Müdürlüğüne – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Fri, 15 Jan 2021 14:22:58 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.4 Emekli personelin kıdem tazminatından kesilerek İcra Müdürlüğüne aktarılan tutar içinde yer alan avukatlık ücretinden stopaj yapılacak mı? https://www.muhasebenews.com/emekli-personelin-kidem-tazminatindan-kesilerek-icra-mudurlugune-aktarilan-tutar-icinde-yer-alan-avukatlik-ucretinden-stopaj-yapilacak-mi/ https://www.muhasebenews.com/emekli-personelin-kidem-tazminatindan-kesilerek-icra-mudurlugune-aktarilan-tutar-icinde-yer-alan-avukatlik-ucretinden-stopaj-yapilacak-mi/#respond Fri, 15 Jan 2021 05:30:49 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=101546 T.C.GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı
Gelir Kanunları Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü

Sayı

:

84098128-120.04.06[94-2020/6]-E.389388

30.12.2020

Konu

:

Emekli personelin kıdem tazminatından kesilerek İcra Müdürlüğüne aktarılan tutar içinde yer alan vekalet ücretinden tevkifat yapılıp yapılmayacağı.

İlgi

:

a) 11.02.2020 tarihli özelge talep formunuz.

b) 02.03.2020 tarihli özelge talep formunuz.

 

İlgide kayıtlı özelge talep formu ve eklerinde, İdarenizden emekli olan ancak borçları nedeniyle icra müdürlüklerinde dosyaları yer alan personele ödenen kıdem tazminatı ödemeleri esnasında muhtelif icra müdürlüklerinden alınan ödeme emirlerinde belirtilen tutarlar kadar kesinti yapılarak ilgili icra müdürlüklerine aktarıldığı, icra müdürlüklerince İdarenize gönderilen hesap dökümünde vekalet ücreti adı altında tahsili gereken tutarların da bulunduğu belirtilerek İdarenizin, icra müdürlüklerince takip edilen ödemelere sadece aracılık etme görevini yerine getirdiğinizden bahisle anılan ödemeden gelir vergisi tevkifatı yapılıp yapılmayacağı hususunda Başkanlığımız görüşünün bildirilmesi talep edilmektedir.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 61 inci maddesinde “Ücret, işvere tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.

 

Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez.”  hükmü yer almaktadır.

Aynı Kanunun 65 inci maddesinde “Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır.

 

Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır.” hükmüne yer verilmiştir.

Buna göre, serbest meslek erbabı olan avukatlara ödenen vekalet ücretlerinin serbest meslek kazancı niteliğinde olması nedeniyle serbest meslek kazancı hükümlerine göre vergilendirilmesi, bir işverene bağlı ve tabi olarak hizmet sözleşmesine istinaden çalışan avukatlara işvereni aracılığıyla ödenen vekalet ücretlerinin ise ücret hükümlerine göre vergilendirilmesi gerekmektedir.

Anılan Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında ise kamu idare ve müesseseleri, iktisadi kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadi işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya zirai işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçilerin maddede bentler halinde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaları gerektiği hüküm altına alınmış olup, aynı fıkranın; (1) numaralı bendinde, hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61 inci maddede yazılı olup ücret sayılan ödemelerden (istisnadan faydalananlar hariç), 103 ve 104 üncü maddelere göre, (2) numaralı bendinde, yaptıkları serbest meslek işleri dolayısıyla bu işleri icra edenlere yapılan ödemelerden gelir vergisi tevkifatı yapılması gerektiği belirtilmiştir.

Diğer taraftan, 7194 sayılı Kanunun 16 ncı  maddesi ile 193 sayılı Kanunun 94 üncü maddesine ikinci fıkrasından sonra gelmek üzere eklenen üçüncü fıkrasında, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile 19/3/1969 tarihli ve 1136 sayılı Avukatlık Kanunu uyarınca karşı tarafa yükletilen vekalet ücretini (icra ve iflas müdürlüklerine yatırılanlar dâhil) ödeyenler tarafından gelir vergisi tevkifatı yapılacağı” hükmüne yer verilmek suretiyle, mahkemelerce veya icra ve iflas müdürlüklerince karşı tarafa yükletilen, avukatlara ait olan ve serbest meslek kazancına dahil edilmesi gereken vekalet ücretleri üzerinden, kimlerin tevkifat yapmakla yükümlü olduğu hususuna açıklık kazandırılmıştır.

27/05/2020 tarihli ve 31137 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 311 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin sekizinci bölümünde, konu ile ilgili olarak ayrıntılı açıklamalara yer verilmiş olup, anılan Tebliğin;

– “Vekalet ücretlerinde vergi tevkifatı uygulaması” başlıklı 25 inci maddesinde,

 

“(1) 193 sayılı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında gelir vergisi tevkifatı yapmaya mecbur olan kişi ve kurumlar belirtilmiş ve aynı maddenin birinci fıkrasının; (1) numaralı bendinde hizmet erbabına ödenen ücretlerden 103 üncü ve 104 üncü maddelere göre, (2) numaralı bendinin (b) alt bendinde ise yaptıkları serbest meslek işleri dolayısıyla bu işleri icra edenlere yapılan ödemeler üzerinden 2009/14592 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca % 20 oranında gelir vergisi tevkifatı yapılacağı hüküm altına alınmıştır.

