temerrüt – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Fri, 05 Jan 2024 16:23:18 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.4 2024 Temerrüt Faiz Oranı %48 Olarak Açıklandı https://www.muhasebenews.com/2024-temerrut-faiz-orani-%48-olarak-aciklandi/ https://www.muhasebenews.com/2024-temerrut-faiz-orani-%48-olarak-aciklandi/#respond Fri, 05 Jan 2024 16:23:18 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=148515 TÜRMOB

SİRKÜLER
VERGİ – 03.01.2024/28-1

2024 YILINDA MAL VE HİZMET TEDARİKİNDE
ALACAKLIYA YAPILAN GEÇ ÖDEMELERE İLİŞKİN
TEMERRÜT FAİZ ORANI YILLIK %48 OLARAK
BELİRLENDİ
Mal ve Hizmet Tedarikinde Alacaklıya Yapılan Geç Ödemelere İlişkin Temerrüt Faiz Oranının Belirlenmesi Hakkında Tebliğde;
Türk Ticaret Kanunu’nun 1530 uncu maddesinin yedinci fıkrası uyarınca mal ve hizmet tedarikinde alacaklıya yapılan geç ödemelere ilişkin temerrüt faiz oranının sözleşmede öngörülmediği veya ilgili hükümlerin geçersiz olduğu hallerde uygulanacak faiz oranı,1 Ocak 2024 tarihinden itibaren yıllık yüzde 48 ve alacağın tahsili masrafları için talep edilebilecek asgari giderim tutarı 1.310.00 Türk lirası olarak ilan edilmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1530 uncu maddesinde aşağıdaki düzenleme yer almaktadır.
MADDE 1530-(1)Aksine bir hüküm bulunmadığı takdirde, ticari hükümlerle yasaklanmış işlemler ve şartlar batıldır. Ancak, sözleşme uyarınca yerine getirilmesi gereken edimler için kanunun veya yetkili makamların koymuş olduğu en yüksek sınırı aşan sözleşmeler en yüksek sınır üzerinden yapılmış sayılır; sınırı aşan edimler hata ile yerine getirilmiş olmasa bile, geri alınır. Bu sınırlarda, Türk Borçlar Kanununun 27’nci maddesinin ikinci fıkrasının ikinci cümlesi uygulanmaz. (2) Ticari işletmeler arasında mal ve hizmet tedariki amacıyla yapılan işlemlerde, alacaklı, kanundan veya sözleşmeden doğan tedarik borcunu yerine getirmiş olmasına rağmen, borçlu, gecikmeden sorumlu tutulamayacağı hâller hariç, sözleşmede öngörülmüş bulunan tarihte veya belirtilen ödeme süresinde borcunu ödemezse, ihtara gerek olmaksızın temerrüde düşer.(3) Mütemerrit borçlunun alacaklısı sözleşmede öngörülen tarihten ya da ödeme süresinin sonunu takip eden günden itibaren, şart edilmemiş olsa bile faize hak kazanır.
4) Sözleşmede ödeme günü veya süresi belirtilmemişse veya belirtilen süre beşinci fıkraya aykırı ise, borçlu aşağıdaki sürelerin sonunda ihtara gerek kalmaksızın mütemerrit sayılır ve alacaklı faize hak kazanır:
a) Faturanın veya eş değer ödeme talebinin borçlu tarafından alınmasını takip eden otuz günlük sürenin sonunda.
b) Faturanın veya eş değer ödeme talebinin alınma tarihi belirsizse mal veya hizmetin teslim alınmasını takip eden otuz günlük sürenin sonunda.
c) Borçlu faturayı veya eş değer ödeme talebini mal veya hizmetin tesliminden önce almışsa, mal veya hizmetin teslim tarihini takip eden otuz günlük sürenin sonunda.
d) Kanunda veya sözleşmede, mal veya hizmetin kabul veya gözden geçirme usulünün öngörüldüğü hâllerde, borçlu, faturayı veya eş değer ödeme talebini, kabul veya gözden geçirmenin gerçekleştiği tarihte veya bu tarihten daha önce almışsa, bu tarihten sonraki otuz günlük sürenin sonunda; şu kadar ki, kabul veya gözden geçirme için sözleşmede öngörülen süre, mal veya hizmetin alınmasından itibaren otuz günü aşıyor ve bu durum alacaklının aleyhine ağır bir haksızlık oluşturuyorsa, kabul veya gözden geçirme süresi mal veya hizmetin alınmasından itibaren otuz gün olarak kabul edilir.
5) Sözleşmede öngörülen ödeme süresi, faturanın veya eş değer ödeme talebinin veya mal veya hizmetin alındığı veya mal veya hizmetin gözden geçirme ve kabul usulünün tamamlandığı tarihten itibaren en fazla altmış gün olabilir. Şu kadar ki, alacaklı aleyhine ağır bir haksız durum yaratmamak koşuluyla ve açıkça anlaşmak suretiyle taraflar daha uzun bir süre öngörebilirler. Ancak alacaklının küçük yahut orta ölçekli işletme (KOBİ) veya tarımsal ya da hayvansal üretici olduğu veya borçlunun büyük ölçekli işletme sıfatını taşıdığı hâllerde, ödeme süresi, altmış günü aşamaz.
(6) Gecikme faizi ödenmeyeceğini veya ağır derecede haksız sayılabilecek kadar az faiz ödeneceğini, alacaklının geç ödeme dolayısıyla uğrayacağı zarardan borçlunun sorumlu olmayacağını veya sınırlı bir şekilde sorumlu tutulabileceğini öngören sözleşme hükümleri geçerizdir. Geçersizlik durumunda yedinci fıkra uygulanır.
(7) Bu madde hükümleri uyarınca alacaklıya yapılan geç ödemelere ilişkin temerrüt faiz oranının sözleşmede öngörülmediği veya ilgili hükümlerin geçersiz olduğu hâllerde uygulanacak faiz oranını ve alacağın tahsili masrafları için talep edilebilecek asgari giderim tutarını Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası her yıl ocak ayında ilan eder. Faiz oranı, 4/12/1984 tarihli ve 30 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanunda öngörülen ticari işlere uygulanacak gecikme faizi oranından en az yüzde sekiz fazla olmalıdır.
(8) Mal veya hizmet bedelinin taksitle ödenmesinin öngörüldüğü durumlarda, bu maddenin ödeme sürelerini düzenleyen hükümleri birinci taksit bakımından uygulanır. Her bir taksit tutarının ödenmeyen kısmı yedinci fıkrada öngörülen oranda gecikme faizine tabidir. Alacaklının küçük veya orta ölçekli işletme veya tarımsal veya hayvansal üretici olup borçlunun büyük ölçekli işletme olduğu hâllerde taksitle ödemeyi öngören sözleşme hükümleri geçersizdir.
Bu kapsamda Merkez Bankasınca 2 Ocak 2024 tarihli ve 32417 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Mal ve Hizmet Tedarikinde Alacaklıya Yapılan Geç Ödemelere İlişkin Temerrüt Faiz Oranının Belirlenmesi Hakkında Tebliğ”de13/01/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 1530 uncu maddesinin yedinci fıkrası uyarınca mal ve hizmet tedarikinde alacaklıya yapılan geç ödemelere ilişkin temerrüt faiz oranının sözleşmede öngörülmediği veya ilgili hükümlerin geçersiz olduğu hallerde uygulanacak faiz oranı yıllık yüzde 48 ; alacağın tahsili masrafları için talep edilebilecek asgari giderim tutarı 1.310.00 Türk Lirası olarak tespit edilmiştir.
Buna göre yıllar itibariyle sözleşmede öngörülmediği veya ilgili hükümlerin geçersiz olduğu hallerde uygulanacak faiz oranı ile alacağın tahsili masrafları için talep edilebilecek asgari giderim tutarı aşağıdaki gibi olmaktadır.

