gayrimenkul sermaye – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Mon, 21 Mar 2022 08:31:43 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Ticari zararın gayrimenkul sermaye iradı kazancından yıllık beyannamede mahsup yapılıp yapılmayacağı hk. https://www.muhasebenews.com/ticari-zararin-gayrimenkul-sermaye-iradi-kazancindan-yillik-beyannamede-mahsup-yapilip-yapilmayacagi-hk-3/ https://www.muhasebenews.com/ticari-zararin-gayrimenkul-sermaye-iradi-kazancindan-yillik-beyannamede-mahsup-yapilip-yapilmayacagi-hk-3/#respond Mon, 21 Mar 2022 09:15:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=124406 Sayı: B.07.1.GİB.4.34.16.01-GVK 88-1442

Tarih: 26/08/2011

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

Sayı:B.07.1.GİB.4.34.16.01-GVK 88-144226/08/2011
Konu:Ticari zararın gayrimenkul sermaye iradı kazancından yıllık beyannamede mahsup yapılıp yapılmayacağı.

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, ticari faaliyetinizden doğan zararın gayrimenkul sermaye iradı gelirinizden fazla olduğu, bu zararın aynı döneme ait gayrimenkul sermaye iradı kazancınızdan mahsubunun yapılabilmesinin mümkün olup olmadığı  ile gayrimenkul sermaye iradınız üzerinden yapılan tevkifatların takip eden yılda ticari kazancınızdan kaynaklanan diğer vergilerden mahsup edilip edilemeyeceği hususlarında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 37’nci maddesinin birinci fıkrasında, her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu, 70’inci maddesinde ise gayirmenkul sermaye iradının  tarifi yapılarak mal ve hakların sahipleri, mutasarrıfları, zilyedleri, irtifak ve intifa hakkı sahipleri veya kiracıları tarafından  kiraya verilmesinden elde edilen iratların gayrimenkul  sermaye iradı olduğu hükme bağlanmıştır.

Diğer taraftan, Gelir Vergisi Kanunu’nun 85’inci maddesinde gelirin toplanması ve beyanı ile ilgili açıklamalara yer verilerek, mükelleflerin, ikinci maddede yazılı kaynaklardan bir takvim yılı içinde elde ettikleri kazanç ve iratları için bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça yıllık beyanname verecekleri ve  beyanı gereken gelirlerin yıllık beyannamede toplanması zorunluluğu hüküm altına alınmıştır. Ancak, aynı Kanun’un 86’ncı maddesinin birinci fıkrasının 1/c bendi gereğince vergiye tabi gelir toplamının 103’ncü madde de yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan tutarı aşmaması  ve Türkiye’de tevkifata tabi tutulmuş olması koşuluyla gayrimenkul sermaye iratları için yıllık beyanname verilmeyeceği ve diğer gelirler için beyanname verilmesi durumunda bu gelirlerin beyannameye dahil edilmeyeceği hükmü yer almaktadır. Aynı Kanun’un 88’inci maddesinde gelirin toplanmasında gelir kaynaklarının bir kısmından hasıl olan zararların 80’nci maddede yazılı diğer kazanç ve iratlardan doğanlar hariç) diğer kaynakların kazanç ve iratlarına mahsup edileceği belirtilerek, bu mahsup neticesinde kapatılmayan zarar kısmının, müteakip yılların gelirinden indirileceği, arka arkaya beş yıl mahsup edilemeyen zarar bakiyesinin müteakip yıllara naklolunamayacağı hüküm altına alınmıştır.