(2) 7194 sayılı Kanunla yapılan düzenlemeyle, mahkemelerce veya icra ve iflas müdürlüklerince karşı tarafa yükletilen, avukatlara ait olan ve serbest meslek kazancına dahil edilmesi gereken vekalet ücretleri üzerinden, kimlerin tevkifat yapmakla yükümlü olduğu hususuna açıklık kazandırılmıştır. Buna göre, 193 sayılı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında sayılanlar tarafından 2004 sayılı Kanun ile 1136 sayılı Kanun uyarınca karşı tarafa yükletilen vekalet ücretinin;

a) Borçlu (davayı kaybeden) tarafından doğrudan avukata ödendiği durumlarda, borçlu (davayı kaybeden) tarafından,

b) Borçlu (davayı kaybeden) tarafından avukata ödenmek üzere icra ve iflas müdürlüklerine yatırıldığı durumlarda, borçlu (davayı kaybeden) tarafından,

c) Borçlu (davayı kaybeden) tarafından alacaklı (davayı kazanan) tarafa ödendiği durumlarda, alacaklı (davayı kazanan) tarafından avukata ödeme yapılması esnasında,

gelir vergisi tevkifatı yapılması gerekmektedir.

(3) 193 sayılı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında sayılmayanlar, diğer bir ifadeyle tevkifat yükümlülüğü bulunmayanlar tarafından yapılan vekalet ücreti ödemeleri üzerinden gelir vergisi tevkifatı yapılmayacaktır.

(4) Vekalet ücretini ödemekle yükümlü olanlarca, ücretli olarak çalışan avukatların işverenlerine yapılan vekalet ücreti ödemelerinden tevkifat yapılmayacak, işverenin vekalet ücretini avukata ödemesi esnasında ise işverence ücret hükümlerine göre tevkifat yapılacaktır.

 

(6) İcra işleminin durdurulması için, ilama karşı istinaf veya temyiz yoluna başvuran borçlunun ilamın icrasını durdurabilmek için takip edilen vekalet ücreti dahil borç tutarı için teminat verildiği ve istinaf veya temyiz başvurusunun reddedilmesi üzerine teminata konu paranın alacaklının avukatına ödendiği durumlarda, vekalet ücretine ilişkin nakden veya hesaben ödemenin ne zaman gerçekleşeceği bilinemeyeceğinden gelir vergisi tevkifatı yapılmayacaktır. Aynı şekilde, icra işlemleri sonucu borçluya haciz uygulanması ve hacze konu mallarının satılması veya borcun, kefil ve benzeri üçüncü kişilerden tahsil edilmesi durumlarında da borçlunun gelir vergisi tevkifatı yapması söz konusu olmayacaktır. Bu durumlarda da serbest meslek erbabı olan avukat tarafından borçlu adına serbest meslek makbuzu düzenlenerek avukat tarafından elde edilen tevkifata konu olmayan vekalet ücreti, serbest meslek kazancına dahil edilerek ilgili geçici vergilendirme dönemleri ve yıllık gelir vergisi beyannamesiyle beyan edilecektir.

…….” açıklamalarına yer verilmiştir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, vekalet ücretinin borçlu (davayı kaybeden) tarafından doğrudan avukata ödenmesi veya avukata ödenmek üzere icra ve iflas müdürlüklerine yatırılması durumlarında, borçlu (davayı kaybeden) tarafın tevkifat yapma yükümlülüğü bulunmaktadır.

Diğer taraftan, vekalet ücreti dahil borcun, kefil veya üçüncü kişilerden tahsil edilmesi durumunda borçlunun gelir vergisi tevkifatı yapmasının söz konusu olmayacağı, avukatın da elde edilen tevkifata konu olmayan vekalet ücreti gelirini, serbest meslek kazancına dahil edilerek ilgili geçici vergilendirme dönemleri ve yıllık gelir vergisi beyannamesiyle beyan edeceği açıkça belirlenmiş bulunmaktadır.

Bu nedenle, Kurumunuz personeline yapılması gereken kıdem tazminatı ödemesinin ilgili icra müdürlüklerine aktarılması ve aktarılan tutarlardan avukatın vekalet ücretinin de karşılanması nedeniyle, Kurumunuzun tevkifat yapma sorumluluğu bulunmamaktadır.

 


Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/emekli-personelin-kidem-tazminatindan-kesilerek-icra-mudurlugune-aktarilan-tutar-icinde-yer-alan-avukatlik-ucretinden-stopaj-yapilacak-mi/feed/ 0
Emniyet müdürlüğüne yapılacak araç bağışında KDV ve ÖTV istisnası https://www.muhasebenews.com/emniyet-mudurlugune-yapilacak-arac-bagisinda-kdv-ve-otv-istisnasi/ https://www.muhasebenews.com/emniyet-mudurlugune-yapilacak-arac-bagisinda-kdv-ve-otv-istisnasi/#respond Thu, 17 Dec 2020 09:05:45 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=98853

T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ADANA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü

ÇOK İVEDİ

Sayı

:

B.07.1.GİB.4.01.16.02-2011-12356-KDV-ÖTV-106

01/11/2012

Konu

:

Emniyet müdürlüğüne yapılacak araç bağışında KDV ve ÖTV istisnası.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, Derneğiniz tarafından … Emniyet Müdürlüğüne hibe edilmek üzere taşıt satın alınması sırasında özel tüketim vergisi (ÖTV) ve katma değer vergisi (KDV) ödenip ödenmeyeceği, taşıt alımlarının KDV Kanununun 13/f ve 17 nci maddeleri uyarınca KDV den istisna tutulup tutulmayacağı, KDV ve ÖTV ödenmesi gerekiyorsa ödenen ÖTV ve KDV nin iadesinin talep edilip edilmeyeceği sorulmaktadır.

