dönemlerde – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Mon, 10 Jun 2024 16:23:28 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.5 Ücreti artırılmayan işçi kıdem tazminatını alarak işten ayrılabilir mi? https://www.muhasebenews.com/ucreti-artirilmayan-isci-kidem-tazminatini-alarak-isten-ayrilabilir-mi-3/ https://www.muhasebenews.com/ucreti-artirilmayan-isci-kidem-tazminatini-alarak-isten-ayrilabilir-mi-3/#respond Tue, 11 Jun 2024 05:00:18 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=151964

Ücretlerin hangi dönemlerde veya oranlarda artırılacağına ilişkin herhangi bir yasal çerçeve belirlenmiş durumda değildir.

Ücret uygulamaları konusundaki yasal düzenleme asgari ücretin altında ücretle işçi çalıştırılamayacağı ile sınırlıdır. Bunun ötesinde ücret uygulamalarına ilişkin esaslar, iş sözleşmelerinde belirlenebilmektedir.

İş sözleşmesinde bir hüküm bulunmaması halinde, uygulamaya ilişkin inisiyatif işverene aittir.

İş sözleşmesinde bir hüküm bulunmaması durumunda, ücret artışlarındaki anlaşmazlık nedeni ile işten ayrılan işçi istifa etmiş sayılacağından, herhangi bir tazminat hakkı oluşmayacaktır.

 


Kaynak: T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/ucreti-artirilmayan-isci-kidem-tazminatini-alarak-isten-ayrilabilir-mi-3/feed/ 0
İlgili dönemde kurumlar vergisi beyannamesinde gösterilmeyen geçmiş yıl zararları izleyen dönemlerde indirim konusu yapılabilir mi? https://www.muhasebenews.com/ilgili-donemde-kurumlar-vergisi-beyannamesinde-gosterilmeyen-gecmis-yil-zararlari-izleyen-donemlerde-indirim-konusu-yapilabilir-mi-5/ https://www.muhasebenews.com/ilgili-donemde-kurumlar-vergisi-beyannamesinde-gosterilmeyen-gecmis-yil-zararlari-izleyen-donemlerde-indirim-konusu-yapilabilir-mi-5/#respond Mon, 10 Jun 2024 14:27:31 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=151934 İlgili dönemde kurumlar vergisi beyannamesinde gösterilmeyen geçmiş yıl zararları izleyen dönemlerde indirim konusu yapılabilir mi?

Kurumlar vergisi matrahının tespitinde geçmiş yıl zararlarının indirim konusu yapılabilmesi için kurumlar vergisi beyannamesinde her yıla ilişkin tutarların ayrı ayrı gösterilmesi gerekmektedir.

İlgili hesap döneminde kazanç olmasına ve indirim konusu yapılabilecek geçmiş yıl zararı bulunmasına rağmen geçmiş yıl zararlarını dikkate almayan mükelleflerin, bu dönemi izleyen yıllarda geçmiş yıl zararlarını mahsuba konu etmeleri mümkün değildir. Ayrıca, ilgili yıl kurumlar vergisi beyannamesinde indirim konusu yapılmayan geçmiş yıl zararlarının beyannamenin verildiği tarihin içinde bulunulduğu hesap döneminin sonuna kadar düzeltme beyannamesi vererek indirim konusu yapılması mümkündür. Ancak, sonraki dönemde bu döneme ilişkin indirim konusu yapılmayan geçmiş yıl zararlarının düzeltme beyannamesi verilerek indirim konusu yapılması söz konusu değildir.

 


Kaynak: GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/ilgili-donemde-kurumlar-vergisi-beyannamesinde-gosterilmeyen-gecmis-yil-zararlari-izleyen-donemlerde-indirim-konusu-yapilabilir-mi-5/feed/ 0
Enflasyon düzeltmesi yapma ve kayıt zamanı https://www.muhasebenews.com/enflasyon-duzeltmesi-yapma-ve-kayit-zamani/ https://www.muhasebenews.com/enflasyon-duzeltmesi-yapma-ve-kayit-zamani/#respond Fri, 22 Mar 2024 08:29:37 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149994

Enflasyon düzeltmesi yapma ve kayıt zamanı

MADDE 51- (1) Enflasyon düzeltmesi yapılan geçici vergi dönemleri ve hesap dönemlerine ilişkin düzeltme işlemleri, tabi olunan vergi türü dikkate alınarak, söz konusu dönemlere ait geçici vergi/gelir/kurumlar vergisi beyannamelerinin (süre uzatımları dâhil kanuni süre içerisinde) verilme tarihine kadar yapılır, düzeltmenin yapıldığı tarih itibarıyla yasal defterlere kaydedilir.

(2) 2023 yılına ilişkin yapılan enflasyon düzeltmesine ait kayıtlar 2023 yılı yasal defterlerine, 2024 ve izleyen dönemlerde yapılacak enflasyon düzeltmesine ait kayıtlar da ilgili dönem defterlerine intikal ettirilir.

 


Kaynak: VUK 555 Tebliği
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/enflasyon-duzeltmesi-yapma-ve-kayit-zamani/feed/ 0
Kurumlar vergisi beyannamesinde gösterilmeyen geçmiş yıl zararları izleyen dönemlerde indirim konusu yapılabilir mi? https://www.muhasebenews.com/kurumlar-vergisi-beyannamesinde-gosterilmeyen-gecmis-yil-zararlari-izleyen-donemlerde-indirim-konusu-yapilabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/kurumlar-vergisi-beyannamesinde-gosterilmeyen-gecmis-yil-zararlari-izleyen-donemlerde-indirim-konusu-yapilabilir-mi/#respond Sat, 16 Sep 2023 09:25:36 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=146343 İlgili dönemde kurumlar vergisi beyannamesinde gösterilmeyen geçmiş yıl zararları izleyen dönemlerde indirim konusu yapılabilir mi?

Kurumlar vergisi matrahının tespitinde geçmiş yıl zararlarının indirim konusu yapılabilmesi için kurumlar vergisi beyannamesinde her yıla ilişkin tutarların ayrı ayrı gösterilmesi gerekmektedir.

İlgili hesap döneminde kazanç olmasına ve indirim konusu yapılabilecek geçmiş yıl zararı bulunmasına rağmen geçmiş yıl zararlarını dikkate almayan mükelleflerin, bu dönemi izleyen yıllarda geçmiş yıl zararlarını mahsuba konu etmeleri mümkün değildir.

DİKKAT!

Ayrıca, ilgili yıl kurumlar vergisi beyannamesinde indirim konusu yapılmayan geçmiş yıl zararlarının beyannamenin verildiği tarihin içinde bulunulduğu hesap döneminin sonuna kadar düzeltme beyannamesi vererek indirim konusu yapılması mümkündür. Ancak, sonraki dönemde bu döneme ilişkin indirim konusu yapılmayan geçmiş yıl zararlarının düzeltme beyannamesi verilerek indirim konusu yapılması söz konusu değildir.

