futbolcu – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Wed, 27 Sep 2023 08:37:57 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Yurt Dışında Yerleşik Kişilerin Türkiye’de Ortak Olduğu Şirketler Çalışan Ücretlerini Dolar (USD) Veya Dolara Endeksli Olarak Ödeyebilirmi? https://www.muhasebenews.com/yurt-disinda-yerlesik-kisilerin-turkiyede-ortak-oldugu-sirketler-calisan-ucretlerini-dolar-usd-veya-dolara-endeksli-olarak-odeyebilirmi/ https://www.muhasebenews.com/yurt-disinda-yerlesik-kisilerin-turkiyede-ortak-oldugu-sirketler-calisan-ucretlerini-dolar-usd-veya-dolara-endeksli-olarak-odeyebilirmi/#respond Wed, 27 Sep 2023 08:37:57 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=146595 Türkiye’de yurtdışına yazılım hizmeti veren tek ortaklı şirket kurduk. Kurucu ortak yurtdışı ABD’de ikamet eden Türk Vatandaşıdır. Şirket işlemlerini ortaklar dışından atanan müdür yürütmektedir.

Çalışan personellerimiz Türk Vatandaşıdır.

Yurtdışında ikamet eden kurucu ortak personel maaşlarını dolar üzerinden vermek istemektedir.

-Personel maaşları dolar olarak ödenebilir mi?

-Personel maaşları dövize endeksli olarak ödendiği tarihte güncel kur üzerinden TL olarak ödenebilir mi?

Aşağıdaki açıklamaları kendi durumuza göre değerlendirebilirsiniz.

13.09.2018 tarihinde Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karar’ın 4. maddesine “Türkiye’de yerleşik kişilerin, Bakanlıkça belirlenen haller dışında, kendi aralarında menkul ve gayrimenkul alım satım, taşıt ve finansal kiralama dahil her türlü menkul ve gayrimenkul kiralama, leasing ile iş, hizmet ve eser sözleşmelerinde sözleşme bedeli ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülükleri döviz cinsinden ve dövize endeksli olarak kararlaştırılamaz.” Hükmü eklenmiştir.

Türkiye’de ikamet eden kişilerin, yurt dışında yerine getirilecek olan işler haricindeki iş sözleşmeleri,

Türkiye’de ikamet eden kişilerin yurt dışında bulunan %50 ve üzerinde paylarının bulunduğu şirketlerin hazırlamış olduğu sözleşmeler,

Danışmanlık, taşımacılık ve aracılık da dahil olmak üzere hizmet sözleşmelerinde, sözleşme bedelini ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerini döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştıramazlar.

Türkiye’de yerleşik kişiler kendi aralarında akdedecekleri; yurt dışında ifa edilecekler ile gemi adamlarının taraf oldukları dışında kalan iş sözleşmelerinde sözleşme bedelini ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerini döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştıramazlar.

-Türkiye’de yerleşik kişiler kendi aralarında akdedecekleri; aşağıda belirtilenler dışında kalan danışmanlık, aracılık ve taşımacılık dâhil hizmet sözleşmelerinde, sözleşme bedelini ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerini döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştıramazlar.

a) Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile vatandaşlık bağı bulunmayan kişilerin taraf oldukları hizmet sözleşmeleri,

b) İhracat, transit ticaret, ihracat sayılan satış ve teslimler ile döviz kazandırıcı hizmet ve faaliyetler kapsamında yapılan hizmet sözleşmeleri,

c) Türkiye’de yerleşik kişilerin yurtdışında gerçekleştirecekleri faaliyetler kapsamında yapılan hizmet sözleşmeleri,

ç) Türkiye’de yerleşik kişilerin kendi aralarında akdedecekleri; Türkiye’de başlayıp yurtdışında sonlanan, yurtdışında başlayıp Türkiye’de sonlanan veya yurt dışında başlayıp yurtdışında sonlanan hizmet sözleşmeleri.

