çalışanların – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Wed, 28 Feb 2024 08:27:33 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 5 Kişinin altında çalışanların olanlar ücretleri elden ödeyebilir mi? https://www.muhasebenews.com/5-kisinin-altinda-calisanlarin-olanlar-ucretleri-elden-odeyebilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/5-kisinin-altinda-calisanlarin-olanlar-ucretleri-elden-odeyebilir-mi/#respond Wed, 28 Feb 2024 08:27:33 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149460 İşçilerin bankadan ödeme sınırı değişti mi? 5 kişinin altında çalışanı olan firmalar ücret ödemelerini bankadan ödemek zorunda mı yoksa 7.000 tevsik üstü olduğu için otomatik geçer mi?

5 ve üzeri çalışan için bankadan ödeme zorunluluğu devam etmektedir.

Düzenleme ile ilgili yönetmeliğin ilgili maddesi; İşyerleri ve işletmelerinde İş Kanunu hükümlerinin uygulandığı    işverenler ile üçüncü kişiler, Türkiye genelinde çalıştırdıkları işçi sayısının en az beş olması halinde, çalıştırdıkları işçiye o ay içinde yapacakları her türlü ödemenin kanunî kesintiler düşüldükten sonra kalan net tutarını, bankalar aracılığıyla ödemekle yükümlüdürler.

320 Seri No.lu VUK Genel Tebliği (04.07.2003 – 25158 sayılı R.G.) vergi mükelleflerinin bazı işlemlerine ilişkin tahsilat ve ödemelerini 1 Ağustos 2003 tarihinden itibaren banka veya özel finans kurumlarınca düzenlenen belgelerle tevsik etme zorunluluğu getirilmişti. 459 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (24.12.2015 – 29572 R.G.) ile zorunluluk  kapsamında olan vergi mükelleflerinin, kendi aralarında ve tevsik zorunluluğu kapsamında olmayan kişilerle yapacakları, 7.000 TL’yi aşan tutardaki tahsilat ve ödemelerini bankalar veya aracı finansal kurumlar kanalıyla yapmaları bu kurumlar tarafından düzenlenen belgeler ile ispatlama zorunluluğu getirilmişti.

Öte yandan aşağıda belirtilen yönetmeliğe göre 1-4 arası çalışanı olan işletmelerin çalışanlarının ücretlerini elden ödemesi mümkün ise de çalışana ödenecek ücretin 7.000 TL’nin üzerinde olması halinde bankadan yapılması gerekmektedir.

 

 


 

 


YASAL DAYANAK

Resmî Gazete Tarihi: 18.11.2008 Resmî Gazete Sayısı: 27058

ÜCRET, PRİM, İKRAMİYE VE BU NİTELİKTEKİ HER TÜRLÜ İSTİHKAKIN BANKALAR ARACILIĞIYLA ÖDENMESİNE DAİR YÖNETMELİK

BİRİNCİ BÖLÜM

Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Amaç

MADDE 1 – (1) Bu Yönetmeliğin amacı; işçinin, gazetecinin ve gemi adamının; ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her türlü istihkakının bankalar aracılığıyla ödenmesine ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.

Kapsam

MADDE 2 – (1) Bu Yönetmelik, 22/4/1926 tarihli ve 818 sayılı Borçlar Kanunu, 13/6/1952 tarihli ve 5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun, 20/4/1967 tarihli ve 854 sayılı Deniz İş Kanunu ile 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında çalıştırılan işçi, gazeteci ve gemi adamının ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her türlü istihkakını kapsar.

(2) (Ek:RG-5/12/2009-27423)(1)29/6/2004 tarihli ve 5202 sayılı Savunma Sanayii Güvenliği Kanunu kapsamında tesis güvenlik belgesine sahip işyerleri ile 26/6/2001 tarihli ve 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu kapsamında bulunan gizlilik dereceli tesislerde çalıştırılanlara ve 1/11/1983 tarihli ve 2937 sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu ve bu Kanuna göre çıkarılan yönetmeliklerde belirtilen görevleri yerine getirmekle görevlendirilenlere yapılacak ödemeler, bankalar aracılığıyla yapılması zorunluluğundan istisnadır.

Dayanak

MADDE 3 – (1) Bu Yönetmelik; Borçlar Kanununun 323 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanunun 14 üncü maddesinin birinci fıkrası, Deniz İş Kanununun 29 uncu maddesinin birinci fıkrası ile İş Kanununun 32 nci maddesinin üçüncü fıkrası hükümlerine dayanılarak hazırlanmıştır.

Tanımlar

MADDE 4 – (1) Bu Yönetmelikte geçen;

a)(Değişik:RG-21/5/2016-29718)(2)Banka: 19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu kapsamındaki bankaları,

b) Borçlar Kanunu: 22/4/1926 tarihli ve 818 sayılı Borçlar Kanununu,

c) Deniz İş Kanunu: 20/4/1967 tarihli ve 854 sayılı Deniz İş Kanununu,

ç) (Değişik:RG-21/5/2016-29718)(2) Hesap: 5411 sayılı Kanun kapsamındaki bankalar nezdinde açılan hesabı,

d) İş Kanunu: 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununu,

e) Ödeme: Ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her türlü istihkak ödemelerini,

f) 5953 sayılı Kanun: 13/6/1952 tarihli ve 5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanunu,

ifade eder.

(2) Bu Yönetmelikte geçen diğer kavramlar; Borçlar Kanunu, 5953 sayılı Kanun, Deniz İş Kanunu, İş Kanunu ile 5411 sayılı Bankacılık Kanununda belirtilen anlamlarıyla kullanılmıştır.

İKİNCİ BÖLÜM

İşçiye, Gazeteciye ve Gemi Adamına Yapılan Ödemelerin Bankalar Aracılığıyla Yapılması

Borçlar Kanununa tabi olarak çalışan işçiye yapılan ödemeler

MADDE 5 – (1) Borçlar Kanununa tabi olarak işçi çalıştıran iş sahiplerince, işçinin sözleşmede gösterilen veya adet olan ya da kendisinin bağlı bulunduğu genel vekâletname ile belirlenen her türlü ödemelerden öncelikle kanunî kesintiler yapıldıktan sonra işçiye net olarak ödenecek bakiye tutarının bankalar aracılığıyla ödenmesi hususunda iş sahiplerine zorunluluk getirilip getirilmemesi ve bu zorunluluğun kapsamı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ile Hazine Müsteşarlığından sorumlu Devlet Bakanlığı tarafından müştereken belirlenir.

5953 sayılı Kanuna tabi olarak çalışan gazeteciye yapılan ödemeler

MADDE 6 – (1) 5953 sayılı Kanuna tabi olarak Türkiye genelinde (Değişik ibare:RG-21/5/2016-29718)(2)en az beş gazeteci çalıştıran işverenler, çalıştırdıkları gazeteciye o ay içinde yapacakları her türlü ödemenin kanunî kesintiler düşüldükten sonra kalan net tutarını, bankalar aracılığıyla ödemekle yükümlüdürler.

Gazete ve mevkutelerde, haber ve fotoğraf ajanslarında gazeteci haricinde çalıştırılan işçiye yapılan ödemeler

MADDE 7 – (1) Gazeteci çalıştıran işverenler, aynı zamanda 5953 sayılı Kanun hükümleri dışında kalan ve İş Kanununda “işçi” tanımına giren kimseleri çalıştırmaları hâlinde, çalıştırılan gazeteci sayısı ile işçi sayısı toplamının (Değişik ibare:RG-21/5/2016-29718)(2) en az beş olması durumunda,çalıştırdıkları gazeteci ve işçiye o ay içinde yapacakları her türlü ödemenin kanunî kesintiler düşüldükten sonra kalan net tutarını, bankalar aracılığıyla ödemekle yükümlüdürler.

Deniz İş Kanununa tabi olarak çalışan gemi adamına yapılan ödemeler

MADDE 8 – (1) Deniz İş Kanununa tabi olarak Türkiye genelinde (Değişik ibare:RG-21/5/2016-29718)(2) en az beş gemi adamı çalıştıran işverenler veya işveren vekilleri, çalıştırdıkları gemi adamına, o ay içinde yapacakları her türlü ödemenin kanunî kesintiler düşüldükten sonra kalan net tutarını, bankalar aracılığıyla ödemekle yükümlüdürler.

Gemi adamına yapılan ödemeler için açılan banka hesap numarasına akitte yer verilmesi

MADDE 9 – (1) Hizmet akdi, işveren veya işveren vekili ile gemi adamı arasında, yazılı olarak Deniz İş Kanununun 6 ncı maddesinde belirtilen unsurları içerecek şekilde yapılır.

(2) Hizmet akdinde, ücretin ödeme zamanı ve yeri ile gemi adamının ödemelerinin yapılacağı banka hesap numarası da bulunur.

İş Kanununa tabi olarak çalışan işçiye yapılan ödemeler

MADDE 10 – (1) İşyerleri ve işletmelerinde İş Kanunu hükümlerinin uygulandığı    işverenler ile üçüncü kişiler, Türkiye genelinde çalıştırdıkları işçi sayısının (Değişik ibare:RG-21/5/2016-29718)(2) en az beş olması halinde, çalıştırdıkları işçiye o ay içinde yapacakları her türlü ödemenin kanunî kesintiler düşüldükten sonra kalan net tutarını, bankalar aracılığıyla ödemekle yükümlüdürler.

