kişinin – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Mon, 05 Aug 2024 12:17:17 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.5 İstifasını yazılı olarak veren kişinin iş arama izni hemen başlar mı? https://www.muhasebenews.com/istifasini-yazili-olarak-veren-kisinin-is-arama-izni-hemen-baslar-mi/ https://www.muhasebenews.com/istifasini-yazili-olarak-veren-kisinin-is-arama-izni-hemen-baslar-mi/#respond Thu, 01 Aug 2024 16:26:31 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=153036 İstifasını yazılı olarak veren kişinin ihbar süresinde iş arama izni hemen başlar mı?

Evet. İstifasını sunan işçinin ihbar süresinin başlaması ile birlikte iş arama izni de başlamış olur ve ihbar süresi boyunca günlük 2 saatlik iş arama izni başlar. Tarafların anlaşması halinde iş arama süreleri topluca da kullanılabilir.

İş Kanunu

Yeni iş arama izni

Madde 27- Bildirim süreleri içinde işveren, işçiye yeni bir iş bulması için gerekli olan iş arama iznini iş saatleri içinde ve ücret kesintisi yapmadan vermeye mecburdur. İş arama izninin süresi günde iki saatten az olamaz ve işçi isterse iş arama izin saatlerini birleştirerek toplu kullanabilir. Ancak iş arama iznini toplu kullanmak isteyen işçi, bunu işten ayrılacağı günden evvelki günlere rastlatmak ve bu durumu işverene bildirmek zorundadır.

İşveren yeni iş arama iznini vermez veya eksik kullandırırsa o süreye ilişkin ücret işçiye ödenir.

İşveren, iş arama izni esnasında işçiyi çalıştırır ise işçinin izin kullanarak bir çalışma karşılığı olmaksızın alacağı ücrete ilaveten, çalıştırdığı sürenin ücretini yüzde yüz zamlı öder

Türk Borçlar Kanunu

Hafta tatili ve iş arama izni
MADDE 421- İşveren, işçiye her hafta, kural olarak pazar günü veya durum ve koşullar buna imkân vermezse, bir tam çalışma günü tatil vermekle yükümlüdür.

İşveren, belirsiz süreli hizmet sözleşmesinin feshi hâlinde, bildirim süresi içinde işçiye ücretinde bir kesinti olmaksızın, günde iki saat iş arama izni vermekle yükümlüdür.
İzin saatlerinin ve günlerinin belirlenmesinde, işyerinin ve işçinin haklı menfaatleri göz önünde tutulur.

İHBAR TAZMİNATI SORU-CEVAP

1- İhbar tazminatı nedir? 

İşçi bildirim şartına uymadan işi bırakıp giderse işverene, iş verende bildirim şartına uymadan işçinin iş sözleşmesini sona erdirirse işçiye çalışma süresi dikkate alınarak ödenen tazminata ihbar tazminatı denir.

2-İhbar tazminatını kimler alabilir? 

Belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalışanlar ihbar tazminatı alabilirler. Belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışanlara ihbar tazminatı ödenmez.

3-İhbar süreleri ne kadardır? 

İş sözleşmeleri;

a)  İşi altı aydan az sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak iki hafta  sonra,

b)   İşi altı aydan bir buçuk yıla kadar sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak dört hafta sonra,

c)   İşi bir buçuk yıldan üç yıla kadar sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından

başlayarak altı hafta sonra,

d)  İşi üç yıldan fazla sürmüş işçi için, bildirim yapılmasından başlayarak sekiz hafta sonra,

Feshedilmiş sayılır.

4-Bildirim süreleri artırılabilir mi? 

Bildirim süreleri asgari olup sözleşmeler ile artırılabilir.

Örnek: 4857 sayılı İş Kanunu’nda 6 aya kadar çalışanlara 2 haftalık ihbar süresi veya ihbar tazminatı öngörülmüştür. Taraflar bu süreyi 3 hafta veya daha fazla süre olarak belirleyebilirler.

5-İhbar tazminatını işçi mi işverene öder, işveren mi işçiye öder? 

Haklı bir sebep olmadan ihbar süresi vermeden işçiyi işten çıkaran işveren işçiye öder. Haklı bir sebep olmadan ihbar süresi vermeyerek işten ayrılan işçi de işverene ihbar tazminatı öder

6-İhbar tazminatından kesinti yapılır mı ? 

İhbar   tazminatından gelir vergisi ve   damga vergisi kesintileri yapılır. İhbar tazminatından sigorta primi ve işsizlik sigortası primi kesintisi yapılmaz.

7-İhbar tazminatının ödenmesinde hangi ücretler dikkate alınır? 

İhbar tazminatının hesabında 4857 sayılı İş Kanunu’nun 32 nci maddesinin birinci fıkrasında yazılan ücrete ek olarak işçiye sağlanmış para veya para ile ölçülmesi mümkün sözleşme ve Kanundan doğan menfaatler de göz önünde tutulur. Kıdem tazminatının hesaplanmasında dikkate alınan ödemeler ihbar tazminatında da dikkate alınır.

8-Fesih için geçerli sebep sayılmayan hususlar hangileridir?

Aşağıdaki hususlar fesih için geçerli bir sebep oluşturmaz:

a) Sendika üyeliği veya çalışma saatleri dışında veya işverenin rızası ile çalışma saatleri içinde sendikal faaliyetlere katılmak.

b)  İşyeri sendika temsilciliği yapmak.

c)  Mevzuattan veya sözleşmeden doğan haklarını takip için işveren aleyhine idari veya adli makamlara başvurmak veya bu hususta başlatılmış sürece katılmak.

d) Irk, renk, cinsiyet, medeni hal, aile yükümlülükleri, hamilelik, doğum, din, siyasi görüş ve benzeri nedenler.

e)  74 üncü maddede öngörülen ve kadın işçilerin çalıştırılmasının yasak olduğu sürelerde işe gelmemek.

f) Hastalık veya kaza nedeniyle 25 inci maddenin (I) numaralı bendinin (b) alt bendinde öngörülen bekleme süresinde işe geçici devamsızlık.

9-İş güvencesi kapsamında olan  işçinin  iş  sözleşmesinin işveren tarafından feshinde uyulması gereken  kurallar nelerdir?

İşveren fesih bildirimini yazılı olarak yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorundadır.

İşçinin hakkındaki iddialara karşı savunması alınmadan belirsiz süreli iş sözleşmesi, işçinin davranışı veya verimi ile ilgili nedenlerle feshedilemez.

10-Fesih bildirimine dava açma süresi ne kadardır?

İş sözleşmesi feshedilen işçi, fesih bildiriminde sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli bir sebep olmadığı iddiası ile fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde iş mahkemesinde dava açabilir.

