fon hesabı – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Thu, 14 Feb 2019 14:49:06 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Kalkınma Ajansı Hibeleri Hangi Hesapta İzlenmelidir? https://www.muhasebenews.com/kalkinma-ajansi-hibeleri-hangi-hesapta-izlenmelidir/ https://www.muhasebenews.com/kalkinma-ajansi-hibeleri-hangi-hesapta-izlenmelidir/#respond Fri, 15 Feb 2019 06:00:15 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=17654 (GİB – ÖZELGE)

Konu: Kalkınma Ajansı Hibeleri

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, Kalkınma Ajanslarının gerçek veya tüzel kişilere sağladığı hibelerin Gelir Vergisi Kanununun Geçici 84’üncü maddesi kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ile söz konusu hibelerin hangi hesaba kayıt edileceği hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununa eklenen geçici 84’üncü maddede;

“Avrupa Birliği organlarıyla akdedilen ve usulüne göre yürürlüğe konulan anlaşmalar çerçevesinde proje karşılığı sağlanan hibeler, özel bir fon hesabında tutulur ve gelir olarak dikkate alınmaz. Söz konusu hibelerle gerçekleştirilecek projelere ilişkin olarak bu fondan yapılan harcamalar, gelir ve kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider ve maliyet olarak dikkate alınmaz. Proje sonunda herhangi bir şekilde harcanmayan ve iade edilmeyen tutarın kalması hâlinde bu tutar gelir kaydedilir.

Birinci fıkra çerçevesinde sağlanan hibelerle finanse edilen yıllara sâri inşaat ve onarım işlerine ilişkin ödemeler üzerinden ve yaptıkları serbest meslek işleri dolayısıyla bu işleri icra edenlere yapılan ödemelerden, fon hesabından yapılan harcama tutarları ile sınırlı olmak üzere, 94’üncü maddenin birinci fıkrasının (2) ve (3) numaralı bentleri ile 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 15’inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ve 30 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri uyarınca vergi kesintisi yapılmaz.”
hükmüne yer verilmiştir.

1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Kanunu Genel Tebliğinin (10.2.9.2.4.) numaralı bölümünde, bu mevzuat çerçevesinde hibe şeklinde sağlanan destek tutarları ile diğer kurumlardan bu mahiyette sağlanacak her türlü destek tutarları, ticari kazancın bir unsuru olarak kazanca dâhil edilecektir hükmüne yer verilmiştir.

Öte yandan, tek düzen muhasebe sisteminin uygulanmasına ilişkin açıklamalar, 26.12.1992 tarih ve 21447 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 1 Sıra No.lu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği ve daha sonra bu konuda yayımlanan diğer tebliğlerde yapılmış bulunmaktadır.

“602 Diğer Gelirler” hesabı; işletmenin korunması, ihracatı teşvik ya da hükümet politikasına uyma zorunluluğu karşısında oluşan işletmenin faaliyet hasılatındaki düşüklüğü veya faaliyet zararını gidermek için, sermaye katkısı niteliğinde olmayan, mali yardımlar (sübvansiyonlar), devletin bazı malları vergi, resim, harç ve benzeri yükümlülüklerden istisna etmesi yoluyla yaptığı yardımlar (vergi iadeleri) ve satış tarihindeki vade farkları, ihracatla ilgili fiyat istikrar destekleme vb. hasılat kalemlerinin izlendiği hesaptır.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, Gelir Vergisi Kanununun Geçici 84’üncü maddesi sadece Avrupa Birliğinden sağlanan hibelerini kapsamakta olup söz konusu madde hükmünün Kalkınma Ajanslarının gerçek veya tüzel kişilere sağladığı yatırım destekleyici hibelere uygulanması mümkün bulunmamaktadır.

Öte yandan, Kalkınma Ajansları tarafından hibe edilen para ve karşılıksız yardımların “602 Diğer Gelirler” hesabında izlenmesi gerekmektedir.

Kalkınma Ajansı Hibe Programı: Türkiye’de sivil toplum kuruluşları, özel sektör ve kamu arasındaki işbirliğini arttırıp geliştirmek, bölgesel gelişmeyi sağlayarak bölgeler arası ve bölgedeki gelişmişlik farklarını azaltmak için Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) tarafından Kalkınma Ajansları Hibe Programı adı altında yürütülen programdır.

Kaynak: Van Valiliği Defterdarlık Gelir Müdürlüğü
21 Nisan 2014 Tarih ve 60757842-GVK 94-8 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/kalkinma-ajansi-hibeleri-hangi-hesapta-izlenmelidir/feed/ 0
Kooperatifler Taşınmaz Satış Kazancı İstisnasından Faydalanabilir mi? https://www.muhasebenews.com/kooperatifler-tasinmaz-satis-kazanci-istisnasindan-faydalanabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/kooperatifler-tasinmaz-satis-kazanci-istisnasindan-faydalanabilir-mi/#respond Mon, 03 Dec 2018 16:30:56 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=11014 Kooperatiflerin sahip oldukları arsaları satmaları halinde muafiyetleri sona ermekte ve kurumlar vergisi mükellefi olmaktadırlar.

Aktiflerinde iki yıldan fazla süre tuttukları arsaları satmaları halinde katma değer vergisi hesaplanmamakta ve satıştan doğan kazancın %75’i 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendine göre kurumlar vergisinden istisna edilmektedir.
Ancak,
1- Satıştan elde edilen kazancın bir fon hesabına alınması,
2- Ortaklara dağıtılmaması,
3- Kooperatif amaçları için kullanılması gerekmektedir.

