holding – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Mon, 08 Feb 2021 09:11:16 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Holding tarafından bağlı şirketlere verilen hizmetler için fatura düzenlenmesi zorunlu mudur? https://www.muhasebenews.com/holding-tarafindan-bagli-sirketlere-verilen-hizmetler-icin-fatura-duzenlenmesi-zorunlu-mudur/ Mon, 08 Feb 2021 10:19:36 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=103837 Holding şirketlerin genel idare giderlerinin bağlı şirketlere dağıtımı

Holding şirketler tarafından bağlı şirketlere araştırma ve geliştirme, finansman temini, pazarlama ve dağıtım, yatırım projelerinin hazırlanması, hedeflerin tayini, planlama, örgütlendirme kararlarının uygulanması, bilgisayar hizmetleri, sevk ve idare, mali revizyon ve vergi müşavirliği, piyasa araştırmaları, halkla ilişkilerin tanzimi, personel temini ve eğitimi, muhasebe organizasyon ve kontrolü, hukuk müşavirliği konularında hizmetler verilebilmektedir.

Holding tarafından bağlı şirketlere verilen hizmetler için fatura düzenlenmesi zorunlu olup verilen hizmetin karşılığını teşkil eden bedelin, Kurumlar Vergisi Kanununun 13 üncü maddesinde yer alan emsallere uygunluk ilkesine göre belirlenmesi gerekmektedir.

Holding tarafından verilen bu tür hizmetlerin bağlı şirketlerce gider yazılabilmesi için,

  • Hizmetin mutlaka verilmiş olması,
  • Kesilen faturada hizmet türünün ayrıntılı olarak belirtilmesi,
  • Tek faturada birden fazla hizmet bedelinin bir arada yer alması halinde, her hizmet bedelinin ayrı ayrı gösterilmesi,

şarttır.

Yukarıda belirtilen koşullara uygun olarak bağlı şirketler, holding tarafından kesilen fatura bedelini gider olarak kayıtlarında gösterebileceklerdir.


Kaynak: Kurumlar Vergisi 1 Seri, No.lu Genel Tebliği
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
Hangi durumda işyeri bildirgesi için ceza uygulanır? https://www.muhasebenews.com/hangi-durumda-isyeri-bildirgesi-icin-ceza-uygulanir/ https://www.muhasebenews.com/hangi-durumda-isyeri-bildirgesi-icin-ceza-uygulanir/#respond Thu, 27 Aug 2020 13:45:24 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=91306 İşyeri bildirgesinin gönderilmesinden sonra Sosyal Güvenlik Merkezi tarafından yapılacak işlemler

İşyeri bildirgesinin gönderilmesinden sonra ünite tarafından tescil işlemi yapılacak olup Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 29 uncu maddesinde sayılan ve Kuruma verilmesi gereken belgelere istinaden yapılacak işyeri tescillerinde ise söz konusu maddede sayılan ve işyeri tesciline esas belge ve/veya belgelerin Üniteye ibrazından sonra tescil işlemi yapılacaktır.

Kuruma gönderilen işyeri bildirgelerinde belgenin gönderildiği tarih ve referans numarası yer aldığından bahse konu bildirgelere ilgili sosyal güvenlik merkezince ayrıca tarih ve sayı verilmeyecektir.

Bildirgenin gönderildiği tarih Kuruma verildiği tarih kabul edilecektir. İşyerinin tescil tarihi ise (kanun kapsamına alınış tarihi) sigortalı çalıştırılmaya başlanılan tarih olacaktır. Sigortalı çalıştırılmaya başlanılan tarih işyeri bildirgesinin verildiği tarihten önceki bir tarih ise işyeri bildirgesi süresinde verilmemiş kabul edilecektir.


Kaynak: SGK Genelge 2020/20 – 18.06.2020 – İşveren İşlemleri Genelgesi
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/hangi-durumda-isyeri-bildirgesi-icin-ceza-uygulanir/feed/ 0
SGK İşyeri bildirgesine eklenecek belgeler kaç gün içinde kuruma verilmelidir? https://www.muhasebenews.com/sgk-isyeri-bildirgesine-eklenecek-belgeler-kac-gun-icinde-kuruma-verilmelidir/ https://www.muhasebenews.com/sgk-isyeri-bildirgesine-eklenecek-belgeler-kac-gun-icinde-kuruma-verilmelidir/#respond Thu, 27 Aug 2020 12:45:19 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=91304 Tescil edilecek işyerlerinde işyeri bildirgesinin gönderilmesinden sonra işverenler veya yetki verilen kişilerce yapılacak işlemler ile işyeri bildirgesi ekinde verilecek belgeler

Bilindiği üzere Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 29 uncu maddesi “İşyeri bildirgesi ile birlikte verilecek diğer belgeler” başlığını taşımakta olup söz konusu madde kapsamında işyeri bildirgesi ile birlikte verilecek belgeler düzenlenmiştir.

Bu doğrultuda işyeri bildirgelerinin gönderilmesinin ardından, Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 29 uncu maddesinde yer alan belgelerden verilmesi gerekenler 7 iş günü içerisinde işyeri bildirgesinin gönderildiği Kurum ünitesine posta yoluyla gönderilecek veya elden ibraz edilecektir. İşyeri bildirgesinin Kuruma gönderilmesinin ardından Kuruma verilecek belgeler arasında Kuruma gönderilmiş olan işyeri bildirgesinin çıktısı yer almayacak olup işyeri bildirgesinin çıktısı istenilmeyecektir.

7 iş günlük sürenin hesaplanmasında işyeri bildirgesinin gönderildiği gün hesaba katılmayacak olup sürenin hesaplanmasına takip eden günden itibaren başlanacaktır.

Örnek 1: (A) gerçek kişi işvereni tarafından 4/10/2018 tarihinde sigortalı çalıştırılmaya başlanılacak işyerine ilişkin işyeri bildirgesi 3/10/2018 tarihinde Kuruma gönderilmiştir. İşyeri bildirgesinin gönderilmesinin ardından Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 29 uncu maddesinde sayılan belgelerden verilmesi gereken belgelerin bulunması halinde en geç işyeri bildirgesinin Kuruma gönderildiği 3/10/2018 tarihini takip eden 7 iş günü içinde (en geç 12/10/2018 tarihine kadar) ilgili sosyal güvenlik merkezine ibraz edilecektir.

Kurumlarca elektronik ortamda Kurumumuza çeşitli bilgiler aktarılmakta ve bu bilgiler Kurum ünitelerimizce elektronik ortamda görüntülenebilmekte, yine Kurumumuza özel olarak aktarılmayan bilgiler de (tüzel kişilerin; hükmi şahsiyetin tescil edildiği Ticaret Sicil Gazetesi gibi) ilgili Kurum uygulamalarından sorgulanabilmektedir. Bu doğrultuda Kurum ünitelerimizce elektronik ortamda ulaşılabilecek belge ve bilgiler için belge/bilgi talep edilemeyecektir.

Öte yandan ek belgeler ilgili üniteye bizzat başvurarak verilebileceği gibi taahhütlü, iadeli taahhütlü, acele posta servisi, PTT Alo Post veya PTT Kargo ile gönderilebilecektir.

