k – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Fri, 30 Apr 2021 07:28:04 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Taşınmazlar ve İştirak Hisseleri ile Kurucu Senetleri, İntifa Senetleri ve Rüçhan Hakları Satış Kazancında Kurumlar Vergisi İstisnası https://www.muhasebenews.com/tasinmazlar-ve-istirak-hisseleri-ile-kurucu-senetleri-intifa-senetleri-ve-ruchan-haklari-satis-kazancinda-kurumlar-vergisi-istisnasi/ https://www.muhasebenews.com/tasinmazlar-ve-istirak-hisseleri-ile-kurucu-senetleri-intifa-senetleri-ve-ruchan-haklari-satis-kazancinda-kurumlar-vergisi-istisnasi/#respond Thu, 29 Apr 2021 22:01:06 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=107395 5520 sayılı Kanunun 7061 sayılı Kanun ile değişmeden önceki 5’nci maddesinin 1’inci fıkrasının (e) bendi uyarınca; Kurumların, en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançların %75’lik kısmı kurumlar vergisinden istisna edilmiştir.

7061 sayılı Kanun ile 5/12/2017 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yapılan değişiklik ile Kurumların, en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançların %75’lik kısmı ile aynı süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazların satışından doğan kazançların %50’lik kısmı kurumlar vergisinden istisna tutulmuştur.

Buna göre Kurumların, 5/12/2017 tarihi ve sonrasında gerçekleştirdikleri taşınmaz satışından doğan kazançlarının %75’lik kısmı değil %50’lik kısmı maddede yer alan diğer koşullarında sağlanmasına bağlı olarak kurumlar vergisinden istisna olacaktır. Başka bir deyişle 5/12/2017 tarihinden itibaren (bu tarih dahil) yapılan taşınmaz satışlarından elde edilen kazancın %50’lik kısmına istisna uygulanacak; bu tarihten önce yapılan taşınmaz satışların-dan elde edilen kazancın ise %75’lik kısmı istisna uygulamasına konu edilebilecektir.

Öte yandan 6111 sayılı Kanun’un 90’ıncı maddesiyle eklenen ve 6487 ve 6495 sayılı Kanunlar ile değişik, “Taşınmazların; kaynak kuruluşlarca, kira sertifikası ihracı amacıyla varlık kiralama şirketlerine satışı ile 21/11/2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktöring ve Finansman Şirketleri Kanunu kapsamında geri kiralama amacıyla ve sözleşme sonunda geri alınması şartıyla, finansal kiralama şirketlerine satışı ve varlık kiralama ile finansal kira-lama şirketlerince taşınmazın devralındığı kuruma satışından doğan kazançlar için bu oran %100 olarak uygulanır ve bu taşınmazlar için en az iki tam yıl süreyle aktifte bulunma şartı aranmaz. Ancak söz konusu taşınmazların; kaynak kuruluş, kiracı veya sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerin yerine getirilememesi hâli hariç olmak üzere, varlık kiralama veya finansal kiralama şirketi tarafından üçüncü kişi ve kurumlara satılması durumunda, bu taşınmazların kaynak kuruluşta veya kiracıdaki varlık kiralama veya finansal kiralama şirketine devirden önceki kayıtlı değeri ile anılan kurumlarda ayrılan toplam amortisman tutarı dikkate alınarak satışı gerçekleştiren kurum nezdinde vergilendirme yapılır.” şeklindeki parantez içi hüküm 6728 sayılı Kanunun 56’ncı maddesi ile 09/08/2016 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yürürlükten kaldırılmış ve KVK’nın 5’inci maddesinin 1’inci fıkrasına 09/08/2016 tari-hinden itibaren yürürlüğe girmek üzere (j) ve (k) bentleri eklenmiştir.

Bununla birlikte, 5520 sayılı Kanunun 5’nci maddesinin 1’inci fıkrasının (e) bendine 09/08/2016 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere; “Devir veya bölünme suretiyle devralınan taşınmazlar, iştirak hisseleri, kurucu senetleri ve intifa senetleri ile rüçhan haklarının satışında aktifte bulundurma sürelerinin hesabında, devir olunan veya bölünen kurumda geçen süreler de dikkate alınır. 21/11/2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktöring ve Finansman Şirketleri Kanunu kapsamında geri kiralama amacıyla ve sözleşme sonunda geri alınması şartıyla, kurumlar tarafından finansal kiralama şirketleri, katılım bankaları ile kalkınma ve yatırım bankalarına veya 6/12/2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu kapsamında kira sertifikası ihracı amacıyla varlık kiralama şirketlerine devredilen taşınmazların kiracı ya da kaynak kuruluş tarafından üçüncü kişilere satışında, aktifte bulun-durma sürelerinin hesabında, bu taşınmazların finansal kiralama şirketi, katılım bankaları, kalkınma ve yatırım bankaları ile varlık kiralama şirketinin aktifinde bulunduğu süreler de dikkate alınır.” hükmü eklenmiştir.

KVK’nın 5/1-e maddesi ile 1 Seri No’lu KVK Genel Tebliği’nde yer alan düzenlemeler çerçevesinde söz konusu istisnanın uygulanmasına ilişkin esaslar Rehberin izleyen bölümlerinde açıklanmıştır.

Şirket aktifine kayıtlı arsa vasfındaki taşınmazın, arsa payı karşılığı sözleşme uyarınca müteahhide devredilmesi işlemi 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 5. maddesinde öngörülen istisna hükmünden faydalanamaz. Aktifte kayıtlı servet unsurunun biçim değiştirmesi şeklinde gerçekleşen trampa niteliğindeki işlem, Yasa’da öngörülen kurumun mali yapısını iyileştirme amacına yönelik doğrudan bir satış olarak kabul edilemez.

DANIŞTAY 3. DAİRE, E. 2008/3855, K. 2010/2827 sayılı kararı.

İstisnadan Yararlanacak Olanlar

Söz konusu istisna hükmünden, dar mükellef kurumlar da dahil olmak üzere, tüm kurumlar vergisi mükellefleri yararlanabilecektir.

İstisnanın Uygulanmasına Konu Olacak İktisadi Kıymetler

KVK’nın 5. maddesinin (1-e) bendinde düzenlenen istisnanın uygulanmasına konu olabile-cek iktisadi kıymetler şunlardır:

  • Taşınmazlar,
  • İştirak Hisseleri, Kurucu Senetleri ve İntifa Senetleri,
  • Rüçhan Hakları.

Taşınmazlar

İstisnaya konu olan taşınmazlar, Türk Medeni Kanununda “Taşınmaz” olarak tanımlanan ve esas niteliği bakımından bir yerden başka bir yere taşınması mümkün olmayan, dolayısıyla yerinde sabit olan mallardır.

Bunlar Türk Medeni Kanununun 704’üncü maddesinde;

  • Arazi,
  • Tapu siciline ayrı sayfaya kaydedilen bağımsız ve sürekli haklar,
  • Kat mülkiyeti kütüğüne kayıtlı bağımsız bölümler

olarak sayılmıştır.

Elden çıkarılacak taşınmazlardan doğacak kazancın, bu istisna uygulamasına konu olabilmesi için taşınmazın Türk Medeni Kanununun 705’inci maddesi gereğince kurum adına tapuya tescil edilmiş olması gerekmektedir. Bu nedenle, ilgili kurum adına tapuya tescili yapılmamış bir binanın satışından doğan kazanca bu istisna uygulanmayacaktır.

Fiiliyatta cins tashihinin kurum adına tapuya tescilinin yapılmasında çeşitli nedenlerle gecikmeler olabilmektedir. Bu gibi durumlarda, taşınmazın işletme aktifinde iki yıl süreyle bulunup bulunmadığının, tespitinde, işletmede iki yıldan fazla süreyle sahip olunarak fiilen kullanıldığının, yapı inşaatı ruhsatı, vergi dairesi tespiti veya resmi kurum kayıtlarından birisi ile tevsik edilebilmesi mümkün olabilecektir.

Örneğin; organize sanayi bölgeleri tarafından verilen tahsis belgesine istinaden veya çeşitli nedenlerle iki yıldan fazla süreyle fiilen kullanılan ancak, tapuda kurum adına henüz tescil edilmemiş bir taşınmazın tahsis belgesine dayanılarak veya zilyetliğin devri suretiyle satılması durumunda bir taşınmaz satışından bahsedilemeyeceğinden istisna uygulanmayacak, ancak, iki tam yıl kullanıldığı yukarıda yer alan açıklamalar çerçevesinde tevsik edilen taşınmazın tapuda kurum adına tescil edildikten sonra satılması halinde, satıştan elde edilen kazançlar bu istisna kapsamında değerlendirilecektir.

Taşınmaz tanımına, taşınmazın bütünleyici parçası niteliğinde olan unsurları da girecek-tir. Bütünleyici parça, Türk Medeni Kanununun 684’üncü maddesinde, “Bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olur. Bütünleyici parça, yerel âdetlere göre asıl şeyin temel unsuru olan ve o şey yok edilmedikçe, zarara uğratılmadıkça veya yapısı değiştirilmedikçe ondan ayrılmasına olanak bulunmayan parçadır.” şeklinde tanımlanmıştır.

Taşınmaz tanımına, taşınmazın eklentisi niteliğinde olan unsurlar girmeyecektir. Eklenti, Türk Medeni Kanunu’nun 686’ncı maddesinde; “Bir şeye ilişkin tasarruflar, aksi belirtilmedik-çe onun eklentisini de kapsar. Eklenti, asıl şey malikinin anlaşılabilen arzusuna veya yerel âdetlere göre, işletilmesi, korunması veya yarar sağlaması için asıl şeye sürekli olarak özgülenen ve kullanılmasında birleştirme, takma veya başka bir biçimde asıl şeye bağlı kılınan taşınır maldır. Eklenti, asıl şeyden geçici olarak ayrılmakla bu niteliğini kaybetmez.” şeklinde tanımlanmıştır.

İstisna uygulaması sabit üretim vasıtası niteliğindeki makineler açısından değerlendirildiğinde, makinelerin sökülmesi gerektiği zaman bina tahrip olacak veya zarar görecek ise bu makineler binanın bütünleyici parçası olarak kabul edilecektir. Aynı şekilde, bina ile birlikte bir bütün oluşturan ve birbirinden ayrılmaları halinde istenilen faydayı sağlamayacak durum-da olan makineler de binanın bütünleyici parçasıdır. Bunlara örnek olarak transformatörler, kazanlar, zemine raptedilen türbinler sayılabilir.

Taşınmazlarla birlikte satışa konu olan ve o taşınmazın bütünleyici parçası sayılan şeylerin satışından elde edilen kazançlar da istisna kapsamında değerlendirilecektir. Ancak, taşınmazın zeminine veya duvara sabitlenmiş olmakla birlikte münferiden veya toplu olarak sökülüp satılması mümkün olan ve bu takdirde işletmenin sınai olma vasfını değiştirmeyen ve üretimi de aksatmayan makine ve benzeri aletler bütünleyici parça niteliğinde değerlen-dirilemeyeceğinden bunların satışından doğan kazanç, istisnadan yararlanamayacaktır.

Makinelerin taşınmazdan bağımsız olarak satılması halinde, mütemmim cüz olma vasıfları kalmayacağından, bunların satışı menkul mal satışı olarak kabul edilecektir.

İştirak Hisseleri, Kurucu Senetleri ve İntifa Senetleri

Maddede yer alan “iştirak hisseleri” deyimi, menkul değerler portföyüne dahil hisse senetleri ile ortaklık paylarını ifade etmektedir.

Bunlar,

  • Anonim şirketlerin ortaklık payları veya hisse senetleri (Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan yatırım ortaklıkları hisse senetleri dahil),
  • Limited şirketlere ait iştirak payları,
  • Sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komanditer ortaklarına ait ortaklık payları,
  • İş ortaklıkları ile adi ortaklıklara ait ortaklık payları,
  • Kooperatiflere ait ortaklık payları

olarak sıralanabilir.

