hesap dönemi – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Thu, 21 Sep 2023 21:13:57 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Şirketlerin Geçmiş Yıl Zararlarının Mahsubunda Süre Nedir? https://www.muhasebenews.com/sirketlerin-gecmis-yil-zararlarinin-mahsubunda-sure-nedir/ https://www.muhasebenews.com/sirketlerin-gecmis-yil-zararlarinin-mahsubunda-sure-nedir/#respond Thu, 21 Sep 2023 21:13:57 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=146474

Zarar Mahsubu

Kurumların ticari faaliyetlerden doğan zararlar, aşağıda yapılan açıklamalara göre sonraki dönemlerde doğan kazançlarından indirilebilecektir.

GeçmişYıl Zararları

Kurumlar vergisi beyannamesinde, her yıla ilişkin tutarlar ayrı ayrı gösterilmek ve 5 yıldan fazla nakledilmemek şartıyla geçmiş yılların beyannamelerinde yer alan zararlar kurum kazancından indirilebilecektir.

Mükelleflerce bir hesap dönemi içerisinde oluşan zararın, müteakip 5 hesap döneminde oluşacak kârlarla mahsup edilememesi halinde mahsup imkanı ortadan kalkmaktadır.

7143 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun hükümlerinden yararlanan gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin, matrah artırımında bulundukları yıllara ait zararların %50’si, 2018 ve izleyen yıllar karlarından mahsup edilmez.

7326 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun hükümlerinden den yararlanan gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin, matrah artırımında bulundukları yıllara ait zararların %50’si, 2021 ve izleyen yıllar karlarından mahsup edilmez.

 


Kaynak: GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/sirketlerin-gecmis-yil-zararlarinin-mahsubunda-sure-nedir/feed/ 0
Mali Müşavirler Yıl İçinde Yaptıkları Sözleşmenin Bitiş Tarihini 31.12…. Olarak Mı Yazacak? https://www.muhasebenews.com/mali-musavirler-yil-icinde-yaptiklari-sozlesmenin-bitis-tarihini-31-12-olarak-mi-yazacak/ https://www.muhasebenews.com/mali-musavirler-yil-icinde-yaptiklari-sozlesmenin-bitis-tarihini-31-12-olarak-mi-yazacak/#respond Mon, 28 Aug 2023 02:00:37 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=145694 Mali müşavirlerin yeni kurulan şirketlerle yıl içinde yaptıkları sözleşmelerde hesap dönemi 31 aralık ta sona erdiği için sözleşmeleri kıst dönem yani 31 aralık tarihine kadar 1 yıldan kısa süreli yapması gerekiyor değil mi?

Mesleki hizmet sözleşmeleri Takvim yılı esasına göre yapılır. (31/12)

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/mali-musavirler-yil-icinde-yaptiklari-sozlesmenin-bitis-tarihini-31-12-olarak-mi-yazacak/feed/ 0
Hesap Dönemi Nedir? https://www.muhasebenews.com/hesap-donemi-nedir/ https://www.muhasebenews.com/hesap-donemi-nedir/#respond Fri, 14 Jan 2022 08:12:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=137175 Hesap dönemi normal olarak takvim yılıdır.

]]>
https://www.muhasebenews.com/hesap-donemi-nedir/feed/ 0
Devir ve Bölünmelerde Tahakkuk Eden Kurumlar Vergisi Kim Tarafından Ödenir? https://www.muhasebenews.com/devir-bolunmelerde-tahakkuk-eden-kurumlar-vergisi-kim-tarafindan-odenir/ https://www.muhasebenews.com/devir-bolunmelerde-tahakkuk-eden-kurumlar-vergisi-kim-tarafindan-odenir/#respond Sat, 11 May 2019 18:30:42 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=14486 1- TASFİYE VE BİRLEŞME HALİNDE KURUMLAR VERGİSİ BEYANNAMESİ NE ZAMAN ÖDENİR?
Tasfiye ve birleşme halinde, tasfiye edilen veya birleşen kurumlar adına tasfiye veya birleşme kârı üzerinden tarh olunan vergiler, tasfiye veya birleşme nedeniyle infisah eden kuruma ait kurumlar vergisi beyannamesinin verilme süresi içinde ödenir.

Tasfiye edilen veya birleşen kurumların bu Kanuna göre tahakkuk etmiş olup, henüz vadeleri gelmemiş bulunan vergileri de aynı süre içinde ödenir.

2- DEVİR VE BÖLÜNMELERDE FESHEDİLEN KURUM ADINA TAHAKKUK EDİLEN VERGİLERİ KİM TARAFINDAN ÖDENİR?
Devir ve bölünmelerde feshedilmiş kurum adına tahakkuk eden vergilerden;
2.1- Feshedilen veya bölünen kurum adına tahakkuk edenler, devralan veya birleşilen kurumun devir veya bölünmenin gerçekleştiği hesap dönemine ilişkin kurumlar vergisi beyannamesinin verildiği ayın sonuna kadar,
2.2- Diğer hallerde ise beyanname verme süresi içerisinde, devralan veya birleşilen kurumlarca ödenir.

