kargo taşımacılığı – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Tue, 06 Dec 2022 16:44:58 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Kendi aracı ile kargo taşımacılığı işi yapan mükellefin aracı için yaptığı bakım masrafı ÖKC fişi ile gider yazılır mı? https://www.muhasebenews.com/kendi-araci-ile-kargo-tasimaciligi-isi-yapan-mukellefin-araci-icin-yaptigi-bakim-masrafi-okc-fisi-ile-gider-yazilir-mi/ Wed, 07 Dec 2022 01:22:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=135280 Kendi aracı ile kargo taşımacılığı işi yapan mükellefin aracı için yaptığı bakım masrafı ökc fişi olarak gider yazılır mı?

Akaryakıt gideri (Fiş de Plaka olacak) dışında ÖKC fişi ile yapılan harcamalar gider olarak yazılamaz. Bu kural tüm sektör ve mükellefler için geçerlidir. Giderler için Fatura alınacak.

____________________________

İLGİLİ İÇERİKLER

Motor kurye faaliyetinde bulunan müşterimin benzin, mazot giderlerini yazar kasa fişi olarak gider alabilir miyim yoksa fatura zorunlu mudur?

Akaryakıt istasyonunda alınan fiş de motorun plakası yazıyor ise gider olarak yazılır.

____________________________

Özelge: Akaryakıt satışlarında ödeme kaydedici cihazların nasıl kullanılacağı hk.

T.C.

AFYONKARAHİSAR VALİLİĞİ

Defterdarlık Gelir Müdürlüğü

 

   
Sayı : B.07.4.DEF.0.03.10.00-ÖKC.MUK.140-12 20/05/2011
Konu : Akaryakıt istasyonlarında ökc.  

 

İlgi dilekçenizde, istasyonunuzdan akaryakıt alan  müşterilerinizden fatura isteyenlere yapılan satışları, ödeme kaydedici cihazın transfer tuşuna basarak sonlandırdığınız ve çıkan fişleri faturaya eklediğiniz, iskontolu akaryakıt satışlarında da aynı yöntemi kullandığınız belirtilerek, bu uygulamanın bir sakıncası olup olmadığı ile bu şekilde yapılan satışların “Z” raporlarının toplamlarında yer alması sebebiyle mükerrerlik söz konusu olacağından muhasebe kayıtlarının nasıl yapılacağı sorulmaktadır.

Katma Değer Vergisi Mükelleflerinin Ödeme Kaydedici Cihazları Kullanmaları Mecburiyeti Hakkında 3100 sayılı Kanunla ilgili olarak 07.09.2006 gün ve 26282 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 68 Seri No.lu Genel Tebliğinin 1’inci bölümünde, “…Vergi Usul Kanununun Mükerrer 257 nci maddesinin 1 numaralı bendinde; “Mükellef ve meslek grupları itibariyle muhasebe usul ve esaslarını tespit etmeye, bu Kanuna göre tutulmakta olan defter ve belgeler ile bunlara ilaveten tutulmasını veya düzenlenmesini uygun gördüğü defter ve belgelerin mahiyet, şekil ve ihtiva etmesi zorunlu bilgileri belirlemeye, bunlarda değişiklik yapmaya; …”, 3 numaralı bendinde ise “Tutulması ve düzenlenmesi zorunlu defter, kayıt ve belgelerin mikro film, mikro fiş veya elektronik bilgi ve kayıt araçlarıyla yapılması veya bu kayıt ortamlarında saklanması hususunda izin vermeye veya zorunluluk getirmeye, …” Maliye Bakanlığının yetkili olduğu hükümleri bulunmaktadır.

Anılan hükümlerle Bakanlığımıza tanınan yetkiye dayanılarak, akaryakıt pompalarının bağlı olduğu ödeme kaydedici cihazlar kullanılmak suretiyle otomatik olarak düzenlenen fişlerin, fatura düzenleme tutarının (2011 yılı  için 700 TL) altında veya üstünde olsa dahi “fatura yerine geçen belge” olarak kabul edilmesi ve bu şekilde belgelenen satışlar dolayısıyla nihai tüketiciler veya vergi mükelleflerince yapılan fatura düzenleme taleplerinin dikkate alınmaması uygun görülmüştür.

Buna göre, nihai tüketicilerin tüketim amacıyla, mükellef olanların ise ticari, zirai ve mesleki faaliyetleriyle ilgili olarak satın aldıkları akaryakıt karşılığında düzenlenecek (üzerinde “TAŞIT VEYA MÜŞTERİ TANIMA SİSTEMİ FATURAYA DÖNÜŞTÜRÜLECEK” ibaresi bulunanlar hariç) söz konusu ödeme kaydedici cihaz fişleri, üzerinde yazılı tutar ne olursa olsun fatura yerine geçen belge olarak kabul edilecek, ayrıca faturaya dönüştürülmesi istenmeyecek ve yapılan incelemeler ve kontroller sırasında bu fişleri gider belgesi olarak kullananlardan fatura ibrazı talep edilmeyecektir.” denilmiştir.

Aynı Genel Tebliğin 2 nci bölümünde ise “…Akaryakıt pompaları ödeme kaydedici cihazlara bağlanmış olan istasyonlardan; 

a) Taşıt tanıma, müşteri tanıma vb. sistemler kullanılarak  (fiş üzerinde “TAŞIT VEYA MÜŞTERİ TANIMA SİSTEMİ FATURAYA DÖNÜŞTÜRÜLECEK” ibaresi bulunan), 

b) Bazı kurumlar tarafından geliştirilen özel kartlar kullanılarak (akıllı kart vb.)

c) Taşıt tanıma, müşteri tanıma vb. sistemler olmaksızın müşteriler ile akaryakıt dağıtım şirketleri veya istasyon işletmecileri arasında yapılan özel anlaşmalara dayanılarak, 

gerçekleştirilen (ve pompalara bağlı ödeme kaydedici cihazlardan otomatik olarak çıkan fişlerle belgelendirilen) ve faturası mal teslimini müteakiben belirli periyotlarla düzenlenen akaryakıt satışlarına münhasır olmak üzere, bu satışlara ilişkin faturanın (katma değer vergisi açısından vergilendirme dönemi aşılmamak şartıyla) onbeş gün içinde dağıtım şirketleri ve/veya akaryakıt istasyon işletmelerince Vergi Usul Kanununa göre toplu olarak düzenlenmesi uygun bulunmuştur.

