kooperatifleri – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Wed, 03 Jul 2024 17:04:45 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.5 Yapı Kooperatifleri Enflasyon Düzeltmesi Yapacak Mı? https://www.muhasebenews.com/yapi-kooperatifleri-enflasyon-duzeltmesi-yapacak-mi/ https://www.muhasebenews.com/yapi-kooperatifleri-enflasyon-duzeltmesi-yapacak-mi/#respond Thu, 04 Jul 2024 03:00:15 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=152387 Yapı kooperatiflerine enflasyon muhasebesi yapmakta herhangi bir sakınca var mıdır? Kurumlar vergisi mükellefiyeti yoktur.

Gelir ve Kurumlar Vergisi mükellefi olmayanlar enflasyon düzeltmesi yapmayacaktır.

 

509 No.lu VUK Tebliği’nin ilgili maddesi;

Enflasyon düzeltmesi yapacak olanlar

MADDE 8- (1) Enflasyon düzeltmesi, kollektif, adî komandit ve adî şirketler dâhil kazançlarını bilanço esasına göre tespit eden gelir veya kurumlar vergisi mükellefleri tarafından yapılır. Bilanço esasına göre defter tutan kollektif, adî komandit ve adî şirketlerde enflasyon düzeltmesi bu şirketlerin bilançoları nezdinde yapılır. Kurumlar vergisi mükellefi olan iş ortaklıklarının da bilançoları enflasyon düzeltmesine tabi tutulur.

Örnek: Bilanço esasına göre defter tutan iki ortaklı (A) Adi Ortaklığı inşaat işleriyle iştigal etmektedir. Ortaklar gelir vergisi mükellefi olup, adi ortaklığın stopaj ve katma değer vergisi mükellefiyeti bulunmaktadır. Adi ortaklıkların ortaya çıkan kâr veya zararı, adi ortaklığı oluşturan ortaklar tarafından hisseleri oranında kendi kazançlarına dâhil edilerek vergilenmektedir.

Bu durumda, enflasyon düzeltmesi adi ortaklığın bilançosu üzerinden yapılacak ve düzeltme sonucu tespit edilen kâr veya zarar ortaklar tarafından hisseleri oranında kendi kazançlarına dahil edilecek, 31/12/2023 tarihli bilançonun düzeltilmesinden kaynaklanan kâr veya zarar vergilendirilecek kazancın tespitinde dikkate alınmayacak izleyen dönemlerde yapılan düzeltme işleminden kaynaklanan kâr veya zararlar ise vergilendirilecek kazancın tespitinde dikkate alınacaktır.

(2) 213 sayılı Kanunun geçici 33 üncü maddesi gereğince 31/12/2023 tarihli (kendilerine özel hesap dönemi tayin edilenlerde 2024 yılında biten özel hesap dönemi sonuna ait) bilançonun, izleyen geçici vergi ve hesap dönemlerinde ise düzeltme şartlarının gerçekleşmesine/varlığına bağlı olarak aynı Kanunun mükerrer 298 inci maddesinin (A) fıkrası gereğince
geçici vergi ve hesap dönemleri sonuna ait bilançoların mezkûr madde ile bu Tebliğe göre enflasyon düzeltmesine tabi tutulması, anılan mükellefler (Tebliğin bu maddesinde enflasyon düzeltmesi
yapamayacakları belirtilenler hariç) için zorunluluk olup, uygulama açısından mükelleflerin herhangi bir seçimlik hakları bulunmamaktadır.

(3) Kurumlar vergisi mükellefi olan ve bilanço esasına göre defter tutan iktisadi devlet teşekkülleri ve kamu iktisadi kuruluşları ile bunların bünyesindeki işletmeler ve imtiyazlı işletmelerin, enflasyon düzeltmesi yapmaları zorunludur.

(4) Kamu kurum ve kuruluşlarına bağlı kurumlar vergisi mükellefi olan ve bilanço esasına göre defter tutan iktisadi kamu müesseseleri ile dernek ve vakıflara bağlı iktisadi işletmelerin de enflasyon düzeltmesi yapmaları zorunludur.

(5) Yeni işe başlayan mükelleflerin enflasyon düzeltmesine tabi olup olmadıkları da genel esaslara göre belirlenir. Bu  mükelleflerde enflasyon düzeltmesi hükümlerinin uygulanmasında işe başlanılan tarihin bir önemi bulunmamaktadır.

