kurumlar vergisi kesintisi – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Tue, 19 Feb 2019 15:14:39 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Yurt Dışı İnternet Sitelerine Reklam Verilmesi Nedeniyle Yapılan Ödemelerde Vergi Kesintisi Yapılır mı? https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-internet-sitelerine-reklam-verilmesi-nedeniyle-yapilan-odemelerde-vergi-kesintisi-yapilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-internet-sitelerine-reklam-verilmesi-nedeniyle-yapilan-odemelerde-vergi-kesintisi-yapilir-mi/#respond Sat, 23 Feb 2019 09:45:13 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=12209 İnternet üzerinden firmalarının tanıtılması, pazarlama vb. amaçlarla reklam yayınlatma hizmeti satın alınması için yapılan ödemeler ticari mahiyette ödemeler olup, yabancı kurumun Türkiye’de bir işyeri veya daimi temsilcisi yoksa Türkiye’de vergilendirilmesi mümkün olmayacaktır. Dolayısıyla, kurumlar vergisi kesintisi de yapılmayacaktır.

Kaynak: Kurumlar Vergisi Kanunu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-internet-sitelerine-reklam-verilmesi-nedeniyle-yapilan-odemelerde-vergi-kesintisi-yapilir-mi/feed/ 0
Yurt Dışı Merkezi Tarafından Kiralanan ve Türkiye’deki Şubede Kullanılan Bilgisayarlar İçin Ödenen Bedeller Gider Olarak Kaydedilebilir mi? https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-merkezi-tarafindan-kiralanan-turkiyedeki-subede-kullanilan-bilgisayarlar-icin-odenen-bedeller-gider-olarak-kaydedilebilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-merkezi-tarafindan-kiralanan-turkiyedeki-subede-kullanilan-bilgisayarlar-icin-odenen-bedeller-gider-olarak-kaydedilebilir-mi/#respond Thu, 14 Feb 2019 17:30:39 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=16768 (GİB – ÖZELGE)

Konu: Hollanda mukimi dar mükellef kurumun laptop kiralama bedeli ve yurt dışında yapılan bağışların Türkiye’deki şubesine fatura edilmesinde vergilendirme.

             İlgide kayıtlı özelge talep formunda;
           – Merkezi Hollanda’da bulunan yabancı bir şirketin şubesi olduğunuz,
           – Merkez tarafından kiralanan laptopların birkaç tanesinin şubenizin kullanımına tahsis edildiği ve bu laptoplara isabet eden kira bedelinin merkez tarafından şubenize fatura edilerek transferinin talep edildiği,
            – Ayrıca şirket merkezi tarafından kurulan hayır kurumunun Hollanda’da düzenlemiş olduğu yürüyüşe katılarak bağış yapılmasının istenildiği ve bağış yapılması için merkez tarafından şubenize fatura tanzim edildiği
            belirtilmiş olup söz konusu kira bedeli ve bağış tutarının şirket merkezine transferi işlemlerinin kurumlar vergisi ve KDV tevkifatına tabi olup olmadığı konusunda Başkanlığımız görüşü sorulmuştur.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNA GÖRE

Kurumlar Vergisi Kanununun;

– 3’üncü maddesinin ikinci fıkrasında, Kanunun 1’inci maddesinde sayılı kurumlardan kanunî ve iş merkezlerinin her ikisi de Türkiye’de bulunmayanların, dar mükellefiyet esasında, sadece Türkiye’de elde ettikleri kazançları üzerinden vergilendirilecekleri hükme bağlanmış olup üçüncü fıkrasının (ç) bendinde, taşınır ve taşınmazlar ile hakların Türkiye’de kiralanmasından elde edilen iratlar, dar mükellefiyette kurum kazancını oluşturan unsurlar arasında sayılmıştır.
– 30’uncu maddesinin birinci fıkrasında, dar mükellefiyete tâbi kurumların maddede bentler halinde sayılan kazanç ve iratları üzerinden, bu kazanç ve iratları avanslar da dâhil olmak üzere nakden veya hesaben ödeyen veya tahakkuk ettirenler tarafından kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hükme bağlanmış; aynı fıkranın (c) bendinde ise gayrimenkul sermaye iratları sayılmış olup 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu kapsamındaki faaliyetlerden sağlanacak gayrimenkul sermaye iratlarından (2009/14593 sayılı BKK ile) %1, diğerlerinden (2009/14593 sayılı BKK ile) %20 oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı kararlaştırılmıştır.
– 30’uncu maddesinin altıncı fıkrasında, yıllık veya özel beyanname veren dar mükellef kurumların, indirim ve istisnalar düşülmeden önceki kurum kazancından, hesaplanan kurumlar vergisi düşüldükten sonra kalan kısımdan ana merkeze aktardıkları tutar üzerinden, kurum bünyesinde %15 oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hükmüne yer verilmiştir.
– 6’ncı maddesinde, kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiş olup safi kurum kazancının tespitinde Kurumlar Vergisi Kanununun 8 inci maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun 40’ıncı maddesinde yer alan giderler hasılattan indirim konusu yapılmaktadır.
– 22’nci maddesinde; “(1) Dar mükellef kurumların iş yeri veya daimî temsilci vasıtasıyla elde edilen kazançlarının tespitinde, aksi belirtilmediği takdirde tam mükellef kurumlar için geçerli olan hükümler uygulanır.

(2) Dar mükellefiyete tâbi kurumların ticarî veya ziraî kazançlar dışında kalan kazanç ve iratları hakkında, Gelir Vergisi Kanununun bu kazanç ve iratların tespitine ilişkin hükümleri uygulanır. Ancak, bu kazanç ve iratların Türkiye’de yapılmakta olan ticarî veya ziraî faaliyet kapsamında elde edilmesi halinde, kurum kazancı bu maddenin birinci fıkrasına göre tespit edilir.
(3) Dar mükellefiyette kurum kazancının tespitinde, ayrıca aşağıdaki indirimlerin yapılması kabul edilmez:

a) Bu kurumlar hesabına yaptıkları alım-satımlar için ana merkeze veya Türkiye dışındaki şubelere verilen faizler, komisyonlar ve benzerleri.

b) Türkiye’deki kurumun kazancının elde edilmesi ve idamesi ile ilgili olan ve emsallere uygunluk ilkesi uyarınca belirlenecek dağıtım anahtarlarına göre ayrılan paylar ile Türkiye’deki kurumun denetimi için yabancı ülkelerden gönderilen yetkili kişilerin seyahat giderleri hariç olmak üzere, ana merkezin veya Türkiye dışındaki şubelerin genel yönetim giderlerine veya zararlarına katılmak üzere ayrılan paylar.” hükmü yer almaktadır.

