olup – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Sat, 27 Jul 2024 11:57:29 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.5 Kömür madenlerinde çalışanlara bedelsiz verilen kömürler için gelir vergisi, SGK primi ve KDV ödenir mi? https://www.muhasebenews.com/komur-madenlerinde-calisanlara-bedelsiz-verilen-komurler-icin-gelir-vergisi-sgk-primi-ve-kdv-odenir-mi/ https://www.muhasebenews.com/komur-madenlerinde-calisanlara-bedelsiz-verilen-komurler-icin-gelir-vergisi-sgk-primi-ve-kdv-odenir-mi/#respond Sat, 27 Jul 2024 11:57:29 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=152962

T.C.

GELİR İDARESİ   BAŞKANLIĞI

İZMİR VERGİ   DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Mükellef   Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü

Sayı

:

67854564-1741-495

03/11/2015

Konu

:

İşçilere yapılan ayni yardımların vergisel durumu hk.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; ilimiz … Vergi Dairesi Müdürlüğünün   … vergi kimlik numarasında kayıtlı mükellefi olduğunuz, yer altı kömür madeni işlettiğiniz, şirketinizce yer altında çalışan işçilerinize ücret dışında toplu iş sözleşmesinin  bir gereği olarak .. İşletmelerinden kömür alabilmeleri için belge verildiği ve bu işletmelerce de işçilere verilen kömürlere ilişkin faturaların şirketiniz adına düzenlendiği  belirtilerek, dağıtılan söz konusu kömürler için her bir işçi adına fatura düzenlenip düzenlenmeyeceği, KDV hesaplanıp hesaplanmayacağı, hesaplanacaksa bu KDV tutarının kurum kazancından indirilip indirilemeyeceği, dağıtılan kömürün satın alma bedelinin kurum kazancından indirilip indirilemeyeceği hususlarında Başkanlığımız görüşü istenilmektedir.

I-GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 61’inci maddesinde;

            “Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.

            Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez.” hükmü yer almaktadır.

Yine aynı Kanunun 94’üncü maddesi ile maddenin birinci fıkrasında sayılanlar   tarafından, maddede bentler halinde sayılan ödemelerin nakden veya hesaben yapıldığı anda istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapılacağı, aynı fıkranın birinci bendi ile de hizmet erbabına ödenen ücretlerin 103 ve 104’üncü maddelere göre gelir vergisi tevkifatına tabi tutulacağı hükme bağlanmış, 96’ncı maddesinin birinci fıkrasında ise hesaben ödeme deyiminin, vergi tevkifatına tabi kazanç ve iratları ödeyenleri istihkak sahiplerine karşı borçlu durumda gösteren her türlü kayıt ve işlemleri ifade edeceği belirtilmiştir.

Mezkur Kanunun 23’üncü maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendinde, toprak altı işletmesi halinde bulunan madenlerde cevher istihsali ve bununla ilgili diğer bütün işlerde çalışanların münhasıran yer altında çalıştıkları zamanlara ait ücretlerinin gelir vergisinden istisna edildiği hükme bağlanmıştır.

Konu ile ilgili olarak 25.02.1982 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 135 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin “I-İstisna ve Muaflıklar”başlıklı bölümünün “D-Ücretlerde İstisnalar” başlıklı ayrımında,

            “1. Toprak Altı Maden İşletmelerinde Çalışanların Ücretlerine Uygulanacak İstisna:

            Bilindiği gibi, bu konuya ilişkin açıklamaların yapıldığı 128 Seri Sayılı Gelir Vergisi Genel Tebliğinde toprak altı işletmesi halinde bulunan madenlerde cevher istihsali ve bununla ilgili diğer işlerde çalışan işçi, mühendis, jeolog, topoğraf gibi hizmet erbabının münhasıran yer altında çalıştıkları zamanlara ait ücretleri ile bu tür hizmet erbabına yıllık dönemler itibariyle yapılan ikramiye ve benzeri nitelikteki ödemelerin yer altında çalışılan süreye isabet eden kısımlarının Gelir Vergisi Kanununun 23/3’üncü maddesi gereğince vergiden istisna edileceği açıklanmıştır.

            Buna göre, toprak altı işletmesi halinde bulunan madenlerde cevher istihsali ve bununla ilgili diğer bütün işlerde çalışan hizmet erbabına hafta tatili ve genel tatil günleri için ödenen ücretlerin de yer altında geçen zamana isabet eden kısımları vergiden müstesna tutulacak; resmi tatil günleri dışında kalan izin günlerine ilişkin olarak ödenen ücretler ise, istisna kapsamına dâhil edilmeyerek vergiye tabi tutulacaktır. Bu tür hizmet erbabının istisna kapsamına dâhil bulunmayan ve vergiye tabi tutulacak ücretlerinin vergilendirilmesinde ücretin ödeme dönemine göre genel, özel ve varsa sakatlık indirimleri uygulanacaktır.

            Öte yandan, Gelir Vergisi Kanununun 98’inci maddesine göre, 94’üncü maddesi gereğince vergi tevkifatı yapmaya mecbur olanlar bir ay içinde yaptıkları ödemeler veya tahakkuk ettirdikleri karlar ve iratlar ile bunlardan tevkif ettikleri vergileri ertesi ayın yirmiüçüncü günü akşamına kadar ödeme veya tahakkukun yapıldığı yerin bağlı olduğu vergi dairesine bildirmeye mecburdurlar. Bu nedenle, toprak altı işletmesi halinde bulunan madenlerde cevher istihsali ve bununla ilgili diğer işlerde çalışanların ücretlerinin peşin ödenmekte olması halinde ücretin ödenmesi anında söz konusu istisna uygulanmayacak, ancak ay sonunda bu kişilerin yer altında çalıştıkları süreler tespit edilerek, bu sürelere ilişkin ücretler vergiden istisna edilecek ve muhtasar beyannamede istisna uygulandıktan sonra tespit edilen vergi beyan edilecektir.”

açıklamaları yer almıştır.

Yukarıdaki hüküm ve açıklamalara göre; şirketinizin personelinize  yaptığı yakacak kömür yardımı bedellerinin, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 61’inci maddesi kapsamında net ücretin bir unsuru olarak değerlendirilip, ücretin brüt tutarı hesaplanarak, brüt tutar üzerinden aynı Kanunun 94’üncü maddesinin 1’inci bendi gereği tevkifat yapılması gerekmektedir.

