HK. – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Fri, 04 Mar 2022 09:22:31 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.5 İflas ertelemesi talep eden kiracılardan tahsil edilemeyen kiralar ile ortak giderler için fatura düzenlenip düzenlenmeyeceği hk. https://www.muhasebenews.com/iflas-ertelemesi-talep-eden-kiracilardan-tahsil-edilemeyen-kiralar-ile-ortak-giderler-icin-fatura-duzenlenip-duzenlenmeyecegi-hk/ https://www.muhasebenews.com/iflas-ertelemesi-talep-eden-kiracilardan-tahsil-edilemeyen-kiralar-ile-ortak-giderler-icin-fatura-duzenlenip-duzenlenmeyecegi-hk/#respond Fri, 04 Mar 2022 09:15:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=123604 Sayı:  B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.10-627

Tarih: 20/02/2012

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü

Sayı:B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.10-62720/02/2012
Konu:İflas ertelemesi talep eden kiracılardan tahsil edilemeyen kiralar ile ortak giderler için fatura düzenlenip düzenlenmeyeceği

  İlgide kayıtlı özelge talep formlarınız ile, firmanızın işletmekte olduğu alışveriş merkezinde bulunan kiracılarından bazılarının iflas erteleme kararı aldıkları, ancak, kiracıların mali durumlarının iyi olmaması nedeniyle bunlara düzenlenen kira ve ortak gider faturalarının tahsil edilemediği, tahsil edilemeyen faturaların kurum kazancına dahil edilerek vergilendirildiği belirtilerek, tahsilat yapılamayan kiracılara yönelik olarak iflas ertelemesi süresince tahsil edilmeyen kiralar ve ortak giderler için fatura düzenlenip düzenlenmeyeceği konusunda görüş talep edilmektedir.

            I- VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN

            2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun “Erteleme Tedbirleri” başlıklı, 179/a maddesi ile iflasın ertelenmesine karar veren mahkemenin, şirketin veya kooperatifin malvarlığının korunması için gerekli her türlü tedbiri iyileştirme projesini de göz önünde tutarak alacağı, mahkemenin erteleme kararı ile birlikte kayyım atanmasına karar vereceği, mahkemenin, yönetim organının yetkilerini tümüyle elinden alıp kayyıma verebileceği gibi yönetim organının karar ve işlemlerinin geçerliliğini kayyımın onayına bağlı kılmakla da yetinebileceği, iflasın ertelenmesi kararında kayyımın görev ve yetkilerinin ayrıntılı olarak gösterileceği, mahkemenin erteleme kararının hüküm fıkrasını 166 ncı maddenin ikinci fıkrasındaki usulle ilan edeceği ve gerekli bildirimleri yapacağı;

            Aynı Kanunun “Erteleme Kararının Etkileri” başlıklı 179/b (Ek: 17/7/2003-4949/50 md) maddesi ile de, erteleme kararı üzerine borçlu aleyhine 6183 sayılı Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takibin yapılamayacağı ve evvelce başlamış takiplerin duracağı; bir takip muamelesi ile kesilebilen zamanaşımı ve hak düşüren müddetlerin işlemeyeceği hüküm altına alınmıştır.

            İflasın ertelenmesi, pasifleri aktiflerinden fazla olan, diğer bir deyişle borca batık durumda olan bir işletmenin belli koşullarla geçici olarak iflasına karar verilmesini önlemek, diğer bir deyişle iflas kararı verilmesini gerektiren borca batıklığı ortadan kaldırmak, firma durumunun ıslahı ve varlığını ve faaliyetini sürdürmesini sağlamak amacıyla getirilmiş bir müessesedir. İflasın ertelenmesi bir haktır, görev ya da sorumluluk değildir.

             İflasın ertelenmesi kurumunun temel amacı, mali durumu bozulmuş ve iflası istenmiş olan bir sermaye şirketinin mali durumunun düzelmesi olasılığı bulunuyorsa gerekli tedbirleri alarak şirkete toparlanma ve yeniden üretim ve istihdam yaratma imkânı vermektir. Süreç sırasında iyileştirme projesine uygun olarak ticari faaliyete devam edilmektedir. Süreç sonunda başarıya ulaşılabilir, ödemeler yapılabilir ve ticari hayata devam edilebilir. Ya da başarı sağlanamayarak iflas ya da konkordato sürecine de gidilebilir.

            Diğer taraftan, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun “Vergiyi doğuran olay” başlıklı 19 uncu maddesinde; “Vergi alacağı vergi kanunlarının vergiyi bağladıkları olayın vukuu veya hukuki durumun tekemmülü ile doğar. Vergi alacağı mükellef bakımından vergi borcunu teşkil eder.” hükümlerine yer verilmiştir.

            Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika olup, anılan Kanunun 231/5 inci maddesinde, faturanın mal teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenleneceği, bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturaların hiç düzenlenmemiş sayılacağı hükme bağlanmıştır.

            Vergi Usul Kanunu’nun 232 nci maddesi hükmüne göre; birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçiler; birinci ve ikinci sınıf tüccarlara, serbest meslek erbabına, kazançları basit usulde tespit olunan tüccarlara, defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilere ve vergiden muaf esnafa sattıkları emtia veya yaptıkları işler için fatura vermek ve bunlarda fatura istemek ve almak mecburiyetindedirler. Bu sayılanlar dışında kalanların, birinci ve ikinci sınıf tüccarlar ile kazancı basit usulde tesbit edilenlerden ve defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilerden satın aldıkları emtia veya onlara yaptırdıkları iş bedelinin 2011 yılı için 700.-TL yi geçmesi veya bedeli 700.-TL den az olsa dahi istemeleri halinde emtiayı satanın veya işi yapanın fatura vermesi mecburidir.

            “Şüpheli Alacaklar” hususundaki hükümlere ise Vergi Usul Kanunu’nun 323 üncü maddesinde yer verilmiş olup, ticari ve zirai kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili olmak şartıyla; dava veya icra safhasında bulunan alacaklar ile yapılan protestoya veya yazı ile bir defadan fazla istenilmesine rağmen borçlu tarafından ödenmemiş bulunan dava ve icra takibine değmeyecek derecede küçük alacaklar şüpheli alacak sayılır.

            Buna göre, ticari ve zirai kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili olmak şartıyla; dava veya icra safhasında bulunan alacaklarla, yapılan protestoya veya yazı ile bir defadan fazla istenilmesine rağmen borçlu tarafından ödenmemiş olan dava ve icra takibine değmeyecek derecede küçük alacaklar şüpheli alacak sayılmakta, bu şartlardan herhangi birinin mevcut olmaması durumunda ise şüpheli alacak karşılığı ayrılmasına imkân bulunmamaktadır.

            Yukarıdaki hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, kiralama şeklindeki hizmet ifalarında vergiyi doğuran olay hizmetin yapılması ile meydana gelmekte, herhangi bir sebeple kira bedellerinin eksik tahsil edilmesi veya hiç tahsil edilememesi faturanın düzenlenmesine engel teşkil etmemektedir. Dolayısıyla, her ayın bitiminden itibaren o aya ait kiralama hizmeti için takip eden yedi gün içinde fatura düzenlenmesi gerekmektedir.

