sondaj – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Thu, 22 Sep 2022 09:05:04 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Kiralık araziye vurulan sondaj maliyeti hangi hesapta takip edilecek? https://www.muhasebenews.com/kiralik-araziye-vurulan-sondaj-maliyeti-hangi-hesapta-takip-edilecek/ https://www.muhasebenews.com/kiralik-araziye-vurulan-sondaj-maliyeti-hangi-hesapta-takip-edilecek/#respond Wed, 21 Sep 2022 23:54:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=131972 Kirada olduğumuz hayvancılık yaptığımız bir araziye sondaj vursak bu sondaj maliyetlerini özel maliyetler hesabına mi almalıyız yoksa 251 yeraltı yer ustu düzenlerini mi almalıyız?

Kiralan iş yeri veya arazi üzerine yapılacak harcamalar 264 hesaba yazılır. Mülkiyeti size ait olsa idi 251 hesap kullanılacaktı.

251. YERALTI VE YERÜSTÜ DÜZENLERİ
Herhangi bir işin gerçekleşmesini sağlamak veya kolaylaştırmak için; yeraltında veya yerüstünde inşa edilmiş her türlü yol, hark, köprü, tünel, bölme, sarnıç, iskele vb. yapıların izlendiği hesaptır.
264. ÖZEL MALİYETLER
Kiralanan gayrimenkullerin geliştirilmesi veya ekonomik değerinin sürekli olarak artırılması amacıyla yapılan giderler ile (normal bakım, onarım ve temizleme giderleri hariç) bu gayrimenkulün kullanılması için yapılıp kira süresinin sonunda mal sahibine bırakılacak olan, varlıkların bedellerini kapsar.
İşleyişi :
Yapılan harcamalar hesaba borç kaydedilir. Bu harcamalar kira süresi içerisinde, kira süresinin beş yıldan fazla olması durumunda da beş yılda eşit tutarlarla, amorti edilir.

Kira sözleşmesi; süre bitiminden önce feshedilen bir işyeri için katlanılmış özel maliyet bedelinin, fesihten sonraki yılda gider yazılabilme imkanı var mıdır? 

Kiralanan gayrimenkulün kira süresi dolmadan kiracısı tarafından boşaltılması durumunda, boşaltma tarihi itibariyle henüz itfa edilmemiş olan özel maliyet bedelleri boşaltmanın gerçekleştiği yılda bir defada gider olarak kaydedilir.


T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Usul Grup Müdürlüğü

Sayı:67854564-105[1741 / 6777]-E.149070

Tarih: 01.06.2020

Konu : Kira müddeti belli olmayan işyeri için özel maliyet kapsamında yapılan harcamaların itfası hk.

İlgide kayıtlı özelge talep formunun incelenmesinden, şirketinizin … A.Ş.’nin yetkili ana bayisi ve servisi olarak hizmet verdiği, … A.Ş. tarafından talep edilen şartların şirketiniz tarafından yerine getirilmesi halinde işletme hakkı sözleşmesinin her yıl yenilendiği, kiracısı olduğunuz iş yerine ilişkin kira sözleşmesinin süresinin bir yıl olduğu ve işletme hakkı sözleşmenizin her yıl yenilenmesine bağlı olarak öteden beri her yıl işyerinizin kira sözleşmesinin de her yıl yenilendiği, … A.Ş.’nin yeni talebine istinaden 2019 yılı sonunda ve 2020 yılı başında kiracısı olunan gayrimenkule dekorasyon ve yeni bir kat çıkma şeklinde yatırım harcaması yapılacağından bahisle, söz konusu harcamaların Vergi Usul Kanununun özel maliyetlerin itfasına ilişkin hükümleri kapsamında kaç yılda itfa edileceği hususunda Başkanlığımız görüşünün istenildiği anlaşılmıştır.

213 sayılı Vergi Usul Kanunun;

– 3 üncü maddesinde, “A) Vergi kanunlarının uygulanması: …

Vergi kanunları lafzı ve ruhu ile hüküm ifade eder. Lafzın açık olmadığı hallerde vergi kanunlarının hükümleri, konuluşundaki maksat, hükümlerin kanunun yapısındaki yeri ve diğer maddelerle olan bağlantısı gözönünde tutularak uygulanır.

B) İspat: Vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti esastır.

…”,

– 272 nci maddesinde, “Normal bakım, tamir ve temizleme giderleri dışında, gayrimenkulü veya elektrik üretim ve dağıtım varlıklarını genişletmek veya iktisadi kıymetini devamlı olarak artırmak maksadıyla yapılan giderler, gayrimenkulün veya elektrik üretim ve dağıtım varlıklarının maliyet bedeline eklenir.

(Bir geminin iktisap tarihindeki süratini fazlalaştırmak, yolcu ve eşya yükleme ve barındırma tertibatını genişletmek veya değiştirmek suretiyle iktisadi kıymetini devamlı olarak artıran giderlerle bir motorlu kara nakil vasıtasının kasa veya motorunun yenisi ile değiştirilmesi veya alımında mevcut olmayan yeni bir tertibatın eklenmesi için yapılan giderler maliyet bedeline eklenmesi gereken giderlerdendir.)

Gayrimenkuller kira ile tutulmuş ise veya elektrik üretim ve dağıtım varlıklarının işletme hakkı verilmiş ise, kiracı veya işletme hakkına sahip tüzel kişi tarafından yapılan bir ve ikinci fıkralardaki giderler bunların özel maliyet bedeli olarak ayrıca değerlenir. Kiracının veya işletme hakkına sahip tüzel kişinin faaliyetini icra için vücuda getirdiği tesisata ait giderler de bu hükümdedir…”,

– 313 üncü maddesinde, “İşletmede bir yıldan fazla kullanılan ve yıpranmaya, aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz bulunan gayrimenkullerle 269 uncu madde gereğince gayrimenkul gibi değerlenen iktisadi kıymetlerin, alet, edevat, mefruşat, demirbaş ve sinema filmlerinin birinci kısımdaki esaslara göre tespit edilen değerinin, bu Kanun hükümlerine göre yok edilmesi amortisman mevzuunu teşkil eder.”,

