Ödeme emri tebliği,

5. Mal bildirimi, mal edinme ve mal artmalarının bildirilmesi,

6. Yukardaki 5 sırada gösterilen muamelelerden her hangi birinin kefile veya yabancı şahıs ve kurumlar mümessillerine tatbikı veya bunlar tarafından yapılması,

7. İhtilaflı amme alacaklarında kaza mercilerince bozma kararı verilmesi,

8. Amme alacağının teminata bağlanması,

9. Kaza mercilerince icranın tehirine karar verilmesi,

10. İki amme idaresi arasında mevcut bir borç için alacaklı amme idaresi tarafından borçlu amme idaresine borcun ödenmesi için yazı ile müracaat edilmesi.

11. (Ek: 25/12/2003-5035/5 md.) Amme alacağının özel kanunlara göre ödenmek üzere müracaatta bulunulması ve/veya ödeme planına bağlanması.

Kesilmenin rasladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başından itibaren zamanaşımı yeniden işlemeye başlar. Zamanaşımının bir bozma karariyle kesilmesi halinde zamanaşımı başlangıcı yeni vade gününün rasladığı; amme alacağının teminata bağlanması veya icranın kaza mercilerince durdurulması hallerinde zamanaşımı başlangıcı teminatın kalktığı ve durma süresinin sona erdiği tarihin rasladığı; takvim yılını takip eden takvim yılının ilk günüdür.

Zamanaşımının işlememesi
Madde 104

Borçlunun yabancı memlekette bulunması, hileli iflas etmesi veya terekesinin tasfiyesi dolayısiyle hakkında takibat yapılmasına imkan yoksa bu hallerin devamı müddetince zamanaşımı işlemez.
Zamanaşımı, işlememesi sebeplerinin kalktığı günün bitmesinden itibaren başlar veya durmasından evvel başlamış olan cereyanına devam eder.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/vergi-borclari-icin-zamanasimi-kac-yildir/feed/ 0
İşletmeler Seçtikleri Unvanları TTK Gereği Belgelerinde Kullanmak Zorundadır https://www.muhasebenews.com/isletmeler-sectikleri-unvanlari-ttk-geregi-belgelerinde-kullanmak-zorundadir/ https://www.muhasebenews.com/isletmeler-sectikleri-unvanlari-ttk-geregi-belgelerinde-kullanmak-zorundadir/#respond Mon, 14 Aug 2023 07:30:38 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=145350 Türk Ticaret Kanunu’nun Ticaret unvanı Kullanma zorunluluğu başlıklı 39’uncu maddesinde unvan kullanma zorunluluğu ve unvanın yayımlanması gereken yerler hüküm altına alınmıştır. 

Madde Metni;

“(1) Her tacir, ticari işletmesine ilişkin işlemleri, ticaret unvanıyla yapmak ve
işletmesiyle ilgili senetlerle diğer belgeleri bu unvan altında imzalamak zorundadır.

(2) (Değişik birinci cümle: 26/6/2012-6335/6 md.) Tescil edilen ticaret unvanı, ticari
işletmenin görülebilecek bir yerine okunaklı bir şekilde yazılır. Tacirin işletmesiyle ilgili olarak düzenlediği ticari mektuplarda ve ticari defterlere yapılan kayıtların dayandığı belgelerde tacirin sicil numarası, ticaret unvanı, işletmesinin merkezi ile tacir internet sitesi oluşturma yükümlülüğüne tabi ise tescil edilen internet sitesinin adresi de gösterilir. Tüm bu bilgiler şirketin internet sitesinde de yayımlanır. Bu sitede ayrıca, anonim şirketlerde yönetim kurulu başkan ve üyelerinin adları ve soyadları ile taahhüt edilen ve ödenen sermaye miktarı, limited şirketlerde müdürlerin adları ve soyadları ile taahhüt edilen ve ödenen sermaye miktarı, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerde yöneticilerin adları ve soyadları ile taahhüt edilen ve ödenen sermaye miktarı yayımlanır.”

 


Kaynak: TTK
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/isletmeler-sectikleri-unvanlari-ttk-geregi-belgelerinde-kullanmak-zorundadir/feed/ 0
Vergi ve sgk yönünden, Defter ve belgelerin saklama süresi ne kadardır? https://www.muhasebenews.com/vergi-ve-sgk-yonunden-defter-ve-belgelerin-saklama-suresi-ne-kadardir/ https://www.muhasebenews.com/vergi-ve-sgk-yonunden-defter-ve-belgelerin-saklama-suresi-ne-kadardir/#respond Thu, 15 Jun 2023 08:23:38 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=143572 Vergi ve sgk yönünden, Defter ve belgelerin saklama süresi ne kadardır?

