Tasfiye – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Wed, 28 Feb 2024 08:36:20 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Tasfiye sonundaki kapanış kaydı ne zaman yapılır? https://www.muhasebenews.com/tasfiye-sonundaki-kapanis-kaydi-ne-zaman-yapilir/ https://www.muhasebenews.com/tasfiye-sonundaki-kapanis-kaydi-ne-zaman-yapilir/#respond Wed, 28 Feb 2024 08:36:20 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149457 Tasfiye ay ortasında sona erdiğinde yani kapanış kayıtları ay ortasında yapılırsa ay sonunda yapılan tahakkukların erken mi yapılması gerekiyor yoksa yapılmayabilir mi?

Kapanış kaydı tasfiyenin sona erdiği tarihte yapılır.


Kurumlar Vergisi Genel Uygulama Tebliği


17. Tasfiye
17.1. Tasfiye dönemi

Her ne sebeple olursa olsun, tasfiye haline giren kurumların vergilendirilmesinde hesap dönemi yerine tasfiye dönemi geçerli olacaktır.

Tasfiye, kurumun tasfiyeye girmesine ilişkin genel kurul kararının tescil edildiği tarihte başlar ve tasfiye kararının tescil edildiği tarihte sona erer.

Başlangıç tarihinden aynı takvim yılı sonuna kadar olan dönem ile bu dönemden sonraki her takvim yılı ve tasfiyenin sona erdiği dönem için ilgili takvim yılı başından tasfiyenin bitiş tarihine kadar olan dönem bağımsız bir tasfiye dönemi sayılır.
Tasfiyenin aynı takvim yılı içinde sona ermesi halinde tasfiye dönemi, kurumun tasfiye haline girdiği tarihte başlayacak ve tasfiyenin bittiği tarihe kadar devam edecektir.

Örnek 1:
Tasfiyenin aynı yıl içinde sonuçlanması hali:
Kurumun tasfiyeye giriş tarihi: 18/1/2006
Tasfiyenin bitiş tarihi: 12/12/2006
Tasfiye dönemi : 18/1/2006-12/12/2006

Örnek 2:
Tasfiyenin bir yıldan fazla devam etmesi hali:
Kurumun tasfiyeye giriş tarihi: 15/4/2006
Tasfiyenin bitiş tarihi: 4/6/2008
I. Tasfiye dönemi : 15/4/2006-31/12/2006
II. Tasfiye dönemi: 1/1/2007-31/12/2007
III. Tasfiye dönemi: 1/1/2008-4/6/2008

17.1.1. Tasfiyenin zararla kapanması halinde düzeltme

Tasfiyenin zararla kapanması halinde tasfiye sonucu, önceki tasfiye dönemlerine doğru düzeltilir ve önceki dönemlerde fazla ödenen vergiler mükellefe iade edilir. Nihai tasfiye sonucunda matrah beyan edilmesi halinde önceki tasfiye dönemlerinin düzeltilmesi söz konusu olmaz.

Tasfiye işlemleri sürerken vergi oranında meydana gelecek değişmeler söz konusu düzeltme işleminin yapılmasını gerektirmeyecektir. Düzeltme işlemleri ancak son tasfiye döneminin zararla sonuçlanması halinde yapılacaktır.

Örnek 3:

3/6/2006 tarihinde tasfiyeye giren bir kurumda tasfiye 15/4/2009 tarihinde tamamlanmıştır. Bu kurumda 3/6/2006 – 31/12/2006 tarihleri arasındaki dönem birinci tasfiye dönemini, 2007 ve 2008 yılları ikinci ve üçüncü tasfiye dönemlerini, 1/1/2009 – 15/4/2009 tarihleri arasındaki dönem dördüncü ve son tasfiye dönemini oluşturacaktır.

Kurum;
I. Tasfiye döneminde 20.000 TL Kazanç,
II. Tasfiye döneminde 150.000 TL Kazanç,
III. Tasfiye döneminde 50.000 TL Zarar,
Son tasfiye döneminde ise 25.000 TL Zarar,

bildirmiştir.

Bu beyanlara göre ilk iki dönemde (4.000 + 30.000 =) 34.000 TL kurumlar vergisi ödenmiştir.
Oysa tasfiyenin kesin ve nihai sonucuna göre kâr; [(20.000 + 150.000) – (50.000 + 25.000) =] 95.000.- YTL’dir. Bu matrah üzerinden ödenmesi gereken kurumlar vergisi ise 19.000.- YTL olacaktır.Bu durumda (34.000 – 19.000 =) 15.000.- YTL kuruma iade olunacaktır.

17.1.2. Tasfiyede zamanaşımı

Bir yıldan fazla süren tasfiyelerde tarh zamanaşımı, tasfiyenin sona erdiği dönemi izleyen yıldan başlar.

Örnek 4:
11/2/2002 tarihinde tasfiyeye giren bir kurumda tasfiyenin 4/6/2006 tarihinde sonuçlanmış olması halinde tarh zamanaşımı 1/1/2007 tarihinden itibaren başlar ve 31/12/2011 tarihine kadar 11/2/2002 – 4/6/2006 tarihlerini kapsayan tasfiye dönemleri için tarhiyat yapılabilir.

17.2. Tasfiyeden vazgeçilmesi

Tasfiyeden vazgeçilmesi halinde, kurum hakkında tasfiye hükümleri uygulanmaz. Bu durumda tasfiyeden vazgeçme kararı, bu kararın alındığı tasfiye döneminin başından itibaren geçerli olacak, tasfiyeden vazgeçme kararının alındığı tarihe kadar verilen tasfiye dönemi beyannameleri, normal faaliyet beyannamelerinin yerine geçecektir.

Tasfiyesinden vazgeçilen kurumun geçici vergiyle ilgili yükümlülükleri de tasfiyeden vazgeçilmesine ilişkin kararın alındığı tarihi kapsayan geçici vergilendirme dönemi başından itibaren başlayacaktır.