            Öte yandan, firmanızın, iflası ertelenen kiracılarından tahsil edemediği kiralar için mahkeme tarafından iflasın ertelenmesine ilişkin kararın verildiği yılda şüpheli alacak karşılığı ayırması mümkün olup, iflası ertelenen kiracıların daha sonra iflas veya iflastan kurtulma halleri söz konusu olur ise ayrılan şüpheli alacakların sonradan tahsil edilen miktarlarının tahsil edildikleri dönemde kâr/zarar hesabına intikal ettirileceği tabiidir.

             II- KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinin 1 inci fıkrasıyla kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safı kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı belirtilmiş, maddenin ikinci fıkrasıyla da safı kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.

            193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun ticari kazancın tarifinin yapıldığı 37 nci maddesinde her türlü ticari ve sınaî faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu hükme bağlanmış ve ticari kazançta vergiyi doğuran olay tahakkuk esasına bağlanmış olup, aynı Kanunun bilanço esasında ticari kazancın tespiti ile ilgili 38 inci maddesinde, bilanço esasına göre ticari kazancın teşebbüsteki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müspet fark olduğu, bu dönem zarfında sahip veya sahiplerce; işletmeye ilave olunan değerlerin bu farktan indirileceği, işletmeden çekilen değerlerin ise farka ilave olunacağı hükmüne yer verilmiştir.

            Aynı Kanunun 70 inci maddesinde, binaların sahipleri, mutasarrıfları, zilyedleri, irtifak ve intifa hakkı sahipleri veya kiracıları tarafından kiraya verilmesinden elde edilen iratların gayrimenkul sermaye iradı olduğu ancak, binaların ticarî veya zirai bir işletmeye dahil bulunması halinde bunların iratlarının, ticarî veya zirai kazancın tespitine ilişkin hükümlere göre hesaplanacağı hükmüne yer verilmiştir.

             213 sayılı Vergi Usul Kanununun 162 nci maddesinde, tasfiye ve iflas hallerinde, mükellefiyetin vergi ile ilgili muamelelerin tamamen sona ermesine kadar devam edeceği hüküm altına alınmış olup; aynı Kanunun 341 inci maddesinde ise, vergi ziyamın, mükellefin veya sorumlunun vergilendirme ile ilgili ödevlerini zamanında yerine getirmemesi veya eksik yerine getirmesi yüzünden verginin zamanında tahakkuk ettirilmemesini veya eksik tahakkuk ettirilmesini ifade ettiği hükmüne yer verilmiştir.

            Türk Ticaret Kanunu ile İcra İflas Kanunu uyarınca iflas ertelemesi, borca batık sermaye şirketlerinin Mahkemeye sunulan inandırıcı İyileştirme Projesi çerçevesinde Mahkeme tarafından atanacak bir kayyum nezaretinde ve belli süre içerisinde mali durumlarının düzeltilerek iflastan kurtulmaları için öngörülen hukuki bir müessesedir.

            Ticari kazancın tespitinde iki temel ilke geçerlidir. Bunlar “dönemsellik” ve “tahakkuk esası” ilkeleridir. Tahakkuk esası ilkesi, gelir veya giderin tahsil edildikleri ve ödendikleri döneme bakılmaksızın miktar ve mahiyet itibariyle kesinleşmiş olmasını ifade eder. Bu esas dikkate alındığında bir gelir unsurunun, mahiyet ve tutar itibariyle kesinleştiği dönem kazancının tespitinde dikkate alınması gerekmektedir. Dönemsellik ilkesi ise, her dönemin faaliyet sonuçlarının diğer dönemlerden bağımsız olarak saptanmasıdır. Bu ilke uyarınca gelir ve giderlerin ilgili oldukları dönemde kaydedilmesi gerekir.

            Buna göre, ticari kazancın tespitinde tahakkuk ilkesi esas olduğundan fatura tanziminde faturada belirtilen tutarın tahsil edilip edilemeyeceği hususu gelirin elde edilmesi açısından önem arz etmemektedir. Hakkında iflas ertelemesi kararı alınmış mükelleflerin hukuken diğer mükelleflerden herhangi bir farkı bulunmamaktadır. Dolayısıyla, iflas erteleme kararı alınmış mükelleflere yönelik fatura düzenlenip düzenlenmeyeceğinin bu mükelleflerin iflas erteleme süresinin sonundaki mali durumlarının nasıl olacağı hususu dikkate alınarak süreç sonuna bırakılması mümkün bulunmamakta olup, fatura düzenlenmesinin sürecin sonuna bırakılması halinde verginin zamanında tahakkuk ettirilmemesine veya eksik tahakkuk ettirilmesine dolayısıyla vergi ziyaına sebebiyet verileceği aşikardır.

            Dolayısıyla, şirketiniz tarafından işletilmekte olan alışveriş merkezinde bulunan hakkında iflas ertelemesi kararı alınmış kiracılara yönelik düzenlenecek kira ve ortak gider faturalarının tahsil edilip edilemeyeceği hususu dikkate alınmaksızın düzenlenmesi gerekmekte olup, bu faturaların düzenlendiği tarihte gelir mahiyet ve tutar olarak kesinleşmiş olacağından, söz konusu kiralama ile ortak gider masraflarına ilişkin faturaların düzenlendiği tarihte fatura tutarlarının gelir olarak kurum kazancının tespitinde dikkate alınması gerekmektedir.

             III- KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

             3065 Sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;

             – 1/1 inci maddesinde, Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin;

            – 1/3-f maddesinde, Gelir Vergisi Kanunu’nun 70 inci maddesinde belirtilen mal ve hakların kiralanması işlemlerinin KDV’ye tabi olduğu;

            – 4 üncü maddesinde, hizmetin teslim ve teslim sayılan haller ile mal ithalatı dışında kalan işlemler olduğu, bu işlemlerin bir şeyi yapmak, işlemek, meydana getirmek, imal etmek, onarmak, temizlemek, muhafaza etmek, hazırlamak, değerlendirmek, kiralamak, bir şeyi yapmamayı taahhüt etmek gibi şekillerde gerçekleşebileceği;

            – 10 uncu maddesinde, vergiyi doğuran olayın, (a) fıkrasında, malın teslimi veya hizmetin yapılması, (b) fıkrasında, malın tesliminden veya hizmetin yapılmasından önce fatura veya benzeri belgeler verilmesi hallerinde, bu belgelerde gösterilen miktarla sınırlı olmak üzere fatura veya benzeri belgelerin düzenlenmesi, (c) fıkrasında da, kısım kısım mal teslimi ve hizmet yapılması mutad olan veya bu hususlarda mutabık kalınan hallerde, her bir kısmın teslimi veya bir kısım hizmetin yapılması anında doğacağı;

            – 20/1 inci maddesinde, teslim ve hizmet işlemlerinde matrahın, bu işlemlerin karşılığını teşkil eden bedel olduğu;

           – 20/2 nci maddesinde, bedel deyiminin malı teslim alan veya kendisine hizmet yapılan veyahut bunlar adına hareket edenlerden bu işlemler karşılığında her ne suretle olursa olsun alınan veya bunlarca borçlanılan para, mal ve diğer suretlerde sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaat, hizmet ve değerler toplamını ifade ettiği;

             hükümleri yer almaktadır.