1. KDV Yönünden:

KDV Kanununun;

-1/1 inci maddesinde, Türkiye’de ticari,  sınai, zırai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV ye tabi olduğu,

-13/f maddesinde, Milli Savunma Bakanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı, Savunma Sanayi Müsteşarlığı, Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Gümrük Muhafaza Genel Müdürlüğüne milli savunma ve iç güvenlik ihtiyaçları için uçak, helikopter, gemi, denizaltı, tank, panzer, zırhlı personel taşıyıcı, roket, füze ve benzeri araçlar, silah, mühimmat, silah malzeme, teçhizat ve sistemleri ile bunların araştırma-geliştirme, yazılım, üretim, montaj, yedek parça, bakım-onarım ve modernizasyonuna ilişkin olarak yapılan teslim ve hizmetler ve bu teslim ve hizmetleri gerçekleştirenlere bu kapsamda yapılacak olan, miktarı ve nitelikleri yukarıda sayılan kuruluşlarca onaylanan teslim ve hizmetlerin KDV den istisna olduğu,

-17/2-b maddesinde, Kanunun 17/1 inci maddesinde sayılan genel ve katma bütçeli daireler, il özel idareleri, belediyeler, köyler, bunların teşkil ettikleri birlikler, üniversiteler, döner sermayeli kuruluşlar, kanunla kurulan kamu kurum ve kuruluşları, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, siyasi partiler ve sendikalar, kanunla kurulan veya tüzel kişiliğe haiz emekli ve yardım sandıkları, kamu menfaatine yararlı dernekler, tarımsal amaçlı kooperatifler ve Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflara bedelsiz olarak yapılan her türlü mal teslimi ve hizmet ifalarının KDV den istisna olduğu,

hüküm altına alınmıştır.

Buna göre, Derneğiniz tarafından Emniyet Müdürlüğüne bağışlanmak üzere piyasadan taşıt satın alınması işleminin Kanunun 13/f maddesi kapsamında KDV den istisna tutulması mümkün bulunmamaktadır.

Öte yandan, Derneğiniz tarafından KDV ödenerek satın alınan taşıtların Emniyet Müdürlüğüne bedelsiz teslimi KDV nin konusuna girmemektedir. Derneğinizin taşıtların satın alınması sırasında ödediği KDV nin iadesi ise söz konusu değildir.

2. ÖTV Kanunu Yönünden:

4760 sayılı ÖTV Kanununun 1/1 inci maddesinde, Kanuna ekli (II) sayılı listedeki mallardan kayıt ve tescile tâbi olanların ilk iktisabı, kayıt ve tescile tabi olmayanların ise ithalat, imalatçılar tarafından teslimi veya ÖTV uygulanmadan önce müzayede suretiyle satışı bir defaya mahsus olmak üzere ÖTV ye tabi tutulmuştur.

Aynı Kanunun “İstisnalar” başlıklı ikinci bölümünün 5, 6 ve 7 nci maddeleri ile istisna kapsamına alınan işlemlerle söz konusu işlemler gereği bu Kanuna ekli listelerdeki mallarla ilgili ÖTV istisnasından yararlanacak kişi ve kurumların kimler olduğu belirlenmiştir.

Diğer taraftan, Kanunun “İstisnaların Sınırı ve Yetki” başlıklı 10/1 inci maddesinde ise, özel tüketim vergisine ilişkin istisna ve muafiyetlerin ancak bu Kanuna hüküm eklenmek veya bu Kanunda değişiklik yapılmak suretiyle düzenleneceği, diğer kanunlarda yer alan istisna veya muafiyet hükümlerinin bu vergi bakımından geçersiz olduğu hüküm altına alınmıştır.

Yukarıdaki Kanun hükümlerinin birlikte incelenmesinden de anlaşılacağı üzere, Kanuna ekli (II) sayılı listedeki mallardan kayıt ve tescile tabi olan taşıtların ilk iktisabında bedelsiz teslimlerin özel tüketim vergisinden muaf olduğuna dair bir hükme yer verilmemiştir.

Buna göre, yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, derneğiniz tarafından bedeli ödenerek satın alınan ve Emniyet Müdürlüğüne bedelsiz olarak bağışta bulunulacak kayıt ve tescile tabi taşıtların ilk iktisabında özel tüketim vergisi istisnası uygulanması mümkün bulunmamaktadır.


Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/emniyet-mudurlugune-yapilacak-arac-bagisinda-kdv-ve-otv-istisnasi/feed/ 0
Manevi tazminatın icra müdürlüğüne ödenmesinde gelir ve damga vergisi istisnası var mıdır? https://www.muhasebenews.com/manevi-tazminatin-icra-mudurlugune-odenmesinde-gelir-ve-damga-vergisi-istisnasi-var-midir/ https://www.muhasebenews.com/manevi-tazminatin-icra-mudurlugune-odenmesinde-gelir-ve-damga-vergisi-istisnasi-var-midir/#respond Mon, 14 Dec 2020 13:16:28 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=98632

T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü)

Sayı

:

90792880-155.13.01.01[2014/2559]-1137

12/11/2014

Konu

:

Manevi tazminatın icra müdürlüğüne ödenmesinde gelir ve damga vergisi istisnası hk.

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunun incelenmesinden, Ankara 12 nci İş Mahkemesinin … tarih ve Esas No: … Karar No: … sayılı kararı ile kurumunuz aleyhine hükmedilen manevi tazminat ile işletilecek olan yasal faiz tutarının icra müdürlüğüne ödenmesi esnasında vergi kesintisi yapılıp yapılmayacağı hususunda görüş talep edildiği anlaşılmıştır.

A- GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME:

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 61 inci maddesinde; “Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.

Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez.” hükmü yer almaktadır.

Anılan Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendine göre de, hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61’inci maddede yazılı olup, ücret sayılan ödemelerden (istisnadan faydalananlar hariç) 103 ve 104’üncü maddelere göre gelir vergisi tevkifatı yapılması gerekmektedir.

Aynı Kanunun 25 inci maddesinde ise, gelir vergisinden müstesna tazminat ve yardımlar tadadi olarak sayılmıştır.

Öte yandan, ”tazminat” kavramı maddi ve manevi anlamda uğranılan zarar karşılığında ödenen para ya da ödeneği ifade etmekte olup, kişilerin mal varlığında meydana gelen eksilmeyi karşılamaya yönelik olarak yapılan ödemeler maddi tazminat kavramının konusunu oluştururkenmal varlığı dışındaki hukuki değerlere yapılan saldırılarla meydana getirilen eksilmenin giderilmesi ve zarara uğrayan şahsın manevi varlığında meydana gelen tahribatın kısmen de olsa hafifletilmesine yönelik ödemeler ise manevi tazminatın konusunu oluşturmaktadır.

Buna göre, kişinin manevi değerlerinde sebep olunan zararı tazmin amacıyla mahkeme kararıyla maddi bir bedel olarak tayin edilen, ancak fiili bir çalışma ya da hizmetin karşılığı olmayan manevi tazminatın, bir işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak bir  hizmet karşılığı yapılan bir ödeme olmaması nedeniyle ücret olarak değerlendirilmesi mümkün bulunmamakta olup, söz konusu ödemeler üzerinden gelir vergisi tevkifatı yapılmaması gerekmektedir.

Diğer taraftan, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 75 inci maddesinin birinci fıkrasında, sahibinin ticari, zirai veya mesleki faaliyeti dışında nakdi sermaye veya para ile temsil edilen değerlerden müteşekkil sermaye dolayısıyla elde ettiği kar payı, faiz, kira ve benzeri iratların menkul sermaye iradı olduğu hüküm altına alınmıştır. Anılan maddenin ikinci fıkrasının (6) numaralı bendinde de “Her nevi alacak faizleri (Adi, imtiyazlı, rehinli, senetli alacaklarla cari hesap alacaklarından doğan faizler ve kamu tüzelkişilerince borçlanılan ve senede bağlanmış olan meblağlar için ödenen faizler dahil.)” hükmüne yer verilmek suretiyle alacak faizinin menkul sermaye iradı sayılacağı belirtilmiştir.

Bu çerçevede, ilgili mahkemece hükmolunan zarar için hesaplanan yasal faizin alacak faizi olarak değerlendirilmesi ve söz konusu ödemenin, anılan Kanunun 85 inci ve 86 ncı maddeleri uyarınca, tevkifata ve istisnaya konu olmayan menkul sermaye iratları için öngörülen beyan haddini (2013 yılı için 1.390 TL) aşması halinde, tamamının elde edenlerce yıllık gelir vergisi beyannamesi ile beyan edilmesi gerekmektedir.

B- DAMGA VERGİSİ KANUNUN YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu; 3 üncü maddesinde, damga vergisinin mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu, resmi dairelerle kişiler arasındaki işlemlere ait kağıtların damga vergisini kişilerin ödeyeceği; 8’inci maddesinde, bu Kanunda yazılı resmi daireden maksadın, genel ve özel bütçeli idarelerle, il özel idareleri, belediyeler ve köyler olduğu, bu dairelere bağlı olup ayrı tüzel kişiliği bulunan iktisadi işletmelerin resmi daire sayılmayacağı; 9’uncu maddesinde, bu Kanuna ekli (2) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisinden müstesna olduğu hükümlerine yer verilmiştir.

Mezkur Kanununa ekli (2) sayılı tablonun “I-Resmi işlerle ilgili kağıtlar” başlıklı bölümünün A/1 numaralı fıkrasında ise, resmi daireler arasındaki işlemleri kapsayan her türlü kağıtlarla bu dairelerin soruları üzerine kişiler tarafından yazılan cevaplar ve eklerinin damga vergisinden istisna olduğu hükme bağlanmıştır.