– “Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazanç Dağıtımı” başlıklı 13 üncü maddesinde, “(1) Kurumlar, ilişkili kişilerle emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit ettikleri bedel veya fiyat üzerinden mal veya hizmet alım ya da satımında bulunursa, kazanç tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılmış sayılır. Alım, satım, imalat ve inşaat işlemleri, kiralama ve kiraya verme işlemleri, ödünç para alınması ve verilmesi, ikramiye, ücret ve benzeri ödemeleri gerektiren işlemler her hal ve şartta mal veya hizmet alım ya da satımı olarak değerlendirilir.

(2) İlişkili kişi; kurumların kendi ortakları, kurumların veya ortaklarının ilgili bulunduğu gerçek kişi veya kurum ile idaresi, denetimi veya sermayesi bakımından doğrudan veya dolaylı olarak bağlı bulunduğu ya da nüfuzu altında bulundurduğu gerçek kişi veya kurumları ifade eder. Ortakların eşleri, ortakların veya eşlerinin üstsoy ve altsoyu ile üçüncü derece dâhil yansoy hısımları ve kayın hısımları da ilişkili kişi sayılır. Kazancın elde edildiği ülke vergi sisteminin, Türk vergi sisteminin yarattığı vergilendirme kapasitesi ile aynı düzeyde bir vergilendirme imkânı sağlayıp sağlamadığı ve bilgi değişimi hususunun göz önünde bulundurulması suretiyle Bakanlar Kurulunca ilan edilen ülkelerde veya bölgelerde bulunan kişilerle yapılmış tüm işlemler, ilişkili kişilerle yapılmış sayılır.
(3) Emsallere uygunluk ilkesi, ilişkili kişilerle yapılan mal veya hizmet alım ya da satımında uygulanan fiyat veya bedelin, aralarında böyle bir ilişkinin bulunmaması durumunda oluşacak fiyat veya bedele uygun olmasını ifade eder.

(6) Tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılan kazanç, Gelir ve Kurumlar Vergisi kanunlarının uygulamasında, bu maddedeki şartların gerçekleştiği hesap döneminin son günü itibarıyla dağıtılmış kâr payı veya dar mükellefler için ana merkeze aktarılan tutar sayılır.” hükmüne yer verilmiştir.

Diğer taraftan, 01.01.1989 tarihinden itibaren uygulanmakta olan, “Türkiye Cumhuriyeti İle Hollanda Krallığı Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel Olma Anlaşması”nın;
– “Gayrimaddi Hak Bedelleri” başlıklı 12’nci maddesinde;
“1. Devletlerden birinde doğan ve diğer Devletin bir mukimine ödenen gayrimaddi hak bedelleri, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bununla beraber, söz konusu gayrimaddi hak bedelleri elde edildikleri Devlette ve o Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak bu şekilde alınacak vergi, gayrimaddi hak bedelinin gayrisafi tutarının yüzde 10’unu aşmayacaktır.
3.Devletlerin yetkili makamları 2’nci fıkranın uygulama şeklini karşılıklı anlaşmayla belirleyeceklerdir.
4. Bu maddede kullanılan “gayrimaddi hak bedelleri” terimi, sinema filmleri, radyo-televizyon yayınlarında kullanılan filmler ve bantlar dâhil olmak üzere edebi, artistik, bilimsel her nevi telif hakkının veya her nevi patentin, alametifarikanın, desen veya modelin, planın, gizli formül veya üretim yönteminin veya sınai, ticari, bilimsel tecrübeye dayalı bilgi birikiminin kullanma imtiyazı, kullanma hakkı veya satışı ile sınai, ticari, bilimsel teçhizatın kullanma imtiyazı veya kullanma hakkı karşılığında ödenen her türlü bedelleri kapsar…” hükmü yer almıştır.

Maddenin tetkikinden görüleceği üzere, sınai, ticari, bilimsel teçhizatın kullanma imtiyazı veya kullanma hakkı karşılığında ödenen her türlü bedeller, gayrimaddi hak bedeli kapsamında değerlendirilmiş, bu neviden teçhizatın kiralanmasından elde edilen kazançların vergilendirilmesi hususunda her iki devlete de yetki verilmiş bulunmaktadır. Vergi mevzuatımızda ise sözü edilen gelirler gayrimenkul sermaye iradı sayılarak vergilendirilmektedir.

– “Temettüler” başlıklı 10’uncu maddesinde; “1. Devletlerden birinin mukimi olan bir şirket tarafından diğer Devletin bir mukimine ödenen temettüler, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bununla beraber söz konusu temettüler, temettü ödeyen şirketin mukim olduğu Devlette, o Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak bu şekilde alınacak vergi aşağıdaki oranları aşmayacaktır:
a) Temettü elde eden, temettü ödeyen şirketin sermayesinin doğrudan doğruya en az yüzde 25’ini elinde tutan bir şirket ise (ortaklıklar hariç), gayrisafi temettü tutarının yüzde 15’i;
b) Tüm diğer durumlarda gayrisafi temettü tutarının yüzde 20’si.

Bu fıkra hükümleri, bünyesinden temettü ayrılan şirket kazancının vergilenmesine etki etmeyecektir.” hükmüne yer verilmiştir.

– Anlaşmaya ek Protokolün “’10 ve 23’üncü Maddelere İlave” başlıklı (IX) numaralı maddesinde; “10’uncu maddenin 2’nci fıkrasının (a) bendi hükümlerinden sapma olarak, Hollanda Kurumlar Vergisi Kanunu ve ilerideki değişiklikler gereğince, Hollanda’da mukim bir şirket Türkiye’de mukim bir şirketten elde ettiği temettüler dolayısıyla Hollanda Kurumlar Vergisine tabi tutulmadığı sürece, söz konusu bentte öngörülen oranlar aşağıdaki oranlara indirilecektir:

a) Türkiye’de mukim bir şirketin ödediği temettüler yönünden yüzde 10’a ve
b) Hollanda’da mukim bir şirketin ödediği temettüler yönünden yüzde 5’e.

Böyle bir durumda, 23’üncü maddenin 2’nci fıkrasının (d) bendi hükümleri de aynı şekilde uygulanacaktır.”
hükümleri yer almaktadır.
– 23’üncü maddesinde, “… 2. Hollanda mukimleri için çifte vergilendirme aşağıdaki şekilde giderilecektir:

