sınai işletme – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Thu, 20 Jul 2017 09:15:22 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.5 Büyükşehir Belediyesine Bağlı Su İdaresinin Ana Faaliyet Konusu Dışında Yapacağı Hizmetler Karşılığında Elde Edeceği Kazançlar Vergiye Tabi midir? https://www.muhasebenews.com/buyuksehir-belediyesine-bagli-su-idaresinin-ana-faaliyet-konusu-disinda-yapacagi-hizmetler-karsiliginda-elde-edecegi-kazanclar-vergiye-tabi-midir/ https://www.muhasebenews.com/buyuksehir-belediyesine-bagli-su-idaresinin-ana-faaliyet-konusu-disinda-yapacagi-hizmetler-karsiliginda-elde-edecegi-kazanclar-vergiye-tabi-midir/#respond Mon, 24 Jul 2017 05:00:23 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=16524 (GİB – ÖZELGE)

Konu: Büyükşehir Belediyesine bağlı su idaresinin IGPS Sabit Referans İstasyonunu kullanımı karşılığında alacağı bedelin kurumlar vergisine tabi olup olmadığı

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, ….. Vergi Dairesi Müdürlüğünde katma değer vergisi ve stopaj yönünden mükellefiyetinizin bulunduğu ve kurumunuzun Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı tarafından geliştirilen, IGPS Sabit Referans İstasyonunun bedel karşılığında vatandaşların kullanımına açılacağından bahisle, ana faaliyet konusu dışında olan bu hizmet karşılığında kurumunuzun elde edeceği kazançların kurumlar vergisine tabi olup olmadığı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmiştir.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 1’inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde, iktisadi kamu kuruluşlarının kazançlarının verginin konusu kapsamına alındığı; 2’nci maddesinin üçüncü fıkrasında Devlete, il özel idarelerine, belediyelere, diğer kamu idarelerine ve kuruluşlarına ait veya bağlı olup faaliyetleri devamlı bulunan ve birinci ve ikinci fıkralar dışında kalan ticari, sınai ve zirai işletmelerin iktisadi kamu kuruluşu olduğu; aynı maddenin altıncı fıkrasında iktisadi kamu kuruluşları ile dernek veya vakıflara ait iktisadi işletmelerin kazanç amacı gütmemeleri, faaliyetlerinin kanunla verilmiş görevler arasında bulunması, tüzel kişiliklerinin olmaması, bağımsız muhasebelerinin ve kendilerine ayrılmış sermayelerinin veya iş yerlerinin bulunmamasının mükellefiyetlerini etkilemeyeceği, mal veya hizmet bedelinin sadece maliyeti karşılayacak kadar olması, kar edilmemesi veya karın kuruluş amaçlarına tahsis edilmesinin bunların iktisadi niteliğini değiştirmeyeceği hükme bağlanmıştır.

Kurumlar Vergisi Kanununun 4’üncü maddesinin 1’inci fıkrasının (ı) bendinin 1 numaralı alt bendinde de; il özel İdareleri, belediyeler ve köyler ile bunların oluşturdukları birlikler veya bunlara bağlı kuruluşlar tarafından işletilen kanal, boru ve benzeri yollarla dağıtım yapan su işletmelerinin kurumlar vergisinden muaf olduğu hükme bağlanmış olup konuya ilişkin açıklamalara 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin  “4.10. İl özel idareleri, belediyeler ve köyler ile bunların oluşturdukları birlikler veya bunlara bağlı kuruluşlar tarafından işletilen işletmeler” bölümünde yer verilmiştir.

Ayrıca, 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin (2.3.1.) bölümünde, iktisadi kamu kuruluşunun ticari, sınai veya zirai bir işletme oluşturup oluşturmadığı hususunda, bu Tebliğin “2.4. Dernek veya vakıflara ait iktisadi işletmeler” başlıklı bölümünde yapılan açıklamaların dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir.

