Şartlarını – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Wed, 17 Jan 2024 17:52:02 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 2024 Basit Usulde Vergilendirmeye İlişkin Had ve Tutarlar https://www.muhasebenews.com/2024-basit-usulde-vergilendirmeye-iliskin-had-ve-tutarlar/ https://www.muhasebenews.com/2024-basit-usulde-vergilendirmeye-iliskin-had-ve-tutarlar/#respond Wed, 17 Jan 2024 17:52:02 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=148681 Basit Usulde Vergilendirmeye İlişkin Had ve Tutarlar (*)

Basit Usule Tabi Olmanın Genel Şartlarından Olan İşyeri Kira Bedeline İlişkin Tutar Gelir
Vergisi Kanununun 47’nci maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan yıllık kira bedeli toplamı, 2024 takvim yılında uygulanmak üzere büyükşehir belediye sınırları içinde 55.000 TL, diğer yerlerde 34.000 TL olarak tespit edilmiştir.

Basit Usule Tabi Olmanın Özel Şartlarını Belirleyen Hadler

Gelir Vergisi Kanununun 48 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan hadler, 2024 takvim
yılında uygulanmak üzere;
– 1 numaralı bent için 690.000 TL ve 1.100.000 TL,
– 2 numaralı bent için 340.000 TL,
– 3 numaralı bent için 690.000 TL, olarak tespit edilmiştir.

3. Kar Hadleri Emsallerine Göre Düşük Olarak Tespit Edilmiş Bulunan Emtia İçin
Özel Hadler Milli piyango bileti, akaryakıt, şeker ve bunlar gibi kar hadleri emsallerine göre düşük olarak tespit edilmiş bulunan emtia için özel hadler belirleme yetkisi Gelir Vergisi Kanununun 48 inci maddesi ile Maliye Bakanlığına verilmiştir. Bu yetki kullanılarak 2023 yılı için 30/12/2022 tarihli ve 32059(2. Mükerrer) sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Gelir Vergisi Genel Tebliği (Seri No: 323) ile belirlenen tutarlar yeniden artırılmıştır.

Buna göre, anılan maddelerin ticaretini yapanların, 2024 takvim yılında da basit usulden
yararlanabilmeleri için; alış, satış veya hasılatlarının 31/12/2023 tarihi itibariyle aşağıda
belirtilen hadleri aşmaması gerekmektedir.

Belirtilen bu malların alım satımı ile uğraşanlar hakkında, basit usulün özel şartları
bakımından yukarıdaki hadler dikkate alınmak suretiyle, 2/5/1982 tarihli ve 17682 sayılı
Resmî Gazete’de yayımlanan Gelir Vergisi Genel Tebliği (Seri No: 136)’ndeki hesaplamalar
doğrultusunda işlem yapılacaktır.

4. Basit Usule Tabi Mükelleflerde Gün Sonunda Toplu Belge Düzenleme Uygulaması Basit
usulde vergilendirilen mükelleflerle ilgili 6/12/1998 tarihli ve 23545 sayılı Resmî Gazete’de
yayımlanan Gelir Vergisi Genel Tebliği (Seri No: 215) ile getirilen, belge vermedikleri
günlük hasılatları için gün sonunda tek bir fatura düzenlenmesine ilişkin uygulamanın,
31/12/2024 tarihine kadar devam etmesi Vergi Usul Kanununun mükerrer 257 nci maddesinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye istinaden uygun görülmüştür.

(*) 30/12/2023 tarihli ve 32415 (2. Mükerrer) sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 324 Seri
No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği

 


Kaynak: GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/2024-basit-usulde-vergilendirmeye-iliskin-had-ve-tutarlar/feed/ 0
Esnaflık Muafiyet Şartlarını Sağlamadığı Tespit Edilenler İçin Mükellefiyet Ne Zaman Başlar? https://www.muhasebenews.com/esnaflik-muafiyet-sartlarini-saglamadigi-tespit-edilenler-icin-mukellefiyet-ne-zaman-baslar/ https://www.muhasebenews.com/esnaflik-muafiyet-sartlarini-saglamadigi-tespit-edilenler-icin-mukellefiyet-ne-zaman-baslar/#respond Thu, 30 Mar 2023 07:35:01 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=140928

Muafiyet Şartlarını Sağlamadığı Tespit Edilenler İçin Mükellefiyet Ne Zaman Başlar?

İnternet ve benzeri elektronik ortamlar üzerinden yıl içerisinde yapılan satışların ilgili yılda geçerli olan asgari ücretin yıllık brüt tutarını geçmesi halinde, esnaf muafiyeti kaybedilecek ve izleyen takvim yılı başı itibarıyla gelir vergisi mükellefiyeti tesis edilecektir.

Örnek 1: Gelir Vergisi Kanununun 9 uncu maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendi kapsamında esnaf muaflığından yararlanan Bayan (A), evinde ürettiği tarhana, erişte ve mantıları, kamu kurumlarınca düzenlenen kermes, festival, panayırlarda ve internet üzerinden satışa aracılık eden bir platform aracılığıyla satmaktadır.

Bayan (A)’nın, 2023 takvim yılında internet üzerinden yapmış olduğu satış tutarı 30.000 TL, diğer satış tutarı ise 80.000 TL’dir.

Bayan (A), internet üzerinden yapmış olduğu satış tutarı olan 30.000 TL, 2023 yılı için belirlenen yıllık asgari ücretin brüt tutarı olan 120.096 TL’yi aşmadığından, muafiyetten faydalanmaya devam edecektir.

Örnek 2: Gelir Vergisi Kanununun 9 uncu maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendi kapsamında esnaf muaflığından yararlanan Bay (B), evinde ürettiği hediyelik turistik eşyaları belediye tarafından belirlenen geçici bir stantta ve internet üzerinden satmaktadır.

Bay (B)’nin 2023 takvim yılında internet üzerinden yapmış olduğu satış tutarı 130.000 TL, diğer satış tutarı ise 15.000 TL’dir.

