gerçek usul – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Mon, 17 Oct 2022 07:29:03 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Basit usul mükellefinden KDV’siz olarak ticari araç alan gelir vergisi mükellefi aracın satışında %18 KDV hesaplamalıdır https://www.muhasebenews.com/basit-usul-mukellefinden-kdvsiz-olarak-ticari-arac-alan-gelir-vergisi-mukellefi-aracin-satisinda-%18-kdv-hesaplamalidir/ https://www.muhasebenews.com/basit-usul-mukellefinden-kdvsiz-olarak-ticari-arac-alan-gelir-vergisi-mukellefi-aracin-satisinda-%18-kdv-hesaplamalidir/#respond Mon, 17 Oct 2022 07:28:59 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=133118 Basit usul mükelleften servis aracı alan gerçek usul mükellef bu alış nedeniyle KDV indirim konusu yapamayacak. aynı aracı satarken kendisi gerçek usul olduğu için KDV kesecek mi?

Basit usul mükellefinden alınan Araç; satılması halinde düzenlenecek faturada % 18 KDV hesaplanır.


Özelge: Basit Usulde vergilendirilen mükelleften alınan aracın satışında KDV hk.

T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü)

Sayı

:

B.07.1.GİB.4.06.17.01-KDV-3:2010-14001-38-938

27/10/2011

Konu

:

Basit Usulde vergilendirilen mükelleften alınan aracın satışında kdv

İlgide kayıtlı dilekçenizde ticari araç alım-satımı faaliyetinde bulunduğunuzu belirterek, basit usulde vergilendirilen mükelleften KDV ödenmeksizin aldığınız aracın daha sonra teslim edilmesi halinde tahsil edilen bedel üzerinden katma değer vergisi hesaplanıp hesaplanmayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 1 inci maddesinin (1) numaralı bendinde, Türkiye’de ticari, sınai, zirai ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin katma değer vergisine tabi bulunduğu hüküm altına alınmıştır.

Öte yandan aynı Kanunun 17/4-a maddesine göre, Gelir Vergisi Kanununa göre vergiden muaf esnaf ile basit usulde vergilendirilen mükellefler tarafından yapılan teslim ve hizmetlerin katma değer vergisinden istisna olduğu belirtilmiştir.

             Buna göre basit usulde vergilendirilen mükelleften katma değer vergisi ödemeksizin almış olduğunuz aracın satışı Katma Değer Vergisi Kanunun 1/1 maddesi gereğince katma değer vergisine tabi bulunmakta olup, söz konusu satış işlemi dolayısıyla fatura düzenlenmesi ve katma değer vergisi hesaplanması gerekmektedir.


Kaynak: GİB, İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/basit-usul-mukellefinden-kdvsiz-olarak-ticari-arac-alan-gelir-vergisi-mukellefi-aracin-satisinda-%18-kdv-hesaplamalidir/feed/ 0
Kira geliri elde eden kişi gerçek usulü seçerse hangi giderleri indirim konusu yapabilir? https://www.muhasebenews.com/kira-geliri-elde-eden-kisi-gercek-usulu-secerse-hangi-giderleri-indirim-konusu-yapabilir/ https://www.muhasebenews.com/kira-geliri-elde-eden-kisi-gercek-usulu-secerse-hangi-giderleri-indirim-konusu-yapabilir/#respond Mon, 26 Jul 2021 01:12:12 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=112576 Gerçek kişi ve tüzel kişi ortak hisseli bir bina iş yeri olarak kiraya verilmektedir. Gerçek kişi ortak kira gelir beyannamesi vermektedir ve şimdiye kadar Götürü Gider yöntemini seçmiştir. Ancak 2021 yılında bu İş yeri binası için tüzel kişi şirket ortak birtakım bina bakım onarım masrafları yapmış ve gerçek kişi hissedarın payına düşen kısım fatura ile yansıtılmıştır. Bu iş yeri için yapılan bina bakım ve onarım giderleri Gerçek kişi ortak tarafından 2021 yılı Kira Beyannamesi verilirken Gerçek Gider yöntemi ile İndirim konusu yapılabilir mi ? Bu İndirimin bir limiti var mıdır ? 

GMSİ için gerçek usul sisteminin seçilmesi halinde GVK 74. maddede sayılan giderler indirim konusu yapılır. Madde metninde de görüleceği üzere Bina bakım ve onarım harcamaları gider olarak indirilir.

___________________________

Gelir Vergisi Kanunu Madde 74

Giderler

(2361 sayılı Kanunun 51’inci maddesiyle değişen fıkra) Safi iradın bulunması için, 21’inci maddeye göre istisna edilen gayrisafi hasılata isabet edenler hariç olmak üzere gayrisafi hasılattan aşağıda yazılı giderler indirilir:

1.Kiraya veren tarafından ödenen aydınlatma, ısıtma, su ve asansör giderleri;

2.Kiraya verilen malların idaresi için yapılan ve gayrimenkulün ehemmiyeti ile mütenasip olan idare giderleri;

3.Kiraya verilen mal ve haklara müteallik sigorta giderleri;

4.(4369 sayılı Kanunun 38’inci maddesiyle, değişen bent Geçerlilik; 1.1.1998 Yürürlük: 29.7.1998) Kiraya verilen mal ve haklar dolayısıyla yapılan ve bunlara sarf olunan borçların faizleri ile konut olarak kiraya verilen bir adet gayrimenkulün iktisap yılından itibaren beş yıl süre ile iktisap bedelinin % 5’i (İktisap bedelinin % 5’i tutarındaki bu indirim, sadece ilgili gayrimenkule ait hasılata uygulanır. Ancak, indirilmeyen kısım 88′ inci maddenin 3′ üncü fıkrasının uygulanmasında gider fazlalığı sayılmaz), (*)

