kullanabilir – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Fri, 25 Feb 2022 06:24:29 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Vefat durumunda eski firmadaki devreden KDV’yi işi devam ettiren varis kullanabilir mi? https://www.muhasebenews.com/vefat-durumunda-eski-firmadaki-devreden-kdvyi-isi-devam-ettiren-varis-kullanabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/vefat-durumunda-eski-firmadaki-devreden-kdvyi-isi-devam-ettiren-varis-kullanabilir-mi/#respond Fri, 25 Feb 2022 06:24:29 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=123140 Şahıs firması sahibi vefat etti. Firmayı şahıs olarak varislerden birisi devir alacak. Eski firmadaki devreden kdv yüksek tutarda bunu varisin açtığı firmaya alabilir miyiz?

Varis (mirasçı ) tarafından faaliyet sürdürülecek ise devir eden KDV kullanılır.


Veraset ve İntikal Vergisi

Hangi olaylar veraset ve intikal vergisine tabidir?

Bir kişinin ölümü üzerine, sahibi bulunduğu menkul ve gayrimenkul mallarla bütün hak ve alacaklarının mirasçılarına intikali veraset ve intikal vergisine tabidir. Öte yandan, malların herhangi bir suretle ivazsız (karşılıksız) bir şekilde bir şahıstan diğer şahsa intikali halinde de veraset ve intikal vergisi ödenmesi gerekmektedir.

Veraset ve intikal vergisi beyannamesi nereye verilir?

Veraset ve intikal vergisi beyannamesi;
– Veraset yoluyla intikallerde ölen kimsenin, ivazsız intikallerde tasarrufu yapan kişinin ikametgâhının, tüzel kişilerde ve diğer teşekküllerde bunların merkezlerinin bulunduğu yerdeki vergi dairesine,

– Muris veya tasarrufu yapan kişinin ikametgâhı yabancı bir ülkede ise bunların Türkiye’deki son ikametgâhının bulunduğu yer vergi dairesine,

– Mükellefin yabancı memlekette bulunması halinde beyanname, mükellefin bulunduğu yerdeki Türkiye Konsolosluğuna, verilir. Ancak, muris veya tasarrufu yapan şahsın Türkiye’de hiç ikamet etmediği veya son ikametgâhının tespit olunamadığı takdirde veraset ve intikal vergisi beyannamelerinin, veraset yoluyla veya sair surette ivazsız tarzda intikal eden malın bulunduğu veya mükelleflerin ikametgâhlarının bağlı bulunduğu yer vergi dairesine verilebilir.

Beyannameler ilgili vergi dairelerine bizzat elden verilebileceği gibi taahhütlü olarak posta ile de gönderilebilir.

Ayrıca veraset ve intikal vergisi beyannamelerinin elektronik ortamda interaktif vergi daireleri aracılığıyla gönderilmesi de mümkün bulunmaktadır.

Veraset ve intikal vergisi beyannamesine eklenecek belgeler nelerdir?

Kendilerine veraset yoluyla veya ivazsız surette intikal eden mallar dolayısıyla veraset ve intikal vergisi beyannamesi düzenleyenler, beyannameyi ilgili vergi dairesine verirken intikal eden malların çeşidine göre aşağıdaki belgeleri beyannameye ekleyeceklerdir.

-Veraset ilamı (mirasçılık belgesi)(*),

-Vasiyetname, miras mukavelenamesi,

-Borç ve masraflara ait belgeler,

-Ticari bilanço ve gelir tablosu,

-Gayrimenkuller için, tapunun fotokopisi ve emlak vergisi değerini gösteren ilgili belediyeden alınmış bir belge,

– Ölüm ve Mirasçılık Bildirimi; Bu bildirim formu, veraset ve intikal vergisini tarha yetkili vergi dairelerinden alınıp doldurulduktan sonra, ölenin son ikametgâhının bağlı olduğu muhtarlığa tasdik ettirilmesi zorunludur. (Murisin Türkiye’deki son ikametgâhı bilinmiyor ise söz konusu belge aranılmayacaktır.),

* Mirasçıları ve miras paylarını gösteren ve veraset ve intikal vergisi beyannamesine eklenmesi gereken mirasçılık belgesi, 01.10.2011 tarihine kadar yalnızca sulh hukuk mahkemesinden alınırken, 6217 sayılı İdari Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile 1512 sayılı Noterlik Kanununda yapılan değişiklik sonucunda, 01.10.2011 tarihinden itibaren mirasçılarca sulh hukuk mahkemesinin yanı sıra noterlerden de alınabilmektedir.

Veraset yoluyla veya diğer suretle meydana gelen intikallerde intikal eden malların değerleri toplamı istisna haddi altında kalırsa beyanname verilir mi?