Bay (B), internet üzerinden yapmış olduğu satış tutarı olan 130.000 TL, 2023 yılı için belirlenen yıllık asgari ücretin brüt tutarı olan, 120.096 TL’yi aştığından, muafiyetini kaybedecek ve 1/1/2024 tarihinden itibaren gelir vergisi mükellefi olacaktır.

 


Kaynak: GİB Rehber
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/esnaflik-muafiyet-sartlarini-saglamadigi-tespit-edilenler-icin-mukellefiyet-ne-zaman-baslar/feed/ 0
SGK’dan emeklilik şartlarını sağlayamadığı için primlerini iade alanlar sonradan bu süreleri tekrar borçlanabilir https://www.muhasebenews.com/sgkdan-emeklilik-sartlarini-saglayamadigi-icin-primlerini-iade-alanlar-sonradan-bu-sureleri-tekrar-borclanabilir/ https://www.muhasebenews.com/sgkdan-emeklilik-sartlarini-saglayamadigi-icin-primlerini-iade-alanlar-sonradan-bu-sureleri-tekrar-borclanabilir/#respond Sat, 08 Oct 2022 08:22:47 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=132760 SGK’DAN TOPTAN ÖDEME ŞEKLİNDE ALINAN SİGORTA PRİMLERİ İHYA EDİLEBİLİR

ÖZET

  • 5510 sayılı Kanunun 31 inci maddesi kapsamında yaşlılık aylığına hak kazanamadığı için toptan ödeme yapılarak sigortalılık süreleri tasfiye edilen kişilerin,
  • Sigortalı olmaları sebebiyle haklarında yeniden malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları priminin bildirilmiş olması, toptan ödeme ile tasfiye edilen sigortalılık süreleri haricinde yeni bir sigortalılık süresinin tespit edilmesi veya herhangi bir kapsamda borçlanılacak süresinin bulunması,

Hallerinde yaşlılık toptan ödemesinin ihyası yapılabilecektir.

  • Yaşlılık veya ölüm toptan ödemesi yapılarak tasfiye edilen sigortalılık sürelerine, ölen sigortalıya ait borçlanma sürelerinin, yurt dışı hizmetleri birleştirilerek veya sonradan hizmet tespiti nedeniyle yeni sürelerin eklenmesiyle, hak sahiplerinin ölüm aylığına hak kazanmaları için gerekli prim ödeme gün sayısının tamamlanması durumunda, tasfiye edilen süreler, hak sahiplerince ihya edilebilecektir.

 

TOPTAN ÖDEME ŞEKLİNDE ALINAN SİGORTA PRİMLERİNİN İHYA İŞLEMLERİ

İlgili mevzuat bölümünde belirtilen genel yazıda açıklandığı üzere, 5510 sayılı Kanunun 31 inci ve 36 ıncı maddeleri ile geçici 5 inci maddesinde toptan ödeme işlemlerinin nasıl yapılacağı açıklanmıştır.

5510 sayılı Kanunun 31 inci maddesi kapsamında yaşlılık toptan ödemesinin ihyası ile Kanunun 36 ncı maddesi kapsamında ölüme bağlı toptan ödemenin ihyası hakkında aşağıda açıklanan işlemler yapılmaktadır.

5510 sayılı Kanunun 31 inci maddesi kapsamında yapılacak yaşlılık toptan ödemesinin ihyası işlemleri;

5510 sayılı Kanunun 31 inci maddesi kapsamında toptan ödeme yapılarak sigortalılık süreleri tasfiye edilen kişilerin,

  • Sigortalı olmaları sebebiyle haklarında yeniden malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları priminin bildirilmiş olması veya
  • Toptan ödeme ile tasfiye edilen sigortalılık süreleri haricinde yeni bir sigortalılık süresinin tespit edilmesi veya
  • Herhangi bir kapsamda borçlanılacak süresinin bulunması, hallerindeyaşlılık toptan ödemesinin ihyası yapılabilecektir.

Ancak, yeni prim ödeme gün sayısının borçlanma ile kazanılacağı durumda ihya talebinin geçerli olabilmesi için ihya ve borçlanma taleplerinin birlikte verilmiş gerekmektedir.

İhya talebinden önce yeniden malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmeyenler ile toptan ödemeyle tasfiye edilen sigortalılık süreleri dışında yeni bir sigortalılık süresi tespit edilemeyen veya borçlanacak herhangi bir süresi bulunmayanların yaşlılık toptan ödemesi ihya talepleri kabul edilmemektedir.

5510 sayılı Kanuna göre yapılan toptan ödemenin Kanunun 36 ncı maddesi kapsamında ihyası işlemleri

Yaşlılık veya ölüm toptan ödemesi yapılarak tasfiye edilen sigortalılık sürelerine, ölen sigortalıya ait borçlanma sürelerinin, yurt dışı hizmetleri birleştirilerek veya sonradan hizmet tespiti nedeniyle yeni sürelerin eklenmesiyle, hak sahiplerinin ölüm aylığına hak kazanmaları için gerekli prim ödeme gün sayısının tamamlanması durumunda, tasfiye edilen süreler, hak sahiplerince ihya edilebilecektir.

Yeni prim ödeme gün sayısının borçlanma ile kazanılacağı durumda ihya talebinin geçerli olabilmesi için toplam sürenin ölüm aylığına hak kazanmaya yeterli olması ile birlikte ihya ve borçlanma taleplerinin beraber verilmiş olması gerekmektedir.

Yaşlılık veya ölüm toptan ödemesi ile tasfiye edilen sigortalılık sürelerine eklenecek yeni bir sigortalılık veyaborçlanma süresi ile ölüm aylığına hak kazanılamaması durumunda hak sahiplerinin ölüme bağlı toptan ödeme ihya talepleri kabul edilmemektedir.

Ancak, müteveffa sigortalı tarafından 5510 sayılı Kanunun 31 inci maddesine göre tasfiye edilmiş sigortalılık süreleri, hak sahipleri için ölüm aylığına hak kazanmaya yeterliyse, ölen sigortalıya ait borçlanılacak sürenin bulunması, yurtdışı hizmetlerinin birleştirilmesi veya sonradan hizmet tespiti şartları aranmadan, hak sahiplerinin,tasfiye edilmiş bu sürelere ilişkin ihya talepleri kabul edilmektedir.