Tasfiye halindeki kooperatiflerin ise taşınmaz satış kazancı istisnasından faydalanması mümkün bulunmamaktadır.

Kaynak: Kurumlar Vergisi Kanunu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/kooperatifler-tasinmaz-satis-kazanci-istisnasindan-faydalanabilir-mi/feed/ 0
Şirket Aktifine Kayıtlı Gayrimenkulun, Finansal Kiralama Firmasına Sat-Geri Kirala Uygulaması İle Satışından Elde Edilen Kar İstisna Kapsamına Girer mi? https://www.muhasebenews.com/sirket-aktifine-kayitli-gayrimenkulun-finansal-kiralama-firmasina-sat-geri-kirala-uygulamasi-ile-satisindan-elde-edilen-kar-istisna-kapsamina-girer-mi/ https://www.muhasebenews.com/sirket-aktifine-kayitli-gayrimenkulun-finansal-kiralama-firmasina-sat-geri-kirala-uygulamasi-ile-satisindan-elde-edilen-kar-istisna-kapsamina-girer-mi/#respond Sat, 10 Mar 2018 07:45:01 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=17304 (GİB – ÖZELGE)

Konu: KDV Kanunun 17/4-y maddesinin yayım tarihinden önceki tarihli sözleşmeye ilişkin işlemlere etkisi
İlgi: 28.11.2013 tarihli özelge talep formunuz.

İlgide kayıtlı özelge talep formunda; … Finansal Kiralama A.Ş. ünvanlı leasing şirketi ile “Sat – Geri Kirala” uygulaması kapsamında 09.04.2013 tarihinde imzalanan sözleşme gereğince Şirketiniz aktifine kayıtlı bulunan taşınmazın leasing şirketine devir edildiği ve sözleşme sonunda söz konusu taşınmazın Şirketiniz adına devredilmek üzere kiralandığını, bu uygulamayı yaparken elde edilen satış kazancının %75’lik kısmının bilançonuzun pasifinde açılan fon hesabında izlenmek üzere ayrıldığını ve kurumlar vergisi matrahının tespitinde istisna olarak uygulandığını, 02.08.2013 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6495 sayılı Kanun ile gayrimenkul satış kazançlarına uygulanan kurumlar vergisi istisnasının %75’ten %100’e çıkarıldığı ve yine finansal kiralama şirketlerince bu taşınmazları satan kişilere kiralanması için düzenleyecekleri aylık kira faturalarına da katma değer vergisi (KDV) istisnası getirildiği belirterek, Şirketinizin kurumlar vergisi ve KDV karşısındaki durumu ile ilgili olarak Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNA GÖRE

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun “İstisnalar” başlıklı 5’inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde;

“Kurumların, en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançların %75’lik kısmı.

Bu istisna, satışın yapıldığı dönemde uygulanır ve satış kazancının istisnadan yararlanan kısmı satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar pasifte özel bir fon hesabında tutulur. Ancak satış bedelinin, satışın yapıldığı yılı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesi şarttır. Bu süre içinde tahsil edilmeyen satış bedeline isabet eden istisna nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler zıyaa uğramış sayılır. ((6495 Sayılı Kanunla değişen parantez içi hüküm Yürürlük; 02.08.2013)Taşınmazların; kaynak kuruluşlarca, kira sertifikası ihracı amacıyla varlık kiralama şirketlerine satışı ile 21.11.2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktöring ve Finansman Şirketleri Kanunu kapsamında geri kiralama amacıyla ve sözleşme sonunda geri alınması şartıyla, finansal kiralama şirketlerine satışı ve varlık kiralama ile finansal kiralama şirketlerince taşınmazın devralındığı kuruma satışından doğan kazançlar için bu oran %100 olarak uygulanır ve bu taşınmazlar için en az iki tam yıl süreyle aktifte bulunma şartı aranmaz. Ancak söz konusu taşınmazların; kaynak kuruluş, kiracı veya sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerin yerine getirilememesi hâli hariç olmak üzere, varlık kiralama veya finansal kiralama şirketi tarafından üçüncü kişi ve kurumlara satılması durumunda, bu taşınmazların kaynak kuruluşta veya kiracıdaki varlık kiralama veya finansal kiralama şirketine devirden önceki kayıtlı değeri ile anılan kurumlarda ayrılan toplam amortisman tutarı dikkate alınarak satışı gerçekleştiren kurum nezdinde vergilendirme yapılır.)

İstisna edilen kazançtan beş yıl içinde sermayeye ilave dışında herhangi bir şekilde başka bir hesaba nakledilen veya işletmeden çekilen ya da dar mükellef kurumlarca ana merkeze aktarılan kısım için uygulanan istisna dolayısıyla zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler zıyaa uğramış sayılır. Aynı süre içinde işletmenin tasfiyesi (bu Kanuna göre yapılan devir ve bölünmeler hariç) halinde de bu hüküm uygulanır.

Menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanmasıyla uğraşan kurumların bu amaçla ellerinde bulundurdukları değerlerin satışından elde ettikleri kazançlar istisna kapsamı dışındadır.” hükmüne yer verilmiştir.