***Muhtasar beyanname ile bildirilen vergiler, beyannamenin verildiği ayın yirmi altıncı günü akşamına kadar ödenir.

 


Kaynak : Kurumlar Vergisi Kanunu
Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


 

]]>
https://www.muhasebenews.com/devir-bolunmelerde-tahakkuk-eden-kurumlar-vergisi-kim-tarafindan-odenir/feed/ 0
Bankadan Yapılan Borçlanmaların Örtülü Sermaye Tutarının Hesaplaması Nasıl Yapılır? https://www.muhasebenews.com/bankadan-yapilan-borclanmalarin-ortulu-sermaye-tutarinin-hesaplamasi-nasil-yapilir/ https://www.muhasebenews.com/bankadan-yapilan-borclanmalarin-ortulu-sermaye-tutarinin-hesaplamasi-nasil-yapilir/#respond Sun, 14 Apr 2019 10:16:26 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=15796 (GİB – ÖZELGE)

Konu: İlişkili kişi tanımında yer alan “kurum” tabirinin kapsamı.

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, Şirketinizin …’den banka kredisi kullandığı, şirketinize %40 oranında ortak olan… AŞ’ye… Personeli Munzam Sosyal Güvenlik ve Yardımlaşma Sandığı Vakfının %96,42 oranında ortak olduğu, söz konusu vakfın da… ye %33,98 oranında ortak olduğu belirtilerek, banka kredisi kullanılan …’nin ortaklarla ilişkili kişi konumunda olup olmadığı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun “Örtülü sermaye” başlıklı 12’nci maddesinde;

“(1) Kurumların, ortaklarından veya ortaklarla ilişkili olan kişilerden doğrudan veya dolaylı olarak temin ederek işletmede kullandıkları borçların, hesap dönemi içinde herhangi bir tarihte kurumun öz sermayesinin üç katını aşan kısmı, ilgili hesap dönemi için örtülü sermaye sayılır.

(2) Yukarıda belirtilen karşılaştırma sırasında, sadece ilişkili şirketlere finansman temin eden kredi şirketlerinden yapılan borçlanmalar hariç olmak üzere, ana faaliyet konusuna uygun olarak faaliyette bulunan ve ortak veya ortakla ilişkili kişi sayılan banka veya benzeri kredi kurumlarından yapılan borçlanmalar % 50 oranında dikkate alınır.

(3) Bu maddenin uygulanmasında;
a) Ortakla ilişkili kişi, ortağın doğrudan veya dolaylı olarak en az %10 oranında ortağı olduğu veya en az bu oranda oy veya kâr payı hakkına sahip olduğu bir kurumu ya da doğrudan veya dolaylı olarak, ortağın veya ortakla ilişkili bu kurumun sermayesinin, oy veya kâr payı hakkına sahip hisselerinin en az %10’unu elinde bulunduran bir gerçek kişi veya kurumu,
b) Öz sermaye, kurumun Vergi Usul Kanunu uyarınca tespit edilmiş hesap dönemi başındaki öz sermayesini,
ifade eder.
..

(5) Yukarıda belirtilen oranlar, borç veren ortaklar ve ortakların ilişkide bulunduğu kişiler için topluca dikkate alınır.
…”
hükümleri yer almıştır.

Öte yandan, 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “12.1.2. Ortakla ilişkili kişi” başlıklı bölümünde;

“Ortağın, doğrudan veya dolaylı olarak en az %10 oranında ortağı olduğu veya en az %10 oranında oy veya kâr payı hakkına sahip olduğu bir kurumu ya da

Doğrudan veya dolaylı olarak ortağın veya ortakla ilişkili bu kurumun sermayesinin, oy veya kâr payı hakkına sahip hisselerinin en az %10’unu elinde bulunduran bir gerçek kişi veya kurumu
ifade etmektedir.

Görüldüğü üzere, ortakla ilişkili sayılan kişi ve kurumlarda, en az %10 oranında sermaye, oy ya da kâr payı hakkına sahip olma şartı aranmaktadır. Gerçek kişi veya kurumların, borç kullanan kurumlara, %10 oranından daha az sermaye, oy veya kâr payı hakkı bulunması halinde, ortakla ilişkili kişi sayılmaları söz konusu olmayacaktır.
…”
açıklamalarına yer verilmiş olup Tebliğin “12.1.3. Borcun doğrudan veya dolaylı olarak temin edilmesi” başlıklı bölümde;

“Borcu kullanan kurumun, borcu ortaklık ilişkisi olan bir kurumdan veya ortakları ile ilişkili bir başka kurumdan doğrudan temin etmemesi örtülü sermayenin mevcut olmayacağı anlamına gelmemektedir.