1/1/2024 tarihinden sonraki dönemlerde enflasyon düzeltmesi yapma zorunluluğu bakımından, son üç ve son bir hesap dönemi, bu mükelleflerin işe başladıkları tarihten önceki dönemleri kapsıyor olsa dahi şartların gerçekleşip gerçekleşmediğinin hesabında dikkate alınır.

(6) Kazançlarını işletme hesabı esasına (zirai işletme hesabı dâhil) göre tespit eden mükellefler ile serbest meslek kazanç defteri tutan serbest meslek erbabı mükellefler enflasyon düzeltmesi yapamazlar. Ancak, amortismana tâbi iktisadi kıymetlerini bu Tebliğe göre düzeltilmiş tutarları üzerinden amortismana tâbi tutabilirler.

(7) Aşağıda yer alan mükellefler de, enflasyon düzeltmesi yapamazlar:

a) Kayıtlarını Türk para birimi dışında başka bir para birimiyle tutmalarına izin verilen mükellefler,

b) Kayıtlarını Türk para birimi dışında başka bir para birimiyle tutmalarına izin verilen, ancak Türk para birimiyle kayıt yapmaya dönen mükelleflerden, Türk para birimiyle kayıt yapmaya başlanılan hesap döneminden itibaren üç hesap dönemi geçmemiş olanlar.

(8) Bilanço esasına göre defter tutmayan gelir veya kurumlar vergisi mükellefleri bu Tebliğe göre enflasyon düzeltmesi yapamayacaklardır.

Ancak, 31/12/2023 tarihi itibarıyla faal olup, 2024 takvim yılı veya sonrasında ilk defa bilanço esasına geçen mükellefler ilk düzeltme işlemlerini bilanço esasına geçtikleri tarih itibarıyla geçici 33 üncü madde ve bu Tebliğin üçüncü bölümüne göre; daha sonraki düzeltme işlemlerini de mükerrer 298 inci maddenin (A) fıkrası ve bu Tebliğin dördüncü bölümüne göre yapacaklardır.

Ayrıca, 31/12/2023 tarihi itibarıyla bilanço esasında defter tutmakta iken 1/1/2024 tarihi itibarıyla işletme hesabı esasında defter tutmaya başlayan mükellefler 31/12/2023 tarihi itibarıyla enflasyon düzeltmesi yapmak için gereken şartları taşıdığından, 31/12/2023 tarihli bilançoyu düzelterek 1/1/2024 tarihi itibarıyla işletme hesabı kayıtlarını ve envanterini düzeltilmiş
bilançodaki değerlere dayandırmak zorundadır.

(9) Gelir/kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunmakla birlikte kazançları gelir veya kurumlar vergisinden istisna olan, bilanço esasına göre defter tutan mükellefler de enflasyon düzeltmesi hükümlerine göre düzeltme yapmak zorundadırlar.

(10) Kurumlar vergisinden muaf olan ve bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerin enflasyon düzeltmesi yapmaları zorunluluğu bulunmayıp, ihtiyari olarak düzeltme yapmaları
mümkündür.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/yapi-kooperatifleri-enflasyon-duzeltmesi-yapacak-mi/feed/ 0
Yapı Kooperatifleri Taşınmaz Satış Kazanç İstisnasından Yararlanabilir Mi? https://www.muhasebenews.com/yapi-kooperatifleri-tasinmaz-satis-kazanc-istisnasindan-yararlanabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/yapi-kooperatifleri-tasinmaz-satis-kazanc-istisnasindan-yararlanabilir-mi/#respond Mon, 10 Apr 2023 07:51:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=141468 Yapı kooperatiflerinin söz konusu istisnadan yararlanabilmesi mümkündür.
Ancak, istisna edilen kazancın özel bir fon hesabında tutulması, hiç bir şekilde
ortaklara dağıtılmayarak kooperatif amaçları doğrultusunda kullanılması
gerekmektedir. Ayrıca, diğer kooperatiflerin yapacakları işlemlerden doğan
kazançlar da kurumlar vergisinden istisna edilebilecektir.

