diğer istisnalar – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Thu, 11 Aug 2022 08:38:20 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Yazılım ihracatındaki gelir vergisi istisnası https://www.muhasebenews.com/yazilim-ihracatindaki-gelir-vergisi-istisnasi/ https://www.muhasebenews.com/yazilim-ihracatindaki-gelir-vergisi-istisnasi/#respond Thu, 11 Aug 2022 08:38:18 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=129987 Yazılım ihracatı yapan Serbest Meslek Kazancı olan mükellefin % 50 Gelir vergisi istisnası Geçici vergi Beyannamesinde diğer istisnalar kısmında mı gösterilmesi gerekmektedir?

Beyannanmede de özel bir tanımlama yok ise diğer istisnalar bölümünde beyan edilir.


İSTANBUL YMM ODASI

TÜRKİYE’DE YERLEŞİK OLMAYAN KİŞİLERE VERİLEN HİZMETLER NEDENİYLE VERGİ İNDİRİMİ UYGULAMASI

1. KONU

Günümüzdeki ekonomik sistemdeki değişimler ve beklentiler ile teknolojide yaşanan gelişmeler, hizmet sektörünün ülke ekonomileri içersindeki önemini arttırmıştır. Bu nedenle ülkeler, hizmet sektöründen daha fazla pay alabilmek için kıyasıya bir rekabet içine girmekte ve bunu sağlayabilmek için de farklı teşvik yöntemleri uygulayabilmektedirler.

Ülkemizde de başta vergi kanunları olmak üzere konuyla ilgili olarak pek çok alanda söz konusu sektörün teşvik edilmesi ve bu sektör içinde payımızın arttırılmasına yönelik düzenlemeler yapılmaktadır.

Bu anlamda, 15 Haziran 2012 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6322 sayılı Kanunla 15/6/2012 tarihinden itibaren uygulanmak üzere Kurumlar Vergisi Kanununun “Diğer İndirimler” başlığı altında yer alan 10 uncu maddesine eklenen (ğ) bendi ve Gelir Vergisi Kanununun “Diğer İndirimler” başlıklı 89 uncu maddesinin birinci fıkrasına eklenen (13) numaralı bent ile Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilerle, işyeri, kanuni ve iş merkezi yurt dışında bulunanlara Türkiye’de verilen ve münhasıran yurt dışında yararlanılan bazı hizmetlerden elde edilen gelirlerin bir kısmının ilgili dönem gelir ve kurumlar vergisi
matrahından indirilmesine imkan sağlanmıştır.

Bu çalışmamızda, söz konusu düzenlemelerin uygulanmasına yönelik usul ve esaslar ele alınacak ve tartışılacaktır.

2. YASAL DÜZENLEMELER

6322 sayılı Kanunla Gelir Vergisi Kanununun 89 ve KVK’nun 10 uncu maddelerine, “Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilerle, işyeri, kanuni ve iş merkezi yurt dışında bulunanlara Türkiye’de verilen ve münhasıran yurt dışında yararlanılan mimarlık,
mühendislik, tasarım, yazılım, tıbbi raporlama, muhasebe kaydı tutma, çağrı merkezi ve veri saklama hizmeti alanlarında faaliyette bulunan hizmet işletmeleri ile ilgili bakanlığın izni ve denetimine tabi olarak eğitim ve sağlık alanında faaliyet gösteren ve Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilere hizmet veren işletmelerin münhasıran bu faaliyetlerinden elde ettikleri
kazancın %50’si.

Bu indirimden yararlanılabilmesi için fatura veya benzeri belgenin yurt dışındaki müşteri adına düzenlenmesi şarttır.
Bu bentte yer alan oranı, hizmet alanları itibarıyla sıfıra kadar indirmeye veya %100’e kadar artırmaya Bakanlar Kurulu, bu bendin uygulamasına ve denetime ilişkin usul ve esasları belirlemeye ilgili bakanlıkların görüşünü almak suretiyle Maliye Bakanlığı yetkilidir.”

hükmü eklenerek, anılan işlemlerden sağlanan gelirin %50’sinin gelir veya kurumlar vergisi matrahından indirilmesine imkan sağlanmıştır.