Sermaye Piyasası Kurulunun düzenleme ve denetimine tabi fonların katılma belgeleri ise iştirak hissesi olarak değerlendirilmeyecektir.

Ayrıca, kurucu senetleri ile intifa senetlerinin satışından elde edilen kazançlar da istisna kapsamında değerlendirilmektedir.

Rüçhan Hakları

Anonim şirketler ile eshamlı komandit şirketlerin sermaye artırımına gitmeleri durumunda, bu şirketlerin hisse senetlerini aktifinde bulunduran kurumlar, bedelli veya bedelsiz olarak

yapılan bu sermaye artırımına katılabilecekleri gibi yeni hisse senedi rüçhan hakkı kupon-larını (öncelikli alım hakkı) başkalarına da satabilmektedirler. Söz konusu rüçhan haklarının satışından elde edilen kazançların %75’i istisnadan yararlanabilecektir.

İstisna Uygulamasına İlişkin Şartlar

İki Tam Yıl Süre İle Aktifte Bulundurulma

İstisna uygulamasına konu olacak taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile kurucu senetleri, inti-fa senetleri ve rüçhan haklarının en az iki tam yıl (730 gün) süreyle kurumun aktifinde yer alması, diğer bir ifadeyle kurumun bu değerlere iki tam yıl süreyle bilfiil sahip olması gerekmektedir.

Örneğin; 2 Şubat 2018 tarihinde iktisap edilmiş ve aktife alınmış bir taşınmazın, 2 Şubat 2020 tarihinden sonra (bu tarih dahil) satılması ve diğer şartların da gerçekleşmesi halinde bu satıştan doğan kazanç kurumlar vergisinden istisna edilecektir.

Bedelsiz Olarak veya Rüçhan Hakkı Kullanılmak Suretiyle Elde Edilen Hisse Senetlerinde İktisap Tarihi

Kurumların mevcut hisse senetleri dolayısıyla ellerinde bulunan rüçhan hakkı kuponları karşılığında itibari değeriyle yeni hisse senedi iktisap etmeleri halinde, yeni iktisap edilen söz konusu hisse senetleri açısından iktisap tarihi olarak, eski hisse senetleri ya da iştirak his-sesinin iktisap tarihi esas alınacaktır. Aynı durum, iştirak edilen kurumun nedeni ne olursa olsun yapmış olduğu sermaye artışı dolayısıyla bedelsiz olarak iktisap edilen hisse senetleri açısından da geçerli olacaktır.

Bunun dışında, rüçhan hakkı dolayısıyla itibari değerinden farklı bir değerle hisse senedi iktisap edilmesi durumunda; bu hisse senetlerinin iktisap tarihi olarak, eski hisse senetleriyle ilişkilendirilmeksizin, fiilen kurumun aktifine girdikleri tarih esas alınacaktır.

Devir ve Bölünme Hallerinde İktisap Tarihi

KVK’nın 19’uncu ve 20’inci maddeleri kapsamında gerçekleştirilen devir, tam ve kısmi bölünme hallerinde, devir veya bölünme suretiyle devralınan taşınmazlar, iştirak hisseleri, kurucu senetleri ve intifa senetleri ile rüçhan haklarının iktisap tarihi olarak, devir alınan veya bölünen kurumdaki iktisap tarihi esas alınacaktır.

İnşa Halindeki Binalarda 2 Yıllık Sürenin Tespiti

Kurumlar tarafından, inşaatı henüz tamamlanmayan, fiilen kullanma imkânı da bulunmayan binaların satılması halinde; kurum aktifinde iki tam yıl kayıtlı olması koşuluyla, sadece binanın arsasının satış kazancına tekabül eden kısmı kurumlar vergisinden istisna olacaktır.

Ancak, arsa üzerinde inşa edilen ve aktife kaydedilen binanın, kurum adına tapuya tescil edilerek satılması halinde, satılan binanın iki yıllık aktifte bulundurulma süresinin başlangıç tarihi olarak, inşaatın tamamlandığı ve bina olarak kullanılmaya başlandığı tarih esas alınacaktır.

Aynı Kuruma Ait İştirak Hisselerinin İktisabında 2 Yıllık Sürenin Tespiti

Kurumlar vergisi mükelleflerinin, aynı kuruma ait değişik tarihler itibarıyla iktisap ettikleri iştirak hisselerinin bir kısmını satmaları durumunda, söz konusu iştirak hisselerinin iki tam yıl aktifte yer alma şartını sağlayıp sağlamadığının tespitinde ilk giren ilk çıkar (FİFO) yönteminin kullanılması gerekmektedir.

Sat-Kirala-Geri Al İşlemine veya Kira Sertifikası İhracına Konu Edilen Taşınmazların Üçüncü Kişilere Satışında 2 Yıllık Sürenin Tespiti

21/11/2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu kapsamında geri kiralama amacıyla ve sözleşme sonunda geri alınması şartıyla, kurumlar tarafından finansal kiralama şirketleri, katılım bankaları ile kalkınma ve yatırım bankalarına devredilen taşınmazların kiracı tarafından üçüncü kişilere satışında, aktifte bulundurma süresinin hesabında, bu taşınmazların sat-kirala-geri al işlemi dolayısıyla finansal kiralama şirketi, katılım bankaları, kalkınma ve yatırım bankalarının aktifinde bulunduğu süreler de dikkate alınır.

Aynı şekilde, 6/12/2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu kapsamında kira sertifikası ihracı amacıyla varlık kiralama şirketlerine devredilen taşınmazların kaynak kuruluş tarafından üçüncü kişilere satışında, aktifte bulundurma süresinin hesabında, bu taşınmazların kira sertifikası ihracı amacıyla varlık kiralama şirketinin aktifinde bulunduğu süreler de dikkate alınır.

Örnek: (A) AŞ’nin 6/6/2020 tarihinde iktisap ederek aktifine aldığı taşınmazı, şirketin finansman ihtiyacı dolayısıyla 23/9/2020 tarihinde (B) Kalkınma Bankası AŞ’ye geri kiralama amacıyla ve sözleşme sonunda geri alınması şartıyla devredilmiştir. (B) Kalkınma Bankası AŞ bu taşınmazı 7 yıllığına (A) AŞ’ye geri kiralamıştır. (B) Kalkınma Bankası AŞ sözleşme süresi sonunda bu taşınmazı 25/9/2025 tarihinde (A) AŞ’ye geri satmıştır.

(A) AŞ bu taşınmazını 8/12/2025 tarihinde (C) Ltd. Şti ’ne satmıştır.

AŞ’nin 6/6/2020 tarihinde iktisap etmiş olduğu taşınmazın (C) Ltd. Şti ‘ne satışında istisna uygulanırken, 2 tam yıl aktifte yer alma şartının sağlanıp sağlanamadığının tespitinde bu taşınmazın (B) Kalkınma Bankası AŞ’nin aktifinde bulunduğu süre de dikkate alınacaktır. Buna göre, (A) AŞ’nin finansman temini amacıyla sat-kirala-geri al işlemine konu ettiği taşınmazını 8/12/2025 tarihinde (C) Ltd. Şti.’ne satışında istisna uygulaması açısından iki tam yıllık aktifte yer alma şartının sağlanıp sağlanamadığının tespitinde 6/6/2020 ile 8/12/2025 tarihleri arasındaki süre dikkate alınacaktır.

Satış Kazancının Fon Hesabında Tutulması ve Satış Bedelinin İki Yıl İçerisinde Tahsil Edilmesi

Taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışında kazanç, satış işlemi ile birlikte doğacağından, satış işlemi ister peşin isterse vadeli olarak yapılmış olsun istisna, satışın yapıldığı dönemde uygulanacaktır.

Bu değerlerin satışından elde edilecek kazancın istisnadan yararlanan kısmının, pasifte özel bir fon hesabına alınması ve satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar söz konusu fon hesabında tutulması gerekmektedir. Bu çerçevede, fon hesabına alınma işleminin, satışın yapıldığı yılı izleyen hesap döneminin başından itibaren kazancın beyan edildiği döneme ait kurumlar vergisi beyannamesinin verildiği tarihe kadar yapılması gerekmektedir. Dolayısıyla, istisnadan yararlanacak olan kazanç tutarı, satışın yapıldığı dönemin genel sonuç hesaplarına yansıyacak olup kurumlar vergisi beyannamesinin ilgili satırında gösterilmek suretiyle istisnadan yararlanılabilecektir. Anılan istisnadan geçici vergi dönemle-ri itibarıyla da yararlanılması mümkün olup belirtilen süre zarfında söz konusu kazancın fon hesabına alınmaması durumunda, kurumlar vergisi beyannamesinde istisnadan yararlanıla-bilmesi mümkün olmadığı gibi geçici vergi dönemleri itibarıyla yararlanılan istisna nedeniyle zamanında tahakkuk etmeyen vergiler için vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi aranılacaktır.

Fon hesabına alınan kazanç tutarının mükelleflerce sermayeye ilavesi mümkün bulunmaktadır. Ancak, fon hesabına alınan kazanç tutarının sermayeye ilave dışında, beş yıl içinde başka bir hesaba nakledilmesi, işletmeden çekilmesi veya dar mükellef kurumlarca ana merkeze aktarılması ya da kurumun tasfiyesi halinde, istisna uygulanması nedeniyle zamanında tahakkuk etmeyen vergiler, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi ile birlikte tahsil edilecektir.

İstisna, satış kazancının %75’ine uygulandığından, kazancın tamamının fon hesabına alınma şartı bulunmayıp, sadece istisnadan yararlanan kazanç kısmının söz konusu fon hesabına alınması yeterlidir. 5/12/2017 tarihinden itibaren yapılan taşınmaz satışlarından elde edilen kazancın ise %50’lik kısmına istisna uygulanacağından, bu tarihten itibaren yapılan taşınmaz satışlarına ilişkin olarak kazancın sadece istisnaya konu edilen %50’lik kısmı fon hesabına alınacaktır.

Öte yandan, istisna uygulamasında mükelleflerin kazancın belli bir kısmı için istisnadan yararlanabilmeleri mümkün bulunmaktadır. İstisnadan kısmen yararlanılması halinde, yararlanılmayan bu kazanç tutarı için sonraki yıllarda istisnadan yararlanılabilmesi mümkün değildir. İstisnadan yararlanması öngörülen kazanç kısmının fon hesabına alınan kazanç kısmından büyük olamayacağı da tabiidir.

Örnek 1: 5 Mayıs 2020 tarihinde taşınmaz satışından 200.000 TL kazanç elde edilmiş ve bu kazanç tutarının %50’si olan 100.000 TL için 2020 yılı geçici vergi dönemlerinde ve yıllık kurumlar vergisi beyannamesinde istisnadan yararlanılmıştır. İstisnadan yararlanılan bu tu-tarın pasifte özel bir fon hesabına alınması ve fon hesabında bulunan bu tutarın 31/12/2025 tarihine kadar da sermayeye ilave dışında başka bir hesaba aktarılmaması veya işletmeden çekilmemesi gerekmektedir.

Fon Hesabında Tutulan Kazançların İşletmeden Çekilmemesi

İstisna uygulamasında, satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar pasifte özel bir fon hesabında tutulması gereken kazançların, beş yıl içinde fon hesabından başka bir hesaba (sermayeye ilave hariç) nakledilmesi, işletmeden çekilmesi, dar mükellef kurumlar tarafından yurt dışına transfer edilmesi veya bu süre içinde işletmenin tasfiyeye girmesi halinde, bu işlemlere tabi tutulan kazanç kısmı için uygulanan istisna dolayısıyla zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler, Vergi Usul Kanunu uyarınca vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi ile birlikte alınacaktır.

Fon hesabında tutulması gereken süreden, satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar olan sürenin anlaşılması gerekmektedir. Kazancın sermayeye ilave edilmesi durumunda da aynı süre geçerli olacaktır.