c) Bunun ötesinde Hollanda, bu Anlaşmanın 10’uncu Maddesinin 2’nci fıkrasına, 11’inci Maddesinin 2’nci fıkrasına, 12’nci Maddesinin 2’nci fıkrasına, 13’üncü Maddesinin 5’inci fıkrasına, 15’inci Maddesinin 3’üncü fıkrasına, 17’nci Maddesine ve 18’inci Maddesinin 2’nci fıkrasına göre Türkiye’de vergilendirilebilen gelir unsurları için, hesaplanan Hollanda vergisinden mahsuba müsaade edecektir; ancak bunun için, bu gelir unsurlarının a) bendinde bahsedilen matraha dahil edilmesi zorunludur. Mahsup edilecek miktar, bu gelir unsurları için Türkiye’de ödenen vergiye eşit olacaktır. Ancak bu mahsup, eğer bu şekilde matraha alınan gelir unsurları, çifte vergilendirmeyi önlemeye ilişkin Hollanda mevzuatı hükümlerine göre Hollanda vergisinden muaf tutulan gelir unsurlarından ibaret olsaydı, ne miktarda indirime müsaade edilecek idiyse, bu miktarı aşmayacaktır…” hükmüne yer verilmiştir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre;
… Türkiye İstanbul Şubesinin kullanımına tahsis edilen laptopların kiralama bedeli olarak şirket merkezi tarafından kesilen faturaya istinaden şubeniz tarafından yapılan ödemeler, Çifte Vergilendirmeye Önleme Anlaşmasının 12 nci maddesinin 4 numaralı bendine göre gayrimaddi hak bedeli olarak değerlendirilecek olup bu ödemeler üzerinden anılan anlaşmanın 12 nci maddesinin (2) numaralı bendi ile getirilen sınırlama doğrultusunda, 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararında taşınır ve taşınmaz malların kiralanması için öngörülen oran yerine %10 oranında kurumlar vergisi tevkifatı yapılması gerekmektedir.
            – Öte yandan, söz konusu laptopların Türkiye’deki şubenin faaliyetlerinde kullanılması sebebiyle kiralama bedeli olarak yapılan ödemenin, şubenizin kurum kazancının elde edilmesi ve idame ettirilmesi amacıyla yapılan gider olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Ancak, söz konusu bedelin tamamının şubenizin kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınabilmesi için şubenin kullanımına tahsis edilen laptoplara ilişkin kira bedelinin tespitinde kullanılan dağıtım anahtarının ve merkez tarafından düzenlenen fatura bedelinin emsallere uygun olması gerekmektedir.

Aksi durumda, yani merkez tarafından şubenize fatura edilen kira bedelinin emsallere uygunluk ilkesine göre tespit edilen kira bedelinden fazla olması halinde, aradaki farkın tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılan kazanç kabul edilmesi ve bu tutarın şartların gerçekleştiği hesap döneminin son günü itibarıyla dağıtılmış kar payı veya dar mükellefler için ana merkeze aktarılan tutar olarak değerlendirilmesi gerekmektedir.

             – Hollanda’da bulunan merkeziniz tarafından kurulan hayır kurumuna şube adına yapılan ve şubenize fatura edilen bağış tutarının ise şubeniz tarafından kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün değildir. Ayrıca, söz konusu ödeme ana merkeze aktarılan tutar olarak değerlendirilecek olup şubenizce bu tutar üzerinden, Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmasına ek protokolün “IX” uncu maddesinde belirtilen şartların sağlanması halinde %10; bu şartların sağlanamaması halinde ise %15 oranında tevkifat yapılarak beyan edilmesi gerekmektedir.

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNUNA GÖRE

3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 1’inci maddesinde, Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin, 2. maddesinde ise, her türlü mal ve hizmet ithalatının KDV’ye tabi olduğu hükme bağlanmıştır.

Kanunun;
– 4/1 maddesinde, hizmetin teslim ve teslim sayılan haller ile mal ithalatı dışında kalan işlemler olduğu ve bu işlemlerin bir şeyi yapmak, işlemek, meydana getirmek, imal etmek, onarmak, temizlemek, muhafaza etmek, hazırlamak, değerlendirmek, kiralamak, bir şeyi yapmamayı taahhüt etmek gibi şekillerde gerçekleşebileceği,
– 6/b maddesinde, işlemlerin Türkiye’de yapılmasının hizmetin Türkiye’de yapılmasını veya hizmetten Türkiye’de faydalanılmasını ifade ettiği
hükme bağlanmıştır.

Kanunun 20’nci maddesi uyarınca verginin matrahını, işlemlerin karşılığını teşkil eden bedel oluşturmaktadır.

26.04.2014 tarih ve 28983 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan KDV Genel Uygulama Tebliğinin “I/C-2.1.2.1. İkametgahı, İşyeri, Kanuni Merkezi ve İş Merkezi Türkiye’de Bulunmayanlar Tarafından Yapılan İşlemler” başlıklı bölümünde, (01.05.2014 tarihinden önce 117 seri no.lu KDV Genel Tebliğinin “2.1.İkametgahı, İşyeri, Kanuni Merkezi ve İş Merkezi Türkiye’de Bulunmayanlar Tarafından Yapılan İşlemler” başlıklı bölümü) ikametgahı, işyeri, kanuni merkezi ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayanların Türkiye’de yaptığı hizmetler ile bunların yurt dışında yaptığı ancak Türkiye’de faydalanılan hizmetlerin KDV’ye tabi olacağı, bu gibi hizmetlerde mükellef esas olarak hizmeti ifa eden olmakla birlikte, KDV’nin tamamının hizmetten faydalanan yurt içindeki muhatap tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edilip ödeneceği açıklanmıştır.

             Buna göre, yurt dışındaki merkez tarafından yurt dışında kiralanan ve Türkiye’deki şubede kullanılmak üzere gönderilen laptoplara ilişkin yapılacak ödemeler, hizmetten Türkiye’de faydalanıldığından KDV’ye tabi olup verginin sorumlu sıfatıyla şubeniz tarafından beyan edilmesi gerekmektedir. Ayrıca, şubeniz adına yapılan bağışların yansıtılmasına ilişkin işlemler yurt dışında gerçekleştiğinden ve bu ödeme herhangi bir teslim ve hizmetin karşılığı olmadığından KDV hesaplanmayacaktır.

Kaynak: İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
17 Şubat 2016 Tarih ve 62030549-125[30-2012/164]-13362 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi,  gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-merkezi-tarafindan-kiralanan-turkiyedeki-subede-kullanilan-bilgisayarlar-icin-odenen-bedeller-gider-olarak-kaydedilebilir-mi/feed/ 0
Yabancı Şirket Ortağına Kar Dağıtımında Tevkifat Oranı Nasıl Hesaplanır? https://www.muhasebenews.com/yabanci-sirket-ortagina-kar-dagitiminda-tevkifat-orani-nasil-hesaplanir/ https://www.muhasebenews.com/yabanci-sirket-ortagina-kar-dagitiminda-tevkifat-orani-nasil-hesaplanir/#respond Thu, 20 Dec 2018 06:00:37 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=21485 (ÖZELGE) 

Konu: Japonya mukimi şirket ortağına kar dağıtımında tevkifat oranı.

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, Şirketinizin her türlü malın ithalatı, ihracatı ve dahili ticareti faaliyetiyle iştigal ettiği, %99,96 oranında ortağınız olan Japonya mukimi firmaya kar payı dağıtımının planlandığı belirtilerek, dağıtılacak kar payı üzerinden hangi oranda tevkifat yapılacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun “Tam ve Dar Mükellefiyet” başlıklı 3’üncü maddesinin ikinci fıkrasında; “Dar mükellefiyet: Kanunun 1 inci maddesinde sayılı kurumlardan kanunî ve iş merkezlerinin her ikisi de Türkiye’de bulunmayanlar, sadece Türkiye’de elde ettikleri kazançları üzerinden vergilendirilirler.” hükmüne yer verilmiş, üçüncü fıkrasında ise dar mükellefiyette kurum kazancını oluşturan kazanç ve iratlar sayılmıştır.