 


Kaynak: GİB.gov.tr
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/kurumlar-vergisi-beyannamesinde-gosterilmeyen-gecmis-yil-zararlari-izleyen-donemlerde-indirim-konusu-yapilabilir-mi/feed/ 0
Sabit kıymetler için normal amortisman usulünden sonra azalan bakiyeler usulüne geçilmesi mümkün değildir https://www.muhasebenews.com/sabit-kiymetler-icin-normal-amortisman-usulunden-sonra-azalan-bakiyeler-usulune-gecilmesi-mumkun-degildir/ https://www.muhasebenews.com/sabit-kiymetler-icin-normal-amortisman-usulunden-sonra-azalan-bakiyeler-usulune-gecilmesi-mumkun-degildir/#respond Sat, 22 Oct 2022 01:48:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=133350 2022 yılı 1.ve 2.dönemlerde sabit kıymetlerime normal amortisman yöntemine göre amortisman ayırdım. Aynı sabit kıymetlere 3.dönem ve sonraki dönemlerde Azalan bakiyeler yöntemini kullanarak amortisman ayırabilir miyim? Diyelim ki ayıramam ,ama gerçekte ayırdım, yaptırımı cezası ne olur? Nerede karşımıza sıkıntı olarak çıkar.

Normalden başlayıp, azalan’a dönülmez. Fazla amortisman ayırdığınız için matrah farkı için vergi hesaplanır, ceza kesilir. Size önerimiz. Muhasebe kayıtlarını ve geçici vergi beyannamesini düzeltmeniz yönde olur.

Normal amortisman yönteminden azalan bakiyeler usulüne geçişin mümkün olup olmadığı.

-Bir iktisadi değer üzerinden normal amortisman usulüne göre amortisman ayrılmasına başlandıktan sonra bu usulden dönülemez.

Bir iktisadi değer üzerinden azalan bakiyeler usulüne göre amortisman ayrılmaya başlandıktan sonra normal amortisman usulüne geçilebilir. Bu suretle usul değiştirenler keyfiyeti beyannamelerinde veya eski bilançolarda belirtmeye mecburdurlar. Kabul edilen yeni usul bu bildirimin yapıldığı beyannamenin taalluk ettiği dönemden itibaren nazara alınır. Bu takdirde henüz yok edilmemiş olan değer kısmı, bakiye amortisman süresine bölünmek suretiyle eşit miktarlarla yok edilir.


T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü

Sayı

:

11395140-105[320-2012/VUK-1- . . .]-308

04/03/2013

Konu

:

Normal amortisman yönteminden azalan bakiyeler usulüne geçişin mümkün olup olmadığı.

            İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, 2008 yılından bu yana normal amortisman yöntemini kullandığınız, 2012 yılında azalan bakiyeler yöntemine geçip geçemeyeceğiniz, normal amortisman yönteminden azalan bakiyeler yöntemine geçilememesi durumunda 2012 yılı ve daha sonraki yıllarda her yeni amortismana tabi varlık alışlarınız için azalan bakiyeler yönteminin kullanılıp kullanılamayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 315 inci maddesinde;

“Mükellefler amortismana tâbi iktisadî kıymetlerini Maliye Bakanlığının tespit ve ilân edeceği oranlar üzerinden itfa ederler. İlân edilecek oranların tespitinde iktisadî kıymetlerin faydalı ömürleri dikkate alınır.”

Mükerrer 315 inci maddesinin 1 inci fıkrasında;

“Bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerden dileyenler, amortismana tabi iktisadi değerlerini, azalan bakiyeler üzerinden amortisman usulü ile yok edebilirler.”

Mükerrer 320 nci maddesinde; “1. İktisadi ve teknik bakımdan bir bütün teşkil eden değerler için normal veya azalan bakiyeler usulü ile amortisman usullerinden yalnız birisi uygulanabilir.

            2. Bir iktisadi değer üzerinden normal amortisman usulüne göre amortisman ayrılmasına başlandıktan sonra bu usulden dönülemez.

            3. Bir iktisadi değer üzerinden azalan bakiyeler usulüne göre amortisman ayrılmaya başlandıktan sonra normal amortisman usulüne geçilebilir. Bu suretle usul değiştirenler keyfiyeti beyannamelerinde veya eski bilançolarda belirtmeye mecburdurlar. Kabul edilen yeni usul bu bildirimin yapıldığı beyannamenin taalluk ettiği dönemden itibaren nazara alınır. Bu takdirde henüz yok edilmemiş olan değer kısmı, bakiye amortisman süresine bölünmek suretiyle eşit miktarlarla yok edilir.”

hükümlerine yer verilmiştir.

Bu hükümlere göre;

            – Kurumunuz tarafından daha önce normal amortisman yöntemine göre amortisman ayrılmaya başlanılan iktisadi kıymetler ile ilgili olarak bu usulden, azalan bakiyeler usulüne geçilmesi mümkün değildir.

            – Ancak, kurumunuza yeni alınan iktisadi kıymetler için azalan bakiyeler usulüne göre amortisman uygulamanız mümkündür.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sabit-kiymetler-icin-normal-amortisman-usulunden-sonra-azalan-bakiyeler-usulune-gecilmesi-mumkun-degildir/feed/ 0
İlgili dönemde kurumlar vergisi beyannamesinde gösterilmeyen geçmiş yıl zararları izleyen dönemlerde indirim konusu yapılabilir mi? https://www.muhasebenews.com/ilgili-donemde-kurumlar-vergisi-beyannamesinde-gosterilmeyen-gecmis-yil-zararlari-izleyen-donemlerde-indirim-konusu-yapilabilir-mi-3/ https://www.muhasebenews.com/ilgili-donemde-kurumlar-vergisi-beyannamesinde-gosterilmeyen-gecmis-yil-zararlari-izleyen-donemlerde-indirim-konusu-yapilabilir-mi-3/#respond Tue, 19 Apr 2022 07:36:54 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=125876  

İlgili dönemde kurumlar vergisi beyannamesinde gösterilmeyen geçmiş yıl zararları izleyen dönemlerde indirim konusu yapılabilir mi?

Kurumlar vergisi matrahının tespitinde geçmiş yıl zararlarının indirim konusu yapılabilmesi için kurumlar vergisi beyannamesinde her yıla ilişkin tutarların ayrı ayrı gösterilmesi gerekmektedir.

İlgili hesap döneminde kazanç olmasına ve indirim konusu yapılabilecek geçmiş yıl zararı bulunmasına rağmen geçmiş yıl zararlarını dikkate almayan mükelleflerin, bu dönemi izleyen yıllarda geçmiş yıl zararlarını mahsuba konu etmeleri mümkün değildir. Ayrıca, ilgili yıl kurumlar vergisi beyannamesinde indirim konusu yapılmayan geçmiş yıl zararlarının beyannamenin verildiği tarihin içinde bulunulduğu hesap döneminin sonuna kadar düzeltme beyannamesi vererek indirim konusu yapılması mümkündür. Ancak, sonraki dönemde bu döneme ilişkin indirim konusu yapılmayan geçmiş yıl zararlarının düzeltme beyannamesi verilerek indirim konusu yapılması söz konusu değildir.