Zorunluluk hâli

MADDE 11 – (1) Bu Yönetmelik kapsamında banka aracılığıyla ödeme yapması gereken işverenler, işveren vekilleri veya üçüncü kişiler, işyerlerinin bulunduğu mahalde banka şubesi bulunmaması ya da çalışanlara banka aracılığıyla ödeme yapılmasına imkân bulunmaması hâlinde ödemeler, T.C. Posta ve Telgraf Teşkilatı Genel Müdürlüğü şubeleri aracılığıyla yapılır.

Ödemelerin niteliğinin belirtilmesi

MADDE 12 – (1) Bu Yönetmelik kapsamındaki işveren, işveren vekili ve üçüncü kişiler tarafından yine bu Yönetmelikte belirtilen kişilere bankalar aracılığıyla yapılan her türlü ödemelerde ödemelerin niteliği, hesabın açıklamasında belirtilir.

Ödemelerin brüt olarak hesaba yatırılma zorunluluğunun getirilmesi

MADDE 13 – (1) Bu Yönetmelikte belirtilen işverenleri veya işveren vekillerini veyahut üçüncü kişileri, yapacakları ödemeleri bankalar nezdinde açılacak hesaplara brüt olarak yatırmaları hususunda zorunlu tutmaya Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ile Hazine Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakanlık müştereken yetkilidir.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

İdarî Para Cezaları

Gazeteciye yapılan ödemelerin bankalar aracılığıyla yapılmaması hâlinde uygulanacak idarî para cezası

MADDE 14 – (1) Bu Yönetmelik kapsamında zorunlu tutulduğu hâlde gazeteciye yapılan ödemeleri bankalar aracılığıyla yapmayan işverene, 5953 sayılı Kanunun 27 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının ilgili birimi tarafından idarî para cezası verilir.

Gemi adamına yapılan ödemelerin bankalar aracılığıyla yapılmaması hâlinde uygulanacak idarî para cezası

MADDE 15 – (1) Bu Yönetmelik kapsamında zorunlu tutulduğu hâlde gemi adamına yapılan ödemeleri bankalar aracılığıyla yapmayan işverene veya işveren vekiline, Deniz İş Kanununun 51 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının geminin bağlama limanının bulunduğu yer ilgili birimince idarî para cezası verilir.

İşçiye yapılan ödemelerin bankalar aracılığıyla yapılmaması hâlinde uygulanacak idarî para cezası

MADDE 16 – (1) İşçiye, İş Kanunundan veya toplu iş sözleşmesinden veyahut iş sözleşmesinden doğan alacaklarını, bu Yönetmelik kapsamında zorunlu tutulduğu hâlde bankalar aracılığıyla ödemeyen işverene veya işveren vekiline veyahut üçüncü kişiye, İş Kanununun 102 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının ilgili birimi tarafından idarî para cezası verilir.

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

Son Hükümler

Yürürlük

MADDE 17 – (1) Bu Yönetmelik 1/1/2009 tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 18 – (1) Bu Yönetmelik hükümlerini, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, Maliye Bakanı ve Hazine Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakan birlikte yürütür.

__________________

(1)Bu değişiklik 1/1/2009 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

(2)Bu değişiklik yayımı tarihini izleyen ay başında yürürlüğe girer.

  Yönetmeliğin Yayımlandığı Resmî Gazete’nin
Tarihi Sayısı
18/11/2008 27058
Yönetmelikte Değişiklik Yapan Mevzuatın Yayımlandığı Resmî Gazete’nin
Tarihi Sayısı
1. 5/12/2009 27423
2. 21/5/2016  29718

 


Kaynak: Mevzuat, İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/5-kisinin-altinda-calisanlarin-olanlar-ucretleri-elden-odeyebilir-mi/feed/ 0
İstanbul Kart’a yüklenen yol parası vergi ve SGK priminden istisna mıdır? https://www.muhasebenews.com/istanbul-karta-yuklenen-yol-parasi-vergi-ve-sgk-priminden-istisna-midir/ https://www.muhasebenews.com/istanbul-karta-yuklenen-yol-parasi-vergi-ve-sgk-priminden-istisna-midir/#respond Mon, 29 Jan 2024 19:59:51 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=148992 Çalışanların ofise gelmeleri için İstanbul Kart’a yol yüklemeler yapılmaktadır. Bu kapsamda yol yardımı niteliğinde İstanbul Kart’a yüklenen tutarlar SGK primine tabii midir?

2024 Yılı için günlük yemek parası istisna tutarı 170 liraya, 56 lira olan yol (bilet veya elektron bilet) istisna tutarı da 88 liraya çıktı. 

Çalışanların toplu olarak işyerlerine gidip gelmelerini sağlamak maksadıyla işverenler tarafından yapılan taşıma giderleri (7194 sayılı kanunun 11 inci maddesiyle eklenen parantez içi hüküm; Yürürlük: 01.01.2020) (İşverenlerce taşıma hizmeti verilmeyen durumlarda, çalışılan günlere ait bir günlük ulaşım bedelinin 2024 yılı için 88 Türk lirasını aşmaması ve buna ilişkin ödemenin toplu taşıma kartı, bileti veya bu amaçla kullanılan ödeme araçlarının temini şeklinde yapılması şarttır. Ödemenin bu tutarı aşması hâlinde aşan kısım ile hizmet erbabına ulaşım bedeli olarak nakden yapılan ödemeler ve bu amaçla sağlanan menfaatler ücret olarak vergilendirilir. Bu istisnanın uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkilidir.);”

Yol bedeli ücret bordrosuna eklenir.

Çalışılan gün sayısı x 88 TL tutarı gelir vergisi matrahından indirilir.

88 TL’nin üstünde ödeme yapılması halinde GV kesintisi yapılır.

Yol bedelinin bilet, elektronik bilet vb. şeklinde verilmesi halinde istisna uygulanır.

Nakit yol parası için gelir vergisi ve SGK primi istisnası uygulanmaz.


Mükelleflerin/işverenlerin ve meslek mensuplarımızın sıkça sordukları, bazen ayrımının yapılmasının zor olduğu yolluk ve yol paralarının sigorta primine tabi tutulup tutulmayacağı ile ilgili olarak SGK, 2020/20 sayılı genelgede açıklama yapmıştır.

6245 sayılı Harcırah Kanunu’nun 3’üncü maddesinde belirtilen yol masrafı, sigortalının görevli bulunduğu yerden geçici bir görevle başka yerlere gönderilmesi veya görev yerinin değiştirilmesi dolayısıyla yol masrafı, gündelik (yevmiye), yer değiştirme masrafı olarak duruma bağlı yapılan ödemelerdir.

Genelgeye göre yolluk kavramının içeriği itibariyle bir belgeyle kanıtlanması gerekmektedir. (Bir görevlendirme yapılmışsa görevlendirme belgesi, bir ilden bir ile taşınma olmuşsa görevlendirme belgesi ve taşıma belgesi vs. gibi).

Bu bakımdan, sigortalılara bireysel iş sözleşmesine veya toplu sözleşmeye dayanılarak ve işveren tarafından sigortalının geçici bir görevle başka yere gönderilmesi veya görev yerini
değiştirmesi dolayısıyla verilen ve yolluk kavramına giren ödemeler prime esas kazanca dahil edilmeyecek dolayısıyla sigorta primine tabi tutulmayacaktır.

Yol yardımı ya da yol parası ise sigortalıya işe gidip gelebilmesinde destek olarak verilen ek bir ödeme olup; söz konusu ödemenin 5510 sayılı Kanunun 80’inci maddenin birinci fıkrasının (c) bendinde belirtildiği şekilde “(b) bendinde belirtilen istisnalar dışında her ne adla yapılırsa yapılsın tüm ödemeler ile ayni yardım yerine geçmek üzere yapılan nakdi ödemeler prime esas kazanca tabi tutulur.” hükmü gereği prime esas kazanca dahil edilmesi gerekmektedir.

Bu kapsamda işe gelip gitmek amacıyla sigortalıya ödenen yol parası ödemelerinin tamamı prime esas kazanca dahil edilecektir.

Yol parası ile yolluk kavramını ayırt etmek bazen zor olabilmektedir. Genel itibariyle yol parası ödemeleri devamlılık arz eden ödemeler olup, yolluklar ise ayda veya yılda birkaç kez yapılan ödemelerdir.

İlgili mevzuat bölümünde belirtilen genel hükmüne göre, sigortalıya yapılan bir ödemenin görev yolluğu mahiyetinde olduğunun belge ile kanıtlanması gerektiğinden, bu durumu ispatlayacak görev yolluğu ile ilgili evrakların işveren tarafından muhafaza edilmesi ve SGK tarafından istenildiğinde ibraz edilmesi gerekmektedir.