             Buna göre, kısım kısım hizmet yapılması halinde her bir kısım hizmetin ifası ile KDV açısından vergiyi doğuran olay meydana geleceğinden, firmanızın aylık kiralama hizmeti ve ortak giderlerinin aktarılmasına ilişkin KDV hesaplanarak bu döneme ilişkin KDV beyannamesi ile beyan edilmesi gerekmektedir. Bu işlemlere ait bedelin tahsil edilememesi özel hukuk kuralları çerçevesinde çözülmesi gereken bir husus olup, alacağın şüpheli alacak durumunda olması halinde bu alacağa ilişkin KDV için Vergi Usul Kanununun alacaklarda amortisman hükümleri çerçevesinde karşılık ayrılabilecektir.

             Bilgi edinilmesini rica ederim.

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.


Kaynak: GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/iflas-ertelemesi-talep-eden-kiracilardan-tahsil-edilemeyen-kiralar-ile-ortak-giderler-icin-fatura-duzenlenip-duzenlenmeyecegi-hk/feed/ 0
Aynı akaryakıt istasyonunda faaliyette bulunan market işletmecisinin tahsilata aracılık sözleşmesine istinaden tek POS cihazı ile tahsilat yapıp yapamayacağı hk. https://www.muhasebenews.com/ayni-akaryakit-istasyonunda-faaliyette-bulunan-market-isletmecisinin-tahsilata-aracilik-sozlesmesine-istinaden-tek-pos-cihazi-ile-tahsilat-yapip-yapamayacagi-hk/ https://www.muhasebenews.com/ayni-akaryakit-istasyonunda-faaliyette-bulunan-market-isletmecisinin-tahsilata-aracilik-sozlesmesine-istinaden-tek-pos-cihazi-ile-tahsilat-yapip-yapamayacagi-hk/#respond Sat, 29 Jan 2022 09:12:57 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=121553
Sayı:11395140-105[VUK-1-20477]-787997
Tarih:03/09/2018

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü

Sayı

:

11395140-105[VUK-1-20477]-787997

03.09.2018

Konu

:

Aynı akaryakıt istasyonunda faaliyette bulunan market işletmecisinin tahsilata aracılık sözleşmesine istinaden tek POS cihazı ile tahsilat yapıp yapamayacağı hk.

İlgide kayıtlı özelge talep formunda ; akaryakıt istasyonunda market işletmeciliği yaptığınız, akaryakıt istasyonu işletmeciliği ile market işletmeciliğinin ayrı vergi mükellefleri tarafından yürütülmekte olduğu, müşterilerinizin hem market hem akaryakıt alışverişlerine ilişkin ödemelerinin tek POS cihazından çekilmesini talep ettikleri belirtilerek, akaryakıt işletmesi ile tahsilata aracılık sözleşmesi yapılması ve işletme faaliyet konusuna bu hususun eklenmesi suretiyle akaryakıt tahsilatlarının işletmenize ait POS cihazı ile yapılıp yapılamayacağı hakkında Başkanlığımızdan görüş talep edildiği anlaşılmıştır.

Bilindiği üzere ; Katma Değer Vergisi Mükelleflerinin Ödeme Kaydedici Cihaz Kullanmaları Mecburiyeti Hakkında 3100 sayılı Kanunla ilgili 58 Seri No’lu Genel Tebliğin 1. bölümünde ;

 a) Taşıtlara akaryakıt satışının yapıldığı pompalar, özellikleri 3100 sayılı Kanun ve Tebliğlerle belirlenen ve Bakanlığımızca onaylanan bir veya daha fazla ödeme kaydedici cihaza bağlanmış olacaktır. Pompalar, kasiyer veya pompacı olmaksızın bilfiil müşteri tarafından da (kredi kartlı vb.) kullanılabilen ödeme kaydedici cihazlara da bağlanabilecektir. Pompaların bağlı olduğu ödeme kaydedici cihazlar, pompanın içerisine, hemen yanına veya yakınındaki bir büroya yerleştirilebilecektir.

 

b) Pompalar akaryakıt verilen taşıtın plaka numarası girildikten sonra çalışacak şekilde düzenlenmiş olacaktır. Diğer bir ifade ile taşıtın plaka numarası girilmediği takdirde pompadan akaryakıt akmayacaktır. Şu kadar ki, taşıtlara yapılmayan (bidonla, varille vb.) her türlü akaryakıt satışında pompalara plaka numarası yerine müşterinin adı soyadı veya ünvanı bilgileri girilecektir.

 

c) Yapılan akaryakıt satışlarıyla ilgili bilgiler ödeme kaydedici cihaz hafızasına otomatik olarak kaydedilecektir. Hafızaya kaydedilen bilgiler, akaryakıt verme işleminin sonunda ödeme kaydedici cihazdan yine otomatik olarak çıkacak fişler ile belgelendirilecektir. Bu fişler 3100 sayılı Kanunla ilgili 7 Seri No.lu Genel Tebliğin(3) “B” bölümünde sayılan bilgilere (akaryakıtın cinsi, miktarı, tutarı vb.) ilaveten, akaryakıt verilen taşıtın plaka numarasını da ihtiva edecektir. Plaka numarası, fiş üzerinde “tarih, fiş no ve saat” ibarelerinin altında, tek satır halinde, büyük harflerle (kalın yazılımlı) veya değişik renklerde gösterilecek, plaka numarasının unsurları olan İl trafik kod numarası, harf grubu ve numara grubu birbirinden ayırdedilmiş bir şekilde yazılacaktır (Örneğin; 06 LCV 01 gibi).

 

d) Mükelleflerin ticari, zirai ve mesleki faaliyetleriyle ilgili olarak satın aldıkları akaryakıt bedeli karşılığında, yukarıda belirtildiği şekilde düzenlenecek ödeme kaydedici cihaz fişlerinin, gider belgesi olarak kabul edilmesi, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun Mükerrer 257′ nci maddesi ile Bakanlığımıza tanınan yetkiye dayanılarak uygun görülmüştür. Ancak, fatura düzenleme mecburiyetini belirleyen kanuni haddi aşan satışlarda, fatura düzenlenmesi gerekmektedir.” denilmektedir.

68 Seri No’lu Ödeme Kaydedici Cihaz Genel Tebliğinin ” 1- Akaryakıt Pompalarına Bağlı Ödeme Kaydedici Cihazlar Kullanılarak Verilen Fişlerin Fatura Yerine Geçen Belge Olarak Kabul Edilmesi” başlıklı bölümünde ;

….

 

Anılan hükümlerle Bakanlığımıza tanınan yetkiye dayanılarak, akaryakıt pompalarının bağlı olduğu ödeme kaydedici cihazlar kullanılmak suretiyle otomatik olarak düzenlenen fişlerin, fatura düzenleme tutarının (2006 yılı için 520,00 YTL) altında veya üstünde olsa dahi “fatura yerine geçen belge” olarak kabul edilmesi ve bu şekilde belgelenen satışlar dolayısıyla nihai tüketiciler veya vergi mükelleflerince yapılan fatura düzenleme taleplerinin dikkate alınmaması uygun görülmüştür.” şeklinde açıklama yapılmıştır.

