cebri icra – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Sat, 15 Jun 2019 06:26:56 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Şirket Aktifindeki Taşınmazın Kamulaştırılması Sonucu Elde Edilen Kazanç İstisna Kapsamına Girer mi? https://www.muhasebenews.com/sirket-aktifindeki-tasinmazin-kamulastirilmasi-sonucu-elde-edilen-kazanc-istisna-kapsamina-girer-mi/ https://www.muhasebenews.com/sirket-aktifindeki-tasinmazin-kamulastirilmasi-sonucu-elde-edilen-kazanc-istisna-kapsamina-girer-mi/#respond Sun, 16 Jun 2019 20:00:18 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=16376 (GİB – ÖZELGE)

Konu: Şirket aktifinde kayıtlı taşınmazın kamulaştırılması sonucu elde edilen kazancın istisna kapsamında olup olmadığı.

İlgi (a)’da kayıtlı özelge talep formu ile ilgi (b)’de kayıtlı dilekçenizin incelenmesi neticesinde; ……………. Vergi Dairesi Müdürlüğünün …………….. vergi kimlik numaralı mükellefi olduğunuz, şirketinizin aktifinde iki yıldan uzun süredir kayıtlı olan 37.697,22 m²’lik taşınmazın tamamının Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları tarafından kamulaştırıldığı, fabrika binası, taşıma, nakliye ve arazi binası üzerindeki ağaçlar dikkate alınarak hesaplama yapıldığı ve ağaç bedeli olarak 248.106,60 TL’nin şirketinize ödendiği, 16/04/2010 tarihinde tamamen boşaltılan bu taşınmazda üretim yapılmadığı ve herhangi bir kişi veya kuruma kiraya verilmediği belirtilerek ağaç bedeli olarak tahsil edilen tutarın 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 5’inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği hususunda Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun “İstisnalar” başlıklı 5’inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde, kurumların, en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançların %75’lik kısmının anılan bentte sayılan şartlar dâhilinde kurumlar vergisinden istisna olduğu, menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanmasıyla uğraşan kurumların bu amaçla ellerinde bulundurdukları değerlerin satışından elde ettikleri kazançların istisna kapsamı dışında olduğu hükme bağlanmıştır.

Diğer taraftan, 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “5.6.2.3.4. Menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ile uğraşılmaması” başlıklı bölümünde;

“Menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanmasıyla uğraşan kurumların bu amaçla ellerinde bulundurdukları istisna kapsamındaki değerlerin satışından elde ettikleri kazançlar istisna kapsamı dışındadır.

İstisna uygulaması esas itibarıyla bütün kurumlar için geçerlidir. Ancak, faaliyet konusu menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanması olan kurumların bu amaçla iktisap ettikleri ve ellerinde tuttukları kıymetlerin satışından elde ettikleri kazançlar için istisnadan yararlanmaları mümkün değildir.

Satışa konu edilen kıymetlerin iki tam yıl kurum aktifinde kayıtlı olması da durumu değiştirmeyecektir. Aynı durum, satmak üzere taşınmaz inşaatı ile uğraşan mükellefler açısından da geçerlidir. Ancak, taşınmaz ticareti ile uğraşan mükelleflerin faaliyetlerinin yürütülmesine tahsis ettikleri taşınmazların satışından elde ettikleri kazançlara istisna uygulanabilecek; taşınmaz ticaretine konu edilen veya kiralama ya da başka surette değerlendirilen taşınmazların satış kazancı ise istisnaya konu edilmeyecektir.
…” açıklamalarına yer verilmiştir.

Aynı Tebliğin, “Taşınmazlar ile iştirak hisselerinin para karşılığı olmaksızın devir ve temliki, trampası ve kamulaştırılması” başlıklı 5.6.2.4.1. bölümünde ise;

“İstisna uygulanabilmesi için taşınmazlar ile iştirak hisselerinin satılması ve bu işlemden bir kazanç elde edilerek, satan kurumun mali yapısında bir iyileşmenin olması gerekmektedir. Bu nedenle, söz konusu aktif kalemlerin para karşılığı olmaksızın devir ve temliki, trampası gibi işlemler istisna kapsamına girmemektedir.

Kat karşılığında arsa devrinde olduğu gibi, bir mal veya hakkın başka bir mal veya hak ile değiştirilmesini ifade eden trampa işlemlerinde de söz konusu istisna hükmü uygulanmayacaktır.

