müşterimiz – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Tue, 23 Apr 2024 09:42:09 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.4 Şahıs firması sahibinin bireysel özel işi için düzenlenecek nakliye işinde KDV tevkifatı olacak mı? https://www.muhasebenews.com/sahis-firmasi-sahibinin-bireysel-ozel-isi-icin-duzenlenecek-nakliye-isinde-kdv-tevkifati-olacak-mi/ https://www.muhasebenews.com/sahis-firmasi-sahibinin-bireysel-ozel-isi-icin-duzenlenecek-nakliye-isinde-kdv-tevkifati-olacak-mi/#respond Tue, 23 Apr 2024 09:42:09 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=150734 Nakliye faaliyeti ile iştigal eden müşterimiz bir taşıma işi için müşterisine fatura kesecektir. Burada müşterisi normalde vergi mükellefi fakat taşıma işi kendi şahsi gideri ile alakalı olduğu için fatura kesme aşamasında tevkifat uygulanmayacağını düşünmekteyiz. Bu konuda bilgi alabilir miyiz?

Ticari faaliyet dışında şahsın bireysel işleri için  düzenlenecek nakliye hizmetine ilişkin faturada KDV tevkifatı hesaplanmayacaktır. Nihai tüketicilere verilen hizmetlerin hiçbiri KDV tevkifatına tabi değildir.

 

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sahis-firmasi-sahibinin-bireysel-ozel-isi-icin-duzenlenecek-nakliye-isinde-kdv-tevkifati-olacak-mi/feed/ 0
2022 Cirosu 10 milyon TL üzerinde olanlar mal alıp satmasa bile e-İrsaliyeye geçmek zorunda mıdır? https://www.muhasebenews.com/2022-cirosu-10-milyon-tl-uzerinde-olanlar-mal-alip-satmasa-bile-e-irsaliyeye-gecmek-zorunda-midir/ https://www.muhasebenews.com/2022-cirosu-10-milyon-tl-uzerinde-olanlar-mal-alip-satmasa-bile-e-irsaliyeye-gecmek-zorunda-midir/#respond Sat, 24 Jun 2023 08:12:13 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=143881 Nakliye işi ile iştigal eden limited şirket olan müşterimiz e-defter mükellefidir. 2022 senesi cirosu 10 milyon TL üzerindedir. Fiili olarak mal alıp satmadığı için Yine de E-İRSALİYE ye geçme zorunluluğu var mıdır?

e-irsaliye sistemine geçmek zorundadır.


İSMMMO

E-FATURA, E-İRSALİYE VE E-DEFTER’E GEÇİŞ TAKVİMİ 

(01 TEMMUZ 2022’den itibaren)

Değerli üyemiz,

06.06.2022

22.01.2022 tarihli ve 31727 sayılı Resmi Gazete’de elektronik belge uygulamalarına ilişkin 509 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nde değişiklik yapan 535 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ise, 22.01.2022 tarih ve 31727 Sayılı Resmi Gazete de yayımlanmıştır.

Tebliğ ile yapılan değişikliklere göre; e-fatura, e-irsaliye ve e-defter kullanımına geçiş tarihleri aşağıdaki tablolardadır.

Yararlı olması dileği ile çalışmalarınızda kolaylıklar dilerim.

Saygılarımla,

Erol DEMİREL

Başkan

SEKTÖR AYRIMI OLMAKSIZIN TÜM MÜKELELFLER İÇİN E-FATURA VE E-DEFTER’E GEÇİŞ TARİHLERİ:

YIL BRÜT SATIŞ HÂSILATI E-FATURA E-DEFTER
2021 4 Milyon TL 1 TEMMUZ 2022 1 OCAK 2023
2022 4 Milyon TL 1 TEMMUZ 2023 1 OCAK 2024

ÖTV Kanununa ekli I sayılı listedeki malların imali, ithali, teslimi vb. faaliyetleri nedeniyle EPDK’ndan lisans alan işletmeler ile ÖTV Kanununa ekli III sayılı listedeki malları imal, inşa veya ithal edenler; lisans alımı, imal, inşa veya ithalin yapıldığı ayı izleyen dördüncü ayın başından itibaren e-Fatura uygulamasına geçiş yapmak zorundalar.

Komisyoncu veya tüccar olarak sebze ve meyve ticaretiyle uğraşanlar, işe başlama tarihinden itibaren 3 ay içinde başvurularını ve fiili geçiş hazırlıklarını tamamlayarak e-Fatura uygulamasına geçiş yapmak zorundalar.

İhracat işlemlerinde e-Fatura uygulamasına kayıtlı olan mükelleflerden, 3065 sayılı KDV Kanununun 11’inci maddesine göre mal ihracı (Türkiye’de ikamet etmeyenlere özel fatura ile yapılan bavul ticareti kapsamındaki satışlar dâhil) ve yolcu beraberi eşya ihracı (Türkiye’de ikamet etmeyenlere KDV hesaplanarak yapılan satışlar) kapsamında fatura düzenleyecek olanlar, söz konusu faturalarını e- Fatura olarak düzenlemeleri zorunludur.

GAYRİMENKUL & MOTORLU ARAÇ ALIM-SATIM VE KİRALAMA İŞİ YAPANLAR:

(Gayrimenkul ve/veya motorlu taşıt, inşa, imal, alım, satım veya kiralama işlemlerini yapanlar ile bu işlemlere aracılık faaliyetinde bulunan mükellefler)

YIL BRÜT SATIŞ HÂSILATI E-FATURA E-DEFTER
2020 – 2021 1 Milyon TL 1 TEMMUZ 2022 1 OCAK 2023
2022 500 Bin  TL 1 TEMMUZ 2023 1 OCAK 2024

ELETRONİK (İNTERNET) ORTAMDA MAL VE HİZMET SATIŞI YAPANLAR İÇİN GEÇİŞ TARİHLERİ:

(Kendilerine veya aracı hizmet sağlayıcılarına ait internet sitelerinde veya diğer her türlü elektronik ortamda mal ve hizmet satışını gerçekleştiren mükellefler.)

YIL BRÜT SATIŞ HÂSILATI E-FATURA E-DEFTER
2020 – 2021 1 Milyon TL 1 TEMMUZ 2022 1 OCAK 2023
2022 500 Bin  TL 1 TEMMUZ 2023 1 OCAK 2024

KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI VEYA BELEDİYE RUHSATLI OTELLER:

(Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Belediyelerden yatırım ve/veya işletme belgesi almak suretiyle konaklama hizmeti veren otel işletmeleri)

E-FATURA E-DEFTER
YIL VE BRÜT SATIŞ HÂSILATI SINIRLAMASI YOK SEKTÖRDEKİ TÜM MÜKELLEFLER 1 Temmuz 2022 1 Ocak 2023

SEKTÖR AYRIMI OLMAKSIZIN E- İRSALİYE’ YE GEÇİŞ TARİHLERİ:

E-Fatura uygulamasına dâhil olan mükelleflerden, yıllık satış hâsılatı;

YIL BRÜT SATIŞ HÂSILATI E-İRSALİYE
2021 10 MİLYON TL 1 TEMMUZ 2022
2022 10 MİLYON TL 1 TEMMUZ 2023

VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ (SIRA NO: 509)’NDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR TEBLİĞ (SIRA NO: 535)

Resmi Gazete Tarihi: 22/01/2022

Resmi Gazete No: 31727

MADDE 1 – 19/10/2019 tarihli ve 30923 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 509)’nin “IV.1.4. e-Fatura Uygulamasına Geçiş Zorunluluğu” başlıklı bölümünün (a) fıkrasının (1) numaralı bendi aşağıdaki şekilde ve (4) numaralı bendinde yer alan “aracıları.” ibaresi “aracıları ile kendilerine veya aracı hizmet sağlayıcılarına ait internet sitelerinde veya diğer her türlü elektronik ortamda mal veya hizmet satışını gerçekleştiren mükelleflerden, 2020 veya 2021 hesap dönemleri için 1 Milyon TL, 2022 veya müteakip hesap dönemleri için 500 Bin TL ve üzeri brüt satış hasılatı (veya satışları ile gayrisafi iş hasılatı) olanlar.” şeklinde değiştirilmiş ve aynı fıkraya aşağıdaki bentler eklenmiş, (b) fıkrasında yer alan “mükelleflerin,” ibaresi “mükellefler ile ihtiyari olarak uygulamaya dahil olan mükelleflerin, birbirlerine” şeklinde ve aynı fıkrada yer alan “düzenleyecekleri” ibaresi “düzenlemeleri ve almaları gereken” şeklinde değiştirilmiştir.

“1- Brüt satış hasılatı (veya satışları ile gayrisafi iş hasılatı);

a) 2018, 2019 veya 2020 hesap dönemleri için 5 Milyon TL,

b) 2021 hesap dönemi için 4 Milyon TL,

c) 2022 veya müteakip hesap dönemleri için 3 Milyon TL

ve üzeri olan mükellefler.”

“7- Gayrimenkul ve/veya motorlu taşıt, inşa, imal, alım, satım veya kiralama işlemlerini yapanlar ile bu işlemlere aracılık faaliyetinde bulunan mükelleflerden brüt satış hasılatı (veya satışları ile gayrisafi iş hasılatı);

a) 2020 veya 2021 hesap dönemleri için 1 Milyon TL,

b) 2022 veya müteakip hesap dönemleri için 500 Bin TL

ve üzeri olan mükellefler.

8- Kültür ve Turizm Bakanlığı ile belediyelerden yatırım ve/veya işletme belgesi almak suretiyle konaklama hizmeti veren otel işletmeleri.”

MADDE 2 – Aynı Tebliğin “IV.1.5. e-Fatura Uygulamasına Geçiş Süresi” başlıklı bölümünün birinci fıkrasının (a) bendinde yer alan “5 Milyon TL ve üzeri olan” ibaresi “Söz konusu bölümün (a) fıkrasının (1) numaralı bendi kapsamında olanlardan” şeklinde değiştirilmiş, (c) bendinde yer alan “(2020 veya müteakip hesap dönemlerinden itibaren bu paragrafta belirtilen işler ile iştigal etmek üzere işe başlayacak mükellefler ise işe başlama tarihinden itibaren 3 ay içinde)” ibaresinden sonra gelmek üzere “, kendilerine veya aracı hizmet sağlayıcılarına ait internet sitelerinde veya diğer her türlü elektronik ortamlarda mal veya hizmet satışını gerçekleştiren mükelleflerden söz konusu bölümün (a) fıkrasının (4) numaralı bendinde belirtilen brüt satış hasılatı (veya satışları ile gayrisafi iş hasılatı) şartını 2020 veya 2021 hesap dönemlerinde sağlayanlar 1/7/2022 tarihine kadar, 2022 veya müteakip hesap dönemlerinde sağlayanlar ilgili hesap dönemini izleyen yedinci ayın başına kadar” ibaresi ve aynı fıkraya aşağıdaki bentler eklenmiştir.

“e) Söz konusu bölümün (a) fıkrasının (7) numaralı bendi kapsamında olanlardan mezkûr bentte belirtilen brüt satış hasılatı (veya satışları ile gayrisafi iş hasılatı) şartını 2020 veya 2021 hesap dönemlerinde sağlayan mükellefler 1/7/2022 tarihine kadar, 2022 veya müteakip hesap dönemlerinde sağlayan mükellefler ilgili hesap dönemini izleyen yedinci ayın başına kadar başvurularını ve fiili geçiş hazırlıklarını tamamlayarak e-Fatura uygulamasına geçmek zorundadır.

f) Söz konusu bölümün (a) fıkrasının (8) numaralı bendi kapsamında olanlardan, bu Tebliğin yayım tarihi (bu tarih dâhil) itibarıyla faaliyette bulunanlar 1/7/2022 tarihine, bu Tebliğin yayım tarihinden sonra faaliyete başlayanlar ise, faaliyete başladıkları ayı izleyen dördüncü ayın başına kadar başvurularını ve fiili geçiş hazırlıklarını tamamlayarak e-Fatura uygulamasına geçmek zorundadır.”

MADDE 3 – Aynı Tebliğde yer alan “IV.2.4.2. Aracı Hizmet Sağlayıcıları, İnternet Ortamında İlan Yayınlayanlar ile İnternet Reklamcılığı Hizmet Aracılarının e-Arşiv Fatura Uygulamasına Geçiş Zorunluluğu” başlığı “IV.2.4.2. Aracı Hizmet Sağlayıcıları, İnternet Ortamında İlan Yayınlayanlar, İnternet Reklamcılığı Hizmet Aracıları ile Kendilerine veya Aracı Hizmet Sağlayıcılarına Ait İnternet Sitelerinde veya Diğer Her Türlü Elektronik Ortamlarda Mal veya Hizmet Satışını Gerçekleştirenlerin e-Arşiv Fatura Uygulamasına Geçiş Zorunluluğu” şeklinde değiştirilmiş, aynı bölümün birinci fıkrasının birinci cümlesinde yer alan “(2020 ve müteakip hesap dönemlerinden itibaren bu paragrafta belirtilen işler ile iştigal etmek üzere işe başlayacak mükelleflerin ise işe başlama tarihinden itibaren 3 ay içinde)” ibaresinden sonra gelmek üzere “, kendilerine veya aracı hizmet sağlayıcılarına ait internet sitelerinde veya diğer her türlü elektronik ortamlarda mal veya hizmet satışını gerçekleştiren mükelleflerden bu Tebliğin (IV.1.4) bölümünün (a) fıkrasının (4) numaralı bendinde belirtilen brüt satış hasılatı (veya satışları ile gayrisafi iş hasılatı) şartını 2020 veya 2021 hesap dönemlerinde sağlayanlar 1/7/2022 tarihine kadar, 2022 veya müteakip hesap dönemlerinde sağlayanlar ilgili hesap dönemini izleyen yedinci ayın başına kadar” ibaresi eklenmiş, aynı bölümün birinci fıkrasının ikinci cümlesinde yer alan “internet reklamcılığı hizmet aracıları ile internet ortamında ilan yayınlayanlar” ibaresi “internet ortamında ilan yayınlayanlar, internet reklamcılığı hizmet aracıları ile kendilerine veya aracı hizmet sağlayıcılarına ait internet sitelerinde veya diğer her türlü elektronik ortamlarda mal veya hizmet satışını gerçekleştirenler” şeklinde değiştirilmiştir.

MADDE 4 – Aynı Tebliğin “IV.2.4.3. e-Arşiv Fatura Olarak Düzenlenme Zorunluluğu Getirilen Diğer Faturalar” başlıklı bölümünün birinci fıkrasında yer alan “30 Bin TL’yi (vergi mükelleflerine düzenlenenler açısından vergiler dahil toplam tutarı 5 Bin TL’yi)” ibaresi “5 Bin TL’yi (vergi mükelleflerine düzenlenenler açısından Kanunun 232 nci maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen, işlemin gerçekleştiği yıla ait, fatura düzenleme zorunluluğuna ilişkin tutarı)” şeklinde değiştirilmiştir.

MADDE 5 – Aynı Tebliğin “IV.2.4.5. Elektronik Ticaret Kapsamında Düzenlenen e-Arşiv Faturalara İlişkin Usul ve Esaslar” başlıklı bölümünün birinci fıkrasının ikinci cümlesi “Söz konusu satışlarda; sevk irsaliyesi ya da e-İrsaliyenin bir örneğinin (veya format ve standardı Başkanlıkça belirlenen ve bu satışa ilişkin olarak düzenlenen e-İrsaliyenin elektronik ortamda sorgulanmasına, görüntülenmesine, doğrulanmasına imkan veren bilgileri barındıran özel kodlu belgenin kağıt çıktısının), sevk irsaliyesi yerine geçen e-Arşiv Faturanın kağıt çıktısının ya da ÖKC fatura bilgi fişinin sevk edilen malın yanında bulunması gerekmektedir.” şeklinde ve aynı bölümün dördüncü fıkrasının ikinci cümlesi “Söz konusu satışlarda; sevk irsaliyesi ya da e-İrsaliyenin bir örneğinin (veya format ve standardı Başkanlıkça belirlenen ve bu satışa ilişkin olarak düzenlenen e-İrsaliyenin elektronik ortamda sorgulanmasına, görüntülenmesine, doğrulanmasına imkân veren bilgileri barındıran özel kodlu belgenin kağıt çıktısının), sevk irsaliyesi yerine geçen e-Faturanın kağıt çıktısının ya da ÖKC fatura bilgi fişinin sevk edilen malın yanında bulundurulması gerekmektedir.” şeklinde değiştirilmiştir.

