Sıra – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Fri, 23 Aug 2024 06:40:17 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.5 Otobüsle toplu taşıma faaliyetinin yanı sıra başka faaliyet ile de uğraşan mükellef hasılat esaslı vergilendirme usulünü seçebilir mi? https://www.muhasebenews.com/otobusle-toplu-tasima-faaliyetinin-yani-sira-baska-faaliyet-ile-de-ugrasan-mukellef-hasilat-esasli-vergilendirme-usulunu-secebilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/otobusle-toplu-tasima-faaliyetinin-yani-sira-baska-faaliyet-ile-de-ugrasan-mukellef-hasilat-esasli-vergilendirme-usulunu-secebilir-mi/#respond Fri, 23 Aug 2024 06:36:18 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=153834 T.C. 

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Gelir Ve Kurumlar Vergileri Grup Müdürlüğü

Sayı : 62030549-120[37-2019/1371]-E.596266 14.08.2020
Konu : Hasılat esaslı kazanç tespiti
İlgi : İnteraktif Vergi Dairesi Sistemi aracığıyla verilen 16/10/2019 tarih ve 3304186 sayılı özelge talep formu.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden, özel halk otobüsü ile şehir içi yolcu taşımacılığı faaliyetinizin yanında ayrı faaliyet kodu ile ticari taksi işletmeciliği faaliyetinde bulunulduğu ve özel halk otobüsü ile şehir içi yolcu taşımacılığı faaliyetinize istinaden elde etmiş olduğunuz kazancınızın, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu ve 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu kapsamında hasılat esaslı kazanç tespiti ve hasılat esaslı vergilendirme usulüne göre vergilendirilip vergilendirilemeyeceği hususunda Başkanlığımızdan görüş talep edildiği anlaşılmış olup, konu hakkında Başkanlığımız tarafından aşağıdaki açıklamaların yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur.

I-GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinin birinci fıkrasında, her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu belirtilmiştir.

Ticari faaliyet bir tür emek-sermaye organizasyonuna dayanmakta olup, kazanç sağlama niyet ve kastının bulunup bulunmaması böyle bir organizasyon tarafından icra edilen faaliyetin “ticari faaliyet” olma niteliğine etki etmemektedir. Ancak, bir faaliyetin “ticari faaliyet” sayılabilmesi için kazanç sağlama niyet ve kastı gerekmemekle birlikte faaliyeti icra eden organizasyonun bütün unsurları ile birlikte değerlendirildiğinde kazanç sağlama potansiyeline sahip olması gerektiği ortaya çıkmaktadır.

Aynı kanunun “Hasılat Esaslı Kazanç Tespiti” başlıklı 113 üncü maddesinde; “Şehir içi yolcu taşımacılığı faaliyetinde bulunan ve bu faaliyetlerinden kaynaklanan hasılatlarının tamamını elektronik ücret toplama sistemleri aracılığıyla elde eden mükelleflerin talep etmeleri hâlinde söz konusu faaliyetlerinden elde ettikleri gayrisafi hasılatlarının (25/10/1984 tarihli ve 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 38 inci maddesi kapsamında hasılat esaslı vergilendirme usulüne göre vergilendirilen mükellefler için hesapladıkları katma değer vergisi dâhil tutarın) %10’u bu faaliyetlerine ilişkin vergiye tabi kazanç olarak esas alınır. Vergiye tabi kazancın bu suretle tespitinde ilgili faaliyete ilişkin giderler dikkate alınmaz ve bu kazanca herhangi bir indirim veya istisna uygulanmaz.

Kazançları birinci fıkra kapsamında tespit edilenlerin;

a) Bu faaliyetlerine ilişkin gider veya maliyetleri, vergiye tabi diğer kazanç veya iratlarının tespitinde dikkate alınmaz.

b) Bu kazançları dışındaki beyana tabi diğer kazanç veya iratları hakkında bu madde hükümleri uygulanmaz.

c) İki yıl geçmedikçe bu usulden çıkmaları mümkün değildir.

4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 353 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası hükümleri uyarınca bir takvim yılı içinde iki kez ceza kesilen mükellefler, cezanın kesildiği ve takip eden iki takvim yılına ait kazançları için bu madde hükümlerinden yararlanamaz. …” hükmü yer almaktadır.

Diğer taraftan, 309 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin “Uygulamadan yararlanabilecek mükellefler ve faydalanma şartları” başlıklı 3 üncü maddesinde;

“(1) Hasılat esaslı kazanç tespiti uygulamasından, şehir içi yolcu taşımacılığı faaliyetinde bulunan ve bu faaliyetlerinden kaynaklanan hasılatlarının tamamını elektronik ücret toplama sistemleri aracılığıyla elde eden gelir (kazançları basit usulde tespit edilenler dâhil) veya kurumlar vergisi mükelleflerinden bu hususta talepte bulunanlar yararlanabileceklerdir.

(2) Hasılat esaslı kazanç tespiti uygulamasından faydalanılabilmesi için;

a) Uygulamadan yararlanmak isteyen mükelleflerin şehir içi yolcu taşımacılığı faaliyetinde bulunması,

b) Bu faaliyetlerden kaynaklanan hasılatın tamamının elektronik ücret toplama sistemleri aracılığıyla elde edilmesi,

c) Gelir veya kurumlar vergisi yönünden bağlı olunan vergi dairesine uygulamadan yararlanma hususunda yazılı olarak talepte bulunulması

şarttır. Bu bağlamda, şehir içi yolcu taşımacılığı faaliyetinde bulunan mükelleflerin bu faaliyetlerinden kaynaklanan hasılatlarının tamamının elektronik ücret toplama sistemi aracılığıyla elde edilmemesi durumunda, bu uygulamadan faydalanılamayacağı tabiidir.

…”

Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, şehir içi yolcu taşımacılığı faaliyeti kapsamında değerlendirilen ticari taksi işletmeciliği faaliyetinize istinaden elde etmiş olduğunuz taşıma ücretlerinin elektronik ücret toplama sistemi aracılığıyla elde edilmemesi nedeniyle, hasılat esaslı kazanç tespiti usulünden faydalanmanız mümkün bulunmamaktadır.

II- KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 38 inci maddesinde;

“Ticari kazancı işletme hesabı esasına göre tespit edilenler ile mesleki kazancı serbest meslek kazanç defterine göre tespit edilenlerden Cumhurbaşkanı tarafından belirlenen sektör ve meslek grupları kapsamında yer alanlar, talep etmeleri halinde vergiye tabi işlemlerin karşılığını teşkil eden (KDV dahil) bedel üzerinden, bu Kanunun 28 inci maddesi uyarınca belirlenen en yüksek oranı geçmemek üzere, Cumhurbaşkanınca ilgili sektör veya meslek grubu için belirlenen oran uygulanmak suretiyle hesapladıkları KDV’yi, indirilecek KDV ile ilişkilendirmeksizin beyan ederek öderler.

Birinci fıkra kapsamında hasılat esaslı vergilendirme usulüne göre vergilendirilen mükellefler, kazançlarının tespitinde kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla alış vesikalarında gösterilen KDV ile hasılat esaslı vergilendirme usulüne göre beyan ederek ödedikleri KDV’yi işlemin mahiyetine göre gider veya maliyet, yaptıkları teslim ve hizmetler dolayısıyla hesapladıkları KDV’yi gelir olarak dikkate alırlar.