Borcun, ortak veya ortakla ilişkili kişiden ancak üçüncü kişi üzerinden dolaylı olarak temin edilmesi durumunda da örtülü sermaye söz konusu olabilecektir. Dolaylı olarak temin edilen borçlanmalarda araya birden fazla kurumun girmesi borcun örtülü sermaye olarak kabul edilmesine engel teşkil etmemektedir.”
açıklamaları yer almaktadır.

Kurumlar Vergisi Kanununun 12’inci maddesinin birinci fıkrasında; kurumların, ortaklarından veya ortaklarla ilişkili olan kişilerden doğrudan veya dolaylı olarak temin ederek işletmede kullandıkları borçların, hesap dönemi içinde herhangi bir tarihte kurumun öz sermayesinin üç katını aşan kısmının, ilgili hesap dönemi için örtülü sermaye sayılacağı hükmüne yer verilmiştir.

Bu karşılaştırma sırasında ana faaliyet konusuna uygun olarak faaliyette bulunan ve ortak veya ortaklarla ilişkili kişi sayılan banka veya benzeri kredi kurumlarından yapılan borçlanmalar %50 oranında dikkate alınacaktır.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, örtülü sermaye uygulamasında 5411 sayılı Bankacılık Kanununa göre faaliyet gösteren bir mevduat bankası olan… Şirketinizin ilişkili kişisi durumundadır. Bu itibarla, ana faaliyet konusuna uygun olarak adı geçen bankadan yapılan borçlanmaların örtülü sermaye tutarının hesaplanmasında %50 oranında dikkate alınması gerekmektedir.


Kaynak: İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı -11 Ağustos 2015 Tarih ve 62030549-125[12-2014/494]-73856 Sayılı Özelge
Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


BENZER İÇERİKLER


Devir Tarihinden Sonra Yapılacak Örtülü Sermaye Hesaplaması İçin Esas Alınacak Öz Sermaye Tespiti Nasıl Yapılır?

Ne Tür Borçlanmalar Örtülü Sermaye Sayılmaz?

Örtülü Sermaye Nedir?

Örtülü Sermaye Üzerinden Ödenen Faizler, Zarar Edilmesi Durumunda Kar Payı Olarak Değerlendirilebilir mi?

Örtülü Sermayede Düzeltme Müessesesi Ve Bazı Sorunlar

Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazançların Hesaplanması

Yenileme fonundaki tutarı vergilendirmeden sermayeye ekleyebilir miyim?

Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazançlarda Ceza ve Düzeltme İşlemleri

Özsermaye Nedir?

Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazanç Dağıtımı Nedir?

Şirkete Her Şeyi Gider Yazabilir misiniz?

İlişkili kişiden yapılan mal alımının vade farkını gider yazabilir miyiz?

Şirket ortağı aldığı krediyi şirkete verirse, şirket faizini gider yazabilir mi?

Artık Vergi Denetimi Yapılmadan Önce “İzahat” İmkânınız Var!!!

KKEG nedir? (Kanunen kabul edilmeyen giderler)

Forward İşlemi Sebebiyle Oluşan Kâr veya Zarar Kurum Kazancına Dâhil Edilir mi?

 

]]>
https://www.muhasebenews.com/bankadan-yapilan-borclanmalarin-ortulu-sermaye-tutarinin-hesaplamasi-nasil-yapilir/feed/ 0
Hakedişten Kesilen SGK Primleri Gider Olarak Kaydedilir mi? https://www.muhasebenews.com/hakedisten-kesilen-sgk-primleri-gider-olarak-kaydedilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/hakedisten-kesilen-sgk-primleri-gider-olarak-kaydedilir-mi/#respond Sat, 23 Feb 2019 13:30:50 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=15069 (GİB – ÖZELGE)
Konu: Hakedişten Kesilen SGK Primlerinin Kurum Kazancının Tespitinde Gider Olarak Dikkate Alınıp Alınmayacağı

İlgi: ….Tarih ve… Kayıt numaralı özelge talep formunuz.

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, Şirketiniz tarafından kamu ihalesine konu olan işin 22.08.2011-06.06.2012 tarihleri arasında gerçekleştirildiği ve bu sürelere isabet eden sigorta primlerinin teşvikten yararlanılarak ödendiği, yapılan işin kamu ihalesi kapsamında olması nedeniyle Sosyal Güvenlik Kurumunca ilgili kanun gereği söz konusu dönemlere ilişkin primlerin teşvikten yararlandırılmasının mümkün olmayacağının belirtildiği, sigorta prim farkının ihale konusu alacaktan 25.07.2014 tarihinde mahsup edildiği, konunun Şirketinizce 2014 yılında yargıya taşındığı ve alacaklarınızdan mahsup edilen 299.994,67 TL’nin giderlere kaydedilmeyip geçici bir hesapta takip edildiği, … İş Mahkemesinin 16.04.2015 tarihli kararı ile davanın reddine karar verildiği, kararın Yargıtay’da temyizi neticesinde de anılan kararın 16.03.2016 tarihinde onanmasına karar verildiği belirtilerek, geçici hesapta tutulan ve gider yazılmayan 299.994,67 TL sigorta prim tutarının hangi yılın gideri olarak dikkate alınacağı hususunda görüş talep edilmektedir.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNA GÖRE
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6’ncı maddesinde kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safi kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.