Örnek 5:
Kurumun tasfiyeye giriş tarihi : 14/2/2006
Tasfiyeden vazgeçme tarihi : 15/4/2008
I. Tasfiye dönemi :14/2/2006-31/12/2006
II. Tasfiye dönemi: 1/1/2007-31/12/2007
Normal beyan dönemi: 1/1/2008-31/12/2008

Örnekten de anlaşılacağı üzere, tasfiyeden vazgeçme kararının alındığı tarihin içinde bulunduğu yıl başı itibarıyla normal beyan dönemine geçilmekte ve söz konusu tasfiyeden vazgeçme kararına ilişkin tarihin (15/4/2008) içinde bulunduğu üç aylık geçici vergi döneminin başından (1/4/2008) itibaren geçici vergi yükümlülüğü başlamaktadır.

17.3. Tasfiye beyannameleri

Tasfiye beyannamesi, tasfiyenin aynı takvim yılı içinde başlayıp sonuçlanması halinde, tasfiyenin sonuçlandığı tarihten itibaren otuz gün içinde kurumun bağlı olduğu vergi dairesine verilecektir.

Tasfiyeye giriş tarihi ile tasfiyenin sonuçlanma tarihinin farklı takvim yıllarında gerçekleşmesi durumunda, her bir tasfiye dönemine ilişkin tasfiye beyannamesi, tasfiye memuru tarafından tasfiye döneminin kapandığı ayı izleyen dördüncü ayın birinci gününden yirmibeşinci günü akşamına kadar mükellefin bağlı olduğu vergi dairesine verilecektir. Tasfiyenin sona erdiği döneme ilişkin tasfiye beyannamesi ise tasfiyenin sonuçlandığı tarihten itibaren otuz gün içinde kurumun bağlı olduğu vergi dairesine verilecektir.

Örnek 6:
Kurumun tasfiyeye giriş tarihi: 4/6/2006
Tasfiyenin sonuçlandığı tarih:15/4/2008
Kıst dönem için beyanname verme süresi (1/1/2006 – 3/6/2006): 1-25/10/2006
I. Tasfiye dönemi için beyanname verme süresi (4/6/2006– 31/12/2006): 1-25/4/2007
II. Tasfiye dönemi için beyanname verme süresi (1/1/2007–31/12/2007) : 1-25/4/2008
III. Tasfiye dönemi için beyanname verme süresi (1/1/2008–15/4/2008): 15/5/2008
Bu şekilde verilecek olan beyannamelere, bilanço ve gelir tablosu ile tasfiye bilançosuna göre ortaklara dağıtılan paralar ve diğer değerlerin ayrıntılı bir listesi de eklenecektir.

17.4. Tasfiye kârı

Tasfiye halindeki kurumların vergi matrahı tasfiye kârıdır. Tasfiye kârı, tasfiye döneminin sonundaki servet değeri ile tasfiye döneminin başındaki servet değeri arasındaki olumlu farktır.
Tasfiye kârı hesaplanırken;

– Ortaklar veya kurum sahiplerine tasfiye esnasında avans olarak veya diğer şekillerde yapılan her türlü ödemeler tasfiyenin sonundaki servet değerine,

– Mevcut sermayeye ilave olarak ortaklar veya sahipleri tarafından yapılan ödemeler ile tasfiye esnasında elde edilen ve vergiden istisna edilmiş olan kazanç ve iratlar da tasfiye döneminin başındaki servet değerine
eklenecektir.

Bununla birlikte, hisselerine mahsuben ortaklara dağıtılan, satılan, devredilen veya kurum sahibine iade olunan iktisadi kıymetlerin değerleri dağıtımın, satışın, devrin veya iadenin yapıldığı gün itibarıyla Kurumlar Vergisi Kanununun transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı hükümlerine göre belirlenecektir.

Ayrıca, tasfiye kârının hesaplanması sırasında, Kanunun indirilecek giderler, zarar mahsubu, diğer indirimler ve kabul edilmeyen indirimlerle ilgili madde hükümleri de dikkate alınacaktır.

Özel kanunlarında tasfiye işlemlerine ilişkin herhangi bir hüküm bulunmayan iktisadi kamu kuruluşları ile dernek veya vakıflara ait iktisadi işletmelerden tüzel kişiliği haiz olmayanların mükellefiyeti, şahıs işletmelerinde olduğu gibi işin bırakılmasıyla sona erecektir. Bu tür işletmelerde tasfiye, mevcut iktisadi kıymetler, ya satılmak ya da bağlı olduğu kurum, dernek veya vakfa fatura edilerek işletmeden çekilmek suretiyle sonuçlandırılacaktır. Bu kapsamda işi bırakan mükelleflerin ilgili döneme ait kurumlar vergisi beyannameleri ise Kurumlar Vergisi Kanununun 14 üncü maddesinde belirtilen sürede verilecektir.

17.5. Servet değeri

Tasfiye döneminin başındaki ve sonundaki servet değeri, kurumun tasfiye dönemi başındaki ve sonundaki bilançosunda görülen öz sermayesidir. Bir yıldan fazla süren tasfiyelerde; izleyen tasfiye dönemlerinin başındaki servet değeri, bir önceki dönemin son bilançosunda görülen servet değeridir.

Aşağıda belirtilenler dışında kalan her çeşit karşılıklar ile dağıtılmamış kazançlar bu sermayeye dahildir:
– Vergi kanunlarına göre ayrılmış olan her türlü amortismanlar ve karşılıklar ile sigorta şirketlerinin teknik karşılıkları,
– Hissedar veya sahip olmayan kimselere dağıtılacak olan kazanç kısmı.

17.6. Tasfiye memurlarının sorumluluğu

Tasfiye memurları, kurumun tahakkuk etmiş vergileri ile tasfiye beyannamelerine göre hesaplanan vergiler ve diğer itirazlı tarhiyatlar için 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 207 nci maddesine uygun bir karşılık ayırmadan aynı Kanunun 206 ncı maddesinin dördüncü sırasında yazılı alacaklılara ödeme ve ortaklara paylaştırma yapamazlar. Aksi takdirde, bu vergilerin asıl ve zamları ile vergi cezalarından şahsen ve müteselsilen sorumlu olurlar.