Anılan düzenlemelerin uygulanması ile ilgili olarak yayımlanan 7 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nde1
ise konuyla ilgili açıklamalara yer verilmiştir.

Bu düzenlemeler doğrultusunda uygulamanın şartları ve esasları, çalışmamızın izleyen bölümlerinde tartışılacak ve değerlendirilecektir.

3. UYGULAMANIN ESASLARI VE TARTIŞILACAK KONULAR 

3. 1. Düzenlemenin Amacı ve Gerekçesi:

Anılan düzenlemenin yapıldığı 6322 sayılı Kanunun gerekçesinde de vurgulandığı üzere söz konusu düzenleme;

● Hizmet ihracı yoluyla ülke ekonomisinin uluslararası rekabetçiliğinin artırılması,

● Yeni ihracat alanlarının oluşturulması,

● İstihdam imkanlarının yaratılması,

● Nitelikli işgücünün Türkiye’de istihdamının artırılarak sürdürülmesinin desteklenmesi suretiyle, yüksek katma değer yaratma potansiyeli bulunan hizmetler için yeni bir teşvik unsuru ihdas edilmesini amaçlamaktadır. Bu kapsamda, yurt dışı yerleşiklere yüksek katma değerli hizmet veren hizmet işletmelerine vergisel açıdan teşvikler getirilmiştir.

Bu teşviklerin;

● Ülkemizde belli bir konuda uzmanlaşmış, yabancı dil bilgisine sahip olan
vatandaşlarımızın istihdam olanaklarını artırması,

● Yurt dışına gitmeksizin dünyanın her yerine birçok hizmetin verilmesi imkanı doğacağı
için beyin göçünü de engellemesi,
beklenmektedir.

3. 2. İndirim kapsamındaki hizmetler:

Yapılan düzenlemelere göre, ilgili işletmeler tarafından elde edilen kazancın %50’sinin beyan edilen kazançtan indirilebilmesi için bu kazancın aşağıda belirtilen faaliyetlerden elde edilmiş olması gerekmektedir.
– Mimarlık,
– Mühendislik,
– Tasarım,
– Yazılım,
– Tıbbi raporlama,
– Muhasebe kaydı tutma,
– Çağrı merkezi
– Veri saklama hizmetleri,
– İlgili bakanlığın izni ve denetimine tabi olarak verilen eğitim ve sağlık hizmetleri.

3. 3. İndirimden faydalanma şartları:

3.3.1. İndirimden faydalanabilecek şirketlerin ana sözleşmelerinde yazılı esas faaliyet konusu Gelir ve kurumlar vergisi matrahından yukarıda bahsedilen indirimlerin yapılabilmesi için, ilgili şirketlerin ana sözleşmelerinde yazılı esas faaliyet konuları arasında, mimarlık, mühendislik, tasarım, yazılım, tıbbi raporlama, muhasebe kaydı tutma, çağrı merkezi, veri
saklama, eğitim ve sağlık hizmetleri sunmak olmalıdır. Şirket bünyesinde sözü edilen hizmetlerden sadece birisi verilebileceği gibi ana sözleşmelerinde yer almak şartıyla birden fazlası da verilebilir.

Mimarlık, mühendislik, tasarım, yazılım, tıbbi raporlama, muhasebe kaydı tutma, çağrı merkezi ve veri saklama hizmeti ile Milli Eğitim Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığının izni ve denetimine tabi olarak eğitim veya sağlık alanında faaliyet gösteren işletmelerin Türkiye’de yerleşmiş olan kişilere de hizmet vermesi indirimden faydalanmaya engel teşkil etmeyecek, Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilerle, iş yeri, kanuni ve iş merkezi yurt dışında bulunanlara verilen hizmetlerden elde edilen kazancın %50’sine indirim uygulanacaktır.