5.(2361 sayılı Kanunun 51’inci maddesiyle, değişen bent) Kiraya verilen mal ve haklar için ödenen vergi, resim, harç ve şerefiyelerle kiraya verenler tarafından ödenmiş olmak şartıyla belediyelere ödenen harcamalara iştirak payları;

6.Kiraya verilen mal ve haklar için ayrılan amortismanlar (Amortismana tabi değer, malum ise maliyet bedeli, malum değilse, bina ve arazi için vergi değeri, diğer mallar için Vergi Usul Kanununun 267’nci maddesinin 3’üncü sırasına göre tespit edilen emsal değeridir) (6745 sayılı Kanunun 6 ncı maddesiyle eklenen ibare, Yürürlük; 07.09.2016) ile kiraya veren tarafından yapılan ve gayrimenkulün iktisadi değerini artırıcı niteliği olan ısı yalıtımı ve enerji tasarrufu sağlamaya yönelik harcamalar (Bu harcamalar bir takvim yılı içinde Vergi Usul Kanununun 313 üncü maddesinde belirlenen tutarı aşıyor ise maliyet olarak dikkate alınabilir.);

7.Kiraya verenin yaptığı onarım giderleri (Emlakın iktisadi değerini artıracak surette tevsii, tadili veya bunlara ilaveler yapılması için ihtiyar olunan giderler onarım gideri sayılmaz);

8.Kiraya verilen mal ve haklara ait bakım ve idame giderleri;

9.Kiraladıkları mal ve hakları kiraya verenlerin ödedikleri kiralar ve diğer gerçek giderler;

10.(2361 sayılı Kanunun 51’inci maddesiyle değişen bent) Sahibi bulundukları konutları kiraya verenlerin kira ile oturdukları konutun kira bedeli (kira indirimi gayri safi hasılattan bu maddenin 1 ila 9 ve 11 numaralı bentlerinden yazılı giderler düşüldükten sonra, kalan miktar üzerinden yapılır; kiranın indirilemeyen kısmı 88’inci maddenin 3’üncü fıkrasının uygulanmasında gider fazlalığı sayılmaz);

11.(202 sayılı Kanunun 37’nci maddesiyle eklenen bent) Kiraya verilen mal ve haklarla ilgili olarak mukavelenameye kanuna veya ilama istinaden ödenen zarar, ziyan ve tazminatlar.

Gayrimenkul sermaye mahiyetindeki mal ve hakların kısmen kiraya verilmesi halinde, yukarıda yazılı giderlerden yalnız bu kısma isabet edenler hasılattan indirilebilir.

(2361 sayılı Kanunun 51’inci maddesiyle değişen fıkra) Mükellefler (hakları kiraya verenler hariç) diledikleri takdirde yukarıda yazılı giderlere karşılık olmak üzere hasılatlarından (7061 sayılı kanunun 14 üncü maddesiyle değişen ibare;Yürürlük 1/1/2017 tarihinden itibaren elde edilen gelirlere uygulanmak üzere 05.12.2017) %15’ini (**) götürü olarak indirebilirler. Götürü gider usulünü kabul edenler iki yıl geçmedikçe bu usulden dönemezler.

Bu madde hükmünün uygulanmasında para cezaları ve vergi cezaları hasılattan gider olarak indirilemez.

(*) 4. (Değişmeden önceki şekli) Kiraya verilen mal ve haklar dolayısiyle yapılan ve bunlara sarf olunan borçların faizleri

(**) (7061 sayılı kanunla değişmeden önceki şekli) %25’ini


Kaynak: İsmmmo, GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/kira-geliri-elde-eden-kisi-gercek-usulu-secerse-hangi-giderleri-indirim-konusu-yapabilir/feed/ 0
Güzellik salonu işletmesi basit usule tabi olur mu? https://www.muhasebenews.com/guzellik-salonu-isletmesi-basit-usule-tabi-olur-mu/ Fri, 15 Jan 2021 07:16:23 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=101550 T.C.HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI
Samsun Vergi Dairesi Başkanlığı
Gelir Kanunları Grup Müdürlüğü

Sayı

:

13649056-120[2020-ÖZE-34]-E.72119

29.12.2020

Konu

:

Güzellik salonu işletmesinde basit usul mükellefiyet

İlgi

:

06/10/2020 tarih ve 146493 sayılı özelge talep formunuz.

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunda; güzellik salonu işletmeciliği faaliyetinde (sağlık bakım hizmetleri hariç) bulunduğunuzu belirtilerek, söz konusu faaliyetiniz dolayısıyla basit usulde vergilendirilip vergilendirilmeyeceğiniz hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinde, her türlü ticari ve sınaî faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu belirtildikten sonra, ticari kazancın, Vergi Usul Kanunu hükümlerine ve Gelir Vergisi Kanununda yazılı gerçek (Bilânço veya işletme hesabı esası) veya basit usullere göre tespit edileceği hükme bağlanmıştır.

Diğer taraftan, aynı Kanunun 46 ncı maddesinde, 47 ve 48 inci maddelerde yazılı şartları topluca haiz olanların ticari kazançlarının basit usulde tespit olunacağı belirtilmiş, anılan maddelerde ise basit usule tabi olmanın genel ve özel şartları açıklanmıştır.