11-Mahkeme işe iade kararı verirse işçinin kaç gün içerisinde işe başlaması için işverene başvurması gerekir?

İşçi kesinleşen mahkeme  kararının tebliğinden itibaren on işgünü içinde işe başlamak için işverene başvuruda bulunmak zorundadır.

12-Mahkemenin işe iade kararına rağmen işçi işbaşı yapmazsa sonuçları neler olur?

İşçi öngörülen süre içinde işverene başvuruda bulunmaz ise işverence yapılmış olan fesih geçerli bir fesih sayılır ve işveren sadece bunun hukuki sonuçları ile sorumlu olur.

13-Mahkemenin işe iade kararını işveren kaç gün içerisinde uygulamak zorundadır?

İşverence geçerli sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı mahkemece veya özel hakem tarafından tespit edilerek feshin geçersizliğine karar verildiğinde, işveren, işçiyi bir ay içinde işe başlatmak zorundadır.

14-Mahkemenin işe iade kararına rağmen işçiyi işveren işe başlatmazsa sonuç nasıl gerçekleşir?

İşçiyi başvurusu üzerine işveren bir ay içinde işe başlatmaz ise, işçiye en az dört aylık ve en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminat ile mahkeme   sonuçlanıncaya kadar geçecek olan en fazla 4 aylık ücret

ve diğer haklarının ödenmesi gerekir.

15-İşçinin işe iade edilmesi sonucunda başlaması durumunda daha önce yapılan ödemeler mahsup edilir mi?

İşe iade edilen işçi işe başlatılırsa, peşin olarak ödenen bildirim süresine ait ücret ile kıdem tazminatı, yapılacak ödemeden mahsup edilir. İşe başlatılmayan işçiye bildirim süresi verilmemiş veya bildirim süresine ait ücret peşin ödenmemişse, bu sürelere ait ücret tutarı ayrıca ödenir

16-Dört aylık süre içerisinde işçinin ücret dışındaki diğer hakları da ödenir mi?

İşe iade davası sonucunda işe başlamak üzere başvuran işçinin 4 aylık süre içerisinde hak kazanmış olduğu diğer haklarının da ödenmesi gerekir.

Örnek: İşçiye 3 aylık dönemler halinde yakacak yardımı yapılıyorsa ya da ikramiye ödeniyorsa işe iade edilen işçi içinde anılan yardımların ödenmesi gerekmektedir.

17-Çalışılmış gibi sayılan dört aylık sürenin sigorta primi ödenir mi?

İşçi, işe başlatılsın veya başlatılmasın işçiye çalıştırılmadığı süre için ödenen en çok dört aya kadar ücret ve diğer haklarından kısa vadeli sigorta kolları primi ile işsizlik sigortası primi de dahil  olmak üzere tüm sigorta kollarına ait primlerin kesilmesi gerekmektedir. Ayrıca bu sürelerde hizmetten sayılır.

18-İşçinin dört aylık ücretine gecikme faizi uygulanabilir mi?

Feshin   geçersizliğine  ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren 4 aylık ücrete gecikme faizi uygulanabilir

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/istifasini-yazili-olarak-veren-kisinin-is-arama-izni-hemen-baslar-mi/feed/ 0
Vefat eden kişinin kiralık kasasında bulunan ve kendi el yazısı ile kız kardeşine ait olduğunu not ettiği varlıklar veraset vergisine tabi midir? https://www.muhasebenews.com/vefat-eden-kisinin-kiralik-kasasinda-bulunan-ve-kendi-el-yazisi-ile-kiz-kardesine-ait-oldugunu-not-ettigi-varliklar-veraset-vergisine-tabi-midir/ https://www.muhasebenews.com/vefat-eden-kisinin-kiralik-kasasinda-bulunan-ve-kendi-el-yazisi-ile-kiz-kardesine-ait-oldugunu-not-ettigi-varliklar-veraset-vergisine-tabi-midir/#respond Tue, 25 Jun 2024 14:03:15 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=152201

T.C.

AFYONKARAHİSAR VALİLİĞİ

Defterdarlık Defterdarlık Gelir Müdürlüğü

 

Sayı

:

E-63611781-160[1-2022/1]-16595

19.04.2022

Konu

:

Kiralık kasada bulunan ziynet eşyalarına ait veraset ve intikal vergisi

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzun incelenmesinden, 26.12.2021 tarihinde vefat eden …’nın … Bankasında kiralık kasasının bulunduğu ve kasa açma tutanağında, kasadan çıkan bütün ziynet eşyaları ile nakit para vb. birikimlerinin kasa sahibi …’nın kendi el yazısı ile kız kardeşine ait olduğunu not ettiğinin tespit edildiği belirtilerek, söz konusu menkul malların veraset ve intikal vergisi matrahına dahil edilip edilmeyeceği hususunda görüş talep ettiğiniz anlaşılmaktadır.

7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti uyruğunda bulunan şahıslara ait mallar ile Türkiye’de bulunan malların veraset yoluyla veya herhangi bir suretle olursa olsun ivazsız bir şekilde bir şahıstan diğer şahsa intikalinin veraset ve intikal vergisine tabi olduğu hükme bağlanmıştır.

Aynı Kanunun 23 üncü maddesinde, bankalar nezdindeki kiralık kasa sahiplerinden birinin ölümü halinde (Sulh hakimi tarafından yapılacak tespit hariç) vergi dairesinin yetkili bir memuru hazır bulunmadıkça kasanın açılmasına ve bu memur huzurunda tespit edilmedikçe muhteviyatının mirasçıları veya kanuni temsilcileri veya vekilleri tarafından alınmasına izin verilmeyeceği belirlenmiştir.

Bu itibarla, kiralık kasa sözleşmesinin sadece muris … ile yapıldığı, kasanın bir başkası tarafından da kullanılabileceğine dair herhangi bir belge bulunmadığı, bu kapsamda kiralık kasada bulunan menkul malların muris …’nın kız kardeşine ait olduğunu gösteren başkaca bir tevsik edici belge ibrazının söz konusu olmadığı hususları dikkate alındığında, murisin imzalı notları tek başına tevsik edici belge olarak değerlendirilemeyeceğinden, söz konusu kiralık kasada yer alan menkul malların murisin mirasçıları tarafından verilecek veraset ve intikal vergisi beyannamesinde matraha dahil edilmesi gerekmektedir.

