kuaför – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Wed, 09 Nov 2022 15:32:14 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.5 Reklam için dışarıdan alınan kuaför ve makyöz hizmetinde KDV tevkifatı uygulanacak mı? https://www.muhasebenews.com/reklam-icin-disaridan-alinan-kuafor-ve-makyoz-hizmetinde-kdv-tevkifati-uygulanacak-mi/ https://www.muhasebenews.com/reklam-icin-disaridan-alinan-kuafor-ve-makyoz-hizmetinde-kdv-tevkifati-uygulanacak-mi/#respond Thu, 10 Nov 2022 02:26:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=134346

Mükellefimiz Reklam hizmeti vermektedir. Reklam hizmetleri için kuaför ve makyöz hizmeti almaktadır. Makyaj bedeli olarak fatura geldi fakat tevkifat uygulanmamış. Tevkifat uygulanması gerekir mi?

Makyaj bedeli için KDV tevkifatı olmaz. Belgeyi düzenleyen doğru yapmış.


Reklâm Verme İşlemlerinde KDV Tevkifatı Uygulaması 

KDV mükellefi olan gerçek veya tüzel kişiler (sadece sorumlu sıfatıyla KDV ödeyenler bu kapsama dahil değildir), KDV mükellefiyeti olmayan; 

– Amatör spor kulüplerine, oyuncularının formalarında gösterilmek,

– Şahıslara veya kuruluşlara ait bina, arsa, arazi gibi yerlerde duvarlara yazılmak, pano olarak yerleştirilmek,

– Gerçek veya tüzel kişiler tarafından yayımlanan dergi, kitap gibi yazılı eserlerde yayınlanmak

suretiyle ve bunlara benzer şekillerde reklâm vermektedirler

Bu şekilde reklâm verme işlemleri ile ilgili KDV, reklâm hizmeti verenlerin KDV mükellefi olmaması halinde, reklâm hizmeti alanlar tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edilecektir.

Ayrıca, bu bölüm kapsamındaki reklam hizmetini alanların;

– Gelir Vergisi Kanununa göre basit usulde vergilendirilenler (istisnadan vazgeçerek KDV mükellefi olmasalar dahi),

– Banka ve sigorta şirketleri gibi faaliyetleri KDV’den istisna olan işletmeler

– Sadece KDV’ye tabi işlemlerinin bulunduğu dönemlerde KDV mükellefiyeti tesis ettirerek beyanname vermeleri uygun görülenler

– 5018 sayılı Kanuna ekli cetvellerde yer alan idare, kurum ve kuruluşlar

olması hallerinde de reklam hizmetine ait KDV, hizmeti alanlar tarafından bu bölüm kapsamında tevkifata tabi tutulacaktır. 

Tevkifata tabi tutulan KDV’nin beyan ve ödenmesi konusunda, Tebliğin (I/C-2.1.1.1) bölümündeki açıklamalar dikkate alınır

5018 sayılı Kanuna ekli cetvellerde yer alan idare, kurum ve kuruluşların Tebliğin bu bölümü kapsamında reklâm hizmeti vermeleri halinde, reklâm hizmeti alanın KDV mükellefi olup olmadığına bakılmaksızın tevkifat uygulanmayacaktır. Bu işlemlerde KDV’nin beyanı, Tebliğin (I/C-2.1.2.3) bölümünde bu konuya ilişkin açıklamalara göre yapılacaktır.

2.1.3.2.9. Spor Kulüplerinin Yayın, Reklâm ve İsim Hakkı Gelirlerine Konu İşlemleri

2.1.3.2.9.1. Tevkifat Uygulayacak Alıcılar ve Tevkifat Oranı 

Profesyonel spor kulüplerince (şirketleşenler dahil) yapılan, bu Tebliğin (I/C-2.1.3.2.9.2.) bölümü kapsamındaki işlemlerde, Tebliğin (I/C-2.1.3.1/a ve b) bölümlerinde sayılanlar tarafından (9/10) oranında KDV tevkifatı uygulanır. 

2.1.3.2.9.2. Kapsam 

Profesyonel spor kulüpleri (şirketleşenler dahil);

– Sponsorluk yoluyla veya reklâm almak (reklam alanları ve panolarının kiralanması dahil) suretiyle reklâm gelirleri,

– Spor müsabakalarının veya kulüple ilgili faaliyetlerin yayınlanması suretiyle yayın geliri,

– Toplumsal şans oyunları ve diğer faaliyetlerde kulüp isminin kullanılmasına izin verilmesinden dolayı isim hakkı,

geliri elde etmektedirler.

Spor kulüplerinin genel oranda KDV’ye tabi olan bu gelirlerine konu işlemleri nedeniyle hesaplanan KDV’nin (9/10)’u işlemin muhatapları (reklâm hizmeti alanlar, yayın faaliyetini gerçekleştirenler, isim hakkını kullananlar vb.) tarafından tevkifata tabidir

Örnek 1: (A) Hazır Giyim A.Ş., şirketin reklamının futbolcuların formalarında yapılması amacıyla hem Türkiye Süper Liginde mücadele eden (Z) spor kulübü hem de faaliyet gösterdiği ilin mahalli liginde mücadele eden (Y) spor kulübü ile anlaşmıştır. KDV mükellefi (Z) spor kulübünün verdiği reklâm hizmeti bu bölüm kapsamında kısmi tevkifata tabi olacaktır. (Y) spor kulübünün reklâm hizmetine ilişkin KDV ise KDV mükellefiyetinin bulunmaması kaydıyla Tebliğin (I/C-2.1.2.4) bölümü kapsamında tam tevkifata tabi tutulacaktır.

Örnek 2: Türkiye Futbol Federasyonu, Türkiye Süper Ligi 2012/2013 futbol sezonu müsabakalarının televizyondan yayınlanmasına ilişkin yayın hakkını yapılan ihale sonucunda (Y) Medya A.Ş. ye vermiştir. 

Futbol müsabakalarının yayın hakkı karşılığında yayın hakkı bedelinin Futbol Federasyonu tarafından Türkiye Süper Liginde mücadele eden (F) Spor Kulübüne aktarılmasına ilişkin olarak (F) tarafından düzenlenecek faturada genel oran üzerinden KDV hesaplanacak ve hesaplanan KDV tutarının (9/10)’u Federasyon tarafından tevkif edilerek (F)’ye ödenmeyecek, ancak söz konusu vergi tutarı sorumlu sıfatıyla 2 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan edilerek ödenecektir. 

Örnek 3: 2012/2013 futbol sezonunda Spor-Toto Teşkilat Başkanlığınca futbol müsabakaları üzerine tertip edilen “iddaa” oyununda/müşterek bahsinde, müsabakalarının söz konusu oyun biletlerinde yer verilmesine ilişkin isim hakkı kullanımı nedeniyle Türkiye Süper Liginde mücadele eden (Z) Spor Kulübüne Spor-Toto Teşkilat Başkanlığınca Eylül/2012 dönemi ile ilgili olarak aktarılacak bedele ilişkin söz konusu işlem genel oranda KDV’ye tabi olacaktır.

(Z) tarafından Spor-Toto Teşkilat Başkanlığı adına düzenlenecek faturada hesaplanacak KDV’nin (9/10)’u adı geçen Başkanlıkça tevkifata tabi tutulacaktır.

Örnek 4: (A) Spor Ürünleri A.Ş., 2013 takvim yılında üretimini yapacağı spor malzemelerinde kulüp isminin kullanılması amacıyla 100.000TL karşılığında Türkiye Basketbol Liginde mücadele eden (Y) Spor Kulübüyle anlaşmıştır.

(Y) aynı zamanda, kendi ismi kullanılarak basketbol okulu açılmasına izin verilmesi hususunda (B) Basketbol Okulu ile anlaşmıştır. (Y) bu anlaşmadan 20.000 TL gelir elde edecektir

Her iki isim hakkı kullanımına izin verilmesine ilişkin sözleşmeler çerçevesinde isim hakkı bedelleri, faturaları düzenlenerek peşin tahsil edilmiştir. (Y)’nin, (A) ve (B)’ye verdiği isim kullanım haklarının devri genel esaslar çerçevesinde KDV’ye ve tevkifata tabi olacaktır. 

Bu çerçevede, (A)’ya düzenlenen faturada yer alan KDV’nin [(100.000 x 0,18) x 0,90 =] 16.200 TL’lik kısmı, (B)’ye düzenlenen faturada yer alan KDV’nin ise [(20.000 x 0,18) x 0,90 =] 3.240 TL’lik kısmı, bunlar tarafından tevkifata tabi tutularak sorumlu sıfatıyla beyan edilip ödenecektir. 

2.1.3.2.15. Ticari Reklam Hizmetleri 

2.1.3.2.15.1. Tevkifat Uygulayacak Alıcılar ve Tevkifat Oranı

Tebliğin (I/C-2.1.3.1/a ve b) bölümünde sayılanların, Tebliğin (I/C-2.1.3.2.15.2.) bölümü kapsamındaki reklam hizmeti alımlarında (3/10) oranında KDV tevkifatı uygulanır.

2.1.3.2.15.2. Kapsam

Ticari reklam, ticaret, iş, zanaat veya bir meslekle bağlantılı olarak; bir mal veya hizmetin satışını ya da kiralanmasını sağlamak, hedef kitleyi oluşturanları bilgilendirmek veya ikna etmek amacıyla reklam verenler tarafından herhangi bir mecrada yazılı, görsel, işitsel ve benzeri yollarla gerçekleştirilen pazarlama iletişimi niteliğindeki duyurulardır.

Tevkifat kapsamına, mal veya hizmetlerin tanıtım ve pazarlamasına yönelik her türlü ticari reklam hizmeti alımları (reklama ilişkin danışmanlık, reklamın planlanması, reklam içeriğinin hazırlanması ve tasarımı, reklamın yayımlanması gibi reklama yönelik hizmetler dahil) girmektedir. Yüklenicileri tarafından tamamen veya kısmen alt yüklenicilere veya daha alt yüklenicilere devredilen ticari reklam hizmetlerinde, işi devreden her yüklenici tarafından, kendisine ifa edilen hizmete ait KDV üzerinden tevkifat yapılır. Reklam hizmetinin, reklam ajansları üzerinden alınması, söz konusu ajansların bu kapsamda alacakları yayın, prodüksiyon gibi reklama yönelik hizmetlerin tevkifata tabi tutulmasına engel teşkil etmez.

Profesyonel spor kulüplerinin (şirketleşenler dahil) reklam hizmetleri Tebliğin (I/C2.1.3.2.9.) bölümü kapsamında, tasarımı yapılmış olan reklamlara ilişkin baskı ve basım hizmeti alımları Tebliğin (I/C-2.1.3.2.12.) bölümü kapsamında değerlendirilir.


Tevkifat Uygulamasında Sınır

Tebliğin (I/C-2.1.3.1/b) ayırımında sayılanların, kısmi tevkifat uygulaması kapsamındaki teslim ve hizmetlerinde hesaplanan KDV, alıcıların durumuna bakılmaksızın, tevkifata tabi tutulmayacaktır. Ancak, bu durum profesyonel spor kulüplerince (şirketleşenler dahil) Tebliğin (I/C-2.1.3.1/b) ayırımında sayılanlara yapılan teslim ve hizmetlerde geçerli değildir. 