Veraset yolu ile meydana gelen intikallerde intikal eden malların değerleri toplamı istisna haddi altında kalsa dahi beyanname verilmesi zorunludur. Diğer suretle meydana gelen ve değerleri toplamı istisna hadlerinin altında kalan ivazsız intikaller için beyanname verilmez.

Veraset ve intikal vergisinde istisna tutarları nelerdir? (2021 için)

Veraset ve İntikal Vergisi Kanununun 4 üncü maddesinde yer alan istisnalar aşağıda belirtilmiştir:

– Veraset yoluyla intikal eden ev eşyası ile murise ait kişisel eşyalar ve aile hatırası olarak korunan tablo, kılıç, madalya gibi eşyalar,

– Veraset yoluyla intikal eden malların, evlatlıklar da dahil olmak üzere çocuklar ve eşten her birine düşen miras paylarının (2021 yılı için) 334.534 TL’sı, eşin yalnız başına mirasçı olması halinde ise kendisine isabet eden miras payının (2021 yılı için) 669.479 TL’sı,

– Örf ve adete göre verilmesi gelenek olmuş hediye, cihaz, yüzgörümlüğü ve drahomalar (gayrimenkuller hariç),

– Bütün sadakalar,

– İvazsız suretle vaki intikallerin (2021 yılı için) 7.703 TL’si,

– Para ve mal üzerine düzenlenen yarışma ve çekilişlerde kazanılan ikramiyelerin (2021 yılı için) 7.703 TL’si,

vergiden istisnadır. 

Yukarıda belirtilen istisna tutarları, 2021 yılı için geçerli tutarlar olup, bu tutarlar her yıl yeniden değerleme oranında artırılmak suretiyle dikkate alınmaktadır.

Veraset ve intikal vergisi beyannamesi ne zaman verilir?

Veraset yoluyla meydana gelen intikallere ilişkin veraset ve intikal vergisi beyannamesi;

-Ölüm Türkiye’de meydana gelmiş ise ölüm tarihinden itibaren, mükelleflerin Türkiye’de bulunmaları halinde dört, yabancı bir ülkede bulunmaları halinde altı ay içinde,

-Ölüm yabancı bir memlekette meydana gelmiş ise mükelleflerin Türkiye’de bulunmaları halinde altı, ölen kişinin bulunduğu ülkede bulunmaları halinde dört, murisin bulunduğu ülke dışında yabancı bir ülkede bulunmaları halinde sekiz ay içinde,

-Gaiplik halinde, gaiplik kararının ölüm siciline kaydolunduğu tarihi izleyen bir ay içinde,

-İvazsız intikallere ilişkin veraset ve intikal vergisi beyannamesi; malların hukuken iktisap edildiği tarihi izleyen bir ay içinde,

-Gerçek veya tüzel kişilerce düzenlenen yarışma ve çekilişler ile 5602 sayılı Kanunda tanımlanan şans oyunlarında, yarışma ve çekiliş ile müsabakaların yapıldığı günü takip eden ayın 20 nci günü akşamına kadar
verilir.

Veraset ve intikal vergisi ne zaman ödenir?

– Veraset ve intikal vergisi, tahakkukundan itibaren üç yılda her yıl Mayıs ve Kasım aylarında olmak üzere toplam altı eşit taksitte ödenir.

– Gerçek veya tüzel kişilerce düzenlenen yarışma ve çekilişler ile 5602 sayılı Kanunda tanımlanan şans oyunlarında, yarışma ve çekiliş ile müsabakaların yapıldığı günü takip eden ayın 20 nci günü akşam

Veraset ve intikal vergisi nasıl hesaplanır?

Veraset ve intikal vergisinin oranı, 7338 sayılı Kanunun 16 ncı maddesinde belirlenmiştir. Vergi tarifesi aşağıdaki gibidir. (2021 yılı için) 

 

 

Matrah

 

Verginin Oranı (%)
Veraset Yoluyla İntikallerde İvazsız İntikallerde 
İlk 380.000 TL için  10 
Sonra gelen 900.000 TL için  15 
Sonra gelen 1.900.000 TL için  20 
Sonra gelen 3.600.000 TL için  25 
Matrahın 6.780.000 TL’yi aşan bölümü için  10  30 

Bir şahsa, ana, baba, eş ve çocuklarından (evlatlıktan evlat edinenlere yapılan ivazsız intikaller hariç) ivazsız mal intikali halinde vergi, ivazsız intikallere ilişkin tarifede yer alan oranların yarısı uygulanarak hesaplanır.

 

Veraset ve intikal vergisinden tenzil olunabilecek borçlar ve masraflar nelerdir? 

Veraset ve intikal vergisinin matrahının tespitinde aşağıda yazılı borç ve masrafların indirilmesi mümkündür.