MADDE 6 – Aynı Tebliğin “IV.3.5. e-İrsaliye Uygulamasına Geçiş Zorunluluğu” başlıklı bölümünün birinci fıkrasının (5) numaralı bendinde yer alan “e-Fatura uygulamasına kayıtlı olan mükelleflerden demir” ibaresi “Demir” ve “mükellefler.” ibaresi “mükellefler (ticari kazançları basit usulde tespit edilenler hariç).” şeklinde, (7) numaralı bendi ise aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“7- e-Fatura uygulamasına kayıtlı olan ve brüt satış hasılatı (veya satışları ile gayrisafi iş hasılatı);

a) 2018, 2019 veya 2020 hesap dönemlerinde 25 Milyon TL,

b) 2021 veya müteakip hesap dönemlerinde 10 Milyon TL

ve üzeri olan mükellefler.”

MADDE 7 – Aynı Tebliğin “IV.3.6. e-İrsaliye Uygulamasına Geçiş Süresi” başlıklı bölümünün ikinci fıkrasında yer alan “demir, çelik ürünlerinin imal, ithal veya ihracını gerçekleştirenler,” ibaresi “demir ve çelik ile demir veya çelikten ürünlerin imal, ithal veya ihracını gerçekleştirenler (ticari kazançları basit usulde tespit edilenler hariç),” şeklinde, aynı fıkrada yer alan “ilgili hesap dönemi brüt satış hasılatı (veya satışları ile gayrisafi iş hasılatı) 25 Milyon TL” ibaresi “brüt satış hasılatı (veya satışları ile gayrisafi iş hasılatı) 2018, 2019 veya 2020 hesap dönemlerinde 25 Milyon TL, 2021 veya müteakip hesap dönemlerinde 10 Milyon TL” şeklinde değiştirilmiştir.

MADDE 8 – Aynı Tebliğin “IV.10.1. Genel Olarak” başlıklı bölümünün birinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiş ve mevcut ikinci fıkra aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“Bu uygulama, birinci fıkrada belirtilen mükelleflerden, aynı zamanda ilgili mevzuat dahilinde kıymetli maden alım/satım yapma yetkisi de bulunanlar bakımından, döviz ve kıymetli maden alım/satım işlemlerinde 385 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği kapsamında tek belge olarak düzenlenebilen “Döviz ve Kıymetli Maden Alım Belgesi” ile “Döviz ve Kıymetli Maden Satım Belgesi”ni de kapsamaktadır.”

“Bu Tebliğde düzenlenen e-Döviz Alım/Satım Belgesi ile e-Döviz ve Kıymetli Maden Alım/Satım Belgesi, yeni belge türleri olmayıp, kâğıt ortamdaki “Döviz Alım/Satım” ve birinci fıkradaki mükellefler tarafından düzenlenen “Döviz ve Kıymetli Maden Alım/Satım” belgeleri ile aynı hukuki niteliklere sahiptir.”

MADDE 9 – Aynı Tebliğin “V.5.6. e-Gider Pusulasının Düzenlenmesi ve Teslimi” başlıklı bölümünün birinci fıkrasında yer alan “belgeyi düzenleyen ve muhatabı tarafından ıslak imza imzalanması ve düzenleyen tarafından kâğıt ortamda da muhafaza ve ibraz edilmesi, muhatabına ise elektronik veya kâğıt ortamda iletilmesi gerekmektedir.” ibaresi “muhatabı tarafından ıslak imza ile imzalanması, elektronik imzalı belgenin muhatabına talebi doğrultusunda elektronik veya kağıt örneğinin iletilmesi ve elektronik imzalı belge ile birlikte ıslak imzalı örneğinin düzenleyen tarafından kâğıt ortamda da muhafaza ve ibraz edilmesi gerekmektedir.” şeklinde değiştirilmiş ve aynı fıkranın ikinci cümlesi yürürlükten kaldırılmıştır.

MADDE 10 – Bu Tebliğin;

a) 4 üncü maddesi 1/3/2022 tarihinden itibaren gerçekleştirilen teslim ve hizmetlere uygulanmak üzere 1/3/2022 tarihinde,

b) Diğer maddeleri yayımı tarihinde,

yürürlüğe girer.

MADDE 11 – Bu Tebliğ hükümlerini Hazine ve Maliye Bakanı yürütür.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/2022-cirosu-10-milyon-tl-uzerinde-olanlar-mal-alip-satmasa-bile-e-irsaliyeye-gecmek-zorunda-midir/feed/ 0
Serbest avukatlık yapan kişi arabuluculuk da yapabilir mi? https://www.muhasebenews.com/serbest-avukatlik-yapan-kisi-arabuluculuk-da-yapabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/serbest-avukatlik-yapan-kisi-arabuluculuk-da-yapabilir-mi/#respond Sat, 06 May 2023 01:09:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=142374 Avukatlık faaliyeti yapan müşterimiz arabuluculuk faaliyetine de başlamak istemektedir. Burada vergi dairesine bilgi verip ondan hem avukat hem arabuluculuk yapabilir mi?

Avukatın mükellefiyeti var ise bunun özellik ile bildirilmesi gerekmez. Serbest meslek faaliyetinin çeşidi için özel bir bildirim yapılmaz.


Stajyer avukatın arabuluculuk faaliyetinin vergilendirilmesi


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/serbest-avukatlik-yapan-kisi-arabuluculuk-da-yapabilir-mi/feed/ 0
Fason mobilya üretiminde KDV oranı nedir? https://www.muhasebenews.com/fason-mobilya-uretiminde-kdv-orani-nedir/ https://www.muhasebenews.com/fason-mobilya-uretiminde-kdv-orani-nedir/#respond Fri, 31 Mar 2023 06:16:23 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=140967 1- İnşaat firmalarına yada nihai tüketiciye ilk madde ve malzemesi müşterimiz tarafından alınarak yapılan mobilya ürünlerinin satışında KDV oranı bakımından farklılık var mıdır? %8-%18 ?

2- ahşap vestiyer satışının KDV oranı %8 midir %18 midir ?

3-kapı satışının KDV oranı %18 midir ?

4-listeye baktığımda 9403.60-diğer ahşap türden ahşap mobilyalara hangi ürünler girer ? vestiyer bu %8 lik grupta mıdır?

1) Yapılan işlem işçilik teslimi olup, %18 KDV uygulanır.

2-3) Aşağıdaki linkteki mobilya teslimleri için %8 KDV oranı uygulanır.

Listede tanımlanmayan mobilyalara % 18 kdv oranı uygulanır.

https://www.ismmmo.org.tr/dosya/1292/Mevzuat-Dosya/MOBILYA-KDV-ORAN.pdf


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/fason-mobilya-uretiminde-kdv-orani-nedir/feed/ 0
Serbest meslek erbabının iş yeri olarak kullanmak amacıyla aldığı prefabrik prefabrik konutun KDV’si indirim konusu yapılabilir mi? https://www.muhasebenews.com/serbest-meslek-erbabinin-is-yeri-olarak-kullanmak-amaciyla-aldigi-prefabrik-prefabrik-konutun-kdvsi-indirim-konusu-yapilabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/serbest-meslek-erbabinin-is-yeri-olarak-kullanmak-amaciyla-aldigi-prefabrik-prefabrik-konutun-kdvsi-indirim-konusu-yapilabilir-mi/#respond Mon, 20 Mar 2023 05:00:16 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=140232 Serbest meslek kazancı elde eden müşterimiz işyeri şeklinde kullanacağı bir prefabrik konut almıştır. %8 KDV’li alınan bu konutun KDV’si indirim konusu yapılabilir mi?

Serbest meslek erbaplarının mesleki giderleri GVK 68. maddesinde sayılmıştır .Söz konusu maddede prefabrik konut tanımı yapılmadığı için bu alış için ödenen KDV nin indirilemeyeceği görüşündeyiz.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/serbest-meslek-erbabinin-is-yeri-olarak-kullanmak-amaciyla-aldigi-prefabrik-prefabrik-konutun-kdvsi-indirim-konusu-yapilabilir-mi/feed/ 0
Home ofis kira bedeli gider yazılabilir mi? https://www.muhasebenews.com/home-ofis-kira-bedeli-gider-yazilabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/home-ofis-kira-bedeli-gider-yazilabilir-mi/#respond Tue, 07 Feb 2023 02:13:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=138094

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

MÜKELLEF HİZMETLERİ GELİR VERGİLERİ GRUP MÜDÜRLÜĞÜ

Sayı

:

.4.35.16.01-176300-115

29/11/2010

Konu

:

İkametgah olarak kullanılan konutun aynı zamanda işyeri olarak kullanılması durumunda kira giderinin kurum kazancının tespitinde gider olarak indirilmesi ve tevkifatı hakkında

İlgide  kayıtlı özelge talep formunuzda; şirket ortaklarının ikametgah olarak kullandıkları konutun yarısının iş yeri (yazıhane-homeofis) olarak kullanıldığı belirtilmiş olup, söz konusu konuta ait kira ödemesinin yarısının şirketin gideri olarak kabul edilip edilemeyeceği ile kira stopajının ödenen kira bedelinin yarısı üzerinden hesaplanıp hesaplanamayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

Bilindiği üzere, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı  maddesinde, safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.

Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinde ise; safi kazancın tespit edilmesi sırasında indirilecek giderler sayılmış olup, maddenin (1) numaralı bendi ile ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin safi kazancın tespitinde indirim konusu yapılacağı hükme bağlanmıştır. Ayrıca,  ticari kazancın tespitinde tahakkuk esası geçerli olup, bir giderin safı kazancın tespitinde indirim konusu yapılabilmesi için mahiyet ve tutar itibariyle kesinleşmiş olması, kazancın elde edilmesi ve idamesi arasında bir illiyet bağının bulunması, kazancın elde edilmesine yönelik olması, bu giderlerin tevsik edici belgelere dayanması ve yasal kayıtlarda izlenmesi, karşılığında gayri maddi bir kıymet iktisap edilmemiş olması ve maliyete dahil edilecek giderlerden olmaması gerekir.

Anılan bent hükmü uyarınca, yapılan genel giderlerin indirim konusu yapılabilmesi için, söz konusu giderlerle kazancın elde edilmesi ve idamesi arasında doğrudan ve açık bir illiyet bağının bulunması gerekmekte olup, bu mahiyette olmayan giderlerin ticari kazancın tespitinde indirim konusu yapılabilmesi mümkün değildir.

Diğer taraftan, Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında vergi kesintisi yapmaya mecbur olanlar sayılmış olup, aynı maddenin (5/a) bendinde 70 inci maddede yazılı mal ve hakların kiralanması karşılığı yapılan ödemelerden, gelir vergisi kesintisi yapılacağı hükme bağlanmıştır.

Konu ile ilgili olarak 128 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin X-a. Bölümünde “…Aynı zamanda hem işyeri hem ikametgah olarak kiralanan gayrimenkuller vergi mevzuatımız açısından işyeri olarak kabul edildiğinden bu gayrimenkuller için ödenecek kiraların tamamı üzerinden tevkifat yapılacaktır…” açıklamaları bulunmaktadır.

Öte yandan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 156 ncı maddesinde işyeri: “Ticari, sınai, zirai ve mesleki faaliyette işyeri; mağaza, yazıhane, idarehane, muayenehane, imalathane, şube, depo, otel, kahvehane, eğlence ve spor yerleri, tarla, bağ, bahçe, çiftlik, hayvancılık tesisleri, dalyan ve voli mahalleri, madenler, taş ocakları, inşaat şantiyeleri, vapur büfeleri gibi ticari, sınai veya mesleki bir faaliyetin icrasına tahsis edilen veya bu faaliyetlerde kullanılan yerdir.” şeklinde açıklanmıştır.

Bu nedenle, hem işyeri hem de ikametgah olarak kullanılan yere ait kira giderinin, söz konusu giderin kurum kazancının elde edilmesiyle doğrudan ve açık illiyet bağının bulunması, faaliyette bulunulan işe ait olduğunun ve işle ilgili olarak kullanıldığının ispat edilmesi şartıyla, işle ilgili gerçek gider tutarı dikkate alınarak,  kurum kazancının tespitinde gider olarak indirilebilecektir.

Diğer taraftan, söz konusu gayrimenkul için ödenen net kira bedelinden brüte gidilerek,  ödenecek brüt kira bedelinin tamamı üzerinden vergi kesintisi yapılması gerekmektedir.


Kaynak: GİB, İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/home-ofis-kira-bedeli-gider-yazilabilir-mi/feed/ 0
Haftalık veya aylık olarak kiraya verilen gayrimenkulün vergilendirilmesi nasıl olacaktır? https://www.muhasebenews.com/haftalik-veya-aylik-olarak-kiraya-verilen-gayrimenkulun-vergilendirilmesi-nasil-olacaktir/ https://www.muhasebenews.com/haftalik-veya-aylik-olarak-kiraya-verilen-gayrimenkulun-vergilendirilmesi-nasil-olacaktir/#comments Fri, 25 Nov 2022 08:16:51 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=134851 Sahibi olduğu daireleri kısa sureli (günlük/haftalık) ve sürekli kiralayarak gelir elde etmeyi planlayan gerçek kişi müşterimiz ile bu amaç için kuracağı sermaye şirketi arasında ilgili daireler için herhangi bir sözleşme yapmak mı gerekir yoksa daireleri şirket adına tescil ettirmek mı gerekir?

Gayrimenkulü şirkete kiraya verebilir veya Gayrimenkulü şirkete satabilir. Tercih müşterinindir.


İLİNTİLİ İÇERİK 

Haftalık veya aylık olarak kiraya verilen gayrimenkulün vergilendirilmesi

T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
Balıkesir Vergi Dairesi Başkanlığı
(Gelir Kanunları Grup Müdürlüğü)

Sayı

:

46480499-120.01.01[2018/1661]-E.63499

08.09.2020

Konu

:

Haftalık veya aylık olarak kiraya verilen gayrimenkulün vergilendirilmesi

İlgi

:

13/06/2018 tarihli özelge talep formunuz.

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, basit usulde kayıtlı mükellef olduğunuz, kendinize ait dairenizi yaz aylarında beş günden az olmamak üzere haftalık, on günlük veya otuz günlük kiraya verdiğiniz, söz konusu faaliyetinizden elde edilen gelirin gayrimenkul sermaye iradı olarak değil de basit usulde ticari kazanç olarak değerlendirildiği, kira tahsilatlarını PTT veya banka aracılığıyla tahsil ettiğiniz, konaklama yapan müşterilerinizi kolluk güçlerine bildirdiğiniz belirtilerek, bunun dışında herhangi bir belge düzenlemeniz gerekip gerekmediği ile başka bir işlem yapıp yapmayacağınız konusunda görüş talep edilmektedir.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinde, “Her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançlar ticari kazançtır.” hükmüne yer verilmiş olup, aynı Kanunun 70 inci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde, binaların sahipleri, mutasarrıfları, zilyetleri, irtifak ve intifa hakkı sahipleri veya kiracıları tarafından kiraya verilmesinden elde edilen gelirlerin gayrimenkul sermaye iradı olduğu belirtilmiştir.