Bu şekilde akaryakıt satışı yapılan kişiler adına düzenlenecek faturanın her iki nüshasının ekinde, faturaya dönüştürülen fişlerin tarihi, numarası (“TAŞIT VEYA MÜŞTERİ TANIMA SİSTEMİ FATURAYA DÖNÜŞTÜRÜLECEK” ibaresi  olan fişlerin faturaya dönüştürülmesinde, fişlerin tarih ve numarasının belirtilmesine gerek yoktur),  taşıtın plaka no.su, akaryakıt cinsi, miktarı ve tutarı liste halinde belirtilecektir. Akaryakıt istasyonu işletmeleri veya dağıtım şirketleri bahse konu listeleri, faturanın düzenlendiği tarih itibariyle hazırlayacaklar ve kaşeleyip imzaladıktan sonra gerektiğinde ibraz edilmek üzere ilgili faturayla birlikte muhafaza edeceklerdir. İşletmeler, muhasebe kayıtlarında bu faturalarda yazılı miktar ve tutarları esas alacaklardır.

Akaryakıt istasyonlarından taşıt tanıma, müşteri tanıma vb. sistemler kullanılarak veya özel anlaşmalar çerçevesinde gerçekleştirilen, pompalara bağlı ödeme kaydedici cihazlardan otomatik olarak çıkan fişlerle belgelendirilen ve faturaları mal teslimini müteakiben belirli periyotlarla düzenlenen satışlarla ilgili olarak sözleşme dolayısıyla tahsil edilmesi gereken “fiyat farkı” ile satış bedeli üzerinden yapılacak “iskontolar”, sözleşmenin tarih ve sayısı da belirtilmek suretiyle (iskonto, akaryakıt zammı vb. ibarelerle) fatura üzerinde gösterilecektir. Faturaya ekli ödeme kaydedici cihaz fişlerinin toplam tutarının (bir kısım fişlerin muhafaza edilememesi nedeniyle) fiyat farkı ve iskonto tutarlarının dahil edilmesinden önceki fatura tutarından az olması durumunda, müşterinin muhasebe kayıtlarında, “mevcut ödeme kaydedici cihaz fişlerinin toplam tutarı/fiyat farkı ve iskonto tutarları dahil edilmeden önceki fatura tutarı” şeklinde bulunan oranın, fiyat farkı ve iskonto tutarları dahil edildikten sonraki fatura tutarı ile çarpılması suretiyle hesaplanan tutar dikkate alınacaktır.” açıklamalarına yer verilmiştir.

Buna göre; 

1- Nihai tüketicilerin taşıtlarına yapılan akaryakıt satışları karşılığında pompalara bağlı ödeme kaydedici cihazlardan otomatik olarak çıkan ve müşterilere verilen fişlerin (68 Seri No.lu Genel Tebliğin 2. bölümünde belirtilen haller dışında) müşterilerin isteğine binaen faturaya dönüştürülmemesi ve bu yöndeki fatura taleplerinin dikkate alınmaması,

2- Yalnızca, taşıt tanıma, müşteri tanıma vb. sistemler (fiş üzerinde “TAŞIT VEYA MÜŞTERİ TANIMA SİSTEMİ FATURAYA DÖNÜŞTÜRÜLECEK” ibaresi bulunan) ile bazı kurumlar tarafından geliştirilen özel kartlar kullanılarak (akıllı kart vb.), taşıt tanıma, müşteri tanıma vb. sistemler olmaksızın müşteriler ile akaryakıt dağıtım şirketleri veya istasyon işletmecileri arasında yapılan özel anlaşmalara dayanılarak yapılan satışların belirli periyotlarla faturaya dönüştürülmesi,

Bu açıklamalar çerçevesinde faturaya dönüştürülen akaryakıt satışlarıyla ilgili olarak  sözleşme gereği satış bedeli üzerinden yapılacak iskontoların sözleşmenin tarih ve sayısı da belirtilmek suretiyle fatura üzerinde gösterilmesi,

3- Yukarıda belirtilen satışlar dolayısıyla ödeme kaydedici cihazların transfer tuşlarının kesinlikle kullanılmaması,  muhasebe kayıtlarının, ödeme kaydedici cihazlardan otomatik olarak çıkan ve faturaya dönüştürülmemesi gereken akaryakıt satışlarında “Z” raporlarındaki miktar ve tutarlar esas alınarak, taşıt tanıma, müşteri tanıma vb. sistemler, bazı kurumlar tarafından geliştirilen özel kartlar kullanılarak veya özel anlaşmalar çerçevesinde gerçekleştirilen ve faturası belirli periyotlarla düzenlenen satışlarda ise 68 Seri No.lu Genel Tebliğin 2 nci bölümünün son paragrafında açıklandığı şekilde yapılması, 

gerekmektedir.


Kaynak: GİB, İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
İşletme hesabı tutanlar yenileme fonu uygulamasından yararlanabilir mi? https://www.muhasebenews.com/isletme-hesabi-tutanlar-yenileme-fonu-uygulamasindan-yararlanabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/isletme-hesabi-tutanlar-yenileme-fonu-uygulamasindan-yararlanabilir-mi/#respond Wed, 03 Aug 2022 01:35:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=129022 İşletme hesabı esasında defter tutan mükellefimiz kargo taşımacılığı faaliyetinde bulunmaktadır. Mevcut aracını satıp yeni araç almak istediğinde Araç satış karını yenileme fonu gibi değerlendirip beyan etmememiz mümkün müdür?

İşletme defteri tutanlar yenileme fonu yaratamazlar .


Yenileme Fonu

İSTANBUL YMM ODASI 
AMORTİSMANA TABİ İKTİSADİ KIYMETLERİN AYNI YIL İÇİNDE SATILMASININ VE YENİLENMESİ HALİNDE YENİLEME FONU UYGULAMASI
1.GİRİŞ

Yenileme fonu, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 328 ve 329 ncu maddelerinde yer almaktadır. 328 nci madde “ Amortismana Tabi Malların Satılması”, 329 ncu madde “Amortismana Tabi Malların Sigorta Tazminatı” konularını açıklamaktadır.