Söz konusu Genel Tebliğin (2.4.) bölümünde işletmelerin belirgin özelliklerinin bağlılık, devamlılık ve faaliyetin ticari, sınai veya zirai bir mahiyet arz etmesi; diğer bir anlatımla iktisadi işletmenin unsurlarının ticari faaliyetin de temel özelliklerinden olan, bir organizasyona bağlı olarak piyasa ekonomisi içerisinde bedel karşılığı mal alım-satımı ya da hizmet ifaları gibi faaliyetler olduğu; Kanunun bu gibi halleri tek tek saymak yerine, dernek ya da vakıf tarafından piyasa ekonomisi içerisinde icra edilen tüm iktisadi faaliyetleri kapsamına aldığı açıklanmıştır.

Genel Tebliğin aynı bölümünde, ticari organizasyonun sermaye tahsisi, işyeri açılması, personel istihdamı, ticaret siciline kaydolmak gibi unsur ve şartlardan tümü veya bir kısmının yerine getirilmek suretiyle belirli şekilde kurulmuş olacağı; bu takdirde bu organizasyon içinde bir takvim yılında veya iki veya üç yılda tek bir işlem yapılmış olsa dahi ticari faaliyetin varlığının kabul edileceği açıklamalarına yer verilmiştir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre; Genel Müdürlüğünüzün ana faaliyet konusu dışında olan IGPS Sabit Referans İstasyonunun bedel karşılığında vatandaşların kullanımına açılması dolayısıyla oluşacak iktisadi kamu kuruluşu nezdinde kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilmesi gerekmekte olup bu hizmet karşılığında elde edilen kazançlar kurumlar vergisine tabidir.

Kaynak: Antalya Vergi Dairesi Başkanlığı
17 Şubat 2016 Tarih ve 49327596-125[KVK.2013.ÖZ.2]-55 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/buyuksehir-belediyesine-bagli-su-idaresinin-ana-faaliyet-konusu-disinda-yapacagi-hizmetler-karsiliginda-elde-edecegi-kazanclar-vergiye-tabi-midir/feed/ 0
Üniversite Döner Sermaye İşletme Bünyesinde Kurulan Ziraat Fakültesinin Üreticiden Doğrudan Mal Alması Halinde Kurumlar Vergisi Muafiyeti Ortadan Kalkar mı? https://www.muhasebenews.com/universite-doner-sermaye-isletme-bunyesinde-kurulan-ziraat-fakultesinin-ureticiden-dogrudan-mal-almasi-halinde-kurumlar-vergisi-muafiyeti-ortadan-kalkar-mi/ https://www.muhasebenews.com/universite-doner-sermaye-isletme-bunyesinde-kurulan-ziraat-fakultesinin-ureticiden-dogrudan-mal-almasi-halinde-kurumlar-vergisi-muafiyeti-ortadan-kalkar-mi/#respond Sat, 15 Jul 2017 16:00:06 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=17246 (GİB – ÖZELGE)

Konu: Üniversitenin Döner sermaye işletmesi veya bünyesinde kurulan Ziraat Fakültesinin doğrudan üreticiden satın alarak yoğurt ve ayran üretiminde kullanacağı süt için ne tür belge düzenlemeleri gerektiği.

İlgide kayıtlı yazınız ekinde alınan özelge talep formunda, ……………. Vergi Dairesi Müdürlüğünün …………………… vergi kimlik numarasında kayıtlı mükellefi olduğunuz, Ziraat Fakültesinin eğitim faaliyetleri çerçevesinde yoğurt ve ayran yapımı için doğrudan üreticiden süt alınması halinde ne tür bir belge düzenleyeceğiniz ve Ziraat Fakültesinin veya Döner Sermaye İşletme Müdürlüğünüzün bu işlem nedeniyle kurumlar vergisi muafiyetinin ortadan kalkıp kalkmayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNA GÖRE

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 1’inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde, iktisadi kamu kuruluşları vergi mükellefiyeti kapsamına alınmış olup aynı Kanunun 2’nci maddesinin üçüncü fıkrasında da Devlete, il özel idarelerine, belediyelere, diğer kamu idarelerine ve kuruluşlarına ait veya bağlı olup faaliyetleri devamlı bulunan ve birinci ve ikinci fıkralar dışında kalan ticari, sınai ve zirai işletmelerin iktisadi kamu kuruluşu olduğu; aynı maddenin altıncı fıkrasında ise iktisadi kamu kuruluşları ile dernek veya vakıflara ait iktisadi işletmelerin kazanç amacı gütmemeleri, faaliyetlerinin kanunla verilmiş görevler arasında bulunması, tüzel kişiliklerinin olmaması, bağımsız muhasebelerinin ve kendilerine ayrılmış sermayelerinin veya iş yerlerinin bulunmamasının mükellefiyetlerini etkilemeyeceği, mal veya hizmet bedelinin sadece maliyeti karşılayacak kadar olması, kar edilmemesi veya karın kuruluş amaçlarına tahsis edilmesinin bunların iktisadi niteliğini değiştirmeyeceği hükme bağlanmıştır.