Hasılat esaslı vergilendirme usulüne geçen mükellefler, iki yıl geçmedikçe bu usulden çıkamazlar.

Cumhurbaşkanı Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca bilanço esasına göre defter tutan gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerini, sektörler ve meslek grupları itibarıyla belirleyeceği yıllık iş hacimlerine göre hasılat esaslı vergilendirme usulü kapsamına almaya, Hazine ve Maliye Bakanlığı bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.”

hükmüne yer verilmiştir.

KDV Genel Uygulama Tebliğinin “V/A-2.2. Uygulamadan Yararlanacak Mükellefler” başlıklı bölümünde;

Hasılat esaslı vergilendirme usulünden yalnızca Cumhurbaşkanı Kararı kapsamında hasılat esaslı vergilendirme usulü kapsamına alınan sektör ve meslek gruplarında yer alan mükellefler yararlanır. Bu kapsamda vergilendirilmek isteyenler, bağlı oldukları vergi dairesine başvurarak bu usule geçmeyi talep ederler. Vergi dairesi tarafından başvurular incelenerek, mükellefin bilgileri kontrol edilir ve şartları sağlayan mükelleflere, bu kapsamda vergilendirilmelerinin uygun görüldüğü yazı ile bildirilir. Bu kapsamdaki mükellefler, söz konusu bildirimin tebliğ edildiği tarihi içine alan vergilendirme dönemini takip eden dönemden itibaren hesaplayacakları KDV’yi hasılat esaslı vergilendirme usulüne göre aylık vergilendirme dönemleri itibarıyla beyan ederler. Bu usule geçen mükellefler hasılat esasına geçtikleri dönemden itibaren iki yıl boyunca bu usulden çıkamazlar.

Örnek: Özel halk otobüsü işleticisi (C), 22/3/2019 tarihinde hasılat esaslı vergilendirme usulüne göre vergilendirilmek üzere vergi dairesine başvurmuştur. Vergi dairesi, mükellefin şartları sağladığını tespit etmiş ve hasılat esaslı vergilendirme usulüne göre vergilendirilmesinin uygun bulunduğuna dair yazıyı mükellefe 28/3/2019 tarihinde tebliğ etmiştir. Buna göre, (C)’nin Nisan/2019 dönemi itibarıyla hasılat esaslı vergilendirme usulüne göre vergilendirilmesi gerekmekte olup, Nisan/2021 dönemine kadar bu usulden vazgeçmesi mümkün değildir.

…”

“2.5. Uygulama Kapsamına Alınanlar” başlıklı bölümünde ise;

“…

Diğer taraftan, mükelleflerin bu kapsamda vergilendirilebilmeleri için münhasıran otobüsle toplu taşıma faaliyetinde bulunulması gerekmektedir. Bu faaliyetin yanında başka faaliyetleri de bulunan mükellefler bu uygulamadan faydalanamazlar.

Örnek: (Z) Şehiriçi Servis ve Taşımacılık Ltd. Şti. belediyeden aldığı ruhsat kapsamında 5 otobüsle özel halk otobüsü ile yolcu taşımacılığı faaliyetinde bulunmaktadır. Bunun yanında 20 adet minibüsle de (Y) Kolejine öğrenci taşıma servis hizmeti sunmaktadır. Buna göre, (Z) firması münhasıran özel halk otobüsü işletmeciliği faaliyetinde bulunmadığından hasılat esaslı vergilendirme usulünden yararlanması mümkün değildir.

718 sayılı Cumhurbaşkanı Kararında belirlenen şartları sağlayan ve işletme hesabı veya bilanço esasına göre defter tutan gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri yıllık iş hacimlerine bağlı olmaksızın bu uygulamadan faydalanabilirler.

Bu kapsamda vergilendirilmek isteyen mükellefler, bağlı oldukları vergi dairesine yapacakları başvuruda, 718 sayılı Cumhurbaşkanı Kararında yer verilen şartlara ilişkin tevsik edici bilgi ve belgeleri ibraz ederler.

Bu kapsamda vergilendirilenler, özel halk otobüsü işletmeciliği ile ilgili elde ettikleri diğer hasılatı da (amortismana tabi iktisadi kıymetlerin satışları, reklam gelirleri vb.) hasılat esaslı vergilendirme matrahına dahil ederler.”

açıklamalarına yer verilmiştir.

Diğer taraftan, 07/02/2019 tarihli ve 30679 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 06/02/2019 tarihli ve 718 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı, hasılat esaslı vergilendirme usulü uygulanacak sektör ve vergi oranının belirlenmesi amacıyla hazırlanmış olup, 01/03/2019 tarihi itibarıyla yürürlüğe girecek olan söz konusu Kararda;

(1) 10/07/2004 tarihli ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu ile 03/07/2005 tarihli ve 5393 sayılı Belediye Kanunu kapsamında belediyeler tarafından ruhsat verilen, toplu taşıma hatlarını kiralayan, toplu taşıma hizmetinin hizmet satın alma yollarıyla yerine getirilmesi halinde bu hizmeti sunan ve gelirlerinin tamamını elektronik ücret toplama sistemleri aracılığıyla tahsil eden otobüs işletmelerinin (belediyelerin otobüs işletmeleri ile doğrudan veya dolaylı olarak sermayesinin %51 veya daha fazlası belediyelere ait şirketler hariç) münhasıran il sınırları içinde, otobüsle (sürücüsü dahil en az sekiz oturma yeri olan) yapmış oldukları toplu taşıma faaliyetlerine ilişkin 3065 sayılı Kanunun 38 inci maddesinde yer alan hasılat esaslı vergilendirme usulüne göre hasılatlarına uygulayacakları vergi oranı %1,5 olarak belirlenmiştir.

(2) Mükelleflerin bu kapsamda vergilendirilebilmeleri için münhasıran birinci fıkrada tanımlanan faaliyetle iştigal etmeleri gerekmektedir. Bu faaliyetlerin yanında, kapsama girmeyen başka faaliyetleri de bulunan mükellefler bu uygulamadan faydalanamaz.” denilmektedir.

Yukarıdaki hüküm ve açıklamalara göre; Cumhurbaşkanı tarafından belirlenen sektör ve meslek grupları kapsamında yer alan ve hasılat esaslı vergilendirme usulü çerçevesinde vergilendirilmek isteyen işletme hesabı veya bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerin, 06/02/2019 tarihli 718 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile anılan Tebliğde sayılan şartlara sahip olması halinde, 01/03/2019 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere hasılat esaslı vergilendirme usulüne göre vergilendirilmesi mümkün bulunmaktadır.

Bu itibarla, münhasıran otobüsle toplu taşıma faaliyetinde bulunmayıp bu faaliyetinin yanında başka faaliyetlerinizinde bulunması sebebiyle, KDV Kanununun 38 inci maddesi kapsamında hasılat esaslı vergilendirme usulüden faydalanmanız mümkün bulunmamaktadır.