Vergi hukuku için 5 yıl,

TTK ve SGK mevzuatı için 10 yıl


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/vergi-ve-sgk-yonunden-defter-ve-belgelerin-saklama-suresi-ne-kadardir/feed/ 0
2022 Yılı olağan genel kurul öncesinde olağanüstü genel kurul yaparak kar dağıtımı yapılabilir mi? https://www.muhasebenews.com/2022-yili-olagan-genel-kurul-oncesinde-olaganustu-genel-kurul-yaparak-kar-dagitimi-yapilabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/2022-yili-olagan-genel-kurul-oncesinde-olaganustu-genel-kurul-yaparak-kar-dagitimi-yapilabilir-mi/#respond Mon, 15 May 2023 07:56:16 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=142629 Anonim Şirketimiz 2022 Yılı kar dağıtımını Olağan Genel Kurul yapmadan Olağanüstü Genel Kurul yaparak dağıtabilir mi?

Olağan genel kurul yapılmadan olağan üstü genel kurul yapılmaz.


Yedek Akçe Ayrılmasına İlişkin TTK Hükümlerinden Bazıları

Yönetim kurulu üyelerine kazanç payları, sadece net kârdan ve ancak kanuni yedek akçe için belirli ayrım yapıldıktan ve pay sahiplerine ödenmiş sermayenin yüzde beşi oranında veya esas sözleşmede öngörülen daha yüksek bir oranda kâr payı dağıtıldıktan sonra verilebilir.

Genel kanuni yedek akçe

Yıllık kârın yüzde beşi, ödenmiş sermayenin yüzde yirmisine ulaşıncaya kadar genel kanuni yedek akçeye ayrılır.

(2) Birinci fıkradaki sınıra ulaşıldıktan sonra da;
a) Yeni payların çıkarılması dolayısıyla sağlanan primin, çıkarılma giderleri, itfa karşılıkları ve hayır amaçlı ödemeler için kullanılmamış bulunan kısmı,
b) Iskat sebebiyle iptal edilen pay senetlerinin bedeli için ödenmiş olan tutardan, bunların yerine verilecek yeni senetlerin çıkarılma giderlerinin düşülmesinden sonra kalan kısmı,
c) Pay sahiplerine yüzde beş oranında kâr payı ödendikten sonra, kârdan pay alacak kişilere dağıtılacak toplam tutarın yüzde onu,
genel kanuni yedek akçeye eklenir.
(3) Genel kanuni yedek akçe sermayenin veya çıkarılmış sermayenin yarısını aşmadığı takdirde, sadece zararların kapatılmasına, işlerin iyi gitmediği zamanlarda işletmeyi devam ettirmeye veya işsizliğin önüne geçmeye ve sonuçlarını hafifletmeye elverişli önlemler alınması için kullanılabilir.
(4) İkinci fıkranın (c) bendi ve üçüncü fıkra hükümleri, başlıca amacı başka işletmelere katılmaktan ibaret olan holding şirketler hakkında uygulanmaz.
(5) Özel kanunlara tabi olan anonim şirketlerin yedek akçelerine ilişkin hükümler saklıdır. (TTK-519)

Şirketin isteği ile ayırdığı yedek akçe

– (1) Yedek akçeye yıllık kârın yüzde beşinden fazla bir tutarın ayrılacağı ve yedek akçenin ödenmiş sermayenin yüzde yirmisini aşabileceği hakkında esas sözleşmeye hüküm konabilir. Esas sözleşme ile başka yedek akçe ayrılması da öngörülebilir ve bunların özgülenme amacıyla harcanma yolları ve şartları belirlenebilir. (TTK-521)

Çalışanlar ve işçiler lehine yardım akçesi

(1) Esas sözleşmede şirketin yöneticileri, çalışanları ve işçileri için yardım kuruluşları kurulması veya bunların sürdürülebilmesi amacıyla veya bu amacı taşıyan kamu tüzel kişilerine verilmek üzere yedek akçe ayrılabilir.
(2) Yardım amacına özgülenen yedek akçelerin ve diğer malların şirketten ayrılması suretiyle bir vakıf veya kooperatif kurulması zorunludur. Vakıf senedinde, vakıf malvarlığının şirkete karşı bir alacaktan ibaret olacağı da öngörülebilir.
(3) Şirketin bu amaca özgülediği yedek akçeden başka, yöneticilerden, çalışanlardan ve işçilerden aidat alınmışsa, iş ilişkisinin sonunda, vakıf senedine göre yapılan ayrımdan yararlanamadıkları takdirde çalışanlara ve işçilere hiç değilse ödedikleri tutarlar ödeme tarihinden itibaren kanuni faiziyle birlikte geri verilir. (TTK-522)