– 315 inci maddesinde, “Mükellefler amortismana tabi iktisadi kıymetlerini Maliye Bakanlığının tespit ve ilan edeceği oranlar üzerinden itfa ederler. İlan edilecek oranların tespitinde iktisadi kıymetlerin faydalı ömürleri dikkate alınır.” ,

– 320 nci maddesinde, “Amortisman süresi, kıymetlerin aktife girdiği yıldan başlar. Bu sürenin yıl olarak hesaplanması için (1) rakamı mükellefçe uygulanan nispete bölünür.”,

– 327 inci maddesinde, “Gayrimenkullerin, elektrik üretim ve dağıtım varlıklarının ve gemilerin iktisadi kıymetlerini artıran ve 272. maddede yazılı özel maliyet bedelleri, kira veya işletme hakkı süresine göre eşit yüzdelerle itfa edilir. Kira veya işletme hakkı süresi dolmadan, kiralanan veya işletme hakkı alınan şeyin boşaltılması veya işletme hakkının herhangi bir sebepten sona ermesi halinde henüz itfa edilmemiş olan giderler, boşaltma veya hakkın sona erdiği yılda bir defada gider yazılır.”

hükümleri yer almaktadır.

Diğer taraftan, mezkûr Kanunun 315 inci maddesinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye istinaden amortismana tabi iktisadi kıymetler için uygulanacak “Faydalı Ömür ve Amortisman Oranları” tespit edilmiş ve 339, 365, 389, 399, 406, 418, 439, 458 ve 506 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğleri ile değişik, 333 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği eki Amortisman Listesi ile açıklanmış olup, anılan listenin “56. Özel Maliyetler (Kira müddeti belli olmayanlar)” satırında, kira müddeti belli olmayan özel maliyet bedellerinin itfasına esas faydalı ömür süresi 5 yıl ve amortisman oranı %20 olarak tespit edilmiştir.

Bu bağlamda, özel maliyet bedellerinin, aktifleştirildikleri yıldan başlamak üzere, kira müddetinin belli olması halinde kira süresi içinde eşit yüzdelerle, kira müddetinin belli olmaması halinde ise faydalı ömür süresi 5 yıl, amortisman oranı %20 dikkate alınarak itfa edilmesi icap etmekte olup, özel maliyet bedellerinin itfasında aktifleştirme yılındaki kira süresi esas alındığından, kira süresinin belli olduğu durumlarda kira süresi devam ederken katlanılan özel maliyet bedelinin kalan kira süresine bölünerek itfa edilmesi gerekmektedir.

Buna göre, somut durumda, kira süresinin her yıl uzatılması ve mezkûr Kanunun 3 üncü maddesi dikkate alındığında, kiralanıp iş yeri olarak kullanılan söz konusu gayrimenkul için yapılan “dekorasyon ve yeni bir kat çıkma” harcamalarının özel maliyet bedeli olarak aktifleştirilmesi ve kira müddeti belli olmayan özel maliyet bedelinin itfası kapsamında, 5 yıl içinde eşit yüzdelerle itfa edilmesi gerekmektedir.

Öte yandan, kiralanan gayrimenkulün söz konusu süreden önce boşaltılması halinde, şirketiniz tarafından Vergi Usul Kanununun 272 nci kapsamında yapılarak özel maliyet olarak aktifleştirilen harcamaların itfa edilmemiş kısımlarının kiralanan gayrimenkulün boşaltıldığı yılda bir defada gider yazılabileceği tabiidir.


Kaynak: GİB, İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/kiralik-araziye-vurulan-sondaj-maliyeti-hangi-hesapta-takip-edilecek/feed/ 0
Türkiye jeotermal kurulu gücünde Avrupa’da 1, dünyada 4’ncü sırada https://www.muhasebenews.com/turkiye-jeotermal-kurulu-gucunde-avrupada-1-dunyada-4ncu-sirada/ https://www.muhasebenews.com/turkiye-jeotermal-kurulu-gucunde-avrupada-1-dunyada-4ncu-sirada/#respond Wed, 10 Jun 2020 15:00:23 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=86365

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez: Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de son 2-3 yıldır faaliyetlerini yoğunlaştırdığına dikkat çekerek, “Filomuzun kapasitesini artırdık. Daha önce sadece Barbaros Hayrettin Paşa, sismik araştırmaları yapıyordu. Sonradan MTA Oruç Reis sismik araştırma gemisini ekledik. Akabinde de Fatih ile başlayıp Yavuz ile devam eden en son Kanuni ile de bir yerde taçlandırdığımız bir filomuz var. Derin deniz sondaj kabiliyeti ve kapasitemizi de artırdık. Şimdiye kadar Doğu Akdeniz’de 6 sondaj yaptık, 7’incisi de devam ediyor. Yavuz sondaj gemimiz ‘Selçuklu 1’ adını verdiğimiz lokasyonda bu sondajlarına devam ediyor” dedi.

‘Ruhsatlandırma Çalışmalarına Başlamış Olacağız’

Bakan Dönmez, daha önce Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden alınan ruhsat alanları ile Türkiye’nin Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü tarafından ruhsatlandırılan ruhsat alanlarında sismik araştırmaların devam ettiğini kaydetti. Dönmez, “Oradan elde edilecek veriler değerlendirildikten sonra da sondaj çalışmalarına devam edilecek. Son Libya ile yapılan anlaşmayla da Doğu Akdeniz’in batı kısmındaki sınırı belirlemiş olduk. Şimdi bu alanlara ilişkin olarak da Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğümüz, burada başvuruları almaya başladı. Orada askı ilan süreci var, yaklaşık 3 aylık. Bu süre sonunda da gelen başvurular değerlendirilecek, sonrasında da başvurular arasında en uygun teklif ile ilgili ruhsatlandırma çalışmalarına başlamış olacağız” diye konuştu.

‘Kimseden İzin Almadan Faaliyetleri Yapacağız’

Bakan Dönmez, burada önce sismik çalışmalar yapılması gerektiğini kaydederek, “Sonrasında değerlemeler yapıldıktan sonra lokasyonlar belirlenecek ve keşif amaçlı sondajlarımıza başlamış olacağız. Doğu Akdeniz’de öteden beri bu denklemin dışında tutma gayretleri çeşitli merkezlerde ülkeler tarafından sürekli gündemde tutulmuş oldu; ama başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere burada süreci son derece iyi yönettiğimizi düşünüyoruz. Kendi kıta sahanlığımızda yer alan bu sahalara kimseden izin almaksızın icazet almaksızın da bu faaliyetleri yapacağımızı, sonuna kadar kararlı olduğumuzu ifade etmiştik. Bu iş planı çerçevesinde çalışmaları yapacağız. Varsa bulacağız, aramadan da bir şeyi bulma imkanımız yok” ifadelerini kullandı.

