birinin – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Thu, 06 Jun 2024 06:47:09 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.5 Forklift alıp kiraya verilmesi ticari kazanç mıdır? https://www.muhasebenews.com/forklift-alip-kiraya-verilmesi-ticari-kazanc-midir/ https://www.muhasebenews.com/forklift-alip-kiraya-verilmesi-ticari-kazanc-midir/#respond Thu, 06 Jun 2024 06:47:09 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=151565 Sigortalı olarak çalışan birinin forklift alarak kiraya vermesi durumunda nasıl bir yol izlemesi gerekmektedir. Vergi dairesi açılışı yapmalı mı? Basit usul olarak yapabilir mi?

Ticari kazanç mükellefiyeti açılmalıdır. Gelir vergisi mükellefiyetine göre KDV, muhtasar, geçici ve gelir vergisi beyannameleri verilmelidir. Yasal kayıtları DBS’den tutulmalıdır.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/forklift-alip-kiraya-verilmesi-ticari-kazanc-midir/feed/ 0
Adi Ortaklıklarda Basit Usule Tabi Olmanın Şartları Nedir? https://www.muhasebenews.com/adi-ortakliklarda-basit-usule-tabi-olmanin-sartlari-nedir/ https://www.muhasebenews.com/adi-ortakliklarda-basit-usule-tabi-olmanin-sartlari-nedir/#respond Mon, 05 Feb 2024 02:28:42 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149159

Ortaklıklarda Basit Usule Tabi Olmanın Şartları

Ortaklıkların basit usule tabi olup olmadığının tespitinde, iş hacmi ölçüleri ile yıllık kira bedelleri toplu olarak dikkate alınır.

Ortaklıklarda, ortakların birinin gerçek usule tabi olması diğer ortakları da gerçek usule tabi hale getirir.

Aynı işte ortak olarak çalışanlar hakkında, Gelir Vergisi Kanununda belirtilen yıllık kira bedeli ve iş hacmi ölçüleri toplu olarak değerlendirilir.

 

 


Kaynak: GİB REHBER
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/adi-ortakliklarda-basit-usule-tabi-olmanin-sartlari-nedir/feed/ 0
Tevkifatlı alınan demirlerin grup firmalarına satışında KDV tevkifatı uygulanacak mı? https://www.muhasebenews.com/tevkifatli-alinan-demirlerin-grup-firmalarina-satisinda-kdv-tevkifati-uygulanacak-mi/ https://www.muhasebenews.com/tevkifatli-alinan-demirlerin-grup-firmalarina-satisinda-kdv-tevkifati-uygulanacak-mi/#respond Sat, 20 Jan 2024 04:44:14 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=148617 İnşaatımız için tevkifatlı olarak alım yaptığımız demirlerin bir kısmını grup firmalarımızın birinin şantiyesine gönderdik. Yansıtma faturasını tevkifatlı mı kesmeliyiz?

KDV tevkifatı yapılacak.

 

 

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/tevkifatli-alinan-demirlerin-grup-firmalarina-satisinda-kdv-tevkifati-uygulanacak-mi/feed/ 0
Adi Ortaklıkta Varislerden Birinin Ölümü Halinde Mevcut Emtia ve Demirbaşlar İçin Fatura Düzenlenecek Mi? https://www.muhasebenews.com/adi-ortaklikta-varislerden-birinin-olumu-halinde-mevcut-emtia-ve-demirbaslar-icin-fatura-duzenlenecek-mi/ https://www.muhasebenews.com/adi-ortaklikta-varislerden-birinin-olumu-halinde-mevcut-emtia-ve-demirbaslar-icin-fatura-duzenlenecek-mi/#respond Fri, 18 Nov 2022 10:24:23 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=134623

T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ANTALYA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü 

Sayı: 76464994-130[KDV.2016.98]-130138

Konu: Adi Ortaklıkta Veraseten Hisse Devri.

Tarih: 16.07.2019

   İlgide kayıtlı özelge talep formunda, … Vergi Dairesi Müdürlüğünün … vergi kimlik numarasında adi ortaklık olarak faaliyet gösteren … Adi Ortaklığının ortaklarından …’un 27.03.2016 tarihinde vefat ettiği, yerine varislerden … ile devam edildiği, ortaklığa yeni bir vergi numarası verildiği, yeni ortaklık adına eski ortaklıktaki demirbaşlar ve malların fatura edilip edilmeyeceği, aynı şekilde bilançonun aktif ve pasifiyle bütün haliyle aktarılıp aktarılamayacağı, önceki dönemden devreden KDV’nin indirim konusu yapılıp yapılmayacağı hususlarında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN: 

213 sayılı Vergi Usul Kanununun,

-229 uncu maddesinde, “Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır.“,

-(231/5) maddesinde, “5. Fatura, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azamî yedi gün içinde düzenlenir. Bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturalar hiç düzenlenmemiş sayılır.

-232 nci maddesinde, “Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçiler: 1. Birinci ve ikinci sınıf tüccarlara; 2. Serbest meslek erbabına; 3. Kazançları basit usulde tesbit olunan tüccarlara; 4. Defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilere; 5. Vergiden muaf esnafa. sattıkları emtia veya yaptıkları işler için fatura vermek ve bunlara da fatura istemek ve almak mecburiyetindedirler. Yukarıdakiler dışında kalanların, birinci ve ikinci sınıf tüccarlar ile kazancı basit usulde tesbit edilenlerden ve defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilerden satın aldıkları emtia veya onlara yaptırdıkları iş bedelinin 50.000.000 lirayı (2018 yılı için 1.000 TL) geçmesi veya bedeli 50.000.000 liradan (2018 yılı için 1.000 TL) az olsa dahi istemeleri halinde emtiayı satanın veya işi yapanın fatura vermesi mecburidir.

hükümleri yer almaktadır.

Bunun yanı sıra, mezkûr Kanunun 267 nci maddesinde; gerçek bedeli belli olmayan veya bilinmeyen veyahut doğru olarak tespit edilemeyen bir malın, değerleme gününde satılması halinde emsaline nazaran haiz olacağı değerin emsal bedeli olduğu hüküm altına alındıktan sonra emsal bedelin sıra ile hangi esaslara göre tayin olunacağı hükme bağlanmıştır. Anılan madde hükmüne göre emsal bedeli sırasıyla, ortalama fiyat esası, maliyet bedeli esası ve takdir esası olmak üzere bu üç esastan birisiyle belirlenecektir. Emsal bedeli tayini için belirlenen esaslardan üçüncü sırada yer alan takdir esasına göre; ilk iki sırada yer alan esaslara göre belli edilemeyen emsal bedelleri ilgililerin müracaatı üzerine takdir komisyonunca takdir yolu ile belli edilir. Takdirler, maliyet bedeli ve piyasa kıymetleri araştırılmak ve kullanılmış eşya için ayrıca yıpranma dereceleri nazara alınmak suretiyle yapılmaktadır.

Öte yandan, 6098 sayılı Borçlar Kanununun 620 nci maddesinde, “Adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir.

Bir ortaklık, kanunla düzenlenmiş ortaklıkların ayırt edici niteliklerini taşımıyorsa, bu bölüm hükümlerine tabi adi ortaklık sayılır.”