Ancak, yakacak yardımı yapılacak söz konusu personellerin çalışma süresinin bir kısmını yeraltında geçirmesi durumunda, çalışanlara yakacak yardımı adı altında yapılacak ücret ödemelerinin yeraltında çalışılan süreye isabet eden kısmı 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 23’üncü maddesinin (3) numaralı bendi kapsamında gelir vergisinden istisna edileceği tabiidir.

II-VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 238’inci maddesinde “İşverenler her ay ödedikleri ücretler için (Ücret bordrosu) tutmaya mecburdurlar. Gelir Vergisi Kanununa göre vergiden muaf olan ücretlerle diğer ücret üzerinden vergiye tabi hizmet erbabına yapılan ücret ödemeleri için bordro tutulmaz… ” hükmüne yer verilmiştir.

Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalara göre; toplu  iş sözleşmesinin bir gereği olarak  personelinize yapılan yakacak kömür yardımı kapsamında dağıtılan kömürlere ait tutarların, 193 sayılı  Gelir Vergisi Kanununun 61’inci maddesi uyarınca net ücretin bir unsuru olarak  değerlendirilmesi nedeniyle şirketinizce bahse konu  kömür yardım tutarları için  bu kişiler adına ücret bordrosu düzenlenmesi gerekmektedir.

III-KURUMLAR VERGİSİ YÖNÜNDEN

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6’ncı maddesinde;

(1)Kurumlar Vergisi, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanır.

            (2)Safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümleri uygulanır…” hükmü yer almaktadır.

Gelir Vergisi Kanununun bilanço esasında ticari kazancın tespiti ile ilgili 38’inci maddesinde; “Bilanço esasına göre ticari kazanç, teşebbüsdeki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müsbet farktır. Bu dönem zarfında sahip veya sahiplerce;

1. İşletmeye ilave olunan değerler bu farktan indirilir.

2. İşletmeden çekilen değerler ise farka ilâve olunur.

            Ticari kazancın bu suretle tespit edilmesi sırasında, Vergi Usul Kanunu’nun değerlemeye ait hükümleri ile bu kanunun 40 ve 41’inci maddeleri hükümlerine uyulur.” hükmüne yer  verilmiştir.

Bu hüküm gereğince, safi kurum kazancının tespitinde Kurumlar Vergisi Kanununun 8’inci ve Gelir Vergisi Kanununun 40’ıncı maddelerinde sayılan giderler hasılattan indirim konusu yapılmaktadır.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun “İndirilecek giderler” başlıklı 40’ıncı maddesinde, safi kazancın tespitinde indirilecek giderler bentler halinde sayılmış, söz konusu maddenin 1 numaralı bendinde; ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin safi ticari kazancın tespitinde indirilecek gider olarak kabul edileceği hükme bağlanmıştır.

Bu hükme göre, yapılan bir harcamanın yukarıda belirtilen maddeye göre genel gider olarak ticari kazançtan indirilebilmesi için; yapılan giderin kazancın elde edilmesi ve devam ettirilmesi ile ilgili olması, işin ifası için gerekli olması, keyfi olmaması; işin hacmi ve mahiyetine uygun olması, karşılığında gayri maddi bir kıymet iktisap edilmemiş olması ve maliyet unsuru olmaması gerekmektedir.

Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalara göre, yakacak yardımı adı altında yapılan ücret ödemesinin brüt tutarının 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 40/1 inci maddesine istinaden kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün bulunmaktadır.

IV-KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

3065 Sayılı KDV Kanununun 1/1’inci maddesinde; Türkiye’de yapılan ticarî, sınaî, ziraî faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu,

3/a maddesinde; vergiye tabi malların her ne suretle olursa olsun, vergiye tabi işlemler dışındaki amaçlarla işletmeden çekilmesi, vergiye tabi malların işletme personeline ücret, prim, ikramiye, hediye, teberru gibi namlarla verilmesinin teslim sayılacağı,

hüküm altına alınmıştır.

3065 Sayılı Kanunun verdiği yetkiye dayanılarak yayımlanan KDV Genel Uygulama Tebliğinin Teslim Sayılan Haller başlıklı I/A-3 bölümünde;

            ” . . .

3065 sayılı Kanunun (3/a)maddesine göre;

-Vergiye tabi malların her ne suretle olursa olsun vergiye tabi işlemler dışındaki amaçlarla işletmeden çekilmesi,

-Vergiye tabi malların işletme personeline ücret, prim, ikramiye, hediye, teberru gibi namlarla verilmesi,

teslim sayılarak vergiye tabi tutulur.

            Örnek: Akaryakıt ticareti ile uğraşan bir şahsın,satmak amacıyla aldığı bu akaryakıtın   bir kısmını özel otomobilinde kullanması veya ticaretini yaptığı dayanıklı tüketim mallarından bir kısmını kendi şahsi ihtiyacında kullanmak üzere işletmeden çekmesi veya ücret, ikramiye, hediye, teberru gibi adlarla işletme personeline vermesi de teslim sayılarak vergiye tabi tutulur.

            Bu gibi hallerde işletmeden çekilen değerlerin 3065 sayılı Kanunun 27’nci maddesine   göre emsal bedeli ile değerlendirilmesi gerekir.

            3065 sayılı Kanunun (3/b) maddesine göre, vergiye tabi malların, üretilip teslimi vergiden istisna edilmiş olan mallar için her ne suretle olursa olsun kullanılması veya sarfı da teslim sayılır.”

açıklamasına yer verilmiş, aynı tebliğin “Personele Sağlanan Menfaatler ” başlıklı I/B-5 bölümünde;

“KDV uygulamasında personele bedelsiz sağlanan menfaatlerden aşağıda sayılanlar vergiye tabi tutulmaz:

a) Personele işyerinde veya müştemilatında yemek verilmesi,

b) Personele yatacak yer veya konut tahsisi,

c) Personelin toplu olarak işyerine gidip gelmesini sağlamak amacıyla yapılan taşıma

hizmetleri,

ç) Personele demirbaş olarak verilen giyim eşyası.

İşletmenin iktisadi faaliyetini sürdürebilmesi için yapılan ve işletmede yaratılan katma değerin bir unsuru olan bu masraflar, maliyetin bir parçası olduğundan, personele tahsis sırasında vergiye tabi tutulmaz, bu mal ve hizmetlerin iktisabında yüklenilen vergiler ise genel hükümlere göre indirim konusu yapılabilir.”

açıklaması yer almaktadır.