 

 


Kaynak: GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/otobusle-toplu-tasima-faaliyetinin-yani-sira-baska-faaliyet-ile-de-ugrasan-mukellef-hasilat-esasli-vergilendirme-usulunu-secebilir-mi/feed/ 0
Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 456)’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Taslağı Hazırlanmıştır – 15.8.2024 https://www.muhasebenews.com/vergi-usul-kanunu-genel-tebligi-sira-no-456nde-degisiklik-yapilmasina-dair-teblig-taslagi-hazirlanmistir-15-8-2024/ https://www.muhasebenews.com/vergi-usul-kanunu-genel-tebligi-sira-no-456nde-degisiklik-yapilmasina-dair-teblig-taslagi-hazirlanmistir-15-8-2024/#respond Mon, 19 Aug 2024 11:05:43 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=153626 Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 456)’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Taslağı Hazırlanmıştır.

Tebliğ taslağının geliştirilmesi ve yayımlanmaya hazır hale getirilmesi için Başkanlığımızca çalışmalar devam etmekte olup, mevcut taslakta yer alan konuların geliştirilmesi, değiştirilmesi veya katkıda bulunulması ile ilgili görüş ve önerilerinizi 26/8/2024 Pazartesi günü mesai bitimine kadar mersert@gelirler.gov.tr elektronik posta adresine iletebilirsiniz.

Yayın Tarihi: 15/8/2024 – 11:16

 

***

TASLAK TEBLİĞ

15.8.2024 

***

Hazine ve Maliye Bakanlığı (Gelir İdaresi Başkanlığı)’ndan;

VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ (SIRA NO:456)’NDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR TEBLİĞ (SIRA NO: …)

  

MADDE 1 – 27/8/2015 tarihli ve 29458 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No:456)’nin “1. Giriş” başlıklı bölümünün ikinci ve üçüncü paragraflarında yer alan “Maliye” ibarelerinden önce gelmek üzere “Hazine ve” ifadesi eklenmiştir.

MADDE 2 – Aynı Tebliğin “3. Tanımlar” başlıklı bölümünün birinci paragrafının (a) bendinde yer alan “Maliye” ibaresinden önce gelmek üzere “Hazine ve” ifadesi, mevcut (f) bendinde yer alan “https://intvrg.gib.gov.tr” ibaresinden sonra gelmek üzere “, https://dijital.gib.gov.tr” ifadesi ile (b) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki bent eklenmiş ve mevcut bentler buna göre teselsül ettirilmiştir.

“c) Dijital Vergi Dairesi (Sistem): Başkanlığın görev tanımları içerisinde yer alan hizmetlerin sunulması veya kişilerin vergisel ödevlerini yerine getirmesi amacıyla şifre, elektronik imza veya diğer güvenlik araçları kullanılmak suretiyle erişim sağlanan internet adresi (dijital.gib.gov.tr) ve mobil uygulamalar üzerinde oluşturulan elektronik ortamı,”

MADDE 3 – Aynı Tebliğin “4. Elektronik Tebligat Yapılacak Kişiler” başlıklı bölümünün üçüncü paragrafının (b) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki bent eklenmiş ve diğer bent buna göre teselsül ettirilmiştir.

“c) 6/6/2002 tarihli ve 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununa ekli (II) sayılı listedeki mallardan kayıt ve tescile tabi olanların ilk iktisabında adına kayıt ve tescil işlemi yapılan gerçek ve tüzel kişiler ile tüzel kişiliği olmayan teşekküller (5.3. numaralı bölümün altıncı paragrafında yer alanlar hariç)”

MADDE 4 – Aynı Tebliğin “5.2. Gelir Vergisi Mükelleflerinin Bildirimi ve Elektronik Tebligat Adresi Edinmesi” başlıklı bölümünün son paragrafında yer alan “bizzat veya” ifadesi “internet vergi dairesi aracılığıyla veya gelir vergisi yönünden bağlı oldukları vergi dairesine bizzat ya da” şeklinde ve “örneği Tebliğin ekinde (EK: 2) yer alan bildirimi doldurarak ilgili vergi dairesine vermek zorundadır.” ifadesi “başvurmak zorundadır.” şeklinde değiştirilmiştir.

MADDE 5 – Aynı Tebliğin “5.2.” numaralı bölümünden sonra gelmek üzere aşağıdaki bölüm eklenmiş ve “5” numaralı mevcut bölümlerin numaraları buna göre teselsül ettirilmiştir.

“5.3. 4760 sayılı Kanuna Ekli (II) Sayılı Listedeki Mallardan Kayıt ve Tescile Tabi Olanların İlk İktisabında Adına Tescil Yapılan Gerçek ve Tüzel Kişiler ile Tüzel Kişiliği Olmayan Teşekküllerin Bildirimi ve Elektronik Tebligat Adresi Edinmesi 4760 sayılı Kanuna ekli (II) sayılı listedeki mallardan kayıt ve tescile tabi olanların ilk iktisabında adına tescil yapılan gerçek kişiler ve tüzel kişiler ile tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin, Tebliğin (4) numaralı bölümü gereği elektronik tebligat adreslerinin bulunması zorunlu olduğundan elektronik tebligat adreslerinin bulunmaması durumunda bu bölümde açıklandığı şekilde elektronik tebligat adreslerini edinmeleri gerekmektedir.

4760 sayılı Kanuna ekli (II) sayılı listedeki mallardan kayıt ve tescile tabi olanları iktisap eden tüzel kişiler ve tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin, ilk iktisap ile ilgili işlemlerin tamamlanmasından önce, örneği Tebliğ ekinde yer alan “Elektronik Tebligat Talep Bildirimi (Şirketler ve Diğer Tüzel Kişiler İçin)”ni (EK:1) Tebliğin (5.1) numaralı bölümünde açıklandığı şekilde kurumlar vergisi yönünden bağlı bulundukları vergi dairesine, kurumlar vergisi yönünden bağlı bulundukları bir vergi dairesi bulunmayanların ise katma değer vergisi veya gelir (stopaj) vergisi yönünden bağlı bulundukları vergi dairesine, bağlı bulunduğu bir vergi dairesi bulunmayanların ise merkez adreslerinin bulunduğu yerdeki yetkili vergi dairesine vermeleri gerekmektedir. Bu mükellefler, söz konusu bildirimi kanuni temsilcileri veya elektronik tebligat sistemi ile ilgili işlemleri yapmaya yönelik özel yetki içeren noterde verilmiş vekâletnameyle yetkili kılınan kişiler aracılığıyla bizzat teslim edeceklerdir.

4760 sayılı Kanuna ekli (II) sayılı listedeki mallardan kayıt ve tescile tabi olanları iktisap eden gerçek kişilerin, ilk iktisap ile ilgili işlemlerin tamamlanmasından önce, Tebliğin (5.2) numaralı bölümünde açıklandığı şekilde internet vergi dairesi aracılığıyla başvurarak veya gelir vergisi yönünden bağlı bulundukları vergi dairesine, bağlı bulundukları bir vergi dairesi bulunmayanların ise ikametgâhlarının bulunduğu yer vergi dairesine bizzat veya elektronik tebligat sistemi ile ilgili işlemleri yapmaya yönelik özel yetki içeren noterde verilmiş vekâletnameyle yetkili kılınan kişiler aracılığıyla başvuruda bulunarak sistemi kullanmaları mümkündür.