Aynı Kanunun 639 uncu maddesinde,”…

2. Sözleşmede ortaklığın mirasçılarla sürdürülmesi konusunda bir hüküm yoksa, ortaklardan birinin ölmesiyle.

…” sona ereceği,

hükümleri yer almaktadır.

Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, … Adi Ortaklığı devam ederken …’un vefatı üzerine söz konusu adi ortaklık sona eriyor ise, bir başka deyişle söz konusu kişiler adi ortaklık sözleşmesine adi ortaklığın mirasçılar ile devam edeceğine dair bir hüküm eklememiş iseler, sona eren işletmeden yeni adi ortaklığa devredilen ticari mal, demirbaş ve taşıtlar gibi iktisadi kıymetler için Vergi Usul Kanununun 267 nci maddesine göre tespit edilen emsal bedel üzerinden fatura düzenlenmesi gerekmektedir.    

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

3065 sayılı KDV Kanununun 1/1 inci maddesinde; Türkiye’de yapılan ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesindeki teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu, 17/4-c maddesinde; Gelir Vergisi Kanununun 81 inci maddesinde belirtilen işlemler ile Kurumlar Vergisi Kanununa göre yapılan devir ve bölünme işlemleri (Bu kapsamda vergiden istisna edilen işlemler bakımından KDV Kanununun 30 uncu maddesinin (a) bendi hükmü uygulanmaz. İşlem sonunda faaliyetini bırakan, bölünen veya infisah eden mükelleflerce yüklenilen ve indirilemeyen vergiler, faaliyete başlayan veya devir ve bölünme sonrasında devredilen veya bölünen kurumların varlıklarını devralan mükellefler tarafından mükerrer indirime yol açmayacak şekilde indirim konusu yapılır.) KDV’den istisna olduğu, 27 nci maddesinin (1) numaralı fıkrasında ise; bedeli bulunmayan veya bilinmeyen işlemler ile bedelin mal, menfaat, hizmet gibi paradan başka değerler olması halinde matrahın işlemin mahiyetine göre emsal bedeli veya emsal ücreti olduğu hüküm altına alınmıştır.

   Konuyla ilgili olarak KDV Genel Uygulama Tebliğinin “(I/B-7.) Adi Ortaklıklarda Vergileme” başlıklı bölümünde;

   ”… Adi ortaklıklarda, ortaklığın sona ermesi sonucunu doğurmayan hisse devri işlemleri KDV’ye tabi değildir. Ortaklığın sona ermesi sonucunu doğuran devir işlemlerinde ise vergi uygulanır.

   Buna göre bir adi ortaklıkta, ortaklardan biri veya birkaçının hisselerini diğer ortaklara veya üçüncü şahıslara devretmesi, bu şekilde ortaklıktan bazı ortakların ayrılması veya ortaklığa yeni ortakların alınması halinde, mevcut adi ortaklık, ortak sayısındaki değişiklik dışında aynen devam ediyorsa, bu hisse devri işlemlerinde vergi uygulanmaz.”

   açıklamalarına yer verilmiştir.

   Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, adi ortaklık halinde faaliyet gösterilmekte iken ortaklardan …’un vefatı üzerine hissesinin ortaklık sona ermeyecek şekilde …’a devri KDV’ye tabi olmayacaktır.

   Öte yandan, muris adına verilen son KDV beyannamesinde “sonraki döneme devreden KDV”nin bulunması halinde, bu vergi faaliyeti sürdüren yeni ortaklık tarafından genel hükümler çerçevesinde indirim konusu yapılabilecektir.

   Bilgi edinilmesini rica ederim.

   

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.


Kaynak: GİB Özelge Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


 

]]>
https://www.muhasebenews.com/adi-ortaklikta-varislerden-birinin-olumu-halinde-mevcut-emtia-ve-demirbaslar-icin-fatura-duzenlenecek-mi/feed/ 0
Hisseli gayrimenkulün kiraya verilmesi halinde, kira tutarları hissedarlardan birinin hesabına yatırılabilir mi? https://www.muhasebenews.com/hisseli-gayrimenkulun-kiraya-verilmesi-halinde-kira-tutarlari-hissedarlardan-birinin-hesabina-yatirilabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/hisseli-gayrimenkulun-kiraya-verilmesi-halinde-kira-tutarlari-hissedarlardan-birinin-hesabina-yatirilabilir-mi/#respond Mon, 07 Nov 2022 06:23:15 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=134223  

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü

 

 

Sayı

:

B.07.1.GİB.4.34.16.01-GVK 70-957

13/07/2011

Konu

:

Hisseli gayrimenkulün kiraya verilmesi halinde, kira tutarlarının hissedarlardan birinin hesabına yatırılıp yatırılamayacağı

 

İlgide kayıtlı özelge talep formu ve ekinde, babanızdan dört adet daire kaldığı bir tanesinde annenizin oturduğu diğer üç tanesinin kiraya verildiği ve 9 kardeş olduğunuzu kira ödemelerinin sizin adınıza açılmış banka hesabına yattığını, söz konusu kira gelirlerinin beyan sınırını aşmadığından beyanname verilmediğini belirterek, elde edilen kira gelirlerinin sadece kendi hesabınıza yatmasının bir sakıncası olup olmadığı hususunda, Başkanlığımızdan görüş talep ettiğiniz anlaşılmıştır.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 70 inci maddesinin birinci fıkrasında, bentler halinde sayılan mal ve hakların sahipleri, mutasarrıfları, zilyetleri, irtifak ve intifa hakkı sahipleri veya kiracıları tarafından kiraya verilmesinden elde edilen iratların gayrimenkul sermaye iradı olduğu hükmü yer almaktadır.

Aynı Kanunun 21 inci maddesinde ise, binaların mesken olarak kiraya verilmesinden bir takvim yılı içinde elde edilen hasılatın (2011 yılı için uygulanacak tutar) 2.800.-TL’sinin gelir vergisinden müstesna olduğu, istisna haddi üzerinde hasılat elde edilip beyan edilmemesi veya eksik beyan edilmesi halinde, bu istisnadan yararlanılamayacağı, ticari, zirai veya mesleki kazancını yıllık beyanname ile bildirmek mecburiyetinde olanlar ile gelirleri bunlar tarafından bildirilecek olanların bu istisnadan faydalanamayacakları hükmüne yer verilmiştir.

29.07.2008 tarih ve 26951 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 268 Seri No’lu Gelir Vergisi Genel Tebliği 01.11.2008 tarihinden itibaren işyeri ve konut kiralama işlemlerine ilişkin yapılacak tahsilât ve ödemelerin banka veya posta idarelerince düzenlenen belgelerle tevsik edilmesi zorunluluğu getirmiştir.

Buna göre, konutlarda her bir konut için aylık 500 TL ve üzerinde kira geliri elde edenlerin, iş yerlerinde ise aylık kira bedelleri tutarına bakılmaksızın iş yerini kiraya verenler ile kiracıların kiraya ilişkin tahsilat ve ödemelerinin 01/11/2008 tarihinden itibaren banka veya Posta ve Telgraf Teşkilatı Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen belgelerle tevsik edilmesi zorunludur.