Özelge: 2007 yılı kurumlar vergisi matrahından indirim konusu yapılması unutulan 2006 yılı zararının 2008 yılı kurumlar vergisi matrahından indirim konusu yapılıp yapılmayacağı hk.

 

T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

   
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.16.01-KVK 9-366 23/09/2010
Konu : Geçmiş yıl zararlarının mahsubu  

 

İlgide kayıtlı dilekçenizde, 2007 yılı kurumlar vergisi matrahından indirim konusu yapılması unutulan 2006 yılı zararının 2008 yılı kurumlar vergisi matrahından indirim konusu yapılıp yapılmayacağı hakkında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

01.01.2006 tarihinden itibaren yürürlüğe giren 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 9 uncu maddesinde, geçmiş yılların beyannamelerinde yer alan zararların, kurumlar vergisi beyannamelerinde her yıla ilişkin tutarlar ayrı ayrı gösterilmek ve beş yıldan fazla nakledilmemek koşuluyla kurum kazancından indirilebileceği hüküm altına alınmıştır.

Bu hükme göre, kurumlar vergisi matrahının tespitinde geçmiş yıl zararlarının indirim konusu yapılabilmesi için kurumlar vergisi beyannamesinde her yıla ilişkin tutarların ayrı ayrı gösterilmesi, beş yıldan fazla nakledilmemesi ve beyannamede zarar dahi olsa indirim konusu yapılabilecek indirim ve istisnalar düşüldükten sonra kazanç bulunması halinde indirime konu edilmesi gerekmektedir.

Buna göre, 2007 yılı kurumlar vergisi beyannamesinde indirim imkanı olduğu halde kurum kazancından indirim konusu yapılmayan 2006 yılı zararının, 2008 yılı kurumlar vergisi matrahının tespitinde indirim konusu yapılması mümkün olmayıp, 2007 yılı kurumlar vergisi beyannamesinin düzeltilmesi yoluyla 2007 kurumlar vergisi matrahının tespitinde de indirimi mümkün değildir.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/ilgili-donemde-kurumlar-vergisi-beyannamesinde-gosterilmeyen-gecmis-yil-zararlari-izleyen-donemlerde-indirim-konusu-yapilabilir-mi-3/feed/ 0
Bazı dönemlerde hesaplanan KDV olmayan işletmeler KDV matrah artırımını nasıl yapacak? https://www.muhasebenews.com/bazi-donemlerde-hesaplanan-kdv-olmayan-isletmeler-kdv-matrah-artirimini-nasil-yapacak/ https://www.muhasebenews.com/bazi-donemlerde-hesaplanan-kdv-olmayan-isletmeler-kdv-matrah-artirimini-nasil-yapacak/#respond Sun, 11 Jul 2021 13:07:08 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=113162 V– MATRAH VE VERGİ ARTIRIMINA İLİŞKİN HÜKÜMLER

D- KATMA DEĞER VERGİSİNDE ARTIRIM

7326 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin üçüncü fıkrasında, 2016, 2017, 2018, 2019 ve 2020 yıllarına ilişkin olarak maddede belirtildiği şekilde belirlenecek katma değer vergisini, vergi artırımı olarak, 31/8/2021 tarihine (bu tarih dâhil) kadar beyan eden ve aynı maddede belirtilen süre ve şekilde ödeyen mükellefler nezdinde, söz konusu vergiyi ödedikleri yıllara ait vergilendirme dönemleri ile ilgili olarak katma değer vergisi (KDV) incelemesi ve tarhiyatı yapılmayacağı hükme bağlanmıştır.

Buna göre, KDV mükelleflerinin, 2016, 2017, 2018, 2019 ve 2020 yılları için maddede belirtilen şekilde vergi artırımında bulunmaları ve maddede belirtilen süre ve şekilde ödemeleri hâlinde, artırımda bulundukları dönemler için haklarında, 7326 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (e) bendinde hükme bağlanan durumlar hariç, KDV yönünden vergi incelemesi ve tarhiyat yapılmayacaktır.

KDV artırım uygulaması aşağıda belirlenen usul ve esaslar doğrultusunda yürütülecektir.

 

1- Artırıma İlişkin Yılda Verilmesi Gereken 1, 3 veya 4 No.lu KDV Beyannamelerinin Tamamını Vermiş Olan Mükellefler

a) Artırıma Esas Tutar ve Uygulanacak Artırım Oranları

aa)KDV mükellefleri, ilgili yıllar içindeki her bir vergilendirme dönemine ilişkin olarak verdikleri 1, 3 veya 4 No.lu KDV Beyannamelerinin “Hesaplanan Katma Değer Vergisi” satırlarında yer alan tutarların yıllık toplamı üzerinden;

2016 yılı için……………………………………………………………. %3,

2017 yılı için……………………………………………………………. %3,

2018 yılı için…………………………………………………………. %2,5,

2019 yılı için……………………………………………………………. %2,

2020 yılı için……………………………………………………………. %2,

oranından az olmamak üzere hesaplanacak KDV’yi, Kanunda öngörüldüğü süre ve şekilde ödemeleri hâlinde vergi artırımı hükümlerinden faydalanabileceklerdir. Hasılat esaslı vergilendirme usulüne göre vergilendirilen mükellefler de vergi artırımı taleplerini %1,5 oranını değil bu oranları esas alarak yapabileceklerdir.

ab)İhtirazi kayıtla verilen beyannamelerde yer alan hesaplanan KDV tutarları, yukarıda belirtilen yıllık hesaplanan KDV toplamına dâhil edilecektir.

Mükelleflerce ilgili yıllarda düzeltme beyannamesi verilmiş ve düzeltme işlemlerinin 7326 sayılı Kanunun yayımı tarihine kadar sonuçlandırılmış olması hali de dâhil olmak üzere, ikmalen, re’sen veya idarece yapılan tarhiyatlar üzerine Kanunun yayımı tarihinden önce yapılıp kesinleşen tarhiyatlar, ilgili dönem beyanı ile birlikte dikkate alınacaktır.

Öte yandan, 3065 sayılı KDV Kanununun (11/1-c) ve geçici 17 nci maddeleri uyarınca tecil-terkin uygulaması kapsamında teslimleri bulunan mükelleflerde, tecil edilen vergiler, ilgili dönem beyannamesinde yer alan “Hesaplanan Katma Değer Vergisi” satırındaki tutardan düşülecek ve yıllık toplama dâhil edilmeyecektir.

Bu şekilde hesaplama yapılabilmesi için, 3065 sayılı Kanunun (11/1-c) maddesi kapsamında teslim edilen malların süresi içinde ihracının gerçekleştirilmiş olması gerekmektedir. Aynı Kanunun geçici 17 nci maddesi kapsamında teslimleri bulunanlarda ise bu şart aranmayacaktır.

“Tecil edilen vergiler” ifadesinden kasıt, 1 No.lu KDV Beyannamesinin “İhraç Kayıtlı Teslimler” bölümünde yer alan “Tecil Edilebilir KDV” satırındaki tutardır. 