Sağlık alanında faaliyet gösteren işletmelerin elde ettiği kazançlara indirim uygulanabilmesi için Sağlık Bakanlığından alınan ruhsat çerçevesinde faaliyette bulunulması zorunludur. Eğitim alanında faaliyet gösteren işletmelerin de Milli Eğitim Bakanlığından alınan izin belgesi veya ruhsat çerçevesinde faaliyette bulunmaları gerekmektedir.

Sağlık Bakanlığınca ruhsatlandırılmış olmak şartıyla sağlık turizmi ile uğraşan işletmelerin de indirimden faydalanması mümkündür.

3.3.2. Hizmetin, Türkiye’den münhasıran yurt dışı mukimi kişi ve/veya kurum için yapılmış olması

Mimarlık, mühendislik, tasarım, yazılım, tıbbi raporlama, muhasebe kaydı tutma, çağrı merkezi ve veri saklama hizmetlerinin, Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilerle, iş yeri, kanuni ve iş merkezi yurt dışında bulunanlara; eğitim veya sağlık hizmetlerinin de Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilere verilmesi gerekmektedir.

Yukarıda belirtilen hizmetlerin fiilen verilmesi gerekmekte olup bu alanlarda sunulan asistanlık, danışmanlık ve aracılık gibi hizmetlerin bu kapsamda değerlendirilmesi mümkün değildir.

3.3.3. Faturanın yurt dışı mukimi kişi ve/veya kurum adına düzenlenmesi 

Yapılan hizmet ile ilgili olarak düzenlenecek faturanın, yukarıda özellikleri açıklanan yurt dışı mukimi kişi ve/veya kurum adına düzenlenmesi gerekmektedir.

Sağlık alanında faaliyette bulunan şirketlerin ülkemiz ile ikili sosyal güvenlik anlaşması bulunan ülkelerde yerleşik olanlara verdikleri hizmetin bedelinin ülkemiz Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından ilgili ülke kurumlarından tahsil edilmesi nedeniyle, hizmet bedeli karşılığı faturanın Sosyal Güvenlik Kurumuna düzenlenmesi durumunda da indirimden faydalanılabilecektir.

3.3.4. Türkiye’den verilen, mimarlık, mühendislik, tasarım, yazılım, tıbbi raporlama, muhasebe kaydı tutma, çağrı merkezi ve veri saklama hizmetlerinden yurt dışında yararlanılması

Verilen hizmetten yurt dışında yararlanılmış olması gerekir. Diğer bir anlatımla, yurt dışı mukimi kişi ve/veya kurum için verilen hizmetin, bu kişilerin ve/veya kurumların Türkiye’deki faaliyetleri ile ilgisinin olmaması gerekmektedir.

İndirimden faydalanılabilmesi için verilen hizmetlerden yurt dışında faydalanılması şartı;

mimarlık, mühendislik, tasarım, yazılım, tıbbi raporlama, muhasebe kaydı tutma, çağrı merkezi ve veri saklama hizmetleri için geçerli olup, eğitim ve sağlık hizmetleri için böyle bir şart bulunmamaktadır.

Bu yönüyle yapılan düzenleme, KDV mevzuatı ve uygulaması ile de paralellik göstermektedir. Türkiye’de verilen eğitim ve sağlık hizmetlerinde faydalanma Türkiye’de olmuş kabul edildiğinden bu hizmetlerde yurt dışında faydalanma şartı aranmamıştır. Benzer şekilde KDV uygulamasında da Türkiye’de yurt dışındakilere yönelik olarak verilen söz konusu eğitim ve sağlık hizmetleri, hizmet ihracatı kapsamında da değerlendirilmemektedir.

Bu hizmetlerde her ne kadar yurt dışında faydalanma şartı aranmıyor olsa da hizmetten yararlananların yurt dışında yerleşik olması gerektiği tabiidir. Diğer hizmetlerde olduğu gibi bu hizmetlerin de yurt dışında yerleşik olmayanlara verilmesi halinde indirimden yararlanma söz konusu olmayacaktır.