Gelirin toplanması ve beyanı hakkında açıklamaların yer aldığı 11/02/2004 tarih ve GVK-16/2004-8 sayılı Gelir Vergisi Sirkülerinin “3.3. Gayrimenkul Sermaye İratları – Tam mükellefiyette” başlıklı bölümünde; tam mükellef gerçek kişilerin, vergi tevkifatına tabi tutulmuş gayrimenkul sermaye iratları için beyan sınırını aşmaları halinde beyanname verecekleri, tevkif yoluyla vergilendirilmemiş konut kira geliri ile ilgili olarak istisna tutarının aşılmasıhalinde  beyanname verileceği, konut kira geliri ile vergi tevkifatına tabi tutulmuş gayrimenkul sermaye iradının birlikte elde edilmesi halinde, beyan sınırının hesabında; konut kira geliri için istisna tutarı düşüldükten sonra kalan tutar ile tevkifata tabi tutulmuş gayrimenkul sermaye iradının brüt tutarının toplamının dikkate alınacağı ifade edilmiş olup, vergi tevkifatına tabi tutulmuş gayrimenkul sermaye iratları için 2009 yılında uygulanan beyan sınırı 22.000 TL’dir.

Öte yandan, Gelir Vergisi Kanunu’nun 121’inci maddesinin “Vergi Tevkifatının Mahsubu” başlıklı bölümünde; “Yıllık beyannamede gösterilen gelire dahil kazanç ve iratlardan bu kanuna göre kesilmişbulunan vergiler, beyanname üzerinden hesaplanan Gelir Vergisine mahsup edilir. Mahsubu yapılan miktar Gelir Vergisinden fazla olduğu takdirde aradaki fark vergi dairesince mükellefe bildirilir ve mükellefin tebliğ tarihinden itibaren bir yıl içinde müracaatı üzerine kendisine red ve iade olunur.” hükmü yer almaktadır.

Konu ile ilgili olarak VEDOP kayıtlarının incelenmesi sonucu, 2009 yılına ait gelir vergisi beyannamenizde ticari kazancınıza ilişkin olarak 17.799,90 TL zarar beyan edildiği, tevkifata tabi gayrimenkul sermaye iradınızın brüt tutarının 15.000 TL olduğu, mesken kira gelirinizin 4.800 TL olduğu anlaşılmıştır.

Bu hüküm ve açıklamalara göre; 2009 yılına ait yıllık gelir vergisi beyannamenizde yer alan tefkifata tabi tutulmuş gayrimenkul sermaye iradınızın brüt tutarı, tevkifat yoluyla vergilendirilmemiş konut kira geliriniz ve ticari kazancınıza ait zararınız toplamının, 2009 yılı için belirlenen beyan sınırı olan 22.000 TL’yi aşmaması nedeniyle tevkifata tabi gayrimenkul sermaye iradınızın söz konusu yıllık beyannameye dahil edilmemesi gerekmektedir.

Bu çerçevede, yıllık beyannameye dahil edilmemiş kazanca ilişkin tevkif yoluyla ödenmiş vergilerin beyanname üzerinden mahsubu ve iadesi de mümkün bulunmamaktadır.

Öte yandan 2009 yılı beyannamenize ilişkin olarak; ticari kazancınıza ait zararınızın, tevkifata tabi tutulmamış mesken kira gelirinden mahsubunun mümkün olduğu tabiidir.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.


Kaynak:GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/ticari-zararin-gayrimenkul-sermaye-iradi-kazancindan-yillik-beyannamede-mahsup-yapilip-yapilmayacagi-hk-3/feed/ 0
Serbest Meslek Kazançlarında ve Gayrimenkul Sermaye İratlarında Elde Etme Hangi Kritere Göre Belirlenir? https://www.muhasebenews.com/serbest-meslek-kazanc%cc%a7larinda-ve-gayrimenkul-sermaye-i%cc%87ratlarinda-elde-etme-hangi-kristere-gore-belirlenir/ https://www.muhasebenews.com/serbest-meslek-kazanc%cc%a7larinda-ve-gayrimenkul-sermaye-i%cc%87ratlarinda-elde-etme-hangi-kristere-gore-belirlenir/#respond Tue, 08 Mar 2022 06:30:52 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=123768 Tahsil esasında dönemsellik ilkesinin bir önemi bulunmadığından hangi döneme ait olduğuna bakılmaksızın tahsil olunan hasılat, bu tarih itibariyle gelir kaydedilir. Dolayısıyla, faaliyetin yapılması ve alacağın doğması gelirin elde edilmesi için yeterli değildir.