 


Kaynak: GİB REHBER
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/yapi-kooperatifleri-tasinmaz-satis-kazanc-istisnasindan-yararlanabilir-mi/feed/ 0
kredi kooperatifleri bankadan aldığı kredileri ortak olmayanlara verebilir mi? https://www.muhasebenews.com/kredi-kooperatifleri-bankadan-aldigi-kredileri-ortak-olmayanlara-verebilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/kredi-kooperatifleri-bankadan-aldigi-kredileri-ortak-olmayanlara-verebilir-mi/#respond Tue, 06 Apr 2021 18:16:03 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=107205 Kredi kooperatiflerinde ortak dışı işlemler

Kredi kooperatiflerinin kendi kaynaklarından veya banka, kredi kuruluşu benzeri üçüncü kişilerden sağladığı fonları, sadece ortaklarına kredi olarak vermesi halinde, bu faaliyetler ortak dışı işlem sayılmayacaktır. Kredinin, kooperatif ortağı olmayanlara verilmesi ise ortak dışı işlem olarak kabul edilecektir.

_____________________________________________________________________

Üye olmayanlardan bağış alan kooperatif kurumlar vergisi öder mi?

T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
Samsun Vergi Dairesi Başkanlığı
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü

Sayı

:

13649056-125.04.02[04-2018-ÖZE-01]-E.45229

03.09.2020

Konu

:

Kalkınma kooperatifine yapılan bağış ve yardımın vergilendirilmesi.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, ticari faaliyetinde üye dışı işlem yapan Kooperatifinizin mevcut borçlarını ödemek ve tasfiye işlemleri ile ilgili giderlerini karşılamak için üyelerden ve üye dışı kişilerden bağış geliri elde ettiği belirtilerek, Kooperatifinizin elde ettiği bağış gelirinin kurumlar vergisi ve katma değer vergisine tabi olup olmadığı hususunda Başkanlığımız görüşü istenilmektedir.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun; 1 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde kooperatiflerin kazançlarının kurumlar vergisine tabi olduğu, 2 nci maddesinin ikinci fıkrasında kooperatiflerin 24/4/1969 tarihli ve 1163 sayılı Kooperatifler Kanununa veya özel kanunlarına göre kurulan kooperatifler ile benzer nitelikteki yabancı kooperatifleri ifade ettiği, 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde;

 “Tüketim ve taşımacılık kooperatifleri hariç olmak üzere, ana sözleşmelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesi, yedek akçelerin ortaklara dağıtılmaması ve sadece ortaklarla iş görülmesine ilişkin hükümler bulunup, bu hükümlere fiilen uyan kooperatifler ile bu kayıt ve şartlara ek olarak kuruluşundan inşaatın bitim tarihine kadar yönetim ve denetim kurullarında, söz konusu inşaat işlerini kısmen veya tamamen üstlenen gerçek kişilerle tüzel kişi temsilcilerine veya Kanunun 13 üncü maddesine göre bunlarla ilişkili olduğu kabul edilen kişilere veya yukarıda sayılanlarla işçi ve işveren ilişkisi içinde bulunanlara yer vermeyen ve yapı ruhsatı ile arsa tapusu kooperatif tüzel kişiliği adına tescil edilmiş olan yapı kooperatifleri. (Kooperatiflerin ortakları dışındaki kişilerle yaptıkları işlemler ile kooperatif ana sözleşmesinde yer almayan konularda ortakları ile yaptıkları işlemler “ortak dışı” işlemlerdir. Kooperatiflerin faaliyetin icrasına tahsis ettikleri ve ekonomik ömrünü tamamlamış olan demirbaş, makine, teçhizat, taşıt ve benzeri amortismana tabi iktisadi kıymetleri elden çıkarmaları ile yapı kooperatiflerinin kendilerine ait arsalarını kat karşılığı vererek her bir hisse için bir işyeri veya konut elde etmeleri ortak dışı işlem sayılmaz. Kooperatiflerin ortak dışı işlemleri nedeniyle kooperatif tüzel kişiliğine bağlı ayrı bir iktisadi işletme oluşmuş kabul edilir. Kooperatiflerin, iktisadi işletmelerinden ve tam mükellefiyete tabi başka bir kurumun sermayesine katılımlarından kazanç elde etmelerinin ve bu kazançların daha sonra ortaklara dağıtılmasının muafiyete etkisi yoktur. Ortak dışı işlemlerden elde edilen kazançların vergilendirilmesine ilişkin usul ve esaslar Maliye Bakanlığınca belirlenir.)” hükümlerine yer verilmiştir.

Aynı Kanunun 6 ncı maddesinde ise kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.