ÜRK TİCARET KANUNUNUN 1530 UNCU MADDESİNİN 7 NCİ FIKRASI UYARINCA MAL VE HİZMET TEDARİKİNDE GEÇ ÖDEMELERDE UYGULANACAK TEMERRÜT FAİZ ORANI VE ALACAĞIN TAHSİLİ MASRAFLARI İÇİN TALEP EDİLEBİLECEK ASGARİ GİDERİM TUTARI

Geçerlilik Tarihi Mal ve Hizmet Tedarikinde Geç Ödemelerde Uygulanacak Temerrüt Faiz Oranı (%) Alacağın Tahsili Masrafları İçin Talep Edilebilecek Asgari Giderim Tutarı (TL)
01.01.2013 15,00 95,00
01.01.2014 12,75 120,00
01.01.2015 11,50 120,00
01.01.2016 11,50 130,00
01.01.2017 10,75 150,00
01.01.2018 10,75 185,00
01.01.2019 21,25 245,00
01.01.2020 15,00 260,00
01.01.2021 18,25 385,00
01.01.2022 17,25 555,00
01.01.2023 11,75 800,00
01.01.2024 48,00 1.310,00
Tebliğ 1 Ocak 2024 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Kaynak: TÜRMOB Sirküler
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/2024-temerrut-faiz-orani-%48-olarak-aciklandi/feed/ 0
Temerrüt faiz oranı yıllık %48 oldu https://www.muhasebenews.com/temerrut-faiz-orani-yillik-%48-oldu/ https://www.muhasebenews.com/temerrut-faiz-orani-yillik-%48-oldu/#respond Tue, 02 Jan 2024 06:29:17 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=148477

 


Türk Ticaret Kanunu 

MADDE 1530- (1) Aksine bir hüküm bulunmadığı takdirde, ticari hükümlerle yasaklanmış işlemler ve şartlar batıldır. Ancak, sözleşme uyarınca yerine getirilmesi gereken edimler için kanunun veya yetkili makamların koymuş olduğu en yüksek sınırı aşan sözleşmeler en yüksek sınır üzerinden yapılmış sayılır; sınırı aşan edimler hata ile yerine getirilmiş olmasa bile, geri alınır. Bu sınırlarda, Türk Borçlar Kanununun 27 nci maddesinin ikinci fıkrasının ikinci cümlesi uygulanmaz.

(2) Ticari işletmeler arasında mal ve hizmet tedariki amacıyla yapılan işlemlerde, alacaklı, kanundan veya sözleşmeden doğan tedarik borcunu yerine getirmiş olmasına rağmen, borçlu, gecikmeden sorumlu tutulamayacağı hâller hariç, sözleşmede öngörülmüş bulunan tarihte veya belirtilen ödeme süresinde borcunu ödemezse, ihtara gerek olmaksızın temerrüde düşer.

(3) Mütemerrit borçlunun alacaklısı sözleşmede öngörülen tarihten ya da ödeme süresinin sonunu takip eden günden itibaren, şart edilmemiş olsa bile faize hak kazanır.

