ömür – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Tue, 27 Feb 2024 07:17:44 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Bilgisayar yazılımları faydalı ömür süresi 3 yıl ve normal itfa oranı %33,33 https://www.muhasebenews.com/bilgisayar-yazilimlari-faydali-omur-suresi-3-yil-ve-normal-itfa-orani-%3333/ https://www.muhasebenews.com/bilgisayar-yazilimlari-faydali-omur-suresi-3-yil-ve-normal-itfa-orani-%3333/#respond Tue, 27 Feb 2024 07:17:44 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149431 Firmamız bir firmadan bir program (yazılım) alacaktır raporlama programı. Bu program/yazılım faturasını direk gidere atabilir miyiz yoksa amortisman mı ayırmak zorundayız?

260 hesap kullanılır. Amortisman ayrılır.

Bilgisayar yazılımları için belirlenen faydalı ömür süresi 3 yıl ve normal itfa oranı %33,33’tür (VUK 333 no.lu Genel Tebliğ)

 

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/bilgisayar-yazilimlari-faydali-omur-suresi-3-yil-ve-normal-itfa-orani-%3333/feed/ 0
Elektrikli scooterların amortisman oranı nedir? https://www.muhasebenews.com/elektrikli-scooterlarin-amortisman-orani-nedir-2/ https://www.muhasebenews.com/elektrikli-scooterlarin-amortisman-orani-nedir-2/#respond Wed, 17 Jan 2024 17:00:48 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=148657 Satın almış olduğumuz elektrikli scooter için amortisman oranı olarak ne seçmeliyiz?

Amortisman listesinde yok ise GİB’den oran talep etmeniz gerekir.


ÖRNEK ÖZELGE

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Usul Grup Müdürlüğü

Sayı: 11395140-105[VUK1-24197]-860986

Tarih:19.11.2020

Konu: Elektrikli scooter için uygulanacak amortisman oranı veya gider olarak yazılıp yazılmayacağı

İlgide kayıtlı özelge talep formunda; firmanızın mobil cep telefonları ve bilgisayar yazılımına bağlı olarak şehir içinde kısa mesafeli kullanım amaçlı elektrikli araçları (elektrikli scooter) kişilerin kullanımına verme faaliyeti ile iştigal ettiği, bu araçların, gövde, elektrikli motor, kilit, kilit kablosu ve uzaktan bağlantı kartı ve takip yazılımını içerdiği, ayrıca yazılımlarının 3-4 ayda bir güncellenmesi gerektiği, söz konusu araçların çok yoğun bir şekilde kullanılmaları nedeniyle çok hızlı bir şekilde yıprandığından 12 aydan kısa bir sürede genellikle 10 ay içerisinde kullanılamaz hale geldikleri belirtilerek, mezkur araçların alış bedellerinin direkt gider yazılamayan demirbaş sınırının üzerinde olması ve faydalı ömür sürelerinin amortisman listesinde yer almaması nedeniyle faydalı ömrünün ne olacağı veya gider olarak kayıtlara alınıp alınamayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

213 sayılı Vergi Usul Kanununun;

– 313 üncü maddesinde, işletmede bir yıldan fazla kullanılan ve yıpranmaya, aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz bulunan gayrimenkullerle 269 uncu madde gereğince gayrimenkul gibi değerlenen iktisadi kıymetlerin, alet, edevat, mefruşat, demirbaş ve sinema filmlerinin birinci kısımdaki esaslara göre tespit edilen değerinin bu Kanun hükümlerine göre yok edilmesinin amortisman mevzuunu teşkil edeceği; değeri (513 Sıra No.lu V.U.K Genel Tebliği ile 1.1.2020’den itibaren) 1.400 TL. yi aşmayan peştemallıklar ile işletmede kullanılan ve değeri (513 Sıra No.lu V.U.K Genel Tebliği ile 1.1.2020’dan itibaren) 1.400 TL’yi aşmayan alet, edevat, mefruşat ve demirbaşlar amortismana tabi tutulmayarak doğrudan doğruya gider yazılabileceği, iktisadi ve teknik bakımdan bütünlük arz edenlerde bu haddin topluca dikkate alınacağı,

– 315 inci maddesinde, mükelleflerin amortismana tâbi iktisadî kıymetlerini Hazine ve Maliye Bakanlığının tespit ve ilân edeceği oranlar üzerinden itfa edecekleri, ilân edilecek oranların tespitinde iktisadî kıymetlerin faydalı ömürlerinin dikkate alınacağı,

– 320 nci maddesinde, amortisman süresinin, kıymetlerin aktife girdiği yıldan başladığı, her yılın amortismanının ancak o yıla ait değerlemede nazara alınabileceği, amortismanın herhangi bir yıl yapılmamasından veya ilk uygulanan nispetten düşük bir hadle yapılmasından dolayı amortisman süresinin uzatılamayacağı

hükme bağlanmıştır.

Bu bağlamda, bir iktisadi kıymetin amortismana tâbi tutulabilmesi için, işletmenin envanterine kayıtlı olması, kullanıma hazır halde bulunması, işletmede bir yıldan fazla kullanılması, yıpranmaya, aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz bulunması ve değerinin Vergi Usul Kanununda yazılı haddin üzerinde olması gerekmektedir.

Diğer taraftan, mezkûr Kanunun 315 inci maddesinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye istinaden amortismana tabi iktisadi kıymetler için uygulanacak “Faydalı Ömür ve Amortisman Oranları” tespit edilmiş ve bu oranlar 339, 365, 389, 399, 406, 418, 439, 458 ve 506 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğleri ile değişik 333 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği eki liste ile açıklanmıştır.

Söz konusu listedeki herhangi bir sınıflamada yer almayan amortismana tabi iktisadi kıymetlere uygulanacak amortisman oranları için mükelleflerin müracaatları üzerine Bakanlığımızca belirlenecek süre ve oranlar üzerinden amortisman ayrılabilecektir.

Konu hakkında görüşüne başvurulan Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca, kullanılan araca göre değişmekle birlikte bahse konu araçların ticari kullanım için günümüzde kullanılamaz hale gelme süresinin ortalama 6-10 ay arasında değiştiğinin anlaşıldığı, bu itibarla, “elektrikli scooter” araçlarının faydalı ömürlerinin hali hazırda 1 yıldan az olmakla birlikte geliştirme çalışmalarının devam ettiği ve önümüzdeki birkaç yıl içerisinde bu araçların faydalı ömürlerinin 1 yılın üzerine çıkabileceği yönünde görüş/değerlendirme bildirilmiştir.

Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, başvuru tarihi itibariyle faydalı ömrü 6-10 ay arasında olan “elektrikli scooter” isimli iktisadi kıymetin faydalı ömrünün hali hazırda 1 yıldan az olduğu anlaşıldığından bu iktisadi kıymetler için yapılan harcamaların doğrudan gider olarak kayıtlara intikal ettirilmesi mümkün bulunmaktadır.

Ancak, hali hazırda faydalı ömürleri 1 yıldan az olmakla birlikte geliştirme çalışmalarının devam ettiği dikkate alındığında söz konusu “elektrikli scooter” araçlarının faydalı ömürlerinin 1 yıldan fazla olacak şekilde geliştirilmesi durumunda, anılan iktisadi kıymetin faydalı ömür ve amortisman oranının belirlenmesini teminen Gelir İdaresi Başkanlığına müracaat edilmesi gerekmektedir.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/elektrikli-scooterlarin-amortisman-orani-nedir-2/feed/ 0
Kiralık iş yerine yaptırılan kapı amortismana tabi midir? https://www.muhasebenews.com/kiralik-is-yerine-yaptirilan-kapi-amortismana-tabi-midir/ https://www.muhasebenews.com/kiralik-is-yerine-yaptirilan-kapi-amortismana-tabi-midir/#respond Sun, 30 Jan 2022 14:30:20 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=121587 A.Ş. kiralık işyerine cam kapı yaptırdı. Fatura bedeli KDV hariç 10.500,00 TL. Bu işlem amortismana tabi midir? 