 


Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/vefat-eden-kisinin-kiralik-kasasinda-bulunan-ve-kendi-el-yazisi-ile-kiz-kardesine-ait-oldugunu-not-ettigi-varliklar-veraset-vergisine-tabi-midir/feed/ 0
İşyerinin veya bir bölümünün devri halinde devreden kişinin çalışan hakları yönünde 2 yıl daha sorumluluğu devam eder https://www.muhasebenews.com/isyerinin-veya-bir-bolumunun-devri-halinde-devreden-kisinin-calisan-haklari-yonunde-2-yil-daha-sorumlulugu-devam-eder/ https://www.muhasebenews.com/isyerinin-veya-bir-bolumunun-devri-halinde-devreden-kisinin-calisan-haklari-yonunde-2-yil-daha-sorumlulugu-devam-eder/#respond Sat, 15 Jun 2024 01:00:03 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=152086 İşyeri veya işyerinin bir bölümü hukukî bir işleme dayalı olarak başka birine devredildiğinde, devir tarihinde işyerinde veya bir bölümünde mevcut olan iş sözleşmeleri bütün hak ve borçları ile birlikte devralana geçer.

Devralan işveren, işçinin hizmet süresinin esas alındığı haklarda, işçinin devreden işveren yanında işe başladığı tarihe göre işlem yapmakla yükümlüdür.

Yukarıdaki hükümlere göre devir halinde, devirden önce doğmuş olan ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlardan devreden ve devralan işveren birlikte sorumludurlar. Ancak bu yükümlülüklerden devreden işverenin sorumluluğu devir tarihinden itibaren iki yıl ile sınırlıdır.

Tüzel kişiliğin birleşme veya katılma ya da türünün değişmesiyle sona erme halinde birlikte sorumluluk hükümleri uygulanmaz.

Devreden veya devralan işveren iş sözleşmesini sırf işyerinin veya işyerinin bir bölümünün devrinden dolayı feshedemez ve devir işçi yönünden fesih için haklı sebep oluşturmaz. Devreden veya devralan işverenin ekonomik ve teknolojik sebeplerin yahut iş organizasyonu değişikliğinin gerekli kıldığı fesih hakları veya işçi ve işverenlerin haklı sebeplerden derhal fesih hakları saklıdır.

Yukarıdaki hükümler, iflas dolayısıyla malvarlığının tasfiyesi sonucu işyerinin veya bir bölümünün başkasına devri halinde uygulanmaz.


Kaynak: 4857 Sayılı İş Kanunu
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/isyerinin-veya-bir-bolumunun-devri-halinde-devreden-kisinin-calisan-haklari-yonunde-2-yil-daha-sorumlulugu-devam-eder/feed/ 0
Gelir vergisine tabi olan kişinin aynı zamanda Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamına giren kitap satışından elde edeceği gelirdeki vergi istisnası nasıl uygulanacak? https://www.muhasebenews.com/gelir-vergisine-tabi-olan-kisinin-ayni-zamanda-fikir-ve-sanat-eserleri-kanunu-kapsamina-giren-kitap-satisindan-elde-edecegi-gelirdeki-vergi-istisnasi-nasil-uygulanacak/ https://www.muhasebenews.com/gelir-vergisine-tabi-olan-kisinin-ayni-zamanda-fikir-ve-sanat-eserleri-kanunu-kapsamina-giren-kitap-satisindan-elde-edecegi-gelirdeki-vergi-istisnasi-nasil-uygulanacak/#respond Fri, 14 Jun 2024 04:00:19 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=152059

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

Antalya Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Grup Müdürlüğü

 

Sayı

:

E-49327596-120[GVK.ÖZ.2023.157]-149426

03.06.2024

Konu

:

Ticari kazanç mükellefinin kitap yazarlığı faaliyetinden elde etmiş olduğu kazanç

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, gerçek usulde ticari kazanç mükellefi olduğunuz, ticari faaliyetiniz dışında kitap yazarlığı yaptığınız ve kitabınızın Kültür ve Turizm Bakanlığınca 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamında eser niteliği taşıdığı belirtilerek, anılan Bakanlıkça düzenlenen … tarihli ve … numaralı tescil belgesine sahip eser niteliği taşıyan “…” isimli kitabınızın satışından elde edeceğiniz kazancınızın Gelir Vergisi Kanunu ve Katma Değer Vergisi Kanununda yer alan istisna hükümleri açısından nasıl değerlendirilmesi gerektiği hususunda Başkanlığımız görüşünün talep edildiği anlaşılmıştır.

GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 65 ve 66 ncı maddelerine göre, her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazanç serbest meslek kazancı olup serbest meslek faaliyetini mutad meslek halinde ifa edenler serbest meslek erbabıdır.

Aynı Kanunun istisnaları düzenleyen “Serbest meslek kazançlarında” başlıklı 18 inci maddesinde, “Müellif, mütercim, heykeltraş, hattat, ressam, bestekâr, bilgisayar programcısı ve mucitlerin ve bunların kanuni mirasçılarının şiir, hikaye, roman, makale, bilimsel araştırma ve incelemeleri, bilgisayar yazılımı, röportaj, karikatür, fotoğraf, film, video band, radyo ve televizyon senaryo ve oyunu gibi eserlerini gazete, dergi, bilgisayar ve internet ortamı, radyo, televizyon ve videoda yayınlanmak veya kitap, CD, disket, resim, heykel ve nota halindeki eserleri ile ihtira beratlarını satmak veya bunlar üzerindeki mevcut haklarını devir ve temlik etmek veya kiralamak suretiyle elde ettikleri hasılat Gelir Vergisinden müstesnadır.

Eserlerin neşir, temsil, icra ve teşhir gibi suretlerle değerlendirilmesi karşılığında alınan bedel ve ücretler istisnaya dahildir.

Yukarıda yazılı kazançların arızî olarak elde edilmesi istisna hükmünün uygulanmasına engel teşkil etmez.

Serbest meslek kazançları istisnasının, bu Kanunun 94’üncü maddesi uyarınca tevkif suretiyle ödenecek vergiye şümulü yoktur. 

Bu madde kapsamındaki kazançları toplamı 103 üncü maddede yazılı tarifenin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı aşanlar bu istisnadan faydalanamazlar. Bu durumda olanların, 94 üncü maddenin birinci fıkrası kapsamında tevkifat yapma yükümlülüğü yoktur.” ,

– “Vergi tevkifatı” başlıklı 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında, “Kamu idare ve müesseseleri, iktisadî kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadî işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya ziraî işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar.

2. Yaptıkları serbest meslek işleri dolayısıyla bu işleri icra edenlere yapılan ödemelerden (Noterlere serbest meslek faaliyetlerinden dolayı yapılan ödemeler hariç);

a) 18 inci madde kapsamında giren serbest meslek işleri dolayısıyla yapılan ödemelerden, (2009/14592 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı gereğince %17)

b) Diğerlerinden, (2009/14592 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı gereğince %20)

vergi tevkifatı yapılır.”

hükümlerine yer verilmiştir.