Bu itibarla; şirketinizin yeraltında çalışan işçilerinize toplu iş sözleşmesi gereği yaptığı kömür yardımı 3065 sayılı Kanunun 3/a maddesi kapsamında teslim niteliğinde olduğundan verilen kömürün emsal bedeli üzerinden KDV hesaplanması gerekmektedir.


Kaynak: GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/komur-madenlerinde-calisanlara-bedelsiz-verilen-komurler-icin-gelir-vergisi-sgk-primi-ve-kdv-odenir-mi/feed/ 0
Basit usule tabi olanların teslim ve hizmetleri KDV’den istisna edilmiş olup bu mükellefler tarafından KDV Beyannamesi verilmeyecektir https://www.muhasebenews.com/basit-usule-tabi-olanlarin-teslim-ve-hizmetleri-kdvden-istisna-edilmis-olup-bu-mukellefler-tarafindan-kdv-beyannamesi-verilmeyecektir/ https://www.muhasebenews.com/basit-usule-tabi-olanlarin-teslim-ve-hizmetleri-kdvden-istisna-edilmis-olup-bu-mukellefler-tarafindan-kdv-beyannamesi-verilmeyecektir/#respond Thu, 06 Jun 2024 07:05:46 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=151832

Kazançları Basit Usulde Tespit Edilen Mükelleflerin KDV Karşısındaki Durumu

3065 sayılı Kanunun (17/4-a) maddesi uyarınca, Gelir Vergisi Kanununa göre kazançları basit usulde tespit edilen mükelleflerin teslim ve hizmetleri KDV’den istisna edilmiş olup bu mükellefler tarafından KDV Beyannamesi verilmeyecektir.

Kazançları basit usulde tespit edilen mükelleflerin bu Kanun kapsamındaki mal ve hizmet alımları ise genel hükümler çerçevesinde KDV’ye tabidir.

 

 


Kaynak: KDV GUT
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/basit-usule-tabi-olanlarin-teslim-ve-hizmetleri-kdvden-istisna-edilmis-olup-bu-mukellefler-tarafindan-kdv-beyannamesi-verilmeyecektir/feed/ 0
Yurt dışında montaj işinde çalışan personele yapılan ücret ödemelerinin gelir vergisinden istisna olup olmadığı https://www.muhasebenews.com/yurt-disinda-montaj-isinde-calisan-personele-yapilan-ucret-odemelerinin-gelir-vergisinden-istisna-olup-olmadigi/ https://www.muhasebenews.com/yurt-disinda-montaj-isinde-calisan-personele-yapilan-ucret-odemelerinin-gelir-vergisinden-istisna-olup-olmadigi/#respond Tue, 28 May 2024 07:24:54 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=151632

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Gelir Ve Kurumlar Vergileri Grup Müdürlüğü

 

Sayı

:

E-62030549-120[23/19-2023]-530082

24.04.2024

Konu

:

Yurt dışında montaj işinde çalışan personele yapılan ücret ödemelerinin gelir vergisinden istisna olup olmadığı

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, şirketinizin yurt dışında proje bazında orta ve yüksek gerilim kablo başlık montajı, orta ve yüksek gerilim bağlantı kutuları montajı, orta ve yüksek gerilim test hizmeti, süpervizyon hizmeti, bakım ve onarım hizmeti faaliyetinde bulunduğu, bu konularda şirketinizde çalışan mühendis ve teknikerleri proje süresince dünyada birçok ülkeye göndermekte olduğunuz, proje süresinin işin gereklerine göre değişkenlik gösterdiği, yurt dışı kazançlarınızın hizmet ihracı olarak vergilendirildiği, ihracat bedellerinin yurt içi banka hesaplarına gönderildiği ve yurt dışında şubeniz veya irtibat büronuzun bulunmadığı belirtilerek yurt dışı onarım, montaj ve teknik hizmetlerde çalışan personelinize yurt dışında montaj sırasındaki çalışmaları karşılığında yapılan ücret ödemelerinin gelir vergisinden istisna olup olmadığı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun;

– “Ücretin tarifi” başlıklı 61 inci maddesinde, “Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.

Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez.

…”,

– “Vergi tevkifatı” başlıklı 94 üncü maddesinde; “Kamu idare ve müesseseleri, iktisadî kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadî işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya ziraî işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar.

1. Hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61 inci maddede yazılı olup ücret sayılan ödemelerden (istisnadan faydalananlar hariç), 103 ve 104 üncü maddelere göre,

vergi tevkifatı yapılır.

…”

hükümlerine yer verilmiştir.

Öte yandan, aynı Kanunun 23 üncü maddesinde gelir vergisinden istisna olan ücretlere yer verilmiş olup maddenin birinci fıkrasına 3/11/2022 tarihli ve 7420 sayılı Kanunun 2 nci maddesi ile eklenen (19) numaralı bendinde, yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerde çalışan hizmet erbabına, fiilen yurt dışındaki çalışmaları karşılığı işverenin yurt dışı kazançlarından karşılanarak yapılan ücret ödemelerinin gelir vergisinden istisna olduğu belirtilmiştir.

Konu ile ilgili olarak yayımlanan 322 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin “Yurt Dışı İnşaat, Onarım, Montaj İşleri ile Teknik Hizmetlerde Çalışan Hizmet Erbabına Yapılan Ücret Ödemelerinde İstisna” başlıklı üçüncü bölümünün “İstisnanın kapsamı, yararlanma şartları ve uygulaması” başlıklı 6 ncı maddesinde;

(1) 193 sayılı Kanunun 23 üncü maddesinin birinci fıkrasına 7420 sayılı Kanunun 2 nci maddesiyle eklenen (19) numaralı bentle, yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleriyle teknik hizmetlerde çalışan hizmet erbabına, fiilen yurt dışındaki çalışmaları karşılığı işverenin yurt dışı kazançlarından karşılanarak 1/12/2022 tarihinden itibaren (bu tarih dahil) yapılan ücret ödemeleri gelir vergisinden istisna edilmiştir.

(2) Hizmet erbabına yapılan ücret ödemelerinin gelir vergisinden istisna edilebilmesi için;

a) Hizmet erbabının, yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerde çalışması,

b) Hizmetin hizmet erbabınca fiilen yurt dışında verilmesi,

c) Hizmet erbabına yapılacak ödemenin yurt dışı kazançlardan karşılanması,

gerekmektedir.