Aynı Kanunun 51 inci maddesinde de basit usulden faydalanamayacak mükellefler bentler halinde sayılmış olup, söz konusu maddenin (12) numaralı bendinin verdiği yetkiye istinaden yayımlanan 12/01/1995 tarihli ve 95/6430 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile büyükşehir belediyesi olan illerin (Erzurum, Diyarbakır, Sakarya ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu ile Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisine alınan yerlerden, yeni bağlanan mahallelerle birlikte 2000 yılı genel nüfus sayımındaki nüfusu 30.000’den az olan yerler ile 12/11/2012 tarihli ve 6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun kapsamında büyükşehir belediyesi kurulan ve büyükşehir belediyesi sınırları içerisine alınan yerler hariç) mücavir alan sınırları dahilinde her türlü emtia alım satımı ile uğraşanların 01/01/1995 tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirilecekleri hükme bağlanmıştır.

Konu ile ilgili olarak yayımlanan 183 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin “5/b” bölümünde “Götürü usulde vergiye tabi olan mükelleflerden her türlü emtia alım-satımı ile uğraşanlar, 1.1.1995 tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirileceklerdir. Emtia alım-satımının sabit bir işyerinde, seyyar olarak, toptan veya perakende yapılıp yapılmadığına bakılmaksızın bu işi yapan götürü usule tabi olan mükellefler, bu kapsamda değerlendirileceklerdir.” açıklamasına yer verilmiştir.

Buna göre, ticari faaliyette bulunan mükellefler, Gelir Vergisi Kanununun 47 ve 48 inci maddelerinde yer alan şartları topluca taşıması ve 51 inci maddesinde belirtilen faaliyetlerde bulunmaması kaydıyla basit usulde vergilendirmeden yararlanmakta olup şartları taşımayanlar ise gerçek usulde vergiye tabi tutulmaktadır.

Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalar uyarınca, güzellik salonu faaliyetiniz dolayısıyla, Gelir Vergisi Kanununun 47 ve 48 inci maddelerinde belirtilen basit usule tabi olmanın genel ve özel şartlarını topluca taşımanız ve 51 inci maddesinde belirtilen faaliyetlerde bulunmamanız kaydıyla, basit usulde vergilendirmeden yararlanmanız mümkün bulunmaktadır.

Ancak söz konusu güzellik salonunda dermokozmetik ürünler, krem, parfüm, şampuan vb. ürünlerin alımı ve satımının da yapılması halinde, basit usulden yararlanmanız mümkün bulunmamakta olup gerçek usulde vergilendirileceğiniz tabiidir.

 


Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
Gerçek usulde vergilendirilen eşten boşanılması halinde basit usulden faydalanabilir miyim? https://www.muhasebenews.com/gercek-usulde-vergilendirilen-esten-bosanilmasi-halinde-basit-usulden-faydalanabilir-miyim/ Fri, 15 Jan 2021 06:15:43 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=101548 T.C.ÇANAKKALE VALİLİĞİ
Defterdarlık Gelir Müdürlüğü

Sayı

:

47423198-120[46-2019/6]-E.50322

30.12.2020

Konu

:

Gerçek usulde vergilendirilen eşten boşanılması halinde basit usulden faydalanıp faydalanılmayacağı

İlgi

:

15/04/2019 tarihli özelge talep formunuz.

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, 2017  ve 2018 yıllarında basit usulde, 2019 yılında gerçek usulde vergi mükellefi olan ve mükellefiyetini terk eden eşinizden 2019 yılın Nisan ayında boşandığınız belirtilerek, kendi adınıza ticari faaliyete başlamanız halinde, basit usulden yararlanıp yararlanamayacağınız hususunda görüş talep edilmektedir.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinin birinci fıkrasında; her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu belirtilmiş olup aynı maddenin dördüncü fıkrasında; “Ticari kazanç, Vergi Usul Kanunu hükümlerine ve bu kanunda yazılı gerçek (bilanço veya işletme hesabı esası) veya basit usullere göre tespit edilir.” hükmüne yer verilmiştir.

Aynı Kanunun 46 ncı maddesinde, “47 ve 48 inci maddelerde yazılı şartları topluca haiz olanların ticari kazançları basit usulde tespit olunur.

Basit usule tabi olmanın şartlarından herhangi birini takvim yılı içinde kaybedenler, ertesi takvim yılı başından itibaren gerçek usulde vergilendirilirler. Basit usulün şartlarını haiz olanlardan, bu usulden yararlanmak istemediklerini yazı ile bildirenler dilekçelerinde belirttikleri tarihten veya izleyen takvim yılı başından, yeni işe başlayanlar ise işe başlama tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirilirler. Gerçek usulde vergilendirilen mükelleflerden, 47 nci maddede yazılı şartları taşıyanlardan arka arkaya iki hesap döneminin iş hacmi 48 inci maddede yazılı hadlerden düşük olanlar, yazılı talepleri üzerine bu şartın gerçekleşmesini takip eden takvim yılından başlayarak basit usule geçebilirler. İşin eş ve çocuklara devri halinde iş hacminin hesabında devirden önceki süreler de dikkate alınır. Sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenledikleri tespit edilenler hiçbir suretle basit usulde vergilendirilmezler.