Yukarıda yer verilen hüküm ve açıklamalara göre, yazarı olduğunuz “…” adlı kitabınızın satışı dolayısıyla elde edeceğiniz hasılata münhasır olmak üzere, Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesinde yer alan istisnadan faydalanmanız mümkün bulunmaktadır. Ayrıca, söz konusu istisna kapsamında bulunan çalışmalarınızı tevkifat yapmak mecburiyetinde olanlarca satın alınması halinde, tarafınıza yapılacak ödemelerden gelir vergisi tevkifatı yapılacağı tabiidir.

Öte yandan, söz konusu eserinizin satışından ilgili takvim yılında elde edeceğiniz kazancınızın, Gelir Vergisi Kanununun 103 üncü maddesinde yazılı tarifenin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı aşması halinde, söz konusu istisnadan faydalanmanız mümkün bulunmayacağından elde edeceğiniz kazancın tamamının yıllık gelir vergisi beyannamesi ile beyan edilmesi gerekmektedir.

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 13/n maddesinde, 21/6/1927 tarihli ve 1117 sayılı Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kanunu hükümlerine göre poşetlenerek satılanlar hariç olmak üzere basılı kitap ve süreli yayınların tesliminin KDV’den istisna olduğu hüküm altına alınmıştır.

KDV Genel Uygulama Tebliğinin “Basılı Kitap ve Süreli Yayınların Tesliminde İstisna” başlıklı (II/B-17.) bölümünün “Kapsam” başlıklı (17.1.) ayrımında;

“İstisna, basılı kitap ve süreli yayınların (ikinci el olanlar dahil) yurt içindeki her safhada tesliminde ve ithalinde uygulanır.

1117 sayılı Kanun hükümlerine göre poşetlenerek satılan basılı kitap ve süreli yayınların tesliminde istisna uygulanmaz.

Kanun maddesinde yer alan süreli yayın ifadesinden, belli aralıklarla yayımlanan gazete, dergi gibi basılmış eserler ile basılı haber ajansları yayınlarının anlaşılması gerekmektedir.

Ders kitapları, dini kitaplar, ansiklopediler, almanaklar, hikaye ve romanlar (foto roman, çizgi roman dahil), yemek kitapları, kitap şeklindeki harita ve atlaslar, soru ve bilgi bankası kitapları, mevzuat seti kitapları, Uluslararası Standart Kitap Numarası (ISBN) bulunan boyama ve etkinlik kitapları da istisna kapsamındadır.

Boyama defterleri, kitap şeklinde olmayan yaprak testler, mevzuat setlerinin güncellenmesi amacıyla gönderilen föyler, ciltli takvim, kartela, ezber kartları, kataloglar, broşürler gibi yayınlar kitap kapsamında değerlendirilemeyeceğinden bunların teslimi istisna kapsamında değerlendirilmez.

Elektronik kitap (e-kitap) ile süreli yayınların elektronik ortamda satışı, elektronik kitap ve süreli yayın okuyucu, tablet ve benzerlerinin tesliminde istisna uygulanmaz.

İstisna, basılı kitap ve süreli yayınların teslimine ilişkin olup, bunların basımına ilişkin alınan mal ve hizmetler KDV’ye tabidir.

Program şeklindeki mevzuat bilgi bankası, soru bankası, online test ve benzerleri ile CD veya flash bellek gibi veri taşıyıcılarla satılan görüntülü eğitim setleri basılı kitap kapsamında değerlendirilemeyeceğinden, bunların satışı istisna kapsamında değerlendirilmez.”

açıklamaları yer almaktadır.

Buna göre, “…” isimli kitabınızın tesliminin 3065 sayılı Kanunun 13/n maddesi uyarınca istisna kapsamında değerlendirilmesi mümkündür.

 


Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/gelir-vergisine-tabi-olan-kisinin-ayni-zamanda-fikir-ve-sanat-eserleri-kanunu-kapsamina-giren-kitap-satisindan-elde-edecegi-gelirdeki-vergi-istisnasi-nasil-uygulanacak/feed/ 0
Deneme süresinde çalışan kişinin sigortasız çalıştırılması mümkün değildir https://www.muhasebenews.com/deneme-suresinde-calisan-kisinin-sigortasiz-calistirilmasi-mumkun-degildir/ https://www.muhasebenews.com/deneme-suresinde-calisan-kisinin-sigortasiz-calistirilmasi-mumkun-degildir/#respond Thu, 13 Jun 2024 23:00:02 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=152051

İşçiler deneme süresi veya başka bir gerekçe ile sigorta bildirimi yapılmaksızın çalıştırılabilir mi?

Çalışanların işe başlama tarihinden itibaren çalıştıkları sürece sigorta bildirimlerinin yapılması ve gerekli sigorta primlerinin ödenmesi esastır.

İş sözleşmesinde deneme süresi düzenlenmiş olması veya başka bir nedenle sigorta bildirimi yapılmaksızın işçi çalıştırılamaz.

Sigorta bildirimlerinin yapılmaması veya eksik bildirim hallerinde, bağlı bulunulan Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne/Sosyal Güvenlik Merkezine başvurulması gerekmektedir.

Kayıt dışı çalıştırıldığında ne yapılması gerekmektedir?

5521 Sayılı İş Mahkemeleri Kanunu gereği Hizmet Tespit Davası açılması gerekmektedir.

 


Kaynak: T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/deneme-suresinde-calisan-kisinin-sigortasiz-calistirilmasi-mumkun-degildir/feed/ 0
Emekli olduktan sonra çalışılmaya devam eden kişinin kalan askerlik borçlanma tutarı gelir vergisinden indirim konusu yapılabilir mi? https://www.muhasebenews.com/emekli-olduktan-sonra-calisilmaya-devam-eden-kisinin-kalan-askerlik-borclanma-tutari-gelir-vergisinden-indirim-konusu-yapilabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/emekli-olduktan-sonra-calisilmaya-devam-eden-kisinin-kalan-askerlik-borclanma-tutari-gelir-vergisinden-indirim-konusu-yapilabilir-mi/#respond Sun, 09 Jun 2024 05:58:35 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=151905

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü

 

Sayı

:

E-84098128-120[63-2023/3]-272597

10.05.2024

Konu

:

Emekli olduktan sonra çalışılması halinde askerlik borçlanması prim tutarlarının safi ücretin tespitinde indirilip indirilemeyeceği

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, şirketinizden 30/4/2023 tarihinde emekli olan personelin, 2/5/2023 tarihinde şirketinizde yeniden işe başladığı, askerlik süresince ödenmeyen aidat ve primleri Sosyal Güvenlik Kurumu mevzuatı gereği Mart 2023 döneminde borçlanarak ödediği, Mart-Nisan dönemi bordrolarında söz konusu prim tutarlarının indirim konusu yapıldığı belirtilerek şirketinizde yeniden çalışmaya başlayan personelin Mart-Nisan dönemi bordrolarında indirim konusu yapılamayan askerlik borçlanması tutarının çalışmaya yeniden başladığı aydan itibaren gelir vergisi matrahının tespitinde indirim konusu yapılıp yapılamayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun;

– “Ücretin tarifi” başlıklı 61 inci maddesinde, “Ücret işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.

Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez.

 

“,

 

– “Gerçek ücretler” başlıklı 63 üncü maddesinde, “Ücretin gerçek safi değeri işveren tarafından verilen para ve ayınlarla sağlanan menfaatler toplamından aşağıdaki indirimler yapıldıktan sonra kalan miktardır.

 

 

2. Kanunla kurulan emekli sandıkları ile 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun geçici 20 nci maddesinde belirtilen sandıklara ödenen aidat ve primler;

 

…”

 

hükümleri yer almaktadır.

 

Konuyla ilgili olarak yayımlanan 111 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin “Emekli Sandığı ve Sosyal Sigorta Kurumlarına Ödenen Borçlanma Aidat ve Primleri” başlıklı bölümünde, “Belli şartları taşıyan kimselerin sosyal güvenliklerini sağlamak amacıyla, kanunla kurulan ve tüzel kişiliği haiz Emekli Sandıkları ve Sosyal Sigorta Kurumlarına, ödenen paralara aidat ve prim denilmekte ve bunlar 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 63’üncü maddesindeki şartlarla, ücretin gerçek safi tutarının hesabında, gider olarak indirilmektedir.

 

Emekli Sandığı ve Sosyal Sigorta Kurumlarından, kanunla kurulmuş olanların üyelerine çeşitli kanunlarla, daha önceki dönemlerde ödenmemiş bulunan aidat veya primleri borçlanma suretiyle ödeme ve dolayısıyla emekliliğe esas alınacak hizmet sürelerini uzatabilme hakkı tanınmaktadır. Bunun için, kanunlarla belli edilen koşullar altında borçlanılan aidat ve primlerin, üyelerce ödenmesi zorunludur.

 

Bu ödemeler de Gelir Vergisi Kanununun 63/2’nci maddesinde sayılan aidat ve primler niteliğindedir ve bunların da ücretin gerçek safi tutarının hesaplanması sırasında gider olarak indirilmesi, Gelir Vergisi Kanununun lafzına ve ruhuna uygun görülmektedir.

 

Açıklanan nedenlerle;

 

A- Emeklilik aidatı ve sosyal sigorta primlerinin gider olarak indirilmesi kanunen kabul edilmiş bulunan kurumlara, kanunlarında öngörülen şekilde ücretten kesilmek suretiyle ödenen borçlanma aidat ve primlerinin miktarına ve nisbetine bakılmaksızın, kesildiği aya ait gelir vergisi matrahının tespitinde gider olarak nazara alınması;

 

 B- Aidat toptan ödenmişse, ödenen tutara ulaşıncaya kadar bu miktarın ücretlerin vergiye tabi tutarından indirilmesi;

 

C- Ücretlerinin gerçek ve safi tutarlarının hesabında gider olarak indirilmek suretiyle vergi dışı bırakılmış olan aidat ve primlerini, türlü nedenlerle geri alan ve kendilerine toptan ödeme yapılanların, yeniden iştirakçi durumuna girmeleri nedeniyle ilgili kuruma peşin ya da borçlanma suretiyle iade ettikleri aidat ve primlerin tekrar gider olarak indirilmemesi gerekmektedir.”

 

açıklamalarına yer verilmiştir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, şirketinizden 30/4/2023 tarihinde emekli olan ve 2/5/2023 tarihinde tekrar şirketinizde işe başlayan personelin, askerlik hizmeti süresine ilişkin olarak Mart 2023 döneminde borçlanmak suretiyle Sosyal Güvenlik Kurumuna ödenen ve bir kısmı Mart-Nisan döneminde ücretin safi tutarının tespitinde indirim konusu yapılan aidat ve primlerin kalan tutarın, tamamının indirim konusu yapılana kadar,  ücretin safi tutarının tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün bulunmaktadır.

..


Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/emekli-olduktan-sonra-calisilmaya-devam-eden-kisinin-kalan-askerlik-borclanma-tutari-gelir-vergisinden-indirim-konusu-yapilabilir-mi/feed/ 0
1 nisan pazartesi işe başlayan kişinin sgk işe başlama bildirimi normalde 1 gün sonra verilmesi gerekirken pazar gününe denk geldiği için ne zaman verilmelidir ,pazartesi aynı gün bildirim yapılmasında sakınca var mıdır? https://www.muhasebenews.com/1-nisan-pazartesi-ise-baslayan-kisinin-sgk-ise-baslama-bildirimi-normalde-1-gun-sonra-verilmesi-gerekirken-pazar-gunune-denk-geldigi-icin-ne-zaman-verilmelidir-pazartesi-ayni-gun-bildirim-yapilmasind/ https://www.muhasebenews.com/1-nisan-pazartesi-ise-baslayan-kisinin-sgk-ise-baslama-bildirimi-normalde-1-gun-sonra-verilmesi-gerekirken-pazar-gunune-denk-geldigi-icin-ne-zaman-verilmelidir-pazartesi-ayni-gun-bildirim-yapilmasind/#respond Wed, 03 Apr 2024 06:35:42 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=150272 1 Nisan pazartesi işe başlayan kişinin SGK işe başlama bildirimi normalde 1 gün sonra verilmesi gerekirken pazar gününe denk geldiği için ne zaman verilmelidir. Pazartesi aynı gün bildirim yapılmasında sakınca var mıdır?

Pazartesi günü işe başlayan çalışanlar için işe giriş bildirgesi aynı gün içerisinde verilebilmektedir.

 

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/1-nisan-pazartesi-ise-baslayan-kisinin-sgk-ise-baslama-bildirimi-normalde-1-gun-sonra-verilmesi-gerekirken-pazar-gunune-denk-geldigi-icin-ne-zaman-verilmelidir-pazartesi-ayni-gun-bildirim-yapilmasind/feed/ 0
5 Kişinin altında çalışanların olanlar ücretleri elden ödeyebilir mi? https://www.muhasebenews.com/5-kisinin-altinda-calisanlarin-olanlar-ucretleri-elden-odeyebilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/5-kisinin-altinda-calisanlarin-olanlar-ucretleri-elden-odeyebilir-mi/#respond Wed, 28 Feb 2024 08:27:33 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149460 İşçilerin bankadan ödeme sınırı değişti mi? 5 kişinin altında çalışanı olan firmalar ücret ödemelerini bankadan ödemek zorunda mı yoksa 7.000 tevsik üstü olduğu için otomatik geçer mi?