Dışarıda yerleşik kişilerin Türkiye’de bulunan; şube, temsilcilik, ofis, irtibat bürosu, doğrudan veya dolaylı olarak yüzde elli ve üzerinde pay sahipliklerinin veya ortak kontrol ve/veya kontrolüne sahip bulunduğu şirketler ile serbest bölgedeki faaliyetleri kapsamında serbest bölgelerdeki şirketlerin işveren veya hizmet alan olarak taraf olduğu iş ve hizmet sözleşmelerinde, sözleşme bedelinin ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılması mümkündür.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/yurt-disinda-yerlesik-kisilerin-turkiyede-ortak-oldugu-sirketler-calisan-ucretlerini-dolar-usd-veya-dolara-endeksli-olarak-odeyebilirmi/feed/ 0
Profesyonel Futbolcu Sözleşmelerinin Hukuki Niteliği https://www.muhasebenews.com/profesyonel-futbolcu-sozlesmelerinin-hukuki-niteligi/ https://www.muhasebenews.com/profesyonel-futbolcu-sozlesmelerinin-hukuki-niteligi/#respond Tue, 01 Jan 2019 07:00:51 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=42821 PROFESYONEL FUTBOLCU SÖZLEŞMELERİNİN HUKUKİ NİTELİĞİ

24.12.2018

Zaman içinde futbolun amatör bir spor branşı olmaktan çıkıp profesyonel bir spor dalı haline gelmesiyle birlikte bu alanda düzenlemeler yapılması gereği ortaya çıkmıştır. Bu durum aynı zamanda eğlenme amaçlı futbol oynayan futbolcuların faaliyetlerini de değiştirmiş ve futbolcuların bu sporu para kazanmak için oynamaya başlamasına sebebiyet vermiştir. Eğlenme dışında gelir elde etmek ve para kazanmak amacıyla futbol oynayan profesyonel futbolcuların artması sonucunda futbol kulüpleri ile profesyonel futbolcular arasındaki iş ilişkisi kapsamında düzenlemeler yapılmıştır.

Her ne kadar günümüzde futbolcular yüksek meblağlar karşılığında çalışıyor olsalar da sonuçta bir işverenin emri altında çalışıyor oldukları yadsınamaz bir gerçektir. Profesyonel futbolcular aynı zamanda bir işçi sıfatına haiz olmaları nedeniyle, karşı tarafında olan ve güçlü nitelikteki futbol kulüplerine karşı bir takım haklar çerçevesinde korunmaları gerekmektedir. Bu kapsamda ülkemizde Türkiye Futbol Federasyonu bir takım önlemler alarak profesyonel futbolcular ile futbol kulüpleri arasındaki bahsettiğimiz bu ilişkinin sınırlarını belirleyen Talimatlar oluşturmuştur.

Profesyonel futbolcular ile futbol kulüpleri arasında imzalanan sözleşmelere Profesyonel Futbolcu Sözleşmeleri denilmekte olup söz konusu sözleşmeler spor camiasında önemli bir yer edinmektedir. Bu sözleşmeler, aynı zamanda birer iş sözleşmesi niteliği taşımaktadır. Ayrıca sözleşmenin unsurları ve kapsamı Türkiye Futbol Federasyonu tarafından düzenlenmiş olan Talimatlar çerçevesinde belirlenmektedir. Profesyonel futbolcular ve futbol kulüpleri arasında karşılıklı olarak tanzim edilen profesyonel futbolcu sözleşmeleri, tarafları açısından bir takım borçlar doğurmaktadır. Bu kapsamda işveren niteliğindeki futbol kulüpleri “ücret ödeme”, işçi sıfatına haiz Profesyonel Futbolcular ise “iş görmeyi” taahhüt etmektedir.

Profesyonel Futbolcu Sözleşmelerinin taraflarca imzalanarak uygulanmasının ardından doğan uyuşmazlıklarda ise ilk olarak Türkiye Futbol Federasyonu Uyuşmazlık Çözüm Kurulu yetkilidir. Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’nun söz konusu sözleşmeden kaynaklanan ihtilafa ilişkin incelemesi sonrasında tesis ettiği karara karşı ise tarafların itiraz etmesi mümkündür. İlk Derece Kurulu olarak Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’nun kararına karşı taraflar Türkiye Futbol Federasyonu Tahkim Kurulu’na itirazda bulunabilecektir.

KAPSAMI

Profesyonel Futbolcu Sözleşmesi’nin kapsamı, futbol kulübü ile bir ücret karşılığında sportif faaliyette bulunmak isteyen futbolcunun arasındaki hak ve borçları içermektedir. “Profesyonel futbolcu sözleşmeleri, profesyonel futbolcular ile kulüpler arasında yapılan ve taraflara karşılıklı sorumluluklar yükleyen rızai sözleşmelerdir”.