Ayrıca, 3065 sayılı Kanunun (11/1-c) ve geçici 17 nci maddeleri kapsamındaki teslimlerde ve bu Kanun uyarınca KDV’den istisna olan teslim ve hizmetlerde tevkifat söz konusu olmaz. 

Örnek: Gelir Vergisi Kanununa göre gerçek usulde vergiye tabi olmayan bir çiftçi tarafından yapılan yün ve yapağı teslimleri, 3065 sayılı Kanunun (17/4-b) maddesi uyarınca KDV’den müstesna olduğundan, bu işleme ait bedel üzerinden KDV hesaplanmayacak ve dolayısıyla tevkifat yapılmayacaktır.

Kısmi tevkifat uygulaması kapsamına giren her bir işlemin KDV dahil bedeli 2.000 TL’yi aşmadığı takdirde, hesaplanan KDV tevkifata tabi tutulmaz. Sınırın aşılması halinde ise tutarın tamamı üzerinden tevkifat yapılır.

Tespit edilen tutarı aşan işlemlerde KDV tevkifatı zorunluluğundan kaçınmak amacıyla bedel parçalara ayrılamaz, aynı işleme ait bedellerin toplamı dikkate alınarak bu sınırın aşılması halinde tevkifat yapılır.

Tevkifat zorunluluğundan kaçınmak amacıyla, birden fazla fatura düzenlenmek suretiyle bedelin parçalara bölündüğünün tespiti halinde vergi dairelerince, bütünlük arzettiği anlaşılan alımların toplamının yukarıda belirtilen sınırı aşıp aşmadığına bakılarak gerekli işlemler yapılır.

Belge Düzeni

Tevkifata tabi işlemler dolayısıyla satıcılar tarafından düzenlenecek belgelerde; “İşlem Bedeli”, “Hesaplanan KDV”, “Tevkifat Oranı”, “Alıcı Tarafından Tevkif Edilecek KDV Tutarı”, “Tevkifat Dahil Toplam Tutar” ve “Tevkifattan Sonra Tahsil Edilmesi Gereken Toplam Bedel (Tevkifat Hariç Toplam Tutar)” ayrıca gösterilir

Bu fatura satıcı açısından, işlem bedeli üzerinden hesaplanan KDV’ye tevkifat uygulandığını tevsik eden belge mahiyetini de taşımaktadır

Faturaya, borçlanılan miktar olarak rakam ve yazı ile tevkifattan sonra kalan tutar yazılır.

Örnek: KDV hariç 3.000 TL tutarındaki (% 18) oranında KDV’ye tabi bir işlem (5/10) oranında KDV tevkifatına tabidir. Bu işleme ait fatura aşağıdaki şekilde düzenlenecektir: 

İşlem Bedeli : 3.000 TL 

Hesaplanan KDV : 540 TL 

Tevkifat Oranı : 5/10 

Alıcı tarafından Tevkif Edilecek KDV : 270 TL 

Tevkifat Dahil Toplam Tutar : 3.540 TL 

Tevkifat Hariç Toplam Tutar : 3.270 TL 

Yalnız ÜçbinikiyüzyetmişTLdir. 

Tevkifata tabi tutulan işlemlerle tevkifat uygulaması kapsamında bulunmayan işlemlerin birlikte yapılması halinde bu işlemlerin tek fatura ile belgelendirilmesi mümkündür.


Kaynak: KDVK GUT, İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/reklam-icin-disaridan-alinan-kuafor-ve-makyoz-hizmetinde-kdv-tevkifati-uygulanacak-mi/feed/ 0
Basit usule tabi kuaför işletme defterine geçmemek için hangi haddi aşmamak gerekir? https://www.muhasebenews.com/basit-usule-tabi-kuafor-isletme-defterine-gecmemek-icin-hangi-haddi-asmamak-gerekir/ https://www.muhasebenews.com/basit-usule-tabi-kuafor-isletme-defterine-gecmemek-icin-hangi-haddi-asmamak-gerekir/#respond Tue, 19 Oct 2021 04:51:34 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=115023 Basit usul bayan kuaför firmasında bu hadlerden hangisinin aşmaması gerekir. 

Alım satım yapanların yıllık alımları tutarı 150.000 TL’yi, satışları tutarı da 240.000 TL’yi aşmamalıdır. 

1 numaralı bentte yazılı olanların dışındaki işlerle uğraşanların bir yıl içinde elde ettikleri yıllık gayrisafi iş hasılatları 76.000 TL’yi aşmamalıdır. 

1 ve 2 numaralı bentlerde yazılı işlerin birlikte yapılması halinde yıllık satış tutarı ile iş hasılatı toplamının 150.000 TL’yi aşmamalıdır.

1 numaralı bentte yazılı olanların dışındaki işlerle uğraşanların bir yıl içinde elde ettikleri yıllık gayrisafi iş hasılatları 76.000 TL’yi aşmamalıdır.

GELİR VERGİSİ KANUNU

Basit Usulde Ticari Kazancın Tespiti

Madde 46

(4369 sayılı Kanunun 31’inci maddesiyle değişen madde Yürürlük; 1.1.1999) 47 ve 48 inci maddelerde yazılı şartları topluca haiz olanların ticari kazançları basit usulde tespit olunur.

Basit usulde ticari kazanç, bir hesap dönemi içinde elde edilen hasılat ile giderler ve satılan malların alış bedelleri arasındaki müspet farktır. Bu fark yapılan faaliyetle ilgili olarak Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre alınması ve verilmesi mecburi olan alış ve giderler ile hasılatlara ilişkin belgelerde yazılı tutarlara göre hasaplanır. Bu suretle tespit ve beyan olunan kazanç vergi tarhına esas alınır. Bu usulde vergilendirilenler, kazancın tespiti ve Vergi Usul Kanunu’nun defter tutma hükümleri hariç, bildirme, vesikalar, muhafaza, ibraz, diğer ödevler ve ceza hükümleri ile bu Kanun ve diğer kanunlarda yer alan ikinci sınıf tüccarlar hakkındaki hükümlere tabidirler.

Basit usulde vergilendirilen mükellefler, faaliyetlerine ilişkin mal alış ve giderleri ile hasılatlarını gösteren belgeleri ayrı ayrı dosyalarda saklamak zorundadırlar. Bu belgelerin kayıtları, mükelleflerin bağlı bulundukları meslek odalarının oluşturdukları bürolarda tutulur. Bu bürolarda 13.6.1989 tarihli ve 3568 sayılı Kanun’a göre yetki almış yeterli sayıda meslek mensubunun çalıştırılması zorunludur. Bu büroların kayıt, tasdik ve vergi dairesine karşı yükümlülükleri ile diğer usuller Maliye Bakanlığı’nca belirlenir.

Basit usule tabi ticaret erbabından, sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenlediği veya kullandığı tespit edilenler, bu hususun kendilerine tebliğ edildiği tarihi takip eden aybaşından itibaren ikinci sınıf tüccarlara ilişkin hükümlere tabi olurlar.

Aynı işte ortak olarak çalışanlar hakkında 47′ nci maddede yazılı yıllık kira bedeli ve 48′ inci maddede yazılı iş hacmi ölçüleri toplu olarak, diğer şartlar ortakların her biri için ayrı ayrı aranır. Ortaklarından birisi gerçek usule göre gelir vergisine tabi bulunan ortaklıklarda, diğer ortakların ticari kazancı da gerçek usulde tespit olunur. Adi ortaklık halinde çalışanlardan aynı zamanda diğer şahsi bir işle de iştigal edenlerin gerçek veya basit usulden hangisine göre vergilendirileceği, 47 nci maddenin 2 numaralı bendi ile 48 inci maddede yer alan ölçülerden şahsi işine ait olanlara, ortaklıklardan hissesine düşen miktarların eklenmesi suretiyle tespit olunur. şahsi işin mevcut olmaması halinde, muhtelif ortaklıklardaki hisselerin toplanması ile yetinilir.

(6322 sayılı kanunun 7.maddesiyle değişen fıkra; Yürürlük 15.06.2012)Basit usule tabi olmanın şartlarından herhangi birini takvim yılı içinde kaybedenler, ertesi takvim yılı başından itibaren gerçek usulde vergilendirilirler. Basit usulün şartlarını haiz olanlardan, bu usulden yararlanmak istemediklerini yazı ile bildirenler dilekçelerinde belirttikleri tarihten veya izleyen takvim yılı başından, yeni işe başlayanlar ise işe başlama tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirilirler. Gerçek usulde vergilendirilen mükelleflerden, 47 nci maddede yazılı şartları taşıyanlardan arka arkaya iki hesap döneminin iş hacmi 48 inci maddede yazılı hadlerden düşük olanlar, yazılı talepleri üzerine bu şartın gerçekleşmesini takip eden takvim yılından başlayarak basit usule geçebilirler. İşin eşve çocuklara devri halinde iş hacminin hesabında devirden önceki süreler de dikkate alınır. Sahte veya muhteviyatıitibarıyla yanıltıcı belge düzenledikleri tespit edilenler hiçbir suretle basit usulde vergilendirilmezler.(*)

(6322 sayılı kanunun 7.maddesiyle eklenen fıkra; Yürürlük 15.06.2012)Gerçek usulde vergilendirilmekte iken işini terk eden mükellefler ile basit usulün şartlarını kaybedenlerden gerçek usulde vergilendirilmeye başlamadan önce işini terk eden mükellefler, terk tarihini takip eden yılın başından itibaren iki yıl geçmedikçe basit usule dönemezler. Bu hüküm, işin eş veya çocuklara devri halinde de uygulanır.

Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir


Kaynak: ismmmo,GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/basit-usule-tabi-kuafor-isletme-defterine-gecmemek-icin-hangi-haddi-asmamak-gerekir/feed/ 0
ATO, Kuaför Sektöründeki Haksız Rekabeti Mercek Altına Aldı https://www.muhasebenews.com/ato-kuafor-sektorundeki-haksiz-rekabeti-mercek-altina-aldi/ https://www.muhasebenews.com/ato-kuafor-sektorundeki-haksiz-rekabeti-mercek-altina-aldi/#respond Wed, 01 Sep 2021 16:00:37 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=114736 ATO ÜYESİ SEKTÖR TEMSİLCİLERİ, KUAFÖR VE GÜZELLİK SALONLARINDA KULLANILAN MERDİVEN ALTI ÜRÜNLERİN HAKSIZ REKABET OLUŞTURDUĞU GEREKÇESİYLE SIKI DENETİME TABİ TUTULMASINI İSTEDİ.

ATO BAŞKAN YARDIMCISI YILMAZ: “MERDİVEN ALTI ÜRÜNLER HEM SAĞLIĞI HEM REKABETİ BOZUYOR” 

Ankara Ticaret Odası’nda (ATO) sektörleri temsil eden 67 Meslek Komitesi’nin sorunlarını gündeme getirerek çözüm arayan ATO bu kez 43 No’lu Kuaför ve Güzellik Salonları Meslek Komitesi’nin sektördeki haksız rekabet sorununu gündeme taşıdı. 

Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Halil İbrahim Yılmaz’ın Başkanlığı’nda Ankara Zabıta Daire Başkanı Mustafa Koç ve Ankara Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Daire Başkanı Seyfettin Aslan’ı ziyaret eden 43 No’lu Kuaför ve Güzellik Salonları Meslek Komitesi üyeleri kuaför ve güzellik salonları’nda kullanılan merdiven altı ürünlerin sektörde haksız rekabet oluşturduğunu belirterek, sıkı denetime tabi tutulması taleplerini iletti. 

Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Halil İbrahim Yılmaz, ziyarette yaptığı konuşmada kuaför, berber ve güzellik salonlarında kullanılan merdiven altı ürünlerin halkın sağlığını tehlikeye atarak sektörde haksız rekabet oluşturduğunu söyledi. Yılmaz, “Merdiven altı ürünler hem halkın sağlığını hem de sektördeki rekabet ortamını bozuyor” dedi. 

-“ÇÖZÜMÜN ŞİFRESİ KOOPERATİFLEŞME”-

Sektörde yaşanan bu sıkıntının kooperatifleşme ile aşılabileceğini kaydeden Yılmaz, kooperatifleşmenin nitelikli iş yapış süreçlerinin de önünü açtığını söyledi. Yılmaz, “Kooperatif kurma çabaları pek çok sektörün yıldızını parlatacaktır. Kuaförlerle birlikte başlattığımız kooperatifleşme sürecinin diğer sektörlere de örnek olarak lokomotif görevi görmesini umuyoruz.” dedi. 

Merdiven altı ürünlerle mücadele ederek haksız rekabet engellendiğinde sektörün sırtındaki yükün de hafifleyeceğini ifade eden Yılmaz,  “İstiyoruz ki hakkıyla iş yapan insanımız kazansın. Kooperatifleşme ile dayanışma olacak, tüccar kazanacak” dedi. 

-“BAŞKENT’TE FARBİKA KURMAK İSTİYORUZ”- 

43 No’lu Kuaför ve Güzellik Salonları Meslek Komitesi Başkanı Ömer Sarıoğlu, ithalattan kaynaklanan yüksek fiyatlı ürün sorununu, kurdukları Kuaförler Temin ve Tevzi Kooperatifi’nde (KUKOOP) ürettikleri yerli ve uygun fiyatlı ürünlerle aşabileceklerini belirtti. Sarıoğlu, “Uluslararası marka satışlarının yanı sıra kendi markamızı da oluşturup satarak yüzde 100 müşteri memnuniyetine ulaştık. Yerliliğe ve milliliğe önem vererek Ankara merkezli üretime devam etmek için Başkentte bir fabrika kurmayı da arzuluyoruz” dedi.

-“DENETİM KRİTERLERİNİ SEKTÖR TEMSİLCİLERİYLE BELİRLEYELİM”-

Ankara Zabıta Daire Başkanı Mustafa Koç ise konuşmasında zabıtaların denetimlerde hangi kriterlere bakarak denetim yapacağının sektör temsilcileri ile birlikte konuşulmasının daha verimli olabileceğine dikkat çekti.

Özellikle göreve yeni başlayan zabıtalara bu konuda özel bir eğitim verilmesinin sektördeki denetimlerin etkin olmasını sağlayarak haksız rekabeti önleyeceğini belirten Koç, “Sektörle birlikte güçlerimizi birleştirerek, halk sağlığını koruma adına etkili sonuçları alabiliriz” diye konuştu.

-“ÇÖZÜMÜ BİRLİKTE ÜRETMELİYİZ”-

Ziyarette konuşan Ankara Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Daire Başkanı Seyfettin Aslan da “Kayıt dışılık her alanda zarara uğratıyor sektörleri. Halk sağlığının en çok konuşulması gereken sektörlerden biri olan kuaför, berber ve güzellik salonlarının yaşadığı soruna birlikte çözüm üretmeliyiz” dedi.

Ziyaretler sonucunda ABB Sağlık İşleri Daire Başkanlığı ve Ankara Zabıta Daire Başkanlığı’nın katılımı ile Ankara Ticaret Odası‘nda bir toplantı gerçekleştirilerek sektör temsilcileri ile birlikte denetim kriterlerinin görüşülmesi kararlaştırıldı.

Ziyarete 43 No’lu Kuaför ve Güzellik Salonları Meslek Komitesi Meclis Üyesi Gürsel Deliktaş ile sektör temsilcileri Akın Emen, Murat Karakaya, Tuncay Baruğ da katıldı.


Kaynak: Ankara Ticaret Odası (ATO)
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/ato-kuafor-sektorundeki-haksiz-rekabeti-mercek-altina-aldi/feed/ 0
Hukuk ve ekonomi reformu paketlerinde vergi https://www.muhasebenews.com/hukuk-ve-ekonomi-reformu-paketlerinde-vergi/ https://www.muhasebenews.com/hukuk-ve-ekonomi-reformu-paketlerinde-vergi/#respond Mon, 22 Mar 2021 01:00:28 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=106436

Dr. Numan Emre ERGİN
Avukat, YMM, E. Hesap Uzmanı
n.emre.ergin@hotmail.com


Yakın zaman önce Devlet yönetimi tarafından dile getirilen hukuk ve ekonomi reformlarına ilişkin detaylar açıklanmaya başladı. Öncelikle hukuk reformuna ilişkin olarak İnsan Hakları Eylem Planı, sonrasında da ekonomi reformuna ilişkin olarak İstiklalden İstikbale Ekonomi Reformları ilan edilerek yapılması öngörülen reformlar (?) kamuoyu ile paylaşıldı. Her iki belgede vergiyi yakından ve doğrudan ilgilendiren maddeler bulunmaktadır. Söz konusu maddeleri değerlendirmeden önce açıklanan reform paketlerine ilişkin genel değerlendirmelerimi paylaşacağım.

Reform kelimesi Fransızca kökenli olup “düzeltmek, yeniden şekillendirmek” anlamına gelir ve ilk referansı 16. yüzyılda Katolik Kilise’ne karşı Martin Luther öncülüğünde ortaya çıkan devrimsel akımdır. Özetle reform ile kastedilen, bozulmuş, aksayan bir sistemin köklü değişiklikler yapılarak ıslah edilmesi, yeniden şekillendirilmesidir. Açıklanan paketleri bu tanım perspektifinden değerlendirirsek bu belgelerin bir reform olduğunu iddia etmek zor gözükmektedir. Küçük iyileştirmelerin sık aralıklarla pazarlama stratejisiyle reform olarak takdim edilmesi kavramın içinin boşalmasına, gerçekten reform sayılabilecek iyileştirmelerin etkisinin azalmasına yol açmaktadır.

İnsan Hakları Eylem Planı’na baktığımızda doküman üzerinde detaylı bir çalışma yapıldığı, Türk yargı pratiğindeki aksaklıkların önemli bir bölümünün kavrandığı, uygulama için belli bir takvimin benimsendiği ve ilan edilen maddelerin gerçekleşip gerçekleşmediğinin kim tarafından, nasıl takip edileceğinin belirlendiği gözükmektedir. Ekonomi Reformu Paketinde ise maalesef bu detaylar yer almamakta, pakette geleceğe dönük niyet ve taahhütler belirtilmekte, ama belirlenen hedeflerin hangi takvimde, nasıl, ne zaman, kim tarafından gerçekleştirileceği belirtilmemektedir. Diğer taraftan Hazine ve Maliye Bakanı, pakete ilişkin detayların bu hafta Salı günü açıklanacağını söylemiştir. Bakalım Salı günü şapkadan ne çıkacak?

Paketlerin vergiyle ilgili maddelerine ilişkin olarak şu tablo ile karşılaşmaktayız. Hukuk reformu paketi, temel olarak yargı pratiğindeki eksiklikleri hedef aldığından doğrudan vergiye ilişkin maddeler daha ziyade vergi ceza yargılamasına ve vergi suçlarına yöneliktir. Bu kapsamda, vergi suçları açısından ihtisas mahkemelerinin belirlenmesi, vergi suçunun her yıl için ayrı ayrı oluşması yerine tek suç kabul edilerek zincirleme suç hükümlerinin uygulanması, etkin pişmanlık hükümlerinin vergi suçları için de uygulanabilmesi pakette vergi ceza hukukunu doğrudan ilgilendiren maddeler olarak göze çarpmaktadır.

Vergi suçları (Vergi Usul Kanunu’nun 359. maddesinde belirtilen suçlar) açısından ihtisas mahkemelerinin oluşturulması oldukça önemlidir. Ağırlığını sahte belge düzenleme ve kullanmanın oluşturduğu ve dava sayısı oldukça fazla olan bu suçlarda uzman hakimlerin olması çok önemlidir.

Zincirleme suç, Türk Ceza Kanunu (TCK)’nun 43. maddesinde düzenlenen, dolayısıyla da ceza hukukuna ait bir müessesedir. Ceza hukukunda işlenen her suça ayrı ayrı ceza verilir. Ancak bazı durumlarda her bir suça ayrı ceza vermek yerine tekbir ceza artırılarak verilebilmektedir. Bu durumlardan birisi de zincirleme suçtur. Buna göre, bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi durumunda, bir cezaya hükmedilir. Ancak bu ceza, dörtte birinden dörtte üçüne kadar artırılır. TCK’daki bu düzenleme genel hüküm olduğundan VUK md. 359 gibi özel kanunlarda düzenlenen suçlar hakkında da uygulanır. Maddeden görüleceği üzere, zincirleme suçta suçun ertesi takvim yılına sarkıp sarkmadığı önemli değildir. Önemli olan suç fiilleri arasında bütünlük sağlayan makul bir zaman aralığının olmasıdır. Bununla birlikte, Yargıtay vergi suçlarında zincirleme suç hükmünü uygularken her takvim yılını kendi içinde ayrı ayrı değerlendirmekte, aynı yıl içinde işlenen suçlar açısından zincirleme suç hükmünü uygularken, diğer yıla sarkan fiileri bu kapsama dahil etmeyerek ayrı suç oluştuğunu kabul edilmektedir. Örneğin, 30 ve 31 Aralık ile 1 Ocak’ta sahte belge kullanma fiili işlenmişse, sonuncu açısından yıl değiştiği için Yargıtay zincirleme suç hükümlerini uygulatmamaktadır. Bu durum ise yasada bu yönde açık hüküm olmadığı halde daha yüksek tutarda ceza verilmesine yol açarak mağduriyetlere sebep olmaktadır. Açıklanan Paket ile Yargıtay’ın (yanlış) bu içtihadını düzeltecek bir yasal düzenleme yapılacağı anlaşılmaktadır. Gerçekleşirse olumlu bir düzenleme olacaktır. Bu düzenleme ile naylon fatura düzenleyici/kullanıcıların kollandığı sonucuna da ulaşılmamalıdır. Getirilmesi planlanan düzenleme olması gerekendir.

Pakette belirtilen diğer bir konu, vergi suçlarında da etkin pişmanlık hükümlerinin getirilecek olmasıdır. Aslında VUK md. 359’daki suçlarda halihazırda pişmanlık hükmü yer almaktadır. Mevcut düzenlemeye göre maddede tanımlanan suçları işleyenler VUK md. 371’nde düzenlenen pişmanlık hükümleri uyarınca durumu ilgili makamlara (genelde Maliye’nin birimlerine) bildirirse vergi suçu oluşmamaktadır. Buradaki pişmanlık, suçun işlendiğinin kamu makamlarınca öğrenilmesinden önce söz konusudur. Dolayısıyla, suç konusu fiil kamu makamlarının bilgisine girdikten sonra artık pişmanlık hükümlerinden faydalanılamamaktadır. Getirilmesi öngörülen yeni düzenleme (etkin pişmanlık) işte bu durumlar için söz konusu olacaktır.

