radyo – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Wed, 23 Dec 2020 07:08:02 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.4 Ticari İthalat Maksadı Dışında Yurt Dışından Getirilecek Televizyon, Radyo, Video ve Birleşik Cihazlar ile Görsel ve/veya İşitsel Yayınları Alabilen Diğer Cihazlardan 2021 Yılında Alınacak Maktu Ücretlerin, 23/12/2019 Tarihli ve 1841 Sayılı Cumhurbaşkanı Kararında Yer Aldığı Şekilde Tespit Edilmesi Hakkında Karar Yayınlandı https://www.muhasebenews.com/ticari-ithalat-maksadi-disinda-yurt-disindan-getirilecek-televizyon-radyo-video-ve-birlesik-cihazlar-ile-gorsel-ve-veya-isitsel-yayinlari-alabilen-diger-cihazlardan-2021-yilinda-alinacak-maktu-ucret/ https://www.muhasebenews.com/ticari-ithalat-maksadi-disinda-yurt-disindan-getirilecek-televizyon-radyo-video-ve-birlesik-cihazlar-ile-gorsel-ve-veya-isitsel-yayinlari-alabilen-diger-cihazlardan-2021-yilinda-alinacak-maktu-ucret/#respond Wed, 23 Dec 2020 07:13:23 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=99301 Ticari İthalat Maksadı Dışında Yurt Dışından Getirilecek Televizyon, Radyo, Video ve Birleşik Cihazlar ile Görsel ve/veya İşitsel Yayınları Alabilen Diğer Cihazlardan 2021 Yılında Alınacak Maktu Ücretlerin, 23/12/2019 Tarihli ve 1841 Sayılı Cumhurbaşkanı Kararında Yer Aldığı Şekilde Tespit Edilmesi Hakkında Karar (Karar Sayısı: 3324)


Kaynak: Resmi Gazete
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/ticari-ithalat-maksadi-disinda-yurt-disindan-getirilecek-televizyon-radyo-video-ve-birlesik-cihazlar-ile-gorsel-ve-veya-isitsel-yayinlari-alabilen-diger-cihazlardan-2021-yilinda-alinacak-maktu-ucret/feed/ 0
Radyo Dalgaları (1888) (NASA / Evreni Ölçmek) https://www.muhasebenews.com/radyo-dalgalari-1888-nasa-evreni-olcmek-2/ https://www.muhasebenews.com/radyo-dalgalari-1888-nasa-evreni-olcmek-2/#respond Tue, 25 Jun 2019 06:00:19 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=61798  

 

 

 


Kaynak: KHAN Academy Türkçe Youtube Sayfası
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


 

]]>
https://www.muhasebenews.com/radyo-dalgalari-1888-nasa-evreni-olcmek-2/feed/ 0
Yurt Dışı Merkezi Tarafından Kiralanan ve Türkiye’deki Şubede Kullanılan Bilgisayarlar İçin Ödenen Bedeller Gider Olarak Kaydedilebilir mi? https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-merkezi-tarafindan-kiralanan-turkiyedeki-subede-kullanilan-bilgisayarlar-icin-odenen-bedeller-gider-olarak-kaydedilebilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-merkezi-tarafindan-kiralanan-turkiyedeki-subede-kullanilan-bilgisayarlar-icin-odenen-bedeller-gider-olarak-kaydedilebilir-mi/#respond Thu, 14 Feb 2019 17:30:39 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=16768 (GİB – ÖZELGE)

Konu: Hollanda mukimi dar mükellef kurumun laptop kiralama bedeli ve yurt dışında yapılan bağışların Türkiye’deki şubesine fatura edilmesinde vergilendirme.

             İlgide kayıtlı özelge talep formunda;
           – Merkezi Hollanda’da bulunan yabancı bir şirketin şubesi olduğunuz,
           – Merkez tarafından kiralanan laptopların birkaç tanesinin şubenizin kullanımına tahsis edildiği ve bu laptoplara isabet eden kira bedelinin merkez tarafından şubenize fatura edilerek transferinin talep edildiği,
            – Ayrıca şirket merkezi tarafından kurulan hayır kurumunun Hollanda’da düzenlemiş olduğu yürüyüşe katılarak bağış yapılmasının istenildiği ve bağış yapılması için merkez tarafından şubenize fatura tanzim edildiği
            belirtilmiş olup söz konusu kira bedeli ve bağış tutarının şirket merkezine transferi işlemlerinin kurumlar vergisi ve KDV tevkifatına tabi olup olmadığı konusunda Başkanlığımız görüşü sorulmuştur.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNA GÖRE

Kurumlar Vergisi Kanununun;

– 3’üncü maddesinin ikinci fıkrasında, Kanunun 1’inci maddesinde sayılı kurumlardan kanunî ve iş merkezlerinin her ikisi de Türkiye’de bulunmayanların, dar mükellefiyet esasında, sadece Türkiye’de elde ettikleri kazançları üzerinden vergilendirilecekleri hükme bağlanmış olup üçüncü fıkrasının (ç) bendinde, taşınır ve taşınmazlar ile hakların Türkiye’de kiralanmasından elde edilen iratlar, dar mükellefiyette kurum kazancını oluşturan unsurlar arasında sayılmıştır.
– 30’uncu maddesinin birinci fıkrasında, dar mükellefiyete tâbi kurumların maddede bentler halinde sayılan kazanç ve iratları üzerinden, bu kazanç ve iratları avanslar da dâhil olmak üzere nakden veya hesaben ödeyen veya tahakkuk ettirenler tarafından kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hükme bağlanmış; aynı fıkranın (c) bendinde ise gayrimenkul sermaye iratları sayılmış olup 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu kapsamındaki faaliyetlerden sağlanacak gayrimenkul sermaye iratlarından (2009/14593 sayılı BKK ile) %1, diğerlerinden (2009/14593 sayılı BKK ile) %20 oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı kararlaştırılmıştır.
– 30’uncu maddesinin altıncı fıkrasında, yıllık veya özel beyanname veren dar mükellef kurumların, indirim ve istisnalar düşülmeden önceki kurum kazancından, hesaplanan kurumlar vergisi düşüldükten sonra kalan kısımdan ana merkeze aktardıkları tutar üzerinden, kurum bünyesinde %15 oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hükmüne yer verilmiştir.
– 6’ncı maddesinde, kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiş olup safi kurum kazancının tespitinde Kurumlar Vergisi Kanununun 8 inci maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun 40’ıncı maddesinde yer alan giderler hasılattan indirim konusu yapılmaktadır.
– 22’nci maddesinde; “(1) Dar mükellef kurumların iş yeri veya daimî temsilci vasıtasıyla elde edilen kazançlarının tespitinde, aksi belirtilmediği takdirde tam mükellef kurumlar için geçerli olan hükümler uygulanır.

(2) Dar mükellefiyete tâbi kurumların ticarî veya ziraî kazançlar dışında kalan kazanç ve iratları hakkında, Gelir Vergisi Kanununun bu kazanç ve iratların tespitine ilişkin hükümleri uygulanır. Ancak, bu kazanç ve iratların Türkiye’de yapılmakta olan ticarî veya ziraî faaliyet kapsamında elde edilmesi halinde, kurum kazancı bu maddenin birinci fıkrasına göre tespit edilir.
(3) Dar mükellefiyette kurum kazancının tespitinde, ayrıca aşağıdaki indirimlerin yapılması kabul edilmez:

a) Bu kurumlar hesabına yaptıkları alım-satımlar için ana merkeze veya Türkiye dışındaki şubelere verilen faizler, komisyonlar ve benzerleri.

b) Türkiye’deki kurumun kazancının elde edilmesi ve idamesi ile ilgili olan ve emsallere uygunluk ilkesi uyarınca belirlenecek dağıtım anahtarlarına göre ayrılan paylar ile Türkiye’deki kurumun denetimi için yabancı ülkelerden gönderilen yetkili kişilerin seyahat giderleri hariç olmak üzere, ana merkezin veya Türkiye dışındaki şubelerin genel yönetim giderlerine veya zararlarına katılmak üzere ayrılan paylar.” hükmü yer almaktadır.

– “Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazanç Dağıtımı” başlıklı 13 üncü maddesinde, “(1) Kurumlar, ilişkili kişilerle emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit ettikleri bedel veya fiyat üzerinden mal veya hizmet alım ya da satımında bulunursa, kazanç tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılmış sayılır. Alım, satım, imalat ve inşaat işlemleri, kiralama ve kiraya verme işlemleri, ödünç para alınması ve verilmesi, ikramiye, ücret ve benzeri ödemeleri gerektiren işlemler her hal ve şartta mal veya hizmet alım ya da satımı olarak değerlendirilir.

(2) İlişkili kişi; kurumların kendi ortakları, kurumların veya ortaklarının ilgili bulunduğu gerçek kişi veya kurum ile idaresi, denetimi veya sermayesi bakımından doğrudan veya dolaylı olarak bağlı bulunduğu ya da nüfuzu altında bulundurduğu gerçek kişi veya kurumları ifade eder. Ortakların eşleri, ortakların veya eşlerinin üstsoy ve altsoyu ile üçüncü derece dâhil yansoy hısımları ve kayın hısımları da ilişkili kişi sayılır. Kazancın elde edildiği ülke vergi sisteminin, Türk vergi sisteminin yarattığı vergilendirme kapasitesi ile aynı düzeyde bir vergilendirme imkânı sağlayıp sağlamadığı ve bilgi değişimi hususunun göz önünde bulundurulması suretiyle Bakanlar Kurulunca ilan edilen ülkelerde veya bölgelerde bulunan kişilerle yapılmış tüm işlemler, ilişkili kişilerle yapılmış sayılır.
(3) Emsallere uygunluk ilkesi, ilişkili kişilerle yapılan mal veya hizmet alım ya da satımında uygulanan fiyat veya bedelin, aralarında böyle bir ilişkinin bulunmaması durumunda oluşacak fiyat veya bedele uygun olmasını ifade eder.

(6) Tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılan kazanç, Gelir ve Kurumlar Vergisi kanunlarının uygulamasında, bu maddedeki şartların gerçekleştiği hesap döneminin son günü itibarıyla dağıtılmış kâr payı veya dar mükellefler için ana merkeze aktarılan tutar sayılır.” hükmüne yer verilmiştir.

Diğer taraftan, 01.01.1989 tarihinden itibaren uygulanmakta olan, “Türkiye Cumhuriyeti İle Hollanda Krallığı Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel Olma Anlaşması”nın;
– “Gayrimaddi Hak Bedelleri” başlıklı 12’nci maddesinde;
“1. Devletlerden birinde doğan ve diğer Devletin bir mukimine ödenen gayrimaddi hak bedelleri, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bununla beraber, söz konusu gayrimaddi hak bedelleri elde edildikleri Devlette ve o Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak bu şekilde alınacak vergi, gayrimaddi hak bedelinin gayrisafi tutarının yüzde 10’unu aşmayacaktır.
3.Devletlerin yetkili makamları 2’nci fıkranın uygulama şeklini karşılıklı anlaşmayla belirleyeceklerdir.
4. Bu maddede kullanılan “gayrimaddi hak bedelleri” terimi, sinema filmleri, radyo-televizyon yayınlarında kullanılan filmler ve bantlar dâhil olmak üzere edebi, artistik, bilimsel her nevi telif hakkının veya her nevi patentin, alametifarikanın, desen veya modelin, planın, gizli formül veya üretim yönteminin veya sınai, ticari, bilimsel tecrübeye dayalı bilgi birikiminin kullanma imtiyazı, kullanma hakkı veya satışı ile sınai, ticari, bilimsel teçhizatın kullanma imtiyazı veya kullanma hakkı karşılığında ödenen her türlü bedelleri kapsar…” hükmü yer almıştır.

Maddenin tetkikinden görüleceği üzere, sınai, ticari, bilimsel teçhizatın kullanma imtiyazı veya kullanma hakkı karşılığında ödenen her türlü bedeller, gayrimaddi hak bedeli kapsamında değerlendirilmiş, bu neviden teçhizatın kiralanmasından elde edilen kazançların vergilendirilmesi hususunda her iki devlete de yetki verilmiş bulunmaktadır. Vergi mevzuatımızda ise sözü edilen gelirler gayrimenkul sermaye iradı sayılarak vergilendirilmektedir.

– “Temettüler” başlıklı 10’uncu maddesinde; “1. Devletlerden birinin mukimi olan bir şirket tarafından diğer Devletin bir mukimine ödenen temettüler, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bununla beraber söz konusu temettüler, temettü ödeyen şirketin mukim olduğu Devlette, o Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak bu şekilde alınacak vergi aşağıdaki oranları aşmayacaktır:
a) Temettü elde eden, temettü ödeyen şirketin sermayesinin doğrudan doğruya en az yüzde 25’ini elinde tutan bir şirket ise (ortaklıklar hariç), gayrisafi temettü tutarının yüzde 15’i;
b) Tüm diğer durumlarda gayrisafi temettü tutarının yüzde 20’si.

Bu fıkra hükümleri, bünyesinden temettü ayrılan şirket kazancının vergilenmesine etki etmeyecektir.” hükmüne yer verilmiştir.

– Anlaşmaya ek Protokolün “’10 ve 23’üncü Maddelere İlave” başlıklı (IX) numaralı maddesinde; “10’uncu maddenin 2’nci fıkrasının (a) bendi hükümlerinden sapma olarak, Hollanda Kurumlar Vergisi Kanunu ve ilerideki değişiklikler gereğince, Hollanda’da mukim bir şirket Türkiye’de mukim bir şirketten elde ettiği temettüler dolayısıyla Hollanda Kurumlar Vergisine tabi tutulmadığı sürece, söz konusu bentte öngörülen oranlar aşağıdaki oranlara indirilecektir:

a) Türkiye’de mukim bir şirketin ödediği temettüler yönünden yüzde 10’a ve
b) Hollanda’da mukim bir şirketin ödediği temettüler yönünden yüzde 5’e.