Anılan Kanunun gayrimenkul sermaye iradına ilişkin hükümleri uyarınca, binaların kısmen veya tamamen ya da boş veya dayalı döşeli şekilde kiraya verilmesinden elde edilen gelirin gayrimenkul sermaye iradı olarak kabul edilmektedir. Günümüzde de konut olarak kullanılan binalar kiraya verilirken oda ve diğer müştemilatı ile birlikte tamamen kiracının kullanımına terk edilebilmekte olup, bu tür kullanımlar Borçlar Kanununda düzenlenen adi kiralama kapsamına girmektedir. Dolayısıyla bu tip kiralamadan elde edilen gelir gayrimenkul sermaye iradı olarak vergiye tabi tutulmaktadır.

Ancak, gayrimenkullerin uzun süreli kiralanması suretiyle elde edilecek gelirden daha fazla gelir elde edilmesi amacıyla, günlük veya haftalık olarak, süreklilik arz eden bir şekilde farklı kişilerin kullanımına hazır halde bulundurulması, kalacak kişilere konutun teslimi ve kalma sürelerinin sonunda konutun teslim alınması ve yeniden kullanıma hazır hale getirilmesi bir organizasyonu gerektirmektedir. Ayrıca, söz konusu konutun belirli bir bedel karşılığı olmak üzere günlük ya da haftalık olarak kullanıma sunulmasında bir kira akdinden söz edilmesi mümkün olmadığından bu faaliyetin ticari faaliyet olarak değerlendirilmesi gerekmektedir.

Diğer taraftan, aynı Kanunun 46 ncı maddesinde, 47 ve 48 inci maddelerde yazılı şartları topluca haiz olanların ticari kazançlarının basit usulde tespit olunacağı belirtilmiş, anılan maddelerde ise basit usule tabi olmanın genel ve özel şartları açıklanmıştır. Kanunun 51 inci maddesinde de basit usulün hududu gösterilmiş olup, söz konusu maddenin verdiği yetkiye dayanılarak çıkartılan 12/01/1995 tarih ve 95/6430 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Büyükşehir belediyesi olan illerin (Erzurum, Diyarbakır, Sakarya ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu ile Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisine alınan yerlerden, yeni bağlanan mahallelerle birlikte 2000 yılı genel nüfus sayımındaki nüfusu 30.000’den az olan yerler ile 12/11/2012 tarihli ve 6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun kapsamında büyükşehir belediyesi kurulan ve büyükşehir belediyesi sınırları içerisine alınan yerler hariç) mücavir alan sınırları dahil olmak üzere büyükşehir belediye sınırları dahilinde eğlence ve istirahat yerlerini işletenler, 01/01/1995 tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirme kapsamına alınmıştır.

Konu ile ilgili olarak yayımlanan 183 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin “5 f” bölümünde; “Götürü usule tabi olan mükelleflerden her türlü eğlence ve istirahat yerlerini işletenler, 01.05.1995 tarihinden itibaren gerçek usule vergilendirileceklerdir.

Eğlence ve istirahat yerlerinden, çay ve kır bahçesi, çayhane, kahvehane, kıraathane, bezik, briç, bilardo, pingpong, masa futbolu, tenis, minyatür golf ve benzeri spor yerleri ile kaplıca, hamam, otel, motel, pansiyon ve dansing, düğün salonu, sinema, atlı karınca, dönme dolap gibi yerler anlaşılacaktır.

 ..” açıklamalarına yer verilmiştir.

Ayrıca, 10/08/2005 tarih ve 25902 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmeliğin 4 üncü maddesinin (g) bendinde, “Umuma açık istirahat ve eğlence yeri: Kişilerin tek tek veya toplu olarak eğlenmesi veya konaklaması için açılan otel, motel, pansiyon, kamping ve benzeri konaklama yerleri; gazino, pavyon, meyhane, bar, birahane, içkili lokanta, taverna ve benzeri içkili yerler; sinema, kahvehane ve kıraathaneler; kumar ve kazanç kastı olmamak şartıyla adı ne olursa olsun bilgi ve maharet artırıcı veya zeka geliştirici nitelikteki elektronik oyun alet ve makinelerinin, video ve televizyon oyunlarının içerisinde bulunduğu elektronik oyun yerleri; internet salonları, lunaparklar, sirkler ve benzeri yerleri” ifade ettiği açıklanmıştır.

Ticari kazanç kapsamında günübirlik konut kiralama faaliyetinde bulunduğu tespit edilen mükelleflerin, bu faaliyetlerinin müşteriye sunulan hizmetler ve mahiyet itibariyle otel, motel, pansiyon işletmeciliğinden bir farkının olmadığı, dolayısıyla, 95/6430 sayılı Bakanlar Kurulu Kararında belirtilen eğlence ve istirahat yerleri işletmeciliği kapsamında olduğu kabul edilmektedir.

Diğer taraftan, 12.01.1995 tarih ve 95/6430 sayılı Bakanlar Kurulu Kararında 2/7/2013 tarihli ve 2013/5080 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yapılan değişiklik sonucu, 12/11/2012 tarihli ve 6360 sayılı Kanun ile büyükşehir belediyesi kurulan ve büyükşehir belediyesi sınırları içerisine alınan yerler 95/6430 sayılı kararname kapsamı dışına çıkartıldığından, bu yerlerde 95/6430 sayılı kararnamede sayılan iş grupları itibariyle faaliyette bulunan mükelleflerin, genel ve özel şartları topluca taşımaları ve 51 inci maddede belirtilen faaliyetlerde bulunmamaları halinde basit usulde vergilendirilmeleri mümkün bulunmaktadır.

Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, Balıkesir Ayvalık ilçesinde, haftalık, on günlük veya otuz günlük konut kiralama faaliyetiniz istirahat yeri işletilmesi kapsamında olduğundan, bu ticari faaliyetiniz nedeniyle Gelir Vergisi Kanununun 47 ve 48 inci maddelerinde belirtilen basit usule tabi olmanın genel ve özel şartlarını topluca taşımanız ve aynı Kanunun 51 inci maddesinde belirtilen faaliyetlerde bulunmamanız şartıyla basit usulde vergilendirilmeniz mümkün bulunmaktadır.

Ayrıca, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun “Faturanın tarifi” başlıklı 229 uncu maddesinde, fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika olarak tanımlanmış, 231/5 inci maddesinde ise faturanın mal teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenleneceği, bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturaların hiç düzenlenmemiş sayılacağı hükme bağlanmış olup, kira gelirleri karşılığında kiralama hizmetinin ifa edildiği tarihten itibaren yedi gün içerisinde fatura düzenlenmesi gerektiği tabiidir.

Aynı Kanunun 240 ıncı maddesinde, kazancı basit usulde tespit edilenler de dahil olmak üzere otel, motel ve pansiyon gibi konaklama yerlerinin, odaları, bölmeler ve yatak planlarına uygun olarak müteselsil seri ve sıra numaralı günlük müşteri listeleri düzenleyeceği hükmüne yer verilmiştir.

Buna göre, günlük olarak kiralama işlemine konu edilen konutunuz ticari faaliyet çerçevesinde konaklama yeri olarak kabul edileceğinden, müşterilerinizin, Vergi Usul Kanununun 240/C maddesindeki bilgileri içerecek şekilde düzenlenecek günlük müşteri listesine kaydedilmesi zorunluluğu bulunmaktadır.


Bir mükellefim mobilyalı evini Airbnb üzerinden kısa süreli olarak kiraya verecek. Ticari faaliyet olduğu için şahıs firması açacağız.
1-Kiraya verdiği gayrimenkullü aktife almak zorunda mı?
Eğer zorunda ise;
2-Firmayı kapattığımızda bu gayrimenkullü kendine fatura etmeli mi?

Aktife almaya gerek yok. Elde edilen kazanç Ticari kazanç olarak beyan edilir.


Airbnb üzerinden ev kiralama işi yapan mükelleflerin vergisel yükümlülükleri nasıl olmalıdır?

Gerçek usulde GV Ticari kazanç mükellefiyeti açacak. Defter Beyan Sisteminden işletme defteri tutacak. Fatura düzenleyecek. Tüm yasal vergi beyannamelerini ve iştigal konusu ile ilgili diğer beyanname ve bildirimleri verecek.

Özetle yapılan iş ticari faaliyet kapsamındadır. Diğer mükellefler ile bir farklılığı yoktur.


Kaynak: GİB, İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/haftalik-veya-aylik-olarak-kiraya-verilen-gayrimenkulun-vergilendirilmesi-nasil-olacaktir/feed/ 2
Özel finans kurumunun KDV mükellefiyetinin olmaması sebebiyle satış iadesi olarak düzenlediği dekont BA formunda bildirilecek mi? https://www.muhasebenews.com/ozel-finans-kurumunun-kdv-mukellefiyetinin-olmamasi-sebebiyle-satis-iadesi-olarak-duzenledigi-dekont-ba-formunda-bildirilecek-mi/ https://www.muhasebenews.com/ozel-finans-kurumunun-kdv-mukellefiyetinin-olmamasi-sebebiyle-satis-iadesi-olarak-duzenledigi-dekont-ba-formunda-bildirilecek-mi/#respond Wed, 05 Oct 2022 22:42:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=132556 Özel finans kurumu müşterimiz KDV mükellefiyetinin olmaması sebebiyle satış iadesi olarak firmamıza dekont düzenlemiştir. Düzenlenen dekontun BA formunda bildirilmesi gerekir mi?

BA formuna yazılmalıdır.


Bir sigorta şirketine firmamızın aracını sigorta yaptırdım. Sigorta poliçesini Ba bildirim formunda bildirecek miyim?

396 Sıra No.lu VUK Genel Tebliğinin (1.2.1.) numaralı bölümünde yer alan “Bildirim mecburiyeti bulunan mükelleflerce, belirlenen hadler çerçevesinde yapılan her türlü mal ve/veya hizmet alış ve satışları, bunlara ilişkin belgenin türüne (Fatura, irsaliyeli fatura, serbest meslek makbuzu, müstahsil makbuzu, gider pusulası, akaryakıt pompalarına bağlı ödeme kaydedici cihaz fişi, sigorta komisyon gider belgesi ve yolcu bileti gibi) bakılmaksızın Ba-Bs bildirim formlarına dahil edilecektir” açıklaması uyarınca sigorta hizmeti alanların poliçe bilgilerini Ba bildirim formuna dahil etmeleri gerekmektedir.

Ba-Bs bildirim formlarının verilme süresinin son gününün resmi tatile rastlaması halinde, bildirimlerin verilmesine ilişkin süreler nasıl hesaplanır?

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 18 inci maddesi uyarınca, resmi tatil günleri süreye dahil olmakla birlikte, sürenin son günü resmi tatile rastlarsa tatili takibeden ilk iş gününün tatil saatinde biter. Bu bağlamda; bildirim formlarının verilme süresinin son günü resmi tatile rastlarsa, bildirimlerin tatili takibeden ilk iş günü saat 24:00’ten önce gönderilmesi gerekmektedir. Diğer taraftan aynı Kanunun mükerrer 355 inci maddesine göre kesilmesi gereken özel usulsüzlük cezasına ilişkin süre hesabında (bildirimlerin kanuni süresinden sonraki 3 gün içinde verilmesi veya düzeltme bildiriminin kanuni süresinden sonra verilmesi hallerinde) bildirimlerin verilmesi gereken son gün dikkate alınır.

Örneğin; 2017/Ağustos dönemine ait bildirim formlarının 1/9/2017 tarihinden itibaren en geç 30/9/2017 tarihi akşamı saat 24:00’e kadar verilmesi gerekmektedir. Ancak, son gün resmi tatile (Cumartesi) rastladığından, bildirim formlarının verilme süresi, tatili takip eden ilk iş günü olan 2/10/2017 tarihi (Pazartesi) akşamı saat 24:00’e kadar uzamaktadır.

Ancak, 3 günlük 1/10 oranında cezalı bildirim, 10 günlük cezasız düzeltme ile 15 günlük 1/5 oranında cezalı düzeltme bildirimi verme tarihleri hesaplanırken, 2/10/2017 tarihi değil, 30/9/2017 tarihi esas alınacaktır.

Ba-Bs formlarını bildirim süresinden 3 gün sonra verdim. Ceza uygulanacak mı? 3 gün sonra verdiğim için cezaya indirim uygulanır mı?

Bildirim formlarını süresinde vermeyen mükellefler hakkında Vergi Usul Kanununun mükerrer 355. maddesi hükmü uyarınca özel usulsüzlük cezası kesilir. Ancak, elektronik ortamda verilmesi gereken bildirim formlarını belirlenen sürelerin sonundan itibaren 3 gün içinde veren mükellefler hakkında ilgili hüküm uyarınca ceza miktarı 1/10 oranında uygulanır. Bu durumda kesilecek ceza için söz konusu Kanunun 376. maddesine göre indirim de talep edilebilir.

Yazar kasa fişlerini Ba bildirim formunda bildirecek miyim ?

Bir aylık dönem içinde aynı kişi veya kurumdan alınan yazar kasa fişlerinin toplamının Tebliğ ile belirlenen haddi aşması halinde Ba bildirimine dâhil edilmesi gerekmektedir.

İşyerimiz için ödediğimiz kirayı Ba formunda bildirecek miyiz?

396 Sıra No.lu VUK Genel Tebliğinin (1.2.1.) numaralı bölümüne göre işyeri kira bedelinin Ba bildirimine dahil edilmesi gerekmektedir. Aynı Tebliğin (1.2.2.) numaralı bölümünde “Belgelerde gelir vergisi tevkifatına da yer verilen hallerde tevkifattan önceki brüt tutarlar dikkate alınacaktır” ifadesi yer almaktadır. Buna göre belgede gelir vergisi tevkifatına da yer verilmesi halinde kesintiden önceki brüt tutarın bildirilmesi gerekmektedir.

Yabancı bir şahsa Türkiye’de mal sattık. Vergi kimlik numarası bulunmamaktadır. Bu satışı nasıl bildireceğiz?

Şahsın yabancı uyruklu olması nedeniyle, T.C kimlik numarası ve vergi kimlik numarası alanları boş bırakılarak ad-soyad/unvan bilgileri yazılıp, ülkesi alanına Türkiye seçilerek bildirilmesi gerekmektedir.

2014/06 dönemine ait Ba formuna düzeltme yapmak istiyorum. Vergi dairem 2015 Ocak ayında değişti. Düzeltme yaparken hangi vergi dairesini seçmeliyim?

Vergi dairesi değişen mükelleflerin, düzeltme yaparken en son bağlı bulundukları vergi dairesini seçmeleri gerekmektedir. Dolayısıyla şu anda bağlı bulunduğunuz vergi dairesini seçerek düzeltme işlemini yapmanız gerekmektedir.

Türkiye’de merkezi ve serbest bölgede şubesi olan bir mükellefin hem merkezinden hem de serbest bölgede bulunan şubesinden mal aldık. Bu mal alımını Ba formunda ne şekilde bildireceğiz?

Türkiye’de bulunan merkezden yapılan alımların, Türkiye’nin kodu seçilerek bir satıra yazılması, ayrı bir satıra da serbest bölgenin kodu seçilerek serbest bölgedeki şubeden yapılan alımların yazılması gerekmektedir. Alış yapılan mükellefin vergi kimlik numarası ve unvan bilgileri her iki satıra da yazılmalıdır.

Satış yaptığımız firmanın vergi kimlik numarasını sehven hatalı yazdık, sadece vergi kimlik numarasını düzelteceğiz. Bu düzeltme için ceza kesilecek mi?

Düzeltme işlemlerinin, bildirimlerin verilme süresi içinde veya bildirimlerin verilme süresinin sonundan itibaren 10 gün içinde yapılması halinde özel usulsüzlük cezası kesilmez, takip eden 15 gün içinde yapılması halinde ise kesilmesi gereken özel usulsüzlük cezası 1/5 oranında uygulanır. Bu süre de dolduktan sonra yapılan düzeltmelere ise özel usulsüzlük cezası tam olarak uygulanır.