Gayrimenkul sermaye iratlarında da tahsilat ilkesi benimsenmiş olmakla birlikte, tahsil esasının uygulanmadığı haller de bulunmaktadır. Gelecek yıllara ait olan kiralar peşin tahsil edilirse bu gelir tahsil edildiği tarihin değil de ilgili bulundukları yılın geliri sayılır. Aynı şekilde kiraya verilen gayrimenkulün değerini artıracak şekilde gayrimenkule ilave edilen değerler gayrimenkulün sahibine bırakılması halinde bu kıymetlerin kira sonunda elde edildiği kabul edilir.

Tahsil esası bakımından serbest meslek kazançları ile gayrimenkul sermaye iratlarının farklılaştığı bir başka nokta da giderler açısındandır. Serbest meslek kazançlarında gelirlerde olduğu gibi giderlerde de tahsil esası geçerli olup, giderler fiilen ödenmedikçe indirilemez.

Gayrimenkul sermaye iratlarında ise gelirin elde edilmesi açısından tahsil esası geçerli olmakla birlikte, giderler açısından tahakkuk esası benimsenmiştir. Bu nedenle, giderler fiili ödeme beklenmeksizin mahiyet ve tutar itibariyle kesinleştiği tarihte gider kaydedilebilir.

Öte yandan, tahsil sadece nakden değil ayni olarak da yapılabilir.

DİKKAT

Serbest meslek kazançlarında elde edilen gelir tahsil esasına göre vergilendirilirken, hasılat açısından katma değer vergisi uygulamalarında vergiyi doğuran olayın tahakkuk tarihi itibariyle gerçekleştiği kabul edilir.


Kaynak: Türmob, 2021 Gelir Vergisi Beyanname Düzenleme Rehberi
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/serbest-meslek-kazanc%cc%a7larinda-ve-gayrimenkul-sermaye-i%cc%87ratlarinda-elde-etme-hangi-kristere-gore-belirlenir/feed/ 0
Ücret Gelirinin Vergilendirme Şekli Ve Ücret İstisnaları – 6 https://www.muhasebenews.com/ucret-gelirinin-vergilendirme-sekli-ucret-istisnalari-6/ https://www.muhasebenews.com/ucret-gelirinin-vergilendirme-sekli-ucret-istisnalari-6/#respond Sun, 13 May 2018 15:30:59 +0000 http://www.muhasebenews.com/?p=8729 1-  DİĞER ÜCRETLER
Bir kısım hizmet erbabının gerçek ücret üzerinden vergilendirilmesi ücretin saptanmasındaki güçlük nedeniyle mümkün olmamaktadır.

Diğer ücretlilerin safi ücretleri, takvim yılı başında geçerli olan ve sanayi kesiminde çalışan 16 yaşından büyük işçiler için uygulanan asgari ücretin yıllık brüt tutarının %25’idir. Buna göre, 2017 yılında diğer ücret geliri elde eden hizmet erbabının safi ücreti, 2017 takvim yılı başında geçerli olan ve sanayi kesiminde çalışan işçilere uygulanan asgari ücretin yıllık brüt tutarının %25’i olarak hesaplanmaktadır. 2017 yılında diğer ücretli hizmet erbabının ödeyeceği gelir vergisi Şubat-2017 ayında hesaplanmakta ve tahakkuk eden gelir vergisi de iki eşit taksitte Şubat-Ağustos-2017 aylarında ödenmektedir.

