kapsam – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Mon, 06 Feb 2023 09:05:44 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Hangi mükellefler yeniden değerleme yapabilir hangileri yapamaz? https://www.muhasebenews.com/hangi-mukellefler-yeniden-degerleme-yapabilir-hangileri-yapamaz/ https://www.muhasebenews.com/hangi-mukellefler-yeniden-degerleme-yapabilir-hangileri-yapamaz/#respond Mon, 06 Feb 2023 09:05:41 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=138067 Yeniden değerleme yapabilecek mükellefler


(1) Tam mükellefiyete tabi ve bilanço esasına göre defter tutan; kollektif, adi komandit ve adi şirketler de dahil olmak üzere ferdi işletme sahibi gelir vergisi mükellefleri ile kurumlar vergisi mükellefleri bilançolarına kayıtlı amortismana tabi iktisadi kıymetlerini, 213 sayılı Kanunun mükerrer 298 inci maddesinin (Ç) fıkrasında ve bu Tebliğin 6 ncı maddesinde belirtilen istisnalar dışında, yeniden değerleme hakkına sahip bulunmaktadırlar.

(2) Aşağıda yer alan mükellefler, 213 sayılı Kanunun mükerrer 298 inci maddesinin (Ç) fıkrası hükümlerinden yararlanamaz:

a) Dar mükellefiyet esasında vergilendirilen mükellefler.

b) İşletme hesabı (zirai işletme hesabı dahil) esasına göre defter tutan mükellefler.

c) Serbest meslek kazanç defteri tutan serbest meslek erbabı mükellefler.

ç) Münhasıran sürekli olarak işlenmiş altın, gümüş alım-satımı ve imali ile iştigaleden mükellefler.

d) Kayıtlarını Türk para birimi dışında başka bir para birimiyle tutmalarına izin verilen mükellefler.


Kaynak: VUK 537 Tebliğ Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/hangi-mukellefler-yeniden-degerleme-yapabilir-hangileri-yapamaz/feed/ 0
Hangi Konaklama Tesisleri Verginin Kapsamına Girer? https://www.muhasebenews.com/hangi-konaklama-tesisleri-verginin-kapsamina-girer/ https://www.muhasebenews.com/hangi-konaklama-tesisleri-verginin-kapsamina-girer/#respond Fri, 03 Feb 2023 09:06:56 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=137951 Verginin uygulanmasında, konaklama tesisleri bakımından herhangi bir sınırlandırma yoktur.

İşletme belgesi olup olmadığına bakılmaksızın, konaklama hizmeti sunan bütün tesislerde verilen hizmetler konaklama vergisine tabidir.

Aşağıda belirtilen tesislerde verilen geceleme hizmetleri ve bu hizmetle birlikte satılmak suretiyle konaklama tesisi bünyesinde sunulan diğer tüm hizmetler, konaklama vergisine tabidir.

Turizm Tesislerinin Niteliklerine İlişkin Yönetmelikte yer alan;

  • Oteller, tatil köyleri, butik oteller, özel konaklama tesisleri, moteller, pansiyonlar, apart oteller,
    • Sağlıklı yaşam tesisleri ile bünyesinde konaklama tesisi bulunan termal tesisler,
    • Çiftlik evi, köy evi, yayla evi, dağ evi, kampingler, konaklama amaçlı mesire yerleri,
    • Turizm kompleksleri, tatil merkezleri, eğlence merkezleri, personel eğitim tesisleri, özel tesisler gibi geceleme hizmeti de sunan diğer tesisler.

Lojman olarak tahsis edilenler hariç olmak üzere; her ne ad altında ve sürede olursa olsun kamu ya da özel sektörün tasarrufunda olan yerlerde personelin konaklaması için ayrılan misafirhane, konukevi, dinlenme tesisi, kamp gibi tesisler,

İlgili mevzuata göre işletilen uygulama otelleri,Yukarıda sayılanlar dışında kalan, turizm işletmesi belgesi ve/veya işyeri açma/ işletme belgesi olup olmadığına bakılmaksızın geceleme hizmeti sunan diğer tüm tesisler.

Sosyal Hizmetler Kanununun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinde tanımlanan sosyal hizmet kuruluşlarınca korunmaya, bakıma ve yardıma ihtiyacı olanlara verilen geceleme hizmetleri ile herhangi bir geceleme hizmeti sunulmayan, mola noktaları gibi tesislerde verilen hizmetler konaklama vergisinin konusuna girmez.


Kaynak: GİB Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/hangi-konaklama-tesisleri-verginin-kapsamina-girer/feed/ 0
Teknoloji Geliştirme Bölgeleri desteklerinde kapsam genişletildi https://www.muhasebenews.com/teknoloji-gelistirme-bolgeleri-desteklerinde-kapsam-genisletildi/ https://www.muhasebenews.com/teknoloji-gelistirme-bolgeleri-desteklerinde-kapsam-genisletildi/#respond Sun, 13 Feb 2022 10:52:24 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=122271 ]]> Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın, Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliği Resmi Gazete’de yayımlanarak, 3 Şubat 2021 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yürürlüğe girdi.

Değişiklikle, Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu’nda tanımlanan bölge alanları dışında açılacak kuluçka merkezlerine ilişkin süreçlerde usul ve esaslar belirlendi.

Buna göre, farklı ülke uygulamaları dikkate alınarak, Türkiye’deki Ar-Ge yenilik ekosisteminin önemli aktörlerinden olan teknoloji geliştirme bölgeleri yönetici şirketlerinin, bünyelerinde yer alan kuluçka merkezlerini, Bakanlıkça belirlenecek şartlar çerçevesinde bölge dışında da açabilmelerine imkan tanındı. Bu şartlar çerçevesinde girişimcilerin destek, teşvik ve muafiyetlerden yararlandırılması amaçlandı.

Bölge alanları dışında açılacak kuluçka merkezlerinde yer alacak Ar-Ge, teknolojik yenilik, yazılım ve tasarım faaliyetlerinde bulunan kuluçka girişimcilerinin nitelikleri ve bu merkezlerde bulunabilecekleri süreler tespit edildi.

Atölyelerde ortak kullanıma yönelik makine, ekipman ve yazılımlara ilişkin destek talebinin değerlendirilebilmesi kriterleri de tanımlandı.

Bu kapsamda, teknoparklarda faaliyet gösteren girişimcilerin üniversite-sanayi iş birliğiyle geliştirdikleri projelerin hayata geçirilmesi, projelerde ortaya çıkan ürünlerin prototipinin oluşturulması ve bunların yapılması amacıyla bölge yönetici şirketlerine altyapı, idare binası ve kuluçka merkezi için yardım amaçlı verilen desteğin yanı sıra Ar-Ge binası, atölye ve buralarda yer alacak ekipmanlara yönelik destekler de verilebilecek.

