Hizmet Tespiti – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Sat, 31 Mar 2018 07:11:50 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Çalışanların Hizmet Tespiti Yapılırken Bakılacak Hususlar Nelerdir? https://www.muhasebenews.com/calisanlarin-hizmet-tespiti-yapilirken-bakilacak-hususlar-nelerdir/ https://www.muhasebenews.com/calisanlarin-hizmet-tespiti-yapilirken-bakilacak-hususlar-nelerdir/#respond Tue, 03 Apr 2018 15:45:30 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=22253 İLGİLİ KANUN MADDELERİ: 506/md.79 – 5510/md.86 – 4857/md.13
MAHKEMESİ: Asliye Hukuk(İş) Mahkemesi
KONU: Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.

Hükmün, fer’i müdahil Kurum ve davalı… vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

Davalı …’na bağlı okullarda 2006-2010 tarihleri arasında ücretli öğretmen olarak hizmet akdine tabi çalıştığı, her ay için 30 gün üzerinden bildirilmesi gerekirken hizmetlerinin eksik bildirildiğini ve davalı Kuruma eksik bildirilen çalışma sürelerinin tespitine ilişkin davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10.,5510 sayılı Kanunun 4/2-f, 80/1-j, 86/9. maddeleri ile 4857 sayılı İş Kanunu hükümleri olup ücretli öğretmenlerin çalışma esasları ve çalışmaları sırasında tabi olacakları statü, bu mevzuat kapsamında düzenlenmiştir.

4857 sayılı Kanunun 13. maddesinde, işçinin normal haftalık çalışma süresinin, tam süreli iş sözleşmesiyle çalışan emsal işçiye göre önemli ölçüde daha az belirlenmesi durumunda sözleşmenin kısmî süreli iş sözleşmesi olduğu belirtilmiş, 63. maddesinde, genel bakımdan çalışma süresinin haftada en çok 45 saat olduğu, aksi kararlaştırılmamışsa bu sürenin, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine eşit ölçüde bölünerek uygulanacağı açıklanmıştır. 13. madde hükmü, anılan mevzuattaki düzenlemelere egemen olan ilkelerle birlikte ele alındığında, ücretli öğretmenlerin çalışma ilişkilerinde, “tam süreli iş sözleşmesi” olarak nitelendirilmeye olanak verecek bir bağımlılığın bulunmadığı, bunların, öngörülen ve önceden belirlenen süre içerisinde bir çalışma yükümlülüğünü kabullendikleri ve ders saati karşılığında da ücrete hak kazandıkları belirgindir.

Yeri gelmişken vekil öğretmenlik ile ücretli öğretmenliğin farkına da değinmek gerekirse, Vekil öğretmenler kadrolu bir öğretmenin hamilelik ya da askerlik gibi geçici nedenlerle görev yapamadığı sürelerde öğretmen maaşının bir kısmı ödenmek ve Emekli Sandığı ile ilişkilendirilmek suretiyle görevlendirilen geçici statüde öğretmenler iken, ücretli öğretmenler hizmet akdine dayalı olarak genelde ek ders ücreti karşılığında kısmi zamanlı (part-time) olarak çalışan öğretmenlerdir.

İnceleme konusu davada, Mahkemece istem aynen hüküm altına alınmış ise de, eldeki bilgi ve belgelerin karar vermeye elverişli olmadığı görünmektedir. Bu bakımdan; hangi okulda hangi tarihler arasında görev yaptığı hususu davacıya açıklatılarak, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nden ücretli öğretmenliğe ilişkin sözleşmeler, çalışılan okullardan tüm ücret bordroları ve/veya ücret ödemesine ilişkin, davalı Kurumdan bildirimlere ilişkin tüm belgeler getirtilmeli, davacının hangi okulda, hangi tarihler arasında ve ayda kaç gün üzerinden çalıştığı yapılan ödemelere göre ve yukarıda izah edilen ilkeler doğrultusunda (1 gün=7,5 saat esasına göre) belirlenmeli, davacının çalışmalarının Kuruma eksik bildirilip bildirilmediği hususunda elde edilecek delillere göre bir sonuca varılmalıdır.

Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

O hâlde, fer’i müdahil Kurum ve… vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ:
Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 02.03.2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.