5 ve üzeri çalışan için bankadan ödeme zorunluluğu devam etmektedir.

Düzenleme ile ilgili yönetmeliğin ilgili maddesi; İşyerleri ve işletmelerinde İş Kanunu hükümlerinin uygulandığı    işverenler ile üçüncü kişiler, Türkiye genelinde çalıştırdıkları işçi sayısının en az beş olması halinde, çalıştırdıkları işçiye o ay içinde yapacakları her türlü ödemenin kanunî kesintiler düşüldükten sonra kalan net tutarını, bankalar aracılığıyla ödemekle yükümlüdürler.

320 Seri No.lu VUK Genel Tebliği (04.07.2003 – 25158 sayılı R.G.) vergi mükelleflerinin bazı işlemlerine ilişkin tahsilat ve ödemelerini 1 Ağustos 2003 tarihinden itibaren banka veya özel finans kurumlarınca düzenlenen belgelerle tevsik etme zorunluluğu getirilmişti. 459 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (24.12.2015 – 29572 R.G.) ile zorunluluk  kapsamında olan vergi mükelleflerinin, kendi aralarında ve tevsik zorunluluğu kapsamında olmayan kişilerle yapacakları, 7.000 TL’yi aşan tutardaki tahsilat ve ödemelerini bankalar veya aracı finansal kurumlar kanalıyla yapmaları bu kurumlar tarafından düzenlenen belgeler ile ispatlama zorunluluğu getirilmişti.

Öte yandan aşağıda belirtilen yönetmeliğe göre 1-4 arası çalışanı olan işletmelerin çalışanlarının ücretlerini elden ödemesi mümkün ise de çalışana ödenecek ücretin 7.000 TL’nin üzerinde olması halinde bankadan yapılması gerekmektedir.

 

 


 

 


YASAL DAYANAK

Resmî Gazete Tarihi: 18.11.2008 Resmî Gazete Sayısı: 27058

ÜCRET, PRİM, İKRAMİYE VE BU NİTELİKTEKİ HER TÜRLÜ İSTİHKAKIN BANKALAR ARACILIĞIYLA ÖDENMESİNE DAİR YÖNETMELİK

BİRİNCİ BÖLÜM

Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Amaç

MADDE 1 – (1) Bu Yönetmeliğin amacı; işçinin, gazetecinin ve gemi adamının; ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her türlü istihkakının bankalar aracılığıyla ödenmesine ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.

Kapsam

MADDE 2 – (1) Bu Yönetmelik, 22/4/1926 tarihli ve 818 sayılı Borçlar Kanunu, 13/6/1952 tarihli ve 5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun, 20/4/1967 tarihli ve 854 sayılı Deniz İş Kanunu ile 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında çalıştırılan işçi, gazeteci ve gemi adamının ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her türlü istihkakını kapsar.

(2) (Ek:RG-5/12/2009-27423)(1)29/6/2004 tarihli ve 5202 sayılı Savunma Sanayii Güvenliği Kanunu kapsamında tesis güvenlik belgesine sahip işyerleri ile 26/6/2001 tarihli ve 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu kapsamında bulunan gizlilik dereceli tesislerde çalıştırılanlara ve 1/11/1983 tarihli ve 2937 sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu ve bu Kanuna göre çıkarılan yönetmeliklerde belirtilen görevleri yerine getirmekle görevlendirilenlere yapılacak ödemeler, bankalar aracılığıyla yapılması zorunluluğundan istisnadır.

Dayanak

MADDE 3 – (1) Bu Yönetmelik; Borçlar Kanununun 323 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanunun 14 üncü maddesinin birinci fıkrası, Deniz İş Kanununun 29 uncu maddesinin birinci fıkrası ile İş Kanununun 32 nci maddesinin üçüncü fıkrası hükümlerine dayanılarak hazırlanmıştır.

Tanımlar

MADDE 4 – (1) Bu Yönetmelikte geçen;

a)(Değişik:RG-21/5/2016-29718)(2)Banka: 19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu kapsamındaki bankaları,

b) Borçlar Kanunu: 22/4/1926 tarihli ve 818 sayılı Borçlar Kanununu,

c) Deniz İş Kanunu: 20/4/1967 tarihli ve 854 sayılı Deniz İş Kanununu,

ç) (Değişik:RG-21/5/2016-29718)(2) Hesap: 5411 sayılı Kanun kapsamındaki bankalar nezdinde açılan hesabı,

d) İş Kanunu: 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununu,

e) Ödeme: Ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her türlü istihkak ödemelerini,

f) 5953 sayılı Kanun: 13/6/1952 tarihli ve 5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanunu,

ifade eder.

(2) Bu Yönetmelikte geçen diğer kavramlar; Borçlar Kanunu, 5953 sayılı Kanun, Deniz İş Kanunu, İş Kanunu ile 5411 sayılı Bankacılık Kanununda belirtilen anlamlarıyla kullanılmıştır.

İKİNCİ BÖLÜM

İşçiye, Gazeteciye ve Gemi Adamına Yapılan Ödemelerin Bankalar Aracılığıyla Yapılması

Borçlar Kanununa tabi olarak çalışan işçiye yapılan ödemeler

MADDE 5 – (1) Borçlar Kanununa tabi olarak işçi çalıştıran iş sahiplerince, işçinin sözleşmede gösterilen veya adet olan ya da kendisinin bağlı bulunduğu genel vekâletname ile belirlenen her türlü ödemelerden öncelikle kanunî kesintiler yapıldıktan sonra işçiye net olarak ödenecek bakiye tutarının bankalar aracılığıyla ödenmesi hususunda iş sahiplerine zorunluluk getirilip getirilmemesi ve bu zorunluluğun kapsamı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ile Hazine Müsteşarlığından sorumlu Devlet Bakanlığı tarafından müştereken belirlenir.

5953 sayılı Kanuna tabi olarak çalışan gazeteciye yapılan ödemeler

MADDE 6 – (1) 5953 sayılı Kanuna tabi olarak Türkiye genelinde (Değişik ibare:RG-21/5/2016-29718)(2)en az beş gazeteci çalıştıran işverenler, çalıştırdıkları gazeteciye o ay içinde yapacakları her türlü ödemenin kanunî kesintiler düşüldükten sonra kalan net tutarını, bankalar aracılığıyla ödemekle yükümlüdürler.

