hesaplaması – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Thu, 07 Dec 2023 18:03:11 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Emeklilik nedeniyle kıdem tazminatı ödenerek çıkışı yapılan personel tekrar aynı işyerinde çalışmaya devam ettiğinde ihbar süresi hesaplaması neye göre yapılmalıdır? https://www.muhasebenews.com/emeklilik-nedeniyle-kidem-tazminati-odenerek-cikisi-yapilan-personel-tekrar-ayni-isyerinde-calismaya-devam-ettiginde-ihbar-suresi-hesaplamasi-neye-gore-yapilmalidir/ https://www.muhasebenews.com/emeklilik-nedeniyle-kidem-tazminati-odenerek-cikisi-yapilan-personel-tekrar-ayni-isyerinde-calismaya-devam-ettiginde-ihbar-suresi-hesaplamasi-neye-gore-yapilmalidir/#respond Thu, 07 Dec 2023 18:03:11 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=148004 Emeklilik nedeniyle kıdem tazminatı ödemesi yapılarak çıkışı verilen personel tekrar aynı işyerinde çalışmaya devam ettiğinde ihbar süresi hesaplaması neye göre yapılmalıdır?

Hizmet süresi birleştirilerek hesaplama yapılması gerekmektedir.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/emeklilik-nedeniyle-kidem-tazminati-odenerek-cikisi-yapilan-personel-tekrar-ayni-isyerinde-calismaya-devam-ettiginde-ihbar-suresi-hesaplamasi-neye-gore-yapilmalidir/feed/ 0
3 Yıl önce başlanan inşaatın asgari işçilik hesaplaması için hangi yılın m2 maliyet bedeli esas alınır? https://www.muhasebenews.com/3-yil-once-baslanan-insaatin-asgari-iscilik-hesaplamasi-icin-hangi-yilin-m2-maliyet-bedeli-esas-alinir/ https://www.muhasebenews.com/3-yil-once-baslanan-insaatin-asgari-iscilik-hesaplamasi-icin-hangi-yilin-m2-maliyet-bedeli-esas-alinir/#respond Wed, 13 Sep 2023 13:32:32 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=146223 2020 Yılında açılan inşaat SGK dosyasını 2023 Eylül ayında ilişiksizlik yazısı almak için kapatacağız. Asgari işçilik hesaplaması hangi yıla göre yapılmalıdır?

İnşaat işçilik hesaplamasında eğer birden fazla yıl sigortalı çalıştırıldıysa bir önceki yılın maliyetleri esas alınır. Aynı yıl içerisinde başlayıp biten inşaatlarda ise o yılın maliyetleri esas alınır. İhaleli işlerde asgari işçilik oranları tebliğindeki güncel orana göre hesaplama yapılır.

İnşaat işlerinde asgari işçilik hesaplama formülü nedir?

Asgari İşçilik Uygulaması


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/3-yil-once-baslanan-insaatin-asgari-iscilik-hesaplamasi-icin-hangi-yilin-m2-maliyet-bedeli-esas-alinir/feed/ 0
Çıkışın yapıldığı ayda hiç işe gelmeyen kişinin yıllık ücretli izin alacağı sıfır gün ile birlikte bildirilebilir mi? https://www.muhasebenews.com/cikisin-yapildigi-ayda-hic-ise-gelmeyen-kisinin-yillik-ucretli-izin-alacagi-sifir-gun-ile-birlikte-bildirilebilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/cikisin-yapildigi-ayda-hic-ise-gelmeyen-kisinin-yillik-ucretli-izin-alacagi-sifir-gun-ile-birlikte-bildirilebilir-mi/#respond Sat, 24 Jun 2023 08:05:12 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=143879 2023 Haziran ayında puantaj usulü çalışan personelin sgk gün sayısı yoktur. İlgili personel ay içinde istifa etmiştir. Personelin yıllık izin ücreti hesaplaması ve sgk primini nasıl beyan etmemiz gerekir?

SPEK da / prim ve ikramiye kısmında bildirim yapmanız gerekmektedir.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/cikisin-yapildigi-ayda-hic-ise-gelmeyen-kisinin-yillik-ucretli-izin-alacagi-sifir-gun-ile-birlikte-bildirilebilir-mi/feed/ 0
Taşeron inşaat dosyası mükellefimizin fark işçilik hesaplaması nasıl yapılır? https://www.muhasebenews.com/taseron-insaat-dosyasi-mukellefimizin-fark-iscilik-hesaplamasi-nasil-yapilir/ https://www.muhasebenews.com/taseron-insaat-dosyasi-mukellefimizin-fark-iscilik-hesaplamasi-nasil-yapilir/#respond Thu, 01 Jun 2023 15:02:53 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=143212 Taşeron inşaat dosyası mükellefimizin fark işçilik hesaplaması nasıl yapılır? Dosya işçilik hesaplaması bilgisi verir misiniz. dosya ihale taşeron dosyasıdır.

Özel bina inşaatı ve ihale konusu işlerle ilgili olarak SGK tarafından yürütülen asgari işçilik uygulaması kapsamında herhangi bir fark / eksik işçilik tespit edilmesi halinde, aslında tespit edilen bu tutar işverenin Kuruma ödemesi gereken tutar değildir.

İşverenin ödemesi gereken tutar, eksik işçilik tutarına ait sigorta primidir. Bu sigorta primi de yüzde 20 uzun vadeli sigorta (malullük, yaşlılık ve ölüm sigortası) kolları, yüzde 12,5 genel sağlık sigortası, yüzde 2 kısa vadeli sigorta (iş kazası ve meslek hastalığı, hastalık ve analık sigortası) kolları olmak üzere toplam olarak yüzde 34,5 üzerinden hesaplanmaktadır. Yüzde 3 işsizlik sigortası primi ise hesaplamaya dahil edilmemektedir.Bu sigorta prim oranlarının bir kısmı sigortalı hissesine ait olmakla birlikte hepsi işverenden tahsil edilmektedir.

Örneğin asgari işçilik hesaplaması sonucunda 15.000 (15 bin) TL eksik işçilik tespit edilmişse, işverenden 5.175,00 TL prim ve buna ait gecikme zammı ve cezası (gecikme faizi) tahsil edilmektedir. Aksine tespit yoksa çıkan fark işçilik işin bittiği aya maledildiğinden, işin bittiği aydan eksik işçilik priminin ödendiği tarihe kadar gecikme faizi hesaplanmaktadır.

Eksik işçiliğin hesabına gelince; ihale konusu işlerde Katma Değer Vergisi hariç, malzeme fiyat farkı ve akreditif bedeli dahil toplam istihkak tutarına (hak edişe), özel bina inşaatlarında ise inşaatın bittiği yıldan önceki yıla ait metrekare birim maliyet bedelinin inşaatın yüzölçümü ile çarpılması sonucu bulunan inşaat maliyetine o işe ait asgari işçilik oranı uygulanarak Kuruma bildirilmesi gereken asgari işçilik tutarı bulunmaktadır. Bildirilmesi gereken işçilik tutarından Kuruma bildirilen işçilik tutarı düşülmekte, eğer kalan tutar olursa eksik işçilik olarak değerlendirilmektedir.



5.500.000 TL malzeme 1.500.000 TL arıtma tesis inşaat işçiliği toplam 7.000.000 TL ye arıtma tesisi yapılıyor ve sözleşmede malzeme bedeli ve işçilik bedeli ayrı yazıyor. Asgari işçilik hesabında 1.500.000 TL mi kullanılacak 7.000.000 TL mi baz alınmalıdır?

MALZEMELİ İŞÇİLİK İÇEREN FATURALAR 

Malzemeli işçilik faturaları; içeriğinde hem malzeme bedelinin hem de işçilik bedelinin yer aldığı ve malzeme bedelinin faturayı düzenleyen tarafından karşılandığı faturalardır. 

Örneğin; “ahşap doğrama ve montajı” içerikli faturada, ahşap malzemesi faturayı düzenleyen tarafından temin edilmiş ve montajı da yapılmış ise malzemeli işçilik faturası olarak dikkate alınmalıdır. 

Malzemeli işçilik faturaları ihale konusu işlerde istihkak tutarından, özel bina inşaatlarında ise yaklaşık maliyet bedelinden düşülmektedir. 

Faturalarda malzeme bedeli ile işçilik tutarı birlikte veya ayrı ayrı gösterilmiş olsa bile, her iki tutarın toplamı, malzemeli işçilik olarak dikkate alınmalıdır. 

Örneğin, kalorifer kazanı imalat bedeli 100,00 TL, montaj bedeli 10,00 TL olarak faturada ayrı olarak belirtilse ya da “kalorifer kazanı imalatı ve montajı” 110,00 TL olarak faturada birlikte belirtilse de toplam KDV’siz fatura tutarı malzemeli işçilik olarak dikkate alınmalıdır. 

Nakliye faturalarında ayrık bir durum söz konusudur. Nakliye bedeli ile malzeme bedeli faturada ayrı ayrı yer almışsa bu durumda fatura da yer alan nakliye tutarı malzemeli işçilik bedeli olarak dikkate alınmalıdır. 

Malzeme bedeli ile nakliye bedeli birlikte yer almışsa fatura dikkate alınmamalıdır. 

Örneğin, faturada kum ve nakli olarak 150,00 TL kayıtlı ise fatura dikkate alınmamalı, kum bedeli 100,00 TL, nakliye bedeli 50,00 TL olarak kayıtlı ise bu durumda sadece nakliye bedeli olan 50,00 TL malzemeli işçilik olarak dikkate alınmalıdır. 

Makine parkına sahip “nakliye ve hafriyat” faaliyet konusunu kapsayan devamlı bir işyeri bulunan işverenlerin faturaya dayanmayan, istihkak raporlarından tespit olunan hafriyat ve nakliyat bedellerinin tamamının, malzemeli işçilik olarak dikkate alınabilmesi için; 

– İşverenin makine parkının bulunması, 

– İşverenin makine parkından dolayı Kurum’da tescilli işyeri bulunması, 

– Makine parkına ilişkin devamlı işyerinde çalışan işçilerin ihale konusu işe ilişkin işyerinden Kurum’a bildirilmemiş olması, 

– Harfiyat ve nakliyat işleri için diğer firma ve şahıslardan alınan faturalı ödemelerin dikkate alınmamış olması gerekmektedir. 

Örneğin, işveren ihale yolu ile bir inşaat işi almıştır ve iş makineleri mevcuttur. İşveren ihale konusu işin nakliye ve hafriyat işlerini devamlı işyeri işçileri ile yaptığını iddia etmektedir, devamlı işyeri sigortalıları da ihale konusu işten dolayı tescil edilen işyerinden bildirilmemiş ise diğer şahıs ve firmalardan alınmış olan faturalar dan hiçbiri dikkate alınmamak şartıyla, hak ediş raporlarında nakliye ve hafriyat için belirlenen bedelin tamamı malzemeli işçilik olarak dikkate alınabilir. Hazır beton faturaları, malzemeli işçilik faturası olarak dikkate alınmalı ve ihale konusu işlerde istihkak bedelinden, özel bina inşaatı işlerinde ise maliyet bedelinden düşülmelidir.


5510 Sayılı Kanun

Asgari işçilik uygulaması ve uzlaşma 

(1) MADDE 85-

İşverenin, işin emsaline, niteliğine, kapsam ve kapasitesine göre işin yürütümü açısından gerekli olan sigortalı sayısının, çalışma süresinin veya prime esas kazanç tutarının altında bildirimde bulunduğunun tespiti halinde, işin yürütümü açısından gerekli olan asgarî işçilik tutarı; yapılan işin niteliği, kullanılan teknoloji, işyerinin büyüklüğü, benzer işletmelerde çalıştırılan sigortalı sayısı, ilgili meslek veya kamu kuruluşlarının görüşü gibi unsurlar dikkate alınarak tespit edilir. Söz konusu tespitler, Kurumun denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurları tarafından yapılır.