Ortaklık halinde sahip olunan konutlarda, bir hissedara düşen miktar 500 TL’nin altında kalsa bile, kiraya verilen konutun kira bedeli 500 TL ve üzerinde ise, iş yerlerinde miktarına bakılmaksızın kira bedeli banka ya da PTT aracılığıyla mümkünse hissedarların ortak hesabına, mümkün olmaması halinde hissedarlardan birinin hesabına yatırılması ve banka dekontunun açıklama bölümüne diğer hissedarların adlarının yazılması yeterli olacaktır.

Diğer taraftan, hissedarların elde etmiş olduğu toplam hasılatın hissedarlara hisseleri oranında paylaştırılması ve binaların mesken olarak kiraya verilmesinden elde edilen hasılata uygulanan istisna tutarının hissedarların hisselerine isabet eden hasılat için ayrı ayrı yani her bir hissedar için uygulanması gerekmektedir. Ayrıca her bir hissedara isabet eden hasılatın, elde edildiği yıla ilişkin istisna haddini aşması halinde beyan edilmesi gerekmekte olup,  ticari, zirai veya mesleki kazancını yıllık beyanname ile bildirmek mecburiyetinde olanlar ile gelirleri bunlar tarafından bildirilecek olanların istisnadan faydalanamayacakları tabiidir.




Kaynak: GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/hisseli-gayrimenkulun-kiraya-verilmesi-halinde-kira-tutarlari-hissedarlardan-birinin-hesabina-yatirilabilir-mi/feed/ 0
Limited şirket ortağı başka bir yerde 4/1-a’lı (SSK) çalışabilir mi? https://www.muhasebenews.com/limited-sirket-ortagi-baska-bir-yerde-4-1-ali-ssk-calisabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/limited-sirket-ortagi-baska-bir-yerde-4-1-ali-ssk-calisabilir-mi/#respond Mon, 12 Sep 2022 02:39:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=128076 Ltd şirketine müdür atanmış birinin (ortak değil) Hizmet akdiyle başka bir firmada sigortalı çalışması mümkün müdür?

Limited şirkette müdür olarak çalışan bir kişinin başka bir işyerinde de fiilen çalışması var ise 4a sigortalı bildirilebilir.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/limited-sirket-ortagi-baska-bir-yerde-4-1-ali-ssk-calisabilir-mi/feed/ 0
Türk vatandaşı olmayan birinin Türkiye’de gayrimenkul alımı KDV’den istisna mıdır? https://www.muhasebenews.com/turk-vatandasi-olmayan-birinin-turkiyede-gayrimenkul-alimi-kdvden-istisna-midir/ https://www.muhasebenews.com/turk-vatandasi-olmayan-birinin-turkiyede-gayrimenkul-alimi-kdvden-istisna-midir/#respond Mon, 15 Aug 2022 08:35:19 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=130107 Şirketimiz Türkiye de gayrimenkul alım satım işi ile iştigal etmektedir. Türkiye de mukim olmayan birinin Türkiye de gayrimenkul alımı sırasında mukime kesilecek faturadaki vergi oranı nedir? Türkiye de mukim olmayan birinin Türkiye’de gayrimenkul alımı-satımı sırasında alım yapan mukim ve satış yapana çıkacak vergiler nelerdir?

Türkiye de mukim olmayan birinin Türkiye de gayrimenkul alımı sırasında mukime kesilecek faturada KDV hesaplanmaz. KDV istisnası uygulanır. KDVK 13/i

i) Konut veya iş yeri olarak inşa edilen binaların ilk tesliminde uygulanmak ve bedeli döviz olarak Türkiye’ye getirilmek kaydıyla, Gelir Vergisi Kanununun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının 2 numaralı bendinde belirtilenler hariç olmak üzere çalışma veya oturma izni alarak altı aydan daha fazla yurt dışında yaşayan Türk vatandaşları, Türkiye’de yerleşmiş olmayan yabancı uyruklu gerçek kişiler ile kanuni ve iş merkezi Türkiye’de olmayan ve bir işyeri ya da daimi temsilci vasıtasıyla Türkiye’de kazanç elde etmeyen kurumlara yapılan konut veya iş yeri teslimleri (Şu kadar ki bentte öngörülen şartları taşımadığı halde istisnanın uygulandığının tespit edilmesi halinde zamanında tahsil edilmeyen vergi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizinden mükellef ile birlikte alıcı müteselsilen sorumludur. İstisna kapsamında teslim alınan konut veya iş yerinin üç yıl içerisinde elden çıkarılması halinde zamanında tahsil edilmeyen verginin, 6183 sayılı Kanunun 48 inci maddesine göre hesaplanan tecil faiziyle birlikte tapu işleminden önce elden çıkaran tarafından ödenmesi şarttır.)

Söz konusu Gayrimenkullerin daha sonra satışında elde edilecek kazanç değer artış kazancı olarak vergilendirilir.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/turk-vatandasi-olmayan-birinin-turkiyede-gayrimenkul-alimi-kdvden-istisna-midir/feed/ 0
İşe personel alımında İŞKUR kaydı olan birinin devlet teşviki var mı? https://www.muhasebenews.com/ise-personel-aliminda-iskur-kaydi-olan-birinin-devlet-tesviki-var-mi/ https://www.muhasebenews.com/ise-personel-aliminda-iskur-kaydi-olan-birinin-devlet-tesviki-var-mi/#respond Wed, 15 Jun 2022 09:47:48 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=127763 İşe personel alımında İŞKUR kaydı olan birinin devlet teşviki var mı? Varsa bunlar neler Ayrıca SGK tarafından teşvik alabilmesi için hangi kanundan giriş yapılmalıdır? işveren ve işçi için sağlanması gereken şartlar nelerdir?

e-sgk
işveren sistemi
teşvikler ve tanımlamalar başlığından
işçinizin TC sini yazarak hangi teşvikten yararlanabileceğini ögrenebilirsiz.


Şirketin iki adet SGK dosyası var. Bir tanesi merkez SGK dosyası diğeri, şantiyede alt taşeron dosyasıdır. Alt taşeron SGK dosyasının teşvik (27103-6111) sorgulamada 43 kişi ortalama veriyor. Merkez sigorta dosyasında 2021 yılında kimse olmadığından dolayı “0” kişi ortalama veriyor. Bu durumda merkez sigorta dosyasına giriş yaparsam hemen teşvik alıyor gözüküyor. İşe giriş yaparsam hemen teşvikten yararlanabilir miyim? 

Teşvikler sgk dosya bazında ortalama hesabı yapılmaktadır. 

E- SGK işveren sistem teşvikler ve tanımlamalar-teşvik sorgulama ikonundan işçinizin T.C. kimlik numarasını yazarak teşvik sorgulaması yapabilirsiniz.


İlave İstihdam Teşviki

4447 sayılı Kanunun geçici 19 ve 21 nci maddeleri kapsamında uygulanmaktadır.

Sigortalı yönünden aranılan şartlar:
Sigortalıların;
– İşe alındıkları aydan önceki üç ayda 10 günden fazla 5510/4-a,b,c kapsamında sigortalılıklarının bulunmaması,
– İŞKUR’a kayıtlı işsiz olması,
– 1/1/2018 ila 31/12/2022 tarihleri arasında özel sektör işverenlerince istihdam edilmeleri,
gerekmektedir.