GELİR VERGİSİ KANUNUNA GÖRE
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37’nci maddesinde her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu hükme bağlanmış; 38’inci maddesinde ise;

“Bilanço esasına göre ticari kazancın, teşebbüsteki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müspet farktır. Bu dönem zarfında sahip veya sahiplerce:
1- İşletmeye ilave olunan değerler bu farktan indirilir;
2- İşletmeden çekilen değerler ise farka ilave olunur.

Ticari kazancın bu suretle tespit edilmesi sırasında, Vergi Usul Kanununun değerlemeye ait hükümleri ile bu Kanunun 40 ve 41’inci maddeleri hükümlerine uyulur.”
hükmüne yer verilmiştir.

Buna göre, tespit edilecek kurum kazancından Kurumlar Vergisi Kanununun 8’inci maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinde yer alan giderler indirilebilecek olup, Gelir Vergisi Kanununun 40’ıncı maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendinde hizmetli ve işçilerin iş yerinde veya iş yerinin müştemilatında iaşe ve ibate giderlerinin, tedavi ve ilaç giderlerinin, sigorta primlerinin ve emekli aidatı ile bu Kanunun 27’nci maddesinde yazılı giderlerin safi kazancın tespitinde indirim konusu yapılabileceği hüküm altına alınmıştır.

Diğer taraftan, ticari kazancın tespitinde “tahakkuk esası” ve “dönemsellik” ilkeleri geçerlidir. Tahakkuk esasında gelir ve giderlerin miktar ve mahiyet itibariyle kesinleşmiş olması, yani geliri ve giderleri doğuran işlemin tekemmül etmesinin yanı sıra, miktarının ve işlemden kaynaklanan alacağın veya borcun ödeme şartlarının da belirlenmiş olması gereklidir. Bu esas dikkate alındığında bir gelir unsurunun, dönemsellik ilkesinin uygulanmasına ilişkin özel bir düzenleme bulunmadığı sürece, mahiyet ve tutar itibariyle kesinleştiği dönem kazancının tespitinde dikkate alınması gerekmektedir.

Öte yandan, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun “Prim Belgeleri ve Primlerin Ödenmesi” başlıklı ikinci bölümünde sigorta primlerinin ödenmesine ilişkin çeşitli hükümlere yer verilmiş olup, anılan bölümün “Primlerin ödenmesi” başlıklı 88’inci maddesinin on birinci fıkrasında, kuruma fiilen ödenmeyen prim tutarlarının, gelir vergisi ve kurumlar vergisi uygulamasında gider yazılamayacağı belirtilmiştir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, SGK priminin gider olarak dikkate alınabilmesi için bu primlerin Sosyal Güvenlik Kurumuna fiilen ödenmiş olması gerekmekte olup ait olduğu döneme bakılmaksızın fiilen ödendiği tarihte gider olarak kurum kazancının tespitinde dikkate alınması mümkündür. Dolayısıyla, ihale konusu işe ilişkin alacaklarınızdan mahsup edilmek suretiyle 25.07.2014 tarihinde ödenen sigorta primlerinin 2014 hesap dönemine ait kurum kazancınızın tespitinde gider olarak dikkate alınabileceği tabiidir.

Kaynak: Düzce Valiliği Defterdarlık Gelir Müdürlüğü
22 Şubat 2017 Tarih ve 13334133-010.01-5 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/hakedisten-kesilen-sgk-primleri-gider-olarak-kaydedilir-mi/feed/ 0
Özel Hesap Dönemi Talep Edilebilmesi İçin Gerekli Şartlar Nelerdir? https://www.muhasebenews.com/ozel-hesap-donemi-talep-edilebilmesi-icin-gerekli-sartlar-nelerdir/ https://www.muhasebenews.com/ozel-hesap-donemi-talep-edilebilmesi-icin-gerekli-sartlar-nelerdir/#respond Fri, 22 Feb 2019 15:45:11 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=12252 1- ÖZEL HESAP DÖNEMİ İÇİN NEREYE BAŞVURU YAPILMASI GEREKİR?
Özel hesap dönemi için Maliye Bakanlığına (Gelir İdaresi Başkanlığı) yazılı başvuru yapılarak izin alınması gerekmektedir..

2- ÖZEL HESAP DÖNEMİ İÇİN YAPILAN BAŞVURUDA NELERİN BELİRTİLMESİ GEREKMEKTEDİR?
Özel hesap dönemi istenmesinin gerekçesinin belirtilmesi ve belgelendirilmesi gerekmektedir. Faaliyetlerinin niteliği itibariyle özel hesap dönemine geçmek isteyen mükellef kurumlar hesap dönemi değişikliğinin sebebinin izah edildiği bir dilekçe ile başvurabilirler.

