gecikme cezası – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Tue, 26 Jan 2021 07:14:55 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.5 GSS prim borçları 30 Nisan 2021 tarihine kadar peşin veya taksitler halinde ödenirse gecikme cezası ve zammının tamamı silinecek https://www.muhasebenews.com/gss-prim-borclari-30-nisan-2021-tarihine-kadar-pesin-veya-taksitler-halinde-odenirse-gecikme-cezasi-ve-zamminin-tamami-silinecek/ https://www.muhasebenews.com/gss-prim-borclari-30-nisan-2021-tarihine-kadar-pesin-veya-taksitler-halinde-odenirse-gecikme-cezasi-ve-zamminin-tamami-silinecek/#respond Tue, 26 Jan 2021 09:00:38 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=102509

Bakan Selçuk: “SGK Prim Yapılandırmasında Başvuru Sayısı 1 Milyon 400 Bini Geçti”


Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, SGK prim borçlarının yeniden yapılandırılmasında bugüne kadar 1 milyon 428 bin kişinin başvuru yaptığını,  79 milyar 24 milyon liralık borç için yapılandırma yapıldığını belirtti.

SGK prim borçlarını yeniden yapılandırarak, COVID-19 pandemi döneminde vatandaşların üzerlerindeki yükleri hafifletmeyi amaçladıklarını belirten Bakan Selçuk, borç aslı 165 milyar lira olan SGK alacağına yapılandırma imkânı getirdiklerini vurguladı.

Bakan Selçuk, Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun kapsamında yürürlüğe giren SGK prim yapılandırmasının 2020/Ağustos ayı ve öncesi dönemlere ait kesinleşmiş alacakları kapsadığını bildirdi.

Buna göre; sigorta primleri, genel sağlık sigortası primi, işsizlik sigortası primi, idari para cezaları, iş kazası, meslek hastalığı, malullük ve vazife malullüğü sonucunda doğan rücu alacaklar, yersiz ödenen gelir ve aylıklardan doğan alacaklar ve Bağ-Kur sigortalılarının daha önce durdurulan hizmet sürelerinin ihyası halinde doğacak alacaklar, yapılandırma kapsamında olacak.

Alacaklar Gecikme Cezası ve Zammı Yerine Yİ-ÜFE ile Güncellenecek

30.12.2020 tarihli ve 31350 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 3343 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile; 7256 sayılı Kanununun 3’üncü maddesi ile 4’üncü maddesinde (onüçüncü ve ondördüncü fıkraları hariç) yer alan başvuru ve ilk ödeme süreleri, anılan maddelerde belirtilen sürelerin bitiminden itibaren bir ay uzatıldı. Böylelikle; yapılandırmadan yararlanmak isteyen vatandaşlar 1 Şubat 2021 tarihine kadar başvuruda bulunabilecek. İlk taksitini ise 31 Mart 2021 tarihine kadar ödeyebilecek.

Bu kapsamda alacaklar gecikme cezası ve zammı yerine Yİ-ÜFE ile güncellenecek. Peşin ödemelerde hesaplanan Yİ-ÜFE’nin yüzde 90’ı, 2 taksitle ödemede ise yüzde 50’si silinebiliyor. Ayrıca taksitle ödemeyi tercih edenler için ikişer aylık dönemlerde 6,9,12 ve 18 eşit taksitle ödeme imkânı getiriliyor. Buna ek olarak daha önce tatbik edilen hacizler, bu kanuna göre yapılacak ödemeler nispetinde kaldırılabiliyor.

Bağ-Kur Prim Borçları Silinebilecek

SGK yapılandırma desteği Bağ-Kurlulara da önemli avantajlar getirdi. Prim borcu bulunan Bağ-Kurluların borçlarını 01.02.2021 tarihine kadar ödememeleri veya yapılandırma kanunu kapsamında yapılandırmamaları halinde, 31 Ekim 2020 tarihinden önceki prim borcu bulunan hizmetleri durdurularak prim borçları silinecek. Ayrıca Bağ-Kur sigortalılarının daha önceki kanunlarla durdurulan hizmet sürelerine ilişkin olarak 01.02.2021 tarihine kadar başvuruda bulunmaları ve prim borcu asıllarının Yİ-ÜFE ile güncellenecek yeni tutar üzerinden 31.03.2021 tarihine kadar ödemeleri halinde durdurulan hizmet süreleri ihya edilecek.

GSS Borçlarına Ödeme Kolaylığı

GSS prim borçlarının 30 Nisan 2021 tarihine kadar peşin veya taksitler halinde ödenmesi durumunda, gecikme cezası ve zammının tamamı silinecek.

Yine GSS sigortalısı olanlardan daha önce hiç gelir testine başvurmayanların ise 31 Mart 2021 tarihine kadar gelir testine başvurmaları halinde GSS primleri, gelir testi sonucuna göre başlangıç tarihinden itibaren güncellenebilecek. Gelir testi sonucunda aynı hanede yaşayan ve aile içindeki geliri asgari ücretin 1/3’ünden az olduğu tespit edilenlerin prim borçları silinecek ve primleri devlet tarafından ödenecek.


Kaynak: T.C. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/gss-prim-borclari-30-nisan-2021-tarihine-kadar-pesin-veya-taksitler-halinde-odenirse-gecikme-cezasi-ve-zamminin-tamami-silinecek/feed/ 0
İş Kazası Halinde Asgari Ücret Desteği Uygulaması… https://www.muhasebenews.com/is-kazasi-halinde-asgari-ucret-destegi-uygulamasi/ https://www.muhasebenews.com/is-kazasi-halinde-asgari-ucret-destegi-uygulamasi/#respond Thu, 09 Aug 2018 15:30:46 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=19456 İŞ KAZASINA UĞRAYAN SİGORTALILAR İÇİN DÜZENLENEN EK APHB’DE (AYLIK PRİM VE HİZMET BELGESİ) FAYDALANILAN ASGARİ ÜCRET DESTEĞİ

1- İŞ KAZASI RAPORLARINDA, SİGORTASIZ ÇALIŞAN VE İŞ KAZASI GEÇİREN İŞÇİ İÇİN İŞVERENLERDEN EK AYLIK PRİM VE HİZMET BELGESİ İSTENİLMEKTEDİR.
İş kazası raporlarında, iş kazasının geçirildiği gün sigortalısını Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirmemiş olan işverenlerden, günlü ve kazançlı aylık prim ve hizmet belgesinin verilmesinin önerilmesi üzerine işverenlerden ek aylık prim ve hizmet belgesi istenilmektedir.

2- 5510 SAYILI KANUNA GÖRE EKSİK GÜN BİLDİRİMİ, AYLIK PRİM VE HİZMET BELGESİ VE MUHTASAR VE PRİM HİZMET BELGELERİNİN SÜRESİNDE YAPILMAMASI HALİNDE SGK TARAFINDAN RE’SEN BU BİLGİ VE BELGELER DÜZENLENİR VE TAHSİL EDİLİR.
5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 86’ıncı maddesinin beşinci fıkrasında “Sigortalıların 30 günden az çalıştığını gösteren bilgi ve belgelerin aylık prim ve hizmet belgesinin veya muhtasar ve prim hizmet beyannamesinin verilmesi gereken süre içinde verilmemesi veya verilen bilgi ve belgelerin geçerli sayılmaması halinde, 30 günden az bildirilen sürelere ait aylık prim ve hizmet belgesi veya muhtasar ve prim hizmet beyannamesi Sosyal Güvenlik Kurumunca Re’sen düzenlenir ve muhteviyatı primler, bu Kanun hükümlerine göre tahsil olunur” hükmü yer almaktadır.

3- 30 GÜNDEN AZ ÇALIŞAN VEYA EKSİK ÜCRET ÖDENEN SİGORTALILAR İÇİN AŞAĞIDA YAZILI EVRAKLAR DÜZENLENİP EKSİK GÜN BİLDİRİMİNE İLİŞKİN FORM EKİNDE (EK-10) SGK’YA GÖNDERİLECEKTİR. 
Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 102’inci maddesinin on üçüncü fıkrasında;
Aylık prim ve hizmet belgesi ile birlikte ay içinde 30 günden az çalışan veya eksik ücret ödenen sigortalılara ilişkin;
3.1- Sosyal Güvenlik Kurumunca elektronik ortamda alınabilenler hariç, SGK tarafından yetkilendirilmiş sağlık hizmeti sunucularından veya işyeri hekimlerinden alınmış istirahatli olduğunu gösteren raporu,
3.2- Ücretsiz veya aylıksız izinli olduğunu kanıtlayan izin belgesi,
3.3- Disiplin cezası uygulaması, gözaltına alınma ile tutukluluk haline ilişkin belgeleri,
3.4- Kısmi süreli çalışmalara ait yazılı iş sözleşmesi,
3.5- Sigortalının imzasını taşıyan puantaj kayıtları,
3.6- Grev, lokavt, genel hayatı etkileyen olaylar, doğal afetler nedeniyle işyerinde faaliyetin durdurulduğunu veya işe ara verildiğini gösteren ilgili resmi makamlardan alınan yazı örneği, Sigortalıların eksik gün bildirimine ilişkin formunun (EK-10) ekinde SGK’ya verileceği veya Acele Posta Servisi, iadeli taahhütlü olarak gönderileceği,
öngörülmektedir.

4- 2016/4 SAYILI GENELGEDE SİGORTA PRİMİNE ESAS KAZANCIN EKSİK BİLDİRİLMESİ DENETİM VE KONTROLLE GÖREVLİ MEMUR TARAFINDAN TESPİT EDİLMESİ HALİNDE YARARLANILAN ASGARİ ÜCRETLERİN TUTARLARI GECİKME ZAM VE CEZASIYLA GERİ ALINIR.
2016/4 sayılı Genelge’nin 2.3.3 “2016 Yılı İçin Sigorta Primine Esas Kazancın Eksik Bildirilmiş veya Hiç Bildirilmemiş Olması” 2017/9 Sayılı Genelgenin 1.3.3 “2017 Yılı İçin Sigorta Primine Esas Kazancın Eksik Bildirilmiş veya Hiç bildirilmemiş Olması” başlıklı bölümlerinde, sigorta primine esas kazancın eksik bildirildiğinin veya hiç bildirilmesinin denetim ve kontrolle görevli memurlarca yapılan soruşturma ve incelemelerde veya mahkeme kararları neticesinde ya da kamu kurum ve kuruluşlarından alınan yazılardan anlaşılması halinde, asgari ücret desteğinden yararlanılamayacağı gibi yararlanılmış olması halinde yararlandırılan tutarların gecikme zammı ve gecikme cezası ile birlikte geri alınacağı açıklanmıştır.

5- KAYIT DIŞI ÇALIŞTIRILAN SİGORTALILAR, İŞ KAZASI RAPORLARI VE DİĞER SAĞLIK KURUMU RAPORLAR İLE TESPİT EDİLEBİLİR.
Genelgelerde belirtilen kayıt dışılık çalıştırılan sigortalıların gün veya kazançlarının eksik veya hiç bildirilmemiş olmasıdır. İş kazasına uğranılması sonucunda kazaya uğranılan gün için istirahatli olunmasına ve çalışılmadığına ilişkin eksik gün nedeni resmi belgelerle kanıtlanmasına rağmen iş kazasından dolayı raporlu olunan sigortalının, iş kazası geçirildiği gün çalıştığına karar verilmesi neticesinde, raporlu olunan gün, eksik gün olarak ortaya çıkmaktadır.

Dolayısıyla kayıt dışılık, sigortalı adına yapılan bildirimin, raporlu olunan gün hariç tam yapılmış olmasına ve eksikliğin nedeninin de resmi belge ile kanıtlanmasına rağmen müfettiş tarafından raporlu olunan güne ilişkin ek belge istenilmesinin önerilmesinden kaynaklanmaktadır.

Bu itibarla, iş kazasına uğranılan andan/tarihten/günden önce işverenlerce sosyal sigorta yükümlülüklerinin yerine getirilmiş olması koşuluyla, iş kazasına uğranılan gün için bilahare verilen günlü ve kazançlı aylık prim ve hizmet belgelerine istinaden işverenlerin kayıt dışı sigortalı çalıştırdıklarının kabul edilmemesi, dolayısıyla işverenlerin yararlanmakta oldukları asgari ücret desteğinin durdurulmaması ve yararlanılmış oldukları asgari ücret destek tutarının geri alınmaması gerekmektedir.

Kaynak: Sosyal Güvenlik Kurumu (14.07.2017 – 87838906/309-8.925.159)

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/is-kazasi-halinde-asgari-ucret-destegi-uygulamasi/feed/ 0
Sigorta Primini Süresinde Ödemeyen Borçlular İçin Hangi İşlemler Yapılır? https://www.muhasebenews.com/sigorta-primini-suresinde-odemeyen-borclular-icin-hangi-islemler-yapilir/ https://www.muhasebenews.com/sigorta-primini-suresinde-odemeyen-borclular-icin-hangi-islemler-yapilir/#respond Mon, 19 Mar 2018 06:00:59 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=16726 1-SOSYAL GÜVENLİK KURUMUNCA, SİGORTA PRİMİNİ SÜRESİNDE ÖDEMEYEN BORÇLULAR HAKKINDA HANGİ İŞLEMLER YAPILMAKTADIR?
Süresinde ödenmeyen sigorta primlerinin tahsilini teminen borçlular hakkında, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre icra takip işlemleri uygulanmaktadır.

2-BORÇLU, HAKKINDA İCRA TAKİP İŞLEMLERİNE NASIL BAŞLANILIR?
Borçlu hakkında icra takip işlemleri ödeme emrinin tebliği suretiyle başlanılmaktadır.

3-KENDİSİNE ÖDEME EMRİ TEBLİĞ EDİLEN BORÇLU NE YAPMALIDIR?
Ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihten itibaren 7 gün içinde borcun tamamını ödemesi, aksi takdirde aynı süre içerisinde mal bildiriminde bulunması, borçlarını tecil ve taksitlendirmesi veya borca itiraz etmesi gerekmektedir. 

4-SÜRESİ İÇİNDE ÖDENMEYEN PRİM VE DİĞER ALACAKLARDAN DOLAYI GECİKME CEZASI VE GECİKME ZAMMI NASIL HESAPLANMAKTADIR?
Kurum alacaklarının yasal süresi içerisinde ödenmemesi halinde, ödenmeyen kısmına sürenin bittiği tarihten itibaren ilk üç aylık sürede her ay için %2 oranında gecikme cezası uygulanır.
Ayrıca, her ay için borç ödeninceye kadar Hazine Müsteşarlığınca açıklanan bir önceki aya ait Türk Lirası cinsinden iskontolu ihraç edilen Devlet iç borçlanma senetlerinin aylık ortalama faizi bileşik bazda uygulanmak suretiyle gecikme zammı alınır.

Kaynak: Sosyal Güvenlik Kurumu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/sigorta-primini-suresinde-odemeyen-borclular-icin-hangi-islemler-yapilir/feed/ 0
Yapım İşi Sözleşmelerine İstinaden Taşeron Firmalara Uygulanacak Gecikme Cezası Vergilendirilir mi? https://www.muhasebenews.com/yapim-isi-sozlesmelerine-istinaden-taseron-firmalara-uygulanacak-gecikme-cezasi-vergilendirilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/yapim-isi-sozlesmelerine-istinaden-taseron-firmalara-uygulanacak-gecikme-cezasi-vergilendirilir-mi/#respond Tue, 06 Mar 2018 10:15:58 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=15351 (GİB – ÖZELGE)
Konu: Yapım işi sözleşmesine istinaden taşeron firmaya uygulanacak gecikme cezasının vergisel durumu ve belge düzeni hk.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzun tetkikinde; Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından… Yap-İşlet-Devret modeli ile yapılması, işletilmesi ve devri işinin, görevli şirket olarak… tarafından üstlenildiği, ilgili projenin yapım işinin ise ortaklığınız tarafından gerçekleştirildiği, adi ortaklığınızca söz konusu yapım işlerinden bir kısmının alt taşeronlara yaptırıldığı, adi ortaklığınız ile taşeron şirket arasındaki yapım işi sözleşmesine göre; taşeron şirket sözleşme konusu işleri sözleşmede belirttiği sürelerde teslim edemediğinden, adi ortaklığınız tarafından taşeron şirkete gecikme cezası uygulanacağı, uygulanacak bu gecikme cezasının sözleşme hükümlerine göre işin geç teslim edilmesinden kaynaklandığı belirtilerek,
-Kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunmayan adi ortaklığınız ile taşeron şirket arasında yapılan sözleşme hükümlerine göre, işin geç teslim edilmesinden kaynaklanan söz konusu gecikme cezası nedeniyle elde edilen gelirin, yıllara sâri inşaat ve onarma işi gelirlerine mi kaydedileceği ya da dönem geliri sayılarak hisseleri oranında ortaklara mı dağıtılacağı,
– Adi ortaklığınızca ceza uygulanacak olan taşeron şirketin bu cezayı kurum kazancından indirim konusu yapıp yapamayacağı,
– Uygulanacak olan ceza için fatura düzenlenip düzenlenmeyeceği,
– Adi ortaklığınız tarafından uygulanacak gecikme cezası üzerinden katma değer vergisi hesaplanıp hesaplanmayacağı
hususlarında Başkanlığımız görüşü talep edilmiştir.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNA GÖRE
         5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6’ncı maddesinde, kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı; safi kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 42’nci maddesinde ise birden fazla takvim yılına sirayet eden inşaat (dekupaj işleri de inşaat işi sayılır) ve onarma işlerinde kar veya zararın işin bittiği yıl kati olarak tespit edileceği ve tamamının o yılın geliri sayılarak mezkûr yıl beyannamesinde gösterileceği, mükelleflerin bu madde kapsamına giren hallerde her inşaat ve onarma işinin hasılat ve giderlerini ayrı bir defterde veya tutmakta oldukları defterlerin ayrı sayfalarında göstermeye mecbur oldukları hükmüne yer verilmiştir.