Gazete ve mevkutelerde, haber ve fotoğraf ajanslarında gazeteci haricinde çalıştırılan işçiye yapılan ödemeler

MADDE 7 – (1) Gazeteci çalıştıran işverenler, aynı zamanda 5953 sayılı Kanun hükümleri dışında kalan ve İş Kanununda “işçi” tanımına giren kimseleri çalıştırmaları hâlinde, çalıştırılan gazeteci sayısı ile işçi sayısı toplamının (Değişik ibare:RG-21/5/2016-29718)(2) en az beş olması durumunda,çalıştırdıkları gazeteci ve işçiye o ay içinde yapacakları her türlü ödemenin kanunî kesintiler düşüldükten sonra kalan net tutarını, bankalar aracılığıyla ödemekle yükümlüdürler.

Deniz İş Kanununa tabi olarak çalışan gemi adamına yapılan ödemeler

MADDE 8 – (1) Deniz İş Kanununa tabi olarak Türkiye genelinde (Değişik ibare:RG-21/5/2016-29718)(2) en az beş gemi adamı çalıştıran işverenler veya işveren vekilleri, çalıştırdıkları gemi adamına, o ay içinde yapacakları her türlü ödemenin kanunî kesintiler düşüldükten sonra kalan net tutarını, bankalar aracılığıyla ödemekle yükümlüdürler.

Gemi adamına yapılan ödemeler için açılan banka hesap numarasına akitte yer verilmesi

MADDE 9 – (1) Hizmet akdi, işveren veya işveren vekili ile gemi adamı arasında, yazılı olarak Deniz İş Kanununun 6 ncı maddesinde belirtilen unsurları içerecek şekilde yapılır.

(2) Hizmet akdinde, ücretin ödeme zamanı ve yeri ile gemi adamının ödemelerinin yapılacağı banka hesap numarası da bulunur.

İş Kanununa tabi olarak çalışan işçiye yapılan ödemeler

MADDE 10 – (1) İşyerleri ve işletmelerinde İş Kanunu hükümlerinin uygulandığı    işverenler ile üçüncü kişiler, Türkiye genelinde çalıştırdıkları işçi sayısının (Değişik ibare:RG-21/5/2016-29718)(2) en az beş olması halinde, çalıştırdıkları işçiye o ay içinde yapacakları her türlü ödemenin kanunî kesintiler düşüldükten sonra kalan net tutarını, bankalar aracılığıyla ödemekle yükümlüdürler.

Zorunluluk hâli

MADDE 11 – (1) Bu Yönetmelik kapsamında banka aracılığıyla ödeme yapması gereken işverenler, işveren vekilleri veya üçüncü kişiler, işyerlerinin bulunduğu mahalde banka şubesi bulunmaması ya da çalışanlara banka aracılığıyla ödeme yapılmasına imkân bulunmaması hâlinde ödemeler, T.C. Posta ve Telgraf Teşkilatı Genel Müdürlüğü şubeleri aracılığıyla yapılır.

Ödemelerin niteliğinin belirtilmesi

MADDE 12 – (1) Bu Yönetmelik kapsamındaki işveren, işveren vekili ve üçüncü kişiler tarafından yine bu Yönetmelikte belirtilen kişilere bankalar aracılığıyla yapılan her türlü ödemelerde ödemelerin niteliği, hesabın açıklamasında belirtilir.

Ödemelerin brüt olarak hesaba yatırılma zorunluluğunun getirilmesi

MADDE 13 – (1) Bu Yönetmelikte belirtilen işverenleri veya işveren vekillerini veyahut üçüncü kişileri, yapacakları ödemeleri bankalar nezdinde açılacak hesaplara brüt olarak yatırmaları hususunda zorunlu tutmaya Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ile Hazine Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakanlık müştereken yetkilidir.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

İdarî Para Cezaları

Gazeteciye yapılan ödemelerin bankalar aracılığıyla yapılmaması hâlinde uygulanacak idarî para cezası

MADDE 14 – (1) Bu Yönetmelik kapsamında zorunlu tutulduğu hâlde gazeteciye yapılan ödemeleri bankalar aracılığıyla yapmayan işverene, 5953 sayılı Kanunun 27 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının ilgili birimi tarafından idarî para cezası verilir.

Gemi adamına yapılan ödemelerin bankalar aracılığıyla yapılmaması hâlinde uygulanacak idarî para cezası

MADDE 15 – (1) Bu Yönetmelik kapsamında zorunlu tutulduğu hâlde gemi adamına yapılan ödemeleri bankalar aracılığıyla yapmayan işverene veya işveren vekiline, Deniz İş Kanununun 51 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının geminin bağlama limanının bulunduğu yer ilgili birimince idarî para cezası verilir.

İşçiye yapılan ödemelerin bankalar aracılığıyla yapılmaması hâlinde uygulanacak idarî para cezası

MADDE 16 – (1) İşçiye, İş Kanunundan veya toplu iş sözleşmesinden veyahut iş sözleşmesinden doğan alacaklarını, bu Yönetmelik kapsamında zorunlu tutulduğu hâlde bankalar aracılığıyla ödemeyen işverene veya işveren vekiline veyahut üçüncü kişiye, İş Kanununun 102 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının ilgili birimi tarafından idarî para cezası verilir.

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

Son Hükümler

Yürürlük

MADDE 17 – (1) Bu Yönetmelik 1/1/2009 tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 18 – (1) Bu Yönetmelik hükümlerini, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, Maliye Bakanı ve Hazine Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakan birlikte yürütür.

__________________

(1)Bu değişiklik 1/1/2009 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

(2)Bu değişiklik yayımı tarihini izleyen ay başında yürürlüğe girer.

  Yönetmeliğin Yayımlandığı Resmî Gazete’nin
Tarihi Sayısı
18/11/2008 27058
Yönetmelikte Değişiklik Yapan Mevzuatın Yayımlandığı Resmî Gazete’nin
Tarihi Sayısı
1. 5/12/2009 27423
2. 21/5/2016  29718

 


Kaynak: Mevzuat, İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/5-kisinin-altinda-calisanlarin-olanlar-ucretleri-elden-odeyebilir-mi/feed/ 0
Süresiz Çalışma Ve Oturma İzni Olan Kişinin İşe Giriş Bildirgesinde Özellikli Bir Durum Var Mıdır? https://www.muhasebenews.com/suresiz-calisma-ve-oturma-izni-olan-kisinin-ise-giris-bildirgesinde-ozellikli-bir-durum-var-midir/ https://www.muhasebenews.com/suresiz-calisma-ve-oturma-izni-olan-kisinin-ise-giris-bildirgesinde-ozellikli-bir-durum-var-midir/#respond Thu, 11 Jan 2024 08:06:35 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=148556 Süresiz Çalışma ve oturma izni bulunan yabancı uyruklu işçi işe giriş bildirgesi nasıl gerçekleştirilir?