3- YABANCI ORTAKLIKTAN DOLAYI MALİ TABLO KONSOLİDASYONU TEMİN ETMEK İÇİN ÖZEL HESAP DÖNEMİNE GEÇMEK İSTEYEN KURUMLAR HANGİ BELGELERİ EKLEMELERİ GEREKİR?
Ancak, yabancı ortakları dolayısıyla mali tabloların konsolidasyonunu teminen özel hesap dönemine geçmek isteyen kurumlar ise;

3.1- Özel hesap dönemi talebine ilişkin dilekçelerine yabancı ortağın hesap dönemini gösteren kuruluş sözleşmesinin noter onaylı Türkçe tercümesini,

3.2- Yabancı ortağın bulunduğu ülkenin bağımsız denetim kurumları ya da ilgili kamu idaresinden alınacak hesap dönemini gösterir yazıyı,
ekleyeceklerdir.

Kaynak: Kurumlar Vergisi Kanunu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/ozel-hesap-donemi-talep-edilebilmesi-icin-gerekli-sartlar-nelerdir/feed/ 0
Yurtdışındaki Kazançlar Üzerinden Ödenen Vergiler Türkiye’de Nasıl İndirilir? https://www.muhasebenews.com/yurtdisindaki-kazanclar-uzerinden-odenen-vergiler-turkiyede-nasil-indirilir/ https://www.muhasebenews.com/yurtdisindaki-kazanclar-uzerinden-odenen-vergiler-turkiyede-nasil-indirilir/#respond Mon, 03 Dec 2018 09:15:13 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=14573 1- YURTDIŞINDAKİ KAZANÇLAR ÜZERİNDEN ÖDENEN VERGİLER TÜRKİYE’DE İNDİRİLİR Mİ?
Yabancı ülkelerde elde edilerek Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilen kazançlardan mahallinde ödenen kurumlar vergisi ve benzeri vergiler, Türkiye’de bu kazançlar üzerinden tarh olunan kurumlar vergisinden indirilebilir.

2- YURTDIŞINDA ÖDENEN HANGİ VERGİLER KURUMLAR VERGİSİNDEN MAHSUP EDİLEBİLİR?
Kanunun 7’nci maddesinin uygulandığı hallerde, yurt dışındaki iştirakin ödemiş olduğu gelir ve kurumlar vergisi benzeri vergiler, kontrol edilen yabancı şirketin Türkiye’de vergilendirilecek kazancı üzerinden hesaplanan kurumlar vergisinden mahsup edilebilir.

3- TAM MÜKELLEF KURUMLARIN YURTDIŞI İŞTİRAKLERİNDE NELER KURUMLAR VERİSİNDEN MAHSUP EDİLEBİLİR?
Tam mükellef kurumların doğrudan veya dolaylı olarak sermayesi veya oy hakkının % 25’ine sahip olduğu yurt dışı iştiraklerinden elde ettikleri kâr payları üzerinden Türkiye’de ödenecek kurumlar vergisinden, iştiraklerin bulunduğu ülkelerdeki kâr payı dağıtımına kaynak oluşturan kazançlar üzerinden ödenen gelir ve kurumlar vergisi benzeri vergilerin kâr payı tutarına isabet eden kısmı mahsup edilebilir. Kazanca ilave edilen kâr payı, bu kazançlar üzerinden yurt dışında ödenen gelir ve kurumlar vergisi benzeri vergiler dâhil edilmek suretiyle dikkate alınır.

4- YURTDIŞI KAZANÇLAR ÜZERİNDEN TÜRKİYE’DE TARH OLUNAN VERGİLERE MAHSUP TUTARININ ÜST LİMİTİ NEDİR?
Yurt dışı kazançlar üzerinden Türkiye’de tarh olunacak vergilere mahsup edilebilecek tutar, hiç bir surette yurt dışında elde edilen kazançlara Kanunun 32’nci maddesinde belirtilen kurumlar vergisi oranının uygulanmasıyla bulunacak tutardan fazla olamaz. Bu sınır dâhilinde, ilgili bulunduğu kazancın Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirildiği hesap döneminde tamamen veya kısmen indirilemeyen vergiler, bu dönemi izleyen üçüncü hesap dönemi sonuna kadar indirim konusu yapılabilir.

***Geçici vergilendirme dönemi içinde yurt dışından elde edilen gelirlerin bulunması halinde, bu gelirler üzerinden elde edildiği ülkelerde kesinti veya diğer şekillerde ödenen vergiler, o dönem için hesaplanan geçici vergi tutarından da mahsup edilebilir. İndirilecek tutar, yurt dışında elde edilen kazançlara Kanunun 32’nci maddesinde belirtilen geçici vergi oranının uygulanmasıyla bulunacak tutardan fazla olamaz.