Saygılarımızla…

 

_______________________

T.C.

SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI

Emeklilik Hizmetleri Genel Müdürlüğü

Sayı: E-92604331-010.07.01-52673925                                                                      24.09.2022

Konu: Toptan Ödemenin İhyası İşlemleri

GENEL YAZI

Genel Müdürlüğümüze intikal eden yazılardan 5510 sayılı Kanunun 31 ve 36 ncı maddelerine istinaden yapılan toptan ödemenin ihyası işlemlerinde bazı tereddütlerin hasıl olduğu anlaşılmış olup, bu tereddütlerin giderilmesi bakımından 5510 sayılı Kanuna göre yapılan toptan ödemelerin ihyası işlemlerinde dikkat edilecek hususlar aşağıda açıklanmıştır.

  1. 5510 sayılı Kanuna göre toptan ödemenin ihyası işlemleri Bilindiği üzere, 5510 sayılı Kanunun 31 inci maddesinin;

-Birinci fıkrasında, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamındaki sigortalılar ile buKanuna göre ilk defa (c) bendi kapsamında sigortalı olanlardan, herhangi bir nedenle çalıştığı işten ayrılan veya işyerini kapatan ve yaşlılık aylığı bağlanması için gerekli yaş şartını doldurduğu halde malullük ve yaşlılık aylığı bağlanmasına hak kazanamayan sigortalıya, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) ve (c) bentleri kapsamında ise kendi adına bildirilen, (b) bendi kapsamında ise ödediği malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinin her yıla ait tutarı, primin ait olduğu yıldan itibaren yazılı istek tarihine kadar geçen yıllar için, her yılın gerçekleşen güncelleme katsayısı ilegüncellenerek toptan ödeme şeklinde verileceği,

-İkinci fıkrasında ise bu Kanuna göre toptan ödeme yapılarak hizmetleri tasfiye edilmiş bulunanlardan, yeniden bu Kanuna tabi olarak malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olanların, yazılı olarak müracaat etmelerihalinde, aldıkları toptan ödemenin ödeme tarihi ile yazılı istek tarihi arasında geçen yıllar için her yılın gerçekleşengüncelleme katsayısı ile güncellenerek bulunan tutarın ilgiliye tebliğ tarihini takip eden ayın sonuna kadar ödemeleri halinde, bu hizmetler ihya edilerek bu Kanunun uygulanmasında dikkate alınacağı,

36 ncı maddesinin;

-Birinci fıkrasında, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamındaki sigortalılar ile bu Kanuna göre ilk defa aynı maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı olanlardan ölen sigortalıların haksahiplerine ölüm aylığı bağlanamaması durumunda, ölüm tarihi esas alınmak kaydıyla 31 inci maddenin birinci fıkrasına göre hesaplanan tutarın, 34 üncü madde hükümleri dikkate alınarak hak sahiplerine toptan ödeme şeklinde verileceği,

-Dördüncü fıkrasında, bu Kanuna göre toptan ödeme yapılarak tasfiye edilmiş sürelerin, borçlanılarak veya yurt dışı hizmetleri birleştirilerek ya da sonradan hizmet tespiti nedeniyle hak kazanılan sürelerin eklenmesi suretiyle ölüm sigortasından yararlanmak için gerekli prim ödeme gün sayısının tamamlanması halinde, hak sahiplerinin yazılı isteği üzerine 31 inci maddenin ikinci fıkrasına göre ihya edileceği, bu sürelerin ihya edilen süreye ilişkin tutar dahil

her türlü borçların ödendiği tarihi takip eden ay başı itibarıyla bu Kanuna göre aylık bağlanmasında dikkate alınacağı,

Geçici 5 inci maddesinin;

-Birinci fıkrasında, bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamındaki sigortalılar için bu Kanuna göre yapılacak toptan ödemelerin, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önceki hizmet sürelerine ait bölümü, bu Kanunla bazı maddeleri yürürlükten kaldırılan ilgili kanun hükümlerine göre bu Kanunun yürürlük tarihi itibarıyla hesaplanarak, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih ile toptan ödemenin yapılmasına ilişkin yazılı istek tarihine kadar geçen yıllar için her yılın güncelleme katsayısı ile çarpılarak bulunan tutarın, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonraki süreler için bu Kanuna göre hesaplanan toptan ödeme tutarına ilave edilerek ödeneceği,

-İkinci fıkrasında, bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamındaki sigortalılar için bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce toptan ödeme yapılarak tasfiye edilen hizmetlerin 31 inci, 36 ncı ve 41 inci maddelere göre ihyasında veya borçlanılmasında, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla bu Kanunla bazı maddeleri yürürlükten kaldırılan ilgili kanun hükümlerine göre hesaplanan tutarın, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih ile ihya talebine ilişkin yazılı istek tarihi arasında geçen yıllar için, her yılın güncelleme katsayısı ile çarpılarak bulunan değeri dikkate alınacağı,

hüküm altına alınmıştır.

Ayrıca, Kanunun 31 inci maddesinin gerekçesinde yaşlılık aylığı bağlanması için gerekli yaş koşulunu tamamladığı halde prim ödeme gün sayısını dolduramayan sigortalılara, kendi adına ödenmiş bulunan malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinin her takvim yılına ait tutarının, tüketici fiyat endeksindeki değişim oranı ile güncellenmiş tutarının toptan ödenmesi ve sonradan sigortalılığını sürdürmeye karar veren kimselerin ise bu şekilde tasfiye edilen hizmetlerini, kendilerine yapılan toptan ödemeyi, ödeme tarihinden yazılı istek tarihine kadar, tüketici fiyatendeksindeki değişim oranı ile güncellenmiş tutarı üzerinden Kuruma geri ödemeleri durumunda, yenidenkazanmalarının öngörüldüğü, yine Kanunun 36 ncı maddesinin gerekçesinde de; 1800 günden az malullük, yaşlılık ve ölüm sigortası primi ödemiş olan sigortalının ölümünde hak sahiplerine yapılacak toptan ödemenin miktarı ve esasları belirlenerek, daha sonra aylığa hak kazanılması şartıyla bu süreleri ne şekilde ihya edebilecekleri belirtilmiştir.