Yukarıda belirtilen vergiler ile tasfiye işleminin incelenmesi sonucu tarh edilecek vergilerin asılları ve zamları, tasfiye kalanı üzerinden kendisine paylaştırma yapılan ortaklardan aranacağı gibi tasfiye sırasında dağıtım, devir, iade veya satış gibi yollarla kendisine bir iktisadi kıymet aktarılan ortaklardan da aranabilecektir. Ortaklardan tahsil edilmiş olan vergi asılları için ayrıca tasfiye memurlarına başvurulmayacaktır.

Tasfiye memurları, Kanunun 17 nci maddesi gereğince ödedikleri vergilerin asıllarından dolayı, tasfiye sırasında kendisine bir iktisadi kıymet aktarılan veya tasfiye kalanından pay alan ortaklara rücu edebilirler. Ortakların aldığı bu değerlerin vergileri karşılamaya yetmemesi durumunda ise İcra ve İflas Kanununun 207 nci maddesine uygun oranlar dahilinde aynı Kanunun 206 ncı maddesinin dördüncü sırasında yazılı alacakları tamamen veya kısmen tahsil eden alacaklılara da rücu edebileceklerdir.

17.7. Tasfiye işlemlerinin incelenmesi

Tasfiye işlemlerinin incelenmesi talebini içeren dilekçenin vergi dairesine verilmesinden itibaren en geç üç ay içinde vergi incelemelerine başlanacak, vergi incelemesinin bitmesini takip eden otuz gün içinde de vergi dairesi, söz konusu vergi incelemesinin sonucunu tasfiye memurlarına bildireceklerdir. Buna göre, kurumdan aranan vergilerin sonucu alınıncaya kadar tasfiye memurlarının Kanunun 17 nci maddesine göre varolan sorumlulukları devam edecektir.

Maliye Bakanlığı; mükelleflerin hukuki statülerini, faaliyet gösterdikleri alanları ve tasfiyeye giriş tarihindeki aktif büyüklüklerini dikkate almak suretiyle tasfiye işlemlerine yönelik inceleme yaptırmamaya yetkilidir.
(4 Seri No’lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nin 2. maddesiyle eklenen bölüm)

17.8. Tasfiye edilerek ticaret sicilinde tüzel kişiliği sona eren kurumlar vergisi mükellefleri hakkında yapılacak tarhiyatlar

15 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği ile değiştirilmiştir. Değişik bölüm:RG-25/05/2018-30431) 5520 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin dokuzuncu fıkrası, 7103 sayılı Kanunun 74 üncü maddesiyle 27/3/2018 tarihi itibarıyla yürürlükten kaldırılmıştır.
Yine 7103 sayılı Kanunun 9 uncu maddesiyle, 27/3/2018 tarihinden itibaren yürürlüğe girmek üzere 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 10 uncu maddesine beşinci fıkra eklenmiş olup söz konusu fıkrada, tasfiye edilerek tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmiş olan mükellefler hakkında, tasfiye öncesi ve tasfiye dönemlerine ilişkin her türlü vergi tarhiyatı ve ceza kesme işlemine ilişkin düzenlemelere yer verilmiştir.

Buna göre, tasfiye edilerek tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmiş olan kurumlar vergisi mükellefleriyle ilgili, tasfiye öncesi ve tasfiye dönemlerine ilişkin olarak 27/3/2018 tarihinden sonra yapılacak her türlü vergi tarhiyatı ve ceza kesme işleminde Vergi Usul Kanununun 10 uncu maddesinin beşinci fıkrası hükümlerinin dikkate alınması gerekmektedir.(*)
(*)15 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği ile değiştirilmeden önceki hali:
(Ek:RG-13/8/2009-27318)

5904 sayılı Kanunla Kurumlar Vergisi Kanununun 17 nci maddesine eklenen dokuzuncu fıkra uyarınca, tasfiye edilerek tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmiş olan mükelleflerin, tasfiye öncesi ve tasfiye dönemlerine ilişkin olarak yapılacak her türlü vergi tarhiyatı ve kesilecek cezalar, müteselsilen sorumlu olmak üzere; tasfiye öncesi dönemler için kanuni temsilcilerden, tasfiye dönemi için ise tasfiye memurlarından herhangi biri adına yapılacaktır. Limited şirket ortakları, tasfiye öncesi dönemlerle ilgili bu kapsamda doğacak amme alacaklarından şirkete koydukları sermaye hisseleri oranında sorumlu olacaklardır. Tasfiye dönemi için tasfiye memurlarının sorumluluğu, tasfiye sonucu dağıtılan tasfiye artığı tutarıyla sınırlı olacaktır.

Anılan hüküm, maddenin yürürlüğe girdiği 3/7/2009 tarihinden itibaren konu ile ilgili olarak yapılan her türlü vergi tarhiyatı ve kesilen cezalar hakkında uygulanacaktır.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/tasfiye-sonundaki-kapanis-kaydi-ne-zaman-yapilir/feed/ 0
SMMM stajyerleri tasfiye memuru olabilir mi? https://www.muhasebenews.com/smmm-stajyerleri-tasfiye-memuru-olabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/smmm-stajyerleri-tasfiye-memuru-olabilir-mi/#respond Tue, 27 Feb 2024 07:54:32 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149427 SMMM stajyerleri tasfiye memuru olarak bir firmada görev alabilirler mi?

SMMM Meslek mensupları ve SMMM stajyerleri tasfiye memuru olamaz. Tasfiye memurluğu ticari faaliyeti yöneten kişidir. (3568 SK Md.45 ticaret yasağı)

 

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/smmm-stajyerleri-tasfiye-memuru-olabilir-mi/feed/ 0
Tasfiye kararını yönetim kurulu alabilir mi? https://www.muhasebenews.com/tasfiye-kararini-yonetim-kurulu-alabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/tasfiye-kararini-yonetim-kurulu-alabilir-mi/#respond Tue, 27 Feb 2024 07:40:12 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149430 Yönetim kurulu süresi biten imza yetkilisi olmayan A.Ş. tasfiyeye etmek istiyoruz. MERSİS üzerinden tasfiye işlemlerini yaparken tasfiye memurunun yanı sıra yönetim kurulu üyesi ataması yapılması gerekli midir? Yönetim kurulu tasfiye kararı alabilir mi?