Adi posta veya Kuruma doğrudan yapılan başvuru ve bildirimlerde, başvuru veya bildirimin Kurumun gelen evrak kayıtlarına intikal tarihi; taahhütlü, iadeli taahhütlü, acele posta servisi, PTT Alo Post veya PTT Kargo ile yapılan başvuru ve bildirimlerde ise başvuru veya bildirimin postaya veya kargoya verildiği tarih; başvuru veya bildirim tarihi olarak kabul edilecektir.


Kaynak: SGK Genelge 2020/20 – 18.06.2020 – İşveren İşlemleri Genelgesi
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sgk-isyeri-bildirgesine-eklenecek-belgeler-kac-gun-icinde-kuruma-verilmelidir/feed/ 0
Adres nakillerinde SGK işyeri bildirgesi kaç gün içinde verilmelidir? SGK işyeri bildirgesi yanlış SGM verilirse ceza uygulanır mı? https://www.muhasebenews.com/adres-nakillerinde-sgk-isyeri-bildirgesi-kac-gun-icinde-verilmelidir-sgk-isyeri-bildirgesi-yanlis-sgm-verilirse-ceza-uygulanir-mi/ https://www.muhasebenews.com/adres-nakillerinde-sgk-isyeri-bildirgesi-kac-gun-icinde-verilmelidir-sgk-isyeri-bildirgesi-yanlis-sgm-verilirse-ceza-uygulanir-mi/#respond Thu, 27 Aug 2020 11:45:11 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=91302 İşyeri bildirgesinin gönderilmesi ve tescil işlemleri

İşyeri bildirgesi en geç işçi çalıştırılmaya başlanıldığı gün verilmelidir.

5510 sayılı Kanunun 11’inci maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan düzenlemeye istinaden işverenler, örneği Kurumca hazırlanacak işyeri bildirgesini en geç sigortalı çalıştırmaya başladığı tarihte, Kuruma vermekle yükümlü tutulmuşlardır.

Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğin 27 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan düzenlemeye istinaden işyerinde, Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı çalıştıran, sigortalı çalıştırılan bir işyerini devir alan ya da bu nitelikte işyeri kendisine intikal eden işveren, Kanunun 11 inci maddesinde belirtilen sürelerde vermekle yükümlü olduğu örneği Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği eki Ek-6′ da bulunan işyeri bildirgesini Kuruma elektronik ortamda göndermekle zorunlu tutulmuştur.

5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında ilk defa sigortalı çalıştırmaya başlayacak olan işyerleri dışında devir, nakil, intikal, birleşme, nevi değişikliği ve katılım durumlarında işyeri bildirgesi verilmesi gereken hallerde de işyeri bildirgesi düzenlenerek Kuruma verilecektir.

Nakillerde işyeri bildirgesinin verilme süresi 10 gündür.

Örnek 1: Kurumumuzda tescilli bulunan ve Bursa ilinde faaliyet gösteren işyerinin İstanbul iline 7/9/2018 tarihi itibariyle nakledilmesi halinde söz konusu nakil işlemine ilişkin işyeri bildirgesi ilgili işyerinin İstanbul’da nakledildiği yeri içine alan sosyal güvenlik merkezine nakil tarihini takip eden 10 gün içinde gönderilecektir.

İşyeri bildirgesi yanlış SGK merkezine verilirse ceza uygulanır mı?

İşyeri bildirgesinin en geç sigortalı çalıştırılmaya başlanılan tarihte Kurumun ilgili ünitesine gönderilmesi gerekmekle birlikte Kurumumuzun başka bir ünitesine intikal etmesi  halinde de işyeri bildirgesinin yanlış üniteye ulaştığı tarih üzerinde durulmaksızın, söz konusu belgenin yasal süresi içinde verilmiş olduğu kabul edilecektir.

Örnek 2: 11/09/2018 tarihinde sigortalı çalıştırılmaya başlanılan bir işyeri ile ilgili olarak düzenlenen işyeri bildirgesinin Eskişehir Yunus Emre Sosyal Güvenlik Merkezine verilmesi (gönderilmesi) gerekirken aynı tarihte Bursa Osmangazi Sosyal Güvenlik Merkezine verilmesi (gönderilmesi) halinde işyeri bildirgesinin anılan üniteye ulaştığı tarih üzerinde durulmaksızın, söz konusu belgenin yasal süresi içinde verilmiş olduğu kabul edilecektir.

İşyeri bildirgesinin düzenlenmesi sırasında ilgili sosyal güvenlik merkezinin hatalı seçilmesi halinde, tescil işlemi yapılmamış olmak ve işyeri bildirgesinin verilmesi gereken yasal süre geçirilmemiş olmak kaydıyla bildirgeyi düzenleyen kişiler tarafından da ilgili sosyal güvenlik merkezi düzeltilebilecektir. Ayrıca işyeri bildirgesi gönderildikten sonra, işyeri tescil işlemi yapılmamış olmak kaydıyla bildirgenin verilmesi gereken yasal süresinin son gününe kadar (son gün dahil) bildirgeyi düzenleyen kişiler tarafından işyeri bildirgesinin iptal edilmesi veya hatalı girilen bilgilerin düzeltilmesi de mümkün bulunmaktadır.

İşyeri bildirgesinde bildirilen işçi sayısı değiştirilebilir mi?

Örnek 3: (A) gerçek kişi işvereni tarafından 16/10/2018 tarihinde sigortalı çalıştırılmaya başlanılacak işyerine ilişkin işyeri bildirgesi 10/10/2018 tarihinde Kuruma gönderilmiştir. Söz konusu işyerinde 16/10/2018 tarihinde çalıştırılmaya başlanılacak sigortalı sayısı 2 olmasına karşın çalıştırılmaya başlanılacak sigortalı sayısı alanına 3 olarak girilmiştir. Söz konusu (A) işvereni tarafından 16/10/2018 tarihine kadar (bu tarih dahil olmak üzere) hatalı girilen sigortalı sayısı düzeltilebilecektir.

Öte yandan işyeri bildirgesinin düzenlenmesi sırasında bildirgenin gönderileceği sosyal güvenlik merkezinin hatalı seçildiğinin bildirge verme süresi sona erdikten sonra fark edilmesi halinde, bildirgeyi düzenleyen ve gönderen kişilerce işlem yapılamayacak, bildirgenin hatalı gönderilmiş olduğu ilgili sosyal güvenlik merkezince nakil veya transfer işlemi yapılacaktır.

Dolayısıyla,

-İşyerinin aynı il içinde aynı Ana SGM’ye bağlı başka bir Alt SGM’ye gönderilecek olması halinde dosya transfer işlemi

-İşyerinin aynı il içinde farklı Ana SGM’ye bağlı başka bir Alt SGM’ye gönderilecek olması halinde işyeri nakil işlemi

yapılacaktır.

İşyeri bildirgesinde çalıştırılmaya başlanılacak sigortalı sayısı alanında belirtilen sigortalı sayısının altında bildirimde bulunulduğunun tespit edilmesi halinde konuya ilişkin ihbar ve şikayet olmaması halinde herhangi bir işlem yapılmayacaktır.

Örnek 4: (B) Ltd. Şti. tarafından 03/09/2018 tarihinde sigortalı çalıştırılmaya başlanılacak işyerine ilişkin işyeri bildirgesi aynı tarihte Kuruma gönderilmiştir. Söz konusu işyerinde çalıştırılmaya başlanılacak sigortalı sayısı 2 olmasına karşın çalıştırılmaya başlanılacak sigortalı sayısı alanına 3 olarak girilmiştir. Söz konusu durumun ilgili ünite tarafından tespit edilmiş olması halinde konuya ilişkin bir ihbar ve şikayet olmaması halinde herhangi bir işlem yapılmayacaktır.