Ayrıca, 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “4.13.3. Kurumlar vergisinden muaf olan kooperatiflerde ortak dışı işlemlerin vergilendirilmesi” başlıklı bölümünde;

“7061 sayılı Kanunla 5520 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendine eklenen parantez içi hükümle 1/1/2018 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, kurumlar vergisinden muaf kooperatiflerin ortak dışı işlemleri nedeniyle kooperatif tüzel kişiliğine bağlı ayrı bir iktisadi işletme oluşmuş kabul edileceği, kooperatiflerin bu iktisadi işletmelerinden ve tam mükellefiyete tabi başka bir kurumun sermayesine katılımlarından kazanç elde etmelerinin ve bu kazançların daha sonra ortaklara dağıtılmasının da muafiyete etkisinin olmayacağı ve ortak dışı işlemlerden elde edilen kazancın vergilendirilmesine ilişkin usul ve esasların Maliye Bakanlığınca belirleneceği hüküm altına alınmıştır.

            Bu suretle kooperatiflerin, 1/1/2018 tarihinden itibaren gerçekleştirecekleri ortak dışı işlemler nedeniyle muafiyetleri etkilenmeyecek; ancak bu işlemlerden elde edilen kazançlar kooperatif tüzel kişiliğine bağlı ayrı bir iktisadi işletme nezdinde kurumlar vergisine tabi tutulacaktır. Dolayısıyla, muafiyete ilişkin diğer şartları taşıyan kooperatiflerin ortak dışı işlemlerinden elde edilen kazançları kooperatif tüzel kişiliğine bağlı ayrı bir iktisadi işletme nezdinde kurumlar vergisine tabi tutulacak, ortak içi işlemlerinden elde edilen kazançlarının kurumlar vergisine tabi tutulması söz konusu olmayacaktır.

            Ortak dışı işlemlerle ilgili olarak kooperatif tüzel kişiliğine bağlı oluştuğu kabul edilen iktisadi işletme adına gerekli kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilecektir.

            Öte yandan, ortak dışı işlemlerde bulunmaları nedeniyle 1/1/2018 tarihinden önce kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilmiş olan kooperatiflerin, muafiyete ilişkin diğer şartları da taşıyor olmaları kaydıyla, 1/1/2018 tarihi itibarıyla kurumlar vergisi mükellefiyet kayıtları sonlandırılacaktır. Bu kooperatiflerin 1/1/2018 tarihinden itibaren gerçekleştirdikleri ortak dışı işlemlerine ilişkin olarak kooperatif tüzel kişiliğine bağlı ayrı bir iktisadi işletme nezdinde kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis ettirilmek suretiyle bu işlemlerden elde ettikleri kazançları vergilendirilecektir.

            (17 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği ile değiştirilmiştir. Değişen paragraf: RG15/02/2019-30687) Kurumlar vergisinden muaf olan kooperatiflerce, ortak dışı işlemlerden doğan kazancın ve kurumlar vergisi matrahının tespiti açısından ortak dışı işlem kapsamında bulunan ve bulunmayan hasılat, maliyet ve gider unsurlarının ayrı ayrı izlenmesi, ortak dışı işlemlere ait hasılat, maliyet ve gider unsurlarının diğer işlemlerle ilişkilendirilmemesi ve kooperatif tarafından tutulan defterlere, bu ayrımı sağlayacak şekilde kaydedilmesi gerekmektedir.”

açıklamalarına yer verilmiştir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, ticari faaliyeti nedeniyle 1/1/2002 tarihi itibariyle kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis ettirilmiş olan Kooperatifinizin, Kurumlar Vergisi Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde yer alan şartları taşıması halinde, ortak dışı işlemleriniz nedeniyle 1/1/2018 tarihinden itibaren Kooperatifinize bağlı bir iktisadi işletme nezdinde kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilecektir. Kooperatifinizin bağış veya yardım adı altında tahsil ettiği paralar ortak dışı işlem olarak değerlendirilecek olup 1/1/2018 tarihinden itibaren ortak dışı işlemlerden elde edilen kazançların tamamı söz konusu iktisadi işletme nezdinde vergiye tabi kurum kazancının tespitinde dikkate alınacaktır.

KATMA DEĞER VERGİSİ (KDV) KANUNU YÖNÜNDEN:

3065 sayılı KDV Kanununun;

-1/1 inci maddesinde, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye’de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu,

-20/1 inci maddesinde, vergi matrahının teslim ve hizmet işlemlerinin karşılığını teşkil eden bedel olduğu,

-20/2 nci maddesinde ise, bedel deyiminin malı teslim alan veya kendisine hizmet yapılan veyahut bunlar adına hareket edenlerden bu işlemler karşılığında her ne suretle olursa olsun alınan veya bunlarca borçlanılan para, mal ve diğer suretlerde sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaat, hizmet ve değerler toplamını ifade ettiği

hüküm altına alınmıştır.