1. Veraset yoluyla meydana gelen intikallerde, murisin geçerli belgelere dayanan borçları ile vergi borçları,

2. Diğer suretle iktisaplarda (ivazsız intikallerde) malın aynına (kendisine) ait borçlarla vergi
borçları (Hibe edilen mala isabet eden borçları hibe eden üstlenmiş ise bu borçlar indirilmez),

3. Türkiye Cumhuriyeti uyruğunda bulunan şahıslara ait mallardan yabancı memleketlerde bulunanlara isabet eden borçlar ile yabancı memleketlerde bu mallar dolayısıyla ödenen veraset ve intikal vergileri (Ancak, söz konusu borçlar ve vergiler beyan edilen malların değerini geçemez),

4. Cenazenin donanımı ve gömülmesi için yapılan giderler.

Bu borç ve masrafların matrahın tespitinde indirim konusu yapılabilmesi için, mükelleflerin bunları beyannamenin ilgili bölümünde göstermeleri ve bunlara ilişkin geçerli belgeleri beyannameye eklemeleri zorunludur.


Resmi Gazete No: 31696
Resmi Gazete Tarihi: 21/12/2021

Amaç ve kapsam

MADDE 1 – (1) Bu Tebliğin amacı, 8/6/1959 tarihli ve 7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b), (d) ve (e) bentlerinde yer alan istisna tutarları ile 16 ncı maddesinde yer alan vergi tarifesi matrah dilim tutarlarının yeniden değerleme oranında artırılmak suretiyle tespit edilmesidir.

Dayanak

MADDE 2 – (1) Bu Tebliğ, 7338 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrası ile  16 ncı maddesinin üçüncü fıkrasına dayanılarak hazırlanmıştır.

Maktu istisna tutarlarının tespiti

MADDE 3 – (1) 7338 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasında, “(b), (d) ve (e) bentlerine göre, her bir takvim yılında uygulanacak istisna hadleri, önceki yılda uygulanan istisna hadlerine bu yıla ilişkin olarak Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca belirlenen yeniden değerleme oranında artış yapılmak suretiyle tespit olunur. Artırım sırasında 1 milyon liraya kadar olan tutarlar dikkate alınmaz.” hükmüne yer verilmiştir.

(2) Bakanlığımızca 2021 yılı için yeniden değerleme oranı %36,20 (otuz altı virgül yirmi) olarak tespit edilmiş ve 27/11/2021 tarihli ve 31672 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 533) ile ilan edilmiş bulunmaktadır.

(3) Buna göre, 1/1/2022 tarihinden itibaren 7338 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b), (d) ve (e) bentlerinde yer alan istisna tutarları;

– Evlatlıklar dâhil, füruğ ve eşten her birine isabet eden miras hisselerinde 455.635 TL (füruğ bulunmaması halinde eşe isabet eden miras hissesinde 911.830 TL),

– İvazsız suretle meydana gelen intikallerde 10.491 TL,

– Para ve mal üzerine düzenlenen yarışma ve çekilişler ile 14/3/2007 tarihli ve 5602 sayılı Şans Oyunları Hasılatından Alınan Vergi, Fon ve Payların Düzenlenmesi Hakkında Kanunda tanımlanan şans oyunlarında kazanılan ikramiyelerde 10.491 TL,

olarak dikkate alınacaktır.

Matrah dilim tutarlarının tespiti

MADDE 4 – (1) 7338 sayılı Kanunun 16 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında, “Vergi tarifesinin matrah dilim tutarları, her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak Vergi Usul Kanunu uyarınca belirlenen yeniden değerleme oranında artırılmak suretiyle uygulanır. Bu şekilde hesaplanan dilim tutarlarının yüzde 5’ini aşmayan kesirler dikkate alınmaz. …” hükmüne yer verilmiştir.

(2) Buna göre, 1/1/2022 tarihinden itibaren veraset yoluyla veya ivazsız suretle meydana gelen intikallerde veraset ve intikal vergisi aşağıdaki tarifeye göre hesaplanacaktır.

Matrah

Verginin Oranı (%)

Veraset Yoluyla İntikallerde

İvazsız
İntikallerde

İlk                                    500.000         TL için

1

10

Sonra gelen                  1.200.000         TL için

3

15

Sonra gelen                  2.500.000         TL için

5

20

Sonra gelen                  4.900.000         TL için

7

25

Matrahın                       9.100.000         TL’yi aşan bölümü için

10

30

Yürürlük

MADDE 5 – (1) Bu Tebliğ 1/1/2022 tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 6 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Hazine ve Maliye Bakanı yürütür.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/vefat-durumunda-eski-firmadaki-devreden-kdvyi-isi-devam-ettiren-varis-kullanabilir-mi/feed/ 0
İhracat ve tax free faturası düzenleyen e-fatura mükellefleri portal yöntemini kullanabilir mi? https://www.muhasebenews.com/ihracat-ve-tax-free-faturasi-duzenleyen-e-fatura-mukellefleri-portal-yontemini-kullanabilir-mi-4/ https://www.muhasebenews.com/ihracat-ve-tax-free-faturasi-duzenleyen-e-fatura-mukellefleri-portal-yontemini-kullanabilir-mi-4/#respond Thu, 23 Dec 2021 01:11:23 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=118843