BÖLGE DIŞINDAKİ FAALİYETLERE İLİŞKİN DÜZENLEME YAPILDI

Kanunda yer alan teşviklerin sürelerinin uzatılması, gelir vergisi stopaj desteğinin işveren lehine uygulanması, destek personeli sayısının artırılmasıyla bölgelerde yer alan işletmelerde çalışan personelin faaliyetlerini bölge dışında da yürütmelerine ilişkin düzenleme de yapıldı.

Ar-Ge ve yenilik ekosistemine yönelik girişimcileri desteklemek ve teknolojiye yatırımın artması için kanunda yer alan teşviklerin süresi 2028 yılı sonuna kadar uzatıldığından, ilgili süreler yönetmelikte düzenlendi.

Ayrıca, teknoloji geliştirme bölgelerindeki girişimcilerin istihdam yükünün azaltılması amaçlanarak, gelir vergisi stopaj desteğinin işveren lehine uygulanması gerektiği hususu netleştirildi.

Ar-Ge veya tasarım faaliyetlerine katılan veya bu faaliyetlerle doğrudan ilişkili destek personeli sayısının artırılmasına ilişkin hususlar düzenlendi. Esnek çalışma saatlerine ve şartlarına uyumlu olarak bölgelerde yer alan işletmelerde çalışan personelin faaliyetlerinin bir kısmını bölge dışında da yürütmesi ve kanunla sağlanan destek ve muafiyetlerden aynı şekilde faydalanması sağlandı.

GİRİŞİM SERMAYESİ UYGULAMALARI DÜZENLENDİ

Bölgelerde faaliyette bulunanlara sağlanan sermaye desteklerinin kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılması uygulamasının süresi uzatılırken, indirim konusu yapılacak tutarın yıllık 1 milyon liraya yükseltilmesine ilişkin kanun değişikliği yansıtıldı.

Desteklenecek programlar kapsamında temel bilimler mezunlarına ilave olarak, Yükseköğretim Kurulundan alınan görüş üzerine, Bakanlıkça ilan edilecek alanlar destek kapsamına dahil edildi.

Doktora öğrenci desteğinin usul ve esaslarıyla girişim sermayesi uygulamalarına ilişkin düzenlemeler de belirlendi.


Kaynak: İTO Haber
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/teknoloji-gelistirme-bolgeleri-desteklerinde-kapsam-genisletildi/feed/ 0
Merkezi yurt dışında olan bir şirket Türkiye’de şube açarsa açacağı şube dar mükellefiyet kapsamında mı olur? https://www.muhasebenews.com/merkezi-yurt-disinda-olan-bir-sirket-turkiyede-sube-acarsa-acacagi-sube-dar-mukellefiyet-kapsaminda-mi-olur/ https://www.muhasebenews.com/merkezi-yurt-disinda-olan-bir-sirket-turkiyede-sube-acarsa-acacagi-sube-dar-mukellefiyet-kapsaminda-mi-olur/#respond Wed, 09 Feb 2022 11:30:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=122019 Merkezi ABD Delaware eyaletinde olan tek ortaklı veya iki ortaklı şirketin şubesinin İstanbul’da açılacağı, bilişim ve e ticaret işleriyle uğraşıldığı, ayrıca, şubenin kurumlar vergisi yönünden dar mükellef olup olmayacağı, şube ye alış faturası girişlerinin yurtdışı merkezi ile bağlantısının nasıl yapılacağı KDV kullanıp kullanamayacağımız Ba-Bs formu verip vermeyeceği, Türkiye’deki kurum kazancının yurt dışına transfer edilmeksizin ortağa Türkiye’de kar dağıtımı yapılıp yapılamayacağı; % 15 oranında kar payı stopajı ödenip ödenmeyeceği; Türk vatandaşı olan ortaklar tarafından elde edilecek kar payının menkul sermaye iradı olarak beyan edilip edilmeyeceği; Delaware Eyaleti ile ülkemiz arasında çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmasının bulunup bulunmadığı; bulunmaması durumunda buradan elde edilecek kazancın yurt dışında ne şekilde vergilendirileceği; hususlarında bilgi alabilir miyim?

Türkiye de açılacak şube KV yönünden Dar mükelleftir. 

Dar mükellefiyette TDHP na göre Defter tutulur. 

Fatura düzenler satın almış olduğu mal ve hizmetler için VUK hükümlerine tabi Belge alır. 

Verilmesi gereken Tüm beyanname ve bildirimleri verir.

Kar dağıtımı yapılması halinde % 10 GV stopajı yapılır.

Ortak Türkiye’de ikamet ediyor ise GVK 22 ve 86. madde şartlarına göre yıllık GV beyannamesi verilir. (MSİ) Yurt dışında nasıl vergileneceği konusunda bilgimiz yoktur. Her ülkenin kanunları farklıdır.


Yurt dışındaki mukim firmalardan satın alınan bilgisayar programlarına yönelik yapılacak ödemelerle ilgili olarak 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 30 uncu maddesi uyarınca tevkifat yapılacak mıdır?

-Yurt dışında mukim firmalardan  alınan bilgisayar programlarının üzerinde herhangi bir değişiklik yapılmadan  ve/veya çoğaltılmadan nihai tüketicilere satılması veya aynı şekilde işletmede  kullanılması halinde, elde edilen kazanç ticari kazanç niteliğinde olup, bu  nitelikteki ödemeler üzerinden vergi kesintisi yapılmayacaktır.
– “Copyright”  kapsamında bir bilgisayar programının çoğaltma, değiştirme, topluma dağıtma,  gösterme vb. gibi haklarının satın alınması halinde, satın alan bakımından bir gayri  maddi hak elde edilecek olup, yurt dışında mukim firmaya yapılacak söz konusu gayri  maddi hak bedeli ödemelerinden 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı %20  oranında vergi kesintisi yapılacaktır.
– Yurt dışında mukim firmalara,  işletmede kullanmak üzere özel olarak bir bilgisayar programı hazırlatılması  halinde, yurt dışında mukim firma tarafından elde edilen kazanç serbest meslek  kazancı niteliği taşıdığından, 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı  uyarınca %20 oranında vergi kesintisi yapılması gerekmektedir.
– Dar mükellef kurumun mukimi  olduğu ülke ile aramızda çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması bulunması ve bu  anlaşmada daha düşük bir oran (anlaşmalarda genelde bu oran %10 olarak  belirlenmekte) belirlenmesi halinde bu oran dikkate alınacaktır.