60 No.lu KDV Sirkülerinin “1.3. Aidatlar” başlıklı bölümünde;

“Üyelerden veya katılımcılardan alınan aidatlar, herhangi bir teslim veya hizmetin karşılığını teşkil etmemek şartıyla KDV’nin konusuna girmemektedir. Örneğin dernek tüzüğünde belirtilen gelirlerden olan üye aidatları KDV’ye tabi tutulmayacaktır.

            Ancak kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunan bir kooperatifin ticari nitelikteki teslim ve hizmetlerinin karşılığında yapılan ve kurum kazancının bir unsuru sayılan aidat ödemeleri KDV’ye tabi tutulacaktır. Örneğin tüketim ve taşımacılık kooperatifleri gibi kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunan kooperatiflerin üyeleri tarafından yapılan ve kurum kazancının bir unsuru sayılan aidat ödemeleri KDV’ye tabi bulunmaktadır. Kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunmayan kooperatifin ortak giderleri karşılamak (üyelerin güvenlik, bahçıvanlık, havuz ve sosyal tesislerin bakımı, elektrik ve su gibi ihtiyaçlarının giderilmesi) amacıyla tahsil ettiği aidatlar ise ticari mahiyet arz etmediğinden KDV’ye tabi tutulmayacaktır.”

açıklamalarına yer verilmiştir.

Buna göre, Kooperatifinizin bağış veya yardım adı altında tahsil ettiği tutarlar herhangi bir teslim veya hizmetin karşılığını teşkil etmemesi şartıyla KDV’nin konusuna girmeyecektir.

Ancak, bağış veya yardım adı altında tahsil edilen tutarların Kooperatifinizin teslim veya hizmetlerine ilişkin olması halinde bu tutarların KDV’ye tabi tutulacağı tabiidir.

 


Kaynak: TÜRMOB Kurumlar Vergisi Rehberi – 2021 Nisan ve GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/kredi-kooperatifleri-bankadan-aldigi-kredileri-ortak-olmayanlara-verebilir-mi/feed/ 0
Kredi ve Kefalet Kooperatifleri, Esnaf ve Sanatkâr Odası’ndan Farklı mıdır? Oda Başkanı aynı zamanda Kefalet Kooperatifinin de Başkanı mıdır? Bu Kooperatifler Hangi Kuruma Bağlıdır? https://www.muhasebenews.com/kredi-ve-kefalet-kooperatifleri-esnaf-ve-sanatkar-odasindan-farkli-midir-oda-baskani-ayni-zamanda-kefalet-kooperatifinin-de-baskani-midir-bu-kooperatifler-hangi-kuruma-baglidir/ https://www.muhasebenews.com/kredi-ve-kefalet-kooperatifleri-esnaf-ve-sanatkar-odasindan-farkli-midir-oda-baskani-ayni-zamanda-kefalet-kooperatifinin-de-baskani-midir-bu-kooperatifler-hangi-kuruma-baglidir/#respond Sun, 28 Apr 2019 07:00:17 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=56069 Kredi ve Kefalet Kooperatifleri, Esnaf ve Sanatkâr Odası’ndan Farklı mıdır? Oda Başkanı aynı zamanda Kefalet Kooperatifinin de Başkanı mıdır? Bu Kooperatifler Hangi Kuruma Bağlıdır? 

Esnaf ve Sanatkâr Odaları ve üst birlikleri, 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanununa göre kurulan ve faaliyet gösteren kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarıdır.

Kredi ve Kefalet Kooperatifleri ise, 1163 sayılı Kooperatifler Kanununa göre kurulur ve faaliyet gösterir. Bu kooperatifler, özel ticaret şirketidir. Kamu kurumu veya kuruluşuna bağlı değildir. En az 7 adet Kredi ve Kefalet Kooperatifi, ESKKK Birliğini; bu birlikler de, yine özel ticaret şirketi olan TESKOMB’a ortaktır.

Esnaf ve Sanatkâr Odası başkanı veya yönetim kurulu üyesi, esnaf ve sanatkâr aynı zamanda Odanın genel kurulunda seçilir ve yönetim kurulunun aldığı kararlar ilgili Odayı bağlar.
Oda başkanı kefalet kooperatifinin de başkanı değildir.
Kefalet Kooperatiflerinin yönetim kurulu üyeleri kendi genel kurulunda seçildikten sonra, seçilenler kendi arasında başkan ve yardımcıları sıfatıyla kooperatifi temsil ve ilzam edecekleri seçer. Burada alınan kararlar kooperatifi bağlar.