Bu itibarla, Damga Vergisi Kanununun 8 inci maddesi kapsamında resmi daire olan Kurumunuz tarafından icra dairesine yapılacak ödemeler nedeniyle düzenlenen kağıtlar Kanuna ekli (2) sayılı tablonun I/A-1 fıkrası hükmü gereğince damga vergisinden istisna tutulması gerekmektedir.

C-VERASET VE İNTİKAL VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME:

7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti uyruğunda bulunan şahıslara ait mallar ile Türkiye’de bulunan malların veraset yoluyla veya herhangi bir suretle olursa olsun ivazsız bir şekilde bir şahıstan diğer şahsa intikalinin veraset ve intikal vergisine tabi olduğu, 2’nci maddesinde ise “İvazsız intikal” tabirinin, hibe yoluyla veya herhangi bir tarzda olan ivazsız iktisapları ifade ettiği, maddi ve manevi bir zarar mukabili verilen tazminatların ivazsız sayılmayacağı hükme bağlanmıştır.

Öte yandan, ivazsız intikal olarak kabul edilmemesi nedeniyle, maddi ve manevi bir zarar karşılığı ödenen paraların veraset ve intikal vergisine tabi tutulması mümkün değildir. Dolayısıyla, davacıya  ödenmesine hükmedilen manevi tazminatın veraset ve intikal vergisine tabi tutulmaması gerekmektedir.

 


Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/manevi-tazminatin-icra-mudurlugune-odenmesinde-gelir-ve-damga-vergisi-istisnasi-var-midir/feed/ 0
Randevu günümde il göç idaresi müdürlüğüne gidemezsem bir yaptırımı var mıdır? https://www.muhasebenews.com/randevu-gunumde-il-goc-idaresi-mudurlugune-gidemezsem-bir-yaptirimi-var-midir/ https://www.muhasebenews.com/randevu-gunumde-il-goc-idaresi-mudurlugune-gidemezsem-bir-yaptirimi-var-midir/#respond Tue, 03 Nov 2020 09:18:39 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=95545

Randevu günümde il göç idaresi müdürlüğüne gidemezsem bir yaptırımı var mıdır?

Başvurunuz işleme alınmaz. Yasal süreniz devam ediyor ise yeni bir randevu alarak randevunuza katılabilirsiniz. Yasal süreniz sona ermiş ve ilk başvuru yapmış iseniz vize ihlalinden, uzatma başvurusu yapmış iseniz ikamet izni ihlalinden hakkınızda işlem yapılır.

İkamet izni süresince iaşe, ibate veya sağlığa ilişkin giderlerim kamu kurumlarınca karşılanıyorsa ikamet izni başvurusunda ne yapmam gerekir?

İlgili kamu kurumu aracılığı ile ülkemizde bulunduğunuza dair belgeleri il göç idaresi müdürlüğüne ibraz etmeniz gerekmektedir.

İkamet iznim varken yurt dışına çıktım, yurt dışından ikamet iznine başvurabilir miyim?

İkamet izni başvuruları henüz yurt dışından alınmamaktadır. Yurt dışında bulunduğu sürede ikamet izni süresi biten yabancılar, iki ülke arasındaki vize rejimine göre ülkemize giriş yaptıktan sonra elektronik ortamda ikamet iznine başvurabileceklerdir. Ayrıca yabancının yasal temsilcisi veya vekâletnameye haiz avukatı aracılığıyla da yapılabilir. Ancak bu durumda 6458 sayılı Kanunun 97 nci maddesine istinaden yabancının da başvuruda hazır bulunması istenebilir.

Çocuğuma aile ikamet izni mi almam gerekiyor?

Şartlarını taşıması halinde destekleyici kendisinin veya eşinin yabancı çocuğu veya 18 yaşını doldurmuş olsa bile kendisinin veya eşinin bağımlı çocuğu için Aile ikamet izni başvurusunda bulunma hakkına sahiptir. Aile ikamet izni şartları taşınmıyor ise amaçlarına uygun farklı bir ikamet izni için başvuruda bulunabilirler. Değerlendirme Göç İdaresi tarafından yapılmaktadır.

Vize ya da ikamet ihlali gerçekleştirdim. Para cezası ödeyeceksem tutarı ne kadar olacak?

İhlal durumunda cezalı harç tutarı istenilmektedir. Harç tutarları ülkelerle yapılan anlaşmalar çerçevesinde belirlendiğinden her ülke açısından farklılık göstermektedir. Ayrıca ihlal edilen süre, uyruk ve yaş durumu açısından da farklılık söz konusudur. Para cezaları ülkemizden çıkış yaptığınız sırada hudut kapılarında öğrenilebilmektedir.

İkamet izni almak için bankada ne kadar param olması gerekir?