Aynı Kanunun 30’uncu maddesinin birinci fıkrasında; dar mükellefiyete tabi kurumların maddede sayılan kazanç ve iratları üzerinden, bu kazanç ve iratları avanslar da dahil olmak üzere nakden veya hesaben ödeyen veya tahakkuk ettirenler tarafından %15 oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hükmü yer almakta olup, aynı maddenin üçüncü fıkrasında, tam mükellef kurumlar tarafından, Türkiye’de bir iş yeri veya daimî temsilci aracılığıyla kâr payı elde edenler hariç olmak üzere dar mükellef kurumlara veya kurumlar vergisinden muaf olan dar mükelleflere dağıtılan (Kârın sermayeye eklenmesi kâr dağıtımı sayılmaz.) ve Gelir Vergisi Kanununun 75’inci maddesinin ikinci fıkrasının (1), (2) ve (3) numaralı bentlerinde sayılan kâr payları üzerinden bu Kanunun 15’inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca vergi kesintisine tâbi tutulan kazançlar hariç olmak üzere %15 oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hükme bağlanmıştır.

Diğer taraftan, 13/11/1994 tarih ve 22110 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Türkiye Cumhuriyeti ile Japonya Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel Olma Anlaşması” 1/1/1995 tarihinden itibaren uygulanmaktadır.

Söz konusu Anlaşmanın 10’uncu maddesinin 1 ve 2’nci fıkraları;”
1. Bir Akit Devletin mukimi olan bir şirket tarafından diğer Akit Devletin bir mukimine ödenen temettüler, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2- Bununla beraber, söz konusu temettüler, ödemeyi yapan şirketin mukimi olduğu Akit Devletçe de kendi mevzuatına göre vergilendirilebilir; ancak, temettü elde eden kişi temettünün gerçek lehtarı ise, bu şekilde alınacak vergi aşağıdaki oranları aşmayacaktır:
a) Temettü elde eden, kar dağıtımına ilişkin hesap döneminin bitiminden hemen önceki 6 aylık süre içinde, temettü ödeyen şirketin hisselerinin en az yüzde 25’ini elinde tutan bir şirket ise gayrisafi temettü tutarının yüzde 10’u;
b) Tüm diğer durumlarda gayrisafi temettü tutarının %15’i.

Bu fıkra hükümleri, bünyesinden temettü ayrılan şirket kazancının vergilemesine etki etmeyecektir.” hükümlerini öngörmektedir.

Anılan Anlaşmanın Protokolünün 6’ncı maddesinde ise;
“6. Anlaşmanın 10’uncu maddesinin 2’nci fıkrasının a) ve b) bentleri ile ilgili olarak, Türkiye’de, söz konusu temettüleri ödeyen şirketin gelirine uygulanan Türk vergisi miktarının, bu temettülerin ödenebilir hale gelmesinden hemen önce sona eren hesap döneminde elde edilen gelirin %40’ından daha az olması halinde, Anlaşmada belirtilen vergi oranları, sırasıyla, a) bendi için 15, b) bendi için %20 olacaktır.” hükmü yer almaktadır.

Buna göre, Türkiye mukimi şirketiniz tarafından %99,96 oranında ortağınız olan Japonya mukimine yapılan kar payı ödemelerinin gayrisafi tutarı üzerinden anılan Anlaşmanın 10’uncu maddesinin 2’nci fıkrasının (a) bendi uyarınca Türkiye’de %10 oranını aşmayacak şekilde vergi kesintisi yapılması gerekmektedir.

Ancak, Türkiye’de söz konusu temettüleri ödeyen şirketin gelirine uygulanan vergi oranı, Kurumlar Vergisi Kanununun “Kurumlar Vergisi ve Geçici Oranı” başlıklı 32’nci maddesinin 1’inci fıkrasına göre %20 olduğundan anılan Protokolün 6’ncı maddesine göre söz konusu temettü ödemeleri üzerinden Türkiye’de %10 oranında değil, %15 oranında vergi kesintisi yapılacaktır.

Diğer taraftan, Anlaşma hükümlerine göre Türkiye’de vergi ödenmesi durumunda, ödenen bu vergi Anlaşmanın bir örneği ekli 22’nci maddesinin 2’nci fıkrasının (b) bendi uyarınca Japonya’da ödenecek vergiden mahsup edilecektir.


Kaynak: : İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı -04.08.2017 Tarih ve 62030549-125[30-2014/155]-235835 Sayılı Özelge
Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


BENZER İÇERİKLER


Şirket Kuruluşlarında Yabancı Ortak Olması Durumunda Neler Yapılmalıdır?

 

Yabancı Ortak, Şirket Hissesini İtibari Değeri Üzerinden Devrederse Vergilendirme Nasıl Yapılır?

 

Yabancı Uyruklu Şirket Ortakları ve Yönetim Kurulu Üyelerinin Çalışma İzni Alması Gerekir mi?

 

Yabancı Mükelleflerden Kar dağıtım stopajı kesilir mi?

 

Yabancılara Verilen Bağımsız Çalışma İzni Nedir?

 

Yabancı müşteri tahsilatlarımızı bankadan yapmak zorunda mıyız?

 

 

]]>
https://www.muhasebenews.com/yabanci-sirket-ortagina-kar-dagitiminda-tevkifat-orani-nasil-hesaplanir/feed/ 0
Yurt Dışında Ödenen Lisans Bedellerinde Tevkifat Var mıdır? https://www.muhasebenews.com/yurt-disinda-odenen-lisans-bedellerinde-tevkifat-var-midir/ https://www.muhasebenews.com/yurt-disinda-odenen-lisans-bedellerinde-tevkifat-var-midir/#respond Thu, 16 Aug 2018 18:00:53 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=12117 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun dar mükellefiyette vergi kesintisinin düzenlendiği 30’uncu maddesinin ikinci fıkrasında da ticari veya zirai kazanca dâhil olup olmadığına bakılmaksızın;
1- Telif,
2- İmtiyaz,
3- İhtira,
4- İşletme,
5- Ticaret unvanı,
6- Marka ve benzeri gayri maddi hakların,
satışı, devir ve temliki karşılığında nakden veya hesaben ödenen veya tahakkuk ettirilen bedeller üzerinden kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hükmüne yer verilmiştir.

Bu düzenleme çerçevesinde, e-posta servisinin güvenli bir şekilde kullanılmasını sağlayan hizmetlere ilişkin lisanslar için yurt dışında mukim firmaya yapılacak söz konusu gayri maddi hak bedeli ödemelerinden vergi kesintisi yapılması gerekmektedir.