İşyeri yönünden aranılan şartlar:
– Özel sektör işverenine ait olması,
– Sigortalının işe giriş tarihinden önceki takvim yılına ilişkin işe alındıkları işyerinden bildirilen aylık prim ve hizmet belgelerindeki veya muhtasar prim hizmet beyannamelerindeki ortalamaya ilave olarak çalıştırılması,
– Aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içinde SGK’ya verilmesi,
– Tahakkuk eden sigorta primlerinin yasal süresi içinde ödenmesi,
– Yasal ödeme süresi geçmiş sigorta primi, işsizlik sigortası primi, idari para cezası ile bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borçlarının bulunmaması,
– Çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği veya bildirdiği sigortalıları fiilen çalıştırmadığı yönünde herhangi bir tespitin bulunmaması,
gerekmektedir.

Destek tutarı
Destek tutarı, işyerinin faaliyette bulunduğu sektöre göre farklı hesaplanacaktır.

İmalat veya bilişim sektöründe faaliyet gösteren işyerlerinde ilgili döneme ait günlük brüt asgari ücretin sigortalının prim ödeme gün sayısıyla çarpımı sonucu bulunacak tutarı geçmemek üzere, ilave istihdam edilecek her bir sigortalının 13.344 TL’ye kadarki prime esas kazanç tutarı için ödeyecekleri tüm primler (1.876,50 TL ila 5.004 TL) karşılanacaktır.

Diğer sektörlerde faaliyet gösteren işyerlerinde ilave istihdam edilecek her bir sigortalı prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanacak tüm primler (1.876,50 TL) karşılanacaktır.

Destek Süresi
2022/Aralık ayı aşılmamak kaydıyla, destek süresi 1/1/2018 ile 31/12/2022 tarihleri arasında istihdam edilen her bir sigortalı için 12 aydır. Ancak istihdam edilen sigortalının, 18 yaşından büyük 25 yaşından küçük erkek, 18 yaşından büyük kadın veya Kuruma kayıtlı engelli olması durumunda destek 18 ay süreyle uygulanacaktır.

Ek Kurallar
Bilişim sektöründe destekten yararlanacak işyerlerini belirlemeye Cumhurbaşkanı yetkilidir.

1/1/2018 ila 31/12/2022 tarihleri arasında 5510 sayılı Kanun kapsamına alınan işyerleri ile daha önce tescil edildiği halde ortalama sigortalı sayısının hesaplandığı yılda sigortalı çalıştırmayan işleri; 1/1/2018 tarihinden sonra ilk defa sigortalı bildiriminde bulunulan ayı takip eden üçüncü aydan itibaren 12 veya 18 ay süreyle bu destekten yararlandırılır.

Bu teşvikten yararlanılan ayda aynı sigortalı için diğer sigorta primi teşvik, destek ve indirimlerinden yararlanılamaz.


Kadın, Genç ve Mesleki Yeterlilik Belgesi Olanların Teşviki

31.12.2022 tarihine kadar işsiz olan kişileri istihdam eden özel sektör işverenlerin prime esas kazanç üst sınırına kadarki sosyal güvenlik primi işveren payları (1.025,82 ila 7.693,65 TL) İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanmaktadır.

Faydalanma şartları

– Kişinin son 6 aydır işsiz olması
– Kişinin istihdam edildiği tarihten önceki son 6 ayın ortalama sigortalı çalışan sayısına ilave olarak istihdam edilmesi
– Özel sektör işvereni olması

Faydalanma süresi

– 18 yaş ve üzeri kadınları istihdam eden işverenlere 24 ila 54 ay,
– 18-29 yaş arası erkekleri istihdam eden işverenlere 12 ila 54 ay,
– 29 yaş ve üzeri erkekleri istihdam eden işverenlere 6 ila 30 ay,
– Çalışmakta iken; 01.03.2011 tarihten sonra mesleki yeterlik belgesi alanlar, mesleki ve teknik eğitimi tamamlayanlar veya işgücü yetiştirme kurslarını bitirenleri istihdam eden işverenlere 12 ay,
süreyle destek sağlanmaktadır. İŞKUR’a kayıtlı olmayı teşvik etmek amacıyla kişinin İŞKUR’a kayıtlı olması durumunda destek süresine 6 ay eklenilmesi yönünde hüküm getirilmiştir.

İşverenlerce; aylık prim ve hizmet belgesinin yasal süresi içerisinde SGK’ya verilmesi ve primlerin yasal süresi içerisinde ödenmesi gerekmektedir.


Kaynak: İŞKUR, İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/ise-personel-aliminda-iskur-kaydi-olan-birinin-devlet-tesviki-var-mi/feed/ 0
Vergi ödevlerinden herhangi birinin yerine getirilmesine engel olacak derecede ağır hastalığı bulunan veya doğum yapan meslek mensuplarının mücbir sebep hükümlerinden faydalandırılması https://www.muhasebenews.com/vergi-odevlerinden-herhangi-birinin-yerine-getirilmesine-engel-olacak-derecede-agir-hastaligi-bulunan-veya-dogum-yapan-meslek-mensuplarinin-mucbir-sebep-hukumlerinden-faydalandirilmasi/ https://www.muhasebenews.com/vergi-odevlerinden-herhangi-birinin-yerine-getirilmesine-engel-olacak-derecede-agir-hastaligi-bulunan-veya-dogum-yapan-meslek-mensuplarinin-mucbir-sebep-hukumlerinden-faydalandirilmasi/#respond Tue, 11 Jan 2022 23:53:04 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=118697 T.C.
HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI
Gelir İdaresi Başkanlığı

 VERGİ USUL KANUNU SİRKÜLERİ/137

Konusu: Vergi ödevlerinden herhangi birinin yerine getirilmesine engel olacak derecede ağır hastalığı bulunan veya doğum yapan meslek mensuplarının mücbir sebep hükümlerinden faydalandırılması

Tarihi: 30/11/2021

Sayısı: VUK-137/ 2021-5

 

1.Giriş

Vergi ödevlerinden herhangi birinin yerine getirilmesine engel olacak derecede ağır hastalığı bulunan veya doğum yapan meslek mensuplarının 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 13 üncü maddesinde yer alan mücbir sebep hükümlerinden faydalandırılması hakkında açıklamalar bu Sirkülerin konusunu teşkil etmektedir.

2. Mevzuat

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 13 üncü maddesinde vergi ödevlerinden herhangi birinin yerine getirilmesine engel olacak derecede ağır hastalık durumu mücbir sebep hali olarak sayılmıştır.

Aynı Kanunun 15 inci maddesinde, 13 üncü maddede yazılı mücbir sebeplerden herhangi birinin bulunması halinde bu sebep ortadan kalkıncaya kadar sürelerin işlemeyeceği, bu takdirde tarh zamanaşımının işlemeyen süreler kadar uzayacağı, bu hükmün uygulanması için mücbir sebebin malum olması veya ilgililer tarafından ispat veya tevsik edilmesi gerektiği, 373 üncü maddesinde ise, bu Kanunda yazılı mücbir sebeplerden herhangi birinin meydana geldiğinin malum olması veya tevsik ve ispat edilmesi hallerinde vergi cezası kesilmeyeceği hüküm altına alınmıştır.