 Örnek 20- 14/5/2016 tarihinde mükellefiyetini tesis ettirerek faaliyetine başlayan (A) Ltd. Şti., 2016 ve 2017 takvim yıllarına ilişkin olarak KDV artırım imkanından yararlanmak için yasal süresi içinde vergi dairesine başvurmuştur. (A) Ltd. Şti., söz konusu dönemlere ilişkin 1 No.lu KDV Beyannamelerinin tamamını vermiştir. Mükellefin bazı dönemlerinde (Şubat, Nisan, Mayıs, Ekim, Aralık/2017) 3065 sayılı Kanunun (11/1-c) maddesi kapsamında ihraç kayıtlı teslimleri de bulunmakta olup, söz konusu malların ihracatı süresi içinde gerçekleşmiştir.

(A)’nın, 2016 ve 2017 yılı “Hesaplanan Katma Değer Vergisi” beyanları her bir dönem itibarıyla aşağıdaki gibidir.

 

YIL 2016 2017

Dönem

 

Hesaplanan KDV (TL)

(a)

Tecil Edilebilir KDV (TL)

(b)

 

Fark (TL)

(a-b)

 

Hesaplanan KDV (TL)

(a)

Tecil Edilebilir KDV (TL)

(b)

Fark (TL)

(a-b)

OCAK 14.000 14.000
ŞUBAT 12.500 2.500 10.000
MART 16.000 16.000
NİSAN 10.500 3.000 7.500
MAYIS 8.000 8.000 10.750 2.500 8.250
HAZİRAN 7.500 7.500 8.500 8.500
TEMMUZ 4.000 4.000 10.000 10.000
AĞUSTOS 5.000 5.000 21.000 21.000
EYLÜL 2.600 2.600 22.000 22.000
EKİM 10.000 10.000 30.000 6.000 24.000
KASIM 6.750 6.750 23.500 23.500
ARALIK 11.000 11.000 21.000 2.750 18.250
TOPLAM 54.850 54.850 199.750 16.750 183.000

 Bu verilere göre, mükellefin toplam KDV artırım tutarı ve taksit tutarı (6 taksit imkânından yararlandığı varsayıldığında) aşağıdaki gibi hesaplanacaktır.

2016 Yılı KDV Artırım Tutarı                              54.850 x %3 = 1.645,50 TL
2017 Yılı KDV Artırım Tutarı

   183.000 x %3

= 5.490 TL
Taksit Tutarı

[(1.645,50+ 5.490,00) x1,09]  /6

=  1.296,28 TL

b) Kısmi Tevkifat Uygulaması Kapsamında İşlemi Bulunanlarda Bu İşlemlerine İlişkin Olarak, Yıllık Hesaplanan Katma Değer Vergisi Tutarının Hesabında Dikkate Alınacak Tutar

3065 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak Hazine ve Maliye Bakanlığınca bazı işlemler “kısmi vergi tevkifatı” kapsamına alınmıştır. Bu uygulamada, işlem bedeli üzerinden hesaplanan verginin, Hazine ve Maliye Bakanlığınca belirlenen kısmı sorumlu sıfatıyla alıcı tarafından, kalan kısmı ise satıcı tarafından beyan edilmektedir.

Bu tür işlemleri bulunan satıcıların yapacakları KDV artırımları ile ilgili “Yıllık Hesaplanan KDV” tutarının belirlenmesinde, alıcı tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edilen KDV dikkate alınmadan, kendileri tarafından beyan edilen kısım hesaplamaya dâhil edilecektir.

 c) Sorumlu Sıfatıyla Beyan Edilen Katma Değer Vergisi

2 No.lu KDV beyannameleri için 7326 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin üçüncü fıkrası hükmünden yararlanılması mümkün değildir.

Bu çerçevede, 2 No.lu KDV Beyannamesi ile sorumlu sıfatıyla beyan edilen vergiler, yukarıda belirtildiği üzere satıcılar ve alıcılar tarafından yıllık toplama dâhil edilmeyecektir.

 ç) Artırımın Takvim Yılı Bazında Yapılacağı

Mükelleflerin, artırıma esas alınan ilgili yılların vergilendirme dönemlerinin tamamı için artırımda bulunmaları gerekmektedir.

Ancak, mükelleflerin yıl bazında seçimlik hakları mevcuttur.

d) Beyannamelerin Tamamı Verilmekle Birlikte, Beyannamelerin Bir Kısmında veya Tamamında Vergiye Tabi İşlemlerin Bulunmaması Hâlinde Artırım Tutarı

Mükelleflerce ilgili yıl içindeki KDV beyannamelerinin tamamı verilmiş olmakla birlikte, vergiye tabi işlem bulunmaması nedeniyle bazı dönemlere ilişkin beyannamelerde veya bütün dönem beyannamelerinde “Hesaplanan Katma Değer Vergisi” beyan edilmemesi durumunda, bu Tebliğin (V/D-3) bölümündeki açıklamalar çerçevesinde işlem yapılacaktır.

e)Özel Hesap Dönemine Tabi Mükelleflerin Durumu

213 sayılı Kanunun 174 üncü maddesine göre Hazine ve Maliye Bakanlığınca gelir veya kurumlar vergisi bakımından özel hesap dönemi tayin edilen mükellefler bu Tebliğin (V/D-1) bölümü kapsamındaki hesaplamayı ilgili takvim yılı bazında yapacaklardır.

f) Kullanılacak Bildirim

Vergi artırımında bulunulan yılda vermeleri gereken 1, 3 veya 4 No.lu KDV Beyannamelerinin tamamını vermiş olan ve tüm beyannamelerinde “Hesaplanan Katma Değer Vergisi” beyan eden mükellefler (bu Tebliğin (V/D-3) bölümü kapsamında olanlar hariç), KDV artırım taleplerinde bu Tebliğ ekinde (Ek:14) yer alan bildirimi kullanacaklardır. Ancak, bu Tebliğin (V/B-2) bölümünde yapılan açıklamaların da göz önünde bulundurulması gerektiği tabiidir.

2- Artırıma İlişkin Yılda Verilmesi Gereken 1, 3 veya 4 No.lu KDV Beyannamelerinin Bir Kısmını veya Tamamını Vermemiş Olan Mükellefler

a) En Az Üç Döneme Ait KDV Beyannamesi Vermiş Olanlar

Verilmiş olan KDV beyannamelerinin “Hesaplanan Katma Değer Vergisi” satırlarında yer alan tutarlar toplanacak ve beyanname verilen dönem sayısına bölünerek ortalama tutar bulunacaktır.

Bulunan bu ortalama tutar, 12 ile çarpılmak suretiyle 1 yıla iblağ edilerek vergi artırımına esas olacak “Yıllık Hesaplanan KDV” tutarına ulaşılacaktır.