5- HANGİ HALLERDE YURTDIŞI VERGİ ÖDEMELERİ TÜRKİYE’DEKİ VERGİDEN İNDİRİLEMEZ?
Yabancı ülkelerde vergi ödendiği,
5.1- Yetkili makamlardan alınarak mahallindeki Türk elçilik veya konsoloslukları,
5.2- Yoksa mahallinde Türk menfaatlerini koruyan ülkenin aynı nitelikteki temsilcileri tarafından
tasdik olunan belgelerle tevsik olunmadıkça, yabancı ülkede ödenen vergiler Türkiye’de tarh olunan vergiden indirilemez.

6- KURUMLAR VERGİSİNDEN İNDİRİM KONUSU YAPILACAK VERGİLERİN YURTDIŞINDA ÖDENDİĞİNİN İBRAZ EDİLEMEMESİ HALİNDE NE YAPILIR?
Kurumlar vergisinden indirim konusu yapılan vergilerin yabancı ülkelerde ödendiğini gösterir belgelerin, tarhiyat sırasında mükellef tarafından ibraz edilememesi halinde, yabancı ülkede ödenen veya ödenecek olan vergi, Kanunun 32’nci maddesindeki kurumlar vergisi oranını aşmamak şartıyla o ülkede geçerli olan oran üzerinden hesaplanır ve tarhiyatın bu suretle hesaplanan tutara isabet eden kısmı ertelenir. İbraz edilmesi gereken belgeler, tarh tarihinden itibaren en geç bir yıl içinde ilgili vergi dairesine ibraz edildiği takdirde, bu belgelerde yazılı kesin tutara göre tarhiyat düzeltilir.

***Mücbir sebepler olmaksızın belgelerin bu süre zarfında ibraz edilmemesi veya bu belgelerin ibrazından sonra ertelenen vergi tutarından daha düşük bir mahsup hakkı olduğunun anlaşılması halinde, ertelenen vergiler için Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre gecikme zammı hesaplanır.

***Bu madde hükmünün uygulanmasında, yabancı para ile ödenen vergilere, bunların ilgili bulunduğu kazançların genel sonuç hesaplarına intikali esnasındaki kur uygulanır.

Kaynak: Kurumlar Vergisi Kanunu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/yurtdisindaki-kazanclar-uzerinden-odenen-vergiler-turkiyede-nasil-indirilir/feed/ 0
Limited Şirketlerde Genel Kurul Toplantı Çağrıları Nasıl Yapılır? https://www.muhasebenews.com/limited-sirketlerde-genel-kurul-toplanti-cagrilari-nasil-yapilir/ https://www.muhasebenews.com/limited-sirketlerde-genel-kurul-toplanti-cagrilari-nasil-yapilir/#respond Sun, 07 Oct 2018 16:30:01 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=19859 1- Genel kurul müdürler tarafından toplantıya çağrılır. Olağan genel kurul toplantısı, her yıl hesap döneminin sona ermesinden itibaren 3 ay içinde yapılır. Şirket sözleşmesi uyarınca ve gerektikçe genel kurul olağanüstü toplantıya çağrılır.
2- Genel kurul, toplantı gününden en az 15 gün önce toplantıya çağrılır. Şirket sözleşmesi bu süreyi uzatabilir veya 10 güne kadar kısaltabilir.
3- Toplantıya çağrı, azlığın çağrı ve öneri hakkı, gündem, öneriler, çağrısız genel kurul, hazırlık önlemleri, tutanak, yetkisiz katılma konularında anonim şirketlere ilişkin hükümler, Bakanlık temsilcisine ilişkin olanlar hariç, kıyas yoluyla uygulanır. Her ortak kendisini genel kurulda ortak olan veya olmayan bir kişi aracılığıyla temsil ettirebilir.
4- Herhangi bir ortak sözlü görüşme isteminde bulunmadıkça, genel kurul kararları, ortaklardan birinin gündem maddesi ile ilgili önerisine diğer ortakların yazılı onayları alınmak suretiyle de verilebilir. Aynı önerinin tüm ortakların onayına sunulması kararın geçerliliği için şarttır.

Kaynak: Türk Ticaret Kanunu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/limited-sirketlerde-genel-kurul-toplanti-cagrilari-nasil-yapilir/feed/ 0
Yurt Dışında Yapılacak İnşaat İşi İçin Türkiye Merkezinden Malzeme Gönderilmesi Halinde Vergilendirme Nasıl Yapılır? https://www.muhasebenews.com/yurt-disinda-yapilacak-insaat-isi-icin-turkiye-merkezinden-malzeme-gonderilmesi-halinde-vergilendirme-nasil-yapilir/ https://www.muhasebenews.com/yurt-disinda-yapilacak-insaat-isi-icin-turkiye-merkezinden-malzeme-gonderilmesi-halinde-vergilendirme-nasil-yapilir/#respond Sun, 20 May 2018 12:00:39 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=17460 (GİB – ÖZELGE)

Konu: Yurtdışında yapılan inşaat işiyle ilgili olarak merkezden yurt dışı şubeye yapılacak mal hareketlerinin vergi kanunları açısından değerlendirilmesi hk.
İlgi: … tarihli ve… sayılı özelge talep formunuz.