Yapılan harcama Özel maliyet hesabına yazılır. Özel maliyet itfası Kira süresine göre itfa edilir.

Özel maliyet bedellerinin, aktifleştirildikleri yıldan başlamak üzere, kira müddetinin belli olması halinde kira süresi içinde eşit yüzdelerle, kira müddetinin belli olmaması halinde ise faydalı ömür süresi 5 yıl, amortisman oranı %20 dikkate alınarak itfa edilecektir.

Özelge: Gayrimenkulün değerini artırıcı nitelikteki ödemelerin giderleştirilmesi hk..

Sayı: B.07.1.GİB.4.34.16.01-GVK 74-772

Tarih: 29/02/2012

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

Sayı : B.07.1.GİB.4.34.16.01-GVK 74-772 29/02/2012
Konu : Gayrimenkulün değerini artırıcı nitelikteki ödemelerin giderleştirilmesi.

İlgi (a)’da kayıtlı özelge talep formu ve ilgi (b)’de kayıtlı dilekçenin incelenmesinden; üyesi olduğunuz kooperatiften 2009 yılı Haziran ayında iktisap ettiğiniz gayrimenkulün 2010 yılı Ağustos ayında kiraya verildiği, kooperatifin henüz feshedilmediği, istinat duvarı yapılması, sosyal tesis inşası, boya-badana, peyzaj ve çevre düzenlemesi ile elektrik, doğalgaz, su ve personel giderleri için kooperatife 2009 yılında 5.700,00.-TL, 2010 yılında 9.600,00.-TL, 2011 yılında ise 3.900,00.-TL ödendiği, bu ödemeleri doğrudan giderleştirmek ya da amortisman yoluyla hâsılattan indirim konusu yapmak konusunda tereddüt yaşadığınızdan 2010 yılı kira gelirine ilişkin olarak verdiğiniz yıllık gelir vergisi beyannamesinde bu ödemelerin beyannameye dâhil edilmediği belirtilerek, kooperatife ödenen bu bedellerin beyannameye intikal ettirilip ettirilmeyeceği ve beyannameye intikal ettirilebilmesi mümkün ise düzeltme beyannamesi verilip verilemeyeceği hususlarında bilgi talep edildiği anlaşılmakta olup konu hakkında Başkanlığımız görüşleri aşağıda açıklanmıştır.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 70’inci maddesinde; “Aşağıda yazılı mal ve hakların sahipleri, mutasarrıfları, zilyedleri, irtifak ve intifa hakkı sahipleri veya kiracıları tarafından kiraya verilmesinden elde edilen iratlar gayrimenkul sermaye iradıdır:

Arazi, bina (Döşeli olarak kiraya verilenlerde döşeme için alınan kira bedelleri dahildir), maden suları, menba suları, madenler, taş ocakları, kum ve çakıl istihsal yerleri, tuğla ve kiremit harmanları, tuzlalar ve bunların mütemmim cüzileri ve teferruatı”

…”  hükmüne yer verilmiş olup 74’üncü madde de; “Safi iradın bulunması için, 21 inci maddeye göre istisna edilen gayrisafi hasılata isabet edenler hariç olmak üzere gayrisafi hasılattan aşağıda yazılı giderler indirilir:

Kiraya verilen malların idaresi için yapılan ve gayrimenkulün ehemmiyeti ile mütenasip olan idare giderleri;

Kiraya verilen mal ve haklar dolayısıyla yapılan ve bunlara sarf olunan borçların faizleri ile konut olarak kiraya verilen bir adet gayrimenkulün iktisap yılından itibaren beş yıl süre ile iktisap bedelinin % 5’i (İktisap bedelinin % 5’i tutarındaki bu indirim, sadece ilgili gayrimenkule ait hasılata uygulanır. Ancak, indirilmeyen kısım 88′ inci maddenin 3′ üncü fıkrasının uygulanmasında gider fazlalığı sayılmaz)

Kiraya verilen mal ve haklar için ayrılan amortismanlar (Amortismana tabi değer, malum ise maliyet bedeli, malum değilse, bina ve arazi için vergi değeri, diğer mallar için Vergi Usul Kanununun 267’nci maddesinin 3’üncü sırasına göre tespit edilen emsal değeridir);

Kiraya verenin yaptığı onarım giderleri (Emlakın iktisadi değerini artıracak surette tevsii, tadili veya bunlara ilaveler yapılması için ihtiyar olunan giderler onarım gideri sayılmaz)

…”  denilmektedir.

Anılan Kanun’un 21’inci  maddesinde ise binaların mesken olarak kiraya verilmesinden bir takvim yılı içinde elde edilen hasılatın 2010 yılı kira gelirleri için 2.600 ve  2011 yılı için 2.800 TL’sinin gelir vergisinden müstesna olduğu, istisna haddi üzerinde hâsılat elde edilip beyan edilmemesi veya eksik beyan edilmesi halinde, bu istisnadan yararlanılamayacağı, ticari, zirai veya mesleki kazancını yıllık beyanname ile bildirmek mecburiyetinde olanlar ile gelirleri bunlar tarafından bildirilecek olanlar bu istisnadan faydalanamayacakları hükme bağlanmıştır.

Diğer taraftan, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 262’nci maddesinde maliyet bedelinin, iktisadi bir kıymetin iktisap edilmesi veyahut değerinin artırılması münasebetiyle yapılan ödemelerle bunlara müteferri bilumum giderlerin toplamını ifade edeceği, 269’uncu maddesinin ikinci fıkrasının (1) numaralı bendinde, gayrimenkullerin mütemmim cüzüleri ve teferruatının gayrimenkuller gibi değerleneceği hüküm altına alınmıştır.

Konuyla ilgili Medeni Kanun’un 684’üncü maddesinde, gayrimenkullerin mütemmim cüzileri, (bütünleyici parça) Medeni Kanunda; yerel adetlere göre asıl şeyin temel unsuru olan ve o şey yok edilmedikçe, zarara uğratılmadıkça veya yapısı değiştirilmedikçe ondan ayrılmasına olanak bulunmayan parça olarak; aynı Kanun’un  686’ncı maddesinde ise teferruat ve (eklenti) asıl şeyin malikinin anlaşılabilen arzusuna ve yerel adetlere göre, işletilmesi, korunması veya yarar sağlanması için asıl şeye sürekli olarak özgülenen ve kullanılmasında birleştirme takma veya başka bir biçimde asıl şeye bağlı  kılınan taşınır mal olarak tanımlanmıştır.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, söz konusu gayrimenkul sermaye iratlarının beyanında gerçek gider usulünün seçilmesi halinde, 2010 yılında elde edilen hâsılattan istisna edilen gayrisafi hâsılata isabet edenler hariç olmak üzere;

-Kiraya verilen gayrimenkul alımında  satıcıya ödenen bedel (KDV dâhil) iktisap bedeli olarak kabul edilerek kiraya verilen bir konutla sınırlı kalmak üzere, iktisap yılından itibaren 5 yıl süre ile iktisap bedelinin % 5’i ve 2010 yılında yapılan ve idare gideri mahiyetinde olan elektrik, doğalgaz, su ve personel harcamaları ile onarım gideri mahiyetinde bulunan boya-badana, peyzaj ve çevre düzenlemesi harcamalarının gider olarak,

-İstinat duvarının yapılması, sosyal tesis inşası şeklindeki gayrimenkulün mütemmim cüzi veya teferruatı olarak  kabul edilen ve gayrimenkulün iktisadi değerini artıran harcamaların ise  maliyet bedeli kabul edilerek  amortisman yolu ile indirim konusu yapılması

mümkün bulunmaktadır.