Böyle bir durumda, 23’üncü maddenin 2’nci fıkrasının (d) bendi hükümleri de aynı şekilde uygulanacaktır.”
hükümleri yer almaktadır.
– 23’üncü maddesinde, “… 2. Hollanda mukimleri için çifte vergilendirme aşağıdaki şekilde giderilecektir:

c) Bunun ötesinde Hollanda, bu Anlaşmanın 10’uncu Maddesinin 2’nci fıkrasına, 11’inci Maddesinin 2’nci fıkrasına, 12’nci Maddesinin 2’nci fıkrasına, 13’üncü Maddesinin 5’inci fıkrasına, 15’inci Maddesinin 3’üncü fıkrasına, 17’nci Maddesine ve 18’inci Maddesinin 2’nci fıkrasına göre Türkiye’de vergilendirilebilen gelir unsurları için, hesaplanan Hollanda vergisinden mahsuba müsaade edecektir; ancak bunun için, bu gelir unsurlarının a) bendinde bahsedilen matraha dahil edilmesi zorunludur. Mahsup edilecek miktar, bu gelir unsurları için Türkiye’de ödenen vergiye eşit olacaktır. Ancak bu mahsup, eğer bu şekilde matraha alınan gelir unsurları, çifte vergilendirmeyi önlemeye ilişkin Hollanda mevzuatı hükümlerine göre Hollanda vergisinden muaf tutulan gelir unsurlarından ibaret olsaydı, ne miktarda indirime müsaade edilecek idiyse, bu miktarı aşmayacaktır…” hükmüne yer verilmiştir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre;
… Türkiye İstanbul Şubesinin kullanımına tahsis edilen laptopların kiralama bedeli olarak şirket merkezi tarafından kesilen faturaya istinaden şubeniz tarafından yapılan ödemeler, Çifte Vergilendirmeye Önleme Anlaşmasının 12 nci maddesinin 4 numaralı bendine göre gayrimaddi hak bedeli olarak değerlendirilecek olup bu ödemeler üzerinden anılan anlaşmanın 12 nci maddesinin (2) numaralı bendi ile getirilen sınırlama doğrultusunda, 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararında taşınır ve taşınmaz malların kiralanması için öngörülen oran yerine %10 oranında kurumlar vergisi tevkifatı yapılması gerekmektedir.
            – Öte yandan, söz konusu laptopların Türkiye’deki şubenin faaliyetlerinde kullanılması sebebiyle kiralama bedeli olarak yapılan ödemenin, şubenizin kurum kazancının elde edilmesi ve idame ettirilmesi amacıyla yapılan gider olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Ancak, söz konusu bedelin tamamının şubenizin kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınabilmesi için şubenin kullanımına tahsis edilen laptoplara ilişkin kira bedelinin tespitinde kullanılan dağıtım anahtarının ve merkez tarafından düzenlenen fatura bedelinin emsallere uygun olması gerekmektedir.

Aksi durumda, yani merkez tarafından şubenize fatura edilen kira bedelinin emsallere uygunluk ilkesine göre tespit edilen kira bedelinden fazla olması halinde, aradaki farkın tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılan kazanç kabul edilmesi ve bu tutarın şartların gerçekleştiği hesap döneminin son günü itibarıyla dağıtılmış kar payı veya dar mükellefler için ana merkeze aktarılan tutar olarak değerlendirilmesi gerekmektedir.

             – Hollanda’da bulunan merkeziniz tarafından kurulan hayır kurumuna şube adına yapılan ve şubenize fatura edilen bağış tutarının ise şubeniz tarafından kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün değildir. Ayrıca, söz konusu ödeme ana merkeze aktarılan tutar olarak değerlendirilecek olup şubenizce bu tutar üzerinden, Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmasına ek protokolün “IX” uncu maddesinde belirtilen şartların sağlanması halinde %10; bu şartların sağlanamaması halinde ise %15 oranında tevkifat yapılarak beyan edilmesi gerekmektedir.

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNUNA GÖRE

3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 1’inci maddesinde, Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin, 2. maddesinde ise, her türlü mal ve hizmet ithalatının KDV’ye tabi olduğu hükme bağlanmıştır.

Kanunun;
– 4/1 maddesinde, hizmetin teslim ve teslim sayılan haller ile mal ithalatı dışında kalan işlemler olduğu ve bu işlemlerin bir şeyi yapmak, işlemek, meydana getirmek, imal etmek, onarmak, temizlemek, muhafaza etmek, hazırlamak, değerlendirmek, kiralamak, bir şeyi yapmamayı taahhüt etmek gibi şekillerde gerçekleşebileceği,
– 6/b maddesinde, işlemlerin Türkiye’de yapılmasının hizmetin Türkiye’de yapılmasını veya hizmetten Türkiye’de faydalanılmasını ifade ettiği
hükme bağlanmıştır.

Kanunun 20’nci maddesi uyarınca verginin matrahını, işlemlerin karşılığını teşkil eden bedel oluşturmaktadır.

26.04.2014 tarih ve 28983 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan KDV Genel Uygulama Tebliğinin “I/C-2.1.2.1. İkametgahı, İşyeri, Kanuni Merkezi ve İş Merkezi Türkiye’de Bulunmayanlar Tarafından Yapılan İşlemler” başlıklı bölümünde, (01.05.2014 tarihinden önce 117 seri no.lu KDV Genel Tebliğinin “2.1.İkametgahı, İşyeri, Kanuni Merkezi ve İş Merkezi Türkiye’de Bulunmayanlar Tarafından Yapılan İşlemler” başlıklı bölümü) ikametgahı, işyeri, kanuni merkezi ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayanların Türkiye’de yaptığı hizmetler ile bunların yurt dışında yaptığı ancak Türkiye’de faydalanılan hizmetlerin KDV’ye tabi olacağı, bu gibi hizmetlerde mükellef esas olarak hizmeti ifa eden olmakla birlikte, KDV’nin tamamının hizmetten faydalanan yurt içindeki muhatap tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edilip ödeneceği açıklanmıştır.

             Buna göre, yurt dışındaki merkez tarafından yurt dışında kiralanan ve Türkiye’deki şubede kullanılmak üzere gönderilen laptoplara ilişkin yapılacak ödemeler, hizmetten Türkiye’de faydalanıldığından KDV’ye tabi olup verginin sorumlu sıfatıyla şubeniz tarafından beyan edilmesi gerekmektedir. Ayrıca, şubeniz adına yapılan bağışların yansıtılmasına ilişkin işlemler yurt dışında gerçekleştiğinden ve bu ödeme herhangi bir teslim ve hizmetin karşılığı olmadığından KDV hesaplanmayacaktır.

Kaynak: İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
17 Şubat 2016 Tarih ve 62030549-125[30-2012/164]-13362 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi,  gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-merkezi-tarafindan-kiralanan-turkiyedeki-subede-kullanilan-bilgisayarlar-icin-odenen-bedeller-gider-olarak-kaydedilebilir-mi/feed/ 0
TRT Satın alma Yönetmeliği değiştirildi! https://www.muhasebenews.com/trt-satin-alma-yonetmeligi-degistirildi/ https://www.muhasebenews.com/trt-satin-alma-yonetmeligi-degistirildi/#respond Mon, 17 Sep 2018 10:30:49 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=34239 TRT Satın alma Yönetmeliği değiştirildi!

15 Eylül 2018 CUMARTESİ Resmî Gazete Sayı : 30536

YÖNETMELİK

Türkiye Radyo-Televizyon Kurumundan:

TÜRKİYE RADYO-TELEVİZYON KURUMU (TRT)

SATINALMA YÖNETMELİĞİ

BİRİNCİ BÖLÜM

Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Amaç

MADDE 1 – (1) Bu Yönetmeliğin amacı, Türkiye Radyo-Televizyon Kurumunun, yapacağı mal ve/veya hizmet alımları ile inşaat yapım işlerine ilişkin alımların ilke ve yöntemlerini ve bu faaliyetlerdeki görev, yetki ve sorumluluklar ile uygulama usul ve esaslarını belirlemektir.

Kapsam

MADDE 2 – (1) Bu Yönetmelik Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu tarafından gerçekleştirilecek, mal ve/veya hizmet alımları ile inşaat yapım işlerini kapsar.

Dayanak

MADDE 3 – (1) Bu Yönetmelik, 11/11/1983 tarihli ve 2954 sayılı Türkiye Radyo ve Televizyon Kanununun 47 nci maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.

Tanımlar

MADDE 4 – (1) Bu Yönetmelikte geçen;

a) Alım onay belgesi: Alımın yapılmasına ilişkin alım yetkilisi tarafından uygun bulunduğuna dair belgeyi,

b) Alım/tedarik: Yurt içinden ve yurt dışından her türlü mal ve/veya hizmet ile inşaat yapım işlerinin temin edilmesini,

c) Alım yetkilisi: Kurumun alım ve harcama yapma yetki ve sorumluluğuna sahip kişi veya kurulları ile usulüne uygun olarak yetki devri yapılmış görevlilerini,

ç) Doğrudan alım: Bu Yönetmelikte belirtilen hallerde ihtiyaçların Kurum tarafından belirlenecek isteklilerle teknik şartların ve fiyatın görüşülerek temin edildiği yöntemi,

d) Doküman: Alım konusuna ilişkin isteklilere talimatları da içeren idari şartname, sözleşme tasarısı, teknik şartname, katalog, alıma esas numune ve alım süreci ile ilgili diğer belgelerden bir veya bir kaçını,

e) Genel Müdür: Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Genel Müdürünü,

f) Hizmet: Bakım ve onarım, taşıma, haberleşme, sigorta, araştırma ve geliştirme, muhasebe, piyasa araştırması ve anket, danışmanlık, tanıtım, basım ve yayım, temizlik, yemek hazırlama ve dağıtım, toplantı, organizasyon, sergileme, koruma ve güvenlik, meslekî eğitim, fotoğraf, film, fikrî ve güzel sanat, bilgisayar sistemlerine yönelik hizmetler ile yazılım hizmetlerini, taşınır ve taşınmaz mal ve hakların kiralanmasını ve benzeri diğer hizmetleri,

g) Hukuk birimi: Kurumun hukuki iş ve işlemlerini yürüten birimi,

ğ) İdari şartname: Yönetmeliğin ekinde yer alan tip şartnameyi,

h) İhale: İlanlı Alım ve Belirlenen Firmalardan Teklif İsteme usülleri ile yapılan alımları,

ı) İnşaat yapım işleri: Bina, spor tesisi, alt yapı, haberleşme ve enerji nakil hattı, sulama tesisi gibi her türlü inşaat işleri ve bu işlerle ilgili tesisat, imalat, ihzarat, nakliye, tamamlama, büyük onarım, restorasyon, çevre düzenlemesi, sondaj, yıkma, güçlendirme ve montaj işleri ile benzeri inşaat yapım işlerini,

i) İstekli: Alıma teklif veren gerçek/tüzel kişiler veya ortak girişimleri,

j) Mal: Satın alınan her türlü ihtiyaç maddeleri ile taşınır ve taşınmaz mal ve hakları,

k) Ortak girişim: Alıma katılmak üzere birden fazla gerçek veya tüzel kişinin aralarında yaptıkları anlaşma ile oluşturulan iş ortaklığı veya konsorsiyumları,

l) Satınalma birimi: Satınalma iş ve işlemlerini yürüten birimi,

m) Talep birimi: Alım talebinde bulunan birimi,

n) Tedarikçi: Mal ve/veya hizmet sağlayan ile inşaat yapım işlerini gerçekleştiren gerçek/tüzel kişiler veya ortak girişimleri,

o) Teknik şartname: Mal ve/veya hizmet alımları ile inşaat yapım işlerine ait teknik özellikler ve tanımlamalarının yer verildiği belge ya da belgeleri,

ö) TRT/Kurum: Türkiye Radyo-Televizyon Kurumunu,

p) Yönetim Kurulu: Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Yönetim Kurulunu,

r) Zeyilname: İhale dokümanlarında sonradan yapılan değişikliklerin yer aldığı belgeyi,

ifade eder.

İlkeler ve sorumluluklar

MADDE 5 – (1) Kurum, bu Yönetmeliğe göre yapılacak alımlarda, yayın faaliyetlerinin gerektirdiği koşulları da gözetmek suretiyle, saydamlığı, rekabeti, eşit muameleyi, güvenirliği, gizliliği, kamuoyu denetimini, ihtiyaçların uygun şartlarla ve zamanında karşılanmasını ve kaynakların verimli kullanılmasını sağlamaya azami özeni göstermekle sorumludur.

(2) Ödeneği bulunmayan hiçbir iş için alıma çıkılamaz. Ancak öngörülemeyen ve acil durumlarda, sonradan ödenek aktarımı sağlanması şartıyla alıma çıkılabilir.

(3) Talep oluşturulmadan önce, stok kontrolü yapılmalı, stokta yeteri kadar malzeme bulunması halinde, talepte bulunulmaz.

(4) Stoklu malzemelere ilişkin alımlarda, geçmiş stok hareketleri analiz edilmeli ve talepler bu doğrultuda oluşturularak atıl stok oluşumu engellenir.

(5) Talep birimi, alım talebi ile ilgili makam onayı ve ilgili süreçleri takip etmekten sorumludur.

(6) Üst Makamın onayından kaçınmak amacıyla, işler kısımlara bölünmez.

(7) Aralarında bağlantı bulunmayan ihtiyaçlar için de bir arada alıma çıkılabilir.

(8) İhtiyaçların ilgili mevzuat hükümlerine uygun olarak temininden, alım işlemlerinin başlangıcından sonuçlanmasına kadar yürütülmesi sürecinin her aşamasında görev alan, her kademedeki personel yetki ve görev alanları çerçevesinde sorumludur.

(9) Alımların en uygun kalite, süre ve maliyetle yapılabilmesi için ilgili tüm birimler, birbirlerini zamanında bilgilendirme ve görevlerini eksiksiz yerine getirme bilinciyle çalışırlar.