İlgi talep formunuzda; … Vergi Dairesi Müdürlüğünün … vergi kimlik numaralı mükellefi olarak… Üniversitesi Ziraat ve Veterinerlik Fakültesi İnşaat yapım işi ile ilgili olarak verilen teklifin malzeme ve işçilik bedeli dâhil tutarı olduğu ve bu inşaatla ilgili olarak alınacak malzeme ve ekipmanların ilgili ülkede bulunmaması nedeniyle Türkiye’den temin edilerek karşılığında bir bedel tahsil edilmeksizin …’da bulunan inşaat şantiyenize sevk edileceği, bu malzeme ve ekipmanların bedellerinin merkezden ödenerek merkez şube cari hesabına yazılacağı belirtilerek,

Söz konusu malzeme ve ekipmanların alışları ile ilgili oluşan maliyetleri merkezin muhasebe kayıtlarına alınıp, bu alışlarla ilgili katlanılan veya öngörülen diğer alış maliyet tutarlarının da ilavesi suretiyle fatura düzenlenip ilgili ülkeye sevk edildiğinde aradaki farkın ihracat geliri olarak değerlendirilip kurumlar vergisine tabi tutulup tutulmayacağı, bu alışlarla ilgili olarak satıcı firmalara merkez tarafından yapılacak ödemelerin merkez muhasebe kayıtlarında hangi hesaplarda muhasebeleştirileceği ve yurtdışına gönderilen bu alışlara ilişkin yüklenilen katma değer vergisi hususlarında Başkanlığımız görüşü talep edilmiştir.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNA GÖRE

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 3’üncü maddesinde; “Kanunun 1’inci maddesinde sayılı kurumlardan kanuni veya iş merkezi Türkiye’de bulunanlar, gerek Türkiye içinde gerekse Türkiye dışında elde ettikleri kazançların tamamı üzerinden vergilendirilirler.” hükmü yer almaktadır.

Aynı Kanunun “İstisnalar” başlıklı 5’inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendinde, yurtdışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanarak Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilen kazançların kurumlar vergisinden müstesna olduğu hükme bağlanmıştır.

1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “5.9. Yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanan kazançlarda istisna” başlıklı bölümünde;

Öte yandan, yurt dışındaki şubelerden elde edilen kazançların genel sonuç hesaplarına intikal ettirilmesinde, faaliyette bulunulan yabancı ülkenin mevzuatına göre hesap döneminin kapandığı tarih itibarıyla ilgili ülke mevzuatına göre tespit edilen faaliyet sonucu, Türkiye ‘de de aynı tarih itibarıyla genel sonuç hesaplarına kaydedilecektir. Bu hususun Türkiye ‘de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilmesinde, kazancın kambiyo mevzuatına göre fiilen Türkiye’ye getirilmesinin herhangi bir etkisi olmayacaktır. Faaliyette bulunulan yabancı ülkede kazanca tasarruf edilebilmesi yeterlidir.”
açıklamaları yer almıştır.

Aynı Tebliğin “5.9.2. Yurt dışında yapılan inşaat işleri nedeniyle, merkez ve şube arasındaki cari hesapların değerlemesi” başlıklı bölümünde ise;

“Yurt dışında yapılan inşaat işleri ile ilgili olarak Türkiye’deki merkez ile yurt dışındaki işyeri arasında ortaya çıkan ilişkilerde yurt dışındaki işyerine Türkiye’den fatura kesilmek suretiyle yapılan ve o işyerinde maliyet veya gider olarak kabul edilen mal ve hizmet hareketleri ile yurt dışındaki işyeri ile Türkiye’deki merkez arasındaki para hareketlerinin ayrı ayrı hesaplarda izlenmesi ve değerlemenin buna göre yapılması gerekmektedir.

Yurt dışındaki işyerine merkez tarafından fatura düzenlenmek suretiyle ihraç olunan emtia ile yurt dışına yönelik olarak fatura düzenlenmek suretiyle yapılan hizmetlerden doğan dövize bağlı alacak ve borçların aynen mal veya hizmet ihracından doğan alacak ve borçlarda olduğu gibi değerlemeye tabi tutulacağı ve değerleme farklarının vergi matrahının tespitinde dikkate alınacağı tabiidir.

Türkiye’de bulunan merkez ile yurt dışındaki işyeri arasında gerçekleşen diğer para hareketlerinden doğan alacak ve borçların ise gerçek bir alacak ve borç niteliği taşımadığı açıktır. Bu nedenle, söz konusu para hareketlerine dayalı cari hesap bakiyelerinin değerlemesine gerek bulunmamaktadır.”
açıklamalarına yer verilmiştir.

Buna göre, şirketinizin yurtdışında bulunan şubesi tarafından yapılan inşaat işine ait kâr veya zararın ilgili ülke mevzuatına göre tespit edilmesi gerekmektedir. Ayrıca, yurtdışında bulunan şubede kullanılacak malların Türkiye’den tedarik edilerek yurtdışına gönderilmesi ihracat işlemi olarak değerlendirileceğinden, bu işlem dolayısıyla oluşan kazancın, kurumlar vergisi matrahının tespitinde dikkate alınacağı tabiidir.