(3) Yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ve teknik hizmetlerle ilgili olmak ve fiilen yurt dışında bulunarak hizmet verilmesi kaydıyla yönetim, idare, muhasebe ve benzeri hizmetlerde çalışanlar da söz konusu istisnadan faydalanabilecektir.

(4) Yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleriyle teknik hizmetlerde çalışan hizmet erbabına yurt dışı şube tarafından yapılan ücret ödemeleri tevkifata tabi tutulmayacağı gibi gelir vergisinden istisna edilen bu gelirler için hizmet erbabınca yıllık gelir vergisi beyannamesi verilmeyecektir.

(5) Yurt dışında çalışan hizmet erbabının ücretlerinin yurt dışı şube adına Türkiye’deki şirket (merkez) tarafından ödenmesi istisnanın uygulanmasına engel teşkil etmeyecektir. Bu durumda, Türkiye’deki şirket (merkez) tarafından gelir vergisi tevkifatı yapılmayacağı gibi söz konusu ücret gelirleri için hizmet erbabı tarafından da yıllık gelir vergisi beyannamesi verilmeyecektir.

(8) Yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleriyle teknik hizmetlerde çalışan hizmet erbabına, gerek şube gerekse şube adına merkez tarafından ödenen ücretler yurt dışı kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınacak olup Türkiye’deki şirket (merkez) tarafından gider olarak dikkate alınamayacaktır.

” açıklamaları yer almaktadır.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzun incelenmesinden ve Başkanlığımızca yapılan araştırmadan şirketinizin ana faaliyet konusunun yüksek gerilim bağlantı kutularının üretimi olduğu, bunun dışında kablo kelepçeleri, saha projelerinde kullanılan bakır ekler, bakır ek muhafazaları ve polyester muhafaza kutuları,  kısmi deşarj ölçüm sistemleri ve orta gerilim aksesuarları da ürettiğiniz, gerek yurt içinde gerekse yurt dışında bu ürünleri satın alan müşterilerinize söz konusu ürünlerin montajı, bakım ve onarım konusunda hizmet verdiğiniz anlaşılmıştır.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, satmış olduğunuz ürünlerin yanında sunmuş olduğunuz montaj, bakım ve onarım hizmetlerinin esas itibarıyla satmış olduğunuz ürünlerin bir parçası olduğu, bu hizmetlerin sunumu için yurt dışında şubeniz veya irtibat büronuzun bulunmadığı ve montaj hizmetinde çalışanlara ödenen ücretlerin yurt dışı şube kazancı niteliği taşımadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde satılan ürünlere ilişkin montaj hizmetlerini ifa eden personele ödemekte olduğunuz ücretlerin Gelir Vergisi Kanununun 23’üncü maddesinin birinci fıkrasının (19) numaralı bendi kapsamında gelir vergisinden istisna edilmesi mümkün bulunmamaktadır.


Kaynak: GİB ÖZelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/yurt-disinda-montaj-isinde-calisan-personele-yapilan-ucret-odemelerinin-gelir-vergisinden-istisna-olup-olmadigi/feed/ 0
Çalıştığı hastaneden aylık ücretini alamayan doktor düzenlediği e-SMM’nin vergilerini ödemek zorunda mıdır? https://www.muhasebenews.com/calistigi-hastaneden-aylik-ucretini-alamayan-doktor-duzenledigi-e-smmnin-vergilerini-odemek-zorunda-midir/ https://www.muhasebenews.com/calistigi-hastaneden-aylik-ucretini-alamayan-doktor-duzenledigi-e-smmnin-vergilerini-odemek-zorunda-midir/#respond Mon, 13 May 2024 12:40:29 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=151098 Serbest meslek erbabı doktor çalıştığı hastaneden aylık ücretini alabilmek için e-smm düzenlemiş olup 3 aydır ücretini alamamaktadır. Bu durumda gelir vergisini nasıl beyan edecektir?

Makbuz bedeli tahsil edilmese de KDV, muhtasar, geçici vergi bildirimleri yapılır ve beyan edilir. Ödeme alınamaması nedeniyle dava açılması halinde dava açıldığında şüpheli alacak karşılığı ayrılır ve tutar gider yazılır.

 

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/calistigi-hastaneden-aylik-ucretini-alamayan-doktor-duzenledigi-e-smmnin-vergilerini-odemek-zorunda-midir/feed/ 0
Emekli olup tekrar aynı yerde çalışmaya başlayan çalışanın ücret geliri tek işverenden elde edilmiş olarak dikkate alınacaktır https://www.muhasebenews.com/emekli-olup-tekrar-ayni-yerde-calismaya-baslayan-calisanin-ucret-geliri-tek-isverenden-elde-edilmis-olarak-dikkate-alinacaktir/ https://www.muhasebenews.com/emekli-olup-tekrar-ayni-yerde-calismaya-baslayan-calisanin-ucret-geliri-tek-isverenden-elde-edilmis-olarak-dikkate-alinacaktir/#respond Wed, 27 Mar 2024 06:43:58 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=150094

T.C.

VAN VALİLİĞİ

Defterdarlık Gelir Müdürlüğü

 

Sayı

:

E-60757842-120-3338

06.02.2024

Konu

:

Emekli olup tekrar aynı yerde çalışmaya başlayan çalışanın gelir vergisi matrahı

İlgide kayıtlı özelge talep formunda; Odanız çalışanlarından ….’nun 07/03/2023 tarihinde emekliye ayrıldığı, çıkış işlemlerinin yapılmasından sonra 09/03/2023 tarihinde tekrar Odanızda göreve başladığı belirtilerek, adı geçen çalışana yapılan ücret ödemesinin vergilendirilmesinde esas vergi matrahına, 07/03/2023 tarihinden önceki süregelen gelir vergisi matrahının dahil edilip edilmeyeceği hususunda Defterdarlığımız görüşü talep edilmektedir.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun;

– “Ücretin tarifi” başlıklı 61 inci maddesinde; “Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.

 Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez.”,

– “İşverenin tarifi” başlıklı 62 nci maddesinde; “İş verenler, hizmet erbabını işe alan, emir ve talimatları dahilinde çalıştıran gerçek ve tüzel kişilerdir.

…”,

– “Vergi tevkifatı” başlıklı 94 üncü maddesinde, “Kamu idare ve müesseseleri, iktisadî kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadî işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya ziraî işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar. 

1.Hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61 inci maddede yazılı olup ücret sayılan ödemelerden (istisnadan faydalananlar hariç), 103 ve 104 üncü maddelere göre”

…”

hükümlerine yer verilmiştir.