Portal yöntemini kullanan ve ihracat veya yolcu beraberi eşya faturası düzenleyen mükellefler uyumlu bir yazılım programı kullanarak yükleme modülü ile ihracat faturası veya yolcu beraberi eşya faturası düzenleyebileceği gibi manuel olarak da GİB portalı üzerinden bu faturaların düzenlenmesi mümkün hale getirilmiştir. Ayrıca GİB Portalı üzerinde test ortamında ihracat veya yolcu beraberi eşya faturası düzenlenebilir durumdadır.

Bununla birlikte GİB portalı yeterli düzeyde mobilite sağlamadığından ihracat ve yolcu beraberi eşya faturası kapsamında düzenlenecek e-Faturalarda bu yöntem tavsiye edilmemektedir.

Türkiye sınırlarına olmayan Transit Ticaret kapsamındaki ihracat ihracat e-faturası olarak mı düzenlenmeli midir?

Hayır. Sadece Gümrük Çıkış Beyannamesi ile yurtdışına çıkan malın faturası ihracat e- faturası şeklinde düzenlenmeli GÇB ekinde çıkmayan fatura eskisi gibi kağıt veya gönderici e-arşiv mükellefi ise e-arşiv fatura olarak düzenlenmelidir.

Serbest Bölgelerdeki şirketlere düzenlenen e-faturalar, alıcı da e- faturaya kayıtlı bir kullanıcı ise ihracat e-faturası olarak mı düzenlenmelidir?

Serbest bölgedeki alıcıya düzenlenen fatura GÇB ekinde düzenlenen bir fatura ise ihracat e-faturası olarak düzenlenmeli, serbest bölge işlem formu vb. başka bir belge ekine alındığı durumlarda alıcı da e-fatura mükellefi ise eskisi gibi e-fatura olarak düzenlenecektir. Alıcı e-faturaya kayıtlı değilse ve gönderici e-arşiv mükellefi ise e-arşiv fatura düzenleyecek , değilse kağıt fatura düzenlenecektir.

Konsinye ihracat da ihracat e- faturası kapsamında mıdır?

Konsinye ihracat türü işleyişi açısından farklı özellikler göstermektedir. Bu nedenle konsinye ihracat yapan e-fatura kullanıcılar e-arşiv kullanıcısı ise e-arşiv fatura olarak değilse kağıt fatura olarak belge düzenlemeye devam edecektir.

Yurtdışına düzenlenen hizmet faturaları da ihracat e-faturası şeklinde mi düzenlenmelidir?

e-Fatura kayıtlı kullanıcılarının düzenleyeceği ihracat faturalarının e-fatura olarak düzenlenmesi zorunluluğu sadece mal ihracında söz konusudur. Hizmet ihracı bu kapsamda olmayıp eskisi gibi gönderici e-arşiv kullanıcısı ise e-arşiv fatura değilse kağıt fatura olarak düzenlemeye devam edecektir.

Tax-free faturalarının e-faturaolarak düzenlemesinde fatura iptali nasıl olacaktır?

Tüm e-fatura uygulamalarında olduğu gibi Tax-free e-faturasında da iptal mekanizması yoktur. Satış iadeleri ya da iptali gerektiren durumlarda gider pusulası ile ürün geri alınacak, böylece muhasebe kayıtlarına hem hasılat hem de gider kaydı yapılacaktır. Bununla birlikte işlem karşılığında düzenlenen e-Fatura hali hazırda GTB sistemlerine gönderilmiş olduğu için haksız iadelerin önüne geçmek için yapılması gereken işlemler “ e-Fatura Uygulaması Gümrük İşlemleri Kılavuzu (Versiyon 1.5) ” nun 4.1.1 bölümünde ayrıntılı açıklamalara yer verilmiştir.

Bedelsiz ihracatlar da e-faturakapsamında mıdır? Düzenlenecek ise nasıl düzenlenmelidir?

Bedelsiz ihracatta da mal çıkışında GÇB düzenlenip düzenlenmediğine göre ihracat e-faturası düzenlenecek olup GÇB ekinde düzenlenmediği müddetçe gönderici e-arşiv kullanıcısı ise e-arşiv fatura değilse kağıt fatura olarak düzenlemeye devam edecektir. Bununla birlikte bedelsiz gönderilen mallar bir GÇB ile çıkacaksa faturası mutlaka e-Fatura olmak zorundadır. Bilindiği üzere, e-Fatura kapsamında bedelsiz faturalar düzenlenebilmektedir.