Diğer taraftan, adi ortaklıklar 6098 sayılı Borçlar Kanununun 620-645 inci maddelerinde düzenlenmiştir. Anılan Kanunun 620’nci maddesinde adi ortaklık, iki veya daha fazla kişinin, bir sözleşmeye dayanarak, ortak bir amaca ulaşmak için emek ve mallarını birleştirmesi olarak tanımlanmıştır. Adi ortaklıkların tüzel kişiliği olmadığı gibi gelir veya kurumlar vergisi mükellefi olmaları da söz konusu değildir. Adi ortaklık olarak faaliyette bulunulması halinde, ortaklığa stopaj ve katma değer vergisi mükellefiyeti tesis ettirilmektedir. Adi ortaklıkların ortaya çıkan kâr veya zararı, adi ortaklığı oluşturan ortaklar tarafından hisseleri oranında kendi kazançlarına dâhil edilerek vergilenmektedir.

Buna göre, adi ortaklıklarda her bir ortak, ortaklık faaliyetinden kendi payına düşen kâr veya zararı, geçici vergi beyannameleri ile gelir veya kurumlar vergisi beyannamelerine dâhil etmek zorundadırlar.

Adi ortaklığın faaliyeti süresince ortaklık bünyesinde oluşan maliyetler ile hasılatın karşılaştırılması sonucu kâr veya zarar oluşmaktadır. Dolayısıyla, adi ortaklığın gelir ve giderlerinin ortaklık adına belgelendirilmesi gerekmektedir. Bu çerçevede, adi ortaklık tarafından elde edilen gelirler ile giderlerin duruma göre maliyet veya gider olarak dikkate alınmak suretiyle adi ortaklıkta oluşan kazancın belirlenmesi ve oluşan kâr veya zararın ortaklık hisseleri oranında kurum kazancına dâhil edilmesi gerekmektedir.

Özelge talep formunun tetkikinden, … tarafından üstlenilen… yap-işlet-devret modeli ile yapılması, işletilmesi ve devri işinin yapım işi kısmının adi ortaklığınız tarafından gerçekleştirileceği, adi ortaklığınızın da söz konusu yapım işlerinden bir kısmını alt taşeronlara yaptıracağı, adi ortaklığınız ile taşeron şirket arasında bulunan yapım işi sözleşmesine göre, taşeron şirket sözleşme konusu işleri sözleşmede belirttiği sürelerde teslim edemediğinden adi ortaklığınız tarafından taşeron şirkete gecikme cezası uygulanacağı, bu cezanın sözleşme hükümlerine göre işin geç teslim edilmesinden kaynaklandığı anlaşılmıştır.

Buna göre, kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunmayan adi ortaklığınız ile taşeron şirket arasında yapılan sözleşme hükümlerine göre işin geç teslim edilmesinden kaynaklanan gecikme cezası nedeniyle elde edilen gelirin yıllara sâri inşaat işinden elde edilen gelirden ayrı değerlendirilmesi ve söz konusu inşaat işinin bitimi beklenilmeksizin ilgili dönem geliri sayılıp ortaklıktaki hisseler oranında paylaşılarak adi ortaklığı oluşturan ortaklar tarafından kurum kazancına dâhil edilmek suretiyle vergilendirilmesi gerekmektedir.

Öte yandan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413’üncü maddesinin uygulanmasına yönelik olarak 28.08.2010 tarih ve 27686 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Mükelleflerin İzahat Taleplerinin Cevaplandırılmasına Dair Yönetmelik’te; özelgenin, mükelleflerin ve vergi sorumlularının vergi durumları ve vergi uygulaması bakımından müphem ve tereddüdü mucip gördükleri hususlar hakkındaki izahat taleplerine ilişkin olarak verileceği ve başkalarının vergi durumları hakkında bilgi ve izahat taleplerinin özelge kapsamında değerlendirilmeyeceği açıklanmış olup, taşeron şirketin, adi ortaklık tarafından kesilen cezayı kurum kazancından indirim konusu yapıp yapamayacağı hususu başkalarının vergi durumlarına ilişkin olması nedeniyle özelge kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir.

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNUNA GÖRE
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun;
1/1 inci maddesinde, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye’de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu hükme bağlanmıştır.

Konuya ilişkin olarak, 08.08.2011 tarih ve değişik KDVK-60/2011-1 sayılı KDV Sirkülerinin (1.2.Tazminatlar) başlıklı bölümünün (1.2.1.) alt bölümünde aşağıdaki açıklamalara yer verilmiştir.

“Herhangi bir teslim veya hizmetin karşılığı olarak ortaya çıkmayan tazminat ve benzeri ödemeler prensip olarak KDV’nin konusuna girmemektedir.

Bu kapsamda, işin sözleşme şartlarına uygun yapılmaması, işin verilen süre içerisinde tamamlanmaması, sözleşmenin feshedilmesi gibi nedenlerle tazminat, cayma bedeli vb. adlarla yapılan cezai şart mahiyetindeki ödemeler herhangi bir teslim veya hizmetin karşılığı olmadığından KDV’nin konusuna girmemektedir.

Buna göre;
(1) Belediye tarafından ihale edilip sözleşmeye bağlanan inşaat, onarım, malzeme ve hizmet alımı işlerinde yükleniciden kaynaklanan gecikmelerden dolayı yükleniciye gecikme cezası tahakkuk ettirilmesi durumunda sözleşme gereği yükleniciden gecikme cezası adı altında tahsil edilen bedel KDV’ye tabi olmayacaktır. Öte yandan, gecikme cezasının hak edişten kesilerek tahsil edilmesinin, belediyenin yükleniciye ödemesi gereken KDV tutarına etkisi bulunmamaktadır.”

Buna göre, adi ortaklığınız ile taşeron şirket arasında bulunan yapım işi sözleşmesine istinaden, taşeron şirket sözleşme konusu işleri sözleşmede belirttiği sürelerde teslim edemediğinden, adi ortaklığınız tarafından taşeron şirkete uygulanacak gecikme cezası, herhangi bir teslim veya hizmetin karşılığını teşkil etmediğinden bu tutar üzerinden KDV hesaplanmasına gerek bulunmamaktadır.

VERGİ USUL KANUNUNA GÖRE
         213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227’nci maddesinde “Bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, bu Kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsiki mecburidir.” hükmüne yer verilmiş olup söz konusu kayıtların Kanunun 229 ve müteakip maddelerinde sayılan belgelerle tevsik edilmesi gerekmektedir.

Aynı Kanunun 229’uncu maddesinde ise fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika olarak tanımlanmıştır.

         Bu itibarla, adi ortaklığınız ile taşeron şirket arasında yapılan sözleşmeye istinaden, taşeron şirketin sözleşme konusu işleri belirlenen sürede teslim edememesi nedeniyle sözleşme hükmü gereğince tahsil edilecek olan cezai müeyyide için tevsik amacıyla fatura düzenlenmesi mümkün bulunmaktadır.

Kaynak: Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı
17 Ekim 2016 Tarih ve 27575268-105[229-2016-33]-285241 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/yapim-isi-sozlesmelerine-istinaden-taseron-firmalara-uygulanacak-gecikme-cezasi-vergilendirilir-mi/feed/ 0
Ertelenen SGK Prim Borçlarını Ödemeyenler Dikkat!!! Cezası Var!!! https://www.muhasebenews.com/ertelenen-sgk-prim-borclarini-odemeyenler-dikkat-cezasi-var/ https://www.muhasebenews.com/ertelenen-sgk-prim-borclarini-odemeyenler-dikkat-cezasi-var/#respond Sun, 15 Oct 2017 06:00:14 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=23019 5510 sayılı Kanunun geçici 72’nci maddesi ile 5510 sayılı Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen sigortalıları çalıştıran özel sektör işverenlerinden gerekli şartları taşıyanların;
2016 yılı Aralık ayına ait ertelenen sigorta prim tutarının 2017 yılı Ekim ayı sonunda (31.10.2017 tarihine kadar),
2017 yılı Ocak ayına ait ertelenen sigorta prim tutarının 2017 yılı Kasım ayı sonunda (30.11.2017 tarihine kadar),
2017 yılı Şubat ayına ait ertelenen sigorta prim tutarının ise 2017 yılı Aralık ayında (26.12.2017 tarihine kadar ) ödenmesine ilişkin düzenleme hayata geçirilmiş olup, ertelenen prim tutarları için yeni ödeme sürelerinin belirlenmesi veya ertelenen prim tutarlarının tahsilatından vazgeçilmesi gibi bir durum söz konusu değildir.

Bu doğrultuda, ödeme süreleri ertelenen primlerin belirtilen tarihlerde ödenmemesi halinde prim borcu ortaya çıkacak ve ilgililer, yararlandıkları sigorta prim teşvik ve desteklerinden  yararlanamayabilecek, ödenmeyen primler noktasında gecikme cezası ve gecikme zammına maruz kalabilecek ve yine ödenmeyen primler sebebiyle icra takip ve haciz uygulamasıyla karşı karşıya kalabileceklerdir.

Bu bakımdan, işverenlerin yürürlükteki sigorta prim teşvik ve desteklerden yararlanma hakkını kaybetmemeleri, süresinde ödenmeyen prim tutarları noktasında Sosyal Güvenlik Kurumunun bu nitelikteki alacaklara uyguladığı gecikme cezası ve gecikme zammına maruz kalmamaları ve yine süresinde ödenmeyen primler sebebiyle icra takip ve haciz uygulamasıyla karşı karşıya kalmamaları için ertelenen sigorta prim tutarlarını yukarıda belirtilen tarihlere kadar ödemeleri gerekmektedir.

Kaynak: Sosyal Güvenlik Kurumu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/ertelenen-sgk-prim-borclarini-odemeyenler-dikkat-cezasi-var/feed/ 0
Ev Hizmetlerinde Çalışan Kişiler İçin SSK Prim Teşviki Var!!! SSK Primi Aylık: 266-TL https://www.muhasebenews.com/ev-hizmetlerinde-calisan-kisilerin-ssk-primlerinin-cogunun-issizlik-fonundan-karsilandigini-biliyor-musunuz/ https://www.muhasebenews.com/ev-hizmetlerinde-calisan-kisilerin-ssk-primlerinin-cogunun-issizlik-fonundan-karsilandigini-biliyor-musunuz/#respond Thu, 28 Sep 2017 18:00:20 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=19534 1- HANGİ HALLERDE İŞVEREN SİGORTA PRİM ÖDEMELERİ İŞSİZLİK SİGORTASINDAN KARŞILANIR?
31.12.2020 tarihine kadar işe alınan her bir sigortalı için geçerli olmak üzere özel sektör işverenlerince işe alınan ve fiilen çalıştırılanların;
1.1- İşe alındıkları tarihten önceki 6 aya ilişkin Sosyal Güvenlik Kurumuna verilen prim ve hizmet belgelerinde kayıtlı sigortalılar dışında olmaları,
1.2- Aynı döneme ilişkin işe alındıkları işyerinden bildirilen prim ve hizmet belgelerindeki sigortalı sayısının ortalamasına ilave olmaları,
1.3- Belirtilen diğer koşulları da sağlamak kaydıyla,
5510 sayılı Kanunun 81’inci maddesinde sayılan ve 82’nci maddesi uyarınca belirlenen prime esas kazançları üzerinden hesaplanan sigorta primlerinin işveren hisselerine ait tutarı, işe alındıkları tarihten itibaren İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanır.

2- İŞVEREN SİGORTA PRİMİ DESTEĞİ HANGİ DURUMLARDA UYGULANABİLİR?
Belirtilen destek unsuru;
2.1- 18-29 yaş arasında erkekler ve 18 yaşından büyük kadınlardan,
2.1.1- Mesleki yeterlik belgesi sahipleri için,
2.1.2- Mesleki ve teknik eğitim veren orta veya yükseköğretimi veya Türkiye İş Kurumunca düzenlenen işgücü yetiştirme kurslarını bitirenler için
uygulanacaktır.

3- İŞVEREN SİGORTA PRİMİ DESTEĞİ NE KADAR SÜRE UYGULANIR?
3.1-
18-29 yaş arasında erkekler ve 18 yaşından büyük kadınlardan,
3.1.1- Mesleki yeterlik belgesi sahipleri için 48 ay süreyle,
3.1.2- Mesleki ve teknik eğitim veren orta veya yükseköğretimi veya Türkiye İş Kurumunca düzenlenen işgücü yetiştirme kurslarını bitirenler için 36 ay süreyle,
3.1.3- Mesleki yeterlik belgesi sahipleri ve mesleki ve teknik eğitim veren orta veya yükseköğretimi veya Türkiye İş Kurumunca düzenlenen işgücü yetiştirme kurslarını bitirenler haricindeki kişiler için 24 ay süreyle
3.2- 29 yaşından büyük erkeklerden mesleki yeterlik belgesi sahipleri ve mesleki ve teknik eğitim veren orta veya yükseköğretimi veya Türkiye İş Kurumunca düzenlenen işgücü yetiştirme kurslarını bitirenler için 24 ay süreyle,
3.3- Türkiye İş Kurumuna kayıtlı işsizler arasından işe alınmaları halinde ilave olarak 6 ay süreyle,
3.4- 5510 sayılı Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalışmakta iken, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra mesleki yeterlik belgesi alanlar veya mesleki ve teknik eğitim veren orta veya yükseköğretimi bitirenler için 12 ay süreyle,
3.5- 18 yaşından büyüklerden bu fıkranın (a), (b) ve (ç) bentlerine girmeyenlerin Türkiye İş Kurumuna kayıtlı işsizler arasından işe alınmaları halinde 6 ay süreyle,
uygulanır.

4- İŞVEREN SİGORTA PRİM DESTEK SÜRELERİ ARTTIRILABİLİR Mİ?
EVET.
Türkiye İş Kurumuna kayıtlı işsizler arasından işe alınmaları halinde ilave olarak 6 ay süreyle arttırılabilir.

5- DESTEKTEN FAYDALANMAK İÇİN SİGORTALILARIN TAŞIMASI GEREKEN ŞARTLAR NELERDİR?
Sayılan belge ve nitelikler nedeniyle destek unsurundan yararlanabilmek için
5.1- Sigortalıların Sahip oldukları mesleki yeterlik, mesleki ve teknik eğitim veren orta veya yükseköğretim kurumları
5.2- Türkiye İş Kurumunca düzenlenen işgücü yetiştirme kurslarına ilişkin belgelerde belirtilen meslek ya da alanlarda işe alınmaları ve/veya çalışıyor olmaları gerekir.

6- DESTEKTEN AYNI SİGORTALI İÇİN BİRDEN FAZLA KEZ FAYDALANILABİLİR Mİ?
6.1-
Sağlanan destek unsurundan aynı sigortalı için bir kez yararlanılabilir.
6.2- Sigortalı, destek süresini tamamlamadan işsiz kalması halinde, kalan süreden yeniden yararlanamaz.
6.3- Ancak işveren sigorta prim desteği uygulamalarından yararlanılma unsurların belirtilen kapsama girenlerin, aynı bent kapsamında yeniden işe alınmaları ve alt maddelerde sayılan belge ve nitelikleri bu dönemde temin etmeleri halinde destekten yeniden  yararlanabilirler.
6.4- Bu durumda ilk yararlanma süresi, ikincisinden düşülür ve toplam yararlanma süresi en son yararlanılan destek için maddede öngörülen süreyi aşamaz.

7- İŞVEREN SİGORTA PRİMLERİNİN FONDAN KARŞILANABİLMESİ İÇİN GEREKLİ ŞARTLAR NELERDİR?
İşveren hissesine ait primlerin Fondan karşılanabilmesi için işverenlerin çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili olarak;
7.1- 5510 sayılı Kanun uyarınca aylık prim ve hizmet belgelerini yasal süresi içerisinde Sosyal Güvenlik Kurumuna vermesi,
7.2- Sigortalıların tamamına ait sigorta primlerinin sigortalı hissesine isabet eden tutarını yasal süresi içinde ödemesi,
7.3- Kapsama giren sigortalının işe alındığı iş yerinden dolayı Sosyal Güvenlik Kurumuna prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borcu bulunmaması,
şarttır.

***Sosyal Güvenlik Kurumuna olan prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borçlarının 6183 sayılı Kanunun 48’ inci maddesine göre tecil ve taksitlendirilmiş veya ilgili diğer kanunlar uyarınca prim borçlarının yeniden yapılandırılmış ve taksitlendirilmiş olması, bu tecil, taksitlendirme ve yeniden yapılandırma devam ettiği sürece işverenlerin bu fıkra hükmünden yararlanmasına engel teşkil etmez.

***Bu madde hükümleri; 21.04.2005 tarihli ve 5335 sayılı Kanunun 30’uncu maddesinin ikinci fıkrası kapsamına giren kurum ve kuruluşlara ait işyerleri ile 8.9.1983 tarihli ve 2886 sayılı Devlet İhale Kanununa,  04.01.2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununa ve uluslararası anlaşma hükümlerine istinaden yapılan alım ve yapım işleri ile 4734 sayılı Kanundan istisna olan alım ve yapım işlerine ilişkin işyerleri, sosyal güvenlik destek primine tabi çalışanlar ve yurt dışında çalışan sigortalılar hakkında uygulanmaz.

8- KİMLER SAĞLANAN DESTEK UNSURLARINDAN FAYDALANAMAZ?
5510 sayılı Kanun gereğince yapılan kontrol ve denetimlerde, çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği tespit edilen işverenler 1 yıl süreyle sağlanan destek unsurlarından yararlanamaz.

