nakdi sermaye – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Wed, 19 Apr 2023 16:30:31 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Nakdi sermaye indirimi bazı ilk yıl yapılmayıp sonraki yıllarda yapılabilir mi? https://www.muhasebenews.com/nakdi-sermaye-indirimi-bazi-ilk-yil-yapilmayip-sonraki-yillarda-yapilabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/nakdi-sermaye-indirimi-bazi-ilk-yil-yapilmayip-sonraki-yillarda-yapilabilir-mi/#respond Wed, 19 Apr 2023 16:30:27 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=141866 05.11.2021 tarihinde nakdi sermaye artırımı yaptık. Kurum Kazancımızda vardı fakat 2021 kurumlar beyannamesinde nakdi sermaye artırımı indirimi yapmadık. Bunu sonraki yıllarda indirim yapabilir miyiz?

Yapabilirsiniz.


BENZER İÇERİK

Nakdi Sermaye Artışında Faiz İndirimi örnek özelge için TIKLAYINIZ…

Nakden sermaye artırımını yapıp arsa alan mükellef, nakdi sermaye artırımı faiz indiriminden yararlanabilir mi?


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/nakdi-sermaye-indirimi-bazi-ilk-yil-yapilmayip-sonraki-yillarda-yapilabilir-mi/feed/ 0
Yurt dışından varlık barışı kapsamında getirilen döviz tutarı ile sermaye artırıp nakit sermaye artırımı indiriminden yararlanılabilir mi? https://www.muhasebenews.com/yurt-disindan-varlik-barisi-kapsaminda-getirilen-doviz-tutari-ile-sermaye-artirip-nakit-sermaye-artirimi-indiriminden-yararlanilabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/yurt-disindan-varlik-barisi-kapsaminda-getirilen-doviz-tutari-ile-sermaye-artirip-nakit-sermaye-artirimi-indiriminden-yararlanilabilir-mi/#respond Wed, 17 Aug 2022 13:23:23 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=130228 Yurt dışından varlık barışı kapsamında getirilen dövizler nakdi sermaye artırımı olarak değerlendirilerek kurumlar vergisinden faiz indirimi söz konusu olabilir mi?

Tebliğde bu konuda bir düzenleme yok. GİB’den görüş alınız.


Varlık Barışı – YENİ – 2022-Temmuz

(7417 sayılı kanunun 50 nci maddesiyle eklenen Geçici Madde; Yürürlük: 05.07.2022)

Geçici Madde 15

(1) Gerçek veya tüzel kişilerce, yurt dışında bulunan; para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları 31/3/2023 tarihine kadar banka veya aracı kurumlara bildirilir.

(2) Birinci fıkra kapsamına giren varlıklar, yurt dışında bulunan banka veya finansal kurumlardan kullanılan ve bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan kredilerin en geç 31/3/2023 tarihine kadar kapatılmasında kullanılabilir. Bu takdirde, defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla, borcun ödenmesinde kullanılan varlıklar için Türkiye’ye getirilme şartı aranmaksızın bu madde hükümlerinden yararlanılır.

(3) Bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan sermaye avanslarının, yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının bu maddenin yürürlüğe girmesinden önce Türkiye’ye getirilmek suretiyle karşılanmış olması hâlinde, söz konusu avansların en geç 31/3/2023 tarihine kadar defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla bu madde hükümlerinden yararlanılır.

(4) Gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye’de bulunan ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazlar, 31/3/2023 tarihine kadar vergi dairelerine beyan edilir.

(5) Birinci ve dördüncü fıkra kapsamında bildirilen veya beyan edilen varlıklar 213 sayılı Kanun uyarınca defter tutan mükellefler tarafından bildirim veya beyan tarihi itibarıyla kanuni defterlere kaydedilir. Bilanço esasına göre defter tutan mükellefler, bu madde hükümleri uyarınca kanuni defterlerine kaydettikleri kıymetler için pasifte özel fon hesabı açarlar. Bu fon hesabı bildirim veya beyan tarihinden itibaren iki yıl geçmedikçe işletmeden çekilemez, sermayeye ilave dışında başka bir amaçla kullanılamaz, işletmenin tasfiye edilmesi halinde ise vergilendirilmez. Serbest meslek kazanç defteri ile işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler, söz konusu kıymetleri defterlerinde ayrıca gösterirler. Bu varlıklar dönem kazancının tespitinde dikkate alınmaz ve bildirim veya beyan tarihinden itibaren iki yıl geçmesi koşuluyla vergiye tabi kazancın ve kurumlar için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate alınmaksızın işletmeden çekilebilir. Gelir ve kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunmayanlar, bu fıkrada yer alan beyan dışındaki diğer şartlar aranmaksızın madde hükümlerinden yararlanabilirler, bunlar tarafından taşınmaz dışındaki varlıkların en geç beyan tarihi itibarıyla banka veya aracı kurumlara yatırılmak suretiyle tevsik edilmesi zorunludur. Dördüncü fıkra kapsamında beyan edilerek işletme kayıtlarına alınacak taşınmazların işletmeye devrine ilişkin tapuda yapılacak işlemlerden, 2/7/1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca harç alınmaz, bu taşınmazların işletmeye devri 193 sayılı Kanunun mükerrer 80 inci maddesi uygulamasında elden çıkarma sayılmaz.

(6) Banka ve aracı kurumlar, kendilerine bildirilen varlıklara ilişkin olarak bildirim sahibinden bildirilen varlıkların değeri üzerinden 30/9/2022 tarihine kadar yapılan bildirimler için %1, 1/10/2022 tarihi ila 31/12/2022 tarihi (bu tarih dahil) arasında yapılan bildirimler için %2, 31/3/2023 tarihine kadar yapılan bildirimler için %3 oranında peşin olarak tahsil ettikleri vergiyi, bildirimi izleyen ayın on beşinci günü akşamına kadar vergi sorumlusu sıfatıyla bir beyanname ile bağlı bulunduğu vergi dairesine beyan eder ve aynı sürede öderler. Şu kadar ki vergi oranı; bildirilen varlıkların, Türkiye’deki banka ya da aracı kurumlarda açılan hesaplara transfer edildiği veya yurt dışından getirilerek bu hesaplara yatırıldığı tarihten itibaren en az bir yıl süreyle tutulması halinde %0 olarak uygulanır. Bu takdirde, banka ve aracı kurumlar tarafından bildirim esnasında tahsil edilerek vergi dairesine ödenen vergi, bildirim sahibinin ilgili vergi dairesine başvurusu üzerine iade edilir.