Bu istisnanın amacı kurumların sermaye yapılarının güçlendirilmesi, finansman sıkıntılarının giderilmesi ve bağlı değerlerinin ekonomik faaliyetlerinde daha etkin bir şekilde kullanılmasına imkân sağlamak ve işletmelerin finansal bünyelerini güçlendirmektir. Tasfiyeye giren şirketlerde ise böyle bir amacın olamayacağı açıktır. Bu nedenle, istisna uygulamasında satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar tasfiyeye girilmiş olması halinde, fon hesabında tutulması gereken kazancın işletmeden çekildiği kabul edilecektir.

Örnek 1: Kurum (A)’nın iki yıldan uzun süre aktifinde bulunan taşınmazı 15/10/2015 tarihin-de satılmış, satış sonrası oluşan kazancın %75’i de bir fon hesabına alınmıştır. İstisnadan yararlanılabilmesi için söz konusu hesapta bulunan tutarın 31/12/2020 tarihinden önce fon hesabından çekilmemesi ve aynı şekilde bu tarihten önce de işletmenin tasfiyeye girmemiş olması gerekmektedir.

KVK uyarınca gerçekleşecek devir ve tam bölünme hallerinde, söz konusu fon hesabının, devralan kurumların bilançolarına aynen aktarılması gerekeceğinden, bu işlem işletmeden çekiş olarak değerlendirilmeyecektir.

Örnek 2: Kurum (A) iki yıldan uzun süre aktifinde bulunan taşınmazı 5/10/2015 tarihinde satmış ve satıştan doğan kazancın %75’i istisna uygulamasına konu edilmiştir. Kurum (A) tarafından özel bir fon hesabına alınan kazanç, 31/12/2020 tarihinden önce başka bir he-saba (sermayeye ilave hariç) nakledilemeyecek veya işletmeden çekilemeyecek ya da dar mükellef kurumlar tarafından yurt dışına transfer edilemeyecektir. Aynı şekilde bu süre için-de işletmenin tasfiyeye girmemiş olması da gerekmektedir.

Kurum (A)’nın 20/6/2018 tarihinde Kurum (B) ile devir suretiyle birleşmesi halinde fon hesabı, mukayyet değeri ile Kurum (B)’ye devredileceğinden, Kurum (A) bünyesinde yapılacak herhangi bir işlem bulunmamaktadır. Kurum (B) tarafından söz konusu fon hesabının 31/12/2020 tarihinden önce sermayeye ilave dışında başka bir hesaba nakledilmesi, işletmeden çekilmesi veya kurumun tasfiyeye girmesi halinde bu işlemlere tabi tutulan kazanç kısmı için zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi ile birlikte alınacaktır.

Öte yandan, fon hesabında tutulan kazancın beş yıl içinde veya beş yıl geçtikten sonra işletmeden çekilmesi kâr dağıtımı sayılacaktır.

Menkul Kıymet veya Taşınmaz Ticareti ile Uğraşılmaması

Menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanmasıyla uğraşan kurumların bu amaçla ellerinde bulundurdukları istisna kapsamındaki değerlerin satışından elde ettikleri kazançlar istisna kapsamı dışındadır.

İstisna uygulaması esas itibarıyla bütün kurumlar için geçerlidir. Ancak, faaliyet konusu men-kul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanması olan kurumların bu amaçla iktisap ettikleri ve ellerinde tuttukları kıymetlerin satışından elde ettikleri kazançlar için istisnadan yararlanmaları mümkün değildir.

Satışa konu edilen kıymetlerin iki tam yıl kurum aktifinde kayıtlı olması da durumu değiştirmeyecektir. Aynı durum, satmak üzere taşınmaz inşaatı ile uğraşan mükellefler açısından da geçerlidir. Ancak, taşınmaz ticareti ile uğraşan mükelleflerin faaliyetlerinin yürütülmesine tahsis ettikleri taşınmazların satışından elde ettikleri kazançlara istisna uygulanabilecek; taşınmaz ticaretine konu edilen veya kiralama ya da başka surette değerlendirilen taşınmazların satış kazancı ise istisnaya konu edilmeyecektir.

Örnek 1: Bir inşaat şirketinin şirket merkezi olarak kullanılmak üzere inşa etmiş olduğu bir binayı, en az iki tam yıl süre ile kullandıktan sonra satması halinde, bu satıştan doğan kazanç için istisna uygulanabilecektir. Şirketin satmak amacıyla inşa etmiş olduğu veya satın aldığı binaların satışından elde ettiği kazançlar için söz konusu istisna uygulanmayacaktır.

Örnek 2: İnşaat faaliyetinde bulunan bir şirketin satın aldığı arsayı iki tam yıl geçtikten sonra satması halinde ya da faaliyet konusu alışveriş merkezleri inşaa etmek veya kiraya vermek olan şirketin bu amaçla inşa ettiği taşınmazları iki tam yıl geçtikten sonra satması halinde, şirketin bu istisnadan yararlanması söz konusu olmayacaktır.

Örnek 3: Bir inşaat şirketinin inşa etmiş olduğu binanın bir kısmını otopark olarak, diğer bir kısmını işyeri olarak kiraya vermesi, kalan kısmını ise şirket faaliyetlerinde kullanması halinde, şirket faaliyetinde kullandığı kısmın satılmasından elde edilen kazanç istisnaya konu olabilecek, diğer kısımlar istisnadan yararlanamayacaktır.

Örnek 4: Esas faaliyeti taşınmaz ticareti ve kiralaması olmayan bir şirketin, atıl olarak dur-makta olan bir taşınmazını kiraya verdikten iki tam yıl sonra söz konusu taşınmazı satması halinde taşınmazın elden çıkarılmasından doğan kazancın istisnadan yararlanması mümkün bulunmaktadır.

Aynı şekilde, menkul kıymet ticareti ile uğraşan mükelleflerin, iştirak amaçlı olmayıp ticari amaçla elde tuttukları iştirak hisselerinin satışından elde edilen kazançlar da elde tutulma süresine bakılmaksızın istisna kapsamı dışında bulunmaktadır.

Öte yandan, menkul kıymet ticareti ile uğraşan mükelleflerin doğrudan veya dolaylı olarak diğer şirketlerin yönetimine ve ortaklık politikalarının belirlenmesine katılmak üzere edindiği ortaklık payları istisna uygulamasına konu olabilecektir.

Esas faaliyeti menkul kıymet veya taşınmaz ticareti olan kurumların ticari faaliyetleri çerçevesinde iktisap ettikleri ve ellerinde tuttukları kıymetlerin satışından elde ettikleri kazançların istisna kapsamı dışında tutulduğu açık ise de bu mükelleflerin faaliyetlerinin yürütülme-si için tahsis ettikleri taşınmazların satışından elde ettikleri kazançların istisna kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine karar verilmiştir.

DANIŞTAY 4. DAİRE, E. 2012/1207, K.2015/6061.

Kooperatiflerin Durumu

Yapı kooperatiflerinin de önceki bölümlerde yapılan açıklamalar çerçevesinde söz konusu istisnadan yararlanabilmesi mümkündür. Ancak, istisna edilen kazancın özel bir fon hesabında tutulması, hiç bir şekilde ortaklara dağıtılmayarak kooperatif amaçları doğrultusunda kullanılması gerekmektedir.

Bu açıklamalar çerçevesinde, diğer kooperatiflerin yapacakları işlemlerden doğan kazançlar da kurumlar vergisinden istisna edilebilecektir.

İstisna uygulaması bakımından ortakların bir veya birden fazla konut veya işyeri sahibi olmasının bir önemi bulunmamaktadır. Diğer taraftan, kooperatiflerin amaçlarını gerçekleştirdikten sonra kalan fazla arsa veya konutu elden çıkarmaları halinde de doğan kazanç istisnaya konu olabilecektir.

Holding Şirketlerin Durumu

Türk Ticaret Kanunu’na göre, gayesi esas itibarıyla başka işletmelere iştirakten ibaret olan holding şirketlerin (aktiflerinde iştirak amacıyla iktisap edildiği ve elde tutulduğu ispat ve tevsik edilen iştirak hisseleri hariç olmak üzere) iştirak hisselerinin satışından doğan kazançlar için istisna uygulanması söz konusu olmayacaktır.

Bu çerçevede, şirketlerin iktisap ettikleri diğer şirketlere ait hisse senetlerini veya ortaklık paylarını, Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği uyarınca “11-Menkul Kıymetler” veya “24-Mali Duran Varlıklar” gruplarındaki hesaplarda izlemeleri gerekmektedir. Kısa vadeli fiyat değişimlerinden yararlanarak kâr elde etmek amacıyla, geçici bir süre elde tutulmak üzere alınan hisse senetleri veya ortaklık payları “11-Menkul Kıymetler” grubundaki hesaplarda izlenmektedir. Holding şirketlerin söz konusu hesapta izlenmesi gereken hisse senetleri veya ortaklık paylarının bulunması halinde, bunların satışından doğan kazançlar, istisnadan yararlandırılmayacaktır. Ancak, holding şirketlerin “24-Mali Duran Varlıklar” grubundaki hesaplarda izlemesi gereken iştirak hisselerinin satışından doğan kazançların ise diğer şartların da sağlanmış olması halinde, sözü edilen istisnadan yararlanabileceği tabiidir.

Ancak, holding şirketlerin esas faaliyeti taşınmaz ticareti olmadığından bu şirketlerin aktifin-de yer alan taşınmazların satışından elde edilen kazançları dolayısıyla istisnadan yararlandırılmaları gerekmektedir.

Satışın Kurumun Mali Yapısının Güçlendirecek Mahiyette Olması

Kanun maddesinde açık şekilde belirtilmiş şartlardan olmasa da söz konusu istisnanın düzenleniş amacı gereği, istisnadan yararlanılabilmesi için yapılan satışın kurumun mali yapısını güçlendirecek mahiyette olması gerekir. Madde gerekçesinde de açık şekilde belirtildiği üzere, istisnanın temel amacı kurumların mali yapılarının güçlendirilmesinin teşviki olduğundan, ekonomik açıdan firmalara ilave imkân sağlamayan işlemler istisna kapsamı dışında kalacaktır.

Dolayısıyla, kurumların yönetimini etkileyecek şekilde birbiriyle ilişkili kişi veya kurumlar ya da aynı gruba dahil şirketler arasında yapılacak taşınmaz ve iştirak hissesi satışlarından fiktif olarak elde edilecek kazançlara istisna uygulanması söz konusu olmayacaktır.

Diğer Hususlar

Taşınmazlar ile İştirak Hisselerinin Para Karşılığı Olmaksızın Devir ve Temliki, Trampası ve Kamulaştırılması

İstisna uygulanabilmesi için taşınmazlar ile iştirak hisselerinin satılması ve bu işlemden bir kazanç elde edilerek, satan kurumun mali yapısında bir iyileşmenin olması gerekmektedir. Bu nedenle, söz konusu aktif kalemlerin para karşılığı olmaksızın devir ve temliki, trampası gibi işlemler istisna kapsamına girmemektedir.

Kat karşılığında arsa devrinde olduğu gibi, bir mal veya hakkın başka bir mal veya hak ile değiştirilmesini ifade eden trampa işlemlerinde de söz konusu istisna hükmü uygulanmayacaktır.

Bu tür kıymetlerin mevcut borçlar karşılığında rızaen veya icra yoluyla devredilmesi işlem-leri ile kamulaştırma işlemleri ise kurumların finansman olanaklarını artıracağından istisna uygulaması kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir.

Düzenleme uyarınca, satış bedelinin satışın yapıldığı yılı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesi gerektiğinden ve kamulaştırma işlemleri ile ilgili özel bir belirleme yapılmadığından, kamulaştırma işlemlerinde satış bedeline ilişkin uyuşmazlıkların maddede yer alan iki yıllık tahsil süresi içinde sonuçlandırılarak, varsa ek olarak alınan bedelin %75’inin 5/12/2017 tarihinden itibaren yapılan taşınmaz satışlarında ise %50’sinin de (geç ödeme dolayısıyla alınan faiz ve benzeri unsurlar hariç) bu süre içinde fon hesabına aktarılması şartıyla, uyuşmazlığın son bulduğu dönemde istisnadan yararlanılabilmesi mümkün bulun-maktadır.