Kâr payı ile yedek akçeler arasında ilgi

(1) Kanuni ve esas sözleşmede öngörülen isteğe bağlı yedek akçeler ayrılmadıkça pay sahiplerine dağıtılacak kâr payı belirlenemez.
(2) Genel kurul;
a) Aktiflerin yeniden sağlanabilmesi için gerekliyse,
b) Bütün pay sahiplerinin menfaatleri dikkate alındığında, şirketin sürekli gelişimi ve olabildiğince kararlı kâr payı dağıtımı yönünden haklı görülüyorsa, Kanunda ve esas sözleşmede öngörülenlerden başka yedek akçe ayrılmasına da karar
verebilir.
(3) Esas sözleşmede hüküm bulunmasa bile, genel kurul, şirketin işçileri için yardım sandıkları ve diğer yardım örgütleri kurulması veya bunların sürdürülebilmesi amacıyla veya diğer yardım ve hayır amaçlarına hizmet etmek üzere, bilanço kârından yedek akçe ayırabilir. (TTK-523)


Yedek Akçe Ayrılması. I. tertip Yedek Akçe I. Temettü

I. Tertip yedek akçeyi hesaplanmasında esas alınacak kar ticari karı mıdır yoksa kurumlar vergisi sonrası kar mıdır?

Dağıtılabilir karın, hesabında baz alınacak tutar dönemin ticari bilanço karıdır.

Bu tutar gelir tablosunda vergi ve yasal yükümlülüklerden önceki kardır.

Bilançoda “dönem net karı” ve “dönem karı ve diğer yasal yükümlülükler karşılığı” hesaplarının toplamı da doğal olarak aynı tutarı verir.

Dönem karından önce ödenecek vergi ve diğer yasal yükümlülükler tenzil edilir. Böylelikle dönem net karına ulaşılır.

Dönem net karından varsa önceki dönemlere ait ticari bilanço zararları karşılanır.

Geçmiş dönem zararlarının kapatılmasını müteakip 1. Tertip yasal yedek akçenin ayrılması gerekmektedir.

I.Tertip yasal yedek akçe, ödenmiş sermayenin beşte birine ulaşıncaya kadar her dönem safi karın yirmide biri oranında ayrılır. (T.T.K. Mad 466)

I.Tertip yasal yedek akçenin hesaplanmasında esas alınacak “safi karın”, “vergi sonrası kâr” olarak kabul edilmesi gereğini belirtmek yerinde olacaktır.

(Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı Banka ve Kambiyo Genel Müdürlüğü, 04/09/1991 tarih ve 621 Sayılı Tamimi) Dağıtılabilir karın tespiti için yapılması gereken son işlem, işletmede bırakılması ve tasarrufu zorunlu yasal fonların kalan safi kardan tenzilidir.

Yukarıdaki işlemler yapıldıktan sonra kalan tutar prensip olarak dağıtılabilir karın brüt tutarını ifade eder. Bu aşamadan sonra yapılacak işlem 1. Temettü’nün hesaplanmasıdır.

I. Temettü ödenmiş sermayenin en az %5’i oranında ayrılmalıdır. (T.T.K. Mad. 466/3)

I.Temettü’nün %5 oranından daha yüksek bir oranda belirlenmesi mümkündür. Ancak bu durumda, belirlenen yüksek orana tekabül eden tutar ile yasal orana tekabül eden tutar arasındaki farkın %10’u temettü olarak dağıtılmayarak II. Tertip yasal yedek akçe olarak ayrılmalıdır.

Dönem sonunda ortaya çıkan kâr tutarının, sermaye tutarının %5’ inden az olması durumunda, şirket yönetimince alınan karar doğrultusunda söz konusu mevcut tutarın dağıtılabilmesi mümkündür.

Dönem karından ödenmiş sermayenin %5’i oranında I. Temettü ayrılmadıkça II. Tertip yasal yedek akçe ayrılamaz.

Bu işlemlerden sonra kalan tutarın Kanun ve ana sözleşme hükümleri çerçevesinde dağıtılmasına devam edilir. Ancak bu aşamadan sonra hesaplanacak temettü ya da kâr payları üzerinden %10 oranında II. Tertip yasal yedek akçe ayrılması zorunludur.

Hesaplama yapılırken; kâr payının 10’a bölünmesi ve 9/10’unun kâr payı, 1/10’unun II. Tertip yedek akçe ayrılması gerekmektedir.