160 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde, “…aynı işveren tarafından aynı vergilendirme dönemi içinde yapılan ücret ödemelerinin toplamı, yürürlükte olan gelir vergisi tarifesinin aynı gelir dilimi içinde kaldığı sürece, bu dilime ait vergi nispeti bu gelir dilimini aşması halinde ise aşan kısmın vergisi bir üst dilime ait vergi nispeti esas alınarak hesaplanacaktır.

…”açıklamasına,

311 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin 21 inci maddesinin dördüncü fıkrasında, “Aynı takvim yılı içinde tek işverenden elde edildiği kabul edilen ücretler, kümülatif matrah esas alınmak suretiyle vergilendirilecektir.

…” açıklamasına

yer verilmiştir.

Bu hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, ücret gelirlerinin vergilendirilmesinde vergilendirme dönemi olarak takvim yılı esas alınmaktadır. Tevkif suretiyle vergilendirmede, takvim yılının Ocak ayından başlanılarak yıl sonuna kadar yapılan ücret ödemeleri kümülatif matrah üzerinden vergi tarifesi uygulanmak suretiyle vergilendirilmektedir.

Buna göre, Odanızda çalışmakta iken 07/03/2023 tarihinde emekliye ayrılıp, 09/03/2023 tarihinde tekrar Odanızda göreve başlayan …’na aynı takvim yılı içerisinde Odanızca yapılan ücret ödemelerinin 160 seri no.lu ve 311 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğlerince tek işverenden yapılan ücret ödemesi olarak kabul edilip kümülatif matrah esas alınarak Gelir Vergisi Kanununun 61, 63, 94 ve 103 üncü maddeleri uyarınca vergilendirilmesi gerekmektedir.


Kaynak: GİB Özelde
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/emekli-olup-tekrar-ayni-yerde-calismaya-baslayan-calisanin-ucret-geliri-tek-isverenden-elde-edilmis-olarak-dikkate-alinacaktir/feed/ 0
2023 Yılında İşletme Defteri, 2024 Başında Bilanço Defterine Geçenler Enflasyon Düzeltmesi Yapacak Mı? https://www.muhasebenews.com/2023-yilinda-isletme-defteri-2024-basinda-bilanco-defterine-gecenler-enflasyon-duzeltmesi-yapacak-mi/ https://www.muhasebenews.com/2023-yilinda-isletme-defteri-2024-basinda-bilanco-defterine-gecenler-enflasyon-duzeltmesi-yapacak-mi/#respond Mon, 25 Mar 2024 17:23:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=150057 2023 yılında defter beyana tabi ticari kazanç türünde işletme defteri olup, 2024 yılında hadleri aşması sebebiyle bilanço usulüne geçen gelir vergisi mükellefi için 2023 yılı gelir vergisi beyannamesini verirken 2023 yılı için enflasyon muhasebesi uygulanacak mı?

2023 Yılında işletme esasına tabi olanlar isteğe bağlı olarak amortismana tabi iktisadi kıymetleri ve bunların birikmiş amortismanları için enflasyon düzeltme yapabilirler. Yaptıkları bu düzeltme sonrası bu varlıklarını yeni değerleri ile 1.1.2024 tarihli bilançoda gösterebilirler.


EK AÇIKLAMALAR

Kazançlarını işletme hesabı esasına (zirai işletme hesabı dâhil) göre tespit eden mükellefler ile serbest meslek kazanç defteri tutan serbest meslek erbabı mükellefler enflasyon düzeltmesi yapamazlar. Ancak, amortismana tâbi iktisadi kıymetlerini bu Tebliğe göre düzeltilmiş tutarları üzerinden amortismana tâbi tutabilirler.

31/12/2023 tarihi itibarıyla faal olup, 2024 takvim yılı veya sonrasında ilk defa
bilanço esasına geçen mükellefler ilk düzeltme işlemlerini bilanço esasına geçtikleri tarih itibarıyla geçici 33 üncü madde ve bu Tebliğin üçüncü bölümüne göre; daha sonraki düzeltme işlemlerini de mükerrer 298 inci maddenin (A) fıkrası ve bu Tebliğin dördüncü bölümüne göre yapacaklardır.

31/12/2023 tarihi itibarıyla bilanço esasında defter tutmakta iken 1/1/2024 tarihi
itibarıyla işletme hesabı esasında defter tutmaya başlayan mükellefler 31/12/2023 tarihi itibarıyla enflasyon düzeltmesi yapmak için gereken şartları taşıdığından, 31/12/2023 tarihli bilançoyu düzelterek 1/1/2024 tarihi itibarıyla işletme hesabı kayıtlarını ve envanterini düzeltilmiş bilançodaki değerlere dayandırmak zorundadır.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/2023-yilinda-isletme-defteri-2024-basinda-bilanco-defterine-gecenler-enflasyon-duzeltmesi-yapacak-mi/feed/ 0
2023 Yılı sonunda İşletme defterine tabi olup, 1 Ocak 2024 bilançoya tabi olacaklar enflasyon düzeltmesi yapacak mı? https://www.muhasebenews.com/2023-yili-sonunda-isletme-defterine-tabi-olup-1-ocak-2024-bilancoya-tabi-olacaklar-enflasyon-duzeltmesi-yapacak-mi/ https://www.muhasebenews.com/2023-yili-sonunda-isletme-defterine-tabi-olup-1-ocak-2024-bilancoya-tabi-olacaklar-enflasyon-duzeltmesi-yapacak-mi/#respond Thu, 07 Mar 2024 07:17:59 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149677 2023 Yılı için uygulanacak enflasyon muhasebesinde 2023 yılında şahıs işletmesi olarak faaliyet gösteren hadlerden dolayı 2024’de bilanço ya tabi olan firma için de enflasyon uygulaması yapılacak mı?

2024/1. Geçici vergi döneminden itibaren Enflasyon düzeltmesine tabi tutulacaktır. 2023 yılı için düzeltme yapılmaz. (İşletme defteri olduğu için)

VUK-555 Tebliğ’in Madde-8/6 bölümüne göre;

(6) Kazançlarını işletme hesabı esasına (zirai işletme hesabı dâhil) göre tespit eden mükellefler ile serbest meslek kazanç defteri tutan serbest meslek erbabı mükellefler enflasyon düzeltmesi yapamazlar. Ancak, amortismana tâbi iktisadi kıymetlerini bu Tebliğe göre düzeltilmiş tutarları üzerinden amortismana tâbi tutabilirler.