(7) Vergi dairelerine beyan edilen varlıkların değeri üzerinden %3 oranında vergi tarh edilir ve bu vergi, tarhiyatın yapıldığı ayı izleyen ayın sonuna kadar ödenir. Bu fıkraya ve altıncı fıkraya göre ödenen vergi, hiçbir suretle gider yazılamaz ve başka bir vergiden mahsup edilemez.

(8) Bildirim ve beyana konu edilen varlıklarla ilgili olarak 213 sayılı Kanunun amortismanlara ilişkin hükümleri uygulanmaz. Bu varlıkların elden çıkarılmasından doğan zararlar, gelir veya kurumlar vergisi uygulaması bakımından gider veya indirim olarak kabul edilmez.

(9) Bildirilen veya beyan edilen varlıklara isabet eden tutarlara ilişkin hiçbir suretle vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmaz. Diğer nedenlerle başlayan vergi incelemeleri ile takdir komisyonu kararları sonucu bulunan matrah farkının madde kapsamında bildirilen veya beyan edilen varlıklar nedeniyle ortaya çıktığının tespiti ve bildirilen veya beyan edilen varlık tutarının, bulunan matrah farkına eşit ya da fazla olması durumunda matrah farkına ilişkin tarhiyat yapılmaz. Bulunan matrah farkının, bildirilen veya beyan edilen varlıklar nedeniyle ortaya çıktığının tespitine rağmen söz konusu varlık tutarlarından büyük olması durumunda sadece aradaki fark tutar üzerinden vergi tarhiyatı yapılır. Vergi incelemesi veya takdir komisyonu kararları sonucunda bildirim veya beyana konu edilen varlıklar dışındaki nedenlerle matrah farkı tespit edilmesi durumunda, bu madde kapsamında bildirilen veya beyan edilen tutarlar, bulunan matrah farkından mahsup edilmeksizin tarhiyat yapılır.

(10) Birinci fıkra uyarınca bildirildiği halde, bildirilen varlıkların, bildirimin yapıldığı tarihten itibaren üç ay içinde Türkiye’ye getirilmemesi veya Türkiye’deki banka ya da aracı kurumlarda açılacak bir hesaba transfer edilmemesi ile bildirilen veya beyan edilen tutarlara ilişkin tarh edilen vergilerin süresinde ödenmemesi ve bu maddede yer alan diğer şartların yerine getirilmemesi hallerinde dokuzuncu fıkra hükmünden yararlanılamaz. Vergi incelemesine başlanılan veya takdir komisyonuna sevk edilen tarihten sonra bu madde kapsamında yapılan bildirim ve beyanlar dolayısıyla söz konusu inceleme veya takdir komisyonu kararları sonucunda yapılacak tarhiyatlar için de dokuzuncu fıkra hükmü uygulanmaz. Tahakkuk eden verginin vadesinde ödenmemesi vergi aslının gecikme zammı ile birlikte 6183 sayılı Kanun uyarınca takip ve tahsiline engel teşkil etmez. Tahsil edilmiş olan vergiler red ve iade edilmez.

(11) Bildirim ve beyan süresi sona erdikten sonra bildirim veya beyanlara ilişkin düzeltme yapılamaz.

(12) Hazine ve Maliye Bakanlığı, madde kapsamına giren varlıkların Türkiye’ye getirilmesi ve bildirimi ile işletmeye dâhil edilmelerine ilişkin hususları, bildirim ve beyana esas şekli ile maddenin uygulanmasında kullanılacak bilgi ve belgeler ile iade işlemlerine ve uygulamaya ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.

(13) Bu maddeyi ihdas eden Kanunla, Kanunun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendinde yapılan değişiklik hükmü, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce sermaye artırımı yapan veya ilk defa kurulan şirketler için 2022 yılı hesap dönemi dahil olmak üzere 5 hesap dönemi için uygulanır.


1 Seri No’lu Bazı Varlıkların Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Genel Tebliğ Resmi Gazete’de Yayınlandı


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/yurt-disindan-varlik-barisi-kapsaminda-getirilen-doviz-tutari-ile-sermaye-artirip-nakit-sermaye-artirimi-indiriminden-yararlanilabilir-mi/feed/ 0
Devir olan şirkete ait geçmiş yıl zararları ve nakdi sermaye artışından kaynaklı faiz indiriminin mahsubu https://www.muhasebenews.com/devir-olan-sirkete-ait-gecmis-yil-zararlari-ve-nakdi-sermaye-artisindan-kaynakli-faiz-indiriminin-mahsubu%ef%bf%bc/ https://www.muhasebenews.com/devir-olan-sirkete-ait-gecmis-yil-zararlari-ve-nakdi-sermaye-artisindan-kaynakli-faiz-indiriminin-mahsubu%ef%bf%bc/#respond Tue, 29 Mar 2022 06:15:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=124865 Sayı: 62030549-125[19-2018/324]-809602

Tarih: 01/10/2019

T.C. 

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Gelir ve Kurumlar Vergileri Grup Müdürlüğü

Sayı:62030549-125[19-2018/324]-E.80960201.10.2019
Konu:Devir olan şirkete ait geçmiş yıl zararları ve nakdi sermaye artışından kaynaklı faiz indiriminin mahsubu

İlgide kayıtlı özelge talep formu ve eki dilekçede, gayrimenkul projelerine danışmanlık, her türlü inşaat taahhüt işleri, gayrimenkul alım, satım ve kiralama faaliyeti ile iştigal eden şirketinizin … Vergi Dairesi Müdürlüğünün …vergi kimlik numarasında kayıtlı … A.Ş. ile tüm aktif ve pasifleri devralmak suretiyle birleştiği belirtilerek münfesih …A.Ş.’nin geçmiş yıllar zararları ile nakdi sermaye artışı nedeniyle hesaplanan ancak matrah yetersizliği nedeniyle indirim konusu yapılamayarak sonraki yıllara devreden faiz indirim tutarının, birleşme işleminin tescili sonrasında şirketinizce kurum kazancının tespitinde dikkate alıp alınamayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 19 uncu maddesinde “(1) Bu Kanunun uygulanmasında aşağıdaki şartlar dahilinde gerçekleşen birleşmeler devir hükmündedir:

a) Birleşme sonucunda infisah eden kurum ile birleşilen kurumun kanunî veya iş merkezlerinin Türkiye’de bulunması.

b) Münfesih kurumun devir tarihindeki bilanço değerlerinin, birleşilen kurum tarafından bir bütün halinde devralınması ve aynen bilânçosuna geçirilmesi.