***Bu maddeyle sağlanan destek unsuru, 5510 sayılı Kanunun 81’inci maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendi uygulandıktan sonra kalan sigorta primlerinin işveren hisselerine ait oranı üzerinden, bu maddede belirtilen esaslar dikkate alınarak uygulanır.

***Bu maddede düzenlenen teşvik, 5510 sayılı Kanun kapsamında bulunanlarla aynı şartlarda olmak üzere 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun geçici 20’nci maddesi kapsamındaki sandıkların statülerine tabi personeli için de uygulanır.

9- İŞSİZLİK FONUNDAN KARŞILANAN PRİM TUTARLARI GİDER OLARAK KAYDEDİLİR Mİ?
Fondan karşılanan prim tutarları, gelir ve kurumlar vergisi uygulamalarında gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınmaz.

Örnek:
Belirtilen şartlara sahip Asgari ücretli çalışanı olan işveren için hesaplama aşağıdaki gibi olacaktır;

İşverenin ödemesi gereken 346,61-TL işçinin işe alındığı tarihten itibaren İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanacaktır.

Kaynak: 4447 sayılı İşsizlik sigortası Kanunu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/ev-hizmetlerinde-calisan-kisilerin-ssk-primlerinin-cogunun-issizlik-fonundan-karsilandigini-biliyor-musunuz/feed/ 0
Yeni İşçi Sigorta ve Vergi Teşviki Nasıl Uygulanacak? (2017 Sonuna Kadar) https://www.muhasebenews.com/yeni-isci-sigorta-ve-vergi-tesviki-nasil-uygulanacak-2017-sonuna-kadar/ https://www.muhasebenews.com/yeni-isci-sigorta-ve-vergi-tesviki-nasil-uygulanacak-2017-sonuna-kadar/#respond Sat, 29 Jul 2017 15:30:34 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=19119 4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde öngörülen işveren desteği 09.02.2017 tarihi itibariyle yürürlüğe girmiş olup, 01.06.2017 ila 31.12.2017 tarihleri arasında işe alınan sigortalılar yönünden 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun geçici 17’nci maddesinde yer alan işveren desteğine ilişkin uygulamanın usul ve esasları aşağıda açıklanmıştır.

1- 4447 SAYILI KANUNU GEÇİCİ 17’İNCİ MADDESİNDE ÖNGÖRÜLEN İŞVEREN DESTEĞİNDEN YARARLANILABİLMESİ İÇİN GEREKLİ ŞARTLAR NELERDİR?
4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde öngörülen işveren desteğinden yararlanılabilmesi için,
1.1- Sigortalı yönünden;
1.1.1- 01.06.2017 ila 31.12.2017 tarihleri arasında işe alınmış olması,
1.1.2- Türkiye İş Kurumu’na kayıtlı işsiz olması,
1.1.3- İşe giriş tarihi itibariyle işe alındıkları tarihten önceki 3 aya ilişkin Sosyal Güvenlik Kurumuna verilen aylık prim ve hizmet belgelerinde veya muhtasar ve prim hizmet beyannamelerinde 10 günden fazla bildirilmemesi,

1.2- İşveren yönünden;
1.2.1-
Özel sektör işverenine ya da 5510 sayılı Kanunun ek 9’uncu maddesinin birinci fıkrası kapsamındaki işverene ait olması,
1.2.2- Sigortalının işe alındığı işyerine ait 2016 yılı Aralık ayına ilişkin aylık prim ve hizmet belgelerindeki sigortalı sayısına ilave olarak çalıştırılması,
1.2.3- Aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna verilmesi,
1.2.4- Tahakkuk eden sigorta primlerinin yasal süresi içinde ödenmesi,
1.2.5- Yasal ödeme süresi geçmiş sigorta primi, işsizlik sigortası primi, idari para cezası ile bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borçlarının bulunmaması,
1.2.6- Çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği veya bildirdiği sigortalıları fiilen çalıştırmadığı yönünde herhangi bir tespitin bulunmaması,
şartlarının birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir.

2- 4447 SAYILI KANUNU GEÇİCİ 17’İNCİ MADDESİNDE ÖNGÖRÜLEN İŞVEREN DESTEĞİNDEN YARARLANILABİLMESİ İÇİN GENEL ŞARTLAR NELERDİR?
Destekten yararlanılabilmesi için genel şartlar;
2.1- Sigortalının 01.06.2017 ila 31.12.2017 tarihleri arasında işe alınmış olması 4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde öngörülen işveren desteğinden 01.06.2017 ila 31.12.2017 tarihleri arasında işe alınan sigortalılardan dolayı yararlanılabilecektir.

2.2-
Sigortalının Türkiye İş Kurumu’na kayıtlı işsiz olması 4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde öngörülen işveren desteğinden yararlanılabilmesi için 01.06.2017 ila 31.12.2017 tarihleri arasında işe alınan sigortalıların işe giriş tarihi itibariyle Türkiye İş Kurumu’na kayıtlı işsiz olması gerekmektedir.

Örnek: 01.06.2017 tarihinde M Limited Şirketinde işe başlayan (A) sigortalısının en son çalıştığı işyerinden 2016/Ekim ayında ayrıldığı ve Türkiye İş Kurumu’na kayıtlı işsiz olduğu dikkate alındığında,4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde aranılan diğer şartların da sağlanmış olması kaydıyla söz konusu sigortalıdan dolayı bahse konu destekten
yararlanılabilecektir.

2.3- Sigortalının işe alındığı tarihten önceki 3 aya ilişkin Sosyal Güvenlik Kurumuna verilen aylık prim ve hizmet belgelerinde veya muhtasar ve prim hizmet beyannamelerinde 10 günden fazla bildirilmemesi 01.06.2017 ila 31.12.2017 tarihleri arasında işe alınan sigortalılardan dolayı 4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde öngörülen destekten yararlanılabilmesi için, sigortalının işe alındığı tarihten önceki 3 aylık dönemde, gerek işe alındığı işyerinden, gerekse farklı bir işyerinden 5510 sayılı Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında Kurumumuza verilen aylık prim ve hizmet belgelerinde veya muhtasar ve prim hizmet beyannamelerinde 10 günden fazla bildirilmemiş olması gerekmektedir.

Örnek:
Z Limited Şirketinde 12.07.2017 tarihinde (A) sigortalısının, 15.12.2017 tarihinde (B) sigortalısının, 22.11.2017 tarihinde (C) sigortalısının işe alındığı,
-(A) sigortalısının 2017/Nisan, Mayıs ve Haziran aylarında toplam 10 gün bildirildiği,
-(B) sigortalısının 2017/Eylül, Ekim ve Kasım aylarında toplam 11 gün bildirildiği,
-(C) sigortalısının 2017/Ağustos, Eylül ve Ekim aylarında çalışmadığı,
varsayıldığında, maddede aranılan diğer şartların da sağlanmış olması kaydıyla, (A) ve (C) sigortalılarından dolayı işveren desteğinden yararlanılması mümkün olacak, buna karşın (B) sigortalısından dolayı, işe alındığı tarihten önceki üç aylık dönemde Sosyal Güvenlik Kurumuna verilmiş olan aylık prim ve hizmet belgesinde 10 günden fazla bildirilmesi nedeniyle bahse konu destekten yararlanılması mümkün olamayacaktır.

Sigortalının işe giriş tarihi itibariyle, işe alındığı tarihten önceki 3 aylık dönemde 10 günden fazla 5510 sayılı Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmiş olması halinde bu sigortalı için 4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde yer alan destekten yararlanılması mümkün bulunmamaktadır.
Diğer taraftan, sigortalıların;
– Aday çırak, çırak veya işletmelerde meslekî eğitim görmesi nedeniyle 7 veya 42 nolu belge türü seçilmek suretiyle,
– Meslekî ve teknik ortaöğretim ile yükseköğrenimleri sırasında staja tabi tutulan öğrenciler, mesleki ve teknik ortaöğretim sırasında tamamlayıcı eğitim ya da alan eğitimi gören öğrenciler, kamu kurum ve kuruluşları tarafından desteklenen projelerde görevli bursiyerler ile 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 46’ncı maddesine tabi olarak kısmi zamanlı çalıştırılan öğrencilerden aylık prime esas kazanç tutarı, günlük prime esas kazanç alt sınırının 30 katından fazla olmaması nedeniyle 22, 43,49 ve 50 nolu belge türü seçilmek suretiyle,
– Türkiye İş Kurumunca düzenlenen kurslara katılmış olması nedeniyle 25, 44 veya 46 nolu belge türü seçilmek suretiyle,
– Ceza infaz kurumları ile tutukevleri bünyesinde oluşturulan tesis, atölye ve benzeri ünitelerde çalıştırılan hükümlü ve tutuklular için 19 nolu belge türü seçilmek suretiyle, düzenlenmiş aylık prim ve hizmet belgeleri ile Kurumumuza bildirilmiş olması halinde, bu süreler işe giriş tarihinden önceki üç aylık süre içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmiş süre olarak dikkate alınmayacaktır.

2.4- İşyerinin özel sektör işverenine ait olması 4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde öngörülen işveren desteğinden ihale konusu iş üstlenen işyerleri hariç olmak üzere özel sektör işverenlerine ait işyerlerinde çalışan sigortalılar ile 5510 sayılı Kanunun Ek 9’uncu maddesi kapsamında ev hizmetlerinde 10 günden fazla çalışan sigortalılardan dolayı yararlanılabilecek olup, bahse konu işveren desteği kamu idarelerine ait işyerleri ile 5335 sayılı Kanunun 30’uncu maddesinin ikinci fıkrası kapsamına giren kurum ve kuruluşlara ait işyerlerinde çalışan sigortalılar hakkında uygulanmayacaktır.
Buna göre,
2.4.1- 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen kamu idareleri ve kamu iktisadi teşebbüsleri ile bunların bağlı idare, ortaklık, müessese ve işletmeleri ve yukarıda belirtilenlerin ödenmiş sermayesinin %50’sinden fazlasına sahip oldukları ortaklık ve işletmelerden Türk Ticaret Kanununa tabi olmayanlarla özel kanunlarına göre personel çalıştıran diğer kamu kurumlarında çalıştırılan sigortalılardan dolayı,
2.4.2- Genel bütçeye dahil daireler, katma bütçeli idareler, döner sermayeler, fonlar, belediyeler, il özel idareleri, belediyeler ve il özel idareleri tarafından kurulan birlik ve işletmeler, sosyal güvenlik kurumları, bütçeden yardım alan kuruluşlar ile özel kanunla kurulmuş diğer kamu kurum, kurul, üst kurul ve kuruluşları, kamu iktisadi teşebbüsleri ve bunların bağlı ortaklıkları ile müessese ve işletmelerinde ve sermayesinin %50’sinden fazlası kamuya ait olan diğer ortaklıklara ait işyerlerinde çalıştırılan sigortalılardan dolayı,
2.4.3- 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu kapsamındaki alım ve yapım işleri, 4734 sayılı Kanunun 3 üncü maddesi kapsamında istisna olan alım ve yapım işleri ile uluslararası anlaşma hükümlerine istinaden yapılan alım ve yapım işlerinde/işyerlerinde çalıştırılan sigortalılardan dolayı, bu destekten yararlanılması mümkün bulunmamaktadır.
Dolayısıyla, ihale konusu iş üstlenen işyeri işverenleri, mahiyet kodu (1) veya (3) olarak tescil edilmiş işyerleri ya da resmi nitelikte olduğu halde mahiyet kodu (2) veya (4) olarak tescil edilmiş işyeri işverenleri ile 5335 sayılı Kanunun 30 uncu maddesinin ikinci fıkrası kapsamına giren kurum ve kuruluşlara ait işyerleri bahse konu destekten yararlanamayacaktır.

2.5- Sigortalının işe alındığı işyerine ait 2016 yılı Aralık ayına ilişkin aylık prim ve hizmet belgelerindeki sigortalı sayısına ilave olarak çalıştırılması;
2.5.1- 2016 yılı Aralık ayında Kuruma bildirim yapılmış olması halinde;
4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde öngörülen destekten yararlanılabilmesi için maddede aranılan diğer şartların yanı sıra, sigortalının işe alındığı işyerine ait 2016/Aralık ayına ilişkin aylık prim ve hizmet belgelerindeki kayıtlı sigortalı sayısına ilave olarak işe alınması gerekmektedir.

Örnek:
4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde öngörülen şartlara sahip olan (B) sigortalısının, (Ç) Limited Şirketine ait işyerinde 12.07.2017 tarihinde işe alındığı ve bahse konu sigortalının işe alındığı işyerine ait 2016/Aralık ayına ilişkin aylık prim ve hizmet belgesinde kayıtlı sigortalı sayısının 4 olduğu varsayıldığında;
Sigortalının işe alındığı ay ve takip eden aylarda 5 ve üzerinde sigortalı çalıştırılması ve Kanunda aranılan diğer şartların da sağlanmış olması kaydıyla söz konusu sigortalıdan dolayı bahse konu destekten yararlanılacaktır. İlgili ayda sigortalı sayısının 4 ve altında olması halinde ise bu sigortalıdan dolayı destekten yararlanılamayacaktır.

Bununla birlikte, anılan maddede aranılan diğer şartlara sahip olan sigortalı, 2016/Aralık ayına ilişkin aylık prim ve hizmet belgelerindeki kayıtlı sigortalı sayısına ilave olarak işe alınmasa dahi, sonraki aylarda işyerinde çalışan sigortalı sayısı 2016/Aralık ayı toplam sigortalı sayısının üzerine çıktığı takdirde, bahse konu sigortalıdan dolayı ilgili aylarda 4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde öngörülen destekten yararlanılabilecektir.

Diğer taraftan, 5510 sayılı Kanunun Ek 9’uncu maddesinin birinci fıkrası kapsamında ev hizmetlerinde 10 gün ve daha fazla sigortalı çalıştıran işverenlerin 4447 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesinde öngörülen destekten yararlanabilmesi için, sigortalının işverenin 2016/Aralık ayında çalıştırmış olduğu sigortalı sayısına ilave olarak işe alınmış olması gerekmektedir.

2.5.2- 2016 yılı Aralık ayına ilişkin Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirim yapılmamış olması halinde;
2016/Aralık ayında sigortalı çalıştırılmaması nedeniyle Kuruma bu aya ilişkin aylık prim ve hizmet belgesinin verilmemiş olması halinde, 2016/Aralık ayına ait aylık prim ve hizmet belgesinde kayıtlı sigortalı sayısı sıfır olacağından Kanunda aranılan diğer şartların sağlanması kaydıyla destek kapsamına giren tüm sigortalılardan dolayı bu destekten yararlanılabilecektir.

Örnek: 4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde öngörülen şartlara sahip olan (A) ve (B) sigortalılarının, 2016 Aralık ayında Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirimi olmayan (M) Limited Şirketine ait işyerinde 16.06.2017 tarihinde işe alındığı varsayıldığında, 2016/Aralık ayında sigortalı çalıştırılmamış olması nedeniyle bu sigortalıların tamamından dolayı Kanunda aranılan diğer şartların sağlanması kaydıyla bahse konu destekten yararlanılabilecektir.

2.5.3- 01.06.2017 – 31.12.2017 tarihleri arasında tescil edilen işyerleri 01.06.2017 – 31.12.2017 tarihleri arasında ilk defa tescil edilmiş olan işyerleri ile 2017 yılından önce tescil edildiği halde 2016 yılında Sosyal Güvenlik Kurumuna hiç bildirimde bulunmayan işyerlerinde 2016/Aralık ayına ait aylık prim ve hizmet belgesinde kayıtlı sigortalı sayısı sıfır olacağından 01.06.2017 ila 31.12.2017 tarihleri arasında işe alınan ve destek kapsamına giren tüm sigortalılardan dolayı Kanunda aranılan diğer şartların sağlanması kaydıyla bu destekten yararlanılabilecektir.

Örnek 1:
 5.7.2017 tarihinde 5510 sayılı Kanun kapsamına alınan (Y) Limited Şirketinde destek kapsamına giren (B) ve (C) sigortalılarının 7.7.2017 tarihinde işe alındığı varsayıldığında, Kanunda aranılan diğer şartların sağlanması kaydıyla, 2016/Aralık ayına ait aylık prim ve hizmet belgesinde kayıtlı sigortalı sayısı sıfır olacağından destek kapsamına giren bu sigortalıların tamamından dolayı 2017/Temmuz ayına ait aylık prim ve hizmet belgesinden itibaren destek tutarının tamamı kadar 4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde yer alan destekten yararlanılması mümkün bulunmaktadır.

Örnek 2:
2014 yılında 5510 sayılı Kanun kapsamına alınmış (M) Limited Şirketinde 2016/Ocak ila 2017/Mayıs aylarında sigortalı çalıştırılmadığı için Sosyal Güvenlik Kurumuna aylık prim ve hizmet belgesi verilmediği, 1.7.2017 tarihinde (L) sigortalısının işe alındığı varsayıldığında Kanunda aranılan diğer şartların sağlanması kaydıyla, bu sigortalıdan dolayı 2017/Temmuz ayına ait aylık prim ve hizmet belgesinden itibaren 666,60 TL tutarında 4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde yer alan destekten yararlanılması mümkün bulunmaktadır.

2.5.4- Ortak hükümler
Kuruma bildirilmiş toplam sigortalı sayısının tespiti sırasında, her bir ayda çalışan sigortalı sayısı, ilgili dönemlerde Kuruma verilmiş asıl ve ek nitelikteki aylık prim ve hizmet belgelerinde kayıtlı sigortalı sayısından, iptal nitelikteki aylık prim ve hizmet belgelerinde kayıtlı sigortalı sayısı düşülmek suretiyle tespit edilecektir.