Kanun koyucunun yenileme fonunu getirmesindeki temel amaç, işletmelerin iş yapabilme kapasitelerinin ve iş verimliliğinin artırılmasını sağlayarak iktisadi kıymetlerinin yenisi ile değiştirilmesi, zaruret arz eden durumlarda ise işin devamını temin etmek amacıyla aynı neviden benzer bir amortismana tabi iktisadi kıymetin alınmasıdır.

Yenileme fonu, amortismana tabi iktisadi kıymetin satışından ya da sigorta tazminat fazlalarının ilgili dönem kazancına eklenmeyerek ticari işletmelerin bünyesinde bulunan amortismana tabi malların yenilenmesini teşvik ederken bir taraftan da mükelleflere vergi ertelemesi sağlamaktadır.

Yenileme fonu, madde başlıklarında ve içeriğinde kelime olarak yer almamaktadır. Ancak, maddede yapılan tanımdan bu kavram üretilmiş ve idarece dâhil bu kavram kullanılmaktadır.

İstanbul Yeminli Mali Müşavirler Odası Platformunda, “Amortismana Tabi İktisadi Kıymetlerin Aynı Yıl İçinde Satılmasının ve Yenilenmesi Halinde Yenileme Fonu Uygulaması” konusu, Vergi Usul Kanununun 328 nci maddedeki “ Amortismana Tabi Malların Satılması” hükmü dikkate alınarak tartışmaya konu edilmiştir.

Bu tartışma sonucunda, aşağıdaki gerekçelerle belirtilen görüş ortaya çıkmıştır.

2.KONU İLE İLGİLİ YASAL DÜZENLEME

Amortismana Tabi Malların Satılması Madde 328 ” Amortismana tabi iktisadi kıymetlerin satılması halinde alınan bedel ile bunların envanter defterinde kayıtlı değerleri arasındaki fark kar ve zarar hesabına geçirilir. İşletme hesabı esasında defter tutan mükelleflerle serbest meslek kazanç defteri tutan mükellefler bu farkı defterlerinde hasılat veya gider kaydederler.

Amortisman ayrılmış olanların değeri ayrılmış amortismanlar düşüldükten sonra kalan meblağdır.

Devir ve trampa satış hükmündedir.

Şu kadarki, satılan iktisadi kıymetlerin yenilenmesi, işin mahiyetine göre zaruri bulunur veya bu hususta işletmeyi idare edenlerce karar verilmiş ve teşebbüse geçilmiş olursa bu takdirde, satıştan tahassül eden kâr, yenileme giderlerini karşılamak üzere, pasifte geçici bir hesapta azami üç yıl süre ile tutulabilir. Her ne sebeple olursa olsun bu süre içinde kullanılmamış olan karlar üçüncü yılın vergi matrahına eklenir. Üç yıldan önce işin terki, devri veya işletmenin tasfiyesi halinde bu kârlar o yılın matrahına eklenir.

Yukarıki esaslar dahilinde yeni değerlerin iktisabında kullanılan kâr, yeni değerler üzerinden bu kanun hükümlerine göre ayrılacak amortismanlara mahsup edilir. Bu mahsup tamamlandıktan sonra itfa edilmemiş olarak kalan değerlerin amortismanına devam olunur.”

Bu madde yukarıda da görüleceği üzere, iki kısımdır. Birinci kısımda, amortismana tabi iktisadi kıymetlerin satışından elde edilen kazançların ne şekilde hesaplanacağı ve mükellef türleri itibariyle defterlerine ne şekilde kaydedecekleri açıklanmıştır.

İkinci kısımda ise, satıştan elde edilen kâr, bazı koşullarda pasifte bir fon hesabına alınabileceği ve yeni alınan amortismana tabi iktisadi kıymetlerin amortismanına mahsup edilebileceği esasına yer verilmiştir.

3.YENİLEME FONU AYRILABİLME KOŞULLARI

3.1-Bilanço Esasına Göre Defter Tutulması

Yenileme Fonu ayrılabilmesinden bilanço esasında defter tutan mükellefler faydalanır. Serbest meslek kazancı ile işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler bu imkândan faydalanmazlar.

Her ne kadar maddede bilanço esasına göre defter tutanların bu usulden yararlanacağı lafzî olarak yer almamakla birlikte, madde metninde yer alan “satıştan tahassül eden kar, yenileme giderlerini karşılamak üzere, pasifte geçici bir hesapta” izleneceği ifadesinden, bu usulden bilanço esasına göre defter tutanların yararlanacağı anlaşılmaktadır.

3.2-Satılan İktisadi Kıymetin Yenilenmesinin Zaruri Bulunması veya İşletmeyi İdare Edenlerce Karar Verilip Teşebbüse Geçilmiş Olması

3.2.1-İktisadi kıymetin yenilenmesinin işin gereği olarak zorunlu olduğu anlaşılıyorsa, satış kârının doğrudan fona alınması mümkün bulunmaktadır.

Örnek: Şehirlerarası taşımacılık yapan mükellefin sahip olduğu bir otobüs kazaya uğraması nedeniyle kullanılamaz durumdaysa ve işletme sahibi işini devam ettirmek istiyorsa satılarak yenisinin alınması zaruri bir durumdur.

Zaruri durum için karar verilmesi maddede açık olarak yer almıyor ise de, karar verilmesi veya belgelenmesi ihtilafları önler.

3.2.2-İktisadi kıymetin yenilenmesi zorunlu değilse ve yenileme yapılması isteniyorsa işletmeyi idare edenlerce karar alınması ve teşebbüse geçilmiş olması halinde satış kârının fona alınma için gereklidir.

Örnek: Eskiyen bir makinenin satılıp yenisinin alınması isteniliyorsa karar verilmeli ve teşebbüse geçilmelidir.

Alınan karar şirketlerde karar defterine gerekçeli olarak yazılması ispat açısından yararlıdır. Diğer mükellefler ise diğer şekillerde belgeleme yapmalıdır.