Daha açıklayıcı bir ifadeyle Profesyonel Futbolcu Sözleşmeleri, “profesyonel takım kurmasına izin verilen kulüpler ile ilk defa profesyonel sözleşme imzalayacak amatör futbolcular ya da profesyonel futbolcular arasında yapılan ve futbolcunun futbol sporunu bir kulübe bağlı olarak, bir ücret karşılığında yani profesyonel olarak yapmayı yüklendiği ve tarafların bazı haklara sahip olmasını ve borçlar altına girmesini öngören belirli süreli rızai bir sözleşmedir.” Tanımdan da anlaşılacağı üzere sözleşmenin belirleyici unsurlarını “işin görülmesi” “süreklilik” “bağımlılık” ve “ücret” oluşturmaktadır.

HUKUKİ NİTELİĞİ

Profesyonel Futbolcu Sözleşmelerinin hukuki niteliği günümüzde tartışmalı bir konu haline gelmiştir. Öğretide bir görüş söz konusu bu sözleşmelerin tam iki tarafa borç yükleyen iş görme sözleşmelerinden iş sözleşmesi olduğunu savunurken diğer görüş ise bu sözleşmelerinin hukuki niteliğinin hizmet sözleşmesi olduğunu kabul etmiştir. Zira TFF Tahkim Kurulu kararlarında da profesyonel futbolcu sözleşmelerinin hizmet sözleşmesi olarak dikkate alındığı görülmektedir. Diğer yandan Avrupa’da birçok ülkede, özellikle Fransa, Belçika ve Birleşik Krallıkta da profesyonel sporcu sözleşmelerinin iş sözleşmesi olarak değerlendirildiği görülmektedir. Keza Spor Hukuku açısından çarpıcı bir dava niteliği taşıyan Avrupa Topluluğu Adalet Divanı’nın ünlü Bosman Davası kararı gerekçesinde de futbolcunun işçi olduğu ve futbol kulübü ile profesyonel futbolcu arasındaki sözleşmenin iş sözleşmesi olduğu belirtilmiştir.

Türk Borçlar Kanunu’nun 393. maddesine göre hizmet sözleşmesi; “işçinin işverene bağımlı olarak belirli veya belirli olmayan süreyle iş görmeyi ve işverenin de ona zamana veya yapılan işe göre ücret ödemeyi üstlendiği sözleşmedir”. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 8. maddesine göre iş sözleşmesi; “bir tarafın (işçi) bağımlı olarak iş görmeyi, diğer tarafın (işveren) da ücret ödemeyi üstlenmesinden oluşan sözleşmedir. İş sözleşmesi, Kanunda aksi belirtilmedikçe, özel bir şekle tâbi değildir.” Bu iki kanun maddesi karşılaştırıldığında ise iş akdinin 3 temel unsuru olan iş görme, ücret ve bağımlılık unsurları bakımından daha açıklayıcı olmaktadır.

SÖZLEŞMEDEN DOĞAN HAK VE BORÇLAR

Sözleşmenin tarafları olan kulüpler ile futbolcular arasında karşılıklı ve uygun irade beyanlarının oluşması sonucunda profesyonel futbolcu sözleşmesi doğmaktadır. Bu çerçevede taraflar hem bir takım haklara sahip olmakta hem de bir takım borçlar altına girmektedirler. Bunları saymak gerekirse futbolcunun hakları ücret isteme hakkı(transfer ücreti, aylık ücret, maç başı ücret, primler) , ücretli izin hakkı, sosyal sigorta ve sendikal haklardır. Futbolcunun borçları ise işi yapma borcu, hayatına ve sağlığına özen gösterme borcu, talimatlara uyma borcu gibi sözleşmesel borçlardır. Ayrıca futbolcuların TFF Statüsü ve Talimatında öngörülen yükümlülükleri yerine getirme borcu bulunmaktadır. Kulüplerin ise disiplin cezası verme hakkı bulunmasının yanında en önemli asli borçları ise ücret ödeme borcudur.

SÖZLEŞMENİN SONA ERMESİ VE UYUŞMAZLIKLARIN ÇÖZÜMÜ

Profesyonel Futbolcu Sözleşmelerinin karşılıklı anlaşma ile sona ermesi mümkün olmasının yanında kendiliğinden sona ermesi de söz konusu olabilmektedir. Fakat karşımıza en çok çıkan sona erme şekli fesihtir. Profesyonel Futbolcu Sözleşmelerinde hem kulüplerin hem de futbolcuların sözleşmeyi fesih hakları bulunmaktadır.