Bilgisayar programının doğrudan doğruya internet üzerinden şifre ile indirilerek iktisap edilmiş olması vergi kesintisi karşısında farklı bir uygulamaya yol açar mı?

Bilgisayar yazılım ürünlerinin,  CD, disket vb. taşıyıcı medya ürünü içerisinde gümrükten ithal edildikten sonra  internet üzerinden indirilen şifre ile aktive edilerek iktisap edilmiş olması  ya da bilgisayar programının doğrudan doğruya internet üzerinden şifre ile  indirilerek iktisap edilmiş olması durumu yurt dışında yapılacak ödemelerin  vergilendirilmesinde herhangi bir farklılığa yol açmamaktadır.
Yine, ülkemiz ile çifte  vergilemeyi önleme anlaşması bulunan ülkelere yapılan söz konusu ödemelerde ise  ilgili anlaşmada bir hüküm bulunması halinde öncelikle bu hükümlerin dikkate  alınacağı tabiidir.

Telekomünikasyon alanında hizmet veren bir şirketin, e-posta servisinin güvenli bir şekilde kullanılmasını sağlamaya yönelik olarak ithal ettiği programlar ile aile koruma şifresi gibi hizmetlere ilişkin uygulama lisanslarının niteliği nedir ve bununla ilgili yapılan ödemeler üzerinden tevkifat yapılacak mıdır?

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun dar mükellefiyette vergi kesintisinin düzenlendiği 30 uncu maddesinin ikinci fıkrasında; ticari veya zirai kazanca dahil olup olmadığına bakılmaksızın telif, imtiyaz, ihtira, işletme, ticaret unvanı, marka ve benzeri gayri maddi hakların satışı, devir ve temliki karşılığında nakden veya hesaben ödenen veya tahakkuk ettirilen bedeller üzerinden kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hükmüne yer verilmiştir.
Bu düzenleme çerçevesinde, e-posta servisinin güvenli bir şekilde kullanılmasını sağlayan hizmetlere ilişkin lisanslar için yurt dışında mukim firmaya yapılacak söz konusu gayrimaddi hak bedeli ödemelerinden vergi kesintisi yapılması gerekmektedir.

Bir firmanın yurt dışında tanıtımının yurt dışındaki reklam şirketleri vasıtasıyla yapılması durumunda reklam şirketine yapılacak ödemeler üzerinden vergi kesintisi yapılacak mıdır?

Bir şirketin yurt dışında tanıtımının yapılması amacıyla alınan ilan ve reklam hizmetlerinin, doğrudan, ilan ve reklam yayınlatılmasından ziyade; ilan tasarımı, uygulaması, stratejik planlama, medya planlaması ve medya stratejisi gibi serbest meslek faaliyeti, kapsamına giren işlerden, olması durumunda, bu hizmetlerin karşılığı olarak yurt dışında yerleşik kuruluşlara yapılan ödemeler üzerinden kurumlar vergisi tevkifat yapılması gerekir. Ödeme yapılan ülke ile Türkiye Cumhuriyeti arasında çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması, bulunması halinde, konunun anılan anlaşma hükümleri, açısından ayrıca değerlendirilmesi gerekir.
Ayrıca, yurt dışında mukim bir firmaya Türkiye’de kullanılmak üzere bir reklam filmi hazırlatılması halinde de yapılacak ödemeler üzerinden aynı çerçevede vergi kesintisi yapılacaktır.

Kamu kurumlarına yurtdışında mukim kuruluşlar tarafından verilen danışmanlık ve eğitim hizmetlerinden yapılan ödemelerden vergi kesintisi yapılacak mıdır?

Yurtdışında mukim şirketlerden danışmanlık ve eğitim hizmetleri alımı ile ilgili olarak yapılan ödemelerin serbest meslek ödemesi olarak değerlendirilmesi yapılan ödemelerden %20 oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılması gerekmektedir.
Çifte vergilendirme anlaşmalarında genellikle serbest meslek faaliyetinin Türkiye’de bir işyeri veya daimi temsilci vasıtasıyla yapılması ya da dar mükellef kurumunu personelinin Türkiye’de 6 aydan fazla süreli bulunması durumunda vergilendirme hakkı Türkiye’de olmaktadır. Aksi takdirde, Türkiye’de vergi kesintisi yapılması söz konusu değildir.

Eğitim, öğretim ve bilimsel araştırmaları desteklemek amacıyla yurtdışında yayınlanan bilimsel yayınları içeren veri tabanlarının satın alınması yayınlara abone olunması karşılığında yapılan ödemelerden tevkifat yapılacak mıdır?

Yurt dışında oluşturulan veri tabanlarından bilgi alma işlemleri karşılığında yurt dışında mukim firmaya yapılacak söz konusu ödemelerin gayrimaddi hak bedeli olarak değerlendirilmesi 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararları uyarınca %20 oranında vergi kesintisi yapılmaması gerekmektedir.
Ancak, yurt dışında firmanın mukimi olduğu ülke ile ülkemiz arasında çifte vergilemeyi önleme anlaşmasının bulunması ve bu anlaşmalarda daha düşük bir oranın bulunması durumunda, bu oranın dikkate alınacağı tabiidir.

Dar mükellef kurumlara petrol arama faaliyetleri nedeniyle yapılan ödemelerin vergilendirilmesi nasıl olacaktır?

Yurtdışında mukim dar mükellef kurum tarafından petrol arama faaliyetlerine ilişkin olarak verilecek hizmetler serbest meslek faaliyeti kapsamında olup gider karşılığı dâhil yapılan ödemeler dar mükellef kuruma yapılan serbest meslek ödemesi olarak kabul edilecektir.
Bu çerçevede, söz konusu serbest meslek faaliyetinin;
– Türkiye’de bir işyeri veya daimi temsilci bulundurmak suretiyle ticari faaliyet kapsamında yürütülmesi halinde, yapılan ödemelerden kurumlar vergisi kesintisi yapılmayacak, elde edilen kazançlar ticari kazanç hükümleri çerçevesinde iç mevzuatımıza göre vergilendirilecektir.
-Türkiye’de bir işyeri veya daimi temsilcisi bulunmadan veya Türkiye’de bir işyeri veya daimi temsilci bulunsa da bu işyerlerinde yürüttükleri ticari faaliyetle bağlantılı olmamak suretiyle yürütülmesi halinde ise yapılan ödemelerin tamamı üzerinden Kurumlar Vergisi Kanununun 30/1-b maddesi gereğince 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararları uyarınca % 5 oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılması gerekmektedir.
Öte yandan, kesintinin yapılması bakımından serbest meslek hizmetini yapan dar mükellef kurumun mukimi olduğu ülke ile Türkiye arasında çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmasının olması halinde bu anlaşma hükümlerinin de göz önünde bulundurulacağı tabiidir.