Kamu idareleri, döner sermayeli kuruluşlar kanunla kurulan kurum ve kuruluşlar ile bankalar tarafından ihale mevzuatına göre yaptırılan işlerden ve özel nitelikteki inşaat işlerinden dolayı bu işleri yapan işveren tarafından yeterli işçilik bildirilmiş olup olmadığı Kurumca araştırılır. Bu araştırma sonucunda yeterli işçiliğin bildirilmemiş olduğu anlaşılırsa, eksik bildirilen işçilik tutarı üzerinden hesaplanan prim tutarı, 89 uncu madde gereği hesaplanacak gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte bir ay içinde ödenmek üzere işverene tebliğ edilir. Tebliğ edilen prim ve gecikme cezası ve gecikme zammının ödendiği veya ödeneceğinin işveren tarafından yazılı olarak taahhüt edilmesi halinde borç kesinleşir. Kuruma verilecek taahhütnamede üstlenilen ödeme yükümlülüğünün yerine getirilmemesi halinde, işveren hakkında 88 inci ve 89 uncu maddeler uyarınca işlem yapılır. Tebliğ edilen prim ve gecikme cezası ve gecikme zammının ödenmemesi, taahhütname verilmemesi veya Kurumca işyerinin denetlenmesine gerek görülmesi durumunda Kurumca inceleme yapılır.

Bu maddenin birinci ve ikinci fıkrasında belirtilen usûlerle Kuruma bildirilmediği tespit edilen asgarî işçilik tutarı üzerinden Kurumca re’sen tahakkuk ettirilen sigorta primleri, 88 inci ve 89 uncu maddeler dikkate alınarak işverene tebliğ edilir. İşveren, tebliğ edilen prim borcuna karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde Kuruma itiraz edebilir. İtiraz takibi durdurur. Kurumca itirazın reddi halinde işveren, kararın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde yetkili iş mahkemesine başvurabilir. Mahkemeye başvurulması, prim borcunun takip ve tahsilini durdurmaz.

Kurumun denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurlarınca, Kuruma asgarî işçilik tutarının bildirilmediği tespit edilen işyerleri hakkında ayrıca 102 nci maddenin birinci fıkrasının (d) bendi ile (e) bendinin (4) numaralı alt bendi uyarınca idarî para cezası uygulanır. Kamu idareleri, döner sermayeli kuruluşlar kanunla kurulan kurum ve kuruluşlar ile bankalar, bu maddenin uygulanmasıyla ilgili Kurumca istenilecek bilgileri ve belgeleri yazılı olarak en geç bir ay içinde vermeye mecburdur.

En geç bir ay içinde vermeye mecburdur. Kuruma yeterli işçilik tutarının bildirilmiş olup olmadığının araştırılmasında, işin yürütümü için gerekli olan asgarî işçilik tutarının tespitinde dikkate alınacak asgarî işçilik oranlarının saptanması ve asgarî işçilik oranlarına vaki itirazların incelenerek karara bağlanması amacıyla Kurum bünyesinde; Kurum teknik elemanlarından dört üye, Yönetim Kurulunda temsil edilen işçi ve işveren konfederasyonlarınca görevlendirilecek iki üye, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinden bir üye olmak üzere toplam yedi teknik elemandan oluşan, Asgarî İşçilik Tespit Komisyonu kurulur Kurumca gerek görüldüğünde, aynı esaslara göre birden fazla Asgarî İşçilik Tespit Komisyonu kurulabilir. Komisyon salt çoğunlukla toplanır ve kararlar en az dört üyenin aynı yöndeki oyu ile alınır.

Kurum dışındaki üyelerin üst üste üç toplantıya, son altı ay içinde ise beş toplantıya katılmaması halinde, toplantıya katılmayan üyeyi görevlendiren konfederasyonların yerine, üye sayısı bakımından en yüksek bir sonraki konfederasyondan üye davet edilir.

Asgarî İşçilik Tespit Komisyonuna Kurum dışından görevlendirilenlere, katıldıkları her toplantı günü için (2500) gösterge rakamının memur aylıklarının hesabında kullanılan katsayı ile çarpılarak bulunacak tutarı üzerinden huzur hakkı Kurumca ödenir.

(Ek fıkra: 17/4/2008-5754/49 md.) Kurumun denetim ve kontrolle görevli memurları tarafından devamlı mahiyetteki işyerlerinde yapılan asgari işçilik incelemesi sonucunda tespiti yapılan ve sigortalılara maledilemeyen fark sigorta primine esas kazanç matrahı üzerinden gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte hesaplanacak sigorta primi ve buna bağlı uygulanacak idari para cezalarında, konuya ilişkin raporun Kurumun ilgili birimine gönderilmesinden önce işverenle uzlaşma yapılabilir. Uzlaşmaya varılması halinde, bu durum tutanakla tespit edilir. Uzlaşılan tutarlar kesin olup, uzlaşma konusu yapılan tutarlar hakkında işverence dava açılamaz ve hiçbir mercie şikayet ve itirazda bulunulamaz. Uzlaşılan prim ve idari para cezaları, uzlaşma tutanağının düzenlendiği tarihten itibaren bir ay içinde ödenir. İşveren, uzlaşılan idari para cezası tutarı için ayrıca peşin ödeme indiriminden yararlandırılmaz. Uzlaşılan tutarların, bu sürede tam olarak ödenmemesi halinde uzlaşma bozulur ve uzlaşılan tutarlar kazanılmış hak teşkil etmez. Uzlaşmanın temin edilememiş veya uzlaşma müzakeresinde uzlaşmaya varılamamış olması veya uzlaşmanın bozulması hallerinde işveren, bu konuya ilişkin daha sonra uzlaşma talep edemez.

(Ek fıkra: 17/4/2008-5754/49 md.) Uzlaşma neticesinde indirim yapılması nedeniyle tahsil edilmemiş olan sigorta primlerinin daha sonra Kurum veya mahkeme kararıyla sigortalılara mal edilmesi halinde, daha önce eksik tahsil olunan sigorta primleri, sigortalının çalıştığı süre ve sigorta primine esas kazancı dikkate alınarak gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte tahsil olunur Asgarî İşçilik Tespit Komisyonunun çalışma usûl ve esasları, Komisyonda görev alacak teknik elemanların nitelikleri, asgarî işçilik tespitinde uygulanacak yöntem, verilerin belirlenmesi, tamamlanmış veya devam etmekte olan işlerle ilgili yapılacak yerinde tespit kriterleri, uzlaşma komisyonlarının oluşumu, çalışma usûl ve esasları ile bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usûl ve esaslar, Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.



Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/taseron-insaat-dosyasi-mukellefimizin-fark-iscilik-hesaplamasi-nasil-yapilir/feed/ 0
2022 Gelir tablosundaki vergi karşılığını KKM faiz geliri istisnasını dikkate alarak mı hesaplayacağız? https://www.muhasebenews.com/2022-gelir-tablosundaki-vergi-karsiligini-kkm-faiz-geliri-istisnasini-dikkate-alarak-mi-hesaplayacagiz/ https://www.muhasebenews.com/2022-gelir-tablosundaki-vergi-karsiligini-kkm-faiz-geliri-istisnasini-dikkate-alarak-mi-hesaplayacagiz/#respond Wed, 17 May 2023 00:39:49 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=142742 KKM faiz gelirleri ile ilgili kurumlar beyannamesinde gösterdiğimiz istisna tutarını Kurumlar vergisi karşılıkları hesaplaması yaparken bu tutarı muhasebe kayıtlarında düşürerek mi göstereceğiz?

Elbette düşerek hesaplama yapılır. Vergi karşılığı ödenecek vergi kadar ayrılır.


Yıl sonu kurumlar vergisi karşılığı ayırılmasına ilişkin örnek muhasebe kaydı

1 _______________ / _______________

691 (B)

370 (A)

Kurumlar Vergisi Karşılığı Ayrılması

2 _______________ / _______________

690 (B)

691 (A)

692 (A)

Dönem sonu vergi karşılığı hesabının ilgili hesaba devri

3 _______________ / _______________

692 (B)

590 (A)

Dönem sonu vergi sonrası karın bilanço hesabına devri

_______________ / _______________


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/2022-gelir-tablosundaki-vergi-karsiligini-kkm-faiz-geliri-istisnasini-dikkate-alarak-mi-hesaplayacagiz/feed/ 0
Kıdem tazminatının tavanının üzerinde ödeme yapılırsa gelir, damga ve SGK prim kesintileri yapılacak mı? https://www.muhasebenews.com/kidem-tazminatinin-tavaninin-uzerinde-odeme-yapilirsa-gelir-damga-ve-sgk-prim-kesintileri-yapilacak-mi/ https://www.muhasebenews.com/kidem-tazminatinin-tavaninin-uzerinde-odeme-yapilirsa-gelir-damga-ve-sgk-prim-kesintileri-yapilacak-mi/#respond Fri, 20 Jan 2023 12:51:29 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=137414 Kıdem tazminatını tavan üzerinden hesaplamada gelir vergisi dışında sgk ve damga vergisi hesaplaması yapılacak mı? Beyannamese tazminat kodu üzerinden mi belirtmek gerekiyor . Bilgilerimi teyit etmek istiyorum. Örnek bir hesaplama gönderebilir misiniz?

Kıdem tazminatını tavan üzerinden yapılan ödeme ÜCRETTİR. Gelir vergisi SGK ve Damga vergisi hesaplanacak ve Muhtasar Vergi Beyannamesinde ücret olarak beyan edilecektir.

_______________________

BENZER İÇERİKLER

Kıdem tazminatının hesaplandığı ayda geçerli olan kıdem tazminatı tavanının üzerinde çalışana yapılan fazla ödemeler ücret olarak değerlendirilir ve ücret, fazla mesai vb. ödemelerin tabi olduğu vergi, SGK ve işsizlik sigortaları kesintilerine tabi olacaktır. 2023 Yılının Ocak – Temmuz ayları arasında geçerli olacak kıdem tazminatı tavan tutarı 19.982,83 TL olup, çalışana bu tutarın üzerinde ödeme yapılması mümkün olup, tavan tutarını üzerinde ödenecek tutar ücret olarak değerlendirilir ve ilgili kesintiler yapılır.

Kıdem Tazminatı ile ilgili bazı hususlar genel bilgilendirme mahiyetinde aşağıda belirtilmiştir.

– Kıdem tazminatının ödenmesi için gereken koşullar nelerdir?

İşçinin, 1475 sayılı İş Kanunun 14’üncü maddesine göre, aynı işverene bağlı olarak en az 1 yıl çalışması ön koşulu ile birlikte;

– İşveren tarafından iyi niyet ve ahlak kurallarına aykırılık nedenleri dışındaki nedenlerle iş sözleşmesinin feshedilmesi,

-İşçi tarafından sağlık, iyi niyet ve ahlak kuralarına aykırılık veya işyerinde işin durması ve benzeri nedenlerle sözleşmesinin feshedilmesi,

-Askerlik görevi nedeniyle işten ayrılma,

-Emeklilik hakkının elde edilmesi veya bu kapsamda yaş dışında gereken sigortalılık süresi ve prim gününün doldurulması nedeni ile işten ayrılma,

-Kadının evlenmesi halinde 1 yıl içinde kendi arzusu ile işten ayrılma,

-İşçinin ölümü,

koşullarından birinin gerçekleşmesi halinde kıdem tazminatı ödenmesi gerekmektedir.

2- İşyerinin satılması durumunda işçi kıdem tazminatının ödenmesini isteyebilir mi?

Herhangi bir işyerinin kısmen veya tümüyle devredilmesi durumunda, söz konusu işyerinde çalışmakta olanlar aynı şartlarla çalışmaya devam ederler. İşyerinin devri, çalışanların yasal hakları konusunda herhangi bir kayba yol açmaz ancak bu devir, işçiye de haklı fesih nedeni oluşturmaz. Yani işyerinin devri nedeni ile işten ayrılan bir işçiye kıdem tazminatı ödenmesi gerekmemektedir. Gerek kıdem tazminatı, gerekse yıllık ücretli izin haklarının belirlenmesi gerektiğinde devir öncesi ve devir sonrası oluşan toplam çalışma süresi esas alınmalıdır.

3- Evlilik nedeniyle istifa eden kadın işçi kıdem tazminatı alabilir mi?

Kural olarak işten kendi isteğiyle ayrılan (istifa)  işçi, kıdem tazminatı alamamaktadır. Ancak, yasal düzenleme gereği; kadın işçiler, evlilik nedeni ile işten ayrılmaları durumunda, çalışma süresinin gerektirdiği kıdem tazminatına hak kazanabilmektedirler. Bu haktan yararlanılabilmesi için; iş sözleşmesinin evlilik tarihinden itibaren 1 yıl içinde yazılı olarak feshi, evliliği gösteren belgenin işverene sunulması, feshin gerekçesinin evlilik olduğunun açıkça belirtilmesi gerekmektedir.