Diğer yandan işyeri bildirgesinde çalıştırmaya başlanılacak sigortalı sayısı belirtildiği halde Kuruma sigortalı işe giriş bildirgelerinin verilmeyerek sigortalı çalıştırılmaması halinde ise konuya ilişkin bir ihbar ve şikayet olmaması kaydıyla işverenin Kuruma yazılı olarak müracaat etmesi şartıyla işyeri dosyası işlemden kaldırılacaktır. 


Kaynak: SGK Genelge 2020/20 – 18.06.2020 – İşveren İşlemleri Genelgesi
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/adres-nakillerinde-sgk-isyeri-bildirgesi-kac-gun-icinde-verilmelidir-sgk-isyeri-bildirgesi-yanlis-sgm-verilirse-ceza-uygulanir-mi/feed/ 0
Alt İşveren nedir? Kimler alt işveren olarak adlandırılır? Alt işverenin alt işverenin olur mu? https://www.muhasebenews.com/alt-isveren-nedir-kimler-alt-isveren-olarak-adlandirilir-alt-isverenin-alt-isverenin-olur-mu/ https://www.muhasebenews.com/alt-isveren-nedir-kimler-alt-isveren-olarak-adlandirilir-alt-isverenin-alt-isverenin-olur-mu/#respond Thu, 27 Aug 2020 10:45:36 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=91298 Alt işveren kavramı

Kanunun 12 nci maddesinin altınca fıkrasında, bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin bir işte veya bir işin bölüm veya eklentilerinde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği sigortalıları çalıştıran üçüncü kişiye alt işveren denileceği, sigortalılar, üçüncü bir kişinin aracılığı ile işe girmiş ve bunlarla sözleşme yapmış olsalar dahi, asıl işverenin, bu Kanunun işverene yüklediği yükümlülüklerden dolayı alt işveren ile birlikte sorumlu olacağı, belirtilmiştir.

Kanunun söz konusu hükmüne istinaden asıl işveren-alt işveren ilişkisinden söz edebilmek için;

  • İşyerinde sigortalı çalıştıran asıl işverenin varlığı,
  • Alt işverenin yapmayı üstlendiği iş için sigortalı çalıştırması,
  • İşin asıl işverenin işyerinde yürütülmesi,

-Alt işverenin işyerinde asıl işverenin yapmış olduğu ana işin bir bölümünde, eklentilerinde veya yardımcı işlerinde iş alması,

şartlarının aynı anda gerçekleşip gerçekleşmediğine bakılacaktır. Söz konusu şartlara ilişkin olarak aşağıda belirtilen açıklamalara göre ilgilinin alt işveren olup olmadığı yönünde işlem yapılacaktır.

1- İşyerinde sigortalı çalıştıran asıl işverenin varlığı

Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin doğabilmesi için, işyerinde sigortalı çalıştıran bir asıl işverenin bulunması gerekmektedir. Sigortalı çalıştırmayan işverenlik sıfatını kazanamayacağı için bu durumdaki kişilerden iş alanlar da alt işveren sayılmayacaktır.

Bu doğrultuda asıl işveren-alt işveren ilişkisinin varlığı için öncelikle işin başka bir işverenden alınmış olması, diğer bir deyişle asıl işverenin işverenlik sıfatına devredilen iş dolayısıyla sahip olması, asıl işyeri ya da işyerinden sayılan yerlerde kendi adına sigortalı çalıştırıyor olmasına dikkat edilecektir.

Diğer yandan asıl işverenin işverenlik sıfatını koruması adına, işyerinde sigortalı çalıştırarak işin bütününü başka bir işverene devretmemiş olması gerekmektedir. Bu kapsamda işin bütünün bir başka işverene bırakıldığı durumlarda alt işverenlik söz konusu olmayacaktır. Bu doğrultuda işin belli bir bölümünde değil de tamamının bir bütün halinde bir başkasına devredildiği, işten bu yolla tamamen el çekildiği, dolayısıyla sigortalı çalıştırılmadığı için işverenlik sıfatına haiz olunmadığı durumlarda işi devralan kişi alt işveren, devreden de asıl işveren olarak nitelendirilmeyecektir.

2- Alt işverenin yapmayı üstlendiği iş için sigortalı çalıştırması ve işin asıl işverenin işyerinde yürütülmesi

Kanuna istinaden asıl işveren- alt işveren ilişkisinin kurulması için alt işverenin yapmayı üstlendiği işte çalıştırdığı sigortalıların, o iş için alınmış ve çalıştırılmış olması gerekmektedir. Esasen iş alanın söz konusu işi var olan ve 5510 sayılı Kanun kapsamında bulunan işyerinin (devamlı işyeri) sigortalı işçileri ile yapması durumunda, iş alan alt işveren olarak kabul edilmeyecektir.

Fabrikaya yemek pişirilmesi işini kendi işyerinde yapan kişi alt işveren sayılmaz

Örnek 1: Bir fabrikaya yemek pişirilmesi işini kendine ait müstakil işyerinde yapan ve burada çalıştırmış olduğu işçileri ile yemekleri fabrikaya getirip servis yapan kişi yardımcı hizmetler olarak nitelendirilecek olan söz konusu işi fabrika işyerinde , bölüm veya eklentilerinde yapmamış olduğundan, sosyal sigorta yükümlülüklerini fabrika işyeri dosyası üzerinden alt işveren olarak değil, kendi adına açılmış olan devamlı işyeri dosyası üzerinden yerine getirecek ve alt işveren olarak nitelenmeyecektir.

Bu doğrultuda yapılan işin devamlı işyerinden yapılabilecek mahiyette bir iş olup olmadığına dikkat edilecek olup bir işyerinin, faaliyetine devam etmesinin taahhüt edilen işe bağlı olmaması, taahhüt konusu işten bağımsız olarak faaliyetini devam ettirmesi, dolayısıyla taahhüt konusu iş olmasaydı dahi mevcut olacak olan bir işyeri olması halinde, devamlı mahiyette bir işyerinin varlığı kabul edilerek işi üstlenen kişi alt işveren olarak değil işveren olarak işlem görecektir.

Ayrıca işin tamamının yürütümü ile sorumlu olan işverenden iş alan, ancak sigortalı çalıştırmayanların da alt işverenliği söz konusu olmayacaktır. Bu anlamda, alınan işte sigortalı çalıştırmayıp tek başına ya da ortakları ile işi yürüten kişi alt işveren olarak nitelendirilemeyecektir.

Müteahhitten sıva işini alıp tek başına yapan alt işveen sayılmaz

Örnek 2: Bir inşaat işine ilişkin olarak müteahhitten inşaat işinde sıva işini alan ve sigortalı çalıştırmaksızın söz konusu işi tek başına yapan kişi alt işveren sayılmayacaktır.

3- Alt işverenin işyerinde asıl işverenin yapmış olduğu ana işin bir bölümünde, eklentilerinde veya yardımcı işlerinde iş alması

Kanunun 12 nci maddesinin altıncı fıkrasında yer alan düzenlemeye istinaden alt işverenin asıl işverene ait işyerinde yürütülen mal veya hizmet üretimine ilişkin bir işte veya işin bölüm veya eklentilerinde iş alması gerekmektedir.