3. 4. İndirimden Faydalanacak Kazancın Tespiti, Kayıtlarda İzlenmesi ve Beyanı:

Kazancı istisna kapsamında kabul edilen faaliyetlerden elde edilen hasılattan bu faaliyetler nedeniyle yapılan giderler ve maliyetler düşüldükten sonra bulunacak olan kazancın % 50’si Kurumlar vergisi beyannamesinin “Kazancın Bulunması Halinde İndirilecek İstisna ve İndirimler” bölümünde gösterilmek suretiyle indirim konusu yapılabilecektir. Diğer indirim ve istisnalar ile geçmiş yıl zararları nedeniyle indirim konusu yapılamayan tutar izleyen dönemlere devredilemeyecek, ayrıca faaliyet sonucunda zarar olması halinde ise indirim söz konusu olmayacaktır.

Mimarlık, mühendislik, tasarım, yazılım, tıbbi raporlama, muhasebe kaydı tutma, çağrı merkezi, veri saklama, eğitim ve sağlık hizmetleri ile ilgili olarak indirim kapsamında kabul edilen faaliyetlerden elde edilen kazancın, kurumlar vergisi matrahının tespiti açısından, kazanca ilişkin hasılat, gider ve maliyet unsurlarının ayrı olarak tespit edilmesi gerekmektedir.

Şayet gider ve maliyet unsurlarının ayrı hesaplarda izlenmesi suretiyle indirime esas kazanca ilişkin olup olmadıkları belirlenemiyorsa, indirim kapsamındaki faaliyetlerle ilgili olarak cari yılda oluşan hasılatın toplam hasılata olan oranı esas alınmalıdır.

İndirim kapsamında kabul edilen faaliyetler ile bu kapsamda değerlendirilmeyen faaliyetlerde müştereken kullanılan tesisat, makine ve ulaştırma vasıtalarının amortismanlarının ise bunların her bir işte kullanıldıkları gün sayısına göre dağıtımının
yapılması gerekmekte olup, kullanım süresi belirlenemeyen sabit kıymetlere ilişkin amortisman tutarlarının da cari yılda oluşan hasılatın toplam hasılata olan oranı esas alınarak belirlenmesi mümkün bulunmaktadır.

İlgili şirketlerin esas faaliyet konusu dışındaki işlemlerinden elde ettikleri gelirleri ile olağandışı gelirlerinin indirim kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir. Dolayısıyla, nakitlerin değerlendirilmesi sonucu oluşan faiz gelirleri, kasadaki dövizlerin değerlemesinden kaynaklanan kur farkları ve iktisadi kıymetlerin elden çıkarılmasından doğan gelirler bu kapsamda değerlendirilmeyecektir.

Örnek:

Türkiye’de tıbbi raporlama faaliyetinde bulunan (A) firması, 2014 yılında tam mükellef kişi ve kurumlara vermiş olduğu hizmetlerin yanı sıra, Almanya mukimi (B) İlaç firması ile Fransa mukimi (C) ilaç firmasına da bu ülkelerdeki faaliyetleri dolayısıyla Türkiye’den tıbbi raporlama hizmeti vermektedir.

A firmasının, 2014 yılındaki harcama ve gelirleri aşağıdaki gibidir;

– Firmanın 15 personeli bulunmakta olup, bunlardan 4’ü tamamen (B) firmasıyla, 5’i (C) firmasıyla ilgilenmiştir. Diğer personel ise yurt içindeki firmalara hizmet vermiştir. (A) Firması, yurt dışında bulunan firmalarla ilgilenen personele toplam 120.000 TL, diğer personele ise 80.000 TL ücret ödemiştir.

– Elektrik, su ve doğalgaz giderleri için 5.000 TL ödemiştir.

– Her bir personel aynı cihazları kullanmakta olup cihazlara ilişkin amortisman gideri 4.500 TL’dir.

– Ofis binasına ilişkin yıllık amortisman gideri 2.500 TL’dir.