Diğer taraftan, 2010 yılı gelir vergisi beyannamesine intikal ettirilmeyen 2010 yılında yapılan giderler için düzeltme beyannamesi verilmesi mümkün bulunmaktadır.

Bilgi edinilmesini rica ederim.


Kaynak: İsmmmo, GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/kiralik-is-yerine-yaptirilan-kapi-amortismana-tabi-midir/feed/ 0
Kamyonun arkasına alınan kasa amortismana tabi midir? https://www.muhasebenews.com/kamyonun-arkasina-alinan-kasa-amortismana-tabi-midir/ https://www.muhasebenews.com/kamyonun-arkasina-alinan-kasa-amortismana-tabi-midir/#respond Wed, 03 Nov 2021 05:30:32 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=116897 Nakliye işi ile uğraşan bir mükellefim var. Şirkete kayıtlı kamyonuna ait ahşap kasa ve boya olarak fatura almış KDV dahil 47.200 TL’dir. Bu durumda bu faturayı gider olarak mı düşünmeliyiz yoksa sabit kıymetin maliyetine mi atmalıyız?

Sabit kıymet olarak amortismana tabi tutulur.

İşletme aktifine kayıtlı nakliye araçlarının dorse saçlarının kırılma ve eğilme gibi nedenlerle tamirine ya da değiştirilmesine ilişkin harcamalar ile araç lastiklerine ait bedellerin doğrudan gider mi yazılacağı, yoksa amortisman yoluyla itfa edileceği h

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

(Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü)

Sayı : 27575268-105[313-2017-388]-28530 21.01.2019
Konu : Satışı yapılan ürünlerin nakliyesi için kullanılan işletmeye dahil araçların giderleri

 İlgide kayıtlı özelge talep formu ve eklerinin incelenmesinden, inşaat malzemeleri satışı ile iştigal ettiğiniz, satışını yaptığınız ürünlerin nakliyesinin aktifinize kayıtlı nakil vasıtaları ile yapıldığı, demir, çimento gibi ağır tonajlı malzemelerin nakliyesi sırasında dorse saçlarının kırılma ve eğilme gibi durumlar nedeniyle kullanılmaz hale geldiği, bu durumun 2-3 ayda bir tekrar ettiği ve hasarlı olan dorse saclarının tamir ettirildiği ya da değiştirildiği hususlarından bahisle söz konusu harcamaların doğrudan gider mi yazılacağı, yoksa amortismana mı tabi tutulacağı, amortismana tabi ise amortisman oranın ne olduğu, ayrıca araçlar için alınan lastiklerin her yıl yenilenmesi nedeniyle gider yazılıp yazılamayacağı hususlarında Başkanlığımız görüşünün talep edildiği anlaşılmaktadır.

I- KURUMLAR VERGİSİ KANUNU UYGULAMASI

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun “Safi kurum kazancı” başlıklı 6 ncı maddesinde; kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safi kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinde, her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu belirtilmiş; 38 inci maddesinin birinci fıkrasında da, “Bilanço esasına göre ticari kazanç, teşebbüsteki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müspet farktır. Bu dönem zarfında sahip veya sahiplerce:

  1. İşletmeye ilave olunan değerler bu farktan indirilir;
  2. İşletmeden çekilen değerler ise farka ilave olunur.

Ticari kazancın bu suretle tesbit edilmesi sırasında, Vergi Usul Kanununun değerlemeye ait hükümleri ile bu kanunun 40 ve 41 inci maddeleri hükümlerine uyulur.” hükümlerine yer verilmiştir.

Buna göre, tespit edilecek kurum kazancından Kurumlar Vergisi Kanununun 8 inci maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinde yer alan giderler indirilebilecektir.

Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinde; safi kazancın tespit edilmesinde indirilecek giderler sayılmış olup, (1) numaralı bendinde; ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin ve (7) numaralı bendinde ise; Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ayrılan amortismanların ticari kazancın tespitinde gider olarak indirilebileceği hükümlerine yer verilmiştir.

Ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin indirim konusu yapılabilmesi için söz konusu giderlerin kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi amacı ile yapılmış olması, yapılan giderin karşılığında sabit kıymet iktisap edilmiş olmaması, yapılan giderin iktisadi kıymetin maliyet bedeline eklenmesi gereken giderlerden olmaması gerekmektedir. Genel olarak; kırtasiye, temizlik, ısıtma, aydınlatma, su ve telefon giderleri, işyeri, araç vb. giderleri, yapılan işle orantılı temsil ve ağırlama giderleri, gayrimenkul ve gayrimenkul gibi değerlenen sabit kıymetlerin normal bakım ve onarım giderleri, sigorta giderleri, finansman giderleri, pazarlama, satış ve dağıtım giderleri, reklam giderleri, yurt dışındaki kişilere ödenen komisyonlar, ayıplı ürün iadesi ve komisyon giderleri bu tür giderlerdendir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, şirketiniz tarafından satışı yapılan ürünlerin nakliyesi için kullanılan araçların şirket aktifine kayıtlı olması ve söz konusu araçlara ait giderlerin kazancın elde edilmesi ve idamesiyle ilgili olması şartıyla kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılması mümkün bulunmaktadır.

II- VERGİ USUL KANUNU UYGULAMASI

1) 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 262 nci maddesine göre maliyet bedeli, iktisadi bir kıymetin iktisap edilmesi veyahut değerinin artırılması münasebetiyle yapılan ödemelerle bunlara müteferri bilumum giderlerin toplamını ifade etmektedir.

Mezkur Kanunun;

– 269 uncu maddesinde, “İktisadi işletmelere dahil bilumum gayrimenkuller maliyet bedelleri ile değerlenir.

Bu Kanuna göre, aşağıdaki yazılı kıymetler gayrimenkuller gibi değerlenir:

  1. Gayrimenkullerin mütemmim cüzüleri ve teferruatı;
  2. Tesisat ve makinalar;
  3. Gemiler ve diğer taşıtlar;
  4. Gayrimaddi haklar.“,

– 272 nci maddesinde, “Normal bakım, tamir ve temizleme giderleri dışında, gayrimenkulü veya elektrik üretim ve dağıtım varlıklarını genişletmek veya iktisadi kıymetini devamlı olarak artırmak maksadıyla yapılan giderler, gayrimenkulün veya elektrik üretim ve dağıtım varlıklarının maliyet bedeline eklenir.

(Bir geminin iktisap tarihindeki süratini fazlalaştırmak, yolcu ve eşya yükleme ve barındırma tertibatını genişletmek veya değiştirmek suretiyle iktisadi kıymetini devamlı olarak artıran giderlerle bir motorlu kara nakil vasıtasının kasa veya motorunun yenisi ile değiştirilmesi veya alımında mevcut olmayan yeni bir tertibatın eklenmesi için yapılan giderler maliyet bedeline eklenmesi gereken giderlerdendir.)

Gayrimenkuller veya elektrik üretim ve dağıtım varlıkları için yapılan giderler hem tamir, hem de kıymet artırma giderlerinden terekküp ettiği takdirde, mükellef bu giderlerden maliyet bedeline eklenecek kısmı ayrı göstermek mecburiyetindedir.

hükümleri yer almaktadır.