Kaynak: Kurumsal Vergisi Kanunu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/yurt-disinda-odenen-lisans-bedellerinde-tevkifat-var-midir/feed/ 0
Portekiz Mukimi Firmadan Alınan Yazılım Linsansı İçin Ödenen Bedeller Üzerinden Tevkifat Yapılır mı? https://www.muhasebenews.com/portekiz-mukimi-firmadan-alinan-yazilim-linsansi-icin-odenen-bedeller-uzerinden-tevkifat-yapilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/portekiz-mukimi-firmadan-alinan-yazilim-linsansi-icin-odenen-bedeller-uzerinden-tevkifat-yapilir-mi/#respond Mon, 21 May 2018 09:45:30 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=17366 (GİB – ÖZELGE)

Konu: Portekiz mukimi firmadan alınan donanım ve yazılım lisansı için ödenen bedel üzerinden tevkifat yapılıp yapılmayacağı.
İlgi: 06.09.2012 tarihli özelge talep formunuz.

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, Portekiz mukimi firmadan ekipman, yazılım lisansı ve bakım hizmeti alınacağı belirtilerek, söz konusu hizmetler karşılığında Portekiz mukimi firmaya yapılacak ödemeler üzerinden tevkifat yapılıp yapılmayacağı hususunda bilgi talep edildiği anlaşılmakta olup konu hakkında Başkanlığımız görüşleri aşağıda açıklanmıştır.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 3’üncü maddesinin ikinci fıkrasında, Kanunun 1’inci maddesinde sayılı kurumlardan kanunî ve iş merkezlerinin her ikisi de Türkiye’de bulunmayanların, dar mükellefiyet esasında, sadece Türkiye’de elde ettikleri kazançları üzerinden vergilendirilecekleri hükme bağlanmış olup üçüncü fıkrasında, dar mükellefiyette kurum kazancını oluşturan kazanç ve iratlar bentler halinde sayılmıştır.

Aynı Kanunun 30’uncu maddesinin birinci fıkrasında, dar mükellefiyete tâbi kurumların maddede sayılan kazanç ve iratları üzerinden, bu kazanç ve iratları avanslar da dâhil olmak üzere nakden veya hesaben ödeyen veya tahakkuk ettirenler tarafından kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hükme bağlanmış olup anılan fıkranın (b) bendinde serbest meslek kazançları üzerinden ( 2009/14593 sayılı BKK ile petrol arama faaliyetleri dolayısıyla sağlanacak kazançlardan %5, diğerlerinden %20); ikinci fıkrasında ise ticarî veya ziraî kazanca dâhil olup olmadığına bakılmaksızın telif, imtiyaz, ihtira, işletme, ticaret unvanı, marka ve benzeri gayrimaddi hakların satışı, devir ve temliki karşılığında nakden veya hesaben ödenen veya tahakkuk ettirilen bedeller üzerinden (2009/14593 sayılı BKK ile %20) oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hüküm altına alınmış, ticari kazançlar ise tevkifata tabi kazanç ve iratlar arasında sayılmamıştır.

Diğer taraftan, “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Portekiz Cumhuriyeti Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel Olma Anlaşması” 01.01.2007 tarihinden itibaren uygulanmaktadır.

Türkiye Cumhuriyeti ile Portekiz Cumhuriyeti Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel Olma Anlaşması’nın 7’nci maddesinde ticari kazançların, 12 nci maddesinde gayri maddi hak bedellerinin, 14’üncü maddesinde ise serbest meslek kazançlarının vergilendirilmesine ilişkin düzenlemeler yer almaktadır.

Bu düzenlemeler çerçevesinde,

– Türkiye mukimi şirketiniz tarafından Portekiz mukimi şirketten ekipmanların satın alınması halinde yurt dışında mukim firma tarafından elde edilen kazanç, ticari kazanç niteliği taşıyacağından, söz konusu kazancın Anlaşma’nın 7 inci maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu durumda, Portekiz mukimi firmanın Anlaşma’nın 5 inci maddesi kapsamında Türkiye’de bir işyerine sahip olmaksızın elde edeceği gelirleri vergilendirme hakkı Portekiz’e aittir. Bu gelirlerin Türkiye’de bulunan bir işyeri vasıtasıyla elde edilmesi durumunda ise bu işyerine atfedilen gelirle sınırlı olmak üzere Türkiye’nin de vergilendirme hakkı olacaktır. Anlaşma’nın 5’inci maddesinde hangi hallerde diğer devlette bir işyeri oluşacağı ve oluşmayacağı açıkça belirtilmiştir.
– Şirketiniz tarafından Portekiz mukimi şirketten yazılım lisansı alınması halinde ise, şirketiniz tarafından bir gayri maddi hak elde edilecek olup, Portekiz mukimi firmaya yapılacak söz konusu gayri maddi hak bedeli ödemeleri, Anlaşma’nın 12’nci maddesi kapsamında değerlendirilecek ve bu gayri maddi hak bedeli ödemelerinin gayrisafi tutarı üzerinden Anlaşma’nın 12’nci maddesinin 2’nci fıkrasına göre %10 oranını aşmayacak şekilde vergi kesintisi yapılacaktır. Söz konusu ödemelere iç mevzuatımızda daha düşük bir oranın uygulanması halinde iç mevzuatımızda belirlenen bu düşük oranın uygulanacağı tabiidir.
– Portekiz mukimi şirketin sunduğu hizmetler, sağlanan hizmetin niteliğine göre gayri maddi hak veya serbest meslek olarak değerlendirilecektir. Portekiz mukimi şirketin sunduğu hizmet Anlaşma’nın 12 nci maddesinin 3 üncü fıkrasında düzenlenen “gayri maddi hak bedelleri” tanımı kapsamına giren nitelikte bir hizmet ise bu hizmet karşılığı yapılan ödemeler, Anlaşma’nın 12 nci maddesi kapsamında değerlendirilecek ve Türkiye kaynaklı yapılacak olan ödemelerde yukarıda belirtildiği gibi vergi tevkifatı yapılacaktır. Bahse konu hizmetler “gayri maddi hak bedelleri” terimi kapsamında değerlendirilebilecek nitelikte değilse Anlaşma’nın “Serbest Meslek Faaliyetleri”ni düzenleyen 14’üncü maddesinin 2’nci fıkrası kapsamında ele alınacaktır.
– Diğer taraftan, Portekiz mukimi şirket tarafından yazılım ile ilgili sağlanan teknik destek, bakım, danışmanlık vb. hizmetlerin, yazılım sözleşmesinde yer alması ve ayrı bir fiyat olarak belirtilmemesi durumunda, Portekiz mukimi firmaya yapılacak Türkiye kaynaklı ödemelerin, yine söz konusu Anlaşma’nın 12’inci maddesi kapsamında; söz konusu hizmetler için ayrı bir bedel belirlenmiş olması durumunda ise, bu hizmetlerin anılan Anlaşma’nın 14 üncü maddesinin 2’nci fıkrası kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir.
Söz konusu Anlaşma’nın 14’üncü maddesinin 2’inci fıkrasına göre, Portekiz mukimi şirketin Türkiye’ye gelmeksizin Portekiz’de icra edeceği serbest meslek hizmetleri veya benzer nitelikteki diğer faaliyetleri dolayısıyla elde edeceği gelirleri vergileme hakkı yalnız Portekiz’e aittir. Söz konusu hizmet faaliyetlerinin Türkiye’de icra edilmesi durumunda ise adı geçen teşebbüsün bu faaliyetleri Türkiye’de bir işyeri vasıtasıyla icra etmesi veya Türkiye’deki faaliyetlerinin icra edildiği süre veya sürelerin herhangi bir kesintisiz 12 aylık dönemde toplam 183 günü aşması halinde, Türkiye’nin de bu faaliyetler nedeniyle elde edilen gelirleri vergileme hakkı bulunmaktadır.