‘Sonuç Getirmeyecek Çabalar’

Bakan Dönmez, Doğu Akdeniz’de yapılan çalışmaların tamamen uluslararası hukuka uygun olduğunu vurgulayarak, “Nitekim Libya ile geçtiğimiz Kasım ayında varılan deniz yetki alanlarına ilişkin anlaşma da her iki tarafın meclislerinden geçti ve BM nezdinde de tescil işlemleri başladı. Hukuksuz bir işlem söz konusu değil. Ama maalesef öteden beri başta Yunanistan olmak üzere Güney Kıbrıs Rum Yönetimi bu konuyu sürekli gündemde tutuyorlar, Avrupa Birliği (AB) nezdinde bir takım girişimleri var. Biz AB’ye de tezlerimizi açık açık söyledik. Aslında sonuç getirmeyecek çabalar olarak görüyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız da dün ifade etti, bu konuda biz hukuka uygun davranıyoruz. Bu anlaşmalar çerçevesinde de Doğu Akdeniz’de hidrokarbon yani petrol doğalgaz arama ve üretim faaliyetlerimize devam edeceğimizi, bu konuda kararlı olduğumuzu bir kez daha teyit etmiş oldu” değerlendirmesinde bulundu.

‘Öncelik Libya’nın İstikrarı’

Bakan Dönmez, Libya’daki faaliyetlere ilişkin de “Libya aslında yabancı olduğumuz bir coğrafya değil. İç savaş başlayıncaya kadar Türkiye Petrolleri’nin orada arama ve üretim faaliyetleri vardı. Yaklaşık 20 yıldır o coğrafyada bulunuyoruz. İç savaşla birlikte Türkiye Petrolleri ve birçok petrol şirketi orada faaliyet gösteren, güvenlik nedeniyle bu faaliyetlerini yapamaz hale geldiler. Öncelik şu anda Libya’nın istikrarı, barış ve huzuru. Orada da sevindirici haberler geliyor. Bu süreç tamamlandıktan sonra oradaki iş birlikleri birlikte değerlendirilecek. Öte yandan doğalgaz ve petrolün dışında yine enerji alanında iki büyük özel şirketimiz doğalgaz çevrim santralı inşaatı yapıyor orada. Orada da güvenlik nedeniyle çalışmalar bir miktar aksamıştı. Güvenli ortam sağlandıktan sonra da yine orada iki büyük doğalgaz santralini süratle işletmeye almak suretiyle Libya’nın elektrik tarafındaki arz güvenliği sorunlarına büyük oranda çözüm bulunmuş olacak” dedi.

Karadeniz’de Sondaj Faaliyetleri

Bakan Dönmez, Fatih sondaj gemisinin Temmuz ayında Zonguldak açıklarında belirlenen ‘Tuna-1’ adlı alanda sondaj faaliyetlerine başlayacağını kaydederek, “Daha önce orada herhangi bir sondaj yapılmamıştı. Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı, orada uzun bir süredir sismik araştırma çalışmalarını devam ettiriyordu. Gelen çalışmalar değerlendirildikten sonra da sondaj kararı verilmiş oldu. Karadeniz’de geçmişte aslında başka sondajlar da yapıldı. Orada daha çok uluslararası şirketler üzerinden bu sondaj faaliyetleri yapılmıştı. O sondajlar, keşifler sonuçlanmamıştı. Şimdi ilk defa Türkiye Petrolleri kendi sahasında ve kendi milli gemisiyle bu sondajı yapmış olacak. O bölgede 2 bin metre civarında su deniz derinliği var. Ama Türkiye Petrolleri, son bir kaç yıldır, buradaki tecrübe ve deneyimini büyük oranda artırdı. O çalışmalar da planlandığı şekliyle devam edecek” ifadelerini kullandı.

‘En Ucuz Kaynaklardan Üretim Sağlıyoruz’

Bakan Dönmez, yerli ve yenilenebilir enerji konusuna da değinirken, enerjide dışa bağımlı bir ülke olduklarına işaret ederek, şunları söyledi:
“Özellikle son yıllarda yenilenebilir kaynaklardaki kurulu güç artışı, yerli kaynaklardaki kurulu güç artışlarıyla birlikte aslında bu tabloyu tersine çevirmiş olduk. Geçtiğimiz yıl yerli ve yenilenebilir kaynaklardan üretimimiz yüzde 62 civarında gerçekleşmişti. Bu sene ilk 5 aylık verilere baktığımızda yüzde 66’lık yerli ve yenilenebilir kaynak üretimini yakaladığımızı görüyoruz. Bunun da 52 puanı yenilenebilir kaynaklardan. Yaklaşık yüzde 14’lük dilimi ise yerli kaynaklardan kaynaklanıyor. Her 1 puanlık yerli ve yenilenebilir kaynak artışı bizim yıllık 100 milyon dolarlık dövizimizin cebimizde kalması anlamına geliyor. Özellikle jeotermal kurulu gücünde Avrupa’da 1, dünyada 4’ncü sıradayız. Güneşte özellikle son 3-4 yıldır ciddi bir hamlemiz söz konusu. Önemli olan yılı da aynı değerler üzerinden kapatabilmek. Birinci önceliğimiz yenilenebilir kaynakları sonuna kadar kullanmak, özellikle çevresel açıdan da son derece olumlu katkıları var. Açık kalan, eksiğimiz olan kısımda da önce yerli kaynaklara öncelik veriyoruz, sonrasında ithal kaynaklar devreye girmiş oluyor. Vatandaşı karanlıkta bırakamayız. O açıdan da en ucuz kaynaklardan bu üretimi sağlıyoruz” dedi.