Bu hükümlere göre, gayrimenkullerin geri kiralama amacıyla ve sözleşme sonunda geri alınması şartıyla finansal kiralama şirketlerine satışı ve finansal kiralama şirketlerince taşınmazın devralındığı kuruma satışından doğan kazançların %100’lük kısmının kurumlar vergisinden istisna tutulacağına ilişkin 6495 sayılı Kanunla eklenen parantez içi hükmün yürürlük tarihinin 02.08.2013 tarihi olması nedeniyle, … Finansal Kiralama A.Ş. ile şirketiniz arasında gerçekleşen sözleşmenin 09.04.2013 tarihinde imzalanmış olmasına bağlı olarak bahse konu taşınmazın satışından doğan kazancınızın anılan hüküm kapsamında değerlendirilmesi ve %100’lük kısmının kurumlar vergisinden istisna edilmesi mümkün bulunmamaktadır.

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNUNA GÖRE

KDV Kanununun 1/1’inci maddesinde; ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye’de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV ye tabi olduğu,

Aynı Kanuna 6495 sayılı Kanunun 29’uncu maddesi ile eklenerek 02.08.2013 tarihinde yürürlüğü giren 17/4-y maddesinde ise; finansal kiralama şirketlerince bizzat kiracıdan satın alınıp geriye kiralanan taşınmazlara uygulanmak üzere ve kiralamaya konu taşınmazın mülkiyetinin sözleşme süresi sonunda kiracıya devredilecek olması koşulu ile kiralanmaya konu taşınmazların kiralayana satılması, satan kişilere kiralanması ve devrinin KDV den istisna olduğu
hüküm altına alınmıştır.

Buna göre, KDV Kanununun 02.08.2013 tarihinden itibaren yürürlüğe giren 17/4-y maddesi, bu tarihten sonra düzenlenen finansal kiralama sözleşmeleri için uygulanacaktır. Bu nedenle, Kanunun 17/4-y maddesinin yürürlüğünden önce düzenlenen sözleşme kapsamındaki işlemler KDV’ye tabi olacak ve 02.08.2013 tarihinden sonraki dönemlere isabet eden kira faturalarında KDV hesaplanacaktır.

Kaynak: İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
21 Temmuz 2014 Tarih ve 39044742-KDV.17.4-1906 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/sirket-aktifine-kayitli-gayrimenkulun-finansal-kiralama-firmasina-sat-geri-kirala-uygulamasi-ile-satisindan-elde-edilen-kar-istisna-kapsamina-girer-mi/feed/ 0
Aktife Kayıtlı İştirak Hisselerinin Satışından Doğan Zararlar İndirim Konusu Yapılabilir mi? https://www.muhasebenews.com/aktife-kayitli-istirak-hisselerinin-satisindan-dogan-zararlar-indirim-konusu-yapilabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/aktife-kayitli-istirak-hisselerinin-satisindan-dogan-zararlar-indirim-konusu-yapilabilir-mi/#respond Fri, 29 Dec 2017 07:45:12 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=21376 (GİB – ÖZELGE)

Konu: Kurumun aktifinde yer alan iştirak hisselerinin vadeli satışının zararla sonuçlanması durumunda zararın indirim konusu yapılıp yapılmayacağı.

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, şirketinizin aktifinde 2 yıldan fazla süreyle bulundurduğu iştirak hisselerini 2015 yılında vadeli olarak sattığı ve bu satıştan zarar ettiği, şirketiniz ile iştirak hisselerini satın alan şirket arasında düzenlenen protokol gereği satış bedelinin yaklaşık %30’luk kısmının 2015, 2016, 2017 yıllarında tahsil edileceği ve söz konusu tahsilatların yapılmaya başlanıldığı, yine yapılan protokol gereği satış bedelinin yaklaşık %70’lik kısmının ise 2018, 2019, 2020 yılları içerisinde tahsil edileceği, bu satış işleminden doğan zararın %75’lik kısmının kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alındığı belirtilerek, mevcut yasal düzenlemelere bağlı olarak satıştan doğan zararın ne kadarlık kısmının kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınacağı hususunda Başkanlığımızdan görüş talep edilmektedir.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 5’inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde, kurumların, en az 2 tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançların %75’lik kısmı kurumlar vergisinden istisna olduğu, bu istisnanın, satışın yapıldığı dönemde uygulanacağı ve satış kazancının istisnadan yararlanan kısmının satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar pasifte özel bir fon hesabında tutulacağı, ancak satış bedelinin, satışın yapıldığı yılı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesinin şart olduğu, bu süre içinde tahsil edilmeyen satış bedeline isabet eden, istisna nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergilerin zıyaa uğramış sayılacağı belirtilmiştir.

Aynı maddenin üçüncü fıkrasında ise; iştirak hisseleri alımıyla ilgili finansman giderleri hariç olmak üzere, kurumların kurumlar vergisinden istisna edilen kazançlarına ilişkin giderlerinin veya istisna kapsamındaki faaliyetlerinden doğan zararlarının, istisna dışı kurum kazancından indirilmesinin kabul edilemeyeceği belirtilmiştir.

Konuyla ilgili olarak 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin 5.6. Taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan hakları satış kazancı başlıklı bölümünde detaylı açıklamalar yapılmış olup, 5.6.2.3.2. Satış kazancının fon hesabında tutulması başlıklı bölümünde;
“Taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışında kazanç, satış işlemi ile birlikte doğacağından, satış işlemi ister peşin isterse vadeli olarak yapılmış olsun istisna, satışın yapıldığı dönemde uygulanacaktır.

Peşin satışlarda olduğu gibi vadeli satış halinde de satıştan doğan kazanç kısmının %75’i, 5 yıl süreyle özel bir fon hesabında tutulmak şartıyla satışın yapıldığı dönemde istisnadan yararlanabilecektir. Ancak, satış bedelinin tamamının, satışın yapıldığı yılı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesi şarttır. Bu süre içinde tahsil edilmeyen satış bedeline isabet eden istisna nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler, vergi zıyaı cezası ve gecikme faizi ile birlikte tahsil edilecektir. Bu nedenle, mükelleflerin istisna uygulayabilecekleri kazanç tutarını doğru olarak belirlemeleri gerekmektedir.