2016/Aralık ayında Kuruma bildirilen toplam sigortalı sayısı ile destekten yararlanılacak ayda toplam sigortalı sayısının tespitinde ilgili ayda aynı sigortalıya ilişkin yapılan bildirimlerde mükerrer kayıtlar dikkate alınmayacaktır.
Ay içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmiş sigortalı sayısının tespitinde, ay içinde işe giren veya işten çıkan sigortalılar da hesaplamaya dahil edilecektir.

Bununla birlikte, 2016/Aralık ayında Kuruma bildirilen toplam sigortalı sayısı ile destekten yararlanılacak ayda toplam sigortalı sayısının hesabında, ilgili ay içinde sosyal güvenlik destek primine tabi olarak çalışan sigortalılar ile çeşitli nedenlerle ay içinde çalışması bulunmayan ve ücret ödenmeyen (istirahat veya ücretsiz izin gibi nedenlerle aylık prim ve hizmet belgesinde (0) gün ve (0) kazançlı olarak kayıtlı) sigortalılar da hesaplamaya dahil edilecek, buna karşın aday çırak, çırak ve işletmelerde mesleki eğitim gören öğrenciler, staja tabi tutulan öğrenciler ile üniversitelerde kısmi zamanlı çalıştırılan öğrenciler ve Türkiye İş Kurumu’nca düzenlenen eğitimlere katılan kursiyerler ve ceza infaz kurumları ile tutukevleri bünyesinde oluşturulan tesis, atölye ve benzeri ünitelerde çalıştırılan hükümlü ve tutuklular dikkate alınmayacaktır.

Dolayısıyla, 2016/Aralık ayında Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilen toplam sigortalı sayısı ile destekten yararlanılacak ayda toplam sigortalı sayısının hesabında 7,19, 22, 25, 42, 43, 44, 46, 47, 49 ve 50 nolu belge türleri ile yapılan bildirimler dikkate alınmayacaktır.

2016/Aralık ayında Kuruma bildirilen toplam sigortalı sayısı ile destekten yararlanılacak ayda toplam sigortalı sayısının hesabında varsa alt işverenlerce çalıştırılan toplam sigortalı sayısı da dikkate alınacaktır.

4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde yer alan işveren desteğinden yararlanılması sırasında, 2016/Aralık ayına ilişkin geriye yönelik olarak gerek kendiliğinden, gerekse mahkeme ilamına ya da kamu kurum ve kuruluşlarınca düzenlenen belgelere istinaden veya Kurumun denetim ve kontrolle görevli memurlarınca yapılan tespitlere istinaden düzenlenen asıl/ek/iptal nitelikteki aylık prim ve hizmet belgelerinde kayıtlı sigortalı sayısı, sigortalı için e-Bildirge sistemi üzerinden tanımlama tarihi itibariyle hesaplanan toplam sigortalı sayısını değiştirmeyecektir.

2.6- Aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna verilmesi;
4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde öngörülen işveren desteğinden yararlanılabilmesi için 1687 kanun numarası seçilmek suretiyle düzenlenmiş olan aylık prim ve hizmet belgesinin yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna verilmiş olması gerekmektedir.

1.9.2012 tarihli ve 28398 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan İşveren Uygulama Tebliğinin “2.2- Aylık Prim ve Hizmet Belgelerinin Kuruma Verilmesi” başlıklı bölümünde, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılanları çalıştıran özel nitelikteki işyeri işverenlerinin cari aya ilişkin olarak düzenleyecekleri asıl, ek veya iptal nitelikteki aylık prim ve hizmet belgelerini, en geç belgenin ilişkin olduğu ayı izleyen ayın 23’ünde e-Sigorta kanalıyla Kuruma göndermek zorunda olduğu, belgenin gönderilmesi gereken sürenin son gününün resmi tatile rastlaması halinde, aylık prim ve hizmet belgesinin, son günü izleyen ilk iş günü Kuruma, e-Sigorta kanalıyla gönderileceği öngörülmüş bulunmaktadır.

Buna göre, özel nitelikteki işyeri işverenlerince cari aya ilişkin düzenlenecek aylık prim ve hizmet belgelerinin en geç belgenin ilişkin olduğu ayı izleyen ayın 23’üne kadar (dahil) Sosyal Güvenlik Kurumuna verilmesi gerekmektedir.

Yine, bazı özel nitelikteki işyerlerinde, resmi nitelikteki işyerlerinde olduğu gibi ayın 15’i ila takip eden ayın 14’ü arasında ücret alan sigortalılar çalıştırıldığından, bu nitelikteki özel sektör işyeri işverenlerinin aylık prim ve hizmet belgelerini en geç belgenin ilişkin olduğu dönemi izleyen takvim ayının 7’sinde Sosyal Güvenlik Kurumuna vermeleri gerekmekte, işyerlerinin yukarıda belirtilen süre içerisinde aylık prim ve hizmet belgesini Sosyal Güvenlik Kurumuna vermemesi halinde, söz konusu işveren desteğinden yararlanmaları mümkün bulunmamaktadır.

Öte yandan, bahse konu destek hükümleri, sosyal güvenlik destek primine tabi çalışanlar, aday çırak, çırak ve işletmelerde mesleki eğitim gören öğrenciler, staja tabi tutulan öğrenciler ile üniversitelerde kısmi zamanlı çalıştırılan öğrenciler, Türkiye İş Kurumunca düzenlenen eğitimlere katılan kursiyerler, harp malulleri ile 3713 ve 2330 sayılı Kanunlara göre vazife malullüğü aylığı alanlardan yalnızca kısa vadeli sigorta kollarına tabi olanlar, yalnızca işsizlik sigortasına tabi olanlar, yurt dışında çalışanlar, doğum ve evlat edinme sonrası yarım çalışma ödeneği alanlar, ceza infaz kurumları ile tutukevleri bünyesinde oluşturulan tesis, atölye ve benzeri ünitelerde çalıştırılan hükümlü ve tutuklular ve iş kaybı tazminatı alanlar hakkında uygulanmayacağından, 2-7-12-14-19-20-21-22-23-25-28-39-41-42-43-44-45-46-47-48-49-50-90-91-92 nolu belge türü seçilmek suretiyle düzenlenecek olan aylık prim ve hizmet belgeleri için 1687 kanun numarası seçilemeyecektir.

Bununla birlikte, 2017/Haziran ila 2017/Aralık aylarına ilişkin yasal süresi dışında geriye yönelik düzenlenen asıl veya ek belgelerden dolayı bu destekten yararlanılmayacaktır.

2.7- Tahakkuk eden sigorta primlerinin yasal süresi içinde ödenmesi;
1687 kanun numarası seçilmek suretiyle yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna verilmiş olan aylık prim ve hizmet belgelerinden dolayı tahakkuk eden sigorta primi ve işsizlik sigortası priminin İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanması için, aynı aya ilişkin düzenlenmiş aylık prim ve hizmet belgelerinden dolayı tahakkuk etmiş olup, destek sonrası işveren tarafından ödenmesi gereken sigorta primi ile işsizlik sigortası priminin tamamının yasal süresi içinde ödenmesi gerekmektedir.

İşveren tarafından ödenmesi gereken tutarın yasal süresi içinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde işveren desteğinden yararlanılamayacağından, gerek işveren tarafından ödenmesi gereken, gerekse İşsizlik Sigortası Fonu tarafından karşılanmak üzere tahakkuk eden tutar, gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte işverenden tahsil edilecektir.

Örnek:
D Limited Şirketinde çalışan (B) sigortalısı için 2017/Haziran ayına ilişkin 1687 kanun numarası seçilmek suretiyle düzenlenmiş ve yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna verilmiş olan aylık prim ve hizmet belgesinden dolayı tahakkuk eden;
İşveren tarafından ödenmesi gereken prim tutarı: 750,00 TL
İşsizlik Sigortası Fonu hissesi: 666,60 TL olduğu varsayıldığında, işveren tarafından ödenmesi gereken 83,40 TL (750,00- 666,60) tutarındaki prim 31.7.2017 tarihine kadar ödendiği takdirde, 666,60 TL İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanacaktır. 83,40 TL tutarındaki prim borcunun yasal süresi içinde ödenmediği varsayıldığında 666,60 + 83,40 TL = 750,00 TL tutarındaki prim borcu, tahsil tarihine kadar hesaplanacak gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte işveren tarafından ödenecektir.

Bununla birlikte, işverenlerin bu kapsamdaki sigortalılar için ödeyeceği primlerin İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanacak tutardan az olması halinde, sadece işverenin ödeyeceği tutar kadar bu destekten yararlanılabilecektir.

2.8- Yasal ödeme süresi geçmiş sigorta primi, işsizlik sigortası primi, idari para cezası ile bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borçlarının bulunmaması;
4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde öngörülen işveren desteğinden yararlanılabilmesi için, sigortalının işe alındığı işyerinden dolayı Sosyal Güvenlik Kurumuna yasal ödeme süresi geçmiş sigorta primi, işsizlik sigortası primi, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borcunun bulunmaması gerekmektedir.

Dolayısıyla, aynı veya farklı sosyal güvenlik il müdürlüğü/sosyal güvenlik merkezinde işlem gören birden fazla işyeri bulunan işverenlerce, söz konusu destekten, yasal ödeme süresi geçmiş sigorta primi, işsizlik sigortası primi, idari para cezası ile bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borcu bulunmayan işyerlerinden dolayı yararlanılabilecek, ancak borcu olan işyerlerince bu borçlar ödenmediği sürece destekten yararlanılamayacaktır.
Aylık prim ve hizmet belgelerinin 1687 kanun numarası seçilmek suretiyle gönderilmesi sırasında, Kurum veri tabanından ilgili işyerinin yasal ödeme süresi geçmiş sigorta primi, işsizlik sigortası primi, idari para cezası ile bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borçlarının bulunup bulunmadığı sorgulanacak ve yalnızca yasal ödeme süresi geçmiş borcu bulunmayan işyerleri için 1687 kanun numarasının seçilmesine izin verilecektir.

Bununla birlikte, gerek on-line tahsilata geçilmeden önce meydana gelen hatalı kayıtlar dolayısıyla, gerekse TL’den YTL’ye geçiş sürecinde yapılan yuvarlamalar dolayısıyla her bir alacak türü yönünden ayrı ayrı olmak üzere 15,00 TL’ye kadar olan alacak asılları sorgulama sırasında dikkate alınmayacaktır.

Öte yandan, yasal ödeme süresi geçmiş sigorta primi, işsizlik sigortası primi, idari para cezası ile bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borçları bulunmakla birlikte, söz konusu borçları çeşitli kanunlar gereğince yeniden yapılandırılmış veya 6183 sayılı Kanunun 48’inci maddesine istinaden tecil ve taksitlendirilmiş olan işverenler, yapılandırma veya taksitlendirme işlemlerinin devam ediyor olması ve yapılandırma veya taksitlendirme kapsamına girmeyen başka borçlarının bulunmaması kaydıyla söz konusu destekten yararlanabileceklerdir.

Diğer taraftan, ödeme yükümlülüklerinin yerine getirilmemesi nedeniyle yeniden yapılandırma veya tecil ve taksitlendirme anlaşmaları bozma koşuluna giren işverenlerin, bozma koşulunun oluştuğu tarihten itibaren 4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde öngörülen sigorta primi desteğinden yararlanmalarına imkan bulunmamaktadır.

2.9- Çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği veya bildirdiği sigortalıları fiilen çalıştırmadığı yönünde herhangi bir tespitin bulunmaması;
4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinin ikinci fıkrasında, yapılan kontrol ve denetimlerde, çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği veya bildirilen sigortalıların fiilen çalışmadığı tespit edilen işverenlerin bahse konu işveren desteğinden yararlanmayacağı hükme bağlanmıştır.

Buna göre, Sosyal Güvenlik Kurumuna denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarınca yapılan tespitler veya diğer kamu idarelerinin denetim elemanlarınca kendi mevzuatları gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemeler neticesinde ya da bankalar, döner sermayeli kuruluşlar, kamu idareleri ile kanunla kurulan kurum ve kuruluşlardan alınan bilgi ve belgelere veya mahkeme ilamına istinaden, 1.6.2017 ila 31.12.2017 tarihleri arasında çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği veya bildirdiği sigortalıları fiilen çalıştırmadığı tespit edilen işverenlerin destekten yararlanması mümkün bulunmamaktadır.

Bu durumda, Sosyal Güvenlik Kurumunun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarınca yapılan tespitler veya diğer kamu idarelerinin denetim elemanlarınca kendi mevzuatları gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemeler neticesinde ya da bankalar, döner sermayeli kuruluşlar, kamu idareleri ile kanunla kurulan kurum ve kuruluşlardan alınan bilgi ve belgelere veya mahkeme ilamına istinaden çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği veya bildirdiği sigortalıları fiilen çalıştırmadığı tespit edilen işverenler, 2017 yılında bu destekten yararlanamayacak olup, 2017 yılında işveren desteğinden yararlanılmış olması halinde yersiz yararlanılan destek tutarları gecikme zammı ve gecikme cezası ile birlikte işverenden tahsil edilecektir.

Örnek: 4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde yer alan işveren desteğinden 2017/Haziran ayından itibaren yararlanmaya başlayan bir işyerinde 30.8.2017 tarihinde Sosyal Güvenlik Kurumunun denetim ve kontrolle görevli memurlarınca yapılan denetim sonucunda, 21.6.2017 tarihinde işyerinde çalışmaya başlayan (B) sigortalısının Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediğinin tespit edildiği varsayıldığında, 4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde yer alan işveren desteğinden 2017/Haziran ve Temmuz aylarında yersiz yararlanılan işveren desteği tutarları gecikme zammı ve gecikme cezası ile birlikte işverenden tahsil edilecek, ayrıca bu işyerinde 2017/Ağustos ila 2017/Aralık aylarında 4447 sayılı Kanunun geçici 172’nci maddesinde yer alan işveren desteğinden yararlanılamayacaktır.

Bununla birlikte, 4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde yer alan destekten yararlanan işverenlerin çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediğinin veya bildirdiği sigortalıları fiilen çalıştırmadığının tespit edilmesi durumunda, 2017 yılında yersiz yararlanılan işveren desteği tutarları gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte işverenlerden tahsil edilecek olup, 2017 yılında usulüne uygun yararlanılan diğer sigorta primi teşvik, destek ve indirimler geri alınmayacaktır.

Ancak bu durumda, Sosyal Güvenlik Kurumunun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarınca yapılan tespitler veya diğer kamu idarelerinin denetim elemanları tarafından kendi mevzuatları gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemeler neticesinde ya da bankalar, döner sermayeli kuruluşlar, kamu idareleri ile kanunla kurulan kurum ve kuruluşlardan alınan bilgi ve belgelerden veya mahkeme ilamına istinaden çalıştırdıkları sigortalıları Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirmedikleri veya bildirilen sigortalıyı çalıştırmadığı tespit edilen işverenler hakkında 5510 sayılı Kanunun 81’inci maddesinin (ı) ve (i) bentleri, ikinci fıkrası, Ek 2’nci maddesi ile 4447 sayılı Kanunun geçici 10 ve 15’ inci maddeleri uyarınca sigorta primi teşvik, destek ve indirimlerden bir ay/bir yıl süreyle yasaklama işlemi ilgili mevzuatları gereğince yapılacaktır.

Buna karşın, Kuruma bildirilmiş olan sigortalıların, bildirim tarihlerinden sonraki prim ödeme gün sayısını veya prime esas kazanç tutarını eksik bildirdiği tespit edilen işverenler, 4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde öngörülen destekten diğer şartları sağlamaları kaydıyla yararlanabileceklerdir.

Aynı işverenin aynı veya farklı ünite sınırları içinde birden fazla işyeri dosyasının mevcut olması halinde, çalıştıkları halde Kuruma bildirilmemiş sigortalılar veya bildirildiği halde fiilen çalışmayan sigortalılar hangi işyerinde tespit edilmiş ise, 4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde öngörülen destekten yalnızca bu işyerinde çalışan sigortalılardan dolayı yararlanılamayacaktır.

Öte yandan, 4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde yer alan işveren desteğinden yararlanmayacak olan işverenlerin, söz konusu destekten yararlanmak amacıyla destek kapsamına giren sigortalıları kendisine ait başka bir işyerinden Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirdiklerinin tespit edilmesi halinde, bu sigortalılardan dolayı bahse konu işveren desteğinden yararlanılmaması gerektiğinden yararlanılan destek tutarları geri alınacaktır.

Çalıştırdığı sigortalıları Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirmediği veya bildirilen sigortalıları fiilen çalıştırmadığı tespit edilen işverenlerin, tespite ilişkin tutanağın/bilgi veya belgenin/mahkeme ilamının ilgili üniteye geç intikal etmesi nedeniyle destekten yersiz yararlanmış olduklarının anlaşılması halinde, bu aylara ilişkin daha önce İşsizlik Sigortası Fonu tarafından karşılanmış olan tutarlar da gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte işverenlerden tahsil edilecektir.

Diğer taraftan, yapılan kontrol ve denetimler ya da bankalar, döner sermayeli kuruluşlar, kamu idareleri ile kanunla kurulan kurum ve kuruluşlardan alınan bilgi ve belgelerden veya mahkeme ilamına istinaden;
Alt işverenin çalıştırdığı sigortalıları Kuruma bildirmediğinin/sahte sigortalı bildiriminde bulunduğunun tespit edilmesi halinde, hem kayıt dışı sigortalı çalıştıran/sahte sigortalı bildiriminde bulunan alt işveren hem de asıl işveren,
-Asıl işverenin çalıştırdığı sigortalıları Kuruma bildirmediğinin/sahte sigortalı bildiriminde bulunduğunun tespit edilmesi halinde ise yalnızca asıl işveren,
bu destekten yararlanamayacaktır.