‘Petrol Fiyatları Bu Seviyelerde Gider’

Bakan Dönmez, petrol fiyatlarında pandemi sürecinin en yoğun olduğu günlerde yüzde 30’lara varan talep daralması olduğunu hatırlatarak, “Dolayısıyla bu fiyatlara bir anlamda tüketici açısından olumlu yansımış oldu. Biz o dönemde depolarımızı mümkün mertebe doldurmaya çalıştık. Aşağı yukarı yüzde 90 civarında depolarımızda doluluk oranı yakalamış olduk. Petrol fiyatları o günlerde 20-22 dolarlara kadar düşmüştü. Şimdi bir tırmanma eğilimi söz konusu. 35 hatta 40 dolarlara giden bir fiyat söz konusu. Geçtiğimiz yıllarda bu rakamlar 60-65 dolar seviyesinde devam etmişti. O seviyelere kısa süre içinde ulaşacağını düşünmüyoruz. Çünkü talep artış hızı henüz o seviyelere ulaşmış değil. Bu seviyelerde fiyatların gidebileceğini öngörüyoruz. Bunu biraz da zaman göstermiş olacak” diye konuştu.


Kaynak: T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı 09.06.2020
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/turkiye-jeotermal-kurulu-gucunde-avrupada-1-dunyada-4ncu-sirada/feed/ 0
Türkiye son dönemde kara sahalarında yaptığı keşiflerle toplam 58 milyon varillik yeni rezerv elde etti https://www.muhasebenews.com/turkiye-son-donemde-kara-sahalarinda-yaptigi-kesiflerle-toplam-58-milyon-varillik-yeni-rezerv-elde-etti/ https://www.muhasebenews.com/turkiye-son-donemde-kara-sahalarinda-yaptigi-kesiflerle-toplam-58-milyon-varillik-yeni-rezerv-elde-etti/#respond Mon, 01 Jun 2020 13:00:59 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=85644 Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Fatih Sondaj Gemisi’ni Karadeniz’e Uğurlama Töreni’nde yaptığı konuşmada, geminin 2 yıl önce mayıs ayında Doğu Akdeniz’deki ilk sondajına uğurlandığını anımsattı.

Fatih Sondaj Gemisi’nin Doğu Akdeniz’deki 4 sondajını başarıyla tamamladığını aktaran Dönmez, şöyle konuştu:

“Fatih sondaj gemimizi, kutlu fethin 567. yıl dönümünde, bu kez Karadeniz’deki ilk sondajı için yolcu ediyoruz. Gemileri karadan yürüten cihan padişahının heybetine, onun büyüklüğüne yakışır bir projeyle milletimizin huzurundayız. Fatih’in 103 metrelik kuleleri İstanbul Boğazı’ndan geçebilmesi için tamamen söküldü. 1 Haziran’da inşallah gemimiz Trabzon’a ulaşacak ve burada kuleler yeniden monte edilecek. Yaklaşık 1,5 aylık hazırlık süresinin ardından gemimiz, Karadeniz’deki ilk sondajına 15 Temmuz’da Karadeniz Ereğlisi açıklarındaki Tuna-1 lokasyonunda başlayacak. Ekibimiz 1 yıldır Karadeniz’de sismik sondajları yürütüyordu ve oradaki veriler değerlendirildi. Denizin derinliği yaklaşık 2 bin metre, sondaj derinliğimiz de 3 bin 500 – 4 bin metre olacak.”

Dönmez, bugün vesilesiyle merhum Başbakan Adnan Menderes’i de anmak istediğini belirterek, “Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) rahmetli Menderes’in imzasıyla kuruldu. Petrol endüstrimizin temelleri o günlerde atıldı. Bugün deniz aramacılığımızın önemli bir kilometre taşını daha geride bırakacağız.” ifadelerini kullandı.

İskenderun Körfezi ve Mersin civarındaki ilk deniz sondajının üzerinden 50 yıl geçtiğine işaret eden Dönmez, “Bu sürede Akdeniz’de ve Karadeniz’de uluslararası kiralama usulüyle sondajlar yapmaya devam ettik. Bilgi, tecrübe ve know-how noktasında önemli kazanımlar elde ettik. 2012’nin sonunda Barbaros Hayreddin Paşa sismik araştırma gemimizin satın alınması bu alanda önemli bir mihenk taşı oldu.” değerlendirmesinde bulundu.

“Libya’da petrol arama faaliyetleri 3-4 ay içinde başlayabilir”

Dönmez, Doğu Akdeniz’de şu ana kadar 6 sondajın tamamlandığını ve Yavuz sondaj gemisinin ise Doğu Akdeniz’deki Selçuklu-1 kuyusunda sondaja devam ettiğini aktardı.
Barbaros Hayreddin Paşa ve Oruç Reis sismik araştırma gemilerinin “denizlerin röntgenini çektiğini” dile getiren Dönmez, şöyle devam etti:

“Bu yıl başında filomuza kattığımız ve Mersin Taşucu Limanı’nda geliştirme çalışmaları devam eden Kanuni sondaj gemimiz ise çalışmaların tamamlanmasının ardından ilk kez Akdeniz’de sahaya inecek. Hedefimiz, bu yıl çalışmalarımızı tamamlamak. Sismik çalışmaları değerlendirdikten sonra rotasını belirleyeceğiz. Fatih, Karadeniz’e gidiyor ama kimse sanmasın ki Akdeniz’deki faaliyetlerimize ara veriyoruz. Tersine Doğu Akdeniz’de 2 sismik 2 sondaj gemimiz tam kapasite çalışmaya devam edecek. Fatih’in de Karadeniz’e gitmesiyle eksik olan en önemli parçalardan biri daha tamamlanıyor. Ayrıca Libya ile vardığımız anlaşma kapsamında TPAO, kendi ruhsat alanlarımızda petrol aramak için başvuruda bulundu. Askı ve ilan sürecinin ardından yaklaşık 3-4 ay içinde buradaki ilk faaliyetlerimize de başlayabileceğiz. Önce sismik çalışmalar, ardından verilerin analiz edilmesiyle de nerelerde sondaj yapacağımızı belirleyeceğiz. Bu gemileri almasaydık, Libya ile deniz sınırlarımızı belirleyen anlaşmayı imzalamasaydık bugün Türkiye’ye karşı cephe açanlar büyük bir koz elde edecekti.”