 

 


Kaynak: Ticaret Bakanlığı
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


BENZER İÇERİKLER

Kooperatiflerde Organ Seçimlerinde Şekil ve Temsil Sınırı Nasıldır?

Kooperatif genel kurul toplantısına katılabilmek için ne kadar önce üye olmak gerekir?

 

]]>
https://www.muhasebenews.com/kredi-ve-kefalet-kooperatifleri-esnaf-ve-sanatkar-odasindan-farkli-midir-oda-baskani-ayni-zamanda-kefalet-kooperatifinin-de-baskani-midir-bu-kooperatifler-hangi-kuruma-baglidir/feed/ 0
Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazançların Hesaplanması https://www.muhasebenews.com/transfer-fiyatlandirmasi-yoluyla-ortulu-kazanclarin-hesaplanmasi/ https://www.muhasebenews.com/transfer-fiyatlandirmasi-yoluyla-ortulu-kazanclarin-hesaplanmasi/#respond Mon, 15 Apr 2019 19:16:31 +0000 http://www.muhasebenews.com/?p=8444 Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazançların Hesaplanması YÖNTEMLERİ

1- EMSALLERE UYGUNLUK İLKESİ NEDİR?
İlişkili kişilerle yapılan mal veya hizmet alım ya da satımında uygulanan fiyat veya bedelin aralarında böyle bir ilişkinin bulunmaması durumunda oluşacak fiyat veya bedele uygun olmasını ifade etmektedir.

2- EMSALLERE UYGUN FİYAT VEYA BEDEL NEDİR?
Emsallere uygun fiyat veya bedel, aralarında ilişkili kişi tanımına uygun herhangi bir ilişki olmayan kişilerin tamamen işlemin gerçekleştiği andaki koşullar altında oluşturduğu piyasa ya da pazar fiyatı olarak da adlandırılan tutardır.

Bu fiyat veya bedel, işlem anında hiçbir etki olmaksızın objektif olarak belirlenen en uygun tutar olup, ilişkili kişilerle yapılan işlemlerde uygulanan fiyat veya bedelin bu tutar olması gerekmektedir.

3- TRANSFER FİYATLANDIRMASI YOLUYLA ÖRTÜLÜ KAZANÇ DAĞITIMINA İLİŞKİN DÜZENLEME KAPSAMINA GİREN MÜKELLEFLER KİMLERDİR?
Türkiye’deki tam ve dar mükellef gerçek kişi ve kurumların tamamı, transfer fiyatlandırması uygulamasının kapsamında olup bu gerçek kişi ve kurumların ilişkili kişilerle gerek yurt içi gerekse yurt dışı faaliyetleri ile ilgili olarak yaptıkları mal veya hizmet alım ya da satım işlemleri transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı çerçevesinde değerlendirilecektir.

Kurumlar Vergisi Kanunu yönünden, kurumların ilişkili kişilerle emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit ettikleri bedel veya fiyat üzerinden mal veya hizmet alım ya da satımında bulunmaları durumunda, kazanç tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılmış sayılacaktır.

3.1- Kurum ifadesi;
3.1.1- Sermaye şirketleri,
3.1.2- Kooperatifler,
3.1.3- İktisadi kamu kuruluşları,
3.1.4- Dernek veya vakıflar ile bunlara ait iktisadi işletmeleri ve iş ortaklıklarını kapsamaktadır.

Gelir Vergisi Kanunu yönünden, teşebbüs sahibinin ilişkili kişilerle emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit edilen bedel veya fiyatlar üzerinden mal veya hizmet alım ya da satımında bulunması halinde, emsallere uygun bedel veya fiyatlar ile teşebbüs sahibince uygulanmış bedel veya fiyat arasındaki işletme aleyhine oluşan farklar işletmeden çekilmiş sayılacaktır.

3.2- Gelir Vergisi Kanununun uygulamasında teşebbüs sahibi ifadesi ticari ve zirai kazanç yönünden gelir vergisine tabi;
3.2.1 Gerçek kişiler ile
3.2.2- Adi ortaklıkların ortakları,
3.2.3- Kollektif şirketlerin ortakları,
3.2.4- Adi ve eshamlı komandit şirketlerin komandite ortaklarını kapsamaktadır.