SGK Primine Tabi Olan – Olmayan Kazançlar

A-Prime Esas Kazançlar

1- Asıl Ücretler

2- Ödeme Şekil ve Zamanına Göre Ücret Çeşitleri

3- Ücretin Eklentileri

4- İdare veya Kaza Mercilerince Verilen Karar Gereğince Yapılan Ödemeler

5- Diğer Ödemeler

6- Sigortalılara İstirahatlı İken Ödenen Ücretler

7- Yıllık İzin Ücretleri

8- İzin Harçlığı

B-Prime Esas Olmayan Kazançlar

1- Yolluklar

2- Ölüm, Doğum ve Evlenme Yardımları

3- Aynî Yardımlar

4- Kasa tazminatı veya iş riski zamları

5- Kıdem Tazminatı

6- İhbar Tazminatı

7- Avans Olarak Ödenen Ücretler

8-4857 Sayılı İş Kanununun 21 inci Maddesine Göre Geçersiz Sebeple Yapılan Feshin Sonucunda,  Ödenmesine Karar verilen Ödemeler

VI- SİGORTA PRİMİNE ESAS OLAN VE OLMAYAN KAZANÇLAR (AÇIKLAMALAR)

A- Prime Esas Kazançlar

506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 77 nci maddesinin birinci fıkrasında, ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki çeşitli istihkakların prime esas tutulacağı belirtilmiştir.

Prime esas bazı kazançların nitelikleri ve çeşitleri aşağıda açıklanmıştır.

1- Asıl Ücretler

İş Kanununa göre, genel anlamda ücret, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve nakden ödenen meblâğı kapsar.

Hizmetin karşılığı olan ücret, para veya ayn  olarak sağlanan menfaatlerdir. Ücretin ayn olarak verilmesi halinde bunun para ile temsil edilebilir bir menfaat olması ve akitten veya Kanundan doğması gerekir.

Fazla mesai ücreti, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri, ek görev ücreti de asıl ücrete dahildir.

77 nci maddenin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca ücretlerin brüt toplamı hak edildikleri aylar itibariyle prime tâbi tutulacaktır. Yani, prime tâbi tutulabilmesi için ücretin ödenmesi şartı yoktur.

2- Ödeme Şekil ve Zamanına Göre Ücret Çeşitleri

a) Zaman Birimine Göre Ücret

Ücret, belirli zaman birimleri içerisinde yapılan hizmetin karşılığı ise, zaman esasına göre bir ücret kararlaştırılmış demektir. Saat başına, gündelik, haftalık, aylık ücret gibi.

b) İşbirimi Esasına Göre Ücret

İşçi tarafından yapılacak işin beher parçasına veya kilosuna veya metrekaresine veya metreküpüne göre bir ücret kararlaştırılmış ise, iş birimine göre bir ücret bahis konusu demektir.

c) Götürü Ücret

Götürü ücret, bitirilmesi gerekli  bir işin sonucuna göre hesaplanan bir ücret şeklidir. Uygulamada birim tespitinin güç olduğu veya seri olarak yapılması mümkün olmayan veya genellikle devamlılık göstermeyip bir süre sonra bitecek olan işlerde işin sonucuna göre ücretin kararlaştırılması halinde götürü toptan ücretten söz edilir.

d) Belirsiz Zaman ve Miktar Üzerinden Ödenen Ücretler

Kârdan Hisse Şeklinde Ödenen Ücret

Ücretin, işçinin daha verimli çalışmasını sağlamak için kârdan hisse şeklinde karşılanması halinde, kâra iştirak şeklinde bir ücret alması ile kâr ortaklığı halinin karıştırılmaması gerekir. Hizmetini işverene kârdan hisse alarak tahsis eden kimse, işi işverenin emir ve talimatı altında yürütüyorsa hizmet akdi söz konusu olur. Şayet iş sahibi ile arasında hem kâra, hem zarara katılma şeklinde bir ilişki mevcutsa bu taktirde ortaklık sözleşmesi var demektir.

Komisyon Ücreti

Uygulamada bazı işçilere yaptıkları veya yapılmasına aracı oldukları işlerin değeri üzerinden genellikle bir yüzde oranı tespit edilerek ücret ödendiği görülmektedir. (Örneğin, bir tezgâhtarın sattığı malların satış değeri üzerinden % 3 tutarında bir ücret alması veya bir doktorun poliklinikte muayene ettiği her hasta başına vizite ücreti tutarının belli bir yüzdesini ücret olarak alması gibi.)

Komisyon ücreti veya kâra katılma gibi belirsiz zaman ve miktar üzerinden ücret alan sigortalıların prim ve ödeneklerinin hesabında esas tutulacak günlük kazançları 506 sayılı Kanunun 77 inci maddesinin dördüncü fıkrasına istinaden Bakanlar Kurulu kararı ile belirlenmektedir.

Günlük,haftalık veya aylık olarak belirli bir ücrete dayanmış olmayıp da, komisyon ücreti ve kâra katılma gibi belirsiz zaman ve miktar üzerinden ücret alan sigortalıların prim ve ödeneklerinin hesabı, 506 sayılı Kanunun değişik 78 inci maddesine göre tespit edilen prime esas günlük kazancın alt sınırı üzerinden yapılmaktadır.

4857 sayılı İş Kanununa göre 16 yaşından büyükler için belirlenen günlük asgarî ücretler ile 16 yaşından küçükler için belirlenen günlük asgarî ücretlerin 506 sayılı Kanunun 78 inci maddesine göre tespit edilen prime esas günlük kazancın alt sınırının üstünde olması halinde, prim ve ödenekler bu ücretler üzerinden hesaplanacaktır. (16-57 Ek genelge)

Diğer taraftan, 77. maddenin beşinci fıkrasında, “Şu kadar ki, sigortalının ayrıca belirli bir kazancı varsa, bu takdirde prim ve ödeneklerin hesabında esas tutulacak günlük kazancı, yukarıdaki fıkraya göre hesap edilecek günlük kazancına belirli kazancı üzerinden  hesaplanacak günlük kazancın ilavesi suretiyle bulunur” hükmü yer almış bulunduğundan, komisyon ücreti veya kârdan hisse şeklinde ücret alan sigortalı aynı zamanda aylık belirli bir ücret de alıyorsa, sigorta primlerine esas günlük kazancı, Bakanlar Kurulunca tespit edilmiş olan günlük kazancın üstüne ayrıca aldığı günlük kazancın da ilavesi suretiyle bulunacak ve sigorta primlerinin hesabında bu günlük kazanç esas alınacaktır.

3- Ücretin Eklentileri

Sigortalılara asıl ücretlerinden başka prim, ikramiye gibi çeşitli isimlerle yapılan ödemelerin brüt toplamının, ödendiği ay itibariyle prime esas tutulacağı 77.  maddenin 1/b fıkrasının hükmü icabıdır. Bu nitelikteki ödemeler aşağıda belirtilmiştir.

a) Primler (Çalışma, Satış, Devamlılık, İstihsal Primi, İdareci Primi)

Uygulamada bir çok işyerlerinde üretimi arttırmak ve çalışanları teşvik etmek amacıyla  çeşitli isim ve şekillerde primler ödenmektedir. Bunlar ferdî veya toplu iş sözleşmesinden doğduğu gibi işveren tarafından sözleşme dışı bir şekilde de ödenmiş olabilir. Söz konusu primler, ödendiği ayın kazancına dahil edilerek prime tabi tutulacaktır.

b) İkramiye (Bayram İkramiyesi, Yılbaşı İkramiyesi, Temettü İkramiyesi )

İşçilere geçmiş hizmetlerini ödüllendirmek ve gelecekteki hizmetlerini özendirmek amacıyla çeşitli zaman ve vesilelerle ikramiye adı altında yapılan ödemelerde prime esas tutulacaktır.

Ödenmesi Kanundan veya sözleşmelerden doğan ikramiyeler, sigortalının hizmet akdinin son bulmasından evvel ödenmesi şartıyla prime tâbi tutulacaktır.

Kamu kesiminde çalışan işçilere, 6772 sayılı “Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması Hakkında Kanun” a istinaden ikramiye ödenmektedir.

Anılan Kanunun 1. maddesi kapsamına giren daire ve müesseseler tarafından ödenen ikramiyelerden birisinin, bu kanuna göre ödendiğinin kabulü ile sigorta primine tâbi tutulmaması gerekir.

İkinci ikramiye ise, 6772 sayılı Kanunun 3 üncü maddesi hükmü gereğince, Bakanlar Kurulu kararına istinat ediyorsa, bu da sigorta primine tâbi olmayacaktır.

Buna karşılık, ikinci ikramiyenin, Bakanlar Kurulu kararına istinaden değil de, toplu sözleşme, prim talimatı veya yönetim kurulu kararı vb. gereğince ödenmesi halinde  sigorta primlerine tâbi tutulacaktır.

Diğer taraftan, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması Hakkında Kanuna 2448 sayılı Kanunla eklenen “ Ek Madde 1” de “bu Kanun uyarınca işçilere yapılan ilave tediyelerden ayrı olarak, her yıl için her biri bir aylık istihkakları tutarını, (haftalık ve genel tatil ücretleri dahil) geçmemek şartıyla toplu iş sözleşmeleri ile en çok iki ikramiye daha verilebilir” hükmü yer almıştır.

6772 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasında ilave tediyelerden sigorta primlerinin kesilmeyeceği hükme bağlanmış olduğu halde, 2448 sayılı Kanunda ödenecek iki ikramiyeden sigorta primi kesilmeyeceği yolunda bir hüküm bulunmadığından, bu Kanuna istinaden ve toplu sözleşme gereğince ödenmesi gereken iki ikramiyeden sigorta primi kesilmesi gerekmektedir. Yani 6772 sayılı Kanuna göre ödenen 52 yevmiye tutarı prime tâbi değil, 2448 sayılı Kanuna göre ödenen 60 yevmiye tutarı ise prime tâbi olmaktadır.