İstisna uygulamasında, her şeyden önce satış bedelinin nakit olarak tahsil edilmesi gerekmektedir. Nakit olarak tahsil edilmese de her an nakde dönüştürülmesi kolay altın, Devlet tahvili, Hazine bonosu, Toplu Konut İdaresince çıkarılan veya Borsa İstanbul’da işlem gören hisse senetleri, tahvil ve bonolar ile de tahsil edilebilmesi mümkündür. Ancak, bu kıymetlerin en geç iki yıllık tahsil süresinin sonuna kadar nakde dönüştürülmesi gerekir.

Satış Vaadi Sözleşmesi ile Satışı Öngörülen Taşınmazların Durumu

Bazen taşınmazlar, satış vaadi sözleşmesi suretiyle ileride alım satıma konu olabilmektedir. Taşınmazlarda, mülkiyetin devri tapuya tescil ile gerçekleşeceğinden satış vaadi sözleşmeleri ile tahsil olunan bedeller dolayısıyla istisnanın uygulanması mümkün değildir.

 

 


Kaynak: TÜRMOB Kurumlar Vergisi Rehberi – 2021 Nisan
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/tasinmazlar-ve-istirak-hisseleri-ile-kurucu-senetleri-intifa-senetleri-ve-ruchan-haklari-satis-kazancinda-kurumlar-vergisi-istisnasi/feed/ 0
2018 Yılında Toplanan Vergilerin %33,9’unu KDV oluşturdu. https://www.muhasebenews.com/vergi-gelirlerinin-tur-bazinda-dagilimi/ https://www.muhasebenews.com/vergi-gelirlerinin-tur-bazinda-dagilimi/#respond Fri, 05 Jul 2019 06:21:41 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=62901 GELİR, KURUMLAR VE KATMA DEĞER VERGİSİNİN GENEL BÜTÇE VERGİ GELİRLERİ İÇİNDEKİ PAYI

2018 Yılında gerçekleşen 737.954.270 TL’lik Vergi gelirlerinin %33,9’üne isabet eden 250.511.421 TL’lik kısmı KDV’den oluştu. 


KDV Tahsilatı                    : 250.511.421 TL    – %33,9

Gelir Vergisinin Tahsilatı     : 175.413.615 TL    – %23,8

Kurumlar Vergisi                :  84.131.335 TL    – %11,4

TOPLAM                            : 510.056.371 TL   – %69,1


Kaynak: GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/vergi-gelirlerinin-tur-bazinda-dagilimi/feed/ 0
SGK geriye dönük teşvik için 01.06.2018 tarihine kadar başvuru yapılmalıdır. https://www.muhasebenews.com/sgk-geriye-donuk-tesvik-icin-01-06-2018-tarihine-kadar-basvuru-yapilmalidir/ https://www.muhasebenews.com/sgk-geriye-donuk-tesvik-icin-01-06-2018-tarihine-kadar-basvuru-yapilmalidir/#respond Fri, 07 Sep 2018 14:05:44 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=29529
GERİYE YÖNELİK TEŞVİKLERDEN YARARLANMAK İÇİN 01.06.2018 TARİHİNE KADAR BAŞVURU YAPMAK ŞARTIYLA İPTAL/ASIL/ EK BİLDİRGELER SGK’YA 01.06.2018 TARİHİNDEN SONRA DA ELEKTRONİK OLARAK VERİLEBİLECEKTİR.
DÜZELTMELER SONRAKİ TARİHLERDE DE YAPILABİLİR

ÖZET
7103 sayılı Kanunla 5510 sayılı Kanuna eklenen Ek 17’nci maddesi gereği, geriye doğru yararlanılmayan teşviklerden yararlanmak veya yararlanılmış olmakla birlikte yararlanılan teşvik türünün daha avantajlı teşvik türü ile değiştirmek için, ilgili aylara ait iptal, asıl ve ek aylık prim hizmet belgeleri kağıt ortamında değil elektronik olarak SGK’ ya verilebilecektir.

Daha önce bu belgeleri kağıt ortamında veren işverenlerimiz de aynı kayıt numarası ile belgelerini elektronik olarak SGK’ ya ulaştırabilecektir.

01.06.2018 tarihine kadar SGK’ ya başvuru yapmak şartıyla bu tarihten sonra da iptal/ek ya da asıl belgeler sistem üzerinden verilebilecektir.

UYGULAMANIN USUL VE ESASLARI:

Sitemizde (Türmob) yayımlanan 02.04.2018 tarihli 59 sayılı sirkülerimizde geriye yönelik yararlanılacak teşvikler için SGK’ ya son başvuru tarihinin 01.06.2018 olduğunu belirtmiştik. Yayımlanan duyuruda da son başvuru tarihinin 01.06.2018 olduğu anlaşılmaktadır.

Ancak,geriye yönelik teşviklerden yararlanma kapsamında başvuru tarihinin son günü 1/6/2018 (dahil) tarihi olmakla birlikte 01.06.2018 tarihine kadar SGK’ ya başvurmak şartıyla işverenlerce internet ortamında E-Bildirge V2 ekranlarından yapılacak tahakkuk değişikliğine ilişkin iptal/ek ya da asıl belgelerin 01.06.2018 tarihi ve sonrasında da sistem üzerinden verilmesi ve onaylanması mümkün bulunmaktadır.

SGK tahsil dairelerinin iş yoğunluğunu azaltmak, işverenlerin iş ve işlemlerini kolaylıkla yapabilmesi için müracaat dilekçeleri ile geriye yönelik olarak yararlanılmayan ya da yararlanılmış olmakla birlikte yararlanılan teşvik türünün değiştirilmesi talep edilen ay/dönemlere ait iptal/asıl/ek aylık prim ve hizmet belgelerinin internet ortamında verilmesine yönelik hazırlanan programlar işletime açılmıştır.

Söz konusu ekranlara sgk.gov.tr web sitesinden giriş yapılarak;
➢Başvuruda bulunmak ve onaylamak için “e-SGK / İşveren / İşveren Sistemi / Uygulamaya Giriş / İşveren / Teşvikler ve Tanımlar / 5510 Ek 17.Madde Teşvik Kanun No Değişikliği Başvuru Onaylama”,
➢Daha önce düzenlenmiş olan aylık prim ve hizmet belgesinin iptal edilerek tercih edilecek teşvik türüne ilişkin asıl/ek nitelikte aylık prim ve hizmet belgesine çevrilmesi için isee-SGK / İşveren /E-Bildirge V2 / Aylık Prim Hizmet Belgesi Girişi” Menüleri seçilerek ve e-bildirge şifresi ile giriş yapılarak erişim sağlanacaktır.

Bu kapsamda, işverenlerin 2018/Mart ayı ve öncesine ilişkin teşvik taleplerini 1/6/2018 tarihine kadar (bu tarih dâhil), 2018/Nisan ayı ve sonrasına ilişkin taleplerini ise 2/6/2018 tarihi ve sonrasında söz konusu sisteme giriş yaparak başvuruda bulunmaları gerekmektedir.

Daha önce kağıt ortamında başvuran işverenler de sisteme girerek başvurularını elektronik olarak yapacaklardır. Bahse konu program vasıtasıyla yapılan başvurular, başvuruda bulunulan işyerinin işlem gördüğü sosyal güvenlik il müdürlüğü / sosyal güvenlik merkezine yapılmış sayılacaktır.

Programa giriş yapan işverenlerin sosyal güvenlik il müdürlüğüne / sosyal güvenlik merkezine daha önce kağıt ortamında müracaat etmiş olmaları halinde, başvuru sayfasında yer alan “Daha Önce Kağıt Ortamında Başvuruda Bulundum”linkinin seçilerek, kağıt ortamında yapılan müracaatın SGK kayıtlarına giriş yapılan evrak tarihi ve sayısının “evrak tarihi”ve “evrak sayısı”alanlarına kaydedilmesi gerekmektedir.

Başvuruda bulunulan işyerinin işlem gördüğü SGK ünitesince, internet ortamında onaylanan başvurular elektronik ortamda görüntülenebilecek olup, daha önce kağıtortamında müracaatı olan ve internet ortamında müracaatını yenileyerek evrak tarihsayısı alanlarını dolduran işyerleri için, daha önceki evrak tarihsayısının hatalı ya da gerçeği yansıtmayan bilgiler olması halinde, SGK ünitesince, işverenlerin internet ortamında başvuruda bulunduğu tarih esas alınacaktır.

Sistem üzerinden girişi yapılan başvurunun onaylanması halinde, sistem tarafından barkod numarası verilecek ve onaylanmış başvuru üzerinde herhangi bir değişiklik ya da başvuruyu silme işlemi yapılmasına izin verilmeyecektir. Bu nedenle onay işlemi yapılmadan önce işlemin iyi kontrol edilmesi gerekmektedir.

5510 sayılı Kanunun Ek 17’nci maddesinin ikinci fıkrası kapsamında 1/6/2018 (dahil) tarihine kadar internet ortamında başvuruda bulunan işyerleri tarafından, “E-Bildirge V2 / Aylık Prim Hizmet Belgesi Girişi”menüsü seçilerek daha önce yasal süresi içinde onaylanmış belge için geriye yönelik tercih edilecek teşvik türünden yararlanılabilmesi için öncelikle ilgili döneme ait “tahakkuk yıl/ay” bölümünün seçilerek,

Belge Mahiyeti”bölümünün “İptal”,
“Tahakkuk Nedeni”bölümünün “(D) Belge türü ve/veya Kanun Numarası Değişikliği”,
olacak şekilde seçilmesi

Daha önce yasal süresi içinde onaylanmış ve değiştirilmek istenen belgenin işaretlenerek “tahakkuk seç”bölümünün seçilmesi, belgede iptali istenen sigortalının ya da sigortalıların seçilerek “seçili kişileri iptal et”butonunun, ardından “yeni belge işlemlerine geç”butonunun seçilmesi,

Değişim istenen yeni belge için;“Belge mahiyeti”, “Belge türü”ve “belge işlemleri”butonunun, ardından yararlanılmak istenen kanun numarasının, “seçili belge için işlem yap”bölümünün seçilmesi ve “onayla ekranına geç”, “bildirge onayla”seçenekleri ile işlemin tamamlanması gerekmektedir.

Bu işlemlerin tamamlanmasının ardından, işverenlerimizce sisteme giriş yapılan iptal/asıl/ek belgelere ait tahakkuklar, işyerinin işlem gördüğü sosyal güvenlik il müdürlüğü / sosyal güvenlik merkezince incelenerek şube onay ekranları vasıtasıyla onaylanması halinde belge muhteviyatı tahakkuklar değiştirilerek iade ya da mahsup edilecek fark tutarlar tespit edilecektir.

Konuya ilişkin olarak, kullanım Kılavuzuna http://www.sgk.gov.tr/KullanimKlavuzu.pdf adresinden ulaşılabilir.

Bütün bu işlemlerin sağlıklı olarak yerine getirilmesinden sonra, ortaya çıkacak teşvik tutarları öncelikle varsa işverenin kendisinin, ortağı olduğu işyerinin borcuna mahsup edilecek, işverenin herhangi bir borcunun olmaması durumunda, tahakkuk eden teşvik tutarı işverene iade edilecektir.

Yapılan duyurudan anlaşılacağı üzere, şuan için geriye yönelik teşviklerden yararlanmak için verilmesi gereken iptal/asıl/en bildirgelerin elektronik olarak alınması işlemi yapılmış olup, tahakkuk işlemleri daha sonra yapılacaktır.

