berber – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Mon, 22 Mar 2021 06:20:25 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Hukuk ve ekonomi reformu paketlerinde vergi https://www.muhasebenews.com/hukuk-ve-ekonomi-reformu-paketlerinde-vergi/ https://www.muhasebenews.com/hukuk-ve-ekonomi-reformu-paketlerinde-vergi/#respond Mon, 22 Mar 2021 01:00:28 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=106436

Dr. Numan Emre ERGİN
Avukat, YMM, E. Hesap Uzmanı
n.emre.ergin@hotmail.com


Yakın zaman önce Devlet yönetimi tarafından dile getirilen hukuk ve ekonomi reformlarına ilişkin detaylar açıklanmaya başladı. Öncelikle hukuk reformuna ilişkin olarak İnsan Hakları Eylem Planı, sonrasında da ekonomi reformuna ilişkin olarak İstiklalden İstikbale Ekonomi Reformları ilan edilerek yapılması öngörülen reformlar (?) kamuoyu ile paylaşıldı. Her iki belgede vergiyi yakından ve doğrudan ilgilendiren maddeler bulunmaktadır. Söz konusu maddeleri değerlendirmeden önce açıklanan reform paketlerine ilişkin genel değerlendirmelerimi paylaşacağım.

Reform kelimesi Fransızca kökenli olup “düzeltmek, yeniden şekillendirmek” anlamına gelir ve ilk referansı 16. yüzyılda Katolik Kilise’ne karşı Martin Luther öncülüğünde ortaya çıkan devrimsel akımdır. Özetle reform ile kastedilen, bozulmuş, aksayan bir sistemin köklü değişiklikler yapılarak ıslah edilmesi, yeniden şekillendirilmesidir. Açıklanan paketleri bu tanım perspektifinden değerlendirirsek bu belgelerin bir reform olduğunu iddia etmek zor gözükmektedir. Küçük iyileştirmelerin sık aralıklarla pazarlama stratejisiyle reform olarak takdim edilmesi kavramın içinin boşalmasına, gerçekten reform sayılabilecek iyileştirmelerin etkisinin azalmasına yol açmaktadır.

İnsan Hakları Eylem Planı’na baktığımızda doküman üzerinde detaylı bir çalışma yapıldığı, Türk yargı pratiğindeki aksaklıkların önemli bir bölümünün kavrandığı, uygulama için belli bir takvimin benimsendiği ve ilan edilen maddelerin gerçekleşip gerçekleşmediğinin kim tarafından, nasıl takip edileceğinin belirlendiği gözükmektedir. Ekonomi Reformu Paketinde ise maalesef bu detaylar yer almamakta, pakette geleceğe dönük niyet ve taahhütler belirtilmekte, ama belirlenen hedeflerin hangi takvimde, nasıl, ne zaman, kim tarafından gerçekleştirileceği belirtilmemektedir. Diğer taraftan Hazine ve Maliye Bakanı, pakete ilişkin detayların bu hafta Salı günü açıklanacağını söylemiştir. Bakalım Salı günü şapkadan ne çıkacak?

Paketlerin vergiyle ilgili maddelerine ilişkin olarak şu tablo ile karşılaşmaktayız. Hukuk reformu paketi, temel olarak yargı pratiğindeki eksiklikleri hedef aldığından doğrudan vergiye ilişkin maddeler daha ziyade vergi ceza yargılamasına ve vergi suçlarına yöneliktir. Bu kapsamda, vergi suçları açısından ihtisas mahkemelerinin belirlenmesi, vergi suçunun her yıl için ayrı ayrı oluşması yerine tek suç kabul edilerek zincirleme suç hükümlerinin uygulanması, etkin pişmanlık hükümlerinin vergi suçları için de uygulanabilmesi pakette vergi ceza hukukunu doğrudan ilgilendiren maddeler olarak göze çarpmaktadır.

Vergi suçları (Vergi Usul Kanunu’nun 359. maddesinde belirtilen suçlar) açısından ihtisas mahkemelerinin oluşturulması oldukça önemlidir. Ağırlığını sahte belge düzenleme ve kullanmanın oluşturduğu ve dava sayısı oldukça fazla olan bu suçlarda uzman hakimlerin olması çok önemlidir.

Zincirleme suç, Türk Ceza Kanunu (TCK)’nun 43. maddesinde düzenlenen, dolayısıyla da ceza hukukuna ait bir müessesedir. Ceza hukukunda işlenen her suça ayrı ayrı ceza verilir. Ancak bazı durumlarda her bir suça ayrı ceza vermek yerine tekbir ceza artırılarak verilebilmektedir. Bu durumlardan birisi de zincirleme suçtur. Buna göre, bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi durumunda, bir cezaya hükmedilir. Ancak bu ceza, dörtte birinden dörtte üçüne kadar artırılır. TCK’daki bu düzenleme genel hüküm olduğundan VUK md. 359 gibi özel kanunlarda düzenlenen suçlar hakkında da uygulanır. Maddeden görüleceği üzere, zincirleme suçta suçun ertesi takvim yılına sarkıp sarkmadığı önemli değildir. Önemli olan suç fiilleri arasında bütünlük sağlayan makul bir zaman aralığının olmasıdır. Bununla birlikte, Yargıtay vergi suçlarında zincirleme suç hükmünü uygularken her takvim yılını kendi içinde ayrı ayrı değerlendirmekte, aynı yıl içinde işlenen suçlar açısından zincirleme suç hükmünü uygularken, diğer yıla sarkan fiileri bu kapsama dahil etmeyerek ayrı suç oluştuğunu kabul edilmektedir. Örneğin, 30 ve 31 Aralık ile 1 Ocak’ta sahte belge kullanma fiili işlenmişse, sonuncu açısından yıl değiştiği için Yargıtay zincirleme suç hükümlerini uygulatmamaktadır. Bu durum ise yasada bu yönde açık hüküm olmadığı halde daha yüksek tutarda ceza verilmesine yol açarak mağduriyetlere sebep olmaktadır. Açıklanan Paket ile Yargıtay’ın (yanlış) bu içtihadını düzeltecek bir yasal düzenleme yapılacağı anlaşılmaktadır. Gerçekleşirse olumlu bir düzenleme olacaktır. Bu düzenleme ile naylon fatura düzenleyici/kullanıcıların kollandığı sonucuna da ulaşılmamalıdır. Getirilmesi planlanan düzenleme olması gerekendir.