Teşebbüse geçilmiş olması, fiyat teklifleri alınması, sipariş verilmesi, kredi alınması, proforma fatura alınması gibi işlemlerle belgelenir.

3.3-Satın Alınacak İktisadi Kıymetin Daha Önce Satılan Kıymetle Aynı Nitelikte Olması

Yenileme fonu kullanılarak alınacak yeni iktisadi kıymet satılan ya da elden çıkarılan iktisadı kıymet ile aynı türden olmalı ve aynı işi yapmalıdır.

Aynı nitelikte olması, marka, model, kapasite, sayı, teknolojik özellik gibi her özelliğinin aynı olmasını gerektirmez.

Örnek: Otobüs yerine alınan kamyon için yenileme fonu uygulanamaz.

Kanunda söz edilen “yenileme” kelimesi, kullanılmamış anlamında olmadığı konusunda hem fikir olunmuştur. Bu nedenle, diğer şartları taşıyan, ikinci el olarak alınan iktisadi kıymet için de yenileme fonu uygulanabilir.

3.4-Satılan ve Yenilenecek İktisadi Kıymetin Amortismana Tabi İktisadi Kıymet Olması

Yenileme fonu, satın alınan yeni amortismana tabi iktisadi kıymetin amortismanları ile mahsup edilmek suretiyle kullanılmalıdır. Bu nedenle; yenileme fonunun ayrılabilmesi için, satılan ve yenilenecek olan iktisadi kıymetlerin, amortismana tabi iktisadi kıymetler olması gerekmektedir.

Örnek: Boş arazi ve arsa amortismana tabi olmadığından yenileme fonuna konu olmaz.

3.5-Yenileme Fonunun Pasifte Bekleme Süresi

Yenileme fonu uygulamasında tereddütlü olan bu konu, Odanın Ocak 2016 tarihli Dergisinde “ Sabit Kıymet Yenileme Fonunun Kullanımında Üç Yıllık Sürenin Başlangıç ve Bitiş Tarihinin Tespiti” isimli yazı olarak yayınlanmıştır.

Bu yazıda; aşağıda belirtilen Özelgelerdeki açıklamalar dikkate alınmak üzere;

a) İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığının 10.01.2011 tarih ve B.07.1.GİB.4.34.19.02-019.01-1569 sayılı özelgesindeki“Bu hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, Şirketiniz aktifinde kayıtlı binanın …/2008 tarihindeki satışından elde edilen kârın yenileme fonuna alınmasının başlangıcı olarak satışın gerçekleştiği …/2008 tarihinin dikkate alınması, bu tarih itibarıyla tesis edilen yenileme fonunun en geç 31/12/2010 tarihi itibarıyla kullanılmış olması, 31/12/2010 tarihine kadar kullanılmamış olması halinde ise 2010 hesap dönemi kurumlar vergisi matrahınıza ilave edilmesi gerekmektedir.

Diğer taraftan, şirketinize yukarıda belirtilen tarih aralığında (…/2008-31/12/2010), yenileme fonuna alınmış kârın kullanımıyla işin mahiyetine uygun bir bina alınmış olması halinde, yeni alınan binanın iktisabında kullanılan kâr, 3 yıllık süreyle sınırlı olmaksızın yeni alınan bina için Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre belirlenen faydalı ömür ve amortisman oranı dikkate alınarak ayrılacak amortismanlara mahsup edilecektir.”,

b) Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı tarafından verilen 20/07/2011 tarih ve B.07.1.GİB.4.99.16.01.0-VUK-mük.290-75 sayılı özelgedeki, “…yenileme fonuna intikal ettirilen tutarın 3 yıl içinde yeni bir iktisadi kıymetin iktisabında kullanılması gerektiğinden, fonda bulunan tutarın yeni alınan iktisadi kıymet için ayrılacak amortisman miktarından fazla olması halinde, bu tutar kullanılmamış addedilir ve üçüncü yılın matrahına ilave edilerek vergilendirilir.”

c) Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı tarafından verilen 17/08/2015 tarih ve 64597866- 1 05[328-2015]-18906 sayılı özelgedeki; “Bu hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, şirketiniz aktifinde kayıtlı depo olarak kullanılan binanın 27/06/2013 tarihindeki satışından elde edilen kârın yenileme fonuna alınmasının başlangıcı olarak satışın gerçekleştiği 27/06/2013 tarihinin dikkate alınması, bu tarih itibarıyla tesis edilen yenileme fonunun en geç 31/12/2015 tarihi itibarıyla kullanılmış olması, 31/12/2015 tarihine kadar kullanılmamış olması halinde ise 2015 hesap dönemi kurumlar vergisi matrahınıza ilave edilmesi gerekmektedir.

Bu itibarla, şirketinizce iktisap edilen yeni depo binası yukarıda belirtilen tarih aralığında (27/06/2013-31/12/2015) 01/07/2015 tarihinde aktife alındığından yenileme fonunda tutulan kar, 3 yıllık süreyle sınırlı olmaksızın ilgili iktisadi kıymet için Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre belirlenen faydalı ömür ve amortisman oranı dikkate alınarak ayrılacak amortismanlara mahsup edilebilecektir”,

d) İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı tarafından verilen 15/09/2015 tarih ve 67854564-1741-447 sayılı bir başka özelgedeki, “Aktifinize kayıtlı akaryakıt tankerlerinin satışından elde edilen kârın yenileme fonuna alınmasının başlangıcı olarak satışın gerçekleştiği yılın dikkate alınması, bu tarih itibarıyla tesis edilen yenileme fonunun en geç üçüncü yılın son günü itibarıyla, yani 2012 yılında yapılan satıştan elde edilen karın en geç 2014 yılı sonuna kadar, 2013 yılında yapılan satıştan elde edilen karın ise en geç 2015 yılı sonuna kadar kullanılması, üçüncü yılın son gününe kadar kullanılmamış olması halinde ise üçüncü yılın kurumlar vergisi matrahına ilave edilmesi gerekmektedir”,

bu görüşler tartışmaya esas alınmıştır.