4760 sayılı Kanuna ekli (II) sayılı listedeki mallardan kayıt ve tescile tabi olanları iktisap eden kişilerin bu Tebliğ kapsamında elektronik tebligat adreslerinin olup olmadığı;

(II) sayılı listedeki mallardan kayıt ve tescile tabi olanlara ait özel tüketim vergisi beyannamesinin elektronik ortamda verilmesi aşamasında,

Müzayede yoluyla satışlarda (Katma değer vergisi mükellefiyeti bulunanlar hariç) özel tüketim vergisi beyannamesinin kâğıt ortamında düzenlenerek ilgili vergi dairesine beyanda bulunulması ve verginin ödenmesi aşamasında

Başkanlık tarafından kontrol edilecektir.

4760 sayılı Kanuna ekli (II) sayılı listedeki mallardan kayıt ve tescile tabi olanların ithalatta vergilendirildiği durumlarda ise kayıt ve tescil işlemini yapanlar, kayıt ve tescil işleminden önce bu malları iktisap eden kişilerin bu Tebliğ kapsamında elektronik tebligat adreslerinin olup olmadığını Başkanlık sistemlerinden elektronik ortamda sorgulayacaklardır.

Aşağıda belirtilen gerçek ve tüzel kişiler ile tüzel kişiliği olmayan teşekküller elektronik tebligat adresi edinmek zorunda değillerdir.

12.2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununa ekli (I), (II), (III) ve (IV) sayılı cetvellerde yer alan kamu idareleri ile aynı Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde tanımlanan mahalli idareler.

Yabancı devletlerin Türkiye’deki diplomatik temsilcilikleri, konsoloslukları ve uluslararası anlaşmalarla vergi muafiyeti tanınan uluslararası kuruluşlar ve bunların diplomatik haklara sahip mensupları ile ev sahibi hükümet anlaşmaları veya ülkemizin taraf olduğu diğer anlaşmalar çerçevesinde Türkiye’deki uluslararası kuruluşlar ve bunların yönetici kadrolarında görev yapan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan mensupları.

Engellilik oranı % 90 veya daha fazla olan malûl ve ç) 18 yaşını doldurmamış olanlar”

MADDE 6 – Aynı Tebliğe başlığı ile birlikte aşağıdaki bölüm eklenmiştir. “9. Ceza Hükümleri

Elektronik tebligat sistemine dâhil olması zorunlu olanlardan bu Tebliğ ile getirilen yükümlülüklere uymayan mükellefler hakkında 213 sayılı Kanunun ilgili ceza hükümleri tatbik olunur.”

MADDE 7 – Aynı Tebliğin “10. Diğer Hususlar” başlıklı bölümüne aşağıdaki paragraf eklenmiştir.

“Başkanlık tarafından elektronik ortamda sunulan hizmetlerin tek çatı altında birleştirilerek kişilerin tüm uygulamalara kolay, hızlı ve güvenli bir şekilde erişim sağlaması, beyanname, bildirim, yazı, dilekçe, tutanak, rapor ve diğer belgelerin elektronik ortamda verilebilmesi ve bu belgelere ilişkin yapılan işlemlerin sonuçlarının ilgililerine elektronik ortamda sunulması ile mükelleflerin vergilendirmeye ilişkin ödevlerini yerine getirirken hizmet alma süreçlerinde günümüz bilişim teknolojilerinin getirdiği imkânlardan daha fazla yararlanması amacıyla geliştirilen Dijital Vergi Dairesi uygulamasına ilişkin usul ve esaslar 7/10/2023 tarihli ve 32332 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No:552)’nde belirlenmiş ve Tebliğin 8 inci maddesinin ikinci fırkasında İnteraktif Vergi Dairesi ve İnternet Vergi Dairesi gibi uygulamalar üzerinden sunulan hizmetlerin belli bir plan dâhilinde Dijital Vergi Dairesine aktarılarak bu Sistem üzerinden sunulacağı ifade edilmiştir. Bu kapsamda, bu Tebliğde internet vergi dairesine yapılan atıflar, ilgili hizmetlerin Dijital Vergi Dairesi üzerinden verilmeye başlandığı tarihten itibaren Dijital Vergi Dairesine yapılmış sayılır.”

MADDE 8 – Aynı Tebliğin “12.” numaralı bölümünde yer alan “Maliye” ibaresinden önce gelmek üzere “Hazine ve” ifadesi eklenmiştir.

MADDE 9 – Bu Tebliğ yayımını izleyen ikinci ayın başında yürürlüğe girer.

MADDE 10 – Bu Tebliğ hükümlerini Hazine ve Maliye Bakanı yürütür.

 

 

 

 

 

 

 


Kaynak: GİB Duyuru
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/vergi-usul-kanunu-genel-tebligi-sira-no-456nde-degisiklik-yapilmasina-dair-teblig-taslagi-hazirlanmistir-15-8-2024/feed/ 0
Fatura kullanmaları zorunlu bulunanların fatura yerine perakende satış fişi kullanmaları durumunda, bu kişiler açısından PSF geçerli olmayacaktır. https://www.muhasebenews.com/fatura-kullanmalari-zorunlu-bulunanlarin-fatura-yerine-perakende-satis-fisi-kullanmalari-durumunda-bu-kisiler-acisindan-psf-gecerli-olmayacaktir/ https://www.muhasebenews.com/fatura-kullanmalari-zorunlu-bulunanlarin-fatura-yerine-perakende-satis-fisi-kullanmalari-durumunda-bu-kisiler-acisindan-psf-gecerli-olmayacaktir/#respond Sat, 27 Jan 2024 13:52:24 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=148952 e-Fatura sistemine kayıtlı kullanıcı perakende satış fişi/ödeme kaydedici cihaz fişi kullanabilir mi?

 

VUK 167 Sıra No’lu Genel Tebliği uyarınca fatura kullanmaları zorunlu bulunanların fatura yerine perakende satış fişi kullanmaları durumunda, bu kişiler açısından perakende satış fişleri geçerli olmayacaktır.

Ancak, Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 257’nci maddesinin Maliye Bakanlığı’na verdiği yetkiye dayanılarak yayımlanan VUK 204 Sıra No’lu Genel Tebliği ile, mükelleflerin ticari faaliyetlerine ilişkin olarak iş yerlerinde kullanılmak ve tüketilmek amacıyla satın aldıkları (kırtasiye, büro ve temizlik malzemeleri gibi) ve bedeli fatura düzenleme mecburiyetini belirleyen kanuni haddi aşmayan diğer bir anlatımla, perakende satış fişi (veya yazar kasa fişi) düzenleme sınırları içinde kalan mal ve hizmet bedelleri için düzenlenen perakende satış veya yazar kasa fişlerinin gider belgesi olarak kabul edilmesi uygun görülmüştür

İşletmenin tüketimi dışında, satışa konu olacak mal ve hizmetlerin alımlarında ise bedeli ne olursa olsun fatura alınması, defterlere faturalara dayanılarak kayıt yapılması gerekmektedir.