Pakette belirtilen diğer bir konu, vergi suçlarında da etkin pişmanlık hükümlerinin getirilecek olmasıdır. Aslında VUK md. 359’daki suçlarda halihazırda pişmanlık hükmü yer almaktadır. Mevcut düzenlemeye göre maddede tanımlanan suçları işleyenler VUK md. 371’nde düzenlenen pişmanlık hükümleri uyarınca durumu ilgili makamlara (genelde Maliye’nin birimlerine) bildirirse vergi suçu oluşmamaktadır. Buradaki pişmanlık, suçun işlendiğinin kamu makamlarınca öğrenilmesinden önce söz konusudur. Dolayısıyla, suç konusu fiil kamu makamlarının bilgisine girdikten sonra artık pişmanlık hükümlerinden faydalanılamamaktadır. Getirilmesi öngörülen yeni düzenleme (etkin pişmanlık) işte bu durumlar için söz konusu olacaktır.

Etkin pişmanlık da bir ceza hukuku müessesi olup suç işlendikten sonra özgür iradesiyle pişman olanların suç fiilinin neden olduğu olumsuzlukları gidermesi (tazmin, geri verme gibi) veya ceza adaletine olumlu katkı sağlaması (suç ortaklarını, azmettireni bildirme gibi) halinde cezada indirimi veya cezalandırmamayı sağlamaya yöneliktir. Vergi suçlarında etkin pişmanlık hükmünün getirilmesinin naylon fatura ile mücadelede önemli olduğunu, ama dikkatli kaleme alınması gerektiğini düşünüyorum. Genelde sahte belge organizasyonu kuranlar kağıt üstünde çok gözükmezler ve üçüncü kişiler üzerine kurdukları şirketler üzerinden eylemlerini sürdürürler. Vergi suçlarında etkin pişmalık düzenlemesi güzel kaleme alınıp doğru uygulanırsa amacına hizmet edebilir.

Hukuk reformu paketinde diğer bazı maddeler dolaylı olarak vergi hukukuna da etki etmektedir. Örneğin, İdarenin iş ve işlemlerinde öngörülebilirlik ve şeffaflığın güçlendirilmesi, kanun başvuru yolu sürelerinde yeknesaklığın sağlanması, hakimlerin idari yargıda vergi veya idare mahkemesi hakimi olarak görevlerini sürdürmeleri ve ihtisaslaşmalarının sağlanması, bilirkişilik sisteminin kalitesinin artırılması, idari yargıda mülkiyet hakkını etkileyen hususların ivedi yargılama usulüyle hızlı biçimde çözülmesi, kamu idarelerinin taraf olduğu aynı nitelikteki uyuşmazlıklarda “pilot dava” usulünün getirilmesi, bu davanın ivedi bir şekilde görülmesi ve verilecek kararın aynı konudaki uyuşmazlıklar bakımından bağlayıcı olması, kamu kurumları tarafından yersiz ödeme nedeniyle gerçekleştirilen tahsilât işlemlerinin öngörülebilir ve hakkaniyete uygun bir şekilde yapılması amacıyla uygulamadan kaynaklı bazı aksaklıkların giderilmesi vergiye temas eden diğer konular olarak gözükmektedir.

Ekonomi Reformu Paketinde ise vergiye ilişkin açıklamalara Kamu Maliyesi başlığı altında, vergi teşviklerine ilişkin maddelere de Yatırımların Teşvik Edilmesi bölümünde yer verilmektedir. Vergisel düzenlemelerin sadeleştirileceği, yatırımcı dostu ve öngörülebilir adımların atılacağının söylendiği Pakette vergiye ilişkin yapılması öngörülenler şunlardır. (Her bir maddeden sonra yorumlarımı belirteceğim.)

1- Geliri düşük olan küçük esnafa vergi muafiyeti sağlanacaktır. Basit usulde vergilendirilen berber, kuaför, tesisatçı, tuhafiyeci, marangoz, kaportacı, lastikçi, tornacı, çay ocağı işleticisi, terzi, tamirci gibi yaklaşık 850 bin esnaf gelir vergisinden muaf tutularak, beyan yükümlülükleri kaldırılacaktır.

Bu mükelleflerin gelir vergisinden muaf tutulup beyaname vermemelerinin sağlanması önemli olmakla birlikte, halihazırda bunların zaten basit usulde vergilendirildiğini ve vergi yüklerinin çok da yüksek olmadığını belirtmek gerekir. Ancak pandemiden ciddi şekilde etkilenen küçük esnaf açısından bu marjinal katkı reform olmasa da önemli olabilir.

2- Vergi Usul Kanunu, gönüllü uyumu teşvik edecek şekilde güncellenecektir.

Vergi Usul Kanunu birçok değişikliğe uğrasa da 1961’den beri yürürlükte olup bazı maddeleri artık uygulanmamaktadır. Kanunun güncellenmesi daha önce gündeme gelmiş, taslaklar hazırlanmış ama daha ileri gidilememiştir. Usul hükümlerini ve değerlemeyi içeren bu kanun vergi hukuku açısından çok önemlidir ve güncellenmesi gerçekten ihtiyaçtır. Ancak bu güncelleme, kanunun dilinin sadeleştirilmesinden, uygulanmayan hükümlerin Kanun metninden çıkarılmasından daha ciddi bir çalışmayı gerektirmektedir. Bu arada, Batıdan devşirdiğimiz “vergiye gönüllü uyum” ifadesinden pek haz etmem ve verginin cebren tahsil edildiği, mükellefin beyanına güvenilmediği, kayıt dışılığın fazla olduğu ve sistemin de kayıtdışı çalışmaya zorladığı, gönüllü uyum adına yapılan yasal düzenlemelerin de etkin kullanıldırılmadığı bir vergi sisteminde bu gönüllü uyumun nasıl sağlanacağını merak ediyorum.

3- Elektronik defter ve elektronik belge uygulamalarına dahil edilecek mükellef grupları kademeli olarak artırılacaktır.

Maliye son yıllarda elektronik uygulamalarda oldukça başarılı adımlar attı ve e-defter, e-belge uygulamalarını oldukça genişletmiş bulunmaktadır. Bu genişlemenin daha da artacağı anlaşılıyor.

3- Tüm mükellefleri kapsayacak şekilde 7/24 hizmet verebilen “Türkiye Dijital Vergi Dairesi” uygulaması hayata geçirilecektir.

Gelir İdaresi, teknolojiyi başarıyla kullanan kamu kurumlarının başında gelmektedir. Bugün internet üzerinden vergi dairesine gitmeden birçok işlem elektronik ortamda yapılabilmektedir. Bu dijital dönüşümün devam edeceği anlaşılmaktadır.

4- Teknolojik yeniliklerden yararlanmaya devam edilecek, “Dijital Vergi Asistanı” sistemi oluşturulacaktır.

Bugün bazı beyannameler Hazır Beyan Sistemi ile hazırlanabilmektedir. Bu uygulamanın daha da genişleyeceği anlaşılıyor.

5- Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmaları revize edilecektir.