Bu itibarla, gayrimenkuller ve gayrimenkul gibi değerlenen iktisadi kıymetlerin aktife alınmalarından sonra yapılan giderler niteliğine göre maliyet bedeline dahil edilir veya genel gider olarak kaydedilirler.

Buna göre;

– İktisadi kıymetin ilk iktisabı sırasında bulunmayan özelliklerin kazandırılması veya ilk iktisap sırasında bulunan özelliklerinin geliştirilmesi için yapılan giderler değer arttırıcı giderler sayılır ve amortisman süreleri iktisadi kıymetin kalan ömrüne göre belirlenir.

– İktisadi kıymetin ilk iktisabı sırasındaki beklenen ömrünü uzatmak amacıyla yapılan giderler, aktifleştirildikleri yıldan başlayarak iktisadi kıymet için belirlenen oran ve süreye göre amortismana tabi tutulur.

– İktisadi kıymet için yapılan normal bakım, onarım ve temizlik gibi giderler ise maliyet olarak kabul edilmeyip doğrudan gider olarak yazılır.

Diğer taraftan, gayrimenkuller ve gayrimenkul gibi değerlenen iktisadi kıymetlerin amortisman sürelerini tamamlayarak itfa edilmesinden sonra, ekonomik ömrünü ve değerini arttırıcı nitelikteki bütün giderler aktifleştirilir. Bu giderlerden iktisadi kıymetlerin ekonomik ömrünü uzatıcı nitelikte olanlar, iktisadi kıymete ait amortisman oran ve süresinde aktife alındığı tarihten itibaren itfa edilir. İktisadi kıymetlerin değerini arttırıcı nitelikte olanlar da iktisadi kıymetin ömrünü uzatan giderler gibi iktisadi kıymet için belirlenen oran ve sürede amortismana tabi tutulacaklardır.

Yukarıdaki hüküm ve açıklamalar doğrultusunda, şirketinizin aktifinde yer alan ve satışı yapılan ürünlerin nakliyesinde kullanılan araçlarda ağır tonajlı malzemelerin nakliyesi sırasında dorse saclarında meydana gelen kırılma ve eğilme gibi hasarların tamir ettirilmesine ya da söz konusu durumlar nedeniyle dorse saclarının değiştirilmesine ilişkin olarak katlanılan masrafların maliyet olarak kabul edilmeyip doğrudan gider olarak dikkate alınması icap etmektedir.

2) Aynı Kanunun 313 üncü maddesinin birinci fıkrasında; “İşletmede bir yıldan fazla kullanılan ve yıpranmaya, aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz bulunan gayrimenkullerle 269 uncu madde gereğince gayrimenkul gibi değerlenen iktisadi kıymetlerin, alet, edevat, mefruşat, demirbaş ve sinema filmlerinin birinci kısımdaki esaslara göre tespit edilen değerinin, bu Kanun hükümlerine göre yok edilmesi amortisman mevzuunu teşkil eder.

Değeri 50.000.000.- lirayı (490 Sıra No.lu V.U.K Genel Tebliği ile 1.1.2018’den itibaren 1.000 -TL) aşmayan peştemallıklar ile işletmede kullanılan ve değeri 50.000.000.- lirayı (490 Sıra No.lu V.U.K Genel Tebliği ile 1.1.2018’den itibaren 1.000 -TL) aşmayan alet, edevat, mefruşat ve demirbaşlar amortismana tabi tutulmayarak doğrudan doğruya gider yazılabilir. İktisadi ve teknik bakımdan bütünlük arz edenlerde bu had topluca dikkate alınır.” hükümleri yer almaktadır.

Ayrıca, anılan Kanunun 315 inci maddesinde, mükelleflerin amortismana tabi iktisadi kıymetlerini Maliye Bakanlığının tespit ve ilan edeceği oranlar üzerinden itfa edecekleri ve ilan edilecek oranların tespitinde iktisadi kıymetlerin faydalı ömürlerinin dikkate alınacağı hükme bağlanmış olup, söz konusu maddenin Bakanlığımıza verdiği yetkiye istinaden amortismana tabi iktisadi kıymetler için uygulanacak “Faydalı Ömür ve Amortisman Oranları” tespit edilmiş ve 339, 365, 389, 399, 406, 418, 439 ve 458 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğleri değişik 333 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile açıklanmıştır.

Öte yandan, 345 sıra no.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin “I-Ticari Amaçla Kullanılan Araçlar İçin İktisap Edilen Lastiklerin Faydalı Ömürleri” başlıklı (I) bölümünde; “… 339 sıra numaralı Tebliğ ile değişik 333 sıra numaralı Tebliğ eki listenin 3.72 numaralı bölümünde otomobil, kamyon, minibüs, midibüs, yük arabaları, özel amaçlı olarak kullanılan araçlar ve benzeri araçlara ait lastikler (Yeni satın alınan araçlarda hazır olanlar hariç) yer almakta olup, bunların faydalı ömürleri 2 yıl ve amortisman oranları da % 50,00 olarak tespit edilmiştir.

Bakanlığımıza yapılan başvurulardan bazı sektörlerin çalışma şartları gereği, bu sektörlerde faaliyet gösteren mükelleflerin faaliyetlerini gerçekleştirmek üzere iktisap ettikleri lastiklerin faydalı ömürlerinin söz konusu Tebliğde ilan edilen faydalı ömürden daha az olduğu anlaşılmıştır.

Vergi Usul Kanununun 313 üncü maddesine göre bir iktisadi kıymetin amortismana tabi tutulabilmesi için, işletmede bir yıldan fazla kullanılması, yıpranmaya, aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz bulunması ve işletmenin aktifinde kayıtlı bulunması gerekmektedir.

Bu itibarla, ticari amaçla kullanılan araçlar için iktisap edilen lastiklerin, faaliyet gösterilen sektörün çalışma şartları gereği tahsis edildiği hizmette kullanılmaya hazır hale geldiği tarih itibarıyla faydalı ömrünün bir yıldan daha az olması halinde amortismana tabi tutulması mümkün olmayacağından kayıtlara doğrudan gider olarak intikal ettirilebileceği tabiidir.” açıklamasına yer verilmiştir.

Buna göre, nakliye hizmetinde kullanılan araçlar için alındığı ve her yıl yenilendiği belirtilen araç lastiklerine ait bedellerin, amortisman yoluyla itfa edilmeyip, kayıtlara doğrudan gider yazılması mümkün bulunmaktadır.

Tekstilde kullanılan tela pres makinasının 7.000 TL tutarında ısıya dayanıklı yürüyen banttı değişmiştir. Bunu ömür uzatıcı gider mi yoksa normal tamir bakım gibi mi kayıtlara almak gerekir?

Bahsettiniz işlem tamir bakım olmaz. Makine aksamı alımıdır. 

Amortisman ayrılması gerekir. 


Kaynak: İsmmmo, GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/kamyonun-arkasina-alinan-kasa-amortismana-tabi-midir/feed/ 0
Ticari faaliyetine başlamadan önce aldığım aracım için gider pusulası düzenlenmeli mi? https://www.muhasebenews.com/ticari-faaliyetine-baslamadan-once-aldigim-aracim-icin-gider-pusulasi-duzenlenmeli-mi/ https://www.muhasebenews.com/ticari-faaliyetine-baslamadan-once-aldigim-aracim-icin-gider-pusulasi-duzenlenmeli-mi/#respond Wed, 20 Oct 2021 02:30:32 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=116320 Ticari faaliyetimin başlamasından daha önceki bir tarihte noter satış sözleşmesi ile ikinci el taşıt aldım. Taşıtımı ticari faaliyetimde kayıt altına almam için gider pusulası düzenleyeceğim. Taşıtımın amortisman ayırımını noter satış sözleşme tarihinden itibaren mi yoksa gider pusulasının tarihinden itibaren mi yapmalıyım? 