Diğer taraftan, 426 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin 4/h bölümünde;

h) (466 sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile eklenen bent) Akaryakıt pompalarına bağlanan ödeme kaydedici cihazları kullanmak zorunda olan mükelleflerin Yeni Nesil Ödeme Kaydedici Cihazları kullanma mecburiyeti, Gelir İdaresi Başkanlığınca konuya ilişkin hazırlanacak teknik kılavuz ve mesajlaşma protokolü dokümanlarının hazırlanarak ilan edilmesi ve zorunluluk başlangıç tarihlerinin Bakanlıkça belirlenmesini müteakip belirtilen tarihlerden itibaren başlayacaktır.” açıklaması yapılmıştır.

Buna göre, akaryakıt istasyonlarında özel nitelikli ödeme kaydedici cihazlar kullanılmak zorunda olduğundan, bu cihazların teknik, fonksiyonel ve kullanım esaslarının belirleneceği teknik kılavuz yayımlanıncaya kadar, pompalardan yapılan satışlarda yeni nesil ödeme kaydedici cihazların kullanılması söz konusu olmayacaktır. Akaryakıt satışlarının mevcut uygulamaya göre pompalara bağlı ödeme kaydedici cihazlardan otomatik olarak çıkan fişlerle belgelendirilmesine devam edilecektir.

Ayrıca mali bilgileri içeren yeni nesil ÖKC fişleri ile bankacılık işlemine dair bilgileri içeren banka POS harcama belgesi bilgilerinin birleştirilmesine yönelik 03/04/2014 tarih ve 28961 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 435 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin “Uygulamaya Geçiş Süresi” başlıklı 1.1. bölümünde 451 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile yapılan değişiklikle; Basit/bilgisayar bağlantılı yeni nesil ÖKC kullanan mükelleflerin, işletmelerindeki harici banka POS cihazlarını 1/1/2016 tarihine kadar yetkili ÖKC firmaları aracılığıyla yeni nesil ÖKC’lere (Gelir İdaresi Başkanlığı Mesajlaşma Protokollerine uygun olarak) bağlatmalarının zorunlu olduğu, bu tarihten sonra yeni nesil ÖKC’den bağımsız banka POS cihazlarını kullanmalarının mümkün bulunmadığı açıklanmıştır.

Yeni nesil ödeme kaydedici cihazların, kullanımı, teknik ve fonksiyonel özellikleri, çevre birimlerine bağlanması, iletişimi vb. hususlar ise konuya dair teknik dokümanlarda açıklanmakta olup “Gelir İdaresi Başkanlığı ÖKC-Harici Donanım ve Yazılım Haberleşme Protokolü GMP-3” dokümanının “2.3. Kapsam” başlıklı bölümünde aşağıdaki açıklamalara yer verilmiştir ;

” ÖKC’ler ile ilgili mevzuat ve teknik düzenlemeler uyarınca, tüm mali işlemler ÖKC tarafından kayıt altına alınacak ve işlemler ÖKC’de başlayıp ÖKC’de sonlanacaktır.

 

EFT-POS özelliği olan ÖKC’lere ayrıca EFT-POS cihazları bağlanamayacaktır. EFT-POS özelliği olmayan ÖKC’lere ise sadece bir adet EFT-POS cihazı veya bir adet Akıllı PinPad cihazı bağlanabilecektir.

 

EFT-POS özelliği olmayan ÖKC’ler ile uyumlandırılacak olan harici EFT-POS veya Akıllı PinPad cihazları için onaylar Tübitak tarafından yapılan bütünleşik testler ile verilecektir. Bütünleşik olarak onay almamış EFT-POS veya Akıllı PinPad cihazları ÖKC ile bir arada uyumlandırılarak kullanılamayacaktır.

 

EFT-POS özellikli veya EFT-POS veya Akıllı PinPad ile Tübitak onayı ile uyumlandırılarak çalışan tüm ÖKC’lerde Perakende Satış Fişi ile Müşteri banka slipi mükerrer sahaları kaldırılmış olup, MF logosu sonda ve bütünleşik olacak şekilde ÖKC’den birleştirilmiş belge olarak basılacaktır.

 

Bütünleşik veya uyumlandırılmış olan tüm ÖKC’lerde satış ve ödeme bilgisi ÖKC TSM Merkezi üzerinden GMP kurallarına göre GİB BS veya Üye İşyeri Anlaşması Yapan Kuruluşlara aktarılacaktır.

Ayrıca ‘Yeni Nesil Ödeme Kaydedici Cihazlardan Bilgi Fişleri Düzenlenmesine Dair Usul ve Esaslara İlişkin Teknik Kılavuz’un 3 numaralı   ‘Yeni Nesil Ödeme Kaydedici Cihazlardan Bilgi Fişi Düzenlenmesi Gereken Durumlar’ başlıklı bölümünde ;

 

”Mükellefler YN ÖKC kullanmak suretiyle gerçekleştirilen;

a) Fatura ile belgelendirilen satışlarında,

b) Yemek fişi/yemek kartı karşılığı verdikleri mal satışı ve hizmet ifalarında,

c) Mal teslimi veya hizmetin ifasından önce ön tahsilat (avans) mahiyetinde aldıkları tutarların belgelendirilmesinde,

ç) Otopark giriş işlemlerinde,

d) Fatura tahsilatı ve cari hesap tahsilatı işlemlerinde,

e) Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) tarafından belirlenecek benzeri diğer işlemlerde, YN ÖKC’den bilgi fişi düzenleyerek müşterilerine vereceklerdir.

 

EFT-POS özellikli YN ÖKC kullanma mecburiyeti bulunan otopark giriş işlemlerinde ödemenin yöntemi ve belgenin türüne bağlı kalınmaksızın her hal ve şartta “BİLGİ FİŞİ” düzenlenecektir.” denilmektedir.

Aynı teknik kılavuzun 9.1. numaralı ‘Faturalı Satışlara İlişkin Olarak Yeni Nesil Ödeme Kaydedici Cihazlardan Düzenlenecek Bilgi Fişleri’ başlıklı bölümünde ”YN ÖKC kullanılmak suretiyle gerçekleştirilen satışların, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 232. Maddesinde fatura düzenlenmesi mecburiyeti bulunan vergi mükelleflerine yapılmış olması veya müşterinin nihai tüketici olmakla beraber fatura istemesi ya da satış tutarının fatura düzenleme haddini aşması halinde; satıcının müşteriye fatura vermesi zorunludur.

 

Bu şekilde düzenlenen/düzenlenecek faturalara istinaden YN ÖKC’den aşağıdaki örneklere ve açıklamalara uygun Bilgi Fişleri düzenlenecektir. Fatura (e-Fatura ve e-Arşiv faturasının kağıt çıktısı dahil), sevk irsaliyesi veya irsaliyeli faturanın, satış anında düzenlenerek müşteriye verilmesi ve tahsilatın banka veya kredi kartı ile yapılmamış olması halinde YN ÖKC’de oluşturularak EKÜ’de kayıt altına alınması zorunluluğu bulunan bilgi fişinin ayrıca kağıt çıktısının alınması ve müşteriye verilmesi zorunluluğu bulunmamaktadır. Faturalı satışlara ait Bilgi Fişlerinin irsaliye yerine geçmeyecek olması halinde bilgi fişlerinin üzerinde satılan mal veya hizmetin cinslerinin detaylı olarak gösterilme zorunluluğu olmayıp, KDV oranları esas alınarak gruplandırılmak suretiyle de gösterilmesi mümkündür. Düzenlenecek faturalarda ise 213 sayılı Vergi Usul Kanunun 230/4 maddesi gereğince; satışı yapılan mal veya hizmetin nevi, miktarı, fiyatı ve tutarı bilgilerinin ayrı ayrı gösterilmesi gerektiği tabiidir.” denilmektedir.