Türkiye çok sayıda ülke ile çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması imzalamıştır. Bu anlaşmaların sayısı artmakta, eski tarihlerde imzalanan anlaşmalar da revize edilmektedir. Ülkelerin kendi aralarında imzaladıkları çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmalarını revize etmeye yönelik Çok Taraflı Anlaşmaya Türkiye de taraftır. Dolayısıyla, zaten ikili anlaşmalarımızı zaman içerisinde revize edeceğiz, hatta geçen yıl Haziran ayında buna ilişkik bir teklif de Parlamento’ya gönderilmiş durumdadır. Dolayısıyla, bu madde bir reformdan ziyade devam eden bir süreci söylemektedir.

6- Uluslararası yatırımcıların birden fazla ülkeyi ilgilendiren vergisel sorunlarının çözümünde diğer ülkelerle “Karşılıklı Anlaşma Yöntemi” kullanılacaktır.

7- Mükellef ve İdare açısından vergisel öngörülebilirliği artıran transfer fiyatlandırmasına ilişkin Peşin Fiyatlandırma Anlaşmaları yaygınlaştırılacaktır.

Karşılıklı anlaşma yöntemi ile peşin fiyatlandırma anlaşmaları halihazırda olan müesselerdir, ancak uygulamada çok fazla rastlanmamaktadır. Bir eksiklik varsa bunun nedeni yasal olmayıp pratikten kaynaklanmaktadır. Her iki müessese de özellikle uluslararası yatırımcılar açısından önem arz etmektedir. İlki çok uluslu şirketler nezdinde çifte vergilendirmenin önlenmesi açısından devletlerin kooperasyonunu gerektirirken, ikincisi şirketler ile Maliye arasında transfer fiyatlandırmasında emsal fiyatın belirlenmesine ilişkindir. Bu nedenle, Maliye’nin transfer fiyatlandırması konusunda insan kaynağına ve teknolojiye daha fazla yatırım yapması, sektörlerin uluslararası dinamiklerini anlaması gerekmektedir.

8- Kamuya süresinde ödenmeyen borçların tek bir idare tarafından tahsil edilmesi sağlanacaktır.

Mevcut durumda her bir vergi dairesi veya kamu idaresi kendi alacaklarının tahsilatını kendisi takip etmektedir. Bütün kamu alacakları için tekbir tahsilat idaresinin oluşturulması ölçek ekonomisi ve takibat açısından verimli olsa da bürokrasiyi ve insiyatifi azaltacağından dikkatlice tasarlanmalıdır.

9- Dijital Vergi Denetimi Sistemi geliştirilerek, vergi iade incelemeleri dahil olmak üzere inceleme süreleri kısaltılacaktır. Standartlara dayalı, öngörülebilir ve haksız rekabetin önlenmesini sağlayan denetim modelleri uygulanacaktır.

Vergi denetimi konusunda dijitalleşmenin etkisinin artırılacağı anlaşılmaktadır. Maliye’nin bugün 10 bine yakın vergi müfettişinden oluşan bir ordusu bulunmaktadır. Bu müfettişlerin yetiştirilmesi, niteliklerinin ve bilgilerinin artırılması, mükellef haklarını gözetir bir bilinçle donatılmalarının sağlanması, otokontrol mekanizmalarının güçlendirilmesi, rapor okuma ve değerlendirme komisyonlarının etkinliğinin artırılması en az dijitalleşme kadar önemlidir. Ayrıca, vergi denetimlerinin aynı sektördeki firmalar arasında haksız rekabete neden olmaması da önemlidir. Vergi denetiminde dijitalleşme ile insan faktörününün birlikte değerlendirilmesi, asgari denetim standartlarının belirlenmesi, denetim çıktılarının geçirdiği sürece, raporların yargı makamlarındaki akibetine göre bir performans sisteminin oluşturulması gerekir.

10- Büyük yatırımlarda, kısmi tamamlamayla birlikte hak kazanılan yatırıma katkı tutarına yeniden değerleme yapma imkanı getirilecektir. Yeni yatırımlara yönelik teşvik programlarında, hak edilen yatırıma katkı tutarının kurumlar vergisi haricindeki diğer vergi ödemelerinden de belirli oranlarda indirilebilmesine imkan sağlanacaktır. Yatırım teşviklerinde uygulanan SGK prim desteği süreleri, genç ve kadınların istihdam edilmesi durumunda ilave süreler verilerek uygulanacaktır.

Bu maddeleri yatırım indirimine ilişkin olarak mevzuattaki eksiklikleri gidermeye yönelik önemli düzenlemeler olarak kabul etmek gerekir.

Ekonomi Reform Paketindeki vergiye ilişkin maddeleri genel olarak değerlendirdiğimde, bunların reformdan ziyade mevcut uygulamaların ve projelerin devamı olarak görüyorum. Bazı konularda yasal veya uygulamadan kaynaklanan eksikliklerin giderilmesi önemli olmakla birlikte, açıklanan paket “reform” olmaktan uzak gözükmektedir.

Bir reformdan bahsedebilmek için toplam vergi gelirlerinin %85-90’nın ÖTV, KDV, stopaja dayandığı bir sistemden beyana dayalı vergilerin oranının artırılacağı, kayıt dışılığın azaltılacağı, her 2-3 senede bir vergi aflarının çıkarılmayacağı, varlıklı insanların daha fazla vergilendirilerek vergide adaletin sağlanacağı, vergi profosyonellerinin bir anlamakta zorluk çektiği, fazlasıyla gri alan içeren vergi kanunlarının ve yatırım teşviklerinin daha sade ve anlaşılır olduğu, istikrarlı hale gelmiş yargı kararlarının aksine vergilemenin yapılmadığı bir vergi sisteminin nasıl oluşturulacağının cevabını bulabilmek gerekir.

Sözün özü: Reform, ya evrimle ya devrimle olur.


Kaynak: Dr. Numan Emre ERGİN, Avukat, YMM, E. Hesap Uzmanı. İçerik, Sayın Numan Emre ERGİN’in Dunya.com’daki Perspektif isimi köşesinden Yazarın ve Dunya.com’un sahibi olan şirketin özel izni ile yayınlanmıştır. Yazının tüm hakları ve sorumluluğu yazara ve Dunya.com’a aittir.
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


YAZARIN DİĞER YAZILARI

Beyaz yakalılar: Gelir vergisi beyannamesini unutmayın! (15.03.2021)

Kar Dağıtmama Stopajı (08.03.2021)

Tevkif edin şu KaDeVe’yi! (01.03.2021)

İzaha davete özel esaslara alma yetkisi (23.02.2021)

Sosyal medya fenomenlerinin ve Youtuberların vergilendirilmesi (15.02.2021)

İnşaat sektörüne ve yabancı kaynak kullananlara vergi sürprizi (08.02.2021)

İletişime bindirim, kentsel dönüşüme indirim (01.02.2021)

Sorularla Değerli Konut Vergisi (28.01.2021)