3- DESTEKTEN YARARLANMA SÜRESİ
4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesi kapsamına giren sigortalılardan dolayı maddede aranılan diğer şartların sağlanmış olması kaydıyla bu destekten 2017/Haziran ila 2017/Aralık ayları/dönemleri arasında yararlanılması mümkün bulunmaktadır.

Bununla birlikte, bu destek uygulamasının 31.12.2017 tarihinde sona ereceği dikkate alındığında, ayın 15’i ila takip eden ayın 14’ü arasında çalışmaları karşılığında ücret alan sigortalıları çalıştıran özel sektör işverenleri açısından 2017/Aralık (15/12-14/1) döneminde bu destekten 17 günlük yararlanılacaktır.

4- İŞSİZLİK SİGORTASI FONU TARAFINDAN KARŞILANACAK DESTEK TUTARININ HESAPLANMASI NASIL YAPILIR?
2017/Haziran ila 2017/Aralık aylarına/dönemlerine ilişkin olmak kaydıyla 4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesi kapsamına giren sigortalıların destekten yararlanılacak ay/dönemdeki prim ödeme gün sayısının 22,22 TL ile çarpımı sonucu bulunacak tutar İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanacaktır.

Örnek:
(M) Anonim Şirketinde 17.7.2017 tarihinde işe alınan ve 4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesi kapsamına giren bir sigortalının ilgili aydaki;

5- ALT İŞVERENİ BULUNAN İŞYERLERİ VE ALT İŞVERENLERLE İLGİLİ İŞLEMLER NASIL YAPILACAKTIR?
4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde öngörülen işveren desteğinden alt işverenlerce çalıştırılan ve kapsama giren sigortalılardan dolayı da yararlanılabilecektir.

Ancak, kapsama giren sigortalılardan dolayı söz konusu destekten yararlanılabilmesi için,
– Asıl işverenin, hem kendi çalıştırmış olduğu sigortalılardan hem de alt işverenlerin çalıştırmış olduğu sigortalılardan kaynaklanan; her bir alt işverenin ise yalnızca kendi çalıştırmış olduğu sigortalılardan kaynaklanan yasal ödeme süresi geçmiş sigorta primi, işsizlik sigortası primi ve idari para cezası ile bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borçlarının bulunmaması,

– Gerek asıl işverence, gerekse alt işverenlerce çalıştırılan ve kapsama giren sigortalının 2016/Aralık ayında bildirilen toplam sigortalı sayısına ilave olması, gerekmektedir.

Örnek:
(S) Limited Şirketinde (Ç) sigortalısının 15.6.2017 tarihinde işe alındığı ve söz konusu işyeri ile (D) ve (E) alt işverenlerince 2016/Aralık ayında Kuruma bildirilmiş sigortalı sayısının aşağıda belirtildiği şekilde olduğu varsayıldığında,
Kuruma bildirilen sigortalı sayısı
Asıl İşveren         : 10
(D) Alt işvereni    : 5
(E) Alt işvereni     : 8
Toplam                : 23

2016/Aralık ayında toplam 23 sigortalı bildirilmesi nedeniyle (Ç) sigortalısından dolayı, 24 ve üzerinde sigortalı bildirimi yapılan aylarda destekten yararlanılabilecektir.
Diğer taraftan, 5510 sayılı Kanun uyarınca alt işverenler sosyal sigorta yükümlülüklerini asıl işverene ait işyeri dosyası üzerinden yerine getirdiğinden, alt işverenlerin bu destekten yararlanmasında asıl işverenin işyeri tescil tarihine göre bu genelgenin (e) bölümündeki açıklamalar doğrultusunda işlem yapılacaktır.

Söz konusu işveren desteğinden alt işverenlerce çalıştırılan ve maddede öngörülen niteliklere sahip sigortalılardan; hangi alt işverence, kaç sigortalıdan dolayı yararlanılacağı hususu asıl işveren tarafından belirlenecektir.

6- DİĞER TEŞVİK KANUNLARINDAN YARARLANAN İŞVERENLERİN 4447 SAYILI KANUNUN GEÇİCİ 17’NCİ MADDESİNDE YER ALAN İŞVEREN DESTEĞİNDEN YARARLANMALARINA İLİŞKİN USUL VE ESASLAR
4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinin dördüncü fıkrasında bu maddeyle düzenlenen destek unsurundan yararlanmakta olan işverenlerin; aynı sigortalı için aynı dönemde diğer sigorta primi teşvik, destek ve indirimlerden yararlanamayacağı hüküm altına alınmıştır.

Buna göre gerek 5510 sayılı Kanunda gerekse diğer teşvik kanunlarında düzenlenmiş olan sigorta primi teşvik, destek ve indirimlerinden yararlanmakta olan işverenlerin, bu teşvik, destek ve indirim kapsamına giren sigortalılarından dolayı aynı dönem için ve mükerrer olarak 4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde öngörülen işveren desteğinden yararlanmaları mümkün bulunmamaktadır.

Örnek: Destek kapsamına giren bir işyerinde 7.8.2017 tarihinde işe alınan (D) sigortalısının hem 4447 sayılı Kanunun geçici 10’uncu maddesi, hem de geçici 17’nci maddesi kapsamına girdiği varsayıldığında bahse konu sigortalıdan dolayı 2017/Ağustos ayında ya 4447 sayılı Kanunun geçici 10’uncu maddesi ya da geçici 17’nci maddesi kapsamında destekten yararlanabilecektir.

7- DESTEKTEN YARARLANMAK AMACIYLA YAPILACAK OLAN BAŞVURUNUN ŞEKLİ VE SOSYAL GÜVENLİK İL MÜDÜRLÜKLERİNCE/SOSYAL GÜVENLİK MERKEZLERİNCE YAPILACAK İŞLEMLER
4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesi kapsamına giren sigortalılardan dolayı işveren desteğinden yararlanılabilmesi için, işverenlerce e-Bildirge kanalıyla başvuruda bulunulması gerekmektedir.

İşverenlerce kapsama giren sigortalılara ilişkin e-Bildirge kanalıyla yapılacak başvurular, www.sgk.gov.tr adresinden e-Bildirge sistemi üzerinde “4447/ Geçici 17. Madde İşveren Desteği” menüsü işaretlenmek suretiyle erişilen ekran vasıtasıyla yapılacaktır. Söz konusu ekran vasıtasıyla yapılacak olan tanımlama işlemleri sırasında,
Sigortalının;
-1.6.2017 ila 31.12.2017 tarihleri arasında işe alınmış olup olmadığı,
-İşe giriş tarihi itibariyle Türkiye İş Kurumu’na kayıtlı işsiz olup olmadığı,
-İşe giriş tarihi itibariyle, işe alındıkları tarihten önceki üç ayda 10 günden fazla;
Sosyal Güvenlik Kurumuna verilen aylık prim ve hizmet belgelerinde veya muhtasar ve prim hizmet beyannamelerinde bildirilip bildirilmediği, 5510 sayılı Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında bildirilip bildirilmediği, e-Bildirge sistemince kontrol edilmek suretiyle kapsama giren sigortalıların sisteme tanımlanması sağlanacaktır.

İşverenlerce e-Bildirge kanalıyla yapılacak olan tanımlamalar sırasında, kapsama giren sigortalılara ilişkin yukarıda belirtilen kontroller sistem tarafından elektronik ortamda yapılacağından, sigortalılara ilişkin tanımlama işleminin onaylanması halinde, bu nitelikteki sigortalılar için sosyal güvenlik il müdürlükleri/sosyal güvenlik merkezlerine herhangi bir belge ibraz edilmesine gerek bulunmamaktadır.

Ancak, kapsama giren sigortalıların 2016/Aralık ayında bildirilen toplam sigortalı sayısına ilave olarak çalıştırılıp çalıştırılmadığı hususu aylık prim ve hizmet belgelerinin Sosyal Güvenlik Kurumuna gönderilmesi sırasında tespit edilemediği için, bu husus, aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal verilme süresi sona erdikten sonra, aynı işyerinden aynı aya ilişkin verilen tüm aylık prim ve hizmet belgelerinde kayıtlı sigortalı sayısı kontrol edilmek suretiyle tespit edilecektir. Dolayısıyla, kapsama giren sigortalıların, 2016/Aralık ayında bildirilen toplam sigortalı sayısına ilave olarak çalıştırılıp çalıştırılmadığı hususunun işverenlerce takip edilmesi gerekmekte olup, anılan maddede öngörülen destekten bu sebeple yersiz yararlanan işverenlerin listesi Sosyal Güvenlik Kurumu sisteminden alınarak, daha önce İşsizlik Sigortası Fonundan yersiz olarak karşılanmış prim tutarları gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte işverenlerden tahsil edilecektir.

8- 5510 SAYILI KANUNUN EK 9’UNCU MADDESİ KAPSAMINDA ON GÜN VE ÜZERİNDE SİGORTALI ÇALIŞTIRAN İŞVERENLER
5510 sayılı Kanunun Ek 9’uncu maddesinin birinci fıkrası kapsamında ev hizmetlerinde 10 gün ve üzerinde sigortalı çalıştıran işverenlerin 4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde öngörülen destekten yararlanılabilmesine ilişkin işlemler, özel sektör işverenleri ve bu işverenlere ait işyerlerinde çalışan sigortalılara ilişkin usul ve esaslar çerçevesinde uygulanacaktır.

9- MUVAZAALI İŞLEMLERİN ÖNLENMESİ NE ŞEKİLDE OLACAKTIR?
9.1-
Mevcut bir işletmenin kapatılarak değişik bir ad, unvan ya da bir iş birimi olarak açılması veya yönetim ve kontrolü elinde bulunduracak şekilde doğrudan veya dolaylı ortaklık ilişkisi bulunan şirketler arasında istihdamın kaydırılması, şahıs işletmelerinde işletme sahipliğinin değiştirilmesi gibi İşsizlik Sigortası Fonu katkısından yararlanmak amacıyla muvazaalı işlem tesis ettiği anlaşılan işyerlerinden İşsizlik Sigortası Fonu tarafından karşılanan tutarlar gecikme cezası ve gecikme zammıyla birlikte geri alınır.
9.2- 9.2.2017 veya sonraki tarihlerde 5510 sayılı Kanunun 89’uncu maddesi hükmüne uygun nitelikte devir edilen veya mirasçılara intikal eden işyerleri, yeni işe başlayan işyeri olarak kabul edilmeyecektir.

10- UYGULANACAK DİĞER HUSUSLAR NELERDİR?
10.1-
Aylık prim ve hizmet belgelerini 1687 kanun numarasını seçerek Sosyal Güvenlik Kurumuna gönderen işverenlerin, anılan maddede öngörülen şartları taşıyıp taşımadıkları, ünitelerin sigorta primleri servislerince her ay düzenli olarak kontrol edilecek ve söz konusu destekten yararlanmaması gerektiği halde yararlanmış olan işverenlerle ilgili olarak yersiz yararlanılan prim tutarları gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte işverenlerden tahsil edilecektir.
10.2- 4447 sayılı Kanunun geçici 17’nci maddesinde öngörülen destekten yararlanmakta olan bir işyerinin farklı bir sosyal güvenlik merkezine nakli halinde, anılan maddede öngörülen destekten nakil tarihinden önce yararlanılmış sigortalılardan dolayı, nakil tarihinden sonra da yararlanılması mümkün bulunmaktadır.

11- GENELGENİN YÜRÜRLÜĞE BAŞLANACAĞI TARİH:
Genelge hükümleri 1.6.2017 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihi itibariyle yürürlüğe girer. 1.2.2017 ila 31.5.2017 tarihleri arasında işe alınan sigortalılar yönünden 2017/10 ve 2017/17 sayılı Genelgeler uygulanacaktır.

4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununa geçici 17 nci maddesi;
“31/12/2017 tarihine kadar işe alınan her bir sigortalı için geçerli olmak üzere, 1/2/2017 tarihinden itibaren özel sektör işverenlerince Kuruma kayıtlı işsizler arasından işe alınanların; işe alındıkları tarihten önceki üç aya ilişkin Sosyal Güvenlik Kurumuna verilen aylık prim ve hizmet belgelerinde veya muhtasar ve prim hizmet beyannamelerinde kayıtlı sigortalılar dışında olmaları ve 2016 yılı Aralık ayına ilişkin aylık prim ve hizmet belgelerindeki sigortalı sayısına ilave olmaları kaydıyla işe alındıkları tarihten itibaren 31/12/2017 tarihine kadar geçerli olmak üzere sigortalının aylık prim ödeme gün sayısının 22,22 TL ile çarpılması sonucunda bulunacak tutar, bu işverenlerin Sosyal Güvenlik Kurumuna ödeyecekleri sigortalı hisseleri dahil tüm primlerden mahsup edilmek suretiyle işverene destek ödemesi yapılır ve destek tutarı Fondan karşılanır.

İşverenlerin aylık prim ve hizmet belgelerini veya muhtasar ve prim hizmet beyannamelerini yasal süresi içerisinde vermediği, sigorta primlerini yasal süresinde ödemediği, yapılan kontrol ve denetimlerde çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği veya bildirilen sigortalının fiilen çalışmadığı durumlarının tespit edilmesi, Sosyal Güvenlik Kurumuna prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borcu bulunması hallerinde birinci fıkra hükümleri uygulanmaz. Ancak Sosyal Güvenlik Kurumuna olan prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borçlarını 6183 sayılı Kanunun 48’inci maddesine göre tecil ve taksitlendiren veya ilgili diğer kanunlar uyarınca yapılandıran işverenler bu taksitlendirme ve yapılandırma devam ettiği sürece anılan fıkra hükmünden yararlandırılır.

Kaynak: Sosyal Güvenlik Kurumu (41481264-207.02-E.3617625 Sayılı Genelge)

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/yeni-isci-sigorta-ve-vergi-tesviki-nasil-uygulanacak-2017-sonuna-kadar/feed/ 0
Büyükşehir Belediyelerinin Katı Atık Ücreti Alacakları 7020 Sayılı Yapılandırma Kanunu Kapsamında mıdır? https://www.muhasebenews.com/buyuksehir-belediyelerinin-kati-atik-ucreti-alacaklari-7020-sayili-yapilandirma-kanunu-kapsaminda-midir/ https://www.muhasebenews.com/buyuksehir-belediyelerinin-kati-atik-ucreti-alacaklari-7020-sayili-yapilandirma-kanunu-kapsaminda-midir/#respond Fri, 23 Jun 2017 20:00:30 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=17797 7020 sayılı Kanunun 1’inci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinin (4) numaralı alt bendi ile büyükşehir belediyelerinin, 09.08.1983 tarihli ve 2872 sayılı Çevre Kanununun 11’inci maddesine göre, vadesi 31.03.2017 tarihinden (bu tarih dâhil) önce olup, 7020 sayılı Yapılandırma Kanununun yayımı tarihi itibarıyla kesinleşmiş bulunmakla birlikte, ödenmemiş olan katı atık ücreti alacakları ile bunlara bağlı fer’i alacakları (sözleşmelerde düzenlenen her türlü ceza ve zamlar dâhil) Yapılandırma Kanunu kapsamındadır.

NOT: 7020 sayılı Kanunun 1’inci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinin (4) numaralı alt bendi:
4) Büyükşehir belediyelerinin, 09.08.1983 tarihli ve 2872 sayılı Çevre Kanununun 11’inci maddesine göre vadesi 31.03.2017 tarihinden (bu tarih dâhil) önce olduğu hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş bulunan katı atık ücreti alacakları ile bunlara bağlı fer’i (sözleşmelerde düzenlenen her türlü ceza ve zamlar dâhil) alacaklarından, kesinleşmiş olup bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla vadesi geldiği hâlde ödenmemiş ya da ödeme süresi henüz geçmemiş bulunan alacaklar (bu maddede vadeye ilişkin belirtilen hükümler saklı kalmak kaydıyla) hakkında uygulanır.

Kaynak: Resmi Gazete (03.06.2017 – 30085)

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/buyuksehir-belediyelerinin-kati-atik-ucreti-alacaklari-7020-sayili-yapilandirma-kanunu-kapsaminda-midir/feed/ 0
SGK Yapılandırması Soru ve Cevaplar (7020 Sayılı Kanun) https://www.muhasebenews.com/sgk-yapilandirmasi-soru-cevaplar-7020-sayili-kanun/ https://www.muhasebenews.com/sgk-yapilandirmasi-soru-cevaplar-7020-sayili-kanun/#respond Fri, 23 Jun 2017 13:30:49 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=18218 1- SOSYAL GÜVENLİK ALACAKLARININ YAPILANDIRILMASI SİGORTALI VE İŞVERENLERE NE GİBİ FAYDALAR SAĞLAMAKTADIR?
Sosyal güvenlik borçlarını yapılandıran işveren ve sigortalıların geçmiş dönem borçlarına uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammı yerine, borç asıllarına ÜFE (Üretici Fiyat Endeksi) uygulanacağından ekonomik olarak daha uygun imkânlarda ödeme kabiliyetine kavuşacaklar. Aynı zamanda birikmiş borçlara taksitle ödeme seçeneği getirildiğinden,
ilgililer kolay ödeme imkânına sahip olabilecektir. Yapılandırma kanunları; kamuya birikmiş alacaklarını tahsil etme imkânı verirken, vatandaşlara ise daha esnek ve kolay ödeme imkânı sunmaktadır. Ayrıca borçlarını yapılandıran işverenler; prim teşviklerinden yararlanmaya devam edebilmekte, borçlulara uygulanması gereken icra işlemleri durdurulmakta, ilk taksitin ödenmesi halinde borcu yoktur yazısı alınabilmektedir.