Anılan Kanunun uygulanmasına ilişkin açıklamalar içeren 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin (2.3.1.) bölümünde iktisadi kamu kuruluşlarının ticari, sınai veya zirai bir işletme oluşturup oluşturmadığı hususunda, Tebliğin (2.4.) bölümünde yapılan açıklamaların dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir.

Söz konusu Tebliğin (2.4.) bölümünde de iktisadi işletmenin belirlenmesinde işletmenin belirgin özelliklerinin bağlılık, devamlılık ve faaliyetin ticari, sınai veya zirai bir mahiyet arz etmesinin, diğer bir anlatımla iktisadi işletmenin unsurlarının ticari faaliyetin de temel özelliklerinden olan, bir organizasyona bağlı olarak piyasa ekonomisi içerisinde bedel karşılığı mal alım-satımı, imalatı ya da hizmet ifaları gibi faaliyetler olduğu, Kanunun bu gibi halleri tek tek saymak yerine, dernek veya vakıf tarafından piyasa ekonomisi içerisinde icra edilen tüm iktisadi faaliyetleri kapsamına aldığı, satılan mal veya hizmete ait bedelin sadece maliyeti karşılayacak kadar olmasının, kar edilmemesinin, karın kuruluş amaçlarına tahsis edilmesinin bunların iktisadi işletme olma vasfını değiştirmeyeceği açıklanmıştır. Ayrıca kazanç sağlama amacı olmasa dahi işletmenin konusunun ve faaliyetinin, her türlü mal ve hizmet satışı ya da bunlara benzer şekillerde olması ve devamlı surette yapılması durumlarında da dernek veya vakıflara ait iktisadi işletme oluştuğu kabul edilecektir.

Aynı Kanununun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde; kamu idare ve kuruluşları tarafından tarım ve hayvancılığı, bilimi, fennî ve güzel sanatları öğretmek, yaymak, geliştirmek ve teşvik etmek amacıyla işletilen okullar, okul atölyeleri, konservatuvarlar, kütüphaneler, tiyatrolar, müzeler, sergiler, numune fidanlıkları, tohum ve hayvan geliştirme ve üretme istasyonları, yarış yerleri, kitap, gazete, dergi yayınevleri ve benzeri kuruluşların kurumlar vergisinden muaf olduğu hükme bağlanmıştır.

Öte yandan, 2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanununun 56’ncı maddesinin (b) fıkrasında, “Üniversiteler ve yüksek teknoloji enstitüleri, genel bütçeye dahil kamu kurum ve kuruluşlarına tanınan mali muafiyetler, istisnalar ve diğer mali kolaylıklardan aynen yararlanırlar.” hükmü yer almaktadır.

Buna göre, Üniversitenizin Ziraat Fakültesinde sadece eğitim ve öğretim faaliyetleri çerçevesinde üretilen ve yetiştirilen ürünlerin satılması, Kurumlar Vergisi Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde yer alan muafiyetin ihlali olarak değerlendirilmeyecektir. Ancak, eğitim ve öğretim faaliyetlerini aşacak boyutta üretim yapılması, dışarıdan işçi istihdam edilmesi, sipariş üzerine üretim yapılması veya ihale yoluyla iş alınması gibi hallerde ise Üniversite bünyesinde oluşacak iktisadi kamu kuruluşu nezdinde kurumlar vergisi mükellefiyetinin tesis edileceği tabiidir.

VERGİ USUL KANUNUNA GÖRE

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227’nci maddesinde, bu kanunda aksine hüküm olmadıkça bu Kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait kayıtların tevsikinin mecburi olduğu hüküm altına alınmıştır.