Yönetim kurulu tasfiye kararı alamaz.

Önce şirket genel kurulu yapılmalı ve yönetim kurulu seçilmeli ve bu husus tescil edilmelidir. Ardından seçilen yönetim kurulu genel kurulu toplantıya çağırmalıdır. Yapılacak genel kurulda tasfiye kararı alınmalı, Tasfiye müdürü seçilmelidir.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/tasfiye-kararini-yonetim-kurulu-alabilir-mi/feed/ 0
Tasfiye sonu beyannamesi ne zaman verilecektir? https://www.muhasebenews.com/tasfiye-sonu-beyannamesi-ne-zaman-verilecektir/ https://www.muhasebenews.com/tasfiye-sonu-beyannamesi-ne-zaman-verilecektir/#respond Mon, 26 Feb 2024 22:00:10 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149436 Herhangi yapılacak işlemi olmayan bir şirkette tasfiye kapanış kaydı 3 aylık süre dolduktan sonra mı yapılması gerekir 3.ayın dolduğu tarihte mi ay ortasında süre dolduğunda ay sonunda yapılan tahakkuklar yapılmayabilir mi?

Tasfiyenin sonlandırılması TTK’ya göre 3 ay olarak belirlenmiştir. ANCAK KVK’da değişiklik yapılmadığın için bu süre değişikliğinin önemi yoktur.

Tasfiyeye giriş için Kurumlar Vergisi Beyannamesi; Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 14. maddesinde de belirtildiği üzere hesap döneminin kapandığı ayı takip eden 4.ayın birinci gününden son günü sonuna kadar Örnek: Tasfiye giriş beyannamesi;

01/01/2023 -10/12/2023 dönemi için beyanname yukarıdaki tanıma göre; 01-30/Nisan /2024 tarihinde verilecektir. Bu tarih den önce Beyanname verilemez.


Şirketin tasfiyesi ile ilgili Kurumlar Vergisi Kanununun Genel Uygulama Tebliği’nde yer alan açıklamalar aşağıda verilmiştir.


17. Tasfiye
17.1. Tasfiye dönemi

Her ne sebeple olursa olsun, tasfiye haline giren kurumların vergilendirilmesinde hesap dönemi yerine tasfiye dönemi geçerli olacaktır.

Tasfiye, kurumun tasfiyeye girmesine ilişkin genel kurul kararının tescil edildiği tarihte başlar ve tasfiye kararının tescil edildiği tarihte sona erer.

Başlangıç tarihinden aynı takvim yılı sonuna kadar olan dönem ile bu dönemden sonraki her takvim yılı ve tasfiyenin sona erdiği dönem için ilgili takvim yılı başından tasfiyenin bitiş tarihine kadar olan dönem bağımsız bir tasfiye dönemi sayılır.
Tasfiyenin aynı takvim yılı içinde sona ermesi halinde tasfiye dönemi, kurumun tasfiye haline girdiği tarihte başlayacak ve tasfiyenin bittiği tarihe kadar devam edecektir.

Örnek 1:
Tasfiyenin aynı yıl içinde sonuçlanması hali:
Kurumun tasfiyeye giriş tarihi: 18/1/2006
Tasfiyenin bitiş tarihi: 12/12/2006
Tasfiye dönemi : 18/1/2006-12/12/2006

Örnek 2:
Tasfiyenin bir yıldan fazla devam etmesi hali:
Kurumun tasfiyeye giriş tarihi: 15/4/2006
Tasfiyenin bitiş tarihi: 4/6/2008
I. Tasfiye dönemi : 15/4/2006-31/12/2006
II. Tasfiye dönemi: 1/1/2007-31/12/2007
III. Tasfiye dönemi: 1/1/2008-4/6/2008

17.1.1. Tasfiyenin zararla kapanması halinde düzeltme

Tasfiyenin zararla kapanması halinde tasfiye sonucu, önceki tasfiye dönemlerine doğru düzeltilir ve önceki dönemlerde fazla ödenen vergiler mükellefe iade edilir. Nihai tasfiye sonucunda matrah beyan edilmesi halinde önceki tasfiye dönemlerinin düzeltilmesi söz konusu olmaz.

Tasfiye işlemleri sürerken vergi oranında meydana gelecek değişmeler söz konusu düzeltme işleminin yapılmasını gerektirmeyecektir. Düzeltme işlemleri ancak son tasfiye döneminin zararla sonuçlanması halinde yapılacaktır.

Örnek 3:

3/6/2006 tarihinde tasfiyeye giren bir kurumda tasfiye 15/4/2009 tarihinde tamamlanmıştır. Bu kurumda 3/6/2006 – 31/12/2006 tarihleri arasındaki dönem birinci tasfiye dönemini, 2007 ve 2008 yılları ikinci ve üçüncü tasfiye dönemlerini, 1/1/2009 – 15/4/2009 tarihleri arasındaki dönem dördüncü ve son tasfiye dönemini oluşturacaktır.

Kurum;
I. Tasfiye döneminde 20.000 TL Kazanç,
II. Tasfiye döneminde 150.000 TL Kazanç,
III. Tasfiye döneminde 50.000 TL Zarar,
Son tasfiye döneminde ise 25.000 TL Zarar,

bildirmiştir.

Bu beyanlara göre ilk iki dönemde (4.000 + 30.000 =) 34.000 TL kurumlar vergisi ödenmiştir.
Oysa tasfiyenin kesin ve nihai sonucuna göre kâr; [(20.000 + 150.000) – (50.000 + 25.000) =] 95.000.- YTL’dir. Bu matrah üzerinden ödenmesi gereken kurumlar vergisi ise 19.000.- YTL olacaktır.Bu durumda (34.000 – 19.000 =) 15.000.- YTL kuruma iade olunacaktır.

17.1.2. Tasfiyede zamanaşımı

Bir yıldan fazla süren tasfiyelerde tarh zamanaşımı, tasfiyenin sona erdiği dönemi izleyen yıldan başlar.

Örnek 4:
11/2/2002 tarihinde tasfiyeye giren bir kurumda tasfiyenin 4/6/2006 tarihinde sonuçlanmış olması halinde tarh zamanaşımı 1/1/2007 tarihinden itibaren başlar ve 31/12/2011 tarihine kadar 11/2/2002 – 4/6/2006 tarihlerini kapsayan tasfiye dönemleri için tarhiyat yapılabilir.