Diğer taraftan, 213 sayılı Kanunun mükerrer 257 nci maddesinin birinci fıkrasının (4) numaralı bendinde yer alan düzenleme ile vergi beyannameleri ve bildirimlerin şifre, elektronik imza veya diğer güvenlik araçları konulmak suretiyle internet de dâhil olmak üzere her türlü elektronik bilgi iletişim araç ve ortamında verilmesi ile beyanname ve bildirimlerin yetki verilmiş gerçek veya tüzel kişiler aracı kılınarak gönderilmesi hususlarında izin vermeye veya zorunluluk getirmeye Bakanlığımız yetkili kılınmıştır.

Öte yandan, aynı maddenin dördüncü fıkrasına göre Bakanlığımızın beyanname ve bildirimlerin yetki verilmiş gerçek veya tüzel kişiler aracı kılınarak gönderilmesi hususunda izin vermesi veya zorunluluk getirmesi halinde, (mükellef veya vergi sorumlusu ile gönderme işini yapacak kişiler arasında özel sözleşme düzenlenmek kaydıyla) elektronik ortamda gönderilen beyanname ve bildirimler, mükellef veya vergi sorumlusu tarafından verilmiş addolunur.

Bakanlığımıza verilen yetkiye istinaden yayımlanan 340 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde beyannamelerin elektronik ortamda gönderilmesine ilişkin usul ve esaslar belirlenmiş olup, muhtelif Genel Tebliğlerde de beyannamelerin elektronik ortamda gönderilmesine ilişkin diğer açıklamalara yer verilmiştir. Durumları belirlenen kriterlere uyan mükelleflerin, istemeleri halinde kendi beyannamelerini kullanıcı kodu, parola ve şifre almak suretiyle elektronik ortamda göndermeleri uygun görülmüş olup belirtilen şartları taşımayan mükelleflerin beyannamelerini, 340 ve 346 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğlerinde belirtilen açıklamalar doğrultusunda, elektronik beyanname gönderme aracılık yetkisi almış bulunan gerçek veya tüzel kişiler vasıtasıyla 340 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ekinde yer alan sözleşmelerden durumlarına uyan sözleşmeyi düzenlemek suretiyle elektronik ortamda göndermeleri gerektiği açıklanmıştır. Ayrıca elektronik ortamda gönderilme zorunluluğu getirilen beyannameler için belirlenen usul ve esaslar, elektronik ortamda gönderilme zorunluluğu getirilen bildirimler için de geçerlidir.

3. Meslek mensubunun ağır hastalığının bulunması veya doğum yapması hali

Yukarıda yer verilen düzenlemeler çerçevesinde hâlihazırda birçok mükellef beyanname ve bildirimlerini 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu uyarınca yetki almış serbest muhasebeci, serbest muhasebeci mali müşavir ve yeminli mali müşavirler (meslek mensubu) aracılığıyla göndermek zorunda olup meslek mensupları aracılığıyla gönderilen beyannameler mükellef tarafından verilmiş kabul edilmektedir.

Diğer taraftan, 3568 sayılı Kanun ve ilgili diğer Kanun ve genel tebliğler ile yapılan düzenlemeler kapsamında, belirli iade, indirim ve istisna hükümlerinden yararlanılabilmesi bazı durumlarda yeminli mali müşavirler tarafından düzenlenen tasdik raporlarının süresinde ibraz edilmesi koşuluna bağlanmıştır.

Beyanname ve bildirimleri meslek mensubu aracılığıyla verilen mükellefler, meslek mensubunun mücbir sebep hali içerisinde bulunduğundan geç haberdar olabilmekte ve bu duruma bağlı olarak beyanname ve bildirimlerin verilme süreleri ile yeminli mali müşavirler tarafından düzenlenmesi gereken tasdik raporlarının ibraz süreleri aşıldığından vergi cezaları ile muhatap olabilmekte ya da belirli imkanların (iade, indirim, istisna gibi) kullanımından mahrum kalabilmektedir.

Bu kapsamda, meslek mensubunun vergi ödevlerinden herhangi birinin yerine getirilmesine engel olacak derecede ağır hastalığının bulunması ya da doğum yapmasının vergi ödevlerinin yerine getirilmesine olan etkisine ilişkin açıklamalara aşağıda yer verilmiştir.

3.1. Meslek mensubunun vergi ödevlerinden herhangi birinin yerine getirilmesine engel olacak derecede ağır hastalığının bulunması

Vergi ödevlerinden herhangi birinin yerine getirilmesine engel olacak derecede ağır hastalığın bulunması, 213 sayılı Kanunun 13 üncü maddesi kapsamında mücbir sebep hali olarak kabul edilmiş olmakla birlikte, bu halin varlığının kanıtlanması amacıyla meslek mensubunun bağlı olduğu vergi dairesine ibraz edilen raporlarda belirtilen hastalığın “vergi ödevlerinin yerine getirilmesine engel olacak derecede ağır hastalık” kapsamına girip girmediğine yönelik değerlendirmenin özel ihtisas gerektiren teknik (tıbbi) bir konu olması nedeniyle, vergi dairesine ibraz edilen raporlarda belirtilen hastalığın “vergi ödevlerinin yerine getirilmesine engel olacak derecede ağır hastalık” olup olmadığı hususundaki tespitin;

a) Hastanelerden (özel hastaneler dâhil) alınan raporlarda belirtilen hastalıklar bakımından, raporu tanzim eden hastane başhekimlikleri ya da il/ilçe Sağlık Müdürlükleri,

b) Hastaneler dışındaki resmi sağlık kuruluşlarınca (Aile Sağlığı Merkezi gibi) verilen raporlar bakımından il/ilçe Sağlık Müdürlükleri,

tarafından yapılması gerekmektedir.

Diğer taraftan, mücbir sebebin varlığını ispat için ibraz edilen raporların mutlaka yukarıda belirtilen kuruluşlardan alınmış olması şartı aranacağından, özel doktorlardan alınan raporlar dikkate alınmayacaktır.

Bu kapsamda, ilgili Vergi Dairesi Başkanlığı/Defterdarlık tarafından söz konusu kurumlar ile yapılan yazışma neticesinde, meslek mensubunun ağır hastalığının, vergi ödevlerinden herhangi birinin yerine getirilmesine engel olacak derecede olduğunun bahse konu kurumlar tarafından onaylanması durumunda, meslek mensubunun ağır hastalık süresince mücbir sebep halinde olduğu kabul edilecektir.

Meslek mensubunun mücbir sebep dönemi (ağır hastalığın başladığı ve bittiği tarihler arasında) içerisinde verilmesi gereken kendi mükellefiyetine ilişkin beyanname/bildirimlerinin verilme ve bu beyanname/bildirimlere istinaden tahakkuk eden vergilerin ödeme süreleri, mücbir sebep halinin sona erdiği tarihi takip eden günden itibaren 15 inci günün sonuna uzatılmıştır.

Öte yandan, mücbir sebep halinin sona erdiği tarihte beyanname/bildirim verme süresinin son gününe; 15 günden az süre kalması halinde beyanname/bildirim verme ile ödeme süresinin son günü olarak mücbir sebep halinin sona erdiği tarihi takip eden günden itibaren 15 inci günün, 15 günden fazla süre kalması halinde ise beyanname/bildirim verme ile ödeme süresi olarak kanuni sürelerin dikkate alınması gerekmektedir.