2-YAPILANDIRMA KAPSAMINA GİREN BORÇ TÜRLERİ VE DÖNEMLERİ NELERDİR?
2.1-
5510 sayılı Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının ‘a’ bendinde belirtilen sigortaları çalıştıran özel ve kamu işverenlerinin, ‘b’ bendi kapsamında sigortalı olan (Gerçek ve basit usulde vergi mükellefi olanlar, gelir vergisinden muaf olup Esnaf ve Sanatkârlar siciline kayıtlı olanlar, A.Ş. yönetim kurulu üyeleri, şirket ortakları, tarımsal faaliyette bulunanlar ve muhtarlar..) ve ‘c’ bendi kapsamında sigortalı çalıştıran kamu idarelerinin bu kapsamındaki sigortalılık statülerinden kaynaklanan; sigorta primi, emeklilik keseneği ve kurum karşılığı, ek karşılık primi, işsizlik sigortası primi, sosyal güvenlik destek primi,
2.2- Bu kanuna göre yapılan başvuru tarihi itibarıyla ilgili mevzuatına göre ödenme imkânı ortadan kalkmamış isteğe bağlı sigorta primi (5510 sayılı Kanunun Geçici 16’ncı maddesi kapsamında gelir vergisinden muaf olan kadın sigortalıların isteğe bağlı sigorta primi dahil) ile topluluk sigortası primi,
2.3- Yaşlılık aylığı, emekli aylığı veya malullük aylığı bağlandıktan sonra 5510 sayılı Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde belirtilen sigortalılık statüsü kapsamında (esnaflık yapılması durumunda) sigortalı sayılmasını gerektirir nitelikte çalışması nedeniyle ilgili mevzuatına göre sosyal güvenlik destek primi ödemesi gerekenlerden, 2016 yılı Şubat ayı ve önceki aylara ilişkin olup bu Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla ödenmemiş olan sosyal güvenlik destek primi,
2.4- 2017 yılı Mart ayı sonuna kadar bitirilmiş olan özel nitelikteki inşaatlar ile ihale konusu işlere ilişkin yapılan ön değerlendirme, araştırma veya tespit sonucunda bulunan ve Kanunun yayımı tarihinden önce tebliğ edilen eksik işçilik tutarı üzerinden hesaplanan sigorta primi,
2.5- 2017 yılı Mart ayı sonuna kadar işlenen fiillere ilişkin olup, ilk taksit ödeme süresinin sonuna kadar (31.08.2017) tebliğ edildiği halde ödenmemiş olan idari para cezası,
2.6- İlgili Kanunları gereğince Sosyal Güvenlik Kurumunca takip edilmekte olan damga vergisi, özel işlem vergisi ve eğitime katkı payı,
2.7- Bu madde kapsamına giren ve Kanunun yayımı tarihinden önce asılları ödenen alacakların; Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla henüz ödenmemiş olan fer ’ileri,
2.8- 5510 sayılı Kanunun ek 5 ve ek 6’ncı maddeleri kapsamında sigortalı olanlara ait sigorta primi,
2.9- 2925 sayılı Kanun kapsamındaki tarım sigortalılarına ilişkin sigorta primi ile bunlara bağlı gecikme cezası ve gecikme zammı alacakları, yeniden yapılandırılması mümkün olan Kurum alacaklarını oluşturmaktadır.
2.10- İşverenler ve üçüncü şahıslar tarafından iş kazası ve meslek hastalığı, malullük, adi malullük ve ölüm halleri ile genel sağlık sigortalısına ve bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilere yönelik fiiller nedeniyle ödenmesi gereken rücu alacaklarından kanunun yayım tarihine kadar davası sonuçlanarak tahakkuk ettiği halde anılan tarih itibariyle ödenmemiş olanlar,
yapılandırma kapsamındadır.

3- YAPILANDIRMA KAPSAMINA GİREN BORÇLAR İÇİN NASIL VE NEREYE BAŞVURU YAPILMASI GEREKMEKTE VE BAŞVURU SÜRESİ HANGİ TARİHTE SONA ERMEKTEDİR?
4a Sigortalıları için: İşverenler tarafından E-Sigorta kanalıyla veya elden ya da posta yoluyla işyerinin bağlı bulunduğu sosyal güvenlik il müdürlüğüne/sosyal güvenlik merkezine, primini kendi ödeyen 4/a sigortalılarının ise elden veya posta yoluyla sigortalı dosyalarının bulunduğu sosyal güvenlik il müdürlüğüne/sosyal güvenlik merkezine başvuru yapması gerekmektedir.
4b Sigortalıları için: 5510 sayılı Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılık statüsünden kaynaklanan prim borçları için elden veya posta yoluyla, herhangi bir sosyal güvenlik il müdürlüğüne/sosyal güvenlik merkezine başvuru yapması gerekmektedir.
4c Sigortalıları için: 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında çalıştırılan sigortalılardan kaynaklanan, Emeklilik keseneği ve kurum karşılığı ile sigorta primi, fiili hizmet süresi zammı ve itibari hizmet süresi, ek karşılık prim borçları için Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü Primler Daire Başkanlığına, İdari para cezası borçları için ise işyerinin bağlı bulunduğu sosyal güvenlik il müdürlüğüne/sosyal güvenlik merkezine, başvuru yapılması gerekmektedir.
Başvuru Zamanı: Borçluların, kapsama giren Kurum alacaklarını yapılandırabilmeleri için 30.06.2017 tarihi mesai bitimine kadar ilgili üniteye/birime şahsen; posta veya 30.06.2017 saat 23.59 a kadar e-sigorta yoluyla başvuruda bulunmaları gerekmektedir.

4- KAPSAMA GİREN BORÇLAR İÇİN FARKLI ÖDEME SEÇENEKLERİNİN TERCİH EDİLMESİ MÜMKÜN MÜDÜR?
Kapsama giren tüm borç türleri için aynı ödeme şekli (peşin veya taksitle) tercih edilebileceği gibi, bir borç türü için peşin, diğer borç türleri için taksitle ödeme yolu veya bir borç türü için farklı sayıda taksit, diğer borç türü için farklı sayıda taksit de seçilebilecektir.

5- BAŞVURU FORMUNDA BORCUN NE ŞEKİLDE ÖDENECEĞİNİN BELİRTİLMEMİŞ OLMASI HALİNDE PEŞİN VEYA TAKSİTLİ ÖDEME SEÇENEKLERİNDEN HANGİSİ KABUL OLUNACAKTIR?
Başvuru formunda borcun ne şekilde ödeneceği belirtilmemiş ise azami taksit süresinin seçilmiş olduğu kabul edilecektir.

6- BAŞVURU FORMUNDA TAKSİTLE ÖDEME SEÇENEĞİ SEÇİLDİĞİ HALDE BORCUN KAÇ TAKSİTTE ÖDENECEĞİNİN BEYAN EDİLMEMESİ HALİNDE BORÇ KAÇ TAKSİT ÜZERİNDEN YAPILANDIRILACAKTIR?
Bu durumda, borcun azami taksit süresi içinde ödeneceğinin kabul edildiği varsayılarak azami taksit süresi üzerinden ödeme planı hazırlanacaktır.

7- AYNI VEYA FARKLI İLLERDE BİRDEN FAZLA İŞYERİ BULUNAN İŞVERENLERİN HER BİR İŞYERİ İÇİN AYRI AYRI BAŞVURU YAPMASI GEREKMEKTE MİDİR?
EVET.
Bununla birlikte, başvuru süresi içinde bazı işyerleri için yapılandırma başvurusunda bulunulduğu halde bazı işyerleri için yapılandırma başvurusunda bulunulmadığı durumlarda, süresi içinde yapılan başvuru formu ibraz edilmek ve yazılı olarak başvuruda bulunmak kaydıyla, bu işyerleri için de süresi içinde başvuruda bulunulmuş kabul edilerek işlemler sonuçlandırılacaktır.

8- SÜRESİ İÇERİSİNDE BAŞVURUDA BULUNULAN İŞYERİNE İLİŞKİN BAŞVURU FORMUNDAKİ BEYAN BAŞVURUDA BULUNULMAYAN İŞYERLERİ İÇİN ESAS ALINACAK MIDIR?
Aynı veya farklı illerde birden fazla işyeri bulunan işverenlerin başvuruda bulunulan işyerine ilişkin başvuru formunda beyan edilen taksit süresi esas alınacak olmakla birlikte borçlularca talep edilmesi halinde, başvuru formunda beyan edilen taksit sürelerine bağlı kalınmaksızın, diğer işyeri için peşin veya farklı süreli taksit de tercih edilebilecektir.

9- AYNI VEYA FARKLI İLLERDE BİRDEN FAZLA İŞYERİ BULUNAN İŞVERENLERİN BAŞVURUDA BULUNULMAYAN İŞYERLERİ İÇİN HANGİ TARİHE KADAR PEŞİN ÖDEME SEÇENEĞİ TERCİH EDİLEBİLİR?
Bu nitelikteki başvurular sırasında ilk taksit ödeme süresi geçirildikten sonra peşin ödeme seçeneği tercih edilemez.

10- 6736 SAYILI YASADAN YARARLANIP BORÇLARINI TAKSİTLENDİRENLER İLK TAKSİTLERİNİ 31.05.2017 TARİHİNE KADAR ÖDEMEMİŞLERSE 7020 SAYILI KANUNLA GETİRİLEN YAPILANDIRMA İMKÂNINDAN YARARLANABİLİR Mİ?
6736 sayılı Kanun kapsamında yapılandırma talebi olanlardan ilk taksit veya peşin ödemelerini 31.05.2017 tarihine kadar yapmayanlar, 7020 sayılı Kanun kapsamında yapılandırmadan faydalanamayacaklardır.

11-  E-SİGORTA KANALIYLA BAŞVURULAR NASIL YAPILACAKTIR?
E-Sigorta kanalıyla yapılacak olan yeniden yapılandırma başvuruları www.sgk.gov.tr adresinden e-Sigorta kullanıcı kodu ve şifresi / kesenek bilgi sistemi kullanıcı adı ve şifresi girilmek suretiyle yapılacaktır.

12- E-SİGORTA KANALIYLA BAŞVURU YAPAMAYACAK İŞVERENLER KİMLERDİR?
5510 sayılı Kanun kapsamından çıkartılmış ya da 5510 sayılı Kanun kapsamından çıkartılmamış olmasına rağmen daha önce alınmış e-Sigorta kullanıcı kodu ve şifrelerini unutmuş olan işverenlerce e-Sigorta kanalıyla başvuru yapılamayacaktır.

13- YAPILANDIRMA BAŞVURULARININ POSTA YOLUYLA YAPILMASI DURUMUNDA BAŞVURU HANGİ TARİH İTİBARİYLE YAPILMIŞ SAYILACAKTIR?
Başvuruların posta yolu ile yapılması halinde,
13.1- Taahhütlü, iadeli taahhütlü, PTT Kargo (kapıdan kapıya teslim) ya da APS yolunun tercih edilmesi halinde başvuru formunun postaya verildiği tarih Kuruma verildiği tarih olarak kabul edilecek,
13.2- Buna karşın adi posta yolunun tercih edilmiş olması halinde, başvuru formunun Kurum evrak kayıtlarına giriş tarihi Kuruma verildiği tarih olarak kabul edilecektir.

14-  YAPILANDIRMA BAŞVURUSUNDA ÖZELLİK ARZ EDEN DURUMLAR NELERDİR?
14.1- İşverenler Açısından:
14.1.1-
Sosyal Güvenlik Kurumuna borçlu olan şirketin yapılandırmaya başvurmamasına rağmen, ortakların başvuru süresi içinde kendi hisselerine düşen borçları için yapılandırma talebinde bulunmaları halinde bu talepleri geçerli kabul edilecektir.
14.1.2- Sosyal Güvenlik Kurumuna borçlu olmalarına rağmen, yapılandırma başvurusunda bulunmayan şirketlerin, şirket ortaklığı/şirket müdürlüğü/yönetim kurulu üyeliği (vb.) sona erenlerin sorumlu olduğu dönemlerden kaynaklanan borçları için yapılandırma talepleri başvuru süresi içinde kabul edilecektir.
14.1.3- Şirketin, süresi içinde yapılandırma talebinde bulunması durumunda, ortağın yine de ilk taksit ödeme süresi sonuna kadar, kendi ortaklığından kaynaklanan borcu için yapılandırma talebinde bulunması halinde bu talep kabul edilecektir. (şirketin ve ortağın borçlarını muntazam ödeyerek bitirilmesi durumunda, ortaktan mükerrer olarak tahsil edilen tutar iade edilecektir.)
14.1.4- Gerçek kişi işverenliğinden kaynaklanan, kapsama giren borçlarını başvuru süresi içinde yapılandırma talebinde bulunan borçlunun, ortağı veya kanuni temsilcisi olduğu şirketten kaynaklanan borcunu ilk taksit ödeme süresinin sonuna kadar yapılandırma talebinde bulunması halinde, yapılandırma talebi geçerli sayılacaktır.
14.1.5- Sosyal Güvenlik Kurumuna borcunun olmaması nedeniyle başvuru süresi içerisinde yapılandırma başvurusunda bulunmayan işverenin, 31.08.2017 tarihine kadar mahkeme kararı, denetim raporu, diğer kamu kurum ve kuruluşlarından alınan bilgi ve belgelerden dolayı tahakkuk eden bir borcun oluşması ve işverenin bu borcu yapılandırma talebinde bulunması halinde, işverenin süresinde yapılandırma talebinde bulunup bulunmadığına bakılmaksızın başvurusu kabul edilecektir.
14.1.6- Asıl işverenin borcunun olmaması nedeniyle yapılandırmaya başvurmadığı, ancak alt işverenlerden birinin denetimi sonucunda, başvuru tarihinden sonra oluşan tahakkuktan dolayı asıl işverenin teşviklerinin bozulması durumunda, asıl işverenin ilk taksit ödeme süresinin sonuna kadar yazılı olarak yapılandırma başvurusunda bulunarak herhangi bir alt işverenin başvuru talebinin kendi borçları içinde kabul edilmesi talebinde bulunması halinde, talep geçerli kabul edilecektir. Ancak alt işverenlerden birinin süresinde yaptığı yapılandırma talebi, yapılandırmaya süresinde başvurmayan diğer alt işverenler için geçerli kabul edilmeyecektir.

14.2- 4b sigortalılar açısından:
Genel Sağlık Sigortasından Yararlanmak İçin;
14.2.1- Yapılandırılan borç haricinde altmış günden fazla prim ve prime ilişkin borcun bulunmaması gerekir.
14.2.2- Altmış günden fazla prim ve prime ilişkin borçları bulunmakla birlikte bu borçlarını ilgili kanunlara göre taksitlendirmiş veya yapılandırmış olup ödeme yükümlülüklerini de yerine getiriyor olmaları gerekmektedir.
14.2.3- Yapılandırılan borçlarının ilk taksitini ödemeleri gerekmektedir.

14.3- Ortak Hükümler
4/a ,b, c kapsamında sigortalı/işveren olanların, bir statüden kaynaklanan borçları için süresinde yapılan başvurunun, ilk taksit ödeme süresi içinde yazılı olarak yapılması halinde diğer sigortalılık/işverenlikten kaynaklanan borçlar için de talep geçerli kabul edilecektir.

15- YAPILANDIRMA İLE BORÇ ASILLARINDA HERHANGİ BİR İNDİRİM SAĞLANMAKTA MIDIR?
HAYIR.

16- YAPILANDIRMA KAPSAMINDAKİ BORÇLARIN HESAPLANMASI NASIL YAPILMAKTADIR?
Yapılandırma kapsamındaki borçların hesaplanması sırasında Kanunun yayımlandığı tarihe kadar (bu tarih hariç) geçen süre için uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammı yerine, Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutar borç aslına ilave edilmek suretiyle, yeniden yapılandırılacak tutar hesaplanacaktır.
Dolayısıyla, kapsama giren alacaklar için;
– 31.12.2004 tarihine kadar toptan eşya fiyatları endeksi (TEFE) aylık değişim oranları,
– 01.01.2005 tarihinden 31.12.2013 tarihine kadar üretici fiyatları endeksi (ÜFE) aylık değişim oranları,
– 01.01.2014 tarihinden 31.10.2016 tarihine kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranları,
– 01.11.2016 tarihinden itibaren (kanunun yayımlandığı ay da dahil olmak üzere) aylık %0,35 oranı
basit usulde uygulanmak suretiyle gecikme cezası ve gecikme zammı yerine tahsil edilecek tutar hesaplanacaktır.

Kanunun 1’inci maddesinin ikinci fıkrasının (ç) bendinde; bu Kanunun yayımlandığı ay da dahil olmak üzere 01.11.2016 tarihinden itibaren aylık %0,35 oranının esas alınması öngörüldüğünden, Kanunun yayımlandığı ay için de kıst ay dikkate alınacak ve 2017/ Mayıs ayı için %0,35 oranı günlük olarak hesaplanacaktır.

17- YAPILANDIRMA KAPSAMINDAKİ BORÇLARIN HESAPLANMASINDA ESAS ALINAN Yİ-ÜFE-TEFE-ÜFE AYLIK DEĞİŞİM ORANLARI BİLEŞİK BAZDA MI UYGULANMAKTADIR?
HAYIR.
Yİ-ÜFE aylık değişim oranları basit usulde uygulanmaktadır.

18- İDARİ PARA CEZALARININ YAPILANDIRMA KAPSAMINDA DÂHİL OLMASI İÇİN GEREKEN ŞARTLAR NELERDİR?
Kanun uyarınca yeniden yapılandırma başvurusunda bulunan işverenlerin, 31.03.2017 tarihi (bu tarih dâhil) ve önceki sürelerde işlemiş oldukları fiiller dolayısıyla uygulanan idari para cezalarından en geç ilk taksit ödeme süresinin sonuna kadar (31.08.2017 tarihi dâhil) tebliğ edilmiş olan, idari para cezaları (İPC) yeniden yapılandırma kapsamına dâhil edilecektir.