Kaynak: Yargıtay – 10. Hukuk Dairesi – E. 2016/11877 – K. 2017/1699 – T. 02.03.2017

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/calisanlarin-hizmet-tespiti-yapilirken-bakilacak-hususlar-nelerdir/feed/ 0
Sigortalıların Hizmetlerine Ait Tespit Nasıl Yapılır? https://www.muhasebenews.com/sigortalilarin-hizmetlerine-ait-tespit-nasil-yapilir/ https://www.muhasebenews.com/sigortalilarin-hizmetlerine-ait-tespit-nasil-yapilir/#respond Tue, 05 Dec 2017 07:45:54 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=18297 KONU: Hizmet Tespiti
Davacının Çalışmasının Gerçekliği, İşin Ve İşyerinin Kapsam Ve Niteliğiyle Süresinin Belirlenebilmesi Amacıyla; Taraflar Arasında Yapılan Süt Toplama İhalesi Veya Sözleşme Bulunup Bulunmadığı, Davalı Birlik Tarafından Davacıya Tahsis Edilen Bir Araç (Süt Tankeri) Bulunup Bulunmadığı Araştırılmalı, Bulunması Halinde Bu Aracın Kime Ait Olduğuna Dair Kayıtlar Getirtilmeli, Benzin V.B. Giderlerinin Kimin Tarafından Karşılandığı, Toplanan Sütün Bozulması Halinde Mesuliyetin Kime Ait Olduğu, Davacıya Yapılan Herhangi Bir Ücret Ödemesi Bulunup Bulunmadığı, Gibi Hususlar Netliğe Kavuşturulmalı; Toplanan Tüm Deliller Değerlendirilerek Hizmet Akdinin Varlığı Saptanacak Olursa; Bu Durumda Fiili Çalışmanın Süresi Tespit Edilmeli Ve Varılacak Sonuç Uyarınca Bir Karar Verilmelidir.

İLGİLİ KANUN MADDELERİ:
(506/md.2,3)

5510/md.3,4,5,6
(818/md.313)
4857/md.13,63

Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkeme, ilâmında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi… tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

DAVACININ İSTEMİ:
01.05.2011-02.07.2014 tarihleri arasında davalı işveren nezdinde hizmet akdine tabi süt toplayıcısı olarak geçen ve davalı Kuruma bildirilmeyen çalışma sürelerinin tespitine ilişkin olup, mahkemece yapılan yargılamada hizmet akdi ilişkisinin bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.

Davanın yasal dayanaklarından olan 506 sayılı Kanunun 2. maddesinde genel bir tanım yapılarak, bir hizmet akdine dayanarak bir veya birkaç işveren tarafından çalıştırılanların bu Kanuna göre sigortalı sayılacakları belirtildikten sonra, 3. maddesinde kimlerin bu Kanunun uygulanmasında sigortalı sayılmayacakları ve hangi kişiler hakkında bazı sigorta kollarının uygulanmayacağı açıklanmış, 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı… Kanununun 4., 5., 6. maddelerinde de benzer düzenlemeler yapılmıştır. Buna göre sigortalı sayılmanın koşulları; hizmet akdine göre çalışma, akitte öngörülen edimin (hizmetin) işverene ait işyerinde veya işyerinden sayılan yerlerde görülmesi, maddelerde belirtilen “sigortalı sayılmayan” kişilerden olunmamasıdır. 506 sayılı Kanunda tanımı yapılmayan hizmet akdinin, 5510 sayılı Kanunun 3. maddesinde, 818 sayılı Borçlar Kanununda tanımlanan hizmet akdini ve iş mevzuatında tanımlanan iş sözleşmesini veya hizmet akdini ifade ettiği bildirilmiştir.