Tartışmalar, aşağıdaki örnek üzerinden yapılmıştır.

Örnek: (X) A.Ş. aktifinde yer alan net kayıtlı değeri 400.000 TL olan bir binayı 15/10/2013 tarihinde 1.000.000 TL bedelle satmıştır. Satıştan oluşan 600.000 TL tutarındaki kâr ise şirket yöneticilerince söz konusu binanın yenilenmesi yolunda alınan karar uyarınca 2013 yılı içinde yenileme fonuna aktarılmıştır.

Yenileme fonunun 3 yıl süreyle aktifte yeni kıymetlerin amortismanının mahsubunda kullanılabilecek olması nedeniyle üç yıllık sürenin başlangıç tarihinin tespiti, bir başka ifade ile fonun pasifte kalabileceği azami sürenin tespiti önem kazanmaktadır.

Bu konuda Platformda yapılan tartışmalarda iki farklı görüş ortaya çıkmıştır.

Birinci görüş: Yenileme fonunun ayrıldığı dönemde yani fonun ayrılmasına konu sabit kıymetin satıldığı dönemde ayrılmış sayılması gerektiğini ve bu dönemden itibaren azami üç yıl süreyle pasifte tutulabileceğini, bu süre içinde kullanılmaması halinde dönem kârına eklenmesi gerektiğini ifade etmişlerdir. Buna göre, yukarıdaki örnek olayı ele alacak olursak, söz konusu binanın satışı 15/10/2013 tarihinde yapıldığı için yenileme fonunun da bu satışın yapıldığı dönem olan 2013 yılında ayrılması gerekir ve bu tarihten sonra 31/12/2015 tarihi de fonun kullanılması için son tarihtir.

Bu görüş Maliye İdaresinin görüşüne uygundur.

İkinci görüş: Üç yıllık sürenin, fonun ayrılmasına konu işlemin yapıldığı dönemi takip eden vergilendirme döneminden itibaren başlaması gerektiğini yani yukarıdaki örneğe göre, 15/10/2013 tarihinde yapılan satışla ilgili olarak aynı yıl içinde ayrılan fonun, bu tarihi izleyen 2014 yılından itibaren üç yıl süreyle pasifte kalabileceğini ve buna göre 31/12/2016 tarihine kadar kullanılması gerektiğini savunmuşlardır.

Bu görüş yargının genel olarak verdiği görüşe uygundur.

Platformda o tarihte yapılan tartışmalar sonucunda, yukarıda bahsedilen ikinci görüş çoğunlukla kabul edilmiştir.

4-AMORTİSMANA TABİ İKTİSADİ KIYMETLERİN AYNI YIL İÇİNDE SATILMASI VE YENİLENMESİ HALİNDE YENİLEME FONU UYGULANIP UYGULANMAYACAĞI HUSUSU

Daha önceki platformda tartışılan ve çoğunlukla kabul edilen görüş, yukarıda da açıklandığı gibi, üç yıllık süre fonun ayrılmasına konu işlemin yapıldığı dönemi takip eden vergilendirme döneminden itibaren başlaması gerektiği, ayrılan fonun bu tarihi izleyen yıldan itibaren üç yıl süreyle pasifte kalabileceği ve bu süre içinde yeni bir amortismana tabi iktisadi kıymet alınıp bu iktisadi kıymetin amortismanının yenileme fonundan mahsup edilmeye başlayacağı tarihtir. Bu süre içinde yenileme yapılmamış ise, yenileme fonu vergi matrahına eklenir.

Bu kere Platform’da tartışma konusu ise, daha önceki platform konusunun başka bir yönüyle ilgili olup, aynı yıl içinde yenileme yapılan hallerde satıştan elde olunan kar dikkate alınarak pasifte karşılık ayrılması mümkün olup olmadığı konusudur.

Tartışmaya esas olmak üzere, üzerinde tartışmanın yapılacağı örnekler;

Örnek 1- 2018 Yılı Ekim ayında, işletmenin aktifinde kayıtlı amortismana tabi bir iktisadi kıymet yenilenmek amacıyla satılıyor. 2018 yılı Aralık ayında aynı neviden bir amortismana tabi iktisadi kıymet satın alınıyor. Diğer şartlar VUK 328 nci maddeye uygun. Yenileme Fonu ayrılabilir mi?

Örnek 2- İşletmenin aktifinde kayıtlı amortismana tabi iktisadi kıymetler yenilenmek isteniyor. Ancak üretimin durmaması için 2018 Mayıs ayında yeni amortismana tabi kıymetler alınıp monte ediliyor. 2018 Haziran ayında da eski amortismana tabi iktisadi kıymetler satılıyor. Diğer şartlar VUK 328 nci maddeye uygun. Yenileme Fonu ayrılabilir mi?

Tartışma konusu ile ilgili, Gelir İdaresi Başkanlığınca verilmiş 03.10.2008 gün ve B.07.1.GİB.0.29/2980-328-156-104534 sayılı Özelge Gelir İdaresinin

web sayfasında olup http://www.gib.gov.tr/node/95408/pdf adresinden ulaşmak mümkündür.

Bu özelgede; vergi dairesi başkanlığı, mükellefin üretimde kullanmakta olduğu makineleri satarak aynı hesap dönemi içinde yerine yine aynı veya daha üst vasıflara sahip yeni makineler iktisap etmek isteyen, ancak faaliyetinden kaynaklanan zaruret gereği önce yeni makinelerin iktisap edilip montajının yapılıp üretime hazır hale getirildikten sonra eski makinelerin sökülerek satışının yapılması halinde yenileme fonu uygulamasından faydalanıp faydalanılamayacağı hususundaki görüş talebine verdiği özelgede; teknik nedenlerle satışın önce yapılması gereğinin ispatlanması durumunda anılan Kanun hükmünden faydalanılacağı yönünde görüş tayin edildiği anlaşılmaktadır.

Ancak Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı, ilgili Vergi Dairesi Başkanlığından bu özelgenin düzeltilmesini istemiş ve gerekçe olarak da, anılan hükmün uygulanabilmesi ise, yeni iktisadi değerin satışın yapıldığı yılı takip eden yıllarda iktisabına bağlanmış aynı yıl içinde yenileme yapılan hallerde satıştan elde olunan kar dikkate alınarak pasifte karşılık ayrılması mümkün bulunmadığını göstermiştir.