Buna göre ; pompalara bağlı ÖKC’ ler haricinde YN ÖKC kullanan akaryakıt istasyonu işletmesinin, akaryakıt satışı sonucu bedelin kredi kartıyla ödenmesi halinde kendisine ait YN ÖKC’ den bilgi fişi düzenlemesi zorunlu olup “Yeni Nesil Ödeme Kaydedici Cihazlardan Bilgi Fişleri Düzenlenmesine Dair Usul ve Esaslara İlişkin Teknik Kılavuz” daki 1 numaralı örneğe göre düzenlenecek bilgi fişinin Fatura Numarası alanına pompa ÖKC fiş numarasının, Vergi Kimlik Numarası  alanına ise araç plaka numarasının yazılması gerekmektedir.

Bu nedenlerle ; iki ayrı mükellefin satış ve tahsilatlarının ayrı ayrı takip edilip belgelendirilmesi, satış ile tahsilatın birbiriyle uyumlu olması zorunluluğu ve bir işletmeye ait satışın başka bir işletmeye ait tahsilat makbuzu vb. ile belgelendirilmesinin vergi mevzuatı açısından uygun olmaması gibi sebeplerden dolayı akaryakıt satış bedellerinin tahsilata aracılık sözleşmesi kapsamında market işletmesine ait POS cihazlarıyla tahsil edilmesi mümkün bulunmamakta olup, akaryakıt satışlarının mevcut uygulamaya göre akaryakıt pompalarına bağlı ÖKC’ lerden otomatik olarak çıkan fişlerle belgelendirilmesine devam edilmesi gerekmektedir.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

 


Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/ayni-akaryakit-istasyonunda-faaliyette-bulunan-market-isletmecisinin-tahsilata-aracilik-sozlesmesine-istinaden-tek-pos-cihazi-ile-tahsilat-yapip-yapamayacagi-hk/feed/ 0
Avrupa Birliği destekli projelerde alınan tercümanlık hizmeti bedelleri üzerinden GVK Geçici 84 üncü maddesi uyarınca tevkifat yapılıp yapılmayacağı hk. https://www.muhasebenews.com/avrupa-birligi-destekli-projelerde-alinan-tercumanlik-hizmeti-bedelleri-uzerinden-gvk-gecici-84-uncu-maddesi-uyarinca-tevkifat-yapilip-yapilmayacagi-hk/ https://www.muhasebenews.com/avrupa-birligi-destekli-projelerde-alinan-tercumanlik-hizmeti-bedelleri-uzerinden-gvk-gecici-84-uncu-maddesi-uyarinca-tevkifat-yapilip-yapilmayacagi-hk/#respond Thu, 20 Jan 2022 07:18:20 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=121133

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü

Sayı

:

84098128-120[Geç.84-2017/1]-126172

14.11.2017

Konu

:

Avrupa Birliği destekli projelerde alınan tercümanlık hizmeti bedelleri üzerinden GVK Geçici 84 üncü maddesi uyarınca tevkifat yapılıp yapılmayacağı hk.

 

İlgi

:

29/09/2017 tarihli ve 16 sayılı yazı ve eki özelge talep formunuz.

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunda; Avrupa Birliği tarafından desteklenen hibe projeler kapsamında Üniversitenize tercümanlık hizmeti verecek serbest meslek erbabına yapılacak ödemeler üzerinden, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun Geçici 84 üncü maddesi uyarınca gelir vergisi tevkifatı yapılıp yapılmayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

 

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 65 inci maddesinde, “Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır.

 

Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır…” denilmiş, 66’ncı maddesinde de “Serbest meslek faaliyetini mutat meslek halinde ifa edenler, serbest meslek erbabıdır. Serbest meslek faaliyetinin yanında meslekten başka bir iş veya görev ile devamlı olarak uğraşılması bu vasfı değiştirmez…” hükmüne yer verilmiştir.

 

Anılan Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında ise kamu idare ve müesseseleri, iktisadi kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadi işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya zirai işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçilerin maddede bentler halinde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaları gerektiği hüküm altına alınmış olup, maddenin 2/b alt bendine göre serbest meslek kazancı kapsamına giren ödemelerden sorumlularca % 20 (2009/14592 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına göre) nispetinde gelir vergisi tevkifatı yapılması gerekeceği belirtilmiştir.

 

Aynı Kanunun geçici 84 üncü maddesinde de, “Avrupa Birliği organlarıyla akdedilen ve usulüne göre yürürlüğe konulan anlaşmalar çerçevesinde proje karşılığı sağlanan hibeler, özel bir fon hesabında tutulur ve gelir olarak dikkate alınmaz. Söz konusu hibelerle gerçekleştirilecek projelere ilişkin olarak bu fondan yapılan harcamalar, gelir ve kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider ve maliyet olarak dikkate alınmaz. Proje sonunda herhangi bir şekilde harcanmayan ve iade edilmeyen tutarın kalması halinde bu tutar gelir kaydedilir.

 

Birinci fıkra çerçevesinde sağlanan hibelerle finanse edilen yıllara sâri inşaat ve onarım işlerine ilişkin ödemeler üzerinden ve yaptıkları serbest meslek işleri dolayısıyla bu işleri icra edenlere yapılan ödemelerden, fon hesabından yapılan harcama tutarları ile sınırlı olmak üzere, 94’üncü maddenin birinci fıkrasının (2) ve (3) numaralı bentleri ile 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 15’inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ve 30’uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri uyarınca vergi kesintisi yapılmaz.” hükmü yer almaktadır.

 

Buna göre, Avrupa Birliği organlarıyla akdedilen ve usulüne göre yürürlüğe konulan anlaşmalar çerçevesinde proje karşılığı sağlanan hibelerle finanse edilen tercümanlık hizmeti dolayısıyla fon hesabından serbest meslek erbaplarına yapılan ödemelerden, Gelir Vergisi Kanununa eklenen geçici 84 üncü madde uyarınca gelir vergisi kesintisi yapılmayacaktır.

 


Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/avrupa-birligi-destekli-projelerde-alinan-tercumanlik-hizmeti-bedelleri-uzerinden-gvk-gecici-84-uncu-maddesi-uyarinca-tevkifat-yapilip-yapilmayacagi-hk/feed/ 0
Site içinde bulunan ve sadece site sakinleri tarafından kullanılan kapalı otopark inşaatı sebebiyle işyerlerine yapılan ilave m²’lerin Emlak Vergisi hesaplanması https://www.muhasebenews.com/site-icinde-bulunan-ve-sadece-site-sakinleri-tarafindan-kullanilan-kapali-otopark-insaati-sebebiyle-isyerlerine-yapilan-ilave-m%c2%b2lerin-emlak-vergisi-hesaplanmasi/ https://www.muhasebenews.com/site-icinde-bulunan-ve-sadece-site-sakinleri-tarafindan-kullanilan-kapali-otopark-insaati-sebebiyle-isyerlerine-yapilan-ilave-m%c2%b2lerin-emlak-vergisi-hesaplanmasi/#respond Wed, 23 Dec 2020 12:16:34 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=99337 T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
Konya Vergi Dairesi Başkanlığı
Gelir Kanunları Grup Müdürlüğü

Sayı

:

31435689-175[E.168888]-E.70055

16.07.2019

Konu

:

Site içinde bulunan ve sadece site sakinleri tarafından kullanılan kapalı otopark inşaatı sebebiyle işyerlerine yapılan ilave m²’lerin Emlak Vergisi hesaplanması hk.