4-KONTROL ALTINDAKİ İŞLEM VE KONTROL DIŞI İŞLEM NEDİR?
Kontrol altındaki işlem, birbirleriyle ilişkili olan kişiler arasındaki işlemleri ifade ederken; kontrol dışı işlem, birbirleriyle herhangi bir şekilde ilişkisi bulunmayan kişiler arasındaki işlemleri ifade eder.

5- İÇ VE DIŞ EMSAL NEDİR?
İç emsal, mükellefin ilişkisiz kişilerle yaptığı işlemlerde kullandığı fiyat ya da bedeli ifade eder.
Dış emsal ise ilişkisiz kişilerin kendi aralarında yaptıkları karşılaştırılabilir nitelikteki işlemlerde kullandığı fiyat ya da bedeli ifade eder.

6- KARŞILAŞTIRILABİLİRLİK ANALİZİ NEDİR?
Karşılaştırılabilirlik analizi, kontrol altındaki işlemler ile kontrol dışı işlemlerin karşılaştırılabilir olmasını ifade etmekte olup, işlemler arasında maddi bir farklılık yoksa ya da var olan farklılıkların düzeltimlerle giderilmesi mümkünse, kontrol altındaki işlem ile kontrol dışı işlem karşılaştırılabilir nitelikte kabul edilir.
Kontrol altındaki işlemler ile kontrol dışı işlemler karşılaştırılırken öncelikle aşağıda belirtilen unsurların temel alınması gerekmektedir.

6.1- Mal veya hizmetlerin nitelikleri.
6.2- Gerçekleştirilen işlevler, kullanılan varlıklar ve üstlenilen riskler (işlev analizi).
6.3- Pazardaki ekonomik koşullar.
6.4- Kurumların iş stratejileri.

***(a) ve (b)’de yer alan unsurların karşılaştırılmasında sözleşme koşullarının da (sağlanan garantinin kapsamı ve süresi, lisansın süresi, coğrafi bölge gibi) dikkate alınması gerekmektedir.

7- TRANSFER FİYATLANDIRMALARINDA İŞLEV ANALİZİ NEDİR?
Transfer fiyatlandırmasına konu işlemin karşılaştırılabilirliğinin tespitinde ilgili tarafların;
7.1- Gerçekleştirdikleri işlevlerin,
7.1.1- Üretim,
7.1.2- Satın alma,
7.1.3- Araştırma ve geliştirme,
7.1.4- Pazarlama,
7.1.5- Bilgi işlem,
7.1.6- İnsan kaynakları vb.

7.2- Kullandıkları varlıkların,
7.2.1- Fabrika,
7.2.2- Tesis,
7.2.3- Know-how,
7.2.4- Marka vb.

7.3- Üstlendikleri risklerin,
7.3.1- Pazar riski,
7.3.2- Stok riski,
7.3.3- Kur riski,
7.3.4- Şüpheli ticari alacaklar riski,
7.3.5- Araştırma ve geliştirme yatırımlarına ilişkin riskler vb.
tanımlanması ve karşılaştırmasını ifade eder.

İşlev analizinin işlem bazında yapılması ayrıca söz konusu analizin ilişkili kişilerle birlikte aşağıda sunulan örnek İşlev-Risk Matrisinde gösterildiği gibi karşılaştırmalı olarak gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
Karşılaştırma yapılırken işlev, risk ve varlıkların paylaştırılması puanlama yoluyla da yapılabilir.

İşlev – Risk Matrisiislev-riskmatrisi8- EMSALLERE UYGUN FİYAT BEDELİN TESPİTİNDE HANGİ YÖNTEMLER KULLANILABİLİR?
Mükelleflerin emsallere uygun fiyatı, aşağıda belirtilen yöntemlerden işlemin mahiyetine en uygun olanını kullanarak belirlemesi gerekmektedir. 

9- EMSALLERE UYGUN FİYAT VEYA BEDELİN TESPİTİNDE MÜKELLEF TARAFINDAN BELİRLENEN BİR YÖNTEM DE KULLANILABİLİR Mİ?
Emsallere uygun fiyat veya bedeller,
9.1- Geleneksel işlem yöntemleri olarak adlandırılan karşılaştırılabilir fiyat yöntemi,
9.2- Maliyet artı yöntemi ve
9.3- Yeniden satış fiyatı yöntemleri ile
9.4- İşlemsel kâr yöntemleri
olarak adlandırılan kâr bölüşüm yöntemi ve işleme dayalı net kâr marjı yöntemlerinden işlemin mahiyetine en uygun olan yöntem kullanılarak tespit edilir.
Bu yöntemler arasında herhangi bir öncelik sırası yoktur.
Emsallere uygun fiyata yukarıda sayılan yöntemlerden herhangi birisiyle ulaşma olanağı yoksa; mükellef, işlemlerin mahiyetine uygun olarak kendi belirleyebileceği ve daha doğru sonuç verdiğine inandığı bir yöntemi de kullanabilir. İşleyiş sistemi mükellefler tarafından belirlenecek bu yöntemin de emsallere uygunluk ilkesine göre tespit edilmesi zorunludur.