Dağıtılabilir karın belirlenmesinden sonra her bir ortağa isabet eden oranda vergi tevkifatı yapılarak kalan tutar dağıtılır.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/2022-yili-olagan-genel-kurul-oncesinde-olaganustu-genel-kurul-yaparak-kar-dagitimi-yapilabilir-mi/feed/ 0
A.Ş. Yönetim kurulu üyesinin istifa dilekçesinin noter onaylı olması zorunlu mu? https://www.muhasebenews.com/a-s-yonetim-kurulu-uyesinin-istifa-dilekcesinin-noter-onayli-olmasi-zorunlu-mu/ https://www.muhasebenews.com/a-s-yonetim-kurulu-uyesinin-istifa-dilekcesinin-noter-onayli-olmasi-zorunlu-mu/#respond Thu, 16 Feb 2023 01:22:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=138610 Anonim şirkette bir Yönetim Kurulu üyesi istifa edecek ve yerine başka bir yönetim kurulu üyesi atanacak. İstifa eden yönetim Kurulu üyesinin istifa dilekçesinin noter onayı gerekir mi?

Noterden tasdik zorunluluğu yoktur.


Türk Ticaret Kanunu 

Yönetim kurulu görev ve sorumlulukları

Madde 375

Yönetim Kurulunun Devredilemez görev ve yetkiler

MADDE 375- (1) Yönetim kurulunun devredilemez ve vazgeçilemez görev ve yetkileri şunlardır:

a) Şirketin üst düzeyde yönetimi ve bunlarla ilgili talimatların verilmesi.

b) Şirket yönetim teşkilatının belirlenmesi.

c) Muhasebe, finans denetimi ve şirketin yönetiminin gerektirdiği ölçüde, finansal planlama için gerekli düzenin kurulması.

d) Müdürlerin ve aynı işleve sahip kişiler ile imza yetkisini haiz bulunanların atanmaları ve görevden alınmaları.

e) Yönetimle görevli kişilerin, özellikle kanunlara, esas sözleşmeye, iç yönergelere ve yönetim kurulunun yazılı talimatlarına uygun hareket edip etmediklerinin üst gözetimi.

f) Pay, yönetim kurulu karar ve genel kurul toplantı ve müzakere defterlerinin tutulması, yıllık faaliyet raporunun ve kurumsal yönetim açıklamasının düzenlenmesi ve genel kurula sunulması, genel kurul toplantılarının hazırlanması ve genel kurul kararlarının yürütülmesi.

g) Borca batıklık durumunun varlığında mahkemeye bildirimde bulunulması.

TTK Madde 376

Sermayenin kaybı, borca batık olma durumu

a) Çağrı ve bildirim yükümü

Madde 376 – (1) Son yıllık bilançodan, sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının yarısının zarar sebebiyle karşılıksız kaldığı anlaşılırsa, yönetim kurulu, genel kurulu hemen toplantıya çağırır ve bu genel kurula uygun gördüğü iyileştirici önlemleri sunar.

(2) Son yıllık bilançoya göre, sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının üçte ikisinin zarar sebebiyle karşılıksız kaldığı anlaşıldığı takdirde, derhâl toplantıya çağrılan genel kurul, sermayenin üçte biri ile yetinme veya sermayenin tamamlanmasına karar vermediği takdirde şirket kendiliğinden sona erer.

(3) Şirketin borca batık durumda bulunduğu şüphesini uyandıran işaretler varsa, yönetim kurulu, aktiflerin hem işletmenin devamlılığı esasına göre hem de muhtemel satış fiyatları üzerinden bir ara bilanço çıkartır. Bu bilançodan aktiflerin, şirket alacaklılarının alacaklarını karşılamaya yetmediğinin anlaşılması hâlinde, yönetim kurulu, bu durumu şirket merkezinin bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesine bildirir ve şirketin iflasını ister. Meğerki, iflas kararının verilmesinden önce, şirketin açığını karşılayacak ve borca batık durumunu ortadan kaldıracak tutardaki şirket borçlarının alacaklıları, alacaklarının sırasının diğer tüm alacaklıların sırasından sonraki sıraya konulmasını yazılı olarak kabul etmiş ve bu beyanın veya sözleşmenin yerindeliği, gerçekliği ve geçerliliği, yönetim kurulu tarafından iflas isteminin bildirileceği mahkemece atanan bilirkişilerce doğrulanmış olsun. Aksi hâlde mahkemeye bilirkişi incelemesi için yapılmış başvuru, iflas bildirimi olarak kabul olunur. [*]

TTK Madde 377

b) İflasın ertelenmesi

MADDE 377- (1) Yönetim kurulu veya herhangi bir alacaklı yeni nakit sermaye konulması dâhil nesnel ve gerçek kaynakları ve önlemleri gösteren bir iyileştirme projesini mahkemeye sunarak iflasın ertelenmesini isteyebilir. Bu hâlde İcra ve İflas Kanununun 179 ilâ 179/b maddeleri uygulanır.