“Türkiye’yi sıkıştıralım, yalnız bırakalım” diyenlerin kendilerinin ortada kaldığını aktaran Dönmez, “Kimsenin beklemediği bir anda oyunun bütün kurallarını bozduk ve her şeyi lehimize çevirdik.” dedi.

Dönmez, Türkiye’nin Akdeniz’deki faaliyetlerini uzun dönemli, ayakları yere basan ve “varsa mutlaka bulacağız” anlayışıyla gerçekleştirdiğini vurgulayarak, yeni tip koronavirüs salgını sebebiyle Doğu Akdeniz’deki şirketler “havlu atarken” Türkiye’nin belirlenen program çerçevesinde faaliyetlerini aralıksız sürdürdüğünü ifade etti.

Kara aramacılığında yeni yöntem deneniyor

Dönmez, Türkiye’nin son dönemde kara sahalarında yaptığı keşiflerle toplam 58 milyon varillik yeni rezerv elde ettiğini söyledi.

Yılın ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre yaklaşık 3 kat artışla 11,3 milyon varillik rezerv artışı sağladıklarını dile getiren Dönmez, “Böylece günlük yurt içi üretimde TPAO, 53 bin varil bandını yakaladı. Yurt dışındaki üretimle birlikte bu rakam günlük 150 bin varili geçti.” bilgisini paylaştı.

Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Dönmez, TPAO’nun kara sahalarında son birkaç yıldır hidrolik çatlatma tekniğini denediğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:

“Diyarbakır Gözalan mevkisinde ilk operasyon yapıldı ve neticeler olumlu, fakat testleri devam ediyor. Bu yeni teknolojiyle kayaçların arasına sıkışmış petrolü çıkarabilir hale geleceğiz. Benzer bir tekniği Trakya’da doğal gaz için de kullanıyoruz ve orada da veriler olumlu. Önümüzdeki haftalarda bu testler sonuçlandıktan sonra müjdeli haberleri vereceğimizi düşünüyorum. Bu yıl TPAO son 20 yılın günlük ortalama üretiminde en üst seviyeye çıktı. TPAO, milli şirketimiz ama özellikle dost ve komşu ülkelerde de birçok uluslararası ortaklık kabiliyeti gelişmiş bir şirket. Hazar, Rusya, Afganistan ve Irak’ta çalışıyoruz. Hatta iç savaştan önce Libya’da da çalışması vardı. Yine bu bölgelerde çalışmaları devam edecek.”

Dönmez, TPAO’nun Güney Kıbrıs Rum Yönetimi hariç tüm taraflarla iş birliğine açık olduğunu da sözlerine ekledi.


Kaynak: T.C. Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı Duyurusu 29.05.2020
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/turkiye-son-donemde-kara-sahalarinda-yaptigi-kesiflerle-toplam-58-milyon-varillik-yeni-rezerv-elde-etti/feed/ 0
Kat Karşılığı Öğrenci Yurdu İnşaat İşinin Taşeronlara Yaptırılması Karşılığında Yapılan Ödemeler İçin Tevkifat Hesaplanır mı? https://www.muhasebenews.com/kat-karsiligi-ogrenci-yurdu-insaat-isinin-taseronlara-yaptirilmasi-karsiliginda-yapilan-odemeler-icin-tevkifat-hesaplanir-mi/ https://www.muhasebenews.com/kat-karsiligi-ogrenci-yurdu-insaat-isinin-taseronlara-yaptirilmasi-karsiliginda-yapilan-odemeler-icin-tevkifat-hesaplanir-mi/#respond Thu, 04 Apr 2019 20:45:29 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=16488 (GİB – ÖZELGE)

Konu: Kat karşılığı öğrenci yurdu ve sosyal tesis inşaatı işinde vergi kesintisi yapılıp yapılmayacağı hk.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, şirketinizin … İl Özel İdaresi’ne ait arsa üzerinde kat karşılığı öğrenci yurtları ve sosyal tesis inşaat ihalesini alıp işe başladığı belirtilerek, söz konusu inşaat kapsamında alt yüklenicilere (taşeronlara) yaptırılan işler karşılığında yapılan ödemelerden KDV ve Gelir Vergisi tevkifatı yapılıp yapılmayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

GELİR VE KURUMLAR VERGİSİNE GÖRE

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 42’nci maddesinin birinci fıkrasında; “Birden fazla takvim yılına sirayet eden inşaat (dekapaj işleri de inşaat işi sayılır) ve onarma işlerinde kâr veya zarar işin bittiği yıl kati olarak tespit edilir ve tamamı o yılın geliri sayılarak, mezkur yıl beyannamesinde gösterilir” hükmü yer almaktadır.

Bir işin Gelir Vergisi Kanununun 42’nci maddesi kapsamında değerlendirilebilmesi için;
– Faaliyet konusunun inşaat ve onarma işi olması
– İnşaat ve onarım işinin birden fazla yıla sirayet etmesi
– İnşaat ve onarım işinin resmi veya özel taahhütlere bağlı olarak yapılması
şartlarının bir arada aranılması gerekmektedir.

Kanunun “İnşaat ve onarma işlerinde işin bitimi” başlıklı 44’üncü maddesinde, inşaat ve onarma işlerinde geçici ve kesin kabul usulüne tabi olan hallerde geçici kabulün yapıldığını gösteren tutanağın idarece onaylandığı tarihin; diğer hallerde işin fiilen tamamlandığı veya fiilen bırakıldığı tarihin bitim tarihi olarak kabul edileceği ve bitim tarihinden sonra bu işlerle ilgili olarak yapılan giderler ve her ne nam ile olursa olsun elde edilen hasılat, bu giderlerin yapıldığı veya hasılatın elde edildiği yılın kâr veya zararının tespitinde dikkate alınacağı belirtilmiştir.

Aynı Kanunun 94’üncü maddesinin birinci fıkrasında; “Kamu idare ve müesseseleri, iktisadi kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadi işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya zirai işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar.” hükümlerine yer verilmekte olup anılan fıkranın (3) numaralı bendinde, 42’nci madde kapsamına giren işler dolayısıyla bu işleri yapanlara (kurumlar dahil) ödenen istihkak bedellerinden %3 gelir vergisi kesintisi yapılacağı hükmü yer almaktadır.