Etkin pişmanlık da bir ceza hukuku müessesi olup suç işlendikten sonra özgür iradesiyle pişman olanların suç fiilinin neden olduğu olumsuzlukları gidermesi (tazmin, geri verme gibi) veya ceza adaletine olumlu katkı sağlaması (suç ortaklarını, azmettireni bildirme gibi) halinde cezada indirimi veya cezalandırmamayı sağlamaya yöneliktir. Vergi suçlarında etkin pişmanlık hükmünün getirilmesinin naylon fatura ile mücadelede önemli olduğunu, ama dikkatli kaleme alınması gerektiğini düşünüyorum. Genelde sahte belge organizasyonu kuranlar kağıt üstünde çok gözükmezler ve üçüncü kişiler üzerine kurdukları şirketler üzerinden eylemlerini sürdürürler. Vergi suçlarında etkin pişmalık düzenlemesi güzel kaleme alınıp doğru uygulanırsa amacına hizmet edebilir.

Hukuk reformu paketinde diğer bazı maddeler dolaylı olarak vergi hukukuna da etki etmektedir. Örneğin, İdarenin iş ve işlemlerinde öngörülebilirlik ve şeffaflığın güçlendirilmesi, kanun başvuru yolu sürelerinde yeknesaklığın sağlanması, hakimlerin idari yargıda vergi veya idare mahkemesi hakimi olarak görevlerini sürdürmeleri ve ihtisaslaşmalarının sağlanması, bilirkişilik sisteminin kalitesinin artırılması, idari yargıda mülkiyet hakkını etkileyen hususların ivedi yargılama usulüyle hızlı biçimde çözülmesi, kamu idarelerinin taraf olduğu aynı nitelikteki uyuşmazlıklarda “pilot dava” usulünün getirilmesi, bu davanın ivedi bir şekilde görülmesi ve verilecek kararın aynı konudaki uyuşmazlıklar bakımından bağlayıcı olması, kamu kurumları tarafından yersiz ödeme nedeniyle gerçekleştirilen tahsilât işlemlerinin öngörülebilir ve hakkaniyete uygun bir şekilde yapılması amacıyla uygulamadan kaynaklı bazı aksaklıkların giderilmesi vergiye temas eden diğer konular olarak gözükmektedir.

Ekonomi Reformu Paketinde ise vergiye ilişkin açıklamalara Kamu Maliyesi başlığı altında, vergi teşviklerine ilişkin maddelere de Yatırımların Teşvik Edilmesi bölümünde yer verilmektedir. Vergisel düzenlemelerin sadeleştirileceği, yatırımcı dostu ve öngörülebilir adımların atılacağının söylendiği Pakette vergiye ilişkin yapılması öngörülenler şunlardır. (Her bir maddeden sonra yorumlarımı belirteceğim.)

1- Geliri düşük olan küçük esnafa vergi muafiyeti sağlanacaktır. Basit usulde vergilendirilen berber, kuaför, tesisatçı, tuhafiyeci, marangoz, kaportacı, lastikçi, tornacı, çay ocağı işleticisi, terzi, tamirci gibi yaklaşık 850 bin esnaf gelir vergisinden muaf tutularak, beyan yükümlülükleri kaldırılacaktır.

Bu mükelleflerin gelir vergisinden muaf tutulup beyaname vermemelerinin sağlanması önemli olmakla birlikte, halihazırda bunların zaten basit usulde vergilendirildiğini ve vergi yüklerinin çok da yüksek olmadığını belirtmek gerekir. Ancak pandemiden ciddi şekilde etkilenen küçük esnaf açısından bu marjinal katkı reform olmasa da önemli olabilir.

2- Vergi Usul Kanunu, gönüllü uyumu teşvik edecek şekilde güncellenecektir.

Vergi Usul Kanunu birçok değişikliğe uğrasa da 1961’den beri yürürlükte olup bazı maddeleri artık uygulanmamaktadır. Kanunun güncellenmesi daha önce gündeme gelmiş, taslaklar hazırlanmış ama daha ileri gidilememiştir. Usul hükümlerini ve değerlemeyi içeren bu kanun vergi hukuku açısından çok önemlidir ve güncellenmesi gerçekten ihtiyaçtır. Ancak bu güncelleme, kanunun dilinin sadeleştirilmesinden, uygulanmayan hükümlerin Kanun metninden çıkarılmasından daha ciddi bir çalışmayı gerektirmektedir. Bu arada, Batıdan devşirdiğimiz “vergiye gönüllü uyum” ifadesinden pek haz etmem ve verginin cebren tahsil edildiği, mükellefin beyanına güvenilmediği, kayıt dışılığın fazla olduğu ve sistemin de kayıtdışı çalışmaya zorladığı, gönüllü uyum adına yapılan yasal düzenlemelerin de etkin kullanıldırılmadığı bir vergi sisteminde bu gönüllü uyumun nasıl sağlanacağını merak ediyorum.

3- Elektronik defter ve elektronik belge uygulamalarına dahil edilecek mükellef grupları kademeli olarak artırılacaktır.

Maliye son yıllarda elektronik uygulamalarda oldukça başarılı adımlar attı ve e-defter, e-belge uygulamalarını oldukça genişletmiş bulunmaktadır. Bu genişlemenin daha da artacağı anlaşılıyor.

3- Tüm mükellefleri kapsayacak şekilde 7/24 hizmet verebilen “Türkiye Dijital Vergi Dairesi” uygulaması hayata geçirilecektir.

Gelir İdaresi, teknolojiyi başarıyla kullanan kamu kurumlarının başında gelmektedir. Bugün internet üzerinden vergi dairesine gitmeden birçok işlem elektronik ortamda yapılabilmektedir. Bu dijital dönüşümün devam edeceği anlaşılmaktadır.

4- Teknolojik yeniliklerden yararlanmaya devam edilecek, “Dijital Vergi Asistanı” sistemi oluşturulacaktır.

Bugün bazı beyannameler Hazır Beyan Sistemi ile hazırlanabilmektedir. Bu uygulamanın daha da genişleyeceği anlaşılıyor.

5- Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmaları revize edilecektir.

Türkiye çok sayıda ülke ile çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması imzalamıştır. Bu anlaşmaların sayısı artmakta, eski tarihlerde imzalanan anlaşmalar da revize edilmektedir. Ülkelerin kendi aralarında imzaladıkları çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmalarını revize etmeye yönelik Çok Taraflı Anlaşmaya Türkiye de taraftır. Dolayısıyla, zaten ikili anlaşmalarımızı zaman içerisinde revize edeceğiz, hatta geçen yıl Haziran ayında buna ilişkik bir teklif de Parlamento’ya gönderilmiş durumdadır. Dolayısıyla, bu madde bir reformdan ziyade devam eden bir süreci söylemektedir.

6- Uluslararası yatırımcıların birden fazla ülkeyi ilgilendiren vergisel sorunlarının çözümünde diğer ülkelerle “Karşılıklı Anlaşma Yöntemi” kullanılacaktır.

7- Mükellef ve İdare açısından vergisel öngörülebilirliği artıran transfer fiyatlandırmasına ilişkin Peşin Fiyatlandırma Anlaşmaları yaygınlaştırılacaktır.

Karşılıklı anlaşma yöntemi ile peşin fiyatlandırma anlaşmaları halihazırda olan müesselerdir, ancak uygulamada çok fazla rastlanmamaktadır. Bir eksiklik varsa bunun nedeni yasal olmayıp pratikten kaynaklanmaktadır. Her iki müessese de özellikle uluslararası yatırımcılar açısından önem arz etmektedir. İlki çok uluslu şirketler nezdinde çifte vergilendirmenin önlenmesi açısından devletlerin kooperasyonunu gerektirirken, ikincisi şirketler ile Maliye arasında transfer fiyatlandırmasında emsal fiyatın belirlenmesine ilişkindir. Bu nedenle, Maliye’nin transfer fiyatlandırması konusunda insan kaynağına ve teknolojiye daha fazla yatırım yapması, sektörlerin uluslararası dinamiklerini anlaması gerekmektedir.

8- Kamuya süresinde ödenmeyen borçların tek bir idare tarafından tahsil edilmesi sağlanacaktır.

Mevcut durumda her bir vergi dairesi veya kamu idaresi kendi alacaklarının tahsilatını kendisi takip etmektedir. Bütün kamu alacakları için tekbir tahsilat idaresinin oluşturulması ölçek ekonomisi ve takibat açısından verimli olsa da bürokrasiyi ve insiyatifi azaltacağından dikkatlice tasarlanmalıdır.

9- Dijital Vergi Denetimi Sistemi geliştirilerek, vergi iade incelemeleri dahil olmak üzere inceleme süreleri kısaltılacaktır. Standartlara dayalı, öngörülebilir ve haksız rekabetin önlenmesini sağlayan denetim modelleri uygulanacaktır.

Vergi denetimi konusunda dijitalleşmenin etkisinin artırılacağı anlaşılmaktadır. Maliye’nin bugün 10 bine yakın vergi müfettişinden oluşan bir ordusu bulunmaktadır. Bu müfettişlerin yetiştirilmesi, niteliklerinin ve bilgilerinin artırılması, mükellef haklarını gözetir bir bilinçle donatılmalarının sağlanması, otokontrol mekanizmalarının güçlendirilmesi, rapor okuma ve değerlendirme komisyonlarının etkinliğinin artırılması en az dijitalleşme kadar önemlidir. Ayrıca, vergi denetimlerinin aynı sektördeki firmalar arasında haksız rekabete neden olmaması da önemlidir. Vergi denetiminde dijitalleşme ile insan faktörününün birlikte değerlendirilmesi, asgari denetim standartlarının belirlenmesi, denetim çıktılarının geçirdiği sürece, raporların yargı makamlarındaki akibetine göre bir performans sisteminin oluşturulması gerekir.

10- Büyük yatırımlarda, kısmi tamamlamayla birlikte hak kazanılan yatırıma katkı tutarına yeniden değerleme yapma imkanı getirilecektir. Yeni yatırımlara yönelik teşvik programlarında, hak edilen yatırıma katkı tutarının kurumlar vergisi haricindeki diğer vergi ödemelerinden de belirli oranlarda indirilebilmesine imkan sağlanacaktır. Yatırım teşviklerinde uygulanan SGK prim desteği süreleri, genç ve kadınların istihdam edilmesi durumunda ilave süreler verilerek uygulanacaktır.

Bu maddeleri yatırım indirimine ilişkin olarak mevzuattaki eksiklikleri gidermeye yönelik önemli düzenlemeler olarak kabul etmek gerekir.

Ekonomi Reform Paketindeki vergiye ilişkin maddeleri genel olarak değerlendirdiğimde, bunların reformdan ziyade mevcut uygulamaların ve projelerin devamı olarak görüyorum. Bazı konularda yasal veya uygulamadan kaynaklanan eksikliklerin giderilmesi önemli olmakla birlikte, açıklanan paket “reform” olmaktan uzak gözükmektedir.