Bu özelge kısaltılmış olarak aşağıdadır.

“İlgide kayıtlı yazınız ekinde alınan, Başkanlığınız mükelleflerinden ……………….. San. Tic. A.Ş.’ye tayin olunan …………… tarih ve …………. sayılı özelgenin incelenmesinden, anılan şirketin Vergi Usul Kanununun 328 inci maddesinde hüküm altına alınan “yenileme fonu” müessesesinden faydalanmak üzere, üretimde kullanmakta olduğu makineleri satarak aynı hesap dönemi içinde yerine yine aynı veya daha üst vasıflara sahip yeni makineler iktisap etmek istediği, ancak faaliyetinden kaynaklanan zaruret gereği önce yeni makinelerin iktisap edileceği montajının yapılıp üretime hazır hale getirildikten sonra eski makinelerin sökülerek satışının yapılması halinde yenileme fonu uygulamasından faydalanıp faydalanılamayacağı hususunda görüş talep etmesi üzerine, anılan zaruret veya yenileme arzusu ile sürece başlanıldığı ancak teknik nedenlerle satışın önce yapılması gereğinin ispatlanması durumunda anılan Kanun hükmünden faydalanılacağı yönünde görüş tayin edildiği anlaşılmaktadır.

……………………….

Bu hüküm uyarınca yenileme fonunun ayrılabilmesi, amortismana tabi bir iktisadi kıymetin satılmasından oluşan karın aynı neviden bir iktisadi kıymetin alımında kullanılması halinde söz konusu olmaktadır. Anılan hükmün uygulanabilmesi ise, yeni iktisadi değerin satışın yapıldığı yılı takip eden yıllarda iktisabına bağlanmış olup, aynı yıl içinde yenileme yapılan hallerde satıştan elde olunan kar dikkate alınarak pasifte karşılık ayrılması mümkün

bulunmadığından, sözü edilen şirket tarafından yenileme fonu uygulamasından faydalanılmasına imkân bulunmamaktadır.

Bilgi edinilmesini ve yukarıda yer alan açıklamalar uyarınca tayin olunan özelgenizin yeniden gözden geçirilmesi ile sonucundan mükellefe de bilgi verilmesi hususunda gereğini rica ederim.”

Bu konuda, aynı mahiyette olup şu anda Gelir İdaresi Başkanlığının sitesinde yayında olmayan bazı özelge özetleri aşağıdadır.

a) Maliye Bakanlığı 10.08.1993 -24459-328-72 özelge

“328. madde hükmünün uygulanabilmesi için yeni iktisadi değerin, satışın yapıldığı yılı takip eden yıllarda iktisap edilmesine bağlı bulunduğundan, aynı yıl içinde yenileme yapılan hallerde, satıştan elde edilen kar dikkate alınarak pasifte karşılık ayrılması mümkün değildir”

b) İstanbul Defterdarlığı 04.02.2005- B.07.4.DEF.0.34.20/VUK1/328-10863 özelge

“Ancak, 328’nci madde hükmünün uygulanabilmesi yeni iktisadi değerin, satışının yapıldığı yılı takip eden yıllarda iktisap edilmesine bağlı bulunduğundan, aynı yıl içinde yenileme yapılan hallerde satıştan elde olunan kâr dikkate alınarak pasifte karşılık ayrılması mümkün bulunmamaktadır.”

5-TARTIŞMA VE SONUÇ

Sözü edilen konu platformda tartışıldı. Genel olarak kanun dilinin eski olması ve madde hükümlerindeki ifadelerin açık olmaması yenileme fonu uygulamasında olduğu gibi farklı yorumlar yapılmasına neden olduğu vurgulanmıştır.

a) Tartışma konusu özelge, 2008 yılına ait olup Gelir İdaresi Başkanlığının sayfasında yer almaktadır. Doğrudan bu konu ile ilgili olarak daha sonra verilmiş olan başka bir özelgeye de rastlanılmamıştır. Zaten, “Mükelleflerin İzahat Taleplerinin Cevaplandırılmasına Dair Yönetmelik” in 11 ve 12 nci maddesine göre, özelge havuzunda yer alan özelgelere uygun olmak şartıyla özelge verilebileceği açıklanmıştır. Tartışma konusu özelge emsal özelge olduğundan bu görüşün idarece devam ettirildiği kabul edilmesi gerekir.

Bu görüşün platformda tartışılması sonucunda:

-Kanunda, yıl içinde yenileme yapılması halinde yenileme fonu ayrılmasını engelleyen bir hüküm olmadığı.

-Kanun gerekçesine göre bu hüküm, bir vergi teşviki olması nedeniyle uygulamadan aynı yıl içinde yenileme yapanların yararlanmaması kanunun ruhuna uymadığı,

-Teknik veya zaruri nedenlerle yenileme yapmak isteyenlerin bir yıl bekletilmesi ticari gerçeklerle uyuşmadığı,

-Yenileme fonu uygulamasının konuluşun bir nedeni de, mükelleflerin yeni satın alacakları amortismana tabi iktisadi kıymetlerin finansmanını biraz olsun kolaylaştırmak olduğundan, bu kolaylaştırmayı ötelemenin amaca uygun düşmediği,

Gerekçeleriyle benimsenmemiştir.

Bu nedenle, yenileme fonuna alınan yılda yenileme yapılması halinde yenileme fonu uygulanması yapılması gerektiği görüşü platformda oy birliğiyle kabul edilmiştir.

b) Mevcut amortismana tabi iktisadi kıymetlerin elden çıkarılmasından ve yenileme fonu ayrılmasından önce aynı yılda, işletmenin aktifinde kayıtlı amortismana tabi iktisadi kıymetlerin yenilenmesi teknik ve ekonomik nedenlerle (üretimin durması gibi) yapılmış ise, yenileme fonu ayrılabileceği görüşü oy çokluğu ile uygun görülmüştür.