İşyerinde yapılan ana işin ne olduğu hususu, işyerinin ne amaçla tesis edilmiş olduğuna bakılarak tespit edileceğinden, ana işin bir bölümünden iş alarak kendi adına ve hesabına işçi çalıştıran kişi alt işveren olarak nitelendirilecektir. Bölüm tabiri değişik ürün çeşitlerinin üretildiği yerleri ifade edebileceği gibi aynı ürünün değişik üretim aşamalarını da ifade edebilecektir.

Fabrikadaki paketleme işini alan ve kendi işçileri ile yapan kişi alt işverendir.

Örnek 3: Bir bisküvi fabrikasında bisküvi üretimi yapılan veya gofret yapılan kısımlar işin ayrı bir bölümü olabileceği gibi tüm ürünlerin paketlendiği kısım da işin bir bölümü olarak kabul edilecek olup söz konusu paketleme işini müstakilen alan ve kendi adına sigortalı çalıştıran kişi alt işveren olarak nitelendirilecektir.

Diğer yandan Kanunda yer alan alt işverenin “işyerinde yürütülen mal veya hizmet üretimine ilişkin bir işte veya işin bölüm veya eklentilerinde iş alması” ibaresinde Kanunda verilecek işin yapılan asıl işle ilgili olacağına ilişkin bir belirleme yapılmamıştır. Bu doğrultuda Kanunda verilecek işin; “asıl işin tamamlayıcısı/ayrıntısı” mı yoksa asıl işin ifasına yardımcı olacak “yardımcı iş” (işyerinde yürütülen mal veya hizmet üretimine ilişkin olmakla beraber doğrudan üretim organizasyonu içerisinde yer almayan, üretimin zorunlu bir unsuru olmayan ancak asıl iş devam ettikçe devam eden ve asıl işe bağımlı olan iş) mi olduğu hususunda sınırlandırma yoluna gidilmediğinden, verilecek işin; her ikisini de kapsadığı değerlendirilecektir. Bu doğrultuda Kanunda belirtilen ve eklenti olarak belirtilen yerlerde görülen işin de asıl işle ilgili olan veya ona yardımcı olan işler olması halinde işi alan kişi alt işveren olarak değerlendirilecektir.

Yapılacak işin niteliğinin asıl iş ile ilintisi önemli.

Örnek 4: Bir tekstil fabrikasına bir bölüm eklenmesi için yapılacak olan inşaat işinin dokuma işinden farklı nitelikte iş olduğu dikkate alındığında, inşaat işini yüklenen kişinin dokuma işvereninin alt işvereni sayılması mümkün olmayacaktır.

Güvenlik, yemek dağıtımı, servis işleri alt işveren olarak ifa edilebilir.

Örnek 5: Bir fabrikanın güvenliğinin sağlanması veya çalışanlarının yemek ihtiyacının karşılanması ya da çalışanların işyerine getirilip götürülmesi amacıyla yaptırılan işler işyerinin yardımcı işleri olarak kabul edileceğinden bu gibi işleri üstlenenler 5510 sayılı Kanun karşısındaki yükümlülüklerini fabrika işyerine ait işyeri dosyası üzerinden alt işveren olarak yerine getirebileceklerdir.

Alt işverenin alt işvereni olur mu?

Bir işverenden iş alan alt işveren, aldığı işin bölüm veya eklentilerini sözleşme ile başka birine verse dahi alt işverenden işi alan kişi alt işverenin alt işvereni olmayacaktır. Ancak asıl işverenin muvafakatı olursa asıl işverenin alt işvereni olabilecektir. Keza ilgili Kanun maddesinde de görüldüğü üzere alt işveren olarak nitelenmenin temeli o işyerinde işi yürüten asıl işverenden iş almaya dayandırılmıştır.

Örnek 6: Bir tekstil fabrikasında kumaş boyama işi asıl işveren tarafından alt işverene verilebilecek olup söz konusu boyama işinin ilgili alt işveren tarafından kendi içinde daha alt bölümlere ayrılıp alt işveren niteliğindeki başka kimselere verilme imkanı bulunmamaktadır. Ancak asıl işverenin muvafakatı olması halinde işin alt işveren tarafından bölünerek başka alt işverenler verilmesi mümkün bulunmakta olup bu durumda söz konusu alt işverenler asıl işverenin işyeri dosyasından işlem göreceklerdir.


Kaynak: SGK Genelge 2020/20 – 18.06.2020 – İşveren İşlemleri Genelgesi
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/alt-isveren-nedir-kimler-alt-isveren-olarak-adlandirilir-alt-isverenin-alt-isverenin-olur-mu/feed/ 0
SGK’ya göre işyeri, işyerine bağlı yer, eklenti, araçlar kavramları nedir? https://www.muhasebenews.com/sgkya-gore-isyeri-isyerine-bagli-yer-eklenti-araclar-kavramlari-nedir/ https://www.muhasebenews.com/sgkya-gore-isyeri-isyerine-bagli-yer-eklenti-araclar-kavramlari-nedir/#respond Thu, 27 Aug 2020 09:45:30 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=91296 İşyeri kavramı

5510 sayılı Kanununun 11 inci maddesinde işyeri tanımlanmış olup; söz konusu tanımlamaya göre işyerinin, sigortalı sayılanların maddî olan ve olmayan unsurlar ile birlikte işlerini yaptıkları yerler olduğu, işyerinde üretilen mal veya verilen hizmet ile nitelik yönünden bağlılığı bulunan ve aynı yönetim altında örgütlenen işyerine bağlı yerler, dinlenme, çocuk emzirme, yemek, uyku, yıkanma, muayene ve bakım, beden veya meslek eğitimi yerleri, avlu ve büro gibi diğer eklentiler ile araçların da işyerinden sayıldığı belirtilmiştir.

Kanununda yer alan ilgili hükme istinaden bir yerin işyeri olarak nitelenmesi için o yerde sigortalı sayılan birinin varlığı gerekmektedir.

İşçi çalıştırılmayan birimler SGK açısından işyeri niteliğinde değildir

Örnek 1: Merkezi Ankara’da bulunan ve burada 6 sigortalı istihdam eden firma, İzmir ve İstanbul’da iki şubeye sahip ve her bir şube de 5 kişi çalıştırmaktadır. Firma İzmir ve Ankara’da iki depoya sahiptir ancak buralarda sigortalısı bulunmamaktadır. Söz konusu firmanın sigortalı sayılanları çalıştırdığı merkezi ve iki şubesi Sosyal Güvenlik Kurumu açısından işyeri niteliğine sahip olacak iken sigortalı çalıştırmadığı iki deposu işyeri sayılmadığından Sosyal Güvenlik Kurumu açısından işyeri niteliğine sahip olmayacaktır

Sadece işveren çalışıyorsa işyeri sahibi işveren sayılmayacak

Örnek 2: Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı olan ve hizmet akdiyle kimseyi çalıştırmayan bir büfe sahibinin işini yaptığı dükkanı da Kanun açısından işyeri sayılmaktadır ancak söz konusu yerde ilgili kişi tarafından sigortalı çalıştırılmadıkça ilgili kişi işveren sayılmayacak, işyeri bildirgesi vermesi ve Kanunun işverene yüklediği diğer yükümlülükleri yerine getirmesi gerekmeyecektir.

Diğer yandan Kanunda yer alan tanıma istinaden işyerine bağlı yerler, eklentiler ile araçlarda işyeri kavramı içinde değerlendirilecek olup işyerine bağlı yerler, eklentiler ile araçlara ilişkin açıklamalar aşağıda yer almaktadır. 