Örnek 2:
Maliyet bedeli 200.000.- YTL olan bir taşınmaz, 2007 yılında 1.000.000.- YTL’ye vadeli olarak satılmıştır. Satışa ilişkin tahsilat 2007 yılında 300.000.- YTL, 2008 yılında 300.000.- YTL, 2009 yılında 300.000.- YTL ve 2010 yılında 100.000.- YTL olarak gerçekleştirilecektir. Ancak kurum, kazancın %75’ini (800.000 x %75 = 600.000.- YTL) 2007 yılı içinde özel bir fon hesabına almış bulunmaktadır.

2010 yılında tahsil edilen 100.000.- YTL’ye isabet eden [(100.000 x %80) x %75=] 60.000.- YTL kazanç kısmı için istisnadan yararlanılabilmesi mümkün bulunmamaktadır. Bu kazanç tutarına istisna uygulanmış olması halinde, istisnaya konu olan 60.000.- YTL nedeniyle 2007 hesap dönemine ilişkin olarak tahakkuk etmesi gereken kurumlar vergisi (geçici vergi dahil) vergi zıyaına uğramış olacağından vergi aslı, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi ile birlikte tahsil edilecektir.

2007 yılı beyannamesinin verilmesi sırasında, mükellef kurum tarafından, satıştan elde edilen kazanç 800.000.- YTL olmasına rağmen, istisna kazanç tutarının [(900.000 x %80) x %75=] 540.000.- YTL olarak uygulanması halinde, vergi zıyaının varlığından bahsedilemeyecektir.”
açıklamalarına yer verilmiştir.

Yukarıda belirtilen hüküm ve açıklamaların birlikte değerlendirilmesinde; şirketinizin en az 2 tam yıl süreyle aktifinde yer alan iştirak hisselerinin satışının zararla sonuçlanması halinde, bu satışa ilişkin zararların (giderlerin) %75’inin kanunen kabul edilmeyen gider sayılarak kurumun istisna dışı diğer faaliyetlerinden doğan kazançlardan indirilmesi mümkün olmayacak, bu satışa ilişkin zararların (giderlerin) kalan %25’inin ise gider olarak matrahın tespitinde dikkate alınabilmesi mümkün olacaktır.

Öte yandan, vadeli satışlarda satış bedelinin satışın yapıldığı yılı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesi, istisnadan yararlanacak tutarın belirlenmesi açısından önem arz etmekte olup zararlı satışlarda satış bedelinin iki yıldan uzun bir sürede tahsil edilmesi bu zararın %75’lik kısmının kurum kazancının tespitinde kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınmasına engel teşkil etmeyecektir.

Kaynak: Büyük Mükellefler Vergi Dairesi
28.07.2017 Tarih ve 64597866-125.05 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/aktife-kayitli-istirak-hisselerinin-satisindan-dogan-zararlar-indirim-konusu-yapilabilir-mi/feed/ 0
Aktife Kayıtlı Fabrika Binasının Mütemmim Cüzü (Bütünleyici Parçası) İle Birlikte Satılması Halinde Vergi İstisnası Uygulanabilir mi? https://www.muhasebenews.com/aktife-kayitli-fabrika-binasinin-mutemmim-cuzu-butunleyici-parcasi-ile-birlikte-satilmasi-halinde-vergi-istisnasi-uygulanabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/aktife-kayitli-fabrika-binasinin-mutemmim-cuzu-butunleyici-parcasi-ile-birlikte-satilmasi-halinde-vergi-istisnasi-uygulanabilir-mi/#respond Sun, 26 Nov 2017 12:00:05 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=17575 (GİB – ÖZELGE)

Konu: Öteden beri Aktifte Kayıtlı Fabrika Binası ve Demirbaş Satışında K.V. ve KDV İstisnası.
İlgi: …/…/… tarih ve … evrak kayıt numaralı özelge talep formunuz.

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, ……….. Vergi Dairesi Müdürlüğünün ……………. vergi kimlik numarasında Pamuklu Dokuma Kumaş İmalatı faaliyetinden dolayı kayıtlı kurumlar vergisi mükellefi olarak faaliyette bulunduğunuzdan bahisle, 1995 yılından beri aktifinizde kayıtlı bulunan fabrika binasıyla beraber klima santrali, 1 grup harman hallaç, 5 adet ring makinası, 2 adet fitil, 2 adet bobin, 5 adet tarak, 4 adet cer, 5 adet gezer temizleyiciden oluşan üretim makinalarının da satışının yapılacağından bu makinaların fabrika binasının mütemmim cüzü (bütünleyici parçası) sayılıp sayılmayacağını, eğer sayılacaksa 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 5’inci maddesi ile 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 17/4-r maddesine göre istisna hükümlerinden yararlanıp yararlanılamayacağı hususunda Başkanlığımızdan bilgi istenildiği anlaşılmıştır.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNA GÖRE

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 5’inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde kurumların, en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançların %75’inin fon hesabına alınan kısmının kurum kazancının tespitinde istisna kazancı olarak dikkate alınacağı belirtilmiştir.

İstisnaya konu olan taşınmazlar Türk Medeni Kanununda “Taşınmaz” olarak tanımlanan ve esas niteliği bakımından bir yerden başka bir yere taşınması mümkün olmayan, dolayısıyla yerinde sabit olan mallardır.