– Yapmış olduğu tıbbi tahliller için toplam 400.000 TL tutarında sarf malzemesi kullanmış olup, hangi iş için ne kadar malzeme kullanıldığı tam olarak tespit edilememektedir.

– Firma, 2014 yılında yapmış olduğu hizmetler karşılığında yurtiçi müşterilere toplamda 400.000 TL tutarında fatura düzenlenmiştir.

– Alman (B) firması için muhtelif tarihlerde 250.000 TL, Fransız (C) firması adına ise 350.000 TL tutarında fatura düzenlenmiş, fatura bedellerini yıl içinde muhtelif tarihlerde tahsil edilmiştir.

Firman ayrıca yurt dışındaki firmalar adına düzenlediği faturalardan kaynaklanan 25.000 TL kur farkı geliri ve 15.000 TL banka faiz geliri bulunmaktadır.

Yukarıda açıklamalar doğrultusunda (A) firmasının indirime esas kazancı aşağıdaki gibi olacaktır:

– Personel giderlerinin indirim kapsamında verilen hizmete ilişkin çalışan ve çalışmayan personele göre bölünerek gider kaydedilecektir. Firma, (B) ve (C) firması ile ilgilenen personellerine toplam 120.000 TL, diğer personellerine 80.000 TL ücret ödemiştir. Bu durumda indirime esas kazançta dikkate alınacak gider 120.000 TL olacaktır.

– Elektrik, doğalgaz ve su gideri ile ofis binası amortisman giderleri firmanın müşterek giderlerinden olduğundan indirime esas kazanca isabet eden gider tutarının bulunabilmesi için gider tutarı indirime esas kazancın hasılat içindeki payı doğrultusunda dağıtıma tabi tutulmalıdır. Bu durumda elektrik, doğalgaz ve su giderleri ile bina amortisman giderlerinden indirime esas kazanç doğrultusunda dikkate alınacak tutarı [7.500 x (600.000 / 1.000.000 )] = 4.500 TL olmaktadır.

– Sarf malzemeleri için de kullanım alanları tam bilinemediği için, satış tutarları esas alınarak hesaplama yapılacaktır.

– Personelin kullanmış olduğu cihazlara ilişkin amortisman giderleri, indirime esas kazanç kapsamında çalışan personel sayısı belli olduğundan çalışan sayısının oranına göre dağıtılacak, dağıtım (4.000 x (9/15) şeklinde olacaktır.

– Yurt dışı firmalardan yapılan tahsilata ilişkin olarak meydana gelen 25.000 TL’lik kur farkı geliri ile 15.000 TL’lik faiz geliri ise ilgili şirketlerin esas faaliyet konusu dışındaki işlemlerinden elde ettikleri gelirleri ile olağandışı gelirlerinin indirim kapsamında
değerlendirilmesi mümkün bulunmadığından indirime esas kazanca dahil edilmeyecektir.

Bu verilere göre (A) Firmasının indirimden faydalanabileceği tutar aşağıda hesaplanmıştır
Açıklama
İndirim Kapsamında
Olmayan
İndirim
Kapsamında Olan
Hasılat 400.000 600.000
Personel Giderleri (-) 80.000 120.000
Elektrik, Su, Doğalgaz giderleri ve
ofis kirası (-) 3.000 4.500
Cihaz Amortisman Gideri (-) 1.800 2.700
Sarf Malzemeleri (-) 160.000 240.000
Kur Farkı Gelirleri (+) 25.000 0
Faiz Gelirleri (+) 15.000 0
Net Gelir 195.200 232.800
İndirim Tutarı 0 116.400
Vergi Matrahı 311.600

3. 5. İlgili bakanlığın izni ve denetimine tabi olarak Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilere verilen eğitim ve sağlık hizmetlerine ilişkin bildirim ve belgeler