Sigorta şirketi olarak faaliyetimizi sürdürmekteyiz. Poliçe ve dekont bilgilerimizi B-trans yolu ile Başkanlığınıza bildiriyoruz. Başka herhangi bir satışımız bulunmamaktadır. Bs formu verme zorunluluğumuz var mı?

396 Sıra No.lu VUK Genel Tebliğinin (1.) ve (3.2.4.) numaralı bölümleri gereğince bilanço esasına göre defter tutan ve kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunan bütün mükelleflerin, belirlenen haddi aşan herhangi bir alım satımı olmasa dahi Ba-Bs formlarını vermeleri gerekmektedir.

Şubat ayının 7’sinde nev’i değiştirerek limited şirketten anonim şirkete döndük. Şubat ayına ait Ba-Bs formlarımızı limited şirket adına mı anonim şirket adına mı vermeliyiz?

396 Sıra No.lu VUK Genel Tebliğinin (2.2.5.) numaralı bölümüne göre Şubat dönemi için, devrin gerçekleştiği tarihe kadar olan Ba-Bs bildirim formlarının limited şirket adına, devrin gerçekleştiği tarihten ay sonuna kadar olan Ba-Bs bildirim formlarının ise anonim şirket adına, takip eden ayın sonuna kadar verilmesi gerekmektedir.

523 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde, Vergi Usul Kanunu kapsamında elektronik belge olarak düzenlenen belgelerin, 2021 yılının Temmuz ayına ilişkin dönemden itibaren Form Ba ve Form Bs bildirimlerine dâhil edilmeyeceği yönünde düzenleme yapılmıştır. Buna göre, elektronik belge olarak düzenlenen belgelerin Form Ba ve Form Bs bildirimlerine dâhil edilmesi durumunda cezai bir işlemle karşılaşır mıyım?

396 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin “4- CEZAİ UYGULAMA” başlıklı bölümünün 4.1. numaralı bendinde yer alan, “Bildirim formlarını bu Tebliğde belirlenen süreler içinde vermeyen, eksik veya yanıltıcı bildirimde bulunan mükellefler hakkında 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 355 inci maddesi hükmü uyarınca cezai işlem uygulanacaktır.” hükmü gereği işlem yapılacaktır.


25 Ocak 2021 PAZARTESİ Resmî Gazete Sayı : 31375
TEBLİĞ

Hazine ve Maliye Bakanlığı (Gelir İdaresi Başkanlığı)’ndan:

VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ (SIRA NO: 396)’NDE 

DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR TEBLİĞ

(SIRA NO: 523)

MADDE 1 – 4/2/2010 tarihli ve 27483 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 396)’nin “1-KAPSAM” başlıklı bölümünün 1.1.7. numaralı bendinden sonra gelmek üzere aşağıda yer alan 1.1.8. numaralı bent eklenmiştir.

“1.1.8. Vergi Usul Kanunu kapsamında elektronik belge olarak düzenlenen belgeler, 2021 yılının Temmuz ayına ilişkin dönemden itibaren Form Ba ve Form Bs bildirimlerine dâhil edilmeyecektir.”

MADDE 2 – Aynı Tebliğin “1.2. Bildirime Konu Alış/Satışlar ve Hadler” başlıklı bölümünün 1.2.2. numaralı bendinin ilk paragrafından sonra gelmek üzere aşağıda yer alan paragraflar eklenmiştir.

“Bir kişi veya kurumdan yapılan mal ve/veya hizmet alış tutarları ile bir kişi veya kuruma yapılan mal ve/veya hizmet satış tutarlarına ilişkin 5.000 TL tutarındaki haddin belirlenmesinde, elektronik olarak ve kâğıt ortamında düzenlenen tüm belgelerin birlikte değerlendirilmesi gerekmektedir. Söz konusu haddin aşılması halinde sadece kâğıt ortamında düzenlenen belgeler bildirimlere dâhil edilecektir.

Örnek 1. Form Ba ve Form Bs bildirimi verme yükümlülüğü bulunan A işletmesine 2021/Kasım dönemi içerisinde, B firması tarafından KDV hariç 4.800 TL tutarında e-Arşiv Fatura ve her biri 150 TL tutarında 2 adet kâğıt ortamında fatura düzenlenmiştir. Söz konusu mükellefe, aynı ay içerisinde B firmasınca düzenlenen belge tutarı toplamı KDV hariç (4.800+150+150) 5.100 TL olduğundan, A işletmesi B firmasından yaptığı alımlara ilişkin olarak 2021/Kasım dönemi Form Ba bildiriminde sadece kâğıt ortamında düzenlenen 2 adet belgeyi, KDV hariç toplam 300 TL olarak bildirecektir.

Diğer taraftan, B firması A işletmesine yaptığı satışlara ilişkin olarak 2021/Kasım dönemi Form Bsbildiriminde elektronik ortamda oluşturduğu belgeyi dikkate almayacak, elektronik ortamda ve kâğıt ortamında düzenlenen belgelerin KDV hariç toplam tutarlarının 5.000 TL’yi geçmesi nedeniyle, sadece kâğıt ortamında düzenlediği 2 adet belgeyi, KDV hariç toplam 300 TL olarak bildirecektir.”

MADDE 3 – Aynı Tebliğin “3-BİLDİRİMLERİN VERİLME ŞEKLİ VE DOLDURULMASI”  başlıklı bölümünün 3.2.4. numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“3.2.4. Bildirim verme yükümlülüğü bulunan ancak, tüm alış ve satışları belirtilen haddin altında kalan veya elektronik belge olarak düzenlenen belgelerden oluşan mükelleflerin, Form Ba ve/veya Form Bs bildirimlerini “Ba/Bs bildiriminde beyan edilecek bilgim bulunmamaktadır.” kutucuğunu işaretlemek suretiyle vermeleri gerekmektedir.

Örnek 2. Form Ba ve Form Bs bildirimi verme yükümlülüğü bulunan C firmasına 2021/Eylül döneminde D firması tarafından elektronik ortamda düzenlenen belge tutarı toplamı KDV hariç 4.000 TL, kâğıt ortamda düzenlenen belge tutarı toplamı KDV hariç 500 TL’dir. C firmasına D firmasınca düzenlenen belge tutarı toplamı KDV hariç (4.000+500) 4.500 TL olduğundan, Tebliğde belirtilen haddin altında kalmaktadır.  İlgili ayda C firmasının bildirime konu başka bir alımı da olmamıştır. Bu durumda C firmasının 2021/Eylül dönemi mal ve/veya hizmet alımları Tebliğde belirtilen haddin altında kaldığından Form Ba bildirimini “Ba bildiriminde beyan edilecek bilgim bulunmamaktadır.” kutucuğunu işaretlemek suretiyle vermesi gerekmektedir.

Diğer taraftan, bildirim verme yükümlülüğü bulunan D firmasının 2021/Eylül döneminde C firmasına yaptığı satışlar toplamı KDV hariç 4.500 TL olduğundan, belirtilen haddin altında kalmaktadır. D firmasının ilgili dönemde bildirime konu başka mal ve/veya hizmet satışı olmamıştır. Bu halde D firmasının 2021/Eylül dönemi mal ve/veya hizmet satışları Tebliğde belirtilen haddin altında kaldığından Form Bs bildirimini “Bs bildiriminde beyan edilecek bilgim bulunmamaktadır.” kutucuğunu işaretlemek suretiyle vermesi gerekmektedir.

Örnek 3. K Ltd.Şti. 2021/Kasım döneminde Z firmasına elektronik belge düzenlemek suretiyle KDV hariç toplam 50.000 TL’lik satış yapmıştır. K Ltd.Şti.’nin Z firmasına ve/veya herhangi bir kişi veya kuruma, ilgili dönemde düzenlediği kâğıt fatura ise bulunmamaktadır. Bu durumda K Ltd.Şti.’nin 2021/Kasım dönemi Form Bs bildirimini “Bs bildiriminde beyan edilecek bilgim bulunmamaktadır.” kutucuğunu işaretlemek suretiyle vermesi gerekmektedir.

Z firması ise 2021/Kasım döneminde N firmasından elektronik belge tutarı toplamı KDV hariç 7.000 TL, K Ltd. Şti.’den ise elektronik belge tutarı toplamı KDV hariç 50.000 TL mal alımında bulunmuş, ilgili dönemde başka bir mal/hizmet alımı da olmamıştır. Bu durumda Z firmasının 2021/Kasım dönemi Form Ba bildirimini “Ba Bildiriminde beyan edilecek bilgim bulunmamaktadır.” kutucuğunu işaretlemek suretiyle vermesi gerekmektedir.”

MADDE 4 – Bu Tebliğ 1/7/2021 tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 5 – Bu Tebliğ hükümlerini Hazine ve Maliye Bakanı yürütür.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/ozel-finans-kurumunun-kdv-mukellefiyetinin-olmamasi-sebebiyle-satis-iadesi-olarak-duzenledigi-dekont-ba-formunda-bildirilecek-mi/feed/ 0
Mal ihracatı için yurtdışı müşterimiz ile yapacağımız sözleşme damga vergisine tabi midir? https://www.muhasebenews.com/mal-ihracati-icin-yurtdisi-musterimiz-ile-yapacagimiz-sozlesme-damga-vergisine-tabi-midir/ https://www.muhasebenews.com/mal-ihracati-icin-yurtdisi-musterimiz-ile-yapacagimiz-sozlesme-damga-vergisine-tabi-midir/#respond Wed, 05 Oct 2022 07:58:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=132534 Mal ihracatı için yurtdışı müşterimiz ile yapacağımız sözleşme damga vergisine tabi midir?

Sözleşme Türkiye’de imzalanması halinde DV hesaplanır.


Kira sözleşmesine istinaden damga vergisi doğar mı? Doğması durumunda damga vergisi nereye ödenecektir? 

Kira sözleşmeleri sözleşme süresine göre kira bedeli üzerinden nispi (2022 yılı için binde 1,89) damga vergisine tabi tutulur. Bu kağıtlara ilişkin damga vergisi kağıdı imzalayanların sürekli damga vergisi mükellefi olması halinde Damga Vergisi Kanununun 22/a maddesi uyarınca ertesi ayın yirmialtıncı günü akşamına kadar vergi dairesine bir beyanname ile bildirilir ve yirmialtıncı günü akşamına kadar ödenir. Sözleşmeyi düzenleyenlerin sürekli mükellefiyeti olmaması halinde ise sözleşmenin düzenlendiği tarihi izleyen onbeş gün içinde vergi dairesine bir beyanname ile bildirilir ve aynı süre içinde ödenir.

Damga vergisine tabi kağıtları imzalayanların damga vergisi açısından müteselsil sorumluluğu vardır. Bu nedenle kağıdı düzenleyen taraflardan birinin vergiyi ödemesi yeterlidir.
Gelir vergisinden muaf esnaf, muaf serbest meslek erbabı ile basit usulde vergilendirilen mükellefler tarafından işyeri olarak kullanılmak üzere kiralanan ve iktisadî işletmelere dahil olmayan taşınmazlara ilişkin kira mukavelenameleri ile dernek ve vakıflarca yerleşim yeri, gerçek kişilerce mesken olarak kullanılmak üzere kiralanan ve iktisadî işletmelere dahil olmayan taşınmazlara ilişkin kira mukavelenameleri damga vergisinden istisnadır.

Ancak, 9/8/2016 tarihinden önce düzenlenen istisna kapsamındaki kira sözleşmelerinin ayrıca kiracı ve kiralayan yanında “adi kefil” veya “müteselsil kefil”, “müşterek borçlu ve müteselsil kefil” olarak kefil imzasını içermesi halinde, Kanuna ekli (1) sayılı tablonun I/A-3 fıkrası uyarınca kefalet şerhi üzerinden düzenlenme tarihi itibarıyla nispi damga vergisine tabi tutulması gerekmektedir.

Diğer taraftan, 6728 sayılı Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 29/c-7 ve c-8. maddeleriyle; 488 sayılı Kanuna ekli (2) sayılı tablonun “IV-Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar” başlıklı bölümünün (31) ve (32) numaralı fıkralarında yer alan “kira mukavelenameleri.” ibareleri “kira mukavelenameleri ile bu mukavelenameler üzerine konulacak kefalet şerhleri ve teminatlar.” şeklinde değiştirildiğinden, 6728 sayılı Kanunun yürürlük tarihi olan 9/8/2016 tarihinden itibaren damga vergisinden istisna olan söz konusu kira sözleşmelerinden, bu sözleşmelerdeki kefalet şerhleri ve teminat taahhütleri nedeniyle de damga vergisi alınmayacaktır.

Kira sözleşmelerinde kefalet durumu olması halinde Damga Vergisi ne şekilde hesaplanır?

Bir kağıtta birbirinden tamamen ayrı birden fazla akit ve işlem bulunduğu takdirde bunların her birinden ayrı ayrı vergi alınır. Kira sözleşmesinde adi kefalet olması halinde kefalet işlemi için nispi (2022 yılı için binde 9,48 oranında), kiralama işlemi için nispi (2022 yılı için binde 1,89 oranında) ayrı ayrı damga vergisi hesaplanması gerekmektedir.

Bir kağıtta toplanan akit ve işlemler birbirine bağlı ve bir asıldan doğma oldukları takdirde damga vergisi, en yüksek vergi alınmasını gerektiren akit veya işlem üzerinden alınır. Kira sözleşmesinin müteselsil kefalet durumunu da içermesi halinde, söz konusu sözleşmenin en yüksek vergi alınmasını gerektiren kefalet işlemi üzerinden nispi (2022 yılı için binde 9,48 oranında) damga vergisine tabi tutulması gerekmektedir.

Kira sözleşmesinin süresinin uzatılmasında damga vergisi uygulaması nasıldır?

Kira sözleşmesinin süresinin, süre uzatımına ilişkin yazılı bir karar/olur alınmaksızın veya yeni bir sözleşme düzenlenmeksizin veyahut mevcut sözleşmeye bu hususa ilişkin ayrıca bir şerh konulmaksızın otomatik olarak uzaması halinde, damga vergisine tabi bir kağıt bulunmadığından, uzatılan süre için damga vergisi aranılmayacaktır.

Ancak, söz konusu sözleşmeye süre uzatımına ilişkin şerh konulması veya bu konuda bir karar/olur alınması veyahut süre uzatımına dair ilk kağıda atıf yapan yeni bir kağıt düzenlenmesi halinde, sözleşme değişikliğine ilişkin bu kağıdın/şerhin, uzatılan süre ve kira bedeli esas alınmak suretiyle hesaplanacak matrah üzerinden Damga Vergisi Kanununa ekli (1) sayılı tablonun I/A-2 fıkrasına göre damga vergisine tabi tutulması gerekmektedir.

Konut kira sözleşmesine istinaden damga vergisi doğar mı?

İktisadi işletmelere dahil olmayan gayrimenkullerin gerçek kişilerce mesken olarak kiralanması durumunda buna ilişkin olarak düzenlenen kira sözleşmeleri damga vergisinden istisnadır.
Ancak, 9/8/2016 tarihinden önce düzenlenen istisna kapsamındaki kira sözleşmelerinin ayrıca kiracı ve kiralayan yanında “adi kefil” veya “müteselsil kefil”, “müşterek borçlu ve müteselsil kefil” olarak kefil imzasını içermesi halinde, Kanuna ekli (1) sayılı tablonun I/A-3 fıkrası uyarınca kefalet şerhi üzerinden düzenlenme tarihi itibarıyla nispi damga vergisine tabi tutulması gerekmekteydi.

Diğer taraftan, 6728 sayılı Kanunun 29/c-7 maddesi ile 488 sayılı Kanuna ekli (2) sayılı tablonun “IV-Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar” başlıklı bölümünün (31) numaralı fıkrasında yer alan “kira mukavelenameleri.” ibareleri “kira mukavelenameleri ile bu mukavelenameler üzerine konulacak kefalet şerhleri ve teminatlar.” şeklinde değiştirildiğinden 6728 sayılı Kanunun yürürlük tarihi olan 9/8/2016 tarihinden itibaren damga vergisinden istisna olan söz konusu kira sözleşmelerinden, bu sözleşmelerdeki kefalet şerhleri ve teminat taahhütleri nedeniyle de damga vergisi alınmayacaktır.