Bu mallar Türk Medenî Kanununun 704 üncü maddesinde; arazi, tapu siciline ayrı sayfada kaydedilen bağımsız ve sürekli haklar ve kat mülkiyeti kütüğüne kayıtlı bağımsız bölümler olarak sayılmıştır. Elden çıkarılacak taşınmazlardan doğacak kazancın bu istisna uygulamasına konu olabilmesi için taşınmazların anılan Kanununun 705 inci maddesi gereğince kurum adına tapuya tescil edilmiş olmaları gerekmektedir.

Konuya ilişkin olarak ayrıntılı açıklamaların yapıldığı 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin ”5.6.2.2.1 Taşınmazlar” başlıklı bölümünde; taşınmaz tanımına, taşınmazın bütünleyici parçası niteliğinde olan unsurlarının gireceği, taşınmazın eklentisi niteliğinde olan unsurların ise girmeyeceği belirtilerek; bütünleyici parça, Türk Medeni Kanununun 684’üncü maddesinde, yerel âdetlere göre asıl şeyin temel unsuru olan ve o şey yok edilmedikçe, zarara uğratılmadıkça veya yapısı değiştirilmedikçe ondan ayrılmasına olanak bulunmayan parçadır şeklinde tarif edilmiş; eklenti ise, Türk Medeni Kanununun 686’ncı maddesinde; asıl şey malikinin anlaşılabilen arzusuna veya yerel âdetlere göre, işletilmesi, korunması veya yarar sağlaması için asıl şeye sürekli olarak özgülenen ve kullanılmasında birleştirme, takma veya başka bir biçimde asıl şeye bağlı kılınan taşınır maldır şeklinde tanımlanmıştır.

1 seri No’lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin Taşınmazlar Başlıklı 5.6.2.2.1. kısmında “İstisna uygulaması sabit üretim vasıtası niteliğindeki makineler açısından değerlendirildiğinde, makinelerin sökülmesi gerektiği zaman bina tahrip olacak veya zarar görecek ise bu makineler binanın bütünleyici parçası olarak kabul edilecektir. Aynı şekilde, bina ile birlikte bir bütün oluşturan ve birbirinden ayrılmaları halinde istenilen faydayı sağlamayacak durumda olan makineler de binanın bütünleyici parçasıdır.

Taşınmazlarla birlikte satışa konu olan ve o taşınmazın bütünleyici parçası sayılan şeylerin satışından elde edilen kazançlar da istisna kapsamında değerlendirilecektir. Ancak, taşınmazın zeminine veya duvara sabitlenmiş olmakla birlikte münferiden veya toplu olarak sökülüp satılması mümkün olan ve bu takdirde işletmenin sınai olma vasfını değiştirmeyen ve üretimi de aksatmayan makine ve benzeri aletler bütünleyici parça niteliğinde değerlendirilmeyeceğinden bunların satışından doğan kazanç, istisnadan yararlanamayacaktır.” açıklaması yer almaktadır.

Buna göre, Kurumlar Vergisi Kanununun 5’inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde sayılan koşulların sağlanması ve 1 seri No’lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin Taşınmazlar Başlıklı 5.6.2.2.1. kısmında yapılan açıklamalara uygun olması halinde, kurumunuzun aktifinde kayıtlı olan gayrimenkul ile bu gayrimenkulün mütemmim cüzü niteliğinde olan sabit üretim vasıtalarının satışından doğacak kazanç için maddede belirtilen istisnadan yararlanmanız mümkün olup, eklenti olarak kabul edilen kıymetlerin satışından elde edilen kazancın ise istisna hükmünden yararlanması mümkün değildir.

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNUNA GÖRE

‘3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 1/1’inci maddesine göre, Türkiye’de yapılan ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesindeki teslim ve hizmetleri katma değer vergisine tabi bulunmaktadır.

Aynı Kanunun 17’nci maddesinin 4’üncü fıkrasının (r) bendinde ise; Kurumların en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan iştirak hisseleri ile gayrimenkullerinin satışı suretiyle gerçekleşen devir ve teslimler ile bankalara borçlu olanların ve kefillerinin borçlarına karşılık gayrimenkul ve iştirak hisselerinin (müzayede mahallerinde yapılan satışlar dahil) bankalara devir ve teslimlerinin katma değer vergisinden müstesna olduğu,

İstisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapanların, bu amaçla ellerinde bulundurdukları gayrimenkul ve iştirak hisselerinin teslimlerinin istisna kapsamı dışında olduğu,

İstisna kapsamında teslim edilen kıymetlerin iktisabında yüklenilen ve teslimin yapıldığı döneme kadar indirim yoluyla giderilemeyen katma değer vergisinin, teslimin yapıldığı hesap dönemine ilişkin gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınacağı hüküm altına alınmıştır.

Buna göre, iki tam yıldan fazla bir süredir kurumunuzun aktifinde yer aldığı belirtilen fabrika binasının satışı mutat gayrimenkul alım-satımı ticareti kapsamında olmaması koşuluyla Katma Değer Vergisi Kanununun 17/4-r maddesi hükmü uyarınca KDV’den istisna tutulması mümkün bulunmaktadır. Ancak fabrika binası içerisindeki müştemilat ve demirbaşın, Kurumlar Vergisi istisnası açısından bütünleyici parça olarak kabul edilemeyecek makinelerin fabrika binası ile birlikte tesliminde, makinelere isabet eden teslim bedelinin katma değer vergisine tabi tutulması gerekmektedir.