4- Kıdem tazminatı tutarı nasıl hesaplanır?

Herhangi bir iş sözleşmesinin kıdem tazminatını gerektiren bir nedenle feshi durumunda, çalışılan her tam yıl için 30 günlük brüt ücret tutarında kıdem tazminatı ödenmektedir. Bir yıldan artan süreler de oranlanarak hesaplamaya dahil edilmektedir. Kıdem tazminatı hesaplamaları sırasında işçiye ödenen ücretin yanı sıra, kendisine düzenli olarak sağlanan tüm para ve para ile ölçülebilen menfaatler (yol parası, yemek parası, düzenli olmak koşuluyla ikramiye ödemeleri vb.) de dikkate alınmaktadır. Her tam çalışma yılı için ödenen kıdem tazminatı tutarı, fesih tarihinde geçerli olan kıdem tazminatı tavanı ile sınırlandırılmıştır.

5- İşyerinin taşınması veya çalışma şartlarının değiştirilmesi halinde işçi kıdem tazminatını alarak işten ayrılabilir mi?

İşveren işçi ilişkileri, yasa ile belirlenen esaslar çerçevesinde iş sözleşmelerinde düzenlenmektedir. Bu kapsamda; işin niteliği, görev tanımları, çalışma süre ve koşulları, işçiye ödenecek ücret ve diğer esaslar iş sözleşmelerinde düzenlenmektedir. İş sözleşmesi hükümleri, işyeri uygulamaları veya çalışma koşulları konusunda değişiklik yapmak isteyen işveren, durumu yazılı olarak bildirmek ve işçinin onayını almakla yükümlüdür. İşçi tarafından 6 gün içinde kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamamaktadır. Bu durum kıdem tazminatı açısından özel bir durum arz etmemektedir

6- Ücreti artırılmayan işçi kıdem tazminatını alarak işten ayrılabilir mi?

Ücretlerin hangi dönemlerde veya oranlarda artırılacağına ilişkin herhangi bir yasal çerçeve belirlenmiş durumda değildir. Ücret uygulamaları konusundaki yasal düzenleme asgari ücretin altında ücretle işçi çalıştırılamayacağı ile sınırlıdır. Bunun ötesinde ücret uygulamalarına ilişkin esaslar, iş sözleşmelerinde belirlenebilmektedir. İş sözleşmesinde bir hüküm bulunmaması halinde, uygulamaya ilişkin inisiyatif işverene aittir. İş sözleşmesinde bir hüküm bulunmaması durumunda, ücret artışlarındaki anlaşmazlık nedeni ile işten ayrılan işçi istifa etmiş sayılacağından, herhangi bir tazminat hakkı oluşmayacaktır.

7- Uzun süreli rapor alan işçinin iş sözleşmesi bu nedenle feshedilebilir mi?

İş sözleşmesinin işveren tarafından sağlık nedenlerine dayalı devamsızlıklar kapsamında feshi mümkündür. Rapor süresinin kişinin çalışma süresine isabet eden bildirim süresini 6 hafta aşması durumunda işveren iş sözleşmesini feshedebilir. Bu durum işçinin kıdem tazminatı hakkını ortadan kaldırmaz.

8- Malulen emekli olarak işten ayrılan işçi kıdem tazminatına hak kazanır mı?

1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesi uyarınca malullük aylığı almak amacıyla işten ayrılma kıdem tazminatına hak kazanılan hallerdendir.

9- Toptan ödeme almak amacıyla işten ayrılan işçi kıdem tazminatına hak kazanır mı?

1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesi uyarınca bağlı bulundukları kanunla veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulu kurum veya sandıklardan toptan ödeme almak amacıyla işten ayrılma kıdem tazminatına hak kazanılan hallerdendir.

10- 5510 sayılı Kanunda öngörülen yaşlılık aylığı almak için yaş dışındaki sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayılarını tamamlayarak kendi isteğiyle işten ayrılan işçi kıdem tazminatına hak kazanır mı?

5510 sayılı Kanunda öngörülen yaşlılık aylığı almak için yaş dışındaki sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayılarını tamamlayarak kendi isteğiyle işten ayrılan işçi kıdem tazminatına hak kazanır. Çünkü 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesinde yaşlılık aylığı almak için yaş dışındaki sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayılarını tamamlayarak kendi isteğiyle işten ayrılanlara kıdem tazminatı ödeneceği belirtilmiştir.

11- 10 ay önce evlenen kadın işçi işten ayılmak zorundaysa, kıdem tazminatı alabilir mi?

10 ay önce evlenen kadın işçi işten ayrılmak zorundaysa, kıdem tazminatı alabilir. 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesinde kadın işçinin evlendiği tarihten itibaren 1 yıl içinde iş sözleşmesini kendi arzusu ile sona erdirmesi halinde kıdem tazminatına hak kazanacağı belirtilmektedir.

12- 1 yıl 2 ay önce evlenen kadın işçi, işten ayrılırsa kıdem tazminatı alabilir mi?

1 yıl 2 ay önce evlenen kadın işçi, işten ayrılırsa kıdem tazminatı alamaz. Çünkü 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesinde kadın işçinin evlendiği tarihten itibaren 1 yıl içinde iş sözleşmesini kendi arzusu ile sona erdirmesi halinde kıdem tazminatına hak kazanacağı belirtilmektedir.

13- Çalışan vefat ettiği takdirde çalışana ait kıdem tazminatı tutarını mirasçıları talep edebilir mi?

Vefat eden çalışana ait kıdem tazminatı, tüm yasal mirasçılarına veraset ilamındaki hisseleri oranında ödenir.

14- İşyerinde 10 yıldan beri çalışan işçi, ne kadarlık ücret tutarında kıdem tazminatı alabilir?

1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesinde işçinin işe başladığı tarihten itibaren hizmet akdinin devamı süresince her geçen tam yıl için işverence işçiye 30 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatı ödeneceği belirtilmektedir. Dolayısıyla, işçi her yıl için 30 günlük olmak üzere toplam 300 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatına hak kazanır.

15- Daha önce çalıştığı kamu kurumundan kıdem tazminatı alarak ayrılan işçi, daha sonra başka bir kamu kurumunda çalışmaya başlarsa, kıdem tazminatına esas süre ne kadar olur?

Ayrıldığı kurumdaki süre dikkate alınmayarak, ikinci kamu kurumundaki hizmet süresi üzerinden kıdem tazminatına hak kazanılır.

16- 10.000 TL net ücret alan bir çalışanın, kıdem tazminatına esas ücreti ne kadardır?

Kıdem tazminatı ödemesinin her hizmet yılı için ödenebilecek üst sınırı en yüksek devlet memuruna bir hizmet yılı için ödenebilecek azami miktarı geçemez. Bu nedenle işçiye kıdem tazminatı ödemesi yapılırken işçinin ücretinin yanında ilgili döneme ait kıdem tazminatı tavanı miktarı dikkate alınmalıdır.

17- Daha önceki hizmetinden dolayı kıdem tazminatı alan işçi, tekrar aynı işyerinde çalışmaya devam ederse, daha önceki süre için tekrar kıdem tazminatı alabilir mi?

Alamaz. 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesinde aynı kıdem süresi için bir defadan fazla kıdem tazminatı ödenmeyeceği belirtilmektedir.

18- Kıdem tazminatı zamanında ödenmezse faiz istenilebilir mi?

İstenilebilir. Çünkü kıdem tazminatının zamanında ödenmemesi halinde ödenmeyen süreye göre mevduata uygulanan en yüksek faizin ödenmesine hükmedileceği 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesinde belirtilmektedir.

19- Kıdem tazminatında her yıl için ödenecek 30 günlük ücret artırılabilir mi?

Kıdem tazminatında her yıl için ödenecek 30 günlük ücret artırılabilir. 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesi, kıdem tazminatı ile ilgili 30 günlük sürenin hizmet akitleri veya toplu iş sözleşmeleri ile işçi lehine değiştirilebileceğini belirtmektedir.

20- Kıdem tazminatından kesinti yapılır mı?

Kıdem tazminatından sadece damga vergisi kesilmektedir, başka kesinti yapılmamaktadır.

21- Kıdem tazminatı hesaplanırken ücrete hangi ödemeler dahil edilir?

Net ücret, yemek yardımı, kasa tazminatı, gıda yardımı, yakacak yardımı, eğitim yardımı, konut yardımı, giyecek yardımı, erzak yardımı, sosyal yardım niteliğindeki ayakkabı ya da bedeli, unvan tazminatı, aile yardımı, çocuk yardımı, temettü, havlu ve sabun yardımı (işyerinde kullanılacaksa tazminat hesabında dikkate alınmaz), taşıt yardımı, yıpranma tazminatı, kalifiye, nitelik zammı, sağlık yardımı, mali sorumluluk tazminatı, devamlı ödenen primler.

22- Kıdem tazminatı hesaplanırken ücrete hangi ödemeler dâhil edilmez?

Yıllık izin ücreti, evlenme yardımı, hafta tatili ücreti, bayram harçlığı, hastalık yardımı, genel tatil ücreti, doğum yardımı, ölüm yardımı, izin harçlığı, jestiyon ödemeleri, teşvik ikramiyesi ve primleri, jübile ikramiyesi, seyahat primleri, devamlılık göstermeyen primler, fazla çalışma ücreti, iş arama yardımı, harcırah, bir defalık verilen ikramiyeler, iş elbisesi ve koruyucu malzeme bedelleri.

23- Ücreti zamanında ödenmediği için iş görmekten kaçınan işçinin iş sözleşmesi feshedilir mi?

Ücreti zamanında ödenmediği için iş görmekten kaçınan işçinin bu nedenle, iş sözleşmesinin feshedilemeyeceği, işçinin yerine yeni işçi alınamayacağı ve yapılan işlerin başkasına yaptırılamayacağı 4857 sayılı İş Kanununun 34 üncü maddesinde açıkça belirtilmiştir.

24- İşveren veya işçinin haklı nedenle fesih hakkını kullanma süresi nedir?

4857 sayılı İş Kanununun 24 ve 25 inci maddelerinde gösterilen ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan hallere dayanarak işçi veya işveren için tanınmış olan sözleşmeyi fesih yetkisi, iki taraftan birinin bu çeşit davranışlarda bulunduğunu diğer tarafın öğrendiği günden başlayarak altı işgünü geçtikten ve her halde fiilin gerçekleşmesinden itibaren 1 yıl sonra kullanılamaz. Ancak işçinin olayda maddi çıkar sağlaması halinde 1 yıllık süre uygulanmaz.

Bu haller sebebiyle işçi yahut işverenden iş sözleşmesini yukarıdaki fıkrada öngörülen süre içinde feshedenlerin diğer taraftan tazminat hakları saklıdır.

25- İş sözleşmesi feshedilen işçi tazminatlarını almak için nereye başvurmalıdır?

İş sözleşmesi fiilen sona eren işçilerin kanundan, iş veya toplu iş sözleşmesinden doğan bireysel alacaklarına ilişkin şikâyetleri inceleme yetkisi Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüklerinde olmadığından tazminat talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. İşyerinin bulunduğu ildeki arabuluculuk bürosuna, arabuluculuk bürosu kurulmayan yerlerde ise görevlendirilen sulh hukuk mahkemesine başvurulabilmektedir.

26- İş güvencesi kapsamında olan işçinin iş sözleşmesinin işveren tarafından feshinde uyulması gereken kurallar nelerdir?

İşveren fesih bildirimini yazılı olarak yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorundadır. İşçinin hakkındaki iddialara karşı savunması alınmadan belirsiz süreli iş sözleşmesi, işçinin davranışı veya verimi ile ilgili nedenlerle feshedilemez.

27- Fesih bildirimine dava açma süresi ne kadardır?