SGK DUYURU – 5510 SAYILI KANUNUN EK 17 NCİ MADDESİ KAPSAMINDA TEŞVİKLERDEN GERİYE YÖNELİK YARARLANILMASI için tıklayınız…

 


Kaynak: Türmob
Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/sgk-geriye-donuk-tesvik-icin-01-06-2018-tarihine-kadar-basvuru-yapilmalidir/feed/ 0
Gümrük İşlemlerinin Kolaylaştırılması Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik https://www.muhasebenews.com/gumruk-islemlerinin-kolaylastirilmasi-yonetmeliginde-degisiklik-yapilmasina-dair-yonetmelik/ https://www.muhasebenews.com/gumruk-islemlerinin-kolaylastirilmasi-yonetmeliginde-degisiklik-yapilmasina-dair-yonetmelik/#respond Wed, 27 Jun 2018 11:21:34 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=30551

25 Haziran 2018 PAZARTESİ

Resmî Gazete Sayı : 30459 (Mükerrer)

YÖNETMELİK

Gümrük ve Ticaret Bakanlığından:

GÜMRÜK İŞLEMLERİNİN KOLAYLAŞTIRILMASI YÖNETMELİĞİNDE

DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK

MADDE 1 – 21/5/2014 tarihli ve 29006 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Gümrük İşlemlerinin Kolaylaştırılması Yönetmeliğinin 4 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının sonuna aşağıdaki cümleler eklenmiştir.

“Bölünen şirketin sertifika sahibi olması durumunda, devralan şirketin sertifikalandırılmasında bölünen şirketten devralınan tesisler için yapılacak yerinde incelemede, bölünen sertifika sahibi şirketin 13 üncü veya 160 ıncı madde uyarınca incelenmiş olan tesislerinin, bu inceleme üzerinden üç yıldan fazla süre geçmemiş ise 8 inci maddede belirtilen koşullara uygun olup olmadığına yeniden bakılmaz. Ancak bunun dışındaki tesislere bakılır.”

MADDE 2 – Aynı Yönetmeliğin 5 inci maddesinin dokuzuncu fıkrasının sonuna aşağıdaki cümle eklenmiş ve aynı maddeye aşağıdaki on ikinci fıkra eklenmiştir.

“Ancak bu ceza kararları sertifika düzenlendikten sonra, 160 ıncı madde uyarınca yapılacak kontroller kapsamında dikkate alınır.”

“(12) Birinci fıkranın (g) bendinin uygulanmasında, kara yolu taşımacılığı kapsamında tescil edilen transit beyanlarına ilişkin olarak Kanunun 241 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (e) bendi, dördüncü fıkrasının (d) bendi, beşinci fıkrasının (a) bendi ile altıncı fıkrasının (c) bendi uyarınca düzenlenen ceza kararları dikkate alınmaz. Ancak bu ceza kararları sertifika düzenlendikten sonra, 160 ıncı madde uyarınca yapılacak kontroller kapsamında dikkate alınır.”

MADDE 3 – Aynı Yönetmeliğin 6 ncı maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi ile ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“f) Gümrük işlemlerinin mevzuata uygunluğu ile eşyanın gümrük idaresine doğru beyan edilmesini teyit ve tevsik edecek kurum içi bir sistematiğe sahip olmak ve bunun sağlanması için gümrük ve dış ticaret mevzuatı eğitimi ve mevzuat değişikliklerinin takibini, gümrük işlemlerinin cari kontrolünü ve gümrük işlemlerinin kayıt ve belge üzerinden geriye dönük olarak kontrolünü yapmak veya yaptırmak.”

“(2) Birinci fıkranın (f) bendi kapsamı eğitim, cari ve/veya geriye dönük kontrol işlemlerinin;

a) Firma bünyesinde yapılıyorsa, bu işlemleri yapan kişi veya bu kişilerin çalıştırıldığı birimin gümrük işlemlerini doğrudan temsil yoluyla yapan kişi veya bu kişilerin çalıştırıldığı birimden farklı olması,

b) Hizmet alımı yoluyla yapılıyorsa, dolaylı temsil hizmetinin de bu firmadan alınıp alınmadığına bakılmaksızın, hizmet alımı yapılan firmada bu işlemleri yapan kişi veya bu kişilerin çalıştırıldığı birimin, gümrük işlemlerini dolaylı temsil yoluyla yapan kişi veya bu kişilerin çalıştırıldığı birimden farklı olması,

gerekir.”

MADDE 4 – Aynı Yönetmeliğin 8 inci maddesinin ikinci fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.

MADDE 5 – Aynı Yönetmeliğin 10 uncu maddesinin on ikinci fıkrasında yer alan “61,” ibaresi yürürlükten kaldırılmış ve on üçüncü fıkrasında yer alan “Bakanlıkça belirlenecek elektronik formatta” ibaresi “Bakanlık internet sitesinde yayımlanan format kullanılarak” olarak değiştirilmiştir.

MADDE 6 – Aynı Yönetmeliğin 13 üncü maddesinin ikinci ve yedinci fıkralarında yer alan “Bakanlıkça belirlenecek” ibaresi “Ek-7’de yer alan” olarak değiştirilmiş, altıncı fıkrasında yer alan “59 uncu maddenin üçüncü fıkrası, 78 inci maddenin üçüncü fıkrası, 99 uncu maddenin üçüncü fıkrası ve 124 üncü maddenin üçüncü fıkrası” ibaresi “59 uncu maddenin birinci fıkrası, 78 inci maddenin birinci fıkrası, 99 uncu maddenin birinci fıkrası ve 124 üncü maddenin birinci fıkrası” olarak değiştirilmiş ve  aynı maddeye aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.

“(13) Üçüncü fıkranın uygulanmasında, 6 ncı maddenin birinci fıkrasının (a) ilâ (h) bentlerinde ve 8 inci maddede sayılan koşulların sağlandığının kabulü  için ikinci fıkra uyarınca düzenlenen Ek-7’de yer alan yerinde inceleme değerlendirme formunda,  “uygulanamaz” olarak belirlenen sorular hariç olmak üzere hiçbir sorudan sıfır puan alınmamış olması ve bu formun “III. Değerlendirme ve Puanlama Usulü” bölümünde belirtilen istisna halleri hariç olmak üzere, “uygulanamaz” olarak belirlenen soruların dışındaki sorulardan üçer puan alınmış olması gerekmektedir.

(14) Sekizinci fıkranın uygulanmasında, 8 inci maddede sayılan koşulların sağlandığının kabulü için yedinci fıkra uyarınca düzenlenen Ek-7’de yer alan yerinde inceleme değerlendirme formunda,  “uygulanamaz” olarak belirlenen sorular hariç olmak üzere bu koşullara ilişkin hiçbir sorudan sıfır puan alınmamış olması ve  bu formun “III. Değerlendirme ve Puanlama Usulü” bölümünde belirtilen istisna halleri hariç olmak üzere, “uygulanamaz” olarak belirlenen soruların dışındaki bu koşullara ilişkin sorulardan üçer puan alınmış olması gerekmektedir.”

MADDE 7 – Aynı Yönetmeliğin 17 nci maddesine aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.

“(7) Birinci fıkrada belirtilen bilgilerden ticaret siciline kayıtlı olduğu yer bilgisinde değişiklik olması halinde, değişikliğe ilişkin başvuru dosyası başvuruyu kabul eden bölge müdürlüğü tarafından Ek-20’de yer alan tabloya göre belirlenen yetkili bölge müdürlüğüne gönderilir. Başvurunun gönderildiği bölge müdürlüğü tarafından başvuru sahibi adına değişiklik öncesi geçerli olan sertifika tarihi ile aynı tarihli, 15 inci maddenin ikinci fıkrasında yer alan formata uygun yeni numaralı sertifika düzenlenir, ancak yeni sertifika numarasında yer alan “yıl” hanesinde yeni sertifikanın düzenlendiği yıl değil, sertifikanın ilk düzenlendiği yıl yer alır ve sertifika numarası o yıla ait sertifikayı devir alan bölge müdürlüğünün kayıtlarında yer alan en son sıra numarasını takip edecek şekilde verilir.

(8) Yedinci fıkra uyarınca firma adına düzenlenen yeni sertifikaya ilişkin olarak, firma adına değişiklik öncesinde düzenlenmiş olan sertifikaya ve sertifika kapsamında bulunan yetki, izin, uygulama veya kolaylaştırmalara ilişkin uygulanmış olan askıya alma, geri alma ve iptale ilişkin hükümler saklıdır.”

MADDE 8 – Aynı Yönetmeliğin 18 inci maddesinden sonra gelmek üzere başlığı ile birlikte aşağıdaki 18/A maddesi eklenmiştir.

Sertifika alınmasından sonra değişiklik yapılması

MADDE 18/A – (1) Sertifika sahibince, aşağıda belirtilen hususlarda değişiklik olması durumunda sertifikayı düzenlemiş olan bölge müdürlüğüne Ek-1/A’da yer alan başvuru formu ile birlikte değişikliğin yapıldığı tarihi izleyen beş iş günü içerisinde bildirimde bulunulması zorunludur.

a) 5 inci maddenin birinci fıkrasının (a) bendinde sayılan yetkinlikte yeni kişilerin görevlendirilmiş olması,

b) Mevcut tesislerin fiziki yapısında değişiklik yapılması veya yeni tesis, depo açılması ya da kiralanması gibi değişiklikler olması.

(2) Birinci fıkranın uygulanmasında;

a) Birinci fıkranın (a) bendine ilişkin yapılacak bildirimde, şirket ortaklığına alınan, şirketin yönetim kurulunda görevlendirilen veya gümrük ve dış ticaret işlemlerinde temsil yetkisi verilen yeni kişiler için düzenlenmiş 10 uncu maddenin birinci fıkrasının (b) bendinde sayılan adli sicil belgeleri ve duruma göre Ek-3’te yer alan örneğe uygun beyan formları birinci fıkrada belirtilen bildirimin yapıldığı tarihi izleyen on iş günü içerisinde ibraz edilir. Bu belgelerin bu süre içerisinde ibraz edilmemesi halinde, ibraz edilinceye kadar 154 üncü maddenin ikinci fıkrası uyarınca işlem yapılır.

b) Birinci fıkranın (b) bendine ilişkin yapılacak bildirimde Ek-2’de yer alan soru formunun ilgili bölümleri doldurulur ve yapılan değişikliklere ilişkin olarak hazırlanan yeni talimat ve sözleşme gibi bilgi ve belgeler soru formuna eklenir. Bu durumda;

1) Bu bildirimin ilgili bölge müdürlüğünün genel evrak kaydına alınmasını müteakip on beş iş günü içerisinde bölge müdürü veya bölge müdür yardımcısının başkanlık edeceği yeter sayı ve yetkinlikte personelden oluşan bir inceleme heyeti oluşturulur.

2) Oluşturulan heyet tarafından, otuz iş günü içerisinde bildirime konu olan tesislerin 8 inci maddenin birinci fıkrasının (a) ilâ (ç) bentlerinde sayılan koşulları sağlayıp sağlamadığına ilişkin Ek-7’de yer alan yerinde inceleme değerlendirme formunun ilgili bölümleri doldurularak Genel Müdürlüğe beş iş günü içerisinde iletilir.

3) (2) numaralı alt bent uyarınca Genel Müdürlüğe iletilen yerinde inceleme değerlendirme formu Genel Müdürlükçe yirmi iş günü içerisinde incelenir. Yapılan inceleme neticesinde gerekli görülmesi halinde sertifika sahibinden soru formuna ilişkin ek bilgi ve belge ibraz edilmesi istenebilir. Birinci fıkranın (b) bendinde belirtilen unsurların 8 inci maddenin birinci fıkrasının (a) ilâ (ç) bentlerinde sayılan koşulları karşılamadığının tespiti halinde, Genel Müdürlük tarafından ilgili bölge müdürlüğüne bildirimde bulunulur ve ilgili bölge müdürlüğünce 154 üncü madde uyarınca işlem yapılır.