(4) Sözleşmede ödeme günü veya süresi belirtilmemişse veya belirtilen süre beşinci fıkraya aykırı ise, borçlu aşağıdaki sürelerin sonunda ihtara gerek kalmaksızın mütemerrit sayılır ve alacaklı faize hak kazanır:

a) Faturanın veya eş değer ödeme talebinin borçlu tarafından alınmasını takip eden otuz günlük sürenin sonunda.

b) Faturanın veya eş değer ödeme talebinin alınma tarihi belirsizse mal veya hizmetin teslim alınmasını takip eden otuz günlük sürenin sonunda.

c) Borçlu faturayı veya eş değer ödeme talebini mal veya hizmetin tesliminden önce almışsa, mal veya hizmetin teslim tarihini takip eden otuz günlük sürenin sonunda.

d) Kanunda veya sözleşmede, mal veya hizmetin kabul veya gözden geçirme usulünün öngörüldüğü hâllerde, borçlu, faturayı veya eş değer ödeme talebini, kabul veya gözden geçirmenin gerçekleştiği tarihte veya bu tarihten daha önce almışsa, bu tarihten sonraki otuz günlük sürenin sonunda; şu kadar ki, kabul veya gözden geçirme için sözleşmede öngörülen süre, mal veya hizmetin alınmasından itibaren otuz günü aşıyor ve bu durum alacaklının aleyhine ağır bir haksızlık oluşturuyorsa, kabul veya gözden geçirme süresi mal veya hizmetin alınmasından itibaren otuz gün olarak kabul edilir.

(5) Sözleşmede öngörülen ödeme süresi, faturanın veya eş değer ödeme talebinin veya mal veya hizmetin alındığı veya mal veya hizmetin gözden geçirme ve kabul usulünün tamamlandığı tarihten itibaren en fazla altmış gün olabilir. Şu kadar ki, alacaklı aleyhine ağır bir haksız durum yaratmamak koşuluyla ve açıkça anlaşmak suretiyle taraflar daha uzun bir süre öngörebilirler. Ancak alacaklının küçük yahut orta ölçekli işletme (KOBİ) veya tarımsal ya da hayvansal üretici olduğu veya borçlunun büyük ölçekli işletme sıfatını taşıdığı hâllerde, ödeme süresi, altmış günü aşamaz.

(6) Gecikme faizi ödenmeyeceğini veya ağır derecede haksız sayılabilecek kadar az faiz ödeneceğini, alacaklının geç ödeme dolayısıyla uğrayacağı zarardan borçlunun sorumlu olmayacağını veya sınırlı bir şekilde sorumlu tutulabileceğini öngören sözleşme hükümleri geçerizdir. Geçersizlik durumunda yedinci fıkra uygulanır.

(7) Bu madde hükümleri uyarınca alacaklıya yapılan geç ödemelere ilişkin temerrüt faiz oranının sözleşmede öngörülmediği veya ilgili hükümlerin geçersiz olduğu hâllerde uygulanacak faiz oranını ve alacağın tahsili masrafları için talep edilebilecek asgari giderim tutarını Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası her yıl ocak ayında ilan eder. Faiz oranı,4/12/1984 tarihli ve 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanunda öngörülen ticari işlere uygulanacak gecikme faizi oranından en az yüzde sekiz fazla olmalıdır.

(8) Mal veya hizmet bedelinin taksitle ödenmesinin öngörüldüğü durumlarda, bu maddenin ödeme sürelerini düzenleyen hükümleri birinci taksit bakımından uygulanır. Her bir taksit tutarının ödenmeyen kısmı yedinci fıkrada öngörülen oranda gecikme faizine tabidir. Alacaklının küçük veya orta ölçekli işletme veya tarımsal veya hayvansal üretici olup borçlunun büyük ölçekli işletme olduğu hâllerde taksitle ödemeyi öngören sözleşme hükümleri geçersizdir.

 


Kaynak: Resmi Gazete -02.01.2024
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/temerrut-faiz-orani-yillik-%48-oldu/feed/ 0
TCMB, temerrüt faiz oranını yüzde 17.25 olarak belirledi https://www.muhasebenews.com/tcmb-temerrut-faiz-oranini-yuzde-17-25-olarak-belirledi/ https://www.muhasebenews.com/tcmb-temerrut-faiz-oranini-yuzde-17-25-olarak-belirledi/#respond Tue, 04 Jan 2022 09:42:31 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=120463 TCMB’nin mal ve hizmet tedarikinde geç ödemelerde uygulanacak temerrüt faiz oranı ve alacağın tahsili masrafları için talep edilebilecek asgari giderim tutarına ilişkin kararı, Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi.
 
Kararda, “Türk Ticaret Kanunu uyarınca mal ve hizmet tedarikinde alacaklıya yapılan geç ödemelere ilişkin temerrüt faiz oranının sözleşmede öngörülmediği veya ilgili hükümlerin geçersiz olduğu hallerde uygulanacak faiz oranı yıllık yüzde 17,25, alacağın tahsili masrafları için talep edilebilecek asgari giderim tutarı 555 lira olarak tespit edilmiştir. Belirlenen bu oran ve tutar 1 Ocak’tan itibaren geçerli olacaktır.” denildi.
 
Söz konusu temerrüt faiz oranı, geçen yıl yüzde 18,25 ve asgari giderim tutarı da 385 lira düzeyinde uygulanıyordu. 