Ücret ödemelerinde damga vergisi kesintisi yapılmakta mıdır?

Maaş, ücret, gündelik, huzur hakkı, aidat, ihtisas zammı, ikramiye, yemek ve mesken bedeli, harcırah, tazminat ve benzeri her ne adla olursa olsun hizmet karşılığı alınan paralar (avans olarak ödenenler dahil) için verilen makbuzlar ile bu paraların nakden ödenmeyerek kişiler adına açılmış veya açılacak cari hesaplara nakledildiği veya emir ve havalelerine tediye olunduğu takdirde nakli veya tediyeyi temin eden kağıtlar nispi (2022 yılı için binde 7,59 oranında) damga vergisine tabidir.

Konut kapıcı ücretlerinden damga vergisi kesilir mi?

Damga Vergisi Kanununa ekli (2) sayılı tablonun “IV-Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar” başlıklı bölümünün (34) numaralı fıkrasında, Gelir Vergisi Kanununun 23 üncü maddesinde belirtilen ücretlere ilişkin kağıtların damga vergisinden istisna olduğu hükme bağlanmıştır. Buna göre söz konusu istisna şartlarını taşıyan kapıcıların ücret ödemesine ilişkin olarak düzenlenen kağıtlardan damga vergisi aranmayacaktır.

Ücret avanslarından damga vergisi kesilmesi gerekir mi?

Ücret avanslarının ödenmesi sırasında düzenlenen kağıtların 488 sayılı Kanuna ekli (1) sayılı tablonun IV/1-b fıkrası uyarınca nispi (2022 yılı için, binde 7,59 oranında) damga vergisine tabi tutulması, kati ödemeye ilişkin düzenlenen kağıdın ise, daha önce ödenen avansın mahsubunu da içerecek şekilde düzenlenmiş olması halinde kalan ödeme tutarı üzerinden aynı nispette damga vergisine tabi tutulması gerekmektedir.

Harcırah ödemelerinde damga vergisi kesintisi yapılmakta mıdır?

Harcırah ödemeleri sırasında düzenlenen kağıtların 488 sayılı Kanuna ekli (1) sayılı tablonun IV/1-b fıkrası uyarınca nispi (2022 yılı için binde 7,59 oranında) damga vergisine tabi tutulması gerekmektedir.

Nüshalar damga vergisine tabi midir?

9/8/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6728 sayılı Kanunun 23 üncü maddesiyle 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi, “Bir nüshadan fazla olarak düzenlenen kağıtlardan, maktu vergiye tabi olanların her bir nüshası ayrı ayrı aynı miktarda; nispi vergiye tabi olanların ise sadece bir nüshası damga vergisine tabidir.” şeklinde değiştirilmiştir.

Kanunla yapılan düzenleme öncesinde, gerek nispi gerekse maktu damga vergisine tabi kağıtlar, nüsha sayısına göre ayrı ayrı aynı nispet ve miktarda damga vergisine tabi tutulmaktaydı.
Yapılan düzenleme uyarınca, damga vergisi yönünden vergiyi doğuran olayın ilgili maddenin yürürlük tarihinden (9/8/2016) itibaren gerçekleşmesi durumunda, birden fazla nüsha olarak düzenlenen nispi vergiye tabi kağıtlarda sadece tek nüsha üzerinden damga vergisi hesaplanacaktır.

Maktu damga vergisine tabi kağıtlarda ise her bir nüshadan ayrı ayrı aynı miktarda vergi alınması uygulamasına devam edilecektir.

Sözleşmelerde yer alan cezai şart taahhütleri damga vergisine tabi midir?

6728 sayılı Kanunun 24/b maddesiyle 488 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinin sonuna, “Pey akçesi, cayma tazminatı, ücret tevkifi, cezai şart gibi bir sözleşmenin müeyyidesi mahiyetinde olan taahhütlerden, başlı başına bir sözleşmeye konu olmadıkça damga vergisi alınmaz.” şeklinde fıkra eklenmiştir.
Buna göre, 6728 sayılı Kanunun yürürlük tarihi olan 9/8/2016 tarihinden itibaren asıl akit ve işlemle birlikte aynı kağıtta yer verilen pey akçesi, cayma tazminatı, ücret tevkifi, cezai şart gibi bir sözleşmenin yaptırımı olarak belirlenen taahhütlerden damga vergisi alınmayacak, damga vergisi asıl akit konusu işlem üzerinden alınacaktır. Ancak söz konusu taahhütler, ayrı bir kağıtta düzenlenmesi ve başlı başına bir sözleşmeye konu olması durumunda damga vergisine konu teşkil edecektir.

İhalenin iptal edilmesi durumunda ihale kararı için ödenen damga vergisi iade edilir mi?

6728 sayılı Kanunun 28/b maddesiyle 488 sayılı Kanuna ekli (1) sayılı tablonun “II.Kararlar ve mazbatalar” başlıklı bölümünün (2) numaralı fıkrasına “(4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu kapsamındaki kurum ve kuruluşlara şikayet veya Kamu İhale Kurumuna itirazen şikayet ya da yargı kararı üzerine ihalenin iptal edilmesi halinde, bu ihale kararının hükmünden yararlanılmayan kısmına isabet eden damga vergisi ret ve iade olunur. Sözleşmenin düzenlenmiş olması durumunda sözleşmeye ilişkin damga vergisi ret ve iade edilmez.)” şeklinde parantez içi hüküm eklenmiş olup, düzenleme sonrası söz konusu fıkra aşağıdaki gibidir.

“İhale Kanunlarına tabi olan veya olmayan resmi daire ve kamu tüzel kişiliğini haiz kurumların her türlü ihale kararları (4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu kapsamındaki kurum ve kuruluşlara şikayet veya Kamu İhale Kurumuna itirazen şikayet ya da yargı kararı üzerine ihalenin iptal edilmesi halinde, bu ihale kararının hükmünden yararlanılmayan kısmına isabet eden damga vergisi ret ve iade olunur. Sözleşmenin düzenlenmiş olması durumunda sözleşmeye ilişkin damga vergisi ret ve iade edilmez.)”

Söz konusu fıkradaki düzenleme sonrasında, Kamu İhale Kanunu kapsamındaki ihale makamı olan kurum ve kuruluşlara şikayet veya Kamu İhale Kurumuna itirazen şikayet ya da yargı kararı üzerine ihalenin iptal edilmesi nedeniyle, ihale kararının hükmünden kısmen veya tamamen yararlanılmayan kısmına ait damga vergisi ret ve iade edilecektir.

 Düzeltme beyannameleri damga vergisine tabi midir?

6728 sayılı Kanunun 28/c-1 maddesiyle 488 sayılı Kanuna ekli (1) sayılı tablonun “IV. Makbuzlar ve diğer kâğıtlar” başlıklı bölümünün “2.Beyannameler” başlıklı fıkrasının (b) bendine, “Vergi beyannameleri:” ibaresinden sonra gelmek üzere “((f) bendi dahil olmak üzere, beyanname verme süresi içerisinde düzeltme amacıyla verilen beyannameler hariç)” şeklinde parantez içi hüküm eklenmiştir.

Buna göre, kanuni süresinde düzeltme amacıyla verilen vergi beyannamelerinden damga vergisi alınmayacaktır.

Yatırım Teşvik Belgesi kapsamında yapılan işlemler nedeniyle düzenlenen kağıtlar damga vergisine tabi midir?

488 sayılı Kanuna ekli (2) sayılı tablonun “IV-Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar” başlıklı bölümünün (43) numaralı fıkrası kapsamında;

1) Yatırım Teşvik Belgesi kapsamında yer alan yatırım mallarına ilişkin olarak Yatırım Teşvik Belgesi sahibi yatırımcılarla bu malların üreticileri ve tedarikçileri arasında düzenlenen kağıtlara,

2) Münhasıran yatırım döneminde Yatırım Teşvik Belgesi kapsamındaki yatırıma yönelik gayri maddi hakların kiralanması ve satın alınmasına ilişkin düzenlenen kağıtlara,

3) Yatırım Teşvik Belgesi kapsamındaki sabit kıymet yatırımlarının imal ve inşasına yönelik düzenlenen sözleşmeler, taahhütnameler, teminatlar ve bu mahiyetteki kağıtlara,

4) Yatırım Teşvik Belgesi kapsamındaki yatırımlara yönelik danışmanlık ve teknik müşavirlik hizmetlerine ilişkin düzenlenen kağıtlara,

damga vergisi istisnası uygulanacaktır.


Belli parayı içermeyen ve yurdışında düzenlenen sözleşme damga vergisi

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

(Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü)

Sayı : 90792880-155.01.02[2016/3642]-434303                                                                                                       06.11.2017

Konu : Belli parayı içermeyen ve yurt dışında düzenlenen sözleşme damga vergisi

İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden, kurumunuz tarafından 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 3 üncü maddesinin (a) bendi kapsamında, yurt dışı firmalardan teklif alınması suretiyle canlı kesimlik sığır alımına ilişkin ihale kararı alındığı ve … Kft ile …/…/2016 tarihli “… Sığır Alım Sözleşmesi” düzenlendiği belirtilerek, sözleşmenin yurt dışında düzenlendiği ve sözleşmede bedele ilişkin kesin rakam olmadığından bahisle sözleşme ve ihale kararının damga vergisine tabi olup olmayacağı hususunda görüş talebinde bulunduğunuz anlaşılmaktadır.

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun, 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu, bu Kanundaki kağıtlar teriminin, yazılıp imzalanmak veya imza yerine geçen bir işaret konmak suretiyle düzenlenen ve herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilebilecek olan belgeler ile elektronik imza kullanılmak suretiyle manyetik ortamda ve elektronik veri şeklinde oluşturulan belgeleri ifade edeceği, yabancı memleketlerle Türkiye’deki yabancı elçilik ve konsolosluklarda düzenlenen kağıtların, Türkiye’de resmi dairelere ibraz edildiği, üzerine devir veya ciro işlemleri yürütüldüğü veya herhangi bir suretle hükümlerinden faydalanıldığı takdirde vergiye tabi tutulacağı; 3 üncü maddesinde, damga vergisinin mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu, yabancı memleketlerle Türkiye’deki yabancı elçilik ve konsolosluklarda düzenlenen kağıtların vergisini ise Türkiye’de bu kağıtları resmi dairelere ibraz eden, üzerlerinde devir veya ciro işlemleri yapanlar veya herhangi bir suretle hükümlerinden faydalananların ödeyeceği; 4 üncü maddesinde, bir kağıdın tabi olacağı verginin tayini için o kağıdın mahiyetine bakılacağı ve buna göre tabloda yazılı vergisinin bulunacağı, kağıtların mahiyetlerinin tayininde, şekli kanunlarda belirtilmiş olanlarda kanunlardaki adlarına, belirtilmemiş olanlarda üzerlerindeki yazının tazammun ettiği hüküm ve manaya bakılacağı, mahiyeti tayin edilmek istenen kağıt üzerinde başka bir kağıda atıf yapılmışsa, atıf yapılan kağıdın hükümlerine nazaran iktisap ettiği mahiyete göre vergi alınacağı; 10 uncu maddesinde, damga vergisinin nispi veya maktu olarak alınacağı, nispi vergide, kağıtların nevi ve mahiyetlerine göre, bu kağıtlarda yazılı belli paranın, maktu vergide kağıtların mahiyetlerinin esas olacağı, belli para teriminin, kağıtların ihtiva ettiği veya bunlarda yazılı rakamların hasıl edeceği parayı ifade edeceği hükümlerine yer verilmiştir.

Kanuna ekli (1) sayılı tablonun “I-Akitlerle ilgili kağıtlar” başlıklı bölümünün A/1 bendinde ise belli parayı ihtiva eden mukavelenamelerin; “II. Kararlar ve mazbatalar” başlıklı bölümünün 2 nci fıkrasında ise ihale kanunlarına tabi olan veya olmayan resmi daire ve kamu tüzel kişiliğini haiz kurumların her türlü ihale kararlarının nispi damga vergisine tabi tutulacağı hüküm altına alınmıştır.

Ayrıca, 35 Seri No.lu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliğinde, vergiye tabi kâğıdın yabancı para cinsinden düzenlenmesi halinde kâğıt üzerinde yer alan dövizin, kâğıdın düzenlendiği tarihteki T.C. Merkez Bankasınca tespit ve ilan olunan cari döviz satış kuruna göre bulunacak Türk Lirası karşılığı üzerinden damga vergisi hesaplanacağı belirtilmiştir.

Diğer taraftan, yabancı memleketlerle Türkiye’deki yabancı elçilik ve konsolosluklarda düzenlenen kağıtlar damga vergisine tabi bulunmamakla birlikte, bu kağıtlar, Türkiye’de resmi dairelere ibraz edildiği, üzerine devir veya ciro işlemleri yürütüldüğü veya herhangi bir suretle hükümlerinden faydalanıldığı takdirde, söz konusu işlemlerin yapıldığı tarih itibarıyla damga vergisine konu teşkil edecektir.

Yabancı memleketlerde düzenlenen kağıtlar açısından Türkiye’de hükmünden faydalanma konusu ise esas olarak, kağıtlarda yer alan hak ve yükümlülüklere dayanılarak hukuki, ticari, mali olaylar ve sonuçlar yaratmak olarak anlaşılmalıdır. Hüküm bir gücün, etkinin ifadesi olduğundan, bir kağıdın hükmünden yararlanma o kağıdın gücünden, etkisinden kaynaklanmaktadır. Bu durumda, yabancı memleketlerde düzenlenen bir kağıda ilişkin bazı haklardan veya hususlardan Türkiye’de yararlanılması veyahut kağıda dayanılarak Türkiye’de bazı işlemler yapılması o kağıdın hükmünden yararlanıldığı anlamına gelmektedir.

Özelge talep formunuz ekinde yer alan …/…/2016 tarihli “… Sığır Alım Sözleşmesi”nin konusunun, alımı yapılacak kesimlik erkek sığırların; kastre edilmemiş, 12 aydan büyük ve 24 ay yaştan küçük, ağırlıkları en az 450 kg özelliklerde ve toplam 15.000 (Onbeşbin) adet olduğu, “Sözleşmenin türü ve bedeli” başlıklı 6.1 inci maddesinde alıcı tarafından hazırlanmış seçim listesinde yer alan 15.000 adet canlı hayvanın satıcının işletmesinde veya satıcı işletmesinin bulunduğu yerleşim merkezinde yapılacak net canlı ağırlık tartımı üzerinden %3 (yüzdeüç) fire düşüldükten sonra ortaya çıkan ağırlığın satıcı tarafından teklif edilen 2.55 Euro birim fiyat/kg çarpımı sonucu oluşan toplam Euro bedel üzerinden akdedildiği anlaşılmıştır.

Buna göre, kurumunuz ile yurt dışında yerleşik firma olan … Kft arasında kesimlik erkek sığır alımına yönelik imzalanan “… Sığır Alım Sözleşmesi”, Türkiye’de resmi dairelere ibraz edilmesi ya da herhangi bir suretle hükmünden yararlanılması durumunda damga vergisine konu teşkil edecek olup, her bir sığır için asgari olarak belirlenen 450 kilogram ağırlık ile alınacak sığır miktarının çarpımı sonucu bulunacak toplam ağırlık miktarı üzerinden %3 (yüzdeüç) fire düşüldükten sonra kalan toplam ağırlık miktarının 2,55 EURO kilogram birim fiyatı ile çarpılması sonucu bulunacak tutarın, ihale kararı ve sözleşmenin Türkiye’de resmi dairelere ibraz edildiği ya da herhangi bir suretle hükmünden yararlanıldığı tarih itibarıyla T.C. Merkez Bankası’nca tespit ve ilan olunan cari döviz satış kuruna göre hesaplanacak Türk Lirası karşılığı üzerinden damga vergisine tabi tutulması gerekmektedir.