(10) Satınalma süreçlerinde hata, eksiklik, yanlışlık ve usulsüzlük gibi riskleri ortadan kaldırmak amacıyla birimler arasındaki görevler ayrılığı ilkesine uyulur. Talebin belirlenmesi, ürün veya hizmet kabulü ile inşaat yapım işlerinin yürütülmesi ve ödeme, denetim, muayene ve kabul süreçlerinin talep birimleri tarafından; tedarikçi seçimi ve sipariş yönetiminin ise satınalma birimi tarafından yürütülmesi esastır.

(11) Satınalma sürecindeki tedarikçi ilişkileri stratejisinin belirlenmesine ve uygulanmasına yönelik çalışmaların yönetilmesi, tedarikçi portföyünün oluşturulması ve yönetilmesi, yeni tedarikçi başvurularının alınması, değerlendirilmesi ve kabul/ret süreci, tedarikçi performanslarının değerlendirilmesi, değerlendirme sonuçlarına göre alınacak aksiyonların belirlenmesi ve uygulanması, tedarikçi tesislerinde inceleme ve değerlendirme yaparak düzeltici/iyileştirici önerilerin geliştirilmesi, tedarikçi kara listesinin oluşturulması ve takibi satınalma birimi yetkisindedir.

(12) Tedarikçiler, yasalara, kurallara ve düzenlemelere bağlı kalır. Tedarikçiler, birlikte çalıştıkları alt tedarikçilerin ve taşeronlarının işle ilgili uygulamalarından sorumlu olup bilgi sahibi olur. Kurum, kurallara uymayan tedarikçilerle ilişkilerini sonlandırabilir.

İKİNCİ BÖLÜM

İhale Komisyonu, Yetki Limitleri ve Yetki Devri

İhale komisyonlarının oluşumu

MADDE 6 – (1) İhale komisyonu talep birimi tarafından oluşturulur.

(2) Alım yetkilisi, en az ikisi talep biriminden işin uzmanı olmak şartıyla, muhasebe ve/veya malî işlerden sorumlu bir personelin ve satınalma biriminden bir personelin katılımıyla kurulacak, başkan dahil en az beş ve tek sayıda kişiden oluşan ihale komisyonunu yedek üyeler de dahil olmak üzere görevlendirir.

(3) Kurum tarafından ihtiyaç duyulması halinde diğer kamu kurumlarından veya Kurumun ortağı ya da sahibi olduğu şirketlerden komisyona üye alınabilir.

(4) İhale komisyonu eksiksiz olarak toplanır. Komisyon kararları çoğunlukla alınır. Kararlarda çekimser kalınamaz. Komisyon başkanı ve üyeleri, oy ve kararlarından sorumludur. Karşı oy kullanan komisyon üyeleri, gerekçesini komisyon kararına yazmak ve imzalamak zorundadır.

(5) İhale komisyonunca alınan kararlar ve düzenlenen tutanaklar, komisyon başkanı ve üyelerinin adları, soyadları ve görev unvanları belirtilerek imzalanır.

(6) İzinli, geçici görevli ve sıhhi izinli olma halleri dışında bir alım işleminin aynı komisyon üyelerince sonuçlandırılması esastır. Belirtilen hallerin dışında zorunlu durumlarda alım yetkilisinden onay alınmak suretiyle ihale komisyonu üyelerinde değişiklik veya ilave yapılabilir.

(7) İhale komisyon işlemleri, merkezdeki alımlarda satınalma birimi, merkez dışındaki alımlarda ise alımları gerçekleştiren birim tarafından yürütülür.

Yetki limitleri

MADDE 7 – (1) Yetki limitlerine göre alım yetkilileri, alım yapmaya yetkili birimler ve alım konuları, Genel Müdür onayı ile çıkarılacak Satınalma Usul ve Esasları ile belirlenir. Bu yetki ve limitler her yıl Ocak ayı içerisinde satınalma birimince Yİ-ÜFE oranında güncellenir veya gerektiğinde satınalma biriminin teklifi üzerine Genel Müdür tarafından her zaman güncellenebilir.

Yetki devri

MADDE 8 – (1) Alım yetkilileri, gerektiğinde alımlara yönelik yetki devri yapabilir.

(2) Aşağıdaki alımlar yetki devri yapılmadığı takdirde merkezden yürütülür:

a) Taşınmaz mal edinme.

b) Taşıt alımı.

c) Belirlenen limiti aşan inşaat yapım işleri.

ç) Genel Müdür tarafından uygun görülen diğer alımlar.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Yaklaşık Maliyet, Ödenek, Şartname, Sözleşme ve İlanlar

Yaklaşık maliyet

MADDE 9 – (1) Alım ihtiyacı doğduktan sonra ve alım yapılmadan önce talep birimi tarafından, ispat edilmek suretiyle e-posta, faks, telefon ve yazılı teklif ile belirlenmiş tarifelerden ve piyasada kabul görmüş internet sayfalarından yararlanma yöntemlerinden birkaçı kullanılmak suretiyle fiyat araştırması yapılarak katma değer vergisi hariç olmak üzere yaklaşık maliyet belirlenir. Yaklaşık maliyetin Kurum tarafından belirlenemediği durumlarda, diğer kamu kurum ve kuruluşlarından yardım alınabileceği gibi hizmet alım yöntemiyle de yaklaşık maliyet belirlenebilir.

(2) Yaklaşık maliyetin belirlenemediği veya yaklaşık maliyetin belirlenmesinde güçlükler yaşandığı durumlarda, gerekçeleri onay belgesinde belirtilmesi kaydıyla, planlanan bütçesiyle alıma çıkılabilir.

(3) Yaklaşık maliyet gizlidir. İsteklilere veya alım süreci ile resmi ilişkisi olmayan diğer kişilere açıklanmaz. Yaklaşık maliyete ilişkin bilgiye, onay belgesi ve eki belgeler dışında hiçbir belgede yer verilmez. Tüm birimler tarafından bu gizliliği sağlamaya yönelik gerekli tedbirler alınır.

Ödenek

MADDE 10 – (1) Alımlara yönelik ödenek tahsisine ilişkin iş ve işlemler Satınalma Usul ve Esasları ve/veya diğer Kurumsal düzenlemelerle belirlenir.

Doküman, şartname ve sözleşmeler

MADDE 11 – (1) Dokümanların Kurum tarafından hazırlanması esas olup, alımın özelliği nedeniyle Kurum tarafından hazırlanamadığı durumlarda, şartname ve sözleşmeler hizmet alım yöntemiyle de hazırlattırılabilir.

(2) Tip İdari şartname ve tip sözleşme tasarıları Satınalma Usul ve Esasları çerçevesinde satınalma birimince hazırlanarak Genel Müdür tarafından onaylanır.

(3) Mal ve/veya hizmet alımları ile inşaat yapım ihtiyaçlarının her türlü teknik özelliğini belirten teknik şartnameler talep birimlerince hazırlanır. İdari şartname ve sözleşme tasarısı ise satınalma birimince hazırlanır. Talep birimleri, ihtiyaç konusu alımla ilgili idari şartname ve sözleşme tasarısında yer alması gereken bilgi, belge, doküman, süreler ve benzeri hususları satınalma birimine yazılı olarak bildirir.

(4) Alımın konusuna göre gerekçesi alım onaylarında belirtilmek kaydıyla, idari ve/veya teknik şartname düzenlenmeden, alıma esas numune ve/veya katalog ile alıma çıkılabilir.

(5) Alıma esas dokümanlar arasında farklılık bulunması halinde, Kurum lehine olan uygulanır.

Alım ilanları

MADDE 12 – (1) İhtiyaçlara yönelik alım ilanı yapılıp yapılmayacağı; yapılacaksa nasıl, nerede ve ne şekilde yapılacağına ilişkin düzenlemeler Satınalma Usul ve Esasları ile alım dokümanlarında belirlenir.

Alım dosyası

MADDE 13 – (1) Alımı yapılacak her iş için alım dosyası düzenlenir. Bu dosyada, alım yetkilisinden alınan alım onay belgesi ve yaklaşık maliyete ilişkin belgeler, alım dokümanı, varsa ilan metinleri, istekliler tarafından sunulan teklifler ve diğer belgeler ile varsa ihale komisyonu tutanak ve kararları gibi alım süreci ile ilgili bütün belgeler bulunur.

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

Alım Usulleri

Alım usullerinin belirlenmesi

MADDE 14 – (1) Uygulanacak alım usulü, talep birimi tarafından alım onay belgesinde belirlenir ve alım yetkilisinin onayına sunulur.

(2) Alımları elektronik ortamda gerçekleştirmeye ve buna ilişkin gerekli düzenlemeleri yapmaya Kurum yetkilidir.

Alım usulleri

MADDE 15 – (1) Bu Yönetmelik kapsamındaki alım usulleri şunlardır:

a) İlanlı alım.

b) Belirlenen firmalardan teklif isteme usulü ile alım.

c) Doğrudan alım.

ç) Kapsam dışı alım ve ödemeler.

İlanlı alım usulü

MADDE 16 – (1) Alım konusu mal ve/veya hizmetler ile inşaat yapım işlerine ilişkin piyasada faaliyet gösteren gerçek ve/veya tüzel kişilerin bilinemediği veya amaca daha uygun olacağının Kurumca öngörüldüğü durumlarda yapılabilecek alım usulüdür.

Belirlenen firmalardan teklif isteme usulü

MADDE 17 – (1) Aşağıdaki durumlarda ihtiyaç konusu mal ve/veya hizmetler ile inşaat yapım işleri, belirlenen firmalardan teklif isteme usulü ile alınabilir:

a) İşin özelliğinin uzmanlık, ileri teknoloji, özel durumlar gerektirmesi veya ihtiyaç konusu alımların ivedilik arz etmesi durumunda.

b) İlanlı alım usulü ile gerçekleştirilen ihalenin sonuçlanmaması halinde.

(2) Bu usule göre yapılacak alımlarda en az iki firma ilan yapılmaksızın davet edilebilir. Kurum davet edilecek firmaları serbestçe belirleyebilir.

İhaleli alımlarda açık eksiltme

MADDE 18 – (1) İlanlı alım ve belirlenen firmalardan teklif isteme usulü ile yapılan ihalelerde; teklif edilen fiyatların birbirine eşit ya da yaklaşık maliyete göre yüksek olması veya ihale komisyonunca uygun görülmesi halinde; teknik ve idarî şartları tam olarak karşılayan istekliler davet edilerek açık eksiltmeye, ihale komisyonu kararı ile gidilebilir ve komisyonun huzurunda isteklilerden yazılı veya sözlü indirimli olarak teklifleri istenebilir.

(2) Tekliflerin ihale komisyonu huzurunda açılmasından sonra isteklilerin kendiliğinden yapacakları indirimler dikkate alınmaz.

(3) Açık eksiltmeye ilişkin düzenlemelere, Satınalma Usul ve Esaslarında ve alım dokümanlarında da yer verilir.

Doğrudan alım usulü

MADDE 19 – (1) Doğrudan alım usulü, aşağıda belirtilen hallerde ihtiyaçların Kurum tarafından serbestçe belirlenen gerçek ve/veya tüzel kişi veya kişilerle, ortak girişimlerden, idari ve teknik şartlar ile fiyat üzerinde görüşme yapılarak doğrudan temin edilebildiği usuldür.

a) İhtiyacın sadece gerçek veya tüzel tek kişi tarafından karşılanabileceğinin tespit edildiği alımlar.

b) Sadece gerçek veya tüzel tek kişinin ihtiyaç ile ilgili özel bir hakka sahip olduğu alımlar.

c) Mevcut mal, ekipman, teknoloji veya hizmetlerle uyumun ve standardizasyonun sağlanması için zorunlu olan alımlar.

ç) Program, yapım ve yayın hizmetlerine ilişkin alımlar.

d) Kamu kurum ve kuruluşları ile bunların doğrudan veya dolaylı olarak hissedarı bulundukları kuruluş, müessese, birlik, işletme veya şirketlerden yapılacak alımlar.

e) Kullanım amacına uygunluk kriteri de esas alınmak suretiyle, teknoloji ve üretim teknikleri bilinen ve/veya yaygın olarak kullanılan, genel kabul görerek “marka” haline gelmiş mal ve/veya hizmet alımları.

f) Kurumun ihtiyacına uygun taşınmaz satın alınması veya kiralanması.

g) Yayın ve yapım, eğitim, danışmanlık, proje ve benzeri alanlarında uzmanlığa sahip gerçek/tüzel kişilerden yapılacak alımlar.

ğ) Tanıtma, toplantı ve organizasyon kapsamında yapılan alımlar.

h) Genel Müdür tarafından onaylanan, beğeniye dayalı olan tablo, sanat ürünleri, biblo, tefriş, mimari tasarım ve proje ve benzeri ihtiyaçlara ilişkin alımlar.

ı) Doğal afetler, salgın hastalıklar, can veya mal kaybı tehlikesi gibi anî ve beklenilmeyen olayların, savunma ve güvenlikle ilgili özel durumların veya Kurum tarafından önceden öngörülmeyen ihtiyaçların ortaya çıkması üzerine ivedi olarak yapılması zorunlu alımlar.

i) Acil olarak tedarik edilmediğinde Kurumun işleyişini aksatabilecek maddi ve/veya manevi zarar doğurabilecek mal ve/veya hizmet alımları ile inşaat yapım işleri.

j) Her türlü sigortalama, depolama, istifleme, nakliye, posta, kargo ve gümrükleme gibi hizmet alımları.

k) Ürün geliştirme çalışmaları kapsamında öngörülen ihtiyaçlar.

l) Yurtdışından yapılacak alımlar.

m) Süreklilik arz eden hizmet alımları (bakım onarım, personel taşıma, araç kiralama, personel çalıştırılması ihtiyacı duyulan vb. hizmet alımları).

n) Serbest piyasadan temin edilebilecek iletişim, elektrik, doğalgaz ve akaryakıt alımları.

o) Her türlü inşaat yapım işleri.