19- YAPILANDIRMA KAPSAMINDA İDARİ PARA CEZALARI BORÇLARINDA SAĞLANAN İNDİRİM MİKTARI NE KADARDIR?
31.03.2017 tarihi ve öncesinde işlenen fiillere ilişkin olup ilk taksit ödeme süresi olan 31.08.2017 tarihine (bu tarih dâhil) kadar tebliğ edilmiş idari para cezası alacak asıllarının %50’si ile bu tutara ödeme vadesinin sona erdiği tarihten Kanunun yayımlandığı tarihe kadar (bu tarih hariç) geçen süre için gecikme cezası ve gecikme zammı yerine, Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesap edilen tutarın ilave edilmesi suretiyle yapılandırma kapsamında ödenecek tutar tespit edilecektir.
Bu durumda idari para cezası asıllarının %50’si ile idari para cezasına uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammı gibi fer’i alacaklarının tamamının tahsilinden vazgeçilecektir.

20- 6736 SK İLE İDARİ PARA CEZASI BORCUNU YAPILANDIRAN ANCAK ÖDEME YÜKÜMLÜLÜĞÜNÜ YERİNE GETİRMEYEN 7020 SK KAPSAMINDA YAPILANDIRMA TALEBİNDE BULUNABİLİR Mİ?
Daha önce yapılandırma talebinde bulunup yapılandırması devam eden kişi 7020 sayılı Kanun kapsamından yapılandırma talebinde bulunamaz. Herhangi bir yapılandırma anlaşması bozulan şahıs 7020 sayılı Kanuna başvurabilir.

21- YAPILANDIRMA KAPSAMINDA OLMAYAN BORÇ TÜRLERİ NELERDİR?
21.1-
5510 sayılı Kanunun geçici 72’nci maddesinin birinci fıkrası kapsamında ödeme süresi ertelenen prim tutarları
21.2- 5393 sayılı Kanunun geçici 5’inci maddesi, 10.07.2004 tarihli ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun geçici 3’üncü maddesi kapsamında uzlaşılan alacaklar
21.3- 10.09.2014 tarihli ve 6552 sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanunun geçici 2’nci maddesinin birinci fıkrası kapsamında yapılandırılan alacaklar,
21.4- 13.02.2011 tarihli ve 6111 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun, 6552 sayılı Kanun,  03.08.2016 tarihli ve 6736 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun, hükümlerine göre bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla taksit ödemeleri devam eden alacaklar,
21.5- 5510 sayılı Kanunun Geçici 17 (17.04.2008) ve Geçici 63 (04.04.2015) üncü maddeleri gereğince 5510 sayılı Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında durdurulan sigortalılığının ihya edilmesi halinde ortaya çıkan alacaklar,
21.6- Sağlık hizmeti sunucularına (hastaneler, eczaneler, optikçiler) yersiz yapılan ödemelerden veya bunlara kesilen cezai şartlardan doğan alacaklar,
21.7- Kira alacakları,
bu Kanun kapsamında yeniden yapılandırılmayacaktır.

22- YAPILANDIRMA KAPSAMINA GİREN BORÇ ASILLARI ÖDENMİŞ, ANCAK FERİLERİNİN ÖDENMEMİŞ OLMASI HALİNDE; BORÇ FERİLERİNİN TAHSİLİNDEN VAZGEÇİLMEKTE MİDİR?
22.1- İdari para cezası dışındaki alacaklara uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammı gibi fer’i alacakların tamamının,
22.2- Aslı ödenmiş fer’i alacak niteliğindeki alacakların kalan %60’ının,
22.3- İlk taksit ödeme süresi olan 31.08.2017 tarihine kadar (bu tarih dâhil) tebliğ edilmiş idari para cezası alacak asıllarının kalan % 50’si ile tamamına uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammı gibi fer’i alacaklarının tamamının,
tahsilinden vazgeçilmektedir.

23- YAPILANDIRMA KAPSAMINA GİREN BORÇLARI İÇİN PEŞİN ÖDEMEYİ SEÇEN İŞVERENLERDEN KANUNUN YAYIMLANDIĞI TARİHTEN ÖDEMENİN YAPILDIĞI TARİHE KADAR GEÇEN SÜRE İÇİN HERHANGİ BİR FAİZ ALINACAK MIDIR?
HAYIR.

24- BAŞVURU FORMUNDA TAKSİTLİ ÖDEMEYİ SEÇEN İŞVERENLERİN, BORCUN TAMAMININ İLK TAKSİT ÖDEME SÜRESİ İÇİNDE ÖDEMELERİ HALİNDE TAKSİTLENDİRME FARKI ALINACAK MIDIR?
HAYIR.

25- YAPILANDIRMA KAPSAMINDAKİ BORÇLAR İÇİN PEŞİN ÖDEMENİN SEÇİLMESİ HALİNDE ÖDEMENİN EN GEÇ HANGİ TARİHE KADAR YAPILMASI GEREKMEKTEDİR?
Yapılandırma kapsamındaki borçlar için peşin ödemenin seçilmesi halinde ödemenin 31.08.2017 tarihine kadar yapılması gerekmektedir.

26- BORCUN TAKSİTLER HALİNDE ÖDENECEĞİNİN BEYAN EDİLMESİNE RAĞMEN PEŞİN ÖDEME SEÇENEĞİ TERCİH EDİLEBİLMEKTE MİDİR?
EVET.
Başvuru sırasında, borcun taksitler halinde ödeneceğinin beyan edilmesine rağmen borcun tamamının ilk taksit ödeme süresi içinde (31.08.2017 tarihine kadar) ödenmesi halinde, peşin ödeme talebinde bulunulmuş gibi kabul edilerek borçlulardan taksitlendirme farkı alınmayacaktır.

27-  YAPILANDIRMA KAPSAMINA GİREN BORÇLAR İÇİN SEÇİLEBİLECEK TAKSİT SAYILARI NELERDİR?
Yapılandırılan borçlar için
27.1- Özel sektör işyeri işverenlerince 6,9,12 ve en fazla 18 eşit taksite kadar,
27.2- İl özel idareleri ve bunlara bağlı müstakil bütçeli ve kamu tüzel kişiliğini haiz kuruluşlar ile Spor Genel Müdürlüğü, Türkiye Futbol Federasyonu ve Özerk Spor Federasyonlarına tescil edilmiş olan ve Türkiye’ de sportif faaliyette bulunan spor kulüpleri bakımdan ise yirmi dört, otuz, otuz altı taksite kadar,
27.3- Diğer kamu idarelerince en fazla 18 eşit taksitte ödeme imkânı bulunmaktadır. Belediye ve bağlı müstakil kuruluşlara 144 aylık eşit taksitte ödeme imkânı tanınmaktadır.

28-  BORCUN TAKSİTLER HALİNDE ÖDENECEĞİNİN BEYAN EDİLMESİNE RAĞMEN, BORCUN TAMAMININ TERCİH EDİLEN TAKSİT SAYISINDAN DAHA KISA SÜRE İÇİNDE ÖDENMESİ MÜMKÜN MÜDÜR?
EVET.
Başvuru sırasında, hesaplanan borcun taksitler halinde ödeneceğinin beyan edilmesine rağmen, borcun tamamının tercih edilen taksit sayısından daha kısa süre içinde ödenecek olması halinde, öncelikle taksitlendirme farkı ilgili taksit sayısına ilişkin katsayıya göre yeniden hesap edilecek, ardından kalan taksit tutarları ilgili katsayıya göre hesaplanan bakiye taksitlendirme farkı üzerinden tahsil edilecektir.

29- BORCUN BELİRTİLEN TAKSİT SÜRESİNDEN ÖNCE ÖDENMESİ HALİNDE YAPILACAK İŞLEM NEDİR?
Borcun tamamının tercih edilen taksit sayısından daha kısa süre içinde ödenmek istenmesi halinde; öncelikle taksitlendirme farkının ilgili taksit sayısına ait katsayıya göre yeniden hesap edilmesi, ardından kalan taksit tutarları, ilgili katsayıya göre hesaplanan bakiye taksitlendirme farkı üzerinden tahsil edilmesi gerekmektedir.
Diğer taraftan başvuru süresi sona ermeden talep edilen taksit sayısından daha fazla taksit sayısının tercih edilmesi mümkün bulunmaktadır.
Öte yandan, kapsama giren borçları için, peşin ödeme yolunu tercih etmiş olan borçluların, birinci taksit ödeme süresinin sona erdiği 31.08.2017 tarihine kadar (bu tarih dâhil) talepte bulunmaları kaydıyla, peşin ödeme başvuruları talep edecekleri taksit sayısına çevrilebilecektir.

30- PEŞİN ÖDEME YOLUNU SEÇENLER YÖNÜNDEN BORÇLARIN YAPILANDIRMA KAPSAMINDA ÖDENME HAKKI HANGİ DURUMDA SONA ERER?
Peşin ödeme yolunu tercih etmiş olan borçlular, Kanun uyarınca ödemeleri gereken tutarları, en geç 31.08.2017 tarihine kadar (bu tarih dâhil) ödememeleri veya aynı tarihe kadar peşin ödeme taleplerini taksitle ödeme talebine dönüştürüp ilk taksit ödemesini de yine en geç 31.08.2017 tarihine kadar (bu tarih dâhil) yapmamaları halinde yapılandırma hükümlerinden yararlanma hakkını kaybedeceklerdir.
Peşin ödeme başvurusunda bulunan borçluların Kanuna göre ödemeleri gereken tutarlar için kısmi ödeme yapmaları halinde, anılan Kanun hükümlerinden ödedikleri tutar kadar yararlandırılacaklardır.
Kanunun yürürlük tarihinden sonra yapılan ödemeler, peşin ödeme yolunun tercih edilmiş olması halinde peşin ödeme tutarına; taksitle ödeme yolunun tercih edilmiş olması halinde ilk taksit tutarına mahsup edilecektir.

31- TAKSİTLE ÖDEME YOLUNU SEÇENLER YÖNÜNDEN YAPILANDIRMADAN YARARLANMA HAKKI HANGİ DURUMDA SONA ERER?
Yapılandırmadan yararlanmak isteyen ve borçlarını taksitler halinde ödeme talebinde bulunan borçluların;
31.1- Taksitlerinin ilk ikisini süresinde ve tam olarak ödememesi,
31.2- İlk iki taksit süresinde ve tam olarak ödenmekle birlikte bir takvim yılında 2’den fazla taksitini ödememesi,
31.3- İlk iki taksit süresinde ve tam olarak ödenmekle birlikte bir takvim yılında en fazla iki taksit ödenmeyen veya eksik ödenen taksit tutarlarının borçlu işverene ait yapılandırmanın son taksitini takip eden ay sonuna kadar gecikilen her ay ve kesri için 6183 sayılı Kanunun 51’inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı oranında hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte ödememesi,
31.4- Çok zor durumda olma hali hariç olmak üzere taksitlerin ödenme süresince tahakkuk eden sigorta primlerinin de bir takvim yılında 2 aydan fazla ödenmemesi,
halinde yapılandırma hükümlerinden yararlanma hakkı kaybedilecektir.

32- TAKSİTLE ÖDEME YOLUNU SEÇEN İŞVERENİN YAPILANDIRMA KAPSAMINDAKİ TAKSİTLERİ ÖDEMESİNE KARŞIN CARİ AY PRİM BORÇLARINI ÖDEMEMESİ HALİNDE YAPILANDIRMADAN YARARLANMAYA DEVAM EDEBİLİR Mİ?
Kanunun 3’üncü maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca, borçlarını anılan Kanuna göre taksitle ödemek amacıyla başvuruda bulunan borçlularca, ilk taksit ödeme süresinin başladığı ayda ödenmesi gereken primlerden başlanılarak, bir takvim yılı içinde ikiden fazla cari aya ilişkin sigorta primlerinin veya işsizlik sigortası primlerinin, çok zor durum hali olmaksızın ödenmemesi veya yasal süresi dışında ödenmesi ya da eksik ödenmesi halinde, kalan taksitler için bahse konu Kanun hükümlerinden yararlanma hakkı kaybedilmiş olacaktır.

33- YENİDEN YAPILANDIRILMIŞ TAKSİTLERLE İLGİLİ ÖDEME YÜKÜMLÜLÜKLERİNİN YERİNE GETİRİLMESİNE RAĞMEN BİR TAKVİM YILI İÇİNDE İKİDEN FAZLA CARİ AYA İLİŞKİN SİGORTA PRİMLERİNİN, ÇOK ZOR DURUM HALİ OLMAKSIZIN ÖDENMEMESİ VEYA YASAL SÜRESİ DIŞINDA ÖDENMESİ YA DA EKSİK ÖDENMESİ HALİNDE YAPILANDIRMA HAKKI HANGİ TARİH İTİBARİYLE KAYBEDİLECEKTİR?
Bu durumda yapılandırmadan yararlanma hakkı, üçüncü cari aya ilişkin primlerin yasal ödeme süresinin sona erdiği ayı takip eden aydan başlanılarak kaybedilmiş sayılacaktır.

34- ÇOK ZOR DURUM HALİNİN VARLIĞI HALİNDE CARİ AY PRİMLERİNİN ÖDENMEMESİ YAPILANDIRMANIN BOZULMASINA NEDEN OLUR MU?
Cari ay primlerini çok zor durumda bulunmaları nedeniyle ödeyemediği anlaşılan borçlular, kalan taksitlerini Kanun hükümlerine göre ödemeye devam edebileceklerdir.

35- TAKSİT TUTARLARININ EKSİK ÖDENMESİ HALİNDE YAPILANDIRMA İPTAL EDİLECEK MİDİR?
Taksit tutarının %10’unu aşmamak kaydıyla 5 liraya (bu tutar dahil) kadar yapılmış eksik ödemeler için, yeniden yapılandırma Kanun hükümleri ihlal edilmiş sayılmayacaktır. Taksit tutarının %10’unu aşmamak kaydıyla 5 liraya kadar eksik ödenmiş tutarlar, yapılandırma süreci içerisinde ödenmek istendiği takdirde, 6183 sayılı Kanunun 51’inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı üzerinden hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte (%4) tahsil edilecektir. Bu tutarlar son taksiti takip eden ay sonuna kadar ödenmediği takdirde, borçlular yapılandırma hükümlerinden ödedikleri tutar kadar yararlandırılacak ve kalan borç cari usul ve esaslar çerçevesinde tahsil edilecektir.

36- ÖDEME SÜRESİ MÜCBİR SEBEP NEDENİYLE ERTELENMİŞ OLAN BORÇLAR YAPILANDIRMA KAPSAMINDA MIDIR?
Yeniden yapılandırma başvurusunda bulunan borçluların, yapılandırma kapsamına giren ve ödeme süresi 5510 sayılı Kanunun 91’inci maddesi ve yönetim kurulu kararları gereği 31.03.2017 ve öncesi dönemlere ait ertelenmiş olan borçların da bulunması halinde, erteleme süresine ilişkin Yİ-ÜFE hesaplanmayacaktır. Erteleme kapsamına giren ve erteleme süresinin başladığı tarihten önce kesinleşmiş borçlar için yasal ödeme süresinin sona erdiği tarihten ertelemenin başlangıç tarihine kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplama yapılacaktır.

37- ADİ ORTAKLIKLAR VE APARTMAN YÖNETİCİLİKLERİ AÇISINDAN YAPILANDIRMA HAKKINA KİMLER SAHİPTİR?
Adi ortaklıklarda, ortaklardan her biri, ortaklığa ait borcun tamamından sorumlu olduğundan, adi ortaklardan bir veya birkaçının ortaklığın Kuruma olan borçlarından kendi hisselerine karşılık gelen kısmını ödemek amacıyla yeniden yapılandırma başvurusunda bulunmaları halinde, adi ortaklığı oluşturan ortakların kendi hisselerine düşen kısmı değil, adi ortaklığın kapsama giren borcunun tamamı 7020 sayılı Kanun kapsamında yeniden yapılandırılacaktır.
Kat malikleri kurulunca, borçlarını 7020 sayılı Kanuna göre yeniden yapılandırmak amacıyla başvuruda bulunmaları halinde, kat malikleri kuruluna ait borçların tamamı yeniden yapılandırma kapsamına dâhil edilecektir. Her bir kat malikinin kendi hissesine düşen borcunu yapılandırmak istemesi halinde bu talepler de manuel olarak hesaplanmak suretiyle kabul edilebilecektir.

38- 7020 SAYILI KANUN KAPSAMINDA YAPILANDIRMA BAŞVURUSUNDA BULUNULDUĞUNDA, İŞVERENLERİN KURUMUMUZA OLAN BORÇLARINDAN DOLAYI ÜÇÜNCÜ KİŞİLERDEKİ HAK VE ALACAKLARINA 6183 SAYILI KANUNUN 79 UNCU MADDESİNE GÖRE KONULMUŞ HACİZLER KALDIRILIR MI?
Borçlular tarafından yapılandırma başvurusunda bulunulması halinde üçüncü kişiler nezdindeki hak ve alacaklar üzerine konulan hacizler;
38.1- Peşin ödeme yolunun tercih edilmesi halinde, borcun tamamının ödenmesinin,
38.2- Taksitle ödeme yolunun tercih edilmesi halinde ise, ilk taksitin ödenmesinin ardından kaldırılacaktır.