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden; … adresinde maliki bulunduğunuz üç adet dükkan için tahakkuk ettirilen emlak vergilerinin, site içerisinde bulunan ve sadece site sakinlerinin kullandığı kapalı otopark inşaatı sebebiyle arttığı, dükkanların brüt alanlarına yaklaşık 55 m² ilave yapıldığı, Yönetim Planı gereği dükkan sahiplerinin kapalı otoparkı kullanma haklarının bulunmadığı hususları belirtilerek konu ile ilgili olarak Başkanlığımızdan bilgi talep edildiği anlaşılmaktadır.,

1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, “Türkiye sınırları içinde bulunan binalar bu kanun hükümlerine göre Bina Vergisine tabidir.”, 2 nci maddesinde “Bu kanundaki bina tabiri, yapıldığı madde ne olursa olsun, gerek karada gerek su üzerindeki sabit inşaatın hepsini kapsar.

Bu kanunun uygulanmasında Vergi Usul Kanununda yazılı bina mütemmimleri de bina ile birlikte nazara alınır.” hükümleri yer almaktadır.

Aynı Kanunun, 3 üncü maddesinde bina vergisinin binanın maliki, varsa intifa hakkı sahibi, her ikisi de yoksa binaya malik gibi tasarruf edenler tarafından ödeneceği, 7 nci maddesinde de bina vergisinin matrahının binanın bu kanun hükümlerine göre tespit edilen vergi değeri olduğu hükme bağlanmıştır.

Anılan Kanunun 29 uncu maddesinde;

“Vergi değeri;

a) Arsa ve araziler için, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun asgari ölçüde birim değer tespitine ilişkin hükümlerine göre takdir komisyonlarınca arsalar için her mahalle ve arsa sayılacak parsellenmemiş arazide her köy için cadde, sokak veya değer bakımından farklı bölgeler (turistik bölgelerdeki cadde, sokak veya değer bakımından farklı olanlar ilgili valilerce tespit edilecek pafta, ada veya parseller), arazide her il veya ilçe için arazinin cinsi (kıraç, taban, sulak) itibarıyla takdir olunan birim değerlere göre,

b) Binalar için, Maliye ve Bayındırlık ve İskan Bakanlıklarınca müştereken tespit ve ilân edilecek bina metrekare normal inşaat maliyetleri ile (a) bendinde belirtilen esaslara göre bulunacak arsa veya arsa payı değeri esas alınarak 31 inci madde uyarınca hazırlanmış bulunan tüzük hükümlerinden yararlanılmak suretiyle,

Hesaplanan bedeldir.” hükmü yer almaktadır.

15/3/1972 tarih ve 14129 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 29/2/1972 tarih ve 7/3995 sayılı Emlak Vergisine Matrah Olacak Vergi Değerlerinin Takdirine İlişkin Tüzüğün “Mütemmim cüzüler, eklentiler ve müştemilatın takdiri” başlıklı 14 üncü maddesinde;

“Vergi değerinin takdirinde, Vergi Usul Kanununda yazılı bina mütemmimleri ve kat mülkiyeti kurulmuş binalarda eklentiler, bağlı oldukları bina ile birlikte nazara alınır.” denilmiştir.

Ayrıca, binanın brüt alanı ile ilgili olarak 6 seri no.lu Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliğinde;

“A – BİNA VERGİSİ

l. Verginin konusu ve bina kavramı:

c) Ortak yerlerin değerlemesi:

Kat mülkiyeti kurulmuş binalarda ortak yerlerin nasıl değerlendirileceği Emlâk Vergisine Matrah Olacak Vergi Değerlerinin Takdirine İlişkin Tüzüğün 15 inci maddesinde belirtilmiştir.

Bu maddedeki ortak yerler deyimi, kat mülkiyetine konu olabilecek veya ortak faydalanma dışında müstakilen kulanılabilecek duruma getirilen (dükkân, daire, depo gibi.) yerleri kapsamaktadır. Bu bakımdan sözü edilen hükümlere göre bu nitelikteki yerlerin ayrıca değerlendirilerek kat (bağımsız bölüm) malikleri tarafından payları oranında ayrı ayrı beyan edilmesi gerekir.

Buna karşılık, Kat Mülkiyet Kanununa göre kat maliklerinin ortak kullanımına tahsis edilen ve müstakillen tasarrufu mümkün olmayan (çamaşırlık, sığınak, kapıcı ve kalorifer dairesi, bahçe, ortak garaj ve benzeri.) yerler için, eklentilerde olduğu gibi, bunlar da bağımsız bölümlerin değerini tayin eden kısımlar olduğundan, ayrıca vergi değeri tayin ve takdir edilmiyecek ve bağımsız bölümlerle bağlantıları ölçüsünde bu bölümlerle birlikte değerleme konusu yapılacaktır.” denilmektedir.

Bu açıklamalara göre, kat maliklerinin ortak kullanımına tahsis edilen ve müstakilen tasarrufu mümkün olmayan çamaşırlık, sığınak, kapıcı ve kalorifer daireleri, ortak garaj gibi yerler, eklentilerde olduğu gibi arsa payı oranında bağlı olduğu bina ile birlikte dikkate alınır.

Buna göre, genel ortak alanların yukarıda yer alan açıklamalar çerçevesinde değerlendirilmesi ve kat maliklerinin ortak kullanımına tahsis edilen ve müstakilen tasarrufu mümkün olmayan yerlerin, mükelleflerin arsa hissesine göre bulunacak payları oranında bağımsız bölümlerle birlikte değerleme konusu yapılarak vergi değerinin hesaplanması gerekmektedir.

 


Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/site-icinde-bulunan-ve-sadece-site-sakinleri-tarafindan-kullanilan-kapali-otopark-insaati-sebebiyle-isyerlerine-yapilan-ilave-m%c2%b2lerin-emlak-vergisi-hesaplanmasi/feed/ 0
Stratejik Plan 2019-2021 Hk. BDDK Duyurusu https://www.muhasebenews.com/stratejik-plan-2019-2021-hk-bddk-duyurusu/ https://www.muhasebenews.com/stratejik-plan-2019-2021-hk-bddk-duyurusu/#respond Wed, 27 Mar 2019 14:45:20 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=52737 27 Mart 2019

BDDK Stratejik Planı (2019-2021) Yayımlanmıştır.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun misyon ve vizyonunun gerçekleştirilmesine yönelik stratejik amaç ve hedefleri ile stratejilerini ortaya koyan dördüncü Stratejik Planı, 2019-2021 dönemine yönelik olarak Kurumun ve sektörün ihtiyaçları, uluslararası bütünleşmenin gerekleri, uluslararası en iyi uygulamalar ve muadil otoritelerin tecrübeleri ışığında hazırlanmıştır.

Stratejik Plan başlıca beş bölümlerinden oluşmaktadır.