Buna göre, e-fatura sistemine kayıtlı bir şirketin, e-fatura sistemine kayıtlı diğer firmalardan işyerinde kullanmak ve tüketmek amacıyla satın aldığı (Kırtasiye, büro ve temizlik malzemeleri gibi) ve fatura kullanma sınırının altında kalan alımlarını, perakende satış fişi veya ödeme kaydedici cihaz fişi ile belgelendirmesi mümkün bulunmaktadır.

Uygulamanın sahada yalnızca bir istisnası olup, akaryakıt istasyonlarında pompa ÖKC’lerden düzenlenen ÖKC fişleri karşılığında e-Fatura düzenlenmesine gerek olmayıp, söz konusu ÖKC fişleri tutarına bakılmaksızın fatura yerine geçer belge kabul edilecektir. Bu nedenle bu kapsamda yapılan işlemler için ÖKC fişi düzenlenmiş ise ayrıca bir e-Fatura aranmamalıdır.

 

 


Kaynak: GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/fatura-kullanmalari-zorunlu-bulunanlarin-fatura-yerine-perakende-satis-fisi-kullanmalari-durumunda-bu-kisiler-acisindan-psf-gecerli-olmayacaktir/feed/ 0
Türkiye-Avrupa Birliği Katılım Öncesi Yardım Aracı (IPA II) Çerçeve Anlaşması Genel Tebliği (Sıra No: 1)’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Sıra No: 3) Resmi Gazete’de Yayımlandı. https://www.muhasebenews.com/turkiye-avrupa-birligi-katilim-oncesi-yardim-araci-ipa-ii-cerceve-anlasmasi-genel-tebligi-sira-no-1nde-degisiklik-yapilmasina-dair-teblig-sira-no-3-resmi-gazetede-yayimlandi/ https://www.muhasebenews.com/turkiye-avrupa-birligi-katilim-oncesi-yardim-araci-ipa-ii-cerceve-anlasmasi-genel-tebligi-sira-no-1nde-degisiklik-yapilmasina-dair-teblig-sira-no-3-resmi-gazetede-yayimlandi/#respond Wed, 19 Jan 2022 06:43:56 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=121093

2014-2020 dönemi Avrupa Birliği (AB) mali yardımları ile ilgili Türkiye-AB Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı (IPA II) Çerçeve Anlaşması 6647 sayılı Kanunla onaylanması uygun bulunmuş ve 22.06.2015 tarihinden itibaren yürürlüğe girmiştir.

Bilindiği üzere, söz konusu Anlaşmaya ilişkin olarak 1 ve 2 Sıra No.lu Türkiye-AB IPA II Çerçeve Anlaşması Genel Tebliğleri yayımlanmıştı.

Son olarak, bahse konu Tebliğde yer alan başvuru yapılacak makamla ilgili parasal tutar Türkiye-AB IPA II Çerçeve Anlaşması Genel Tebliği (Sıra No:1)’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Sıra No:3) 18 Ocak 2022 tarih ve 31723 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

Anılan Tebliğ ile 18 Ocak 2022 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere;

1- IPA II Çerçeve Anlaşması kapsamındaki vergi istisnalarından yararlanmak için Birlik Yüklenicileri tarafından merkez ve taşra teşkilatlarına yapılan Katma Değer Vergisi İstisna Sertifikası taleplerinin düzenlenmesinde geçerli başvuru parasal tutarları ve

2- Ayrıca, tedarik sözleşmesi düzenleme alt limiti

yeniden belirlenmiştir.

Buna göre, bahse konu Tebliğin 4.2.2.1. KDV İstisna Sertifikası Başvurusu Yapılacak Makam başlıklı maddesi;

– “Vergi Dairesi Başkanlığı Kurulu olan illerde (EK-1/a) bulunanlardan, imzaladıkları Birlik Sözleşmesinde kendisine ayrılan bütçe payı 10 (on) milyon Türk Lirasından (10 milyon Türk Lirası dâhil) az olanlar o ildeki Vergi Dairesi Başkanlığına (Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı mükellefi olanlar bu Vergi Dairesi Başkanlığına); Birlik Sözleşmesinde kendisine ayrılan bütçe payı 10 (on) milyon Türk Lirasından fazla olanlar ise Gelir İdaresi Başkanlığına” olarak,

– “Vergi Dairesi Başkanlığı kurulu olmayan illerde (EK-1/b) bulunanların imzaladıkları Birlik Sözleşmesinde kendisine ayrılan bütçe payı 5 (beş) milyon Türk Lirasından (5 milyon Türk Lirası dâhil) az olanlar o ildeki Defterdarlık Gelir Müdürlüğüne; Birlik Sözleşmesinde kendisine ayrılan bütçe payı 5 (beş) milyon Türk Lirasından fazla olanlar ise Gelir İdaresi Başkanlığına başvuracaklardır” olarak

değiştirilmiştir.

– Ayrıca, I sıra Nolu IPA II Genel Tebliğinin 4.2.2.6. KDV İstisna Sertifikasının Kullanılması bölümünün birinci fıkrası “KDV İstisna Sertifikası kullanmak suretiyle Birlik Sözleşmesi kapsamında temin edilecek mal, hizmet ile yapılan işler için Tedarikçi tarafından düzenlenecek fatura tutarı ya da aynı Birlik Sözleşmesi kapsamında aynı Tedarikçiden yapılacak alımların toplam tutarının (KDV Hariç) 8.000 TL.’yi aşması durumunda Birlik Yüklenicisi öncelikle Tedarikçi ile bir örneği Tebliğin ekinde (EK-7) yer alan “Tedarik Sözleşmesi” yapacaktır” şeklinde ve beşinci fıkrası “Birlik Yüklenicisinin KDV İstisna Sertifikası kullanmak suretiyle Birlik Sözleşmesi kapsamında temin edeceği mal, hizmet ile yapılan işler için Tedarikçinin düzenlediği fatura tutarı ve aynı Birlik Sözleşmesi kapsamında aynı Tedarikçiden yapılacak alımların toplam tutarı (KDV Hariç) 8.000 TL ve altında ise; Tedarik Sözleşmesi yapmak ve Hibe Yararlanıcısına onaylatmak şartı aranmaksızın, KDV İstisna Sertifikasının ibrazı ve bir örneğinin verilmesi ile yukarıdaki şerh düşülerek düzenlenecek fatura veya benzeri evrakta KDV hesaplanmayacaktır.” olarak değiştirilmiştir.

Söz konusu Tebliğe Başkanlığımız internet sitesinde “Mevzuat/Uluslararası Mevzuat/ Avrupa Birliği/Türkiye-Avrupa Birliği IPA II (2014-2020) Çerçeve Anlaşması (6647)” başlıkları takip edilerek ulaşmak mümkündür.

Duyurulur.

 

Tebliğe ulaşmak için tıklayınız.