Bu itibarla, 5510 sayılı Kanunun 31 inci maddesi kapsamında yaşlılık toptan ödemesinin ihyası ile Kanunun 36 ncı maddesi kapsamında ölüme bağlı toptan ödemenin ihyası hakkında uygulanacak hususlar aşağıda açıklanmıştır.

1.1.  5510 sayılı Kanunun 31 inci maddesi kapsamında yapılacak yaşlılık toptan ödemesinin ihyası işlemleri

Kanununun 31 inci maddesi kapsamında toptan ödeme yapılarak sigortalılık süreleri tasfiye edilen kişilerin,

  • Sigortalı olmaları sebebiyle haklarında yeniden malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları priminin bildirilmiş olması veya
  • Toptan ödeme ile tasfiye edilen sigortalılık süreleri haricinde yeni bir sigortalılık süresinin tespit edilmesi veya
  • Herhangi bir kapsamda borçlanılacak süresinin bulunması,

hallerinde yaşlılık toptan ödemesinin ihyası talebi kabul edilecektir.

Ancak, yeni prim ödeme gün sayısının borçlanma ile kazanılacağı durumda ihya talebinin geçerli olabilmesi için ihya ve borçlanma taleplerinin birlikte verilmiş olması şartı aranacaktır.

İhya talebinden önce haklarında yeniden malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmeyenler ile toptan ödemeyle tasfiye edilen sigortalılık süreleri dışında yeni bir sigortalılık süresi tespit edilemeyen veya borçlanacak herhangi bir süresi bulunmayanların yaşlılık toptan ödemesi ihya talepleri reddedilecektir.

Örnek 1- 4/1-(a) kapsamında 520 gün hizmeti bulunan ve yaşlılık aylığı bağlanması için gerekli yaş şartınıdoldurduğu halde aylığa hak kazanamayan sigortalı (A), 14/3/2019 tarihinde yaşlılık toptan ödemesi talebinde bulunmuş ve bu hizmetler, kendisine toptan ödeme şeklinde ödenmiştir. Sigortalı (A), 8/2/2022 tarihinde 4/1-(a) kapsamındayeniden çalışmaya başlamıştır. Bu sigortalının ihya talebinde bulunması durumunda ihya talebi kabul edilecektir.

Örnek 2- 4/1-(a) kapsamında 400 gün hizmeti bulunan ve yaşlılık aylığı bağlanması için gerekli yaş şartınıdoldurduğu halde aylığa hak kazanamayan sigortalı (B), 10/6/2020 tarihinde yaşlılık toptan ödemesi talebinde bulunmuş ve bu hizmetler, kendisine toptan ödeme şeklinde ödenmiştir. Sigortalı (B), daha sonra 28/3/2022 tarihli dilekçe ile askerlik hizmetinde geçen süreleri için borçlanma ve tasfiye edilen süreleri için de ihya talebinde bulunmuştur. Sigortalı iki talebini de birlikte sunmuş olduğundan ihya talebi kabul edilecektir.

Örnek 3- 4/1-(a) kapsamında 350 gün hizmeti bulunan ve yaşlılık aylığı bağlanması için gerekli yaş şartınıdoldurduğu halde aylığa hak kazanamayan sigortalı (C), 21/2/2018 tarihinde yaşlılık toptan ödemesi talebinde bulunmuş ve bu hizmetler, kendisine toptan ödeme şeklinde ödenmiştir. Sigortalı (C), 23/3/2022 tarihli dilekçe ile toptan ödeme olarak aldığı süreleri ihya talebinde bulunmuştur. Yapılan araştırmada, ilgilinin yaşlılık toptan ödemesi yapılan süreler haricinde yeni bir sigortalılık süresi veya borçlanılabilecek süresi bulunmadığı tespit edildiğinden ihya talebi reddedilecektir.

1.2.  5510 sayılı Kanuna göre yapılan toptan ödemenin Kanunun 36 ncı maddesi kapsamında ihyası işlemleri

Yaşlılık veya ölüm toptan ödemesi yapılarak tasfiye edilen sigortalılık sürelerine, ölen sigortalıya ait borçlanma sürelerinin, yurt dışı hizmetleri birleştirilerek veya sonradan hizmet tespiti nedeniyle yeni sürelerin eklenmesiyle, hak sahiplerinin ölüm aylığına hak kazanmaları için gerekli prim ödeme gün sayısının tamamlanması durumunda, tasfiye edilen süreler, Kanunun 36 ncı maddesi kapsamında hak sahiplerince ihya edilebilecektir.

Yeni prim ödeme gün sayısının borçlanma ile kazanılacağı durumda ihya talebinin geçerli olabilmesi için toplam sürenin ölüm aylığına hak kazanmaya yeterli olması ile birlikte ihya ve borçlanma taleplerinin beraber verilmiş olması şartı da aranacaktır.

Yaşlılık veya ölüm toptan ödemesi ile tasfiye edilen sigortalılık sürelerine eklenecek yeni bir sigortalılık veya borçlanma süresi ile ölüm aylığına hak kazanılamaması durumunda hak sahiplerinin ölüme bağlı toptan ödeme ihya talepleri reddedilecektir.

Ancak, müteveffa sigortalı tarafından Kanunun 31 inci maddesine göre tasfiye edilmiş sigortalılık süreleri, haksahipleri için ölüm aylığına hak kazanmaya yeterliyse, ölen sigortalıya ait borçlanılacak sürenin bulunması, yurtdışıhizmetlerinin birleştirilmesi veya sonradan hizmet tespiti şartları aranmadan, hak sahiplerinin, tasfiye edilmiş bu sürelere ilişkin ihya talepleri kabul edilecektir.