(2) Kurumların yukarıdaki şartlar dahilinde tür değiştirmeleri de devir hükmündedir…”

hükümlerine yer verilmiştir.

Aynı Kanunun “Devir, bölünme ve hisse değişimi hallerinde vergilendirme” başlıklı 20 nci maddesinde de devirlerde, belirtilen şartlara uyulduğu takdirde, münfesih kurumun sadece devir tarihine kadar elde ettiği kazançların vergilendirileceği, birleşmeden doğan kârların ise hesaplanmayacağı ve vergilendirilmeyeceği belirtilmektedir.

Yine aynı Kanunun 9 uncu maddesinde;

“(1) Kurumlar vergisi matrahının tespitinde, kurumlar vergisi beyannamesinde her yıla ilişkin tutarlar ayrı ayrı gösterilmek şartıyla aşağıda belirtilen zararlar indirim konusu yapılır:

a) Beş yıldan fazla nakledilmemek şartıyla geçmiş yılların beyannamelerinde yer alan zararlar.

Kanunun 20 nci maddesinin birinci fıkrası çerçevesinde devralınan kurumların devir tarihi itibarıyla öz sermaye tutarını geçmeyen zararları ile 20 nci maddenin ikinci fıkrası kapsamında gerçekleştirilen tam bölünme işlemi sonucu bölünen kurumdaki öz sermayesinin devralınan tutarını geçmeyen ve devralınan kıymetle orantılı zararların indirilmesinde aşağıdaki şartlar ayrıca aranır:

1) Son beş yıla ilişkin kurumlar vergisi beyannamelerinin kanunî süresinde verilmiş olması.

2) Devralınan kurumun faaliyetine devir veya bölünmenin meydana geldiği hesap döneminden itibaren en az beş yıl süreyle devam edilmesi.

Bu şartların ihlâli halinde, zarar mahsupları nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler için vergi ziyaı doğmuş sayılır.

…”

 hükmü yer almaktadır.

1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “9.2.2. Devir ve bölünme halinde zarar mahsubu yapılabilmesinin şartları” başlıklı bölümünde, vergiden kaçınma amacına yönelik olarak ekonomiye kazandırılması mümkün olmayan kurumların devir veya bölünme suretiyle devralınması ya da devralınan veya bölünen kurumların faaliyetinin 5 yıllık süre içinde arızi hale getirilerek kısmen durdurulması veya sona erdirilmesi gibi ekonomik olmayan sebeplerle devir ve bölünme işleminin yapılması halinde zarar mahsubunun mümkün olmadığı, şartların ihlali halinde zarar mahsubu olanağı ortadan kalkacağından, gerekli düzeltme işleminin yapılacağı, yersiz zarar mahsubu nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler için vergi ziyaı doğmuş sayılacağı belirtilmektedir.

Öte yandan aynı Kanunun “Diğer İndirimler” başlıklı 10 uncu maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendinde,

“Finans, bankacılık ve sigortacılık sektörlerinde faaliyet gösteren kurumlar ile kamu iktisadi teşebbüsleri hariç olmak üzere sermaye şirketlerinin ilgili hesap dönemi içinde, ticaret siciline tescil edilmiş olan ödenmiş veya çıkarılmış sermaye tutarlarındaki nakdi sermaye artışları veya yeni kurulan sermaye şirketlerinde ödenmiş sermayenin nakit olarak karşılanan kısmı üzerinden Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından indirimden yararlanılan yıl için en son açıklanan “Bankalarca açılan TL cinsinden ticari kredilere uygulanan ağırlıklı yıllık ortalama faiz oranı” dikkate alınarak, ilgili hesap döneminin sonuna kadar hesaplanan tutarın %50’si.

Matrahın yetersiz olması nedeniyle ilgili dönemde indirim konusu yapılamayan tutarlar, sonraki hesap dönemlerine devreder. Bu bendin uygulanmasında sermaye şirketlerine nakit dışındaki varlık devirlerinden kaynaklananlar dâhil olmak üzere, sermaye şirketlerinin birleşme, devir ve bölünme işlemlerine taraf olmalarından veya bilançoda yer alan öz sermaye kalemlerinin sermayeye eklenmesinden kaynaklanan ya da ortaklar veya bu Kanunun 12 nci maddesi kapsamında ortaklarla ilişkili olan kişilerce kredi kullanılmak veya borç alınmak suretiyle gerçekleştirilen sermaye artırımları, indirim hesaplamasında dikkate alınmaz.

… “

hükmü yer almaktadır.

1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “Sermaye artırımında indirim” başlıklı 10.6.bölümünde konuya ilişkin açıklamalara yer verilmiştir.

   Bu hüküm ve açıklamalara göre, şirketinizce Kurumlar Vergisi Kanununun 19 ve 20 nci maddeleri kapsamında devralınan … A.Ş.’nin son beş yıla ilişkin kurumlar vergisi beyannamelerinin kanuni süresinde verilmiş olması ve bu şirketin faaliyetine devrin meydana geldiği hesap döneminden itibaren en az beş yıl süreyle devralan şirketinizce devam edilmesi kaydıyla, devralınan şirketin devir tarihi itibarıyla öz sermaye tutarını geçmeyen zararlarının kurumlar vergisi matrahının tespitinde şirketinizce indirim konusu yapılması mümkün bulunmaktadır.

   Ancak, devralınan kurumun faaliyetinin söz konusu 5 yıllık süre içinde arızi hale getirilerek kısmen durdurulması veya sona erdirilmesi halinde, zarar mahsubu uygulamasından yararlanılması mümkün olmayacağından ve şartların ihlali halinde zarar mahsubu olanağı ortadan kalkacağından gerekli düzeltme işlemi yapılarak, yersiz zarar mahsubu nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler için vergi ziyaı doğacağı tabiidir.

Ayrıca, şirketinizce Kurumlar Vergisi Kanununun 19 ve 20 nci maddeleri kapsamında devralınan … A.Ş. tarafından kazanç yetersizliği nedeniyle yararlanılamayarak sonraki dönemlere devreden nakdi sermaye artışından kaynaklanan faiz indirimi tutarlarının, anılan Kanunun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendi hükümlerine uygun olarak hesaplanmış olması kaydıyla, devralan kurumunuzun kurumlar vergisi matrahının tespitinde dikkate alınması mümkün bulunmaktadır.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.