İş sözleşmesi feshedilen işçi, fesih bildiriminde sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli bir sebep olmadığı iddiası ile fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren 1 ay içinde işe iade talebiyle, İş Mahkemeleri Kanunu hükümleri uyarınca arabulucuya başvurmak zorundadır. Arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamaması hâlinde, son tutanağın düzenlendiği tarihten itibaren, 2 hafta içinde iş mahkemesinde dava açılabilir. Taraflar anlaşırlarsa uyuşmazlık aynı sürede iş mahkemesi yerine özel hakeme de götürülebilir. Arabulucuya başvurmaksızın doğrudan dava açılması sebebiyle davanın usulden reddi halinde ret kararı taraflara resen tebliğ edilir. Kesinleşen ret kararının da resen tebliğinden itibaren 2 hafta içinde arabulucuya başvurulabilir.

28- İşe iade davası mahkemeler tarafından kaç gün içerisinde sonuçlandırılması gerekir?

Dava ivedilikle sonuçlandırılır. Mahkemece verilen karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde, bölge adliye mahkemesi ivedilikle ve kesin olarak karar verir.

29- İş sözleşmesinin feshinde usul nasıldır?

İşveren fesih bildirimini yazılı olarak yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorundadır. Hakkındaki iddialara karşı savunmasını almadan bir işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesi, o işçinin davranışı veya verimi ile ilgili nedenlerle feshedilemez. Ancak, işverenin 4857 sayılı İş Kanununun 25 inci maddenin (II) numaralı bendi şartlarına uygun fesih hakkı saklıdır.

30- İşçi işten ayrılmak istediğinde bu durumu ne kadar önce işverene haber vermelidir?

Bu süre yani ihbar süresi, işçinin hizmet süresine göre belirlenir. İşçinin hizmet süresi 6 aydan az ise 2 hafta, 6 ay-1,5 yıl arasında ise 4 hafta, 1,5 yıl-3 yıl arasında ise 6 hafta ve 3 yıldan fazla ise 8 hafta önce işten ayrılacağını işverene bildirmesi gereklidir. Bildirim şartına uymayan taraf, bildirim süresine ilişkin ücret tutarında tazminat ödemek zorundadır.

31- İşveren işçiyi işten çıkarmak istediğinde, işçiye önceden durumu bildirmeli midir?

İşveren işçiyi işten çıkarmak istediğinde, işçiye önceden durumu bildirmelidir. İşverenin, işçinin hizmet süresi 6 aydan az ise 2 hafta, 6 ay-1,5 yıl arasında ise 4 hafta, 1,5 yıl-3 yıl arasında ise 6 hafta ve 3 yıldan fazla ise 8 hafta önce, işçiyi işten çıkaracağını işçiye bildirmesi gerekmektedir. Bildirim şartına uymayan taraf, bildirim süresine ilişkin ücret tutarında tazminat ödemek zorundadır.

32- Belirli süreli hizmet akdi ile çalışılan durumlarda da işverenin bildirim süresine uyma zorunluluğu var mıdır?

Belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışılan durumlarda işverenin bildirim süresine uyma zorunluluğu bulunmamaktadır. Bildirim süreleri 4857 sayılı İş Kanununda sadece belirsiz süreli iş sözleşmeleri için öngörülmüştür.

33- İşveren işçiyi ihbar süresine uymaksızın, yani önceden haber vermeksizin işten çıkardığında işçinin talep edebileceği bir hak var mıdır?

İşverenin işçiyi işten çıkarması eğer İş Kanununda sayılan haklı nedenlerden birine dayanmıyor ise, işçiye bildirim süresine ilişkin ücret tutarı kadar tazminat ödemek zorundadır.

34- İşçi önceden haber vermeksizin işten ayrılırsa işveren işçiden ihbar tazminatı talep edebilir mi?

Eğer işçinin işten ayrılması haklı bir nedene dayanmıyor ise, işverenin de işçiden ihbar süresine ilişkin ücret tutarında tazminatı talep etmesi yasal olarak mümkündür.

35- İşverenin bildirim süresi kullandırmaksızın işçinin iş sözleşmesini feshetmesi mümkün müdür?

İşverenin bildirim süresi kullandırmaksızın işçinin iş sözleşmesini feshetmesi mümkündür. İşveren bildirim süresine ilişkin tazminatı peşin ödeyerek hizmet akdini her zaman feshedebilir.


Kaynak: T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/kidem-tazminatinin-tavaninin-uzerinde-odeme-yapilirsa-gelir-damga-ve-sgk-prim-kesintileri-yapilacak-mi/feed/ 0
Fazla mesai hesaplanırken ara dinlenmesi hesaba katılmakta mıdır? https://www.muhasebenews.com/fazla-mesai-hesaplanirken-ara-dinlenmesi-hesaba-katilmakta-midir-2/ https://www.muhasebenews.com/fazla-mesai-hesaplanirken-ara-dinlenmesi-hesaba-katilmakta-midir-2/#respond Fri, 30 Sep 2022 07:54:08 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=132368

Fazla mesai hesaplanırken ara dinlenmesi hesaba katılmamaktadır. Ara dinlenmesi çalışma süresinden sayılmaz. Örneğin, 08:00-20:00 saatleri arası çalışılıyor ve günde toplam 1,5 saat ara dinlenmesi kullanılıyor ise günlük çalışma süresi 12 saat değil, 10,5 saattir.


Fazla Çalışma 

FAZLA ÇALIŞMA (MESAİ) HAKKINDA ÖZET BİLGİLER

Fazla çalışma ücretine hangi hallerde hak kazanılmaktadır?

Yasal düzenleme gereğince haftalık azami çalışma süresi 45 saat olarak uygulanmakta, bu süreyi aşan çalışmalar fazla çalışma olarak değerlendirilmektedir. Çalışma süresinin hesabı sırasında işçilere verilen ara dinlenme süreleri (yemek molaları, çay molaları vb.) çalışma süresinden sayılmamaktadır. Günlük çalışma süresinin belirlenmesi sırasında bu süreler dikkate alınmamaktadır.

Genel çalışma süresinin 45 saat olarak belirlendiği bir işyerinde, haftada 44 saat çalışma yaptıran işveren fazla çalışma ücreti ödemeli midir?

4857 sayılı İş Kanununa göre fazla çalışma, haftalık 45 saati aşan çalışmaları ifade etmektedir. Denkleştirme esasının uygulandığı haller dışında haftalık 45 saati aşan çalışmalar fazla çalışma kapsamında değerlendirilir. Dolayısıyla 44 saatlik çalışma için işverenin fazla çalışma ücreti ödeme yükümlülüğü yoktur.

Haftada 3 saat fazla çalışma yaptırılan işçiye, ücreti nasıl ödenmelidir?

4857 sayılı İş Kanununa göre haftalık çalışma süresinin 45 saat olarak belirlendiği işlerde, her 1 saat fazla çalışma için verilecek ücret, normal saatlik çalışma ücretinin yüzde elli yükseltilmesi suretiyle tespit edilir.

Haftada 5 saat fazla çalışma yapan bir işçinin ücret yerine izin alması mümkün müdür?

İşçinin zamlı ücret yerine izin kullanması mümkündür. 4857 sayılı İş Kanununa göre, fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışmada, işçi isterse zamlı ücret yerine fazla çalıştığı her saat karşılığı 1 saat 30 dakikayı serbest zaman olarak kullanabilir. Söz konusu durumda toplam 7,5 saat serbest zaman iş saatleri içinde kullanılabilir.

İşçinin hak ettiği fazla çalışma ya da fazla sürelerle çalışma nedeniyle serbest zamanı ne kadar sürede kullandırılmalıdır?

Fazla çalışma ve fazla sürelerle çalışma karşılığında işçinin serbest zaman kullanacak olması halinde söz konusu hak 6 aylık süre zarfında çalışma süresi içinde ve ücrette kesinti yapılmadan kullandırılmalıdır.

İşveren fazla saatlerle çalışma için işçinin onayını almalı mıdır?

4857 sayılı İş Kanunu uyarınca fazla çalışma/fazla sürelerle çalışma için işçinin onayı alınmalıdır.

İşveren bir yılda toplam ne kadar fazla çalışma yaptırma hakkına sahiptir?

4857 sayılı İş Kanununa göre fazla çalışma süresinin toplamı 1 yılda 270 saatten fazla olamaz.

Fazla mesai hesaplanırken ara dinlenmesi hesaba katılmakta mıdır?

Fazla mesai hesaplanırken ara dinlenmesi hesaba katılmamaktadır. Ara dinlenmesi çalışma süresinden sayılmaz. Örneğin, 08:00-20:00 saatleri arası çalışılıyor ve günde toplam 1,5 saat ara dinlenmesi kullanılıyor ise günlük çalışma süresi 12 saat değil, 10,5 saattir.

Kadın işçiler gece vardiyasında en fazla kaç saat çalışabilir?

Kadın işçiler gece postalarında 7,5 saatten fazla çalıştırılamaz. Ancak turizm, özel güvenlik ve sağlık hizmeti yürütülen işlerde ve bu işlerin yürütüldüğü işyerlerinde faaliyet gösteren alt işveren tarafından yürütülen işlerde kadın işçinin yazılı onayının alınması şartıyla 7,5 saatin üzerinde gece çalışması yaptırılabilir.


İŞ KANUNUNA İLİŞKİN FAZLA ÇALIŞMA VE FAZLA SÜRELERLE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ

BİRİNCİ BÖLÜM

Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Amaç ve Kapsam

Madde 1 —Bu Yönetmeliğin amacı, ülkenin genel yararları yahut işin niteliği veya üretimin artırılması gibi nedenlerle 4857 sayılı İş Kanununun 63 üncü maddesinde belirtilen haftalık normal çalışma süresinin dışında yapılacak fazla çalışma ve fazla sürelerle çalışmaya ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.

Dayanak

Madde 2 —Bu Yönetmelik, 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununun 41 inci maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.

Tanımlar

Madde 3 —Bu Yönetmelikte geçen:

a) Fazla çalışma: İş Kanununda yazılı koşullar çerçevesinde haftalık 45 saatiaşan çalışmaları,

b) Fazla sürelerle çalışma: Haftalık çalışma süresinin sözleşmelerle 45saatin altında belirlendiği durumlarda bu çalışma süresini aşan ve 45 saate kadar yapılan çalışmaları

ifade eder.

İKİNCİ BÖLÜM

Genel Hükümler

Fazla Çalışma ve Fazla Sürelerle Çalışma Ücreti

Madde 4 —Fazla çalışmanın her saati için verilecek ücret, normal çalışma ücretinin saat başına düşen tutarının yüzde elli yükseltilmesi suretiyle ödenir.

Fazla sürelerle çalışmalarda her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret, normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde yirmi beş yükseltilmesiyle ödenir.

Parça başına veya yapılan iş tutarına göre ücret ödenen işlerde, fazla çalışma süresince işçinin ürettiği parça veya iş tutarının hesaplanmasında zorluk çekilmeyen hallerde, her bir fazla saat içinde yapılan parçayı veya iş tutarını karşılayan ücret esas alınarak fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma ücreti hesaplanır. Bu usulün uygulanmasında zorluk çekilen hallerde, parça başına veya yapılan iş tutarına ait ödeme döneminde meydana

getirilen parça veya iş tutarları, o dönem içinde çalışılmış olan normal ve fazla çalışma saatleri sayısına bölünerek bir saate düşen parça veya iş tutarı bulunur. Bu yolla bulunan bir saatlik parça veya iş tutarına düşecek bir saatlik normal ücretin, yüzde elli fazlası fazla çalışma ücreti, yüzde yirmibeş fazlası fazla sürelerle çalışma ücretidir.

Yüzde usulünün uygulandığı işyerlerinde fazla çalışma ücreti, 4857 sayılı İş Kanununun 51 inci maddesinde öngörülen yönetmelik hükümlerine göre ödenir.

(Ek fıkra:RG-25/8/2017-30165) Yer altında maden işlerinde çalışan işçilere, 4857 sayılı Kanunun 42 nci maddesi uyarınca zorunlu nedenlerle ve 43 üncü maddesi uyarınca olağanüstü hallerde, haftalık otuz yedi buçuk saati aşan her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret, normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde yüzden az olmamak üzere arttırılması suretiyle ödenir.

Fazla Çalışmada Sınır

Madde 5 —Fazla çalışma süresinin toplamı bir yılda iki yüz yetmiş saatten fazla olamaz. Bu süre sınırı, işyerlerine veya yürütülen işlere değil,

işçilerin şahıslarına ilişkindir.

Fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma sürelerinin hesabında yarım saatten az olan süreler yarım saat, yarım saati aşan süreler ise bir saat sayılır.

Serbest Zaman

Madde 6 —Fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma yapan işçi, isterse işverene yazılı olarak başvurmak koşuluyla, bu çalışmalar karşılığı zamlı ücret yerine, fazla çalıştığı her saat karşılığında bir saat otuz dakikayı, fazla sürelerle çalıştığı her saat karşılığında bir saat onbeş dakikayı serbest zaman olarak kullanabilir.

İşçi hak ettiği serbest zamanı, 6 ay zarfında işverene önceden yazılı olarak bildirmesi koşuluyla ve işverenin, işin veya işyerinin gereklerine uygun olarak belirlediği tarihten itibaren iş günleri içerisinde aralıksız ve ücretinde bir kesinti olmadan kullanır.

İşçinin bu kanundan ve sözleşmelerden kaynaklanan tatil ve izin günlerinde serbest zaman kullandırılamaz.

Fazla Çalışma Yapılamayacak İşler

Madde 7 —Aşağıda sayılan işlerde fazla çalışma yaptırılamaz.

a) İş Kanununun 63 üncü maddesinin son fıkrası uyarınca sağlık kuralları bakımından günde ancak 7,5 saat ve daha az çalışılması gereken işlerde,

b) Aynı Kanunun 69 uncu maddesinin l inci fıkrasındaki tanıma göre gece sayılan gün döneminde yürütülen işlerde (şu kadar ki, gündüz işi sayılan çalışmalara ek olarak bu Yönetmelikte öngörülen fazla çalışmalar gece döneminde yapılabilir),

c) Maden ocakları, kablo döşemesi, kanalizasyon, tünel inşaatı gibi işlerin yer ve su altında yapılanlarında.

Fazla Çalışma Yaptırılmayacak İşçiler

Madde 8 —Aşağıda sayılan işçilere fazla çalışma yaptırılamaz.

a) 18 yaşını doldurmamış işçiler,

b) İş sözleşmesi veya toplu iş sözleşmesi ile önceden veya sonradan fazla çalışmayı kabul etmiş olsalar bile sağlıklarının elvermediği işyeri hekiminin veya Sosyal Sigortalar Kurumu Başkanlığı hekiminin, bunların bulunmadığı yerlerde herhangi bir hekimin raporu ile belgelenen işçiler,

c) İş Kanununun 88 inci maddesinde öngörülen Yönetmelikte belirtilen gebe, yeni doğum yapmış ve çocuk emziren işçiler,

d) Kısmi süreli iş sözleşmesi ile çalıştırılan işçiler.

e) (Ek:RG-25/8/2017-30165) 4857 sayılı Kanunun 42 nci maddesi uyarınca zorunlu nedenler ve 43 üncü maddesi uyarınca olağanüstü haller dışında yer altında maden işlerinde çalışan işçilere fazla çalışma yaptırılamaz.

Kısmi süreli iş sözleşmesi ile çalışan işçilere fazla sürelerle çalışma da yaptırılamaz.

Fazla Çalışma Yaptırılacak İşçinin Onayı

Madde 9 —Fazla çalışma ve fazla sürelerle çalışma yaptırmak için işçinin yazılı onayının alınması gerekir. Zorunlu nedenlerle veya olağanüstü durumlarda yapılan fazla çalışma ve fazla sürelerle çalışma için bu onay aranmaz.

(Değişik:RG-25/8/2017-30165) Fazla çalışma ihtiyacı olan işverence bu onay iş sözleşmesinin yapılması esnasında ya da bu ihtiyaç ortaya çıktığında alınır ve işçi özlük dosyasında saklanır. Fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma yapmak istemeyen işçi verdiği onayı otuz gün önceden işverene yazılı olarak bildirimde bulunmak kaydıyla geri alabilir.

Fazla Çalışmanın Belgelenmesi

Madde 10 —İşveren, fazla çalışma ve fazla sürelerle çalışma yaptırdığı işçilerin bu çalışma saatlerini gösteren bir belge düzenlemek, imzalı bir nüshasını işçinin özlük dosyasında saklamak zorundadır. İşçilerin işlemiş olan fazla çalışma ve fazla sürelerle çalışma ücretleri normal çalışmalarına ait ücretlerle birlikte, 4857 sayılı İş Kanununun 32 ve 34 üncü maddeleri uyarınca ödenir. Bu ödemeler, ücret bordrolarında ve İş Kanununun 37 nci

maddesi uyarınca işçiye verilmesi gereken ücret hesap pusulalarında açıkça gösterilir.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Yürürlük ve Yürütme

Yürürlük

Madde 11 —Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

Madde 12 —Bu Yönetmelik hükümlerini Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı yürütür.

]]>
https://www.muhasebenews.com/fazla-mesai-hesaplanirken-ara-dinlenmesi-hesaba-katilmakta-midir-2/feed/ 0
Asgari işçilik uygulamalarında fark primi oranı % kaç olmalıdır? https://www.muhasebenews.com/asgari-iscilik-uygulamalarinda-fark-primi-orani-kac-olmalidir/ https://www.muhasebenews.com/asgari-iscilik-uygulamalarinda-fark-primi-orani-kac-olmalidir/#respond Mon, 26 Sep 2022 22:31:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=132181 İhale konusu işlerde;
-Asgari işçilik uygulamalarında fark primi oranı % kaç olmalıdır?
-Ödenen primler geçici kabul mü yoksa kesin kabul tarihine kadar mı dikkate alınır.

Kamu idareleri, döner sermayeli kuruluşlar, kanunla kurulan kurum ve kuruluşlar ile bankalar tarafından ihale mevzuatına göre yaptırılan işlerde SGK tarafından asgari işçilik hesaplaması yapılmaktadır. Bu hesaplama yapılırken öncelikle ihale konusu işin başlangıç ve bitiş tarihleri tespit edilir. İşin bitiş tarihi tam olarak tespit edilemiyorsa, kesin kabul veya noksansız geçici kabul tarihi işin bitiş tarihi olarak kabul edilir. Daha sonra bu iş için ihale makamı tarafından yükleniciye ödenen Katma Değer Vergisi hariç, malzeme fiyat farkı ve akreditif bedeli dâhil toplam hakediş tutarına asgari işçilik oranı uygulanır. Bu oran, asgari işçilik oranları listesinden iş için tespit edilen asgari işçilik oranının %25 eksiği olarak uygulanır. Bunun sonucunda çıkan işçilik matrahı, işveren tarafından ihale konusu işin süresince SGK’ya bildirilen işçilikten fazla ise, fark işçilik tutarı işverene tebliğ edilir.

Kesin kabule kadar ödenir.


Asgari İşçilik – 14.09.2022

T.C.

SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI 

Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü

Sayı : E-71582837-206.05.99-47692443 

Konu : 2011/13 Sayılı Genelge

GENELGE 2022/11

İlişiksizlik belgesi verilmesi iş ve işlemlerine ilişkin 4.2.2011 tarihli ve 2011/13 sayılı Genelgenin yayımından sonra gerek mevzuatta yapılan düzenlemeler gerekse ünitelerimizce uygulamada yaşanan tereddütlerle ilgili olarak söz konusu Genelgede yapılan değişiklikler aşağıda açıklanmıştır.

4.2.2011 tarihli ve 2011/13 sayılı Genelgenin;

1- Muhtelif bölümlerinde yer alan “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı” ibareleri “Çevre, Şehircilik

ve İklim Değişikliği Bakanlığı” şeklinde değiştirilmiştir.

2- “2.9” numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

2.9- Tebliğ tarihinden itibaren 1 ay içerisinde belirlenen tutarın ödenmemesi, ünitece hesaplanan borca işverence faturalı işçilik ödemeleri, fatura mukabili iş yaptırılması, işin kısmen devamlı işyeri sigortalıları ile yapılması veya Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamı dışındaki kişilerin çalışması nedeniyle itiraz edilmesi halinde söz konusu iş incelenmek üzere Rehberlik ve Teftiş Başkanlığının ilgili Grup Başkanlığına gönderilir. İşyeri kayıt ve belgelerinin incelemeye ibrazından itibaren müfettiş tarafından 3 ay içerisinde rapor düzenlenerek ilgili üniteye gönderilir. İlgili ünitece Müfettiş Raporu 15 gün içerisinde incelenerek; fark işçilik tespit edilmezse ilişiksizlik belgesi verilir. Fark işçilik tespit edilirse 1 ay içerisinde ödenmek üzere işverene tebliğ edilir.

3- “3.5” numaralı bendinden sonra gelmek üzere aşağıda belirtilen “3.6” numaralı bent eklenmiştir.

3.6- 4.1.2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 3 üncü maddesinin (b) bendinde belirtilen; savunma, güvenlik veya istihbarat alanları ile ilişkili olduğuna veya gizlilik içinde yürütülmesi gerektiğine Cumhurbaşkanı veya ilgili bakanlık tarafından karar verilen veya mevzuatı uyarınca sözleşmenin yürütülmesi sırasında özel güvenlik tedbirleri alınması gereken veya devlet güvenliğine ilişkin temel menfaatlerin korunmasını gerektiren hallerle ilgili olan mal ve hizmet alımları ile yapım işleri dolayısıyla asgari işçilik değerlendirmesi yapılmaz.

4- “4.2- İhale konusu işte çalışacak kişi/gün sayısının belli olduğu işler” başlıklı bölümünün birinci paragrafı aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

İhale sözleşme veya şartnamesinde ihale konusu işte çalışacak kişi/gün sayısının belli olması halinde, ihale konusu işte çalıştırılması gereken kişi/gün sayısı kadar Kuruma bildirim yapıldığının anlaşılması halinde, ihale konusu işin devamlı mahiyetteki işyeri sigortalıları ile yapılıp yapılmadığının tespiti için ayrıca denetim elemanı incelemesine gidilmeyecek, işverenin ihale konusu işin yapıldığı döneme ilişkin olarak Kuruma borcunun da bulunmaması halinde ilişkisizlik belgesi verilecektir.

5- “4.3- İhale konusu işte çalışacak kişi/gün sayısının belli olmadığı işler” başlıklı bölümünün birinci paragrafı aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

İhale sözleşme veya şartnamesinde ihale konusu işte çalışacak kişi/gün sayısının belli olmaması halinde, ihale konusu işin yapıldığı süre zarfında devamlı mahiyetteki işyerinden Kuruma bildirilmiş olan sigorta primine esas kazanç tutarı, ihale konusu işte kimlerin çalıştığının ihale makamınca Kuruma ismen bildirilmesi halinde ise sadece bu kişilerin kazançları Kuruma bildirilmiş kazanç tutarı olarak dikkate alınarak, bildirilmesi gereken sigorta primine esas kazanç tutarının altında olup olmadığı geçici mahiyetteki işyeri dosyalarındaki araştırma işleminde olduğu gibi araştırılacak, bu şekilde yapılacak araştırma işlemi sonucunda, ihale konusu işin yapıldığı dönemde Kuruma yeterli işçilik bildiriminde bulunulduğunun anlaşılması halinde, denetim elemanı incelemesine gönderilmeksizin ihale konusu işin yapıldığı döneme ilişkin borcunun da bulunmaması halinde işverene ilişiksizlik belgesi verilecektir.

6- “6.4” numaralı bendi yürürlükten kaldırılmıştır.

7- “6.8” numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

6.8- Tadilat, tamirat, tesisat ve benzeri işler için araştırma işlemi

Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 111 inci maddesinin dokuzuncu fıkrasında, defter ve belge tutma yükümlülüğü bulunmayan işverenler tarafından yapılan ve ihale konusu olmayan bina tamirat, tadilat, tesisat, güçlendirme ve yıkım işlerinde araştırma işlemi yapılmayacağı öngörülmüştür.

Buna göre, defter ve belge tutmakla yükümlü olmayan işverenlerce yapılan bina tamirat, tadilat, tesisat, güçlendirme ve yıkım işlerinde, işverenin Kuruma borcu bulunmaması, ihbar, şüphe veya şikâyetin olmaması halinde araştırma işlemi yapılmaksızın işyeri dosyasının kanun kapsamından çıkarılması/İZ işleminin yapılması gerekmektedir.