ö) Verici direkleri kiralama, bakım onarım masrafları vb. ödemeler.

p) Finansal kiralama suretiyle yapılacak alımlar.

r) Yetki Limitleri ile belirlenecek limite kadar yapılacak diğer alımlar.

(2) Bu usul ile yapılan alımlarda, sözleşme ve ilan yapılması ile teminat alınması ve ihale komisyonu kurulması zorunlu değildir.

(3) Dokümanlarda aksine bir hüküm bulunmadıkça en uygun teklifi veren istekli ile pazarlık yapılabilir.

(4) Birinci fıkranın (ç) bendinde belirtilen alımlar ile ilgili hususlar Genel Müdür Onayı ile çıkarılacak Kurumsal düzenlemelerle belirlenir.

Kapsam dışı alım ve ödemeler

MADDE 20 – (1) Kapsam dışı alımlar aşağıda belirtilmiş olup, Satınalma Usul ve Esasları ve Kurumsal düzenlemeler ile belirlenen esaslar çerçevesinde ihtiyaç birimlerince gerçekleştirilir.

a) Kurumun ortağı veya hissedarı olduğu şirketlerden yapacağı alımlar.

b) Mevzuat düzenlemeleri gereğince kamu kurum ve kuruluşlarından temin edilmesi zorunlu mal ve/veya hizmet alımları.

c) Kuruma yapılacak şartlı bağışlara ilişkin alımlar.

ç) Sponsorluklar ve kurumsal sosyal sorumluluk projeleri kapsamında yapılacak alımlar.

d) Avans ile yapılan alım ve ödemeler.

e) Hukuki mütalaa ve avukatlık hizmetleri alımı.

f) Kurumun yayınlarının dağıtımı için ulusal veya uluslararası kurum ve kuruluşlardan yapacağı alımlar.

g) Temsil ve ağırlama kapsamında yapılacak alımlar.

ğ) Barter yoluyla yapılacak alımlar.

h) Uluslararası proje, sözleşme ve benzeri ile dış finansman kaynağı gereğince özel alım usulü belirlenen alımlar.

ı) Çok acil durumlarda; Genel Müdürün yazılı onayı alınmak suretiyle ihtiyaç duyulan alımlar.

i) Kamulaştırmalara yönelik alım ve ödemeler.

j) Her türlü abonelik (elektrik, su, doğalgaz ve benzeri) ve üyelikler.

k) Fuar, seminer, konferans vb. etkinlik katılım ödemeleri.

l) Mevzuat düzenlemelerine göre yapılan taşınmaz kira bedeli artışları.

m) Bankalara yapılacak komisyon vb. ücret ödemeleri.

n) Kamu kurumlarına yapılan ödemeler (vergi, ceza, aidat, ruhsat bedeli, komisyon ve benzeri).

o) Frekans ücretleri ve lisans ödemeleri.

ö) İçeriğinde satınalma faaliyeti bulunmayan gelir paylaşımı anlaşmaları.

p) Mahkeme ve icra ödemeleri ile avukatlık ödemeleri.

r) Patent, marka tescil ve benzeri masraflar için kamu kurumlarına yapılacak ödemeler.

s) Yukarıda sayılmayan ve tarifeye bağlı (kamu kurum ve kuruluşlarınca veya bir imtiyaz hakkı dahilindegerçek/tüzel kişilerce sunulan mal ve/veya hizmetler) diğer alım ve ödemeler.

BEŞİNCİ BÖLÜM

Teminatlar, Tekliflerin Sunulması ve Değerlendirilmesi

Teminat olarak kabul edilebilecek değerler

MADDE 21 – (1) Teminat olarak kabul edilecek değerler aşağıda gösterilmiştir:

a) Tedavüldeki Türk Parası veya yabancı paralar.

b) Teminat mektupları (ilgili mevzuatına göre Türkiye’de faaliyette bulunmasına izin verilen yabancı bankaların düzenleyecekleri teminat mektupları ile Türkiye dışında faaliyette bulunan banka veya benzeri kredi kuruluşlarının kontrgarantisi üzerine Türkiye’de faaliyette bulunan bankaların veya özel finans kurumlarının düzenleyecekleri teminat mektupları da teminat olarak kabul edilir).

c) Kredi Garanti Fonu A.Ş.’ den sağlanacak teminatlar.

ç) Hazine ve Maliye Bakanlığınca ihraç edilen Devlet İç Borçlanma Senetleri ve bu senetler yerine düzenlenen belgeler. Belirtilen senetler ve bu senetler yerine düzenlenen belgelerden nominal değere faiz dahil edilerek ihraç edilenler, anaparaya tekabül eden satış değeri üzerinden teminat olarak kabul edilir.

d) 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununda teminat olarak kabul edilebilecek diğer değerler.

(2) Nakit teminatlar dışındaki teminatlar, ihalelerde ihale komisyonlarınca, diğer alımlarda satınalmabirimlerince teslim alınır. Nakit teminatların ise Kurum banka hesaplarına yatırılması zorunludur.

(3) Teminatlar, teminat olarak kabul edilen diğer değerlerle değiştirilebilir. Her ne suretle olursa olsun, Kurumca alınan teminatlar haczedilemez ve üzerine ihtiyati tedbir konulamaz.

Geçici teminat

MADDE 22 – (1) İhaleye katılacaklardan, işin niteliğine göre isteklinin teklif bedeli üzerinden ve Kurum tarafından tespit edilen orandan az olmamak üzere, geçici teminat alınabilir.

(2) İhale üzerinde kalan istekli ve diğer teklif sahibi isteklilerin teminatları Kurum tarafından muhafaza edilir. Sözleşme imzalanması veya alıma ilişkin işlemlerin tamamlanması (vazgeçme, iptal ve benzeri dahil) halinde, geçici teminatlar iade edilir.

Kesin teminat

MADDE 23 – (1) Sözleşme/sipariş bedeli üzerinden ve Kurum tarafından belirlenecek orandan az olmamak üzere kesin teminat alınabilir.

(2) Sözleşme bedelinde artış olması halinde de artış tutarı üzerinden aynı oranda ek kesin teminat alınır.

(3) Kesin teminat alınması ve iadesine ilişkin yükümlülükler tedarikçi ile imzalanan sözleşmede belirtilir.

(4) Kesin teminat mektuplarının süresiz olması esastır. Ancak gerekli hallerde sözleşme süresi ve garanti süresi dikkate alınarak kesin teminat süresi Kurum tarafından belirlenebilir.

(5) Kesin teminat ve varsa ek kesin teminatlar, alım dokümanlarında belirlenen düzenlemeler çerçevesinde iade edilir.

İade edilemeyen teminatlar

MADDE 24 – (1) Geçici teminatlarda sözleşme imzalandığı tarihi; kesin teminatlarda ise mahsup işlemi yapılmasına gerek bulunmayan hallerde işin kabul tarihini takip eden ikinci takvim yılının sonuna kadar talep edilmeyen teminat mektupları hükümsüz kalır ve bankasına iade edilir. Teminat mektubu dışındaki teminatlar, bu sürenin bitiminde Kuruma gelir kaydedilir.

Tekliflerin hazırlanması, sunulması ve değerlendirilmesi

MADDE 25 – (1) Tekliflerin hazırlanması, sunulmasına ve değerlendirilmesine ilişkin yapılacak işlemler, alım dokümanında belirtilir.

(2) Kurum herhangi bir yükümlülük üstlenmeksizin, verilen teklifleri kabul edip etmemekte, teklifleri değerlendirip değerlendirmemekte ve tekliflerin tamamını reddetmekte serbesttir.

(3) Alım dokümanında belirtilmek şartıyla, alıma katılacak isteklilerden bilgi ve belge istenebilir. İstenen bilgi ve belgelerdeki teklifin esasını etkilemeyecek eksiklikler tamamlattırılabilir.

(4) İstenen bilgi ve belgelerden hangilerinin taahhütname olarak sunulabileceği Kurum tarafından belirlenir. Gerçeğe aykırı taahhütname sunulması veya durumu tevsik eden bilgi ve belgelerin istenilen sürede teslim edilmemesi durumunda, söz konusu istekliler alım dışı bırakılarak, 37 nci maddeye göre işlemde bulunulur.

Alımın ertelenmesi veya iptali

MADDE 26 – (1) Kurum herhangi bir sebep göstermeden, alım tarihini daha sonraki bir tarihe ertelemekte, alımı tamamen veya kısmen yapıp yapmamakta, sözleşmenin imzalanmasından önceki herhangi bir aşamada iptal etmekte serbesttir. Bu hususlar alım dokümanında daha ayrıntılı bir şekilde düzenlenebilir.

(2) Alımın ertelenmesi, kısmen veya tamamen iptal edilmesi hallerinde, Kurum herhangi bir yükümlülük altına girmez ve Kurumdan herhangi bir hak talebinde bulunulamaz.

Zeyilnameler

MADDE 27 – (1) Alım dokümanında yer alan hususlarla ilgili olarak firmalardan gelecek soru, açıklama ve değişiklik taleplerine ilişkin zeyilname/açıklamalar Kurum tarafından gerek görülmesi halinde alım ilanına ek olarak duyurulur.

(2) Firmalardan gelecek yazılı soru, açıklama ve değişiklik taleplerine, ihale tarihinden üç iş günü öncesine kadar satınalma birimine bildirilmesi kaydıyla cevap verilebilir.

(3) İlan yapıldıktan sonra ihale dokümanında değişiklik yapılmaması esastır. Değişiklik yapılmasını gerektiren bir durumun Kurumca tespit edilmesi halinde, ihale tarihinden bir iş günü öncesine kadar ihale dokümanında değişiklik yapılır.

(4) Zeyilname ile yapılan değişiklik nedeniyle tekliflerin hazırlanabilmesi için ek süreye ihtiyaç duyulması halinde, ihale tarihi ertelenir.

(5) Zeyilname düzenlenmesi halinde, teklifini düzenlemeden önce vermiş olan isteklilere tekliflerini geri çekerek yeniden teklif verme imkânı sağlanır.

Alımların karara bağlanması ve onaylanması

MADDE 28 – (1) Alınan tekliflerin değerlendirilmesi neticesinde, en uygun olduğu sonucuna varılan teklif kabul edilerek, onaya sunulmak üzere; ihalelerde ihale komisyon kararı, doğrudan alımlarda ise fiyat tespit tutanağı oluşturulur.

(2) Alım yetkilisi veya yetki devri yapılması halinde satınalma birim yetkilisi, ihale komisyon kararını veya fiyat tespit tutanağını onaylar veya gerekçesini açıkça belirtmek suretiyle iptal eder. Alım, ihale kararının veya fiyat tespit tutanağının onaylanması halinde geçerli; iptal edilmesi halinde ise hükümsüz sayılır.

ALTINCI BÖLÜM

Sözleşmeler

Sözleşme

MADDE 29 – (1) Yapılacak alımlara ilişkin sözleşme yapılması esastır. Bununla birlikte sözleşme yapılmasına ihtiyaç duyulmayan durumlarda, alım onay belgesinde belirtilmek suretiyle ilgili istekliye alımla ilgili tüm koşulları içeren sipariş belgesi gönderilerek alım süreci yürütülür.

(2) Sözleşmelerde, tip sözleşmeler esas alınacak olup ihtiyaç duyulması halinde alım konusu işin özelliği dikkate alınarak talep birimi tarafından hukuk biriminden alınacak görüş üzerine hazırlanan taslak sözleşmeler de kullanılabilir.

Çerçeve sözleşmeler

MADDE 30 – (1) Süreklilik arz eden hizmetler veya sürekli tüketilen malzemeler ile münferit olarak ortaya çıkan acil durumlar gibi zamanı, yeri ve yapılacak işin miktarının baştan belli olmadığı, ihtiyaç halinde karşılanması gereken mal ve/veya hizmetler ile inşaat yapım işlerinin sözleşme süresi içerisinde ve belirlenen birim fiyatlar üzerinden alımını öngören sözleşmelerdir.

(2) Çerçeve sözleşmeler, bu Yönetmelikte belirtilen alım usullerinden biri veya bir kaçına göre düzenlenebilir.

(3) Çerçeve sözleşmelerde, mal ve/veya hizmet ile inşaat yapım işi bedeli ödemeleri, ilgili alım gerçekleştirildikçe yürütülür.

Sözleşmede değişiklik, iş artışı, iş eksilişi, avans ve fiyat farkı

MADDE 31 – (1) Tarafların yazılı olarak anlaşması kaydıyla ve alım yetkilisinden alınacak onay ile sözleşmede değişiklik yapılabilir.

(2) Süreklilik arz eden mal ve/veya hizmet alımlarında, sözleşme süresi sona ermeden aynı tedarikçi ile devam edilmek istenildiği takdirde, alım yetkilisinin onayı ile mevzuat düzenlemeleri ile belirlenen artışlar hariç olmak üzere, mevcut sözleşme ile belirlenen tutar veya birim fiyatlar üzerinden, mevcut sözleşme süresi kadar sözleşme yenilenebilir.

(3) Sözleşmede belirtilmek kaydı ve alım yetkilisinin onayı ile mal ve/veya hizmet alımları ile inşaat yapım sözleşmelerinde, mevcut sözleşme şartlarına uygun olarak Satınalma Usul ve Esasları ve alım dokümanında belirlenecek orana kadar iş artışı veya iş eksilişi yapılabilir.

(4) Alım onay belgesi ve dokümanda belirtilmesi kaydıyla avans ve fiyat farkı verilebilir.

(5) Avans verilmesine ilişkin işlemler Kurumsal düzenlemelerle belirlenir.

Sözleşmenin yapılmasında tedarikçinin sorumluluğu

MADDE 32 – (1) Kendisinden alım gerçekleştirilecek istekli, alım dokümanlarında belirtilen şartlara uygun olarak Kurumca belirtilen sürede sözleşmeyi imzalamak zorundadır.

(2) Bu zorunluluklara uyulmadığı takdirde protesto çekmeye ve hüküm almaya gerek kalmaksızın söz konusu istekli/istekliler hakkında 37 nci maddeye göre işlemde bulunulur.