Çalışma izni alınmış veya çalışma izni muafiyeti alan yabancılar ile yabancı çalıştıran işverenler, sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan yükümlülüklerini kanuni süresi içinde 5510 sayılı Kanun hükümlerine göre yerine getirirler.

Sosyal Güvenlik Kurumunca yapılan değişiklik neticesinde sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmamış ülke vatandaşları için, işe giriş bildirgelerinde sigorta kolu seçeneği “12-U. Söz. Olmayan Yab. Uyrk. Sigortalı” seçeneğinin işaretlenmesi gerekmektedir.

Uluslararası sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmış ülke vatandaşları için işe giriş bildirgesi düzenlenecek ise “0-Tüm Sigorta Kolları (Zorunlu)” seçeneği işaretlenmeye devam edilecektir.

Yapılan değişiklik muhtasar ve prim hizmet beyannamesinin düzenlenmesi hususunda herhangi bir değişikliğe sebebiyet vermeyecektir. Yabancı uyruklu sigortalılar için 1 no.lu “Hizmet Akdi İle Tüm Sigorta Kollarına Tabı Çalışanlar (Yabancı Uyruklu Sigortalılar Dahil)” belge türü seçilerek devam edilecektir.

 

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/suresiz-calisma-ve-oturma-izni-olan-kisinin-ise-giris-bildirgesinde-ozellikli-bir-durum-var-midir/feed/ 0
Bilanço esasına göre defter tutan gerçek kişinin basit usule geçiş şartları nedir? https://www.muhasebenews.com/bilanco-esasina-gore-defter-tutan-gercek-kisinin-basit-usule-gecis-sartlari-nedir/ https://www.muhasebenews.com/bilanco-esasina-gore-defter-tutan-gercek-kisinin-basit-usule-gecis-sartlari-nedir/#respond Tue, 05 Dec 2023 08:49:43 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=147944 Bilanço esasına göre defter tutan gerçek kişinin basit usule tabii olabilmesi için koşulları nelerdir?

 

GERÇEK USULDEN BASİT USULE GEÇİŞ :

Gelir Vergisi Kanununun 47’nci maddesinde yazılı şartları topluca taşıyan ve arka arkaya son iki yıl alış, satış ve/veya hâsılat tutarlarının her biri aynı Kanunun 48 inci maddesinde yazılı hadlerden düşük olan gerçek usule tabi mükellefler, bu şartın gerçekleşmesini izleyen yılın Ocak ayının başından otuz birinci günü akşamına kadar yazılı olarak bağlı bulundukları vergi dairesine başvurmaları halinde basit usulde vergilendirmeye geçebileceklerdir.

Söz konusu mükelleflerin, anılan Kanunun 51’inci maddesinde belirtilen faaliyetlerde bulunmaması ve diğer şartları da topluca taşımaları gerekmektedir.

Gerçek usule tabi mükellefler ile basit usule tabi olmanın şartlarını kaybeden mükelleflerin; kendi istekleriyle işlerini terk etmeleri ya da eş ve/veya çocuklarına devretmeleri hallerinde terk veya devir tarihini takip eden yılın başından itibaren iki yıl geçmedikçe basit usule dönmeleri mümkün değildir. Söz konusu iki yıllık sürenin nasıl hesaplanacağına ilişkin açıklamalar 283 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin 3.4. bölümünde yer almaktadır.


 

Basit Usulde Vergilendirmeye İlişkin Had ve Tutarlar (*)

Basit Usule Tabi Olmanın Genel Şartlarından Olan İşyeri Kira Bedeline İlişkin Tutar Gelir Vergisi Kanununun 4′ nci maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan yıllık kira bedeli toplamı, 2023 takvim yılında uygulanmak üzere büyükşehir belediye sınırları içinde 35.000 TL, diğer yerlerde 22.000 TL olarak tespit edilmiştir.

Basit Usule Tabi Olmanın Özel Şartlarını Belirleyen Hadler

Gelir Vergisi Kanununun 48 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan hadler, 2023 takvim yılında uygulanmak üzere;

– 1 numaralı bent için 440.000 TL ve 700.000 TL,
– 2 numaralı bent için 220.000 TL,
– 3 numaralı bent için 440.000 TL, olarak tespit edilmiştir.

3. Kar Hadleri Emsallerine Göre Düşük Olarak Tespit Edilmiş Bulunan Emtia İçin Özel Hadler

Milli piyango bileti, akaryakıt, şeker ve bunlar gibi kar hadleri emsallerine göre düşük olarak tespit edilmiş bulunan emtia için özel hadler belirleme yetkisi Gelir Vergisi Kanununun 48 inci maddesi ile Maliye Bakanlığına verilmiştir. Bu yetki kullanılarak 2023 yılı için 30/12/2022 tarihli ve 32059(2. Mükerrer) sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Gelir Vergisi Genel Tebliği (Seri No: 323) ile belirlenen tutarlar yeniden artırılmıştır.

Buna göre, anılan maddelerin ticaretini yapanların, 2023 takvim yılında da basit usulden yararlanabilmeleri için; alış, satış veya hasılatlarının 31/12/2022 tarihi itibariyle aşağıda belirtilen hadleri aşmaması gerekmektedir.

page1image1643354928

page2image597481760

Belirtilen bu malların alım satımı ile uğraşanlar hakkında, basit usulün özel şartları bakımından yukarıdaki hadler dikkate alınmak suretiyle, 2/5/1982 tarihli ve 17682 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Gelir Vergisi Genel Tebliği (Seri No: 136)’ndeki hesaplamalar doğrultusunda işlem yapılacaktır.

4. Basit Usule Tabi Mükelleflerde Gün Sonunda Toplu Belge Düzenleme Uygulaması Basit usulde vergilendirilen mükelleflerle ilgili 6/12/1998 tarihli ve 23545 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Gelir Vergisi Genel Tebliği (Seri No: 215) ile getirilen, belge vermedikleri günlük hasılatları için gün sonunda tek bir fatura düzenlenmesine ilişkin uygulamanın, 31/12/2023 tarihine kadar devam etmesi Vergi Usul Kanununun mükerrer 257 nci maddesinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye istinaden uygun görülmüştür.

(*) 30/12/2022 tarihli ve 32059 (2. Mükerrer) sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 323 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği

 


Kaynak:GİB;  İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/bilanco-esasina-gore-defter-tutan-gercek-kisinin-basit-usule-gecis-sartlari-nedir/feed/ 0