Hazine ve Maliye Bakanlığı (Gelir İdaresi Başkanlığı)’ndan:
TÜRKİYE-AVRUPA BİRLİĞİ KATILIM ÖNCESİ YARDIM ARACI (IPA II) ÇERÇEVE ANLAŞMASI GENEL TEBLİĞİ (SIRA NO: 1)’NDE
DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR TEBLİĞ (SIRA NO: 3)

MADDE 1 – 13/2/2016 tarihli ve 29623 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Türkiye-Avrupa Birliği Katılım Öncesi Yardım Aracı (IPA II) Çerçeve Anlaşması Genel Tebliği (Sıra No:1)’nin (4.2.2.1) bölümü (a) bendinde yer alan “bütçe payı 4 (dört) milyon Türk Lirasından (4 milyon Türk Lirası dâhil) az olanlar” ibaresi “bütçe payı 10 (on) milyon Türk Lirasından (10 milyon Türk Lirası dâhil) az olanlar” olarak, “bütçe payı 4 (Dört) milyon Türk Lirasından fazla olanlar” ibaresi ise “bütçe payı 10 (on) milyon Türk Lirasından fazla olanlar” olarak değiştirilmiştir.

MADDE 2 – Aynı Tebliğin (4.2.2.1) bölümü (b) bendinde yer alan “bütçe payı 2 (iki) milyon Türk Lirasından (2 milyon Türk Lirası dâhil) az olanlar” ibaresi “bütçe payı 5 (beş) milyon Türk Lirasından (5 milyon Türk Lirası dâhil) az olanlar” olarak, “bütçe payı 2 (iki) milyon Türk Lirasından fazla olanlar” ibaresi ise “bütçe payı 5 (beş) milyon Türk Lirasından fazla olanlar” olarak değiştirilmiştir.

MADDE 3 – Aynı Tebliğin (4.2.2.6) bölümünün birinci paragrafında ve beşinci paragrafında yer alan “3.500”
ibareleri “8.000” olarak değiştirilmiştir.

MADDE 4 – Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 5 – Bu Tebliğ hükümlerini Hazine ve Maliye Bakanı yürütür.


Kaynak: GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/turkiye-avrupa-birligi-katilim-oncesi-yardim-araci-ipa-ii-cerceve-anlasmasi-genel-tebligi-sira-no-1nde-degisiklik-yapilmasina-dair-teblig-sira-no-3-resmi-gazetede-yayimlandi/feed/ 0
333 SIRA NO’LU VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ https://www.muhasebenews.com/333-sira-nolu-vergi-usul-kanunu-genel-tebligi/ https://www.muhasebenews.com/333-sira-nolu-vergi-usul-kanunu-genel-tebligi/#respond Sun, 10 Jan 2021 18:02:38 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=136972

333 SIRA NO’LU VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ

Resmi Gazete Tarihi: 28/04/2004
Resmi Gazete No: 25446
5024 sayılı Kanunla(1), amortisman uygulaması konusunda yapılan değişikliklere ilişkin olarak aşağıdaki açıklamaların yapılmasına gerek görülmüştür.1. 01/01/2004 Tarihinden Önce Aktife Giren İktisadi Kıymetler İçin Amortisman Uygulaması:

a) 01/01/2004 tarihinden önce aktife giren iktisadi kıymetler için 5024 sayılı Kanundan önce yürürlükte bulunan hükümlere göre amortisman ayrılmaya devam edilecektir. Ancak bu kıymetlerin amortisman ayrılmasına esas bedeli, 31/12/2003 tarihi itibariyle yapılacak enflasyon düzeltmesinden sonraki değerleri olacaktır.

b) 31/12/2003 tarihinden sonra amortismana tabi iktisadi kıymetlerin elden çıkarılması halinde bunların maliyet bedeli olarak, düzeltilmiş değerleri esas alınacaktır.

2. 31/12/2003 Tarihinden Sonra Aktife Giren Amortismana Tabi İktisadi Kıymetler İçin Belirlenen Amortisman Oranları :

31/12/2003 tarihinden sonra iktisap edilen amortismana tabi iktisadi kıymetler Vergi Usul Kanununun(2) 5024 sayılı Kanunla değişen hükümlerine göre amortismana tabi tutulacaktır.

Ancak, 5024 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesindeki hükümden yararlanarak, 31.12.2003 tarihli bilançolarını 10 Mayıs 2004 tarihi yerine 10 Ağustos 2004 tarihine kadar düzeltme hakkından yararlananlar, 2004 yılının ilk geçici vergi döneminde beyan edecekleri vergi matrahlarını hesaplarken, 01/01/2004-31/03/2004 tarihleri arasında iktisap edilen amortismana tabi iktisadi kıymetleri için Vergi Usul Kanununun 315 inci maddesinin 5024 sayılı Kanunla değişmeden önceki hükümlerini dikkate alacaklardır.

Vergi Usul Kanununun 315 inci maddesinde 5024 sayılı Kanunla yapılan değişikliklerle amortisman oranlarının iktisadi kıymetlerin faydalı ömürleri de dikkate alınmak suretiyle Bakanlığımızca belirleneceği belirtilmiştir.

Bu hükme istinaden Bakanlığımızca belirlenen oranlar, iktisadi kıymetlerin kullanıldıkları yerler itibarıyla ekte gösterilmiştir. Mükellefler, 31/12/2003 tarihinden sonra iktisap edecekleri amortismana tabi kıymetlerin amortisman oranını ekli listeden bularak uygulayacaklardır.

Ekli listenin 1-6 bölümleri arasında genel sınıflamalar yapılmış ve amortismana tabi iktisadi kıymetlerin faydalı ömürleri ve amortisman oranları tespit edilmiştir. Listenin diğer bölümlerinde ise sektörler itibarı ile kullanılan amortismana tabi iktisadi kıymetlerin faydalı ömürleri ve amortisman oranları belirlenmiştir. Mükellefler, uygun amortisman oranlarını tespit ederken öncelikle, sektörel bazda tespit edilen amortisman oranlarını dikkate alacaklar, bu ayrımlarda bulunmayan amortismana tabi iktisadi kıymetler için uygulanacak oranları, genel sınıflamada yer verilen oranlara göre tespit edeceklerdir.

3. Azalan Bakiyeler Usulüne Göre Amortisman Uygulaması :

5024 sayılı Kanun ile Vergi Usul Kanununun mükerrer 315 inci maddesinde yapılan değişiklikle; her yıl üzerinden amortisman hesaplanacak değer, evvelce ayrılmış olan amortismanlar toplamının tenzili suretiyle tespit olunacak ve enflasyon düzeltmesi yapılan dönemlerde, üzerinden amortisman ayrılacak değer, amortismana tabi iktisadi kıymetin düzeltilmiş değerinden daha evvel ayrılmış olan amortismanların toplamının taşınmış değerleri indirilmek suretiyle tespit edilecektir. Bu usulde amortisman süresi normal amortisman nispetlerine göre hesaplanacak ve de bu sürenin son yılına devreden bakiye değerin, o yıl içinde tamamen yok edilmesi gerekecektir. Bu usulde uygulanacak amortisman oranı normal amortisman oranının iki katıdır.

4. Listelerde Bulunmayan İktisadi Kıymetler :

Listedeki herhangi bir sınıflamada yer almayan amortismana tabi iktisadi kıymetlere uygulanacak amortisman oranları için mükelleflerin müracaatları üzerine Bakanlığımızca belirlenecek süre ve oranlar üzerinden amortisman ayrılabilecektir.

Tebliğ olunur.