Anılan Kanunun “Müstahsil Makbuzu” başlıklı 235’inci maddesinde birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenler ve defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilerin gerçek usulde vergiye tabi olmayan çiftçilerden satın aldıkları malların bedelini ödedikleri sırada iki nüsha müstahsil makbuzu tanzim etmeye ve bunlardan birini imzalayarak satıcı çiftçiye vermeye ve diğerini ona imzalatarak almaya mecbur oldukları hükme bağlanmıştır. Madde hükmünden anlaşılacağı üzere, gerçek usulde vergiye tabi olmayan çiftçilerden ürün alan tüccar ve defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilerin bu alımlarını belgelendirmek için müstahsil makbuzu düzenlemeleri zorunludur.

Öte yandan, 164 sıra no.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde; “…Genel ve Katma Bütçeli İdarelere, İl Özel İdarelerine, Belediyeler ve Köyler ile bunların teşkil ettikleri birliklere ait veya tabi olan veyahut bunlar tarafından kurulan veya işletilen müesseseler ile 233 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 2’nci maddesinde tanımı yapılan teşebbüs, teşekkül, kuruluş, müessese, bağlı ortaklık, iştirak ve işletmeler tasdik mecburiyetine tabi olmaksızın Vergi Usul Kanununun ilgili hükümlerine göre yukarıda sayılan belgeleri düzenleyeceklerdir.

Ancak bu kuruluşlar kullanacakları belgelerin üzerine, “Vergi Usul Kanunu Yönetmelik Hükümlerine Tabi Değildir.” ibaresini kaşe ile basacaklar veya matbaa baskısı ile belirteceklerdir.” hükmü yer almaktadır.

Yukarıda sayılan mükelleflerin bu belgeleri Vergi Usul Kanunu Uyarınca Vergi Mükellefleri Tarafından Kullanılan Belgelerin Basım ve Dağıtımı Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre anlaşmalı matbaalara bastırmaları veya 164 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği uyarınca notere tasdik ettirmeleri şartı aranmamaktadır. Ancak, bu mükelleflerin kullanacakları belgelerde, Vergi Usul Kanununda düzenlenen asgari bilgilerin yer alması zorunludur.

Anılan Yönetmeliğin verdiği izin gereği bu tür belgeleri kullanan işletmelerden kurumlar vergisinden muaf olanların kullanacakları belgelere “Kurumlar Vergisinden Muaftır” şerhi koymaları gerektiği 206 sıra no.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde açıklanmıştır.

Bu itibarla, Döner Sermaye İşletme Müdürlüğünüzün kurumlar vergisi veya katma değer vergisi mükellefiyetinin bulunması hâlinde, belge düzenleme mecburiyetiniz olmakla birlikte belgelerinizi notere tasdik ettirmeden veya anlaşmalı matbaalar dışındaki matbaalarda bastırarak kullanmanız mümkün olup, bu belgelerde Vergi Usul Kanununun ilgili hükümlerinde belirtilen bilgilerin yer alması gerekmektedir.

Öte yandan, kurumlar vergisi ve katma değer vergisi mükellefiyetinizin olmaması halinde, Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre belge düzenleme zorunluluğunuzun olmadığı tabiidir.

Kaynak: Antalya Vergi Dairesi Başkanlığı
25 Aralık 2014 Tarih ve 77058783-105[2013/47]-326 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/universite-doner-sermaye-isletme-bunyesinde-kurulan-ziraat-fakultesinin-ureticiden-dogrudan-mal-almasi-halinde-kurumlar-vergisi-muafiyeti-ortadan-kalkar-mi/feed/ 0
İktisadi İşletmenin Faaliyetini Sona Erdirmesi Halinde Kıst Dönem Beyannamesi Ne Zaman Verilir? https://www.muhasebenews.com/iktisadi-isletmenin-faaliyetini-sona-erdirmesi-halinde-kist-donem-beyannamesi-ne-zaman-verilir/ https://www.muhasebenews.com/iktisadi-isletmenin-faaliyetini-sona-erdirmesi-halinde-kist-donem-beyannamesi-ne-zaman-verilir/#respond Sat, 15 Jul 2017 08:00:24 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=17152 (GİB – ÖZELGE)