Bir reformdan bahsedebilmek için toplam vergi gelirlerinin %85-90’nın ÖTV, KDV, stopaja dayandığı bir sistemden beyana dayalı vergilerin oranının artırılacağı, kayıt dışılığın azaltılacağı, her 2-3 senede bir vergi aflarının çıkarılmayacağı, varlıklı insanların daha fazla vergilendirilerek vergide adaletin sağlanacağı, vergi profosyonellerinin bir anlamakta zorluk çektiği, fazlasıyla gri alan içeren vergi kanunlarının ve yatırım teşviklerinin daha sade ve anlaşılır olduğu, istikrarlı hale gelmiş yargı kararlarının aksine vergilemenin yapılmadığı bir vergi sisteminin nasıl oluşturulacağının cevabını bulabilmek gerekir.

Sözün özü: Reform, ya evrimle ya devrimle olur.


Kaynak: Dr. Numan Emre ERGİN, Avukat, YMM, E. Hesap Uzmanı. İçerik, Sayın Numan Emre ERGİN’in Dunya.com’daki Perspektif isimi köşesinden Yazarın ve Dunya.com’un sahibi olan şirketin özel izni ile yayınlanmıştır. Yazının tüm hakları ve sorumluluğu yazara ve Dunya.com’a aittir.
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


YAZARIN DİĞER YAZILARI

Beyaz yakalılar: Gelir vergisi beyannamesini unutmayın! (15.03.2021)

Kar Dağıtmama Stopajı (08.03.2021)

Tevkif edin şu KaDeVe’yi! (01.03.2021)

İzaha davete özel esaslara alma yetkisi (23.02.2021)

Sosyal medya fenomenlerinin ve Youtuberların vergilendirilmesi (15.02.2021)

İnşaat sektörüne ve yabancı kaynak kullananlara vergi sürprizi (08.02.2021)

İletişime bindirim, kentsel dönüşüme indirim (01.02.2021)

Sorularla Değerli Konut Vergisi (28.01.2021)

Matrah artırımı taksitleri ödenmezse vergi dokunulmazlığı kalkar mı? (12.01.2021)

Sermaye kaybı ve borca batıklığa ilişkin yeni düzenlemeler (04.01.2021)

Pandemi, gelir dağılımındaki bozulma ve dayanışma vergisi (28.12.2020)

Asgari ücretin vergiden istisna edilmesi çözüm mü? (21.12.2020)

Hukukçular hukuk reformuna inanıyor mu? (15.12.2020)

Vergide uzlaşma müessesi ve yapılandırmadaki uzlaşma haksızlığı (10.12.2020)

İştirak tasfiye zararının vergisel sonuçları nedir? (7.12.2020)

Tasfiye payı nedir? Nasıl vergilendirilir? (30.11.2020)

Devlet mükellefe faiz öder mi? (23.11.2020)

10 soruda 7256 Sayılı Kanun kapsamında yapılandırma (18.11.2020)

Fabrika ayarlarına dönüş: Ekonomik ve hukuki reform, acı reçete (16.11.2020)

Sosyal medya şirketlerine kesilen cezalar ve vergi (09.11.2020)

Hisse geri alımlarının vergilendirilmesine ilişkin tartışmalar ve önerimiz (07.11.2020)

Şirketin kendi hisselerini geri satın alması kâr dağıtımı mıdır? (2) (27.10.2020)

Şirketin kendi hisselerini geri satın alması kâr dağıtımı mıdır? (1) (26.10.2020)

Torba yasa Meclis’te, yapılandırma nerede? (19.10.2020)

Yatırımcının yeni kamburu: Ek mali yükümlülük (12.10.2020)

Taşınmaz kirası mı, işletme hakkı kirası mı? (6.10.2020)

Zaman aşımına uğrayan kâr paylarının vergilendirilmesinde mükerrerlik var mı? (28.09.2020)

Online reklam hizmetlerinde stopaj bilmecesi (22.09.2020)

Hukuk belirsizlik kaldırmaz (16.09.2020)

Maliye, yurt dışında parası olanların peşinde, ya gurbetçiler? (14.09.2020)

Vergiye uyumlu mükellefler cezalandırılıyor mu? (07.09.2020)

Binek otomobilde ÖTV artışı, özel okul ücretlerinde KDV indirimi (02.09.2020)

Transfer fiyatlandırması raporlamasında yeni dönem (31.08.2020)

KDV ve iş yeri kira stopaj oranı indiriminde son durum (27.08.2020)

İkinci el motorlu taşıt satışında yeni dönem (24.08.2020)

Maliyeden bayram hediyesi: KDV ve stopaj indirimi, ama kime? (21.08.2020)

Ar-Ge teşviğinde vergi indirimi kısıtlanıyor mu (17.08.2020)

Spor kulüplerinin yeni sporcu sözleşmelerindeki vergisel riski  (10.08.2020)

Uçtu uçtu altın uçtu! Ya vergisi? (07.08.2020)

Anayasa Mahkemesi’nin VTR kararı (30.7.2020)

Erken seçim, aday tartışmaları ve cumhurbaşkanı seçimindeki Anayasal boşluk
(27.7.2020)

Yurt dışındaki taşınmaz ve iştirak satışları vergiden istisna mı? (25.7.2020)

Gayrimenkul ve iştirak satış kazancı istisnası – 3 (22.7.2020)

Gayrimenkul ve iştirak satış kazancı istisnası – 2 (17.7.2020)

Mali yapıyı güçlendirmede vergisel bir teşvik: gayrimenkul ve iştirak satış kazancı istisnası (16.7.2020)

Sezonluk ev kiralayanlar: Vergi sürpriziyle karşılaşmayın! (13.7.2020)

Pandemi, maliye politikası ve vergi barışı

Şirket kuruluşunda sicilde imza zorunluluğu değiştirilmelidir.

Köprüden önce son çıkış: Varlık Barışı

Kamu özel iş birliğine şeffaf bir alternatif: Altyapı Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı

Gayrimenkul yatırımında avantajlı bir yöntem: Gayrimenkul Yatırım Fonu

Gayrimenkulde rant vergisi

Gayrimenkul piyasası hareketleniyor ama vergiye dikkat!

KVKK kararlarının yargı denetimi

Kişisel verilerin korunması ve ateş ölçümü

İnternetten otomobil satanların dikkatine

Makam aracı sadece özel sektörde mi ücrettir?

Makam aracı ücret midir?

Şirket araçlarına vergi ayarı

ABD’nin dijital hizmet vergisi misillemesi ve Türkiye

Sanat ve icat vergisi

Altın: Elma dersem çık, armut dersem çıkma!

]]>
https://www.muhasebenews.com/hukuk-ve-ekonomi-reformu-paketlerinde-vergi/feed/ 0
İstanbul’da Pandemi Döneminde Mahalle Esnafı Araştırması: Esnafın % 92,6’sı sabit gelirlerini karşılayamıyor https://www.muhasebenews.com/istanbulda-pandemi-doneminde-mahalle-esnafi-arastirmasi-esnafin-926si-sabit-gelirlerini-karsilayamiyor/ https://www.muhasebenews.com/istanbulda-pandemi-doneminde-mahalle-esnafi-arastirmasi-esnafin-926si-sabit-gelirlerini-karsilayamiyor/#respond Mon, 01 Mar 2021 14:00:33 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=105535

İstanbul Planlama Ajansı, “İstanbul’da Pandemi Döneminde Mahalle Esnafı Araştırması”nı yayınladı. Pandemi sürecinde kısıtlamalar ile birlikte mahalle esnaflarında çalışan kişi sayısı yüzde 39,3 azaldı. Esnafların yüzde 97.9’u, gelirlerinin azaldığını; yüzde 92.6’sı, kira, fatura ve işçi ücreti gibi sabit işletme giderlerini karşılamakta sıkıntı yaşadığını belirtti.

İstanbul Planlama Ajansı bünyesinde faaliyet gösteren İstanbul İstatistik Ofisi’nin, İstanbul’da 39 ilçede faaliyet gösteren berber, kuaför, kırtasiye, terzi, kuru temizleme, restoran ve kafe işletmecilerinden oluşan 702 mahalle esnafıyla görüşerek hazırladığı “İstanbul’da Pandemi Döneminde Mahalle Esnafı Araştırması” yayınlandı. İstanbul esnafının pandemi sürecinde değişen ekonomik koşullarının incelendiği Araştırma, 9 Şubat 2021 – 20 Şubat 2021 tarihleri arasında, esnaflarla telefon üzerinden görüşülerek hazırlandı. Esnafın içinde bulunduğu ekonomik durum, rakamlara şöyle yansıdı:

Berber ve Kuaförlere gidiş periyodu 87 güne çıktı

Pandemi öncesinde berber ve kuaförlerin yüzde 20.4’ü tek başına çalışırken pandemi döneminde bu oran yüzde 41.9’a yükseldi. Günlük ortalama müşteri sayısında yüzde 55 azalma gerçekleşti. Pandemi döneminde müşterilerin berber ve kuaförlere gidiş periyodu, ortalama 29 günden 87 güne yükseldi. Yüzde 96.3’ünün gelirleri azaldı; ortalama gelir kaybı ise yüzde 53.4 olarak belirlendi.

Yüzde 92.6’sı kira, fatura ve işçi ücreti gibi sabit işletme giderlerini karşılamakta sıkıntı yaşıyor. Katılımcıların yüzde 35.7’si borçlanarak, yüzde 33.7’si ucu ucuna karşılayabildiğini; yüzde 23.2’si karşılayamadığını, sadece yüzde 7.4’ü rahatlıkla karşılayabildiğini belirtti.

Kırtasiyelerin müşterisi yüzde 76 azaldı

Tek başına çalışan kırtasiye oranı, yüzde 26.6’dan yüzde 52.4’e çıktı. Günlük ortalama müşteri sayısı yüzde 76; ortalama gelirleri, yüzde 64 düştü. Yüzde  92.3’ü, kira, fatura ve işçi ücreti gibi sabit işletme giderlerini karşılamakta sıkıntı yaşıyor. Yüzde 43.7’si, giderlerini borçlanarak, yüzde 33.1’i ucu ucuna karşılayabildiğini; yüzde 15.5’i karşılayamadığını, yüzde 7.7’si ise rahatlıkla karşılayabildiğini söyledi.

Terzilerin hiçbirinde gelir artışı olmadı

Tek başına çalışan terzi oranı, yüzde 56.9’dan yüzde 75.2’ye yükseldi. Aylık ortalama müşteri sayıları, yüzde 80.5 azaldı. Pandemi sürecinde terzilerin hiçbirinde gelir artışı gerçekleşmezken yüzde 99.3’ünün gelirleri düştü; ortalama gelir kaybı ise yüzde 70.7 oldu.

Yüzde 94.9’u kira, fatura ve işçi ücreti gibi sabit işletme giderlerini karşılamakta sıkıntı yaşıyor. Giderlerini, yüzde 43.1’i, borçlanarak, yüzde 29.9’u ucu ucuna karşılayabildiğini; yüzde 21.9’u karşılayamadığını, sadece yüzde 5.1’i, rahatlıkla karşılayabildiğini belirtti.