-Jübile İkramiyesi

Belli bir hizmet yılını doldurup, işyerinden ayrılmış sigortalılara jübile ikramiyesi adı altında yapılan ödemeler, tazminat mahiyetinde olduğundan ve özellikle bu kabil ödemeler sigortalılığın sona ermesinden sonra yapıldığından prime tâbi tutulmaması gerekmektedir.

Mesleki Eğitim Gören Öğrencilere Ödenen İkramiyeler

3308 sayılı Çıraklık ve Meslek Eğitimi Kanunu kapsamına giren işletmelerde meslekî eğitim gören öğrencilere işyeri sahipleri tarafından ödenecek olan ikramiyelerin, bu öğrencilerin sigorta primlerinin söz konusu Kanunun 25 inci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca kendilerine ödenmesi gereken asgari ücretin % 50 si üzerinden hesaplanması gerektiğinden sigorta priminin hesabında nazara alınmaması gerekmektedir.

c) Hakkı Huzurlar (Toplantı Parası)

Uygulamada bazı görevlerin komisyon, komite, Yönetim kurulu gibi organların toplantılarına katılmak suretiyle yapıldığı ve katılanlara toplantı veya saat başına hakkı huzur adı altında para ödendiği görülmektedir. Bu gibi görevler genellikle seçimle gelenler tarafından yapıldığı ve sigortalı sayılmadıkları için hakkı huzur alanların durumlarının buna göre incelenmesi ve sigortalı addedilmeleri gerektiği anlaşıldığı takdirde, hakkı huzurun ücret vasfı taşıdığı nazara alınarak prime tâbi tutulması sigortalı değiller ise prime tabi tutulmaması gerekir.

d) Eleman Teminindeki Güçlük Zammı, Kıdem Zammı

İşverenler tarafından mesleğin özelliği göz önünde bulundurularak bazı personele “eleman teminindeki güçlük zammı”, bazı personele de kıdemlerine ve gündeliklerine eklenmek suretiyle “kıdem zammı” adı altında para ödenmekte olduğundan, bunların ücret niteliğinde kabul edilerek sigorta primine tâbi tutulması gerekmektedir.

4-İdare veya Kaza Mercilerince Verilen Karar Gereğince Yapılan Ödemeler

Sigortalılara, toplu sözleşme hükümleri uyarınca ödenen prim,ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkaktan, ödendiği ayın kazancına dahil edilerek sigorta primi kesilecektir.

Kendisine 506 sayılı Kanunun 77. maddesinin (b) fıkrasında belirtilen prim, ikramiye ve bu nitelikte bir istihkak ödenen sigortalının ödemenin yapıldığı ayda fiilen çalıştığı ve ücret aldığı gün sayısının çeşitli nedenlerle 30 günden az olması halinde o ay içindeki toplam kazancı, ücret aldığı gün sayısına bölünerek, Kanunun değişik 78 nci maddesine göre tespit edilmiş olan asgari ve azami kazanç sınırları da göz önüne alınmak suretiyle prime tâbi tutulacaktır.

5- Diğer Ödemeler

Bazı işverenlerce sigortalılara; toplu iş sözleşmesi uyarınca kararlaştırılmış olup olmadığı üzerinde durulmaksızın makam tazminatı, ek tazminat, yakacak, aydınlatma,temizleme, mesken (konut) veya sağlık yardımı, okul, tahsil yahut öğrenim parası, taşıt veya vasıta ücreti, tabii afet yardımı, askerlik yardımı ve dinlenme parası adı altında ödeme yapıldığına rastlanıldığından, kanundaki istisnalar arasında sayılmamış olan bu ve benzer nitelikteki tüm nakit ödemelerin sigorta primlerine tabi tutulması gerekmektedir.

6- Sigortalılara İstirahatlı İken Ödenen Ücretler

Kurumumuzdan geçici işgöremezlik ödeneği alan sigortalılara istirahatlı bulundukları devrede kendilerine Kurumca  ödenen geçici işgöremezlik ödeneği ile o devredeki kazancı arasındaki fark ücretlerin veya bu devrede Kurumumuzca ödenen geçici işgöremezlik ödeneği nazara alınmadan işverenlerce tam olarak ödenen ücretlerin bundan böyle Tüzük, Yönetmelik, Toplu Sözleşme gibi genel düzenleyici tasarruflara dayanarak veya işverence atıfet kabilinden ödenmiş olmasına bakılmaksızın 506 sayılı Kanunun 77 inci maddesinin (a) fıkrası kapsamında  mütalaâ edilerek prime tâbi tutulması, bu fark ücretlerin prime esas asgari günlük kazancın altında kalması halinde, 506 sayılı Kanunun 78 inci maddesi gereğince prime esas asgari günlük kazanca  tamamlanmak suretiyle iş kazaları ve meslek hastalıkları sigortası primi de dahil olmak üzere prime tâbi tutulması ve bu primlerin ilişkin olduğu sürenin, aylık prim ve hizmet belgesinde gün sayılı olarak gösterilmesi gerekmektedir.

7- Yıllık İzin Ücretleri

4857 sayılı İş Kanunu gereğince hak edilen yıllık izin ücretleri, 506 sayılı Kanunun 77 nci maddesinin (a) fıkrası kapsamına giren ücretler meyanında bulunduğundan,

a)Sigortalıların hak kazanıp da kullanmamış oldukları izin süresine ait ücretlerin, 4857 sayılı İş Kanununa göre, akdin feshedilmesi halinde ödenmesinin zorunlu olduğu, dolayısıyla akdin feshinde hak edildiği nazara alınarak, sigortalılara ödendiği ayın kazancına dahil edilmek suretiyle sigorta primlerine tâbi tutulacaktır.

b)İş Kanununda akdin feshinde, sadece kullanılmayan yıllık izine ait ücretin ödenmesi öngörülmüş olup,  izin kullandırılacağına dair bir açıklık bulunmadığı ve izin ücretinin ödenmesi prim ödeme gün sayısında bir artışı doğurmadığı için, izin ücreti için aylık prim ve hizmet belgelerinde ayrıca bir süre gösterilmeyecek, ancak,sigorta primine esas günlük kazanç, o ay içinde ücret alınan gün sayısı nazara alınarak hesaplanacaktır.

c)İzin ücretinin akdin feshinden sonra ödenmesi halinde ise, izin ücretine akdin feshinde hak kazanılmış olduğundan,akdin feshedildiği ayın kazancına dahil edilerek ve ek prim belgesi düzenlenmek suretiyle sigorta primi kesilecektir.

Diğer taraftan, 4857 sayılı İş Kanununda, sigortalılara yıllık ücretli izin süresi için ödenecek ücretler üzerinden işkazaları ile meslek hastalıkları primleri hariç, diğer sigorta primlerinin,Sosyal Sigortalar Kanunundaki esaslar çerçevesinde işçi ve işverenler yönünden ödenmesine devam olunacağı belirtilmiş bulunmaktadır.

Bu hükme göre, yıllık izin ücretlerinden, işkazaları ile meslek hastalıkları sigortası primi kesilmeyecek, ancak, diğer sigorta kollarına ait primler kesilecektir.

8- İzin Harçlığı

Sigortalılara, toplu is sözleşmeleri gereğince ölüm, doğum ve evlenme  gibi hallerde verilen izinler dolayısıyla ödenen ücretler ile yıllık ücretli izinlerde izin ücretinden ayrı olarak “izin harçlığı” veya benzer isimler altında ödenen paraların, bahis konusu izinler 4857 sayılı İş Kanununda öngörülen yıllık izin mahiyetinde sayılmadığı, keza izin harçlığı da yıllık izin ücreti niteliğinde olmadığı gibi izin ücretinden ayrı olarak da ödendiği için, iş kazalarıyla meslek hastalıkları priminden istisna edilmemesi gerekmektedir.

B- Prime Esas Olmayan Kazançlar

506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 4958 sayılı Kanunla değişik  77 nci maddesinin ikinci fıkrasında, ölüm, doğum ve evlenme yardımları, yolluklar, kıdem, ihbar ve kasa tazminatları, ayni yardımlar ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca miktarları yıllar itibariyle belirlenecek yemek,çocuk ve aile zamlarının sigorta primlerinin hesabına esas tutulacak kazançların aylık tutarının tespitinde nazara alınmayacağı, bunların dışında her ne ad altında ödeme yapılırsa yapılsın tüm ödemelerin prime tabi tutulacağı hükme bağlanmıştır.

Konuyla ilgili olarak Bakanlığımızca hazırlanan “Sigorta Primlerinin Hesabına Esas Tutulacak Kazançların Aylık Tutarının Tespitinde Nazara Alınmayacak Olan Yemek Parası ile Çocuk ve Aile Zamlarının Günlük ve Aylık Tutarlarının Tespitine ilişkin Tebliğ” ile, 1.1.2004 tarihinden geçerli olmak üzere sigortalılara yemek parası, çocuk ve aile zamları adı altında yapılan ödemelerin sigorta primlerinden istisna tutulacak miktarları belirlenmiş bulunmaktadır.