TCMB’DEN REESKONT VE AVANS İŞLEMLERİNDE UYGULANACAK FAİZ ORANI TESPİTİ

 
Öte yandan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), vadesine en çok 3 ay kalan senetler karşılığında yapılacak reeskont işlemlerinde uygulanacak iskonto faiz oranını yıllık yüzde 14,75 olarak belirledi.
 
TCMB’nin, reeskont işlemlerinde uygulanacak iskonto faiz oranlarının tespitine ilişkin tebliği, Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi.
 
Buna göre, TCMB, vadesine en çok 3 ay kalan senetler karşılığında yapılacak reeskont işlemlerinde uygulanacak iskonto faiz oranını yıllık yüzde 14,75, avans işlemlerinde uygulanacak faiz oranını ise yıllık yüzde 15,75 olarak tespit etti.

 

 


Kaynak: İto Haber – https://www.itohaber.com/haber/guncel/220506/tcmb_temerrut_faiz_oranini_yuzde_17_25_olarak_belirledi.html
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/tcmb-temerrut-faiz-oranini-yuzde-17-25-olarak-belirledi/feed/ 0
Temerrüt faiz oranı 1 Ocak 2022 Tarihinden itibaren yıllık %17,25 olarak uygulanacak https://www.muhasebenews.com/temerrut-faiz-orani-1-ocak-2022-tarihinden-itibaren-yillik-%1725-olarak-uygulanacak/ https://www.muhasebenews.com/temerrut-faiz-orani-1-ocak-2022-tarihinden-itibaren-yillik-%1725-olarak-uygulanacak/#respond Mon, 03 Jan 2022 06:37:02 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=120366 2022 Yılı başından itibaren uygulanacak temerrüt faizi oranı yıllık %17,25 olarak açıklandı. açıklama 2 Ocak 2021 tarihli ve 31707 sayılı Resmi Gazete’de yayımlandı.

Karar için tıklayın…

 

 


Kaynak: Resmi Gazete
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/temerrut-faiz-orani-1-ocak-2022-tarihinden-itibaren-yillik-%1725-olarak-uygulanacak/feed/ 0
Gayrimenkul satış sözleşmesine istinaden ön ödemeli olarak satış yapılan konutlar için zamanında ödenmeyen taksitlerden alınan vade farklarında (G.Faizi,Temerrüt faizi) KDV https://www.muhasebenews.com/gayrimenkul-satis-sozlesmesine-istinaden-on-odemeli-olarak-satis-yapilan-konutlar-icin-zamaninda-odenmeyen-taksitlerden-alinan-vade-farklarinda-g-faizitemerrut-faizi-kdv/ https://www.muhasebenews.com/gayrimenkul-satis-sozlesmesine-istinaden-on-odemeli-olarak-satis-yapilan-konutlar-icin-zamaninda-odenmeyen-taksitlerden-alinan-vade-farklarinda-g-faizitemerrut-faizi-kdv/#respond Fri, 03 Dec 2021 09:19:58 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=118814

T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
BÜYÜK MÜKELLEFLER VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü

Sayı

:

64597866-130[24]-2744

28.01.2020

Konu

:

Gayrimenkul satış sözleşmesine istinaden ön ödemeli olarak satış yapılan konutlar için zamanında ödenmeyen taksitlerden alınan vade farklarında (G.Faizi,Temerrüt faizi) KDV

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, Şirketiniz tarafından inşaatı devam eden ve henüz kat irtifakı kurulmayan … projenizin satışlarının Ön Ödemeli Konut Satışları Hakkında Yönetmelik çerçevesinde gerçekleştirildiği, noter huzurunda yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine istinaden faturaların müşterilerinize konutların fiilen teslim edildiği tarihte (6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun kapsamında riskli alan olarak belirlendiği ve net alanı 150 m2’nin altında olduğu için) %1 KDV ile düzenleneceği, konutların satış bedellerinin vadesine ya da peşin ödenmesi hususlarına göre belirlendiği, taksitli satışlarda vadelerine göre senet alındığı, senetlerin süresinde ödenmemesi durumlarında gecikme faizi hesaplandığı, ayrıca, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine istinaden vadesinde ödenmeyen taksitler üzerinden temerrüt faizi hesaplanacağı ve bu bedellerin konut tesliminde düzenlenecek faturada toplu olarak gösterileceği belirtilerek gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinde belirlenen taksitlerin vadesinde ödenmemesinden dolayı alınan vade farkı (gecikme faizi, temerrüt faizi) bedellerinin hangi oranda KDV’ye tabi olacağı ve sözleşmeden vazgeçildiği durumlarda (teslim gerçekleşmediğinden) vade farkının tabi olacağı KDV oranında herhangi bir değişikliğin olup olmayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun;

-1/1 inci maddesinde; ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye’de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV ye tabi olduğu,

-20/1 inci maddesinde, teslim ve hizmet işlemlerinde matrahın, bu işlemlerin karşılığını teşkil eden bedel olduğu,

-24/c maddesinde vade farkı, fiyat farkı, prim gibi çeşitli gelirler ile servis ve benzer adlar altında sağlanan her türlü menfaat, hizmet ve değerlerin matraha dahil olduğu

hüküm altına alınmıştır.