Gerçek usulde vergilendirilmekte iken işini terk eden mükellefler ile basit usulün şartlarını kaybedenlerden gerçek usulde vergilendirilmeye başlamadan önce işini terk eden mükellefler, terk tarihini takip eden yılın başından itibaren iki yıl geçmedikçe basit usule dönemezler. Bu hüküm, işin eş veya çocuklara devri halinde de uygulanır.

…” hükmüne yer verilmiştir.

Anılan Kanunun 51 inci maddesinde de basit usulden faydalanamayacak mükellefler bentler halinde sayılmıştır.

Buna göre, kendi adınıza yapacağınız ticari faaliyetiniz dolayısıyla, Gelir Vergisi Kanununun 47 ve 48 inci maddelerinde belirtilen basit usule tabi olmanın özel ve genel şartlarını topluca taşımanız ve 51 inci maddesinde belirtilen faaliyetlerde bulunmamanız kaydıyla, basit usulde vergilendirmeden yararlanmanız mümkün bulunmakta olup boşanmış olduğunuz eşinizin gerçek usulde vergilendirilmesinin mükellefiyetinize etkisi bulunmamaktadır.

 


Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
Basit usulden gerçek usule geçen mükelleflerde KDV indirimi https://www.muhasebenews.com/basit-usulden-gercek-usule-gecen-mukelleflerde-kdv-indirimi/ https://www.muhasebenews.com/basit-usulden-gercek-usule-gecen-mukelleflerde-kdv-indirimi/#respond Tue, 30 Jun 2020 05:44:17 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=87682

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, şehir içi yolcu taşımacılığı faaliyetinden dolayı basit usulde mükellef iken, basit usule tabi olmanın şartlarını kaybetmeniz nedeniyle 1/1/2018 tarihinden itibaren gerçek usulde gelir vergisi mükellefi olduğunuz belirtilerek, basit usule tabi olduğunuz 7/4/2006 tarihi ile 25/8/2017 tarihinde satın aldığınız sırasıyla otobüs ve taksiye ilişkin ödediğiniz katma değer vergisinin (KDV) indirim konusu yapılıp yapılamayacağı hususunda Başkanlığımızdan görüş talep edildiği anlaşılmaktadır.

3065 sayılı KDV Kanununun 29/1-c maddesinde götürü veya telafi edici usulde vergiye tabi mükelleflerden gerçek usulde vergilendirmeye geçenlerin, çıkarılan envantere göre hesap dönemi başındaki mallara ait fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV’den indirebilecekleri belirtilmiştir.

Bu çerçevede, basit usule tabi iken gerçek usule geçen mükelleflerin hesap dönemi başında çıkaracakları envanterde yer alan mallara ait fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV’yi indirim konusu yapmaları mümkün bulunmaktadır.

Buna göre, basit usulde mükellef iken 25/8/2017 tarihinde satın aldığınız taksi için yüklenmiş olduğunuz KDV’yi, gerçek usulde vergilendirmeye geçtiğiniz hesap dönemi başında çıkaracağınız envanterde göstermek şartıyla, indirim konusu yapmanız mümkün bulunmaktadır. Ancak, bu araca ilişkin yüklenilen KDV’nin daha önce gider olarak kaydedilmiş olması halinde, bu KDV tutarı için gerekli düzeltmenin yapılacağı tabiidir.

Diğer taraftan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 114 üncü maddesinde “Vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlayarak beş yıl içinde tarh ve mükellefe tebliğ edilmeyen vergiler zaman aşımına uğrar.” hükmü, 138 inci maddesinde “… İnceleme, neticesi alınmamış hesap dönemi de dahil olmak üzere, tarh zaman aşımı süresi sonuna kadar her zaman yapılabilir.” hükmü yer almaktadır.

Bu durumda, 7/4/2006 tarihinde satın aldığınız otobüse ilişkin zamanaşımı süresi 31/12/2011 tarihinde sona erdiğinden, bu araca ilişkin yüklenilen KDV’nin indirim konusu yapılması mümkün değildir.


Kaynak: GİB Özelge, 30.04.2020,
75766797-130[2018/1713]-E.35142, Balıkesir Vergi Dairesi Başkanlığı
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


BENZER İÇERİKLER

Gerçek usule tabi minibüs işletmecisi basit usul vergilendirmeye geçebilir mi? Plaka ve minibüs satışları…

Ev hanımlarının evlerinde yaptıkları yemeklerin satışı için basit usulde vergi mükellefi olmaları gerekir mi?

Basit usulden gerçek usule geçen mükellef önceden aldığı taksinin KDV’sini indirim konusu yapabilir mi?

 

]]>
https://www.muhasebenews.com/basit-usulden-gercek-usule-gecen-mukelleflerde-kdv-indirimi/feed/ 0
Ücret Gelirinin Vergilendirme Şekli Ve Ücret İstisnaları – 3 https://www.muhasebenews.com/ucret-gelirinin-vergilendirme-sekli-ucret-istisnalari-3/ https://www.muhasebenews.com/ucret-gelirinin-vergilendirme-sekli-ucret-istisnalari-3/#respond Wed, 14 Nov 2018 07:15:25 +0000 http://www.muhasebenews.com/?p=8688 1- Gerçek Usule Tabi Ücretlerin Vergilendirilmesi
Gerçek usule tabi ücretlerin vergilendirilmesi iki şekilde yapılmaktadır;
1.1- Ücretten işveren tarafından vergi kesintisi yapılması,
1.2- Elde edilen ücretin yıllık beyanname ile beyan edilmesi.