Bu tebliğe göre sigortalılara;

Yemek parası olarak yapılan ödemelerin, işyerinde veya müştemilatında yemek verilmemesi şartıyla fiilen çalışılan gün sayısı dikkate alınarak 16 yaşından büyükler için her yıl belirlenen günlük asgari ücretin %6’sının yemek parası verilecek gün sayısı ile çarpılması sonucunda bulunacak miktarının,

Çocuk zammı olarak yapılan ödemelerden; iki çocuğa kadar ( iki çocuk dahil ) çocukların 18 yaşını, orta öğrenim yapması halinde 20 yaşını, yüksek öğrenim yapması halinde 25 yaşını doldurmamış olmaları şartıyla veya çalışamayacak durumda malul bulunan ve Sosyal Sigortaya, Emekli Sandıklarına tabi çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan erkek çocukları ile yaşları ne olursa olsun evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan veya dul kalan ve Sosyal Sigortaya, Emekli Sandıklarına tabi bir işte çalışmayan, buralardan gelir veya aylık almayan kız çocukları için, sigortalının hizmet akdinin devam etmesi şartıyla fiilen çalışmasının olup olmadığı üzerinde durulmaksızın iki çocuğu geçmemek kaydıyla çocuk başına her yıl 16 yaşından büyükler için belirlenen aylık asgari ücretin %2’si oranındaki tutarının,

Aile zammı olarak yapılan ödemelerin; sigortalının hizmet akdinin devam etmesi şartıyla fiilen çalışmasının olup olmadığı üzerinde durulmaksızın, sigortalının eşinin her hangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olarak çalışmaması ve buralardan gelir veya aylık almaması kaydıyla, her yıl 16 yaşından büyükler için belirlenen aylık asgari ücretin % 10’u oranındaki tutarının,

Aylık sigorta primine esas kazançların hesaplanmasında dikkate alınmaması uygun görülmüştür.

Uygulamaya ilişkin diğer hususlar Kurum web sitesinde de yayımlanmış olan 16.02.2004 tarihli, 16-310 Ek sayılı Genelgede ayrıntılı olarak açıklanmıştır.

1- Yolluklar

İşverenlerin sigortalılar için ödediği yollukların neleri kapsadığı konusunda  6245 sayılı Harcırah Kanunu ile memurlara tanınan haklar esas alınacaktır.Adı geçen Kanunda harcırah kavramının; yol parasını, yevmiyeyi, memurun ve aile fertlerinin yer değiştirme masraflarını kapsadığı ifade edilmiştir. Bu itibarla sigortalılar için bu konuda yapılan ödemelerle ve aynı nitelikte olanlar yolluktan sayılacaktır.

Bu durumda sigortalılara ferdî hizmet sözleşmesine veya toplu sözleşmeye dayanılarak ve işveren tarafından sigortalının geçici bir görevle başka yere gönderilmesi veya görev yerini değiştirmesi dolayısıyla verilen ve yolluk kavramına giren her türlü ödemeler, belge ile kanıtlanması kaydıyla miktarı ne olursa olsun, prime esas kazançlar dışında tutulacaktır.

2- Ölüm, Doğum ve Evlenme Yardımları

Ölüm, doğum ve evlenme hallerinde yapılan yardımlar Kanunda primden istisna edilmiştir. Ayrıca, sözleşmeler ile evli işçilere her ay “evlenme zammı” adı altında yapılan ödemelerin aile zammı niteliğinde olması dolayısıyla bunlar da prime tâbi kazançlardan sayılmayacaktır.

3- Aynî Yardımlar

Sosyal Sigortalar Kanununun 77 nci maddesinde, sigortalılara yapılan aynî yardımlar sigorta primine esas tutulmayan istisnalar arasında sayılmıştır.

Buna göre, sigortalılara, un, şeker, yağ, ayakkabı gibi mal olarak verilen yardımlar  sigorta primlerine tâbi tutulmayacaktır.

4- Kasa tazminatı veya iş riski zamları

İşyerlerinde para veya kıymetli evrak veyahut da eşya muhafazası ile görevli bulunanlara işverenler tarafından ödenen kasa tazminatları, muhtemel açıkları kapatmak maksadıyla verildiğinden, bunların ücret niteliğinde sayılmaması, dolayısıyla sigorta priminden istisna  edilmesi gerekmektedir.

5- Kıdem Tazminatı

İş Kanununa göre, iş akdinin feshi veya sair sebeplerle işten ayrılan işçilere işverenler tarafından bir defaya mahsus olmak üzere ödenen kıdem tazminatının, niteliği itibariyle ücret sayılabilecek bir kazanç durumunda olmadığı gibi, esasen işten ayrılan sigortalının o andan itibaren sigortalılık vasfı da kalmadığından sigorta primine matrah teşkil etmemesi gerekmektedir.

6- İhbar Tazminatı

İşveren tarafından ihbar önellerine riayet edilmeksizin işçinin işine son verilmesi halinde, ihbar önellerine ait ücret tutarlarının tazminat olarak ödenmesi, İş Kanunu gereğidir. Bu durumda işçinin işyeri ile olan hukukî ilişkisi iş akdinin feshi ile sona erdiğinden, ödenen paralar işçiyi himaye gayesine yönelik bir tazminat olup, ücret niteliğinde bulunmadığından, bu nitelikte olan ihbar tazminatı ise sigorta primine tabi olmayacaktır.

7- Avans Olarak Ödenen Ücretler

Hak edilmemiş bir ücretin ileride hak edildiği zaman mahsubu yapılmak üzere ödenilmesi halinde avanstan söz edilir.Avans almış olan bir sigortalı, aldığı avansı karşılayacak bir süre çalışmadan herhangi bir suretle işten ayrılabilir. Bu takdirde, avans sigortalının şahsî borcu durumuna geçecektir. Esasen kanun hak edilen ücretlerden prim alınacağını hükme bağlamıştır. Bu itibarla, avans, hakedilmiş bir ücret olmaması nedeniyle prime tâbi tutulmayacaktır.

8- 4857 Sayılı İş Kanununun 21 inci Maddesine Göre Geçersiz Sebeple Yapılan Feshin Sonucunda, Ödenmesine Karar verilen Ödemeler

4857 sayılı İş Kanununun 21 inci maddesinin 1 inci fıkrasında; işverence geçerli sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı mahkeme veya özel hakem tarafından tespit edilerek feshin geçersizliğine karar verildiğinde, işverenin, işçiyi bir ay içinde işe başlatmak zorunda olduğu, işverenin başvuruda bulunan işçiyi işe başlatmaması halinde, işçiye en az dört ay en çok sekiz aylık ücret tutarında tazminat ödemekle yükümlü olduğu, 2 nci fıkrasında; mahkemenin feshin geçersizliğine karar verirken, işçinin işe başlatılmaması halinde ödenecek tazminat miktarını da belirleyeceği;

Yine aynı maddenin dördüncü fıkrasında, işçi işe başlatılırsa, peşin olarak ödenen bildirim süresine ait ücret ve kıdem tazminatı miktarının yukarıdaki fıkra hükümlerine göre yapılacak ödemeden mahsup edileceği, işe başlatılmayan işçiye bildirim süresi verilmemiş veya bildirim süresine ait ücret peşin olarak ödenmemişse, bu sürelere ait ücret tutarı ve hakedilip verilmeyen kıdem tazminatının bu sürelere ait ücret tutarının ayrıca ödeneceği,

öngörülmüştür.

İşçiyi başvurusu halinde bir ay içinde işe başlatmayan işverence işçiye ödenen ve mahkeme veya özel hakemce belirlenen en az dört, en çok sekiz aylık ücreti tutarındaki tazminatın, her ne kadar, 506 sayılı Kanunun 77 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca prime tabi tutulması gerektiği düşünülebilinirse de, yapılacak ödemenin, niteliği itibariyle ücret sayılabilecek bir kazanç durumunda olmaması, esasen işe başlatılmayan sigortalının, başlatılmama nedeniyle sigortalılık vasfının da kalmaması, ödenecek paralar işçiyi himaye gayesine ve işverene işe başlatmama nedeniyle verilen medeni ceza niteliğinde olması nedenleriyle anılan tazminatın prime tabi tutulmaması gerekmektedir.

Feshin geçersizliğine dair mahkeme veya hakem kararının kesinleştirilmesine kadar işçiye çalıştırılmadığı süre içinde en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer hakların işverenin işçiyi işe başlatması veya başlatmamasına bakılmaksızın ödeneceğinden, bu düzenleme ile, feshin geçersizliğine dair karar alan işçiyi, işe başlatıp başlatmama konusunda işverene verdiği inisiyatife karşılık işçiye en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer haklarının ödenmesini hüküm altına alarak korumuş, sözleşmenin feshi tarihini, en çok dört aya kadar ileri bir tarihe atmış bulunmaktadır.

Buna göre, işe başlatılsın veya başlatılmasın işçiye çalıştırılmadığı süre için ödenen en çok dört aya kadar ücret ve diğer haklarından prim alınması ve bu sürelerin hizmetten sayılması gerekmektedir.

Öte yandan, işçi işe başlatıldığında, eğer bildirim süresine ait (ihbar) ücreti ile kıdem tazminatı peşin olarak ödenmiş ise, işçiye ödenecek en çok dört aya kadar olan ücret ve diğer alacaklarından mahsup edileceğinden, ancak, 506 sayılı Kanunun 77 nci maddesi uyarınca bildirim süresine ait ihbar ve kıdem tazminatı prime tabi tutulmadığından, işe başlatması halinde işçiye ödenecek en çok dört aya kadar olan ücret ve diğer hakların mahsup edilmemiş haliyle prime tabi tutulması ve bu sürelerin hizmetinden sayılması gerekmektedir.