 


VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ
(SIRA NO: 555)

Enflasyon düzeltmesi yapacak olanlar

MADDE 8- (1) Enflasyon düzeltmesi, kollektif, adî komandit ve adî şirketler dâhil kazançlarını bilanço esasına göre tespit eden gelir veya kurumlar vergisi mükellefleri tarafından yapılır. Bilanço esasına göre defter tutan kollektif, adî komandit ve adî şirketlerde enflasyon düzeltmesi bu şirketlerin bilançoları nezdinde yapılır. Kurumlar vergisi mükellefi olan iş ortaklıklarının da bilançoları enflasyon düzeltmesine tabi tutulur.

Örnek: Bilanço esasına göre defter tutan iki ortaklı (A) Adi Ortaklığı inşaat işleriyle
iştigal etmektedir. Ortaklar gelir vergisi mükellefi olup, adi ortaklığın stopaj ve katma değer vergisi mükellefiyeti bulunmaktadır. Adi ortaklıkların ortaya çıkan kâr veya zararı, adi ortaklığı oluşturan ortaklar tarafından hisseleri oranında kendi kazançlarına dâhil edilerek vergilenmektedir.

Bu durumda, enflasyon düzeltmesi adi ortaklığın bilançosu üzerinden yapılacak ve düzeltme sonucu tespit edilen kâr veya zarar ortaklar tarafından hisseleri oranında kendi kazançlarına dahil edilecek, 31/12/2023 tarihli bilançonun düzeltilmesinden kaynaklanan kâr veya zarar vergilendirilecek kazancın tespitinde dikkate alınmayacak izleyen dönemlerde yapılan düzeltme işleminden kaynaklanan kâr veya zararlar ise vergilendirilecek kazancın tespitinde dikkate alınacaktır.

(2) 213 sayılı Kanunun geçici 33 üncü maddesi gereğince 31/12/2023 tarihli (kendilerine özel hesap dönemi tayin edilenlerde 2024 yılında biten özel hesap dönemi sonuna ait) bilançonun, izleyen geçici vergi ve hesap dönemlerinde ise düzeltme şartlarının gerçekleşmesine/varlığına bağlı olarak aynı Kanunun mükerrer 298 inci maddesinin (A) fıkrası gereğince geçici vergi ve hesap dönemleri sonuna ait bilançoların mezkûr madde ile bu Tebliğe göre enflasyon düzeltmesine tabi tutulması, anılan mükellefler (Tebliğin bu maddesinde enflasyon düzeltmesi yapamayacakları belirtilenler hariç) için zorunluluk olup, uygulama açısından mükelleflerin herhangi bir seçimlik hakları bulunmamaktadır.

(3) Kurumlar vergisi mükellefi olan ve bilanço esasına göre defter tutan iktisadi devlet
teşekkülleri ve kamu iktisadi kuruluşları ile bunların bünyesindeki işletmeler ve imtiyazlı işletmelerin, enflasyon düzeltmesi yapmaları zorunludur.

(4) Kamu kurum ve kuruluşlarına bağlı kurumlar vergisi mükellefi olan ve bilanço esasına göre defter tutan iktisadi kamu müesseseleri ile dernek ve vakıflara bağlı iktisadi işletmelerin de enflasyon düzeltmesi yapmaları zorunludur.

(5) Yeni işe başlayan mükelleflerin enflasyon düzeltmesine tabi olup olmadıkları da
genel esaslara göre belirlenir. Bu mükelleflerde enflasyon düzeltmesi hükümlerinin uygulanmasında işe başlanılan tarihin bir önemi bulunmamaktadır.

1/1/2024 tarihinden sonraki dönemlerde enflasyon düzeltmesi yapma zorunluluğu bakımından, son üç ve son bir hesap dönemi, bu mükelleflerin işe başladıkları tarihten önceki dönemleri kapsıyor olsa dahi şartların gerçekleşip gerçekleşmediğinin hesabında dikkate alınır.

(6) Kazançlarını işletme hesabı esasına (zirai işletme hesabı dâhil) göre tespit eden mükellefler ile serbest meslek kazanç defteri tutan serbest meslek erbabı mükellefler enflasyon düzeltmesi yapamazlar. Ancak, amortismana tâbi iktisadi kıymetlerini bu Tebliğe göre düzeltilmiş tutarları üzerinden amortismana tâbi tutabilirler.

(7) Aşağıda yer alan mükellefler de, enflasyon düzeltmesi yapamazlar:

a) Kayıtlarını Türk para birimi dışında başka bir para birimiyle tutmalarına izin verilen
mükellefler,

b) Kayıtlarını Türk para birimi dışında başka bir para birimiyle tutmalarına izin verilen,
ancak Türk para birimiyle kayıt yapmaya dönen mükelleflerden, Türk para birimiyle kayıt yapmaya başlanılan hesap döneminden itibaren üç hesap dönemi geçmemiş olanlar.

(8) Bilanço esasına göre defter tutmayan gelir veya kurumlar vergisi mükellefleri bu
Tebliğe göre enflasyon düzeltmesi yapamayacaklardır.

Ancak, 31/12/2023 tarihi itibarıyla faal olup, 2024 takvim yılı veya sonrasında ilk defa bilanço esasına geçen mükellefler ilk düzeltme işlemlerini bilanço esasına geçtikleri tarih itibarıyla geçici 33’üncü madde ve bu Tebliğin üçüncü bölümüne göre; daha sonraki düzeltme işlemlerini de mükerrer 298 inci maddenin (A) fıkrası ve bu Tebliğin dördüncü bölümüne göre yapacaklardır.

Ayrıca, 31/12/2023 tarihi itibarıyla bilanço esasında defter tutmakta iken 1/1/2024 tarihi itibarıyla işletme hesabı esasında defter tutmaya başlayan mükellefler 31/12/2023 tarihi itibarıyla enflasyon düzeltmesi yapmak için gereken şartları taşıdığından, 31/12/2023 tarihli bilançoyu düzelterek 1/1/2024 tarihi itibarıyla işletme hesabı kayıtlarını ve envanterini düzeltilmiş bilançodaki değerlere dayandırmak zorundadır.

(9) Gelir/kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunmakla birlikte kazançları gelir veya kurumlar vergisinden istisna olan, bilanço esasına göre defter tutan mükellefler de enflasyon düzeltmesi hükümlerine göre düzeltme yapmak zorundadırlar.