(3) En uygun teklif sahibi istekli ile sözleşme imzalanamaması halinde, alım yetkilisince uygun görülmesi şartı ile diğer istekliler ile sözleşme imzalanabilir.

(4) Diğer istekliler ile de sözleşme imzalanamaması halinde alım iptal edilir.

Sözleşmenin devri ve sonlandırılması

MADDE 33 – (1) Sözleşme, alım yetkilisinin onayı ile başkasına devredilebilir.

(2) İhtiyaç duyulması halinde, talep birimi tarafından alım yetkilisinden alınacak yazılı onay üzerine ve tarafların karşılıklı yazılı mutabakatı ile sözleşme sona erdirilebilir. Talep birimince hazırlanan mutabakat veya sonlandırma protokolünün taraflarca imzalanması ile sözleşme sonlandırılır.

(3) Tedarikçinin taahhüdünü alım dokümanı ve sözleşme hükümlerine uygun olarak yerine getirmemesi veya işi süresinde bitirmemesi üzerine, alım dokümanında belirtilen oranlarda gecikme cezası uygulanır ve Kurum tarafından uygun bir süre verilerek alım konusu işleri tamamlaması tedarikçiden istenir. Buna rağmen aynı durumun devam etmesi halinde, ayrıca protesto çekmeye ve hüküm almaya gerek kalmaksızın kesin teminat ve varsa ek kesin teminat gelir kaydedilir ve sözleşme feshedilerek hesabı genel hükümlere göre tasfiye edilir. Ayrıca, varsa sözleşmenin feshi nedeniyle Kurumun uğradığı zarar ve ziyan tazmin ettirilir.

Mücbir sebepler

MADDE 34 – (1) Mücbir sebep olarak kabul edilebilecek haller aşağıda belirtilmiştir:

a) Doğal afetler.

b) Kanuni grev.

c) Genel salgın hastalık.

ç) Kısmi veya genel seferberlik ilanı.

d) Gerektiğinde Kurum tarafından belirlenecek benzeri diğer haller.

(2) Kurum tarafından birinci fıkrada belirtilen hallerin mücbir sebep olarak kabul edilebilmesi için tedarikçiden kaynaklanmaması, taahhüdün yerine getirilmesine engel nitelikte olması, tedarikçinin bu engeli ortadan kaldırmaya gücünün yetmemesi, mücbir sebebin meydana geldiği tarihi izleyen günden başlamak üzere on gün içerisinde tedarikçinin yazılı olarak Kuruma bildirmesi, taahhüdün tamamlanmasına on gün veya daha az süre kaldığı durumlarda bu süre bitmeden bildirilmesi ve mücbir sebebin yetkili merciler tarafından belgelendirilmesi zorunludur. Mücbir sebebin Kurumca uygun görülmesi halinde ek süre verilmesi de dahil, tedarikçinin işe devam etmesine, uygun görülmemesi halinde ise sözleşmenin feshine karar verilir.

(3) Mücbir sebeplerden dolayı sözleşmenin feshedilmesi halinde hesabı genel hükümlere göre tasfiye edilerek, kesin teminat ve varsa ek kesin teminatlar iade edilir.

Denetim, muayene ve kabul işlemleri

MADDE 35 – (1) Denetim, muayene ve kabul işlemleri, Satınalma Usul ve Esasları ile alım dokümanında belirtilir.

YEDİNCİ BÖLÜM

Alıma Katılamayacak Olanlar ve Yasak Fiil Davranışlar

Alıma katılamayacak olanlar

MADDE 36 – (1) Aşağıda belirtilenler alım için teklif veremezler:

a) Kurumda görevleri devam ettiği sürece, yönetim kurulu üyeleri ile Kurumun diğer tüm çalışanları ve bunların eşleri ile çocukları.

b) (a) bendinde belirtilenlerin hakim ortağı olduğu şirketler.

c) Aleyhine iflas kararı alınan, konkordato ilan edilen veya borçlarını ödeyemediğinden dolayı alacaklıları tarafından bir yed-i emin tayin edilen, borçlarını ödemekte acze düşenler.

ç) Terör örgütü olarak kabul edilen yapılarla iltisakı yahut bunlarla irtibatı olduğu yönünde kuvvetli şüphe bulunanlar.

d) Kamu İhale Kurumu yasaklı listesinde bulunanlar.

e) Alım konusu işlerle ilgili danışmanlık hizmeti verenler.

f) 37 nci maddede sayılan yasak fiil ve davranışta bulunanlar.

(2) Birinci fıkrada belirtilenler, alım için teklif verdiği takdirde teklifleri değerlendirmeye alınmaz, sehven değerlendirmeye alınır ve/veya alım üzerinde kalır ise alım/sözleşme iptal edilir ve varsa geçici veya kesin teminatı gelir kaydedilerek, Kurumun uğradığı zarar ve ziyan tazmin ettirilir.

Yasak fiil ve davranışlar

MADDE 37 – (1) Alım işlemlerinin hazırlanması, yürütülmesi, sonuçlandırılması ve sözleşmenin uygulanması sırasında aşağıda belirtilen fiil ve davranışlarda bulunmak yasaktır.

a) Hile, vaat, tehdit, nüfuz kullanma, çıkar sağlama, anlaşma, irtikap ve rüşvet suretiyle veya başka yollarla alıma ilişkin işlemlere fesat karıştırmak veya buna teşebbüs etmek.

b) İsteklileri tereddüde düşürmek, katılımı engellemek, isteklilere anlaşma teklifinde bulunmak veya teşvik etmek, rekabeti veya alım kararını etkileyecek davranışlarda bulunmak.

c) Sahte belge düzenlemek, kullanmak veya bunlara teşebbüs etmek.

ç) Alım konusu işin yapılması veya teslimi sırasında hileli malzeme, araç veya usuller kullanmak, fen ve sanat kurallarına aykırı, eksik, hatalı veya kusurlu imalat yapmak.

d) Taahhüdünü yerine getirirken Kuruma zarar vermek.

e) Bilgi ve deneyimini Kurum zararına kullanmak.

f) Mücbir sebepler dışında, alım dokümanı ve/veya sözleşme hükümlerine aykırı olarak taahhüdünü yerine getirmemek.

g) Kurumun ve/veya isteklilerin iş ve işlemlerine teknik ve mali yapılarına ilişkin olarak gizli kalması gereken bilgi ve belgeleri ifşa etmek.

ğ) Alternatif teklif verebilme halleri dışında, ihalelerde bir istekli tarafından kendisi veya başkaları adına doğrudan veya dolaylı olarak, asaleten ya da vekaleten birden fazla teklif vermek.

(2) Birinci fıkrada belirtilenler, alım için teklif verdiği takdirde teklifleri değerlendirmeye alınmaz, sehven değerlendirmeye alınır ve/veya alım üzerinde kalır ise alım/sözleşme iptal edilir ve varsa geçici veya kesin teminatı gelir kaydedilerek, Kurumun uğradığı zarar ve ziyan tazmin ettirilir. Ayrıca, Genel Müdür tarafından uygun bulunması halinde bu firmalardan ve bunların sermayesinin yarısından fazlasına sahip olduğu gerçek ve/veya tüzel kişilerden, iki yıla kadar alım yapılmaz.

(3) Taahhüt tamamlandıktan ve kabul işlemi yapıldıktan sonra tespit edilmiş olsa dahi, bu maddede belirtilen fiil veya davranışlardan 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununa göre suç teşkil eden fiil veya davranışlarda bulunan gerçek veya tüzel kişiler ile o işteki ortak veya vekilleri hakkında 5237 sayılı Kanun hükümlerine göre ceza kovuşturması yapılmak üzere yetkili Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulur.

SEKİZİNCİ BÖLÜM

Çeşitli ve Son Hükümler

Bildirim

MADDE 38 – (1) Kurum, bildirimleri aşağıda belirtilen yöntemleri kullanarak yapabilir:

a) İmza karşılığı elden.

b) İadeli taahhütlü mektupla.

c) Elektronik ortamda.

ç) Faksla.

(2) Bildirimlere ilişkin iş ve işlemler Satınalma Usul ve Esasları ve/veya alım dokümanında belirlenir.

İtiraz ve şikayetler

MADDE 39 – (1) Bu Yönetmelik kapsamında yapılacak alımlara ilişkin itiraz ve şikayetler genel hükümlere tabidir.

Yürürlükten kaldırılan yönetmelikler

MADDE 40 – (1) 7/6/2008 tarihli ve 26899 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Türkiye Radyo-Televizyon Kurumunun 4734 Sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 3 üncü Maddesinin (g) Bendi Kapsamında Yapacağı Mal ve Hizmet Alımlarında Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik ile 18/6/2015 tarihli ve 29390 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Türkiye Radyo-Televizyon Kurumunun 4734 Sayılı Kamu İhale Kanununun 3 üncü Maddesinin (n) Bendi Kapsamında Anadolu Ajansı Türk Anonim Şirketinden Yapacağı Mal ve Hizmet Alımlarında Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik yürürlükten kaldırılmıştır.

Hüküm bulunmayan haller

MADDE 41 – (1) Bu Yönetmelikte ve diğer Kurumsal düzenlemelerde hüküm bulunmayan hallerde, 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Borçlar Kanunu ve 13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümleri uygulanır.

Geçiş hükümleri

MADDE 42 – (1) Bu Yönetmelik yürürlüğe girdiği tarihten önce ihale/doğrudan temin onayı alınmış tüm işlemler; ilgili mevzuatı çerçevesinde sonuçlandırılır.

Yürürlük

MADDE 43 – (1) Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 44 – (1) Bu Yönetmelik hükümlerini Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Genel Müdürü yürütür.


Kaynak:Resmi Gazete-15.9.2018
Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

 

]]>
https://www.muhasebenews.com/trt-satin-alma-yonetmeligi-degistirildi/feed/ 0
Serbest Meslek Kazançlarında İstisna? https://www.muhasebenews.com/serbest-meslek-kazanclarinda-istisna/ https://www.muhasebenews.com/serbest-meslek-kazanclarinda-istisna/#respond Sat, 01 Sep 2018 09:15:33 +0000 http://www.muhasebenews.com/?p=6224 1- KİMLERİN ELDE ETTİKLERİ HASILAT GELİR VERGİSİNDEN MÜSTESNADIR?
Aşağıda belirtilen kişilerin ürettikleri eserlerin hasılatları gelir vergisinden müstesnadır;
1.1- Müellif,
1.2- Mütercim,
1.3- Heykel tıraş,
1.4- Hattat,
1.5- Ressam,
1.6- Bestekâr,
1.7- Bilgisayar programcısı ve
1.8- Mucitlerin ve
1.9- Bunların kanuni mirasçıları;

2- HANGİ ESERLERDEN ELDE EDİLEN HASILAT GELİR VERGİSİNDEN MÜSTESNADIR?
Aşağıda yazılı eserlerden elde edilen hasılatlar gelir Vergisinden müstesnadır;
2.1- Şiir,
2.2- Hikâye,
2.3- Roman,
2.4- Makale,
2.5- Bilimsel araştırma ve incelemeleri,
2.6- Bilgisayar yazılımı,
2.7- Röportaj,
2.8- Karikatür,
2.9- Fotoğraf,
2.10- Film,
2.11- Videobant,
2.12- Radyo ve televizyon senaryo ve oyunu gibi eserlerini,
gazete, dergi, bilgisayar ve internet ortamı, radyo, televizyon ve videoda yayınlamak veya kitap, CD, disket, resim, heykel ve nota halindeki eserleri ile ihtira beratlarını satmak veya bunlar üzerindeki mevcut haklarını devir ve temlik etmek veya kiralamak suretiyle elde ettikleri hasılat Gelir Vergisinden müstesnadır.

***Eserlerin yayınlama, temsil, icra ve teşhir gibi suretlerle değerlendirilmesi karşılığında alınan bedel ve ücretler istisnaya dâhildir.
***Yukarıda yazılı kazançların arızi olarak elde edilmesi istisna hükmünün uygulanmasına engel teşkil etmez.

3- PTT ACENTELERİ GELİR VERGİSİ İSTİSNA KAPSAMINA GİRER Mİ?
EVET.
PTT acenteliği faaliyetinden elde edilen kazançlar, gelir vergisinden müstesnadır.

***Bu kazanç istisnasının, Gelir Vergisi Kanunun 94’üncü maddesi uyarınca tevkif suretiyle ödenecek vergiye şümulü yoktur.

Kaynak: Gelir Vergisi Kanunu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/serbest-meslek-kazanclarinda-istisna/feed/ 0
İnternet Üzerinden Yapılan Kontör Yükleme İşleminin Vergilendirilmesi Nasıl Yapılmaktadır? https://www.muhasebenews.com/internet-uzerinden-yapilan-kontor-yukleme-isleminin-vergilendirilmesi-nasil-yapilmaktadir/ https://www.muhasebenews.com/internet-uzerinden-yapilan-kontor-yukleme-isleminin-vergilendirilmesi-nasil-yapilmaktadir/#respond Sat, 17 Mar 2018 04:00:37 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=17666 (GİB – ÖZELGE)

Konu: İnternet üzerinden yapılan kontör yükleme işleminin vergi kanunları karşısındaki durumu hk.
İlgi: … tarihli ve… sayılı özelge talep formunuz.