Kaynak:GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/devir-olan-sirkete-ait-gecmis-yil-zararlari-ve-nakdi-sermaye-artisindan-kaynakli-faiz-indiriminin-mahsubu%ef%bf%bc/feed/ 0
Devir olan şirkete ait geçmiş yıl zararları ve nakdi sermaye artışından kaynaklı faiz indiriminin mahsubu https://www.muhasebenews.com/devir-olan-sirkete-ait-gecmis-yil-zararlari-ve-nakdi-sermaye-artisindan-kaynakli-faiz-indiriminin-mahsubu/ https://www.muhasebenews.com/devir-olan-sirkete-ait-gecmis-yil-zararlari-ve-nakdi-sermaye-artisindan-kaynakli-faiz-indiriminin-mahsubu/#respond Mon, 07 Mar 2022 09:15:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=123705 Sayı : 62030549-125[19-2018/324]-809602

Tarih: 01/10/2019

T.C. 

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Gelir ve Kurumlar Vergileri Grup Müdürlüğü

Sayı:62030549-125[19-2018/324]-E.80960201.10.2019
Konu:Devir olan şirkete ait geçmiş yıl zararları ve nakdi sermaye artışından kaynaklı faiz indiriminin mahsubu

İlgide kayıtlı özelge talep formu ve eki dilekçede, gayrimenkul projelerine danışmanlık, her türlü inşaat taahhüt işleri, gayrimenkul alım, satım ve kiralama faaliyeti ile iştigal eden şirketinizin … Vergi Dairesi Müdürlüğünün …vergi kimlik numarasında kayıtlı … A.Ş. ile tüm aktif ve pasifleri devralmak suretiyle birleştiği belirtilerek münfesih …A.Ş.’nin geçmiş yıllar zararları ile nakdi sermaye artışı nedeniyle hesaplanan ancak matrah yetersizliği nedeniyle indirim konusu yapılamayarak sonraki yıllara devreden faiz indirim tutarının, birleşme işleminin tescili sonrasında şirketinizce kurum kazancının tespitinde dikkate alıp alınamayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 19 uncu maddesinde “(1) Bu Kanunun uygulanmasında aşağıdaki şartlar dahilinde gerçekleşen birleşmeler devir hükmündedir:

a) Birleşme sonucunda infisah eden kurum ile birleşilen kurumun kanunî veya iş merkezlerinin Türkiye’de bulunması.

b) Münfesih kurumun devir tarihindeki bilanço değerlerinin, birleşilen kurum tarafından bir bütün halinde devralınması ve aynen bilânçosuna geçirilmesi.

(2) Kurumların yukarıdaki şartlar dahilinde tür değiştirmeleri de devir hükmündedir…”

hükümlerine yer verilmiştir.

Aynı Kanunun “Devir, bölünme ve hisse değişimi hallerinde vergilendirme” başlıklı 20 nci maddesinde de devirlerde, belirtilen şartlara uyulduğu takdirde, münfesih kurumun sadece devir tarihine kadar elde ettiği kazançların vergilendirileceği, birleşmeden doğan kârların ise hesaplanmayacağı ve vergilendirilmeyeceği belirtilmektedir.

Yine aynı Kanunun 9 uncu maddesinde;

“(1) Kurumlar vergisi matrahının tespitinde, kurumlar vergisi beyannamesinde her yıla ilişkin tutarlar ayrı ayrı gösterilmek şartıyla aşağıda belirtilen zararlar indirim konusu yapılır:

a) Beş yıldan fazla nakledilmemek şartıyla geçmiş yılların beyannamelerinde yer alan zararlar.

Kanunun 20 nci maddesinin birinci fıkrası çerçevesinde devralınan kurumların devir tarihi itibarıyla öz sermaye tutarını geçmeyen zararları ile 20 nci maddenin ikinci fıkrası kapsamında gerçekleştirilen tam bölünme işlemi sonucu bölünen kurumdaki öz sermayesinin devralınan tutarını geçmeyen ve devralınan kıymetle orantılı zararların indirilmesinde aşağıdaki şartlar ayrıca aranır:

1) Son beş yıla ilişkin kurumlar vergisi beyannamelerinin kanunî süresinde verilmiş olması.

2) Devralınan kurumun faaliyetine devir veya bölünmenin meydana geldiği hesap döneminden itibaren en az beş yıl süreyle devam edilmesi.

Bu şartların ihlâli halinde, zarar mahsupları nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler için vergi ziyaı doğmuş sayılır.

…”

 hükmü yer almaktadır.

1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “9.2.2. Devir ve bölünme halinde zarar mahsubu yapılabilmesinin şartları” başlıklı bölümünde, vergiden kaçınma amacına yönelik olarak ekonomiye kazandırılması mümkün olmayan kurumların devir veya bölünme suretiyle devralınması ya da devralınan veya bölünen kurumların faaliyetinin 5 yıllık süre içinde arızi hale getirilerek kısmen durdurulması veya sona erdirilmesi gibi ekonomik olmayan sebeplerle devir ve bölünme işleminin yapılması halinde zarar mahsubunun mümkün olmadığı, şartların ihlali halinde zarar mahsubu olanağı ortadan kalkacağından, gerekli düzeltme işleminin yapılacağı, yersiz zarar mahsubu nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler için vergi ziyaı doğmuş sayılacağı belirtilmektedir.

Öte yandan aynı Kanunun “Diğer İndirimler” başlıklı 10 uncu maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendinde,

“Finans, bankacılık ve sigortacılık sektörlerinde faaliyet gösteren kurumlar ile kamu iktisadi teşebbüsleri hariç olmak üzere sermaye şirketlerinin ilgili hesap dönemi içinde, ticaret siciline tescil edilmiş olan ödenmiş veya çıkarılmış sermaye tutarlarındaki nakdi sermaye artışları veya yeni kurulan sermaye şirketlerinde ödenmiş sermayenin nakit olarak karşılanan kısmı üzerinden Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından indirimden yararlanılan yıl için en son açıklanan “Bankalarca açılan TL cinsinden ticari kredilere uygulanan ağırlıklı yıllık ortalama faiz oranı” dikkate alınarak, ilgili hesap döneminin sonuna kadar hesaplanan tutarın %50’si.