Bulunan bu vergi tutarı üzerinden bu Tebliğin (V/D-1-aa) bölümünde belirtilen oranlarda KDV’nin, Kanunda öngörüldüğü süre ve şekilde ödenmesi hâlinde, mükellefler KDV artırım hükümlerinden faydalanabileceklerdir.

Bu kapsamdaki mükelleflerin, KDV artırım imkânından yararlanmaları için ilgili yıla ilişkin olarak gelir veya kurumlar vergisi yönünden matrah artırımında bulunma zorunluluğu bulunmamaktadır.

Örnek 21- Mükellef 2017 yılı içinde sadece 5 vergilendirme dönemine ilişkin olarak KDV beyannamesi vermiştir. Mükellefin vermiş olduğu KDV beyannamelerindeki “Hesaplanan Katma Değer Vergisi” tutarları toplamı 45.000 TL’dir.

Buna göre, mükellefin KDV artırım tutarı (peşin ödeme imkânından yararlandığı varsayıldığında) aşağıdaki gibi hesaplanacaktır.

 

Her Bir Dönem İçin Dikkate Alınacak Hesaplanan KDV

45.000 / 5

=

9.000 TL

2017 Yılı KDV Artırımına Esas Tutar

9.000 x 12

=

108.000 TL

2017 Yılı KDV Artırım Tutarı

108.000 x %3

=

 3.240 TL

Mükellefin peşin ödeme seçeneğini tercih etmiş olması nedeniyle Kanunun 5 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (d) bendine göre % 10 indirim yapılacağından ödenmesi gereken tutar [3.240 – (3.240 x %10)]=2.916 TL olacaktır.

Artırımda bulundukları takvim yılı içinde 1, 3 veya 4 No.lu KDV Beyannamelerinin tamamını vermemekle birlikte, en az üç döneme ait KDV beyannamesi vermiş ve bu beyannamelerinin tamamında “Hesaplanan Katma Değer Vergisi” beyan etmiş olan mükellefler (bu Tebliğin (V/D-3) bölümü kapsamında olanlar hariç), KDV artırım taleplerinde bu Tebliğ ekinde (Ek:15) yer alan bildirimi kullanacaklardır. Ancak, bu Tebliğin (V/B-2) bölümünde yapılan açıklamaların da göz önünde bulundurulması gerektiği tabiidir.  

b) Hiç Beyanname Vermemiş veya En Fazla İki Dönemde Beyanname Vermiş Olanlar 

Artırımın ilgili olduğu yıl içindeki dönemlere ait KDV beyannamelerinin hiç verilmemiş ya da söz konusu takvim yılının sadece bir veya iki vergilendirme dönemi için beyanname verilmiş olması hâlinde, KDV artırım hükümlerinden yararlanabilmek için, mükelleflerin ilgili yıla ilişkin olarak gelir veya kurumlar vergisi yönünden matrah artırımında bulunmaları zorunludur. 3 No.lu KDV Beyannamesi veren mükellefler bu bölüm kapsamında artırım yapamazlar.

Bu durumda olan adi ortaklık, kollektif ve adi komandit ortaklıklarda ortakların tamamının gelir veya kurumlar vergisi yönünden matrah artırımında bulunmaları gerekmektedir. Ortaklık yapısının tamamen gerçek kişilerden oluşması durumunda, bilanço esasında gelir vergisi mükellefleri için belirlenen matrah artırımına ilişkin asgari tutar; adi ortaklığın ortaklık yapısında en az bir kurumlar vergisi mükellefi bulunması durumunda, kurumlar vergisi matrah artırımına ilişkin asgari tutar, ortaklık için KDV artırım tutarının tespitinde dikkate alınır.

Mükellefler, artırdıkları gelir veya kurumlar vergisi matrah tutarı üzerinden %18 oranında hesaplanacak KDV’yi, Kanunda öngörüldüğü süre ve şekilde ödemeleri hâlinde, KDV artırım hükümlerinden yararlanabileceklerdir. 

Örnek 22- Mükellef (U) A.Ş., 2017 yılı için KDV yönünden artırımda bulunmak istemektedir. Ancak söz konusu yıla ilişkin olarak sadece iki vergilendirme dönemi için KDV beyannamesi vermiştir.

Mükellef, aynı takvim yılı ile ilgili olarak 100.000 TL kurumlar vergisi matrah artırımında bulunmuştur.

Bu durumda, mükellefin KDV artırım tutarı ve taksit tutarı (6 taksit imkânından yararlandığı varsayıldığında) aşağıdaki gibi hesaplanacaktır.

2017 Yılı KDV Artırım Tutarı

100.000 x %18

=

18.000 TL

Taksit Tutarı

(18.000 x 1,09) /6

=

3.270 TL

 

Öte yandan, 5520 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendi uyarınca kurumlar vergisinden muaf bulunan kooperatifler, KDV artırımında bulunmak istemeleri hâlinde, kurumlar vergisi matrah artırımına ilişkin asgari tutar dikkate alınmak suretiyle, KDV artırım hükümlerinden yararlanabileceklerdir. Bu durumda, söz konusu kooperatiflerin ayrıca kurumlar vergisi yönünden matrah artırımında bulunmuş olmaları şartı aranmayacaktır. Ancak, kurumlar vergisi yönünden de ilgili yıl için matrah artırımında bulunulmuş olması hâlinde, KDV artırım tutarı, matrah artırım tutarı esas alınarak belirlenecektir.

Artırımda bulundukları takvim yılı içindeki dönemlere ilişkin KDV beyannamelerinin hiçbirini vermemiş veya en fazla iki dönemde beyanname vermiş olan mükellefler KDV artırım taleplerinde bu Tebliğ ekinde (Ek:16) yer alan bildirimi kullanacaklardır. Ancak, bu Tebliğin (V/B-2) bölümünde yapılan açıklamaların da göz önünde bulundurulması gerektiği tabiidir.  

3- 1 veya 4 No.lu KDV Beyannamelerinde, Hesaplanan KDV Bulunmayan veya Hesaplanan KDV Beyanları Sadece Tecil-Terkin Uygulaması Kapsamındaki Teslimlere İlişkin Olanlar ile KDV Beyannamelerinin Bazılarında Hesaplanan KDV Bulunanlar

a) KDV Beyannamelerinde, Hesaplanan KDV Bulunmayan veya Hesaplanan KDV Beyanları Sadece Tecil-Terkin Uygulaması Kapsamındaki Teslimlere İlişkin Olanlar

İlgili takvim yılı içindeki işlemlerinin tamamı;

– İstisnalar kapsamındaki teslim ve hizmetlerden oluşan veya diğer nedenlerle hesaplanan KDV beyanı bulunmayan mükellefler ile

– Tecil-terkin uygulaması kapsamındaki teslimlerden oluşan mükellefler

ilgili yıl için gelir veya kurumlar vergisi matrah artırımında bulunmuş olmaları şartıyla KDV artırımından faydalanabileceklerdir.

Buna göre, ilgili yıl içinde en az üç dönemde KDV beyannamesi veren ve hiçbir dönemde hesaplanan vergisi çıkmayan veya sadece tecil-terkin uygulaması kapsamındaki teslimleri nedeniyle hesaplanan vergi beyanı bulunan mükelleflerin artırım taleplerinde,  Tebliğin bu bölümüne göre işlem yapılacaktır.