Portekiz mukimi teşebbüsün Türkiye’de icra edeceği serbest meslek faaliyeti, bu teşebbüsün personelleri vasıtasıyla Türkiye’de yapacakları serbest meslek faaliyetlerini ifade etmektedir. Faaliyetin Türkiye’de icra edilmesi durumunda, yaptıkları serbest meslek ödemeleri üzerinden vergi tevkifatı yapmak zorunda olan vergi sorumluları, tevkifat yükümlülüğünün doğduğu sırada, istihkak sahibi teşebbüsün faaliyet icrası amacıyla Türkiye’de herhangi bir kesintisiz 12 aylık dönemde toplam 183 günü aşan bir süre kalıp kalmama durumunu bilemeyeceğinden söz konusu ödemeler üzerinden vergi tevkifatını yapmak durumundadırlar.

Portekiz mukimi teşebbüsün Türkiye’de serbest meslek icrası için kaldığı sürenin herhangi bir kesintisiz 12 aylık dönemde toplam 183 günü aşıp aşmadığının tespitinde; Türkiye’de birden fazla teşebbüse serbest meslek faaliyeti sunuluyorsa bu faaliyetlerin tamamı ve hizmetin Türkiye’ye gönderilen birden fazla personel vasıtasıyla icra edildiği durumda, bunların Türkiye’de toplam kalma süreleri dikkate alınacaktır.

Kendilerine yapılan ödemelerden vergi tevkifatı yapılan teşebbüsler Anlaşma hükümleri çerçevesinde bu ödemelerin Türkiye’de vergilendirilmemesinin gerektiği durumlarda, bizzat veya vekilleri vasıtasıyla, tevkif edilen vergilerin iadesi için ilgili vergi dairesine başvurabileceklerdir.

Diğer taraftan, Anlaşma hükümlerine göre Türkiye’de vergi ödenmesi durumunda ödenen bu vergiler, Anlaşma’nın “Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi”ne ilişkin 23’üncü maddesinin 1’inci fıkrasının (a) bendi çerçevesinde Portekiz’de hesaplanacak vergiden mahsup edilebilecektir.

Anlaşma hükümlerinin iç mevzuata göre değişiklik getirdiği durumlarda, Anlaşma hükümlerinden yararlanabilmek için Portekiz mukimi söz konusu şirketin Portekiz’de tam mükellef olduğunun ve tüm dünya kazançları üzerinden bu ülkede vergilendirildiğinin Portekiz yetkili makamlarından alınacak bir belge (mukimlik belgesi) ile kanıtlanması ve bu belgenin aslı ile noterce veya Portekiz’deki Türk Konsolosluklarınca tasdik edilen Türkçe tercümesinin bir örneğinin vergi sorumlularına veya ilgili vergi dairesine ibraz edilmesi gerekmektedir.

Kaynak: Gelir İdaresi Başkanlığı İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
15 Temmuz 2014 Tarih ve 62030549-125[30-2012/266]-1874 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/portekiz-mukimi-firmadan-alinan-yazilim-linsansi-icin-odenen-bedeller-uzerinden-tevkifat-yapilir-mi/feed/ 0
Yurt Dışı İnşaat İşi İçin Başka Bir Yurt Dışı Firmadan Alınan Hizmet Bedellerinin Vergilendirmesi Nasıl Yapılır? https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-insaat-isi-icin-baska-bir-yurt-disi-firmadan-alinan-hizmet-bedellerinin-vergilendirmesi-nasil-yapilir/ https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-insaat-isi-icin-baska-bir-yurt-disi-firmadan-alinan-hizmet-bedellerinin-vergilendirmesi-nasil-yapilir/#respond Sat, 17 Mar 2018 10:45:39 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=17641 (GİB – ÖZELGE)

Konu: İsveç mukimi firmadan alınan fizibilite hizmeti karşılığında ödenen bedellerin vergilendirilmesi.

İlgide kayıtlı özelge talep formunun incelenmesinden, Ruanda Cumhuriyetinde yapılmakta olan elektrik santrali işi için İsveç mukimi …… firmasından fizibilite hizmeti aldığınız belirtilerek, alınan hizmet karşılığında yapılan ödemeler üzerinden kurumlar vergisi kesintisi yapılıp yapılmayacağı hususunda bilgi talep edildiği anlaşılmakta olup konu hakkında Başkanlığımız görüşleri aşağıda açıklanmıştır.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 3’üncü maddesinin ikinci fıkrasında; Kanun’un 1’inci maddesinde yazılı kurumlardan kanuni ve iş merkezlerinden her ikisi de Türkiye içinde bulunmayanların, yalnız Türkiye’de elde ettikleri kurum kazançları üzerinden vergilendirileceği hükme bağlanmış, üçüncü fıkrasının (c) bendinde ise Türkiye’de elde edilen serbest meslek kazançlarının dar mükellefiyet konusuna giren kurum kazancı olarak vergilendirileceği, anılan maddenin dördüncü fıkrasında da, bu maddede belirtilen kazanç veya iratlar ile gelir unsurlarının Türkiye’de elde edilmesi ve Türkiye’de daimî temsilci bulundurulması konularında 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun ilgili hükümlerinin uygulanacağı hükmüne yer verilmiştir.

Aynı Kanunun dar mükellefiyette vergi kesintisinin düzenlendiği 30’uncu maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, serbest meslek kazançları için yapılacak ödemelerden, 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile  % 20 oranında kesinti yapılacağı hüküm altına alınmıştır.

Öte yandan, 01.01.1991 tarihinden itibaren uygulanmakta olan “Türkiye Cumhuriyeti İle İsveç Krallığı Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması”nın Serbest Meslek Faaliyetlerine ilişkin 14’üncü maddesinin 1 ve 2’nci fıkraları;

“1. Bir Akit Devlet mukiminin serbest meslek faaliyetleri veya bağımsız nitelikteki diğer faaliyetleri dolayısıyla elde ettiği gelir, bu faaliyetler diğer Akit Devlette icra edilmedikçe, yalnız ilk bahsedilen Devlette vergilendirilecektir. Eğer faaliyetler diğer Devlette icra edilirse, buradan elde edilen gelir diğer Devlette vergilendirilebilir.