TTK Madde 378

Riskin erken saptanması ve yönetimi

MADDE 378- (1) Pay senetleri borsada işlem gören şirketlerde, yönetim kurulu, şirketin varlığını, gelişmesini ve devamını tehlikeye düşüren sebeplerin erken teşhisi, bunun için gerekli önlemler ile çarelerin uygulanması ve riskin yönetilmesi amacıyla, uzman bir komite kurmak, sistemi çalıştırmak ve geliştirmekle yükümlüdür. Diğer şirketlerde bu komite denetçinin gerekli görüp bunu yönetim kuruluna yazılı olarak bildirmesi hâlinde derhâl kurulur ve ilk raporunu kurulmasını izleyen bir ayın sonunda verir.

(2) Komite, yönetim kuruluna her iki ayda bir vereceği raporda durumu değerlendirir, varsa tehlikelere işaret eder, çareleri gösterir. Rapor denetçiye de yollanır.

TTK Madde 395

VI – Şirketle işlem yapma, şirkete borçlanma yasağı

Madde 395 – (1) Yönetim kurulu üyesi, genel kuruldan izin almadan, şirketle kendisi veya başkası adına herhangi bir işlem yapamaz; aksi hâlde, şirket yapılan işlemin batıl olduğunu ileri sürebilir. Diğer taraf böyle bir iddiada bulunamaz.

(2) Pay sahibi olmayan yönetim kurulu üyeleri ile yönetim kurulu üyelerinin pay sahibi olmayan 393 üncü maddede sayılan yakınları şirkete nakit borçlanamaz. Bu kişiler için şirket kefalet, garanti ve teminat veremez, sorumluluk yüklenemez, bunların borçlarını devralamaz. Aksi hâlde, şirkete borçlanılan tutar için şirket alacaklıları bu kişileri, şirketin yükümlendirildiği tutarda şirket borçları için doğrudan takip edebilir [1]

(3) 202 nci madde hükmü saklı kalmak şartıyla, şirketler topluluğuna dahil şirketler birbirlerine kefil olabilir ve garanti verebilirler.

(4) Bankacılık Kanununun özel hükümleri saklıdır.




Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/a-s-yonetim-kurulu-uyesinin-istifa-dilekcesinin-noter-onayli-olmasi-zorunlu-mu/feed/ 0
Kurumlar vergisi mükellefleri karla sonuçlanan her mali dönemde TTK gereği yasal yedek ayırmak zorunda mıdırlar? https://www.muhasebenews.com/kurumlar-vergisi-mukellefleri-karla-sonuclanan-her-mali-donemde-ttk-geregi-yasal-yedek-ayirmak-zorunda-midirlar/ https://www.muhasebenews.com/kurumlar-vergisi-mukellefleri-karla-sonuclanan-her-mali-donemde-ttk-geregi-yasal-yedek-ayirmak-zorunda-midirlar/#respond Mon, 12 Sep 2022 00:32:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=128021 Kurumlar vergisi mükellefleri karla sonuçlanan her mali dönemde TTK gereği yasal yedek ayırmak zorunda mıdırlar? Birde üstadım yasal yedek hangi kardan ayrılır.690 daki kardan varsa 580 geçmiş yıl zararları tenzil edilip o şekildemi hesaplanır.yasal yedek ayrılacak karın formulü nedir?

TTK göre yasal yedekler ayrılması zorunludur. Yasal yedek Ticari kardan ayrılır. Geçmiş yıl zararlarının yedek ayrılması ile ilgisi olmaz. 690 hesap bilançoda yer almaz. 590 hesap dönem karına devir edilir. Yeni yılda ise 590 hesap 570 hesaba aktarılır. Yasal yedek için formül olmaz. TTK hükümlerine göre belirtilen oranlarda ayrılır. Uygulama için İnternet sitelerindeki örnek makalelerden yararlanınız.


Sermayesinin tamamı ödenmeyen şirketler için yasal yedek ayrılır mı? Sermayenin tamamının ödenmesi gerekir mi?

Yasal yedek akçe ödenen sermaye üzerinden ayrılır. TTK MADDE 519- (1) Yıllık kârın yüzde beşi, ödenmiş sermayenin yüzde yirmisine ulaşıncaya kadar genel kanuni yedek akçeye ayrılır.


İştirak kazancı elde eden anonim şirket mükellefimiz elde ettiği kazancı ortaklarına dağıtmak istiyor. Bu durumda vergisel açıdan izlememiz gereken yöntem ve yapmamız gereken muhasebe kayıtları nelerdir?