1.1- Kesinti Yoluyla Vergilendirme
Ücretin ödenmesi sırasında sorumlular tarafından verginin kesilerek vergi dairelerine yatırılmasına kesinti (tevkifat) usulü denilmektedir. Gerçek usulde elde edilen ücretlerin vergilendirilmesi esas olarak bu yöntemle yapılmaktadır.

1.2- Ücretin Yıllık Beyanname ile Beyan Edilmesi
Tek işverenden alınmış ve kesinti suretiyle vergilendirilmiş ücret gelirleri için tutarı ne olursa olsun yıllık beyanname verilmeyecek, diğer gelirler için beyanname verilmesi halinde de bu gelirler beyannameye dâhil edilmeyecektir.

Kesintiye tabi tutulmamış ücret gelirleri için ise bu rehberin ‘Diğer Ücretler’ bölümünde açıklanan diğer ücretler hariç, tutarı ne olursa olsun yıllık beyanname verilecektir.

Ücret gelirlerinin yıllık beyannameye dâhil edilmesi halinde, beyan edilen gelir üzerinden hesaplanan vergiden, yıl içinde ödenen ücret üzerinden kesilen gelir vergisinin asgari geçim indirimi düşülmeden önceki tutarı mahsup edilecektir.

2016 yılında elde ettikleri ücret gelirleri nedeniyle beyanname vermek zorunda olanlar,
Birden fazla işverenden kesinti yoluyla vergilendirilmiş ücret geliri elde eden ücretlilerden, birden sonraki işverenden aldıkları ücretlerin toplamı 30.000 TL’yi (Gelir Vergisi Kanununun 103 üncü maddesinde yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan tutar) aşan ücretliler,
Ücretlerini yabancı bir memleketteki işverenden doğrudan doğruya alan hizmet erbabı (istisna kapsamında olanlar hariç),
İstisnadan faydalanmayan yabancı elçilik ve konsolosluk memur ve hizmetlileri,
Maliye Bakanlığınca yıllık beyanname ile bildirilmesi gerekli görülen ücret ödemesi yapılanlar,
Ücreti kesinti yoluyla vergilendirilmeyen yukarıda sayılanlar dışında kalan ücretliler.

Öte yandan dar mükellef gerçek kişiler, tamamı Türkiye’de tevkif suretiyle vergilendirilmiş olan ücret gelirleri için yıllık beyanname vermeyecekler ve diğer gelirleri için beyanname vermeleri halinde de bu gelirlerini beyannameye dahil etmeyeceklerdir.

1.2.1- Birden Fazla İşverenden Alınan Ücretler
Birden fazla işverenden ücret alan ve birden sonraki işverenden aldıkları ücretlerin toplamı Gelir Vergisi Kanununda yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan tutarı (2016 yılı için bu tutar 30.000 TL’dir.) aşmayan mükelleflerin, tamamı kesinti yoluyla vergilendirilmiş ücretleri yıllık beyanname ile beyan edilmeyecektir.
Ancak, birden sonraki işverenden alınan ücretlerin toplamı 30.000 TL’yi aşması durumunda, ücretlerin tamamı (ilk işverenden alınan ücret de dâhil olmak üzere) yıllık beyannameye dâhil edilecektir.
Birden fazla işverenden ücret alınması halinde, birinci işverenden alınan ücretin hangisi olacağı ücretli tarafından serbestçe belirlenecektir.
Gayrisafi ücret tutarından Gelir Vergisi Kanununun 63’üncü maddesinde hüküm altına alınan indirimler yapıldıktan sonra bulunan gerçek safi tutar üzerinden Gelir Vergisi Kanununun 31 inci maddesinde yer alan indirimin yapılmasından sonra bulunan vergi matrahının, Gelir Vergisi Kanununun 86’ncı maddesine göre ücret gelirinin beyan sınırını aşıp aşmadığının tespitinde dikkate alınması gerekmektedir.

Kutucukta yapılan açıklamaya ilişkin örnek aşağıda yer almaktadır;%14 sigorta primi ve % 1 işsizlik sigortası primi toplamı olan % 15 oranı uygulanarak sigorta kesintisi hesaplanacaktır.

48.000 TL X %15 = 7.200 TL                         48.000 – 7.200 = 40.800 TL
25.000 TL X %15 = 3.750 TL                         25.000 – 3.750 = 21.250 TL
40.800 + 21.250 – 2.520 = 59.530 TL

Buna göre, 59.530 TL ücret beyan sınırı olan 30.000 TL’yi aştığı için birinci işverenden elde ettiği ücret de dâhil olmak üzere 133.000 TL beyan edecektir.

2016 yılında tevkifata tabi olarak birden fazla işverenden elde edilen ücret gelirlerinin yıllık beyanname ile beyanı ile ücret geliri ve diğer gelir unsurlarının birlikte elde edilmesi durumunda beyan edilecek gelirin tespitine ilişkin örnekler aşağıda yer almaktadır.

Örneklerde, ücret ve diğer gelir unsurlarından yıl içinde yapılan gelir vergisi tevkifat tutarları dikkate alınmamış olup; yıllık beyanname ile beyan edilen gelir unsurları ile ilgili olarak yıl içinde tevkif suretiyle ödenen vergilerin beyannamede hesaplanan gelir vergisinden mahsup edileceği tabiidir.

Örneklerde; gelir vergisi hesaplanırken, ücret gelirlerinden %15 oranında sigorta prim ve işsizlik sigortası prim kesintisi yapıldığı varsayılmıştır.