Maç, konser, dizi, sinema filmi vb. yayın hakkının satın alınması karşılığında yapılan ödemelerin niteliği nedir? 

Söz konusu yayın hakları, Gelir Vergisi Kanunun 70 inci maddesinin birinci fıkrasının (5) numaralı bendi ve çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmaları hükümlerine göre gayri maddi hak olarak değerlendirildiğinden, yapılan ödemelerden 5520 sayılı Kurumlar vergisi Kanununun 30 uncu maddesinin ikinci fıkrasına istinaden 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararları uyarınca %20 kurumlar vergisi kesintisi yapılması gerekmektedir.
Ancak, yurt dışında firmanın mukimi olduğu ülke ile ülkemiz arasında çifte vergilemeyi önleme anlaşmasının bulunması ve bu anlaşmalarda daha düşük bir oranın bulunması durumunda, bu oranın dikkate alınacağı tabiidir.

Yurt dışındaki mukim bir firmadan internet ortamında “domain name” “alan adı” satın almak amacıyla yapılan ödemelerde vergi kesintisi yapılacak mıdır? 

Yurtdışında mukim firmalardan internet ortamında satın alınan “domain name” “alan adı” gayri maddi hak olarak değerlendirilmekte ve yapılan ödemelerden 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 30 uncu maddesinin ikinci fıkrasına istinaden 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararları uyarınca %20 kurumlar vergisi kesintisi yapılması gerekmektedir.
Ancak, yurt dışında firmanın mukimi olduğu ülke ile ülkemiz arasında çifte vergilemeyi önleme anlaşmasının bulunması ve bu anlaşmalarda daha düşük bir oranın öngörülmesi durumunda, bu oran dikkate alınacaktır.

Dar mükellef kurumların arızi olarak Türkiye’de düzenlediği kongrelerden elde ettiği kazançlar vergiye tabi midir? 

Türkiye’de bir iş yeri veya daima temsilcisi bulunmayan ve kazancını bu iş yeri veya daimi temsilci vasıtasıyla elde etmeyen dar mükellef kurumların, Türkiye’de düzenlenen uluslararası kongre nedeniyle elde edeceği kazancın ticari kazanç olarak değil, Türkiye’de elde edilen arızi ticari kazanç olarak değerlendirilerek vergilendirilmesi gerekmektedir.
Buna göre, dar mükellefiyete tâbi olan yabancı kurumların vergiye tâbi kazancının arızi ticari kazançtan ibaret bulunması halinde, bu kurumlar tarafından bu kazançların elde edilme tarihinden itibaren onbeş gün içinde özel beyanname ile bildirilmesi gerekmektedir.

Yurt dışına ihraç edilen mal ve hizmetlerle ilgili olarak dar mükellef kurumlardan müşteri bulma ve pazarlama vb. hizmetlerin satın alınması karşılığında yapılan ödemelerin durumu? 

Yurt dışına ihraç edilen mal ve hizmetlerle ilgili olarak hizmet veren yurt dışındaki firmanın faaliyeti, müşteri bulma ve satılan mal bedeli üzerinden komisyon alınmasından ibaret ise, bu iş ticari faaliyet çerçevesinde değerlendirilecek ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 30 uncu maddesine istinaden vergi kesintisi yapılmayacaktır.
Ancak, söz konusu faaliyetin yurt dışı Pazar araştırması yapılması, ürünlerin reklamının yapılması, pazarlama ve yönetim hizmetleri gibi hizmetler olması ve salt komisyonculuk hizmetini aşması durumunda, bu hizmetler serbest meslek hizmeti olarak değerlendirilecek ve Kurumlar Vergisi Kanununun 30/1-b maddesi gereğince 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca % 20 oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılması gerekecektir.
Diğer taraftan çifte vergilendirme anlaşmalarının serbest meslek faaliyetlerine ilişkin hükümleri öncelikle göz önünde bulundurulacaktır.

Yurt dışındaki firmalara ödenen faizler ile grup şirketine kredi garantörlüğü karşılığı ödenen tutarlar vergi kesintisine tabi midir? 

Yurt dışı mukimi firmalara yapılan faiz ödemeleri ile garantörlük hizmeti karşılığında ödenen komisyon vb. giderler finansman hizmeti çerçevesinde alacak faizi olarak değerlendirilmekte ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 30 uncu maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendine göre 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca %10 oranında vergi kesintisi yapılmaktadır.
Ayrıca, grup şirketleri arasındaki finansman hizmetleri örtülü kazanç açısından eleştiri konusu yapılabilmekte veya örtülü sermayenin konusuna girebilmektedir.
Yurtdışındaki banka ve finans kurumlarından kullanılan krediler karşılığında ödenen faizlerden ise 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca %0 oranında vergi kesintisi yapılmaktadır. 

Dar mükelleflerin Türkiye’de açtıkları irtibat bürolarının vergilendirilmesi? 

İrtibat büroları Yabancı Sermaye  Çerçeve Kararı ve bu Karara dayanılarak çıkarılan Yabancı Sermaye Çerçeve  Kararı Hakkında Tebliğlerde yer alan düzenlemelere göre kurulmakta ve faaliyet  göstermektedir. Mevcut yasal düzenlemelere göre irtibat büroları Türkiye’de  ticari faaliyette bulunamamakta, kar elde edip transfer edememekte ve bütün  masraflarını yurt dışından getirecekleri dövizlerle karşılamak zorunda  bulunmaktadır.
İrtibat bürolarının Türkiye’de  ticaret yapmaları hukuken yasak olduğundan, yukarıdaki tanımlar çerçevesinde  irtibat bürosunun işyeri, buranın işlerini yürütmekle görevli kişileri de daimi  temsilci olarak kabul etmek mümkün bulunmamaktadır.
Bu açıklamalar çerçevesinde,  irtibat bürosunun ilgili mevzuat çerçevesinde faaliyette bulunması, bir başka  ifade ile ticari ve diğer gelir getirici faaliyette bulunmaması halinde;
– Kurumlar vergisi mükellefiyeti  tesisine,
– İşe başlama bildiriminde  bulunulmasına,
– Kurumlar vergisi beyannamesi  verilmesine,
– Vergi Usul Kanunun hükümleri  çerçevesinde defter tutulmasına,
gerek bulunmamaktadır. Ticari  faaliyette bulunulması halinde, bütün bu yükümlülüklerin yerine getirileceği  ise açıktır.
Öte yandan, irtibat büroların  işçi ücretleri ve işyeri kira ödemleri üzerinden tevkifat yapmakla sorumlu  olduğundan bu bürolara muhtasar açısından mükellefiyet tesis edilmektedir.