Bu tür kıymetlerin mevcut borçlar karşılığında rızaen veya icra yoluyla devredilmesi işlemleri ile kamulaştırma işlemleri ise kurumların finansman olanaklarını artıracağından istisna uygulaması kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir.

Düzenleme uyarınca, satış bedelinin satışın yapıldığı yılı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesi gerektiğinden ve kamulaştırma işlemleri ile ilgili özel bir belirleme yapılmadığından, kamulaştırma işlemlerinde satış bedeline ilişkin uyuşmazlıkların maddede yer alan iki yıllık tahsil süresi içinde sonuçlandırılarak, varsa ek olarak alınan bedelin %75’inin de (geç ödeme dolayısıyla alınan faiz ve benzeri unsurlar hariç) bu süre içinde fon hesabına aktarılması şartıyla, uyuşmazlığın son bulduğu dönemde istisnadan yararlanılabilmesi mümkün bulunmaktadır.

İstisna uygulamasında, her şeyden önce satış bedelinin nakit olarak tahsil edilmesi gerekmektedir. Nakit olarak tahsil edilmese de her an nakde dönüştürülmesi kolay altın, Devlet tahvili, Hazine bonosu, Toplu Konut İdaresince çıkarılan veya İMKB’de işlem gören hisse senetleri, tahvil ve bonolar ile de tahsil edilebilmesi mümkündür. Ancak, bu kıymetlerin en geç iki yıllık tahsil süresinin sonuna kadar nakde dönüştürülmesi gerekir.”
açıklamalarına yer verilmiştir.

Öte yandan, Medeni Kanunun 684’üncü maddesinde;

“Bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olur.

Bütünleyici parça, yerel adetlere göre asıl şeyin temel unsuru olan ve o şey yok edilmedikçe zarara uğratılmadıkça veya yapısı değiştirilmedikçe ondan ayrılmasına olanak bulunmayan parçadır.”

686’ncı maddesinde; “Bir şeye ilişkin tasarruflar, aksi belirtilmedikçe onun eklentisini de kapsar. Eklenti, asıl şey malikinin anlaşılabilen arzusuna veya yerel âdetlere göre, işletilmesi, korunması veya yarar sağlaması için asıl şeye sürekli olarak özgülenen ve kullanılmasında birleştirme, takma veya başka bir biçimde asıl şeye bağlı kılınan taşınır maldır. Eklenti, asıl şeyden geçici olarak ayrılmakla bu niteliğini kaybetmez.”

704 üncü maddesinde;

“Taşınmaz mülkiyetinin konusu şunlardır;
1. Arazi,
2. Tapu kütüğünde ayrı sayfaya kaydedilen bağımsız ve sürekli haklar,
3. Kat mülkiyeti kütüğüne kayıtlı bağımsız bölümler.”

705’inci maddesinde ise; “Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur.

Miras, mahkeme kararı, cebri icra, işgal, kamulaştırma halleri ile kanunda öngörülen diğer hallerde mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hallerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.”
hükümlerine yer verilmiştir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, arazi üzerinde bulunan ağaçlar taşınmazın bütünleyici parçası olmadığından, söz konusu kamulaştırma bedelinin ağaçlara isabet eden kısmının Kurumlar Vergisi Kanununun 5’inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.

Kaynak: İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
9 Mart 2015 Tarih ve 62030549-125[5-2013/222]-397 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/sirket-aktifindeki-tasinmazin-kamulastirilmasi-sonucu-elde-edilen-kazanc-istisna-kapsamina-girer-mi/feed/ 0
Ticaret Gemi Sicillerine Hangi Hallerde Şerh Konulabilir? https://www.muhasebenews.com/ticaret-gemi-sicillerine-hangi-hallerde-serh-konulabilir/ https://www.muhasebenews.com/ticaret-gemi-sicillerine-hangi-hallerde-serh-konulabilir/#respond Sun, 02 Sep 2018 06:00:03 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=20718 1- TİCARET GEMİ SİCİLLERİNE HANGİ HALLERDE ŞERH KONULABİLİR?
1.1- Bir gemi veya gemi ipoteği üzerinde bir hakkın kurulmasını veya kaldırılmasını yahut böyle bir hakkın içeriği veya derecesinin değiştirilmesini isteyebilmek hakkını teminat altına almak için gemi siciline şerh verilebilir. Gelecekte doğacak veya şarta bağlı bir istem hakkının teminat altına alınması amacıyla gemi siciline şerh verilmesi mümkündür.
1.2- Şerhten sonra gemi veya ipotek üzerinde yapılacak tasarruflar, şerh ile teminat altına alınan hakkı ihlal ettiği ölçüde geçerli değildir. Tasarrufun cebrî icra veya ihtiyati haciz yoluyla yahut iflas idaresi tarafından yapılması hâllerinde de hüküm böyledir.
1.3- Şerh ile teminat altına alınan hakkın derecesini belirlemede şerh tarihi esas tutulur.
1.4- Hak, şerh verilmek suretiyle teminat altına alındığı ölçüde yükümlünün mirasçısı, sorumluluğunun sınırlı olduğunu ileri süremez.