Bununla birlikte, söz konusu ağır hastalık halinin ortaya çıktığı tarihte beyanname/bildirim verilme süresinin bitimine 15 gün veya daha az süre kalmış olması durumunda, anılan ağır hastalığın vukuu bulduğu tarih itibarıyla geçerli olan “Aracılık ve Sorumluluk Sözleşmesi” uyarınca beyanname/bildirimleri bu meslek mensubunca verilen mükelleflerin mezkûr beyanname/bildirim verilme süreleri ile bunlara istinaden tahakkuk eden vergilerin ödeme sürelerinin son günü, bunların verilmesi gereken sürenin son gününü takip eden günden itibaren 15 inci güne uzatılmıştır.

Diğer taraftan, yeminli mali müşavirler açısından yukarıda belirtildiği şekilde vergi ödevlerinin yerine getirilmesine engel olacak derecede ağır hastalık halinin ortaya çıkması halinde, ağır hastalık halinin ortaya çıktığı tarih itibarıyla söz konusu yeminli mali müşavirle arasında yapılmış ve geçerli olan bir sözleşme bulunan mükelleflere yönelik olarak, ağır hastalık halinin ortaya çıktığı tarihte tasdik raporlarının ibraz süresinin bitimine 15 gün veya daha az süre kalmış olması durumunda, bu mükelleflere ilişkin tasdik raporlarının ibraz süresi tasdik raporlarının verilmesi gereken sürenin son gününü takip eden günden itibaren 15 inci günün sonuna uzatılmıştır.

Örnek 1: Konya Vergi Dairesi Başkanlığı Akşehir Vergi Dairesi Müdürlüğü mükelleflerinden meslek mensubu Bay (A) tarafından ilgili vergi dairesine verilen dilekçe ile kendisine ağır hastalık nedeniyle 7/2/2022 ilâ 3/3/2022 tarihleri arasında (bu tarihler dâhil) rapor verildiği belirtilerek 213 sayılı Kanunun 13 üncü maddesi uyarınca kendisi ve beyanname/bildirimlerini vermekte olduğu mükellefleri açısından mücbir sebep hali uygulanması talebinde bulunulması üzerine, Konya Vergi Dairesi Başkanlığı ile ilgili resmi sağlık kuruluşu arasında yapılan yazışma neticesinde söz konusu meslek mensubunun hastalığının, vergi ödevlerinin yerine getirilmesine engel olacak derecede ağır hastalık olduğu ve bu hastalık halinin 7/2/2022 ilâ 3/3/2022 tarihleri arasında söz konusu olduğu anlaşılmıştır.

Buna göre, meslek mensubunun 7/2/2022 ilâ 3/3/2022 tarihleri arasında mücbir sebep halinde olduğu kabul edilecek ve meslek mensubunun kendisine ait olan ve mücbir sebep dönemine ilişkin verilmesi gereken beyanname/bildirimlerinin verilme ve bu beyanname/bildirimlere istinaden tahakkuk eden vergilerin ödeme süreleri, mücbir sebep halinin 3/3/2022 tarihinde sona erdiği dikkate alınarak 18/3/2022 günü sonuna kadar uzayacaktır.

Diğer taraftan, ağır hastalık halinin ortaya çıktığı 7/2/2022 tarihi itibarıyla meslek mensubu ile arasında yapılmış ve geçerli olan “Aracılık ve Sorumluluk Sözleşmesi” uyarınca beyanname/bildirimleri bu meslek mensubunca verilen mükelleflerin, beyanname/bildirim verilme süresinin bitimine 15 gün veya daha az süre kalmış beyanname ve bildirimlerinin verilme ve bunlara istinaden tahakkuk eden vergilerinin ödeme süreleri, bunların verilmesi gereken sürenin son gününü takip eden günden itibaren 15 inci güne uzayacaktır.

Bu kapsamda, beyanname ve bildirimleri meslek mensubu Bay (A) tarafından verilen, muhtasar ve katma değer vergisi ile Özel Tüketim Vergisi Kanununa ekli (III) sayılı liste nedeniyle özel tüketim vergisinden mükellefiyeti bulunan bir mükellefin 2022/1 dönemine ilişkin “Alkollü İçecekler, Alkolsüz İçecekler, Tütün Mamulleri ve Makaronlara İlişkin” özel tüketim vergisinin 15/2/2022 olan beyan ve ödeme tarihi 2/3/2022 tarihine uzayacak ancak 2022/1 dönemine ilişkin muhtasar ve katma değer vergisi beyan ve ödemeleri için herhangi bir süre uzaması söz konusu olmayacaktır.

Örnek 2: Erzurum Vergi Dairesi Başkanlığı Kazım Karabekir Vergi Dairesi Müdürlüğü mükelleflerinden yeminli mali müşavir Bay (B) tarafından ilgili vergi dairesine verilen dilekçe ile kendisine ağır hastalık nedeniyle 18/5/2022 ilâ 29/6/2022 tarihleri arasında (bu tarihler dâhil) rapor verildiği belirtilerek 213 sayılı Kanunun 13 üncü maddesi uyarınca mücbir sebep hali uygulanması talebinde bulunulmuştur.

Söz konusu talep üzerine, Erzurum Vergi Dairesi Başkanlığı ile ilgili resmi sağlık kuruluşu arasında yapılan yazışma neticesinde anılan yeminli mali müşavirin hastalığının, vergi ödevlerinin yerine getirilmesine engel olacak derecede ağır hastalık olduğu ve bu hastalık halinin 18/5/2022 ilâ 29/6/2022 tarihleri arasında söz konusu olduğu anlaşılmıştır.

Buna göre, ağır hastalık halinin ortaya çıktığı 18/5/2022 tarihi itibarıyla bahse konu yeminli mali müşavirle arasında yapılmış ve geçerli olan bir sözleşme bulunan mükelleflere ilişkin olarak ibraz edilmesi gereken ve ibraz süresine yeminli mali müşavirin ağır hastalığının ortaya çıktığı tarih itibarıyla 15 gün veya daha az süre kalan tasdik raporlarının ibraz süresi, bunların ibraz edilmesi gereken son günü takip eden günden itibaren 15 inci güne uzayacaktır.

3.2. Meslek mensubunun doğum yapması

4857 sayılı İş Kanununun 74 üncü maddesinde, kadın işçilerin doğumdan önce sekiz ve doğumdan sonra sekiz hafta olmak üzere toplam on altı haftalık süre için çalıştırılmamalarının esas olduğu, ancak, sağlık durumu uygun olduğu takdirde, doktorun onayı ile kadın işçinin isterse doğumdan önceki üç haftaya kadar işyerinde çalışabileceği hüküm altına alınmıştır.