KDV Genel Uygulama Tebliğinin III/A-5.2. bölümünde;

“…

3065 sayılı Kanunun (24/c) maddesine göre, teslim ve hizmet işlemlerine ait faturada ayrıca gösterilen vade farkları matraha dahil edilir ve işlemin tabi olduğu KDV oranı üzerinden vergilendirilir.

Öte yandan, vadeli işlemlerde bedelin zamanında ödenmemesi nedeniyle ortaya çıkan yeni vade farkları da vadeli satışa konu teslim ve hizmete ilişkin matrahın bir unsuru olduğundan, bu vade farklarının ayrıca fatura edilmesi ve vadeli satışa konu teslim veya hizmetin yapıldığı tarihte bu işlemlerin tabi olduğu oran üzerinden KDV hesaplanarak, vade farkı faturasının düzenlendiği döneme ilişkin beyannamede beyan edilmesi gerekmektedir.”

açıklamalarına yer verilmiştir.

Buna göre, Şirketiniz tarafından inşaatı devam eden konut satışlarında henüz bir teslim gerçekleşmediğinden, bu satışlar nedeniyle vadesinde ödenmeyen taksitlerden dolayı ortaya çıkan vade farklarının (gecikme faizi, temerrüt faizi), karşılığında fatura düzenlenmemesi kaydıyla, avans olarak değerlendirilmesi gerekmekte olup, bu tutarlara ilişkin KDV hesaplanmasına gerek bulunmamaktadır. Ancak söz konusu konutların teslim edildiği tarih itibarıyla, vadesinde ödenmemiş taksitlerden dolayı ortaya çıkan vade farklarının (gecikme faizi, temerrüt faizi) matrahın bir unsuru olarak teslime konu konutun satış bedeline dahil edilerek, konutların teslim edildiği tarihte işlemin tabi olduğu oran üzerinden KDV hesaplanması gerekmektedir.

Öte yandan, malın tesliminden önce fatura veya benzeri belgelerin düzenlenmemesi kaydıyla konut satışına ilişkin sözleşmenin feshedilmesi halinde vergiyi doğuran olay gerçekleşmeyeceğinden, ön ödemelere ilişkin vade farkları için KDV hesaplanmayacağı tabiidir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/gayrimenkul-satis-sozlesmesine-istinaden-on-odemeli-olarak-satis-yapilan-konutlar-icin-zamaninda-odenmeyen-taksitlerden-alinan-vade-farklarinda-g-faizitemerrut-faizi-kdv/feed/ 0
Temerrüt faiz oranı belli oldu – 2018 https://www.muhasebenews.com/temerrut-faiz-orani-belli-oldu-2018/ https://www.muhasebenews.com/temerrut-faiz-orani-belli-oldu-2018/#respond Fri, 12 Jan 2018 11:00:26 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=25937 2018 Yılı için uygulanacak Temerrüt faiz oranı %10,75 oldu

13/01/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 1530 uncu maddesinin yedinci fıkrası uyarınca mal ve hizmet tedarikinde alacaklıya yapılan geç ödemelere ilişkin temerrüt faiz oranının sözleşmede öngörülmediği veya ilgili hükümlerin geçersiz olduğu hallerde uygulanacak
– Faiz oranı yıllık yüzde 10,75,
– Alacağın tahsili masrafları için talep edilebilecek asgari giderim tutarı 185,00 Türk Lirası olarak tespit edilmiştir.

Belirlenen bu oran ve tutar 01/01/2018 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Geçmiş Yıllar Temerrüt Faiz Oranları Tablosu

__________________________________________________________

TTK’nın “F) Ticari hükümlerle yasaklanmış işlemler ile mal ve hizmet tedarikinde geç ödemenin sonuçları” başlıklı  1530. Maddesinin 7’nci fıkrası;

(7) Bu madde hükümleri uyarınca alacaklıya yapılan geç ödemelere ilişkin temerrüt faiz oranının sözleşmede öngörülmediği veya ilgili hükümlerin geçersiz olduğu hâllerde uygulanacak faiz oranını ve alacağın tahsili masrafları için talep edilebilecek asgari giderim tutarını Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası her yıl ocak ayında ilan eder. Faiz oranı, 4/12/1984 tarihli ve 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanunda öngörülen ticari işlere uygulanacak gecikme faizi oranından en az yüzde sekiz fazla olmalıdır…”
__________________________________________________________
Temerrüt Nedir ?
Direnme; Borcun ifasında gecikme; Borçlunun borcunu ödememekte veya alacaklının alacağını almamakta direnmesi. Borçlunun temerrütü, alacaklının temerrütü,
Temerrüt Faizi Nedir ? Gecikme/temerrüt faizi: Borçlunun, borcunu yerine getirmekte gecikmesi/temerrüdü durumunda ödemesi gereken faizdir.
__________________________________________________________