17.2. Tasfiyeden vazgeçilmesi

Tasfiyeden vazgeçilmesi halinde, kurum hakkında tasfiye hükümleri uygulanmaz. Bu durumda tasfiyeden vazgeçme kararı, bu kararın alındığı tasfiye döneminin başından itibaren geçerli olacak, tasfiyeden vazgeçme kararının alındığı tarihe kadar verilen tasfiye dönemi beyannameleri, normal faaliyet beyannamelerinin yerine geçecektir.

Tasfiyesinden vazgeçilen kurumun geçici vergiyle ilgili yükümlülükleri de tasfiyeden vazgeçilmesine ilişkin kararın alındığı tarihi kapsayan geçici vergilendirme dönemi başından itibaren başlayacaktır.

Örnek 5:
Kurumun tasfiyeye giriş tarihi : 14/2/2006
Tasfiyeden vazgeçme tarihi : 15/4/2008
I. Tasfiye dönemi :14/2/2006-31/12/2006
II. Tasfiye dönemi: 1/1/2007-31/12/2007
Normal beyan dönemi: 1/1/2008-31/12/2008

Örnekten de anlaşılacağı üzere, tasfiyeden vazgeçme kararının alındığı tarihin içinde bulunduğu yıl başı itibarıyla normal beyan dönemine geçilmekte ve söz konusu tasfiyeden vazgeçme kararına ilişkin tarihin (15/4/2008) içinde bulunduğu üç aylık geçici vergi döneminin başından (1/4/2008) itibaren geçici vergi yükümlülüğü başlamaktadır.

17.3. Tasfiye beyannameleri

Tasfiye beyannamesi, tasfiyenin aynı takvim yılı içinde başlayıp sonuçlanması halinde, tasfiyenin sonuçlandığı tarihten itibaren otuz gün içinde kurumun bağlı olduğu vergi dairesine verilecektir.

Tasfiyeye giriş tarihi ile tasfiyenin sonuçlanma tarihinin farklı takvim yıllarında gerçekleşmesi durumunda, her bir tasfiye dönemine ilişkin tasfiye beyannamesi, tasfiye memuru tarafından tasfiye döneminin kapandığı ayı izleyen dördüncü ayın birinci gününden yirmibeşinci günü akşamına kadar mükellefin bağlı olduğu vergi dairesine verilecektir. Tasfiyenin sona erdiği döneme ilişkin tasfiye beyannamesi ise tasfiyenin sonuçlandığı tarihten itibaren otuz gün içinde kurumun bağlı olduğu vergi dairesine verilecektir.

Örnek 6:
Kurumun tasfiyeye giriş tarihi: 4/6/2006
Tasfiyenin sonuçlandığı tarih:15/4/2008
Kıst dönem için beyanname verme süresi (1/1/2006 – 3/6/2006): 1-25/10/2006
I. Tasfiye dönemi için beyanname verme süresi (4/6/2006– 31/12/2006): 1-25/4/2007
II. Tasfiye dönemi için beyanname verme süresi (1/1/2007–31/12/2007) : 1-25/4/2008
III. Tasfiye dönemi için beyanname verme süresi (1/1/2008–15/4/2008): 15/5/2008
Bu şekilde verilecek olan beyannamelere, bilanço ve gelir tablosu ile tasfiye bilançosuna göre ortaklara dağıtılan paralar ve diğer değerlerin ayrıntılı bir listesi de eklenecektir.

17.4. Tasfiye kârı

Tasfiye halindeki kurumların vergi matrahı tasfiye kârıdır. Tasfiye kârı, tasfiye döneminin sonundaki servet değeri ile tasfiye döneminin başındaki servet değeri arasındaki olumlu farktır.
Tasfiye kârı hesaplanırken;

– Ortaklar veya kurum sahiplerine tasfiye esnasında avans olarak veya diğer şekillerde yapılan her türlü ödemeler tasfiyenin sonundaki servet değerine,

– Mevcut sermayeye ilave olarak ortaklar veya sahipleri tarafından yapılan ödemeler ile tasfiye esnasında elde edilen ve vergiden istisna edilmiş olan kazanç ve iratlar da tasfiye döneminin başındaki servet değerine
eklenecektir.

Bununla birlikte, hisselerine mahsuben ortaklara dağıtılan, satılan, devredilen veya kurum sahibine iade olunan iktisadi kıymetlerin değerleri dağıtımın, satışın, devrin veya iadenin yapıldığı gün itibarıyla Kurumlar Vergisi Kanununun transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı hükümlerine göre belirlenecektir.

Ayrıca, tasfiye kârının hesaplanması sırasında, Kanunun indirilecek giderler, zarar mahsubu, diğer indirimler ve kabul edilmeyen indirimlerle ilgili madde hükümleri de dikkate alınacaktır.

Özel kanunlarında tasfiye işlemlerine ilişkin herhangi bir hüküm bulunmayan iktisadi kamu kuruluşları ile dernek veya vakıflara ait iktisadi işletmelerden tüzel kişiliği haiz olmayanların mükellefiyeti, şahıs işletmelerinde olduğu gibi işin bırakılmasıyla sona erecektir. Bu tür işletmelerde tasfiye, mevcut iktisadi kıymetler, ya satılmak ya da bağlı olduğu kurum, dernek veya vakfa fatura edilerek işletmeden çekilmek suretiyle sonuçlandırılacaktır. Bu kapsamda işi bırakan mükelleflerin ilgili döneme ait kurumlar vergisi beyannameleri ise Kurumlar Vergisi Kanununun 14 üncü maddesinde belirtilen sürede verilecektir.

17.5. Servet değeri

Tasfiye döneminin başındaki ve sonundaki servet değeri, kurumun tasfiye dönemi başındaki ve sonundaki bilançosunda görülen öz sermayesidir. Bir yıldan fazla süren tasfiyelerde; izleyen tasfiye dönemlerinin başındaki servet değeri, bir önceki dönemin son bilançosunda görülen servet değeridir.