Bu mükelleflerin, KDV artırım talepleri nedeniyle ödeyecekleri vergi, gelir veya kurumlar vergisi bakımından artırılan matrahlara %18 oranı uygulanmak suretiyle hesaplanacaktır. 

Örnek 23- (Y) A.Ş., 2018 yılı için KDV yönünden artırımda bulunmak istemektedir. Ancak söz konusu yıldaki işlemleri KDV’den müstesna olan ve tecil-terkin uygulaması kapsamındaki işlemlerden oluşmaktadır. 2018 yılı KDV beyannamelerinin üçünde “Hesaplanan Katma Değer Vergisi” beyanı bulunmakta, ancak bu beyanlar tecil-terkin uygulaması kapsamındaki işlemlerden kaynaklanmaktadır.

Mükellef, aynı takvim yılı ile ilgili olarak 120.000 TL kurumlar vergisi matrah artırımında bulunmuştur.

Mükellefin 2018 yılı beyan durumu her bir dönem itibarıyla aşağıdaki gibidir.

DÖNEM HESAPLANAN KDV (HKDV) BEYANI
OCAK

HKDV yok

ŞUBAT

HKDV yok

MART

HKDV yok

NİSAN

10.000 TL (Tecil Edilebilir KDV)

MAYIS

8.000 TL (Tecil Edilebilir KDV)

HAZİRAN

HKDV yok

TEMMUZ

HKDV yok

AĞUSTOS

HKDV yok

EYLÜL

16.000 TL (Tecil Edilebilir KDV)

EKİM

HKDV yok

KASIM

HKDV yok

ARALIK

HKDV yok

TOPLAM

34.000 TL

Bu durumda, mükellefin KDV artırım tutarı ve taksit tutarı (6 taksit imkânından yararlandığı varsayıldığında) aşağıdaki gibi hesaplanacaktır.

2018 Yılı KDV Artırım Tutarı

120.000 x %18

=

21.600 TL

Taksit Tutarı

(21.600 x 1,09) / 6

=

3.924 TL

b)KDV Beyannamelerinin Bazılarında Hesaplanan KDV Bulunanlar

7326 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (b-3) bendinde, “…Şu kadar ki, ilgili takvim yılı içinde bu alt bentte belirtilen durumların yanı sıra vergiye tabi diğer işlemlerin de mevcudiyeti nedeniyle hesaplanan vergisi çıkan mükellefler ile yıl içinde beyannamelerinin tamamını vermekle birlikte beyannamelerinin bazılarında hesaplanan katma değer vergisi bulunmayan mükelleflerin bu fıkra hükmüne göre ödemeleri gereken katma değer vergisi tutarı, yukarıda belirtildiği şekilde hesaplanacak %18 oranındaki katma değer vergisi tutarından aşağı olmamak kaydıyla, hesaplanan katma değer vergisi bulunan beyannamelerdeki vergiler toplamına bu fıkranın (a) bendinde belirtilen oranlar uygulanmak suretiyle hesaplanır. Bu kapsama giren mükellefler, gelir veya kurumlar vergisi için matrah artırımında bulunmamaları hâlinde bu fıkra hükmünden yararlanamaz.” hükmüne yer verilmiştir.

Kanunun 5 inci maddesinde, KDV artırımında bulunulan yıl içindeki vergilendirme dönemlerinden herhangi birisine ilişkin KDV beyannamesinde “Hesaplanan Katma Değer Vergisi” bulunmayan mükelleflerin, gelir veya kurumlar vergisi için matrah artırımında bulunmalarının zorunlu olduğu belirtilmiştir. Mükellefler, ilgili yıl içindeki katma değer vergisi beyannamelerini vermekle birlikte, beyannamelerinin bazılarında “Hesaplanan Katma Değer Vergisi” bulunmayabilir. Bu durum, mükelleflerin işlemlerinin tamamının istisna kapsamındaki teslim ve hizmetlerden, ilgili dönemde işlemin bulunmamasından veya diğer nedenlerden kaynaklanabilir.

Buna göre, mükelleflerin KDV artırımından yararlanmak istedikleri yıl içindeki bazı dönemlerine ait beyannamelerinde, tecil-terkin uygulaması kapsamındaki işlemler dışındaki işlemleri dolayısıyla “Hesaplanan Katma Değer Vergisi” yer alması durumunda, vergi artırımı nedeniyle ödemeleri gereken verginin tespiti için gelir veya kurumlar vergisi matrah artırımında bulundukları tutarın %18’i ile karşılaştırma yapılması gerekmektedir. Artırım talebi nedeniyle ödenmesi gereken vergi, önce mükellefin beyanname verme durumuna göre bu Tebliğin (V/D-1) veya (V/D-2) bölümlerine, daha sonra bu bölüme göre hesaplanacaktır. Bu tutarlardan büyük olanı, artırım nedeniyle ödenmesi gereken vergi olarak kabul edilecektir.

Bu çerçevede, yıl içindeki beyannamelerinin tamamını vermekle birlikte, beyannamelerin bazılarında “Hesaplanan Katma Değer Vergisi” bulunmayan mükelleflerin artırım talebinde bulunmaları hâlinde, hesaplanan vergi bulunan beyannamelerindeki hesaplanan vergiler toplanacak ve bu toplama, ilgili yıl için öngörülen artırım oranı uygulanarak artırım tutarı hesaplanacaktır. Ancak bu tutar, mükellefin gelir/kurumlar vergisi matrah artırımına %18 oranı uygulanmak suretiyle bulunan tutardan küçük olursa büyük olan tutar dikkate alınacaktır.

Bu kapsama giren mükelleflerin, yıllık gelir veya kurumlar vergisi matrah artırımında bulunmaları zorunludur. 

Örnek 24- Gelir vergisi mükellefi (A), 2018 yılı için KDV yönünden artırımda bulunmak istemektedir. Söz konusu yılda, KDV’den istisna işlemlerin yanı sıra bazı dönemlerde (Şubat, Nisan, Mayıs ve Eylül/2018 dönemlerinde) vergiye tabi (KDV beyanını gerektiren) işlemler de bulunmaktadır.

Mükellef, aynı takvim yılı ile ilgili olarak 40.000 TL gelir vergisi matrah artırımında bulunmuştur.

Mükellefin 2018 yılı beyan durumu her bir dönem itibarıyla aşağıdaki gibidir.

DÖNEM HESAPLANAN KDV (HKDV) BEYANI
OCAK

HKDV yok

ŞUBAT

31.500 TL

MART

HKDV yok

NİSAN

30.000 TL

MAYIS

49.000 TL

HAZİRAN

HKDV yok

TEMMUZ

HKDV yok

AĞUSTOS

HKDV yok

EYLÜL

38.000 TL

EKİM

HKDV yok

KASIM

HKDV yok

ARALIK

HKDV yok

TOPLAM

148.500 TL

 

Bu durumda, mükellefin KDV artırım tutarı ve taksit tutarı (6 taksit imkânından yararlandığı varsayıldığında) aşağıdaki gibi hesaplanacaktır.