Gelir İdaresi Başkanlığının bu konudaki duraksamaları gidermesi açısından, bir sirküler veya genel tebliği ile açıklama yapması konusunda platformda görüş birliği oluşmuştur.


Kaynak: İSTANBUL YMM ODASI, İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/isletme-hesabi-tutanlar-yenileme-fonu-uygulamasindan-yararlanabilir-mi/feed/ 0
TİM’in ihracatçının lojistik maliyetlerini azaltmak için THY ile önceden yapmış olduğu indirimli kargo taşımacılığına yönelik iş birliği anlaşmasının kapsamı genişletildi https://www.muhasebenews.com/timin-ihracatcinin-lojistik-maliyetlerini-azaltmak-icin-thy-ile-onceden-yapmis-oldugu-indirimli-kargo-tasimaciligina-yonelik-is-birligi-anlasmasinin-kapsami-genisletildi/ https://www.muhasebenews.com/timin-ihracatcinin-lojistik-maliyetlerini-azaltmak-icin-thy-ile-onceden-yapmis-oldugu-indirimli-kargo-tasimaciligina-yonelik-is-birligi-anlasmasinin-kapsami-genisletildi/#respond Wed, 08 Sep 2021 13:00:40 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=115057

TİM ve THY’den Yeni İhracat Rekorlarına Uçuracak İş Birliği

TİM BAŞKANI GÜLLE: İHRACATTA HAVA YOLUNUN PAYI ARTIYOR

rkiye İhracatçılar Meclisinin (TİM), ihracatçının lojistik maliyetlerini azaltmak için Türk Hava Yolları (THY) ile daha önce yapmış olduğu indirimli kargo taşımacılığına yönelik iş birliği anlaşmasının kapsamı genişletildi. Buna göre; hava kargo indirim kampanyasında destinasyon sayısı 46‘ya yükseltildi, ek ton kapasitesi sağlandı, indirim oranı artırıldı ve ürün gamları genişletildi.

M Başkanı İsmail Gülle Yılın ilk 8 ayında geçtiğimiz yıla göre hava kargo ile yapılan ihracatımız yüzde 28 artışla 5,3 milyar dolardan 6,8 milyar dolara ulaştı. Bugün imzalanan protokolde, ihraç ürünlerinin kapsamı yumurta, yaş meyve ve sebze ve balık ile genişletildi. 28 olan destinasyon 46‘ya çıkarıldı. Liste fiyatları üzerinden ihracatçıların faydalanabileceği indirim yüzde 1035 arası olarak güncellendi. İnşallah bu yeni protokolle de hava yoluyla ihracatın payını çok daha yukarılara taşıyacağız. Türkiye, ihracatla yükselecek. İhracat da THYnin kanatlarında yükselecek” dedi.

61 ihracatçı birliği, 27 sektör ile 100 bin ihracatçının tek çatı kuruluşu olan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), ihracatçının hava kargo taşımacılığında maliyetlerini azaltarak ihracatını artırması için yaptığı çalışmalara tüm hızıyla devam ediyor. Bu kapsamda TİM ve THY, geçtiğimiz yıl küresel ticarette Türk ihracatçısına büyük avantaj sağlayan bir iş birliğine imza atmıştı. Turkish Cargo ek kapasite ve ihracatçıların yoğun olarak kullandığı 28 destinasyon için yüzde 10 ile yüzde 30 arasında indirim uyguluyordu. Türkiye’nin ihracat seferberliğine büyük katkıda bulunan iş birliği sayesinde 4 ayda toplam 1.2 milyar dolara yakın yüksek katma değerli ürün ihracatı gerçekleştirilirken, söz konusu anlaşmanın kapsamı da genişletildi.

35 ülkede 46 destinasyon

TİM ve THY arasında imzalanan yeni protokolle; genel kargo, yumurta, yaş meyve ve sebze ile balık kapsamındaki Türk ihraç ürünlerinin yurt dışındaki 35 ülkedeki 46 destinasyonda hava kargo ile taşınmasında yüzde 10 ila yüzde 35 aralığında indirim uygulanacak. Kampanya ile 6.050 tonluk ek bir kapasite ayrılırken, ürün gamları da genişletildi. Ürün muhteviyatlarıyla birlikte ürün gamları sadece ton özelinde değil ton altında da sağlandığı kampanya 31 Aralık 2021 tarihine kadar devam edecek. Yeni protokolle ilgili Ankara Ticaret Bakanlığı’nda yapılan “Hava Kargo İş Birliği İmza Töreni”; Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, TİM Başkanı İsmail Gülle ve Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı İlker Aycı’nın katılımıyla gerçekleşti.

İhracat takım işi

Törende konuşan Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı İsmail Gülle, THY’nin ülkenin medar-i iftiharı olduğuna vurgu yaptı. THY’nin 16-22 Ağustos tarihleri arasında günlük 1333 sefer sayısı ile Avrupa’da en çok uçan network taşıyıcısı olduğunu dile getiren Gülle “Pandemi döneminde sektörün küresel devlerinin batması tartışılırken THY tüm olumsuz durumlara rağmen yeni seferler açarak yoluna devam etti. Sınırların kapandığı, karayollarından ulaşımın neredeyse imkansız hale geldiği anlarda Turkish Cargo, hava lojistiğindeki sağlam altyapısıyla, Türk ürünlerini sayısız destinasyona güvenli ve hızlı bir şekilde teslim ederek ihracat ailesinin yanında oldu. Öyle ki, pandeminin etkisinin en yoğun hissedildiği 2020 Mayıs ayında, hava yolu ile ihracatın payı yüzde 10’u aştı. İhracat bir takım işi. İhracatçının aldığı her sipariş, finansmanıyla, üretimiyle, pazarlamasıyla, lojistiğiyle organizasyon gerektiren ciddi bir süreç. Bu vesileyle, ihracata katkılarından ötürü bayrak taşıyıcı havacılık markamızı Yönetim Kurulu Başkanı İlker Bey’in nezdinde tebrik ediyorum. İnşallah bu yeni protokolle de hava yoluyla ihracatın payını çok daha yukarılara taşıyacağız” dedi.