Konu: Okul Aile Birliğine bağlı iktisadi işletmenin faaliyetini sona erdirmesi halinde kıst dönem beyannamesi ile kesin mizan bildiriminin verilme zamanı.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; okul aile birliğinize bağlı iktisadi işletme olarak okul bahçesinde otopark işletmeciliği yapmakta iken otoparkın kapatılması nedeniyle 26/09/2014 tarihi itibariyle faaliyetlerinize son verdiğiniz belirtilerek, 2014 yılı kıst döneme ait kurumlar vergisi beyannamesi ve kesin mizan bildirimlerinin hangi tarihte verilmesi gerektiği hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 1’inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi ile iktisadi kamu kuruluşları kurumlar vergisi mükellefiyeti kapsamına alınmışlardır. Aynı Kanunun 2’nci maddesinin üçüncü fıkrasında, Devlete, il özel idarelerine, belediyelere, diğer kamu kuruluşlarına ait ve tabi olup faaliyetleri devamlı bulunan sermaye şirketi ve kooperatif statüsünde bulunmayan ticari, sınai ve zirai işletmelerin iktisadi kamu kuruluşu olduğu, altıncı fıkrasında da iktisadi kamu kuruluşlarının kazanç amacı gütmemelerinin, faaliyetlerinin kanunla verilmiş görevler arasında bulunmasının, tüzel kişiliklerinin olmamasının, bağımsız muhasebelerinin ve kendilerine ayrılmış sermayelerinin veya işyerlerinin bulunmamasının mükellefiyetlerini etkilemeyeceği, mal ve hizmet bedelinin sadece maliyeti karşılayacak kadar olmasının, kar edilmemesi veya kârın kuruluş amaçlarına tahsis edilmesinin bunların iktisadi niteliğini değiştirmeyeceği  hükme bağlanmıştır.

Aynı Kanunun 14’üncü maddesinin üçüncü fıkrasında; “Kurumlar vergisi beyannamesi, hesap döneminin kapandığı ayı izleyen dördüncü ayın birinci gününden yirmi beşinci günü akşamına kadar mükellefin bağlı olduğu vergi dairesine verilir.” hükmü yer almıştır.

1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “17.4. Tasfiye kârı” başlıklı bölümünde; “Özel kanunlarında tasfiye işlemlerine ilişkin herhangi bir hüküm bulunmayan iktisadi kamu kuruluşları ile dernek veya vakıflara ait iktisadi işletmelerden tüzel kişiliği haiz olmayanların mükellefiyeti, şahıs işletmelerinde olduğu gibi işin bırakılmasıyla sona erecektir. Bu tür işletmelerde tasfiye, mevcut iktisadi kıymetler ya satılmak ya da bağlı olduğu kurum, dernek veya vakfa fatura edilerek işletmeden çekilmek suretiyle sonuçlandırılacaktır. Bu kapsamda işi bırakan mükelleflerin ilgili döneme ait kurumlar vergisi beyannameleri ise Kurumlar Vergisi Kanununun 14’üncü maddesinde belirtilen sürede verilecektir.” açıklamalarına yer verilmiştir.

213 sayılı Vergi Usul Kanununun “Hesap Dönemi” başlıklı 174’üncü maddesinde;
“…

Hesap dönemi normal olarak takvim yılıdır.

Yeniden işe başlama veya işi bırakma hallerinde, hesap dönemi içinde bir yıldan eksik olan faaliyet süresi, hesap dönemi sayılır.
…” hükümleri yer almaktadır.

Diğer taraftan; Mülkiyeti Hazineye ait olup Milli Eğitim Bakanlığına tahsisli ve bu Bakanlığa bağlı okul ve kurumlardaki kantin, açık alan, salon ve benzeri yerlerin okul aile birliklerince işletilmesi veya işlettirilmesine ilişkin yapılacak uygulamaların açıklandığı 05/08/2004 tarihli ve KVK-11/2004-9/Okul Aile Birlikleri-1 sayılı Kurumlar Vergisi Sirkülerinde, bulunduğu okul bünyesinde ve okul adına faaliyet gösteren okul aile birliklerinin söz konusu yerleri işletmeleri halinde, iktisadi kamu müessesesi olarak kurumlar vergisi mükellefiyetinin tesis ettirilmesi ve mükellefiyetle ilgili ödevleri yerine getirmesi gerektiği, vergisel yükümlüklerin yerine getirilmesinden okul aile birliği yönetiminde bulunanların sorumlu olduğu belirtilmiştir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre; faaliyeti 26/09/2014 tarihinde sona eren okul aile birliğine ait iktisadi işletmenizin 2014 yılı içinde elde ettiği kazançlara ilişkin kurumlar vergisi beyannamesinin 01-25 Ocak 2015 döneminde bağlı bulunduğunuz vergi dairesi müdürlüğüne verilmesi gerekmektedir.