İşyerine bağlı yer: Asıl işin ayrıntısı ve tamamlayıcısı olan yerlerdir. Bir yerin işyerine bağlı yer olarak nitelenmesi için bu yerin tatili halinde diğer işlerinde sekteye uğraması ve işyerinde gaye olan amacın meydana gelmemesi, bu işlerin ve görüldüğü yerlerin birbirine sıkı sıkıya bağlı ve tabi olması, her birinin müstakilen aynı ana gaye ve neticeyi meydana getirememesi, ancak hep birlikte bütünü teşkil etme şartları aranacaktır. 

Örnek 3: Bir iplik fabrikasında iplik boyama, apreleme, paketleme kısımları gibi tamamlayıcı kısımlar bulunmakta olup bu kısımlar bir bütün olarak işin ayrıntılarını oluşturmakta ve bütün olarak işyerinde amaç olunan iplik üretimini meydana getirmektedirler

Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 27 nci maddesinin altıncı fıkrasına istinaden esas işin ayrıntısı veya tamamlayıcısı niteliğinde olan ve sigortalıları birbirine karışmayan işlerin ayrı ve bağımsız olarak yürütüldüğü yerler de bağımsız işyeri sayılacaktır.

Öte yandan Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 27 nci maddesinin altıncı fıkrasına istinaden esas işin ayrıntısı veya tamamlayıcısı niteliğinde olan ve sigortalıları birbirine karışmayan işlerin ayrı ve bağımsız olarak yürütüldüğü yerlerin bağımsız işyeri olarak nitelendirilmesi için bu işlerin farklı mekanlarda veya yerlerde görülmesi gerekecek olup aynı mekanda veya yerde yapılan işler bağımsız işyeri sayılmayacaktır

Örnek 4: Bir iplik fabrikasında iplik boyama, apreleme kısımları yer almakta olup paketleme işlemi farklı bir yerde yapılmaktadır. Söz konusu iplik paketleme işinin yapıldığı yer ayrı bir işyeri olarak tescil edilecektir.

Eklentiler: İşyerine fiziki olarak bağlı olan dinlenme yerleri, kreş, avlu, yemekhane, uyku, yıkanma, muayene, büro gibi yerler eklentileri oluşturmaktadır. Bu gibi yerlerde Kanunun uygulamasında işyeri kapsamı içerisinde değerlendirilecektir.

Ancak bu yerlerdeki işler de ayrı ve bağımsız bir şekilde yürütülüyorsa ve buralarda çalışan sigortalılar esas işyerinde çalışan sigortalılarla karışmıyorlarsa buralar da ayrı ve bağımsız işyeri sayılacaktır.

Örnek 5: Bir fabrikanın yemekhanesi fabrikanın kurulu bulunduğu alanda bulunmayıp, farklı bir yerde yer alıyor, işler ayrı ve bağımsız bir şekilde yürütülüyor ve burada çalışan sigortalılar esas işyerinde çalışan sigortalılarla karışmıyorsa, söz konusu yemekhane ayrı ve bağımsız işyeri sayılacak ve ayrı bir dosya tescil edilecektir.

Araçlar: İşyerindeki her türlü otobüs, otomobil, kamyon gibi taşıt aracının yanı sıra, vinç, buldozer, dozer, forklift gibi her türlü seyyar veya sabit araçlar da işyeri olarak sayılacaktır.

Araçların işyerinden sayılması için aynı yönetim altında örgütlenmesi gerekecek olup işyerinde bulunan ve farklı bir kişiye, işverene ait olan araç işyerinden sayılmayacaktır.

Devamlı bir işyerinde bu işyerinde görülen işin ayrıntısı ve tamamlayıcısı olmayan bir iş yapılması ve bu işin ayrı bir işvereni olması halinde söz konusu işin yapıldığı yer ayrı bir işyeri sayılacaktır. Bu gibi durumlarda iç içe girmiş işyerleri söz konusu olacağından, ayrı ayrı işverenler tarafından sigortalı çalıştırılması halinde bu yerler bağımsız işyeri olacaktır.

Örnek 6: Bir sinemada bulunan kantin, bir gemide bulunan büfe, bir oteldeki berber işyeri gibi yerlerde ayrı ayrı işverenler tarafından sigortalı çalıştırılması halinde bu yerler bağımsız işyeri sayılacaktır.

Öte yandan Türkiye İş Kurumu tarafından düzenlenen Toplum Yararına Çalışma Programlarından yararlananlar ve Türkiye İş Kurumu tarafından düzenlenen meslek edindirme, geliştirme ve değiştirme eğitimine katılan kursiyerler için Türkiye İş Kurumu da prim ödeme yükümlüsü olmakla birlikte 5510 sayılı Kanun kapsamında işyeri sayılmayacaktır.

Yine iş kaybı tazminatından yararlananlar için Türkiye İş Kurumu prim ödeme yükümlüsü olmakla birlikte 5510 sayılı Kanun kapsamında işyeri sayılmayacaktır.


Kaynak: SGK Genelge 2020/20 – 18.06.2020 – İşveren İşlemleri Genelgesi
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sgkya-gore-isyeri-isyerine-bagli-yer-eklenti-araclar-kavramlari-nedir/feed/ 0
SGK açısından geçici iş ilişkisi hangi hallerde ve kimler arasında kurulabilir? https://www.muhasebenews.com/sgk-acisindan-gecici-is-iliskisi-hangi-hallerde-ve-kimler-arasinda-kurulabilir/ https://www.muhasebenews.com/sgk-acisindan-gecici-is-iliskisi-hangi-hallerde-ve-kimler-arasinda-kurulabilir/#respond Thu, 27 Aug 2020 08:45:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=91294 Geçici iş ilişkisi kurulan işveren kavramı

4857 sayılı İş Kanunun 7 inci maddesinde,

  • Geçici iş ilişkisi, özel istihdam bürosu aracılığıyla ya da holding bünyesi içinde veya aynı şirketler topluluğuna bağlı başka bir işyerinde görevlendirme yapılmak suretiyle kurulabilir.

Özel istihdam büroları İş Kurumundan izin alarak geçici iş ilişkisi kurabilir.

Özel istihdam bürosu aracılığıyla geçici iş ilişkisi, Türkiye İş Kurumunca izin verilen özel istihdam bürosunun bir işverenle geçici işçi sağlama sözleşmesi yaparak bir işçisini geçici olarak bu işverene devri ile;

a) Bu Kanunun 13 üncü maddesinin beşinci fıkrası ile 74 üncü maddesinde belirtilen hâllerde, işçinin askerlik hizmeti hâlinde ve iş sözleşmesinin askıda kaldığı diğer hâllerde,

b)Mevsimlik tarım işlerinde,

c)Ev hizmetlerinde,

d)İşletmenin günlük işlerinden sayılmayan ve aralıklı olarak gördürülen işlerde,

e)İş sağlığı ve güvenliği bakımından acil olan işlerde veya üretimi önemli ölçüde etkileyen zorlayıcı nedenlerin ortaya çıkması hâlinde,

f)İşletmenin ortalama mal ve hizmet üretim kapasitesinin geçici iş ilişkisi kurulmasını gerektirecek ölçüde ve öngörülemeyen şekilde artması hâlinde,

g)Mevsimlik işler hariç dönemsellik arz eden iş artışları hâlinde,

kurulabilir.