Birinci bölüm; bir kamu kurumu olarak BDDK’nın rolü ile bunun yerine getirilme şekli konusunda toplumun beklentisini ortaya koyan misyon ve gelecekte ulaşılması arzu edilen noktayı ifade vizyon gibi geleceğe bakışa ilişkin unsurları içermektedir.

İkinci bölümde; Kurumun faaliyetlerinde esas aldığı temel değerler sıralanmıştır.

Üçüncü bölümü oluşturan durum analizi kapsamında; Kurum içi unsurların yanı sıra
ilgili taraflar, dünyadaki ve Türkiye’deki durum ve gelişmeler ve üst politika metinleri gibi konular ele alınmıştır.

Dördüncü bölüm; amaç ve hedefler ile bunların gerçekleştirilmesine yönelik
stratejilere ayrılmıştır.

Bu çerçevede; Plan döneminde Kurum faaliyetlerine yön vermesi
öngörülen stratejik amaçlar:

(1) Güçlü kurumsal yapı,
(2) Düzenleme, denetim ve uygulama faaliyetlerinde etkinlik,
(3) Finansal piyasalarda güven ve istikrarın sürdürülmesi ve
(4) Finansal okuryazarlığın artırılması ve finansal tüketicinin korunması olarak belirlenmiştir.

Beşinci ve son bölümde ise; Stratejik Plan uygulama performansının izlenmesi ve değerlendirilmesine dair hususlar yer almaktadır.

Stratejik Planın Kurumumuz için olduğu kadar finansal sistemimiz için de yol gösterici ve hedef belirlemede yardımcı olacağı ümit edilmektedir. Plan metnine Kurumumuz resmi internet sitesinin “Kurum Bilgileri / Stratejik Plan” bölümünden ya da aşağıda verilen bağlantı aracılığıyla ulaşılabilecektir.

http://www.bddk.org.tr/Hakkimizda/Faaliyet-Raporlari-ve-Stratejik-Plan/3

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

 

 

 


Kaynak: BDDK
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/stratejik-plan-2019-2021-hk-bddk-duyurusu/feed/ 0
Kuyumculuk faaliyetine ilişkin ithalat ve ihracatta Ba, Bs bildirimine yazılacak tutar nedir? https://www.muhasebenews.com/kuyumculuk-faaliyetine-iliskin-ithalat-ve-ihracatta-ba-bs-bildirimine-yazilacak-tutar-nedir/ https://www.muhasebenews.com/kuyumculuk-faaliyetine-iliskin-ithalat-ve-ihracatta-ba-bs-bildirimine-yazilacak-tutar-nedir/#respond Tue, 12 Feb 2019 13:00:47 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=46538

T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü

  Sayı : 11395140-105[Mük257-2014/VUK1-18701]-69332 22.01.2019 Konu : Kuyumculuk faaliyeti işi ile iştigal eden mükellefin ithalat-ihracat işlemlerinin form Ba-Bs ile bildirilmesi hk.

 

İlgi : … tarih ve … evrak kayıt numaralı özelge talep formunuz.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, kuyumculuk faaliyeti işi ile iştigal eden kurumunuz tarafından,  yurtdışından tedarik  edilen  altın  ürünler için,  altın  bedeli  dışında  karşı firmaya işçilik ve işçilikten doğan katma değer vergisi (KDV) ödemesinin ilgili gümrük müdürlüğüne ithalat esnasında yapıldığı, ayrıca  dahilde işleme izin belgesi kapsamında bedelsiz ithalat yapıldığı ve ilgili hammaddenin yurtiçinde işletilip gönderen firmaya tekrar ihraç edildiği belirtilerek,

-Kati şekilde yurtdışından yaptığınız ithalatın Ba bildirim formu ile bildirilmesinde,  gümrük beyannamesi üzerinde yazılı  mal bedeli, sigorta, navlun, kur farkı, damga vergisi, ardiye, ordino gibi giderlerin toplamının mı, gümrük beyannamesinde yazılı olan mal bedeli ve ithalat gerçekleştikten sonra kati hale gelen masrafların KDV hariç toplam bedelinin mi  esas alınacağı,

-Bedelsiz olarak dahilde işleme izin belgesi kapsamında yapmış olduğunuz ithalatlarda ve  buna  ilişkin gümrük  beyannamesinde,  hesap  detayları  kısmında  yazılı  olan  mal  bedeli, sigorta,  navlun,  ardiye,  ordino  gibi  giderlerin  toplamının  mı  ba  bildirim  formuna  dahil edileceği,

-Bedelsiz olarak yaptığınız ithalata ilişkin gerçekleşen ihracatta da, bedelsiz mal bedeli ve işçilik toplamının mı, başka bir tutarın mı bs bildirim formuna konu edileceği, hususlarında tereddüt hasıl olduğundan Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

 

Bilindiği üzere, 3065 sayılı KDV Kanununun;

17/4-g  maddesinde,  külçe  altın ve külçe  gümüş teslimleri ile  kıymetli  taşların  (elmas,  pırlanta, yakut,  zümrüt,  topaz,  safir,  zebercet,  inci) 6/12/2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanununa göre Türkiye’de kurulu borsalarda işlem görmek üzere ithali, borsaya teslimi ve borsa üyeleri arasında el değiştirmesinin KDV den istisna olduğu,

20 nci maddesinde; teslim ve hizmet işlemlerinde matrahın bu işlemlerin karşılığını teşkil eden bedel olduğu, bedel deyiminin malı teslim alan veya kendisine hizmet yapılan veyahut bunlar adına hareket edenlerden bu işlemler karşılığında her ne suretle olursa olsun alınan veya bunlarca borçlanılan para, mal ve diğer suretlerde sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaat, hizmet ve değerler toplamını ifade ettiği,

23/e maddesinde; altından mamul veya altın ihtiva eden ziynet eşyaları ile sikke altınların  teslim  ve  ithalinde  matrahın,  külçe  altın  bedeli  düşüldükten  sonra  kalan  miktar olduğu,

23/f  maddesinde  ise  Maliye  Bakanlığının  işin  mahiyetini  göz  önünde  tutarak  özel matrah şekilleri tespit etmeye yetkili olduğu, hüküm altına alınmıştır.

Diğer  taraftan,  26/04/2014  tarihli  ve  28983  sayılı  Resmî  Gazetede  yayımlanarak 01/05/2014 tarihinden itibaren yürürlüğe giren KDV Genel Uygulama Tebliğinin (III/A-4.2.) bölümünde; altından ve gümüşten mamul veya altın ve gümüş ihtiva eden ziynet eşyalarının teslim ve ithalinde matrahın, külçe (altın veya gümüş) bedeli düşüldükten sonra kalan miktar olduğu  belirtilmiştir.  Tebliğin  (II/F-4.7.3.)  bölümünde,  kıymetli  taşlardan  [elmas,  pırlanta, yakut, zümrüt, topaz, safir, zebercet, inci, kübik virconia (zirconia)] yapılmış eşyanın teslim ve ithalinin ise Kanunun (23/f) maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak özel matrah şekli uygulanmak suretiyle vergilendirileceği açıklanmıştır.