Kaynak: GİB, İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/mal-ihracati-icin-yurtdisi-musterimiz-ile-yapacagimiz-sozlesme-damga-vergisine-tabi-midir/feed/ 0
Karton kolilerde satılan kömür için GEKAP Beyanı verilecek mi? https://www.muhasebenews.com/karton-kolilerde-satilan-komur-icin-gekap-beyani-verilecek-mi/ https://www.muhasebenews.com/karton-kolilerde-satilan-komur-icin-gekap-beyani-verilecek-mi/#respond Sat, 10 Sep 2022 10:39:30 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=130838 Kömür satışı yapan müşterimiz, aynı zamanda karton koli imalatı da yapmaktadır. Satışını yaptığı kömürleri, kendi ürettiği karton kolilere koyup teslim etmektedir. Koliler için gekap beyanı vermek gerekli midir? Ayrıca gekap beyannamesinde teslimi yapılan koliler kadar mı beyan verilecektir. Örnek olarak, Ocak şubat mart döneminde kömürlerin 65 karton koliyle teslim edilmesi durumunda , 65 koli mi beyan edilip ödenmesi gerekmektedir ? Ayrıca Bu kolilerin kömür olmadan direkt olarak satılması durumunda da GEKAP’a tabi midir?

Kömür satışında Ambalaj olarak kullanılan kutular için GEKAP beyannamesi verilecektir. Kömür olmadan satılan Koliler Gekap beyanına dahil edilmez.


Geri kazanım katılım payı nedir?

Geri Kazanım Katılım Payına İlişkin Yönetmelik kapsamındaki ürünlerin piyasaya arzında ürün cinsine bağlı olarak 2872 sayılı Çevre Kanununun ekli (1) sayılı listesinde belirlenen tutardır.

 (1) SAYILI LİSTE

GERİ KAZANIM KATILIM PAYI TUTARI

Ürün Cinsi Tutar
Plastik poşet (Plastik alışveriş torbaları) 15 kr./adet
Lastik (Binek araç) 2 TL/adet
Lastik (Otobüs, kamyon, kamyonet, yükleyici ve kazıcı lastikleri ve diğerleri ) 4 TL/adet
Lastik (İş makinası lastikleri) 10 TL/adet
Dolgu lastikler 5 TL/adet
Akümülatör (Kurşun asitli olanlar) 20 kr./kg
Akümülatör (Nikel kadmiyumlu olanlar) 50 kr./ kg
Akümülatör (Diğerleri) 5 kr./kg
Çinko karbon piller 2 TL/kg
Alkali silindirik piller 2 TL/kg
Alkali düğme piller 3 TL/kg
Düğme piller çinko-hava ve gümüş oksitli 10 TL/kg
Lityum düğme piller 10 TL/kg
Lityum silindirik şarjlı ve primer pil çeşitleri (Araç bataryaları hariç) 5 TL/kg
Otomotiv pilleri (Kurşun içerenler hariç) 15 TL/kg
Lityum içeren araç bataryaları 15 TL/kg
Diğer şarjlı piller 5 TL/kg

–––––––––––––––––

(1)  29/11/2018 tarihli ve 7153 sayılı Kanunun 8 inci maddesinde “bu Kanuna ekli (1) sayılı liste” ibaresinin yer alması nedeniyle buraya işlenmiştir.

5918

 

Madeni yağ 50 kr./kg
Bitkisel yağ 10 kr./kg
Elektrikli ve elektronik eşya: Televizyon/Monitör 20 kr./kg
Elektrikli ve elektronik eşya: Bilişim telekomünikasyon ekipmanları (Televizyon ve monitörler hariç) 20 kr./kg
Elektrikli ve elektronik eşya: Aydınlatma ekipmanları 10 kr./adet
Elektrikli ve elektronik eşya: Küçük ev aletleri ve diğerleri 20 kr./kg
Elektrikli ve elektronik eşya: Beyaz eşyalar (Buzdolabı/Soğutucular/İklimlendirme cihazları hariç) 25 kr./kg
Elektrikli ve elektronik eşya: Buzdolabı/Soğutucular/İklimlendirme cihazları 30 kr./kg
İlaç 1 kr./kutu veya şişe

 

Ürün Cinsi Kg Başına Alınacak Tutar (kr.) Adet Başına Alınacak Tutar (kr.)
PLASTİK AMBALAJ
İçecek Ambalajları (Adet)
0,33 litreye kadar   1
0,3301-0,75 litre arası   2
0,7501-1,5 litre arası   3
1,501 litre üzeri   4
Diğerleri (Poşet Hariç) (kg) 40  
METAL AMBALAJ
İçecek Ambalajları (Adet)   3
Diğerleri (kg) 50  

5918-1

KOMPOZİT AMBALAJ  
Kâğıt-Karton Ağırlıklı Kompozit İçecek Ambalajları (Adet)      
0,25 litreye kadar   1  
0,2501-0,5 litre arası   2  
0,501 litre üzeri   4
Diğerleri (kg) 50  
KÂĞIT KARTON AMBALAJ (kg) 20  
CAM AMBALAJ
İçecek Ambalajları (Adet)    
0,25 litreye kadar   1
0,2501-0,5 litre arası   2
0,501-1 litre arası   3
1,01-5 litre arası   5
5,01 litre üzeri   10
Diğerleri (kg) 20  
AHŞAP AMBALAJ
AHŞAP AMBALAJ (Adet)   10
           

 

Geri kazanım katılım payı hangi ürünler için uygulanır?

Çevre Kanununun ekli (1) sayılı listesinde yer alan ürünler için geri kazanım katılım payı uygulanır.

 

Geri kazanım katılım payına ilişkin yönetmelik nedir?

Çevre Kanununun ek-1 sayılı listesinde yer alan ürünlerden poşetler için satış noktalarından, diğer ürünler için piyasaya sürenlerden/ithalatçılardan tahsil edilecek geri kazanım katılım paylarının belirlenmesine, beyan edilmesine, tahsilatına ve izlenmesi ile Kanunun ek-1 sayılı listesindeki ürünlerden, plastik poşetler için satış noktalarınca, diğer ürünler için piyasaya sürenlerce/ithalatçılarca uyulacak hükümlere ilişkin idari ve teknik usul ve esasların belirlendiği 31/12/2019 tarihli ve 30995 sayılı (4. Mükerrer) Resmi Gazetede yayımlanan yönetmeliktir.

 

Geri kazanım katılım payı kimlerden tahsil edilir?

Çevre Kanunu ek-1 sayılı listesinde yer alan ürünlerden poşetler için satış noktalarından, diğer ürünler için piyasaya sürenlerden/ithalatçılardan tahsil edilir.

Geri Kazanım Katılım Payı Beyannamesi nedir?

Plastik poşetler için satış noktaları, diğer ürünler için piyasaya sürenler/ithalatçılar tarafından piyasaya arz edilen ürünlere ilişkin ödenmesi gereken geri kazanım katılım payının Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından belirlenen usulde verilmesine ilişkin beyannamedir.

Geri kazanım katılım payına ilişkin beyanname ve ödeme işlemlerini nereye yapmalıyım?

2872 sayılı Kanunun ek 11 inci maddesinin Hazine ve Maliye Bakanlığına vermiş olduğu yetkiye dayanılarak Geri Kazanım Katılım Payı Beyannamesinin elektronik ortamda beyan edilmesi zorunluluğu getirilmiştir. Piyasaya arz edilen ürünlere yönelik olarak piyasaya sürenler/ithalatçılar ve satış noktalarınca yapılacak beyanlarda, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından belirlenen esaslara uyulacaktır. Hazine ve Maliye Bakanlığı (Gelir İdaresi Başkanlığı) tarafından; 5/2/2020 tarih ve 31030 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Geri Kazanım Katılım Payı Beyannamesi Genel Tebliği (Sıra No:1)’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Sıra No: 3) ile Çevre Kanununa ekli (1) sayılı listede yer alan plastik poşetler dışındaki diğer ürünler için ödenecek geri kazanım katılım payının beyanı ve tahsiline ilişkin usul ve esaslar belirlenmiştir.

“Geri Kazanım Katılım Payına İlişkin Yönetmeliğin Uygulanmasına Dair Usul Ve Esaslar” düzenleyici nitelikte bir belge olarak mı değerlendirilmelidir?

Geri Kazanım Katılım Payına İlişkin Yönetmeliğin Uygulanmasına Dair Usul Ve Esaslar, Kanun ve Yönetmeliğe dayanılarak ve mevzuat hazırlama esasları dikkate alınarak oluşturulmuş olup düzenleyici değil, Yönetmeliğin uygulanmasına ilişkin tanımlayıcı ve açıklayıcı hususlara yönelik olduğu Yönetmeliğin 6’ncı Maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde de yer almaktadır.

Usul ve esaslarda geçen “geri kazanım katılım payı yükümlülüğü bulunmamaktadır.” veya “geri kazanım katılım payı yükümlülüğü oluşmaz.” ifadelerinden kasıt beyan verilip ödeme mi yapılmayacak yoksa beyan da yok ödeme de yapılmayacak şeklinde anlaşılmalıdır?

“GEKAP yükümlülüğü” GEKAP Yönetmeliği ile getirilen tüm yükümlülükleri ifade etmektedir.

 

Orijinal eşya/parça nedir?

Bütünlük arz eden eşyaların işlevini yerine getirmesinde kullanılan ve bu eşyaların ilk üretim aşamasında eşyaya bütünleşik bileşen olarak doğrudan monte edilen ürünlerdir. Bu ürünlerden Kanunun ek-1 sayılı listesinde yer alan ve piyasaya arz edilecek araçlar ile elektrikli ve elektronik eşyalarda kullanılanlara ilişkin hükümler Yönetmeliğin 5’inci maddesinin onuncu ve onbirinci fıkralarında verilmiştir.

 

Çevre görevlisinin geri kazanım katılım payı kapsamındaki yükümlülüğü nedir?

Çevre Görevlisi, piyasaya süren/ithalatçı ve satış noktalarının gerçek/tüzel kişilikleri adına geri kazanım katılım payı uygulamasına tabi ürün ve eşyaların tespitini, beyana esas miktarlarının muhasebe sorumlusunca belirlenmesini; çevre mevzuatı kapsamındaki bildirimlerin, beyan ve beyannamelerin belirtilen formatta, zamanında ve eksiksiz olarak hazırlanarak ilgili idarelere sunulmasını sağlayan, kontrol eden, izleyen ve raporlayan Çevre Kanunu’nun Ek Madde 2’sinde belirtilen görevliler/çevre yönetim birimlerindeki görevlilerdir. Sürekli bir çevre görevlisi istihdam eden veya çevre danışmanlık firmalarından çevre yönetimi hizmeti alan veya çevre yönetim birimi kurma zorunluluğu bulunan piyasaya süren işletmeler (ithalatçılar ve satış noktaları dahil) ile ödeyecekleri geri kazanım katılım payı miktarı (toplam beyan miktarının, Hazine ve Maliye Bakanlığınca belirlenen beyan dönemini kapsadığı ay sayısına oranı) 50.000 Türk Lirası’ndan fazla olan piyasaya süren işletmeler (ithalatçılar ve satış noktaları dahil), Geri Kazanım Katılım Payına İlişkin Yönetmelik kapsamında yer alan tüm bildirim ve beyanların (iade ve mahsuplaşmaya esas işlemler dahil) muhasebe sorumlusu ve çevre görevlisi tarafından incelenip onaylanmasını sağlamakla yükümlüdürler. Bu durum piyasaya süren/ithalatçının yükümlülüğünü ortadan kaldırmamaktadır.

Muhasebe sorumlusunun görevi nedir?

Muhasebe sorumlusu, makbuz, fatura, irsaliye vb. belgelerin kayıtlarından ve genel muhasebe ile ilgili işlemlerin mevzuata, muhasebe usul ve yönetmeliklerine uygun olarak yerine getirilmesinde piyasaya süren/ithalatçı ve satış noktalarının gerçek/tüzel kişilikleri adına organ veya temsilcilik görevini yapan veya bu görevi üstlenen kişi/kişilerdir. Piyasaya süren/ithalatçılar, Geri Kazanım Katılım Payına İlişkin Yönetmelik kapsamında yapılacak olan tüm bildirim ve beyanlarını (iade ve mahsuplaşmaya esas işlemler dahil) görevlendirdikleri muhasebe sorumlularına ilgili belgeler (alış, satış, devir, bağış vb teslim belgeleri, bütçe raporları, vergi beyanları gibi) üzerinden inceletmek ve doğruluğunu görevleri kapsamında onaylatmakla yükümlüdürler.

 

Ek-1 sayılı listede yer alan bir/birkaç ürünün ithalatını gerçekleştiriyorum. Geri kazanım katılım payı tutarını ithalat aşamasında mı ödemeliyim?

Geri Kazanım Katılım Payı Yönetmeliği kapsamında yer alan ürünlerden serbest dolaşıma sokulmak sureti ile millileştirilen ürünler ithalatçı gerçek ve tüzel kişiler tarafından yurt içinde piyasaya arz edilmiş sayılır ve ithalatçılardan geri kazanım katılım payı alınır. İthalat işlemlerinde, serbest dolaşıma giriş beyannamesinin tescil tarihi ithalat işleminin gerçekleştiği tarih olarak esas alınır.

 

Bitkisel yağ üretimi gerçekleştirmekteyim. Üretimini yaptığım bitkisel yağları dökme olarak gıda üretimi yapan işletmelere vermekteyim. Geri kazanım katılım payı ödeme yükümlülüğüm var mıdır?

Yurt içinde piyasaya arz edilen Çevre Kanunu ek-1 sayılı listesinde yer alan ürünler için geri kazanım katılım payına ilişkin beyan ve ödeme yükümlülüğü bu ürünleri piyasaya arz edenlere(piyasaya sürenlere) ve/veya ithalatçılara aittir. Geri kazanım katılım payı uygulamasına tabi ürünlerden, satış şeklinden (ambalajlı veya dökme) bağımsız olarak Çevre Kanununun ek-1 sayılı listesinde belirtilen tutarlarda (2020 yılında bitkisel yağ için 10 kr/kg) geri kazanım katılım payı tahsil edilmektedir.

 

Çevre Kanunu ek-1 sayılı listesinde yer alan ürünlerin geri kazanım katılım payı tutarı her yıl değişecek mi?

Çevre Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, 10.12.2018 tarih ve 30621 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Çevre Kanunu’na eklenen geri kazanım katılım payı başlıklı Ek Madde 11’de “Bu listede yer alan tutarlar takvim yılı başından geçerli olmak üzere her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 298 inci maddesi hükümleri uyarınca tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılarak uygulanır. Bu şekilde hesaplanan tutarların %5’ini aşmayan kesirler dikkate alınmaz. Cumhurbaşkanı, bu suretle tespit edilen tutarları yarısına kadar artırmaya veya indirmeye yetkilidir.” ifadesi yer almaktadır. Bu hüküm doğrultusunda, geri kazanım katılım payı tutarları her yıl yeniden hesaplanacaktır.

 

Bitkisel yağ ithal edip yurt içinde bitkisel yağ üreten işletmeye hammadde olarak vermekteyim. Geri Kazanım Katılım Payı Yönetmeliği kapsamında yükümlülüğüm var mıdır?

Geri Kazanım Katılım Payına İlişkin Yönetmeliğin beşinci maddesinin onaltıncı fıkrasında “Kanunun ek-1 sayılı listesinde yer alan ürünlerden bitkisel yağ ve madeni yağların Kanunun ek-1 sayılı listesinde yer alan ürünlerin üretiminde hammadde olarak kullanılması durumunda hammadde olarak tedarik edilen bu ürünlerin ithalatçıları/üreticileri tarafından beyan yapılır, ancak hammadde olarak kullanılan bu ürünlerden geri kazanım katılım payı tahsil edilmez.” hükmü yer almaktadır. Bu doğrultuda yurtiçinde bitkisel yağ üretiminde hammadde olarak kullanılmak üzere temin edilen bitkisel yağlar için geri kazanım katılım payı ödeme yükümlülüğü bulunmamaktadır. Nihai bitkisel yağ üretip piyasaya süren firmanın ise geri kazanım katılım payı ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır.