Kaynak: Resmi Gazete – 1 Ocak 2018, Türk Ticaret Kanunu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/temerrut-faiz-orani-belli-oldu-2018/feed/ 0
Sermaye Koyma Borcunu Yerine Getirmeyen A.Ş. Ortakları Faiz Öder mi? https://www.muhasebenews.com/sermaye-koyma-borcunu-yerine-getirmeyen-a-s-ortaklari-faiz-oder-mi/ https://www.muhasebenews.com/sermaye-koyma-borcunu-yerine-getirmeyen-a-s-ortaklari-faiz-oder-mi/#respond Mon, 18 Dec 2017 15:30:58 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=21818 SERMAYE KOYMA BORCUNU YERİNE GETİRMEYEN A.Ş. ORTAKLARI FAİZ ÖDER Mİ?
Sermaye koyma borcunu süresi içinde yerine getirmeyen pay sahibi, ihtara gerek olmaksızın, temerrüt faizi ödemekle yükümlüdür.
1- Yönetim kurulu, mütemerrit pay sahibini, iştirak taahhüdünden ve yaptığı kısmi ödemelerden doğan haklarından yoksun bırakmaya ve söz konusu payı satıp yerine başkasını almaya ve kendisine verilmiş pay senedi varsa, bunları iptal etmeye yetkilidir. İptal edilen pay senetleri ele geçirilemiyorsa iptal kararı 35 inci maddede yazılı gazetede ve ayrıca esas sözleşmenin öngördüğü şekilde ilan olunur.
2- Esas sözleşmeyle, pay sahipleri, temerrüt hâlinde, sözleşme cezası ödemekle zorunlu tutulabilirler.
3- Şirketin tazminat hakları saklıdır.
4- TTK 482’nci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkralarının uygulanabilmesi için, yönetim kurulu tarafından, mütemerrit pay sahibine, 35’inci maddede yazılı gazete ile esas sözleşmenin öngördüğü şekilde ilan yoluyla şirketin internet sitesinde de yayımlanacak bir mesajla ihtarda bulunulur. Bu ihtarda, mütemerrit pay sahibinin temerrüde konu olan tutarı 1 ay içinde ödemesi, aksi hâlde, ilgili paylara ilişkin haklarından yoksun bırakılacağı ve sözleşme cezasının isteneceği belirtilir.
5- Nama yazılı pay senetlerinin sahiplerine bu davet ve ihtar, ilan yerine, iadeli taahhütlü mektupla ve internet sitesi mesajı ile yapılır. Bir aylık süre, mektubun alındığı tarihten başlar.
6- Mütemerrit pay sahibi, yeni pay sahibinin ödemelerinden açık kalan tutar için şirkete karşı sorumludur.

***TTK 501’inci madde hükmü saklıdır.

Kaynak: Türk Ticaret Kanunu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/sermaye-koyma-borcunu-yerine-getirmeyen-a-s-ortaklari-faiz-oder-mi/feed/ 0
İş Akdinin Son Bulması Halinde Önceden Ödenen İhbar Tazminatı, İşçinin Diğer Alacaklarına Mahsup Edilebilir mi? https://www.muhasebenews.com/is-akdinin-son-bulmasi-halinde-onceden-odenen-ihbar-tazminati-iscinin-diger-alacaklarina-mahsup-edilebilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/is-akdinin-son-bulmasi-halinde-onceden-odenen-ihbar-tazminati-iscinin-diger-alacaklarina-mahsup-edilebilir-mi/#respond Wed, 21 Jun 2017 10:30:36 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=18057 KONU: Somut Olayda, Dava Açıldıktan Sonra Davacıya “İhbar Tazminatı ve Geçmiş Ödemeler Karşılığı” Açıklaması İle Toplamda 6.000,00 TL Ödendiği Yerel Mahkemece De Kabul Edildiği Halde Bu Ödemelerin Yukarıda Belirtilen İlkeler Doğrultusunda Davacının Belirlenen Alacaklardan Mahsubu Gerektiği Düşünülmeden Ödemelerin İnfaz Sırasında Dikkate Alınacağından Bahisle Karar Verilmesi Hatalıdır.

İLGİLİ KANUN MADDELERİ
(818/md.84)

4857/md.14

Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, kötü niyet tazminatı ile yıllık izin ücreti, ücret ikramiyesi, ilave tediye, sosyal yardım ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

A) DAVACI İSTEMİNİN ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ile özetle; kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, kötü niyet tazminatı, yıllık izin ücreti, ücret ikramiyesi, ilave tediye ücreti ve sosyal yardım ücreti talep etmiştir.

B) DAVALI CEVABININ ÖZETİ:
Davalı vekili cevabında özetle; davanın reddini savunmuştur.

C) YEREL MAHKEME KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

D) TEMYİZ:
Kararı yasal süresi içerisinde davalı temyiz etmiştir.

E) GEREKÇE:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Taraflar arasındaki uyuşmazlık, işveren tarafından yapılan kısmi ödemenin işçinin hangi alacağına mahsup edileceği noktasında toplanmaktadır.

I. Normatif Dayanak
Uyuşmazlığın normatif dayanağı Borçlar Kanununun 8486 maddeleridir. Borçlar Kanununun 84’üncü maddesinde “Borçlu faiz veya masrafları tediyede gecikmiş değil ise kısmen icra eylediği tediyeyi resülmale mahsup edebilir. Alacaklı alacağın bir kısmı için kefalet, rehin veya sair teminat almış ise borçlu kısmen icra eylediği tediyeyi temin edilen veya teminatı daha iyi olan kısma mahsup etmek hakkını haiz değildir” kuralına yer verilmiş; 85’inci maddesinde “birden fazla borcu bulunan borçlu, borçları ödemek zamanında bu borçlardan hangisini tediye etmek istediğini alacaklıya beyan etmek hakkını haizdir. Borçlu beyanatta bulunmadığı surette vuku bulan tediye kendisi tarafından derhal itiraz edilmiş olmadıkça alacaklının makbuzda irae ettiği borca mahsup edilmiş olur” hükmü öngörülmüş, 86’ncı maddede ise “kanunen muteber bir beyan vaki olmadığı yahut makbuzda bir güna mahsup gösterilmediği takdirde, tediye muaccel olan borca mahsup edilir. Müteaddit borçlar muaccel ise tediye, borçlu aleyhinde birinci olarak takip edilen borca mahsup edilir. Takibat vaki olmamış ise tediye, vadesi iptida hulül etmiş olan borca mahsup edilir. Müteaddit borçların vadeleri aynı zamanda hulül etmiş ise mahsup mütenasiben vaki olur. Hiç bir borcun vadesi hulül etmemiş ise alacaklı için en az teminatı haiz olan borca mahsup edilir” kuralı düzenlenmiştir.