Kaynak: Kahramanmaraş Vergi Dairesi Başkanlığı
23 Mayıs 2014 Tarih ve 47285862-125[5-2014/01]-10 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/aktife-kayitli-fabrika-binasinin-mutemmim-cuzu-butunleyici-parcasi-ile-birlikte-satilmasi-halinde-vergi-istisnasi-uygulanabilir-mi/feed/ 0
Kamu Kurumu Tarafından İstimlak Edilen Gayrimenkule Ödenen Bedeller İçin Kurumlar Vergisi İstisnasından Yararlanılabilir mi? https://www.muhasebenews.com/kamu-kurumu-tarafindan-istimlak-edilen-gayrimenkule-odenen-bedeller-icin-kurumlar-vergisi-istisnasindan-yararlanilabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/kamu-kurumu-tarafindan-istimlak-edilen-gayrimenkule-odenen-bedeller-icin-kurumlar-vergisi-istisnasindan-yararlanilabilir-mi/#respond Fri, 10 Nov 2017 09:45:34 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=16744 (GİB – ÖZELGE)

Konu: İstimlak edilen gayrimenkule ödenen bedeller için kurumlar vergisi istisnasından yararlanılıp yararlanılamayacağı.

İlgi (a)’da kayıtlı özelge talep formunuzda, şirketiniz adına kayıtlı olan taşınmazın bir bölümünün Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından istimlak edildiği, devir ve satışı henüz gerçekleşmeyen taşınmazın fiyatı konusunda anlaşmazlık olduğu halde şirketinize 05.12.2013 tarihinde ön ödeme mahiyetinde havale yapıldığı, bu istimlak tutarına itiraz edildiğinden ilave yeni ödemeler yapılabileceği ve istimlak sonrası kalacak olan arsanın değer kaybı ile ilgili olarak da ödeme yapılmasının beklenildiği, firmanızın aktif değerini korumak için 13.05.2013 tarihinde banka kredisi ile yeni bir yer satın alındığı belirtilerek; taşınmaz intikalinin tamamen gerçekleşeceği tarihe kadar istimlaktan dolayı gelecek ödemelerin avans hesabında mı takip edileceği, özel fon hesabında tutulma zorunluluğunun satışın gerçekleştiği tarihten sonra mı başlayacağı, arsanın satış işlemlerinin tamamlanarak tapuda tescil edilinceye kadar Karayolları Genel Müdürlüğünce ödenen bedellerin, banka kredi borçlarına ve diğer cari borçlar için kullanılmasının istisna hükümlerini ihlal edip etmeyeceği, istimlak bedellerinin banka kredisi ile satın alınan arsaya ilişkin kredi borcu için kullanılmasının işletmeden çekilme olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceği hususlarında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

Konu ile ilgili olarak .…………. Asliye Hukuk Mahkemesinin ./2013 tarihli ve ……. dosya numaralı Duruşma Tutanağından, şirketiniz adına kayıtlı olan taşınmazın kamulaştırma bedelinin ……………… TL olduğunun tespit edildiği, bu bedelin şirketinize ödenmesine ve söz konusu taşınmazın kamulaştırılan kısmımın şirketiniz adına olan kaydının iptali ile Karayolları Genel Müdürlüğü adına tesciline ve yol olarak terkinine kalan kısmın şirketiniz üzerine bırakılmasına karar verildiği anlaşılmış olup …/2013 tarihli banka dekontundan söz konusu bedelin şirketinize ödendiği görülmüştür.

Mükellefiyetinizin kayıtlı bulunduğu Şirinyer Vergi Dairesi Müdürlüğü ile yapılan yazışma sonucu cevaben alınan yazı ekinde bulunan ……./2014 tarihli ve …………. sayılı yoklama fişinde; şirketinizin yük taşımacılığından başkaca faaliyetinin olmadığı, satılmak amaçlı herhangi bir taşınmazının olmadığı, istimlak edilen taşınmazın nakliye faaliyetinin yürütülmesi amacıyla garaj olarak kullanıldığı ifade edilmektedir.

İlgi (b)’de kayıtlı dilekçenizde ise firmanızın …../2013 tarihinde banka kredisi ile satın aldığı arsanın şirket faaliyetlerinde konteyner ve tır garajı olarak kullanıldığı, şirket merkezinin de söz konusu arsa üzerinde bulunduğu belirtilmektedir.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun “İstisnalar” başlıklı 5/1-e maddesinde; “Kurumların, en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançların %75’lik kısmı.

Bu istisna, satışın yapıldığı dönemde uygulanır ve satış kazancının istisnadan yararlanan kısmı satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar pasifte özel bir fon hesabında tutulur. Ancak satış bedelinin, satışın yapıldığı yılı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesi şarttır. Bu süre içinde tahsil edilmeyen satış bedeline isabet eden istisna nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler zıyaa uğramış sayılır.

İstisna edilen kazançtan beş yıl içinde sermayeye ilave dışında herhangi bir şekilde başka bir hesaba nakledilen veya işletmeden çekilen ya da dar mükellef kurumlarca ana merkeze aktarılan kısım için uygulanan istisna dolayısıyla zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler zıyaa uğramış sayılır. Aynı süre içinde işletmenin tasfiyesi (bu Kanuna göre yapılan devir ve bölünmeler hariç) halinde de bu hüküm uygulanır.

Menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanmasıyla uğraşan kurumların bu amaçla ellerinde bulundurdukları değerlerin satışından elde ettikleri kazançlar istisna kapsamı dışındadır.” hükmü yer almaktadır.