Örnek 1- 4/1-(a) kapsamında 500 gün hizmeti bulunan sigortalı (A), 3/1/2022 tarihinde vefat etmiştir. Hak sahipleri, 28/1/2022 tarihinde ölüm toptan ödemesi talebinde bulunmuş ve taraflarına ölüm toptan ödemesi yapılmıştır. Hak sahiplerince daha sonra ölen sigortalıya ait, ölüm toptan ödemesi yapılan süreler haricinde 4/1-(a) kapsamında 700 günlük bir hizmetin bulunduğu belgelenmiş ve ölüm toptan ödemesi olarak alınan sürelerin ihyası talebinde bulunulmuştur. Kurumca yapılan araştırmada da ölen sigortalının 700 günlük hizmetinin bulunduğu tespit edilmiştir. Bu durumda toptan ödeme alınan ve sonradan tespit edilen 700 günlük hizmet süresi ile ölüm sigortasından yararlanmak için gerekli olan 5 yıllık sigortalılık süresi ve en az 900 gün prim ödeme şartı sağlanmış olduğundan, ihya talebi kabul edilecektir.

Örnek 2- 4/1-(a) kapsamında 600 gün hizmeti bulunan sigortalı (B), 4/4/2017 tarihinde vefat etmiştir. Hak sahipleri, 6/6/2017 tarihinde ölüm toptan ödemesi talebinde bulunmuş ve taraflarına ölüm toptan ödemesi yapılmıştır. Hak sahiplerince daha sonra ölen sigortalıya ait 4/1-(a) kapsamında 100 günlük bir hizmetin bulunduğu belgelenmiş ve ölüm toptan ödemesi olarak alınan sürelerin ihyası talebinde bulunulmuştur. Kurumca yapılan araştırmada da ölen sigortalının 100 günlük hizmetinin bulunduğu tespit edilmiş ise de toptan ödeme yapılan ve sonradan tespit edilen 100 günlük hizmet ile ölüm sigortasından yararlanmak için gerekli olan 5 yıllık sigortalılık süresi ve en az 900 gün primödeme şartı sağlanamadığından, ilgilerin ihya talebi reddedilecektir.

Örnek 3- 4/1-(a) kapsamında 660 gün ve 4/1-b kapsamında 200 gün olmak üzere toplam 860 gün hizmeti bulunan sigortalı (C), 5/4/2018 tarihinde vefat etmiştir. Hak sahipleri, 5/12/2018 tarihinde ölüm toptan ödemesi talebinde bulunmuş ve taraflarına ölüm toptan ödemesi yapılmıştır. Hak sahipleri daha sonra 14/3/2022 tarihli dilekçe ile askerlikhizmetinde geçen süreleri için borçlanma ve tasfiye edilen süreleri için de ihya talebinde bulunmuştur. Yapılan incelemede askerlik borçlanması dahil ölen sigortalının toplam hizmeti ile ölüm sigortasından yararlanmak için gerekli olan (borçlanmalar dahil) 1800 gün prim ödeme gün şartı sağlanamadığından, hak sahiplerinin borçlanma ve ihya talepleri reddedilecektir.

Örnek 4- 4/1-(a) kapsamında 600 gün hizmeti bulunan ve yaşlılık aylığı bağlanması için gerekli yaş şartını doldurduğu halde aylığa hak kazanamayan sigortalı (D), 15/10/2021 tarihinde yaşlılık toptan ödemesi talebinde bulunmuş ve bu hizmetler toptan ödeme şeklinde kendisine ödenmiştir. 26/1/2022 tarihinde vefat eden sigortalı (D)’nin hak sahibi ölen sigortalıya ait 4/1-(a) kapsamında 400 günlük yeni bir hizmetin bulunduğunu belgelemiş ve 30/3/2022 tarihinde ölen kişinin tasfiye edilen 600 günlük hizmetinin ihyası için talepte bulunmuştur. Yapılan incelemede yaşlılık toptan ödemesi ile tasfiye edilmiş süreler ve yeni tespit edilen sigortalılık süresiyle birlikte ölüm sigortasından yararlanmak için gerekli olan 5 yıllık sigortalılık süresi ve en az 900 gün prim ödeme şartı sağlanmış olduğundan, haksahibinin ihya talebi kabul edilecektir.

Örnek 5- 4/1-(a) kapsamında 860 gün hizmeti bulunan ve yaşlılık aylığı bağlanması için gerekli yaş şartınıdoldurduğu halde aylığa hak kazanamayan sigortalı (G), 21/2/2020 tarihinde yaşlılık toptan ödemesi talebinde bulunmuş ve bu hizmetler toptan ödeme şeklinde kendisine ödenmiştir. 6/4/2022 tarihinde vefat eden sigortalı (G)’nin hak sahipleri tarafından 25/4/2022 tarihinde yaşlılık toptan ödemesi ile tasfiye edilmiş hizmetlerin ihyası için talepte bulunulmuştur. Hak sahipleri tarafından, ölen sigortalıya ait borçlanma süresi/ birleştirilebilecek yurtdışı hizmetleri sunulamaması veya sonradan tespit edilen yeni bir hizmetin bulunmaması ve yaşlılık toptan ödemesiyle tasfiye edilen sürelerin de ölüm sigortasından yararlanmak için gerekli olan en az 900 gün prim ödeme şartını sağlamaması nedenleriyle, hak sahiplerinin ihya talebi reddedilecektir.

Örnek 6- 4/1-(a) kapsamında 2000 gün hizmeti bulunan ve yaşlılık aylığı bağlanması için gerekli yaş şartını doldurduğu halde aylığa hak kazanamayan sigortalı (F), 3/2/2016 tarihinde yaşlılık toptan ödemesi talebinde bulunmuş ve bu hizmetler toptan ödeme şeklinde kendisine ödenmiştir. 1/9/2021 tarihinde vefat eden (F)’nin hak sahipleri, 31/3/2022 tarihinde yaşlılık toptan ödemesi ile tasfiye edilmiş hizmetlerin ihyası için talepte bulunmuştur. Yapılan incelemede yaşlılık toptan ödemesi ile tasfiye edilmiş süreler ile ölüm sigortasından yararlanmak için gerekli olan 5 yıllık sigortalılık süresi ve en az 900 gün prim ödeme şartı sağlanmış olduğundan, hak sahiplerinin ihya talebi kabul edilecektir.