Bedelsiz ihracat faturası düzenleyecek mükelleflerin e-Faturada “payableamount” (ödenecek tutar) alanına “sıfır” (0) yazması ve “Bilge Sistemi”nde beyanname açılırken bedelsiz alanını seçmesi gerekmektedir.

Elektronik Ticaret Gümrük Beyanı (ETGB)- mikro ihracat da e-fatura kapsamında mıdır?

Mikro ihracata ilişkin kesilecek faturalar gönderici e-arşiv kullanıcısı ise e-arşiv fatura , değilse kağıt ortamında kesilmeye devam edilecektir. Gerek GTB’nin gerek Başkanlığın bu konuda bir düzenlemesi bulunmamakta olup, aksi belirtilmediği sürece matbu (kağıt/e-Arşiv) fatura düzenlenmeye devam edilecektir.

Yurt dışına gönderilen mala ilişkin yansıtma ve fiyat farkı faturaları da ihracat e-faturası olarak mı kesilmelidir?

Bu faturalar da GÇB ekinde yollanıyorsa ve mal ihracı kapsamında değerlendiriliyorsa ihracat e- faturası olarak kesilmelidir. Ancak hizmet ihracı kapsamında değerlendiriliyorsa ihracat e-faturası olarak düzenlenmeyecek gönderici e-arşiv kullanıcısı ise e-arşiv fatura değilse kağıt fatura olarak düzenlenecektir.

İhracat veya tax-free faturası düzenliyor olmak e-fatura kayıtlı kullanıcısı olma yükümlülüğü getirir mi?

İhracat veya tax- free faturalarının e-fatura olarak düzenlenip gönderilmesi yalnızca e-fatura kayıtlı kullanıcısı olanlar için 1/7/2017 tarihinden itibaren zorunludur. E-fatura uygulamasına girme zorunluluk şartlarını taşımayan ihracat veya tax free faturası düzenleyen mükellefler bu tarihten sonra da matbu (kağıt/e-Arşiv) fatura düzenlenmeye devam edecektir.

GTB üzerinden giden e-Faturalar Alıcı firma olan Serbest bölgedeki şirketin e-Fatura posta kutusuna düşecek mi ? Serbest bölgedeki e-fatura kayıtlı kullanıcısı olan alıcı firmaya faturanın teslimi nasıl olacaktır ?

GÇB ekinde çıkan bir e-fatura olduğu için fatura gönderilirken GTB’nin vkn’si seçilerek gönderilmelidir. Böylece elektronik olarak düzenlenen fatura GTB’nin posta kutusuna düşecektir. e-Fatura uygulaması kapsamında işlemin sıhhati için e-Faturalar yalnızca bir posta kutusuna gönderilmektedir.

Serbest bölgedeki alıcı e-fatura kullanıcısı ise faturanın XML hali elektronik bir kanaldan (mail vb.) alıcıya ulaştırılmalıdır.

 

]]>
https://www.muhasebenews.com/ihracat-ve-tax-free-faturasi-duzenleyen-e-fatura-mukellefleri-portal-yontemini-kullanabilir-mi-4/feed/ 0
Şirketler devir aldıkları şirketin zararlarını hangi şartlarda kullanabilir? https://www.muhasebenews.com/sirketler-devir-aldiklari-sirketin-zararlarini-hangi-sartlarda-kullanabilir/ https://www.muhasebenews.com/sirketler-devir-aldiklari-sirketin-zararlarini-hangi-sartlarda-kullanabilir/#respond Sat, 05 Dec 2020 07:34:09 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=97916 Kurumlarda Zarar Mahsubu

Kurumların ticari faaliyetlerden doğan zararlar, aşağıda yapılan açıklamalara göre sonraki dönemlerde doğan kazançlarından indirilebilecektir.

1. Geçmiş yıl zararları

Kurumlar vergisi beyannamesinde, her yıla ilişkin tutarlar ayrı ayrı gösterilmek ve 5 yıldan fazla nakledilmemek şartıyla geçmiş yılların beyannamelerinde yer alan zararlar kurum kazancından  indirilebilecektir.

Mükelleflerce bir hesap dönemi içerisinde oluşan zararın, müteakip 5 hesap döneminde oluşacak kârlarla mahsup edilememesi halinde mahsup imkanı ortadan kalkmaktadır.

2. Devir ve bölünme durumunda zarar mahsubu

Devir veya tam bölünme hallerinde, varlıkları devralan kurumlar, devralınan veya bölünen kurumların zararlarını aşağıda belirtilen sınırlamalar çerçevesinde mahsup imkanına sahiptirler.