Kuru Temizlemecilerin iş kapasitesi, yüzde 76 düştü

Tek başına çalışan kuru temizlemeci oranı, yüzde 24.6’dan yüzde 48.4’e çıktı. İş kapasiteleri yüzde 76 azaldı. Hiçbirinde gelir artışı gerçekleşmezken yüzde 97.6’sı gelirlerinin azaldığını ifade etti. Ortalama gelir kaybı ise yüzde 71.1 olarak belirlendi.

Yüzde 96.8’i kira, fatura ve işçi ücreti gibi sabit işletme giderlerini karşılamakta sıkıntı yaşıyor. Yüzde 50.4’ü giderlerini borçlanarak, yüzde 24’ü ucu ucuna karşılayabildiğini; yüzde 22.4’ü karşılayamadığını, sadece yüzde 3.2’si rahatlıkla karşılayabildiğini söyledi.

Paket servis yapan restoran ve kafe sayısı yüzde 64 arttı

Pandemi öncesinde işletmelerin sadece yüzde 1’i tek başına çalışırken pandemi döneminde tek başına çalışanların oranı yüzde 19.2’ye yükseldi. Aylık ortalama müşteri sayıları yüzde 83.5; ortalama gelirleri yüzde 73.1 azaldı. Paket servis hizmeti veren restoran ve kafe sayısı,  yüzde 64 arttı. Yüzde 97.1’i kira, fatura ve işçi ücreti gibi sabit işletme giderlerini karşılamakta sıkıntı yaşıyor. Giderlerini, yüzde 53.4’ü, borçlanarak, yüzde 15.5’i ucu ucuna karşılayabildiğini; yüzde 28.2’si karşılayamadığını, sadece yüzde 2.9’u, rahatlıkla karşılayabildiğini açıkladı.

İstanbul’da Pandemi Döneminde Mahalle Esnafı Araştırması bilgilerine https://istatistik.istanbul/ adresinden ulaşabilirsiniz.


Kaynak: İBB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/istanbulda-pandemi-doneminde-mahalle-esnafi-arastirmasi-esnafin-926si-sabit-gelirlerini-karsilayamiyor/feed/ 0
Terzi ve kuaförler Gekap Beyannamesi vermeli midir? https://www.muhasebenews.com/terzi-ve-kuaforler-gekap-beyannamesi-vermeli-midir/ https://www.muhasebenews.com/terzi-ve-kuaforler-gekap-beyannamesi-vermeli-midir/#respond Sat, 30 Jan 2021 06:30:35 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=102937 Basit usulde vergilendirilen bayan kuaförü ve terzi işletmeleri Gekap mükellefi midir? 

Gekap kapsamında işlemler varsa beyanname verilir. 

İşlemin olmadığı dönemde boş beyanname verilir. Basit usulde vergilendirilen mükellefler gekap beyannamesi vermez. Süresinde verilmeyen beyannameler ve Detaylı bilgi için aşağıdaki linkteki

 Rehberi inceleyiniz. 

https://www.ismmmo.org.tr/dosya/1738/Mevzuat-Dosya/01072020-gekap-rehberi.pdf


Her türlü motorlu kara taşıtlarına tamir, bakım, onarım ve yedek parça satışı yapan oto Servisi Gekap Listesindeki Lastik, Madeni Yağ, Akümülatörü Servis Hizmeti kapsamında kullanmaktadır; verilen bu hizmetlerle ilgili yapılan satışlara ilişkin Gekap Beyanında “Gekap Tahsil Edilmeyecek Ürünler” kapsamında mı beyan yapılması gerekiyor?

Detay bilgi için aşağıdaki linkteki Rehberi inceleyiniz. 

https://www.ismmmo.org.tr/dosya/1738/Mevzuat-Dosya/01072020-gekap-rehberi.pdf


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/terzi-ve-kuaforler-gekap-beyannamesi-vermeli-midir/feed/ 0
Güzellik salonu işletmesi basit usule tabi olur mu? https://www.muhasebenews.com/guzellik-salonu-isletmesi-basit-usule-tabi-olur-mu/ Fri, 15 Jan 2021 07:16:23 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=101550 T.C.HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI
Samsun Vergi Dairesi Başkanlığı
Gelir Kanunları Grup Müdürlüğü

Sayı

:

13649056-120[2020-ÖZE-34]-E.72119

29.12.2020

Konu

:

Güzellik salonu işletmesinde basit usul mükellefiyet

İlgi

:

06/10/2020 tarih ve 146493 sayılı özelge talep formunuz.

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunda; güzellik salonu işletmeciliği faaliyetinde (sağlık bakım hizmetleri hariç) bulunduğunuzu belirtilerek, söz konusu faaliyetiniz dolayısıyla basit usulde vergilendirilip vergilendirilmeyeceğiniz hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinde, her türlü ticari ve sınaî faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu belirtildikten sonra, ticari kazancın, Vergi Usul Kanunu hükümlerine ve Gelir Vergisi Kanununda yazılı gerçek (Bilânço veya işletme hesabı esası) veya basit usullere göre tespit edileceği hükme bağlanmıştır.

Diğer taraftan, aynı Kanunun 46 ncı maddesinde, 47 ve 48 inci maddelerde yazılı şartları topluca haiz olanların ticari kazançlarının basit usulde tespit olunacağı belirtilmiş, anılan maddelerde ise basit usule tabi olmanın genel ve özel şartları açıklanmıştır.

Aynı Kanunun 51 inci maddesinde de basit usulden faydalanamayacak mükellefler bentler halinde sayılmış olup, söz konusu maddenin (12) numaralı bendinin verdiği yetkiye istinaden yayımlanan 12/01/1995 tarihli ve 95/6430 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile büyükşehir belediyesi olan illerin (Erzurum, Diyarbakır, Sakarya ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu ile Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisine alınan yerlerden, yeni bağlanan mahallelerle birlikte 2000 yılı genel nüfus sayımındaki nüfusu 30.000’den az olan yerler ile 12/11/2012 tarihli ve 6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun kapsamında büyükşehir belediyesi kurulan ve büyükşehir belediyesi sınırları içerisine alınan yerler hariç) mücavir alan sınırları dahilinde her türlü emtia alım satımı ile uğraşanların 01/01/1995 tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirilecekleri hükme bağlanmıştır.

Konu ile ilgili olarak yayımlanan 183 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin “5/b” bölümünde “Götürü usulde vergiye tabi olan mükelleflerden her türlü emtia alım-satımı ile uğraşanlar, 1.1.1995 tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirileceklerdir. Emtia alım-satımının sabit bir işyerinde, seyyar olarak, toptan veya perakende yapılıp yapılmadığına bakılmaksızın bu işi yapan götürü usule tabi olan mükellefler, bu kapsamda değerlendirileceklerdir.” açıklamasına yer verilmiştir.

Buna göre, ticari faaliyette bulunan mükellefler, Gelir Vergisi Kanununun 47 ve 48 inci maddelerinde yer alan şartları topluca taşıması ve 51 inci maddesinde belirtilen faaliyetlerde bulunmaması kaydıyla basit usulde vergilendirmeden yararlanmakta olup şartları taşımayanlar ise gerçek usulde vergiye tabi tutulmaktadır.

Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalar uyarınca, güzellik salonu faaliyetiniz dolayısıyla, Gelir Vergisi Kanununun 47 ve 48 inci maddelerinde belirtilen basit usule tabi olmanın genel ve özel şartlarını topluca taşımanız ve 51 inci maddesinde belirtilen faaliyetlerde bulunmamanız kaydıyla, basit usulde vergilendirmeden yararlanmanız mümkün bulunmaktadır.

Ancak söz konusu güzellik salonunda dermokozmetik ürünler, krem, parfüm, şampuan vb. ürünlerin alımı ve satımının da yapılması halinde, basit usulden yararlanmanız mümkün bulunmamakta olup gerçek usulde vergilendirileceğiniz tabiidir.

 


Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
Kuaförlerde, Konaklama Hizmetlerinde ve Şehirler Arası Ulaşımda Alınması Gereken Tedbirlere İlişkin Kılavuz ve Kontrol Listesi Yayımlandı https://www.muhasebenews.com/kuaforlerde-konaklama-hizmetlerinde-ve-sehirler-arasi-ulasimda-alinmasi-gereken-tedbirlere-iliskin-kilavuz-ve-kontrol-listesi-yayimlandi/ https://www.muhasebenews.com/kuaforlerde-konaklama-hizmetlerinde-ve-sehirler-arasi-ulasimda-alinmasi-gereken-tedbirlere-iliskin-kilavuz-ve-kontrol-listesi-yayimlandi/#respond Thu, 14 May 2020 12:00:57 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=84453

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü, yeni tip koronavirüsle mücadele kapsamında kuaför, berber ile güzellik salonlarında, konaklama hizmetlerinde ve şehirler arası toplu taşıma araçlarıyla ulaşımda alınması gereken tedbirlere ilişkin kılavuz ve kontrol listeleri yayımladı.

Her sektör için ayrı ayrı önlemlerin içerdiği kılavuzlar, İSG profesyonellerine ve tüm işletmelere gönderildi.

Kullanılan Ekipman Her Müşteri Sonrasında Dezenfekte Edilecek

İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü’nce yayımlanan kılavuza göre; kuaför, berber ve güzellik salonlarının alması gereken önlemlerden bazıları şu şekilde:

*Girişlerde, çalışanların ve müşterilerin vücut ısıları kontrol edilecek.

*İş yerlerine gelen müşteri için tek kullanımlık maske ve galoş temin edilecek.

*Kullanılan her malzeme, ekipman ile tüm yüzeyler yüzde 70’lik alkol ile dezenfekte edilecek.

*İş yerlerinde çalışanlara standartlara uygun tek kullanımlık maske ve koruyucu yüz siperliği verilecek.

*Havlular tek kullanımlık olacak.

*Çalışanların kullandıkları eldiven, önlük ve pelerin her müşteri sonrasında değiştirilecek. Makas, fırça ve diğer saç ve bakım malzemeleri düzenli olarak dezenfekte edilecek.

*Manikür ve pedikür gibi işlemlerde kişiye özel aletler kullanılacak.

*İşyerlerinde birikmeleri önlemek için randevu usulü planlama yapılacak.

*Saç kesimi gibi işlemler esnasında arada en az bir koltuk boş bırakılacak.

*Bayan kuaförleri ve güzellik merkezlerinde cilt bakımı, makyaj ve kalıcı makyaj hizmetinden kaçınılacak.

Resepsiyonda Çalışan ile Müşteri Arasına Şeffaf Paravan Konulacak

Konaklama hizmeti sağlayan işletmelerin, İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü’nün hazırladığı kılavuza göre alması gereken başlıca önlemler şu şekilde:

*Resepsiyonda müşteri ile çalışan arasına şeffaf paravan konulacak.

*Restoran, spor ve spa salonlarının girişlerinde müşterilerin vücut ısıları ölçülecek.

*Lobide bekleyen müşteriler sosyal mesafe gözeterek oturacak.

*Çalışana temin edilen maske, eldiven, üniforma, önlük ve bone gibi malzemeler kişiye özel olacak.