ÖRNEK 1:
Mükellef (A), 2016 yılında üç ayrı işverenden ücret geliri elde etmiş ve ücretlerin tamamı kesinti yoluyla vergilendirilmiştir.Örnekte yer alan ve birinci işverenden alınan ücret toplama dahil edilmeyecek olup, ikinci ve üçüncü işverenden alınan (16.000 + 13.000 =) 29.000 TL ücretler toplamı 30.000 TL’lik beyan sınırını aşmadığından ücret gelirlerinin tamamı beyan edilmeyecektir.

ÖRNEK 2:
Mükellef (B), 2016 yılında üç ayrı işverenden tamamı tevkif yoluyla vergilendirilmiş ücret geliri elde etmiştir.Birinci işverenden alınan ücret toplama dâhil edilmeyecek olup, 2’nci ve 3 üncü işverenden alınan ücretler toplamı (45.000 + 28.000) = 73.000 TL,
30.000 TL’lik beyan sınırını aştığı için birinci işverenden aldığı 80.000 TL dahil olmak üzere 153.000 TL ücret gelirinin tamamı beyan edilecektir.

ÖRNEK 3:
Serbest meslek erbabı Mükellef (C)’nin 2016 yılında serbest meslek kazancının yanında tamamı kesinti yoluyla vergilendirilmiş iki işverenden ücret geliri elde etmiştir.Mükellef elde etmiş olduğu serbest meslek kazancı nedeniyle mutlaka beyanname verecektir.
Birinci işverenden alınan hariç, ikinci işverenden alınan ücret geliri ise 30.000 TL’lik beyan sınırını aşmadığından ücret gelirleri beyannameye dahil edilmeyecektir.

1.2.2- Yabancı Bir Ülkedeki İşveren Tarafından Doğrudan Doğruya Ödenen Ücretler
Yabancı ülkelerde bulunan işverenlerden alınan ve tevkifata tabi olmayan ücretler (varsa Türkiye dahilindeki kazanç ve iratlarıyla birlikte) ikametgâhın bulunduğu yerin vergi dairesine yıllık beyanname ile beyan edilir.

Ancak; Gelir Vergisi Kanununun 23 üncü maddesinin birinci fıkrasının (14) numaralı bendinin;
1.2.2.1- (a) alt bendi gereğince, kanunî ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan dar mükellefiyete tabi işverenlerin yanında çalışan hizmet erbabına, işverenin Türkiye dışında elde ettiği kazançları üzerinden döviz olarak ödediği ücretler Gelir Vergisinden istisna edilmiştir.
Bu istisnanın uygulanabilmesi için;
Türkiye’de hizmet arz eden gerçek kişinin bağlı bulunduğu işverenin dar mükellef kurum olması, bu kurumun da Türkiye’de hiçbir şekilde kazanç elde edecek mahiyette faaliyette bulunmaması,
Dar mükellef kurumda çalışan kişinin hizmet erbabı ve yapılan ödemenin de ücret niteliğinde olması,
Dar mükellef kurumun Türkiye’deki personeline yapacağı ödemenin bu kurumun yurtdışı kazançlarından karşılanması,
Ücretin döviz olarak ödenmesi,
Ödenen ücretin dar mükellef kurumun Türkiye’deki hesaplarına gider olarak kaydedilmemesi şartlarını bir arada taşıması gerekmektedir.
1.2.2.2- (b) alt bendinde, kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan dar mükellefiyete tabi işverenlerin, Ekonomi Bakanlığından alınan izne istinaden kurulan bölgesel yönetim merkezlerinde münhasıran merkezin faaliyet izni kapsamında istihdam ettikleri hizmet erbabına Türkiye dışında elde ettiği kazançları üzerinden döviz olarak ödediği ücretlerinin Gelir Vergisinden istisna edildiği hükme bağlanmıştır.
Bu istisnanın uygulanabilmesi için;
İşveren sıfatıyla ücret ödemesinde bulunan kurumların, Türkiye’de kanuni ve iş merkezinin bulunmaması,
Dar mükellef kurumda çalışan kişinin hizmet erbabı (ücretli) ve yapılan ödemenin ücret olması,
Dar mükellef kurumun ücret ödemesi yaptığı hizmet erbabının Ekonomi Bakanlığından alınan izne istinaden kurulan bölgesel yönetim merkezlerinde faaliyet izni kapsamında istihdam edilmesi,
Dar mükellef kurumun Türkiye’deki personeline yapılacak ödemenin bu kurumun yurt dışı kazançlarından karşılanması,
Ücretlerin döviz olarak ödenmesi şartlarını bir arada taşıması gerekmektedir

ÖRNEK 4:
(X) Firmasının Bursa’daki irtibat bürosunda çalışan Mükellef (D)’ye, işvereni tarafından Türkiye dışında elde ettiği kazançları üzerinden 2016 yılında 60.000 Dolar tevkifata tabi tutulmamış ücret ödenmiştir.
Gelir Vergisi Kanununun 23 üncü maddesinin birinci fıkrasının (14) numaralı bendinin (a) alt bendine göre döviz olarak ödenen ücretler gelir vergisinden istisna olduğundan ödevli yıllık beyanname vermeyecektir.