Geçici iş ilişkisinde süre kriterleri

Geçici işçi sağlama sözleşmesi ikinci fıkranın (a) bendinde sayılan hâllerin devamı süresince, (b) ve (c) bentlerinde sayılan hâllerde süre sınırı olmaksızın, diğer bentlerde sayılan hâllerde ise en fazla dört ay süreyle kurulabilir. Yapılan bu sözleşme ikinci fıkranın bendi hariç toplam sekiz ayı geçmemek üzere en fazla iki defa yenilenebilir. Geçici işçi çalıştıran işveren, belirtilen sürenin sonunda aynı iş için altı ay geçmedikçe yeniden geçici işçi çalıştıramaz.

Bu Kanunun 29 uncu maddesi kapsamında toplu işçi çıkarılan işyerlerinde sekiz ay süresince, kamu kurum ve kuruluşlarında ve yer altında maden çıkarılan işyerlerinde bu maddenin ikinci fıkrası kapsamında geçici iş ilişkisi kurulamaz.

Grev ve lokavt uygulaması sırasında Geçici iş ilişkisi kurulabilir mi?

Geçici işçi çalıştıran işveren, grev ve lokavtın uygulanması sırasında 18/10/2012 tarihli ve 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununun 65 inci maddesi hükümleri saklı kalmak kaydıyla geçici iş ilişkisiyle işçi çalıştıramaz.

Tüm işçiler geçici iş ilişkisi ile çalıştırılamaz!

İkinci fıkranın (f) bendi kapsamında geçici iş ilişkisi ile çalıştırılan işçi sayısı, işyerinde çalıştırılan işçi sayısının dörtte birini geçemez. Ancak, on ve daha az işçi çalıştırılan işyerlerinde beş işçiye kadar geçici iş ilişkisi kurulabilir. İşçi sayısının tespitinde, kısmi süreli iş sözleşmesine göre çalışanlar, çalışma süreleri dikkate alınarak tam süreli çalışmaya dönüştürülür. Geçici işçi sağlama sözleşmesi ile çalışan işçi, 30 uncu maddenin uygulanmasında özel istihdam bürosu ve geçici işçi çalıştıran işverenin işçi sayısına dâhil edilmez.

Çıkartılan işçi ile geçici iş ilişkisi kurulabilir mi?

Geçici işçi çalıştıran işveren, iş sözleşmesi feshedilen işçisini fesih tarihinden itibaren altı ay geçmeden geçici iş ilişkisi kapsamında çalıştıramaz.

Geçici işçi işverenden borç alabilir mi?

Geçici işçi, geçici işçi çalıştıran işverenden özel istihdam bürosunun hizmet bedeline mahsup edilmek üzere avans veya borç alamaz.

Geçici iş ilişkisinde işverenin yükümlülükleri nelerdir?

Geçici işçi çalıştıran işveren

a)İşin gereği ve geçici işçi sağlama sözleşmesine uygun olarak geçici işçisine talimat verme yetkisine sahiptir.

b)İşyerindeki açık iş pozisyonlarını geçici işçisine bildirmek ve Türkiye İş Kurumu tarafından istenecek belgeleri belirlenen sürelerle saklamakla yükümlüdür.

c)Geçici işçinin iş kazası ve meslek hastalığı hâllerini özel istihdam bürosuna derhâl, 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 13 üncü ve 14 üncü maddelerine göre ilgili mercilere bildirmekle yükümlüdür.

d) Geçici işçileri     çalıştıkları       dönemlerde, işyerindeki         sosyal  hizmetlerden  eşit muamele ilkesince yararlandırır. Geçici işçiler, çalışmadıkları dönemlerde ise özel istihdam bürosundaki eğitim ve çocuk bakım hizmetlerinden yararlandırılır.

e)İşyerindeki geçici işçilerin istihdam durumuna ilişkin bilgileri varsa işyeri sendika temsilcisine bildirmekle yükümlüdür.

f)20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun 17 nci maddesinin altıncı fıkrasında öngörülen eğitimleri vermekle ve iş sağlığı ve güvenliği açısından gereken tedbirleri almakla, geçici işçi de bu eğitimlere katılmakla yükümlüdür.

Geçici işçinin, geçici işçiyi çalıştıran işverenin işyerindeki çalışma süresince temel çalışma koşulları, bu işçilerin aynı işveren tarafından aynı iş için doğrudan istihdamı hâlinde sağlanacak koşulların altında olamaz.

Geçici iş ilişkisinde işveren özel istihdam bürosudur. Özel istihdam bürosu aracılığıyla geçici iş ilişkisi, geçici işçi ile iş sözleşmesi, geçici işçi çalıştıran işveren ile geçici işçi sağlama sözleşmesi yapmak suretiyle yazılı olarak kurulur. Özel istihdam bürosu ile geçici işçi çalıştıran işveren arasında yapılacak geçici işçi sağlama sözleşmesinde; sözleşmenin başlangıç ve bitiş tarihi, işin niteliği, özel istihdam bürosunun hizmet bedeli, varsa geçici işçi çalıştıran işverenin ve özel istihdam bürosunun özel yükümlülükleri yer alır. Geçici işçinin, Türkiye İş Kurumundan veya bir başka özel istihdam bürosundan hizmet almasını ya da iş görme edimini yerine getirdikten sonra geçici işçi olarak çalıştığı işveren veya farklı bir işverenin işyerinde çalışmasını engelleyen hükümler konulamaz. Geçici işçi ile yapılacak iş sözleşmesinde, işçinin ne kadar süre içerisinde işe çağrılmazsa haklı nedenle iş sözleşmesini feshedebileceği belirtilir. Bu süre üç ayı geçemez.

İkinci fıkranın (f) bendi kapsamında kurulan geçici iş ilişkisinde, geçici işçi çalıştıran işveren işyerinde bir ayın üzerinde çalışan geçici işçilerin ücretlerinin ödenip ödenmediğini çalıştığı süre boyunca her ay kontrol etmekle, özel istihdam bürosu ise ücretin ödendiğini gösteren belgeleri aylık olarak geçici işçi çalıştıran işverene ibraz etmekle yükümlüdür. Geçici işçi çalıştıran işveren, ödenmeyen ücretler mevcut ise bunlar ödenene kadar özel istihdam bürosunun alacağını ödemeyerek, özel istihdam bürosunun alacağından mahsup etmek kaydıyla geçici işçilerin en çok üç aya kadar olan ücretlerini doğrudan işçilerin banka hesabına yatırır. Ücreti ödenmeyen işçiler ve ödenmeyen ücret tutarları geçici işçi çalıştıran işveren tarafından çalışma ve iş kurumu il müdürlüğüne bildirilir.

Süre dolmasına rağmen geçici iş ilişkisi devam ediyorsa sözleşme süresize döner

Sözleşmede belirtilen sürenin dolmasına rağmen geçici iş ilişkisinin devam etmesi hâlinde, geçici işçi çalıştıran işveren ile işçi arasında sözleşmenin sona erme tarihinden itibaren belirsiz süreli iş sözleşmesi kurulmuş sayılır. Bu durumda özel istihdam bürosu işçinin geçici iş ilişkisinden kaynaklanan ücretinden, işçiyi gözetme borcundan ve sosyal sigorta primlerinden sözleşme süresiyle sınırlı olmak üzere sorumludur.