*Yemekhanelerde masalar sosyal mesafeye göre ayarlanacak. Mümkünse tek kullanımlık ürünlerle kumpanya verilecek ve kapalı kapta içme suyu dağıtılacak.

*Çatal, kaşık, bıçak, şeker, tuz ve kürdan tek kullanımlık olacak.

*Tesiste lobi, restoran, sauna, mutfak gibi yerlerin temizlenmesinin yanı sıra kapı kolları, merdivenler, oda kartları, TV kumandaları, spor aletleri de sık sık dezenfekte edilecek.

*Animasyon görevlileri ve fitness eğitmenleri sosyal mesafenin korunmasına dikkat edecek. Mümkün olduğunca takım oyunları ve dans gibi etkinliklerden kaçınılacak.

Mola Yerlerinde Sosyal Mesafeye Dikkat Edilecek

İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü’nce yayımlanan kılavuzda şehirler arası toplu taşıma araçlarıyla ulaşımda dikkat edilecek hususların bazıları ise şöyle:

*Garlardaki bilgilendirme panolarında güncel broşürler ve afişler bulundurulacak.

*Toplu taşıma araçlarının, taşıma kapasiteleri yarı yarıya düşürülerek yeni oturma düzeni ayarlanacak.

*Garlarda bilet satanlar ile araçlardaki görevliler yola çıkmadan önce ellerini yıkayacak.

*Yolculuk öncesinde ve esnasında tek kullanımlık maske dağıtılacak.

*Taşıtların sık temas edilen yerleri dezenfekte edilecek.

*Mola yerlerinde sosyal mesafe kurallarına uyulacak.

*Garlarda benzer işi yapan görevli sayısı asgari oranda tutulacak.

*Taşıt içi doğal yollarla havalandırılacak.

*Görevliler, maske üzerine siperlik takacak. Siperliğin temizliği standartlar uygun şekilde yapılacak.

Kuaför, Berber ve Güzellik Salonlarında, Konaklama Hizmetlerinde ve Şehirler Arası Toplu Taşıma Araçlarıyla Ulaşımda, Yeni Tip Koronavirüs ile Etkin Mücadele Kapsamında Dikkat Edilecek Hususların Yer Aldığı Dokümana ve Kontrol Listesi’ne

https://ailevecalisma.gov.tr/covid19/haberler/kuafor-berber-ve-guzellik-salonlarinda-yeni-tip-koronavirus-ile-etkin-mucadele-kapsaminda-dikkat-edilecek-hususlarin-yer-aldigi-dokuman-ve-kontrol-listesi-yayimlandi/

https://ailevecalisma.gov.tr/covid19/haberler/konaklama-hizmetlerinde-yeni-tip-koronavirus-ile-etkin-mucadele-kapsaminda-dikkat-edilecek-hususlarin-yer-aldigi-dokuman-ve-kontrol-listesi-yayimlandi/

https://ailevecalisma.gov.tr/covid19/haberler/sehirlerarasi-toplu-tasima-araclariyla-ulasimda-yeni-tip-koronavirus-ile-etkin-mucadele-kapsaminda-dikkat-edilecek-hususlarin-yer-aldigi-dokuman-ve-kontrol-listesi-yayimlandi/

linkinden ulaşabilirsiniz.


Kaynak: T.C. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Duyurusu 13.04.2020
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/kuaforlerde-konaklama-hizmetlerinde-ve-sehirler-arasi-ulasimda-alinmasi-gereken-tedbirlere-iliskin-kilavuz-ve-kontrol-listesi-yayimlandi/feed/ 0
Berber, güzellik salonu, kuaför gibi işyerleri 11 Mayıs 2020 tarihinde faaliyete geçebilecek https://www.muhasebenews.com/berber-guzellik-salonu-kuafor-gibi-isyerleri-11-mayis-2020-tarihinde-faaliyete-gecebilecek/ https://www.muhasebenews.com/berber-guzellik-salonu-kuafor-gibi-isyerleri-11-mayis-2020-tarihinde-faaliyete-gecebilecek/#respond Thu, 07 May 2020 10:00:25 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=83989 Tüm dünyada devam eden ve fiziksel temas, solunum vb. yollarla çok hızlı bir şekilde bulaşarak enfekte olan insan sayısını hızla arttıran Koronavirüs (Covid-19) salgınının halk sağlığı açısından oluşturduğu riski yönetebilmek amacıyla Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulunun önerileri ve Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatları doğrultusunda ilgi Genelgemiz ile berber, güzellik salonu/merkezi, kuaför vb. iş yerlerinin faaliyetleri 21.03.2020 tarihi saat 18.00 itibariyle geçici süreliğine durdurulmuştu.
Gelinen noktada kaydedilen olumlu gelişmeler ile Bilim Kurulunun önerileri doğrultusunda berber, kuaför, güzellik salonu/merkezi vb. işyerlerinin faaliyetlerinin kısıtlanmasına yönelik tedbirler 04.05.2020 Pazartesi günü Sayın Cumhurbaşkanımızın Başkanlığında toplanan Cumhurbaşkanlığı Kabinesinde değerlendirilmiş, berber, güzellik salonu/merkezi, kuaför vb. iş yerlerinin, Koronavirüs salgının etkileri gözetilerek belirlenecek kurallara uyulması kaydıyla 11.05.2020 tarihinde faaliyete geçebileceklerine ilişkin karar alınmıştır.
11.05.2020 tarihi itibariyle berber, güzellik salonu/merkezi, kuaför vb. iş yerlerinin faaliyetlerine başlayabilmeleri/faaliyetlerini sürdürebilmeleri için Bilim Kurulu önerileri doğrultusunda ilgili Bakanlıklarca aşağıda kurallar belirlenmiştir.
1)    Bu iş yerleri saat 09.00-21.00 saatleri arasında faaliyet yürütebilecektir.
2)    Bu iş yerlerinde müşterilere randevu sistemiyle hizmet sunumu esas olacaktır.
3)    Bu iş yerleri aynı anda yan yana iki koltukta müşteri kabul edemeyecek, muhakkak bir koltuk dolu bir koltuk boş olacak şekilde hizmet verebileceklerdir.
4)    Randevularda kayma yada hizmette gecikme olabileceği hususu göz önüne alınarak işyeri içinde en fazla bir müşterinin beklemesine müsaade edilecektir.
5)    Belirlenen kriterler dışında iş yeri içine müşteri kabul edilmeyecektir. Ancak hava şartlarına göre randevusuz gelen müşteriler iş yeri dışında ve sosyal mesafe kurallarına riayet etmek, maske takmak şartı ile bekleyebileceklerdir. Bu iş yerleri içine  hizmet alan ve bekleyen olmak üzere içeri kabul edecekleri maksimum müşteri sayısını işyerinin giriş kısmına herkes tarafından görünebilecek şekilde asacaklardır.
6)    İşyerinde çalışanlar muhakkak surette maske kullanacaktır. Müşteriler ise işlem süresince maske kullanacak ancak yapılacak işlemin özelliğine göre maskeyi çıkarabileceklerdir.
7)    Müşteriye yönelik işleme başlamadan önce mutlaka müşterinin oturacağı, temas edebileceği tüm alanlar ile zeminin temizliği/dezenfeksiyonu malzemelerle yapılacak, her işlem sonrasında bu temizlik işleminin tekrarlanması sağlanacaktır.
8)    Müşteriye yönelik işleme başlanmadan önce çalışanlar müşterinin görebileceği şekilde ellerini dezenfekte edecekler yada her müşteri için ayrı olmak üzere steril eldiven kullanacaklardır. Eldiven kullanılacak ise eldiven değişikliğinin yapıldığı müşteriye gösterilecektir.
9)    Müşteriye hizmet sunulması esnasında kullanılan tüm malzemeler hizmet sunumuna başlamadan önce temizlik, dezenfeksiyon/sterilizasyon işlemi uygulanacaktır. Bu işlem her müşteri için tekrarlanacaktır.
10)    Saç kesimi, yıkama, boyama vb. hizmetler esnasında kullanılan havlu, önlük gibi malzemeler tek kullanımlık malzemeler olacak, ya da her müşteri için ayrı malzeme olması (kişiye özel havlu, önlük vb.) sağlanacaktır. Hizmet alan müşteri için kullanılan malzemeler gerekli sterilizasyon sağlanmadan kesinlikle başka müşteride kullanılmayacaktır. İsterlerse kendi kişisel havlu, tarak vb. malzemelerini yanlarında getirebilecekleri hususu randevu aşamasında müşterilere bildirilecektir.
11)    Berberlerde jilet/ustura ile sakal tıraşı yapılması hizmeti geçici süreliğine verilmeyecek, ancak sakal traşı makine ile kısaltılma şeklinde yapılabilecektir.
12)    Bayan kuaförleri ve güzellik merkezlerinde, cilt bakımı, makyaj ve kalıcı makyaj hizmetleri geçici süreliğine verilmeyecek, bunların dışındaki faaliyetlere devam edilebilecektir.
13)    Saç kesimi esnasında yüz ve baş bölgesinde kalan kesilmiş saçların ve kullanılan araç ve gerecin geçici süreliğine temizlenmesi için kullanılan ‘Ense Fırçası’nın kullanımı, (anılan malzemenin dezenfekte edilmesinde yaşanan sıkıntılar ve çok fazla yere/yüzeye temas etmesi nedeniyle) geçici süreliğine durdurulacaktır.
14) Bu işyerlerinde yiyecek ve içecek ikramında bulunulmasına geçici sürekliğine izin verilmeyecektir.
Bu kapsamda 81 il Valiliğimizce,
Berber, güzellik salonu/merkezi, kuaför vb. iş yerlerinin yukarıda belirtilen kurallar çerçevesinde 11 Mayıs 2020 Pazartesi günü sabah 09.00 itibariyle faaliyetlerine başlaması için Umumi Hıfzıssıhha Kanununun 27 nci ve 72 nci maddesi uyarınca gerekli kararların alınması,
İlgi Genelgemiz kapsamında faaliyetlerinin sınırlandırılması nedeniyle iş yerlerinin bulunduğu yerlerden başka illere giden berber, güzellik salonu/merkezi, kuaför vb. iş yeri sahipleri ve çalışanlarının şehir giriş/çıkış kısıtlaması bulunan 24 ilimize giriş/çıkış yapabilmesine (anılan iş yerlerinden biri ile illiyet bağını gösteren işyeri ruhsatı, SGK kayıt belgesi vb. belgelerden birinin ibraz edilmesi şartı ile) seyahat izin belgesi aranmaksızın izin verilmesi,
Ayrıca anılan işyerlerinde 18-20 yaş arasındaki çalışanlarının 03.04.2020 tarihli ve 6235 sayılı Genelgemiz ile düzenlenen 81 ilimizde 01.01.2000 tarihinden sonra doğmuş olan vatandaşlarımızın geçici olarak sokağa çıkma kısıtlanmasından 05.04.2020 tarih ve 6238 sayılı Genelgemiz kapsamında muaf olduklarından işyerleri ile illiyetleri gösteren belgeyi ibraz etmeleri koşuluyla başkaca bir işleme gerek kalmaksızın izinli sayılması,
Alınan kararlara uymayan vatandaşlara/iş yerlerine Umumi Hıfzıssıhha Kanununun 282 nci maddesi gereğince idari para cezası verilmesi, aykırılığın durumuna göre Kanunun ilgili maddeleri gereğince işlem yapılması ve konusu suç teşkil eden davranışlara ilişkin Türk Ceza Kanununun 195 inci maddesi kapsamında gerekli adli işlemlerin başlatılması hususunda,
Bilgi ve gereğini önemle arz ve rica ederim.