Ayrıca, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 148, 149 ve mükerrer 257 nci maddelerinin Maliye Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak, 350 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğiyle, bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerin belirli bir haddi aşan mal ve hizmet alımlarını “Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba)”   ile; mal ve hizmet satışlarını ise “Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs)” ile bildirmeleri yükümlülüğü getirilmiş, 362 ve 381 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğleriyle bu yükümlülüğe ilişkin açıklamalar yapılmış, 396 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile söz konusu yükümlülüğün 2010 yılı ve müteakip yılların aylık dönemlerinde yerine getirilmesinde uygulanacak usul ve esaslar ile bildirim hadleri yeniden belirlenmiştir.

Anılan Tebliğin (1.2.2) bölümünde;

“Mükelleflerin 2010 yılı ve müteakip yılların aylık dönemlerine ilişkin mal ve/veya hizmet alışları ile mal ve/veya hizmet satışlarına uygulanacak had 5.000 TL olarak yeniden belirlenmiştir. Buna göre, bir kişi veya kurumdan katma değer vergisi hariç 5.000 TL ve üzerindeki mal ve/veya hizmet alışları, ‘Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba)’ ile; bir kişi veya kuruma katma değer vergisi hariç 5.000 TL ve üzerindeki mal ve/veya hizmet satışları ise ‘Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs)’ nun Tablo II alanında bildirilecektir.

Söz konusu hadlerin uygulanmasında, özel matrah şekline tabi mal ve/veya hizmet alış/satışlarında katma değer vergisi, özel tüketim vergisine tabi işlemlerde ise özel tüketim vergisi dâhil tutarlar dikkate alınacaktır.” açıklamaları yer almaktadır.

Ayrıca, 418 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin 5. maddesi ile 396 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde bazı değişiklikler yapılmış ve anılan Tebliğin “(3.2.2)” numaralı maddesi

“3.2.2. İthalat işlemlerinin form Ba ile bildirilmesinde gümrük giriş beyannamesinin kapanış tarihi, ihracat işlemlerinin form Bs ile bildirilmesinde ise, fiili ihracatın gerçekleştiği tarih dikkate alınacaktır.

 …

 İthalat işlemlerinin form Ba ile bildirilmesinde tutar alanına; 25/10/1984 tarihli ve 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 21 inci maddesi gereğince gümrük vergisi tarhına esas olan kıymet, malın gümrük vergisinden muaf olması durumunda ise katma değer vergisi matrahını oluşturan katma değer vergisi hariç bedel yazılacaktır.

 

Ayrıca, malın gümrük sahasına getirildikten sonra kısım kısım ithalatın gerçekleşmesi durumunda, her bir işlemin gerçekleştiği tarih dikkate alınarak bu Tebliğde belirtilen haddi aşması halinde form Ba bildirimine dâhil edilecektir.

 …” şeklinde değiştirilmiştir.

 Yukarıda belirtilen hüküm ve açıklamalara göre;

 -İthalatta verginin matrahını oluşturan tutar, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 21 inci maddesi gereğince ithal edilen malın gümrük vergisi tarhına esas olan kıymeti, gümrük vergisinin kıymet esasına göre alınmaması veya malın gümrük vergisinden muaf olması halinde sigorta ve navlun bedelleri dahil (CIF) değeri, bunun belli olmadığı hallerde malın gümrükçe tespit edilecek değeri, ithalat sırasında ödenen her türlü vergi, resim, harç ve paylar, gümrük beyannamesinin tescil tarihine kadar yapılan diğer giderler ve ödemelerden vergilendirilmeyenler ile mal bedeli üzerinden hesaplanan fiyat farkı, kur farkı gibi ödemeler olarak belirlendiğinden, kati ithalat ve dahilde işleme izin belgesi kapsamında yapmış olduğunuz ithalatın Ba formu ile bildirilmesinde gümrük beyannamesi üzerinde yazılı olan KDV matrahını oluşturan KDV hariç bedelin dikkate alınması gerekmektedir.

-Bedelsiz ithalat karşılığında yapılan ihracat işleminin Bs formu ile bildirilmesinde ise ihracat işlemi yapılacak olan mala ilişkin düzenlenen faturada yer alan, mal bedeli ve  işçilik tutarı toplamının  esas alınması gerekmektedir.

 

 

 

 

 

 

 


Kaynak: GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/kuyumculuk-faaliyetine-iliskin-ithalat-ve-ihracatta-ba-bs-bildirimine-yazilacak-tutar-nedir/feed/ 0
VNUKOVA GÜMRÜK MÜDÜRLÜĞÜ NÜN BGH YETKİSİ HK. Duyuru – 5 Eylül 2018 https://www.muhasebenews.com/vnukova-gumruk-mudurlugu-nun-bgh-yetkisi-hk-duyuru-5-eylul-2018/ https://www.muhasebenews.com/vnukova-gumruk-mudurlugu-nun-bgh-yetkisi-hk-duyuru-5-eylul-2018/#respond Fri, 07 Sep 2018 07:19:11 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=33524 VNUKOVA GÜMRÜK MÜDÜRLÜĞÜ NÜN BGH YETKİSİ HK.

İSTANBUL MADEN VE METALLER İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİ DUYURUSU

05.09.2018

 

Sayı: 41111086-TİM.İMMİB.GSK.2018/5095-12459
Konu:  VNUKOVA GÜMRÜK MÜDÜRLÜĞÜ NÜN BGH YETKİSİ HK.
İstanbul,05/09/2018

Türkiye İhracatçılar Meclisi Genel Sekreterliğinden alınan bir yazıda; Ticaret Bakanlığı Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğünün bir yazısına atfen, Rusya Federasyonu Maliye Bakanlığı Federal Gümrük Servisi’nin anılan ülke gümrüklerindeki reform çalışmaları kapsamında Vnukova Gümrüğü’nün yalnızca hava yoluyla ithal edilen mallara ait gümrük işlemleri ile sınırlandırıldığı; bu çerçevede 3 Eylül 2018 tarihinden itibaren Vnukova Gümrük Müdürlüğü’nde Basitleştirilmiş Gümrük Hattı kapsamında kara yoluyla ithal edilen mallara ilişkin gümrük işlemlerinin yapılmayacağı ifade edilmektedir.

Bu çerçevede Rusya Federasyonu’na Basitleştirilmiş Gümrük Hattı kapsamında kara yolu ile sevk edilen eşyanın gümrük işlemleri Kaluga, Kursk, Smolensk, Novorossiysk, Bryansk, Mineralovodsk, Kuzey Osetya, Rostov ve Krasnodar Gümrüklerinde yapılmaya devam edeceği belirtilmektedir.

 


Kaynak: İSTANBUL MADEN VE METALLER İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİ Duyurusu 5.9.2018
Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


Süresi Dolan Ürünlerin Gümrükte İmha Edilmesi Halinde, Ürün Mal Bedeli Ve Gümrük Harcamaları Gider Yazılabilir Mi?

 

Gümrük beyannameli mal ihracında KDV istisnasının kapsamı ve beyanı nedir?

 

Gümrük Birliği Anlaşması Hakkında Bilinmeyenler

 

Hangi Malların İthalatı Gümrük Vergisinden Muaftır?

 

Kimler Gümrüksüz Satış Mağazaları Açabilir?

 

Serbest Bölgelerde Verilen Gümrük Müşavirliğinde KDV İhracat İstisnası Uygulanacak mıdır?

 

 

]]>
https://www.muhasebenews.com/vnukova-gumruk-mudurlugu-nun-bgh-yetkisi-hk-duyuru-5-eylul-2018/feed/ 0