2- ŞERH NEYE DAYALI OLARAK VERİLEBİLİR?
Şerh, bir ihtiyati tedbir kararına yahut şerh sonucunda gemisi veya hakkı sınırlanan kişinin onayına dayalı olarak verilir. İhtiyati tedbir kararının verilmesinde hakkın tehlikede olduğuna dair yaklaşık ispat şartı aranmaz.

3- TİCARET GEMİ SİCİLİNE KONULAN ŞERHLERİN SAĞLADIĞI HAKLAR NELERDİR?
Mülkiyetin, gemi ipoteğinin veya ipotek üzerindeki hakkın yahut bir intifa hakkının iktisabı, lehine şerh verilen kişiye karşı geçersiz olduğu takdirde, şerh sahibi, şerh ile teminat altına alınan istem hakkının gerçekleşmesi için gerekli olan tescile veya silinmeye onay vermesini iktisap edenden isteyebilir.

***İstem hakkının bir devir yasağıyla teminat altına alınmış olması hâlinde de birinci fıkra hükmü uygulanır.

4- ŞERH NE ZAMAN HÜKÜMDEN DÜŞER?
Sicile şerh verilmek suretiyle istem hakkı teminat altına alınmış bulunan alacaklı belli olmaz ve bir gemi ipoteği alacaklısının hakkının iptali için TTK 1052’nci maddede belirtilen şartlar mevcut olursa, alacaklı, ilan yoluyla çağrılarak hakkının iptaline karar verilebilir. İptale karar verilmekle şerh de hükümden düşer.

5- ŞERH HANGİ HALLERDE SİLİNEBİLİR?
Şerh sonucunda gemisi veya hakkı sınırlandırılan kişi, şerh ile teminat altına alınan istem hakkının ileri sürülmesini sürekli olarak imkânsız kılan bir def’e sahip bulunduğu takdirde alacaklıdan şerhin silinmesini isteyebilir.

6- TESCİL EDİLMİŞ İTİRAZ VE ŞERH NASIL KALDIRILIR?
İtiraz veya şerh bir ihtiyati tedbir kararına dayalı olarak tescil edilmişse, tedbirin kalkması veya düşmesiyle itiraz veya şerh de kalkar.

Kaynak: Türk Ticaret Kanunu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/ticaret-gemi-sicillerine-hangi-hallerde-serh-konulabilir/feed/ 0
Gemi İpoteği Nasıl Sona Erdirilir? https://www.muhasebenews.com/gemi-ipotegi-nasil-sona-erdirilir/ https://www.muhasebenews.com/gemi-ipotegi-nasil-sona-erdirilir/#respond Fri, 29 Dec 2017 05:30:18 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=21326 1- GEMİ ALACAĞI NASIL SONA ERER?
1.1-
Alacağın sona ermesi ile ipotek de düşer. Kanundaki istisnalar saklıdır.
1.2- Alacaklı ve borçlu sıfatlarının aynı kişide birleşmesi, alacağın ödenmesi hükmündedir.
1.3- Gemi maliki olmayan borçlu, alacağın bir kısmını öderse, gemi ipoteğinin alacaklı üzerinde kalan kısmı borçluya geçenden sıra itibarıyla önce gelir.
1.4- Gemi maliki olmayan borçlu, ödeme sonucunda ipoteği iktisap eder veya aynı sebepten dolayı gemi sicilinin düzeltilmesinde menfaati bulunursa, alacaklıdan sicilin düzeltilmesi için gerekli belgeleri kendisine vermesini isteyebilir.
1.5- Malik, bir başkasına karşı, alacağın düşmesi hâlinde gemi ipoteğini de sildirmeyi üstlenirse, silinmeyi istemek hakkının teminat altına alınabilmesi için gemi siciline şerh verilebilir.