Matrahın yetersiz olması nedeniyle ilgili dönemde indirim konusu yapılamayan tutarlar, sonraki hesap dönemlerine devreder. Bu bendin uygulanmasında sermaye şirketlerine nakit dışındaki varlık devirlerinden kaynaklananlar dâhil olmak üzere, sermaye şirketlerinin birleşme, devir ve bölünme işlemlerine taraf olmalarından veya bilançoda yer alan öz sermaye kalemlerinin sermayeye eklenmesinden kaynaklanan ya da ortaklar veya bu Kanunun 12 nci maddesi kapsamında ortaklarla ilişkili olan kişilerce kredi kullanılmak veya borç alınmak suretiyle gerçekleştirilen sermaye artırımları, indirim hesaplamasında dikkate alınmaz.

… “

hükmü yer almaktadır.

1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “Sermaye artırımında indirim” başlıklı 10.6.bölümünde konuya ilişkin açıklamalara yer verilmiştir.

   Bu hüküm ve açıklamalara göre, şirketinizce Kurumlar Vergisi Kanununun 19 ve 20 nci maddeleri kapsamında devralınan … A.Ş.’nin son beş yıla ilişkin kurumlar vergisi beyannamelerinin kanuni süresinde verilmiş olması ve bu şirketin faaliyetine devrin meydana geldiği hesap döneminden itibaren en az beş yıl süreyle devralan şirketinizce devam edilmesi kaydıyla, devralınan şirketin devir tarihi itibarıyla öz sermaye tutarını geçmeyen zararlarının kurumlar vergisi matrahının tespitinde şirketinizce indirim konusu yapılması mümkün bulunmaktadır.

   Ancak, devralınan kurumun faaliyetinin söz konusu 5 yıllık süre içinde arızi hale getirilerek kısmen durdurulması veya sona erdirilmesi halinde, zarar mahsubu uygulamasından yararlanılması mümkün olmayacağından ve şartların ihlali halinde zarar mahsubu olanağı ortadan kalkacağından gerekli düzeltme işlemi yapılarak, yersiz zarar mahsubu nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler için vergi ziyaı doğacağı tabiidir.

Ayrıca, şirketinizce Kurumlar Vergisi Kanununun 19 ve 20 nci maddeleri kapsamında devralınan … A.Ş. tarafından kazanç yetersizliği nedeniyle yararlanılamayarak sonraki dönemlere devreden nakdi sermaye artışından kaynaklanan faiz indirimi tutarlarının, anılan Kanunun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendi hükümlerine uygun olarak hesaplanmış olması kaydıyla, devralan kurumunuzun kurumlar vergisi matrahının tespitinde dikkate alınması mümkün bulunmaktadır.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.


Kaynak: GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/devir-olan-sirkete-ait-gecmis-yil-zararlari-ve-nakdi-sermaye-artisindan-kaynakli-faiz-indiriminin-mahsubu/feed/ 0
Dar Mükelleflerin Diğer Kazançlarına İlişkin Beyanname Ne Zaman Verilir? https://www.muhasebenews.com/dar-mukelleflerin-diger-kazanclarina-iliskin-beyanname-ne-zaman-verilir/ https://www.muhasebenews.com/dar-mukelleflerin-diger-kazanclarina-iliskin-beyanname-ne-zaman-verilir/#respond Fri, 22 Feb 2019 17:00:22 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=14531 DAR MÜKELLEFLERİN DİĞER KAZANÇLARINA İLİŞKİN BEYANNAME NE ZAMAN VERİLİR?
Dar mükellefiyete tâbi olan yabancı kurumların vergiye tâbi kazancının
1- Gelir Vergisi Kanununda yazılı diğer kazanç ve iratlardan (telif, imtiyaz, ihtira, işletme, ticaret unvanı, marka ve benzeri gayri maddî hakların satışı, devir ve temliki karşılığında alınan bedeller hariç) ibaret bulunması halinde,
2- Yabancı kurum veya Türkiye’de adına hareket eden kimse, bu kazançları elde edilme tarihinden itibaren 15 (on beş) gün içinde Kanunun 27’nci maddesinde belirtilen vergi dairesine beyanname ile bildirmek zorundadır.

***Diğer kazanç ve iratlara ilişkin olarak Türkiye’ye bizzat getirilen nakdî veya aynî sermaye karşılığında elde edilen menkul kıymetler ile iştirak hisselerinin elden çıkarılması sırasında oluşan kur farkı kazancına dair hükümler hariç olmak üzere, Gelir Vergisi Kanununda yer alan vergilendirmeme hususundaki istisna, kayıt, şart ve sürelere ait sınırlamalar dikkate alınmaz.

Kaynak: Kurumlar Vergisi Kanunu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/dar-mukelleflerin-diger-kazanclarina-iliskin-beyanname-ne-zaman-verilir/feed/ 0
Şirket Birleşmelerinde, Sermaye Artırımı Yapılması ve Azınlık Paylarının Alınması Durumunda Vergi Nasıl Hesaplanır? https://www.muhasebenews.com/sirket-birlesmelerinde-sermaye-artirimi-yapilmasi-azinlik-paylarinin-alinmasi-durumunda-vergi-nasil-hesaplanir/ https://www.muhasebenews.com/sirket-birlesmelerinde-sermaye-artirimi-yapilmasi-azinlik-paylarinin-alinmasi-durumunda-vergi-nasil-hesaplanir/#respond Mon, 12 Mar 2018 13:15:33 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=16035 (GİB – ÖZELGE)