Trafik de sizin adınıza tescilli taşıt için kendi kendinize Gider pusulası düzenlenmez. 

İşinizde kullanacağınız taşıt için VD bilgi verilir ve taşıt normal alım satım bedeli ile (emsal bedel) deftere kayıt edilir ve giderleri kayıtlara alınır.

Amortisman ise Faydalı ömür ilkesine göre taşıtın modeli (yılı) dikkate alınarak ayrılır. 

Gelir İdaresi Başkanlığı, 

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı, 

Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü’nün 

 B.07.1.GİB.4.34.16.01/GVK-40 sayılı yazı                           

Konu:   Envanter listesinde yer almayan taşıtlara ilişkin giderlerin gider kaydı hk.

İlgi: …08.2007 tarihli dilekçeniz

İlgi dilekçenizde, avukatlık işiyle iştigal ettiğinizi, 2005 yılında .. Plakalı özel otomobilinizi serbest meslek kazanç defterinde bulunan envanter listesine kaydettiğinizi,  ancak 2006 yılı serbest meslek kazanç defterine sehven envanter listesini aktarmadığınızı, 2006 yılında otomobilinize ilişkin yakıt ve bakım giderlerini gider olarak kaydetmekle birlikte amortisman ayırmadığınızı, 2007 yılında ise söz konusu otomobili envanter listesinde kayda aldığınızı belirterek, 2006 yılında sehven oluşan kayıt eksikliğinin giderilmesi ve ilgili dönem giderlerinizin kazancınızın tespitinde gider olarak dikkate alınıp alınmayacağı hususlarında Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.

Bilindiği üzere, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 5035 sayılı Kanunun 13. maddesi ile değişik “Mesleki giderler” başlıklı 68.maddesinin (1) fıkrasının (4) numaralı bendinde, mesleki faaliyette kullanılan tesisat, demirbaş eşya ve envantere dahil taşıtlar için Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ayrılan amortismanların, (5) numaralı bendinde ise kiralanan veya envantere dahil olan ve işte kullanılan taşıtların giderlerinin serbest meslek kazancının tespitinde indirim konusu olacağı hükme bağlanmıştır.

Öte yandan,  213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 210.maddesinde; “Serbest meslek erbabı bir (Kazanç defteri) tutarlar. Bu defterin bir tarafına giderler, diğer tarafına da hasılat kaydolunur. Defterin gider tarafına, yapılan giderlerin nev’i ile yapıldığı tarih ve hasılat tarafına ise ücretin alındığı tarih ve miktarı ile kimden alındığı yazılır…”denilmekte olup, 211.maddesinde; “Serbest meslek erbabı, işlerinde bir yıldan fazla kullandıkları ve amortismana tabi tuttukları tesisat ve demirbaş eşyanın kıymetleri ile amortismanlarını 189’uncu maddede yazılı şekilde tutulan “Amortisman kayıtlarında” gösterirler.’’, 189.maddesinde de; “Üzerinden amortisman yapılan kıymetler ve bunların amortismanları aşağıda yazılı şekillerden herhangi biri ile gösterilir:

  1. Envanter defterinin ayrı bir yerinde;
  2. Özel bir amortisman defterinde;
  3. Amortisman listelerinde.

Amortisman kayıtları, amortismana başlandığı tarihten itibaren her yılın amortismanı ayrı ayrı gösterilmek şartıyla birbirine bağlanır. İşletmeye yeniden giren iktisadi kıymetlerle bunların amortismanlarının evvelki yıllara ait kayıtlarda devam ettirilmesi caizdir.

Amortisman defteri veya listelerinin kayıtları envanter kaydı hükmündendir. Yukarıdaki esaslara göre kayıtlarda gösterilen iktisadi kıymetlere ait değerler envanter defterine toplu olarak geçirilebilir.’’ hükmüne yer verilmiştir.

Diğer taraftan 221 Seri numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliğinin 4.2. Binek Otomobillerinin Amortismanları ve Giderleri başlıklı kısmında da;

“    34. Gelir Vergisi Kanununun 68 inci maddesinin 10 numaralı bendinde yapılan değişiklik ile 1.1.1999 tarihinden itibaren serbest meslek erbabı, envantere dahil olan binek otomobillerinin giderlerini ve Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ayrılan amortismanlarını gider olarak hasılattan indirebileceklerdir. Bu nevi giderlerin hasılattan indirilebilmesi için söz konusu binek otomobillerin envantere dahil edilmesi şarttır.

  1. Öteden beri faaliyette bulunan serbest meslek erbabı, işlerinde kullandıkları halde envanterlerine dahil etmedikleri binek otomobillerini maliyet bedeli ile envanterlerine dahil edebileceklerdir. Maliyet bedelinin tespit edilememesi veya bilinmemesi halinde binek otomobilleri, mükellefler tarafından alış tarihindeki rayice göre tahmin olunacak bedeli ile envantere dahil edilecektir.
  2. Bu şekilde envantere dahil edilecek binek otomobillerin maliyet bedeli veya alış tarihindeki rayice göre tahmin olunacak bedelinden, otomobilin iktisap tarihinden envantere alınma tarihine kadar ayrılması gereken amortisman tutarlarının indirilmesi gerekmektedir. Dolayısıyla amortisman süresinin başlangıcı binek otomobilinin iktisap edildiği tarih olacaktır. Amortisman süresi dolmamış ise kalan süre için amortisman ayrılabilecektir.
  3. Serbest meslek erbabı tarafından 1.1.1999 tarihinden sonra iktisap edilecek binek otomobilleri maliyet bedeli üzerinden envantere alınacak ve bu bedel üzerinden amortisman ayrılacaktır.
  4. 38. Serbest meslek erbabının binek otomobillerini yeniden değerlemeye tabi tutmaları ve azalan bakiyeler usulünde amortisman ayırmaları mümkün değildir. Öte yandan binek otomobillerinin envantere dahil edildiği hesap dönemi için ay kesri tam sayılmak suretiyle kalan ay süresi kadar amortisman ayrılacaktır.
  5. Yapılan düzenleme sonucu serbest meslek erbabı binek otomobillerinin amortismanlarının yanı sıra bu araçların akaryakıt, bakım, onarım ve sigorta gibi giderlerini hasılatlarından gider olarak indirebileceklerdir. Ancak, bu taşıtların motorlu taşıtlar vergisi, gider olarak dikkate alınmayacaktır.’’ denilmektedir.

Öte yandan 213 Sayılı Vergi Usul Kanunun 219.maddesinde; “ Muameleler defterlere zamanında kaydedilir. Şöyle ki;

       

c) Günlük kasa, günlük perakende satış ve hasılat defterleri ile serbest meslek kazanç defterine muameleler günü gününe kaydedilir.’’ hükmüne yer verilmiştir.

Aynı Kanunun hesap dönemi başlıklı 174.maddesinde; “Defterler hesap dönemi itibariyle tutulur. Kayıtlar her hesap dönemi sonunda kapatılır ve ertesi dönem başında yeniden açılır. Hesap dönemi normal olarak takvim yılıdır.’’ denilmektedir.