 

Yurt içinde kendi ticari markam ile ilaç üretimi gerçekleştirmekteyim. Geri kazanım katılım payı yükümlülüğüm var mıdır?

Yurt içinde üretimi gerçekleştirilen ilaç için piyasaya süren olarak geri kazanım katılım payı beyanı ve ödeme yükümlülüğünüz bulunmaktadır.

 

Yurt içinde kendi ticari markam ile buzdolabı, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi üretimi gerçekleştirmekteyim. Geri kazanım katılım payı yükümlülüğüm var mıdır?

Yurt içinde üretimi gerçekleştirilen buzdolabı, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi için piyasaya süren olarak geri kazanım katılım payı beyanı ve ödeme yükümlülüğünüz bulunmaktadır.

 

Araç üretimi gerçekleştirmekteyim. Yurt içindeki bir firmadan lastik ve akümülatör temin ederek araç üretiminde kullanıyorum. Geri kazanım katılım payı yükümlülüğüm var mıdır?

Geri Kazanım Katılım Payına İlişkin Yönetmeliğin beşinci maddesinin onuncu fıkrasında “Piyasaya arz edilecek araçlar ile elektrikli ve elektronik eşyaların üretiminde orijinal eşya/parça olarak kullanılan ve Kanunun ek-1 sayılı listesinde yer alan ürünler için araç ile elektrikli ve elektronik eşyayı piyasaya sürenler tarafından beyan yapılır ancak bu ürünlerden geri kazanım katılım payı tahsil edilmez.” hükmü yer almaktadır. Bu kapsamda araçlarda orijinal eşya/parça olarak kullanılan lastik, akümülatör vb. gibi Kanunun ek-1 sayılı listesinde yer alan ürünler için geri kazanım katılım payı beyanı verilir, ödeme yapılmaz.

Çevre Kanunu ek-1 sayılı listesinde yer alan ürünlerden birkaçının üretimini gerçekleştirerek piyasaya sürmekteyim. Geri kazanım katılım payı kapsamında yükümlülüğüm bulunmaktadır. Çevre görevlisi bulundurmak zorunda mıyım?

Geri Kazanım Katılım Payına İlişkin Yönetmeliğin Uygulanmasına Dair Usul ve Esaslarda “Çevre görevlisi; Piyasaya süren/ithalatçı ve satış noktalarının gerçek/tüzel kişilikleri adına geri kazanım katılım payı uygulamasına tabi ürün ve eşyaların tespitini, beyana esas miktarlarının muhasebe sorumlusunca belirlenmesini; çevre mevzuatı kapsamındaki bildirimlerin, beyan ve beyannamelerin belirtilen formatta, zamanında ve eksiksiz olarak hazırlanarak ilgili idarelere sunulmasını sağlayan, kontrol eden, izleyen ve raporlayan Çevre Kanunu’nun Ek Madde 2’sinde belirtilen görevliler/çevre yönetim birimlerindeki görevlilerdir. Sürekli bir çevre görevlisi istihdam eden veya çevre danışmanlık firmalarından çevre yönetimi hizmeti alan veya çevre yönetim birimi kurma zorunluluğu bulunan piyasaya süren işletmeler (ithalatçılar ve satış noktaları dahil) ile ödeyecekleri geri kazanım katılım payı miktarı (toplam beyan miktarının, Hazine ve Maliye Bakanlığınca belirlenen beyan dönemini kapsadığı ay sayısına oranı) 50.000 Türk Lirası’ndan fazla olan piyasaya süren işletmeler (ithalatçılar ve satış noktaları dahil), Geri Kazanım Katılım Payına İlişkin Yönetmelik kapsamında yer alan tüm bildirim ve beyanların (iade ve mahsuplaşmaya esas işlemler dahil) muhasebe sorumlusu ve çevre görevlisi tarafından incelenip onaylanmasını sağlamakla yükümlüdürler. Bu durum piyasaya süren/ithalatçının yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz.” hükmü yer almaktadır. Bu doğrultuda ilgili mevzuatı gereğince çevre görevlisi istihdam etme zorunluluğu bulunanlar ile ödeyecekleri geri kazanım katılım payı miktarı (toplam beyan miktarının, Hazine ve Maliye Bakanlığınca belirlenen beyan dönemini kapsadığı ay sayısına oranı) 50.000 TL’den fazla olan piyasaya süren işletmelerce yapılacak bildirim ve beyannamelerine esas veriler, çevre görevlisi tarafından incelenip onaylanmalıdır. GEKAP mevzuatı kapsamında çevre görevlisi istihdam edilmesine yönelik bir zorunluluk bulunmamaktadır.

 

İlaç üreticisiyim, ürettiğim ilacın kutu/şişe etiket, kapak gibi ambalajları için geri kazanım katılım payı ödeyecek miyim?

İlaç, Çevre Kanunu ek-1 sayılı listesinde yer alan bir üründür ve ilaç üreticilerinin/ithalatçılarının ilaçlar için belirlenen geri kazanım katılım payından sorumluluğu bulunmaktadır. Diğer yandan ilaç için kullanılan cam şişe, metal kapak, karton kutu, plastik film, etiket gibi birincil ambalajları ve kutu içindeki ölçek kaşığı/kabı, prospektüs gibi ürünler için ayrıca geri kazanım katılım payı yükümlülüğü bulunmamaktadır.

 

Boya üretimi gerçekleştirmekteyim. Boya kutuları için geri kazanım katılım payı yükümlülüğüm var mıdır?

Çevre Kanununun ekli (1) sayılı listesinde yer almayan ürünler ile ilgili olarak, ekli (1) sayılı listede yer alan ambalajları için geri kazanım katılım payı yükümlülüğü bulunmaktadır.

Geri kazanım katılım payına tabi olan soğutucuların içerisinde bulunan aydınlatma ekipmanları için ayrıca geri kazanım katılım payı ödemeli miyim?

Geri Kazanım Katılım Payına İlişkin Yönetmelik gereğince, soğutuculardan geri kazanım katılım payı alınmaktadır. Fakat soğutucularda bulunan aydınlatma ürünlerinden ayrıca geri kazanım katılım payı alınmaz. Ancak, anılan Yönetmelik kapsamında olmayan büyük ölçekli sabit kurulum kriterlerine uyum gösteren, kurulumu ve sökümü uzman kişilerce gerçekleştirilen soğutucularda kullanılan veya piyasaya münferiden arz edilen aydınlatma ürünleri, “aydınlatma ekipmanları” kategorisinden geri kazanım katılım payı uygulamasına tabidir.

Piyasaya cep telefonu sürmekteyim. Cep telefonu ile birlikte pil, şarj cihazı ve kulaklık veriyorum. Her bir ürün için ayrı ayrı geri kazanım katılım payı tutarı ödemeli miyim?

Cep telefonu ile birlikte piyasaya arzı gerçekleşen pil, şarj cihazı, kulaklık “Bilişim telekomünikasyon ekipmanları” altında tek bir ürün olarak değerlendirilir.

 

Cep telefonu ile birlikte münferiden cep telefonu bataryası satışı da yapmaktayım. Cep telefonu bataryası için geri kazanım katılım payı ödeyecek miyim?

Cep telefonu bataryasının münferiden piyasaya arz edilmesi durumunda “pil” kategorisi altında değerlendirilir ve geri kazanım katılım payı ödenir.

 

Yenilenmiş ürün piyasaya arz etmekteyim. Geri kazanım katılım payı yükümlülüğüm var mıdır?

Piyasaya sürenleri tarafından herhangi bir sebeple iade alınan ve mahsuplaşması yapılan ürünlerin bütünlüğü değiştirilmeden bir takım yenileme ve tamir süreçlerinden geçirilerek “yenilenmiş ürün” olarak piyasaya arz edilen ürünlerden Geri Kazanım Katılım Payı tahsil edilir.

Veteriner ilaçlar ithal etmekteyim. Geri kazanım katılım payı yükümlülüğüm var mıdır?

Geri Kazanım Katılım Payına İlişkin Yönetmelikteki ilaç tanımı kapsamında yer alan beşeri ilaçlar, veteriner ilaçları ve zirai ilaçlarının piyasaya arzında, geri kazanım katılım payı tahsil edilir.

 

Zirai ilaç üretiyorum. Geri kazanım katılım payı yükümlülüğüm var mıdır?

Geri Kazanım Katılım Payına İlişkin Yönetmelikteki ilaç tanımı kapsamında yer alan beşeri ilaçlar, veteriner ilaçları ve zirai ilaçlarının piyasaya arzında geri kazanım katılım payı tahsil edilir.

 

Yurtdışından lastik ithal etmekteyim. Geri kazanım katılım payı yükümlülüğüm var mıdır?

Yurt içinde piyasaya arz edilen Çevre Kanunu ek-1 sayılı listesinde yer alan ürünler için geri kazanım katılım payına ilişkin beyan ve ödeme yükümlülüğü bu ürünleri piyasaya arz edenlere (piyasaya sürenlere) ve/veya ithalatçılara aittir. Bu nedenle ithalatını gerçekleştirdiğiniz lastikler için geri kazanım katılım payına ilişkin beyan ve ödeme yükümlülüğünüz bulunmaktadır.

 

Akümülatör ithal etmekte ve yurtiçinde araç üreten bir firmaya satmaktayım. Geri kazanım katılım payı yükümlülüğüm var mıdır?

Araç üreten firmanın “tedarikçi/yetkili ithalatçı”sı vasfıyla akümülatör ithal etmeniz kaydıyla geri kazanım katılım payı yükümlülüğünüz bulunmamaktadır.

Yurt dışından lastik ithal edip araç üreten firmaya veriyorum. Geri Kazanım Katılım Payı Yönetmeliği kapsamında beyanname doldurup geri kazanım katılım payı bedelini ben mi ödemeliyim? Araç üreten firma mı ödemeli?

İthalatı gerçekleştirilen lastiklerin araç üretiminde orijinal eşya/parça olarak kullanılması şartıyla bu ürünlerden geri kazanım katılım payı tahsil edilmez. Ancak hem lastik ithalatçısı hem de araç üreticisi tarafından bu ürünlere yönelik geri kazanım katılım beyanı yapılır. Münferit olarak piyasaya arz edilen lastikler için ise geri kazanım katılım payı beyanı yapılır ve geri kazanım katılım payı ödenir.

Çevre Kanunun ek-1 sayılı listesinde yer alan elektrikli ve elektronik eşyalardan bazılarını başka bir firmaya ürettirip kendi markam ile piyasaya arz etmekteyim. Geri kazanım katılım payı ödeme yükümlülüğünden hangi firma sorumludur?

Çevre Kanunu ek-1 sayılı listede yer alan elektrikli ve elektronik eşyaları kendi adınız ve/veya ticari markanızla piyasaya arz eden olarak geri kazanım katılım payı sorumluluğunuz bulunmaktadır.

Başka bir firma için bitkisel yağ üretiyorum. Üzerinde firmamın ve diğer firmanın markası yer almaktadır. Geri Kazanım Katılım Payından hangimiz sorumluyuz?

Taraflar arasında yapılan sözleşmede herhangi bir aksi durum belirtilmediği sürece; “tedarikçi” vasfıyla farklı bir firmaya ürettiğiniz bitkisel yağın tüketiciye satış işlemi esnasında oluşacak geri kazanım katılım payından piyasaya süren firma sorumludur.

Büyük şantiyelerde kullanılan batarya ile çalışan dübel çakma, çivi çakma ve matkap makineleri ithalatı gerçekleştirmekteyiz. Bahsi geçen aletlerin hangi ürün kategorisi altında değerlendirilmesi gerekmektedir? Geri Kazanım Katılım Payı Yönetmeliği kapsamında yükümlülük ne şekilde olacaktır?

Geri Kazanım Katılım Payı Yönetmeliği kapsamında değerlendirilen dübel çakma, çivi çakma ve matkapların Çevre Kanununun Ek-1 sayılı listesinde yer alan “ Küçük ev aletleri ve diğerleri” kategorisi altında değerlendirilmektedir. İthalatı gerçekleştirilen söz konusu ürünler için piyasaya süren olarak geri kazanım katılım payı beyanı ve ödemesinin yapılması gerekmektedir.

 

Büyük şantiyelerde kullanılan batarya ile çalışan dübel çakma, çivi çakma ve matkap makinelerinde bulunan bataryaların, “diğer şarjlı piller” kategorisinde mi yoksa “orijinal eşya/parça” olarak mı değerlendirilmesi gerekmektedir? Geri Kazanım Katılım Payı Yönetmeliği kapsamında yükümlülük ne şekilde olacaktır?

Batarya ile çalışan dübel çakma, çivi çakma ve matkap makinelerinde bulunan bataryalar, söz konusu ürünün orijinal eşya/parçasıdır. Küçük ev aletleri ve diğerleri kategorisi kapsamında yer alan dübel çakma, çivi çakma ve matkap makineleri geri kazanım katılım payı beyanı ve ödemesi yapıldığı için bataryalar için ayrıca geri kazanım katılım payı ödeme yükümlülüğü bulunmamaktadır.

 

Yurt içinde içecek, dondurma ve gıda hizmetleri veren kurumsal firmalara ticari tip soğutucu ve dondurucu dolap üretmekteyiz. Üretilen ticari tip buzdolapları üzerine kendi markamız ile birlikte kurumsal müşterilerin marka ve tanıtım stickerleri basılmaktadır. Bu kapsamda, piyasaya süren mi yoksa tedarikçi olarak mı değerlendirilmemiz gerekmektedir?

Sipariş veren kurumsal firmanın kendi markasının tanıtımı amacıyla ürünlerin üzerine markasının konulduğu ve kendinin söz konusu ürünün üreticisi/piyasaya süreni olarak soğutucu ürünün satışını yapmadığı durumlarda, bu ürünlerin üretimini gerçekleştirerek ürünlerin üzerinde kendi markası bulunan ve soğutucu ürünün satışını yapan firmaların Geri Kazanım Katılım Payına İlişkin Yönetmelik kapsamında piyasaya süren olarak yükümlülüğü bulunmaktadır.

Yurt dışından araç ithal etmekteyiz. Aracın orijinal bir bütünü olan parçalar (akü, lastik, klima vd.) için geri kazanım katılım payı yükümlülüğü var mıdır?

Araç, Çevre Kanunun ek-1 sayılı listesindeki ürünler arasında yer almamaktadır. Ancak aracın orijinal eşya/parçası olan ek-1’de yer alan lastik, akümülatör gibi ürünler için geri kazanım katılım payı beyanı yapılması gerekmektedir. Bu ürünler için beyan yapılmakta, geri kazanım payı ödemesi yapılmamaktadır. Bununla birlikte ithal edilen aracın yanında yedek olarak verilen Kanunun ek-1 sayılı listesindeki ürünler (lastik, akü vd.) için ithalatçı tarafından geri kazanım katılım payı beyanı ve ödemesi gerçekleştirilir.

Madeni yağ olarak tanımlanan ürünler nelerdir?

Madeni yağlar, baz yağına veya kimyasal sentez yöntemi ile işlenen maddelere, bazı katkıların ilavesi sonucu, hareketli ve temas halinde olan iki yüzey arasındaki sürtünme ve/veya aşınmayı azaltma veya soğutma özelliğine sahip mamul haline getirilen doğal veya yapay maddeler olarak tanımlanmakta olup Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun 7/12/2016 tarihli ve 6648 sayılı Kurul Kararı’nda madeni yağların GTİP numaraları belirtilmiştir.