Söz konusu hükümler kapsamında, doğum yapacak meslek mensubu ile bu meslek mensubuyla arasında yapılmış ve çalışılamayacak üç haftanın başladığı tarih ile doğum tarihi itibarıyla geçerli olan “Aracılık ve Sorumluluk Sözleşmesi” uyarınca beyanname/bildirimleri bu meslek mensubunca verilen mükelleflerin;

a) Doğumun, planlanan doğum tarihi dikkate alınarak tespit edilen çalışılamayacak üç haftalık sürenin başladığı tarih ila planlanan doğum tarihi arasında gerçekleşmesi durumunda, çalışılamayacak üç haftalık sürenin başladığı tarih ila doğum tarihini izleyen 15 inci gün arasında,

b) Doğumun, planlanan doğum tarihinden sonraki bir tarihte gerçekleşmesi durumunda, planlanan doğum tarihi dikkate alınarak tespit edilen çalışılamayacak üç haftalık sürenin başladığı tarih ila doğum tarihini izleyen 15 inci gün arasında,

c) Doğumun, planlanan doğum tarihi dikkate alınarak tespit edilecek çalışılamayacak üç haftalık sürenin başladığı tarihten önceki bir tarihte, erken doğum olarak, gerçekleşmesi durumunda, doğum tarihi ila doğum tarihini izleyen 15 inci gün arasında,

mücbir sebep halinde olduğu kabul edilecektir.

Bu kapsamda, mücbir sebep dönemi içerisinde verilmesi gereken beyanname/bildirimlerin verilme ve bu beyanname/bildirimlere istinaden tahakkuk eden vergilerin ödeme süreleri, mücbir sebep halinin sona erdiği tarihi takip eden günden itibaren 15 inci günün sonuna uzatılmıştır.

Diğer taraftan, yeminli mali müşavirlerin doğum yapması halinde, söz konusu yeminli mali müşavirle arasında yapılmış ve çalışılamayacak üç haftanın başladığı tarih ile doğum tarihi itibarıyla geçerli olan bir sözleşme bulunan mükelleflere yönelik olarak, yukarıda belirtildiği şekilde hesaplanacak mücbir sebep dönemi içerisinde ibraz edilmesi gereken tasdik raporlarının ibraz süresi, mücbir sebep halinin sona erdiği tarihi takip eden günden itibaren 15 inci günün sonuna uzatılmıştır.

Öte yandan, mücbir sebep halinin sona erdiği tarihte beyanname/bildirim verme ve tasdik raporu ibraz etme süresinin son gününe; 15 günden az süre kalması halinde beyanname/bildirim verme ve ödeme ile tasdik raporu ibraz etme süresinin son günü olarak mücbir sebep halinin sona erdiği tarihi takip eden günden itibaren 15 inci günün, 15 günden fazla süre kalması halinde ise beyanname/bildirim verme ve ödeme ile tasdik raporu ibraz etme süresi olarak kanuni sürelerin dikkate alınması gerekmektedir.

Doğuma ilişkin olarak mücbir sebep hali uygulanabilmesi için ilgili doktor tarafından düzenlenen çalışılamayacak 3 haftalık süreyi, planlanan doğum tarihini ve gerçekleşen doğum tarihini gösteren belgelerin/raporların bağlı olunan vergi dairesine ibraz edilmesi şarttır.

Örnek 3: Bolu Defterdarlığı Bolu Vergi Dairesi Müdürlüğü mükelleflerinden meslek mensubu Bayan (C) tarafından ilgili vergi dairesine verilen 9/2/2022 tarihli dilekçe ile çalışılamayacak üç haftalık sürenin başlangıç tarihinin 8/2/2022 tarihi ve planlanan doğum tarihinin ise 1/3/2022 tarihi olduğunu belirten belge/rapor ibraz edilerek 213 sayılı Kanunun 13 üncü maddesi uyarınca kendisi ve beyanname/bildirimlerini vermekte olduğu mükellefleri açısından mücbir sebep hali uygulanması talebinde bulunulmuştur.

Daha sonra meslek mensubu tarafından verilen 2/3/2022 tarihli dilekçe ile söz konusu doğumun planlanan doğum tarihinden önceki bir tarih olan 28/2/2022 tarihinde gerçekleştiğini belirten belge/rapor ibraz edilmiştir.

Buna göre, meslek mensubunun 8/2/2022 ilâ 15/3/2022 tarihleri arasında mücbir sebep halinde olduğu kabul edilecek ve meslek mensubunun kendisinin ve çalışılamayacak üç haftanın başladığı tarih (8/2/2022) ile doğum tarihi (28/2/2022) itibarıyla geçerli olan “Aracılık ve Sorumluluk Sözleşmesi” uyarınca beyanname/bildirimleri bu meslek mensubunca verilen mükelleflerin mücbir sebep dönemine ilişkin verilmesi gereken beyanname/bildirimlerinin verilme ve bu beyanname/bildirimlere istinaden tahakkuk eden vergilerinin ödeme süreleri, mücbir sebep halinin 15/3/2022 tarihinde sona erdiği dikkate alınarak 30/3/2022 günü sonuna kadar uzayacaktır.

Örnek 4: Şanlıurfa Vergi Dairesi Başkanlığı Şehitlik Vergi Dairesi Müdürlüğü mükelleflerinden meslek mensubu Bayan (D) tarafından ilgili vergi dairesine verilen 1/9/2022 tarihli dilekçe ile çalışılamayacak üç haftalık sürenin başlangıç tarihinin 1/9/2022 tarihi ve planlanan doğum tarihinin ise 22/9/2022 tarihi olduğunu belirten belge/rapor ibraz edilerek 213 sayılı Kanunun 13 üncü maddesi uyarınca kendisi ve beyanname/bildirimlerini vermekte olduğu mükellefleri açısından mücbir sebep hali uygulanması talebinde bulunulmuştur.

Daha sonra meslek mensubu tarafından verilen 30/9/2022 tarihli dilekçe ile söz konusu doğumun planlanan doğum tarihinden sonraki bir tarih olan 26/9/2022 tarihinde gerçekleştiğini belirten belge/rapor ibraz edilmiştir.

Buna göre, meslek mensubunun 1/9/2022 ilâ 11/10/2022 tarihleri arasında mücbir sebep halinde olduğu kabul edilecek ve meslek mensubunun kendisinin ve çalışılamayacak üç haftanın başladığı tarih (1/9/2022) ile doğum tarihi (26/9/2022) itibarıyla geçerli olan “Aracılık ve Sorumluluk Sözleşmesi” uyarınca beyanname/bildirimleri bu meslek mensubunca verilen mükelleflerin mücbir sebep dönemine ilişkin verilmesi gereken beyanname/bildirimlerinin verilme ve bu beyanname/bildirimlere istinaden tahakkuk eden vergilerinin ödeme süreleri, mücbir sebep halinin 11/10/2022 tarihinde sona erdiği dikkate alınarak 26/10/2022 günü sonuna kadar uzayacaktır.

Örnek 5: Muğla Vergi Dairesi Başkanlığı Bodrum Vergi Dairesi Müdürlüğü mükelleflerinden meslek mensubu Bayan (E) tarafından 21/2/2022 tarihinde ilgili vergi dairesine verilen dilekçe ile planlanan doğum tarihinin 23/3/2022 tarihi olmasına rağmen söz konusu doğumun 17/2/2022 tarihinde gerçekleştiğini belirten belge/rapor ibraz edilerek 213 sayılı Kanunun 13 üncü maddesi uyarınca kendisi ve beyanname/bildirimlerini vermekte olduğu mükellefleri açısından mücbir sebep hali uygulanması talebinde bulunulmuştur.