Geçici işçi verdiği zararlardan işverene karşı sorumludur.

Geçici işçi, işyerine ve işe ilişkin olmak kaydıyla kusuru ile neden olduğu zarardan, geçici işçi çalıştıran işverene karşı sorumludur.

İş görme ediminin holding bünyesinde başka bir şirkete görülmesi halinde geçici iş ilişkisi kurulmuş olur.

İşverenin, devir sırasında yazılı rızasını almak suretiyle bir işçisini, holding bünyesi içinde veya aynı şirketler topluluğuna bağlı başka bir işyerinde iş görme edimini yerine getirmek üzere geçici olarak devretmesi hâlinde de geçici iş ilişkisi kurulmuş olur. Bu fıkra kapsamında geçici iş ilişkisi, yazılı olarak altı ayı geçmemek üzere kurulabilir ve en fazla iki defa yenilenebilir. İşçisini geçici olarak devreden işverenin ücret ödeme yükümlülüğü devam eder. Geçici iş ilişkisi kurulan işveren, işçinin kendisinde çalıştığı sürede ödenmeyen ücretinden, işçiyi gözetme borcundan ve sosyal sigorta primlerinden, devreden işveren ile birlikte sorumludur. Dördüncü, beşinci, onuncu ve on dördüncü fıkralar ve dokuzuncu fıkranın (a) ve (f) bentleri ile (d) bendinin birinci cümlesinde düzenlenen hak ve yükümlülükler bu fıkraya göre kurulan geçici iş ilişkisinde de uygulanır.”

Hükümleri bulunmaktadır.

Geçici iş ilişkisi kurulan işçiler için alt işveren dosyası açılabilir mi?

5510 sayılı Kanunun 12 nci maddesinde 4857 sayılı İş Kanununda tanımlanan geçici iş ilişkisi kurulan işverenin bu kanunda belirtilen yükümlülüklerinden dolayı işveren ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu hükme bağlanmış olup, Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin alt işveren ve sigortalıyı geçici olarak devir alanın yükümlülüğü başlığını taşıyan 31 inci maddesinde de, sigortalıyı geçici iş ilişkisi çerçevesinde devralan işverenin, müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu yükümlülüklerini sigortalıyı devir aldığı işverenle yapmış olduğu sözleşmeyi Kuruma ibraz etmesi kaydıyla kendisine verilecek numara ile sigortalıyı devir aldığı işverene ait işyeri dosyası üzerinden yerine getirebileceği, sigortalıyı geçici iş ilişkisi çerçevesinde devralan işveren adına işyeri dosyası açılmayacağı öngörülmüştür.

İşçisini geçici iş ilişkisi çercevesinde başka bir işverene devreden işverenin bu kanundan doğan yükümlülüklerini yerine getirmemesi, Kanunun ve yönetmeliğin yukarıda belirtilen hükümleri karşısında geçici iş ilişkisine istinaden işçi çalıştıran işverenin de (devralan) 5510 sayılı kanundan doğan yükümlülüklerden dolayı müştereken ve müteselsilen sorumluluğunun bulunduğu dikkate alınarak, işçiyi devralan işverence müracaat edilmesi halinde işçiyi devralan işveren adına işyeri dosyası açılmayarak tıpkı alt işverende olduğu gibi asıl işverenin işyeri dosyası üzerinden verilecek numara ile yükümlülükleri yerine getirmesi sağlanacaktır


Kaynak: SGK Genelge 2020/20 – 18.06.2020 – İşveren İşlemleri Genelgesi
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sgk-acisindan-gecici-is-iliskisi-hangi-hallerde-ve-kimler-arasinda-kurulabilir/feed/ 0
Gayrimenkul satışlarında kurumlar vergisi istisna uygulaması? https://www.muhasebenews.com/gayrimenkul-satislarinda-kurumlar-vergisi-istisna-uygulamasi/ https://www.muhasebenews.com/gayrimenkul-satislarinda-kurumlar-vergisi-istisna-uygulamasi/#respond Fri, 14 Aug 2020 11:45:04 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=90421 Taşınmazlar ve İştirak Hisseleri İle Kurucu Senetleri, İntifa Senetleri Ve Rüçhan Hakları Satış Kazancı İstisnası

İki yıl elde tutmaya dikkat!

Kurumların, en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançların %75’lik kısmı ile aynı süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazların satışından doğan kazançların %50’lik kısmı kurumlar vergisinden istisna edilmiştir.

Dar mükellefler de yararlanabilir.

Bu istisnadan, dar mükellef kurumlar da dâhil olmak üzere, tüm kurumlar vergisi mükellefleri yararlanabilecektir.

İstisna uygulamasına ilişkin şartlar aşağıdaki gibidir:

İki tam yıldan kastedilen 730 gündür.

a) İstisna uygulamasına konu olacak taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının en az iki tam yıl (730 gün) süreyle kurumun aktifinde yer alması, diğer bir ifadeyle kurumun bu değerlere iki tam yıl süreyle bilfiil sahip olması gerekmektedir.

Yeni hisse senedi basılırsa elde tutulma süresi nasıl hesaplanacak?

Kurumların mevcut hisse senetleri dolayısıyla ellerinde bulunan rüçhan hakkı kuponları karşılığında itibari değeriyle yeni hisse senedi iktisap etmeleri halinde, yeni iktisap edilen söz konusu hisse senetleri açısından iktisap tarihi olarak, eski hisse senetleri ya da iştirak hissesinin iktisap tarihi esas alınacaktır. Aynı durum, iştirak edilen kurumun nedeni ne olursa olsun yapmış olduğu sermaye artışı dolayısıyla bedelsiz olarak iktisap edilen hisse senetleri açısından da geçerli olacaktır.

Devir ve bölünme de elde edinme tarihi ne olacaktır?

Kurumlar Vergisi Kanununun 19 ve 20 nci maddeleri kapsamında gerçekleştirilen devir, tam ve kısmi bölünme hallerinde, devir veya bölünme suretiyle devralınan taşınmazlar, iştirak hisseleri, kurucu senetleri ve intifa senetleri ile rüçhan haklarının iktisap tarihi olarak, devir alınan veya bölünen kurumdaki iktisap tarihi esas alınacaktır.

İnşaatı tamamlanmayan binalar satılırsa istisna uygulanacak mı?

Kurumlar tarafından, inşaatı henüz tamamlanmayan, fiilen kullanma imkanı da bulunmayan binaların satılması halinde; kurum aktifinde iki tam yıl kayıtlı olması koşuluyla, sadece binanın arsasının satış kazancına tekabül eden kısmı kurumlar vergisinden istisna olacaktır. Ancak, arsa üzerinde inşa edilen ve aktife kaydedilen binanın, kurum adına tapuya tescil edilerek satılması halinde, satılan binanın iki yıllık aktifte bulundurulma süresinin başlangıç tarihi olarak, inşaatın tamamlandığı ve bina olarak kullanılmaya başlandığı tarih esas alınacaktır.

Farklı tarihlerde elde edilen iştirak hisselerinin edinme tarihi nasıl hesaplanacak?

Kurumlar vergisi mükelleflerinin, aynı kuruma ait değişik tarihler itibarıyla iktisap ettikleri iştirak hisselerinin bir kısmını satmaları durumunda, söz konusu iştirak hisselerinin iki tam yıl aktifte yer alma şartını sağlayıp sağlamadığının tespitinde ilk giren ilk çıkar (FİFO) yönteminin kullanılması gerekmektedir.