1.2.3- Yabancı Elçilik ve Konsolosluklarda Çalışan ve İstisnadan Faydalanmayan Memur ve Hizmetlilere Ödenen Ücretler
Yabancı ülkelerin Türkiye’de bulunan elçi, maslahatgüzar ve konsolosları ile elçilik ve konsolosluklara mensup olan ve o ülkenin uyruğunda bulunan memurları dışında kalan memur ve hizmetlilerin yalnızca bu işlerden dolayı aldıkları ücretler, karşılıklı olmak koşuluyla gelir vergisinden istisna edilmiştir.
Karşılıklılık esasının uygulanmadığı durumlarda karşılık esasına uymayan ülkenin Türkiye’deki temsilciliğinde çalışan memurlar istisnadan yararlanamazlar. Bu durumda ücret sahipleri elde ettikleri tevkifatsız ücret gelirini yıllık gelir vergisi beyannamesiyle oturdukları mahallin vergi dairesine beyan edeceklerdir.

ÖRNEK 5:
Ankara’daki (A) Konsolosluğunda çalışan Türk uyruklu Mükellef (E), 2016 yılında 80.000 TL ücret geliri elde etmiştir. Karşılıklılık ilkesinin geçerli olmaması nedeniyle, anılan personelin elde ettiği ücret istisna kapsamında değildir.
Buna göre, (A) Konsolosluğunda çalışan Türk uyruklu personelin, ücretinden tevkifat yapılmadığından ve karşılıklılık esasının geçerli olmaması nedeniyle, 80.000 TL ücret gelirinin tamamını yıllık beyanname ile beyan edecektir.

Kaynak: Gelir İdaresi Başkanlığı (Ücret Geliri Elde Edenler İçin Vergi Rehberi)

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/ucret-gelirinin-vergilendirme-sekli-ucret-istisnalari-3/feed/ 0
Ortaklık Halinde Basit Usulde Vergilendirme Ne Şekilde Yapılacaktır? https://www.muhasebenews.com/ortaklik-halinde-basit-usulde-vergilendirme-ne-sekilde-yapilacaktir/ https://www.muhasebenews.com/ortaklik-halinde-basit-usulde-vergilendirme-ne-sekilde-yapilacaktir/#respond Sun, 14 Oct 2018 18:00:27 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=11635 Aynı işte ortak olarak çalışanlar hakkında Gelir Vergisi Kanununun 47’nci maddesinde yazılı yıllık kira bedeli ve 48’inci maddede yazılı iş hacmi ölçüleri toplu olarak, diğer şartlar ortakların her biri için ayrı ayrı aranacaktır.

Ortaklarından birisi gerçek usule göre gelir vergisine tabi bulunan ortaklıklarda, diğer ortakların ticari kazancı da gerçek usulde tespit olunacaktır. 

Kaynak: Gelir Vergisi Kanunu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/ortaklik-halinde-basit-usulde-vergilendirme-ne-sekilde-yapilacaktir/feed/ 0
Bilanço Esasına Göre Ticari Kazancın Tespiti Nasıl Yapılır? https://www.muhasebenews.com/bilanco-esasina-gore-ticari-kazancin-tespiti-nasil-yapilir/ https://www.muhasebenews.com/bilanco-esasina-gore-ticari-kazancin-tespiti-nasil-yapilir/#respond Fri, 11 May 2018 08:45:43 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=22565 1- GERÇEK USULDE VERGİLENDİRME NEDİR?
Basit usul koşullarını taşımayan gelir vergisi mükelleflerinin ticari kazançları gerçek usule göre tespit edilir. Gerçek usule tabi mükellefler tutacakları defterler yönünden iki sınıfa ayrılırlar;
1.1- Birinci sınıf tacirler (Bilanço esasına göre defter tutanlar)
1.2- İkinci sınıf tacirler (İşletme Hesabı esasına göre defter tutanlar) 

2- BİLANÇO ESASINA GÖRE TİCARİ KAZANCIN TESPİTİ NASIL YAPILIR?
Birinci sınıf tacirler, hesaplarını bilanço esasında tutacakları defterlerde takip ederler. Bilanço esasına göre ticari kazanç, mali bilançolar üzerinden hesap dönemi sonunda ve başındaki öz sermaye tutarları arasındaki farktır.
Ayrıca, hesap dönemi içinde söz konusu işletmenin sahip veya sahiplerince;
2.1- İşletmeye ilave olunan değerler bu farktan indirilir,
2.2- İşletmeden çekilen değerler ise farka ilave olunur.

***Dönem sonundaki öz sermayenin dönem başındakine göre fazla olan kısmı o dönemin ticari kazancı sayılır. Tersi durumda ise fark, zararı gösterir.

Kaynak: Gelir Vergisi Kanunu 

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/bilanco-esasina-gore-ticari-kazancin-tespiti-nasil-yapilir/feed/ 0
Gerçek Usulde Vergilendirildiği İşini Terk Eden Mükellefler Yeniden İşe Başlamaları Halinde Basit Usulde Vergilendirilebilir mi? https://www.muhasebenews.com/gercek-usulde-vergilendirildigi-isini-terk-eden-mukellefler-yeniden-ise-baslamalari-halinde-basit-usulde-vergilendirilebilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/gercek-usulde-vergilendirildigi-isini-terk-eden-mukellefler-yeniden-ise-baslamalari-halinde-basit-usulde-vergilendirilebilir-mi/#respond Sun, 22 Apr 2018 09:15:57 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=12015 Gerçek usulde vergilendirilenler ile basit usulün şartlarını kaybeden mükelleflerin; işin terk edilmesi veya eş ve/veya çocuklara devredilmesi hallerinde ilgisine göre terk veya devir tarihini takip eden yılın başından itibaren iki yıl geçmedikçe basit usule dönmeleri mümkün değildir.