Buna göre, meslek mensubunun doğumun gerçekleştiği 17/2/2022 ilâ 4/3/2022 tarihleri arasında mücbir sebep halinde olduğu kabul edilecek ve meslek mensubunun kendisinin ve doğum tarihi (17/2/2022) itibarıyla geçerli olan “Aracılık ve Sorumluluk Sözleşmesi” uyarınca beyanname/bildirimleri bu meslek mensubunca verilen mükelleflerin mücbir sebep dönemine ilişkin verilmesi gereken beyanname/bildirimlerinin verilme ve bu beyanname/bildirimlere istinaden tahakkuk eden vergilerinin ödeme süreleri, mücbir sebep halinin 4/3/2022 tarihinde sona erdiği dikkate alınarak (19/3/2022 tarihinin hafta sonuna isabet etmesi nedeniyle)  21/3/2022 günü sonuna kadar uzayacaktır.

Örnek 6: Malatya Vergi Dairesi Başkanlığı Beydağı Vergi Dairesi Müdürlüğü mükelleflerinden yeminli mali müşavir Bayan (F) tarafından ilgili vergi dairesine verilen dilekçe ile çalışılamayacak üç haftalık sürenin başlangıç tarihinin 1/9/2022 tarihi, planlanan doğum tarihinin 22/9/2022 tarihi ve gerçekleşen doğum tarihinin 19/9/2022 tarihi olduğunu belirten belge/rapor ibraz edilerek 213 sayılı Kanunun 13 üncü maddesi uyarınca mücbir sebep hali uygulanması talebinde bulunulmuştur.

Buna göre, bahsi geçen yeminli mali müşavirin 1/9/2022 ilâ 4/10/2022 tarihleri arasında mücbir sebep halinde olduğu kabul edilecek ve yeminli mali müşavir tarafından ibraz edilmesi gereken tasdik raporlarının ibraz süresi mücbir sebep halinin 4/10/2022 tarihinde sona erdiği dikkate alınarak 19/10/2022 günü sonuna kadar uzayacaktır.

4. Diğer hususlar

Sosyal güvenlik mevzuatı gereğince sigortalıların mücbir sebep dönemine ilişkin prime esas kazanç ve hizmet bilgilerinin Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi ile bildirilmesinin zorunlu olması durumunda mücbir sebep, bu beyannamelerin vergi kesintilerine ilişkin kısmının beyan ve ödeme sürelerinin ertelenmesi için geçerli olacaktır.

Bu Sirkülerin (3.1.) ve (3.2.) numaralı bölümleri kapsamında yeminli mali müşavirlere yönelik uygulanacak mücbir sebep haline ilişkin olarak yeminli mali müşavirin bağlı olduğu vergi dairesine ibraz edilen belgeler hakkında, bu vergi dairesi tarafından, söz konusu yeminli mali müşavir ile tasdik hizmetine yönelik sözleşme imzalayan mükelleflerin vergi dairelerine de bilgi verilecektir.

Duyurulur.

 

Bekir BAYRAKDAR

Gelir İdaresi Başkanı


Kaynak: VUK Sirküleri
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/vergi-odevlerinden-herhangi-birinin-yerine-getirilmesine-engel-olacak-derecede-agir-hastaligi-bulunan-veya-dogum-yapan-meslek-mensuplarinin-mucbir-sebep-hukumlerinden-faydalandirilmasi/feed/ 0
Başka Birinin Sürekli Bakımına Muhtaç Derecede Ağır Engelli Çocuğu Bulunan Kadın Sigortalılarda Fiili Hizmet Zammı hesabı https://www.muhasebenews.com/baska-birinin-surekli-bakimina-muhtac-derecede-agir-engelli-cocugu-bulunan-kadin-sigortalilarda-fiili-hizmet-zammi-hesabi/ https://www.muhasebenews.com/baska-birinin-surekli-bakimina-muhtac-derecede-agir-engelli-cocugu-bulunan-kadin-sigortalilarda-fiili-hizmet-zammi-hesabi/#respond Fri, 12 Feb 2021 09:56:45 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=104408 5510 Saylı SGK Kanununun 28 inci maddesinin sekizinci fıkrası ile yaşlılık aylığı bağlanması talebinde bulunan kadın sigortalılardan başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede ağır engelli çocuğu bulunanların, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra geçen prim ödeme gün sayılarının dörtte biri, prim ödeme gün sayıları toplamına eklenecektir.

Söz konusu ilavenin yapılabilmesi, kadın sigortalının bu durumunu Kurumca yetkilendirilmiş sağlık hizmet sunucularınca düzenlenmiş sağlık kurulu raporu ile belgelendirmesi ve bu raporun Kurum sağlık kurullarınca değerlendirilmesi sonucu çocuğun başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede ağır engelli olduğunun tespit edilmesi koşuluna bağlı bulunmaktadır. Kadın sigortalılara bu hak Kanunun yürürlük tarihinden sonraki süreler için verileceğinden, ilave edilecek sürenin tespitinde Kurum sağlık kurulu kararında belirtilen tarih dikkate alınacaktır. Ağır engelli çocuğun ölümü veya bakıma muhtaçlığının kalkması halinde, Kurum sağlık kurulu karar tarihinden ölüm tarihine veya bakıma muhtaçlığın kalktığına karar verilen sağlık kurulu rapor tarihine kadar geçen hizmetlerin dörtte biri prim ödeme gün sayısına eklenecektir.

Örnek 1: Kadın sigortalı ilk defa 1/1/1995 tarihinde sigortalı olarak çalışmaya başlamış ve 1/12/2015 tarihinde yaşlılık sigortasından tahsis talebinde bulunmuştur. Kurum sağlık kurulunun 28/12/2009 tarihli kararında sigortalının ağır engelli çocuğunun 1/4/2009 tarihi itibariyle bakıma muhtaç olduğuna karar verilmiş ve sigortalının 1/4/2009 tarihinden itibaren 1500 prim gün sayısının olduğu tespit edilmiştir. Sigortalının prim ödeme gün sayısı 6500 gün olup, aylık bağlama işlemlerinde dikkate alınacak toplam prim ödeme gün sayısı:
Toplam Prim Ödeme Gün Sayısına İlave Edilecek Gün: 1500/4= 375
Toplam Prim Ödeme Gün Sayısı: 6500+375 = 6875

Örnek 2: 1/11/2002 tarihinden itibaren 506 sayılı Kanunun ek 5 inci maddesi kapsamında çalışmaya başlayan ve 1/10/2008 tarihinden sonra da Kanunun 40 ıncı maddesine göre FHSZ’ye tabi olarak çalışmasını devam ettiren kadın sigortalının ağır engelli çocuğunun 2008/Ekim ay başından itibaren başka birinin sürekli bakımına muhtaç durumda olduğu Kurum sağlık kurulunca tespit edilmesi üzerine sigortalının hizmetine FHSZ ile Kanunun 28 inci maddesine göre ilave edilecek ek süresi ayrı ayrı hesaplanıp eklenecek, ancak 28 inci madde gereğince ilave edilecek ek sürenin hesabında FHSZ dikkate alınmayacaktır.

 

 


Kaynak: SGK 2018/18 Genelgesi
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/baska-birinin-surekli-bakimina-muhtac-derecede-agir-engelli-cocugu-bulunan-kadin-sigortalilarda-fiili-hizmet-zammi-hesabi/feed/ 0