Mükelleflerin tutmaları gereken kanuni defterlerini hesap dönemi itibariyle tutmalarından maksat, mükelleflerin hesap dönemi içinde yapmış oldukları işlemleri (kayıtları)  içermesi, hesap dönemi geçtikten sonraki veya önceki işlemleri (kayıtları) içermemesi, yani hesap bütünlüğünün sağlanmasıdır. Genel kabul görmüş muhasebe ilkelerinden dönemsellik ilkesinin, vergi hukuku anlamında bir uygulaması olan, tasdik ettirilmiş kanuni defterlerin belli bir vergilendirme döneminde kullanılması ve diğer vergilendirme dönemleri ile ilişkilendirilmemesi, her dönem ayrı ayrı defterlerin kullanılmasını ve diğer dönemlerle ilişkilendirilmemesini amaçlamıştır.

Öte yandan 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 320. maddesinde de, amortisman süresinin, kıymetlerin aktife girdiği yılda başlayacağı ve amortismanın herhangi bir yıl yapılmamasından veya ilk uygulanan nispetten düşük bir hadle yapılmasından dolayı amortisman süresinin uzatılmayacağı hüküm altına alınmıştır.

Ayrıca dilekçenizde sorulan hususlar Bakanlık makamına iletilmiş olup konu hakkında Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı’ndan alınan ../02/2008 tarih… sayılı yazıda:

“…Gelir Vergisi Kanununun 68 inci maddesinin l inci fıkrasının 5 inci bendinde kiralanan veya envantere dahil olan ve işte kullanılan taşıtların giderlerinin serbest meslek kazancının tespitinde hasılattan gider olarak indirilebileceği belirtilmektedir.

Buna göre, envantere dahil olan ve işte kullanılan taşıtların giderlerinin, serbest meslek kazancının tespitinde indirim konusu yapılması mümkün bulunmakta olup, 2006 yılı envanterine kaydedilmeyen otomobil için yapılan yakıt, bakım ve benzeri giderlerin adı geçenin serbest meslek kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınmaması gerekmektedir. …” denilmektedir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, 2006 yılı envanterine kaydetmediğiniz otomobiliniz için yapılan yakıt, bakım ve benzeri giderleri, serbest meslek kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün değildir.

Ayrıca, söz konusu araç için 2006 yılında amortisman da ayrılmayacaktır.


Kaynak: İsmmmo, GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/ticari-faaliyetine-baslamadan-once-aldigim-aracim-icin-gider-pusulasi-duzenlenmeli-mi/feed/ 0
2021 yılında alınan binek aracın ne kadarlık kısmı gider olarak kullanılır? https://www.muhasebenews.com/2021-yilinda-alinan-binek-aracin-ne-kadarlik-kismi-gider-olarak-kullanilir/ https://www.muhasebenews.com/2021-yilinda-alinan-binek-aracin-ne-kadarlik-kismi-gider-olarak-kullanilir/#respond Tue, 21 Sep 2021 04:11:31 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=114960 Doğalgaz tesisat işleri yapmaktayım. Firmamızın faaliyetlerinde kullanılmak üzere,27.08.2021 tarihinde % 1 KDV dahil 366.000 TL.ye binek oto satın aldık. Aldığımız binek otonun faydalı ömrü boyunca amortisman ve gider kayıtlarını nasıl yapmamız gerekir?

İkinci El Binek otomobilin satın alınmasında 2021 yılında her bir otomobil için KDV tutarının en fazla 150.000 TL’si ticari kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınacaktır. 

Aşan kısım KKEG olarak işlem görecektir. KDV’si maliyete eklenen binek otomobilin 2021 yılı birinci geçici vergi dönemi muhasebe kaydında dikkat edilmesi gereken husus; 320.000 TL’lik sınırdır. Vergilerin maliyete eklendiği durumda 2021 yılı için 320.000 TL’yi aşan araçlar için aşan kısım için ayrılan amortismanın KKEG olarak dikkate alınması gerekecektir. 

320.0000 TL tutardan kalan faydalı ömür süresince amortisman ayrılır.

311 SERİ NO’LU GELİR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ

BEŞİNCİ BÖLÜM

Binek Otomobillerin Giderleri ve Amortismanlarının

Vergi Matrahından İndirilmesi

Yasal düzenleme

MADDE 11 – (1) 7194 sayılı Kanunun 13 üncü maddesi ile 193 sayılı Kanunun 40 ıncı maddesinin birinci fıkrasının  (1), (5) ve (7) numaralı bentlerine sırasıyla aşağıdaki parantez içi hükümler eklenmiştir.

“(Faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, kiralama yoluyla edinilen binek otomobillerinin her birine ilişkin aylık kira bedelinin 5.500 Türk lirasına kadarlık kısmı ile binek otomobillerinin iktisabına ilişkin özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi toplamının en fazla 115.000 Türk lirasına kadarlık kısmı gider olarak dikkate alınabilir.)”

“(Şu kadar ki faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, binek otomobillere ilişkin giderlerin en fazla %70’i indirilebilir.)”

“(Faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi hariç ilk iktisap bedeli 135.000 Türk lirasını, söz konusu vergilerin maliyet bedeline eklendiği veya binek otomobilin ikinci el olarak iktisap edildiği hâllerde, amortismana tabi tutarı 250.000 Türk lirasını aşan binek otomobillerinin her birine ilişkin ayrılan amortismanın en fazla bu tutarlara isabet eden kısmı gider yazılabilir. Bu hükmün uygulanmasında binek otomobilin iktisap edildiği tarihte yürürlükte olan tutar dikkate alınır.)”

(2) 7194 sayılı Kanunun 14 üncü maddesi ile 193 sayılı Kanunun 68 inci maddesinin birinci fıkrasının (4) ve (5) numaralı bentlerine sırasıyla aşağıdaki parantez içi hükümler eklenmiştir.

“(Şu kadar ki özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi hariç ilk iktisap bedeli 135.000 Türk lirasını, söz konusu vergilerin maliyet bedeline eklendiği veya binek otomobilin ikinci el olarak iktisap edildiği hâllerde, amortismana tabi tutarı 250.000 Türk lirasını aşan binek otomobillerinin her birine ilişkin ayrılan amortismanın en fazla bu tutarlara isabet eden kısmı gider yazılabilir. Bu hükmün uygulanmasında binek otomobilin iktisap edildiği tarihte yürürlükte olan tutar dikkate alınır.)”

“(Şu kadar ki binek otomobillerine ilişkin giderlerin en fazla %70’i ve kiralama yoluyla edinilen binek otomobillerinin her birine ilişkin aylık kira bedelinin 5.500 Türk lirasına kadarlık kısmı ile binek otomobillerinin iktisabında ödenen özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi toplamının en fazla 115.000 Türk lirasına kadarlık kısmı gider olarak dikkate alınabilir.)”

(3) 7194 sayılı Kanunun 52 nci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde “Bu Kanunun 13 üncü ve 14 üncü maddeleri 1/1/2020 tarihinden itibaren başlayan vergilendirme dönemi gelir ve kazançlarına uygulanmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girer.” hükmüne yer verilmiştir.


Kaynak: ismmmo,GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/2021-yilinda-alinan-binek-aracin-ne-kadarlik-kismi-gider-olarak-kullanilir/feed/ 0
Bilgisayar programlarının amortisman oranı nedir? https://www.muhasebenews.com/bilgisayar-programlarinin-amortisman-orani-nedir/ https://www.muhasebenews.com/bilgisayar-programlarinin-amortisman-orani-nedir/#respond Sun, 19 Sep 2021 01:22:58 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=103263 Tam otomatik kahve makinesinin amortismanı nedir?

Amortisman listesinde yok ise GİB’den bilgi alınız.


Luca Koza Profesyonel Üyelik bedeli doğrudan gider yazılabilir mi? Bilgisayar yazılımı olarak mı değerlendirilmelidir?