İşe başlatılmayan ve bildirim süresi verilmemiş veya bildirim süresine  ait ücreti peşin ödenmemiş işçiye, bu sürelere ait olarak ödenen ücret, ihbar tazminatı niteliğinde olduğundan, bu şekilde ödenen bildirim süresine ait ücretin ise prime tabi tutulmaması ve hizmetinden de sayılmaması gerekmektedir.

Sonuç olarak 4857 sayılı İş Kanununun 21 inci maddesi uyarınca işçiye ödenecek olan en çok 4 aya kadar ücret ve diğer alacaklarından (haklarından) prim alınması ve bu sürelerin hizmetten sayılması gerekmektedir.

SIRA NO PRİME TABİ OLAN ve OLMAYAN KAZANÇLAR PRİME TABİ / DEĞİL (+ / -) HANGİ AYDA PRİME

TABİ TUTULDUĞU

1 Asıl Ücret + Hak Edilen Ay
2 Ödeme şekil ve zamanına göre ücret çeşitleri    
    a) Zaman birimine göre ücret + Hak Edilen Ay
  aa) Hafta tatili ücreti + Hak Edilen Ay
  ab) Ulusal Bayram-Genel tatil ücreti + Hak Edilen Ay
  ac) Fazla çalışma- Fazla Mesai ücreti + Hak Edilen Ay
  ad) Yıllık ücretli izin ücreti + Hak Edilen Ay
  ae) Cumartesi günü ücreti + Hak Edilen Ay
   b) İşbirimi esasına göre ücret + Hak Edilen Ay
  ba) Yüzde usulüyle alınan ücret + Hak Edilen Ay
  bb) Profesyonel futbolcuya ödenen ücret + Hak Edilen Ay
  bc) Transfer ücreti + Hak Edilen Ay
  bd) Transfer verimi ücreti + Hak Edilen Ay
    c) Götürü ücret + Hak Edilen Ay
    d) Belirsiz zaman ve miktar üzerinden ödenen ücret + Hak Edilen Ay
  da) Hazırlama ücreti + Hak Edilen Ay
  db) Tamamlama ücreti + Hak Edilen Ay
  dc) Temizleme ücreti + Hak Edilen Ay
  – Kardan hisse şeklinde ödenen ücret + Hak Edilen Ay
  – Komisyon ücreti + Hak Edilen Ay
3 Ücretin eklentileri    
  a) Primler + Ödendiği Ay
  aa) Yıpranma tazminatı, + Ödendiği Ay
  ab) Özel hizmet tazminatı, + Ödendiği Ay
  ac) Yabancı dil tazminatı + Ödendiği Ay
  ad) Vardiya ve ağır vasıta tazminatı, + Ödendiği Ay
  ae) İmza zorunluluğu tazminatı + Ödendiği Ay
  af) Seyyar görev tazminatı, ————–
  ag) Tabii afet yardımı + Ödendiği Ay
  ah) Nakit ödenen kira yardımı, + Ödendiği Ay
  aı) Nakit ödenen giyecek yardımı + Ödendiği Ay
  ai) Nakit ödenen yakacak yardımı, + Ödendiği Ay
  aj) Askerlik yardımı + Ödendiği Ay
  ak) Sünnet yardımı, + Ödendiği Ay
  al) Nakit ödenen taşıt yardımı + Ödendiği Ay
  am) Nakit ödenen ısıtma yardımı, + Ödendiği Ay
  an) Nakit ödenen elbise dikiş bedeli, + Ödendiği Ay
  ao) Nakit ödenen ayakkabı bedeli + Ödendiği Ay
  aö) Ek tazminat, + Ödendiği Ay
  ap) Yılbaşı parası, + Ödendiği Ay
  ar) Kreş ücreti  (TIKLAYINIZ)  
  as) Makam tazminatı, + Ödendiği Ay
  aş) İş riski zammı + Ödendiği Ay
  at) Bayram harçlığı + Ödendiği Ay
  b) İkramiye + Ödendiği Ay
  ba) Bayram ikramiyesi + Ödendiği Ay
  bb) Yılbaşı ikramiyesi + Ödendiği Ay
  bc) 6772 Sayılı Kanun gereğince ödenen ikramiye (2.ikramiye hariç)  
  bd) 6772 sayılı Kanun gereğince Bakanlar Kurulu kararına dayanılarak ödenen ikramiye  
  be) 2448 sayılı Kanun gereğince ödenen ikramiye + Ödendiği Ay
  –Jübile ikramiyesi  
  –Mesleki eğitim gören öğrencilere ödenen ikramiye  
  c) Hakkı huzurlar (toplantı parası)sigortalı ise + Ödendiği Ay
  d) Eleman teminindeki güçlük zammı, kıdem zammı + Ödendiği Ay
4 İdare veya kaza mercilerince verilen karar gereğince yapılan ödemeler + Ödendiği Ay
  a) Ücret niteliğinde olanlar + Hak Edilen Ay
  b) Ücretin eklentileri niteliğinde olanlar + Ödendiği Ay
5 Diğer ödemeler + Ödendiği Ay
6 Sigortalılara istirahatli iken ödenen ücretler + Hak Edilen Ay
7 Yıllık izin ücretleri + Ödendiği Ay
8 İzin harçlığı (işkazası ve meslek hastalığı hariç) + Ödendiği Ay
9 Yolluklar  
  a) Personelin toplu halde işe gidip gelmesinde servis sağlanması  
  b) Personelin evinden işe gelip gitmesi için abonman bileti verilmesi (belgelenmesi koşulu ile)  
  c) Harcırahlar  
10 Çocuk zammı (Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca belirlenecek miktarı aşmamak üzere)  —-
11 Aile zammı (Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca belirlenecek miktarı aşmamak üzere)  —–
12 Yemek Parası (Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca belirlenecek miktarı aşmamak üzere)  ——-
    a) İşyerinde personeline yedirilen yemek, yoğurt v.b.  
13 Ölüm yardımı  
14 Doğum yardımı  
15 Evlenme yardımı  
16 Ayni yardımlar  
  a) Ayni konut tahsisi  
  b) İşyerinde kullanılmak üzere havlu, sabun v.b.  
17 Geri ödemeli ücret avansları  
18 Kıdem tazminatı

 

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/istanbul-karta-yuklenen-yol-parasi-vergi-ve-sgk-priminden-istisna-midir/feed/ 0
Çalışanların ücretlerinden ceza mahiyetinde kesilen tutarları gelir yazabilir miyiz? https://www.muhasebenews.com/calisanlarin-ucretlerinden-ceza-mahiyetinde-kesilen-tutarlari-gelir-yazabilir-miyiz/ https://www.muhasebenews.com/calisanlarin-ucretlerinden-ceza-mahiyetinde-kesilen-tutarlari-gelir-yazabilir-miyiz/#respond Thu, 25 Jan 2024 16:42:33 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=148911

İşçilere ücret kesme cezası verilmesinin koşulları nelerdir?

4857 sayılı İş Kanununun 38’inci maddesi gereği; çalışanlara ücret kesme cezası verilebilmesi için durumun iş sözleşmesi veya toplu sözleşme hükümleri ile belirlenmiş olması gerekmektedir. İşçiye ücret kesme cezası verilmesi halinde durum nedenleri ile birlikte işçiye yazılı olarak bildirilecek, bir ayda verilen ücret kesme cezası tutarı işçinin 2 günlük ücretini geçemeyecektir. İşçilere verilen ücret kesme cezası tutarlarının kesildiği tarihten itibaren 1 ay içinde Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın bu amaçla açılmış hesabına yatırılması gerekmektedir. Bu paralar işçilerin eğitimi ve sosyal hizmetleri için harcanacaktır.

 


Kaynak: T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/calisanlarin-ucretlerinden-ceza-mahiyetinde-kesilen-tutarlari-gelir-yazabilir-miyiz/feed/ 0
Yabancı uyruklu çalışanların Türk vatandaşı olması durumunda çalışma izin iptali nasıl yapılacak? https://www.muhasebenews.com/yabanci-uyruklu-calisanlarin-turk-vatandasi-olmasi-durumunda-calisma-izin-iptali-nasil-yapilacak-3/ https://www.muhasebenews.com/yabanci-uyruklu-calisanlarin-turk-vatandasi-olmasi-durumunda-calisma-izin-iptali-nasil-yapilacak-3/#respond Sat, 23 Sep 2023 07:00:47 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=146516

Yabancı uyruklu çalışanların Türk vatandaşı olması durumunda çalışma izin iptali nasıl yapılacak?

İptal işleminden sonra SGK çıkışı yapılacak mı?

Çıkış yapılmadan kuruma dilekçe ile başvuruda bulunmak yeterli midir?

Çalışma izni bulunan yabancının işvereni sistem üzerinden online olarak çalışma izni iptal talebinde bulunabilir veya bu durumu ıslak imzalı bir dilekçe ile Bakanlığımıza bildirebilir.

Bu aşamada Türk Vatandaşı olduğuna dair kimlik belgesinin ibrazı da gerekmektedir.

Yabancı kişinin çalışma izni iptal tarihi itibarıyla SGK çıkışının yapılması gerekmektedir.