(1) 30/12/2003 tarih ve 25332 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır.
(2) 10/01/1961 tarih ve 10703 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır


Ek: 1 liste (18 sayfa)(Amortisman Listesinin Resmi Gazete’de Yayımlanmış İlk Hali

Amortisman Listesinin Değişiklikler İşlenmiş Güncel Hali


Kaynak: VUK 333 Tebliğ
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/333-sira-nolu-vergi-usul-kanunu-genel-tebligi/feed/ 0
Firmalar kendi sistemlerinde verdikleri seri ve sıra numarasıyla fatura düzenleyebilir mi? https://www.muhasebenews.com/internet-uzerinden-organik-gida-satisi-yapan-anonim-sirket-kagit-fatura-kullanmaktadir-ayda-ortalama-2-000-adet-fatura-kesmektedir-fatura-uzerinde-yazan-seri-sira-numarasi-yerine-kendi-sistemlerin/ https://www.muhasebenews.com/internet-uzerinden-organik-gida-satisi-yapan-anonim-sirket-kagit-fatura-kullanmaktadir-ayda-ortalama-2-000-adet-fatura-kesmektedir-fatura-uzerinde-yazan-seri-sira-numarasi-yerine-kendi-sistemlerin/#respond Thu, 08 Aug 2019 12:00:36 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=65268 İnternet üzerinden organik gıda satışı yapan Anonim şirket kâğıt fatura kullanmaktadır. Ayda ortalama 2.000 adet fatura kesmektedir. Fatura üzerinde yazan seri-sıra numarası yerine – kendi sistemlerinde verdikleri seri-sıra numarasını yazmak istiyorlar. Bunun mümkün müdür?

Maliye Bakanlığı ile anlaşma yapmış Matbaalarda fatura bastırılması halinde seri ve sıra numarası anlaşmalı matbaa tarafından verilir.

 

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


 

]]>
https://www.muhasebenews.com/internet-uzerinden-organik-gida-satisi-yapan-anonim-sirket-kagit-fatura-kullanmaktadir-ayda-ortalama-2-000-adet-fatura-kesmektedir-fatura-uzerinde-yazan-seri-sira-numarasi-yerine-kendi-sistemlerin/feed/ 0
E-Faturada sehven bir sıra numarası atlanmış ve o numaraya hiç fatura kesilmemesi halinde nasıl bir işlem yapılmalıdır? https://www.muhasebenews.com/e-faturada-sehven-bir-sira-numarasi-atlanmis-ve-o-numaraya-hic-fatura-kesilmemesi-halinde-nasil-bir-islem-yapilmalidir/ https://www.muhasebenews.com/e-faturada-sehven-bir-sira-numarasi-atlanmis-ve-o-numaraya-hic-fatura-kesilmemesi-halinde-nasil-bir-islem-yapilmalidir/#respond Thu, 04 Jul 2019 15:00:51 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=62865  E-Faturada sehven bir sıra numarası atlanmış ve o numaraya hiç fatura kesilmemesi halinde nasıl bir işlem yapılmalıdır?

E-fatura uygulaması kâğıt faturanın tabi olduğu hükümlere tabidir. Buna göre e-Fatura uygulamasında her seri kendi içerisinde müteselsil sıraya uygun olarak düzenleneceğinden, atlayan faturalara ilişkin olarak;

* Yazılımınızın imkân vermesi halinde atlanılan numaralara iptal kaydı düşülmelidir.

*Bağlı bulunulan Vergi Dairesi Müdürlüğüne dilekçe ile izahatta bulunulması gerekmektedir.

Yeni düzenlenecek faturalar aynı seri numarası kullanılarak en son kesilen fatura numarasından sıra atlamadan ve atlanılan sıra numaraları kullanılmadan devam edilmelidir.

 


Kaynak:  Gib
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


BENZER İÇERİKLER

E-Fatura kullanıcıları İhracat faturalarını E-fatura olarak mı düzenleyecektir?

E-arşiv faturaya geçenler tekrar kağıt faturaya dönebilir mi?

E-Arşiv raporu gönderiminden sonra geçmiş tarihli E- Arşiv fatura düzenlenebilir mi?

 

 

]]>
https://www.muhasebenews.com/e-faturada-sehven-bir-sira-numarasi-atlanmis-ve-o-numaraya-hic-fatura-kesilmemesi-halinde-nasil-bir-islem-yapilmalidir/feed/ 0
Geçmiş yıl zararlarını Kurumlar vergisinde mi geçici vergide mi indirim konusu yapacağım? https://www.muhasebenews.com/gecmis-yil-zararlarini-kurumlar-vergisinde-mi-gecici-vergide-mi-indirim-konusu-yapacagim/ https://www.muhasebenews.com/gecmis-yil-zararlarini-kurumlar-vergisinde-mi-gecici-vergide-mi-indirim-konusu-yapacagim/#respond Thu, 23 May 2019 13:30:24 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=58991 Geçmiş yıl zararlarını kurumlar vergisinde mi geçici vergide mi indirim konusu yapacağım?

Geçmiş yıl zararları önce geçici vergi beyannamesinde mahsup edilir. Düzeltme beyannamesi vermeniz gerekir.

 

 


Kaynak: İsmmmo
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


BENZER İÇERİKLER

Geçici vergilerde vergi matrahından düşmediğimiz geçmiş yıl zararlarını yılsonu mahsup edebilir miyiz?

Kurumlar vergisi beyannamesinde gösterilmeyen geçmiş yıl zararları kardan mahsup edilebilir mi?

Geçmiş Yıl Zararlarının Geçmiş Yıl Karlarına Mahsubu Kar Dağıtımı Sayılır mı?

 

]]>
https://www.muhasebenews.com/gecmis-yil-zararlarini-kurumlar-vergisinde-mi-gecici-vergide-mi-indirim-konusu-yapacagim/feed/ 0
Gelir Vergisi Kanunu İç Genelgesi Sıra No: 2019/1 “Vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimi uygulaması” https://www.muhasebenews.com/gelir-vergisi-kanunu-ic-genelgesi-sira-no-2019-1-vergiye-uyumlu-mukelleflere-vergi-indirimi-uygulamasi/ https://www.muhasebenews.com/gelir-vergisi-kanunu-ic-genelgesi-sira-no-2019-1-vergiye-uyumlu-mukelleflere-vergi-indirimi-uygulamasi/#respond Tue, 16 Apr 2019 14:45:29 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=54859 GELİR VERGİSİ KANUNU İÇ GENELGESİ SIRA NO : 2019/1

T.C.
HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI
Gelir İdaresi Başkanlığı

 

Sayı       : 27238360-010.06.01-

Konu      : Vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimi uygulaması

 

Tarih  : 05.04.2019
     …………………… VALİLİĞİNE
(Defterdarlık: Gelir Müdürlüğü)
………………. VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞINA

GELİR VERGİSİ KANUNU İÇ GENELGESİ
(Seri no: 2019/1)

1.  Giriş
Başkanlığımıza intikal eden olayların incelenmesinden, 6824 sayılı Kanunun 4 üncü maddesiyle başlığıyla birlikte değişen 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun “Vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimi” başlıklı mükerrer 121 inci maddesinin uygulamasına ilişkin iade/mahsup talepleri hakkında tereddüde düşüldüğü anlaşılmış olup, aşağıdaki açıklamaların yapılması gerekli görülmüştür.