Konuya ilişkin 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun madde gerekçesinde; “Aynı şekilde, elden çıkarılan taşınmaz veya iştirak hissesinden sağlanan likiditenin yine atıl hale dönüşmesine neden olacak şekilde fonksiyonel olarak benzer sabit kıymetlere kanalize edilmesi durumu, istisna uygulaması ile sağlanması öngörülen amaca uygun düşmeyecektir. Örneğin, şehrin bir bölgesindeki kullanılmayan bir arazinin satılıp başka bir bölgesinden bir süre sonra rant sağlamak amacıyla yeni bir arazi alınması durumunda, firmanın faaliyetleri açısından sağlanmış ekonomik katkı söz konusu olmayacağından, istisnanın amacına ters düşmektedir. Diğer taraftan, şehrin kenar mahallesinde bulunan bir binanın satılarak, şehir merkezinde faaliyet göstermek amacıyla merkezde bir bina alınması durumunda ise, firma faaliyetleri açısından açık bir ekonomik katkı söz konusu olduğundan istisna uygulamasının amacına uygun bulunmaktadır.” ifadelerine yer verilmiştir.

Bu istisnayla tam mükellef kurumların bağlı değerlerinin nakde çevrilerek, işletmelerin sağlam mali kaynaklara kavuşturulması ve maddenin gerekçesinde de açıkça belirtildiği üzere işletmelerin bağlı değerlerinin nakde dönüştürülmesi yoluyla aktif bir şekilde ekonomiye katılması, finansman sıkıntılarının giderilmesi, faaliyetlerinin öz kaynaklarla devam ettirilebilmesi ve mali yapılarının güçlendirilmesi amaçlanmıştır. Bir işletmenin bağlı değerlerinin satılarak sağlanan gelirin aynı veya başka bağlı değerler alınması için kullanılması halinde kanun koyucunun bu istisnayla gerçekleştirmeye çalıştığı amaç sağlanamayacaktır.

1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin;
-“5.6.2.2.1. Taşınmazlar” başlıklı bölümünde, elden çıkarılacak taşınmazlardan doğacak kazancın, bu istisna uygulamasına konu olabilmesi için taşınmazın Türk Medeni Kanununun 705 inci maddesi gereğince kurum adına tapuya tescil edilmiş olması gerektiği,
-“5.6.2.3.2. Satış kazancının fon hesabında tutulması” başlıklı bölümünde; “Taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışında kazanç, satış işlemi ile birlikte doğacağından, satış işlemi ister peşin isterse vadeli olarak yapılmış olsun istisna, satışın yapıldığı dönemde uygulanacaktır.

Bu değerlerin satışından elde edilecek kazancın istisnadan yararlanan kısmının, pasifte özel bir fon hesabına alınması ve satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar söz konusu fon hesabında tutulması gerekmektedir. Bu çerçevede, fon hesabına alınma işleminin, satışın yapıldığı yılı izleyen hesap döneminin başından itibaren kazancın beyan edildiği döneme ait kurumlar vergisi beyannamesinin verildiği tarihe kadar yapılması gerekmektedir. Dolayısıyla, istisnadan yararlanacak olan kazanç tutarı, satışın yapıldığı dönemin genel sonuç hesaplarına yansıyacak olup kurumlar vergisi beyannamesinin ilgili satırında gösterilmek suretiyle istisnadan yararlanılabilecektir. Anılan istisnadan geçici vergi dönemleri itibarıyla da yararlanılması mümkün olup belirtilen süre zarfında söz konusu kazancın fon hesabına alınmaması durumunda, kurumlar vergisi beyannamesinde istisnadan yararlanılabilmesi mümkün olmadığı gibi geçici vergi dönemleri itibarıyla yararlanılan istisna nedeniyle zamanında tahakkuk etmeyen vergilerden kaynaklanan vergi zıyaı cezası ve gecikme faizinin ayrıca aranacağı tabiidir.

Fon hesabına alınan kazanç tutarının mükelleflerce sermayeye ilavesi mümkün bulunmaktadır. Ancak, fon hesabına alınan kazanç tutarının sermayeye ilave dışında, beş yıl içinde başka bir hesaba nakledilmesi, işletmeden çekilmesi veya dar mükellef kurumlarca ana merkeze aktarılması ya da kurumun tasfiyesi halinde, istisna uygulanması nedeniyle zamanında tahakkuk etmeyen vergiler, vergi zıyaı cezası ve gecikme faizi ile birlikte tahsil edilecektir.”,

-“5.6.2.4.1. Taşınmazlar ile iştirak hisselerinin para karşılığı olmaksızın devir ve temliki, trampası ve kamulaştırılması” başlıklı bölümünde; “….Bu tür kıymetlerin mevcut borçlar karşılığında rızaen veya icra yoluyla devredilmesi işlemleri ile kamulaştırma işlemleri ise kurumların finansman olanaklarını artıracağından istisna uygulaması kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir.

Düzenleme uyarınca, satış bedelinin satışın yapıldığı yılı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesi gerektiğinden ve kamulaştırma işlemleri ile ilgili özel bir belirleme yapılmadığından, kamulaştırma işlemlerinde satış bedeline ilişkin uyuşmazlıkların maddede yer alan iki yıllık tahsil süresi içinde sonuçlandırılarak, varsa ek olarak alınan bedelin %75’inin de (geç ödeme dolayısıyla alınan faiz ve benzeri unsurlar hariç) bu süre içinde fon hesabına aktarılması şartıyla, uyuşmazlığın son bulduğu dönemde istisnadan yararlanılabilmesi mümkün bulunmaktadır.”
açıklamalarına yer verilmiştir.