 


Kaynak: T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/yabanci-uyruklu-calisanlarin-turk-vatandasi-olmasi-durumunda-calisma-izin-iptali-nasil-yapilacak-3/feed/ 0
Engelli işçi statüsünde çalışanların erken emeklilikten yararlanma şartları nelerdir? https://www.muhasebenews.com/engelli-isci-statusunde-calisanlarin-erken-emeklilikten-yararlanma-sartlari-nelerdir-2/ https://www.muhasebenews.com/engelli-isci-statusunde-calisanlarin-erken-emeklilikten-yararlanma-sartlari-nelerdir-2/#respond Fri, 22 Sep 2023 23:00:41 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=146508

Sigortalı olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihten önce bu kanunun ilgili maddesine göre malül sayılan ve bu nedenle malullük aylığından yararlanamayan sigortalılar, yaşları ne olursa olsun en az 15 yıldan beri sigortalı bulunmak ve en az 3600 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş olmak şartıyla yaşlılık aylığından yararlanırlar.

SGK’ca yetkilendirilen sağlık hizmet sunucularının sağlık kurullarınca usulüne uygun düzenlenecek raporlar ve dayanağı tıbbi belgelerin incelenmesi sonucu, SGK Sağlık Kurulunca çalışma gücündeki kayıp oranının;

– % 50 ila % 59 arasında olduğu anlaşılan sigortalılara, en az 16 yıldan beri sigortalı olmaları ve 4320 gün,

– % 40 ila % 49 arasında olduğu anlaşılan sigortalılara, en az 18 yıldan beri sigortalı olmaları ve 4680 gün,

Malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olmak şartıyla yaş şartı aranmaksızın yaşlılık aylığından yararlanırlar.

Bu şartlarla aylık bağlananlar, SGK’ca kontrol muayenesine tabi tutulabilir.

Ayrıca, hizmet akdine tabi bir veya birkaç işveren yanında çalıştırılan işçiler için 4320 gün ve 4680 gün şartları, işe giriş tarihlerine göre 3600 günden başlamak ve her yıl 100’er gün artırılmak ve belirtilen 4320 ve 4680 günü geçmemek suretiyle kademeli geçiş uygulanmaktadır.

 


Kaynak: GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/engelli-isci-statusunde-calisanlarin-erken-emeklilikten-yararlanma-sartlari-nelerdir-2/feed/ 0
Emekli olduktan sonra çalışanların emekli maaşı kesilir mi? https://www.muhasebenews.com/emekli-olduktan-sonra-calisanlarin-emekli-maasi-kesilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/emekli-olduktan-sonra-calisanlarin-emekli-maasi-kesilir-mi/#respond Sat, 16 Sep 2023 09:19:08 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=146340

Sosyal Güvenlik Destek Primi ile çalışılırsa emekli maaşında kesinti olmaz


EMEKLİLİKTEN SONRA TEKRAR ÇALIŞMA (SGDP)

Emeklilikten Sonra Tekrar Çalışma (SGDP)

Sosyal Güvenlik Destek Primi (SGDP) nedir?

Belirli yaş, sigortalılık süresi ve prim ödeme gün sayısı şartını yerine getirip emeklilik ve yaşlılık aylığı bağlanan sigortalıların yaşlılık aylığı kesilmeden hizmet akdine tabi çalışmaları halinde işverenlerinden alınan primdir.

Sigortalıların sosyal güvenlik destek primi uygulamasına tabi olup olmadıkları ve uygulamada hangi kanun hükümlerinin ve maddesinin geçerli olacağı ilk defa sigortalı olunan tarihe göre değişiklik göstermektedir.

2008 Yılı Ekim Ayı Başından İtibaren Sigortalı İlk Defa Çalışmaya Başlayıp Emekli Olacak Kişilerde SGDP Uygulaması Nasıldır?

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun yürürlüğe girdiği Ekim/2008 döneminden sonra sigortalı olup çalışmaya başlayanlardan emeklilik şartlarını yerine getirip yaşlılık aylığı bağlananlardan tarımsal faaliyetlerde kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar hariç yeniden çalışmaya başlayanların aylıkları çalışmaya başladıkları tarihi takip eden ödeme dönemi başında kesilmektedir.

Aylıkları kesilen sigortalılardan kısa vade, uzun vade ve genel sağlık sigortası primi alınarak, bu çalışmaları sona erdikten sonra yeni aylıkları bu hizmetleri de dahil edilerek yeniden hesaplanmaktadır. Diğer bir deyişle bu kişilerden SGDP kesilmemektedir.

2008 Yılı Ekim Ayı Başından Önce Sigortalı Olanlarda SGDP Uygulaması Nasıldır?

2008 yılı Ekim ayı başından önce sigortalı olanlar ile malullük veya yaşlılık aylığı bağlananlar ve 2008 yılı Ekim ayında sosyal güvenlik destek primi ödeyerek çalışmaya devam edenler hakkında sosyal güvenlik destek primine tabi olma bakımından Kanunla yürürlükten kaldırılan ilgili kanun hükümlerinin uygulanmasına devam edilmektedir.

Harp malulleri ile 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna göre;

Aylıkları hesaplanarak ödenen veya asayiş ve güvenliğin sağlanması ile ilgili kanunlara göre vazife malullüğü aylığı almakta iken; Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla çalışmaya devam edenler ile sonradan Kanuna tabi çalışmaya başlayacaklar için bunların; 4/1-(a) ve 4/1-(b) kapsamında çalışmaları halinde, aylıkları kesilmeyecek ve haklarında iş kazası ve meslek hastalığı sigortası hükümleri uygulanacaktır. Bunların uzun vadeli sigorta kollarına tabi olmayı istemeleri halinde, bu isteklerini Kuruma bildirdikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren, haklarında uzun vadeli sigorta kolları da uygulanmaktadır. Bunlardan genel sağlık sigortası primi alınmamaktadır.

5434 sayılı Kanuna göre vazife malullüğü aylığı almakta iken 5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla;

4/1-(a) ve 4/1-(b) kapsamında çalışmaya devam edenler hakkında, Kanunun yürürlük tarihinden itibaren bir ay içinde yapacakları yazılı tercihleri doğrultusunda, iş kazası ve meslek hastalığı sigortası hükümleri ve uzun vadeli sigorta kolları veya sosyal güvenlik destek primine ait hükümler uygulanmaktadır. Bunlardan uzun vadeli sigorta primi ödeyenlerin belirtilen süre içinde yazılı talepte bulunmamaları halinde ayrıca iş kazası meslek hastalığı hükümleri uygulanmaktadır, sosyal güvenlik destek primi kesilmemektedir.

Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce iştirakçi olup, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra 5434 sayılı Kanun hükümlerine göre vazife malullüğü aylığı bağlananlardan;

4/1-(a) ve 4/1-(b) kapsamında çalışmaya başlayanlar hakkında da yazılı talepleri doğrultusunda işlem yapılmaktadır. Bu bent kapsamında olanlardan ayrıca genel sağlık sigortası primi alınmamaktadır.

SGDP Primini Kim Öder, SGDP Prim Oranı Nedir?

2008 yılı Ekim ayı başından önce sigortalı olan kişilerin Kanunun yürürlük tarihinden önce veya sonra aylık bağlanıp bağlanmadığına bakılmaksızın, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra 4 (a) kapsamında hizmet akdi ile çalışanların prime esas kazançları üzerinden kesilen %32 oranındaki sosyal güvenlik destek primini ödemekle işverenler yükümlüdür. Hizmet akdi ile çalışan sigortalıların yaşlılık aylığından destek primi kesilmesi mümkün değildir.

SGDP Kimlerden Kesilmemektedir?

-Kendi adına ve hesabına tarımsal faaliyette bulunup bu kapsamdaki çalışmaları nedeniyle emekli olanlarla, hizmet akdine tabi çalışması dolayısıyla, kendi nam ve hesabına bağımsız çalışan ya da devlet memuru olarak emekli olduktan sonra kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanların aylıkları kesilmemekte, bunlar hakkında SGDP hükümleri uygulanmamaktadır.

-Ülkemiz ile sosyal güvenlik sözleşmesi olmayan ülkelerde iş üstlenen işverenlerce yurt dışındaki işyerlerinde çalıştırılmak üzere götürülen Türk işçilerinden yaşlılık ve emekli aylığı alanlardan SGDP kesilmemektedir. Bunlar hakkında işverenleri tarafından kısa vadeli sigorta kolları ile genel sağlık sigortası primleri ödenir.

-5335 sayılı Kanunun 30 uncu maddesi ile emeklilik veya yaşlılık aylığı alanların aylıkları kesilmeksizin, genel bütçeye dahil daireler, katma bütçeli idareler, döner sermayeler, fonlar, belediyeler, il özel idareleri, belediyeler ve il özel idareleri tarafından kurulan birlik ve işletmeler, sosyal güvenlik kurumları, bütçeden yardım alan kuruluşlar ile özel kanunla kurulmuş diğer kamu kurum, kurul, üst kurul ve kuruluşları, kamu iktisadi teşebbüsleri ve bunların bağlı ortaklıkları ile müessese ve işletmelerinde ve sermayesinin % 50’sinden fazlası kamuya ait olan diğer ortaklıklarda herhangi bir kadro, pozisyon veya görevde çalıştırılamayacağı ve görev yapamayacağı hüküm altına alınmış olup, 1/1/2005 tarihinden sonra kamu kuruluşlarında çalışmaya başlayan sigortalılar aylıklarını kestirmeden çalışmaya devam edemeyeceklerdir. Bu nedenle, bunlardan uzun ve kısa vadeli sigorta kolları ile genel sağlık sigortası primi alınacak ve bunlar kamu idarelerinde yapmış oldukları çalışmalarından ötürü sosyal güvenlik destek primine tabi tutulmayacaklardır.