Konu: Kurumlar Vergisi Kanununun 19/1 maddesi kapsamında yapılan birleşmelerde, sermaye artırımında denkleştirme hesabı kullanılması ve azınlık pay sahipleri için ayrılma akçesi ödenmesi.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve ekinin incelenmesinden; Şirketinizin …  A.Ş. ile 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 19’uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen şartlar dahilinde devir yoluyla birleşeceği ve Şirketinizin …  AŞ’yi bütün aktif ve pasifi ile birlikte devralacağı belirtilerek;

            a)i- Birleşme öncesinde …  AŞ’nin şirketinize aktarılacak varlıklarına karşılık olmak üzere rayiç bedel tespiti yapıldığı ve şirketiniz ile …  AŞ’nin mevcut ödenmiş sermayeleri ile her iki şirketin rayiç değerlerinin örnek olarak aşağıdaki gibi olduğu;            ii- Birleşme sonrasında şirket paylarının rayiç bedeller dikkate alınarak toplam rayiç bedel içerisinde oransal olarak belirlendiği, birleşme esnasında … AŞ’nin devralınan varlıklarına karşılık olmak üzere devralan şirketinizin sermayesinin 240,54 TL arttırıldığı, birleşme sonrasında da şirket rayiç bedelleri toplamına göre hesaplanan pay oranlarının değişmediği, sermaye artışı sonrasında şirketinizin ödenmiş sermayesinin 540,54 TL olduğu ve birleşme sonrası devralan şirketinizin sermaye yapısının aşağıdaki gibi olduğu;             iii- Yapılan 240,54 TL tutarındaki sermaye artışının bilançonuzda şirket kayıtlarına “Denkleştirme Hesabı”na borç kaydı yapılmak suretiyle muhasebeleştirildiği ve devralan şirketinizin ödenmiş sermayesinde devralınan … AŞ’nin pay tutarı olarak dikkate alındığı, şirketlerin rayiç değerlerinin toplamına göre hesaplanan pay oranlarının değişmediği;

            iv- “Denkleştirme Hesabı”nın gerçek bir aktif ya da pasif hesap niteliği taşımadığı, sadece bilançonun pasifini düzenleyici bir hesap niteliğinde olduğu belirtilerek sermayenin hesaplanan bu tutar kadar arttırılmasının ve söz konusu sermaye artışının düzenleyici bir hesap niteliğindeki “Denkleştirme Hesabı” kullanılarak şirket kayıtlarına borç kaydı yapılmak suretiyle intikal ettirilmesinin devir şartlarının ihlali anlamına gelip gelmediği;

            b- Devrolan şirketin azınlık payına sahip ortaklarının 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 141’inci maddesinin 2’nci fıkrasına göre ayrılma akçesi ödenerek ortaklıktan çıkarılmasının,
            c- Devir esnasında hesaplanan arttırılacak sermaye tutarından devralınan şirketteki azınlık paylarına isabet eden nominal sermaye tutarının indirilmesi suretiyle birleşilen şirketin sermaye tutarının azaltılmasının,
            Kurumlar Vergisi Kanununun 19’uncu maddesinin birinci fıkrası uygulamasına aykırılık teşkil edip etmediği ve şartların ihlali olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceği;
           ç) Azınlık pay sahiplerine rayiç bedel üzerinden ödeme yapılması durumunda oluşan gider tutarının kurumlar vergisi matrahının tespitinde indirim konusu yapılıp yapılmayacağı,
           d) Şirketinizin azınlık pay sahiplerine rayiç bedel üzerinden ödeme yaparak kendi hisselerini satın alması sırasında ödenen bu bedeller içinde enflasyon düzeltmesi olumlu farkları ve benzeri yedeklerin yer aldığı gerekçesiyle herhangi bir vergileme yapılıp yapılmayacağı
hususlarında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

Kurumlar Vergisi Kanununun 19’uncu maddesinin birinci fıkrasında, birleşme sonucunda infisah eden kurum ile birleşilen kurumun kanuni ve iş merkezlerinin Türkiye’de bulunması ve münfesih kurumun devir tarihindeki bilanço değerlerinin, birleşilen kurum tarafından bir bütün halinde devralınması ve aynen bilançosuna geçirilmesi şartıyla gerçekleşen birleşmelerin devir hükmünde olduğu hüküm altına alınmıştır.

Aynı Kanunun “Devir, bölünme ve hisse değişimi hallerinde vergilendirme” başlıklı 20’nci maddesinde de, devirlerde maddede belirtilen şartlara uyulduğu takdirde münfesih kurumun sadece devir tarihine kadar elde ettiği kazançların vergilendirileceği; birleşmeden doğan kârların ise hesaplanmayacağı ve vergilendirilmeyeceği hükme bağlanmıştır.

Ayrıca, 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “19” ve “20” numaralı bölümlerinde konu ile ilgili ayrıntılı açıklamalara yer verilmiştir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre; birleşilen kurumun, münfesih kurumun devir tarihindeki bilanço değerlerini bir bütün halinde devralması ve aynen bilançosuna geçirmesi şartı ile gerçekleştirilecek birleşme Kurumlar Vergisi Kanununun 19’uncu maddesi kapsamında devir olarak kabul edilecek ve söz konusu birleşme ile ilgili olarak aynı Kanunun 20’nci maddesinde belirtilen şartlara da uyulduğu takdirde birleşmeden doğan kârlar hesaplanmayacak ve vergilendirilmeyecektir. Ancak, bu şartların sağlanamaması halinde, Kurumlar Vergisi Kanununun 18’inci maddesinde açıklanan hükümler çerçevesinde birleşme olarak değerlendirilmesi ve birleşme kârının kurumlar vergisine tabi tutulması gerekmektedir.

Özelge talep formundaki örnekte belirtildiği ve yukarıda da yer verildiği üzere, birleşmeye katılan şirket ortaklarının devralan kurumun sermayesinde birleşme öncesi rayiç bedellere göre belirlenen oranlarda pay sahibi olmaları ve birleşme sonrasında da hesaplanan bu pay oranlarının değişmemesini sağlayacak şekilde her iki şirketin birleşme öncesi ödenmiş sermayeleri toplamının artırılması; başka bir deyişle devralan şirketin birleşme sonrası ödenmiş sermayesinin, birleşmeye katılan şirketlerin rayiç bedellerine göre hesaplanan pay oranlarını koruyacak tutar kadar arttırılması ve söz konusu sermaye artışının şirket kayıtlarında ödenmiş sermaye hesabını düzenleyici “Denkleştirme Hesabı”na borç kaydı yapılmak suretiyle intikal ettirilmesi, bu hesabın daha sonra herhangi bir şekilde başka bir hesaba nakledilmemesi veya işletmeden çekilmemesi şartıyla Kurumlar Vergisi Kanununun 19’uncu maddesinin birinci fıkrası hükümlerinde belirtilen şartların ihlali anlamına gelmeyecektir.

Ancak, birleşme sırasında kullanılacak olan “Denkleştirme Hesabı”nın başka bir hesaba nakledilmesi veya işletmeden çekilmesi durumunda işletmeden çekilen tutarların öncelikle kurumlar vergisine sonra da kâr dağıtımına bağlı olarak tevkifata tutulacağı tabidir.