Normal kar dağıtımı yöntemi ile Genel Kurul kararı alınarak dağıtım yapılır. 

Dağıtılacak kardan % 10 GV stopajı yapılır.


Aktif toplamı nedeni ile kar dağıtım tablosu düzenlemek zorunda olan firmamız 2020 yılında kar dağıtımı yapmamıştır. Kurumlar vergisi beyannamesi ekindeki kar dağıtım tablosunu düzenleme zorunluluğu var mı?

Kar dağıtımı yapılmamış ise kar dağıtım tablosu düzenlenmez.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/kurumlar-vergisi-mukellefleri-karla-sonuclanan-her-mali-donemde-ttk-geregi-yasal-yedek-ayirmak-zorunda-midirlar/feed/ 0
Sermaye tespit raporunda ulaşılamayan geçmiş yıl defter bilgilerine ne yazmalıyız? https://www.muhasebenews.com/sermaye-tespit-raporunda-ulasilamayan-gecmis-yil-defter-bilgilerine-ne-yazmaliyiz/ https://www.muhasebenews.com/sermaye-tespit-raporunda-ulasilamayan-gecmis-yil-defter-bilgilerine-ne-yazmaliyiz/#respond Wed, 29 Dec 2021 16:02:07 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=119909 Sermaye artırımı için sermaye tespit raporu hazırlıyorum. Şirket kuruluşu 2008 yılı olduğu için o yıla ait defter kaydı ve sermaye ödeme kayıtlarına ulaşamıyorum. Raporda bu durumu nasıl izah edebilirim?

TTK hükümlerine göre zaman aşımı süresi 10 yıldır söz konusu alana defter bilgileri yazılmaz. 

Sadece artırılan sermaye için bilgi verileri (ticaret sicil gazetesi bilgileri artış tarihi- artırılan miktar)


BENZER İÇERİKLER

Geçmiş yıl defter bilgilerine ulaşılamayan şirketlerin sermaye artırım raporunu nasıl düzenleyebiliriz?

Geçmiş yıllara ait sermayenin ödendiğini gösteren belgeleri bulamıyoruz. Sermaye artırım raporunu nasıl düzenleyeceğiz?

Özvarlıkları negatife dönmüş olan şirket için sermaye artırım raporunu nasıl düzenlemeliyim?

Sermaye artırım raporunda geçmiş yıl zararlarının düşülmesi zorunlu mudur?


Kaynak: ismmmo,GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sermaye-tespit-raporunda-ulasilamayan-gecmis-yil-defter-bilgilerine-ne-yazmaliyiz/feed/ 0
Mali müşavirler bir şirkete denetçilik ve mali müşavirlik hizmeti verebilir mi? https://www.muhasebenews.com/mali-musavirler-bir-sirkete-denetcilik-ve-mali-musavirlik-hizmeti-verebilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/mali-musavirler-bir-sirkete-denetcilik-ve-mali-musavirlik-hizmeti-verebilir-mi/#respond Mon, 27 Dec 2021 02:30:53 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=118054 Yeni kurulacak bir anonim şirkette hem şirketin mali müşaviri hem de denetçisi olmamda bir sakınca var mıdır?

A.Ş denetçilik yeni TTK ile 2011’den itibaren kaldırılmıştır. 

Belirli şartları taşıyan şirketler Bağımsız denetime tabidir. 

Bağımsız denetim yapan kişi aynı zamanda denetlediği Şirkete mali müşavirlik hizmeti veremez.

T.C.
HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI
İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
Gelir Kanunları Gelir Ve Kurumlar Vergileri Grup Müdürlüğü

Sayı : 62030549-120[68-2021/65]-341666 14.04.2021
Konu : Mesleki faaliyetin yürütülebilmesi için zorunlu olan eğitimlere ve organizasyonlara katılım için ödenen ücretlerin gider kaydı

 İlgide kayıtlı özelge talep formunda; mesleki faaliyetin yürütebilmesi için zorunlu olan eğitimlere ve organizasyonlara (TÜRMOB Eğitimleri, KGK Eğitimleri, bilirkişilik eğitimleri, konkordato eğitimleri v.b.) katılım için ödenen ücretlerin, serbest meslek kazancının tespitinde hasılattan indirilip indirilmeyeceği ile bu harcamalara yönelik yüklenilen katma değer vergisi indirim konusu yapılıp yapılamayacağı hususlarında Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.

GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun; “Serbest Meslek Kazancının Tarifi” başlıklı 65 inci maddesinde; “Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır.

Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır…” hükmü yer almıştır.

Aynı Kanunun 68 inci maddesinde, serbest meslek kazancının tespitinde hasılattan indirilecek giderler sayılmış olup, maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde, mesleki kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için ödenen genel giderlerin hasılattan indirilebileceği hükme bağlanmıştır.