Gelir Vergisi Kanununda diğer ücretli kapsamında sayılan hizmet erbapları şöyledir;
1.1- Kazançları basit usulde tespit edilen ticaret erbabı yanında çalışanlar,
1.2- Özel hizmetlerde çalışan şoförler,
1.3- Özel inşaat sahiplerinin ücretle çalıştırdığı inşaat işçileri,
1.4- Gayrimenkul sermaye iradı sahibi yanında çalışanlar,
1.5- Gerçek ücretlerinin tespitine imkân olmaması nedeniyle, Danıştay’ın olumlu görüşü ve Maliye Bakanlığınca bu kapsama alınanlar.

Diğer ücretler için yıllık beyanname verilmez, diğer gelirler nedeniyle beyanname verilmesi halinde de bu gelirler beyannameye dâhil edilmez.

Diğer ücretliler tarafından ödenecek verginin hesaplanması:

Diğer ücretlerin vergisi,
Öteden beri işe devam edenlerde; yıllık verginin yarısı takvim yılının 2. ayında (1-28 Şubat 2017) diğer yarısı ise 8. Ayında (1-31 Ağustos 2017);
Takvim yılının birinci yarısı içinde işe başlayanlarda, yıllık verginin yarısı verginin karneye yazıldığı ayda, diğer yarısı takvim yılının sekizinci (Ağustos-2017) ayında, takvim yılının ikinci yarısı içinde işe başlayanlarda ise verginin karneye yazıldığı ayda ödenmesi gerekmektedir.

***213 sayılı Vergi Usul Kanununun 247’nci maddesine göre, diğer ücret kapsamında vergilendirilenler vergi karnesi almaya mecbur olup vergi karnelerinin kendileri tarafından yazılması gereken kısımlarını doldurduktan sonra, vergi bakımından durumlarını kayıt ve tescil ve karneye işaret ettirmek üzere, bunları bağlı oldukları vergi dairesine ibraz etmekle yükümlüdürler.

Gelir Vergisi Kanununa göre diğer ücret kapsamında vergilendirilenlerin doldurdukları karneyi vergi dairesine ibraz etmeleri veya değişikliği karneye işaret ettirmeleri süresi, işe başladıkları veya değişikliğin meydana geldiği tarihten başlayarak bir aydır.

Ayrıca, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 251 inci maddesi uyarınca, kazançları basit usulde tespit edilen ticaret erbabı ile götürü gider usulünü kabul eden gayrimenkul sermaye iradı sahipleri, yanlarında çalışan hizmet erbabının belirlenen süre içinde karne almalarını ve karnelerinde yazılı vergileri ödemelerini temin etmeye mecburdurlar. Bu mecburiyete uyulmadığı takdirde;
Zamanında karne almamış veya vergisini tarh ettirmemiş olan hizmet erbabının vergisi işveren adına tarh edilir ve vergi cezası da aynı işveren adına kesilerek ondan tahsil edilir.
Vergi Karnesini zamanında almış ve vergisini tarh ettirmiş olan hizmet erbabının zamanında ödenmemiş olan vergisi ve gecikme zammı da yanında çalıştığı tespit edilen işverenden tahsil edilir.

Kaynak: Gelir İdaresi Başkanlığı (Ücret Geliri Elde Edenler İçin Vergi Rehberi)

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/ucret-gelirinin-vergilendirme-sekli-ucret-istisnalari-6/feed/ 0
Yurt Dışı Firmadan Makine Kiralaması İçin Ödenen Bedeller Üzerinden Tevkifat ve KDV Hesaplanır mı? https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-firmadan-makine-kiralamasi-icin-odenen-bedeller-uzerinden-tevkifat-kdv-hesaplanir-mi/ https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-firmadan-makine-kiralamasi-icin-odenen-bedeller-uzerinden-tevkifat-kdv-hesaplanir-mi/#respond Thu, 15 Mar 2018 05:00:11 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=17612 (GİB – ÖZELGE)

Konu: Almanya mukimi şirketten kiralanan makine için ödenen bedellerden KDV ve kurumlar vergisi tevkifatı yapılıp yapılmayacağı.
İlgi: a) 17.07.2012 tarihli özelge talep formunuz.
        b) 23.07.2012 tarihli dilekçeniz.