Bilgisayar programlarının faydalı ömrü ve buna bağlı olarak amortisman oranı, 333 no.lu VUK Genel Tebliği’nin 4. bölümünde 4 yıl % 25 yıllık amortisman oranı olarak belirlenmiştir. 

Ancak, bilgisayar teknolojisi devamlı gelişmekte ve bilgisayar programları da oldukça süratli bir şekilde değişime uğramaktadır. Bu nedenle bilgisayar programlarının amortismanında VUK’nun 317. maddesinde yer alan fevkalade amortismana ilişkin hükümlerin uygulanması da düşünülebilir.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/bilgisayar-programlarinin-amortisman-orani-nedir/feed/ 0
Elektrikli scootera ait KDV indirim konusu yapılır mı? https://www.muhasebenews.com/elektrikli-scootera-ait-kdv-indirim-konusu-yapilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/elektrikli-scootera-ait-kdv-indirim-konusu-yapilir-mi/#respond Fri, 25 Jun 2021 05:56:35 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=110990 Mükellefim KDV’si 1.494 TL, ÖTV’si de 241 TL olan toplam 9.800 TL’lik elektrikli scooter aldı. Bunu gider mi yazacağız?

Elektrikli scooter Binek otomobil değildir. KDV indirim konusu yapılır. 

ÖTV maliyete veya tamamı gider yazılır. Genel Tebliğlerde ilan edilen listedeki herhangi bir sınıflandırmada yer almayan kıymetlerin faydalı ömürleri ve amortisman süreleri, müracaatınız üzerine yine Maliye Bakanlığı tarafından belirlenmektedir.

Şahıs bir mükellefimiz kendisine evden işe gitmek için motosiklet scooter aldı. Bunun KDV’sini ve amortisman gider olarak düşebiliyor muyuz?

Alınan motosiklet vergi dairesine bildirilir ve kayıtlara alınır. 

Kayda alınan motor için amortisman ayrılır. Alışta ödenen KDV indirilir. Daha sonra yapılacak satışta düzenlenecek faturada KDV hesaplanır.

Aktife kayıtlı motosikletin çalınması durumunda vergilendirme

T.C. 

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları KDV-ÖTV Grup Müdürlüğü

   

 

Sayı : 39044742-130[Özelge]-36894 15.01.2021
Konu : Aktife kayıtlı motosikletin çalınması durumunda vergilendirme  

 

İlgi :
… tarihli ve … evrak kayıt numaralı özelge talep formunuz.

    İlgide kayıtlı özelge talep formunda, tarafınızca katma değer vergisi (KDV) ödemeksizin satın alınan ikinci el motosikletin çalındığı belirtilerek söz konusu aracın firmanız aktifinden düşürülmesinde fatura düzenlenip düzenlenmeyeceği, düzenlenmesi durumunda kimin adına düzenleneceği, KDV beyan edilip edilmeyeceği, edilmesi halinde hangi bedel üzerinden beyan edilmesi gerektiği hususlarında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun;

-37 nci maddesinde, “Her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançlar ticari kazançtır.“, 

-38 inci maddesinde,”Bilanço esasına göre ticari kazanç, teşebbüsteki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müspet farktır. 

Bu dönem zarfında sahip veya sahiplerce:

1.İşletmeye ilave olunan değerler bu farktan indirilir;

2.İşletmeden çekilen değerler ise farka ilave olunur. Ticari kazancın bu suretle tespit edilmesi sırasında, Vergi Usul Kanunu’nun değerlemeye ait hükümleri ile bu kanunun 40 ve 41 inci maddeleri hükümlerine uyulur.“,

hükümleri yer almaktadır.

Buna göre, işletmenizin aktifinde kayıtlı bulunan motosikletinizin çalınması sonucunda, trafik tescil kayıtlarından düşürülerek işletmeden çekilen motosiklet bedelinin gider veya maliyet olarak dikkate alınması mümkün bulunmamaktadır.

Öte yandan, çalınan motosiklet ile ilgili olarak işletmeniz tarafından sigortadan tazminat alınmış olması durumunda ise sigortadan alınan tazminatın gelir olarak dikkate alınması gerektiği hususu tabiidir.

VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN 

213 sayılı Vergi Usul Kanununun; 

227 nci maddesinin birinci fıkrasında, “Bu kanunda aksine hüküm olmadıkça bu kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsiki mecburidir.“, 

 229 uncu maddesinde “Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen vesikadır. 

hükümleri yer almaktadır. 

Mezkur Kanunun 278 inci maddesinde, kıymeti düşen malların maliyet bedeli yerine emsal bedeli ile değerlendirileceği hüküm altına alınmış, aynı Kanunun 317 nci maddesinde ise; 

Amortismana tabi olup:

  1. Yangın, deprem, su basması gibi afetler neticesinde değerini tamamen veya kısmen kaybeden;
  1. Yeni icatlar dolayısiyle teknik verim ve kıymetleri düşerek tamamen veya kısmen kullanılmaz bir hale gelen;
  1. Cebri çalışmaya tabi tutuldukları için normalden fazla aşınma ve yıpranmaya maruz kalan; Menkul ve gayrimenkullerle haklara, mükelleflerin müracaatları üzerine ve ilgili Bakanlıkların mütalaası alınmak suretiyle, Maliye Bakanlığınca her işletme için işin mahiyetine göre ayrı ayrı belli edilen “Fevkalade ekonomik ve teknik amortisman nispetleri uygulanır.“,

329 uncu maddesinde de “Yangın, deprem, sel, su basması gibi afetler yüzünden tamamen veya kısmen ziyaa uğrıyan amortismana tabi iktisadi kıymetler için alınan sigorta tazminatı bunların değerinden (Amortismanlı olanlarda ayrılmış olan amortisman çıktıktan sonra kalan değerden) fazla veya eksik olduğu takdirde farkı kar veya zarar hesabına geçirilir. 

Şu kadar ki, alınan sigorta tazminatı ile ziyaa uğrıyan malların yenilenmesi işin mahiyetine göre zaruri bulunur veya bu hususta işletmeyi idare edenlerce karar verilmiş ve teşebbüse geçilmiş olursa bu takdirde tazminat fazlası, yenileme giderlerini karşılamak üzere, pasifte geçici bir hesapta azami üç yıl süre ile tutulabilir. Bu süre içinde kullanılmamış olan tazminat farkları kara ilave olunur. 

hükümleri bulunmaktadır.

Bu hükümlere göre, vergi hukukumuz açısından sermaye ve sermayenin herhangi bir unsurunda meydana gelen değer kayıplarının düşük bedelle değerlendirilmesi veya değişik yollarla sonuç hesaplarına intikal ettirilmesi, esas olarak ticari ve zirai faaliyetlerin normal bir şekilde işleyişinden veya tabii afetler yüzünden değer kaybına uğramasından doğmuş olması şartlarına bağlanmıştır. 

Dolayısıyla, aktife kayıtlı söz konusu çalınan aracın yukarıda yer verilen madde hükümleri kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır. 

Öte yandan, firmanızın sigortadan tazminat almış olması durumunda söz konusu tazminat için sigorta şirketi adına fatura düzenlemesi gerekmektedir.

Diğer taraftan, çalınan söz konusu aracın kayıtlardan çıkarılmasında fatura düzenlenmesine gerek bulunmamaktadır.

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

3065 sayılı KDV Kanununun 1/1 inci maddesinde, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye’de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu hüküm altına alınmıştır. 