Profesyonel Futbolcu Sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıkların çözümü için ilk olarak Türkiye Futbol Federasyonu Uyuşmazlık Çözüm Kurulu yetkilidir. UÇK kararlarına karşı tarafların TFF Tahkim Kuruluna itiraz hakları da bulunmaktadır.

Stj. Av. Nuri Mert Orhan

 

KAYNAKÇA

Aksoy, O.: Profesyonel Futbolcunun İş Sözleşmesi, Yüksek Lisans Tezi, Bahçeşehir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul 2010

Akbulut, E. İş Hukuku Bağlamında Profesyonel Futbolcu Sözleşmesinin Temel Unsurları

Petek, Hasan: Profesyonel Futbolcu Sözleşmesi, Yetkin Yayınları, Ankara 2002,

Court of Justice of the European Communities (CJEC), Judgment of 15 December 1995, Union Royale Belge des Sociétés de Football Association ASBL and Others v Jean-Marc Bosman and Others, Case C-415/93, in Reports of Cases before the Court. 1995, p. 4921.

Ertaş, Şeref/ Petek, Hasan: Spor Hukuku, 2. Baskı, Ankara 2011.

Petek, Hasan, Spor Hukuku Dersleri, Kadir Has Üni. , Yayın No.2, Temmuz 2007, s.553.

 


Kaynak: ozgunlaw.com.tr
Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/profesyonel-futbolcu-sozlesmelerinin-hukuki-niteligi/feed/ 0
Bir Spor Kulübünde Profesyonel Futbolcu Olarak 2 Yıl Çalışan Bir Futbolcu İş Kanununa Göre Ne Kadar Kıdem Tazminatı Alabilir? https://www.muhasebenews.com/bir-spor-kulubunde-profesyonel-futbolcu-olarak-2-yil-calisan-bir-futbolcu-is-kanununa-gore-ne-kadar-kidem-tazminati-alabilir/ https://www.muhasebenews.com/bir-spor-kulubunde-profesyonel-futbolcu-olarak-2-yil-calisan-bir-futbolcu-is-kanununa-gore-ne-kadar-kidem-tazminati-alabilir/#respond Wed, 24 Oct 2018 10:45:04 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=16283 Sporcular 4857 sayılı İş Kanununa tabi değiller. Dolayısı ile bir spor kulübünde profesyonel olarak çalışan bir futbolcu İş kanunu hükümlerine göre kıdem tazminatı talep edemez.

Kaynak: İş Kanunu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/bir-spor-kulubunde-profesyonel-futbolcu-olarak-2-yil-calisan-bir-futbolcu-is-kanununa-gore-ne-kadar-kidem-tazminati-alabilir/feed/ 0
Yurt Dışına Ödenen Bonservis Ödemesi Üzerinden Tevkifat Hesaplanır mı? https://www.muhasebenews.com/yurt-disina-odenen-bonservis-odemesi-uzerinden-tevkifat-hesaplanir-mi/ https://www.muhasebenews.com/yurt-disina-odenen-bonservis-odemesi-uzerinden-tevkifat-hesaplanir-mi/#respond Wed, 07 Feb 2018 07:15:04 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=17428 (GİB – ÖZELGE)

Konu: Yurt dışına yapılan bonservis ödemesinde tevkifat
İlgi: …/…/… tarihli özelge talep formunuz.

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, futbolcu ……. transferi nedeniyle …….. kulübüne bonservis bedeli olarak 1.200.000.- Euro tutarında ödeme yaptığınızı belirterek, ödenen bonservis bedelinin tevkifata tabi tutulup tutulmayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNA GÖRE

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun “Verginin konusu” başlıklı 1’inci maddesinde; “(1) Aşağıda sayılan kurumların kazançları, kurumlar vergisine tâbidir:

a) Sermaye şirketleri.
b) Kooperatifler.
c) İktisadî kamu kuruluşları.
ç) Dernek veya vakıflara ait iktisadî işletmeler.
d) İş ortaklıkları.

(2) Kurum kazancı, gelir vergisinin konusuna giren gelir unsurlarından oluşur.”
hükmü yer almaktadır.