İlgi özelge talep formunuzda; … Vergi Dairesi Müdürlüğünün… vergi numaralı mükellefi olduğunuzu, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumundan “STH” tipi lisans sahibi şirket olarak internet üzerinden tedarikçi firmalardan ses alıp Telekom bayilerine yine internet üzerinden ses satışı yaptığınızı, bu satışlara ilişkin düzenlediğiniz faturalarda katma değer vergisi ve özel iletişim vergisi hesaplayarak beyan ettiğinizi, yeni projeniz kapsamında bu faaliyetinize ek olarak kendi hattınızı satarak internet üzerinden kontör yükleme işlemi yapacağınızı, yapacağınız bu işlemle hem nihai tüketicilere hem de Telekom bayilerine satış işlemi gerçekleştireceğinizi belirterek, söz konusu kontör yükleme işleminin Kurumlar Vergisi Kanunu, Özel İletişim Vergisi Kanunu, Katma Değer Vergisi Kanunu ve Vergi Usul Kanunu karşısındaki durumu hakkında Başkanlığımız görüşü talep edilmiştir.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNA GÖRE

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6’ncı maddesinde; kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 38’inci maddesinde ise, “Bilanço esasına göre ticari kazanç, teşebbüsteki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müspet farktır. Bu dönem zarfında sahip veya sahiplerce:

  1. İşletmeye ilave olunan değerler bu farktan indirilir;
  2. İşletmeden çekilen değerler ise farka ilave olunur.

Ticari kazancın bu suretle tespit edilmesi sırasında, Vergi Usul Kanununun değerlemeye ait hükümleri ile bu Kanunun 40 ve 41’inci maddeleri hükümlerine uyulur.” hükmüne yer verilmiştir.

Bu çerçevede; şirketinizin, kendi hattını satarak internet üzerinden hem Telekom bayilerine hem de nihai tüketicilere yapacağı kontör yükleme işlemi nedeniyle elde edeceği tutarların kurum kazancının tespitinde dikkate alınarak vergilendirilmesi gerekmektedir.

ÖZEL İLETİŞİM VERGİSİ KANUNUNA GÖRE

6802 sayılı Gider Vergileri Kanununun 39’uncu maddesinde, 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanunu uyarınca Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuyla görev veya imtiyaz sözleşmesi imzalamak suretiyle veya 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu uyarınca bu Kuruma bildirim yapılması veya bu Kurumca kullanım hakkı verilmesi yoluyla yetkilendirilen veya yetkilendirilmiş sayılan işletmecilerin (kablo TV altyapısı üzerinden teknik olarak verilebilecek her türlü hizmetleri dışında, görev sözleşmesi ile ulusal egemenlik kapsamındaki uydu yörünge pozisyonlarının hakları, yönetimi ve işletme yetkisine sahip olanlar hariç) her nevi mobil elektronik haberleşme işletmeciliği kapsamındaki (ön ödemeli kart satışları dahil) tesis, devir, nakil ve haberleşme hizmetlerinin %25, kablolu, kablosuz ve mobil internet servis sağlayıcılığı hizmetinin %5, radyo ve televizyon yayınlarının uydu platformu ve kablo ortamından iletilmesine ilişkin hizmetler ile diğer elektronik haberleşme hizmetlerinin %15 oranında ÖİV’ye tabi olduğu, verginin mükellefinin yukarıda sayılan elektronik haberleşme hizmetlerini sunan işletmeciler olduğu, verginin matrahının KDV matrahını oluşturan unsurlardan teşekkül ettiği, bu maddede hüküm bulunmayan hallerde 3065 sayılı KDV Kanunu hükümleri uygulanacağı ile ÖİV’nin KDV matrahına dahil edilmeyeceği, gelir ve kurumlar vergisi uygulamasında gider kaydedilmeyeceği ve hiçbir vergiden mahsup edilmeyeceği hüküm altına alınmıştır.

Öte yandan, 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanununun 3’üncü maddesinde, elektronik haberleşme; elektriksel işaretlere dönüştürülebilen her türlü işaret, sembol, ses, görüntü ve verinin kablo, telsiz, optik, elektrik, manyetik, elektromanyetik, elektrokimyasal, elektromekanik ve diğer iletişim sistemleri vasıtasıyla iletilmesi, gönderilmesi ve alınması, elektronik haberleşme hizmeti ise elektronik haberleşme tanımına giren faaliyetlerin bir kısmının veya tamamının hizmet olarak sunulması şeklinde tanımlanmıştır.

Diğer yandan, 4 No.lu Gider Vergileri Sirkülerinde, ÖİV mükellefi olan işletmecilerin nihai tüketici durumundaki kurum, kuruluş ve şahıslara yapacağı hizmet satışlarında ÖİV hesaplayacakları; birden fazla aşamadan oluşacak bir vergileme söz konusu olduğunda, ÖİV mükellefleri arasında gerçekleşecek işlemlerde, ÖİV mükelleflerinin vermiş olduğu telekomünikasyon hizmetlerine ilişkin faturalarda gösterdikleri ÖİV’den bu hizmetlere ilişkin olarak ödedikleri ÖİV’yi, Katma Değer Vergisi Kanununun 29, 30, 32 ve 34’üncü maddelerinde belirtilen hükümler çerçevesinde indirim konusu yapabilecekleri açıklamalarına yer verilmiştir.

Buna göre, STH kapsamında elektronik haberleşme hizmeti sunmak üzere Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından yetkilendirilen şirketin kullanıcılarına kendi hattını satması ve telefon görüşmesini sağlamak amacıyla internet üzerinden kontör yükleme hizmeti vermesi %15 oranında ÖİV ye tabidir.

Ayrıca, şirketin söz konusu faaliyetini yerine getirebilmesi için tedarikçi firmadan aldığı hizmet karşılığında tedarikçi firmanın şirket adına düzenleneceği faturalarda yer alan ÖİV tutarlarının indirim konusu yapması mümkün bulunmaktadır.

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNUNA GÖRE

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun;

1/1’inci maddesinde; Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin, 1/2’nci maddesinde; her türlü mal ve hizmet ithalatının, 1/3-a maddesinde ise; posta, telefon, telgraf, teleks ve bunlara benzer hizmetler ile radyo ve televizyon hizmetlerinin KDV’ye tabi olduğu, 10’uncu maddesinde; mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde vergiyi doğuran olayın malın teslimi veya hizmetin yapılması anında meydana geldiği, 20’nci maddesinde; teslim ve hizmet işlemlerinde matrahın bu işlemlerin karşılığını teşkil eden bedel olduğu, 23/f maddesinde; Maliye Bakanlığının işin mahiyetini göz önünde tutarak özel matrah şekilleri tespit etmeye yetkili olduğu,
hükme bağlanmıştır.

Konu ile ilgili olarak yayımlanan 85 Seri Nolu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinin “C-Özel Matrah Şekli Uygulaması” başlıklı bölümünde; “Katma Değer Vergisi Kanununun 23’üncü maddesinin (f) bendi hükmünün Maliye Bakanlığına verdiği yetkiye dayanarak, GSM operatör şirketleri tarafından sunulan cep telefonu konuşma hizmetlerinden faydalanmak üzere çıkarılan ön ödemeli hazır kartlar da dâhil olmak üzere bütün telefon kartı ve jeton satışlarının özel matrah şekline göre vergilendirilmesi uygun görülmüştür. Buna göre, perakendeci bayiler tarafından yapılan telefon kartı ve jeton satışlarına ait katma değer vergisinin bayi karına isabet eden katma değer vergisini de ihtiva edecek şekilde perakendeci bayilere telefon kartı ve jeton teslimi yapan kuruluşlar tarafından beyan edilmesi gerekmektedir.

Bu durumda, bayiler belirtilen kapsamdaki telefon kartı ve jeton satışları için ayrıca vergi hesaplamayacaklardır….” açıklamasına yer verilmiştir.

Buna göre; şirketiniz tarafından özel matrah şekline tabi olan kontör teslimlerine yönelik düzenlenecek faturada perakendeci bayi karını da ihtiva edecek şekilde toplam matrah üzerinden KDV hesaplanacak ve hesaplanan bu vergi mükellef sıfatı ile verilecek olan 1 No.lu KDV beyannamesinde “Hesaplanan KDV” olarak beyan edilecektir. Ayrıca nihai tüketicilere perakende olarak yapılan satışlarınızda da KDV hesaplanacaktır.

Öte yandan, müşteri aboneliğini belirleyen hat satışı, bir telefon kartı olmayıp, ön ödemeli veya telefon kartı olarak değerlendirilemeyecek olup, şirketiniz tarafından düzenlenecek hat satış faturalarında satış bedeli üzerinden genel oranda (%18) KDV hesaplanacaktır.

VERGİ USUL KANUNUNA GÖRE

213 sayılı Vergi Usul Kanununun “Faturanın nizamı” başlıklı 231’inci maddesinin beşinci fıkrasında, “Fatura, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenlenir. Bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturalar hiç düzenlenmemiş sayılır.”

“Fatura Kullanma Mecburiyeti” başlıklı 232’nci maddesinde ise; “Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçiler;
1- Birinci ve ikinci sınıf tüccarlara,
2- Serbest meslek erbabına,
3- Kazançları basit usulde tespit olunan tüccarlara,
4- Defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilere,
5- Vergiden muaf esnafa,
Sattıkları emtia veya yaptırdıkları işler için fatura vermek ve bunlar da fatura istemek ve almak mecburiyetindedirler.” hükümleri yer almaktadır.

Diğer taraftan, 382 Sıra Nolu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin ” 4- Nihai Tüketicilere Elektronik Ortamda Kredi Kartıyla Yapılan Kontör Satışlarında Belge Düzeni ” başlıklı bölümünde;

“Ülkemizde faaliyet gösteren GSM veya sabit telefon operatörleri ile bunlarla anlaşmalı firmalar tarafından, ön ödemeli telefon hizmetinde kullanılan kontörlerin nihai tüketicilerle yüz yüze karşılaşılmaksızın, telefon veya internet üzerinden iletilen talepler üzerine, kart sahibinin hattına otomatik olarak yüklenmesi ve bedelinin elektronik ortamda kredi kartı kullanılarak tahsil edilmesi suretiyle satışlar yapılmakta olup, bu tür satışlarda uyulacak belge düzeni hakkında aşağıdaki açıklamaların yapılmasına gerek görülmüştür.

Yukarıda belirtilen şekilde yapılan kontör satışlarında;
-Kontör satışı yapan işletmelerce gün içerisinde yapılan satışlara ilişkin olarak her günün sonunda “günlük satış raporu” düzenlenmesi ve
-Bu satışlara ilişkin olarak kredi kartlarından yapılan tahsilatların, ilgili banka tarafından düzenlenecek “günlük tahsilat listelerine” istinaden tevsik edilmesi
şartlarıyla, her bir satış için ayrı ayrı belge düzenlenmek yerine, gün sonunda “Muhtelif Müşteriler” ibareli tek bir fatura düzenlenmesi uygun bulunmuştur.

Ancak, müşterinin istemesi halinde fatura veya fatura yerine geçen belgenin düzenleneceği tabiidir.

Belirtilen şekilde kontör satışı yapan işletmelerce, “Muhtelif Müşteriler” ibareli olarak düzenlenecek olan faturaya, “günlük satış raporu” ile banka tarafından düzenlenecek “günlük tahsilat listeleri”nin eklenmesi ve faturaların bu şekilde muhafaza edilmesi gerekmektedir.” denilmektedir.

Buna göre, şirketinizin, kendi hattını satarak, ön ödemeli telefon hizmetinde kullanılacak kontörlerin nihai tüketicilerle yüz yüze karşılaşılmaksızın, telefon veya internet üzerinden iletilen talepler üzerine, kart sahibinin hattına otomatik olarak yüklenmesi ve bedelinin elektronik ortamda kredi kartı kullanılarak tahsil edilmesi suretiyle şirketiniz tarafından yapılacak kontör satışlarının yukarıda belirtildiği şekilde belgelendirilmesi gerekmektedir.

Öte yandan, müşteri aboneliğini belirleyen hat satışı karşılığında, Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren yedi gün içinde fatura düzenlenmesi gerekeceği tabiidir.

Kaynak: Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı
17 Nisan 2014 Tarih ve 27575268-105[232-2012-9384]-394 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/internet-uzerinden-yapilan-kontor-yukleme-isleminin-vergilendirilmesi-nasil-yapilmaktadir/feed/ 0
Yurt Dışı Firmasına Franchise Komisyon Geliri İçinden Pay Ödenmesi Halinde Vergilendirme Nasıl Yapılır? https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-firmasina-franchise-komisyon-geliri-icinden-pay-odenmesi-halinde-vergilendirme-nasil-yapilir/ https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-firmasina-franchise-komisyon-geliri-icinden-pay-odenmesi-halinde-vergilendirme-nasil-yapilir/#respond Fri, 16 Mar 2018 10:15:30 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=17615 (GİB – ÖZELGE)

Konu: Yurtdışında yerleşik firmaya franchise komisyon geliri içinden pay ödenmesi halinde vergileme.

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, merkezi İsviçre’de bulunan bir firmanın Türkiye’de “Master Franchise” konumunda temsilcisi olduğunuz, Şirketinizce isim hakkı ödemelerinin yanında, “Master Franchise” konumunda olmanız hasebiyle, Türkiye’de faaliyette olan franchise firmalarından elde edilen komisyon gelirinin %2’lik kısmının da söz konusu İsviçre’deki firmaya fatura karşılığı ödemesinin yapıldığı, dolayısıyla İsviçre’deki firmaya iki kalemden oluşan toplam bir franchise ödemesi yapılmakta olduğu belirtilerek, Türkiye’de faaliyette olan franchise firmalarından elde edilen komisyon gelirinden İsviçre’deki firmaya fatura karşılığı ödenen %2’lik kısmın kesintiye tabi tutulmasının gerekip gerekmediği hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmiştir.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun “Safi kurum kazancı” başlıklı 6’ncı maddesinde, kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticarî kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.

Aynı Kanunun “Dar mükellefiyette vergi kesintisi” başlıklı 30’uncu maddesinin birinci fıkrasında, dar mükellefiyete tâbi kurumların bu fıkranın bentlerinde yer alan kazanç ve iratlarının, söz konusu kazanç ve iratları avanslar da dâhil olmak üzere nakden veya hesaben ödeyen veya tahakkuk ettirenler tarafından %15 oranında kurumlar vergisi tevkifatına tabi tutulması gerektiği, ikinci fıkrasında ise; ticarî veya ziraî kazanca dâhil olup olmadığına bakılmaksızın telif, imtiyaz, ihtira, işletme, ticaret unvanı, marka ve benzeri gayrimaddi hakların satışı, devir ve temliki karşılığında nakden veya hesaben ödenen veya tahakkuk ettirilen bedeller üzerinden bu maddenin birinci fıkrasında belirtilen kişilerce % 20 (2009/14593 sayılı B.K.K ile) oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hüküm altına alınmıştır.