 60 Seri No.lu KDV Sirkülerinin (1.2.1.) bölümünde; 

 “Herhangi bir teslim veya hizmetin karşılığı olarak ortaya çıkmayan tazminat ve benzeri ödemeler prensip olarak KDV’nin konusuna girmemektedir.

Bu kapsamda, işin sözleşme şartlarına uygun yapılmaması, işin verilen süre içerisinde tamamlanmaması, sözleşmenin feshedilmesi gibi nedenlerle tazminat, cayma bedeli vb. adlarla yapılan cezai şart mahiyetindeki ödemeler herhangi bir teslim veya hizmetin karşılığı olmadığından KDV’nin konusuna girmemektedir.

Buna göre; 

 … 

(3) Bir teslim veya hizmetin karşılığını teşkil etmeyen veya buna bağlı olarak ortaya çıkmayan sigorta tazminatları KDV’nin konusuna girmemektedir. Bu durumda, sigortalının hasar gören eşya için sigorta şirketinden aldığı tazminat için KDV hesaplanması söz konusu olmayacaktır. 

 açıklamaları yer almaktadır. 

Buna göre, şahıs işletmeniz tarafından KDV ödemeksizin satın alınan ve işletmenizin aktifine kayıtlı olan motosikletin çalınması nedeniyle bu araçların kayıtlarınızdan çıkarılması, KDV hesaplanmasını gerektirmemektedir. Diğer taraftan, bu araç için sigortadan tazminat alınmış olması halinde, sigorta tazminat bedeli KDV’ye tabi bir teslim veya hizmetin karşılığını teşkil etmediğinden, sigorta şirketine düzenlenecek faturada KDV hesaplanmayacaktır.


Kaynak: İsmmmo,GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/elektrikli-scootera-ait-kdv-indirim-konusu-yapilir-mi/feed/ 0
ATİK’’lerin faydalı ömrü bittikten sonra kayıtlardan çıkarımı için fatura düzenlenmeli midir? https://www.muhasebenews.com/atiklerin-faydali-omru-bittikten-sonra-kayitlardan-cikarimi-icin-fatura-duzenlenmeli-midir/ https://www.muhasebenews.com/atiklerin-faydali-omru-bittikten-sonra-kayitlardan-cikarimi-icin-fatura-duzenlenmeli-midir/#respond Mon, 10 May 2021 01:46:48 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=107892 Vakfa ait ticari aracın satışı yapılacak. Ancak vakıf fatura kesemediği için sadece noter satış sözleşmesi yeterli midir?

Aracı alan mükellef ayrıca Gider pusulası düzenleyecek. 

Gider pusulasında KDV ve GV stopajı hesaplanmayacaktır.

LTD Şirket adına demirbaş olarak kayıtlı 15 adet bilgisayar var. Ama bunların 10 tanesi çok eskiden alınmış. En az 10 yıl önce. Bunları direk 770 hesaba virmanlayabilir miyiz? Uygulama nasıl olmalıdır?

ATİK’ler için ayrılacak amortisman payları süresinde ayrılır ve giderleşir. 

Sonradan topluca giderleşme yapılamaz. Fatura satış halinde düzenlenir.

Binek otomobillerde 2021 gider ve amortisman kısıtlaması nasıl uygulanır?

2020 yılı kurumlar vergisi beyannamesinde, 2. el binek otomobillerin amortisman hesaplamasıyla ilgili bazı sınırlamalar olduğunu okudum. Bu konu hakkında bilgi alabilir miyim?

BİNEK OTOMOBİLLER İÇİN GİDERLER KISITLAMASI VE AMORTİSMAN UYGULAMASI: 

7194 Sayılı Kanun’un 13’üncü ve 14’üncü maddeleriyle, Gelir Vergisi Kanunu’nun 40’ıncı ve 68 inci maddelerinde yapılan değişiklikler ile işletmelerin kiraladıkları veya iktisap ettikleri binek otomobillerin giderlerinin vergi matrahının tespitinde indiriminde kısıtlamalara gidilmiştir. 

Yapılan düzenlemeye göre; 

***Kiralanan binek otomobillerin aylık kira bedelinin 2020 yılı için aylık 5.500 TL’ye kadarlık kısmı giderleştirilecek (2021 için 6.000 TL)

***Binek otomobillerin ilk alımına ilişkin ÖTV ve KDV toplamının en fazla 2020 yılı için 140 .000 TL’ye kadarlık kısmı giderleştirilecek, (2021 için 150.000 TL) 

****Binek otomobillere ilişkin giderlerin en fazla % 70’i, giderleştirilecek, 

****ÖTV ve KDV hariç ilk satın alma bedeli 2020 yılı için 160.000 TL’yi, (2021 İÇİN 170.000 TL) ÖTV ve KDV’nin maliyet bedeline eklendiği veya İKİNCİ EL olarak alındığı hallerde, amortismana tabi tutarı 2020 yılı için 300.000 TL’yi (2021 için 320.000 TL) aşan binek otomobillerinin her birine ilişkin ayrılan amortismanın en fazla bu tutarlara isabet eden kısmı, ticari ve mesleki kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınabilecektir. 

Bu tutarları aşan kısımların KKEG olarak dikkate alınması gerekecektir. Ayrıca, Gelir Vergisi Kanunu’nun 40/7’nci madde hükmünde yapılan değişikliğin uygulamasında, bentte yer alan söz konusu tutarlar her yıl yeniden değerleme oranında artırılacağından gider olarak dikkate alınabilecek amortisman tutarının tespitinde binek otomobilin iktisap edildiği tarihte yürürlükte olan tutarların dikkate alınacağı düzenlenmiştir. 

Bu suretle, her bir binek otomobilinin iktisap edildiği tarihte yürürlükte bulunan Gelir Vergisi Kanunu’nun 40/7’nci maddesindeki tutar dikkate alınarak binek otomobilinin faydalı ömrü süresince gider olarak dikkate alınabilecek amortisman tutarının tespit edilmesi ve bu tutarın yıllar itibariyle yeniden değerleme nedeniyle değişmemesi sağlanmaktadır. 

Ayrıca yukarıda yer verilen kısıtlamaların, serbest meslek erbabına ait binek otomobillerin giderlerine de uygulanması amacıyla Gelir Vergisi Kanunu’nun 68 inci maddesinde de benzer değişiklikler yapılmıştır.


Kaynak: İsmmmo
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/atiklerin-faydali-omru-bittikten-sonra-kayitlardan-cikarimi-icin-fatura-duzenlenmeli-midir/feed/ 0
Firmamızın kullanım ömrü bitmiş atıl demirbaşlarını hurdaya nasıl ayırırız? https://www.muhasebenews.com/firmamizin-kullanim-omru-bitmis-atil-demirbaslarini-hurdaya-nasil-ayiririz/ https://www.muhasebenews.com/firmamizin-kullanim-omru-bitmis-atil-demirbaslarini-hurdaya-nasil-ayiririz/#respond Mon, 08 Feb 2021 10:30:39 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=103730 Firmamızın kullanım ömrü bitmiş atıl demirbaşlarını hurdaya nasıl ayırırız?

Atikler hurda olarak satılmadığı sürece bilançoda yer almaya devam eder.


Amortisman ayırma yöntemi her demirbaş için ayrı ayrı belirlenebilir mi? Örneğin 10.04.2020 tarihinde alınan demirbaş için normal amortisman yöntemi, 22.08.2020 tarihinde alınan demirbaş için azalan bakiyeler yönteminin belirlenmesi gibi yöntemler belirlenebilinir mi?

Her demirbaş için farklı yöntem kullanılabilir.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/firmamizin-kullanim-omru-bitmis-atil-demirbaslarini-hurdaya-nasil-ayiririz/feed/ 0