Buna göre devralan kurumlar, kendi bünyelerinde oluşan zararların yanı sıra;

  • Devir halinde devralınan kurumların devir tarihi itibarıyla öz sermaye tutarını geçmeyen zararları ile
  • Tam bölünme işlemi sonucu bölünen kurumun öz sermaye tutarını geçmeyen zararlarını

kazançlarından indirebileceklerdir.

Devir ve bölünme hallerinde devreden zarar tutarları, devralınan veya bölünen kurumun öz sermayesi ile sınırlıdır. Tam bölünme işleminde, bölünen kurumun zararlarından, söz konusu kurumun öz sermayesinin devralınan tutarını geçmeyen ve devralınan kıymetle orantılı zarar kısmı mahsup edilebilecektir.

2.1. Öz sermaye tutarı

Öz sermaye, kurumun Vergi Usul Kanunu uyarınca devir veya bölünme tarihi itibarıyla tespit edilmiş olan öz sermayesidir. Vergi Usul Kanununun 192 nci maddesi uyarınca, aktif toplamı ile borçlar arasındaki fark öz sermayeyi teşkil etmektedir. Öz sermaye hesabında bu Tebliğin (12.1.5) bölümünde yapılan açıklamalar dikkate alınacaktır.

Devralınan veya bölünen kurumun öz sermaye tutarının sıfır veya negatif olması halinde bu kurumların zararlarının mahsubu mümkün değildir.

2.2. Devir ve bölünme halinde zarar mahsubu yapılabilmesinin şartları

Devir ve bölünme halinde zarar mahsubunun yapılabilmesi için;

  • Devralınan veya bölünen kurumların son 5 yıla ilişkin kurumlar vergisi beyannamelerinin kanuni süresinde verilmiş olması,
  • Devir veya bölünme neticesinde zarar mahsubu yapacak kurumun, aynı faaliyete devir veya bölünmenin meydana geldiği hesap döneminden itibaren en az 5 yıl süreyle devam etmesi

gerekmektedir.

Kurumlar Vergisi Kanununun 9 uncu maddesi ile devir ve bölünme işlemlerinde zarar mahsubu yapılabilmesi için “aynı faaliyete devam” şartı getirilmiştir. Bu şart, mülga 5422 sayılı Kanunun mükerrer 14 üncü maddesinde yer alan “aynı sektörde faaliyet gösterme” şartından daha dar kapsamlı bir şart olup devralan kurumların devir veya bölünmenin meydana geldiği tarihten itibaren en az 5 yıl süreyle, devralınan veya bölünen kurumların faaliyetlerini devam ettirme zorunluluğu bulunmaktadır.

Vergiden kaçınma amacına yönelik olarak ekonomiye kazandırılması mümkün olmayan kurumların devir veya bölünme suretiyle devralınması ya da devralınan veya bölünen kurumların faaliyetinin 5 yıllık süre içinde arızi hale getirilerek kısmen durdurulması veya sona erdirilmesi gibi ekonomik olmayan sebeplerle devir ve bölünme işleminin yapılması halinde zarar mahsubu mümkün değildir.

Şartların ihlali halinde zarar mahsubu olanağı ortadan kalkacağından, gerekli düzeltme işlemi yapılacak; yersiz zarar mahsubu nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler için vergi ziyaı doğmuş sayılacaktır.

2.3. Devir ve bölünme halinde zarar mahsubunun sırası ve mahsup edilemeyen zarar tutarları

Devralınan zararlar, devreden veya bölünen kurumda doğduğu dönemden itibaren beş yıllık süre içinde mahsup edilebilecektir.

Devir ve bölünme halinde mahsup edilebilecek zararlar, hangi hesap dönemine ait olduğu devralan kurumların beyannameleri ekinde ayrıca bildirilmek şartıyla, mükelleflerce serbestçe belirlenebilecektir. Öz sermaye sınırlamasını aşan zarar tutarları ise iptal edilecektir.

9.3. Yurt dışı zararların mahsubu

Kurumların yurt dışı faaliyetlerinden zarar doğması halinde, maddede belirtilen koşullar dahilinde yurt dışı zararların kurum kazancından indirilebilmesi mümkün bulunmaktadır. Ancak, kazançları Türkiye’de kurumlar vergisinden istisna edilen faaliyetlere ilişkin yurt dışı zararların mahsup imkanı yoktur.

Buna göre, yurt dışı inşaat ve onarım işlerinden elde edilen kazançlar Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendine göre Türkiye’de kurumlar vergisinden istisna edilmiş olduğundan, bu faaliyetlerden zarar doğması halinde, bu zararlar diğer faaliyetlerden elde edilen kazançlardan indirim konusu yapılamaz.