3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanununun “Mesleki geliştirme eğitimi” başlıklı 44 üncü maddesinde, “Meslek mensuplarının, mesleki faaliyetlerini fiilen devam ettirmeleri için Birlik ve odalar tarafından düzenlenecek mesleki geliştirme ve eğitim seminerlerine katılmaları zorunludur. Meslek içi eğitimle ilgili konular, eğitim programları ve süreleri ile diğer hususlara ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir.” hükmüne yer verilmiştir.

Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği Sürekli Mesleki Geliştirme Eğitimi Yönetmeliğinin; 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde, mesleki geliştirme eğitimi, meslek mensuplarının yeteneklerini geliştiren, koruyan ve yetkin bir şekilde görev yapmalarına olanak sağlayan; planlı, programlı, doğrulanabilir ve ölçülebilir öğrenme faaliyetleri olarak tanımlanmış, 5 inci maddesinde, sürekli mesleki geliştirme eğitim programlarının amaçlarına, 8 inci maddesinde de sürekli mesleki geliştirme eğitim programlarının neler olduğuna yönelik açıklamalara yer verilmiştir.

Aynı Yönetmeliğin, “Sürekli mesleki geliştirme eğitim programlarına katılım” başlıklı 9 uncu maddesinin birinci fıkrasında, tüm meslek mensuplarının, meslek ruhsatlarını edindikleri yılı takip eden yılın ilk gününden başlayarak, meslekle ilişiklerinin kesildiği güne kadar sürekli mesleki geliştirme eğitim programlarına düzenli olarak katılımının zorunlu olduğu, “Yaptırım” başlıklı 10 uncu maddesinde, sürekli mesleki geliştirme eğitim programlarına katılmayan meslek mensupları hakkında 31/10/2000 tarihli ve 24216 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu Disiplin Yönetmeliği hükümlerinin uygulanacağı, katılım zorunluluğu yerine getirilinceye kadar çalışanlar listesine kayıtlı meslek mensuplarının büro tescil belgeleri vize edilmeyeceği, çalışanlar listesi kayıt ve faaliyet belgesi alma taleplerinin yerine getirilemeyeceği hüküm altına alınmıştır.

Diğer taraftan, Bağımsız Denetim Yönetmeliğinin “Sürekli eğitim” başlıklı 25 inci maddesinde, denetçilerin, etik kurallara uygun ve yüksek kalitede hizmet sunabilmeleri amacıyla, sahip oldukları mesleki bilgi ve becerilerinin yeterli bir seviyede tutulmasını ve geliştirilmesini hedefleyen sürekli eğitime tabi tutulacakları, sürekli eğitim yükümlülüğünü yerine getirmeyen denetçilerin, bu yükümlülüklerini yerine getirene kadar denetim yapamayacakları ve denetim ekiplerinde görevlendirilemeyecekleri hükme bağlanmıştır.

Bağımsız Denetçiler İçin Sürekli Eğitim Tebliğinin; Eğitim yükümlülüğünün başlangıcı” başlıklı 6 ncı maddesinde, eğitim yükümlülüğünün denetçinin sicile tescil edildiği tarihi izleyen ikinci takvim yılının başından itibaren başlayacağı, “Eğitim konuları” başlıklı 7 nci maddesinde, eğitim konularının, temel mesleki konular ve destekleyici konulardan teşekkül edeceği, temel mesleki konuların; muhasebe, denetim, etik kurallar, finans ve kurumsal yönetim konularını kapsadığını, destekleyici konuların; mesleki gelişime katkı sağlayacak diğer konular ile kişisel gelişime katkı sağlayacak konuları kapsadığı belirtilmiştir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği Sürekli Mesleki Geliştirme Eğitimi Yönetmeliği ile Bağımsız Denetim Yönetmeliği uyarınca, meslek mensuplarının alanlarında faaliyetlerini yürütebilmeleri için almaları gereken zorunlu eğitimler ve mesleki alanlardaki katılmaları gereken zorunlu sempozyum ve kongreler gibi organizasyonlar bulunmaktadır.

Gelir Vergisi Kanununun 68 inci maddesine göre giderlerin, serbest meslek kazancının tespitinde gider olarak indirilebilmesi için kazancın elde edilmesi ve idamesi ile açık ve doğrudan bir bağının bulunması, yapılan işin mahiyetine uygun olması ve iş hacmi ile mütenasip olması gerekmektedir.