(10) Kurumlar vergisinden muaf olan ve bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerin
enflasyon düzeltmesi yapmaları zorunluluğu bulunmayıp, ihtiyari olarak düzeltme yapmaları mümkündür

 


Kaynak: VUK 55 Tebliğ, İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/2023-yili-sonunda-isletme-defterine-tabi-olup-1-ocak-2024-bilancoya-tabi-olacaklar-enflasyon-duzeltmesi-yapacak-mi/feed/ 0
Hekimler ve veterinerlerce Hekim POS cihazları sadece tahsilat işlemlerinde kullanabilecek olup, tahsilatlar sonrasında da mutlaka e-SMM düzenlemesi gerekmektedir. https://www.muhasebenews.com/hekimler-ve-veterinerlerce-hekim-pos-cihazlari-sadece-tahsilat-islemlerinde-kullanabilecek-olup-tahsilatlar-sonrasinda-da-mutlaka-e-smm-duzenlemesi-gerekmektedir/ https://www.muhasebenews.com/hekimler-ve-veterinerlerce-hekim-pos-cihazlari-sadece-tahsilat-islemlerinde-kullanabilecek-olup-tahsilatlar-sonrasinda-da-mutlaka-e-smm-duzenlemesi-gerekmektedir/#respond Sat, 02 Mar 2024 19:08:46 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149559

SERBEST MESLEK FAALİYETİNDE BELGE DÜZENİ

Serbest meslek faaliyetinde bulunan serbest meslek erbabı, mesleki faaliyetlerine ilişkin her türlü tahsilatı için iki nüsha “Serbest Meslek Makbuzu” düzenlemek ve bir nüshasını müşteriye vermek, müşteri de bu makbuzu istemek ve almak zorundadır.

509 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile yapılan düzenlemeler kapsamında, vergiden muaf olmayan serbest meslek erbabınca düzenlenen serbest meslek makbuzları, 1/6/2020 tarihinden itibaren elektronik serbest meslek makbuzu (e-SMM) olarak düzenlenecektir.

1/2/2020 tarihinden (bu tarih dahil) itibaren faaliyete başlayacak olanların ise; işe başladıkları ayı izleyen 3 üncü ayın sonuna kadar e-Serbest Meslek Makbuzu düzenlemeleri zorunludur.

Hekimler ve veterinerlerce 379 Sıra No.lu VUK Genel Tebliği kapsamında POS (Hekim POS) cihazları, e-SMM Uygulamasına geçenler için sadece tahsilat işlemlerinde kullanabilecek olup, bu cihazlardan yapılan tahsilatlar sonrasında da mutlaka e-SMM düzenlemesi gerekmektedir. Bununla birlikte, EFT-POS özellikli YN ÖKC kullanan mükellefler, istemeleri halinde söz konusu cihazlardan ÖKC Bilgi Fişi (e-SMM Bilgi Fişi) almak ve banka işlem bilgilerine e-Serbest Meslek Makbuzu üzerinde yer vermek suretiyle, düzenlenen bilgi fişini e-Serbest Meslek Makbuzunun kâğıt çıktısı yerine kullanabileceklerdir.

Ayrıca, mesleki faaliyetlerine ilişkin olarak, 213 sayılı Kanun kapsamındaki belgeleri düzenleme zorunluluğu bulunmayanlara yaptırdıkları işler veya onlardan satın aldıkları mallar için malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami 7 gün içinde gider pusulası düzenlemeleri gerekmektedir. Malın veya hizmetin bedelinin, bahse konu süre dâhilinde satıcıya; banka, Posta ve Telgraf Teşkilatı A.Ş. veya 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun kapsamında yetkilendirilmiş ödeme kuruluşları aracılığıyla ödenmesi halinde, bu kurumlarca gider pusulasında bulunması zorunlu bilgileri ihtiva edecek şekilde düzenlenen belgeler (dekont, makbuz gibi), gider pusulası yerine geçtiğinden, bu durumda ayrıca gider pusulası düzenlenmesine gerek bulunmamaktadır.

 

]]>
https://www.muhasebenews.com/hekimler-ve-veterinerlerce-hekim-pos-cihazlari-sadece-tahsilat-islemlerinde-kullanabilecek-olup-tahsilatlar-sonrasinda-da-mutlaka-e-smm-duzenlemesi-gerekmektedir/feed/ 0
Eki dönemlere ait olup 2023 Şubat ayında tebliğ edilen vergi borcu yapılandırmaya girer mi? https://www.muhasebenews.com/eki-donemlere-ait-olup-2023-subat-ayinda-teblig-edilen-vergi-borcu-yapilandirmaya-girer-mi/ https://www.muhasebenews.com/eki-donemlere-ait-olup-2023-subat-ayinda-teblig-edilen-vergi-borcu-yapilandirmaya-girer-mi/#respond Tue, 23 May 2023 05:10:17 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=142882 2018 yılına ait olup şubat 2023 de tebliğ edilen bir borç yapılandırmaya girmiyor sistemde. Acaba uygulaması doğru mudur? Bunda ince bir nüans yok mudur?

Vadesi 31/12/2022’den önce olan borçlar için Yapılandırma yapılır. VD ile görüşünüz.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/eki-donemlere-ait-olup-2023-subat-ayinda-teblig-edilen-vergi-borcu-yapilandirmaya-girer-mi/feed/ 0
Yabancı para cinsinden alınan mal ve hizmet teslimlerine ait avansların finansman gideri kısıtlamasına tabi olup olmadığı https://www.muhasebenews.com/yabanci-para-cinsinden-alinan-mal-ve-hizmet-teslimlerine-ait-avanslarin-finansman-gideri-kisitlamasina-tabi-olup-olmadigi/ https://www.muhasebenews.com/yabanci-para-cinsinden-alinan-mal-ve-hizmet-teslimlerine-ait-avanslarin-finansman-gideri-kisitlamasina-tabi-olup-olmadigi/#respond Thu, 06 Apr 2023 06:41:09 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=141334

T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
Antalya Vergi Dairesi Başkanlığı
Gelir Kanunları Grup Müdürlüğü

 

Sayı

:

E-49327596-125[KVK.ÖZ.2021.103]-36531

16.02.2023

Konu

:

Yabancı para cinsinden alınan mal ve hizmet teslimlerine ait avansların finansman gideri kısıtlamasına tabi olup olmadığı

 