Kesin mizan bildirimi, 403 sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile bilanço esasına tabi gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerine getirilen bir yükümlülüktür. Anılan tebliğin “5. Bildirimin Dönemi ve Verilme Zamanı” başlıklı bölümünde;

“Mükellefiyetin sona ermesi halinde bildirimler, mükellefin en son bağlı bulunduğu vergi dairesine kanunlarında yazılı beyanname verme süresi içinde verilecektir.” hükmü yer almaktadır.

Bu nedenle; 2014 yılına ilişkin kesin mizan bildiriminin, 2014 yılına ilişkin kurumlar vergisi beyannamesinin verilme süresi içinde ve kâğıt ortamında en son bağlı bulunduğunuz vergi dairesine verilmesi gerekmektedir.

Kaynak: İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı
9 Haziran 2015 Tarih ve 84098128-125[14-2014/12]-274 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/iktisadi-isletmenin-faaliyetini-sona-erdirmesi-halinde-kist-donem-beyannamesi-ne-zaman-verilir/feed/ 0
Dernek Tarafından Düzenlenen Proje ve Şenliklerde Katılımcıların Maliyetleri Karşılamaları Halinde Derneğe Bağlı İktisadi İşletme Kurulması Gerekir mi? https://www.muhasebenews.com/dernek-tarafindan-duzenlenen-proje-senliklerde-katilimcilarin-maliyetleri-karsilamalari-halinde-dernege-bagli-iktisadi-isletme-kurulmasi-gerekir-mi/ https://www.muhasebenews.com/dernek-tarafindan-duzenlenen-proje-senliklerde-katilimcilarin-maliyetleri-karsilamalari-halinde-dernege-bagli-iktisadi-isletme-kurulmasi-gerekir-mi/#respond Sat, 17 Jun 2017 07:00:14 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=16855 (GİB – ÖZELGE)

Konu: Dernek tarafından düzenlenecek proje ve şenlik kapsamında bağış alınması ve maliyetin katılımcılardan karşılanması durumunda iktisadi işletme oluşup oluşmayacağı.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzun incelenmesinden, … Derneği olarak Keçi Projesi ve Fındık Hasat Şenliği olmak üzere 2 projenizin olduğu; keçi projesi kapsamında, … İli… İlçesinde yaşayan köylülere keçi dağıtımının planlandığı, söz konusu proje için derneğinize yapılan yurt içi ve yurt dışı bağışların kullanılacağı ve bu projenin bir defaya mahsus olarak gerçekleştirileceği, ayrıca Fındık Hasat Şenliği kapsamında fındığın tanıtımının yapılacağı, bu proje kapsamında giderleri karşılamak üzere yurt içi ve yurt dışı katılımcılardan masrafların talep edileceği ve alınan bedellerin söz konusu projenin finansmanında kullanılacağı belirtilerek, bu faaliyetler neticesinde derneğinize bağlı iktisadi işletme oluşup oluşmayacağı hususunda Defterdarlığımız görüşünün talep edildiği anlaşılmaktadır.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 1’inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendi ile dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmelerin kazançları kurumlar vergisinin konusu kapsamına alınmıştır. Kanunun 2’nci maddesinin beşinci fıkrasında da dernek veya vakıflara ait veya bağlı olup faaliyetleri devamlı bulunan sermaye şirketi ve kooperatif statüsünde bulunmayan ticari, sınai ve zirai işletmelerin iktisadi işletme olduğu; altıncı fıkrasında ise dernek veya vakıflara ait iktisadi işletmelerin kazanç amacı gütmemelerinin, faaliyetlerinin kanunla verilmiş görevler arasında bulunmasının, tüzel kişiliklerinin olmamasının, bağımsız muhasebelerinin ve kendilerine ayrılmış sermayelerinin veya iş yerlerinin bulunmamasının mükellefiyetlerini etkilemeyeceği; mal veya hizmet bedelinin sadece maliyeti karşılayacak kadar olması, kar edilmemesi veya karın kuruluş amaçlarına tahsis edilmesinin bunların iktisadi niteliğini değiştirmeyeceği hüküm altına alınmıştır.