Türkiye’de indirim konusu yapılan yurt dışı zararların ilgili ülkede mahsup edilmesi veya gider yazılması halinde, Türkiye’de beyannameye dahil edilecek yurt dışı kazanç, mahsup ya da gider yazılmadan önceki tutar olacaktır.

3.1. Yurt dışı zararların tevsiki

Kurumların yurt dışı faaliyetlerinden doğan zararlarını, Türkiye’de beyan ettikleri kazançlardan indirebilmeleri için faaliyette bulundukları ülkenin vergi kanunlarına göre beyan ettikleri vergi matrahlarını (zarar dahil), her yıl o ülke mevzuatına göre denetim yetkisini haiz kuruluşlara incelettirip rapora bağlatmaları ve bu raporun aslı ile birlikte tercüme edilmiş bir örneğini Türkiye’deki ilgili vergi dairesine vermeleri şarttır. Ayrıca, söz konusu denetim kuruluşlarınca hazırlanan rapor ekinde yer alacak vergi beyanları ile bilanço ve gelir tablosunun, yabancı ülkedeki yetkili makamlara onaylatılması zorunludur.

Faaliyette bulunulan yabancı ülkede denetim yetkisini haiz bir denetim kuruluşunun olmaması halinde, her yıla ait vergi beyannamesi ve eki bilanço ile gelir tablosunun, yabancı ülkenin yetkili makamlarından alınacak veya onaylatılacak birer örneğinin, mahallindeki Türk elçilik veya konsoloslukları, yoksa orada Türk menfaatlerini koruyan ülkenin aynı mahiyetteki temsilcilerine onaylatılarak, aslının ve tercüme edilmiş bir örneğinin ilgili vergi dairesine verilmesi gereklidir.

3.2. Denetim yaptırma zorunluluğu

Yurt dışı zararlarını Türkiye’de beyan ettikleri kazançlarından indirmek isteyen kurumların yurt dışı faaliyet sonuçlarını yukarıdaki esaslara göre tevsik etmeleri şarttır.
Mükelleflerin yurt dışı zararlarını mahsup edebilmeleri için maddede belirtilen esaslara göre hazırlanmış son beş yıla ilişkin raporlarını ilgili vergi dairesine ibraz etmiş olmaları gerekmektedir.

Örneğin 2002, 2003, 2004 ve 2005 hesap dönemlerinde kâr edip, 2006 hesap döneminde zarar eden tam mükellef bir kurumun, son beş yıla ait raporlarını ilgili yıllarda bağlı olduğu vergi dairesine ibraz etmiş olması halinde, 2006 hesap dönemine ilişkin yurt dışı zararlarını, Türkiye’de kurumlar vergisinden istisna edilen kazançlarla ilgili olanlar hariç olmak üzere, indirim konusu yapması mümkün bulunmaktadır.

Ancak, mükelleflerin söz konusu raporları ilgili vergi dairesine ibraz etmemiş olmaları halinde ise bu dönemlere ilişkin raporların zararın mahsup edileceği ilgili dönemde ibraz edilmesi de yeterli olacaktır.

3.3. Yurt dışında zarar mahsubu

Türkiye’de indirim konusu yapılan yurt dışı zararın, ilgili ülkede de mahsup edilmesi veya gider yazılması halinde, Türkiye’deki beyannameye dahil edilecek yurt dışı kazanç, mahsup veya gider yazılmadan önceki tutardır.

Örneğin; (A) Kurumunun 2005 ve 2006 yıllarındaki yurt içi ve yurt dışı faaliyet sonuçları aşağıdaki gibidir:

2006 yılı ile ilgili olarak yabancı ülkede verilen beyannamede 35.000.000.- YTL kazançtan 25.000.000.- YTL zarar düşülmek suretiyle 10.000.000.- YTL karşılığı kazanç beyan edilmiştir. Kurumun 2005 ve 2006 yılları ile ilgili olarak Türkiye’de vereceği yıllık beyannamede beyan edeceği matrah aşağıdaki gibi hesaplanacaktır.

3.4. Geçmiş yıl faaliyet sonuçları

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 9 uncu maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde yer alan yurt dışı zararların mahsubuna ilişkin hüküm, mülga 5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununda da yer aldığından, kurumların geçmiş yıllara ilişkin yurt dışı faaliyet zararlarını yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde tevsik etmeleri zorunludur.

3.5. Faaliyet sonuçlarının genel sonuç hesaplarına intikal ettirilme zamanı

Yurt dışı faaliyet sonuçlarının Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilmesi zamanı konusunda Tebliğin (5.9) bölümünde yapılan açıklamalar geçerli olacaktır.
Yurt dışı faaliyetlerden doğan kârlar, Türkiye’de genel sonuç hesaplarına hangi para cinsinden intikal ettirilmişse, zararların da aynı para cinsinden intikal ettirilmesi gerekmektedir.