İstisnayı pasifte açacağınız bir fon hesabında tutmalısınız.

b) Bu değerlerin satışından elde edilecek kazancın istisnadan yararlanan kısmının, pasifte özel bir fon hesabına alınması ve satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar söz konusu fon hesabında tutulması gerekmektedir.

5 yıl içinde işletmeden çekilmemesi gerekiyor.

c) Satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar pasifte özel bir fon hesabında tutulması gereken kazançların, beş yıl içinde fon hesabından başka bir hesaba (sermayeye ilave hariç) nakledilmesi, işletmeden çekilmesi, dar mükellef kurumlar tarafından yurt dışına transfer edilmesi veya bu süre içinde işletmenin tasfiyeye girmesi halinde, bu işlemlere tabi tutulan kazanç kısmı için uygulanan istisna dolayısıyla zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler, Vergi Usul Kanunu uyarınca vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi ile birlikte alınacaktır.

İstisnaya konu olan menkul ve gayrimenkulün ticareti ile uğraşılmaması gerekir

d) Bu istisnadan yararlanabilmek için, menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ile uğraşılmaması gerekmektedir. Menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanmasıyla uğraşan kurumların bu amaçla ellerinde bulundurdukları değerlerin satışından elde ettikleri kazançlar istisna kapsamı dışındadır.

Yapı kooperatiflerinin istisnadan yararlanma şartları nedir?

Yapı kooperatiflerinin söz konusu istisnadan yararlanabilmesi mümkündür. Ancak, istisna edilen kazancın özel bir fon hesabında tutulması, hiç bir şekilde ortaklara dağıtılmayarak kooperatif amaçları doğrultusunda kullanılması gerekmektedir. Ayrıca, diğer kooperatiflerin yapacakları işlemlerden doğan kazançlar da kurumlar vergisinden istisna edilebilecektir.

Holdinglerin varlıklarında uygulama nasıldır?

Holding şirketlerin “24-Mali Duran Varlıklar” grubundaki hesaplarda izlemesi gereken iştirak hisselerinin satışından doğan kazançlar, diğer şartların da sağlanmış olması halinde, bu istisnadan yararlanabilir. Ayrıca, holding şirketlerin esas faaliyeti taşınmaz ticareti olmadığından bu şirketlerin aktifinde yer alan taşınmazların satışından elde edilen kazançları dolayısıyla istisnadan yararlandırılmaları gerekmektedir.


Kaynak: GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/gayrimenkul-satislarinda-kurumlar-vergisi-istisna-uygulamasi/feed/ 0
Hisse senedi karşılığı elde edilen gelirler vergi istisnası kapsamında mıdır? https://www.muhasebenews.com/hisse-senedi-karsiligi-elde-edilen-gelirler-vergi-istisnasi-kapsaminda-midir/ https://www.muhasebenews.com/hisse-senedi-karsiligi-elde-edilen-gelirler-vergi-istisnasi-kapsaminda-midir/#respond Sat, 18 Jul 2020 12:30:35 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=88878 Holdingin hisse satışı karşılığı elde ettiği geliri iştirak hissesi satış istisnası uygulamasında bir engel var mıdır?

Kurumlar Vergisi Kanunu’nda, kurumların elde ettikleri bazı kazançlar çeşitli şartlarla vergiden istisna olarak değerlendirilmektedir. Anılan Kanun’un 5. maddesinde sayılan bu tür kazançların varlığı halinde, bu kazançlar, kurumlar vergisi matrahı dışında bırakılacaktır. Kurumlar vergisinden istisna edilmiş kazançlar, 5. maddede sayılmıştır.

Söz konusu istisna kazançlar şunlardır:

İştirak kazancı istisnası

Kurumların; Tam mükellefiyete tabi başka bir kurumun sermayesine katılımlarından elde ettikleri kazançlar, Tam mükellefiyete tabi başka bir kurumun kârına katılma imkânı veren kurucu senetleri ile diğer intifa senetlerinden elde ettikleri kâr payları, Tam mükellefiyete tabi girişim sermayesi yatırım fonu katılma payları ile girişim sermayesi yatırım ortaklıklarının hisse senetlerinden elde ettikleri kâr payları, kurumlar vergisinden istisnadır.

B) İştirak hissesi satış kazancı istinası

Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 5. maddesinin 1 numaralı fıkrasının (e) bendi uyarınca; kurumların, en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançların %75’lik kısmı kurumlar vergisinden istisnadır.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/hisse-senedi-karsiligi-elde-edilen-gelirler-vergi-istisnasi-kapsaminda-midir/feed/ 0
CFO Görev Tanımı? https://www.muhasebenews.com/cfo-gorev-tanimi/ https://www.muhasebenews.com/cfo-gorev-tanimi/#respond Fri, 15 Mar 2019 19:00:01 +0000 http://www.muhasebenews.com/?p=4821 CFO (Chief Financial Officer); mali işler süreçlerinden birinci derece sorumlu üst düzey yönetici olarak kurumun tepe yöneticisi ve organlarına raporlama yapan kişilerdir.

Finansal işlerden sorumlu en yetkili kişilerdir.
CFO’ lar ayrıca Stratejik Finansal Lider adı ile de anılırlar.
Alt çalışanları finans müdürleridir.

CFO’ ların çalıştığı şirketlerde, şirketler arası bağlılık vardır.
Örneğin, Tofaş’ın finans müdürü, Aygaz’ ın finans müdürü kendi genel müdürlerine artı Koç Holding CFO’suna bağlıdır.

Görev tanımı olarak da, finans müdürlerinin yaptıkları işi birden fazla şirket üzerinde yapan kişidir.
CFO’ lar vergilendirme, sermaye bulma, raporlama ve bütçeleme gibi görevlerinin yanı sıra şirket değerinin arttırılması, risk yönetimi, şirket stratejilerinin belirlenmesi, kurumsal planlama gibi kritik alanlarda da rol almaktadırlar.

Genelde CFO’ nun organizasyondaki görevlerini dört farklı rol ile yürüttüğünü söyleyebiliriz. Bunlar;

1- Stratejist: Bu görevleri ile CFO’ lar çalıştıkları kuruma değer katmaya ve performans arttırmaya odaklanırlar.
2- Operatör:  Operatör olarak görev alan CFO’ ların görev olarak öncelikleri ise verimlilik ve en uygun maliyetler ile faaliyetlerin yürütülmesidir.
3- Bekçi: Bu görev ile CFO’ lar bağlı bulundukları kurumlara kontrol merkezli bir yaklaşımla hareket etmeleri gerekmektedir.
4- Katalizör: Katalizör görevi ile ise CFO’ lar uygulama ve hizmet seviyeleri hakkında çalışma yapmaktadırlar.

Fortune Türkiye ve Dataexpert tarafından 2016 yılı Türkiye’de En Etkin CFO Zirvesi ödülleri için yapılan araştırmaya 1500 firma içinden ciro, karlılık, aktifler toplamı, çalışan sayısı, ciro/karlılık büyümesi ve nakit yaratma kapasitesi gibi kriterlerle en başarılı finansal performans gösteren 250 şirket belirlenmiştir. Ödül kazanan CFO’ lardan bazı isimler aşağıdaki tabloda çalıştıkları firma ve görevleri ile birlikte verilmiştir;cfotablo

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/cfo-gorev-tanimi/feed/ 0