Buna göre, anılan Yönetmelikler uyarınca mesleki faaliyetinizin yürütülmesi için zorunlu olan eğitimler ve mesleki sempozyum ve kongreler gibi organizasyonlara katılım için yaptığınız ödemelerin, Gelir Vergisi Kanununun 68 inci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendine göre serbest meslek kazancınızın tespitinde gider olarak indirim konusu yapılması mümkün bulunmaktadır.

Diğer taraftan, bilirkişilik faaliyeti öncesinde alınan eğitimler ile konkordato komiserliği listesine kaydolabilmek için alınan komiserlik eğitimleri için yapılan ödemelerin ise söz konusu faaliyetlerden elde edilen gelirlerin ücret hükümlerine göre vergilendirilmesi nedeniyle, mesleki kazancınızın tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün değildir.

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;

– 1/1 inci maddesinde, Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu,

– 29/1 inci maddesinde, mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV’den faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV’yi indirebilecekleri,

– 30/d maddesinde Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen KDV’nin, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan KDV’den indirilemeyeceği

hüküm altına alınmıştır.

Buna göre, Gelir Vergisi Kanununa göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilen ve ilgili mevzuatı uyarınca mesleki faaliyetin yürütülmesi için zorunlu olan eğitimler, mesleki sempozyum ve kongreler gibi organizasyonlara katılım için yapılan ödemelere ilişkin KDV tutarlarını genel esaslar çerçevesinde indirim konusu yapmanız mümkün bulunmaktadır.

Diğer taraftan, bilirkişilik faaliyeti öncesinde alınan eğitimler ile konkordato komiserliği listesine kaydolabilmek için alınan komiserlik eğitimleri için yapılan ödemelerin, serbest meslek kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununa göre indirimi kabul edilmeyen gider olarak kabul edilmesi nedeniyle, söz konusu giderleriniz dolayısıyla yüklenilen KDV’yi Kanunun 30/d maddesi uyarınca indirim konusu yapamayacağınız tabiidir.


Kaynak: ismmmo,GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/mali-musavirler-bir-sirkete-denetcilik-ve-mali-musavirlik-hizmeti-verebilir-mi/feed/ 0
Resen kapatılan bir şirketin ticaret odası kaydı nasıl kapatılır? https://www.muhasebenews.com/resen-kapatilan-bir-sirketin-ticaret-odasi-kaydi-nasil-kapatilir/ https://www.muhasebenews.com/resen-kapatilan-bir-sirketin-ticaret-odasi-kaydi-nasil-kapatilir/#respond Thu, 23 Dec 2021 04:11:21 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=117693 Vergi dairesi tarafından re’sen terk işlemi yapılan limited şirketini kapanışını yapmak istiyoruz. Ticaret sicilinden silinmesi için nasıl bir yol izlememiz gerekmektedir?

Re’sen kapama geçicidir. Şirketin Ticaret sicilinden ve Vergi dairesinden kapatılması için TTK ve KV göre Tasfiye işleminin yapılması gerekir.

Gelir İdaresi Başkanlığı Re’sen terkin işlemleri İç Genelgesi için Tıklayın…


Kaynak: ismmmo,GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/resen-kapatilan-bir-sirketin-ticaret-odasi-kaydi-nasil-kapatilir/feed/ 0
Sermaye artışı raporunda eski defterlere ulaşılamıyorsa sermayenin ödendiğine dair yıl bilgisi ne yazılmalıdır? https://www.muhasebenews.com/sermaye-artisi-raporunda-eski-defterlere-ulasilamiyorsa-sermayenin-odendigine-dair-yil-bilgisi-ne-yazilmalidir/ https://www.muhasebenews.com/sermaye-artisi-raporunda-eski-defterlere-ulasilamiyorsa-sermayenin-odendigine-dair-yil-bilgisi-ne-yazilmalidir/#respond Sat, 07 Aug 2021 11:30:54 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=113447 2003 kuruluşlu mükellefimize sermaye artırımı yapacağız. Firma kuruluşunda sermayesini ödemiş. Şuan sermayenin ödendiğine dair raporu düzenlerken, eski sermayenin ödendiği yıllara ait defter bilgileri ve sermaye ödemelerine ait yevmiye kayıt bilgileri; çok eski olduğundan elimizde mevcut değil. Raporda ilgili bölümlere ne yazmamız gerekir?

TTK ’ya göre zamanaşımı 10 yıldır 10 yıldan önce sermaye artırım ve ödemesi için yevmiye kaydı bilgileri yazılmaz. İlgili alana sermayenin artım tarihinin yazılması yeterlidir.


Kaynak: İsmmmo, GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sermaye-artisi-raporunda-eski-defterlere-ulasilamiyorsa-sermayenin-odendigine-dair-yil-bilgisi-ne-yazilmalidir/feed/ 0