Kısa dönem ve öğrenci ikamet izinlerinde idarece bilgi ve belge talep edilmedikçe yabancının beyanı yeterlidir. Aile ikamet izninde destekleyicinin, toplam miktarı asgari ücretten az olmamak üzere ailedeki fert başına asgari ücretin üçte birinden az olmayan gelirinin olması şarttır. Uzun dönem ikamet izninde ise yeterli ve düzenli bir gelirinizin olması gerekmektedir. Yeterli ve düzenli bir gelirin tespitinde ise aylık asgari ücret tutarında gelirinizin olması kabul edilebileceği gibi, gelir getiren bir taşınmazınızın bulunması, banka hesabınızda ülkemizde geçiminizi sağlamaya yeteceğine kanaat sağlayan paranızın bulunması gibi durumlar da kabul edilebilmektedir.

Kaynak: Yimer.gov.tr
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/randevu-gunumde-il-goc-idaresi-mudurlugune-gidemezsem-bir-yaptirimi-var-midir/feed/ 0
Altyapı hizmet bedelini direkt gider yazabilir miyiz? https://www.muhasebenews.com/altyapi-hizmet-bedelini-direkt-gider-yazabilir-miyiz/ https://www.muhasebenews.com/altyapi-hizmet-bedelini-direkt-gider-yazabilir-miyiz/#respond Sat, 16 Feb 2019 10:30:50 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=46962 Organize Sanayi bölgesinde bulunan Fabrika Binası için (Kiralık değil, mülkiyeti bizim) organize sanayi bölgesi müdürlüğüne ödenen Doğalgaz Altyapı Bedeli doğrudan gider yazılır mı? Eğer yazılmaz ise muhasebe kaydı nasıl olmalıdır?

 

İş ile ilgili giderler elbette kayıtlara alınacaktır.

 

 

 

 

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


 

BENZER İÇERİKLER

 

Sabit Kıymete ait hizmet bedeli maliyete eklenir mi?

 

 

 

Finansal kiralama şirketi tarafından kira süresi başlamadan önce finansman desteği karşılığında sağlanan prefinansman faizini gider doğrudan yazabilir miyim?

 

 

 

Amortisman ayırma süresi dolan sabit kıymetleri 255/257 ters kayıtla kapatmak zorunda mıyız?

 

 

 

]]>
https://www.muhasebenews.com/altyapi-hizmet-bedelini-direkt-gider-yazabilir-miyiz/feed/ 0
Şirkete yapılması gereken tebligat Ticaret Sicil Müdürlüğüne yapılabilir mi? https://www.muhasebenews.com/sirkete-yapilmasi-gereken-tebligat-ticaret-sicil-mudurlugune-yapilabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/sirkete-yapilmasi-gereken-tebligat-ticaret-sicil-mudurlugune-yapilabilir-mi/#respond Thu, 13 Dec 2018 23:00:22 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=39666 KONU
Şirkete yapılması gereken tebligat hak.


SORU
… şirket adresinde bulunmadı diye ticaret sicil müdürlüğüne yapılan tebligat şirkete yapılmış sayılır mı? Yasal dayanağı var mı acaba?

(19.11.2018 09:14)


CEVAP
Böyle bir tebligat sistemi olmaz. Tebligat Kanunun 35/4 hükmü kapsamında tüzel kişilere tebligat yapılabilmesi için, öncelikle tüzel kişinin bilinen en son adresine ve bu arada bilinen en son adresi ticaret sicilindeki adresi ise, Tebligat Kanunu’nun 10.maddesine göre normal tebligat çıkartılması, bu adrese çıkartılan tebligatın tebliğ iade edilmesinden sonra aynı adrese (ticaret sicilindeki adresine) 35.maddeye göre tebligat yapılması gerekir. Dolayısıyla, tüzel kişinin ticaret sicilindeki adresine doğrudan-daha önce m.10 göre normal tebligat çıkartılmadan-tebligat yapılması geçerli ve yasanın anılan hükmüne uygun sayılamaz.


Kaynak: İsmmmo
Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


BENZER İÇERİKLER

]]>
https://www.muhasebenews.com/sirkete-yapilmasi-gereken-tebligat-ticaret-sicil-mudurlugune-yapilabilir-mi/feed/ 0
Profesyonel Futbol Faaliyetlerinde KDV Uygulamasını Biliyor musunuz? https://www.muhasebenews.com/profesyonel-futbol-faaliyetlerinde-kdv-uygulamasini-biliyor-musunuz/ https://www.muhasebenews.com/profesyonel-futbol-faaliyetlerinde-kdv-uygulamasini-biliyor-musunuz/#respond Thu, 15 Nov 2018 15:15:05 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=20483 1- Spor Kulüpleri KDV’yi nasıl uygulayacaktır?
Profesyonel futbol faaliyetleri, 5253 sayılı Dernekler Kanununa[2] göre kurulan ve faaliyet gösteren dernek statüsündeki kuruluşlar ya da kamu idare ve müesseselerine ait idman ve spor müesseseleri eliyle gerçekleştirilmektedir.

5894 sayılı Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun[3], Türkiye Futbol Federasyonu Statüsüne ilişkin (76/5) inci maddesine göre futbolla uğraşan bir kulüp, futbol şubesini ilgili kanun ve yönetmelikler doğrultusunda kurulmuş bir anonim şirkete devredebilir.

Bunun sonucu olarak, profesyonel futbol faaliyetleri anonim şirket statüsündeki kuruluşlarca da yapılabilir.