II. Genel Hükümler Yönünden Değerlendirme
Borçlar Kanununun yukarıda belirtilen hükümleri öncelikle muacceliyet ve temerrüt kavramlarının açıklanmasını gerektirmektedir.

Muacceliyet, alacaklının borçludan borçlanılan edimi talep ve dava edebilme yetkisidir. Borç muaccel olmadan borçlu temerrüdü söz konusu olmaz.

Temerrüt, en kısa tanımıyla, alacaklı tarafından talep edilebilir (muaccel) hale gelmiş bir borcun ifasındaki gecikmedir. Kural olarak, bu tür (muaccel) bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarı ile temerrüde düşer (BK. m. 101/1). Başka bir ifadeyle, temerrütten söz edilebilmesi için, öncelikle muaccel bir borcun ve alacaklının o borca yönelik ihtarının bulunması gerekir. Kural böyle olmakla birlikte, borçlunun temerrüde düşmesi için alacaklının ihtarının gerekmediği bazı durumlar da vardır: Örneğin, ifa gününün taraflarca birlikte kararlaştırıldığı (BK. m.101/2), borçlunun borcu ifa etmeyeceğini bildirmiş olduğu veya hal ya da durumundan bu sonuca varılabildiği (BK. m.107/1) durumlarda, temerrüdün gerçekleşmesi için alacaklının ihtarına gerek yoktur.

Tek bir borç ilişkisinin söz konusu olduğu durumlarda, borçlu para borcunun faiz ve masraflarını ödemede temerrüde düşmemişse yaptığı kısmi ödemeyi anapara borcuna mahsup etme hakkına sahiptir. Ancak, para borcunun bir kısmı için kefalet, rehin veya benzeri bir teminat verilmişse, yapılan kısmi ödemenin teminatlı olan borca mahsubu istenemez. Bu durumda, kısmi ödemenin teminatsız olan ya da teminatı daha az olan borca mahsubu gerekir. Borçlu, faiz ve masrafları ödemede temerrüde düşmüşse yaptığı kısmi ödeme öncelikle gecikmiş faiz ve masraf borçlarına mahsup edilecektir. Hukuk Genel Kurulunun 27.9.2000 tarih ve 2000/12-1148 esas, 2000/1193 karar sayılı ilamında da vurgulandığı üzere, Borçlar Kanununun 84 üncü maddesi gereğince, ödemelerin öncelikle asıl alacaktan düşülebilmesi için, borçlunun faiz ve masrafları ödemede gecikmemiş olması zorunludur. Gecikme ve alacaklının iradesini açıklaması halinde, ödenen kısmın öncelikle faizden düşülmesi gerekir. İcra takibi, ödemeye ihtirazı kayıt konulması irade açıklamasıdır.

Birden fazla borcu bulunan borçlunun yaptığı ödeme, ifa zamanında beyan ettiği borca mahsup edilir. Borçlu, ödeme sırasında, yapılan ödemenin hangi borca ilişkin olduğunu beyan etmemiş veya alacaklının makbuzda belirttiği borca derhal itirazda bulunmamışsa makbuzda belirtilen borca mahsup edilmelidir.

Birden fazla para borcunun bulunduğu bir borç ilişkisinde, borçlunun, yapılan kısmi ödemenin hangi borç için mahsup edildiğini belirtmemesi, alacaklının da ödemenin hangi borca ilişkin olduğunu makbuzda göstermemesi durumunda, kısmi ödemenin hangi borca mahsup edileceği sorunu Borçlar Kanununun 86’ncı maddesine göre çözümlenmelidir. Bu gibi durumlarda, kısmi ödeme öncelikle muaccel olan borç için yapılmış sayılır. Ödeme zamanında birden fazla borç muaccel hale gelmişse, ödeme ilk takibe konulan borca mahsup edilir. Muaccel olan borçlardan hiçbiri takibe verilmemişse kısmi ödeme ifa zamanı önce gelen borca mahsup edilmiş sayılır. Borçların ifa zamanları (vadeleri) aynı günde gelmişse yapılan kısmi ödeme borçların miktarlarıyla orantılı olarak mahsup edilir. Borçlardan hiçbirinin ifa zamanı gelmemişse, kısmi ödeme alacaklı için güvencesi en az olan borca mahsup edilmiş sayılır.

III. İşçi Alacakları Yönünden Değerlendirme
İş sözleşmesinden doğan para borçlarının kısmi ifasında, mahsubun ne şekilde yapılacağı ile ilgili 4857 sayılı İş Kanununda özel bir düzenleme bulunmadığından, Borçlar Kanununun yukarıda belirtilen genel hükümleri kapsamında sorun çözümlenmektedir. İşçinin işverenden bir alacağının, örneğin sadece kıdem tazminatı alacağının bulunduğu durumlarda, kısmi ödeme nedeniyle mahsup işlemi Borçlar Kanununun 84’üncü maddesi çerçevesinde yapılacaktır. Dairemiz uygulamasına göre, temerrüde düşmüş olan işverenin yaptığı kısmi ödeme işçinin bu hususta beyanda bulunup bulunmadığına bakılmaksızın öncelikle faiz ve masraflara mahsup edilmelidir.