İlgi (a)’da kayıtlı özelge talep formu ve ilgi (b)’de kayıtlı dilekçede, deniz inşaat işleri ile iştigal ettiğinizi ve İzmit-Körfez geçiş köprüsü işinde kullanılmak üzere Almanya mukimi… Şirketinden, … hidrolik su altı kazık çakımı yapan makine kiralayacağınızı belirterek, söz konusu makinenin kira bedeli üzerinden KDV hesaplanıp hesaplanmayacağı ile kurumlar vergisi stopajı yapılıp yapılmayacağı hususunda bilgi talep edildiği anlaşılmakta olup konu hakkında Başkanlığımız görüşleri aşağıda açıklanmıştır.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNA GÖRE

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 3’üncü maddesinin ikinci fıkrasında; birinci maddede yazılı kurumlardan kanuni ve iş merkezlerinden her ikisi de Türkiye içinde bulunmayanların, yalnız Türkiye’de elde ettikleri kazançları üzerinden vergilendirileceği hükme bağlanmış, üçüncü fıkrasında ise dar mükellefiyet mevzuuna giren kurum kazancının hangi kazanç ve iratlardan oluştuğu belirtilmiştir. Anılan maddenin üçüncü fıkrasının (ç) bendinde de taşınır ve taşınmazlar ile hakların Türkiye’de kiralanmasından elde edilen kazançların, dar mükellefiyet konusuna giren kurum kazancı olarak vergilendirileceği hükme bağlanmıştır.

Aynı maddenin dördüncü fıkrasında ise maddede belirtilen kazanç veya iratlar ile gelir unsurlarının Türkiye’de elde edilmesi ve Türkiye’de daimî temsilci bulundurulması konularında, 31.12.1960 tarihli ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun ilgili hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir.

Taşınır ve taşınmaz mallar ile hakların Türkiye’de kiralanmasından elde edilen iratlar, dar mükellefiyette kurum kazancını oluşturan kazanç ve iratlar arasında sayılmıştır. Bunlar, dar mükellef kurumların gayrimenkul sermaye iradı niteliğindeki kazançlarıdır. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 7 nci maddesine göre, bu tür kazançların elde edilmiş sayılması için taşınmaz malların Türkiye’de bulunması ve bu mal ve hakların Türkiye’de kullanılması veya Türkiye’de değerlendirilmesi gerekmektedir. Türkiye’de değerlendirme, ödemenin Türkiye’de yapılması veya ödeme yabancı memlekette yapılmışsa Türkiye’de ödeyenin veya nam ve hesabına ödeme yapılanın hesaplarına intikal ettirilmesi veya kârından ayrılmasıdır.

1 seri no. lu Kurumlar Vergisi Tebliğinin “III- Dar mükellefiyet esasında verginin tarhı ve ödenmesi” başlıklı bölümün alt bölümlerinde dar mükelleflerin vergilendirilmesine ilişkin ayrıntılı açıklamalara yer verilmiştir.

Diğer taraftan, Kurumlar Vergisi Kanununun 30’uncu maddesinde, dar mükellefiyete tâbi kurumların maddede bentler halinde sayılan kazanç ve iratları üzerinden, bu kazanç ve iratları avanslar da dâhil olmak üzere nakden veya hesaben ödeyen veya tahakkuk ettirenler tarafından kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hükmüne yer verilmiş olup maddenin birinci fıkrasının (c) bendinde gayrimenkul sermaye iratlarından kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hükme bağlanmıştır. 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca gayrimenkul sermaye iratları üzerinden yapılacak kurumlar vergisi kesintisi oranı, 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu kapsamındaki faaliyetlerden sağlanacak gayrimenkul sermaye iratlarından %1, diğerlerinden %20 olarak belirlenmiştir.