Matrah artırımı taksitleri ödenmezse vergi dokunulmazlığı kalkar mı? (12.01.2021)

Sermaye kaybı ve borca batıklığa ilişkin yeni düzenlemeler (04.01.2021)

Pandemi, gelir dağılımındaki bozulma ve dayanışma vergisi (28.12.2020)

Asgari ücretin vergiden istisna edilmesi çözüm mü? (21.12.2020)

Hukukçular hukuk reformuna inanıyor mu? (15.12.2020)

Vergide uzlaşma müessesi ve yapılandırmadaki uzlaşma haksızlığı (10.12.2020)

İştirak tasfiye zararının vergisel sonuçları nedir? (7.12.2020)

Tasfiye payı nedir? Nasıl vergilendirilir? (30.11.2020)

Devlet mükellefe faiz öder mi? (23.11.2020)

10 soruda 7256 Sayılı Kanun kapsamında yapılandırma (18.11.2020)

Fabrika ayarlarına dönüş: Ekonomik ve hukuki reform, acı reçete (16.11.2020)

Sosyal medya şirketlerine kesilen cezalar ve vergi (09.11.2020)

Hisse geri alımlarının vergilendirilmesine ilişkin tartışmalar ve önerimiz (07.11.2020)

Şirketin kendi hisselerini geri satın alması kâr dağıtımı mıdır? (2) (27.10.2020)

Şirketin kendi hisselerini geri satın alması kâr dağıtımı mıdır? (1) (26.10.2020)

Torba yasa Meclis’te, yapılandırma nerede? (19.10.2020)

Yatırımcının yeni kamburu: Ek mali yükümlülük (12.10.2020)

Taşınmaz kirası mı, işletme hakkı kirası mı? (6.10.2020)

Zaman aşımına uğrayan kâr paylarının vergilendirilmesinde mükerrerlik var mı? (28.09.2020)

Online reklam hizmetlerinde stopaj bilmecesi (22.09.2020)

Hukuk belirsizlik kaldırmaz (16.09.2020)

Maliye, yurt dışında parası olanların peşinde, ya gurbetçiler? (14.09.2020)

Vergiye uyumlu mükellefler cezalandırılıyor mu? (07.09.2020)

Binek otomobilde ÖTV artışı, özel okul ücretlerinde KDV indirimi (02.09.2020)

Transfer fiyatlandırması raporlamasında yeni dönem (31.08.2020)

KDV ve iş yeri kira stopaj oranı indiriminde son durum (27.08.2020)

İkinci el motorlu taşıt satışında yeni dönem (24.08.2020)

Maliyeden bayram hediyesi: KDV ve stopaj indirimi, ama kime? (21.08.2020)

Ar-Ge teşviğinde vergi indirimi kısıtlanıyor mu (17.08.2020)

Spor kulüplerinin yeni sporcu sözleşmelerindeki vergisel riski  (10.08.2020)

Uçtu uçtu altın uçtu! Ya vergisi? (07.08.2020)

Anayasa Mahkemesi’nin VTR kararı (30.7.2020)

Erken seçim, aday tartışmaları ve cumhurbaşkanı seçimindeki Anayasal boşluk
(27.7.2020)

Yurt dışındaki taşınmaz ve iştirak satışları vergiden istisna mı? (25.7.2020)

Gayrimenkul ve iştirak satış kazancı istisnası – 3 (22.7.2020)

Gayrimenkul ve iştirak satış kazancı istisnası – 2 (17.7.2020)

Mali yapıyı güçlendirmede vergisel bir teşvik: gayrimenkul ve iştirak satış kazancı istisnası (16.7.2020)

Sezonluk ev kiralayanlar: Vergi sürpriziyle karşılaşmayın! (13.7.2020)

Pandemi, maliye politikası ve vergi barışı

Şirket kuruluşunda sicilde imza zorunluluğu değiştirilmelidir.

Köprüden önce son çıkış: Varlık Barışı

Kamu özel iş birliğine şeffaf bir alternatif: Altyapı Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı

Gayrimenkul yatırımında avantajlı bir yöntem: Gayrimenkul Yatırım Fonu

Gayrimenkulde rant vergisi

Gayrimenkul piyasası hareketleniyor ama vergiye dikkat!

KVKK kararlarının yargı denetimi

Kişisel verilerin korunması ve ateş ölçümü

İnternetten otomobil satanların dikkatine

Makam aracı sadece özel sektörde mi ücrettir?

Makam aracı ücret midir?

Şirket araçlarına vergi ayarı

ABD’nin dijital hizmet vergisi misillemesi ve Türkiye

Sanat ve icat vergisi

Altın: Elma dersem çık, armut dersem çıkma!

]]>
https://www.muhasebenews.com/hukuk-ve-ekonomi-reformu-paketlerinde-vergi/feed/ 0
İstanbul’da Pandemi Döneminde Mahalle Esnafı Araştırması: Esnafın % 92,6’sı sabit gelirlerini karşılayamıyor https://www.muhasebenews.com/istanbulda-pandemi-doneminde-mahalle-esnafi-arastirmasi-esnafin-926si-sabit-gelirlerini-karsilayamiyor/ https://www.muhasebenews.com/istanbulda-pandemi-doneminde-mahalle-esnafi-arastirmasi-esnafin-926si-sabit-gelirlerini-karsilayamiyor/#respond Mon, 01 Mar 2021 14:00:33 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=105535

İstanbul Planlama Ajansı, “İstanbul’da Pandemi Döneminde Mahalle Esnafı Araştırması”nı yayınladı. Pandemi sürecinde kısıtlamalar ile birlikte mahalle esnaflarında çalışan kişi sayısı yüzde 39,3 azaldı. Esnafların yüzde 97.9’u, gelirlerinin azaldığını; yüzde 92.6’sı, kira, fatura ve işçi ücreti gibi sabit işletme giderlerini karşılamakta sıkıntı yaşadığını belirtti.

İstanbul Planlama Ajansı bünyesinde faaliyet gösteren İstanbul İstatistik Ofisi’nin, İstanbul’da 39 ilçede faaliyet gösteren berber, kuaför, kırtasiye, terzi, kuru temizleme, restoran ve kafe işletmecilerinden oluşan 702 mahalle esnafıyla görüşerek hazırladığı “İstanbul’da Pandemi Döneminde Mahalle Esnafı Araştırması” yayınlandı. İstanbul esnafının pandemi sürecinde değişen ekonomik koşullarının incelendiği Araştırma, 9 Şubat 2021 – 20 Şubat 2021 tarihleri arasında, esnaflarla telefon üzerinden görüşülerek hazırlandı. Esnafın içinde bulunduğu ekonomik durum, rakamlara şöyle yansıdı:

Berber ve Kuaförlere gidiş periyodu 87 güne çıktı

Pandemi öncesinde berber ve kuaförlerin yüzde 20.4’ü tek başına çalışırken pandemi döneminde bu oran yüzde 41.9’a yükseldi. Günlük ortalama müşteri sayısında yüzde 55 azalma gerçekleşti. Pandemi döneminde müşterilerin berber ve kuaförlere gidiş periyodu, ortalama 29 günden 87 güne yükseldi. Yüzde 96.3’ünün gelirleri azaldı; ortalama gelir kaybı ise yüzde 53.4 olarak belirlendi.