3065 sayılı Kanunun (1/1)inci maddesinde ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin vergiye tabi olduğu hükme bağlanmıştır.

Aynı Kanunun (1/3-g) maddesinde ise, genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri ve özel bütçeli idarelere, il özel idarelerine, belediyeler ve köyler ile bunların teşkil ettikleri birliklere, üniversitelere, dernek ve vakıflara, her türlü mesleki kuruluşlara ait veya tabi olan veyahut bunlar tarafından kurulan veya işletilen müesseseler ile döner sermayeli kuruluşların veya bunlara ait veya tabi diğer müesseselerin ticari, sınaî, zirai ve mesleki nitelikteki teslim ve hizmetlerinin KDV’ye tabi olduğu belirtilmiştir.

Bu maddelerde hükme bağlandığı üzere dernekler ile kamu idare ve müesseselerinin faaliyetleri doğrudan KDV’nin konusuna alınmamış, bu kuruluşlara ait veya tabi olan müesseselerin yukarıda belirtilen nitelikteki teslim ve hizmetlerinin vergiye tabi olduğu belirlenmiştir.
Bu belirleme gereği yukarıda belirtilen idman ve spor müesseselerine sahip dernekler ile kamu idare ve müesseseleri, bu statüleri ile verginin mükellefi olmayıp, yalnızca bu müesseselere ait veya tabi olan iktisadi işletmeleri nedeni ile mükelleftirler.

Spor kulübü dernekleri, amatör ve profesyonel spor faaliyetleri yanında çeşitli alanlarda faaliyet gösteren müesseselere sahiptirler.
Bir iktisadi işletme niteliğinde olan profesyonel futbol şubeleri ile sosyal tesis, lokal, otopark, spor okulları ve kursları, spor sahaları, sağlık merkezleri, plaj tesisleri ve benzeri iktisadi işletmelerin teslim ve hizmetleri, yapılan açıklamalar çerçevesinde KDV’nin konusuna girmektedir.

3065 sayılı Kanunun (1/3-g) maddesine göre, profesyonel futbol şubelerinin KDV kapsamına giren teslim ve hizmetleri aşağıda sayılmıştır:
– Maç hasılatları,
– Spor toto-loto ve iddaa isim hakkı gelirleri,
– Spor malzemesi ve hediyelik eşya satışı,
– Yayın hakkı gelirleri,
– Reklam gelirleri,
– Diğer gelirler.

Faaliyetin zorunlu bir unsuru olarak yapılan futbolcu transferleri ile kiralamaları karşılığı kulüplerce elde edilen bedeller,3065 sayılı Kanunun (1/3-g) maddesi kapsamında sayılamayacağından verginin konusuna girmemektedir.

Ancak, anonim şirket statüsünde sportif faaliyetlerde bulunan kuruluşların bütün teslim ve hizmetlerinin 3065 sayılı Kanunun (1/1) inci maddesi gereğince vergiye tabi olduğu ise açıktır.

Söz konusu faaliyetlerin vergilendirilmesi ile ilgili olarak uygulamada tereddüde düşüldüğü anlaşılan konular aşağıda açıklanmıştır.

1.1- Profesyonel sporcuların katıldığı müsabakalarda Bilet bedellerinde KDV var mıdır?
Profesyonel sporcuların katıldığı futbol faaliyetlerine ilişkin olarak düzenlenen biletler, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine uygun olmalı ve bilet bedeli KDV dahil olarak belirlenmelidir.

3065 sayılı Kanunun (10/b) maddesinde, malın tesliminden veya hizmetin yapılmasından önce fatura veya benzeri belgelerin verilmesi hallerinde vergiyi doğuran olayın, bu belgelerin düzenlenmesi ile meydana geldiği hükme bağlanmıştır.

Kanunun (20/1) inci maddesinde ise teslim ve hizmet işlerinde KDV’nin matrahının, bu işlemlerin karşılığını teşkil eden bedel olduğu belirtilmiştir.

Buna göre, profesyonel futbol şubelerinin teberrulu, sezonluk bilet ve giriş kartlarının toplam satış bedeli KDV dahil olarak belirlenmeli ve bunların satışının yapıldığı vergilendirme döneminde beyan edilmelidir.

1.2- İddaa ve yayın gelirleri KDV’ye tabi midir?
Profesyonel futbol şubelerinin yukarıda sayılan spor malzemesi ve hediyelik eşya satışı, spor toto-loto, iddaa, yayın hakkı, reklam ve benzeri gelirleri ile spor kulüplerinin spor okul ve kurs, lokal, sosyal tesis, otopark, spor sahaları, sağlık, plaj tesisleri işletmek gibi ticari faaliyetleri kapsamında yapacakları teslim ve hizmetlere KDV uygulanır.

Aynı Kanunun (17/2-b) maddesinde ise, kanunların gösterdiği gerek üzerine bedelsiz olarak yapılan mal teslimi ve hizmet ifaları ile yukarıda sayılan kurum ve kuruluşlara bedelsiz olarak yapılan her türlü mal teslimi ve hizmet ifalarının KDV’ye tabi olmadığı hükme bağlanmıştır.