10- PEŞİN FİYATLANDIRMA ANLAŞMASI NEDİR?
Peşin fiyatlandırma anlaşması, ilişkili kişilerle yapılan işlemlere ilişkin transfer fiyatlandırmasının tespit edilmesinde belli bir süre için uygulanacak yöntemin mükellef ile İdare (GİB) tarafından anlaşılarak belirlenmesini ifade eder.

***İlişkili kişilerle yapılan mal veya hizmet alım ya da satım işlemlerinde uygulayacağı yöntem konusunda tereddüdü bulunan mükellef, gerekli bilgi ve belgelerle birlikte İdare’ye başvurarak belli bir dönem için yöntem tespiti talebinde bulunabilecektir.

***Bu şekilde mükellef ile İdare arasında belirlenen yöntem, 3 yılı aşmamak üzere anlaşmada tespit edilen süre ve şartlar dâhilinde kesinlik taşır.

***
Peşin Fiyatlandırma Anlaşma başvurusu ve başvuru sırasında talep edilen bilgi ve belgelere ilişkin ayrıntılı açıklamalar 1 Seri Numaralı Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazanç Dağıtımı Hakkında Genel Tebliğinde yer almaktadır.

11- PEŞİN FİYATLANDIRMA ANLAŞMASININ KAPSAMINA GİREN MÜKELLEFLER KİMLERDİR?
Peşin fiyatlandırma anlaşmasının kapsamına kurumlar vergisi mükellefleri girmektedir.
Bu çerçevede ile ilgili olarak belirlenecek yöntem konusunda İdare’ye başvurmaları mümkün bulunmaktadır.

12- PEŞİN FİYATLANDIRMA ANLAŞMASINA İLİŞKİN SÜREÇ HANGİ AŞAMALARI İÇERİR?
Peşin Fiyatlandırma Anlaşmasına ilişkin süreç,
12.1- Mükellefin yazılı başvurusu ile başlamakta olup,
12.2- İdare tarafından yapılacak değerlendirme aşağıdaki şekilde gerçekleşecektir, 

***Bu tür bir ön değerlendirme yapılması, mükellef ile İdare arasında kesin olarak bir peşin fiyatlandırma anlaşması yapılacağı anlamına gelmemektedir.

12.3- İdare ile mükellef arasında peşin fiyatlandırma anlaşması yapıldıktan sonra, İdare, mükellefin söz konusu koşullara uyum gösterip göstermediğini ve/veya bu koşulların geçerliliğini sürdürüp sürdürmediğini, anlaşmada belirlenen süre boyunca mükellefin sunacağı peşin fiyatlandırma anlaşmasına ilişkin yıllık rapor üzerinden takip eder.

13- PEŞİN FİYATLANDIRMA ANLAŞMASI HÜKÜMLERİ GEÇMİŞE UYGULANIR MI?
Mükellef ve Bakanlık, belirlenen yöntemin zamanaşımına uğramamış geçmiş vergilendirme dönemlerine de tatbik edilmesini, VUK’nun pişmanlık ve ıslah hükümlerinin uygulanmasının mümkün olması ile anlaşma koşullarının bu dönemlerde de geçerli olması hâlinde, anlaşma kapsamına almak suretiyle sağlayabilir. (6728 sayılı Kanun ile 5520 sayılı Kanunun 13 üncü maddesinin beşinci fıkrasına eklenen hükümle)
Bu durumda, imzalanan anlaşma söz konusu hükümlerde yer alan haber verme dilekçesi yerine geçer, beyan ve ödeme işlemleri buna göre tekemmül ettirilir.
Anlaşmanın geçmiş vergilendirme dönemlerine uygulanması sebebiyle daha önceden ödenen vergiler ret ve iade edilmez.

 


Kaynak: Kurumlar Vergisi Kanunu
Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


 

]]>
https://www.muhasebenews.com/transfer-fiyatlandirmasi-yoluyla-ortulu-kazanclarin-hesaplanmasi/feed/ 0