Diğer yandan, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 15’inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde, Gelir Vergisi Kanununda belirtilen esaslara göre birden fazla takvim yılına yaygın inşaat ve onarım işleri ile uğraşan kurumlara bu işleri ile ilgili olarak yapılan hakediş ödemeleri üzerinden sorumlularca vergi tevkifatı yapılacağı hüküm altına alınmış olup, bu oran 2009/14594 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile %3 olarak tespit edilmiştir.

Buna göre, inşaat ve onarım işlerinde işin yıllara sari olup olmayacağı, işe başlama ve işin bitirilmesinin farklı takvim yıllarında vuku bulup bulmadığının tespiti ile mümkün olabilmektedir. İşin bitim tarihi olarak ise geçici ve kesin kabul usulüne tabi olan hallerde geçici kabul tutanağının onay tarihi, diğer hallerde işin fiilen tamamlandığı veya fiilen bırakıldığı tarihin esas alınması gerekmektedir.

Müteahhitlerce işin tamamen veya kısmen taşeronlara yaptırılması halinde ise, taşeronların Gelir Vergisi Kanununun 42’nci madde kapsamındaki durumları, taahhüt ettikleri kısmın mahiyet itibariyle inşaat ve onarım işi kapsamında olup olmadığı ve süre olarak yıllara sirayet edip etmediğine göre tespit edilecektir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, söz konusu kat karşılığı öğrenci yurdu ve sosyal tesisi inşaat işi ile ilgili olarak şirketinizce alt yüklenicilere (taşeronlara) yaptırılan istihkak ve hakedişe bağlı taahhüt unsuru taşıyan inşaat işlerinin, birden fazla yıla sirayet etmesi halinde, ödenen hakediş tutarları üzerinden, alt yüklenicinin mükellefiyet durumuna göre, Kurumlar Vergisi Kanununun 15’inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi veya Gelir Vergisi Kanununun 94’üncü maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendi gereğince vergi kesintisi yapılacağı tabiidir.

KATMA DEĞER VERGİSİNE GÖRE

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 9’uncu maddesinde; gerekli görülen hallerde vergi alacağının emniyet altına alınması amacıyla vergiye tabi işlemlere taraf olanları verginin ödenmesinden sorumlu tutma konusunda Bakanlığımıza yetki verilmiş bulunmaktadır.

Bu yetkiye istinaden 26.04.2014 tarih ve 28993 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ve 01.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren, KDV Genel Uygulama Tebliğinin (I/C-2.1.3.1.) bölümünde tevkifat yapacaklara ilişkin olarak;

“Kısmi tevkifat uygulaması kapsamında KDV tevkifatı yapmak üzere sorumlu tutulabilecekler aşağıda iki grup halinde sayılmış olup, tevkifat uygulaması kapsamındaki her bir işlem bazında tevkifat yapacaklar, söz konusu gruplardan birine veya ikisine veyahut söz konusu gruplar kapsamında olan bazı sorumlulara atıf yapılmak suretiyle Tebliğin ilgili bölümlerinde belirtilmiştir.

a) KDV mükellefleri (sadece sorumlu sıfatıyla KDV ödeyenler bu kapsama dahil değildir.)
b) Belirlenmiş alıcılar (KDV mükellefi olsun olmasın):

– 5018 sayılı Kanuna ekli cetvellerde yer alan idare, kurum ve kuruluşlar, il özel idareleri ve bunların teşkil ettikleri birlikler, belediyelerin teşkil ettikleri birlikler ile köylere hizmet götürme birlikleri,
– Yukarıda sayılanlar dışındaki, kanunla kurulan kamu kurum ve kuruluşları,
-Döner sermayeli kuruluşlar,
-Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları,
-Kanunla kurulan veya tüzel kişiliği haiz emekli ve yardım sandıkları,
-Bankalar,
-Kamu iktisadi teşebbüsleri (Kamu İktisadi Kuruluşları, İktisadi Devlet Teşekkülleri),
-Özelleştirme kapsamındaki kuruluşlar,
-Organize sanayi bölgeleri ile menkul kıymetler, vadeli işlemler borsaları dahil bütün borsalar,
-Yarıdan fazla hissesi doğrudan yukarıda sayılan idare, kurum ve kuruluşlara ait olan (tek başına ya da birlikte) kurum, kuruluş ve işletmeler,
– Payları Borsa İstanbul (BİST)A.Ş.nde işlem gören şirketler,
– Kalkınma ve yatırım ajansları.”

Tebliğin “2.1.3.2.1. Yapım İşleri ile Bu İşlerle Birlikte İfa Edilen Mühendislik-Mimarlık ve Etüt-Proje Hizmetleri” başlıklı bölümünde ise;

“2.1.3.2.1.1. Tevkifat Uygulayacak Alıcılar ve Tevkifat Oranı
Tebliğin (I/C-2.1.3.1/b) ayırımında sayılanlara karşı ifa edilen yapım işleri ile bu işlerle birlikte ifa edilen mühendislik-mimarlık ve etüt-proje hizmetlerinde, alıcılar tarafından (2/10) oranında KDV tevkifatı uygulanır.

2.1.3.2.1.2. Kapsam
Bu bölüm kapsamına aşağıdaki hizmetler girmektedir:
– Bina, karayolu, demiryolu, otoyol, havalimanı, rıhtım, liman, tersane, köprü, tünel, metro, viyadük, spor tesisi, alt yapı, boru iletim hattı, haberleşme ve enerji nakil hattı, baraj, enerji santrali, rafineri tesisi, sulama tesisi, toprak ıslahı, dekapaj, taşkın koruma ve benzerlerine ilişkin her türlü inşaat işleri.
– Yukarıda sayılan yapılar ve inşaat işleri ile ilgili tesisat, imalat, ihrazat, nakliye, ısıtma-soğutma sistemleri, ses sistemi, görüntü sistemi, ışık sistemi, tamamlama, boya badana dahil her türlü bakım-onarım, dekorasyon, restorasyon, çevre düzenleme, dekapaj, sondaj, yıkma, güçlendirme, montaj, demontaj ve benzeri işler. Bu işler, yukarıda belirtilen yapılarla ilgili olmakla birlikte inşaat işinden sonra veya inşaat işinden bağımsız olarak yapılmaları halinde de bu kapsamda tevkifata tabi tutulur.”
açıklamalarına yer verilmiştir.