Milli Eğitim Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığının izni ve denetimine tabi olarak eğitim veya sağlık alanında faaliyet gösteren ve yurt dışı yerleşik kişilere verdikleri hizmetlerden elde ettikleri kazançlarının %50’sini indirim konusu yapan işletmelerin, hizmet verilen yurt dışı yerleşik gerçek kişilere ilişkin ad-soyad ya da unvan, hangi ülkenin uyruğunda olduğu, pasaport numarası, düzenlenen faturanın tarih ve sayısı, verilen hizmetin niteliği ve hizmet bedeli gibi bilgileri içeren formun, her bir geçici vergi beyannamesi ile birlikte beyanname eki olarak verilmesi gerekmektedir. İlgili geçici vergi beyannamesinin ekindeki forma dahil
edilememiş bilgilerin bir sonraki geçici vergi beyannamesi ekindeki formla bildirilmesi mümkündür.

Bunun yanı sıra, sağlık alanında faaliyet gösteren işletmelere Sağlık Bakanlığınca verilen ruhsatın, eğitim alanında faaliyet gösteren işletmelere de Milli Eğitim Bakanlığınca verilen izin belgesi veya ruhsatın bir örneğinin, istisnadan faydalanılacak ilk yıl, yıllık kurumlar vergisi beyanname verme süresi içerisinde bağlı bulunan vergi dairesine verilmesi gerekmektedir.


Kaynak: İYMMO, İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/yazilim-ihracatindaki-gelir-vergisi-istisnasi/feed/ 0
Tarım Kooperatifinin Arazisini Sözleşme İle Kiralayarak Zirai Amaçlı Hizmet Vermesi Ortak Dışı İşlem Sayılır mı? https://www.muhasebenews.com/tarim-kooperatifinin-arazisini-sozlesme-ile-kiralayarak-zirai-amacli-hizmet-vermesi-ortak-disi-islem-sayilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/tarim-kooperatifinin-arazisini-sozlesme-ile-kiralayarak-zirai-amacli-hizmet-vermesi-ortak-disi-islem-sayilir-mi/#respond Sat, 13 Oct 2018 20:30:54 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=16323 (GİB – ÖZELGE)

Konu: Tarım üretimi yapmakta olan kooperatifin arazisini sözleşme ile kiralayarak zirai amaçlı su teslim hizmeti vermesinin ortak dışı işlem sayılıp sayılmayacağı.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden, Başkanlığımız görüşünün bildirilmesi Kooperatif ortağınızın sulama sahasındaki arazisinde tarım üretimi yapmakta iken tarla ve kuyu suyu kira sözleşmesi ile … Limited Şirketine söz konusu arazisini kiraladığını, Kooperatifinizce de proje sahasındaki bu araziye verilen zirai amaçlı su teslim hizmeti karşılığı kiracı şirket adına fatura düzenlediğinizi belirterek, düzenlemiş olduğunuz faturaya konu işlemin ortak dışı işlem olup olmadığına ilişkin istenilmektedir.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNA GÖRE
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 2’nci maddesinin ikinci fıkrasında kooperatifler kurumlar vergisi mükellefleri arasında sayılmış, 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde ise tüketim ve taşımacılık kooperatifleri hariç olmak üzere, ana sözleşmelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesi, yedek akçelerin ortaklara dağıtılmaması ve sadece ortaklarla iş görülmesine ilişkin hükümler bulunmakta olup, bu hükümlere fiilen uyan kooperatiflerin kurumlar vergisinden muaf olduğu hükme bağlanmıştır.

Tarımsal sulama kooperatiflerinde esas amaç, Devletçe ikmal edilmiş veya edilecek sulama tesislerinden alınacak veya her ne suretle olursa olsun tarım sahalarından çıkarılacak suyun ziraatte kullanılması ile ilgili arazi tesviyesi, tarla başı kanalları, tarla içi sulama ve drenaj gibi zirai sulama tesislerini kurmak veya kurulmuş olan sulama tesislerini işletmek, işlettirmek ve bakımını yapmak ve yaptırmaktır.