Yüzde 92.6’sı kira, fatura ve işçi ücreti gibi sabit işletme giderlerini karşılamakta sıkıntı yaşıyor. Katılımcıların yüzde 35.7’si borçlanarak, yüzde 33.7’si ucu ucuna karşılayabildiğini; yüzde 23.2’si karşılayamadığını, sadece yüzde 7.4’ü rahatlıkla karşılayabildiğini belirtti.

Kırtasiyelerin müşterisi yüzde 76 azaldı

Tek başına çalışan kırtasiye oranı, yüzde 26.6’dan yüzde 52.4’e çıktı. Günlük ortalama müşteri sayısı yüzde 76; ortalama gelirleri, yüzde 64 düştü. Yüzde  92.3’ü, kira, fatura ve işçi ücreti gibi sabit işletme giderlerini karşılamakta sıkıntı yaşıyor. Yüzde 43.7’si, giderlerini borçlanarak, yüzde 33.1’i ucu ucuna karşılayabildiğini; yüzde 15.5’i karşılayamadığını, yüzde 7.7’si ise rahatlıkla karşılayabildiğini söyledi.

Terzilerin hiçbirinde gelir artışı olmadı

Tek başına çalışan terzi oranı, yüzde 56.9’dan yüzde 75.2’ye yükseldi. Aylık ortalama müşteri sayıları, yüzde 80.5 azaldı. Pandemi sürecinde terzilerin hiçbirinde gelir artışı gerçekleşmezken yüzde 99.3’ünün gelirleri düştü; ortalama gelir kaybı ise yüzde 70.7 oldu.

Yüzde 94.9’u kira, fatura ve işçi ücreti gibi sabit işletme giderlerini karşılamakta sıkıntı yaşıyor. Giderlerini, yüzde 43.1’i, borçlanarak, yüzde 29.9’u ucu ucuna karşılayabildiğini; yüzde 21.9’u karşılayamadığını, sadece yüzde 5.1’i, rahatlıkla karşılayabildiğini belirtti.

Kuru Temizlemecilerin iş kapasitesi, yüzde 76 düştü

Tek başına çalışan kuru temizlemeci oranı, yüzde 24.6’dan yüzde 48.4’e çıktı. İş kapasiteleri yüzde 76 azaldı. Hiçbirinde gelir artışı gerçekleşmezken yüzde 97.6’sı gelirlerinin azaldığını ifade etti. Ortalama gelir kaybı ise yüzde 71.1 olarak belirlendi.

Yüzde 96.8’i kira, fatura ve işçi ücreti gibi sabit işletme giderlerini karşılamakta sıkıntı yaşıyor. Yüzde 50.4’ü giderlerini borçlanarak, yüzde 24’ü ucu ucuna karşılayabildiğini; yüzde 22.4’ü karşılayamadığını, sadece yüzde 3.2’si rahatlıkla karşılayabildiğini söyledi.

Paket servis yapan restoran ve kafe sayısı yüzde 64 arttı

Pandemi öncesinde işletmelerin sadece yüzde 1’i tek başına çalışırken pandemi döneminde tek başına çalışanların oranı yüzde 19.2’ye yükseldi. Aylık ortalama müşteri sayıları yüzde 83.5; ortalama gelirleri yüzde 73.1 azaldı. Paket servis hizmeti veren restoran ve kafe sayısı,  yüzde 64 arttı. Yüzde 97.1’i kira, fatura ve işçi ücreti gibi sabit işletme giderlerini karşılamakta sıkıntı yaşıyor. Giderlerini, yüzde 53.4’ü, borçlanarak, yüzde 15.5’i ucu ucuna karşılayabildiğini; yüzde 28.2’si karşılayamadığını, sadece yüzde 2.9’u, rahatlıkla karşılayabildiğini açıkladı.

İstanbul’da Pandemi Döneminde Mahalle Esnafı Araştırması bilgilerine https://istatistik.istanbul/ adresinden ulaşabilirsiniz.