Hava kargo ile yapılan ihracat 6,8 milyar dolara ulaştı

TİM ve THY arasında Aralık 2020’de yapılan kargo indirimiyle ilgili iş birliğinin ihracata önemli katkı sağladını aktaran Gülle, şöyle devam etti: İş birliğiyle Turkish Cargo 28 destinasyona,  Türk ihraç ürünlerinin havayolu kargo ile taşınmasında, yüzde 10 ila yüzde 30 indirim uygulamaya başladı. Destinasyonları, lojistikte hangi noktaların yoğun biçimde kullanıldığının ve bu noktalara ihracat miktarını analiz ederek ihracatçımızın maksimum verim alacağı şekilde belirlemiştik. TİM-THY Hava Kargo Protokolümüzün olumlu sonuçlarını, rakamlar da net bir şekilde gösteriyor. Yılın ilk 8 ayında geçtiğimiz yıla göre hava kargo ile yapılan ihracatımız yüzde 28 artışla 5,3 milyar dolardan 6,8 milyar dolara ulaştı. Ortaya çıkan bu rakamlar, iş birliğimizi daha da genişletmemiz için bizleri daha da cesaretlendirdi. Bugün, ihracatçılarımız için yeni bir protokolle iş birliğimizi genişletiyoruz.

“İndirim yapılacak ülkelere ihracatımız 8 ayda 86 milyar doları geçti

Yeni protokol kapsamındaki ülkelere, 2021 yılının ilk 8 ayında geçen yılın aynı dönemine göre  yüzde 38 artışla 86 milyar 376 milyon dolar ihracat gerçekleştirdiklerini kaydeden İsmail Gülle “İmzalanan bu protokolle ihracatçılarımız; Genel Kargo (GEN), Yumurta (HEG), Yaş Meyve ve Sebze (PEP) ile Balık (PES) kapsamında taşınabilecek Türk ihraç ürünlerini 35 ülkedeki 46 destinasyona yüzde 10 ila yüzde 35 aralığında indirim oranlarıyla müşterilerine ulaştırabilecek. Bu 35 ülke arasında, en çok ihracat yaptığımız ilk 5 ülkenin tamamının yer alıyor olması ayrıca önem arz ediyor” diye konuştu.

“Türk ihracatçısı krizi fırsata çevirdi

Pandeminin ilk dalgasının oluşturduğu şok ortamından sonra küresel talep artışını  ve küresel tedarik zincirlerindeki dönüşüm sürecini çok iyi değerlendiren Türk ihracatçısının bu krizi fırsata dönüştürdüğünü belirten TİM Başkanı Gülle “Kazanılan bu fırsatları, kalıcı ve sürdürülebilir hale getirmek için ihracatın her kademesiyle özenle ilgileniyoruz. Bu kapsamda ihracatçılarımızla gerçekleştirdiğimiz istişarelerde hava yolu ile taşımacılık noktasında pek çok talep aldık. Bu taleplere hızlıca cevap vermek adına, İlker Aycı Bey ile yaptığımız istişareler sonucu ortaya çıkan TİM THY Hava Kargo İş Birliği Protokolü, 4 Aralık’ta beş aylık süre için ihracatçılarımızın hizmetine sunulmuştu. Bugün imzalanan protokolde, ihraç ürünlerinin kapsamı yumurta, yaş meyve ve sebze ve balık ile genişletildi. 28 olan destinasyon 46’ya çıkarıldı. Liste fiyatları üzerinden ihracatçıların faydalanabileceği indirim yüzde 10-35 arası olarak güncellendi. THY ile birlikte ihracatta nice başarılara ulaşacağımıza inanıyorum. THY’ye bu önemli iş birliği için teşekkür ediyorum. Türkiye, ihracatla yükselecek. İhracat da THY’nin kanatlarında yükselecek” ifadelerini kullandı.

Aycı: Turkish Cargo, dünyanın dört bir yanına ihracat köprüleri kurdu

Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı İlker Aycı ise iş birliğiyle ilgili şunları söyledi:

Bayrak taşıyıcı kargo markamız sahip olduğu geniş hizmet ağı ile ihracatçımız açısından stratejik önemdeki pazarlara erişme konusunda can suyu olmaya devam ediyor. Dünyanın en yüksek büyüme oranlarından birine sahip ekonomimizin lokomotifi olan ihracatımıza yaptığımız katkıyı bugün burada pekiştirmek Türk Hava Yolları ailesi için bir gurur vesilesi. Pandemi döneminde kargo sektörü dünya çapında daralırken Turkish Cargo büyümeye devam ederek başarısını zorlu dönemde de kanıtladı. Bu zorlu dönemde de ihracatçımız için dünyanın dört bir yanına ihracat köprüleri kurdu. Yakında açılacak SmartIst kargo tesisimiz ile bu büyüme ivmemiz hızlanacak ve hava kargo taşımacılığında yeni bir çağ başlayacak.  Turkish Cargo ve TİM iş birliğinin hem ülkemiz hem de şirketlerimiz için tetikleyici güç olmaya devam edeceğine inanıyoruz.

İndirimli taşınacak 46 destinasyon

TİM-THY iş birliğiyle beraber Turkish Cargo; Cezayir, Amman, Amsterdam, Stockholm, Bahreyn, Belgrad, Berlin, Beyrut, Bağdat, Bangkok, Bangalore, Mumbai, Brüksel, Basel, Kahire, Guangzhou, Paris, Dakka, Delhi, Dusseldorf, Dubai, Hamburg, Hanoi, Hong Kong, Houston, Seul, İslamabad, Kabil, Kiev, Karaçi, Kuala Lumpur, Kuveyt, Lahor, Londra, Linz, Chennai, Miami, Münih, Milano, Oslo, Ho Chi Minh City,Tel Aviv, Tunus, Vilnius, Varşova ve Zürih hatlarına, Türk ihraç ürünlerinin hava kargo ile taşınmasında indirim uygulayacak.


Kaynak: TİM
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/timin-ihracatcinin-lojistik-maliyetlerini-azaltmak-icin-thy-ile-onceden-yapmis-oldugu-indirimli-kargo-tasimaciligina-yonelik-is-birligi-anlasmasinin-kapsami-genisletildi/feed/ 0