Kaynak: T.C. İçişleri Bakanlığı Duyurusu 06.05.2020
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/berber-guzellik-salonu-kuafor-gibi-isyerleri-11-mayis-2020-tarihinde-faaliyete-gecebilecek/feed/ 0
Sosyal Tesis ve Eğitim Merkezleri Bünyesinde Faaliyet Gösteren Misafirhane Hizmetleri Vergilendirilir mi? https://www.muhasebenews.com/sosyal-tesis-egitim-merkezleri-bunyesinde-faaliyet-gosteren-misafirhane-hizmetleri-vergilendirilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/sosyal-tesis-egitim-merkezleri-bunyesinde-faaliyet-gosteren-misafirhane-hizmetleri-vergilendirilir-mi/#respond Sat, 24 Nov 2018 07:45:40 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=14932 (GİB – ÖZELGE)

Konu: Kamu personeline verilen konaklama ve konaklama yanında zaruri ihtiyaçlar olan kahvaltı ve yemek hizmetinin vergilendirilmesi.

… Vergi Dairesi Müdürlüğünün… Vergi kimlik numaralı mükellefi… Sosyal Tesisi ve Eğitim Merkezi hakkında ilgi (a)’da kayıtlı yazınız ekinde alınan 15.01.2015 tarihli özelge talep formu ile ilgi (b)’de kayıtlı yazıda, adı geçen Sosyal Tesis ve Eğitim Merkezi’nin 21.06.2014 tarihinde misafirhane faaliyetine başladığı, kamu kurumlarının denetim elemanları ile kamu kurumlarının geçici görevli personeline konaklama ve konaklama yanında zaruri ihtiyaçlar olan kahvaltı ve yemek hizmetleri verildiği, üçüncü şahıslara ise hizmet verilmediğini belirterek söz konusu faaliyet nedeniyle kurumlar vergisi ve katma değer vergisi (KDV) yönünden mükellefiyet tesis ettirilip ettirilmeyeceği ile kamu personelinden makbuz mukabili tahsil edilen konaklama ücretleri ile diğer ücretlerle ilgili olarak belge düzeni yönünden nasıl bir yol izleneceği hususlarında tereddüt hâsıl olduğu anlaşılmakta olup konu hakkında Başkanlığımız görüşleri aşağıda açıklanmaktadır.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNA GÖRE
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 1’inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi ile iktisadi kamu kuruluşları kurumlar vergisi mükellefiyeti kapsamına alınmış olup aynı Kanunun 2’nci maddesinin (6) numaralı bendinde de iktisadi kamu kuruluşlarının kazanç amacı gütmemelerinin, faaliyetlerinin kanunla verilmiş görevler arasında bulunmasının, tüzel kişiliklerinin olmamasının, bağımsız muhasebelerinin ve kendilerine ayrılmış sermayelerinin veya iş yerlerinin bulunmamasının mükellefiyetlerini etkilemeyeceği, mal ve hizmet bedelinin sadece maliyeti karşılayacak kadar olmasının, kar edilmemesi veya kârın kuruluş amaçlarına tahsis edilmesinin bunların iktisadi niteliğini değiştirmeyeceği hükme bağlanmıştır.

Aynı Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi ile genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerine ait olup sadece kamu görevlilerine hizmet veren, kar amacı gütmeyen ve üçüncü kişilere kiralanmayan kreş ve konukevleri ile askeri kışlalardaki kantinler kurumlar vergisinden muaf tutulmuş bulunmaktadır.

03.04.2007 tarihli ve 26482 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “Kreş ve konukevleri” başlıklı (4.5.1) bölümünde;

“5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununun 3’üncü maddesinde genel yönetim kapsamındaki idareler belirtilmiş olup, buna göre, anılan Kanuna ekli (1), (2) ve (3) sayılı cetvellerde yer alan idarelere, sosyal güvenlik kurumlarına, mahallî idarelere (İl özel idaresi ve belediyeler ile bunlara bağlı veya bunların kurdukları veya üye oldukları birlik ve idareler) ait kreş ve konukevleri, sadece kamu görevlilerine hizmet vermek, kâr amacı gütmemek ve üçüncü kişilere kiralanmamak koşuluyla kurumlar vergisinden muaf olacaklardır.

Konukevi: Genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerine ait olup sadece kamu görevlilerine barınma hizmeti verilen ve barınmanın gerektirdiği kahvaltı ve yemek gibi zaruri ihtiyaçların karşılandığı konukevleri kurumlar vergisinden muaftır. Bu nedenle, genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerine ait konukevlerinin amaçları dışında faaliyet göstermeleri veya kamu görevlileri dışındaki kişi ve kuruluşlara hizmet vermeleri ve bu durumun devamlılık arz etmesi halinde, bu faaliyetlerin kurumlar vergisine tabi tutulması gerekmektedir.
Öte yandan, konukevlerinde berber, kuaför, bar, kafeterya, oyun salonu, çay bahçesi, pastane, düğün salonu, alakart, fastfood, lokanta, dansing, sauna, yüzme havuzu, fitness ve spor merkezi ile plaj vb. yerlerde bir bedel karşılığı verilen hizmetlerin muafiyet kapsamında değerlendirilebilmesi mümkün değildir.”
şeklinde konuya ilişkin açıklamalara yer verilmiştir.

Buna göre, sadece kamu görevlilerinin barınma ve barınmanın gerektirdiği kahvaltı ve yemek gibi zaruri ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla faaliyet gösteren… Sosyal Tesisi ve Eğitim Merkezi’nin, Kurumlar Vergisi Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi kapsamında kurumlar vergisinden muaf bulunmaktadır.

Ancak, söz konusu tesisin amacı dışında faaliyet göstermesi veya kamu görevlileri dışındaki kişi ve kuruluşlara da hizmet verilmesi halinde anılan faaliyetler nedeniyle oluşacak iktisadi işletme nezdinde kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilecektir.

VERGİ USUL KANUNUNA GÖRE
213 sayılı Vergi Usul Kanununun ‘İspat Edici Kâğıtlar’ başlıklı 227’nci maddesinin birinci fıkrasında, bu kanunda aksine hüküm olmadıkça bu kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsikinin mecburi olduğu; 232’nci maddesinde, birinci ve ikinci sınıf tüccarların sattıkları emtia veya yaptıkları işler için fatura vermek mecburiyetinde bulundukları hükme bağlanmıştır.

3100 sayılı Katma Değer Vergisi Mükelleflerinin Ödeme Kaydedici Cihazları Kullanmaları Mecburiyeti Hakkında Kanunun 1 inci maddesinde, perakende ticaretle uğraşan veya hizmet ifa eden birinci ve ikinci sınıf tüccarların ödeme kaydedici cihaz kullanmaya mecbur oldukları belirtilmiştir.

Öte yandan, Anılan Kanunla ilgili 50 Seri No.lu Genel Tebliğin “Ödeme Kaydedici Cihazların Satışı” başlıklı A-l/a bölümünde “… Perakende satış yapmakla beraber kurumlar vergisinden muaf olan ve teslimleri katma değer vergisinden istisna olanlar (askeri kantinler vb.) kurumlarınca düzenlenen ve faaliyet konuları ile neye istinaden vergiden muaf olduklarını belirtir bir yazıyla birlikte faaliyet gösterdikleri mahallin yetkili bulunduğu vergi dairesinden alacakları yazıyla ödeme kaydedici cihaz satın alabileceklerdir.” denilmiştir.

Buna göre; kamu personelinin barınma ve barınmanın gerektirdiği kahvaltı ile yemek gibi zaruri ihtiyaçların karşılanması amacıyla faaliyet gösteren… Sosyal Tesisi ve Eğitim Merkezi’ne bağlı iktisadi işletme oluşmaması durumunda Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre belge düzenleme zorunluluğu bulunmamaktadır. Anılan gelirler dolayısıyla söz konusu kuruma bağlı bir iktisadi işletme oluşması durumunda elde edilecek gelirler için Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca belge düzenlenmesi gerekmektedir.

Diğer taraftan, adı geçen Sosyal Tesis ve Eğitim Merkezi’nin, kurumlar vergisi ile katma değer vergisi mükellefi olmasa da perakende mal satışları ve hizmet ifaları için isteğe bağlı olarak ödeme kaydedici cihaz (vergi dairesine kayıt ettirip levhasını almak suretiyle) kullanma imkanı bulunmaktadır.

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNUNA GÖRE
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;

1/1 inci maddesinde, Türkiye’de yapılan ticari, sınai, zirai ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin katma değer vergisine tabi olduğu,

1/3-g bendinde de; genel ve katma bütçeli idarelere, il özel idarelerine, belediyeler ve köyler ile bunların teşkil ettikleri birliklere, üniversitelere, dernek ve vakıflara, her türlü mesleki kuruluşlara ait veya tabi olan veyahut bunlar tarafından kurulan veya işletilen müesseseler ile döner sermayeli kuruluşların veya bunlara ait veya tabi diğer müesseseler tarafından yapılmasının durumu değiştirmeyeceği,
hükme bağlanmıştır.

Konu ile ilgili açıklamaların yapıldığı 26.04.2014 tarih ve 28983 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 01.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren KDV Genel Uygulama Tebliğinin (I/B-2.3) bölümünde; 3065 sayılı Kanunun (1/3-g) maddesinde sayılan kurum ve kuruluşların ticari, sınaî, zirai ve mesleki nitelikteki teslim ve hizmetleri KDV ye tabi olduğu; ancak, askeri kışlalardaki kantinler ile kamu kurumlarına ait misafirhane, kreş, yemekhane, eğitim ve dinlenme tesislerinin işletilmesi veya yönetilmesi suretiyle yürütülen faaliyetler kar amacı taşımamaları nedeniyle ticari faaliyet kapsamına girmediğinden, münhasıran ilgili kurum ve kuruluş mensuplarına hitap etmeleri şartıyla vergiye tabi olmayacağı ve bu kuruluşlara yapılan mal teslimlerinin ve hizmet ifalarının Katma Değer Vergisi Kanununun genel hükümleri çerçevesinde vergilendirileceğinin tabii olduğu açıklanmıştır.

            Buna göre, … Sosyal Tesisi ve Eğitim Merkezi bünyesinde faaliyet gösteren misafirhanede verilen hizmetler; kar amacı taşımamak ve münhasıran ilgili kurum mensuplarına hitap etmek koşuluyla katma değer vergisine tabi tutulmayacak, bunların dışında üçüncü kişilere verilmesi halinde genel hükümler çerçevesinde KDV ye tabi olacaktır.

Kaynak: İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
25 Mayıs 2016 Tarih ve 62030549-125[1-2015/25]-65729 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi,  gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/sosyal-tesis-egitim-merkezleri-bunyesinde-faaliyet-gosteren-misafirhane-hizmetleri-vergilendirilir-mi/feed/ 0