Kaynak: İBB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/istanbulda-pandemi-doneminde-mahalle-esnafi-arastirmasi-esnafin-926si-sabit-gelirlerini-karsilayamiyor/feed/ 0
Berber, güzellik salonu, kuaför gibi işyerleri 11 Mayıs 2020 tarihinde faaliyete geçebilecek https://www.muhasebenews.com/berber-guzellik-salonu-kuafor-gibi-isyerleri-11-mayis-2020-tarihinde-faaliyete-gecebilecek/ https://www.muhasebenews.com/berber-guzellik-salonu-kuafor-gibi-isyerleri-11-mayis-2020-tarihinde-faaliyete-gecebilecek/#respond Thu, 07 May 2020 10:00:25 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=83989 Tüm dünyada devam eden ve fiziksel temas, solunum vb. yollarla çok hızlı bir şekilde bulaşarak enfekte olan insan sayısını hızla arttıran Koronavirüs (Covid-19) salgınının halk sağlığı açısından oluşturduğu riski yönetebilmek amacıyla Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulunun önerileri ve Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatları doğrultusunda ilgi Genelgemiz ile berber, güzellik salonu/merkezi, kuaför vb. iş yerlerinin faaliyetleri 21.03.2020 tarihi saat 18.00 itibariyle geçici süreliğine durdurulmuştu.
Gelinen noktada kaydedilen olumlu gelişmeler ile Bilim Kurulunun önerileri doğrultusunda berber, kuaför, güzellik salonu/merkezi vb. işyerlerinin faaliyetlerinin kısıtlanmasına yönelik tedbirler 04.05.2020 Pazartesi günü Sayın Cumhurbaşkanımızın Başkanlığında toplanan Cumhurbaşkanlığı Kabinesinde değerlendirilmiş, berber, güzellik salonu/merkezi, kuaför vb. iş yerlerinin, Koronavirüs salgının etkileri gözetilerek belirlenecek kurallara uyulması kaydıyla 11.05.2020 tarihinde faaliyete geçebileceklerine ilişkin karar alınmıştır.
11.05.2020 tarihi itibariyle berber, güzellik salonu/merkezi, kuaför vb. iş yerlerinin faaliyetlerine başlayabilmeleri/faaliyetlerini sürdürebilmeleri için Bilim Kurulu önerileri doğrultusunda ilgili Bakanlıklarca aşağıda kurallar belirlenmiştir.
1)    Bu iş yerleri saat 09.00-21.00 saatleri arasında faaliyet yürütebilecektir.
2)    Bu iş yerlerinde müşterilere randevu sistemiyle hizmet sunumu esas olacaktır.
3)    Bu iş yerleri aynı anda yan yana iki koltukta müşteri kabul edemeyecek, muhakkak bir koltuk dolu bir koltuk boş olacak şekilde hizmet verebileceklerdir.
4)    Randevularda kayma yada hizmette gecikme olabileceği hususu göz önüne alınarak işyeri içinde en fazla bir müşterinin beklemesine müsaade edilecektir.
5)    Belirlenen kriterler dışında iş yeri içine müşteri kabul edilmeyecektir. Ancak hava şartlarına göre randevusuz gelen müşteriler iş yeri dışında ve sosyal mesafe kurallarına riayet etmek, maske takmak şartı ile bekleyebileceklerdir. Bu iş yerleri içine  hizmet alan ve bekleyen olmak üzere içeri kabul edecekleri maksimum müşteri sayısını işyerinin giriş kısmına herkes tarafından görünebilecek şekilde asacaklardır.
6)    İşyerinde çalışanlar muhakkak surette maske kullanacaktır. Müşteriler ise işlem süresince maske kullanacak ancak yapılacak işlemin özelliğine göre maskeyi çıkarabileceklerdir.
7)    Müşteriye yönelik işleme başlamadan önce mutlaka müşterinin oturacağı, temas edebileceği tüm alanlar ile zeminin temizliği/dezenfeksiyonu malzemelerle yapılacak, her işlem sonrasında bu temizlik işleminin tekrarlanması sağlanacaktır.
8)    Müşteriye yönelik işleme başlanmadan önce çalışanlar müşterinin görebileceği şekilde ellerini dezenfekte edecekler yada her müşteri için ayrı olmak üzere steril eldiven kullanacaklardır. Eldiven kullanılacak ise eldiven değişikliğinin yapıldığı müşteriye gösterilecektir.
9)    Müşteriye hizmet sunulması esnasında kullanılan tüm malzemeler hizmet sunumuna başlamadan önce temizlik, dezenfeksiyon/sterilizasyon işlemi uygulanacaktır. Bu işlem her müşteri için tekrarlanacaktır.
10)    Saç kesimi, yıkama, boyama vb. hizmetler esnasında kullanılan havlu, önlük gibi malzemeler tek kullanımlık malzemeler olacak, ya da her müşteri için ayrı malzeme olması (kişiye özel havlu, önlük vb.) sağlanacaktır. Hizmet alan müşteri için kullanılan malzemeler gerekli sterilizasyon sağlanmadan kesinlikle başka müşteride kullanılmayacaktır. İsterlerse kendi kişisel havlu, tarak vb. malzemelerini yanlarında getirebilecekleri hususu randevu aşamasında müşterilere bildirilecektir.
11)    Berberlerde jilet/ustura ile sakal tıraşı yapılması hizmeti geçici süreliğine verilmeyecek, ancak sakal traşı makine ile kısaltılma şeklinde yapılabilecektir.
12)    Bayan kuaförleri ve güzellik merkezlerinde, cilt bakımı, makyaj ve kalıcı makyaj hizmetleri geçici süreliğine verilmeyecek, bunların dışındaki faaliyetlere devam edilebilecektir.
13)    Saç kesimi esnasında yüz ve baş bölgesinde kalan kesilmiş saçların ve kullanılan araç ve gerecin geçici süreliğine temizlenmesi için kullanılan ‘Ense Fırçası’nın kullanımı, (anılan malzemenin dezenfekte edilmesinde yaşanan sıkıntılar ve çok fazla yere/yüzeye temas etmesi nedeniyle) geçici süreliğine durdurulacaktır.
14) Bu işyerlerinde yiyecek ve içecek ikramında bulunulmasına geçici sürekliğine izin verilmeyecektir.
Bu kapsamda 81 il Valiliğimizce,
Berber, güzellik salonu/merkezi, kuaför vb. iş yerlerinin yukarıda belirtilen kurallar çerçevesinde 11 Mayıs 2020 Pazartesi günü sabah 09.00 itibariyle faaliyetlerine başlaması için Umumi Hıfzıssıhha Kanununun 27 nci ve 72 nci maddesi uyarınca gerekli kararların alınması,
İlgi Genelgemiz kapsamında faaliyetlerinin sınırlandırılması nedeniyle iş yerlerinin bulunduğu yerlerden başka illere giden berber, güzellik salonu/merkezi, kuaför vb. iş yeri sahipleri ve çalışanlarının şehir giriş/çıkış kısıtlaması bulunan 24 ilimize giriş/çıkış yapabilmesine (anılan iş yerlerinden biri ile illiyet bağını gösteren işyeri ruhsatı, SGK kayıt belgesi vb. belgelerden birinin ibraz edilmesi şartı ile) seyahat izin belgesi aranmaksızın izin verilmesi,
Ayrıca anılan işyerlerinde 18-20 yaş arasındaki çalışanlarının 03.04.2020 tarihli ve 6235 sayılı Genelgemiz ile düzenlenen 81 ilimizde 01.01.2000 tarihinden sonra doğmuş olan vatandaşlarımızın geçici olarak sokağa çıkma kısıtlanmasından 05.04.2020 tarih ve 6238 sayılı Genelgemiz kapsamında muaf olduklarından işyerleri ile illiyetleri gösteren belgeyi ibraz etmeleri koşuluyla başkaca bir işleme gerek kalmaksızın izinli sayılması,
Alınan kararlara uymayan vatandaşlara/iş yerlerine Umumi Hıfzıssıhha Kanununun 282 nci maddesi gereğince idari para cezası verilmesi, aykırılığın durumuna göre Kanunun ilgili maddeleri gereğince işlem yapılması ve konusu suç teşkil eden davranışlara ilişkin Türk Ceza Kanununun 195 inci maddesi kapsamında gerekli adli işlemlerin başlatılması hususunda,
Bilgi ve gereğini önemle arz ve rica ederim.

Kaynak: T.C. İçişleri Bakanlığı Duyurusu 06.05.2020
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/berber-guzellik-salonu-kuafor-gibi-isyerleri-11-mayis-2020-tarihinde-faaliyete-gecebilecek/feed/ 0
Sosyal Tesis ve Eğitim Merkezleri Bünyesinde Faaliyet Gösteren Misafirhane Hizmetleri Vergilendirilir mi? https://www.muhasebenews.com/sosyal-tesis-egitim-merkezleri-bunyesinde-faaliyet-gosteren-misafirhane-hizmetleri-vergilendirilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/sosyal-tesis-egitim-merkezleri-bunyesinde-faaliyet-gosteren-misafirhane-hizmetleri-vergilendirilir-mi/#respond Sat, 24 Nov 2018 07:45:40 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=14932 (GİB – ÖZELGE)

Konu: Kamu personeline verilen konaklama ve konaklama yanında zaruri ihtiyaçlar olan kahvaltı ve yemek hizmetinin vergilendirilmesi.