12.01.2012 tarihli ve 28171 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan, 08.02.2012 tarihinde yürürlüğe giren ve 01.01.2013 tarihinden itibaren uygulanmakta olan “Türkiye Cumhuriyeti ile İsviçre Konfederasyonu Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması” nın “Ticari Kazançlar” başlıklı 7’nci maddesinde,

“1. Bir Akit Devlet teşebbüsüne ait kazanç, söz konusu teşebbüs diğer Akit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunmadıkça, yalnızca bu (ilk bahsedilen) Devlette vergilendirilecektir. Eğer teşebbüs yukarıda bahsedilen şekilde ticari faaliyette bulunursa, teşebbüsün kazancı yalnızca işyerine atfedilebilen miktarla sınırlı olmak üzere bu diğer Devlette vergilendirilebilir…”
hükmü yer almakta olup aynı Anlaşmanın “Gayrimaddi Hak Bedelleri” başlıklı 12’nci maddesinde ise;

“1. Bir Akit Devlette doğan ve diğer Akit Devletin bir mukimine ödenen gayrimaddi hak bedelleri, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bununla beraber, söz konusu gayri maddi hak bedelleri elde edildikleri Akit Devlette ve o Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak, gayri maddi hak bedelinin gerçek lehtarı diğer akit Devletin bir mukimi ise bu şekilde alınacak vergi, gayri maddi hak bedelinin gayrisafi tutarının yüzde 10’unu aşmayacaktır.
Akit Devletlerin yetkili makamları, bu sınırlamaların uygulama şeklini karşılıklı anlaşma ile belirleyeceklerdir.
3. Bu maddede kullanılan “gayri maddi hak bedelleri” terimi, sinema filmleri ile radyo veya televizyon kayıtları dahil olmak üzere edebi, sanatsal veya bilimsel her nevi telif hakkının, her nevi patentin, alameti farikanın, desen veya modelin, planın, gizli formül veya üretim yönteminin kullanımı veya kullanım hakkı karşılığında veya sınaî, ticari veya bilimsel tecrübeye dayalı bilgi birikimi için veya sınaî, ticari veya bilimsel teçhizatın kullanımı ya da kullanım hakkı karşılığında yapılan her türlü ödemeyi ifade eder…”
hükümlerine yer verilmiştir.

Buna göre, Şirketiniz tarafından İsviçre mukimi firmaya isim hakkı olarak %10 vergi kesintisi uygulamak suretiyle ödeme yaptığınız tutarla birlikte Türkiye’de faaliyette olan franchise firmalarından elde edilen komisyon gelirinden İsviçre’deki firmaya fatura karşılığı ödenen %2’lik kısmın da franchise bedeli kapsamında bir gayri maddi hak ödemesi olduğu kabul edilerek bu ödemenin de Türkiye Cumhuriyeti ile İsviçre Konfederasyonu Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması uyarınca %10 oranında kurumlar vergisi kesintisine tabi tutulması gerekmektedir.

Ancak, söz konusu gayri maddi hak kapsamında ödeme yapılan ve İsviçre mukimi olduğu ifade edilen firmanın İsviçre mukimi olduğunu gösterir mukimlik belgesinin gerektiğinde ibraz edilmesi gerekmekte olup mukimlik belgesinin ibraz edilememesi veya temin edilememesi halinde ise ilgili anlaşma hükümleri yerine iç mevzuat hükümlerimiz uygulanacağından Şirketiniz tarafından anılan firmaya yapılacak ödemeler üzerinden %20 oranında vergi kesintisi yapılması gerektiği tabiidir.

Kaynak: İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
24 Nisan 2014 Tarih ve 62030549-125[6-2013/85]-1175 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-firmasina-franchise-komisyon-geliri-icinden-pay-odenmesi-halinde-vergilendirme-nasil-yapilir/feed/ 0
Yurt Dışı Firmadan Makine Kiralaması İçin Ödenen Bedeller Üzerinden Tevkifat ve KDV Hesaplanır mı? https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-firmadan-makine-kiralamasi-icin-odenen-bedeller-uzerinden-tevkifat-kdv-hesaplanir-mi/ https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-firmadan-makine-kiralamasi-icin-odenen-bedeller-uzerinden-tevkifat-kdv-hesaplanir-mi/#respond Thu, 15 Mar 2018 05:00:11 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=17612 (GİB – ÖZELGE)

Konu: Almanya mukimi şirketten kiralanan makine için ödenen bedellerden KDV ve kurumlar vergisi tevkifatı yapılıp yapılmayacağı.
İlgi: a) 17.07.2012 tarihli özelge talep formunuz.
        b) 23.07.2012 tarihli dilekçeniz.

İlgi (a)’da kayıtlı özelge talep formu ve ilgi (b)’de kayıtlı dilekçede, deniz inşaat işleri ile iştigal ettiğinizi ve İzmit-Körfez geçiş köprüsü işinde kullanılmak üzere Almanya mukimi… Şirketinden, … hidrolik su altı kazık çakımı yapan makine kiralayacağınızı belirterek, söz konusu makinenin kira bedeli üzerinden KDV hesaplanıp hesaplanmayacağı ile kurumlar vergisi stopajı yapılıp yapılmayacağı hususunda bilgi talep edildiği anlaşılmakta olup konu hakkında Başkanlığımız görüşleri aşağıda açıklanmıştır.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNA GÖRE

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 3’üncü maddesinin ikinci fıkrasında; birinci maddede yazılı kurumlardan kanuni ve iş merkezlerinden her ikisi de Türkiye içinde bulunmayanların, yalnız Türkiye’de elde ettikleri kazançları üzerinden vergilendirileceği hükme bağlanmış, üçüncü fıkrasında ise dar mükellefiyet mevzuuna giren kurum kazancının hangi kazanç ve iratlardan oluştuğu belirtilmiştir. Anılan maddenin üçüncü fıkrasının (ç) bendinde de taşınır ve taşınmazlar ile hakların Türkiye’de kiralanmasından elde edilen kazançların, dar mükellefiyet konusuna giren kurum kazancı olarak vergilendirileceği hükme bağlanmıştır.

Aynı maddenin dördüncü fıkrasında ise maddede belirtilen kazanç veya iratlar ile gelir unsurlarının Türkiye’de elde edilmesi ve Türkiye’de daimî temsilci bulundurulması konularında, 31.12.1960 tarihli ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun ilgili hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir.

Taşınır ve taşınmaz mallar ile hakların Türkiye’de kiralanmasından elde edilen iratlar, dar mükellefiyette kurum kazancını oluşturan kazanç ve iratlar arasında sayılmıştır. Bunlar, dar mükellef kurumların gayrimenkul sermaye iradı niteliğindeki kazançlarıdır. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 7 nci maddesine göre, bu tür kazançların elde edilmiş sayılması için taşınmaz malların Türkiye’de bulunması ve bu mal ve hakların Türkiye’de kullanılması veya Türkiye’de değerlendirilmesi gerekmektedir. Türkiye’de değerlendirme, ödemenin Türkiye’de yapılması veya ödeme yabancı memlekette yapılmışsa Türkiye’de ödeyenin veya nam ve hesabına ödeme yapılanın hesaplarına intikal ettirilmesi veya kârından ayrılmasıdır.

1 seri no. lu Kurumlar Vergisi Tebliğinin “III- Dar mükellefiyet esasında verginin tarhı ve ödenmesi” başlıklı bölümün alt bölümlerinde dar mükelleflerin vergilendirilmesine ilişkin ayrıntılı açıklamalara yer verilmiştir.

Diğer taraftan, Kurumlar Vergisi Kanununun 30’uncu maddesinde, dar mükellefiyete tâbi kurumların maddede bentler halinde sayılan kazanç ve iratları üzerinden, bu kazanç ve iratları avanslar da dâhil olmak üzere nakden veya hesaben ödeyen veya tahakkuk ettirenler tarafından kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hükmüne yer verilmiş olup maddenin birinci fıkrasının (c) bendinde gayrimenkul sermaye iratlarından kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hükme bağlanmıştır. 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca gayrimenkul sermaye iratları üzerinden yapılacak kurumlar vergisi kesintisi oranı, 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu kapsamındaki faaliyetlerden sağlanacak gayrimenkul sermaye iratlarından %1, diğerlerinden %20 olarak belirlenmiştir.

Diğer taraftan, 01.08.2012 tarihinde yürürlüğe giren Türkiye Cumhuriyeti ile Almanya Federal Cumhuriyeti Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi ve Vergi Kaçakçılığını Önleme Anlaşması’nın “Gayrimaddi Hak Bedelleri” başlıklı 12’nci maddesinde; ” 1. Bir Akit Devlette doğan ve diğer Akit Devletin bir mukimine ödenen gayrimaddi hak bedelleri, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.

2. Bununla beraber, söz konusu gayrimaddi hak bedelleri elde edildikleri Akit Devlette ve o Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir, ancak gayrimaddi hak bedelinin gerçek lehtarı diğer Akit Devletin bir mukimi ise, bu şekilde alınacak vergi gayrimaddi hak bedelinin gayrisafi tutarının yüzde 10’unu aşmayacaktır.

3. Bu maddede kullanılan “gayrimaddi hak bedelleri” terimi, sinema filmleri ile radyo ve televizyon kayıtları dahil olmak üzere, edebi, sanatsal veya bilimsel her nevi telif hakkının, her nevi patentin, ticari markanın, desen veya modelin, planın, gizli formül veya üretim yönteminin kullanımı veya kullanım hakkı karşılığında veya sınai, ticari veya bilimsel tecrübeye dayalı bilgi birikimi için veya sınai, ticari veya bilimsel teçhizatın kullanımı veya kullanım hakkı karşılığında yapılan her türlü ödemeyi ifade eder. “Gayrimaddi hak bedelleri” terimi aynı zamanda kişinin isminin, görüntüsünün veya her türlü benzeri şahsi hakkının kullanımı veya kullanım hakkı karşılığında yapılan her türlü ödemeyi de kapsamaktadır.

4. Bir Akit Devlet mukimi olan gayrimaddi hak bedelinin gerçek lehtarı, söz konusu bedelin elde edildiği diğer Akit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunursa veya bu diğer Devlette yer alan sabit bir yer vasıtasıyla serbest meslek faaliyetinde bulunursa ve söz konusu bedelin ödendiği hak veya varlık ile bu işyeri veya sabit yer arasında etkin bir bağ bulunmaktaysa, linci ve 2’nci fıkra hükümleri uygulanmayacaktır. Bu durumda, olayına göre, 7’nci veya 14’üncü madde hükümleri uygulanacaktır.

5. Gayrimaddi hak bedellerinin, ödemeyi yapan kişinin mukim olduğu Akit Devlette elde edildiği kabul olunacaktır. Bununla beraber, gayrimaddi hak bedelini ödeyen kişi, bir Akit Devletin mukimi olsun veya olmasın, bir Akit Devlette gayrimaddi hak bedelini ödeme yükümlülüğü ile bağlantılı bir işyerine veya sabit yere sahip olduğunda ve gayrimaddi hak bedeli bu işyeri veya sabit yerden kaynaklandığında, söz konusu gayrimaddi hak bedelinin, işyerinin veya sabit yerin bulunduğu Akit Devlette elde edildiği kabul olunacaktır.

6. Kullanım, hak veya bilgi karşılığında ödenen gayrimaddi hak bedelinin miktarı, ödeyici ile gerçek lehtar arasında veya her ikisi ile bir başka kişi arasında var olan özel ilişki nedeniyle, böyle bir ilişkinin olmadığı durumlarda ödeyici ile gerçek lehtar arasında kararlaştırılacak miktarı aştığında, bu madde hükümleri yalnızca en son bahsedilen miktara uygulanacaktır. Bu durumda ilave ödeme, bu Anlaşmanın diğer hükümleri de dikkate alınarak, her bir Akit Devletin mevzuatına göre vergilendirilecektir.” hükmü yer almaktadır.

Bu hüküm ve açıklamalara göre; hidrolik su altı kazık çakımı yapan makine kiralayan Almanya mukimi Şirketin, bu kiralama karşılığında elde ettiği gelirler, iki ülke arasında yürürlükte olan Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması’nın 12’nci maddesinin (3) numaralı bendine göre sınai, ticari veya bilimsel teçhizatın kullanımı veya kullanım hakkı karşılığı elde edilmiş olduğundan, gayrimaddi hak bedeli mahiyetinde olup Almanya mukimi şirkete yapılacak ödemeler üzerinden anılan Anlaşmanın 12’nci maddesinin (2) nolu bendine istinaden %10 oranında tevkifat yapılması gerekmektedir.

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNUNA GÖRE

3065 sayılı KDV Kanununun; 1/2’nci maddesinde, her türlü mal ve hizmet ithalatının KDV’ye tabi olduğu,

6/b maddesinde, işlemlerin Türkiye’de yapılmasının hizmetin Türkiye’de yapılmasını veya hizmetten Türkiye’de faydalanılmasını ifade ettiği,
8/1-b maddesinde, ithalatta mal ve hizmet ithal edenlerin verginin mükellefi olduğu,
9/1’inci maddesinde, mükellefin Türkiye içinde ikametgâhının, işyerinin, kanun merkezi ve iş merkezinin bulunmaması hallerinde ve gerekli görülen diğer hallerde Maliye Bakanlığı’nın vergi alacağının emniyet altına alınması amacıyla vergiye tabi işlemlere taraf olanları verginin ödenmesinden sorumlu tutabileceği,
24/b maddesinde, ambalaj giderleri, sigorta, komisyon ve benzeri gider karşılıkları ile vergi, resim, harç, pay, fon karşılığı gibi unsurların matraha dahil olduğu, hüküm altına alınmıştır.