1 nci fıkra hükümlerine bakılmaksızın, bir Akit Devlet mukiminin diğer Akit Devlette icra ettiği serbest meslek veya bağımsız nitelikteki diğer faaliyetlerinden elde ettiği gelir, eğer:
a) Gelir elde eden kişi, bu diğer Devlette bir takvim yılı içinde bir veya bir kaç seferde 183 günü aşmamak üzere kalırsa ve
b) Ödeme, bu diğer Devletin mukimi olmayan bir kişi tarafından veya böyle bir kişi adına yapılırsa ve
c) Ödeme, bu ödemeyi yapan kişinin bu diğer Devlette sahip olduğu bir işyerinden veya sabit yerden yapılmazsa,
yalnızca ilk bahsedilen Devlette vergilendirilebilecektir.”
hükümlerini öngörmektedir.

Bu hüküm uyarınca, İsveç mukimi firmanın faaliyetlerini Türkiye’de icra etmediği sürece Türkiye’den elde ettiği serbest meslek gelirlerini vergilendirme hakkı İsveç’e ait olduğundan Türkiye’nin vergileme hakkı bulunmamaktadır. Dolayısıyla, Ruanda’da üstlenilen iş için almış olduğunuz fizibilite hizmetinin Türkiye’de icra edilmemesi koşuluyla İsveç mukimi firmaya ödenen bedeller üzerinden vergi kesintisi yapılmaması gerekmektedir.

Öte yandan, Anlaşma hükümlerinin iç mevzuata göre değişiklik getirdiği durumlarda, Anlaşma hükümlerinden yararlanabilmek için söz konusu İsveç mukiminin İsveç’te tam mükellef olduğunun ve tüm dünya kazançları üzerinden bu ülkede vergilendirildiğinin İsveç yetkili makamlarından alınacak bir belge ile kanıtlanması ve bu belgenin aslı ile noterce veya İsveç’teki Türk Konsolosluklarınca tasdik edilen Türkçe tercümesinin bir örneğinin vergi sorumlularına veya ilgili vergi dairesine ibraz edilmesi gerekmektedir. Mukimlik belgesinin ibraz edilememesi halinde ise ilgili Anlaşma hükümleri yerine iç mevzuat hükümlerimizin uygulanacağı tabiidir.

Kaynak: İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
22 Nisan 2014 Tarih ve 62030549-125[30-2013/179]-1154 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-insaat-isi-icin-baska-bir-yurt-disi-firmadan-alinan-hizmet-bedellerinin-vergilendirmesi-nasil-yapilir/feed/ 0
Yurt Dışı Firmaya Yapılan Komisyon Ödemeleri KDV’den İstisna Edilir mi? https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-firmaya-yapilan-komisyon-odemeleri-kdvden-istisna-edilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-firmaya-yapilan-komisyon-odemeleri-kdvden-istisna-edilir-mi/#respond Sat, 15 Jul 2017 14:00:46 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=17211 (GİB – ÖZELGE)

Konu: Yurt dışındaki firmaya yapılan komisyon ödemelerinde vergilendirme

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, şirketinizin kendi markası altında üretim yaptığı gibi, Almanya’da yerleşik …’ın ticari markası altında da üretim yaptığını, bu ürünlerin yurt içi ve yurt dışına satışını gerçekleştirdiğinizi, ayrıca … AG’nin iştiraki olan … Gmbh adlı şirket ile pazarlama ve satış desteği sözleşmesi imzaladığınızı ve bu sözleşmeye göre iki tip komisyon belirlediğinizi;
            – Bu komisyonlardan ilkinin; … Gmbh’nin yönlendirmesi ile yurt dışı yeni pazarlara girip sadece yurt dışında satışını gerçekleştirdiğiniz kendi ürettiğiniz  … markalı ürünlerin satış fiyatı üzerinden ülkelere göre değişen oranlarda (%7, %5 ve %0) belirlenen “İhracat Hizmet Komisyonu” ödemesi olduğu,
            – İkincisinin ise; yurt içi ve yurt dışında üçüncü taraflara ürettirdiğiniz… markalı ürünlerin satışını gerçekleştirmek için …. Gmbh’den kalite-kontrol, dizayn, ambalajlama, logo çalışması vb. gibi teknik bilgi ve pazarlama stratejileri konularında destek aldığınızı ve bu hizmetler için ürünlerin alım bedelleri üzerinden değişen oranlarda (yurt içine %5, yurt dışına %5 veya %0) belirlenen “3. Taraf Üretimlerinin Pazarlama Hizmet Komisyonu” ödemeleri olduğu belirtilerek,
bahsi geçen bu komisyon ödemeleri için vergi kesintisi yapılıp yapılmayacağı, yurt dışına ihraç edilen ürünler için ödenen komisyonların KDV’den istisna olup olmadığı konularında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNA GÖRE

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 3’üncü maddesinin 2’nci fıkrasında; Kanunun 1’inci maddesinde sayılı kurumlardan, kanuni ve iş merkezlerinin her ikisi de Türkiye’de bulunmayanların, dar mükellef esasında sadece Türkiye’de elde ettikleri kazançları üzerinden vergilendirileceği hükmüne yer verilmiş, 3’üncü fıkrasında ise dar mükellefiyette kurum kazancını oluşturan kazanç ve iratlar sayılmıştır.

Aynı Kanunun, 30’uncu maddesinde; dar mükellefiyete tabi kurumların maddede sayılan kazanç ve iratları üzerinden, bu kazanç ve iratları avanslar da dâhil olmak üzere nakden veya hesaben ödeyen veya tahakkuk ettirenler tarafından kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı belirtilmiş olup, 12.01.2009 tarih ve 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile serbest meslek kazançlarından yapılacak tevkifat oranı petrol arama faaliyeti dolayısıyla sağlanacak serbest meslek kazançlarından %5, diğer serbest meslek kazançlarından %20, ticari veya zirai kazanca dâhil olup olmadığına bakılmaksızın telif, imtiyaz, işletme, ticaret unvanı, marka ve benzeri gayrimaddi hakların satışı, devir ve temliki karşılığında nakden veya hesaben ödenen veya tahakkuk ettirilen bedeller üzerinden de %20 olarak belirlenmiştir.

Öte yandan, Türkiye – Almanya Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması 01.01.2011 tarihinden itibaren uygulanmaya başlamıştır.