Aşağıda belirtilenler dışında kalan her çeşit karşılıklar ile dağıtılmamış kazançlar bu sermayeye dahildir:
– Vergi kanunlarına göre ayrılmış olan her türlü amortismanlar ve karşılıklar ile sigorta şirketlerinin teknik karşılıkları,
– Hissedar veya sahip olmayan kimselere dağıtılacak olan kazanç kısmı.

17.6. Tasfiye memurlarının sorumluluğu

Tasfiye memurları, kurumun tahakkuk etmiş vergileri ile tasfiye beyannamelerine göre hesaplanan vergiler ve diğer itirazlı tarhiyatlar için 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 207 nci maddesine uygun bir karşılık ayırmadan aynı Kanunun 206 ncı maddesinin dördüncü sırasında yazılı alacaklılara ödeme ve ortaklara paylaştırma yapamazlar. Aksi takdirde, bu vergilerin asıl ve zamları ile vergi cezalarından şahsen ve müteselsilen sorumlu olurlar.

Yukarıda belirtilen vergiler ile tasfiye işleminin incelenmesi sonucu tarh edilecek vergilerin asılları ve zamları, tasfiye kalanı üzerinden kendisine paylaştırma yapılan ortaklardan aranacağı gibi tasfiye sırasında dağıtım, devir, iade veya satış gibi yollarla kendisine bir iktisadi kıymet aktarılan ortaklardan da aranabilecektir. Ortaklardan tahsil edilmiş olan vergi asılları için ayrıca tasfiye memurlarına başvurulmayacaktır.

Tasfiye memurları, Kanunun 17 nci maddesi gereğince ödedikleri vergilerin asıllarından dolayı, tasfiye sırasında kendisine bir iktisadi kıymet aktarılan veya tasfiye kalanından pay alan ortaklara rücu edebilirler. Ortakların aldığı bu değerlerin vergileri karşılamaya yetmemesi durumunda ise İcra ve İflas Kanununun 207 nci maddesine uygun oranlar dahilinde aynı Kanunun 206 ncı maddesinin dördüncü sırasında yazılı alacakları tamamen veya kısmen tahsil eden alacaklılara da rücu edebileceklerdir.

17.7. Tasfiye işlemlerinin incelenmesi

Tasfiye işlemlerinin incelenmesi talebini içeren dilekçenin vergi dairesine verilmesinden itibaren en geç üç ay içinde vergi incelemelerine başlanacak, vergi incelemesinin bitmesini takip eden otuz gün içinde de vergi dairesi, söz konusu vergi incelemesinin sonucunu tasfiye memurlarına bildireceklerdir. Buna göre, kurumdan aranan vergilerin sonucu alınıncaya kadar tasfiye memurlarının Kanunun 17 nci maddesine göre varolan sorumlulukları devam edecektir.

Maliye Bakanlığı; mükelleflerin hukuki statülerini, faaliyet gösterdikleri alanları ve tasfiyeye giriş tarihindeki aktif büyüklüklerini dikkate almak suretiyle tasfiye işlemlerine yönelik inceleme yaptırmamaya yetkilidir.
(4 Seri No’lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nin 2. maddesiyle eklenen bölüm)

17.8. Tasfiye edilerek ticaret sicilinde tüzel kişiliği sona eren kurumlar vergisi mükellefleri hakkında yapılacak tarhiyatlar

15 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği ile değiştirilmiştir. Değişik bölüm:RG-25/05/2018-30431) 5520 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin dokuzuncu fıkrası, 7103 sayılı Kanunun 74 üncü maddesiyle 27/3/2018 tarihi itibarıyla yürürlükten kaldırılmıştır.
Yine 7103 sayılı Kanunun 9 uncu maddesiyle, 27/3/2018 tarihinden itibaren yürürlüğe girmek üzere 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 10 uncu maddesine beşinci fıkra eklenmiş olup söz konusu fıkrada, tasfiye edilerek tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmiş olan mükellefler hakkında, tasfiye öncesi ve tasfiye dönemlerine ilişkin her türlü vergi tarhiyatı ve ceza kesme işlemine ilişkin düzenlemelere yer verilmiştir.

Buna göre, tasfiye edilerek tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmiş olan kurumlar vergisi mükellefleriyle ilgili, tasfiye öncesi ve tasfiye dönemlerine ilişkin olarak 27/3/2018 tarihinden sonra yapılacak her türlü vergi tarhiyatı ve ceza kesme işleminde Vergi Usul Kanununun 10 uncu maddesinin beşinci fıkrası hükümlerinin dikkate alınması gerekmektedir.(*)
(*)15 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği ile değiştirilmeden önceki hali:
(Ek:RG-13/8/2009-27318)

5904 sayılı Kanunla Kurumlar Vergisi Kanununun 17 nci maddesine eklenen dokuzuncu fıkra uyarınca, tasfiye edilerek tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmiş olan mükelleflerin, tasfiye öncesi ve tasfiye dönemlerine ilişkin olarak yapılacak her türlü vergi tarhiyatı ve kesilecek cezalar, müteselsilen sorumlu olmak üzere; tasfiye öncesi dönemler için kanuni temsilcilerden, tasfiye dönemi için ise tasfiye memurlarından herhangi biri adına yapılacaktır. Limited şirket ortakları, tasfiye öncesi dönemlerle ilgili bu kapsamda doğacak amme alacaklarından şirkete koydukları sermaye hisseleri oranında sorumlu olacaklardır. Tasfiye dönemi için tasfiye memurlarının sorumluluğu, tasfiye sonucu dağıtılan tasfiye artığı tutarıyla sınırlı olacaktır.

Anılan hüküm, maddenin yürürlüğe girdiği 3/7/2009 tarihinden itibaren konu ile ilgili olarak yapılan her türlü vergi tarhiyatı ve kesilen cezalar hakkında uygulanacaktır.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/tasfiye-sonu-beyannamesi-ne-zaman-verilecektir/feed/ 0
Şirketin tasfiye öncesi zararı geçmiş yıl zararları hesabında mı takip edilir? https://www.muhasebenews.com/sirketin-tasfiye-oncesi-zarari-gecmis-yil-zararlari-hesabinda-mi-takip-edilir/ https://www.muhasebenews.com/sirketin-tasfiye-oncesi-zarari-gecmis-yil-zararlari-hesabinda-mi-takip-edilir/#respond Sat, 03 Feb 2024 07:16:33 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149116 Yıl içerisinde tasfiyeye giren şirketin tasfiye öncesinden gelen dönem zararı tasfiye halindeki şirkette geçmiş yıl zararına mı alınır?