Diğer taraftan, 117 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin “2.1. İkametgâhı, İşyeri, Kanuni Merkezi Ve İş Merkezi Türkiye’de Bulunmayanlar Tarafından Yapılan İşlemler” başlıklı bölümünde;

“KDV Kanununun 1’inci maddesine göre bir hizmetin KDV’nin konusuna girebilmesi için Türkiye’de ifa edilmesi gerekmektedir. Aynı Kanunun (6/b) maddesinde ise Türkiye’de yapılan veya faydalanılan hizmetlerin Türkiye’de ifa edilmiş sayılacağı hükme bağlanmıştır.

Buna göre, ikametgâhı, işyeri, kanuni merkezi ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayanların Türkiye’de yaptığı hizmetler ile bunların yurt dışında yaptığı ancak Türkiye’de faydalanılan hizmetler KDV’ye tabi olacaktır.

Bu gibi hizmet ifalarında mükellef, esas olarak hizmeti ifa eden olmakla birlikte, Türkiye’de ikametgâhı, işyeri, kanuni merkezi ve iş merkezi bulunmadığından, KDV’nin tamamı, hizmetten faydalanan yurt içindeki muhatap tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edilip ödenecektir.

Hizmetin vergiden müstesna olması ve hizmetin yurt dışında yapılıp hizmetten yurt dışında faydalanılması halinde, mükellef veya sorumlu sıfatıyla KDV beyan edilmeyecektir. ”
açıklamasına yer verilmiştir.

Buna göre, yurtdışından makine kiralanması nedeniyle Almanya mukimi firmaya ödenecek kira bedeline, bu işlemle ilgili kurumlar vergisi kesinti tutarı da dahil edilmek suretiyle bulunacak toplam tutar üzerinden %18 oranında KDV hesaplanması ve hesaplanan verginin 2 no.lu KDV beyannamesi ile beyan edilerek ödenmesi gerekmektedir. Diğer yandan beyan edilerek ödenen KDV nin ise 1 no.lu KDV beyannamesinde indirim konusu yapılabileceği tabiidir.

Kaynak: İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
24 Nisan 2014 Tarih ve 62030549-125[8-2013/237]-1185 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-firmadan-makine-kiralamasi-icin-odenen-bedeller-uzerinden-tevkifat-kdv-hesaplanir-mi/feed/ 0
A.Ş. Pay Sahibinin Temsili Kim Tarafından Yapılabilir? https://www.muhasebenews.com/a-s-pay-sahibinin-temsili-kim-tarafindan-yapilabilir/ https://www.muhasebenews.com/a-s-pay-sahibinin-temsili-kim-tarafindan-yapilabilir/#respond Sat, 02 Sep 2017 16:00:20 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=21202 1- A.Ş. PAY SAHİBİNİN TEMSİLİ NASIL YAPILIR?
1.1-
Katılma haklarını temsilci olarak kullanan kişi, temsil edilenin talimatına uyar. Talimata aykırılık, oyu geçersiz kılmaz. Temsil edilenin temsilciye karşı hakları saklıdır.
1.2- Hamiline yazılı pay senedini, rehin, hapis hakkı, saklama sözleşmesi veya kullanım ödüncü sözleşmesi ve benzeri sözleşmeler sebebiyle elde bulunduran kimse, pay sahipliği haklarını, ancak pay sahibi tarafından özel bir yazılı belge ile yetkilendirilmişse kullanabilir.

2- A.Ş.’LERDE BAĞIMSIZ TEMSİLCİ, ORGAN TEMSİLCİSİ VE KURUMSAL TEMSİLCİ NASIL VE KİMLER TARAFINDAN SEÇİLİR?
2.1-
Şirket, kendisiyle herhangi bir şekilde ilişkisi bulunan bir kişiyi, genel kurul toplantısında kendileri adına oy kullanıp ilgili diğer işlemleri yapması için yetkili temsilcileri olarak atamaları amacıyla pay sahiplerine tavsiye edecekse, bununla birlikte şirketten tamamen bağımsız ve tarafsız bir diğer kişiyi de aynı görev için önermeye ve bu iki kişiyi esas sözleşme hükmüne göre ilan edip şirketin internet sitesine koymaya mecburdur.
2.2- Bundan başka, yönetim kurulu, genel kurul toplantısına çağrı ilanının Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yayımlanacağı ve şirket internet sitesinde yer alacağı tarihten en az 45 gün önce, yapacağı bir ilan ve internet sitesine koyacağı yönlendirilmiş bir mesajla, pay sahiplerini, önerdikleri kurumsal temsilcilerin kimliklerini ve bunlara ulaşılabilecek adres ve elektronik posta adresi ile telefon ve telefaks numaralarını en çok 7 gün içinde şirkete bildirmeye çağırır. Aynı çağrıda kurumsal temsilciliğe istekli olanların da şirkete başvurmaları istenir. Yönetim kurulu, bildirilen kişileri, birinci maddedeki kişilerle birlikte, genel kurul toplantısına ilişkin çağrısında, adreslerini ve onlara ulaşma numaralarını da belirterek, ilan eder ve internet sitesinde yayımlar. Bu fıkranın gerekleri yerine getirilmeden, kurumsal temsilci olarak vekâlet toplanamaz.
2.3- Kurumsal temsilcilik, bir pay sahipliği girişimidir; meslek olarak ve ivaz karşılığı yürütülemez. Kurumsal temsilci Türk Borçlar Kanununun 510’uncu maddesini ileri sürerek temsil ettiği pay sahiplerinden herhangi bir talepte bulunamaz.
2.4- Bildirge, pay sahipleri tarafından kurumsal temsilciye verilmiş talimat yerine geçer.
2.5- Kusurlu olarak bildirgesine veya kanuna aykırı hareket eden veya hileli işlemler yapan kurumsal temsilci bu fiil ve kararlarının sonuçlarından Türk Borçlar Kanununun 506’ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkraları uyarınca sorumlu olur; sorumluluğu kaldıran veya sınırlayan sözleşmeler geçersizdir.
2.6- Bu maddenin birinci fıkrası uyarınca kendisine temsil yetkisi verilenler ile pay sahibinin Türk Borçlar Kanununun temsile ilişkin hükümleri uyarınca yetkilendirdiği temsilci 429 ilâ 431’inci madde hükümlerine tabî değildir. 

3- TEVDİ EDEN TEMSİLCİ NEDİR VE KİM TARAFINDAN SEÇİLİR?
3.1-
Tevdi eden temsilcisi, kendisine tevdi edilmiş bulunan pay ve pay senetlerinden doğan katılma ve oy haklarını tevdi eden adına kullanma yetkisini haizse, nasıl hareket etmesi gerektiği konusunda talimat almak için, her genel kurul toplantısından önce, tevdi edene başvurmak zorundadır.
3.2- Zamanında istenmiş olup da talimat alınamamışsa, tevdi edilen kişi, katılma ve oy haklarını, tevdi edenin genel talimatı uyarınca kullanır; böyle bir talimatın yokluğu hâlinde oy, yönetim kurulunun yaptığı öneriler yönünde verilir.
3.3- Bu madde anlamında tevdi olunan kişiler, bağlı olacakları esas ve usuller ve temsil belgesinin içeriği Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca bir yönetmelikle düzenlenir. 

***TTK 428’inci maddenin birinci ve ikinci fıkrasında öngörülen temsilciler, temsil belgelerinin içeriğini ve oylarını hangi yönde kullanacaklarını, radyo, televizyon, gazete veya diğer araçlarla ve gerekçeleriyle birlikte açıklarlar. 

4- TEVDİ EDİLEN TEMSİLCİLERİN BİLDİRİM YAPMA YÜKÜMLÜLÜKLERİ NELERDİR?
4.1-
TTK 428’inci maddenin birinci ve ikinci fıkralarında öngörülen temsilciler ile tevdi eden temsilcileri, kendileri tarafından temsil olunacak payların sayılarını, çeşitlerini, itibarî değerlerini ve gruplarını şirkete bildirirler. Bu bildirimde, Sermaye Piyasası Kanununun 10/A maddesi uyarınca kayden izlenen paylarla ilgili olarak bu Kanunun 417’nci maddesinin beşinci fıkrasındaki tebliğ hükümleri de uygulanır. Aksi hâlde, o genel kurulda alınan kararlar, genel kurula yetkisiz katılmaya dair hükümler çerçevesinde iptal edilebilir.
4.2- Toplantı başkanı bu bildirimleri açıklar. Bir pay sahibinin istemine rağmen toplantı başkanı açıklamayı yapmamışsa her pay sahibi şirkete karşı açacağı dava ile genel kurul kararlarının iptalini isteyebilir.

Kaynak: Türk Ticaret Kanunu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/a-s-pay-sahibinin-temsili-kim-tarafindan-yapilabilir/feed/ 0
Kimler Basit Usulden Yararlanamaz? https://www.muhasebenews.com/kimler-basit-usulden-yararlanamaz/ https://www.muhasebenews.com/kimler-basit-usulden-yararlanamaz/#respond Mon, 10 Jul 2017 16:30:15 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=11472 1- GELİR VERGİSİ KANUNUNA GÖRE KİMLER BASİT USULDEN YARARLANAMAZLAR?
193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununun 51’inci Maddesi Hükmüne Göre Basit Usulden Yararlanamayacaklar;
1.1- Kollektif şirket ortakları ile komandit şirketlerin komandite ortakları,
1.2- İkrazat (ödünç para verme) işleriyle uğraşanlar,
1.3- Sarraflar ve kıymetli mücevherat alım satımı ile uğraşanlar,
1.4- Gelir Vergisi Kanununun 94’üncü maddesinin birinci fıkrasında sayılan kişi ve kurumlara karşı inşaat ve onarma işini taahhüt edenler ile bu mükelleflere karşı derece derece taahhütte bulunanlar,
1.5- Sigorta prodüktörleri,
1.6- Her türlü ilan ve reklam işleriyle uğraşanlar veya bu işlere tavassut (aracılık) edenler,
1.7- Gayrimenkul ve gemi alım satımı ile uğraşanlar,
1.8- Tavassut (aracılık) işi yapanlar (dayı başılar hariç),
1.9- Maden işletmeleri, taş ve kireç ocakları, kum ve çakıl istihsal yerleri, tuğla ve kiremit harmanları işletenler,
1.10- Şehirlerarası yük ve yolcu taşımacılığı yapanlar ile treyler, çekici ve benzerlerinin sahip veya işleticileri, (Yapısı itibarıyla sürücüsünden başka on dört ve daha aşağı oturma yeri olan ve insan taşımaya mahsus motorlu kara taşıtları ile yolcu taşıyanlar hariç),
1.11- Maliye Bakanlığınca teklif edilen ve Bakanlar Kurulunca kararlaştırılan iş grupları, sektörler, il ve ilçeler, büyükşehir belediyeleri dâhil olmak üzere il ve ilçelerin belediye sınırları (mücavir alanlar dâhil), belediyelerin nüfusları, yöreler itibarıyla veya sabit bir işyerinde faaliyette bulunulup bulunulmadığına göre gerçek usulde vergilendirilmesi gerekli görülenler. 

2- BAKANLAR KURULU KARARI İLE GERÇEK USUL KAPSAMINA ALINANLAR KİMLERDİR?
Bakanlar Kurulu Kararları Uyarınca
Gerçek Usul Kapsamına Alınanlar;
Gelir Vergisi Kanununun 51’nci maddesinin 12 numaralı bendinde yer alan yetkiye istinaden yayımlanan ve halen yürürlükte olan Bakanlar Kurulu Kararlarında belirtilen faaliyetleri yapan mükellefler de basit usulden faydalanamazlar.
2.1- 95/6430 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı Uyarınca Gerçek Usul Kapsamına Alınanlar;
Büyükşehir belediyesi olan illerin (Erzurum, Diyarbakır, Sakarya ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu ile Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisine alınan yerlerden, yeni bağlanan mahallelerle birlikte 2000 yılı genel nüfus sayımındaki nüfusu 30.000’den az olan yerler ile 12.11.2012 tarihli ve 6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun kapsamında büyükşehir belediyesi kurulan ve büyükşehir belediyesi sınırları içerisine alınan yerler hariç),mücavir alan sınırları dâhil olmak üzere büyükşehir belediye sınırları içinde;
2.1.1- Her türlü emtia imalatı ile uğraşanlar,
2.1.2- Her türlü emtia alım-satımı ile uğraşanlar,
2.1.3- İnşaat ile ilgili her türlü işlerle uğraşanlar,
2.1.4- Motorlu taşıtların her türlü bakım ve onarım işleriyle uğraşanlar,
2.1.5- Lokanta ve benzeri hizmet işletmelerini işletenler,
2.1.6- Eğlence ve istirahat yerlerini işletenler,
01.05.1995 tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirme kapsamına alınmıştır.
2.2- 8/5521 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı Uyarınca Gerçek Usul Kapsamına Alınanlar;
Zirai mahsul satın alarak bu mahsulleri kısmen veya tamamen tüketici dışında kalanlara satan ticaret erbabı 01.01.1983 tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirme kapsamına alınmıştır.
2.3- 92/2683 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı Uyarınca Gerçek Usul Kapsamına Alınanlar her türlü;
2.3.1- Televizyon,
2.3.2- Video,
2.3.3- Radyo,
2.3.4- Teyp,
2.3.5- Müzik seti,
2.3.6- Disk-çalar,
2.3.7- Kamera,
2.3.8- Bilgisayar,
2.3.9- Soğutucu,
2.3.10- Çamaşır ve bulaşık makinesi,
2.3.11- Elektrikli süpürge,
2.3.12- Elektronik müzik aletleri,
2.3.13- Elektrikli dikiş makinesi,
2.3.14- Elektrikle çalışan benzeri eşyaların
alım-satımı ve üretimi ile uğraşan mükellefler gerçek usulde vergilendirme kapsamına alınmıştır.

Kaynak: Gelir Vergisi Kanunu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi,  gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/kimler-basit-usulden-yararlanamaz/feed/ 0