Şirketiniz tarafından yurt dışında mukim firmadan alınan hizmetler için yapılan “İhracat Hizmet Komisyonu” ve “3. Taraf Üretimlerinin Pazarlama Hizmet Komisyonu”  ödemelerinin, bu hizmetlerin sınai, ticari ve bilimsel tecrübeye dayalı bilgi birikiminin kullanılmasına yönelik gayrimaddi hak niteliğinde hizmetler olmaması koşulu ile Türkiye – Almanya Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmasının “Ticari Kazançlar”ı düzenleyen 7’nci maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu hizmetlerin gayrimaddi hak niteliğinde bir hizmet olması durumunda Anlaşmanın 12’nci maddelerinin 2’nci fıkralarının uygulanacağı tabiidir.

Anlaşmanın 7’nci maddesinin 1’inci fıkrasına göre, Almanya mukimi bir şirketin söz konusu hizmetler karşılığında elde ettiği kazancın Türkiye’de vergilendirilmesi için bu kazancın Türkiye’de bulunan bir işyeri vasıtasıyla elde edilmesi gerektiği aksi durumda vergilendirmenin Almanya’da yapılacağı hükmü yer almaktadır.

Türkiye – Almanya Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmasının “İşyeri” başlıklı 5’inci maddesinin üçüncü fıkrasının (b) bendinde, işyeri teriminin, bir teşebbüs tarafından, çalışanları veya teşebbüs tarafından bu amaçla görevlendirilen diğer personel aracılığıyla bir Akit Devlette ifa edilen ve herhangi bir 12 aylık dönemde toplam altı ayı aşan bir süre veya sürelerde devam eden (aynı veya bağlı proje için), danışmanlık hizmetleri de dahil, hizmet tedariklerini kapsayacağı hüküm altına alınmıştır. Söz konusu hizmetler bakımından diğer devlette bir işyeri oluşup oluşmadığı bu düzenleme çerçevesinde belirlenecektir.

Bu hükümlere göre,

            – Şirketinizin imal ettiği … markalı ürünleri yurt dışı pazarlara ve müşterilere satabilmesi için ödenen ihracat hizmet komisyonunun, yurt dışında mukim … Gmbh’nin yurt dışı müşteri bayi ağını size yönlendirme hizmeti karşılığı ödenmesi halinde, Türkiye’de  söz konusu Alman firma için Anlaşmanın 5 inci maddesi kapsamında bir işyeri oluşmaması durumda bu ödemelere ilişkin Türkiye’nin vergilendirme hakkı bulunmamaktadır.
            – 3. taraf üretimlerinin pazarlama hizmet komisyonunun, şirketinizin yurt içi ve yurt dışında üçüncü taraflara fason olarak ürettirdiği ürünlerin satışını gerçekleştirmek için … Gmbh’den pazarlama stratejisi yanında kalite-kontrol, ambalajlama, dizayn, logo çalışması vb. gibi teknik bilgiye dayalı hizmetlerin satın alınması karşılığı ödenmesi halinde, Gelir Vergisi Kanunu 65’inci maddesi kapsamında serbest meslek kazancı niteliğinde değerlendirilmesi ve bu hizmetler karşılığı ödenen komisyon bedellerinin, Türkiye – Almanya Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması çerçevesinde adı geçen firmanın Türkiye’de bir işyeri bulunmaması şartıyla Almanya’da vergilendirilmesi gerekmektedir. Ancak, söz konusu komisyon ödemesinin gayrimaddi bir hakkın elde edilmesi nedeniyle ödenmesi halinde ise, bu kapsamdaki ödemeler için Anlaşmanın 12’nci maddesi uyarınca %10 oranında tevkifat yapılacaktır.

Diğer taraftan, şirketiniz tarafından yurt dışında yerleşik ilişkili firmalarla yapılan işlemlerde, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 13’üncü maddesindeki Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazanç Dağıtımı hükümlerinin dikkate alınmasının gerektiği tabiidir.

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNUNA GÖRE

KDV Kanununun;
1/1’inci maddesinde, Türkiye‘de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV ye tabi olduğu,

4’üncü maddesinde, hizmetin, teslim ve teslim sayılan haller ile mal ithalatı dışında kalan işlemler olduğu ve bu işlemlerin bir şeyi yapmak, işlemek, meydana getirmek, imal etmek, onarmak, temizlemek, muhafaza etmek, hazırlamak, değerlendirmek, kiralamak, bir şeyi yapmamayı taahhüt etmek gibi şekillerde gerçekleşebileceği,

6/b maddesinde, hizmetin Türkiye’de yapılmasının veya hizmetten Türkiye’de faydalanılmasının işlemlerin Türkiye’de yapıldığını ifade ettiği,

9/1 maddesinde ise, mükellefin Türkiye içinde ikametgâhının, işyerinin, kanuni merkezi ve iş merkezinin bulunmaması hallerinde ve gerekli görülen diğer hallerde Maliye Bakanlığının, vergi alacağının emniyet altına alınması amacıyla, vergiye tabi işlemlere taraf olanları verginin ödenmesinden sorumlu tutabileceği
hüküm altına alınmıştır.

Bu hükümlere göre,
İhracat hizmet komisyonu adı altında alınan hizmet, yurt dışında ifa edildiğinden ve bu hizmetten yurt dışında faydalanıldığından söz konusu hizmet KDV nin konusuna girmemekte olup firmanız tarafından sorumlu sıfatıyla KDV tevkifatı yapılmayacaktır.

Öte yandan, 3. taraf üretimlerinin pazarlama hizmet komisyonu adı altında alınan hizmetlerden yurt içinde satışını yaptığınız ürünler için hizmetten yararlanma Türkiye’de gerçekleştiğinden bu kısma isabet eden KDV tutarı için Katma Değer Vergisi Kanununun 9’uncu maddesi uyarınca firmanız tarafından sorumlu sıfatıyla KDV tevkifatı yapılacaktır.

Kaynak: Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı
18 Mart 2015 Tarih ve 64597866-125[30-2014]-32 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyon

]]>
https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-firmaya-yapilan-komisyon-odemeleri-kdvden-istisna-edilir-mi/feed/ 0
Kooperatiflere Yapılan Kira Ödemelerinden Kurumlar Vergisi Kesintisi Yapılması Gerekiyor mu? https://www.muhasebenews.com/kooperatiflere-yapilan-kira-odemelerinden-kurumlar-vergisi-kesintisi-yapilmasi-gerekiyor-mu/ https://www.muhasebenews.com/kooperatiflere-yapilan-kira-odemelerinden-kurumlar-vergisi-kesintisi-yapilmasi-gerekiyor-mu/#respond Sat, 08 Jul 2017 07:00:30 +0000 http://www.muhasebenews.com/?p=10510 Kooperatiflerin aktifinde kayıtlı işyerlerini kiraya vermesi durumunda,
kooperatife yapılacak kira ödemeleri üzerinden kiralayanlar tarafından Kurumlar Vergisi Kanununun 15/1-b maddesi uyarınca %20 oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılması gerekir.

Kaynak: Kurumlar Vergisi Kanunu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/kooperatiflere-yapilan-kira-odemelerinden-kurumlar-vergisi-kesintisi-yapilmasi-gerekiyor-mu/feed/ 0