Anılan Kanunun 3’üncü maddesinin ikinci fıkrasında, Kanunun birinci maddesinde sayılı kurumlardan kanuni ve iş merkezlerinin her ikisi de Türkiye’de bulunmayanların sadece Türkiye’de elde ettikleri kazançları üzerinden dar mükellefiyet esasında vergilendirileceği hükme bağlanmış ve üçüncü fıkrasında da dar mükellefiyette kurum kazancını oluşturan kazanç ve iratlar bentler halinde sayılmıştır.

Aynı Kanununun 22’nci maddesinde ise;
“(1) Dar mükellef kurumların işyeri veya daimî temsilci vasıtasıyla elde edilen kazançlarının tespitinde, aksi belirtilmediği takdirde tam mükellef kurumlar için geçerli olan hükümler uygulanır.
(2) Dar mükellefiyete tâbi kurumların ticarî veya ziraî kazançlar dışında kalan kazanç ve iratları hakkında, Gelir Vergisi Kanununun bu kazanç ve iratların tespitine ilişkin hüküm uygulanır. Ancak, bu kazanç ve iratların Türkiye’de yapılmakta olan ticarî veya ziraî faaliyet kapsamında elde edilmesi halinde, kurum kazancı bu maddenin birinci fıkrasına göre tespit edilir.”
hükmüne yer verilmiştir.

Öte yandan Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 80’inci maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendinde bu Kanunun 70’inci maddesinin birinci fıkrasının (5) numaralı bendinde yazılı hakların (ihtira beratı hariç) elden çıkarılmasından doğan kazançların değer artış kazancı olduğu hükme bağlanmış olup, mezkûr Kanunun 70’inci maddesinin birinci fıkrasının (5) numaralı bendinde; “Arama, işletme ve imtiyaz hakları ve ruhsatları, ihtira beratı (İhtira beratının mucitleri veya kanunî mirasçıları tarafından kiralanmasından doğan kazançlar, serbest meslek kazancıdır.), alametifarika, marka, ticaret unvanı, her türlü teknik resim, desen, model, plan ile sinema ve televizyon filmleri, ses ve görüntü bantları, sanayi ve ticaret ve bilim alanlarında elde edilmiş bir tecrübeye ait bilgilerle gizli bir formül veya bir imalat usulü üzerindeki kullanma hakkı veya kullanma imtiyazı gibi haklar (Bu hakların kullanılması için gerekli malzeme ve teçhizat bedelleri de gayrimenkul sermaye iradı sayılır.)” hükümleri yer almaktadır.

Ayrıca, anılan Kanunun 70’inci maddesinin birinci fıkrasının (5) numaralı bendinde, gayri maddi haklar için oldukça geniş bir yasal çerçeve sunulmuş ve “gibi haklar” ifadesi kullanılmak suretiyle, bentte ismen belirtilenlere benzerliği olan hakların da gayrimaddi hak olarak ele alınacakları hüküm altına alınmıştır.

Kurumlar Vergisi Kanununun 30’uncu maddesinde, dar mükellefiyete tabi kurumların maddede bentler halinde sayılan kazanç ve iratları üzerinden, bu kazanç ve iratları avanslar da dâhil olmak üzere nakden veya hesaben ödeyen veya tahakkuk ettirenler tarafından kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hükmüne yer verilmiş olup maddenin ikinci fıkrasında da, ticarî veya ziraî kazanca dahil olup olmadığına bakılmaksızın telif, imtiyaz, ihtira, işletme, ticaret unvanı, marka ve benzeri gayrimaddi hakların satışı, devir ve temliki karşılığında nakden veya hesaben ödenen veya tahakkuk ettirilen bedeller üzerinden kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hükme bağlanmıştır. Vergi kesintisi oranı, 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca 03.02.2009 tarihinden itibaren gayrimaddi hak bedeli ödemelerinde %20 olarak belirlenmiştir.

Bu kapsamda, söz konusu futbolcunun Türkiye’deki bir kulüpte oynatılabilmesi hakkının devri karşılığı olarak sporcunun eski kulübüne ödenen bonservis bedelleri ve mahiyeti itibarıyla buna benzeyen ödemelerin gayrimaddi hak satış bedeli olarak değerlendirilmesi ve bunlarla ilgili olarak nakden veya hesaben yapılan ödemelerden, Kurumlar Vergisi Kanununun 30’uncu maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca %20 oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılması gerekir. Ancak, bonservis bedeli ödemesi yapılan şirketin mukimi olduğu ülke ile Türkiye arasında bir çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması bulunması ve söz konusu anlaşmada iç mevzuatımıza göre daha düşük oranda bir vergileme öngörülmesi halinde anlaşma hükümlerinin dikkate alınacağı tabiidir.