6.8.1- Defter ve belge tutmakla yükümlü olan işverenler tarafından yapılan ve ruhsata tabi olan tadilat, tamirat, tesisat ve benzeri işler için araştırma işlemi

Ruhsata tabi olan tadilat, tamirat, tesisat ve benzeri işlerde söz konusu işlerin ilave m2 artışı ihtiva etmemesi halinde, bu tür işler için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca birim metre kare maliyet bedeli yayımlanmamış olduğundan, öncelikle yapılan işin maliyetinin tespit edilmesi ve sonrasında bu maliyete yapılan işin asgari işçilik oranının %25 eksiği uygulanmak suretiyle yapılacak araştırma işleminin sonucuna göre ilişiksizlik belgesi verilmesi gerekmektedir.

Bu tür işlerde işveren tarafından yeterli işçilik bildirilmiş olup olmadığının tespitine ilişkin araştırmaya esas işin maliyeti; Ruhsat vermeye yetkili merciler tarafından yapılan tadilatın metrekaresinin ruhsatta belirtilmesi veya yazı ile bildirilmesi şartıyla Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca yayımlanan Mimarlık Ve Mühendislik Hizmet Bedellerinin Hesabında Kullanılacak Yapı Yaklaşık Birim Maliyetleri Hakkında Tebliğ’de belirtilen birim maliyet bedeli esas alınarak hesaplanacaktır.

Ruhsat vermeye yetkili merciden alınan güçlendirme/tadilat ruhsatlarında, yapılan tadilatın metrekaresinin ruhsatta belirtilmemesi veya yazı ile bildirilmemesi halinde, tadilat konusu iş için hesaplanan keşif bedelinin belirlenip belirlenmediğinin kontrol edilmesi, ruhsatta keşif bedelinin bulunması durumunda keşif bedeli üzerinden, bulunmaması durumunda ise ilgili idareden keşif bedelinin hesaplanıp hesaplanmadığının istenilerek bildirilen keşif bedeli üzerinden, tadilat işinin yapı denetimine tabi olması halinde, bahse konu iş için maliyet bedelinin belirlenip belirlenmediğinin işi üstlenen yapı denetim firmasından istenilmesi ve firma tarafından bildirilen maliyet bedeli üzerinden araştırma işlemi yapılması gerekmektedir.

Yukarıda açıklandığı şekilde maliyet bedelinin tespit edilememesi halinde, konunun sosyal

güvenlik denetmenliğine intikal ettirilmesi, sosyal güvenlik denetmeni tarafından düzenlenen raporda tespit edilen maliyet bedeli üzerinden araştırma işlemi yapılması gerekmektedir.

6.8.2-Defter ve belge tutmakla yükümlü olan işverenlerce yapılan ve ruhsata tabi olmayan tadilat, tamirat, tesisat ve benzeri işler için araştırma işlemi

Defter ve belge tutmakla yükümlü olan işverenlerce yapılan ancak ruhsata tabi olmayan tadilat, tamirat, tesisat ve benzeri işlerde maliyet bedelinin tespit edilmesi amacıyla konunun sosyal güvenlik denetmenliğine intikal ettirilmesi ve sosyal güvenlik denetmeni tarafından düzenlenen raporda tespit edilen maliyet bedeli üzerinden araştırma işlemi yapılması gerekmektedir.

6.8.3- Defter ve belge tutmakla yükümlü olmayan işverenlerce yapılan ve ruhsata tabi olan veya olmayan tadilat, tamirat, tesisat ve benzeri işler için araştırma işlemi

Kurumca aksine bir tespit olmaması halinde, defter ve belge tutmakla yükümlü olmayan işverenlerce yapılan, ruhsata tabi olan veya olmayan bina tadilat, tamirat, tesisat ve benzeri işler için Kuruma borcu olmaması, ihbar, şüphe veya şikâyetin bulunmaması halinde işyeri dosyasının tasfiye edilmesi; ihbar, şüphe veya şikâyet bulunması halinde ise müfettiş veya sosyal güvenlik denetmeni marifetiyle incelenmesi istenilerek düzenlenecek rapor sonucuna göre işlem yapılması gerekmektedir.

8- “7.1” numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

7.1- Tescil edilmemiş veya tescil edilmiş olmakla birlikte işçilik bildiriminde

bulunulmaması halinde yapılacak işlemler

Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 112 nci maddesinde, tescil edilmemiş veya tescil edilmiş olmakla birlikte işçilik bildiriminde bulunulmamış olan ihale konusu işler ile özel nitelikteki bina inşaatı işyerlerinde, işin başlangıç ve bitiş tarihleri, ilgili idarelerden alınacak belgelerle tespit edilerek işin yürütümü için gerekli olan asgari işçilik miktarının tespitine ilişkin araştırma işleminin ünitece yapılacağı, ünitelerce bu nitelikteki işyerlerinde yapılan araştırma işleminde esas alınan asgari işçilik oranında eksiltme yapılmayacağı, belirtilmiştir.

Buna göre, gerek ihale konusu gerekse özel nitelikteki inşaat işyerlerinden dolayı işin başlayıp bittiği tarihler üzerinde durulmaksızın, söz konusu yönetmelik maddesinin yayımlandığı tarih itibariyle ön değerlendirme/araştırma işlemi henüz yapılmamış olan işyerleri hakkında, ünitece araştırma işleminin yapılmasına imkan veren bilgilerin/belgelerin (başlama-bitiş tarihleri, ihale konusu işe ait istihkak tutarı, işe ait asgari işçilik oranı, inşaatın yüzölçümü, yapı sınıf veya grubu gibi bilgiler) öncelikle resmi makamlarla yapılacak yazışmalar sonucu alınmış olan bilgi/belgelere göre, özel nitelikteki inşaatlarda da metrekare ayrımı yapılmaksızın asgari işçilik oranında eksiltme yapılmadan araştırma işlemi yapılacaktır.

Öte yandan, gerek ihale konusu gerekse özel nitelikteki inşaat işyerinin tescil edilmemesi durumunda, aksine bir tespit yoksa işverenden sigortalı işe giriş ve sigortalı işten ayrılış bildirgesi ile aylık prim ve hizmet belgesi istenilmemesi, bu belgelerden dolayı idari para cezası uygulanmaması ancak işyeri bildirgesinin yasal süresinde verilmemesi nedeniyle idari para cezası uygulanması gerekmektedir.

Araştırma işlemi sonucunda tespit edilen fark işçilik tutarı faaliyetin son ayına mal edilerek işverene tebliğ edilecektir. İşverence borcun tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde itiraz edilmemesi halinde, borç kesinleşerek işlemler sonuçlandırılacaktır. 9- “9.4” numaralı bendi yürürlükten kaldırılmıştır.

10- “9.17.3”, “9.18”, “9.18.1”, “9.18.2”, “9.18.2.1”, “9.18.2.2”, “9.18.3”, “9.18.4”,” 9.18.4.1″, ” 9.18.4.2″, “9.18.5”, ” 9.18.6″, “9.18.6.1” ve “9.18.6.2” bentleri yürürlükten kaldırılmıştır.

11- “9.19” numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. 9.19.1- Biten bir binanın bağımsız bölümlerinin satın alınması

İşverenlerden, biten bir binanın bağımsız bölümlerini satın alan bazı kişiler, işveren konumunda olmamalarına karşılık satın aldıkları bölümler için yapı kullanma izin belgesi alabilmek amacıyla Kurumumuza başvurarak ilişiksizlik belgesi istemekte, ancak işveren konumunda olmamalarına ve işverenin Kuruma borçlu bulunmasına bağlı olarak, bunlara ilişiksizlik belgesi verilmediğinden bu kişilerin mağdur oldukları görülmektedir.

Bu kişilerin mağdur olmaması ve ayrıca işverenlerin inşaat işyerlerinden dolayı Kurumumuza olan prim borçlarının kısmen de olsa tahsiline olanak sağlanması açısından, işverenlerden biten bir binanın bağımsız bölümlerini satın alanlara, bunu kanıtlamaları kaydıyla ve istekleri halinde, ilişiksizlik belgesi verilebilmesi uygun görülmüştür.

Ancak, bunun için ödeme tarihine kadar hesaplanacak gecikme zamları ile birlikte hem prim borcunun, hem de araştırma işlemi sonucunda hesaplanan fark işçilik tutarının, satın alınan bağımsız bölüme düşen kısmının, ilişiksizlik belgesi isteyen kişilerce işveren nam ve hesabına ödenmiş olması gerekmektedir.

Söz konusu tutarların satın alınan bağımsız bölüme düşen kısmı ise, prim borcu için ayrı, varsa fark işçilik tutarı için ayrı olmak üzere, bunlara ilişkin tutarların yapının tüm alanına bölünmesiyle çıkan rakamın bağımsız bölümün alanı ile çarpılması sonucu bulunacaktır.

Öte yandan, buna göre verilecek ilişiksizlik belgelerinde, belgenin tüm inşaatı kapsamadığı ve inşaatın hangi bölümü ve ne kadarlık kısmı için verildiği mutlaka belirtilmelidir.

9.19.2- 3194 sayılı İmar Kanununun 28 inci maddesinin 10 uncu fıkrası uyarınca, yapının müteahhidi olmayan yapı sahiplerinin talebi üzerine Kurumumuzdan “borcu yoktur yazısı” aranmaksızın iskan ruhsatı veren ilgililer hakkında, 5510 sayılı Kanunun 90 ıncı maddesinin beşinci fıkrası kapsamında işlem yapılmayacaktır.

9.19.3- Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi veya İnşaat Yapım Sözleşmesine istinaden tescili yapılmış ancak tamamı ikmal edilmemiş inşaatın bağımsız bölümlerinden yer satın alanların, inşaatın yapılmayan kısımlarının tam tespitinin yapılmış olması kaydıyla, tescil edilen ilk dosyadan inşaatın yapılan kısımla ilgili hesap edilecek prim borcu ile fark işçilik borçlarının hissesi oranında ve daha sonra adına tescil edilen inşaatın kalan kısımlarına ait prim ve fark prim borçlarının ödenmesi kaydıyla ilişiksizlik belgesi verilir.

9.19.4- Tek yapı ruhsatı ile birden fazla blok inşaatı yapılması ve işverence talep edilmesi halinde, bitirilen her bir blok için ayrı asgari işçilik araştırma işlemi yapılabilir ve her bir blok için ayrı ilişiksizlik belgesi verilebilir. Bu durumda özel nitelikteki inşaatın tamamı bitirildiğinde ayrıca inşaatın yapı ruhsatında mevcut toplam metrekare üzerinden ön inceleme değerlendirme işlemi yapılmaz. Dolayısıyla daha önce bitirilen ve ilişiksizlik belgesi verilen inşaatların yüzölçümleri ile bu kısımlar için bildirilen PEK tutarları son değerlendirmede dikkate alınmaz.

Örnek : AA İnşaat Ltd. Şti. tarafından Toplam 6000 m2 ve III-B yapı sınıf ve grubunda yer alan A, B, ve C bloklarından oluşan özel bina inşaatına 1.3.2002 tarihinde başlanılmıştır. İşveren tarafından 1.12.2003 tarihli dilekçe ile 2000 m2 inşaat alanlı A bloğun inşaatının tamamlandığı beyan edilerek kısmi ilişiksizlik başvurusunda bulunulmuştur.

A Blok İçin : (2000 m2)

2002 yılı PEK bildirimi 10.000 TL

2003 yılı PEK bildirimi 40.000 TL

+_________

50.000 TL’dir.

Bir önceki yıl olan 2002 Yapı Yaklaşık Birim Maliyeti 231 TL ve 2000 m2 esas alınarak hesaplanan Kuruma bildirilmesi gereken asgari işçilik tutarı (2000*231*6,75/100) = 31.185 TL’dir.

Bildirilmesi gerek tutar (31.185 TL) ile 1.12.2003 tarihine kadar bildirilen tutar (50.000 TL) karşılaştırıldığında (50.000 – 31.185 = 18.815 TL) yeterli bildirim olduğu ve 1.12.2003 tarihi itibariyle özel nitelikteki inşaat işyerinden borcu bulunmadığından 2000 m2 inşaat alanlı A blok için kısmi ilişiksizlik belgesi verilmiştir.