Evet. Geçmiş dönem (yıl) zararı hesabında yer alır.

 

Örnek yevmiye maddesi

__________ /__________

590 (B)

570 (A)

__________ /__________

 

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sirketin-tasfiye-oncesi-zarari-gecmis-yil-zararlari-hesabinda-mi-takip-edilir/feed/ 0
Tasfiye sonunda sermaye hesabı nasıl kapatılır? https://www.muhasebenews.com/tasfiye-sonunda-sermaye-hesabi-nasil-kapatilir/ https://www.muhasebenews.com/tasfiye-sonunda-sermaye-hesabi-nasil-kapatilir/#respond Sat, 03 Feb 2024 07:14:11 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149117 Limited Şirketi tasfiyeye girdi. Sermaye hesabındaki rakam kalması mı gerekiyor yoksa kapatmak mı gerekir hangi hesapla kapatılır?

Tasfiye sonunda sermaye  hesabında kalan tutar ortaklara payları oranında iade edilir ve hesap kapatılır.

Bazı örnekler:

__________ /__________

500 (B)

102 (A)

__________ /__________

__________ /__________

500 (B)

100 (A)

__________ /__________


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/tasfiye-sonunda-sermaye-hesabi-nasil-kapatilir/feed/ 0
Tasfiyeye giren şirket için e-Birlik ve GİB sisteminde yeni SMMM sözleşmesi yapmaya gerek var mı? https://www.muhasebenews.com/tasfiyeye-giren-sirket-icin-e-birlik-ve-gib-sisteminde-yeni-smmm-sozlesmesi-yapmaya-gerek-var-mi/ https://www.muhasebenews.com/tasfiyeye-giren-sirket-icin-e-birlik-ve-gib-sisteminde-yeni-smmm-sozlesmesi-yapmaya-gerek-var-mi/#respond Sat, 03 Feb 2024 06:51:38 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149121 Tasfiyeye giren şirket için e-Birlik ve GİB’deki sözleşmede güncelleme ya da yeni bir sözleşme gibi herhangi bir işlem yapmaya gerek var mı?

Tasfiyeye giren şirketin vergi numarası değişmediği için özel bir işlem yapılmaz. Beyannameler verilmeye devam edilir. Yeni sözleşme düzenlenmez.


İLİNTİLİ İÇERİK

Tasfiye Halinde Olan Şirketlerin E-Defter Gönderme Yükümlülüklerinde Bir Farklılık Var Mı?

SMMM mesleğini bağımsız olarak icra etmeyenler tasfiye memuru olabilir mi?

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/tasfiyeye-giren-sirket-icin-e-birlik-ve-gib-sisteminde-yeni-smmm-sozlesmesi-yapmaya-gerek-var-mi/feed/ 0
Tasfiye Halinde Olan Şirketlerin E-Defter Gönderme Yükümlülüklerinde Bir Farklılık Var Mı? https://www.muhasebenews.com/tasfiye-halinde-olan-sirketlerin-e-defter-gonderme-yukumluluklerinde-bir-farklilik-var-mi/ https://www.muhasebenews.com/tasfiye-halinde-olan-sirketlerin-e-defter-gonderme-yukumluluklerinde-bir-farklilik-var-mi/#respond Tue, 02 Jan 2024 16:01:36 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=148219 Dönem içinde kapanışı yapılan e-Defter mükellefinin defter kapanışı ile ilgili yapması gerekenler nelerdir? Tasfiye süreci e-Defter hakkında da bilgi verebilir misiniz?

Tasfiye sürecinde de e-defter tutulmalıdır. Normal defter beratları süresinde gönderilmeye devam edilmelidir. Özellikli bir durum yoktur. Tasfiye sonuna kadar aktif firmalarda olduğu gibi e-Defterler gönderilmeye devam edecektir.

 

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/tasfiye-halinde-olan-sirketlerin-e-defter-gonderme-yukumluluklerinde-bir-farklilik-var-mi/feed/ 0
SMMM mesleğini bağımsız olarak icra etmeyenler tasfiye memuru olabilir mi? https://www.muhasebenews.com/smmm-meslegini-bagimsiz-olarak-icra-etmeyenler-tasfiye-memuru-olabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/smmm-meslegini-bagimsiz-olarak-icra-etmeyenler-tasfiye-memuru-olabilir-mi/#respond Thu, 07 Dec 2023 17:28:25 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=148007 Bir meslek mensubunun yanında sigortalı olarak çalışmaktayım. Meslek Mensubu tarafından hizmet verilen şirketlerden herhangi birisine tasfiye memuru olarak atanabilir miyim? Aktif olarak SMMM mesleğini icra etmiyorum. Çalıştığım meslek mensubunun yanında da SMMM unvanımı kullanmıyorum. 3568 sayılı meslek kanunumuzun 45.maddesi hükümleri bu durumda tarafımı kapsamakta mıdır?

Serbest meslek mükellefi olarak mesleği icra etmediğiniz için tasfiye memuru olarak atanabilirsiniz.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/smmm-meslegini-bagimsiz-olarak-icra-etmeyenler-tasfiye-memuru-olabilir-mi/feed/ 0
Tasfiye halinde olan şirkette Yeni Nesil ÖKC kullanma mecburiyeti var mıdır? https://www.muhasebenews.com/tasfiye-halinde-olan-sirkette-yeni-nesil-okc-kullanma-mecburiyeti-var-midir/ https://www.muhasebenews.com/tasfiye-halinde-olan-sirkette-yeni-nesil-okc-kullanma-mecburiyeti-var-midir/#respond Mon, 16 Oct 2023 07:47:22 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=147123

T.C.
GELİR İDARESİ   BAŞKANLIĞI
KONYA VERGİ   DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef   Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü

İVEDİ VE GÜNLÜDÜR

Sayı

:

48349025-105[3100-71459]-8585

18/02/2016

Konu

:

Yeni Nesil ÖKC Kullanımı Hk.