Kaynak: ismmmo,GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/merkezi-yurt-disinda-olan-bir-sirket-turkiyede-sube-acarsa-acacagi-sube-dar-mukellefiyet-kapsaminda-mi-olur/feed/ 0
e-Fatura, e-Arşiv ve e-İrsaliye’de kapsam genişledi https://www.muhasebenews.com/e-fatura-e-arsiv-ve-e-irsaliyede-kapsam-genisledi/ https://www.muhasebenews.com/e-fatura-e-arsiv-ve-e-irsaliyede-kapsam-genisledi/#respond Mon, 07 Feb 2022 07:27:47 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=121491 Hazine ve Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) tarafından, 30923 sayılı Resmi Gazete’de 19 Ekim 2019 tarihinde yayımlanan 509 sıra nolu Vergi Usul Kanunu (VUK) Genel Tebliği’nde değişiklik yapıldı. 22 Ocak 2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan Tebliğe göre, e-Fatura, e-Arşiv Fatura ve e-İrsaliye uygulamalarında kapsam genişledi ve yeni bir dönem başladı.

Türkiye’de başarıyla yürütülen e-Belge (e-Fatura, e-Arşiv Fatura, e-İrsaliye, e-Defter vb) uygulamalarına bugüne kadar 500 binin üzerinde firma girdi ve bu oran her altı işletmeden birisinin e-Belge kapsamıyla “dijitalleşme” sürecine girdiğini göstermektedir. Geriye kalan diğer işletmelerde, GİB tarafından açıklanan yeni tebliğler ile kademeli şekilde kapsama girmeyi sürdürüyor. İşletmeler, Uyumsoft e-Uyum dijital dönüşüm uygulamaları sayesinde, işlerini uçtan uca zaman ve mekan bağımsız yönetmektedir.

509 SIRA NOLU VUK GENEL TEBLİĞİ’NDEKİ DEĞİŞİKLİKLER NELERİ KAPSIYOR?

1 – 2021’de brüt satış hasılatı 4 milyon TL üzerinde olan firmalar, 2022 ve müteakip dönemlerde brüt satış hasılatı 3 milyon TL üzerinde olan firmalar, takip eden yılın 7.’ci ayında e-Faturaya geçmek zorundadır.

2 – Elektronik ortamda mal ve hizmet satışı yapanlar 2020 veya 2021 yıllarında brüt satış hasılatı 1 milyon TL üzerinde olan firmalar 1 Temmuz 2022 tarihinde; 2022 yılında brüt satış hasılatı 500 bin TL üzerinde olan firmalar ise takip eden yılın 7.’ci ayında e-Faturaya geçmek zorundadır.

3 – Gayrimenkul ve / veya motorlu araçlar inşa, imal, alım, satım ve kiralama faaliyeti yapanlar, brüt satış hasılatı 2020 veya 2021 dönemlerinde 1 milyon TL üzerinde olan firmalar 1 Temmuz 2022 tarihinde; 2022 yılından itibaren 500 bin TL üzerinde takip eden firmalar da yılın 7.’ci ayında e-Faturaya geçmek zorundadır.

4 – Kültür Turizm Bakanlığı ve belediyelerden konaklama faaliyeti hizmeti alan firmalar, 1 Temmuz 2022 tarihinde e-Faturaya geçmek zorundadır.

5 – e-Fatura uygulamasına dahil olup 2021 ve müteakip dönemlerde brüt satış hasılat 10 milyon TL üzerinde olan firmalar, takip eden yılın Temmuz ayında e-İrsaliye kullanmak zorundadır.

6 – 1 Mart 2022 tarihinden itibaren, vergi mükellefi olmayanlara düzenlenen fatura tutarı 5 bin TL ve üzeri; vergi mükelleflerine düzenlenenler faturalarda ise fatura düzenleme sınırı 2 bin TL ve üzerinde ise e-Arşiv olarak düzenlenmek zorundadır.


Kaynak: İTO Haber
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/e-fatura-e-arsiv-ve-e-irsaliyede-kapsam-genisledi/feed/ 0
Birden fazla SGK dosyası olan firmalar her SGK dosyası için e-tebligat uygulamasına başvuru yapmak zorunda mıdır? https://www.muhasebenews.com/birden-fazla-sgk-dosyasi-olan-firmalar-her-sgk-dosyasi-icin-e-tebligat-uygulamasina-basvuru-yapmak-zorunda-midir/ https://www.muhasebenews.com/birden-fazla-sgk-dosyasi-olan-firmalar-her-sgk-dosyasi-icin-e-tebligat-uygulamasina-basvuru-yapmak-zorunda-midir/#respond Sat, 22 Jan 2022 08:30:59 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=121216 SGK e-tebligat başvurularında aynı işverene ait 3-4 sigorta dosyası (farklı sgk müdürlüklerinde) varken başvuru sırasında 1 adet tüzel kişi başvuru alanı çıkmaktadır. Bu çıkanı onayladığımızda hepsini kapsıyor mu?

Aynı işverene ait birden fazla tüzel kişilik var ve sadece 1 tanesine başvuru imkânı sağlanmışsa kalan tüzel kişilikler için ilgili SGM’lere dilekçe ile başvurup e-tebligat başvurusu isteyiniz.


Kaynak: İsmmmo, GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/birden-fazla-sgk-dosyasi-olan-firmalar-her-sgk-dosyasi-icin-e-tebligat-uygulamasina-basvuru-yapmak-zorunda-midir/feed/ 0
SGK E-Tebligat uygulamasına isteğe bağlı geçebilir miyiz? https://www.muhasebenews.com/sgk-e-tebligat-uygulamasina-istege-bagli-gecebilir-miyiz/ https://www.muhasebenews.com/sgk-e-tebligat-uygulamasina-istege-bagli-gecebilir-miyiz/#respond Sat, 22 Jan 2022 07:30:19 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=121211 SGK E-tebligat için ”01.10.2021 öncesi sigortalı çalıştırmış ve hali hazırda işçisi olmayan işverenler ise başvurmak zorunda değildir. Ancak ihtiyari olarak başvurabilirler” böyle bir madde var mı?

Zorunlu olarak veya isteğe bağlı elektronik tebligat yapılacaklar.

MADDE 6

(1) 5510 sayılı Kanunun 88 inci maddesinin yirmi üçüncü fıkrası hükümlerine istinaden işverenler bu Yönetmelikte belirlenen sürelerde elektronik tebligat adresi almak ve elektronik sistemi kullanmak zorundadırlar.