Öte yandan KDV Genel Uygulama Tebliği’nin” I.B.8.Arsa Karşılığı İnşaat İşleri” başlıklı bölümünde;

“Arsa karşılığı inşaat işinde iki ayrı teslim söz konusudur. Bunlardan birincisi, arsa sahibi tarafından müteahhide arsa teslimi; ikincisi ise müteahhit tarafından arsaya karşılık olarak arsa sahibine verilen konut veya işyeri teslimidir. Karşılıklı olarak gerçekleşen bu teslimlerin her birinin KDV karşısındaki durumu aşağıda açıklanmıştır.

8.1. Arsa Sahibi Tarafından Müteahhide Arsa Teslimi
Arsanın bir iktisadi işletmeye dahil olması veya arsa sahibinin arsa alım satımını mutat ve sürekli bir faaliyet olarak sürdürmesi halinde, konut veya işyeri karşılığı müteahhide yapılan bu arsa teslimi KDV’ye tabidir.

Ancak arsa sahibinin, gerçek usulde mükellefiyetini gerektirmeyecek şekilde, arızi bir faaliyet olarak arsasını daire veya işyeri karşılığında müteahhide tesliminde vergi uygulanmaz.

8.2. Müteahhit Tarafından Arsa Sahibine Konut veya İşyeri Teslimi
Müteahhit tarafından arsa sahibine arsanın karşılığı olarak yapılan teslimlerde, emsal bedel üzerinden KDV uygulanır.”
ifadelerine yer verilmiştir.

Buna göre, … İl Özel İdaresine kat karşılığı yapılan öğrenci yurdu ve sosyal tesis inşaatı teslimi, KDV Genel Uygulama Tebliğinde tevkifat uygulanacak işlemler arasında sayılan yapım işleri kapsamında değerlendirilemeyeceğinden, alt taşeronların yaptığı inşaat işlerinde de tevkifat uygulanmaması gerekmektedir.

Kaynak: Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı
17 Şubat 2016 Tarih ve 38418978-120[42-15/8]-6578 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/kat-karsiligi-ogrenci-yurdu-insaat-isinin-taseronlara-yaptirilmasi-karsiliginda-yapilan-odemeler-icin-tevkifat-hesaplanir-mi/feed/ 0
Amerika’da petrol sondaj kule sayısı düşmeye devam ediyor https://www.muhasebenews.com/amerikada-petrol-sondaj-kule-sayisi-dusmeye-devam-ediyor/ https://www.muhasebenews.com/amerikada-petrol-sondaj-kule-sayisi-dusmeye-devam-ediyor/#respond Mon, 25 Mar 2019 07:45:56 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=52422 Petrol sahası hizmet şirketi Baker Hughes, Cuma günü yayımladığı rapora göre, Amerika’daki aktif petrol sondaj kulesi sayısı geçen hafta 9 adet azalarak 824’e düştü.

Böylece petrol sondaj kule sayısı ülkede arka arkaya beş hafta azalmış oldu.

Ayrıca petrol ve doğal gaz sondaj kulelerinin sayısı toplamda 10 adet azalarak 1,016 adede geriledi.

Diğer yandan, geçen yılın aynı dönemiyle karşılaştırıldığında petrol ve doğal gaz kule sayısı yüzde 21 artış gösterdi.

 

 

 

 


Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/amerikada-petrol-sondaj-kule-sayisi-dusmeye-devam-ediyor/feed/ 0
Yurt Dışı Müşterilere Verilen Teknik Hizmet ve Ekipman Satışı Kazancı Kurumlar Vergisinden İstisna Edilir mi? https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-musterilere-verilen-teknik-hizmet-ekipman-satisi-kazanci-kurumlar-vergisinden-istisna-edilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-musterilere-verilen-teknik-hizmet-ekipman-satisi-kazanci-kurumlar-vergisinden-istisna-edilir-mi/#respond Tue, 21 Nov 2017 10:45:21 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=17635 (GİB – ÖZELGE)

Konu: Yurt dışındaki müşterilere sağlanan teknik hizmet ve ekipman satışından elde edilecek kazancın istisnaya konu edilip edilemeyeceği.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, karadan karaya ya da karadan uyduya iletişim ve haberleşme hattı sağlayan elektronik cihaz üretimi, onarımı, montajı ve ticareti, sabit ya da mobil canlı yayın aracı imalatı, onarımı, montajı, kurulumu ve ticareti, ev tipi hariç her çapta haberleşme ve iletişim anten imalatı, onarımı, montajı, kurulumu ve ticareti ile bu kapsamda direkt veya endirekt mühendislik ve teknik hizmet işi ile iştigal ettiğinizi belirterek yurt dışındaki müşterilerinize mühendis ve tekniker çalışanlarınızla bu kapsamdaki teslimlerinizin Kurumlar Vergisi Kanununun 5’inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi kapsamında istisnaya konu edilip edilemeyeceği hususunda Başkanlığımız görüşü istenilmiştir.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 3’üncü maddesinde, “Kanunun 1’inci maddesinde sayılı kurumlardan kanuni veya iş merkezi Türkiye’de bulunanlar, gerek Türkiye içinde gerekse Türkiye dışında elde ettikleri kazançların tamamı üzerinden vergilendirilirler.”
hükmü yer almaktadır.

Aynı Kanunun “İstisnalar” başlıklı 5’inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendinde, yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanarak Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilen kazançların kurumlar vergisinden müstesna olduğu hükme bağlanmıştır.

Öte yandan; 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 4’üncü maddesinde, “Yapım” tanımına yer verilmiştir. Buna göre yapım tanımı: Bina, karayolu, demiryolu, otoyol, havalimanı, rıhtım, liman, tersane, köprü, tünel, metro, viyadük, spor tesisi, alt yapı, boru iletim hattı, haberleşme ve enerji nakil hattı, baraj, enerji santrali, rafineri tesisi, sulama tesisi, toprak ıslahı, taşkın koruma ve dekupaj gibi her türlü inşaat işleri ve bu işlerle ilgili tesisat, imalat, ihzarat, nakliye, tamamlama, büyük onarım, restorasyon, çevre düzenlemesi, sondaj, yıkma, güçlendirme ve montaj işleri ile benzeri yapım işlerini kapsamakla beraber genel olarak teknik hizmetler, etüd, proje, tamir, bakım ve montaj şeklinde ifade edilmektedir.