Bilgi edinilmesini ve gereğini rica ederim.

İsmail ERTÜZÜN

Genel Müdür

 


Kaynak: SGK, İSMMMO Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sgkdan-emeklilik-sartlarini-saglayamadigi-icin-primlerini-iade-alanlar-sonradan-bu-sureleri-tekrar-borclanabilir/feed/ 0
SGK Yapılandırması sonrası ödeme şartlarını yerine getirmeyenlerin borçları hakkında yapılacaklar https://www.muhasebenews.com/sgk-yapilandirmasi-sonrasi-odeme-sartlarini-yerine-getirmeyenlerin-borclari-hakkinda-yapilacaklar/ https://www.muhasebenews.com/sgk-yapilandirmasi-sonrasi-odeme-sartlarini-yerine-getirmeyenlerin-borclari-hakkinda-yapilacaklar/#respond Mon, 28 Jun 2021 08:29:57 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=111520 SGK 2021/20 GENELGESİ  – 9.6.2021

13) ÖDEME YÜKÜMLÜLÜKLERİNİN YERİNE GETİRİLMEMESİ VEYA EKSİK YERİNE GETİRİLMESİ

13.1-İhlal şartları

13.1.1- Peşin ödeme yolunu tercih eden borçlular yönünden

Peşin ödeme yolunu tercih etmiş olan borçlular, 7326 sayılı Kanun uyarınca ödemeleri gereken tutarları, en geç ilk taksit son ödeme tarihine kadar (bu tarih dâhil) ödememeleri veya aynı tarihe kadar peşin ödeme taleplerini taksitle ödeme talebine dönüştürüp ilk taksit ödemesini de yine en geç ilk taksit son ödeme tarihine kadar (bu tarih dâhil) yapmamaları halinde yapılandırma hükümlerinden yararlanma hakkını kaybedeceklerdir.

Ancak peşin olarak hesaplanan borcun ilk taksit son ödeme tarihine kadar (bu tarih dâhil) ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde, ödenmeyen veya eksik ödenen tutarın 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı oranı üzerinden hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte ilk taksit son ödeme tarihini takip eden ayın sonuna kadar ödenmesi halinde peşin ödeme hükümlerinden yararlandırılacaktır.

13.1.2-Taksitle ödeme yolunu tercih eden borçlular yönünden

Yapılandırmadan yararlanmak isteyen ve borçlarını taksitler halinde ödeme talebinde bulunan borçluların;

-Birinci taksitini ilk taksit son ödeme tarihine kadar (bu tarih dahil), ikinci taksiti 31/12/2021 tarihine kadar (bu tarih dahil), tam olarak ödememesi,

-İlk iki taksit süresinde ve tam olarak ödenmekle birlikte bir takvim yılında 2’den fazla taksitini ödememesi,

-İlk iki taksit süresinde ve tam olarak ödenmekle birlikte bir takvim yılında en fazla iki taksit ödenmeyen veya eksik ödenen taksit tutarlarının yapılandırmanın son taksitini takip eden ay sonuna kadar gecikilen her ay ve kesri için 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı oranında hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte ödememesi,

halinde yapılandırma hükümlerinden yararlanma hakkı kaybedilecektir.

Ödenmeyen, eksik ödenen veya yasal süresi dışında ödenen her bir taksit için bir taksit ihlali gerçekleşmiş olacağından, taksitle ödeme yolunu tercih etmiş borçluların aylık taksit tutarlarını mutlaka süresi içinde ve eksiksiz olarak ödemeleri gerekmektedir.

Öte yandan yıl sonuna denk gelen taksitlerin ilgili yıla ait son ödeme tarihlerinin resmi tatile gelmesi veya ilgili merciler tarafından ödeme sürelerinin uzatılması hallerinde taksitler ait olduğu yıl için ihlal nedeni olarak değerlendirilecektir.

13.1.3- Mahsup işlemi

Peşin ödeme başvurusunda bulunan borçluların 7326 sayılı Kanuna göre ödemeleri gereken tutarlar için kısmi ödeme yapmaları halinde, anılan Kanun hükümlerinden ödedikleri tutar kadar yararlandırılacaklardır.

Kanunun yürürlük tarihinden sonra yapılan ödemeler, peşin ödeme yolunun tercih edilmiş olması halinde peşin ödeme tutarına; taksitle ödeme yolunun tercih edilmiş olması halinde ilk taksit tutarına mahsup edilecektir.

Diğer taraftan, ödeme vadesi geçmiş taksit borcu bulunan borçlularca yapılan ödemeler;

-Ödemenin yapıldığı dönemde henüz ödeme vadesi sona ermemiş olan taksite,

-Ödemenin yapıldığı dönemde ödeme vadesi sona erecek taksitin bulunmaması halinde ödeme vadesi geçmiş en eski taksite,

mahsup edilecektir.

13.2- Ödeme yükümlülüklerinin yasal süresi dışında yerine getirilmesi

Kapsama giren borçları için taksitle ödeme yolunu tercih etmiş olan borçlularca, bir takvim yılı içinde ikiden fazla olmamak kaydıyla, ikişer aylık dönemler itibarıyla ödenmesi gereken taksit tutarlarının yasal süresi içinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde, söz konusu taksitler; Kanunun 3 üncü maddesinin altıncı fıkrasına istinaden son taksit süresini izleyen ayın sonu aşılmamak kaydıyla, ödeme vadesinin sona erdiği tarihten itibaren 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı oranı üzerinden hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte ödenecektir.

Geç ödeme zammı, her ay ve kesri için aylık olarak ve basit usulde hesap edilecektir.