Gerçek usulde vergilendirilmiş olan veya vergilendirilmesi gereken faaliyetini 01.01.2012 tarihinden önce terk eden mükellefler için iki yıllık sürenin hesaplanmasına 01.01.2012 tarihinden itibaren başlanacaktır.

Gerçek usulde vergilendirilmiş olan veya vergilendirilmesi gereken faaliyetini 01.01.2012 tarihinden itibaren terk eden mükellefler terk tarihini takip eden yılın başından itibaren iki yıl geçmedikçe basit usulden yararlanamayacaklardır.

Kaynak: Gelir Vergisi Kanunu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/gercek-usulde-vergilendirildigi-isini-terk-eden-mukellefler-yeniden-ise-baslamalari-halinde-basit-usulde-vergilendirilebilir-mi/feed/ 0
Engellilik İndiriminin Uygulamasında Özellik Gösteren Durumlar Nelerdir Biliyor musunuz? https://www.muhasebenews.com/engellilik-indiriminin-uygulamasinda-ozellik-gosteren-durumlar-nelerdir-biliyor-musunuz/ https://www.muhasebenews.com/engellilik-indiriminin-uygulamasinda-ozellik-gosteren-durumlar-nelerdir-biliyor-musunuz/#respond Sun, 08 Apr 2018 07:30:26 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=22594 ENGELLİLİK İNDİRİMİNİN UYGULAMASINDA ÖZELLİK GÖSTEREN DURUMLAR NELERDİR?
1-
Asgari geçim indirimi mükellefin 18 yaşını veya tahsilde olup 25 yaşını doldurmamış çocukları için uygulanması gerekir. Bu yaş hadlerini aşmış olan ve mükellefle birlikte oturan veya mükellef tarafından bakılan bakıma muhtaç ve engellilik indiriminden faydalanan engelli çocuklar için asgari geçim indiriminden yararlanılması mümkün değildir.
2- Ücretlinin çalıştığı bakanlık ve bu bakanlığa bağlı olarak kurulan döner sermayeden aldığı ek ödemeler ile maaş ödemelerinin tek işverenden alınan ücret olarak değerlendirilmesi ve bakmakla yükümlü olduğu çocuğunun rahatsızlığı nedeniyle faydalanması gereken engellilik indiriminin ek ödemeler ile maaş ödemelerine ilişkin ücretler toplamına uygulanması gerekmektedir.
3- Ücretlilere yapılan ilave ödeme ve ikramiye ödemeleri de Gelir Vergisi Kanununun 61’inci maddesi hükmü gereğince ücret olarak değerlendirileceğinden söz konusu ücret ödemelerinin de hizmet erbabının asıl ücretine dahil edilerek engellilik derecesine uygun engellilik indirimi tutarlarının indirim konusu yapılması gerekmektedir.
4- Ücret geliri elde edenlerin bakmakla yükümlü olduğu engelli kişi bulunması halinde, bu kişiler dolayısıyla engellilik indiriminden faydalanması mümkün bulunmaktadır.
5- Şirket ortağı ve yönetim kurulu üyesi olan bir kimsenin şirketten yapılan huzur hakkı ödemeleri ücret niteliğinde olduğundan bu ödemelere engellilik indirimi uygulanacağı tabiidir. Ancak, kurumların idare meclisi başkan ve üyelerine verilen kar payları, menkul sermaye iradı olarak değerlendirileceğinden, sermaye payı oranında dağıtılan kar payına engellilik indiriminin uygulanması mümkün değildir.
6- Gerçek usulde ticari faaliyette bulunanların engellilik indiriminden faydalanması mümkün bulunmamaktadır.
7- Basit usule tabi mükelleflerin gelir vergisi matrahlarının tespitinde, engellilik derecelerine göre belirlenen tutarları gelir vergisi beyannamesinde bildirilecek gelirlerden (yıllık olarak) indirim konusu yapmaları mümkündür.
8- Emekli olarak işten ayrıldıktan sonra iş yerinde tekrar çalışmaya başlayanlara yapılan ve gelir vergisi tevkifatına tabi olan ücretlere engellilik indirimi uygulanması mümkün bulunmaktadır.
9- Aylık dönemler itibariyle yapılan ücret ödemelerinin vergilendirilmesi sırasında, engellilik indiriminin aylık ücret matrahını aşan kısmı için herhangi bir vergi iadesi yapılması mümkün değildir.
10- Bankaların idari kararı sonucu, tek taraflı iradesi doğrultusunda banka emeklilerine yılda bir defa karşılıksız olarak yapılan kuruluş ikramiyesinin, Gelir Vergisi Kanununun 2’nci maddesinde yer alan gelirin unsurları kapsamında değerlendirilmediğinden bu ödeme nedeniyle engellilik indiriminden yararlanılması mümkün bulunmamaktadır.
11- Engellilik indirimi uygulamasında Merkez Sağlık Kurulunca değerlendirilen raporların asılları mükellefin başvuruda bulunduğu vergi dairesi başkanlığına ya da defterdarlığa geri gönderilmektedir. Dolayısıyla, Gelir İdaresi Başkanlığı arşivinde rapor asılları mevcut değildir.
12- Mükelleflerin, engellilik indiriminden faydalanıyorken bu haktan vazgeçmelerinde hukuki bir engel bulunmamaktadır.

Kaynak: Gelir İdaresi Başkanlığı

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/engellilik-indiriminin-uygulamasinda-ozellik-gosteren-durumlar-nelerdir-biliyor-musunuz/feed/ 0