Diğer taraftan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 140’ıncı maddesinde ortaklık payının ve haklarının korunması, 141’inci maddesinde ise ayrılma akçesi düzenlenmiş olup 141’inci maddesi hükmü uyarınca;

– Birleşmeye katılan şirketler, birleşme sözleşmesinde, ortaklara, devralan şirkette, pay ve ortaklık haklarının iktisabı ile iktisap olunacak şirket paylarının gerçek değerine denk gelen bir ayrılma akçesi arasında seçim yapma hakkı tanıyabilirler.
– Birleşmeye katılan şirketler birleşme sözleşmesinde, sadece ayrılma akçesinin verilmesini öngörebilirler.

Yine Türk Ticaret Kanunu’nun 141’inci maddesinde, ortağın şirketten ayrıldığı takdirde, esas sermaye payının gerçek değerine uyan ayrılma akçesini isteme hakkına sahip olduğu düzenlenmiş, ayrıca şirket sözleşmesinde öngörülen ayrılma hakkı dolayısıyla, şirket sözleşmelerinin ayrılma akçesini farklı bir şekilde düzenleyebilmesine imkân tanınmıştır. Anılan Kanunun ayrılma akçesinin ödenmesini düzenleyen 142’nci maddesinde de; “Ayrılma akçesi;

a- şirket kullanılabilir bir öz kaynak üzerinde tasarruf ediyorsa,
b- ayrılan kişinin esas sermaye payları devredilebiliyorsa,
c- esas sermaye, ilgili hükümlere göre azaltılmışsa, ayrılma ile muaccel olur.” hükmüne yer verilmiştir. Mezkur maddenin gerekçesinde, öz sermayenin ayrılma payının ödenmesine yetmemesi durumunda işlem denetçisinin esas sermayeden ödenmesi gereken miktarı belirlediği ve bu miktarın esas sermayenin azaltılması yolu ile serbest hale geldiği belirtilmiştir.

Yukarıda yer alan hükümlerin birlikte değerlendirilmesi sonucunda, devrolan şirketin azınlık payına sahip ortaklarının Türk Ticaret Kanunu’nun 141’inci maddesinin 2’nci fıkrasına göre ayrılma akçesi ödenerek ortaklıktan çıkarılması Kurumlar Vergisi Kanununun 19’uncu maddesinin birinci fıkrasında öngörülen devir şartlarının ihlali anlamına gelmemektedir. Zira, söz konusu ayrılma akçesinin birleşme tarihinden önce veya sonra ödenmesi, özü itibariyle bu işlemin borç doğuran bir işlem olduğu gerçeğini değiştirmemektedir.

Öte yandan, Kurumlar Vergisi Kanununun 62’ncı maddesinde; kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, safi kurum kazancının tespitinde 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hüküm altına alınmıştır. Gelir Vergisi Kanunu’nun “Bilanço Esasında Ticari Kazancın Tespiti” başlıklı 38’inci maddesinde ise; ticari kazancın tespit edilmesi sırasında, Vergi Usul Kanununun değerlemeye ait hükümleri ile bu Kanunun 40 ve 41’inci maddeleri hükümlerine uyulacağı hükme bağlanmıştır. Söz konusu 40’ıncı madde hükmünde işletme açısından bir giderin indirilebilmesi, yapılan giderin ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ve işle ilgili olması şartına bağlanmıştır.

Ayrıca, Vergi Usul Kanununun mükerrer 298’inci maddesinin A fıkrasında; mali tablolarda yer alan parasal olmayan kıymetlerin bu madde hükümlerine göre enflasyon düzeltmesine tabi tutulacağı; enflasyon düzeltmelerinin, ilgili kıymetlere ait fark hesaplarına ve enflasyon düzeltme hesabına kaydedileceği; pasif kalemlere ait enflasyon fark hesaplarının herhangi bir suretle başka bir hesaba nakledildiği veya işletmeden çekildiği takdirde, bu işlemlerin yapıldığı dönemlerin kazancı ile ilişkilendirilmeksizin, bu dönemde vergiye tâbi tutulacağı, ancak öz sermaye kalemlerine ait enflasyon farklarının düzeltme sonucu oluşan geçmiş yıl zararlarına mahsup edilebileceği veya kurumlar vergisi mükelleflerince sermayeye ilave edilebileceği; bu işlemlerin kâr dağıtımı sayılmayacağı ile enflasyon düzeltmesine tâbi tutulan değerlerin elden çıkarılması halinde, bunlara ilişkin enflasyon düzeltme farklarının maliyet addolunacağı, matrahın tespitinde, kanunen kabul edilmeyen giderler, istisnalar ve geçmiş yıl malî zararlarının enflasyon düzeltmesine tâbi tutulmuş tutarları ile dikkate alınacağı hüküm altına alınmıştır.

Bu çerçevede, birleşme dolayısıyla ayrılma akçesi verilerek şirketiniz tarafından azınlık paylarının satın alınması sırasında rayiç bedel üzerinden ödeme yapılması durumunda, bu azınlık paylarına ilişkin hisselerin nominal değeri ile rayiç bedeli arasındaki fark, Gelir Vergisi Kanunu’nun 40’ıncı ve Kurumlar Vergisi Kanununun 8’inci maddesinde sayılan giderler kapsamına girmediğinden, bu farkın kurum kazancının tespitinde gider yazılması veya zarar olarak dikkate alınması mümkün bulunmamaktadır.

            Öte yandan, azınlık paylarının satın alınması dolayısıyla şirketinizce yapılacak sermaye azaltımında;
            – Öncelikle, daha önce sermayeye eklenmiş olan enflasyon düzeltmesi olumlu farklarının şirketinizden çekildiğinin kabulü ile şirketinizden çekilen tutarların önce kurumlar vergisine ve vergi sonrası dağıtılan kazancın ise kâr dağıtımına bağlı vergi kesintisine tabi tutulması,
            – Daha sonra, önceki yıllarda şirket sermayesine eklenmiş olan yasal yedeklerin işletmeden çekildiğinin kabulü ve çekilen tutarların elde edenin hukuki niteliğine göre kâr dağıtımına bağlı vergi kesintisine tabi tutulması,
            – Son olarak ise işletmeden çekilmesi halinde vergilendirilmeyecek ayni ve nakdi sermayenin işletmeden çekildiğinin kabulü gerekmektedir.