13.3-Süresinde ödenmiş cari ay primlerinin aksatılmış yapılandırma taksitlerine mahsubu

7326 sayılı Kanun kapsamında yapılandırılmış olan ve taksitli ödeme yolunu tercih etmiş olanlardan Kurum alacaklarının ilk iki taksitinin veya yıl içinde ikiden fazla taksitin aksatılması halinde, yapılandırması bozulan işverenlerce talep edilmesi koşuluyla, aynı işverenin aynı veya farklı ünitelerde işlem gören işyerleri için ödemiş oldukları cari ay (son ödeme tarihi 1/11/2021 olan 2021- Eylül ayı priminden başlamak ve her bir taksit dönemini oluşturan iki ay ayrı ayrı dikkate alınarak, bu cari aylara denk gelen taksite aktarılmak suretiyle) sigorta primlerinin aksatılan yapılandırma taksitlerine mahsup edilmesi suretiyle yapılandırmalarının devamı sağlanacaktır.

Şöyle ki; aksatılan taksitin, birinci taksit (1/11/2021) olduğu durumlarda aktarılması yapılabilecek cari ay primi sadece 2021- Eylül ayı primi olabilecektir.

Diğer taraftan 2 nci taksitten başlamak üzere diğer taksitler için ise söz konusu taksitin son ödeme tarihinin bulunduğu ay ve bir öncesindeki ayın cari ay primleri aktarılabilecektir. Son ödeme tarihleri ay sonu olarak belirlenmekle birlikte bu tarihlerin resmi tatil olması sebebiyle takip eden ilk işgününün sonraki aya geçmesi halinde, bu ayın cari ay primi aktarılmayacak olup sadece öncesindeki iki ayın cari ay primleri aktarılabilecektir.

13.4-Taksit tutarının %10’u aşılmamak şartıyla 10 Türk lirasına (bu tutar dâhil) kadar yapılmış eksik ödemeler

7326 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin yedinci fıkrası uyarınca, taksit tutarının % 10’unu aşmamak kaydıyla 10 Türk lirasına (bu tutar dâhil) kadar yapılmış eksik ödemeler için, yeniden yapılandırma Kanun hükümleri ihlal edilmiş sayılmayacaktır.

Diğer taraftan, taksit tutarının %10’unu aşmamak kaydıyla 10 Türk lirasına (bu tutar dâhil) kadar eksik ödenmiş tutarlar, yapılandırma süreci içerisinde ödenmek istendiği takdirde, 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı üzerinden hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte tahsil edilecektir.

Bu tutarlar son taksiti takip eden ay sonuna kadar ödenmediği takdirde, borçlular yapılandırma hükümlerinden ödedikleri tutar kadar yararlandırılacak ve kalan borç cari usul ve esaslar çerçevesinde tahsil edilecektir.

 


Kaynak: SGK Genelge – 2021/20
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sgk-yapilandirmasi-sonrasi-odeme-sartlarini-yerine-getirmeyenlerin-borclari-hakkinda-yapilacaklar/feed/ 0
İhraç kayıtlı satış şartlarını ihlal ederseniz satıcıya ödenen KDV indirim konusu yapılabilir. https://www.muhasebenews.com/ihrac-kayitli-satis-sartlarini-ihlal-ederseniz-saticiya-odenen-kdv-indirim-konusu-yapilabilir/ https://www.muhasebenews.com/ihrac-kayitli-satis-sartlarini-ihlal-ederseniz-saticiya-odenen-kdv-indirim-konusu-yapilabilir/#respond Tue, 19 Jan 2021 07:16:22 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=101849

T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü

Sayı

:

39044742-KDV.11-2002

04/08/2014

Konu

:

İhraç kayıtlı alınan ancak süresinde ihraç edilememesi nedeniyle izleyen yıl rücu yoluyla ödenen verginin indirim konusu yapılıp yapılamayacağı.

            İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda;

            -2012/07-08 dönemlerinde çeşitli firmalardan ihraç edilmek üzere ihraç kayıtlı gemi malzemesi aldığınız, malzemelerin bakım onarım hizmeti verdiğiniz … Gemisine ait olduğu,

            -gemiye ait hizmet tamamlanamadığından geminin limanı terk etmemiş olması nedeniyle yapılan teslime ait  “kapatma” işlemi gerçekleşmediği,

            -ihracatın 3 ay içinde tamamlanamaması nedeniyle vergi dairenizden ek süre talebinde bulunduğunuz ve 31/01/2013 tarihine kadar ek süre verildiği, ancak bu sürede de ihracat işlemleri gerçekleşmediğinden ihraç kayıtlı mal alımında bulunduğunuz firmalara KDV nin gecikme zammı ile ödendiği,

            belirterek, ödenen söz konusu KDV nin indirim konusu yapılıp yapılamayacağı konusunda Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.

            3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 11/1-a maddesinde, ihracat teslimleri ve bu teslimlere ilişkin hizmetler ile yurtdışındaki müşteriler için yapılan hizmetlerin KDV den istisna olduğu, 12/2 nci maddesinde ise bir hizmetin yurtdışındaki müşteriler için yapılan hizmet sayılabilmesi için, hizmetin yurtdışındaki bir müşteri için yapılmış olması ve hizmetten yurtdışında faydalanılması gerektiği hüküm altına alınmıştır.

            Aynı Kanunun 11/1-c maddesinde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilemeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren 3 ay içerisinde ihraç edilmesi halinde tecil edilen verginin terkin edileceği, ihracatın yukarıdaki şartlara uygun olarak gerçekleşmemesi halinde, tecil olunan verginin, tahakkuk ettirildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Kanunun 51inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı ile birlikte tahsil olunacağı, ancak ihraç edilmek şartıyla teslim edilen malların Vergi Usul Kanununda belirtilen mücbir sebepler nedeniyle ihraç edilememesi halinde, tecil edilen verginin tecil edildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Kanunun 48’inci maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil edileceği hükümlerine yer verilmiştir.

            Kanunun 29/1 inci maddesinde, mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV den, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV yi indirim konusu yapabilecekleri, 29/3 üncü maddesinde ise indirim hakkının vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı aşılmamak şartıyla ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabileceği hükümleri yer almaktadır.

            Dahilde işleme ve geçici kabul rejimlerinde tecil-terkin uygulaması ile ilgili açıklamaların yer aldığı,  işlemin gerçekleştiği dönemde yürürlükte olan mülga 71 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinde tecil-terkin uygulamasının usul ve esasları açıklanmış, uygulamanın mal teslimleri bakımından geçerli olduğu, hizmet ifalarının ise bu kapsama girmediği ifade edilmiştir.