B Blok İçin: (2000 m2)

İnşaatına 1.3.2002 başlanılan 2000 m2’lik B blok 31.12.2005 tarihinde bitirilmiş ve işverenin kısmi ilişiksiz talebi üzerine fark işçilik hesaplaması aşağıdaki gibi yapılmıştır:

 

2002 yılı PEK tutarı 10.000 TL

2003 yılı PEK tutarı 50.000 TL

2004 yılı PEK tutarı  30.000 TL

2005 yılı PEK tutarı 40.000 TL

+__________

130.000 TL’dir.

Bir önceki yıl olan 2004 Yapı Yaklaşık Birim Maliyeti 322 TL ve 2000 m2 esas alınarak hesaplanan Kuruma bildirilmesi gereken asgari işçilik tutarı (2000*322*6,75/100) = 43.470 TL’dir. 31.12.2005 tarihine kadar Kuruma bildirilen PEK tutarı 130.000 TL’den 1.12.2003 tarihinde A blok için yapılan araştırma işleminde esas alınan PEK tutarı 31.185 TL bu tutardan düşülerek (130.000-31.185=98.815 TL) B blok için Kuruma bildirilen PEK tutarı bulunur.

Bildirilmesi gerek tutar (43.470 TL) ile 31.12.2005 tarihine kadar bildirilen tutar (98.815 TL) karşılaştırıldığında (98.815 TL – 43.470 TL = 55.345 TL fazla bildirim) yeterli bildirim olduğu ve 31.12.2005 tarihi itibariyle özel nitelikteki inşaat işyerinden borcu bulunmadığından 2000 m2 inşaat alanlı B blok için kısmi ilişiksizlik belgesi verilmiştir.

Daha sonra işveren 2.1.2006 tarihinde inşaata ara verdiğini Kurumumuza bildirmiştir.

C Blok İçin: (2000 m2)

2.3.2021 tarihinde inşaatın kalan kısmının yapımına başlanılmış ve 6.5.2022 tarihinde inşaatın tamamı bitirilerek ilişiksizlik belgesi talebinde bulunulduğu varsayıldığında;

2002 yılı PEK tutarı 10.000 TL

2003 yılı PEK tutarı 50.000 TL

2004 yılı PEK tutarı 30.000 TL

2005 yılı PEK tutarı 40.000 TL

2021 yılı PEK tutarı 17.000 TL

2022 yılı PEK tutarı 20.000 TL

_________________________

167.000 TL’dir.

Özel nitelikteki inşaat işinin tamamının bitmesi halinde, daha önce bitirilen ve ilişiksizlik belgesi verilen inşaatların yüzölçümleri ile bu kısımlara isabet eden PEK tutarları son değerlendirmede dikkate alınmayacağından 4.000 m2 ve daha önce kısmi ilişiksizlik belgesi verilen A ve B bloklar için Kuruma bildirilmesi geren PEK tutarı 74.655 TL Kuruma bildirilen toplam PEK tutarından düşülecektir. (167.000 -74.655 =92.345 TL)

Bir önceki yıl olan 2021 Yılı Yapı Yaklaşık Birim Maliyeti 1.800 TL ve (6000-4000) 2000 m2 esas alınarak hesaplanan Kuruma bildirilmesi gereken asgari işçilik tutarı (2000*1.800*6,75/100) = 243.000 TL’dir. 6.5.2022 tarihine kadar C blok için Kuruma bildirilen toplam PEK tutarı 92.345 TL’den Kuruma bildirilmesi gereken tutar düşülerek (92.345 – 243.000 = -150.655 TL) bulunan tutar üzerinden hesap edilen fark prim borcunun ödenmesi halinde inşaatın tamamı için ilişiksizlik belgesi verilecektir.

9.19.5 – Tek yapı ruhsatı ile bir blok olarak yapılacak inşaatların bitirilen kısımları için ayrı ayrı ilişiksizlik belgesi istenilmesi halinde ilk ilişiksizlik belgesi verildikten sonra müteakip ilişiksizlik belgesi verilmesi aşamasında asgari işçilik ön değerlendirmesi işleminde daha önce ilişiksizlik belgesi verilen kısımlar da hesaplamaya dahil edilir.

12- “9.23” numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

İhale konusu işler ile özel nitelikteki inşaat işyerlerinden yapılan araştırma işlemi sonucunda tespit edilen ve Kuruma bildirilmediği anlaşılan asgari işçilik miktarı üzerinden hesaplanan prim tutarı, aksine bir tespit olmaması hâlinde, faaliyet süresinin son ayına mal edilerek tahakkuk ettirilmek suretiyle gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte ödenmek üzere işverene tebliğ edilir. İşverence borcun tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde ödenmesi veya itirazda bulunulmaması halinde borç kesinleşir ve işlemler sonuçlandırılır.

Kurumumuzun Sosyal Güvenlik Müfettişlerince/serbest muhasebeci malî müşavirler ile yeminli malî müşavirlerce yapılan tespitlere istinaden tebliğ edilen prim borcuna karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde itiraz edilmemesi halinde borç kesinleşir.

Kurumumuzun Sosyal Güvenlik Müfettişlerince işin yürütümü için gerekli olan asgari işçilik miktarının tespitine ilişkin düzenlenen Asgari İşçilik İnceleme Raporlarına işverenlerce süresi içinde yapılan itirazlar, Prim Tahakkuk İtiraz Komisyonunca değerlendirilerek reddedilmesi halinde kesinleşir. Ancak ünitece, Sosyal Güvenlik Kurumu Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı Yönetmeliğinin 82 nci maddesinin (b) bendinin dördüncü alt bendinde belirtilen maddi hata yada mevzuata açık aykırılık gibi hususların tespit edilmesi halinde itiraz, gerekçesi ile birlikte Rehberlik ve Teftiş Başkanlığına gönderilerek Rehberlik ve Teftiş Başkanlığının görüşü doğrultusunda işlem yapılır.

Serbest muhasebeci malî müşavirler ile yeminli malî müşavirler tarafından işyeri kayıtlarının incelenmesi sonucunda düzenlenen raporlara yapılan itirazlar hakkında Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ile Yeminli Mali Müşavirlerce İşyeri Kayıtlarının İncelenmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre işlem yapılır.

Kurumun denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurlarınca inceleme yapılmasına başlandıktan sonra inceleme sonucuna göre işlem yapılır. Ancak, denetim ve kontrole başlanmakla birlikte, işverenin borcu ödeyeceğine ilişkin üniteye yazılı taahhüdünü içeren başvurusu üzerine, ünitenin bu isteği ön kabulü, ünite tarafından denetim isteminin geri çekilmesi talebinin ilgili Grup Başkanlığının veya Kurumun denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurlarının uygun bulması koşuluyla inceleme durdurulur ve borç kesinleşir.

13- “9.25” numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

9.25- İşçilik oranı tespit edilmeyen işler

5510 Kanunun 85 inci maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen kurum ve kuruluşlar tarafından

ihale edilen MR görüntüleme ve radyoloji işkollarında yeterli işçilik bildiriminde bulunulup bulunulmadığının tespiti için ünitelerimizce ilgili dosyaların asgari işçilik tespit komisyonlarına gönderilmeden doğrudan Rehberlik ve Teftiş Başkanlığının ilgili Grup Başkanlığına gönderilerek ilgili Grup Başkanlıklarınca, müfettişlik bilgi ve birikimi kapsamında, işin yürütümü için gerekli olan asgari işçilik tutarının bildirilip bildirilmediği yönünde gerekli incelemenin yapılmasını müteakip düzenlenecek rapora göre işlem yapılması gerekmektedir.

Bilgi edinilmesi ve gereğini rica ederim.

Cevdet CEYLAN Kurum Başkan V.

Bilgi:

– Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına

DAĞITIM/

Gereği:

-Merkez ve Taşra Teşkilatına

Asgari İşçilik Uygulaması sunumu için tıklayın…

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/asgari-iscilik-uygulamalarinda-fark-primi-orani-kac-olmalidir/feed/ 0
Gider pusulasında stopaj veya KDV hesaplanmalı mıdır? https://www.muhasebenews.com/gider-pusulasinda-stopaj-veya-kdv-hesaplanmali-midir/ https://www.muhasebenews.com/gider-pusulasinda-stopaj-veya-kdv-hesaplanmali-midir/#respond Fri, 02 Sep 2022 06:04:13 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=130619 Palet işi ile uğraşan bir şahıs mükellefim var. Mükellef olmayan kişiden ahşap palet alıyor. Gider pusulasında stopaj veya kdv hesaplaması gerekir mi? Sadece malın bedeli yazması yeterli midir?

Gider pusulasında GV stopajı ve KDV hesaplanmaz.


IV.6. e-Gider Pusulası Uygulaması

IV.6.1. Genel Olarak  

Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenler ile defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabı ve çiftçiler tarafından vergiden muaf esnafa; yaptırılan işler veya onlardan satın alınan emtia için tanzim edilerek işi yapana veya emtiayı satana imza ettirilen gider pusulasının elektronik ortamda düzenlenebilmesi amacıyla, Kanunun 234 üncü maddesine göre ve Bakanlıkça yapılan diğer idari düzenlemeler uyarınca gider pusulası ile tevsik edilmesi uygun görülen mal/hizmet alım-satım işlemlerinde, hali hazırda kâğıt ortamda düzenlenmekte olan “gider pusulası”nın, elektronik belge olarak düzenlenmesi, muhatabının talebi doğrultusunda elektronik ortamda veya kâğıt olarak iletilebilmesi, elektronik ortamda muhafaza ve ibraz edilebilmesi ve Başkanlığa elektronik ortamda iletilmesine veya raporlanabilmesine ilişkin düzenlemeler bu bölümün konusunu oluşturmaktadır.

Bu Tebliğde düzenlenen e-Gider Pusulası, yeni bir belge türü olmayıp, kâğıt ortamdaki “Gider Pusulası” ile aynı hukuki niteliklere sahiptir. 

IV.6.2. e-Gider Pusulası Uygulamasına Dâhil Olma 

e-Gider Pusulası uygulaması bu Tebliğin “IV.6.4.” numaralı bölümünde belirtilen mükellefler dışındaki mükellefler için zorunlu bir uygulama olmayıp, uygulamaya dahil olmak isteyen mükelleflerin; 

a) e-Fatura uygulamasına dâhil olması, 

b) Bu Tebliğde açıklanan usul ve esaslara uygun olarak, e-Gider Pusulası düzenleyebilme ve iletebilme konusunda gerekli hazırlıklarını tamamlamış olması, 

c) Bu Tebliğin “V.1.” numaralı bölümünde belirtilen uygulamadan yararlanma yöntemleri ve başvuru esaslarına uygun şekilde e-Gider Pusulası uygulamasına dâhil olmak için gerekli başvuruyu yapması, gerekmektedir.

IV.6.3. e-Gider Pusulasında Bulunması Gereken Bilgiler 

e-Gider Pusulası belgesinde aşağıda yer alan bilgilerin bulunması zorunludur:

a) Alıcının (işi yaptıran, emtiayı satın alan, belgeyi düzenleyen) adı, soyadı veya unvanı, vergi dairesi, TCKN/VKN’si ve adresi.

b) Belgenin tarihi, saat ve dakika olarak düzenlenme zamanı ve belge numarası. 

c) Satıcının (işi yapan, emtiayı satan, belgenin düzenlendiği muhatap) adı, soyadı, TCKN/VKN’si ve ikametgah adresi.

ç) İşin mahiyeti, iş ücreti, emtianın cins ve nev’i, miktarı, bedeli, vergi ve varsa diğer kesintiler tutarı. 

d) Başkanlık sistemlerinden elektronik ortamda sorgulanması, doğrulanması ve görüntülenmesine imkân vermek üzere, Başkanlık tarafından bilgi içeriği belirlenen karekod veya barkod (Başkanlık tarafından ebelge.gib.gov.tr adresinden yapılan duyuruda belirtilecek tarihten itibaren)

Başkanlık, ihtiyaç duyulması halinde söz konusu bilgilere ilave bilgilerin de e-Gider Pusulası belgesinde bulunmasını, mükelleflere gerekli duyuruları ebelge.gib.gov.tr adresinde yaparak isteyebilir. 

Mükellefler e-Gider Pusulası üzerindeki zorunlu bilgilere ilave olarak ihtiyaçları doğrultusunda farklı bilgilere de yer verebileceklerdir. 