Diğer taraftan, 01.08.2012 tarihinde yürürlüğe giren Türkiye Cumhuriyeti ile Almanya Federal Cumhuriyeti Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi ve Vergi Kaçakçılığını Önleme Anlaşması’nın “Gayrimaddi Hak Bedelleri” başlıklı 12’nci maddesinde; ” 1. Bir Akit Devlette doğan ve diğer Akit Devletin bir mukimine ödenen gayrimaddi hak bedelleri, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.

2. Bununla beraber, söz konusu gayrimaddi hak bedelleri elde edildikleri Akit Devlette ve o Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir, ancak gayrimaddi hak bedelinin gerçek lehtarı diğer Akit Devletin bir mukimi ise, bu şekilde alınacak vergi gayrimaddi hak bedelinin gayrisafi tutarının yüzde 10’unu aşmayacaktır.

3. Bu maddede kullanılan “gayrimaddi hak bedelleri” terimi, sinema filmleri ile radyo ve televizyon kayıtları dahil olmak üzere, edebi, sanatsal veya bilimsel her nevi telif hakkının, her nevi patentin, ticari markanın, desen veya modelin, planın, gizli formül veya üretim yönteminin kullanımı veya kullanım hakkı karşılığında veya sınai, ticari veya bilimsel tecrübeye dayalı bilgi birikimi için veya sınai, ticari veya bilimsel teçhizatın kullanımı veya kullanım hakkı karşılığında yapılan her türlü ödemeyi ifade eder. “Gayrimaddi hak bedelleri” terimi aynı zamanda kişinin isminin, görüntüsünün veya her türlü benzeri şahsi hakkının kullanımı veya kullanım hakkı karşılığında yapılan her türlü ödemeyi de kapsamaktadır.

4. Bir Akit Devlet mukimi olan gayrimaddi hak bedelinin gerçek lehtarı, söz konusu bedelin elde edildiği diğer Akit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunursa veya bu diğer Devlette yer alan sabit bir yer vasıtasıyla serbest meslek faaliyetinde bulunursa ve söz konusu bedelin ödendiği hak veya varlık ile bu işyeri veya sabit yer arasında etkin bir bağ bulunmaktaysa, linci ve 2’nci fıkra hükümleri uygulanmayacaktır. Bu durumda, olayına göre, 7’nci veya 14’üncü madde hükümleri uygulanacaktır.

5. Gayrimaddi hak bedellerinin, ödemeyi yapan kişinin mukim olduğu Akit Devlette elde edildiği kabul olunacaktır. Bununla beraber, gayrimaddi hak bedelini ödeyen kişi, bir Akit Devletin mukimi olsun veya olmasın, bir Akit Devlette gayrimaddi hak bedelini ödeme yükümlülüğü ile bağlantılı bir işyerine veya sabit yere sahip olduğunda ve gayrimaddi hak bedeli bu işyeri veya sabit yerden kaynaklandığında, söz konusu gayrimaddi hak bedelinin, işyerinin veya sabit yerin bulunduğu Akit Devlette elde edildiği kabul olunacaktır.

6. Kullanım, hak veya bilgi karşılığında ödenen gayrimaddi hak bedelinin miktarı, ödeyici ile gerçek lehtar arasında veya her ikisi ile bir başka kişi arasında var olan özel ilişki nedeniyle, böyle bir ilişkinin olmadığı durumlarda ödeyici ile gerçek lehtar arasında kararlaştırılacak miktarı aştığında, bu madde hükümleri yalnızca en son bahsedilen miktara uygulanacaktır. Bu durumda ilave ödeme, bu Anlaşmanın diğer hükümleri de dikkate alınarak, her bir Akit Devletin mevzuatına göre vergilendirilecektir.” hükmü yer almaktadır.