1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “4.13. Kooperatifler” başlıklı bölümünde muafiyet şartlarına ilişkin ayrıntılı açıklamalara yer verilmiş, takip eden bölümlerde ise ortak dışı işlemler kooperatif türlerine göre ayrıntılı olarak örneklendirilmiş olup aynı Tebliğin “4.13.1.4. Sadece ortaklarla iş görülmesi” başlıklı bölümünde;

“Kooperatifler ortaklarının belirli ekonomik çıkarlarının ve özellikle meslek ve geçimlerine ait ihtiyaçlarının sağlanıp korunmasını amaçladıkları için faaliyetin normal olarak sadece ortaklarla sınırlı olması gerekmektedir. Bu nedenle, bir kooperatifin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanabilmesi için ana sözleşmesinde sadece ortaklarla iş görülmesine ilişkin hüküm bulunması ve fiilen de bu hükme uyulması gerekmektedir.

Ortak dışı işlemler, sadece ortak olmayanlarla yapılan işlemleri değil, ortaklarla kooperatif ana sözleşmesinde yer almayan konularda yapılan işlemleri de kapsamaktadır.”
açıklamasına yer verilmiştir.

Kooperatifçe yapılan bir işlemin ortak içi işlem olarak dikkate alınabilmesi için; işlem, faaliyet amacına, diğer bir ifadeyle, kooperatifin ana sözleşmesinde belirtilen uğraşı konusuna dahil olmalıdır ve faaliyet amacına dahil olan işin münhasıran kooperatif ortağıyla yapılması gerekmektedir.

Buna göre, Kooperatifiniz ortağı ile anılan Şirket arasında Sivrihisar Noterliğince düzenlenen … tarihli ve … yevmiye nolu tarla ve kuyu kira sözleşmesi ile patates üretimi yapılmak üzere kiralanmış olan arazi için, Kooperatifinizin proje sahasında bulunan derin kuyudan zirai amaçlı su teslimi hizmeti vermesi ile Kurumlar Vergisi Kanununun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde yer alan muafiyet şartlarından “Sadece ortaklarla iş görülmesi” şartı ihlal edilmiş olacağından, Kooperatifinize kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis ettirileceği tabiidir.

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNUNA GÖRE
Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 1/1 inci maddesine göre, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye’de yapılan teslim ve hizmetler Katma Değer Vergisine tabidir.

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun “1. Kültür ve Eğitim Amacı Taşıyan İstisnalar ” başlıklı 17/1-a maddesi ile Genel ve Katma bütçeli daireler, il özel idareleri, belediyeler, köyler, bunların teşkil ettiği birlikler, üniversiteler, döner sermayeli kuruluşlar, siyasi partiler ve sendikalar, kanunla kurulan veya tüzel kişiliği haiz emekli ve yardım sandıkları, kamu menfaatine yararlı dernekler, tarımsal amaçlı kooperatifler ve Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıfların; ilim, fen ve güzel sanatları, tarımı yaymak, ıslah ve teşvik etmek amacıyla yaptıkları teslim ve hizmetleri; aynı maddenin “Diğer İstisnalar” başlıklı 4/h bendinde de; zirai amaçlı su teslimleri ile köy tüzel kişiliklerince köyde ikamet edenlere yapılan ticari amaçlı olmayan perakende içme suyu teslimleri, kamu kuruluşları, tarımsal kooperatifler ve çiftçi birliklerince yapılan arazi ıslahına ait hizmetler katma değer vergisinden istisna edilmiştir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, Kooperatifinizin gerek ortaklarına gerekse bunun haricinde olanlara zirai amaçlı su teslimleri, KDV Kanununun 17’nci maddesinin 4’üncü fıkrasının (h) bendi gereğince KDV’den istisna bulunmaktadır.

Kaynak: Eskişehir Vergi Dairesi Başkanlığı
26 Aralık 2016 Tarih ve 11355271-125.02.02[2-2016/3]-83703 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/tarim-kooperatifinin-arazisini-sozlesme-ile-kiralayarak-zirai-amacli-hizmet-vermesi-ortak-disi-islem-sayilir-mi/feed/ 0