Kaynak: 1 SERİ NO’LU KURUMLAR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sirketler-devir-aldiklari-sirketin-zararlarini-hangi-sartlarda-kullanabilir/feed/ 0
Müşteriden olan alacağımızı tedarikçimizin mail-order’ı ile tahsil edebilir miyiz? https://www.muhasebenews.com/musteriden-olan-alacagimizi-tedarikcimizin-mail-orderi-ile-tahsil-edebilir-miyiz/ https://www.muhasebenews.com/musteriden-olan-alacagimizi-tedarikcimizin-mail-orderi-ile-tahsil-edebilir-miyiz/#respond Tue, 11 Dec 2018 09:00:41 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=41381 Firmamız alacaklı olduğu firmalardan tahsilatlarını borçlu olduğumuz ana tedarikçimize ait mail-order sistemi ile tahsilatlarını yapmaktadır. Bu şekilde hem tahsilatını yapıp hem borcunu ödemektedir. Bu durum ile ilgili bir sözleşme yapılarak aynı şekilde devam edilebilir mi? Yoksa işlem bir sıkıntı yaratır mı?
(11.12.2018 11:07)

Vergi hukuku uygulamasında sakınca yok Ancak Borçlar kanununu ilgilendiren bu konu hakkında bir avukattan bilgi alınız.

 


Kaynak:ISMMMO
Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebe News veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


BENZER İÇERİKLER

Alış iadelerini hangi muhasebe hesabında takip etmeliyim?

 

 

 

Gayrimenkul satış kazancını hesaplarken alış bedelini bugüne nasıl getireceğiz?

 

Yabancı Uyruklu Şirket Ortakları ve Yönetim Kurulu Üyelerinin Çalışma İzni Alması Gerekir mi?

 

 

]]>
https://www.muhasebenews.com/musteriden-olan-alacagimizi-tedarikcimizin-mail-orderi-ile-tahsil-edebilir-miyiz/feed/ 0
Doğum iznim bitiminde yıllık iznimi de kullanabilir miyim? https://www.muhasebenews.com/dogum-iznim-bitiminde-yillik-iznimi-de-kullanabilir-miyim/ https://www.muhasebenews.com/dogum-iznim-bitiminde-yillik-iznimi-de-kullanabilir-miyim/#respond Thu, 22 Nov 2018 10:30:25 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=39911 KONU



SORU

Doğum izni biten çalışan yıllık iznini de kullanmak istiyor.

Ancak yıllık izini günü hesabına doğum izni sırasında gerçekleşen kurban bayramı izin hakkının da eklenmesi gerektiğini iddia ediyor. Bu iddiası doğru mudur?

İzin günlerine geçmiş bayram günlerini de ekleyecek miyiz?

(21.11.2018 16:17)


 

CEVAP

Kadın işçilerin doğumdan önce 3 ila 8 hafta ve doğumdan sonra 8 ya da 13 hafta olmak üzere toplamda 16 haftalık süreyi (Çoğul gebelikte 18 haftayı) geçmemek üzere çalıştırılmamaları gerekiyor.

 

Bu süreler hafta esasına göre olup, yıllık izinden farklı olarak tatil günleri hariç tutulmuyor.

 

Bilfiil 4/a sigortalısı olarak çalıştığınız dönemde meydana gelen söz konusu analık hali için bu sürede geçici iş göremezlik ödeneği alabiliyorsunuz.

 

Günlük geçici iş göremezlik ödeneği olarak doğumun olduğu tarihten önceki 12 aydaki son 3 ay içinde prime esas kazançlar toplamının, bu kazançlara esas prim ödeme gün sayısına bölünmesi suretiyle hesaplanan günlük kazancın yatarak tedavilerde yarısı, ayaktan tedavilerde ise üçte ikisi olarak ödeniyor. Günlük ücretin hesabında salt ücret dışında sigortalının bir ayda aldığı prim ve ikramiye vs. gibi ekstra gelirleri ile sonradan toplu sözleşmeler vs. sonucu hak ettiği gelirlerinin de eklenmesi gerekiyor.


Kaynak:ISMMMO
Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebe News veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


BENZER İÇERİKLER

Doğum İzni!

Doğum İzni Hakkında Soru İşaretleriniz mi Var?

Doğum veya evlat edinme sonrası yarım çalışma ödeneği alabilirsiniz! nasıl mı?

Evlat Edinme ve Doğum Sonrası Yarım Çalışma Ödeneği Verilirken İşçi ve İşverenin Sorumlulukları Nelerdir?

 

 

]]>
https://www.muhasebenews.com/dogum-iznim-bitiminde-yillik-iznimi-de-kullanabilir-miyim/feed/ 0