(2) Birinci fıkrada belirtilmeyen muhataplar isteğe bağlı olarak kendilerine elektronik ortamda tebligat yapılmasını talep edebilirler.

(3) İsteğe bağlı olarak kendilerine elektronik tebligat yapılmasını isteyen bu kişiler bu sistemi kullanmak zorunda olup daha sonra bu kapsamdan çıkamazlar.


Kaynak: İsmmmo, GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sgk-e-tebligat-uygulamasina-istege-bagli-gecebilir-miyiz/feed/ 0
SGK İlave 6 Puanlık İndirim https://www.muhasebenews.com/sgk-ilave-6-puanlik-indirim/ https://www.muhasebenews.com/sgk-ilave-6-puanlik-indirim/#respond Fri, 14 Jan 2022 08:30:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=120897 Bingöl ilinde yatırım teşvik belgeli SGK işyeri için 26322 sayılı teşvik ile SGK prim tahakkuk ettirilirken sigorta primlerinde işsizlik primleri de teşvike dahil midir?

İşyerinin 6’ncı bölgede kurulu olması halinde asgari ücret üzerinden sigortalı ve işveren hissesi prim tutarının tamamı karşılanır.

5335 sayılı Kanunun 30 uncu maddesinin ikinci fıkrası kapsamına giren kurum ve kuruluşlar teşvikten yararlanamaz. 

Sosyal güvenlik destek primine tabi çalışan sigortalılardan ve yurtdışında çalıştırılan sigortalılardan dolayı da bu teşvikten yararlanılamayacaktır. 

İlave 6 puanlık indirimle aynı dönem için uygulanmaz. 

Uygulanan teşvik asgari ücret üzerinden hesaplanmaktadır.


İlave 6 Puanlık İndirim

Yasal Dayanak: 5510 sayılı Kanunun 81 inci maddesinin ikinci fıkrası

Cumhurbaşkanı tarafından belirlenen il ve ilçelerde (1) Nolu indirimden yararlanan özel sektör işverenleri, 31/12/2021 tarihine kadar prime esas kazanç alt sınır üzerinden ilave 6 puanlık indirimden yararlanabilir.

-İşyerinin Cumhurbaşkanı tarafından belirlenen il ve ilçelerde faaliyet göstermesi

-Aylık prim ve hizmet belgesinin/ muhtasar ve prim hizmet beyannamesinin Kuruma yasal süresi içerisinde verilmesi ve primlerin yasal süresinde ödenmesi,

-İşverenin Türkiye geneli prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme zammı ve cezası borcunun bulunmaması/ borçlarının çeşitli kanunlar gereğince yapılandırılmış veya taksitlendirilmiş olması ve bu yapılandırmanın/ taksitlendirmenin devam ediyor olması,

-e-Borcu Yoktur aktivasyonu için başvuruda bulunulması,

-Kayıt dışı sigortalı çalıştırılmaması ya da sahte sigortalı bildiriminde bulunulmaması

-Başvuru şartı: Kuruma başvuru şartı bulunmamaktadır.

 


Kaynak: İSMMMO,
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sgk-ilave-6-puanlik-indirim/feed/ 0
Devlet üniversitesine düzenlenen e-arşiv faturası nasıl iptal edilir? https://www.muhasebenews.com/devlet-universitesine-duzenlenen-e-arsiv-faturasi-nasil-iptal-edilir/ https://www.muhasebenews.com/devlet-universitesine-duzenlenen-e-arsiv-faturasi-nasil-iptal-edilir/#respond Thu, 13 Jan 2022 08:34:59 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=120867 Mükellefim İnteraktif vergi dairesi E-Arşiv modülünden Devlet üniversitesine E-Arşiv faturası düzenlemiştir. Faturanın muhteviyatına itiraz edilmiş, iptal süresi olan 8 günlük süre geçmiş olup iade faturası kesme gibi bir durumlarının olmadığını ileri sürmektedirler ve yeni bir fatura istemekteler (Üniversite). Bu durum karşısında ne yapabiliriz bu faturanın yerine bir fatura düzenlersek Genel amaçlı dilekçe ile bildirim yapmamız yeterli olacak mıdır?

Elektronik ortamda düzenlenen faturalar için tüm iptal ve itiraz işlemlerinin portal üzerinden yapılması gereklidir. Bu kapsamda elektronik fatura uygulamasına dahil olmayan mükelleflere düzenlenen faturalar, ilgili mükellefin 5bin 3bin portalından onay verilerek (adına fatura düzenlenen mükellef) iptal işlemi yapılabilmektedir. Öncelikle mutabakat yapmalısınız. 

Mükellef size iade faturası düzenleyebilir eğer düzenleyemiyorsa siz sistem üzerinden itiraz işlemi (süresi içinde) yapıp, noter kanalıyla iptal işlemini başlatabilirsiniz. (Fatura iptali için yasal sürelere dikkat etmek kaydıyla) (sorunuzda geçen bilgiler kapsamında cevaplanmıştır) 

 


E-Fatura İadesi

T.C. 

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

Balıkesir Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Grup Müdürlüğü

Sayı

:

58889402-105[2017/127-1094]-54295

03.06.2021

Konu

:

E-Fatura İadesi

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ile ek dilekçenin tetkikinden; herhangi bir mal teslimi ya da hizmet ifası olmadığı halde sehven “Temel Fatura” senaryosunda düzenlenen e-Faturayı kabul eden mükellefin, iade şeklinde e-Fatura düzenlemesinin zorunlu olup olmadığı ile sehven düzenlenmiş olan ve kayıtlı elektronik posta sistemi (KEP) yoluyla reddedilen faturalarda yer alan tutarlara ilişkin olarak şirketinizin KEP adresine gönderilen e-mail esas alınarak düzeltme işlemi yapılıp yapılmayacağının bildirilmesinin istenildiği anlaşılmıştır.

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227 nci maddesinde, bu Kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsikinin mecburi olduğu belirtilmiş, 229 uncu maddesinde faturanın, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika olduğu; 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 21 inci maddesinin birinci fıkrasında faturanın, ticari işletmesi bağlamında bir mal satmış, üretmiş, bir iş görmüş veya bir menfaat sağlamış olan tacirden, diğer tarafın isteyeceği ve bedel ödenmiş ise bunun da gösterildiği belge olduğu, aynı maddenin ikinci fıkrasında ise bir fatura alan kişinin aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılacağı hüküm altına alınmıştır.