 

Madeni yağ üreticisiyim, Geri Kazanım Katılım Payına İlişkin Yönetmelik hükümleri doğrultusundaki yükümlülüklerim nelerdir?

Madeni yağ üreticisi olarak üretilen madeni yağların piyasaya arz edilmesi durumunda geri kazanım katılım payı ödenecek ve beyan yapılacaktır. Üretilen madeni yağların, başka bir madeni yağ üreticisine üretiminde hammadde olarak kullanılmak şartıyla verilmesi durumunda nihai madeni yağı üreten gerçek/tüzel kişi geri kazanım katılım payını ödeyecek ve beyan yapacaktır. Başka bir madeni yağ üreticisine hammadde olarak madeni yağ veren gerçek/tüzel kişi ise madeni yağ üretiminde hammadde olarak kullanmak üzere verdiği madeni yağlar için geri kazanım katılım payını ödemeyecek ancak beyan yapacaktır.

 

Madeni yağ ithalatçısıyım, Geri Kazanım Katılım Payına İlişkin Yönetmelik hükümleri doğrultusundaki yükümlülüklerim nelerdir?

Madeni yağ ithalatçısı olarak, ithal edilen madeni yağlar için geri kazanım katılım payı ödenecek ve beyan yapılacaktır. İthal edilen madeni yağların, madeni yağ üreticisine üretiminde hammadde olarak kullanılmak şartıyla ithal edilmesi durumunda nihai madeni yağı üreten gerçek/tüzel kişi geri kazanım katılım payını ödeyecek ve beyan yapacaktır. Madeni yağ üreticisine hammadde olarak kullanılmak üzere madeni yağ ithal eden gerçek/tüzel kişi ise verdiği madeni yağlar için geri kazanım katılım payını ödemeyecek ancak beyan yapacaktır.

 

Madeni yağların lastik üreticilerine satışının gerçekleşmesi halinde geri kazanım katılım payı ödenecek midir?

Madeni yağların, Çevre Kanunu’nun ek-1 sayılı listesinde yer alan ürünlerin (ambalajlar hariç) üretiminde hammadde olarak kullanılması durumunda hammadde olarak tedarik edilen bu madeni yağların ithalatçıları/üreticileri tarafından beyan yapılır, ancak hammadde olarak kullanılan bu madeni yağlardan geri kazanım katılım payı tahsil edilmez.

Madeni yağların araç üreticilerine satışının gerçekleşmesi halinde geri kazanım katılım payı ödenecek midir?

Madeni yağların, piyasaya arz edilecek araçlarda orijinal eşya/parça olarak kullanılması şartıyla madeni yağları piyasaya sürenler ve araç üreticileri tarafından beyan yapılır, ancak bu ürünlerden geri kazanım katılım payı tahsil edilmez. Münferit olarak piyasaya arz edilen madeni yağlar için geri kazanım katılım payı beyanı yapılır ve geri kazanım katılım payı ödenir.

 

Madeni yağların trafo üreticilerine satışının gerçekleşmesi halinde geri kazanım katılım payı ödenecek midir?

Trafo ek-1 sayılı listede yer alan bir ürün olmadığı için madeni yağların trafo üreticilerine satışının gerçekleşmesi halinde geri kazanım katılım payı ödenecek ve beyan yapılacaktır.

 

Madeni yağların kauçuk üreticilerine satışının gerçekleşmesi halinde geri kazanım katılım payı ödenecek midir?

Kauçuk ek-1 sayılı listede yer alan bir ürün olmadığı için madeni yağların kauçuk üreticilerine satışının gerçekleşmesi halinde geri kazanım katılım payı ödenecek ve beyan yapılacaktır.

 

Madeni yağların ithal edildikten sonra ihraç edilmesi durumunda geri kazanım katılım payı ödenecek midir?

İhracat ile ihraç kayıtlı satışlar geri kazanım katılım payı uygulamasından muaf tutulmuştur. Bununla beraber, ithal edilerek geri kazanım katılım payı yükümlülüğü “serbest dolaşıma giriş beyannamesinin tescil tarihi” itibariyle oluşmuş ve serbest dolaşıma konu edilmiş madeni yağ için geri kazanım katılım payı beyan ve ödemesi gerçekleştirilir.

“Geri Kazanım Katılım Payına Tabi Ambalajların Tanımlanması” başlıklı bölümünün “Ambalaj Tanımına Uyan Ürünler” alt başlıklı bölümünde Kriter 1 de; Başka bir ürün/eşya/malzemenin kullanım ömrü boyunca o ürün/eşya/malzemeleri içinde bulundurmak, desteklemek veya korumak için kullanımı gerekli değilse ambalaj olarak kabul edileceği belirtilmiş ve kriteri sağlamayanların asıl ürün/eşya/malzemenin orijinal parçası olarak kabul edileceği ve ambalaj olarak tanımlanmayacağı açıklanmıştır. Bu durumda bitkisel yağların konulduğu kaplar (şişe, teneke vb.) ambalaj malzemesi olarak GEKAP a tabi değil midir?

Bahse konu Kriter 1, ürünün ambalajıyla beraber kullanılarak aynı şekilde bertarafını da kapsamaktadır (çay poşeti gibi). Diğer yandan aynı bölümde ambalaj tanımına uyan ürünler için üç kriter örnekleriyle açıklanmış olup söz konusu kriter ve örnekler halihazırda yürürlükte olan Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliğinden aktarılmıştır. Bitkisel yağ ambalajları Kriter 1’e uymamakta olup bitkisel yağın kendisi geri kazanım katılım payına tabi bir ürün olduğu için birincil ambalajı için geri kazanım katılım payı yükümlülüğü bulunmamakla beraber kullanılan diğer ambalajları için beyan ve ödeme yükümlülüğü vardır.

 

IBC tanklar ile bitkisel yağ ithalatı gerçekleştirilmesi ve ithal edilen bitkisel yağların, yurt içindeki tesislere çeşitli ebatlarda ambalajlara (şişe, teneke vb) doldurarak piyasaya arz edilmesi durumunda bitkisel yağın ambalajı için geri kazanım katılım payı yükümlülüğü bulunmakta mıdır?

Uygulamada geri kazanım katılım payı tahsil edilen ürünlerin birincil ambalajından GEKAP alınmayacağı hususu düzenlenmiş olup üründen GEKAP alınmıyorsa birincil ambalajdan GEKAP alınmaktadır. Bu durumda IBC tanklarla ithal edilen bitkisel yağın ithalatçısının “bitkisel yağ” için geri kazanım katılım payı yükümlülüğü bulunmakta olup IBC tanktan geri kazanım katılım payı alınmamaktadır. Bu bitkisel yağın, yurt içinde ambalajlanarak piyasaya sürülmesi durumunda bitkisel yağ için geri kazanım katılım payı ödemesi yapılmayacağından birincil ambalajı dahil tüm ambalajları için geri kazanım katılım payı yükümlülüğü bulunmaktadır.

Usul ve esaslarda verilen örneklerde ” …. gerçek/tüzel kişileri arasında yapılacak herhangi bir sözleşmede aksi bir durum belirtilmediği sürece; piyasaya arz edilen içeceğin ambalajı için …. gerçek/tüzel kişisi piyasaya süren, ….gerçek/tüzel kişisi ise tedarikçidir.” gibi açıklamalar yer almaktadır. Tarafların kendi aralarınca yapacakları sözleşmelerle GEKAP mükellefi değiştirilebilir mi?

Tedarikçiler ile piyasaya sürenler arasındaki işlemlerde sadece ikincil ve üçüncül ambalajlar için sözleşme içeriği dikkate alınmıştır. Asıl ürünler ve birincil ambalajlara yönelik tedarik sözleşmeleriyle bu yönde bir düzenleme yapılması mümkün olmayıp piyasaya arz edilen ambalajlı ürünün ambalajı için geri kazanım katılım payı yükümlülüğü o ürünü kendi adı/markasıyla piyasaya sürendedir.

Yönetmelikte yer alan yeminli mali müşavir incelemesi ile bağımsız denetim kuruluşlarına inceletme işlemlerinin ne zaman gerçekleştirilmesi gerekmektedir?

Geri kazanım katılım beyannamelerine yönelik Yeminli Mali Müşavirlere yaptırılacak inceletme ve/veya doğrulatma işlemleri ile bağımsız denetim kuruluşlarına yaptırılacak inceletme işlemleri Bakanlıkça gerekli görülerek talep edilmesi halinde yaptırılarak Bakanlığa sunulmalıdır.

 

İşletmenin muhasebe kayıtları ve muhasebe hesap planında yer almayan ürünlere ve kullanılan ambalajlara ait adet, ağırlık, sayı vb. bilgiler hakkında beyan ve bildirimde bulunulacağı göz önünde bulundurulduğunda bu durumda meslek mensupları mı sorumlu olacaktır?

Yönetmelikte meslek mensuplarına yönelik bir ifade ya da düzenleme bulunmamakta olup meslek mensuplarına getirilen yükümlülükler Hazine ve Maliye Bakanlığı uhdesindedir. Bakanlığımızca geri kazanım katılım payı uygulamasından sorumlu olarak piyasaya süren gerçek/tüzel kişiler esas alınmaktadır.

 

Muhasebe sorumlusu tanımında 3568 sayılı yasaya göre ruhsat almış meslek mensubu olması şartı yer almamaktadır. Bununla beraber meslek mensubu olmayan bir kişinin muhasebe konusunda yetkin ve yetkili olması mı beklenmektedir? Diğer yandan yetkinin verilmesine ilişkin yöntem (karar/tescil/vekâlet gibi) de belirtilmemiştir.

Çevre Kanununa göre geri kazanım katılım payı uygulamasından sorumlu piyasaya süren gerçek/tüzel kişilerin kendileri olup yapılan her türlü eylemden de bu kişileri sorumlu tutulmaktadır. Piyasaya süren işletmelerin yetki vereceği kişilerin nitelikleri ile yetkilendirme usulü çevre mevzuatı kapsamında düzenlenmemektedir.

Cam üretim tesisi olarak, personele karton bardakla çay, kahve ve su verilmektedir. Bu şekilde kullanılan karton bardaklar GEKAP’a tabi midir?

Geri Kazanım Katılım Payına İlişkin Yönetmeliğin Uygulanmasına Dair Usul ve Esaslarda satış noktası “Toptan ve/veya perakende olarak mal veya ürün satışını yapan mağaza, market ve benzeri satış yerlerini ifade etmektedir…” şeklinde açıklanmış olup tek kullanımlık bardak, tabak gibi ürünler içecek/yiyecek satışı yapan satış noktalarında içecek/yiyecek ürünlerinin müşterilere sunumunda kullanıldıkları anda ambalaj görevi görmekte ve ancak bu durumda ambalaj vasfı taşıyarak geri kazanım katılım payı uygulamasına tabi olmaktadır. Konu özelinde bu açıklamaya uymayan durumlar için geri kazanım katılım payı yükümlülüğü bulunmamaktadır.

 

Zeytin üretimi yapan firma bu zeytinleri kendi markası basılı metal teneke ya da plastik kaplara koyarak satmaktadır. Bu durumdaki geri kazanım katılım payı yükümlülüğü nedir?

Ürünlerin yurt içinde piyasaya sürülmesi aşamasında kullanılan metal teneke, plastik kaplar gibi Çevre Kanunu ek-1 sayılı listesinde yer alan tüm ambalajlar için piyasaya süren firmanın Geri Kazanım Katılım Payına İlişkin Yönetmelik kapsamında yükümlülüğü oluşacaktır.

Otellerde üzerine marka basılıp müşteriye sunulan mini şampuan, ıslak mendil, karton çay bardakları gibi ürünler GEKAP’a tabi midir?

Turizm konaklama tesislerinde yeme, içme, kişisel bakım ürünleri vb. ürünlerin müşterilere sunumu esnasında kullanılan tek kullanımlık bardak, tek kullanımlık tabak, şampuan şişeleri, ıslak mendil ambalajı gibi ambalajlardan tesis içerisinde dolumu yapılarak müşterilere sunulanlar ile tedarikçisi tarafından turizm konaklama tesisi adına üretilen/ambalajlanan ürünlerin ambalajlarından turizm konaklama tesisi piyasaya süren olarak geri kazanım katılım payından sorumludur.

İnşaat boyaları üreten firma ürününü plastik kova ve teneke ambalajlara kendi etiketini basarak bayiler aracılığıyla piyasaya sürüyor. Nihai tüketiciye satış bayilerden yapılmaktadır. Bu durumda Geri Kazanım Katılım Payı yükümlülüğüm var mıdır?

Geri Kazanım Katılım Payına İlişkin Yönetmeliğin Uygulanmasına Dair Usul ve Esaslarda “piyasaya süren”, geri kazanım katılım payı uygulamasına tabi olan Çevre Kanunu ek-1 sayılı listesinde yer alan ürünlerden herhangi birini tedarik veya kullanım amacıyla bedelli veya bedelsiz olarak ilk defa piyasada yer alması faaliyetini gerçekleştiren gerçek veya tüzel kişiler olarak açıklanmış olup piyasaya sürenin belirlenmesinde söz konusu ürünlerin ilk defa piyasada yer alması için yapılan piyasaya arz faaliyeti esas alınır. Bu kapsamda, ambalajlı ürünün yurt içinde ilk defa piyasada yer alması için yapılan piyasaya arz faaliyeti (yurt içinde satış/teslim) doğrultusunda geri kazanım katılım payı yükümlülüğü oluşmaktadır. Aynı ambalajlı ürün için yapılan sonraki satışlar geri kazanım katılım payına tabi değildir.

Toptan ve perakende kitap ticareti işi ile uğraşan firma ürünlerini koliler ile göndermektedir. Bu durumda kolileri gönderen firma mı GEKAP bildiriminde bulunacaktır?

Ambalaj üreticileri tarafından bu ambalajları kullanacaklara yapılan boş ambalaj arzları geri kazanım katılım payına tabi değildir. Boş/ürün içermeyen ambalajlar, bir ürünün piyasaya arzında kullanıldıkları anda ambalaj görevi görmekte ve bu durumda ürünlerini bu ambalajlar ile ambalajlayarak/ambalajlatarak piyasaya süreni için geri kazanım katılım payı yükümlülüğü oluşmaktadır.

Birincil ambalajın GEKAP muafiyeti hangi durumlarda geçerlidir?

Geri Kazanım Katılım Payına İlişkin Yönetmeliğin 5 inci maddesinin on ikinci fıkrasında “Bu Yönetmelik kapsamında yer alıp geri kazanım katılım payına tabi olan ürünlerden ambalajlı olarak piyasaya sürülenlerin birincil (satış) ambalajları için beyan yapılır ancak bu ambalajlar için geri kazanım katılım payı tahsil edilmez. Bu ürünlerin birincil ambalajları haricindeki diğer ambalajları için geri kazanım katılım payı tahsil edilir.” hükmü yer almaktadır. Bu çerçevede Çevre Kanunu ek-1 sayılı listesinde yer alıp geri kazanım katılım payı ödenecek ürünlerin (sadece lastik, akümülatör, madeni yağ, bitkisel yağ, elektrikli ve elektronik eşya, pil, ilaç) birincil ambalajlarından beyan alınacak ancak geri kazanım katılım payı tahsil edilmeyecek; birincil ambalajlar haricindeki diğer tüm ambalajları için ise geri kazanım katılım payı beyanı yapılarak ödemesi gerçekleştirilecektir. Bu istisnai durum sadece belirtilen şekilde bir durum olması halinde (örneğin geri kazanım katılım payı ödenecek bir elektrikli ve elektronik eşyanın birincil ambalajı için) geçerli olup, Kanunun ek-1 sayılı listesinde yer almayan/geri kazanım katılım payı ödemesine konu olmayan ürünlerin birincil ve diğer ambalajları dahil tüm ambalajları geri kazanım katılım payına tabi olacaktır.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/karton-kolilerde-satilan-komur-icin-gekap-beyani-verilecek-mi/feed/ 0