Kaynak: Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı
14 Ağustos 2015 Tarih ve 64597866-125[19-2015]-18880 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/sirket-birlesmelerinde-sermaye-artirimi-yapilmasi-azinlik-paylarinin-alinmasi-durumunda-vergi-nasil-hesaplanir/feed/ 0
Halka Açık Olmayan A.Ş. Lerde Kayıtlı Sermaye Artırımı Yapmaya Kimler Yetkilidir? https://www.muhasebenews.com/halka-acik-olmayan-a-s-lerde-kayitli-sermaye-artirimi-yapmaya-kimler-yetkilidir/ https://www.muhasebenews.com/halka-acik-olmayan-a-s-lerde-kayitli-sermaye-artirimi-yapmaya-kimler-yetkilidir/#respond Fri, 29 Dec 2017 07:07:04 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=21582 1- A.Ş.LERDE ESAS SERMAYE ARTIRIMINDA İŞTİRAK TAAHHÜTNAMESİNDE HANGİ BİLGİLER BULUNMALIDIR?
1.1-
Artırılan sermayeyi temsil eden payların tamamı ya değişik esas sözleşmede ya da iştirak taahhütnamelerinde taahhüt edilir.
1.2- İştirak taahhüdü, yeni pay almaya ilişkin 461 inci madde çerçevesinde, kayıtsız, şartsız ve yazılı olarak yapılır. İştirak taahhütnamesi, taahhütnamenin verilmesine sebep olan sermaye artırımı belirtilerek; taahhüt edilen payların sayılarını, itibarî değerlerini, cinslerini, gruplarını, peşin ödenen tutarı, taahhütle bağlı olunulan süreyi ve varsa çıkarma primi ile taahhüt sahibinin imzasını içerir.

***Bu tür sermaye artırımında nakdî sermaye taahhüdüne 341 inci, ayni sermaye konulmasına 342 ve 343 üncü, bedellerin ödenmesine 344 ve 345 inci, halka arz edilecek paylara 346 ncı, ihraç edilecek paylara 347 nci madde kıyas yoluyla uygulanır.

2- HALKA AÇIK OLMAYAN A.Ş.LERDE KAYITLI SERMAYE ARTIRIMI YAPMAYA KİMLER YETKİLİDİR?
2.1-
Halka açık olmayan bir anonim şirkette, ilk veya değiştirilmiş esas sözleşme ile esas sözleşmede belirlenen kayıtlı sermaye tavanına kadar sermayeyi artırma yetkisi, yönetim kuruluna tanındığı takdirde, bu kurul, sermaye artırımını, bu Kanundaki hükümler çerçevesinde ve esas sözleşmede öngörülen yetki sınırları içinde gerçekleştirebilir. Bu yetki en çok 5 yıl için tanınabilir.
2.2- Sermayenin artırılabilmesi için, yönetim kurulu, esas sözleşmenin sermayeye ilişkin hükümlerinin, TTK 333’üncü madde uyarınca gerekli olması hâlinde, Gümrük ve Ticaret Bakanlığından izni alınmış şekillerini, sermayenin artırılmasına ilişkin kararını, imtiyazlı paylara ve rüçhan haklarına ilişkin sınırlamaları, prime dair kayıtları ve bunun uygulanması hakkındaki kuralları, esas sözleşmede öngörüldüğü şekilde ilan eder ve internet sitesinde yayımlar. Yönetim kurulu, bu kararında; artırılan sermayenin tutarını, çıkarılacak yeni payların itibarî değerlerini, sayılarını, cinslerini, primli ve imtiyazlı olup olmadıklarını, rüçhan hakkının sınırlandırılıp sınırlandırılmadığını, kullanılma şartları ile süresini belirtir ve bu hususlarla kamuyu aydınlatma ilkesi uyarınca gerekli olan diğer konularda bilgi verir.

***Çıkarılacak yeni payların taahhüdü, ödenmesi gereken en az nakdî tutar, ayni sermaye konulması ve diğer konular hakkında TTK 459’uncu madde hükümleri kıyas yoluyla uygulanır.

2.3- Yönetim kurulunun, imtiyazlı veya itibarî değerinin üzerinde pay çıkarabilmesi ve pay sahiplerinin yeni pay alma haklarını sınırlandırabilmesi için esas sözleşmeyle yetkilendirilmiş olması şarttır.
2.4- Yönetim kurulu kararları aleyhine, pay sahipleri ve yönetim kurulu üyeleri, 445’inci maddede öngörülen sebeplerin varlığı hâlinde kararın ilanı tarihinden itibaren bir ay içinde iptal davası açabilirler. Bu davaya 448 ilâ 451’inci maddeler kıyas yoluyla uygulanır.
2.5- Sermaye artırımının yukarıdaki hükümlere uygun olarak gerçekleştirilmesinden sonra, çıkarılmış sermayeyi gösteren esas sözleşmenin sermaye maddesinin yeni şekli, yönetim kurulunca tescil ettirilir.

***Sermaye Piyasası Kanununun halka açık anonim şirketlere ilişkin hükümleri saklıdır.

Kaynak: Türk Ticaret Kanunu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/halka-acik-olmayan-a-s-lerde-kayitli-sermaye-artirimi-yapmaya-kimler-yetkilidir/feed/ 0
Dikkat!!! Kurum Geçici Vergisi Beyannamesinde Değişiklik Yapıldı!!! https://www.muhasebenews.com/dikkat-kurum-gecici-vergisi-beyannamesinde-degisiklik-yapildi/ https://www.muhasebenews.com/dikkat-kurum-gecici-vergisi-beyannamesinde-degisiklik-yapildi/#respond Thu, 13 Jul 2017 07:30:28 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=19226 2017/2. Dönem Kurum Geçici Vergisi Beyannamesinin ekler kısmına “NAKDİ SERMAYE ARTIŞINDAN KAYNAKLANAN FAİZ İNDİRİMİ TABLOSU” alanı eklenmiştir.

Ayrıca İndirimli Kurumlar Vergisi tablosunda bulunan “Tesvik Belgesine “2012/3305 (2017/9917)”” teşvik satırının eklenmesi nedeniyle, bu beyannameyi vermesi gereken tüm mükelleflerin güncel Beyanname Düzenleme Programını (BDP) Bilgisayarlarına indirip yeniden kurmaları gerekmektedir.

Kaynak: Maliye Bakanlığı

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/dikkat-kurum-gecici-vergisi-beyannamesinde-degisiklik-yapildi/feed/ 0