Pozitif hukukumuzda mülga 818 sayılı Kanunun 313 ve 354. maddelerinde düzenlenen akit; işçinin belirli veya belirsiz bir zaman süresince hizmet görmeyi, iş sahibinin de kendisine ücret ödemeyi taahhüt ettiği bir sözleşme olarak tanımlanmış, aksine hüküm bulunmadıkça, sözleşmenin özel şekle tabi olmadığı belirtilmiş, ücretin, zaman itibarıyla olmayıp yapılan işe göre verilmesi durumunda da işçinin belirli veya belirsiz bir zaman için alınmış veya çalışmış olduğu sürece akdin “parça üzerine hizmet” veya “götürü hizmet” adı altında varlığını koruduğu açıklanmıştır. Belirtilmelidir ki, “ücret” unsuruna her ne kadar tanımda ve iş sahibinin borçları belirtilirken yer verilmiş ise de 506 ve 5510 sayılı Kanunların sistematiği ve diğer maddelerinin düzenleniş şekline göre, anılan unsurun sigortalı niteliğini kazanabilmek için zorunlu olmadığının kabulü gerekmektedir. Baskın olan bilimsel ve yargısal görüşlere göre, iş sözleşmesinin ayırt edici ve belirleyici özelliği, “zaman” ile “bağımlılık” unsurlarıdır. Zaman unsuru, çalışanın iş gücünü belirli veya belirsiz bir süre içinde işveren veya vekilinin buyruğunda bulundurmasını kapsamaktadır ve anılan sürede buyruk ve denetim altında (bağımlılık) edim yerine getirilmektedir. Bağımlılık ise, her an ve durumda çalışanı denetleme veya buyruğuna göre edimini yaptırma olanağını işverene tanıyan, çalışanın edimi ile ilgili buyruklar dışında çalışma olanağı bulamayacağı nitelikte bir bağımlılıktır.

Diğer taraftan 4857 sayılı İş Kanununun 13. maddesinde, işçinin normal haftalık çalışma süresinin, tam süreli iş sözleşmesiyle çalışan emsal işçiye göre önemli ölçüde daha az belirlenmesi durumunda sözleşmenin kısmî süreli iş sözleşmesi olduğu belirtilmiş, 63. maddesinde, genel bakımdan çalışma süresinin haftada en çok 45 saat olduğu, aksi kararlaştırılmamışsa bu sürenin, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine eşit ölçüde bölünerek uygulanacağı açıklanmıştır. Bu tür hizmet tespiti davalarında tam gün üzerinden veya kısmi zamanlı olarak çalışma olgusunun ortaya konulması önem arz etmekte olup çalışmanın kısmi zamanlı olduğu anlaşıldığı takdirde günde kaç saat hizmet verildiği ve giderek haftalık ve aylık çalışma süreleri belirlenmeli, sonrasında değinilen 63. madde kapsamında 7,5 saatlik çalışmanın 1 iş gününe karşılık geldiğinden yola çıkılarak hüküm altına alınması gereken aylık çalışma süresi belirlenmelidir.

Yukarıdaki yasal düzenlemeler ve açıklamalar ışığında dava değerlendirildiğinde, mahkemece yapılan araştırma ve inceleme, hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. Bu bakımdan, davacının çalışmasının gerçekliği, işin ve işyerinin kapsam ve niteliğiyle süresinin belirlenebilmesi amacıyla; taraflar arasında yapılan süt toplama ihalesi veya sözleşme bulunup bulunmadığı, davalı birlik tarafından davacıya tahsis edilen bir araç (süt tankeri) bulunup bulunmadığı araştırılmalı, bulunması halinde bu aracın kime ait olduğuna dair kayıtlar getirtilmeli, benzin vb. giderlerinin kimin tarafından karşılandığı, toplanan sütün bozulması halinde mesuliyetin kime ait olduğu, davacıya yapılan herhangi bir ücret ödemesi bulunup bulunmadığı, müstahsillerin süt paralarını kimden aldığı, davalı işveren tarafından davacıya ödenen süt ücreti ile müstahsillere ödenen süt ücreti arasında bir fark bulunup bulunmadığı, günde ortalama kaç saat çalıştığı, ne kadar miktarda süt topladığı, sütlerin kendisine getirilip teslim edilip edilmediği, şayet kendisi topluyor ise günde ortalama ne kadar mesafe katettiği gibi hususlar netliğe kavuşturulmalı, süt müstahsilleri, görev yapmış/yapmakta olan muhtar ve azaların bilgi ve görgülerine başvurulmalı, beyanlar arasında çelişki bulunması halinde, giderilmeli, böylelikle öncelikle taraflar arasında hukuki ilişkinin varlığı ve niteliği ortaya konulmalı, toplanan tüm deliller değerlendirilerek hizmet akdinin varlığı saptanacak olursa; bu durumda fiili çalışmanın süresi tespit edilmeli ve varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.

Mahkemece, açıklanan bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ:
Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem hâlinde davacıya iadesine, 04.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak: Yargıtay-10. Hukuk Dairesi-E. 2016/3655-K. 2016/4815-T. 04.04.2016

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/sigortalilarin-hizmetlerine-ait-tespit-nasil-yapilir/feed/ 0