(3) İkinci fıkranın (b) bendi uyarınca yapılan inceleme neticesinde 8 inci maddenin birinci fıkrasının (a) ilâ (ç) bentlerinde sayılan koşulları karşıladığı tespit edilen tesisler, bu tespitten sonra 160 ıncı madde uyarınca gerçekleştirilecek ilk yerinde izleme faaliyeti kapsamında bu koşulları sağlamaya devam edip etmediğinin tespiti açısından izlemeye tabi tutulur. 160 ıncı madde uyarınca henüz izlemeye tabi tutulmamış bir tesisin 59 uncu maddenin birinci fıkrası, 78 inci maddenin birinci fıkrası, 99 uncu maddenin birinci fıkrası ve 124 üncü maddenin birinci fıkrası gereği izin/yetki kapsamına alınmasının istenilmesi halinde 13 üncü maddenin altıncı fıkrası uyarınca yerinde inceleme işlemi başlatılır.”

MADDE 9 – Aynı Yönetmeliğin 35 inci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “birinci fıkranın (c) bendine göre” ibaresi “birinci fıkraya göre” olarak değiştirilmiştir.

MADDE 10 – Aynı Yönetmeliğin 61 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde yer alan “en az bir yıldır” ibaresi “sözleşme kapsamında” olarak ve (b) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı fıkranın (c) bendi ile aynı maddenin ikinci ilâ altıncı fıkraları yürürlükten kaldırılmıştır.

“b) İhracatta yerinde gümrükleme izin sahibinin izin kapsamında taşıma işlerini yürütecek taşıyıcı firmanın taşımaya ilişkin uygun güvenlik tedbirleri alıyor olduğunu kontrol ediyor olması ve (a) bendinde belirtilen sözleşmede taşınacak eşyaya ve taşıma aracına yönelik olarak uygulanacak güvenlik tedbirlerine ve bu tedbirlerin kontrol edilmesine ilişkin hüküm bulunuyor olması.”

MADDE 11 – Aynı Yönetmeliğin 67 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

MADDE 67 – (1) İhracatta yerinde gümrükleme izni kapsamında ihraç edilmeye hazır olan eşya, ihracatta yerinde gümrükleme izni kapsamında olan tesiste taşıma aracına yüklenmek üzere açık veya kapalı, yeterli aydınlatma düzenine sahip olan bir yere konulur ya da bu yerde taşıma aracında yüklü olarak bekletilir. İhraç edilmeye hazır olan eşya ve/veya duruma göre taşıma aracı bekletileceği yere alınırken, bu yerlerde bulundukları sürece ve bu yerlerden çıkartılırken devamlı olarak kamera kayıtlarına alınır.

(2) Birinci fıkra uyarınca ihraç edilmeye hazır olarak ayrı bir yere alınan eşyanın, başka herhangi bir eşya ile karışmaması ve yetkisiz müdahalenin önlenmesi için gerekli tedbirler alınır.

(3) İhracat eşyasının ikinci fıkrada belirtilen şekilde muhafaza altına alınmasını müteakip ihracat beyannamesi, ihracatta yerinde gümrükleme izni sahibi veya temsilcisi tarafından, eşyanın bulunduğu ihracatta yerinde gümrükleme izni kapsamı tesis için yetkilendirilen gümrük müdürlüğünden elektronik ortamda tescil edilerek onaylanır. Bu suretle eşyanın ihraç edilmeye hazır olduğu beyan sahibince gümrük idaresine elektronik ortamda bildirilmiş olur. Eşyanın ihracı için gerekli olan bütün belgeler hazır bulundurulur ve eşya, tesisten çıkışına izin verilinceye kadar ikinci fıkrada belirtilen şekilde muhafaza altında bekletilir.

(4) Üçüncü fıkra uyarınca ihracat eşyasının ihraç edilmeye hazır olduğunun beyan sahibince gümrük idaresine bildirilmesinden otuz dakika içerisinde beyanın hangi kontrol türüne tabi tutulacağı, gümrük idaresince beyan sahibine elektronik ortamda bildirilir.

(5) Dördüncü fıkrada belirtilen sürenin bitiminde, gümrük idaresince izin sahibine eşyanın muayene edilmeyeceğinin bildirilmesi halinde, yüklü olarak bekletilen taşıma aracı veya eşya araca yüklenmemişse yükleme yapılan araç 58 inci madde hükümleri uyarınca, ihracatta yerinde gümrükleme izni sahibi ya da izinli gönderici tarafından mühürlenir.

(6) Dördüncü fıkrada belirtilen sürenin bitiminde, eşyanın muayenesinin yapılacağının bildirilmesi halinde, eşya üçüncü fıkrada belirtilen bildirimin yapıldığı esnada bulundurulduğu yerde muayene ile görevli memur gelinceye kadar mücbir sebepler hariç müdahale edilmeksizin bekletilir. Eşyanın muayene edilmesini müteakip beyana aykırı bir durum olmadığının tespit edilmesi halinde, 58 inci maddede yer alan yükleme ve mühürleme esasları çerçevesinde işlem yapılır.

(7) Muayenesi öngörülen eşyanın taşıma aracında yüklü olarak bekletiliyor olması halinde, muayene ile görevli memurun değerlendirmesine göre eşya taşıma aracından indirilerek ya da araçta yüklü olarak muayene edilebilir.

(8) Altıncı ve yedinci fıkralar uyarınca yapılacak muayene işlemi, dördüncü fıkra uyarınca yapılan kontrol türünün bildirimini müteakip azami üç saat içinde firmanın ihracatta yerinde gümrükleme izni kapsamı tesisine gidilerek başlatılır. Ancak eşyanın bulunduğu tesis için yetkilendirilen gümrük müdürlüğünün iş yoğunluğu veya mücbir sebeplerden ötürü bu sürenin ihracatta yerinde gümrükleme izni sahibinin eşyasının bulunduğu tesise gidilerek muayene yapılması için yeterli olmaması halinde, ilgili gümrük müdürü, gerekçesi belirtilmek suretiyle, süreyi uzatmaya yetkilidir. İhracatta yerinde gümrükleme izni sahibinden kaynaklanan sebeplerden dolayı yaşanan gecikmelerde bu fıkrada öngörülen ek süre dâhil süre dikkate alınmaz. Muayene işleminin eşyanın muayene edileceğine ilişkin yapılan bildirimi müteakip üç saat içerisinde başlatılamayacak olması ve bu sürenin ilgili gümrük müdürü tarafından bu fıkrada belirtilen şartlar altında uzatılmış olması halinde, muayene işlemi en geç bir sonraki iş gününün başlangıcını takip eden üç saat içerisinde başlatılır.

(9) İhracatta yerinde gümrükleme izni sahibine ait ihracat eşyasına ilişkin transit beyanı, eşyanın ihracatta yerinde gümrükleme izni sahibinin tesislerinden ihraç edilecek olması halinde, üçüncü fıkrada belirtilen ihracat beyannamesinin tescil edilerek onaylandığı gümrük müdürlüğüne yapılır.

(10) İhracatta yerinde gümrükleme izni sahibine ait ihracat eşyasının ihracatta yerinde gümrükleme izni sahibinin tesislerinden izinli gönderici tarafından taşınması halinde;

a) Transit beyannamesinde teminat verilmesi gereken hallerde sadece kapsamlı teminat kullanılabilir.

b) Transit beyannamesi için teminat verilmesi gereken hallerde, hareket idaresince yapılan teminat kontrolü izinli gönderici tarafından yapılır.

c) Transit süresi sistem tarafından her bir transit beyannamesi bazında otomatik olarak verilir.

d) Bu fıkranın uygulanmasında, TIR Karnesi kapsamında yapılacak işlemlere ilişkin usul ve esaslar Bakanlıkça belirlenir.

(11) İhracatta yerinde gümrükleme izni sahibine ait ihracat eşyasının ihracatta yerinde gümrükleme izni sahibinin tesislerinden taşınmasına ilişkin transit beyanının izinli gönderici olmayan kişi tarafından verilmesi halinde, transit beyanı ile varsa ekleri hareket gümrük idaresine iletilir.

(12) Eşyaya ilişkin transit beyanının işlemlerinin tamamlanmasından sonra eşyanın tesisten çıkışı yapılır.

(13) Aşağıdaki şartların tümünün yerine getirilmesi koşuluyla mühürleme işlemi yapılmaksızın eşyanın izin kapsamı tesisten çıkışı gerçekleştirilebilir:

a) Eşyanın mühürsüz taşınabilmesi için ilgili transit mevzuatına göre gerekli şartların mevcut olması,

b) İlgili transit mevzuatına göre eşyanın mühürsüz taşınmasına ilişkin koşulların yerine getirilmiş ve gerekli her türlü önlemin alınmış olması,

c) Taşınacak eşyaya ve taşıma aracına izinsiz müdahalelere karşı en az asgari düzeydeki gerekli emniyet ve güvenlik önlemlerinin alınmış olması,

ç) Gümrük idaresince aksine bir bildirim yapılmamış olması.

(14) İhracatta yerinde gümrükleme izni kapsamında eşyanın ihraç edilmek üzere bulunduğu tesislerden çıkışına yönelik işlemler için fazla mesai uygulaması aşağıdaki esaslar çerçevesinde gerçekleştirilir:

a) Fazla mesai talebi ile eşyanın tesislerden çıkışına yönelik işlemlerin aynı gün içerisinde yapılacak olması halinde o günün mesai bitiminin en geç bir saat öncesine kadar fazla mesai uygulaması için talepte bulunulur.

b) Eşyanın tesislerden çıkışına yönelik işlemler ile mesai saatleri dışında işlem yapılacağına ilişkin talep aynı takvim günü içerisinde gerçekleştirilmeyecek ancak mesai saatleri dışında işlem yapılacağına ilişkin talebi takip eden ilk iş gününün mesai başlangıcından önce gerçekleştirilecekse en son iş gününün mesai bitiminin en geç bir saat öncesine kadar fazla mesai uygulaması için talepte bulunulur.

c) Fazla mesai uygulamasına ilişkin talep ihracat beyannamesinin tescil edildiği gümrük müdürlüğüne yapılır ve eşyanın tesislerden çıkış işleminin hangi tarihte ve yaklaşık hangi saatte yapılmak istenildiği bilgisini içerir.

ç) (a) veya (b) bendi uyarınca herhangi bir talepte bulunulmamışsa;

1) Beşinci fıkranın uygulandığı durumlarda, eşyanın mesai saatleri dışında tesislerden çıkışına fazla mesaiye ilişkin hükümler uygulanmaksızın izin verilir.

2) Altıncı fıkranın uygulandığı durumlarda, eşya muayene işlemi başlatılıncaya kadar bekletilir, eşyanın muayene işlemi en geç  bir sonraki iş gününün başlangıcını takip eden üç saat içerisinde başlatılır.

3) İzin kapsamı eşyaya ilişkin dokuzuncu fıkra uyarınca tescil edilen transit beyanının risk kriterlerine göre kontrole tabi tutulacak olması halinde bu kontroller ikinci alt bentte belirtilen muayene işleminin bitimini müteakip başlatılır.

d) (a) veya (b) bendi uyarınca fazla mesai talebinde bulunulmuşsa (ç) fıkrasının ikinci ve üçüncü alt bendinde belirtilen işlem talep doğrultusunda mesai saatleri dışında gerçekleştirilir.

e) Mesai saatleri dışında yapılacak muayene işlemleri için global mesai uygulanır.

(15) İhracat eşyasının gümrükleme işlemlerinin izinli gönderici yetkisi sahibinin tesislerinde yapılacak olması halinde bu madde hükümleri yerine 84 üncü madde hükümlerine göre işlem tesis edilir.

(16) İhracından vazgeçilen eşyanın, bulunduğu tesisten çıkışı, bu eşyaya ilişkin ihracat beyannamesi iptal edilmeden yapılamaz.”

MADDE 12 – Aynı Yönetmeliğin 69 uncu maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendinde yer alan “67 nci maddenin on birinci fıkrasında” ibaresi “67 nci maddenin on üçüncü fıkrasında” olarak değiştirilmiştir.