2018 Yılı KDV Artırım Tutarı:

1) 148.500 x %2,5 =   3.712,50 TL KDV artırım tutarı bu tutarlardan büyük olan 7.200 TL olacaktır.
2)   40.000 x %18  =     7.200 TL

 

Taksit Tutarı ise [(7.200 x 1,09) / 6] =  1.308 TL olacaktır.  

Örnek 25- Kurumlar vergisi mükellefi (K) A.Ş., 2019 yılı için KDV yönünden artırımda bulunmak istemektedir. Mükellefin Mart, Mayıs ve Eylül/2019 vergilendirme dönemlerinde vergiye tabi satış işleminin olmaması nedeniyle bu dönemlere ait 1 No.lu KDV Beyannamelerinde “Hesaplanan Katma Değer Vergisi” beyanı bulunmamaktadır.

Mükellef, aynı takvim yılı ile ilgili olarak 120.000 TL kurumlar vergisi matrah artırımında bulunmuştur.

Mükellefin 2019 yılı beyan durumu her bir dönem itibarıyla aşağıdaki gibidir.

DÖNEM HESAPLANAN KDV (HKDV) BEYANI
OCAK

40.000 TL

ŞUBAT

30.000 TL

MART

HKDV yok

NİSAN

25.000 TL

MAYIS

HKDV yok

HAZİRAN

22.000 TL

TEMMUZ

28.000 TL

AĞUSTOS

20.000 TL

EYLÜL

HKDV yok

EKİM

38.000 TL

KASIM

41.000 TL

ARALIK

61.000 TL

TOPLAM

305.000 TL

 

Bu durumda, mükellefin KDV artırım tutarı ve taksit tutarı (6 taksit imkânından yararlandığı varsayıldığında) aşağıdaki gibi hesaplanacaktır.

2019 Yılı KDV Artırım Tutarı:

1) 305.000 x %2  =     6.100 TL KDV artırım tutarı bu tutarlardan büyük olan 21.600 TL olacaktır.
2) 120.000 x %18=   21.600 TL

 

Taksit tutarı ise [(21.600 x 1,09) / 6] = 3.924 TL olacaktır. 

Örnek 26- 2019 takvim yılına ilişkin olarak sadece 3 dönemde vergili işlemleri bulunan ve yılın 9 döneminde beyanname verip, 3 döneminde vermemiş olan gelir vergisi mükellefi (B)’nin KDV beyan durumu aşağıdaki gibidir.

Mükellef 2019 yılı ile ilgili olarak 45.000 TL gelir vergisi matrah artırımında bulunmuştur.

DÖNEM HESAPLANAN KDV (HKDV) BEYANI
OCAK

HKDV yok

ŞUBAT

Beyanname yok

MART

HKDV yok

NİSAN

30.000 TL

MAYIS

48.000 TL

HAZİRAN

Beyanname yok

TEMMUZ

HKDV yok

AĞUSTOS

HKDV yok

EYLÜL

36.000 TL

EKİM

HKDV yok

KASIM

Beyanname yok

ARALIK

HKDV yok

TOPLAM

114.000 TL

Bu durumda, mükellefin KDV artırım tutarı (peşin ödeme imkânından yararlandığı varsayıldığında) aşağıdaki gibi hesaplanacaktır.

2019 Yılı KDV Artırım Tutarı:

1) 114.000  /  9    =  12.666,66 TL KDV artırım tutarı bu tutarlardan büyük olan 8.100 TL olacaktır. Mükellefin peşin ödeme seçeneğini tercih etmiş olması nedeniyle Kanunun 5 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (d) bendine göre % 10 indirim yapılacağından ödenmesi gereken tutar [8.100 – (8.100 x %10)]=7.290 TL olacaktır.
12.666,66 x 12   =  152.000 TL
152.000 x %2  =     3.040 TL
2) 45.000 x %18  =   8.100 TL

c) Kullanılacak Bildirim 

Tebliğin bu bölümü kapsamında olan mükellefler, KDV artırım taleplerinde bu Tebliğ ekinde (Ek:17) yer alan bildirimi kullanacaklardır. Ancak, bu Tebliğin (V/B-2) bölümünde yapılan açıklamaların da göz önünde bulundurulması gerektiği tabiidir.


Kaynak: 7326 Sayılı Kanun Tebliği
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/bazi-donemlerde-hesaplanan-kdv-olmayan-isletmeler-kdv-matrah-artirimini-nasil-yapacak/feed/ 0
Sipariş üzerine gerçekleştirilen Ar-Ge projeleri nedeniyle ara dönemlerde tahsil edilen tutarlar üzerinden yurtdışında ödenen vergilerin mahsubu https://www.muhasebenews.com/siparis-uzerine-gerceklestirilen-ar-ge-projeleri-nedeniyle-ara-donemlerde-tahsil-edilen-tutarlar-uzerinden-yurtdisinda-odenen-vergilerin-mahsubu/ https://www.muhasebenews.com/siparis-uzerine-gerceklestirilen-ar-ge-projeleri-nedeniyle-ara-donemlerde-tahsil-edilen-tutarlar-uzerinden-yurtdisinda-odenen-vergilerin-mahsubu/#respond Tue, 27 Apr 2021 06:12:43 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=107809

T.C.
GELİR İDARESİ   BAŞKANLIĞI
 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef   Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

Sayı

:

62030549-125[33-2014/212]-175

02/02/2015

Konu

:

Sipariş üzerine gerçekleştirilen Ar-Ge projeleri   nedeniyle ara dönemlerde tahsil edilen tutarlar üzerinden yurtdışında ödenen   vergilerin mahsubu.

 İlgide kayıtlı özelge talep formunda, Polonya mukimi şirkete ilaç formülü geliştirip Sağlık Bakanlığından gerekli ruhsat alındıktan sonra ilaca ilişkin gayrimaddi hak satışı yapıldığı, ar-ge faaliyeti olarak yapılan bu formül geliştirme işleminin 2-3 yıl sürebildiği,  Polonya mukimi firma tarafından ara dönemlerde ödeme yapıldığı, bu ödemeler için kesilen faturaya KDV dahil edildiği, ilgili gayrimaddi hak ar-ge aşamasında olduğundan gelir yazılmaksızın gelecek yıllara ait gelirler hesabında bilançoda pasif hesaplarda takip edildiği, aynı şekilde proje giderlerinin de gider yazılmayıp devam etmekte olan ar-ge yatırımları hesabına kaydedilerek bilançoda takip edildiği, dolayısıyla 2013 yılı kurumlar vergisi beyannamesinde bu projelere ait gelir ve giderin yer almadığı, elde edilen gelirlerden dolayı yurt dışında ödenen vergilerin, kurumlar vergisi beyannamesinde yabancı ülkelerde ödenen vergiler olarak dikkate alındığı; ancak, kazanç bulunmadığı için sadece bilgi olarak beyannamede yer aldığı belirtilerek yurt dışında ödenen vergilerin Kurumlar Vergisi Kanununun 33 üncü maddesinde yer alan Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirildiği hesap döneminde tamamen veya kısmen indirilemeyen vergilerin bu dönemi izleyen üçüncü dönem sonuna kadar indirilebileceği hükmündeki 3 yılın hangi dönemden itibaren dikkate alınacağı hususunda Başkanlığımızdan görüş talep edilmektedir.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 33 üncü maddesinde;

            “(1) Yabancı ülkelerde elde edilerek Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilen kazançlardan mahallinde ödenen kurumlar vergisi ve benzeri vergiler, Türkiye’de bu kazançlar üzerinden tarh olunan kurumlar vergisinden indirilebilir.