Diğer taraftan, 213 sayılı Kanunun mükerrer 242 nci maddesinin (2) numaralı fıkrası ile Hazine ve Maliye Bakanlığı; elektronik defter, kayıt ve belgelerin oluşturulması, kaydedilmesi, iletilmesi, muhafazası ve ibrazı ile defter ve belgelerin elektronik ortamda tutulması ve düzenlenmesi uygulamasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye, elektronik ortamda tutulması ve düzenlenmesine izin verilen defter ve belgelerde yer alması gereken bilgileri internet de dahil olmak üzere her türlü elektronik bilgi iletişim araç ve ortamında Hazine ve Maliye Bakanlığına veya Hazine ve Maliye Bakanlığının gözetim ve denetimine tabi olup, kuruluşu, faaliyetleri, çalışma ve denetim esasları Cumhurbaşkanlığınca çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenecek olan özel hukuk tüzel kişiliğini haiz bir şirkete aktarma zorunluluğu getirmeye, bilgi aktarımında uyulacak format ve standartlar ile uygulamaya ilişkin usul ve esasları tespit etmeye, aynı Kanun kapsamına giren işlemlerde elektronik imza kullanım usul ve esaslarını düzenlemeye ve denetlemeye yetkili kılınmıştır. Söz konusu fıkrada ayrıca, Vergi Usul Kanunu ve diğer vergi kanunlarında defter, kayıt ve belgelere ilişkin olarak yer alan hükümlerin elektronik defter, kayıt ve belgeler için de geçerli olduğu; Hazine ve Maliye Bakanlığının, elektronik defter, belge ve kayıtlar için diğer defter, belge ve kayıtlara ilişkin usul ve esaslardan farklı usul ve esaslar belirlemeye yetkili olduğu hükme bağlanmıştır.

Mezkur Kanunun mükerrer 257 nci maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendinde de Hazine ve Maliye Bakanlığının, tutulması ve düzenlenmesi zorunlu defter, kayıt ve belgelerin mikro film, mikro fiş veya elektronik bilgi ve kayıt araçlarıyla yapılması veya bu kayıt ortamlarında saklanması hususunda izin vermeye veya zorunluluk getirmeye, bu şekilde tutulacak defter ve kayıtların kopyalarının Hazine ve Maliye Bakanlığında veya muhafaza etmekle görevlendireceği kurumlarda saklanması zorunluluğu getirmeye, bu konuda uygulama usul ve esaslarını belirlemeye yetkili olduğu hükme bağlanmıştır.

Bu yetkilere istinaden; faturanın elektronik belge olarak düzenlenmesi, elektronik ortamda iletilmesi, muhafaza ve ibraz edilmesine ilişkin usul ve esasların düzenlendiği (ilgili dönemde yürürlükte bulunan) 397 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği 5/3/2010 tarih ve 27512 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Daha sonra 19/10/2019 tarih ve 30923 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 509 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile de bu tarihe kadar Vergi Usul Kanunu uyarınca düzenlenmesi zorunlu olan belgelerin elektronik ortamda düzenlenmesine yönelik olarak yayımlanan tüm tebliğlerin gözden geçirilerek, tüm tarafların tek kaynaktan bilgilenmelerinin temin edilmesi ve elektronik belge uygulamalarında bütünlüğün sağlanması amacıyla söz konusu uygulamanın usul ve esasları tek metin haline getirilmiştir.

Ayrıca, 526 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğiyle 509 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğine “V.10. e-Belgelere İlişkin İptal/İtiraz, İhbar ve İhtarların Bildirilmesi” başlıklı bölüm eklenmiş olup, söz konusu bölüm uyarınca, 509 Sıra No.lu Genel Tebliğ kapsamında düzenlenen e-Belgelere ilişkin olarak 6102 sayılı Kanunun 18 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca noter aracılığıyla, taahhütlü mektupla, telgrafla veya güvenli elektronik imza kullanılarak KEP sistemi ile yapılan ihbar veya ihtarlar ile e-Belge iptal işlemlerinin 1/5/2021 tarihinden itibaren, ebelge.gib.gov.tr adresinde yayımlanacak kılavuzda belirtilen usul, esas ve süreler içinde, elektronik ortamda Gelir İdaresi Başkanlığı bilgi işlem sistemine bildirilmesi zorunludur.

Diğer taraftan, Gelir İdaresi Başkanlığınca e-Fatura Uygulamasından yararlanma yöntemlerine göre Teknik Kılavuzlar yayımlanmış ve bu kılavuzların fatura senaryoları ile ilgili bölümlerinde e-Faturaların düzenlenebileceği senaryo türleri açıklanmış olup, hali hazırda e-Fatura Uygulamasında “Temel, Ticari, Yolcu Beraberi Eşya, İhracat, Kamu Fatura ve Hal Tipi Fatura” olmak üzere altı senaryo baz alınarak fatura düzenlenebilmektedir. Bu senaryo tiplerinden en sık kullanılanlar “Temel Fatura” ve “Ticari Fatura” senaryoları olup, mükellefler kendilerine uygun olan fatura tiplerini (Satış, İade, Tevkifat, İstisna, Özel Matrah, İhraç Kayıtlı) seçerek faturalarını oluşturabilmektedir.

“Temel Fatura” senaryosunda, düzenlenen faturalara e-Fatura uygulaması üzerinden “red yanıtı” dönülme imkanı bulunmamakla birlikte, 8 günlük itiraz süresi dolmamak şartıyla (5/3/2019 tarihi itibarıyla uygulamaya giren) Temel Fatura İptal Portalı üzerinden satıcının ilgili fatura için iptal talebinde bulunma hakkı vardır. “Ticari Fatura” senaryosunda düzenlenen faturalara ise e-Fatura Uygulaması üzerinden itiraz mahiyetinde, mali mühür ile imzalı elektronik bir belge üreten yapıyı barındıran “red yanıtı” dönülebilmektedir. “Temel Fatura” senaryosunda düzenlenen faturalara e-Fatura Uygulaması üzerinden “red yanıtı”nın dönülememesi ya da Temel Fatura İptal Portalı üzerinden iptal talebinde bulunulmamış olması, 6102 sayılı Kanunun 18 inci maddesinde belirtilen harici yöntemlerle (noter aracılığıyla, taahhütlü mektupla, telgrafla veya güvenli elektronik imza kullanılarak kayıtlı elektronik posta sistemi ile) itiraz edilebilmesi imkanını ortadan kaldırmamaktadır. Bir başka ifade ile “Temel Fatura” senaryosunda düzenlenen faturalara 6102 sayılı Kanunun 18 inci maddesinde belirtilen yöntemler ile itiraz edilebilmesi imkanı bulunmaktadır. “Ticari Fatura” senaryosunda düzenlenmiş olan faturalara ilişkin olarak alıcıların e-Fatura Uygulaması üzerinden “red yanıtı” dönmemeleri, 6102 sayılı Kanunun 18 inci maddesinde belirtilen yöntemlerin, Kanunun 21 inci maddesinde belirtilen sürede kullanılabilme hakkını ortadan kaldırmamaktadır. Gerek e-Fatura Uygulaması üzerinden “red yanıtı” dönülmesi ya da iptal talebinde bulunulması, gerekse 6102 sayılı Kanunun 18 inci maddesinde belirtilen yöntemler ile faturaya itiraz edilmesine ilişkin olarak Kanunun 21 inci maddesinde belirtilen 8 (sekiz) günlük itiraz süresine uymak tacir olmanın hukuki sonuçlarındandır. Bu süre geçtikten sonra yapılan itirazlar, iptal talepleri ve e-Fatura Uygulaması üzerinden dönülen “red yanıtları” söz konusu faturaların alıcı tarafından fatura içeriğinin kabul edilmiş olduğu sonucunu doğurmaktadır.