Ancak, 5335 sayılı Kanunun 30 uncu maddesinde yer alan istisnalar kapsamında çalışanların aylıkları kesilmeksizin kamu idarelerinde görev alabileceklerdir. Bunlar hakkında ilgili kanunlar ve sosyal güvenlik destek primine ilişkin hükümlerin uygulanmasına devam edilecektir.

3201 Sayılı Kanuna Göre Yurtdışı Hizmet Sürelerini Borçlanarak Aylık Bağlananlardan Türkiye’de Çalışmaya Başlayanlar Hakkında Ne Yapılır?

Yurtdışı hizmet borçlanması yaparak emekli olanlardan Türkiye’de çalışmaya başlayanların aylıkları 19/6/2012 tarihine kadar kesilmekte, bunlar hakkında SGDP hükümleri uygulanmamakta iken bu tarihten itibaren yurtdışı hizmetleri borçlanarak aylık bağlananların Türkiye’de sigortalı olarak çalışmaya başlamaları halinde SGDP’ye tabi olmalarına imkan sağlanmıştır.

SGDP Kapsamında Yapılan Yardım Var Mıdır?

(4/a) sigortalıları yönünden SGDP ödenmiş sürelerde sigortalılara iş kazası ve meslek hastalıkları sigortası yönünden yardım yapılmakta olup, bu süreler malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları yönünden sigortalılık süresi sayılmamakta, primler toptan ödeme olarak iade edilmemekte ve hizmet birleştirilmesinde dikkate alınmamaktadır.

(4/b) sigortalıları yönünden SGDP ödenmiş süreler sigortalılık süresi sayılmamakta, primler toptan ödeme olarak iade edilmemekte ve hizmet birleştirilmesinde dikkate alınmamaktadır.


Kaynak: SGK Gov.tr
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/emekli-olduktan-sonra-calisanlarin-emekli-maasi-kesilir-mi/feed/ 0
Engelli Çalışanların Yıllık İzin Süreleri İçin Özel Bir Düzenleme Var Mıdır? https://www.muhasebenews.com/engelli-calisanlarin-yillik-izin-sureleri-icin-ozel-bir-duzenleme-var-midir/ https://www.muhasebenews.com/engelli-calisanlarin-yillik-izin-sureleri-icin-ozel-bir-duzenleme-var-midir/#respond Tue, 15 Aug 2023 04:00:48 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=145378 Engelli personele ait yıllık ücretli izin süreleri için bir düzenleme var mıdır?

— İşçinin izin süresi, iznini hak ettiği tarihteki hizmet süresine ve 4857 sayılı Kanunun 55’inci maddesine göre belirlenir.

İş yerinde işe başladığı günden itibaren deneme süresi de içinde olmak üzere en az bir yıl çalışmış olan işçilere yıllık ücretli izin verilir. Yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilemez.

İşçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi, hizmet süresi;
a) Bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil) olanlara ondört günden,

b) Beş yıldan fazla onbeş yıldan az olanlara yirmi günden,

c) Onbeş yıl (dahil) ve daha fazla olanlara yirmialtı günden,

az olamaz.

(Ek cümle:RG-18/8/2017- 30158) Yer altı işlerinde çalışan işçilerin yıllık ücretli izin süreleri dörder gün arttırılarak uygulanır.

Ancak, onsekiz ve daha küçük yaştaki işçilerle elli ve daha yukarı yaştaki işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi yirmi günden az olamaz.

Engelli çalışanlar için özel bir hüküm bulunmamaktadır.

Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliği için Tıklayınız…


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/engelli-calisanlarin-yillik-izin-sureleri-icin-ozel-bir-duzenleme-var-midir/feed/ 0
İşyerinin Veya Bir Bölümünün Devri Halinde Çalışanların Hakları Korunur Mu? https://www.muhasebenews.com/isyerinin-veya-bir-bolumunun-devri-halinde-calisanlarin-haklari-korunur-mu/ https://www.muhasebenews.com/isyerinin-veya-bir-bolumunun-devri-halinde-calisanlarin-haklari-korunur-mu/#respond Tue, 08 Aug 2023 07:01:14 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=145181

İşyeri veya işyerinin bir bölümü hukukî bir işleme dayalı olarak başka birine devredildiğinde, devir tarihinde işyerinde veya bir bölümünde mevcut olan iş sözleşmeleri bütün hak ve borçları ile birlikte devralana geçer.

Devralan işveren, işçinin hizmet süresinin esas alındığı haklarda, işçinin devreden işveren yanında işe başladığı tarihe göre işlem yapmakla yükümlüdür.

Yukarıdaki hükümlere göre devir halinde, devirden önce doğmuş olan ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlardan devreden ve devralan işveren birlikte sorumludurlar. Ancak bu yükümlülüklerden devreden işverenin sorumluluğu devir tarihinden itibaren iki yıl ile sınırlıdır.

Tüzel kişiliğin birleşme veya katılma ya da türünün değişmesiyle sona erme halinde birlikte sorumluluk hükümleri uygulanmaz.

Devreden veya devralan işveren iş sözleşmesini sırf işyerinin veya işyerinin bir bölümünün devrinden dolayı feshedemez ve devir işçi yönünden fesih için haklı sebep oluşturmaz. Devreden veya devralan işverenin ekonomik ve teknolojik sebeplerin yahut iş organizasyonu değişikliğinin gerekli kıldığı fesih hakları veya işçi ve işverenlerin haklı sebeplerden derhal fesih hakları saklıdır.

Yukarıdaki hükümler, iflas dolayısıyla malvarlığının tasfiyesi sonucu işyerinin veya bir bölümünün başkasına devri halinde uygulanmaz.

 


Kaynak: 4857 Sayılı İş Kanunu
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/isyerinin-veya-bir-bolumunun-devri-halinde-calisanlarin-haklari-korunur-mu/feed/ 0
Kısmi süreli veya çağrı üzerine çalışanların eksik günleri için GSS ödemeleri zorunluğu yoktur https://www.muhasebenews.com/kismi-sureli-veya-cagri-uzerine-calisanlarin-eksik-gunleri-icin-gss-odemeleri-zorunlugu-yoktur/ https://www.muhasebenews.com/kismi-sureli-veya-cagri-uzerine-calisanlarin-eksik-gunleri-icin-gss-odemeleri-zorunlugu-yoktur/#respond Mon, 17 Jul 2023 06:43:03 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=144422

KISMİ SÜRELİ ÇALIŞANLAR ZORUNLU GENEL SAĞLIK SİGORTASI KAPSAMINDA MIDIR?

Kısmi süreli veya çağrı üzerine çalışanlar ile ay içerisinde günün bazı saatlerinde çalışıp, çalıştığı saat karşılığında ücret alanların eksik günlerine ait genel sağlık sigortası primlerini ödemesi zorunlu mudur?

Kısmi süreli veya çağrı üzerine çalışanlar ile ay içerisinde günün bazı saatlerinde çalışıp, çalıştığı saat karşılığında ücret alanlardan ay içerisinde 20 gün ve daha az çalışanlar için eksik günlerine ait genel sağlık sigortası primlerinin otuz güne tamamlanması zorunlu iken, 26.03.2020 tarihinde yayınlanan 7226 sayılı Kanunun 45 inci maddesi ile bu süre 8 gün ve daha az çalışanlar olarak değiştirilmiştir. Ayrıca, ev hizmetlerinde 10 günden fazla çalışanların eksik günlerine ait GSS primlerini tamamlama zorunluluğu da kaldırılmıştır.


Kaynak: SGK
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/kismi-sureli-veya-cagri-uzerine-calisanlarin-eksik-gunleri-icin-gss-odemeleri-zorunlugu-yoktur/feed/ 0
Banka sandıklarında çalışanların emekli maaş hesaplama şekli nasıl olmaktadır? https://www.muhasebenews.com/banka-sandiklarinda-calisanlarin-emekli-maas-hesaplama-sekli-nasil-olmaktadir/ https://www.muhasebenews.com/banka-sandiklarinda-calisanlarin-emekli-maas-hesaplama-sekli-nasil-olmaktadir/#respond Tue, 04 Apr 2023 22:16:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=141247 Banka sandıklarında çalışanların emekli maaş hesaplama şekli nasıl olmaktadır?

Banka sandıkları ile SGK arasında hizmet bildirme ve birleştirme işlemleri elektronik ortama taşındığından 8.9.2016 tarihinden itibaren bu sandıklarda çalışması olan sigortalıların banka sandığına ait hizmetleri ile 4(a), 4(b) ve 4(c) kapsamında hizmetleri www.turkiye.gov.tr adresinden görüntülenmeye başlanmıştır. Sisteme özlük bilgilerinizi girip maaş hesaplaması yapabilirsiniz.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/banka-sandiklarinda-calisanlarin-emekli-maas-hesaplama-sekli-nasil-olmaktadir/feed/ 0