… Vergi Dairesi Müdürlüğünün… Vergi kimlik numaralı mükellefi… Sosyal Tesisi ve Eğitim Merkezi hakkında ilgi (a)’da kayıtlı yazınız ekinde alınan 15.01.2015 tarihli özelge talep formu ile ilgi (b)’de kayıtlı yazıda, adı geçen Sosyal Tesis ve Eğitim Merkezi’nin 21.06.2014 tarihinde misafirhane faaliyetine başladığı, kamu kurumlarının denetim elemanları ile kamu kurumlarının geçici görevli personeline konaklama ve konaklama yanında zaruri ihtiyaçlar olan kahvaltı ve yemek hizmetleri verildiği, üçüncü şahıslara ise hizmet verilmediğini belirterek söz konusu faaliyet nedeniyle kurumlar vergisi ve katma değer vergisi (KDV) yönünden mükellefiyet tesis ettirilip ettirilmeyeceği ile kamu personelinden makbuz mukabili tahsil edilen konaklama ücretleri ile diğer ücretlerle ilgili olarak belge düzeni yönünden nasıl bir yol izleneceği hususlarında tereddüt hâsıl olduğu anlaşılmakta olup konu hakkında Başkanlığımız görüşleri aşağıda açıklanmaktadır.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNA GÖRE
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 1’inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi ile iktisadi kamu kuruluşları kurumlar vergisi mükellefiyeti kapsamına alınmış olup aynı Kanunun 2’nci maddesinin (6) numaralı bendinde de iktisadi kamu kuruluşlarının kazanç amacı gütmemelerinin, faaliyetlerinin kanunla verilmiş görevler arasında bulunmasının, tüzel kişiliklerinin olmamasının, bağımsız muhasebelerinin ve kendilerine ayrılmış sermayelerinin veya iş yerlerinin bulunmamasının mükellefiyetlerini etkilemeyeceği, mal ve hizmet bedelinin sadece maliyeti karşılayacak kadar olmasının, kar edilmemesi veya kârın kuruluş amaçlarına tahsis edilmesinin bunların iktisadi niteliğini değiştirmeyeceği hükme bağlanmıştır.

Aynı Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi ile genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerine ait olup sadece kamu görevlilerine hizmet veren, kar amacı gütmeyen ve üçüncü kişilere kiralanmayan kreş ve konukevleri ile askeri kışlalardaki kantinler kurumlar vergisinden muaf tutulmuş bulunmaktadır.

03.04.2007 tarihli ve 26482 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “Kreş ve konukevleri” başlıklı (4.5.1) bölümünde;

“5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununun 3’üncü maddesinde genel yönetim kapsamındaki idareler belirtilmiş olup, buna göre, anılan Kanuna ekli (1), (2) ve (3) sayılı cetvellerde yer alan idarelere, sosyal güvenlik kurumlarına, mahallî idarelere (İl özel idaresi ve belediyeler ile bunlara bağlı veya bunların kurdukları veya üye oldukları birlik ve idareler) ait kreş ve konukevleri, sadece kamu görevlilerine hizmet vermek, kâr amacı gütmemek ve üçüncü kişilere kiralanmamak koşuluyla kurumlar vergisinden muaf olacaklardır.

Konukevi: Genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerine ait olup sadece kamu görevlilerine barınma hizmeti verilen ve barınmanın gerektirdiği kahvaltı ve yemek gibi zaruri ihtiyaçların karşılandığı konukevleri kurumlar vergisinden muaftır. Bu nedenle, genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerine ait konukevlerinin amaçları dışında faaliyet göstermeleri veya kamu görevlileri dışındaki kişi ve kuruluşlara hizmet vermeleri ve bu durumun devamlılık arz etmesi halinde, bu faaliyetlerin kurumlar vergisine tabi tutulması gerekmektedir.
Öte yandan, konukevlerinde berber, kuaför, bar, kafeterya, oyun salonu, çay bahçesi, pastane, düğün salonu, alakart, fastfood, lokanta, dansing, sauna, yüzme havuzu, fitness ve spor merkezi ile plaj vb. yerlerde bir bedel karşılığı verilen hizmetlerin muafiyet kapsamında değerlendirilebilmesi mümkün değildir.”
şeklinde konuya ilişkin açıklamalara yer verilmiştir.

Buna göre, sadece kamu görevlilerinin barınma ve barınmanın gerektirdiği kahvaltı ve yemek gibi zaruri ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla faaliyet gösteren… Sosyal Tesisi ve Eğitim Merkezi’nin, Kurumlar Vergisi Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi kapsamında kurumlar vergisinden muaf bulunmaktadır.

Ancak, söz konusu tesisin amacı dışında faaliyet göstermesi veya kamu görevlileri dışındaki kişi ve kuruluşlara da hizmet verilmesi halinde anılan faaliyetler nedeniyle oluşacak iktisadi işletme nezdinde kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilecektir.

VERGİ USUL KANUNUNA GÖRE
213 sayılı Vergi Usul Kanununun ‘İspat Edici Kâğıtlar’ başlıklı 227’nci maddesinin birinci fıkrasında, bu kanunda aksine hüküm olmadıkça bu kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsikinin mecburi olduğu; 232’nci maddesinde, birinci ve ikinci sınıf tüccarların sattıkları emtia veya yaptıkları işler için fatura vermek mecburiyetinde bulundukları hükme bağlanmıştır.

3100 sayılı Katma Değer Vergisi Mükelleflerinin Ödeme Kaydedici Cihazları Kullanmaları Mecburiyeti Hakkında Kanunun 1 inci maddesinde, perakende ticaretle uğraşan veya hizmet ifa eden birinci ve ikinci sınıf tüccarların ödeme kaydedici cihaz kullanmaya mecbur oldukları belirtilmiştir.

Öte yandan, Anılan Kanunla ilgili 50 Seri No.lu Genel Tebliğin “Ödeme Kaydedici Cihazların Satışı” başlıklı A-l/a bölümünde “… Perakende satış yapmakla beraber kurumlar vergisinden muaf olan ve teslimleri katma değer vergisinden istisna olanlar (askeri kantinler vb.) kurumlarınca düzenlenen ve faaliyet konuları ile neye istinaden vergiden muaf olduklarını belirtir bir yazıyla birlikte faaliyet gösterdikleri mahallin yetkili bulunduğu vergi dairesinden alacakları yazıyla ödeme kaydedici cihaz satın alabileceklerdir.” denilmiştir.