ÇİFTE VERGİLEMEYİ ÖNLEME ANLAŞMALARINA GÖRE

Türkiye Cumhuriyeti ile İspanya Krallığı Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması 01.01.2004 tarihinden itibaren uygulanmaktadır.

Şirketiniz tarafından, futbolcu ……. transferi nedeniyle …….. kulübüne ödenen bonservis bedelinin vergilendirilmesinin anılan Anlaşmanın “Sermaye Değer Artış Kazançları” başlıklı 13’üncü maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir.

Söz konusu Anlaşma’nın 13’üncü maddesi;

“1. Bir Akit Devlet mukimince, diğer Akit Devlette yer alan ve 6’ncı maddede belirtilen gayrimenkul varlıkların elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bir Akit Devlet teşebbüsünün diğer Akit Devlette sahip olduğu bir işyerinin ticari varlığına dahil menkul varlıkların veya bir Akit Devlet mukiminin diğer Akit Devlette serbest meslek faaliyeti icra etmek üzere kullandığı sabit bir yere ait menkul varlıkların elden çıkarılmasından doğan kazançlar, bu işyerinin (yalnız veya tüm teşebbüsle birlikte) veya sabit yerin elden çıkarılmasından doğan kazanç da dahil olmak üzere, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
3. Bir Akit Devlet mukimince uluslararası trafikte işletilen gemi, uçak veya karayolu nakil vasıtalarının veya söz konusu gemi, uçak veya karayolu nakil vasıtalarının işletilmesiyle ilgili menkul varlıkların elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir.
4. 1, 2 ve 3’üncü fıkrada belirtilenlerin dışında kalan varlıkların elden çıkarılmasından doğan kazançlar, yalnızca elden çıkaranın mukim olduğu Akit Devlette vergilendirilecektir.
5. 4’üncü fıkra hükümleri, Devletlerden birisinin, bu Devletin bir mukimi tarafından çıkarılan tahvil veya hisse senetlerinin, diğer Devletin bir mukimi tarafından elden çıkarılmasından sağlanan kazançları, iktisap ve elden çıkarma arasındaki sürenin bir yılı aşmaması ve elden çıkarmanın ilk bahsedilen Devletin bir mukimine yapılması kaydıyla, kendi mevzuatına göre vergilendirme hakkını etkilemeyecektir.”
hükümlerini öngörmektedir.

Anılan maddenin dördüncü fıkrasına göre, bu maddenin bundan önceki fıkralarında belirtilenlerin dışında kalan varlıkların elden çıkarılmasından doğan değer artış kazançlarının vergilendirme hakkı, yalnızca elden çıkaranın mukim olduğu Devlete bırakılmıştır.

Bu durumda, İspanya mukimi ………… futbol kulübü tarafından, Türkiye mukimi şirketinize futbolcunun bonservisiyle birlikte satışından elde edilen gelirin vergilendirme hakkı İspanya’ya ait olup, Türkiye’nin vergilendirme hakkı bulunmamaktadır.

Diğer taraftan, Anlaşma hükümlerinin uygulanabilmesi için, Türkiye’deki futbol kulübüne satış yapan söz konusu İspanya spor kulübünün, İspanya’da tam mükellef olduğunun ve tüm dünya kazançları üzerinden bu ülkede vergilendirildiğinin İspanya yetkili makamlarından alınacak mukimlik belgesi ile kanıtlanması ve bu belgenin aslı ile birlikte noterce veya İspanya’daki Türk Konsolosluklarınca tasdik edilmiş Türkçe tercümesinin bir örneğinin Türkiye’deki vergi sorumlularına veya ilgili vergi dairesine ibraz edilmesi gerekmektedir.

Kaynak: İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
1 Temmuz 2014 Tarih ve 62030549-125[30-2013/12]-1745 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/yurt-disina-odenen-bonservis-odemesi-uzerinden-tevkifat-hesaplanir-mi/feed/ 0