Borcun taksitle ödenmesi konusunda yapılan anlaşma aksi öngörülmemişse, kural olarak, işçinin faiz talebinden vazgeçtiğini kapsar. Ancak, bu sonuç işverenin taksit anlaşmasına uygun hareket etmesine bağlıdır. İşverenin taksitlerden birini zamanında ödememesi halinde, işçinin faizle ilgili feragati geçersiz hale gelir ve sadece ödenmeyen taksit için değil, tüm alacak için faiz talep hakkı doğacaktır. Bu durumda ödenmiş olan önceki taksitlerin öncelikle faiz ve masraflara mahsubu gerekecektir. Kuşkusuz taksit sözleşmesinin işçinin serbest iradesi ile meydana gelmesi gerekir.
İşçinin birden fazla alacağının söz konusu olması halinde, yapılan kısmi ödemenin hangi alacağa ilişkin olduğu işveren tarafından ödeme sırasında belirtilmemiş ve işçi tarafından da bu husus makbuzda gösterilmemiş ise, mahsup işlemi Borçlar Kanununun 86’ncı maddesine göre yapılacaktır. İş Kanununda işçinin sözleşme ve kanundan doğan alacaklarının muacceliyet ve vade zamanları konusunda değişik hükümler öngörülmüştür.

4857 sayılı İş Kanununa göre ücret en geç ayda bir ödenir (m.32/5). İş hukuku mevzuatımızda Basın İş Kanununun 14’üncü maddesi hariç, ücretin peşin ödeneceğine dair bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu nedenle ücret, çalışılan ayı takip eden aybaşında muaccel hale gelmektedir. Fazla mesai, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin muacceliyet tarihleri normal aylık ücret gibidir. İşçinin ihbar ve kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti sözleşmenin feshi ile muaccel hale gelir.

1475 sayılı İş Kanununun 14 ve 4857 sayılı İş Kanunun 120’nci maddesi uyarınca, işveren kıdem tazminatı borcu bakımından iş sözleşmesinin feshedildiği tarihte temerrüde düşer. Yukarıda belirtilen diğer tazminat ve alacaklar bakımından ise, tarafların sözleşme ile kararlaştırdıkları ödeme zamanı ya da işçi tarafından gönderilecek ihtarnamede belirtilen ödeme günü itibariyle işverenin temerrüdü gerçekleşir.

Buna göre örneğin, 5.000 TL ihbar tazminatı, 7.500 TL kıdem tazminatı, 2.500 TL ücret, 2.000 TL fazla mesai ve 500 TL yıllık izin ücreti alacağı olmak üzere takibe konu yapılmamış toplam 17.500 TL alacağı olan bir işçiye işveren tarafından yapılacak 15.000 TL ‘lik bir kısmi ödeme, öncelikle muaccel olan normal aylık ücret ve fazla mesai alacağına ilişkin borçlarına mahsup edilmelidir. Kalan miktar ihbar ve kıdem tazminatı ile izin ücreti borcuna mahsup edilecektir. Anılan borçların muacceliyet tarihleri aynı olduğundan, temerrüt tarihi önce gerçekleşmiş olan borca yani kıdem tazminatına mahsup edilecektir. Kalan 3.000 TL’lik ödemenin, ihbar ve izin ücreti borcuna mahsubu anılan borçların muacceliyet ve temerrüt tarihlerinin aynı olması nedeni ile miktarları ile orantılı olarak yapılacaktır. Kalan toplam borç 5.500 TL olup, ihbar tazminatının bu miktara oranı 5.000/5.500 = 10/11, izin ücretinin oranı 500/5.500 = 1/11 olmakla, 3.000 X 10/11 = 2.727 TL ihbar tazminatına, 3.000 X 1/11 = 273 TL izin alacağına mahsup edilecektir. Böylece işverenin 2.273 TL ihbar tazminatı, 227 TL izin ücreti olmak üzere toplam 2.500 TL borcu kalmış olacaktır.

Dosya kapsamına göre; dava açıldıktan sonra davacıya “ihbar tazminatı ve geçmiş ödemeler karşılığı” açıklaması ile toplamda 6.000,00 TL ödendiği Yerel Mahkemece de kabul edildiği halde bu ödemelerin yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda davacının belirlenen alacaklardan mahsubu gerektiği düşünülmeden ödemelerin infaz sırasında dikkate alınacağından bahisle karar verilmesi hatalıdır.

3-Davalı T.C. …’nın harçtan muaf olduğu gözetilmeden aleyhine harca hükmedilmesi yasaya aykırıdır.
4- Davanın kısmen kabulüne karar verildiği halde reddedilen miktar açısından davalı lehine vekâlet ücretine
hükmedilmemesi de ayrı bozma nedenidir.

F) SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 22.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak: Yargıtay-9. Hukuk Dairesi-E. 2016/2705-K. 2016/3368-T. 22.02.2016

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/is-akdinin-son-bulmasi-halinde-onceden-odenen-ihbar-tazminati-iscinin-diger-alacaklarina-mahsup-edilebilir-mi/feed/ 0