Diğer taraftan, inşaat yapım işine ilişkin olarak yurtdışı şubenize gönderilecek malzeme ve ekipman bedelleri bakımından Kurumlar Vergisi Kanununun 13’üncü maddesinde yer alan hükümlere de uyulması gerekmektedir.

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNUNA GÖRE

3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun:

– 1/1 maddesinde, Türkiye’de yapılan ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu,
-4’üncü maddesinde hizmetin, teslim ve teslim sayılan haller ile mal ithalatı dışında kalan işlemler olduğu, bu işlemlerin bir şeyi yapmak, işlemek, meydana getirmek, imal etmek, onarmak, temizlemek, muhafaza etmek, hazırlamak, değerlendirmek, kiralamak, bir şeyi yapmayı taahhüt etmek gibi şekillerde gerçekleşebileceği,
– 6’ncı maddesinde, işlemlerin Türkiye’de yapılmasının; malların teslim anında Türkiye’de bulunmasını, hizmetin Türkiye’ de yapılmasını veya hizmetten Türkiye’ de faydalanılmasını ifade ettiği,
hüküm altına alınmıştır.

Diğer taraftan, Katma Değer Vergisi Kanunun 11/1-a maddesi ile ihracat teslimleri ve bu teslimlere ilişkin hizmetler ile yurt dışındaki müşteriler için yapılan hizmetlerin vergiden istisna olduğu, 12/1-a maddesinde bir teslimin ihracat teslimi sayılabilmesi için “teslimin yurt dışındaki bir müşteriye veya bir serbest bölgedeki alıcıya ya da yetkili gümrük antreposu işleticisine veya malların yetkili gümrük antreposu işleticisine tevdi edilmesi gerektiği; 12/2 maddesinde yurt dışındaki müşteri tabirinin; ikametgâhı, işyeri, kanunî ve iş merkezi yurt dışında olan alıcılar ile yurt içinde bulunan bir firmanın yurt dışında kendi adına müstakilen faaliyet gösteren şubelerini ifade ettiği, bir hizmetin yurtdışındaki müşteriler için yapılan hizmet sayılabilmesi için ise hizmetlerin yurtdışındaki bir müşteri için yapılmış olması ve hizmetten yurtdışında faydalanılması gerektiği hüküm altına alınmıştır.

Buna göre, bir teslimin ihracat teslimi sayılabilmesi için karşılığında yurda herhangi bir bedel getirilmesine gerek bulunmamakta olup, şirketinizin yurtdışında kendi adına müstakilen faaliyet gösteren şubesine inşaat işi ile ilgili malları bedelsiz teslimi KDV Kanununun 12/1 maddesindeki şartlar çerçevesinde gerçekleştirilmesi kaydıyla ihracat teslimi olarak kabul edilecek ve KDV’den istisna tutulacaktır.

Öte yandan, ihracat istisnası uygulanan işlemleriniz nedeniyle yüklenilen vergilerin, KDV Kanununun 32’nci maddesi hükmü uyarınca bu maddede yer alan yetkiye istinaden Bakanlığımızca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde iadesinin talep edilebileceği tabiidir.

VERGİ USUL KANUNUNA GÖRE

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 3’üncü maddesinde; “B) İspat: Vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti esastır.” denilmekte olup, anılan Kanunun 227’nci maddesinin birinci fıkrasında “Bu kanunda aksine hüküm olmadıkça bu kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsiki mecburidir.” hükmü yer almaktadır. Söz konusu kayıtların ise aynı Kanunun 229’uncu ve müteakip maddelerinde yer alan belgelerden herhangi biri ile tevsik edilmesi gerekmektedir.

Diğer taraftan; aynı Kanunun 231/5’inci maddesinde ise “Fatura, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azamî yedi gün içinde düzenlenir. Bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturalar hiç düzenlenmemiş sayılır.” hükmü bulunmaktadır.

Buna göre, inşaat yapım işine ilişkin olarak malzeme ve ekipmanların bir daha geri getirilmemek üzere anılan ülkeye götürülmesi işlemi ihracat olarak değerlendirildiğinden, ihracata konu malzemelere ilişkin faturanın (gümrük mevzuatı hükümleri saklı kalmak kaydıyla, müteahhit firma veya şirketinizin yurt dışındaki şubesi adına) şirketinizce düzenlenerek defter kayıtlarına hâsılat olarak intikal ettirilmesi gerekmektedir.

Kaynak: Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı
2 Haziran 2014 Tarih ve 27575268-105[Mük257-2013-401]-556 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/yurt-disinda-yapilacak-insaat-isi-icin-turkiye-merkezinden-malzeme-gonderilmesi-halinde-vergilendirme-nasil-yapilir/feed/ 0