2.  Yasal Düzenleme
Bilindiği üzere, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 121 inci maddesinde;

Ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle gelir vergisi mükellefi olanlar ile kurumlar vergisi mükelleflerinden (finans ve bankacılık sektörlerinde faaliyet gösterenler, sigorta ve reasürans şirketleri ile emeklilik şirketleri ve emeklilik yatırım fonları hariç olmak üzere), bu maddenin ikinci fıkrasında belirtilen şartları taşıyanların yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannameleri üzerinden hesaplanan verginin %5’i, ödenmesi gereken gelir veya kurumlar vergisinden indirilir. Şu kadar ki hesaplanan indirim tutarı, her hâl ve takdirde 1 milyon Türk lirasından fazla olamaz. İndirilecek tutarın ödenmesi gereken vergiden fazla olması durumunda kalan tutar, yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihi izleyen bir tam yıl içinde mükellefin beyanı üzerine tahakkuk eden diğer vergilerinden mahsup edilebilir. Bu süre içinde mahsup edilemeyen tutarlar red ve iade edilmez. Gelir vergisi mükelleflerinin yararlanacağı indirim tutarı, ticari, zirai veya mesleki faaliyet nedeniyle beyan edilen kazançların toplam gelir vergisi matrahı içerisindeki oranı dikkate alınmak suretiyle hesaplanan gelir vergisi esas alınarak tespit edilir.

Söz konusu indirimden faydalanabilmek için;

  1. İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıla ait vergi beyannamelerinin kanuni süresinde verilmiş (Kanuni süresinde verilen bir beyannameye ilişkin olarak kanuni süresinden sonra düzeltme amacıyla veya pişmanlıkla verilen beyannameler bu şartın ihlali sayılmaz.) ve bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin kanuni süresinde ödenmiş olması (Her bir beyanname itibarıyla 250 Türk lirasına kadar yapılan eksik ödemeler bu şartın ihlali sayılmaz. Vergi kanunları gereğince, tecil edilerek belirlenen şartların gerçekleşmesine bağlı olarak terkin edilecek vergilerin, şartların sağlanamaması halinde kanunlarında belirlenen tecil süresinin sonunu takip eden onbeşinci günün bitimine kadar ödenmesi şartıyla bu şart ihlal edilmiş sayılmaz.), 
  2. (1) numaralı bentte belirtilen süre içerisinde haklarında beyana tabi vergi türleri itibarıyla ikmalen, re’sen veya idarece yapılmış bir tarhiyat bulunmaması (Yapılan tarhiyatların kesinleşmiş yargı kararlarıyla veya 213 sayılı Vergi Usul Kanununun uzlaşma ya da düzeltme hükümlerine göre tamamen ortadan kaldırılmış olması durumunda bu şart ihlal edilmiş sayılmaz.), 
  3. İndirimin hesaplanacağı beyannamenin verildiği tarih itibarıyla vergi aslı (vergi cezaları dâhil) 1.000 Türk lirasının üzerinde vadesi geçmiş borcunun bulunmaması, şarttır.

hükmüne yer verilmiştir.

Konu ile ilgili açıklamalara 301 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin “4.2. İlgili dönemlere ilişkin olarak beyana tabi vergi türleri itibarıyla ikmalen, re’sen veya idarece yapılmış bir tarhiyat bulunmaması” başlıklı bölümünde yer verilmiştir.

Dolayısıyla, mükelleflerin vergi indiriminden yararlanabilmeleri için, indirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıl içerisinde haklarında beyana tabi vergi türleri itibarıyla ikmalen, re’sen veya idarece yapılmış bir tarhiyat bulunmaması gerekmekte olduğundan söz konusu dönemler için haklarında ikmalen, re’sen veya idarece yapılmış bir tarhiyat bulunan mükelleflerin, tarhiyatın kesinleşip kesinleşmediğine bakılmaksızın, indirimden yararlanmaları mümkün bulunmamaktadır.

3.  Düzeltme beyannameleri ile tenzil taleplerinin vergi indirimine etkisi
Kanuni süresi içerisinde verilen bir beyannameye ilişkin olarak, kanuni süresinden sonra düzeltme amacıyla veya pişmanlıkla verilen beyannameler vergi indiriminden yararlanılmasına engel teşkil etmemektedir.

Ayrıca, mükelleflerin nakden iade taleplerinin gerçekleştirilmesinden sonra fazladan iade edildiği “KDV İadesi Kontrol Raporu” veya diğer suretlerle tespit edilen tutarların kendilerinden geri alınmasına ilişkin olarak yazılı talepte bulunmaları (KDV iade uygulamasında kullanılan haliyle mükelleflerin tenzil dilekçesi vermeleri) halinde, bu talepleri Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 121 inci maddesinde yer alan vergi indirimi açısından kanuni süresi içerisinde verilen bir beyannameye ilişkin olarak kanuni süresinden sonra düzeltme amacıyla verilen beyanname olarak değerlendirilecektir. Dolayısıyla, haksız yapılan iadenin geri alınmasına yönelik olarak mükelleflerin söz konusu yazılı taleplerine istinaden yapılan ikmalen, resen veya idarece tarhiyatlar vergiye uyumlu mükelleflere vergi indiriminden yararlanılmasına engel teşkil etmeyecektir.

Bilgi edinilmesini ve uygulamanın yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda yapılmasını rica ederim.

Necmi KESKİNSOY
Başkan a.
Gelir İdaresi Başkan Yardımcısı

 

 

 

 


Kaynak: TÜRMOB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/gelir-vergisi-kanunu-ic-genelgesi-sira-no-2019-1-vergiye-uyumlu-mukelleflere-vergi-indirimi-uygulamasi/feed/ 0
Hazine Ve Maliye Bakanlığından:Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 333)’Ndedeğişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Sıra No: 506) https://www.muhasebenews.com/hazine-ve-maliye-bakanligindanvergi-usul-kanunu-genel-tebligi-sira-no-333ndedegisiklik-yapilmasina-dair-teblig-sira-no-506/ https://www.muhasebenews.com/hazine-ve-maliye-bakanligindanvergi-usul-kanunu-genel-tebligi-sira-no-333ndedegisiklik-yapilmasina-dair-teblig-sira-no-506/#respond Sat, 09 Mar 2019 06:19:49 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=50563
9 Mart 2019 CUMARTESİ Resmî Gazete

Sayı : 30709

TEBLİĞ

Hazine ve Maliye Bakanlığından:
VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ (SIRA NO: 333)’NDE
DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR TEBLİĞ (SIRA NO: 506)

MADDE 1 ‒ 28/4/2004 tarihli ve 25446 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 333)’nin ekinde yer alan listenin 6.12. ve 6.12.1 satırı aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve listeye 6.12.1. satırından sonra gelmek üzere 6.12.2. satırı eklenmiştir.

MADDE 2 – Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 3 – Bu Tebliğ hükümlerini Hazine ve Maliye Bakanı yürütür.

 

 

 

 


Kaynak: T.C Resmi Gazete
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/hazine-ve-maliye-bakanligindanvergi-usul-kanunu-genel-tebligi-sira-no-333ndedegisiklik-yapilmasina-dair-teblig-sira-no-506/feed/ 0