MADDE 13 – Aynı Yönetmeliğin 74 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde yer alan “ve beşinci” ibaresi yürürlükten kaldırılmış,  (b) bendinde yer alan “on dördüncü” ibaresi “on altıncı” olarak ve (e) bendinde geçen “67 nci maddenin on birinci fıkrası” ifadesi “67 nci maddenin on üçüncü fıkrası” olarak değiştirilmiş ve (f) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“f) 67 nci maddenin on dördüncü fıkrası uyarınca gümrük müdürlüğüne talepte bulunulmaksızın muayene veya belge kontrolüne tabi ihracatta yerinde gümrükleme izni kapsamı eşyanın mesai saatleri dışında bulunduğu tesislerden çıkarılması,”

MADDE 14 – Aynı Yönetmeliğin 76 ncı maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin (2) numaralı alt bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, (3) numaralı alt bendi yürürlükten kaldırılmış ve aynı fıkraya aşağıdaki bent eklenmiştir.

“2) En az üç yüzü transit beyanı (TIR Karnesi dâhil) olmak kaydıyla, toplam beş yüz transit beyanı ve özet beyan kapsamında işlem yapmış olmak.”

“e) Yetki kapsamında kullanılacak en az bir tesise sahip olmak.”

MADDE 15 – Aynı Yönetmeliğin 84 üncü maddesinin on birinci fıkrası ve on beşinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“(11) Yedinci ve duruma göre sekizinci fıkradaki işlemlerin bitimini müteakip;

a) İzinli gönderici, aracında taşıyacağı eşyaya ilişkin ihracat beyannamesi veya beyannamelerinin tescil numaralarını içeren transit beyanını elektronik ortamda gümrük idaresine iletir.

b) Araç izinli gönderici tarafından mühürlenir.

c) Transit beyannamesinde teminat verilmesi gereken hallerde sadece kapsamlı teminat kullanılabilir.

ç) Transit beyannamesi için teminat verilmesi gereken hallerde, hareket idaresince yapılan teminat kontrolü izinli gönderici tarafından yapılır.

d) Transit süresi sistem tarafından her bir transit beyannamesi bazında otomatik olarak verilir.

e) Bu fıkranın uygulanmasında, TIR Karnesi kapsamında yapılacak işlemlere ilişkin usul ve esaslar Bakanlıkça belirlenir.”

“(15) İzinli gönderici yetkisi kapsamında eşyanın ihraç edilmek üzere bulunduğu tesislerden çıkışına yönelik işlemler için fazla mesai uygulaması aşağıdaki esaslar çerçevesinde gerçekleştirilir:

a) Fazla mesai talebi ile eşyanın tesislerden çıkışına yönelik işlemlerin aynı gün içerisinde yapılacak olması halinde o günün mesai bitiminin en geç bir saat öncesine kadar fazla mesai uygulaması için talepte bulunulur.

b) Taşınacak eşyanın tesislerden çıkışına yönelik işlemler ile mesai saatleri dışında işlem yapılacağına ilişkin talep aynı takvim günü içerisinde gerçekleştirilmeyecek ancak mesai saatleri dışında işlem yapılacağına ilişkin talebi takip eden ilk iş gününün mesai başlangıcından önce gerçekleştirilecekse en son iş gününün mesai bitiminin en geç bir saat öncesine kadar fazla mesai uygulaması için talepte bulunulur.

c) Fazla mesai uygulamasına ilişkin talep taşınacak olan eşyaya ilişkin ihracat beyannamesinin tescil edildiği gümrük müdürlüğüne yapılır ve eşyanın tesislerden çıkış işleminin hangi tarihte ve yaklaşık hangi saatte yapılmak istenildiği bilgisini içerir.

ç) (a) veya (b) bendi uyarınca herhangi bir talepte bulunulmamışsa;

1) Yedinci fıkranın uygulandığı durumlarda, eşyanın tesislerden mesai saatleri dışında çıkışına fazla mesaiye ilişkin hükümler uygulanmaksızın izin verilir.

2) Sekizinci fıkranın (a) bendinin uygulandığı durumlarda, eşya muayene işlemi başlatılıncaya kadar bekletilir, eşyanın muayene işlemi en geç bir sonraki iş gününün başlangıcını takip eden üç saat içerisinde başlatılır.

3) Sekizinci fıkranın (b) bendinin uygulandığı durumlarda, beyanname eki belgelerin ilgili gümrük müdürlüğüne bir sonraki iş günü mesai saatleri içerisinde ibraz edilmesi gerekir. Belge kontrolü buna müteakip başlatılır.

4) Yetki kapsamında taşınacak eşyaya ilişkin on birinci fıkra uyarınca tescil edilen transit beyanının risk kriterlerine göre kontrole tabi tutulacak olması halinde bu kontroller duruma göre ikinci veya üçüncü alt bentte belirtilen muayene veya belge kontrolü işleminin bitimini müteakip başlatılır.

d) (a) veya (b) bendi uyarınca fazla mesai talebinde bulunulmuşsa (ç) fıkrasının (2), (3) ve (4) numaralı alt bentlerinde belirtilen işlemler talep doğrultusunda mesai saatleri dışında gerçekleştirilir.

e) Mesai saatleri dışında yapılacak muayene ile belge kontrolü işlemleri için global mesai uygulanır.”

MADDE 16 – Aynı Yönetmeliğin 88 inci maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinde yer alan “güvenli park alanından” ibaresi “tesisten” olarak değiştirilmiştir.

MADDE 17 – Aynı Yönetmeliğin 91 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “96 ncı madde uyarınca izinli alıcı yetkisine de sahip olan izinli göndericiler tarafından” ibaresi “İzinli gönderici yetkisi sahibi tarafından” olarak değiştirilmiş ve birinci fıkrasının (a) bendinde yer alan “ve 99 uncu madde uyarınca izinli alıcı” ibaresi yürürlükten kaldırılmıştır.

MADDE 18 – Aynı Yönetmeliğin 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“e) 84 üncü maddenin on beşinci fıkrası uyarınca gümrük müdürlüğüne talepte bulunulmaksızın izinli gönderici yetkisi kapsamında taşınacak muayene veya belge kontrolüne tabi eşyanın mesai saatleri dışında bulunduğu tesislerden çıkarılması,”

MADDE 19 – Aynı Yönetmeliğin 96 ncı maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) numaralı alt bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, (3) numaralı alt bendi yürürlükten kaldırılmış ve aynı fıkraya aşağıdaki bent eklenmiştir.

“2) En az üç yüzü transit beyanı (TIR Karnesi dâhil) olmak kaydıyla, toplam beş yüz transit beyanı ve özet beyan kapsamında işlem yapmış olmak.”

“e) Yetki kapsamında kullanılacak en az bir tesise sahip olmak.”

MADDE 20 – Aynı Yönetmeliğin 130 uncu maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“(2) Aşağıda belirtilen hallerde ithalatta yerinde gümrükleme izni kapsamı eşyanın bekletilebileceği ve birinci fıkrada belirtilen özelliklere sahip ancak kapalı olma zorunluluğu olmayan, güvenli park alanının bulunması gerekir. Taşıma aracı bu alana tesise varış bildirimi sonrasında ve 135 inci veya 136 ncı maddedeki işlemler başlatılmadan önce konularak, duruma göre eşyanın ithaline ilişkin işlemler tamamlanıncaya kadar veya taşınan eşya bu alana boşaltılana kadar bekletilir.

a) Ağırlığı, boyutları veya niteliği bakımından kapalı bir alanda muhafazası mümkün olmayan eşyanın getirildiği taşıttan boşaltıldıktan sonra ithal edilecek olması,

b) Eşyanın ithalat işlemleri tamamlanıncaya kadar getirildiği konteyner içerisinde bekletilerek ithal edilecek olması,

c) İthal edilecek eşyanın 135 inci madde uyarınca kırk sekiz saat içerisinde getirildiği taşıttan boşaltılmadan ithal edilecek olması.”

MADDE 21 – Aynı Yönetmeliğin 153 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

MADDE 153 – (1) Sertifika için aranan koşullar ve/veya sertifika kapsamında kullanılan yetkiler için aranan ek koşullardan herhangi birinde veya koşulların karşılanmasını sağlayan unsurlarda sertifikanın ya da sertifika kapsamı yetkilerin kaybedilmesine neden olabilecek bir değişiklik ortaya çıkması durumunda, ortaya çıkan değişikliğin, sertifika sahibince, sertifikayı düzenlemiş olan bölge müdürlüğüne gecikmeksizin bildirilmesi zorunludur.

(2) Sertifikalandırma sırasında mevcut olmayan ancak sertifika alındıktan sonra gerçekleşen yeni bir hizmet alımı olması, sözleşme yapılması, taahhüt alınması gibi durumlarda, sertifikanın alınmasında sağlanan tüm koşullara uygun şekilde işlem yapılması zorunludur.  Söz konusu unsurların yetkilendirilmiş yükümlü statüsünün tanınması için aranan koşulları karşılamadığının tespiti halinde 155 inci maddenin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca işlem yapılır.

(3) Adına düzenlenmiş sertifikanın, sertifika kapsamı hak ve yetkilerin, 15 inci maddenin ikinci fıkrasında belirtilen sertifika numarasının, 45 inci maddenin üçüncü fıkrasında belirtilen onaylanmış ihracatçı (A.TR) yetki numarasının, 52 nci maddenin üçüncü fıkrasında belirtilen onaylanmış ihracatçı (EUR) yetki numarasının, 57 nci maddenin altıncı fıkrasında belirtilen onaylanmış ihracatçı (İYG) yetki numarasının, 76 ncı maddenin üçüncü fıkrasında belirtilen izinli gönderici yetki numarasının, 96 ncı maddenin üçüncü fıkrasında belirtilen izinli alıcı yetki numarasının, 121 inci maddenin altıncı fıkrasında belirtilen ithalatta yerinde gümrükleme yetki numarasının, 72 nci maddenin birinci fıkrası ile 92 nci maddenin birinci fıkrasında belirtilen özel tipte mühürlerin başkası tarafından kullanıldığının öğrenilmesi halinde, durumun sertifikayı düzenlemiş olan bölge müdürlüğüne gecikmeksizin bildirilmesi zorunludur.

(4) Sertifika sahibi, sertifika için aranan koşullar ve/veya sertifika kapsamında kullanılan yetkiler için aranan ek koşulların sağlanmaya devam edilip edilmediğinin tespitine yönelik olarak gümrük idaresi tarafından yapılacak kontroller için gerekli her türlü kolaylığı sağlamak zorundadır.

(5) Ek-2’de yer alan soru formu, sertifika sahibi tarafından, sertifikanın düzenlendiği tarihten itibaren üç yılda bir kez güncellenerek sertifika sahibinin mevcut durumunu yansıtacak şekilde hazırlanır. Genel Müdürlük, gerekli görmesi halinde, soru formunun üç yıllık periyotlar dışında da güncellenmesini isteyebilir.

(6) Beşinci fıkrada belirtilen şekilde hazırlanan soru formu, sertifikanın düzenlendiği tarihten sonraki otuz altı aylık dönemlerin sonuna tekabül eden tarihi izleyen üçüncü ayın sonuna kadar hazırlanarak düzenlendikleri tarihi izleyen 15 iş günü içerisinde sertifikayı düzenlemiş olan bölge müdürlüğüne gönderilir.

(7) Yetkilendirilmiş yükümlü statüsünün karşılıklı tanınmasına ilişkin olarak yapılacak anlaşmalar gereği karşılanması zorunlu ilave koşulların ya da uluslararası arz zincirinin güvenliği veya ticari hayatın gerekliliği için yeni koşulların ortaya çıkması nedeniyle, bu Yönetmeliğe ek koşul konulması ya da Yönetmelikte yer alan mevcut koşulların karşılanması için Bakanlıkça belirlenecek değerlendirme kriterlerinde değişiklik yapılması halinde, sertifika sahiplerine bu koşulları karşılaması için altı ay süre tanınır. Sertifika sahibinin bu sürenin sonuna kadar ek koşulları sağlayarak bu koşulları sağladığını ya da bu ek koşulları verilen süre içerisinde tamamlayamayacağını gerekçesiyle birlikte sertifikayı düzenlemiş olan bölge müdürlüğüne bildirmesi gerekir.