Türk Medeni Kanununun 705’inci maddesinde; taşınmaz mülkiyetinin kazanılmasının, tescille olduğu; miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılacağı, ancak bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlı olduğu hükme bağlanmıştır.

Bu itibarla; söz konusu taşınmazın istimlak edilen kısmına isabet eden ve …../2013 tarihinde şirketinize ödenen kamulaştırma bedeli dikkate alınarak hesaplanacak kazancın %75’lik kısmı, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 5/1-e maddesinde belirtilen şartların taşınması kaydıyla kurumlar vergisinden istisnadır.

Öte yandan, Karayolları Genel Müdürlüğünce ödenen istimlak bedelinin, şirketinizce satın alınan ve nakliyecilik faaliyetinde kullanılan taşınmaza ilişkin banka kredi borçları için veya diğer cari borçlar için kullanılması istisna uygulanmasına engel teşkil etmemekle birlikte, söz konusu bedelin şirketinizin faaliyetleri açısından ekonomik bir katkı sağlamayan sabit kıymetlerin alımında kullanılması durumunda kanun koyucunun öngördüğü amaç gerçekleşmemiş olacağından anılan istisnadan yararlanılamayacaktır.

Diğer taraftan, ……….Asliye Hukuk Mahkemesince …./2013 tarihinde Karayolları Genel Müdürlüğü adına tesciline karar verilen taşınmazın mülkiyeti anılan Müdürlükçe kazanıldığından, mahkeme kararına göre şirketinize ödenen kamulaştırma bedeli üzerinden hesaplanacak istisna tutarının fon hesabına alınma işleminin, taşınmaz satış kazancının istisnaya konu edildiği yılı (2013) takip eden takvim yılının başından itibaren kurumlar vergisi beyannamesinin verileceği tarihe kadar yapılması; maddede yer alan iki yıllık tahsil süresi içerisinde kamulaştırma bedeline ek olarak alınacak bedeller için (geç ödeme dolayısıyla alınan faiz ve benzeri unsurlar hariç) uyuşmazlığın sonuçlandığı dönemde anılan istisnadan yararlanılması mümkün bulunmakta olup söz konusu bedeller üzerinden hesaplanacak istisna tutarının uyuşmazlığın sonuçlandığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar fon hesabında tutulması gerekmektedir.

Ayrıca, istimlaktan sonra kalan taşınmazın değer kaybı ile ilgili olarak yapılacak ödemeler için anılan istisnadan yararlanılması söz konusu değildir.

Kaynak: İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı
17 Şubat 2016 Tarih ve 84098128-125[5-2013-9]-88 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/kamu-kurumu-tarafindan-istimlak-edilen-gayrimenkule-odenen-bedeller-icin-kurumlar-vergisi-istisnasindan-yararlanilabilir-mi/feed/ 0
Ar-Ge Ve Yenilik Faaliyetlerine İlişkin Olarak Sağlanan Destek Tutarları Vergiye Tabi Kazancın Tespitinde Gelir Olarak Dikkate Alınacak mıdır? https://www.muhasebenews.com/ar-ge-yenilik-faaliyetlerine-iliskin-olarak-saglanan-destek-tutarlari-vergiye-tabi-kazancin-tespitinde-gelir-olarak-dikkate-alinacak-midir/ https://www.muhasebenews.com/ar-ge-yenilik-faaliyetlerine-iliskin-olarak-saglanan-destek-tutarlari-vergiye-tabi-kazancin-tespitinde-gelir-olarak-dikkate-alinacak-midir/#respond Wed, 05 Apr 2017 16:30:33 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=11782 1- İLGİLİ DÖNEMDE KAZANCIN YETERSİZLİĞİ NEDENİYLE İNDİRİM KONUSU YAPILAMAYAN AR-GE İNDİRİMİ TUTARI SONRAKİ HESAP DÖNEMLERİNE DEVREDİLEBİLİR Mİ?
İlgili dönemde kazancın yetersizliği nedeniyle indirim konusu yapılamayan Ar-Ge indirimi tutarı sonraki hesap dönemlerine devredilebilir.

2- AR-GE VE YENİLİK FAALİYETLERİNE İLİŞKİN OLARAK SAĞLANAN DESTEK TUTARLARI VERGİYE TABİ KAZANCIN TESPİTİNDE GELİR OLARAK DİKKATE ALINACAK MIDIR?
5746 sayılı Araştırma, Geliştirme ve Tasarım Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanuna göre, Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerine ilişkin olarak kamu kurum ve kuruluşları, kanunla kurulan vakıflar ile uluslararası fonlardan alınan destekler özel bir fon hesabında tutulur.

Bu fonda yer alan tutarlar, Gelir Vergisi Kanunu ve Kurumlar Vergisi Kanununa göre vergiye tabi kazancın tespitinde gelir olarak dikkate alınmayacağı gibi, Ar-Ge indirimi tutarının tespitinde Ar-Ge harcaması olarak da dikkate alınmaz. 5520 sayılı Kanunda ise hibe, (destek) kazanca dâhil edilir. Desteklerle karşılanan Ar-Ge harcamaları, Ar-Ge indiriminden yararlanır.

Kaynak: Gelir Vergisi Kanunu – Kurumlar Vergisi Kanunu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/ar-ge-yenilik-faaliyetlerine-iliskin-olarak-saglanan-destek-tutarlari-vergiye-tabi-kazancin-tespitinde-gelir-olarak-dikkate-alinacak-midir/feed/ 0