39- 7020 SAYILI KANUN KAPSAMINDA YAPILANDIRMA BAŞVURUSUNDA BULUNULDUĞUNDA TAŞINIR VE TAŞINMAZ MALLAR ÜZERİNDEKİ HACİZLER KALDIRILIR MI?
Kanunun kapsamına giren alacaklardan dolayı daha önce taşınır ve taşınmaz mallar üzerine haciz tatbik edilmiş ise hacze konu malın birden fazla olması ve her birinin değerinin ayrı ayrı belirlenebilir nitelikte ya da ayrı ayrı tescile konu olması şartıyla haczin devam edeceği malın değerinin en az yapılandırma öncesindeki toplam borç tutarını karşılaması ve borçlu tarafından yazılı talep edilmesi kaydıyla daha önce konulmuş hacizler yapılan ödemeler nispetinde kaldırılacak, alınmış teminatlar ise yine yapılan ödemeler nispetinde iade edilecektir.

Buna göre, taşınır ve taşınmaz mallar üzerindeki hacizler;
39.1- Yapılandırma başvuru sırasında peşin ödeme yolunun tercih edilmesi halinde yapılandırılan borcun tamamının ödenmesinin ardından tümüyle,
39.2- Başvuru sırasında taksitle ödeme yolunun tercih edilmesi halinde ilk taksit tutarının ödenmesi, hacze konu olup yapılandırma kapsamına girmeyen başka bir borcun bulunmaması ve borçlu tarafından talep edilmesi kaydıyla yapılandırma öncesi toplam borç miktarı kadar (kalan asıl alacak + gecikme cezası + gecikme zammı) hacizler baki kalmak kaydıyla,
kaldırılacaktır.

40- 7020 SAYILI KANUN KAPSAMINDA YAPILANDIRMA BAŞVURUSUNDA BULUNULMASI, HACİZ VE SATIŞ İŞLEMLERİNİ DURDURUR MU?
Yapılandırma talebinde bulunan borçluların, yapılandırma kapsamına giren borçları yapılandırıldığında bu borçlar için haciz ve satış işlemleri durdurulacaktır.

41- YAPILANDIRMA ÖNCESİ HACZEDİLMİŞ VE TRAFİKTEN MEN EDİLEREK OTOPARKA ÇEKİLMİŞ ARAÇLAR ÜZERİNDEKİ YAKALAMALAR HANGİ HALLERDE KALDIRILIR?
Yapılandırma öncesi haczedilmiş ve trafikten men edilerek otoparka çekilmiş araçlar üzerindeki yakalamaların kaldırılması için yapılandırma başvurusunda bulunulmuş ve yediemin ücretinin ödenmiş olunması şarttır.

42- 6183 SAYILI KANUNUN 48’İNCİ MADDESİNE İSTİNADEN TECİL VE TAKSİTLENDİRİLMESİ DEVAM EDENLER YAPILANDIRMA BAŞVURUSUNDA BULUNABİLİRLER Mİ?
Talepte bulunmaları halinde, Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibariyle 6183 sayılı Kanunun 48’inci maddesine istinaden tecil ve taksitlendirilmesi devam edenler (bozma koşuluna girmemiş olan) bu kapsamda bozma işlemi yapılmadan durdurma işlemi yapılarak, kalan taksit tutarlarına ilişkin alacak asılları yeniden yapılandırmaya göre hesaplanarak
yapılandırılabilirler.

43- 7020 SAYILI KANUN KAPSAMINDA BELEDİYELER VE BUNLARA BAĞLI MÜSTAKİL BÜTÇELİ VE KAMU TÜZEL KİŞİLİĞİNİ HAİZ KURULUŞLARIN BORÇLARI EN FAZLA KAÇ TAKSİT YAPILABİLİR?
Belediyeler ve bunlara bağlı müstakil bütçeli ve kamu tüzel kişiliğini haiz kuruluşların borçları azami yüz kırk dört eşit taksitte yapılandırılabilir.

44- BORÇLULAR, 7020 SAYILI KANUN KAPSAMINA GİREN BORÇLARINDAN DOLAYI HACİZ KONULMUŞ MALLARININ SATIŞINI İSTEYEBİLİR Mİ?
Borçlunun talebi halinde, kapsama giren alacaklarla ilgili tatbik edilen hacizlere konu mallar muvafakatname alınarak 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre alacaklı tahsil dairesince satılabilecektir.

Kaynak: Sosyal Güvenlik Kurumu – 7020 sayılı Yapılandırma Kanunu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/sgk-yapilandirmasi-soru-cevaplar-7020-sayili-kanun/feed/ 0
7020 Sayılı Yapılandırma Kanununda, Ödeme Hükümleri Uygulanırken Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar Nelerdir? https://www.muhasebenews.com/7020-sayili-yapilandirma-kanununda-odeme-hukumleri-uygulanirken-dikkat-edilmesi-gereken-hususlar-nelerdir/ https://www.muhasebenews.com/7020-sayili-yapilandirma-kanununda-odeme-hukumleri-uygulanirken-dikkat-edilmesi-gereken-hususlar-nelerdir/#respond Wed, 21 Jun 2017 09:30:04 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=18043 1- 7020 SAYILI YAPILANDIRMA KANUNUNA GÖRE ALACAK TUTARININ İLK TAKSİTİNİ SÜRESİNDE PEŞİN OLARAK TAMAMEN ÖDEYENLER KANUN YAYIM TARİHİNDEN ÖDEME SÜRESİNE KADAR GEÇEN SÜRE İÇİN CEZA VEYA FAİZ ÖDEMEYECEK!!!
7020 sayılı Yapılandırma Kanununa göre, yapılandırılan alacak tutarının ilk taksit ödeme süresi içerisinde peşin olarak tamamen ödenmesi hâlinde, bu tutara Kanunun yayımı tarihinden ödeme tarihine kadar geçen süre için herhangi bir faiz, gecikme zammı, gecikme cezası gibi fer’i amme alacağı ya da katsayı uygulanmayacaktır.

Söz konusu ödemenin defaten yapılması zorunlu olmayıp, ilk taksit ödeme süresi içerisinde farklı zamanlarda borcun tamamının ödenmesi hâlinde de bu hükümden yararlanılacaktır.

2- YAPILANDIRILAN ALACAK TUTARININ İLK TAKSİTİNİ PEŞİN ÖDEYENLERE Yİ-ÜFE DEĞİŞİM ORANLARINA GÖRE HESAPLANAN TUTAR ÜZERİNDEN %50 İNDİRİM YAPILACAK!!!
7020 Sayılı Yapılandırma Kanuna Göre, yapılandırılan alacak tutarının ilk taksit ödeme süresi içerisinde peşin olarak tamamen ödenmesi hâlinde, fer’i alacaklar yerine Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanan tutar üzerinden ayrıca %50 oranında indirim yapılacaktır.
Ancak, peşin ödeme indirimi ilk taksit ödeme süresi içerisinde borcun tamamına karşılık yapılan ödemelere uygulanacağından, Kanunun 3’üncü maddesinin altıncı fıkrası gereğince ilk taksiti izleyen ayın sonuna kadar geç ödeme zammı ile birlikte yapılacak ödemelerde peşin ödeme indirimi uygulanması mümkün bulunmamaktadır.

Örnek 1- Peşin Ödeme Seçeneğinin Tercih Edilmesi Halinde:
Kanun hükümlerinden yararlanmak için vergi dairesine başvuruda bulunan mükellef, peşin ödeme seçeneğini tercih etmiştir.
Vergi dairesi, Kanun kapsamında yapılandırılan alacak aslı tutarını 145.800,00 TL, fer’i alacaklar yerine Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanan tutarı ise 38.250,00 TL olmak üzere toplam 184.050,00 TL olarak hesaplamıştır.
Mükellef, yapılandırılan borç tutarını peşin ödeme seçeneği ile ödemeyi tercih ettiğinden, ayrıca bir katsayı hesaplanmamıştır.
Mükellef tarafından ilk taksit ödeme süresi içerisinde yapılandırılan borcun ödenmesi nedeniyle fer’i alacaklar yerine Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanan tutardan %50 oranında indirim yapılacaktır. Bu durumda, mükellef Yİ-ÜFE tutarı olarak [38.250,00 – (38.250,00 x %50)]=19.125,00 TL, toplamda 164.925,00 TL ödeme yapmak suretiyle Kanun hükümlerinden yararlanacaktır.
Ancak, yapılandırılan borcun mükellef tarafından Temmuz/2017 ayının sonuna kadar ödenmeyip, hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte Ağustos/2017 ayı içerisinde ödenmesi durumunda 38.250,00 TL Yİ-ÜFE tutarının tamamının ödenmesi gerekmektedir.

Örnek 2- Alacağın Peşin Ödenmesi Halinde Ödenecek Tutar ve Tahsilinden Vazgeçilen Tutar:
Yapılandırılan alacağın peşin ödenmek istenmesi hâlinde ödenecek tutar ile tahsilinden vazgeçilecek tutar aşağıda gösterilmiştir.

Toplam 64.370,00 TL alacak, Kanun kapsamında yapılandırılarak peşin ödenmesi hâlinde 51.580,00 TL’ye düşmekte ve 14.580,00 TL tutarındaki alacağın tahsilinden vazgeçilmektedir.

3- 7020 SAYILI KANUNA GÖRE YAPILANDIRILAN ALACAK TUTARIN TAKSİTLE ÖDENMESİ MÜMKÜNDÜR.
7020 Sayılı Kanuna göre yapılandırılan alacak tutarının taksitle ödenmesi mümkündür. Bu takdirde, borçlularca başvuru sırasında; 6, 9, 12 veya 18 eşit taksitte ödeme seçeneklerinden biri tercih edilecektir. Borçlu tarafından taksit sayısına ilişkin bir tercihte bulunulmaması hâlinde, idarece Kanunda öngörülen en uzun taksit sayısı olan 18 taksite ilişkin ödeme planı verilecektir.
7020 sayılı Kanunun 3’üncü maddesinin açık hükmü sebebiyle borçlular tercih ettikleri taksit süresinden daha uzun bir sürede ödeme yapamayacaktır.

4- Taksitle yapılacak ödemeler için 7020 Sayılı Yapılandırma Kanununun öngördüğü ilgili katsayı, yapılandırılan alacak tutarı ile çarpılacak ve bulunacak tutar borçlu tarafından seçilen taksit sayısına bölünerek ikişer aylık dönemler hâlinde ödenecek taksit tutarı bulunacaktır.

Örnek 3- Borçlunun Yapılandırma Kanununa Göre Yapılandırılan Alacağı 6 Eşit Taksitte Ödemesi Halinde: 
Borçlu tarafından 7020 Sayılı Yapılandırma Kanununu kapsamında yapılandırılan alacağın 6 eşit taksitte ödenmesi yönünde tercih kullanıldığı takdirde yapılandırılan alacak tutarı 6 eşit taksit için öngörülen (1,045) katsayısı ile çarpılacak ve bulunan tutar taksit sayısı olan 6 sayısına bölünecektir. Aynı şekilde borçlunun 18 eşit taksiti seçmesi hâlinde, taksitle ödenecek alacak tutarı (1,15) katsayısı kullanılarak tespit edilecektir.

5- 7020 sayılı Kanunun 3’üncü maddesinin üçüncü fıkrasının (c) bendi ile borçlulara seçtikleri taksit süresinden daha kısa sürede ödeme yapma imkânı verilmekte ve daha kısa sürede yapılan ödemelerde madde hükmüne göre hesaplanan katsayının düzeltilmesi öngörülmektedir.

Örnek 4- Borçlunun Seçtiği Taksit Süresinden Önce Borcunu Ödemesi Halinde:
Kanun hükümlerinden yararlanmak üzere vergi dairesine başvuruda bulunan mükellef, borcunu 12 eşit taksitte ödemeyi talep etmiştir.
Vergi dairesi Kanun kapsamında yapılandırılan alacak tutarını 36.000,00 TL olarak hesaplamıştır.
Mükellef, yapılandırılan alacak tutarını 12 eşit taksitte ödemeyi talep ettiğinden, 36.000,00 TL alacak tutarı (1,105) katsayısı ile çarpılacaktır.
Bu şekilde bulunan tutar, 12’ye bölünmek suretiyle taksit tutarı hesaplanacaktır.

Mükellef, Temmuz/2017, Eylül/2017, Kasım/2017, Ocak/2018, Mart/2018 aylarında ödemesi gereken taksit tutarları toplamı olan (3.315,00 x 5=)16.575,00 TL’yi süresinde ödemiştir.

Nisan/2018 ayında mükellef vergi dairesine başvurarak kalan taksit tutarlarını defaten ödemek istediğini bildirmiştir.
Başvuru sırasında 12 eşit taksitte ödeme seçeneği tercih edilmiş olmakla birlikte, daha sonra 6 eşit taksit ödeme seçeneğinin ödeme süresi içerisinde, borcun tamamı ödenmek istendiğinden, öncelikle yapılandırılan alacak tutarına (1,105) katsayısı yerine 6 eşit taksit için öngörülmüş olan (1,045) katsayısı uygulanarak taksitle ödenecek alacak tutarının yeniden hesaplanması gerekmektedir.

Yapılan hesaplamaya göre, (1,045) katsayısı esas alınarak ödenmesi gereken tutardan daha önce ödenen taksit tutarları çıkartılacak ve tahsil edilmesi gereken tutar bulunacaktır.
Buna göre;

olacaktır.
Bu durumda, mükellefin 7020 sayılı Kanun kapsamında yapılandırılan 36.000,00 TL borcu için (37.620,00 – 36.000,00=)1.620,00 TL katsayı tutarı tahsil edilecektir.
Yapılacak erken ödeme mükellefe (3.780,00 – 1.620,00=)2.160,00 TL daha az ödeme imkânı sağlayacaktır.

Örnek 5-
Kanun hükümlerinden yararlanmak üzere vergi dairesine başvuruda bulunan mükellef, borcunu 18 eşit taksitte ödemeyi talep etmiştir.
Vergi dairesi Kanun kapsamında yapılandırılan alacak tutarını 22.000,00 TL olarak hesaplamıştır.
Mükellef, yapılandırılan alacak tutarını 18 eşit taksitte ödemeyi talep ettiğinden, 22.000,00 TL alacak tutarı (1,15) katsayısı ile çarpılacaktır.
Bu şekilde bulunan tutar, 18’e bölünmek suretiyle taksit tutarı hesaplanacaktır.

Taksitlendirmeye esas olan 25.300,00 TL’nin (25.300,00 – 22.000,00=)3.300,00 TL’si toplam katsayı tutarıdır.
Mükellef, ilk 12 taksiti süresinde ödemiştir. Bu sürede yapılan toplam tahsilat (1.405,56 x 12=)16.866,72 TL’dir.
Haziran/2019 ayında mükellef vergi dairesine başvurarak kalan taksit tutarlarını defaten ödemek istediğini bildirmiştir.
Mükellef tarafından borcun tamamı 18 eşit taksit için öngörülmüş ödeme süresi (Temmuz/2017 ila Mayıs/2020) içinde erken ödenmiş olmakla birlikte, ödemenin yapıldığı Haziran/2019 ayı Kanunda belirlenen ve farklı katsayı uygulanmasını gerektiren 12 eşit taksit için öngörülmüş süreden (Temmuz/2017 ila Mayıs/2019) sonraya rastlamaktadır.
Kanunda 12 eşit taksit ila 18 eşit taksit arasındaki süreler için farklı bir katsayı belirlenmemiştir. Bu nedenle, mükellefçe yapılan ödemeye 18 eşit taksit için belirlenmiş katsayı dışında bir katsayı uygulanması imkânı bulunmamaktadır. Dolayısıyla, Haziran/2019 ayında mükellefin kalan altı taksit tutarını defaten ödemesi hâlinde herhangi bir katsayı düzeltmesi yapılmayacaktır.

Örnek 6-
Örnek 5’de belirtilen mükellefin taksitlendirilen borcunun ilk 5 taksitini süresinde ödedikten sonra kalan kısmın tamamını Mayıs/2018 ayında ödediği kabul edildiğinde Kanun kapsamında ödenecek tutar aşağıdaki şekilde hesaplanacaktır.
Kanun kapsamında yapılandırılan alacak tutarı 22.000,00 TL’dir. Katsayı uygulanmak suretiyle taksitlendirilen tutara (25.300,00 TL) karşılık beş taksit tutarı olan 7.027,80 TL tahsil edilmiştir.
Başvuru sırasında 18 eşit taksitte ödeme seçeneği tercih edilmiş olmakla birlikte, daha sonra 6 eşit taksit ödeme seçeneğinin ödeme süresi içerisinde borcun tamamı ödenmek istendiğinden, öncelikle yapılandırılan alacak tutarına (1,15) katsayısı yerine 6 eşit taksit için öngörülmüş olan (1,045) katsayısı uygulanarak taksitle ödenecek alacak tutarının yeniden hesaplanması gerekmektedir.
Yapılan hesaplamaya göre, (1,045) katsayısı esas alınarak ödenmesi gereken tutardan daha önce ödenen taksit tutarları çıkartılacak ve tahsil edilmesi gereken tutar bulunacaktır.

Buna göre;olacaktır.

Bu durumda, mükellefin 7020 sayılı Kanun kapsamında yapılandırılan 22.000,00 TL borcu için (22.990,00 – 22.000,00=)990,00 TL katsayı tutarı tahsil edilecektir.
Yapılacak erken ödeme mükellefe (25.300,00 – 22.990,00=)2.310,00 TL daha az ödeme imkânı sağlayacaktır.

6- 7020 sayılı Kanun kapsamında ödenecek tutarlar, vergi dairelerine, anlaşmalı bankalara ödenebileceği gibi, anlaşmalı bankaların banka kartı ve kredi kartı kullanılmak suretiyle de ödenebilecektir.

Kaynak: Resmi Gazete (03.06.2017 – 30085)

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/7020-sayili-yapilandirma-kanununda-odeme-hukumleri-uygulanirken-dikkat-edilmesi-gereken-hususlar-nelerdir/feed/ 0