(8) 6 ncı ve 8 inci maddede belirtilen ve sertifika başvurusunun değerlendirilmesi sırasında yapılan yerinde inceleme kapsamında Ek-7’de yer alan inceleme değerlendirme formunda belirlenen kriterlere göre karşılandığı tespit edilen koşullardan bir veya daha fazlasına yönelik olarak Genel Müdürlük tarafından ileride bazı risklerin oluşabileceğinin tespit edilmesi halinde, karşılanan bu koşulların sertifika sahibi tarafından gözden geçirilmesi ve belirlenen risklerin giderilmesine yönelik ek önlemler alınması için altı ay süre tanınır. Sertifika sahibinin bu sürenin sonuna kadar gerekli önlemleri alarak ya da gerekli önlemleri verilen süre içerisinde alamayacağını gerekçesiyle birlikte Genel Müdürlüğe bildirmesi gerekir.”

MADDE 22 – Aynı Yönetmeliğin 154 üncü maddesinin, altıncı fıkrasında yer alan “153 üncü maddenin yedinci fıkrası” ibaresi “153 üncü maddenin sekizinci fıkrası” olarak ve yedinci fıkrasında yer alan “153 üncü maddenin dördüncü fıkrasında” ibaresi “153 üncü maddenin beşinci fıkrasında” olarak değiştirilmiş, sekizinci fırkası yürürlükten kaldırılmış ve onuncu fıkrasında yer alan “üç ay” ibaresi “bir ay” olarak değiştirilmiştir.

MADDE 23 – Aynı Yönetmeliğin 155 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde yer alan “153 üncü maddenin altıncı fıkrası” ibaresi “153 üncü maddenin yedinci fıkrası” olarak değiştirilmiştir.

MADDE 24 – Aynı Yönetmeliğin 158 inci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“(1) Sertifikanın düzenlendiği tarihten sonraki her on iki aylık dönem sonunda sertifika kapsamında gerçekleştirilen gümrük işlemlerinin usulüne uygun olarak yapılıp yapılmadığı sertifika sahibince bu dönemlerin sonuna tekabül eden tarihi izleyen üçüncü ayın sonuna kadar incelenir. Sertifika sahibi söz konusu incelemeyi hizmet alımı yoluyla da yaptırabilir. Bu inceleme neticesinde transit işlemlerine ilişkin olarak Ek-22/B’de, diğer gümrük işlemlerine ilişkin olarak Ek-22/A’da yer alan formata uygun yıllık faaliyet raporu düzenlenir. Faaliyet raporunun hazırlanmasına esas teşkil edecek inceleme için aşağıda yer alan hususlar dikkate alınır:

a) Transit işlemlerine ilişkin inceleme, inceleme dönemi içerisinde düzenlenmiş transit beyanlarının transit beyannameleri ve TIR karnesi kapsamı transit beyanları ayrı ayrı olmak üzere toplamda en az yüzde yirmisi seçilerek gerçekleştirilir.

b) Diğer gümrük işlemlerine ilişkin inceleme, inceleme dönemi içerisinde tescil edilmiş olan ve yeşil hatta işlem gören beyannamelerin ihracata ve ithalata ilişkin beyannameler ayrı ayrı olmak üzere toplamda en az yüzde yirmisi seçilerek gerçekleştirilir,

c) İncelenecek transit beyanlarının seçiminde Ek-22/B’de yer alan yıllık faaliyet raporunun 5 no’lu bölümünde belirtilen hususlar dikkate alınır,

ç)  İncelenecek diğer beyanlarının seçiminde Ek-22/A’de yer alan yıllık faaliyet raporunun 5 no’lu bölümünde belirtilen hususlar dikkate alınır,

d) İncelenecek beyan/beyannamelerin seçimi tüm inceleme dönemini yansıtacak şekilde yapılır, daha çok beyan/beyannamenin tescil edildiği aylara ilişkin daha fazla sayıda beyan/beyanname seçilirken, daha az beyan/beyannamenin tescil edildiği aylara ilişkin daha az sayıda beyan/beyanname seçilir,

e) İncelenecek beyan/beyannameler tüm unsurlarıyla incelenir kısmen incelemeye tabi tutulmaz,

f) İncelenecek beyan/beyannamelerin doğruluğunun tevsiki için firma bünyesinde saklanan muhasebe kayıtları, stok kayıtları, depo giriş çıkış kayıtları gibi her türlü bilgi ve belgeden faydalanılması esastır.”

MADDE 25 – Aynı Yönetmeliğin 159 uncu maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Yetkilendirilmiş yükümlü sertifikası ve sertifika kapsamı yetki ve izinlerin koşullarına ilişkin ön izleme

MADDE 159 – (1) 12 nci maddenin yedinci ve sekizinci fıkrasında yer alan ön incelemeye konu koşulların karşılanıp karşılanmadığı, sertifikanın düzenlendiği tarihten itibaren her üç yılda bir sertifikayı düzenleyen bölge müdürlüğü tarafından, bu koşulların tevsikine ilişkin belgeler ile Bakanlık veri tabanları üzerinden yapılacak ön izleme ile tespit edilir.

(2) Yetkilendirilmiş yükümlü sertifikası ve sertifika kapsamı yetki ve izinlerin verilmesine ilişkin koşulların ön izlemesi 12 nci maddede belirtilen ön inceleme usul ve esasları çerçevesinde gerçekleştirilir.

(3) Bu madde uyarınca yürütülen ön izleme faaliyetinin olumlu sonuçlanması halinde, ön izleme faaliyetinin sonuçları ile 153 üncü maddenin beşinci fıkrası uyarınca sertifika sahibi tarafından hazırlanan Ek-2’de yer alan güncel soru formu ile bu madde uyarınca daha önce izleme yapılmamışsa sertifikanın düzenlenmesinden sonra hazırlanan, izleme yapılmışsa bir önceki izlemeden sonra hazırlanan 158 inci madde uyarınca düzenlenmiş tüm yıllık faaliyet raporları ön izlemenin tamamlanmasını takip eden beş iş günü içerisinde Genel Müdürlüğe iletilir.

(4) Genel Müdürlükçe veya sertifikayı düzenleyen bölge müdürlüğünce gerekli görülen hallerde üç yıllık periyotlar dışında da ön izleme yapılmasına karar verilebilir.”

MADDE 26 – Aynı Yönetmeliğin 160 ıncı maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Yetkilendirilmiş yükümlü sertifikası ve sertifika kapsamı yetki ve izinlerin koşullarına ilişkin yerinde izleme ve gümrük işlemlerinin geriye dönük kontrolü

MADDE 160 – (1) 13 üncü maddenin ikinci ve altıncı fıkrasında yer alan yerinde incelemeye konu koşulların karşılanıp karşılanmadığı, sertifikanın düzenlendiği tarihten itibaren her üç yılda bir sonradan kontrol yetkilisi tarafından sertifika sahibinin tesislerinde gerçekleştirilecek yerinde izleme ile tespit edilir.

(2) Bu madde uyarınca yapılacak yerinde izleme ve inceleme faaliyetleri 13 üncü maddede belirtilen yerinde inceleme usul ve esasları çerçevesinde gerçekleştirilir.

(3) Yerinde izleme sırasında, sertifika sahibince birinci fıkrada belirtilen dönem içerisinde gerçekleştirilen gümrük işlemleri de geriye dönük olarak Sonradan Kontrol ve Riskli İşlemlerin Kontrolü Yönetmeliği ile belirlenen sonradan kontrole ilişkin usul ve esaslar çerçevesinde kontrol edilir.

(4) Birinci ve ikinci fıkrada yer alan yerinde izleme faaliyetine 159 uncu maddenin üçüncü fıkrasında sayılan belgelerin Genel Müdürlüğe iletilmesinden sonra başlanır.

(5) Birinci ve ikinci fıkra uyarınca yapılacak işlemlerde 153 üncü maddenin beşinci fıkrası uyarınca hazırlanan Ek-2’de yer alan güncel soru formu ile 158 inci madde uyarınca hazırlanan yıllık faaliyet raporu da dikkate alınır.

(6)  Bu madde uyarınca yürütülen yerinde izleme faaliyetinin sonuçlarını içerecek şekilde hazırlanan yerinde inceleme değerlendirme formu ile gümrük işlemlerinin kontrol sonuçları yerinde izlemenin tamamlanmasını takip eden beş iş günü içerisinde Genel Müdürlüğe iletilir.

(7) Yetkilendirilmiş yükümlü sertifikası sahiplerinin beyan ve/veya beyannameleri sertifikayı düzenleyen bölge müdürlüğünce Bakanlıkça belirlenecek usul ve esaslar çerçevesinde incelenir. Bu incelemede inceleme yapılan döneme ilişkin 158 inci madde uyarınca hazırlanan yıllık faaliyet raporu da dikkate alınır.

(8) Genel Müdürlükçe gerekli görülen hallerde üç yıllık periyotlar dışında da yerinde izleme yapılmasına karar verilebilir.

MADDE 27 – Aynı Yönetmeliğe aşağıdaki geçici maddeler eklenmiştir.

Mevcut yetkilendirilmiş yükümlülerin izlenmesi

GEÇİCİ MADDE 5 – (1) Bu maddeyi ihdas eden Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla üç yılı aşkın süredir sertifika sahibi olan firmalar için 160 ıncı maddenin birinci fıkrası uyarınca yapılacak yerinde izleme faaliyeti, bu maddeyi ihdas eden Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihte bir kez ve devamında sertifikanın düzenlendiği tarihten itibaren her üç yılda bir gerçekleştirilir.

(2) Bu maddeyi ihdas eden Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarih ile yürürlüğe girdikten sonraki altı aylık süre aralığında üç yılı aşkın süredir sertifika sahibi olan firmalar için 160 ıncı maddenin dördüncü fıkrası uyarınca yapılacak inceleme son üç yıllık dönemi kapsayacak şekilde yapılır. Bu incelemeye bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay sonra başlanır.

(3) Bu maddeyi ihdas eden Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla üç yıldan az süredir sertifika sahibi olan firmalar için 160 ıncı maddenin birinci fıkrası uyarınca yapılacak yerinde izleme faaliyeti, üç yıllık sürenin doldurulmasını müteakip bir kez ve devamında sertifikanın düzenlendiği tarihten itibaren her üç yılda bir gerçekleştirilir.”

Yerinde inceleme usul ve esasları belirlenmemiş başvuruların değerlendirilmesi

GEÇİCİ MADDE 6 – (1) 13/1/2018 tarihi ile bu maddenin yayımı tarihi arasında başvurusu yapılmış ve yerinde inceleme aşaması başlatılmamış olan başvuruların değerlendirilmesi bu Yönetmeliğin ilgili hükümlerinde bu maddeyi ihdas eden Yönetmelik ile yapılan değişiklikler kapsamında değerlendirilir.  Bu başvurulara ilişkin ibraz edilmiş soru formlarının güncellenerek Genel Müdürlüğe ibraz edilmesi gerekir.”

MADDE 28 – Aynı Yönetmeliğin EK-2 ve Ek-8’i ekteki şekilde değiştirilmiş, mülga EK-7’si ekteki şekilde yeniden düzenlenmiş ve aynı Yönetmeliğe EK-22/A ve EK-22/B eklenmiştir.

MADDE 29 – Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 30 – Bu Yönetmelik hükümlerini Gümrük ve Ticaret Bakanı yürütür.

 

Ekleri için tıklayınız.

 

 


Kaynak: Resmi Gazete – 25.06.2018
Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/gumruk-islemlerinin-kolaylastirilmasi-yonetmeliginde-degisiklik-yapilmasina-dair-yonetmelik/feed/ 0