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, oto yedek parça satışı faaliyetinizden dolayı ödeme kaydedici cihazı kullanmak mecburiyetinde olduğunuzu belirterek, firmanızın 02.10.2015 tarihinde tasfiyeye girmesi sebebiyle 01.01.2016 tarihinde yeni nesil ödeme kaydedici cihaz kullanıp kullanmayacağınız hakkında Başkanlığımızdan görüş talep edilmektedir.

426 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin 2 numaralı bölümünün son paragrafında Vergi Usul Kanununun mükerrer 257’nci maddesiyle Bakanlığımıza tanınan yetkiye dayanılarak “… satışı yapılan malları aynen veya işlendikten sonra satışını yapanlar dışındaki kimselere satan veya aynı kimselere hizmet veren birinci ve ikinci sınıf tüccarlara (perakende teslimde bulunan veya hizmet ifa eden) Vergi Usul Kanununa göre fatura vermek zorunda olmadıkları mal satışları veya hizmet ifalarının belgelendirilmesinde (6.12.1984 tarihli ve 3100 sayılı Katma Değer Vergisi Mükelleflerinin Ödeme Kaydedici Cihazları Kullanmaları Mecburiyeti Hakkında Kanuna göre kullanmak zorunda oldukları ödeme kaydedici cihazların yerine) “Yeni Nesil Ödeme Kaydedici Cihazları” kullanma mecburiyeti getirilmiştir.

25/12/2015 gün ve 29573 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 466 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde, “…Yeni Nesil Ödeme Kaydedici Cihazları kullanma mecburiyeti; 2014 yılı satışları veya gayrisafi iş hasılatı dikkate alınarak aşağıdaki şekilde yeniden belirlenmiş olup, 2014 yılı satışları veya gayri safi iş hasılatı:

–  1 milyon TL’yi aşan mükellefler için, 1/4/2016 tarihinden,

–  1 milyon TL’den 500 Bin TL’ye kadar olan mükellefler için, 1/7/2016 tarihinden,

–  500 Bin TL ile 150 Bin TL arasında olan mükellefler için, 1/10/2016 tarihinden,

–  150 Bin TL’den az olan mükellefler için, 1/1/2017 tarihinden,

itibaren Yeni Nesil Ödeme Kaydedici Cihaz kullanma mecburiyeti başlayacaktır.

Nitelikleri 10/5/1991 tarihli ve 20867 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Katma Değer Vergisi Mükelleflerinin Ödeme Kaydedici Cihazları Kullanmaları Mecburiyeti Hakkında Kanunla İlgili Genel Tebliğ Seri No: 31’de belirlenmiş olan “Bilgisayar Bağlantılı Ödeme Kaydedici Cihazları”  kullanan mükellefler için Yeni Nesil Ödeme Kaydedici Cihaz kullanma mecburiyetinin başlama tarihi; bu tür cihazların, aynı veya şube şeklindeki işyerlerinde çok sayıda kullanılıyor olmaları, birbirleri ile olduğu kadar değişik çevre birimleri ile de entegre olacak şekilde kullanılmaları, farklı teknik özelliklere sahip olmaları gibi nedenlerle ve bu cihazların kullanıldığı işyerlerinin Yeni Nesil Ödeme Kaydedici Cihaz sistemine en uygun şekilde entegrasyonunu sağlamak amacıyla, yukarıda yer verilen yıllık satış ve gayri safi iş hasılatı tutarlarına bağlı olmaksızın, 1/1/2017 olarak belirlenmiştir….” açıklamaları yer almaktadır.

Diğer taraftan; Vergi Usul Kanunun 161’inci maddesine göre, işi bırakma vergiye tabi olmayı gerektiren muamelelerin tamamen durdurulması ve sona erdirilmesini ifade eder. İşlerin herhangi bir sebep yüzünden geçici bir süre için durdurulması işi bırakma sayılmaz. Aynı Kanun’un 162’inci maddesine göre ise tasfiye ve iflas hallerinde, mükellefiyetin vergi ile ilgili muamelelerin tamamen sona erdirilmesine kadar devam etmesi ve bu hallerde tasfiye memurları veya iflas dairesi tarafından, tasfiye veya iflas kararlarını ve tasfiyenin veya iflasın kapandığının vergi dairesine ayrı ayrı bildirilmesi zorunludur.

Tüzel kişilerin mükellefiyetlerinin sona erdirilmesi tasfiye ve iflas hallerinde söz konusu olmaktadır. Bir başka ifadeyle mükellefin işi bırakmış sayılabilmesi için işi ile ilgili tedarik işlemlerini durdurmasının yanı sıra, işletmede bulunan emtia stokları ile diğer döner ve sabit değerlerinin de elden çıkarılması veya bu varlıkların işletme sahiplerince işletmeden çekilmiş olması, tüzel kişiliğe haiz mükelleflerin ayrıca tasfiye sürecinin tamamlanarak ticaret unvanlarının sicilden silinmesi gerekmektedir.

Yukarıdaki açıklamalar uyarınca, tasfiye süreci sona ermemiş olan firmanızın halen faaliyetine devam ediyor olması nedeniyle tasfiye işlemi sona erinceye kadar işletmenizden yapacağınız perakende nitelikli mal satışları ve hizmet ifalarınızın belgelendirilmesinde (yeni nesil ödeme kaydedici cihaz kullanma mecburiyetiniz başlayıncaya kadar), mevcut ödeme kaydedici cihazı kullanmanız, 466 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde belirtilen ve durumunuza uyan yeni nesil ödeme kaydedici cihaz kullanma mecburiyetinizin başladığı tarih itibariyle tasfiye işleminin tamamlanmamış olması halinde ise bu tarihten itibaren yeni nesil ödeme kaydedici cihaz alarak kullanmanız gerekmektedir.


Kaynak: GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/tasfiye-halinde-olan-sirkette-yeni-nesil-okc-kullanma-mecburiyeti-var-midir/feed/ 0