1.3- Serbest giriş kartları için KDV uygulanır mı?
Buna göre, söz konusu madde kapsamına giren profesyonel spor faaliyetleri ile ilgili olarak düzenlenen serbest giriş kartlarına KDV uygulanmaz, ancak bunun dışında kalan kartlara ise Kanunun (27/1) inci maddesi gereğince emsal bedeli üzerinden KDV hesaplanır.

1.4- Reklam alanların KDV mükellefiyeti yoksa, KDV beyan sorumluluğu kimdedir?
Diğer taraftan, bu Tebliğin (I/C-2.1.2.4) bölümünde, reklâm alanların gerçek usulde KDV mükellefiyetinin olmaması durumlarında, reklâmı verenlere sorumluluk uygulaması öngörülmüştür.

2- Türkiye Futbol Federasyonunun KDV konusundaki sorumluluğu nedir?
5/5/2009 tarih ve 5894 sayılı Kanunla her türlü futbol faaliyetlerini milli ve milletlerarası kurallara göre yürütmek, teşkilatlandırmak, geliştirmek ve Türkiye’yi futbol konusunda yurt içinde ve yurt dışında temsil etmek üzere, özel hukuk hükümlerine tabi, tüzel kişiliğe sahip, özerk Türkiye Futbol Federasyonu kurulmuştur.

Türkiye Futbol Federasyonu, profesyonel futbol faaliyetlerini düzenleme hizmeti karşılığında maç hâsılatlarından, futbol müşterek ve sabit ihtimalli bahis oyunlarından, spor toto-loto, iddaa gelirlerinden pay almakta, ayrıca mal varlığı değerlerinin devir, temlik, satış ve kiralanması ve milli maç hâsılatları ile yayın ve reklâm gelirleri elde etmektedir.

Söz konusu faaliyetler iktisadi işletme kapsamına girdiğinden, bu faaliyetler için KDV hesaplanacak ve futbol federasyonu tarafından beyan edilip ödenecektir.
Federasyon aldığı paylar için ilgili kuruluşlara (maç hâsılatları için kulüplere, spor toto-loto, iddaa payı için Teşkilat Müdürlüklerine vb.) fatura ve benzeri belge düzenleyecek, milli maç hâsılatlarını ise giriş biletleri ile belirleyecektir.

3- Spor Genel Müdürlüğü’nün faaliyetleri KDV’ye tabi midir?
Profesyonel futbol maçları genellikle mülkiyeti Spor Genel Müdürlüğüne ait olan statlarda oynanmaktadır.
Kanun gereği kulüplere tahsis edilen veya kiraya verilen statlar için Spor Genel Müdürlüğüne ödenen kira veya tahsis bedelleri KDV’nin konusuna girmemektedir.
Ancak statlardaki büfe ve benzeri yerlerin kiraya verilmesi veya işletilmesi işleminin ticari organizasyon oluşturması nedeniyle KDV’ye tabi olduğu açıktır.

4- Yukarıda Sayılan Kuruluşların Defter Tutma ve Belge Düzenleme sorumlulukları nedir?
Yukarıda sayılan kuruluşlardan vergiye tabi mal teslimi ve hizmet ifalarında bulunanlar, KDV mükellefiyetlerini tesis ettirmek ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre defter tutmak ve belge düzenlemek zorundadırlar.

5- Alışta ödenen KDV’lerin İndirim Uygulaması nasıldır?
3065 sayılı Kanunun (29/1)inci maddesinde, mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV’den, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin vergilerin indirim konusu yapılabileceği hükme bağlanmıştır.

Buna göre, spor kulüplerinin iktisadi işletmelerinin, Türkiye Futbol Federasyonu ile Spor Genel Müdürlüğüne bağlı spor müdürlüklerinin vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV’den, sadece vergiye tabi işlemler için yüklenilen KDV’nin indirilmesi mümkündür.

Dolayısıyla adı geçen kurum ve kuruluşların vergiye tabi olmayan işlemleri nedeniyle ödenen KDV’nin indirim konusu yapılması söz konusu olmayıp, bu vergilerin gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınması gerekmektedir.

Ancak, vergiye tabi olan veya olmayan işlemlerin birlikte yapılması ve ayrıştırılmasının mümkün olmaması durumunda, ortak harcamalara ilişkin KDV indirim konusu yapılabilecektir.

Bu açıklamalar çerçevesinde spor kulüpleri, tamamen amatör spor faaliyetlerine ilişkin olarak yaptıkları harcamalar için ödedikleri KDV’yi indirim konusu yapamayacaklardır.

Ancak, şirket olarak faaliyet gösteren ve tüm faaliyetleri ticari nitelikte sayılan spor kulüpleri böyle bir ayrım yapmaksızın, amatör spor faaliyetlerine ait yüklendikleri KDV’yi de indirebileceklerdir.

Öte yandan, Türkiye Futbol Federasyonu ile Spor Genel Müdürlüğüne bağlı Spor Müdürlükleri ise tahsil ettikleri KDV’den sadece vergiye tabi işlemleri nedeniyle yüklendikleri vergileri indirim konusu yapabileceklerdir.

Kaynak: 3065 Sayılı KDV Kanunu – KDV Uygulama Genel Tebliği

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/profesyonel-futbol-faaliyetlerinde-kdv-uygulamasini-biliyor-musunuz/feed/ 0