Bu hüküm ve açıklamalara göre; hidrolik su altı kazık çakımı yapan makine kiralayan Almanya mukimi Şirketin, bu kiralama karşılığında elde ettiği gelirler, iki ülke arasında yürürlükte olan Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması’nın 12’nci maddesinin (3) numaralı bendine göre sınai, ticari veya bilimsel teçhizatın kullanımı veya kullanım hakkı karşılığı elde edilmiş olduğundan, gayrimaddi hak bedeli mahiyetinde olup Almanya mukimi şirkete yapılacak ödemeler üzerinden anılan Anlaşmanın 12’nci maddesinin (2) nolu bendine istinaden %10 oranında tevkifat yapılması gerekmektedir.

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNUNA GÖRE

3065 sayılı KDV Kanununun; 1/2’nci maddesinde, her türlü mal ve hizmet ithalatının KDV’ye tabi olduğu,

6/b maddesinde, işlemlerin Türkiye’de yapılmasının hizmetin Türkiye’de yapılmasını veya hizmetten Türkiye’de faydalanılmasını ifade ettiği,
8/1-b maddesinde, ithalatta mal ve hizmet ithal edenlerin verginin mükellefi olduğu,
9/1’inci maddesinde, mükellefin Türkiye içinde ikametgâhının, işyerinin, kanun merkezi ve iş merkezinin bulunmaması hallerinde ve gerekli görülen diğer hallerde Maliye Bakanlığı’nın vergi alacağının emniyet altına alınması amacıyla vergiye tabi işlemlere taraf olanları verginin ödenmesinden sorumlu tutabileceği,
24/b maddesinde, ambalaj giderleri, sigorta, komisyon ve benzeri gider karşılıkları ile vergi, resim, harç, pay, fon karşılığı gibi unsurların matraha dahil olduğu, hüküm altına alınmıştır.

Diğer taraftan, 117 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin “2.1. İkametgâhı, İşyeri, Kanuni Merkezi Ve İş Merkezi Türkiye’de Bulunmayanlar Tarafından Yapılan İşlemler” başlıklı bölümünde;

“KDV Kanununun 1’inci maddesine göre bir hizmetin KDV’nin konusuna girebilmesi için Türkiye’de ifa edilmesi gerekmektedir. Aynı Kanunun (6/b) maddesinde ise Türkiye’de yapılan veya faydalanılan hizmetlerin Türkiye’de ifa edilmiş sayılacağı hükme bağlanmıştır.

Buna göre, ikametgâhı, işyeri, kanuni merkezi ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayanların Türkiye’de yaptığı hizmetler ile bunların yurt dışında yaptığı ancak Türkiye’de faydalanılan hizmetler KDV’ye tabi olacaktır.

Bu gibi hizmet ifalarında mükellef, esas olarak hizmeti ifa eden olmakla birlikte, Türkiye’de ikametgâhı, işyeri, kanuni merkezi ve iş merkezi bulunmadığından, KDV’nin tamamı, hizmetten faydalanan yurt içindeki muhatap tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edilip ödenecektir.

Hizmetin vergiden müstesna olması ve hizmetin yurt dışında yapılıp hizmetten yurt dışında faydalanılması halinde, mükellef veya sorumlu sıfatıyla KDV beyan edilmeyecektir. ”
açıklamasına yer verilmiştir.

Buna göre, yurtdışından makine kiralanması nedeniyle Almanya mukimi firmaya ödenecek kira bedeline, bu işlemle ilgili kurumlar vergisi kesinti tutarı da dahil edilmek suretiyle bulunacak toplam tutar üzerinden %18 oranında KDV hesaplanması ve hesaplanan verginin 2 no.lu KDV beyannamesi ile beyan edilerek ödenmesi gerekmektedir. Diğer yandan beyan edilerek ödenen KDV nin ise 1 no.lu KDV beyannamesinde indirim konusu yapılabileceği tabiidir.

Kaynak: İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
24 Nisan 2014 Tarih ve 62030549-125[8-2013/237]-1185 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-firmadan-makine-kiralamasi-icin-odenen-bedeller-uzerinden-tevkifat-kdv-hesaplanir-mi/feed/ 0