Öte yandan, bir mal teslimi için fatura düzenlendiğinde mal teslim edildikten sonra kısmen veya tamamen iadesinin yapılması durumunda ortada mal hareketinden kaynaklı bir iade bulunduğundan, düzenlenecek e-Faturanın “İade Fatura” tipinde olması ve bu şekilde alınan faturaya ilişkin muhasebe kayıtlarının, muhasebe ilke ve kurallarına uygun olarak düzeltme kayıtları ile düzeltilmesi gerekmektedir. Ancak alıcısına e-Fatura Uygulaması üzerinden başarıyla gönderilmiş bir e-Faturaya konu malların, alıcısı tarafından hiç teslim alınmaması ve stok kayıtlarına hiç girmemesi veya herhangi bir mal iadesi bulunmaksızın sadece hatalı bir fatura olması, alıcısının faturayı kabul etmek istememesi vb. durumlarda;

– Faturanın “Temel Fatura” senaryosunda düzenlenmiş olması halinde, 6102 sayılı Kanunun 18 inci maddesinde belirtilen harici yöntemlerle veya Temel Fatura İptal Portalı üzerinden yapılan iptal talebiyle,

– Faturanın “Ticari Fatura” senaryosunda düzenlenmiş olması halinde ise, bu yöntemlere ek olarak e-Fatura Uygulaması üzerinden “red yanıtı”yla

söz konusu faturaya itiraz edilebilmesi mümkün olup, bu durumlarda bir iade faturası düzenlenmesi zorunluluğu da bulunmamaktadır.

İlgili fatura e-Fatura sistemi üzerinde başarıyla iletilmiş olmasına rağmen, gerçekte bir mal veya hizmet alışı olmadığı halde düzenlendiği değerlendirilen faturaların, muhatabı tarafından kanuni defter kayıtlarına alınma zorunluluğu bulunmamakla birlikte, muhasebe kayıtlarına alınmış olması durumunda muhasebe kayıt ve düzeltme kuralları dikkate alınarak ters kayıt ile muhasebe kayıtlarının düzeltilmesi de mümkün bulunmaktadır. Söz konusu düzeltme kayıtlarının tevsik edici bilgi ve belgeleri olarak, muhatabı tarafından yapılan sistemsel veya harici itirazlara ilişkin bilgi ve belgeler, ilgililere ibraz edilmek bakımından muhasebe kayıtları ile birlikte muhafaza edilecek ve istenildiğinde ibraz edilecektir.

Buna göre, ilgili mükellefin, hatalı olarak düzenlemiş olduğunuz faturayı kabul etmek istememesi halinde ortada bir mal iadesi bulunmadığından “İade Fatura” tipinde e-Fatura düzenlenerek değil, 6102 sayılı Kanunun ilgili maddesinde düzenlenen harici yollarla itiraz yöntemlerinden biri olan KEP sistemi ile itiraz mekanizmasının kullanılması mümkündür. Bu kapsamda, “Temel Fatura” olarak sehven düzenlenen söz konusu e-Faturanın kabul edilmek istenmemesi halinde, alıcının, muhasebe kayıtlarına hiç almadan harici yollarla itiraz (noter aracılığıyla, taahhütlü mektupla, telgrafla veya güvenli elektronik imza kullanılarak KEP sistemi) yöntemlerinden biri ile faturaya itiraz etmesi (İlgili faturanın düzenlenme tarihi olan 31/10/2017’de “Temel Fatura İptal Portalı” aktif olmadığından, ilgili fatura için bu portal üzerinden iptal talebinde bulunulması imkanı bulunmamaktadır.), şirketinizce de daha önce muhasebe kayıtlarında gösterilen bu faturaların, itiraz üzerine kayıtlardan çıkartılması gerekmektedir.

 


Kaynak: İSMMMO, GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/devlet-universitesine-duzenlenen-e-arsiv-faturasi-nasil-iptal-edilir/feed/ 0
Genç girişimci istisnasından, 4/1-a kapsamında sigortalı olanlar faydalanabilir mi? https://www.muhasebenews.com/genc-girisimci-istisnasindan-4-1-a-kapsaminda-sigortali-olanlar-faydalanabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/genc-girisimci-istisnasindan-4-1-a-kapsaminda-sigortali-olanlar-faydalanabilir-mi/#respond Thu, 13 Jan 2022 01:19:23 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=102488 Avukat bir şahıs, 29 yaş genç girişimci istisnasından yıllık 75.000 TL, gelir toplamından düşerek kalan vergi matrahı üzerinden vergi ödeyerek yararlanmak istiyor. Bu avukat arkadaşımız serbest meslek makbuzu keserken hesaplanan stopajı müşterisi vergi dairesine ödemek zorunda. Avukat şahıs bu stopajı vergi dairesinden iade isteme hakkı varmı?

Hesaplanan vergiden fazla stopaj ödemesi var ise Yıllık beyanname de zaten iade edilecek olarak yer alacaktır. Bu vergi nakden veya mahsuben iadesi talep edilir.


Kanuni şartlar yerine getirilirse ” Genç girişimci istisnasından faydalanarak işyeri açılışı yapmak istiyoruz. Fakat çelişkiye düştüğümüz konu işyeri açılışı yapılacak kişi 4/A lı olarak başka birinin yanında çalışmaktadır. GVK Mükerrer Madde 20- 2.nci maddesinde “işin kendisi tarafından sevk ve idare edilmesi” yazmaktadır. Bu kapsamda değerlendirilip istisnadan faydalanabilir miyiz? 

Başka bir işyerinde sigortalı olarak görünen kişiler genç girişimci istisnasından yararlanamaz.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/genc-girisimci-istisnasindan-4-1-a-kapsaminda-sigortali-olanlar-faydalanabilir-mi/feed/ 0