1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “5.9.Yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanan kazançlarda istisna” başlıklı bölümünde;

“Kurumlar Vergisi Kanununun 5’inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi ile yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanarak Türkiye’de genel sonuç hesaplarına aktarılan kazançlar, herhangi bir koşula bağlanmaksızın kurumlar vergisinden istisna edilmiştir.

Benzer şekilde, anılan fıkranın (h) bendi ile de yurt dışında bulunan işyerleri veya daimi temsilcileri aracılığıyla yapılan ve yurt dışında vergilendirilen inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanan kazançların (vergi yükü oranına bakılmaksızın), ayrıca yurt içinde de vergilendirilmesinin önüne geçilmesi amacıyla bu kazançlar kurumlar vergisinden istisna edilmiştir.

Teknik hizmetler esas itibariyle inşaat, onarım ve montaj işleriyle ilgili olarak yürütülen planlama, projelendirme, mimarlık ve mühendislik, etüd, fizibilite, harita tasarım, metraj, keşif, idari ve teknik şartname ile ihale dosyası hazırlama, ihale değerlendirme, mesleki kontrollük, inşaat kontrollüğü, tasarım kontrollüğü, işletmeye alma danışmanlığı, proje ve yatırım yönetimi ve benzeri hizmetleri kapsamaktadır.

Teknik hizmetlerden elde edilen kazançların da anılan istisnadan yararlanabilmesi için bu işlerin yurt dışında bulunan işyerleri veya daimi temsilciler aracılığıyla yapılması; yurt dışında ayrıca bir işyeri veya daimi temsilci olmadan yapılan teknik hizmetlerin, hizmet ihracatı olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Ayrıca, teknik hizmetlerin yurt dışındaki inşaat, onarım ve montaj işlerine bağlı olarak yapılma şartı bulunmamaktadır.

İnşaat, onarım ve montaj işlerinin yurt dışında gerçekleştirilmesi için bir işyeri bulunması gerekirken, bu işlere bağlı teknik hizmetlerin yurt dışında herhangi bir işyeri olmaksızın Türkiye’den gerçekleştirilebilmesi de mümkün olabilmektedir. Proje hazırlanması gibi teknik hizmetler, inşaat ve onarma işinin tamamlayıcı bir unsuru olmasına karşın; kurumların yurt dışında devam eden bir inşaat ve onarma işi olmadığı ya da ayrıca bir işyeri veya daimi temsilci bulundurulmadığı durumlarda, bu faaliyetin ihracat olarak değerlendirilmesi gerekmekte olup yurt dışındaki inşaat işine bağlı olarak Türkiye’de yapılan teknik hizmetlerden sağlanan kazançların bu istisnadan yararlandırılması mümkün bulunmamaktadır. Dolayısıyla, kurumların yurt dışında bir inşaat ve onarım işi varsa, buna bağlı teknik hizmetler ister Türkiye’de isterse yurt dışında yapılsın, elde edilen kazançlar istisnadan yararlanabilecektir. Kurumların yurt dışında yaptıkları bir inşaat ve onarım işinin bulunmaması halinde ise ancak yurt dışında bir işyeri veya daimi temsilci aracılığıyla yaptıkları teknik hizmetlerden elde edilen kazançlar istisnadan yararlanılabilecektir.

Bu istisnanın uygulanması açısından, yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanan kazançların Türkiye’ye getirilmesi zorunluluğu bulunmamaktadır. Söz konusu kazançların Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilmesi istisnadan yararlanılması için yeterlidir.

Öte yandan, yurt dışındaki şubelerden elde edilen kazançların genel sonuç hesaplarına intikal ettirilmesinde, faaliyette bulunulan yabancı ülkenin mevzuatına göre hesap döneminin kapandığı tarih itibarıyla ilgili ülke mevzuatına göre tespit edilen faaliyet sonucu, Türkiye’de de aynı tarih itibarıyla genel sonuç hesaplarına kaydedilecektir. Bu hususun Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilmesinde, kazancın kambiyo mevzuatına göre fiilen Türkiye’ye getirilmesinin herhangi bir etkisi olmayacaktır. Faaliyette bulunulan yabancı ülkede kazanca tasarruf edilebilmesi yeterlidir.
…”açıklamalarına yer verilmiştir.

Yukarıda yapılan açıklamalara göre, Şirketiniz tarafından haberleşmeyle ilgili cihazların teslimleriyle bağlantılı olarak yurtdışında yapılan montaj ve onarım işleri, Kurumlar Vergisi Kanununun 5’inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendinde belirtilen işler kapsamında olmadığından, bu işlerden elde edilen kazançların kurumlar vergisinden istisna edilmesi mümkün bulunmamaktadır.

Kaynak: İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
24 Nisan 2014 Tarih ve 62030549-125[5-2013/220]-1182 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-musterilere-verilen-teknik-hizmet-ekipman-satisi-kazanci-kurumlar-vergisinden-istisna-edilir-mi/feed/ 0
2018 Yılında Tüm İllere Doğalgaz Geliyor!!! https://www.muhasebenews.com/2018-yilinda-tum-illere-dogalgaz-geliyor/ https://www.muhasebenews.com/2018-yilinda-tum-illere-dogalgaz-geliyor/#respond Mon, 16 Oct 2017 08:30:08 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=23570 Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak Milli Enerji ve Maden politikasına ilişkin sunum yaptığı sunumda; 2018 yılında Türkiye’nin tüm illerine doğalgazın ulaştırılacağını, 2019 yılının sonuna kadar ise 200’den fazla ilçeye doğalgazı ulaştıracaklarını açıkladı.

2018 yılında Türkiye’nin jeokimya ve jeofizik haritasının bitileceğini, haritadaki tüm sondaj faaliyetlerinin veri tabanını oluşturacak haritayı çıkartarak Türkiye’ye ait bütün altyapıyı arşivlemeyi amaçladıklarını belirten Bakan, bu haritalarda bitki örtüsünden topografik yapısına kadar tüm altyapının bulunacağını açıkladı.

Kaynak: Enerji Bakanlığı – Basın Açıklaması

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/2018-yilinda-tum-illere-dogalgaz-geliyor/feed/ 0