            …

            (4) Yurt dışı kazançlar üzerinden Türkiye’de tarh olunacak vergilere mahsup edilebilecek tutar, hiçbir surette yurt dışında elde edilen kazançlara Kanunun 32 nci maddesinde belirtilen kurumlar vergisi oranının uygulanmasıyla bulunacak tutardan fazla olamaz. Bu sınır dahilinde, ilgili bulunduğu kazancın Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirildiği hesap döneminde tamamen veya kısmen indirilemeyen vergiler, bu dönemi izleyen üçüncü hesap dönemi sonuna kadar indirim konusu yapılabilir.

            (5) Geçici vergilendirme dönemi içinde yurt dışından elde edilen gelirlerin bulunması halinde, bu gelirler üzerinden elde edildiği ülkelerde kesinti veya diğer şekillerde ödenen vergiler, o dönem için hesaplanan geçici vergi tutarından da mahsup edilebilir. İndirilecek tutar, yurt dışında elde edilen kazançlara Kanunun 32 nci maddesinde belirtilen geçici vergi oranının uygulanmasıyla bulunacak tutardan fazla olamaz.

            (6) Yabancı ülkelerde vergi ödendiği, yetkili makamlardan alınarak mahallindeki Türk elçilik veya konsoloslukları, yoksa mahallinde Türk menfaatlerini koruyan ülkenin aynı nitelikteki temsilcileri tarafından tasdik olunan belgelerle tevsik olunmadıkça, yabancı ülkede ödenen vergiler Türkiye’de tarh olunan vergiden indirilemez.

            (7) Kurumlar vergisinden indirim konusu yapılan vergilerin yabancı ülkelerde ödendiğini gösterir belgelerin, tarhiyat sırasında mükellef tarafından ibraz edilememesi halinde, yabancı ülkede ödenen veya ödenecek olan vergi, Kanunun 32 nci maddesindeki kurumlar vergisi oranını aşmamak şartıyla o ülkede geçerli olan oran üzerinden hesaplanır ve tarhiyatın bu suretle hesaplanan tutara isabet eden kısmı ertelenir. İbraz edilmesi gereken belgeler, tarh tarihinden itibaren en geç bir yıl içinde ilgili vergi dairesine ibraz edildiği takdirde, bu belgelerde yazılı kesin tutara göre tarhiyat düzeltilir.

            …”

hükümleri yer almaktadır.

Özelge talep formu eklerinin incelenmesinden söz konusu ar-ge faaliyetlerinizin TÜBİTAK tarafından desteklendiği, ar-ge faaliyetleri nedeniyle 5746 sayılı Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanunda yer alan teşviklerden yararlanıldığı anlaşılmıştır.

5746 sayılı Kanunun “İndirim, istisna, destek ve teşvik unsurları” başlıklı 3 üncü maddesinde;

            “(1) Ar-Ge indirimi: Teknoloji merkezi işletmelerinde, Ar-Ge merkezlerinde, kamu kurum ve kuruluşları ile kanunla kurulan veya teknoloji geliştirme projesi anlaşmaları kapsamında uluslararası kurumlardan ya da kamu kurum ve kuruluşlarından Ar-Ge projelerini desteklemek amacıyla fon veya kredi kullanan vakıflar tarafından veya uluslararası fonlarca desteklenen Ar-Ge ve yenilik projelerinde, rekabet öncesi işbirliği projelerinde ve teknogirişim sermaye desteklerinden yararlananlarca gerçekleştirilen Ar-Ge ve yenilik harcamalarının tamamı ile 500  ve üzerinde tamzaman eşdeğer Ar-Ge personeli istihdam eden Ar-Ge merkezlerinde ayrıca o yıl yapılan Ar-Ge ve yenilik harcamasının bir önceki yıla göre artışının yarısı, 13/6/2006 tarihli ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 10 uncu maddesine göre kurum kazancının ve 31/12/1960 tarihli ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesi uyarınca ticari kazancın tespitinde indirim konusu yapılır. Ayrıca bu harcamalar, 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununa göre aktifleştirmek suretiyle amortisman yoluyla itfa edilir, bir iktisadi kıymet oluşmaması halinde ise doğrudan gider yazılır. Kazancın yetersiz olması nedeniyle ilgili hesap döneminde indirim konusu yapılamayan tutar, sonraki hesap dönemlerine devredilir. Devredilen tutarlar, takip eden yıllarda 213 sayılı Kanuna göre her yıl belirlenen yeniden değerleme oranında artırılarak dikkate alınır.

…”

hükümlerine yer verilmiştir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre; şirketiniz tarafından ilaç formülü geliştirilmesi alanında sözleşmeli (siparişe dayalı) olarak yürütülen ar-ge faaliyetleri sonucunda elde edilebilecek gayrimaddi hak şirketinize ait olmayacağından, proje bitimine kadar yapılan ar-ge harcamalarının aktifleştirilmesi de mümkün bulunmamaktadır. Dolayısıyla, yurt dışındaki müşteri adına yapılan ar-ge çalışmalarına ilişkin olarak dönemler itibariyle hasılat kaydı yapılması ve elde edilen kazancın ilgili geçici vergi ve kurumlar vergisi dönemleri itibarıyla kurum kazancınıza dahil edilerek vergilendirilmesi gerekmektedir.

Bu durumda, Polonya mukimi firma adına geliştirilen ilaç formülüne ilişkin olarak söz konusu firma tarafından şirketinize yapılan ödemeler üzerinden bahsi geçen ülkede tevkif yoluyla ödenen kurumlar vergisi ve benzeri vergiler bu faaliyetinize ilişkin kazancınızın Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirildiği hesap döneminde Kurumlar Vergisi Kanununun 33 üncü maddesindeki şartlar dahilinde Türkiye’de bu kazançlar üzerinden tarh olunacak kurumlar vergisinden indirilebilecek olup indirilemeyen vergiler, bu dönemi izleyen üçüncü hesap dönemi sonuna kadar indirim konusu yapılabilecektir.

 


Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/siparis-uzerine-gerceklestirilen-ar-ge-projeleri-nedeniyle-ara-donemlerde-tahsil-edilen-tutarlar-uzerinden-yurtdisinda-odenen-vergilerin-mahsubu/feed/ 0