IV.6.4. e-Gider Pusulası Uygulamasına Geçiş Zorunluluğu  

Başkanlık, yapılan analiz veya inceleme çalışmaları neticesinde riskli ya da vergiye uyum düzeyi düşük olduğu tespit edilen mükellefleri veya mükellef gruplarını faaliyet, sektör ve ciro tutarına bağlı olmaksızın, yazılı bildirim yapmak ve geçiş hazırlıkları için en az 3 ay süre vermek suretiyle e-Gider Pusulası uygulamasına geçme zorunluluğu getirmeye yetkilidir. Kendisine yazılı bildirim yapılan mükelleflerin, yazılı bildirimde belirtilen süreler içinde eGider Pusulası uygulamasına dâhil olması gerekmektedir. Yazılı bildirim yapılan mükelleflerin, yazıda belirtilen süreler içinde e-Gider Pusulası uygulamasına dahil olması ve düzenleyeceği gider pusulalarını, e-Gider Pusulası olarak düzenlemeleri gerekmektedir. Bu zorunluluğa uymayan mükellefler hakkında Kanunda öngörülen hükümler uygulanır.

IV.6.5. e-Gider Pusulası Uygulamasına Geçiş Süresi 

Başkanlık tarafından e-Gider Pusulası uygulamasına zorunlu olarak dahil olacağı belirlenen mükelleflerin, Başkanlık tarafından belirtilen süre içinde e-Gider Pusulası uygulamasına dahil olmaları ve bu tarihten itibaren bu Tebliğin “V.7.” ve “VIII.” numaralı bölümlerinde belirtilen istisnai durumlar haricinde, gider pusulasını e-Gider Pusulası olarak düzenlemeleri zorunludur. 

IV.6.6. Ceza Uygulaması 

Zorunluluk getirildiği halde e-Gider Pusulası uygulamasına süresi içinde geçmeyen mükellefler ile e-Gider Pusulası şeklinde düzenlenmesi gereken Gider Pusulasını, bu Tebliğin “V.7.” ve “VIII.” numaralı bölümlerinde belirtilen istisnai durumlar haricinde e-Gider Pusulası olarak düzenlemeyen ve almayan (matbu kağıt Gider Pusulası olarak düzenleyenler ve alanlar dahil) mükellefler (232 nci maddenin birinci fıkrasının 1 ila 5 numaralı bentlerinde sayılanlar) hakkında Kanununda öngörülen cezai hükümler uygulanır.


Mükellefiyeti olmayan gerçek kişiye hizmet karşılığı brüt 5.000 TL gider pusulası düzenledik. 

BA-BS bildirme zorunluluğu var mıdır? 

Gider pusulası da Ba formuna yazılır.


Bir mükellefimiz işyeri demirbaş alımını gider pusulasıyla yapacak. Stopaj oranı kaç olmalıdır? 

Düzenlenecek Gider pusulasında GV stopajı ve KDV hesaplanmaz.


7338 sayılı kanun ile gider pusulası hakkında düzenlemeler yapılmıştır. 

Buna göre;

1- 01.11.2021’den önce şahıslardan satın alınan araçlar için gider pusulası düzenlenmesi zorunlu muydu? Düzenlenmemesi cezayı gerektirir mi?

2- 01.11.2021’den sonra yani 7338 kanunla beraber şahıslardan satın alınan araçlar için gider pusulası düzenlenmesi zorunlu mu? Düzenlenmemesi cezayı gerektirir mi? 

3- 01.11.2021 den önce kat karşılığı işlerde arsa sahiplerinin arsa karşılığı için gider pusulası düzenlenmesi zorunlu muydu? Düzenlenmemesi cezayı gerektirir mi?

4- 01.11.2021 den sonra yani 7338 kanunla beraber kat karşılığı işlerde arsa sahiplerinin arsa karşılığı için gider pusulası düzenlenmesi zorunlu mu? Düzenlenmemesi cezayı gerektirir mi? 

01.11.2021 den itibaren VUK 234. maddedeki Gider pusulası düzenlemelerinde; 7338 sayılı Kanun’la gider pusulasıyla ilgili üç önemli değişiklik yapılmıştır. 

Birincisi, sadece vergiden muaf esnaftan değil, belge düzenleme zorunluluğu olmayan tüm kişilerden alınan mal ve hizmetler için gider pusulası düzenlenmesi gerektiğinin hüküm altına alınmasıdır. 

İkinci önemli düzenleme, pusulanın mal ve hizmet alımından itibaren 7 gün içinde düzenlenmesi zorunluluğunun getirilmesidir. Kanunda fatura düzenlemesine ilişkin süre yer almakla birlikte gider pusulasıyla ilgili herhangi bir süre yoktu. 

Üçüncü ve en önemli düzenleme bazı belgelerin gider pusulası yerine geçmesinin sağlanmasıdır. Buna göre bankalar, ödeme kuruluşları ve PTT tarafından düzenlenen belgeler (dekont, alındı vb.) ve kamu kurum ve kuruluşlarının kendi mevzuatları dahilinde düzenledikleri belgeler artık gider pusulası yerine geçecektir. 

Vergi mükellefi olmayan kişilerden alınan taşıt için Noter satış sözleşmesi ve ödemenin bankadan yapılması yeterlidir. 

Arsa sahiplerinin tapu işlemleri ve ödemenin bankadan yapılması yeterlidir. Bunlar için Gider pusulası düzenlenmeyecektir. 

Örnek: (A) A.Ş. esnaf muaflığından yararlananlardan sürekli olarak mal ve hizmet alımı yapmaktadır. Eski uygulamada şirket tüm alımları için gider pusulası düzenlemeli ve yaptığı stopajı bu pusula üzerinde göstermelidir. Yeni uygulamada, ödemelerin banka aracılığıyla yapılması durumunda düzenlenen dekont, gider pusulası yerine geçecektir.

Örnek: (B) A.Ş. galeri olarak faaliyette bulunmakta olup otomobil alımlarını vergi mükellefi olmayanlardan yapmaktadır. Eski uygulamada şirket yaptığı her bir alım için gider pusulası düzenleyip muhatabına imzalatmalıdır. Yeni uygulamada, Noter sözleşmesi ve bu alımlar karşılığında ödeme kuruluşlarından alınan dekont belgelendirme için yeterli olacaktır.

Örnek: (C) Ltd. Şti. nihai tüketicilere konfeksiyon ürünleri satmaktadır. Günlük satış hacmi 10.000 adet olup bunun %5’i firmaya iade edilmektedir. Eski uygulamada şirket her bir iade için gider pusulası düzenleyip imzalatmak zorunda olduğundan günlük 500 adet gider pusulasını ayrı ayrı düzenleyip tüketicilere imzalatmalıdır. 

Yeni uygulamada iadenin PTT aracılığıyla yapılması durumunda düzenlenen alındı gider pusulası yerine geçecektir. 

Banka, ödeme kuruluşu ve PTT aracı kılınmaksızın yapılan tüm ödemelerde gider pusulası düzenlenmeye ve muhatabına imzalatılmaya devam edilecektir. 

VERGİ USUL KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN

 

Kanun No. 7338 Kabul Tarihi: 14/10/2021

MADDE 23 – 213 sayılı Kanunun 234 üncü maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.

“Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabı ve çiftçiler, bu Kanun kapsamındaki belgeleri düzenleme zorunluluğu bulunmayanlara yaptırdıkları işler veya onlardan satın aldıkları mallar (gerçek usulde vergilendirilmeyen çiftçilerden satın aldıkları mallar hariç) için işi yapana veya malı satana imza ettirecekleri gider pusulası düzenlerler. Vergiden muaf esnaf için düzenlenen gider pusulası, bu kişiler tarafından verilmiş fatura hükmündedir.”

“Gider pusulası, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenlenir. Bu süre içerisinde düzenlenmeyen gider pusulası hiç düzenlenmemiş sayılır.

İkinci fıkrada belirtilen bilgileri ihtiva etmeleri kaydıyla;

a) Malın veya hizmetin bedelinin, dördüncü fıkrada belirtilen süre dâhilinde satıcıya; 19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanununda tanımlanan banka, 20/6/2013 tarihli ve 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun kapsamında yetkilendirilmiş ödeme kuruluşları veya 9/5/2013 tarihli ve 6475 sayılı Posta Hizmetleri Kanununa göre kurulan Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketi aracılığıyla ödenmesi halinde, bu kurumlarca düzenlenen belgeler,

b) 7/11/2013 tarihli ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında satın alınan malların gider pusulası düzenlemek zorunda olanlara iade edilmesinde, 6502 sayılı Kanun uyarınca iade edilecek tutarların, (a) bendinde yer alan kurumlar aracılığıyla iadesinde bu kurumlarca düzenlenen belgeler,

c) Bu Kanuna göre belge düzenleme zorunluluğu bulunmayan kamu kurum ve kuruluşlarının, tabi oldukları ilgili mevzuat dâhilinde, yaptıkları işler veya sattıkları mallar için düzenledikleri belgeler,

gider pusulası yerine geçer.

Bu maddenin uygulamasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkilidir.”


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/gider-pusulasinda-stopaj-veya-kdv-hesaplanmali-midir/feed/ 0
Şirketin kira sözleşmesinde yıllık ÜFE oranına göre artış yapılacak maddesi vardır. Bu madde geçerli midir? https://www.muhasebenews.com/sirketin-kira-sozlesmesinde-yillik-ufe-oranina-gore-artis-yapilacak-maddesi-vardir-bu-madde-gecerli-midir/ https://www.muhasebenews.com/sirketin-kira-sozlesmesinde-yillik-ufe-oranina-gore-artis-yapilacak-maddesi-vardir-bu-madde-gecerli-midir/#respond Mon, 15 Aug 2022 07:43:26 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=130101 Kirası 2022/08 de dolan ltd şti nin sözleşmesinde yıllık üfe oranına göre artış sağlanacaktır. ibaresi mevcuttur. Üfe oranı hesaplaması nasıldır?

Borçlar kanununa göre kira artışlarında üfe kullanılmaz. TÜFE Kullanılır. TÜİK İnternet sitesinde bulunan enflasyon istatistiklerinden TÜFE “On iki aylık ortalamalara göre değişim” Endeksin deki oranlara göre hesaplama yapılır.


KİRA ARTIŞ ORANININ YASAL DAYANAĞI NEDİR?

Borçlar Kanunu’nun 343’ncü maddesinde; “Kira sözleşmelerinde kira bedelinin belirlenmesi dışında, kiracı aleyhine değişiklik yapılamaz.” denilmiştir.

Yine kira bedelinin belirlenmesi başlıklı 344’üncü maddesinde ise “Tarafların yenilenen kira dönemlerinde uygulanacak kira bedeline ilişkin anlaşmaları, bir önceki kira yılında tüketici fiyat endeksindeki oniki aylık ortalamalara göre değişim oranını geçmemek koşuluyla geçerlidir. Bu kural, bir yıldan daha uzun süreli kira sözleşmelerinde de uygulanır. (17/1/2019 tarihli ve 7161 sayılı Kanunun 56’ncı maddesiyle, bu maddenin birinci ve ikinci fıkrasında yer alan “üretici fiyat endeksindeki artış” ibareleri “tüketici fiyat endeksindeki oniki aylık ortalamalara göre değişim” şeklinde değiştirilmiştir.)

Taraflarca bu konuda bir anlaşma yapılmamışsa, kira bedeli, bir önceki kira yılının tüketici fiyat endeksindeki oniki aylık ortalamalara göre değişim oranını geçmemek koşuluyla hâkim tarafından, kiralananın durumu göz önüne alınarak hakkaniyete göre belirlenir.

KİRA ARTIŞINDA ÜST SINIR NEDİR?

Borçlar Kanunu’nun 344’üncü maddesinde 17.1.2019 tarihinde yapılan değişiklik ile kira artışlarında üst sınır TÜFE’in on iki aylık ortalaması olarak belirlenmiştir.

Taraflar bu oranın altında kira tutarı belirlemekte serbest olup, üstünde bir tutar belirleyemezler.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sirketin-kira-sozlesmesinde-yillik-ufe-oranina-gore-artis-yapilacak-maddesi-vardir-bu-madde-gecerli-midir/feed/ 0