            İşlemin gerçekleştiği dönemde yürürlükte olan mülga 26 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin “K. Hizmet İhracı” bölümünde ise hizmet ihracında KDV istisnası uygulanabilmesi için; hizmetin Türkiye’de yurt dışındaki bir müşteri için yapılmış olması, fatura veya benzeri nitelikteki belgelerin yurt dışındaki müşteri adına düzenlenmesi, hizmet bedelinin döviz olarak Türkiye’ye getirilmesi ve hizmetten yurt dışında yararlanılması gerektiği belirtilmiştir.

            Diğer yandan; 60 No.lu KDV Sirkülerinin “3.1.2. Yabancı Bayraklı Gemilere Türk Liman ve Tersanelerinde Verilen Tadil, Bakım, Onarım Hizmetleri” başlıklı bölümünde; kabotaj hakkının düzenlendiği 20/04/1926 tarih ve 815 sayılı Kanunun 1 inci maddesi gereğince, yabancı bayraklı gemilerin Türkiye içinde taşıma yapma hakkı bulunmadığı; bu nedenle, yabancı bayraklı gemilere yapılan tamir, bakım ve onarım hizmetlerinin “yurt dışındaki bir müşteriye” “yurt dışında faydalanılmak üzere yapılan” bir hizmet olarak kabul edilmesi gerektiği ve yabancı bayraklı gemilere Türkiye’de ifa edilecek tadil, bakım, onarım hizmetinin, 26 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinde belirtilen şartlar mevcut olmak kaydıyla, KDV Kanununun 11/1-a ve 12/2 nci maddelerine göre hizmet ihracı kapsamında KDV den istisna olacağı açıklanmıştır.

            İlgide kayıtlı özelge talep formu ve eklerinin incelenmesinden firmanız tarafından yabancı bayraklı bir gemiye tamir, bakım ve onarım hizmeti verildiği anlaşılmaktadır. Hizmet ifaları ise mülga 71 Seri No.lu KDV Genel Tebliğindeki açıklamalar çerçevesinde tecil-terkin uygulaması kapsamında değerlendirilmediğinden söz konusu tamir, bakım ve onarım hizmeti verilirken kullanılan malzemelerin tecil-terkin kapsamında satın alınması mümkün bulunmamaktadır.

            Buna göre, KDV Kanunun 11/1-c maddesinde yer alan şartları ihlal etmek suretiyle mal alımında bulunduğunuz firmalara malzeme alımlarına ilişkin olarak ödediğiniz KDV nin en erken ihraç süresinin (ek süre verilmişse bu süre) sona erdiği tarihi takip eden günün dahil olduğu dönem içinde ve nihai olarak o dönemi kapsayan takvim yılı içerisinde indirim konusu yapılması ve indirim yoluyla telafi edilemeyen KDV nin mülga 26 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinde belirtilen şartların sağlanması kaydıyla iade olarak talep edilmesi mümkün bulunmaktadır.


Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/ihrac-kayitli-satis-sartlarini-ihlal-ederseniz-saticiya-odenen-kdv-indirim-konusu-yapilabilir/feed/ 0
Basit Usulde Vergilendirme https://www.muhasebenews.com/basit-usulde-vergilendirme/ https://www.muhasebenews.com/basit-usulde-vergilendirme/#respond Sat, 24 Feb 2018 17:00:29 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=27026 Basit  Usulde  Vergilendirme
Basit Usule Tabi Olmanın Genel Şartlarından Olan İşyeri Kira Bedeline İlişkin Tutar Gelir Vergisi Kanununun 47 nci maddesinin 2 numaralı bendinde yer alan yıllık kira bedeli toplamı, 2018 Takvim yılında uygulanmak üzere büyükşehir belediye sınırları içinde 7.400.-TL, diğer yerlerde 4.900.-TL olarak uygulanacaktır.

Basit Usule Tabi Olmanın Özel Şartlarını Belirleyen 2018 Yılı  Hadleri (GVK Md.48)
1)- Satın aldıkları malları olduğu gibi veya işledikten sonra satanların yıllık alımları tutarının 100.000.- TL veya yıllık satışları tutarının 148.000 .-TL aşmaması,
2)- 1 numaralı bentte yazılı olanların dışındaki işlerle uğraşanların bir yıl içinde elde ettikleri gayri safi iş hasılatının 49.000.- TL aşmaması,
3)- 1 ve 2 numaralı bentlerde yazılı işlerin birlikte yapılması halinde, yıllık satış tutarı ile iş hasılatı toplamının 100.000.-TL aşmaması  olarak uygulanacaktır.

Gerçek Usulden Basit Usule Geçiş:
Gelir Vergisi Kanununun 47 nci maddesinde yazılı şartları topluca taşıyan ve arka arkaya son iki yıl alış, satış ve/veya hâsılat tutarlarının her biri aynı Kanunun 48 inci maddesinde yazılı hadlerden düşük olan gerçek usule tabi mükellefler, bu şartın gerçekleşmesini izleyen yılın Ocak ayının başından otuz birinci günü akşamına kadar yazılı olarak bağlı bulundukları vergi dairesine başvurmaları halinde basit usulde vergilendirmeye geçebileceklerdir.

Söz konusu mükelleflerin, anılan Kanunun 51 inci maddesinde belirtilen faaliyetlerde bulunmaması ve diğer şartları da topluca taşımaları gerekmektedir.

Gerçek usule tabi mükellefler ile basit usule tabi olmanın şartlarını kaybeden mükelleflerin; kendi istekleriyle işlerini terk etmeleri ya da eş ve/veya çocuklarına devretmeleri hallerinde terk veya devir tarihini takip eden yılın başından itibaren iki yıl geçmedikçe basit usule dönmeleri mümkün değildir. Söz konusu iki yıllık sürenin nasıl hesaplanacağına ilişkin açıklamalar 283 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin 3.4. bölümünde yer almaktadır.

Kaynak: İsmmmo

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/basit-usulde-vergilendirme/feed/ 0