2- GEMİ ALACAKLI VE MALİK SIFATLARININ BİRLEŞMESİ HANGİ HALLERDE OLUR?
2.1-
Gemi ipoteği ile mülkiyetin aynı kişide birleşmesi ile ipotek düşer.
2.2- Borçlu, gemi malikinden başka bir kişi olduğu veya alacak üzerinde bir rehin veya intifa hakkı bulunduğu takdirde ipotek devam eder. Şu kadar ki, gemi maliki alacaklı sıfatı ile geminin paraya çevrilmesini isteyemez ve faiz alacakları için gemi teminat oluşturmaz. 

3- BİRLİKTE GEMİ İPOTEĞİNDE MALİKİN ALACAKLIYA ÖDEMEDE BULUNMASI HALİNDE GEMİ İPOTEĞİ KALKAR MI?
3.1-
Alacaklıya ödemede bulunan gemi maliki, diğer ipotekli gemilerden birinin malikine veya onun hukuki seleflerine rücu hakkına sahip bulunduğu oranda o malikin gemisi üzerindeki ipotek hakkını kazanır. TTK 1045’inci maddenin ikinci fıkrası gereğince devam eden ipotekle işbu ipotek birlikte ipotek teşkil eder.
3.2- Kısmen ödeme hâlinde, alacaklı üzerinde kalan ipotek, birinci fıkra ile TTK 1045’inci maddenin ikinci fıkrası gereğince malike geçen ipoteklerden sıra itibarıyla önce gelir.
3.3- Alacağın malike devri veya alacaklı ve borçlu sıfatlarının malikin şahsında birleşmesi, alacağın malik tarafından ödenmesi hükmündedir.
3.4- Alacaklının hakkını cebrî icra yoluyla ipotekli gemilerden birinden alması durumunda birinci fıkranın birinci cümlesi hükmü uygulanır. 

4- BİRLİKTE GEMİ İPOTEĞİNDE İPOTEĞİN BORÇLUYA GEÇMESİ HALİNDE GEMİ İPOTEĞİ KALKAR MI?
Birlikte gemi ipoteğinde borçlu, TTK 1038’inci maddenin altıncı fıkrasında yazılı hâlde, ipotekli gemilerden yalnız birinin malikine veya onun hukuki seleflerine rücu hakkına sahip olursa, ancak bu gemi üzerindeki ipotek kendisine geçer; diğer gemiler üzerindekiler düşer. 

5- HANGİ HALLERDE ALACAKLININ GEMİ MALİKİNE KARŞI SAHİP OLDUĞU İSTEM HAKKININ ZAMAN AŞIMINA UĞRAR?
Gemi sicilinden haksız yere silinmiş akdi ipoteklerle tescil edilmemiş bulunan kanuni ipotekler, alacaklının gemi malikine karşı sahip olduğu istem hakkının zaman aşımına uğraması ile düşer.

Kaynak: Türk Ticaret Kanunu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/gemi-ipotegi-nasil-sona-erdirilir/feed/ 0
Tahsil Edilemeyen Amme Alacağı Nedir? https://www.muhasebenews.com/tahsil-edilemeyen-amme-alacagi-nedir/ https://www.muhasebenews.com/tahsil-edilemeyen-amme-alacagi-nedir/#respond Wed, 27 Dec 2017 10:30:51 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=20826 1- TAHSİL EDİLEMEYEN AMME ALACAĞI NEDİR?
Amme borçlusunun bu Kanun hükümlerine göre yapılan mal varlığı araştırması sonucunda haczi kabil herhangi bir mal varlığının bulunmaması, haczedilen mal varlığının satılarak paraya çevrilmesine rağmen satış bedelinin amme alacağını karşılamaması gibi nedenlerle tahsil edilemeyen amme alacaklarına denilmektedir.

2- TAHSİL EDİLEMEYECEĞİ ANLAŞILAN AMME ALACAĞI NE DEMEKTİR?
Amme borçlusunun haczedilen mal varlığına bu Kanun hükümlerine göre biçilen değerlerin amme alacağını karşılayamayacağının veya hakkında iflas kararı verilen amme borçlusundan aranılan amme alacağının iflas masasından tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması gibi nedenlerle tahsil dairelerince yürütülen takip muamelelerinin herhangi bir aşamasında amme borçlusundan tahsil edilemeyeceği ortaya çıkan amme alacaklarına denilmektedir.

3- TAKİBAT GİDERLERİ NEDİR?
Cebri icradan mütevellit muameleler sırasında yapılan zor kullanma, ilan, haciz, nakil ve muhafaza giderleri gibi her türlü giderleri, ifade eder.

Kaynak: 6183 sayılı Kanun

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/tahsil-edilemeyen-amme-alacagi-nedir/feed/ 0