03.04.2007 tarih ve 26482 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “2.4. Dernek veya vakıflara ait iktisadi işletmeler” başlıklı bölümünde iktisadi işletmenin tanımı içinde yer alan ve devamlı olarak yapılan ticari, sınai veya zirai faaliyetten söz edebilmek için bu işletmenin tedavül ekonomisine katılması, başka bir ifadeyle işletmede üretilen veya alınan malların veya verilen hizmetin bir bedel karşılığı satılmış olması gerektiği, aksi halde diğer unsurlar var olsa dahi bir iktisadi işletmenin varlığından söz edilemeyeceği ifade edilmiştir.

İktisadi işletmenin belirgin özellikleri; bağlılık, devamlılık ve faaliyetin ticari, sınai veya zirai bir mahiyet arz etmesidir. Diğer bir anlatımla iktisadi işletmenin unsurları, ticari faaliyetin de temel özelliklerinden olan, bir organizasyona bağlı olarak piyasa ekonomisi içerisinde bedel karşılığı mal alım-satımı, imalatı ya da hizmet ifaları gibi faaliyetlerdir.

Kanun, bu gibi halleri tek tek saymak yerine, dernek ya da vakıf tarafından piyasa ekonomisi içerisinde icra edilen tüm iktisadi faaliyetleri kapsama almıştır.

Dernek veya vakfa ait bir iktisadi işletmenin varlığından söz edilebilmesi için iktisadi işletmenin;

Dernek veya vakfa ait veya bağlı olması (ait olma, sermaye bakımından; bağlı olma ise idari bakımdan bağlılığı ifade eder),
Sermaye şirketi veya kooperatif şeklinde kurulmamış olması,
Ticari, sınai veya zirai alanda devamlı olarak faaliyette bulunması
gerekmektedir.

Devamlılık unsuru, bir hesap dönemi içinde aynı veya ayrı faaliyet alanlarında ticari mahiyet arz eden işlemlerin birden fazla yapılmasını ifade etmektedir. Aynı hesap döneminde tek işlem nedeniyle ticari faaliyetin devamlılık unsurunun oluştuğunu kabul etmek mümkün olmamakla birlikte, faaliyetin organizasyon gerektirmesi veya amacının ticari olması durumunda devamlılık unsurunun varlığı kabul edilir.

Ticari organizasyon, sermaye tahsisi, işyeri açılması, personel istihdamı, ticaret siciline kaydolmak gibi unsur ve şartlardan tümü veya bir kısmı yerine getirilmek suretiyle belirli şekilde kurulmuş olacaktır. Bu takdirde bu organizasyon içinde bir takvim yılında veya iki veya üç yılda tek bir işlem yapılmış olsa dahi ticari faaliyetin varlığı kabul edilecektir.

Örneğin; aynı vergilendirme döneminde birden fazla veya birden fazla vergilendirme döneminde periyodik olarak, ticari bir organizasyon çerçevesinde çay, yemek, tiyatro, kermes, konser gibi faaliyetlerin düzenlenmesi ve bu faaliyetlerden dolayı gelir elde edilmesi nedeniyle oluşacak olan iktisadi işletme için kurumlar vergisi mükellefiyetinin tesis edilmesi gerekecektir.

Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalara göre, derneğiniz tarafından düzenlenecek proje ve şenlik kapsamında katılımcılardan maliyeti karşılayacak kadar dahi olsa herhangi bir bedel talep edilmemesi durumunda Derneğinize bağlı bir iktisadi işletme oluşmayacaktır.

Kaynak: Ordu Valiliği Defterdarlık Gelir Müdürlüğü
15 Eylül 2015 Tarih ve 25953680-003-29 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/dernek-tarafindan-duzenlenen-proje-senliklerde-katilimcilarin-maliyetleri-karsilamalari-halinde-dernege-bagli-iktisadi-isletme-kurulmasi-gerekir-mi/feed/ 0