İlgide (a)’da kayıtlı özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden; şirketinizin, görsel, basılı veya internet yolu ile perakende ticaret faaliyeti ile iştigal etmekte olduğu, yabancı kaynaklarınızın öz kaynaklarınızı aştığı, gelecekte yapılacak mal veya hizmet teslimleri ile ilgili olarak müşterilerinden yabancı para cinsinden avanslar aldığı, bilançonuzun pasifinde yer alan ve işletmenizin satış amacıyla gelecekte yapacağı mal ve hizmet teslimleri ile ilgili olarak peşin olarak tahsil ettiği tutarların izlendiği “340. Alınan Sipariş Avansları” hesabına ilişkin kur farklarının finansman gider kısıtlamasına tabi olup olmayacağı hususunda Başkanlığımız görüşünün sorulduğu anlaşılmıştır.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun “Safi Kurum Kazancı” başlıklı 6 ncı maddesinde; kurumlar vergisinin bir hesap dönemi içinde elde edilen safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Bu hüküm uyarınca tespit edilecek kurum kazancından Kurumlar Vergisi Kanununun 8 inci maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinde yer alan giderler indirilebilecektir.

Aynı Kanunun “Kabul Edilmeyen İndirimler” başlıklı 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (i) bendinde;

Kredi kuruluşları, finansal kuruluşlar, finansal kiralama, faktoring ve finansman şirketleri dışında, kullanılan yabancı kaynakları öz kaynaklarını aşan işletmelerde, aşan kısma münhasır olmak üzere, yatırımın maliyetine eklenenler hariç, işletmede kullanılan yabancı kaynaklara ilişkin faiz, komisyon, vade farkı, kâr payı, kur farkı ve benzeri adlar altında yapılan gider ve maliyet unsurları toplamının %10’unu aşmamak üzere Cumhurbaşkanınca kararlaştırılan kısmı. Belirlenecek oranı sektörler itibarıyla farklılaştırmaya Cumhurbaşkanı, bendin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.

hükmü yer almaktadır.

Konu ile ilgili olarak, 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin;

-“11.13. Finansman Gider Kısıtlaması” başlıklı bölümünde,

Yabancı kaynaklar: Bilançonun kısa vadeli yabancı kaynaklar ve uzun vadeli yabancı kaynaklar toplamını,

– “11.13.1. Kapsama Giren Mükellefler” başlıklı bölümünde,

Kanunun 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (i) bendinde düzenlenen finansman gider kısıtlaması, yabancı kaynakları öz kaynaklarını aşan kurumlar vergisi mükellefleri hakkında uygulanacaktır.

Ayrıca, finansman gider kısıtlaması uygulamasında, yabancı kaynak ve öz kaynak mukayesesi gerekmekte olduğundan bu düzenleme bilanço esasına tabi mükellefler için geçerli olup işletme hesabı esasına tabi mükellefler bu kapsamda değerlendirilmeyecektir. …

– “11.13.4. Gider Kısıtlaması Kapsamına Giren Yabancı Kaynaklara İlişkin Gider ve Maliyet Unsurları” başlıklı bölümünde,

“Gider ve maliyet unsurlarından yatırımın maliyetine eklenenler gider kısıtlaması kapsamı dışındadırlar. Finansman gider kısıtlaması kapsamında yatırım olarak kabul edilen kıymetlerin maliyet bedelinin hangi unsurlardan oluştuğu Vergi Usul Kanununun 262 nci maddesinde belirlenmiştir. Bu madde ve bu maddeye ilişkin Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğlerinde yapılan açıklamalar çerçevesinde, zorunlu olarak ya da mükellefin ihtiyarında maliyete eklenen yabancı kaynaklara ait gider ve maliyetler gider kısıtlamasına konu olmayacaktır.

Bir gider veya maliyet unsurunun gider kısıtlamasına konu edilmesi için bunların yabancı kaynak kullanımına ve bu kaynağın kullanım süresine bağlı olarak doğmuş olması gerekmektedir. Teminat mektubu komisyonları, tahvil ihracı ile ilgili olarak yapılan baskı ve benzeri giderler ile ipotek masrafları gibi herhangi bir yabancı kaynak kullanımına bağlı olmaksızın yapılan giderlerin gider kısıtlamasına konu edilmesi söz konusu değildir. Aynı şekilde bir finansman gideri olmayıp finansman geliri azalması niteliğinde olan erken ödeme iskontoları veya peşin ödeme iskontoları da finansman gider kısıtlaması kapsamı dışındadır.

Satış bedelinin belirli bir vade sonunda ödenmesine ilişkin olarak, mükelleflerin Vergi Usul Kanununa göre düzenlenen bilançolarında izlenen “satıcılar” vb. hesaplar için finansman gideri hesaplanmaması halinde bu işlemler için ayrıca ayrıştırma yapılarak satış bedelinin belirli bir kısmı gider kısıtlamasına tabi tutulmayacaktır. Diğer yandan söz konusu hesaplarda yer alan tutarların Vergi Usul Kanununun 280 inci maddesi kapsamında değerlemesinden kaynaklanabilecek kur farkı giderleri ise gider kısıtlaması kapsamında değerlendirilecektir. …”

açıklamalarına yer verilmiştir.

Bu kapsamda, bir gider veya maliyet unsurunun finansman gider kısıtlaması uygulamasına konu olabilmesi için bu unsurların yabancı kaynak kullanımına ve bu kaynağın kullanım süresine bağlı olarak doğmuş olması gerekir.

Alınan sipariş avansları, gelecekte yapılacak bazı mal ve hizmet teslimleri karşılığında peşin alınan değerleri ifade etmektedir. Avanslar, sipariş yöntemi ile mal alan işletmenin, sipariş ettikleri iktisadi değerlerin üretiminde üretici işletmeye finansman imkanı sağlamak amacıyla verilebileceği gibi, satış fiyatını düşük tutmak veya satış garantisi sağlamak amacıyla da verilebilmektedir. Avanslar hangi amaçla verilirse verilsin işletmeye finansman imkanı sağladığı açıktır. Dolayısıyla alınan sipariş avanslarının işletme için bir borç niteliğinde kabul edilmesi gerekmektedir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, bilançonuzun “Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar” bölümünde yer alan “340. Alınan Sipariş Avansları” hesabına ilişkin kur farklarının finansman gider kısıtlamasında dikkate alınacağı tabiidir.


Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/yabanci-para-cinsinden-alinan-mal-ve-hizmet-teslimlerine-ait-avanslarin-finansman-gideri-kisitlamasina-tabi-olup-olmadigi/feed/ 0