Buna göre; kamu personelinin barınma ve barınmanın gerektirdiği kahvaltı ile yemek gibi zaruri ihtiyaçların karşılanması amacıyla faaliyet gösteren… Sosyal Tesisi ve Eğitim Merkezi’ne bağlı iktisadi işletme oluşmaması durumunda Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre belge düzenleme zorunluluğu bulunmamaktadır. Anılan gelirler dolayısıyla söz konusu kuruma bağlı bir iktisadi işletme oluşması durumunda elde edilecek gelirler için Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca belge düzenlenmesi gerekmektedir.

Diğer taraftan, adı geçen Sosyal Tesis ve Eğitim Merkezi’nin, kurumlar vergisi ile katma değer vergisi mükellefi olmasa da perakende mal satışları ve hizmet ifaları için isteğe bağlı olarak ödeme kaydedici cihaz (vergi dairesine kayıt ettirip levhasını almak suretiyle) kullanma imkanı bulunmaktadır.

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNUNA GÖRE
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;

1/1 inci maddesinde, Türkiye’de yapılan ticari, sınai, zirai ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin katma değer vergisine tabi olduğu,

1/3-g bendinde de; genel ve katma bütçeli idarelere, il özel idarelerine, belediyeler ve köyler ile bunların teşkil ettikleri birliklere, üniversitelere, dernek ve vakıflara, her türlü mesleki kuruluşlara ait veya tabi olan veyahut bunlar tarafından kurulan veya işletilen müesseseler ile döner sermayeli kuruluşların veya bunlara ait veya tabi diğer müesseseler tarafından yapılmasının durumu değiştirmeyeceği,
hükme bağlanmıştır.

Konu ile ilgili açıklamaların yapıldığı 26.04.2014 tarih ve 28983 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 01.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren KDV Genel Uygulama Tebliğinin (I/B-2.3) bölümünde; 3065 sayılı Kanunun (1/3-g) maddesinde sayılan kurum ve kuruluşların ticari, sınaî, zirai ve mesleki nitelikteki teslim ve hizmetleri KDV ye tabi olduğu; ancak, askeri kışlalardaki kantinler ile kamu kurumlarına ait misafirhane, kreş, yemekhane, eğitim ve dinlenme tesislerinin işletilmesi veya yönetilmesi suretiyle yürütülen faaliyetler kar amacı taşımamaları nedeniyle ticari faaliyet kapsamına girmediğinden, münhasıran ilgili kurum ve kuruluş mensuplarına hitap etmeleri şartıyla vergiye tabi olmayacağı ve bu kuruluşlara yapılan mal teslimlerinin ve hizmet ifalarının Katma Değer Vergisi Kanununun genel hükümleri çerçevesinde vergilendirileceğinin tabii olduğu açıklanmıştır.

            Buna göre, … Sosyal Tesisi ve Eğitim Merkezi bünyesinde faaliyet gösteren misafirhanede verilen hizmetler; kar amacı taşımamak ve münhasıran ilgili kurum mensuplarına hitap etmek koşuluyla katma değer vergisine tabi tutulmayacak, bunların dışında üçüncü kişilere verilmesi halinde genel hükümler çerçevesinde KDV ye tabi olacaktır.

Kaynak: İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
25 Mayıs 2016 Tarih ve 62030549-125[1-2015/25]-65729 Sayılı Özelge

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi,  gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/sosyal-tesis-egitim-merkezleri-bunyesinde-faaliyet-gosteren-misafirhane-hizmetleri-vergilendirilir-mi/feed/ 0
Esnaf Muaflığından Kimler Yararlanabilir? https://www.muhasebenews.com/esnaf-muafligindan-kimler-yararlanabilir/ https://www.muhasebenews.com/esnaf-muafligindan-kimler-yararlanabilir/#respond Sat, 29 Jul 2017 11:30:53 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=11473 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 9’uncu maddesinde vergiden muaf esnafa ilişkin düzenlemelere yer verilmiş, kimlerin esnaf muaflığından yararlanacakları da aynı maddede sayılmıştır.

Buna göre, ticaret ve sanat erbabından aşağıda yazılı şekil ve suretle çalışanlar gelir vergisinden muaftır.
1- Motorlu nakil vasıtaları kullanmamak şartı ile gezici olarak veya bir iş yeri açmaksızın perakende ticaret ile iştigal edenler. (Giyim eşyalarıyla zati ve süs eşyaları, değeri yüksek olan ev eşyaları ile pazar takibi suretiyle gıda, bakkaliye ve temizlik maddelerini ve sabit iş yerlerinin önünde sergi açmak suretiyle o iş yerlerinde satışı yapılan aynı neviden malları satanlar hariç)
2- Bir iş yeri açmaksızın gezici olarak ve doğrudan doğruya müstehlike iş yapan hallaç, kalaycı, lehimci, musluk tamircisi, çilingir, ayakkabı tamircisi, kundura boyacısı, berber, nalbant, fotoğrafçı, odun ve kömür kırıcısı, çamaşır yıkayıcısı ve hamallar gibi küçük sanat erbabı.
3- Köylerde gezici olarak her türlü sanat işleri ile uğraşanlar ile aynı yerlerde aynı işleri bir iş yeri açmak suretiyle yapanlardan Gelir vergisi Kanununun 47 nci maddesinde yazılı şartları haiz bulunanlar. (51 inci madde şümulüne girenler bu muafiyetten faydalanamazlar)
4- Nehir, göl ve denizlerde ve su geçitlerinde toplamı 50 rüsum tonilatoya (50 rüsum tonilato dâhil) kadar makinesiz veya motorsuz nakil vasıtaları işletenler; hayvanla veya bir adet hayvan arabası ile nakliyecilik yapanlar. (Bu bentte yazılı ölçüler, birlikte yaşayan eşlerle velayet altındaki çocuklar hakkında veya ortaklık halindeki işletmelerde, bu kimselerin veya ortaklığın işlettiği vasıtalar toplu olarak nazara alınmak suretiyle tespit edilir)
5- Ziraat işlerinde kullandıkları hayvan, hayvan arabası, motor, traktör gibi vasıtalar veya sandallarla nakliyeciliği mutat hale getirmeksizin ara sıra ücret karşılığında eşya ve insan taşıyan çiftçiler.
6- Evlerde kullanılan dikiş, nakış, mutfak robotu, ütü ve benzeri makine ve aletler hariç olmak üzere, muharrik kuvvet kullanmamak ve dışarıdan işçi almamak şartıyla; oturdukları evlerde imal ettikleri havlu, örtü, çarşaf, çorap, halı, kilim, dokuma mamulleri, kırpıntı deriden üretilen mamuller, örgü, dantel, her nevi nakış işleri ve turistik eşya, hasır, sepet, süpürge, paspas, fırça, yapma çiçek, pul, payet, boncuk işleme, tığ örgü işleri, ip ve urganları, tarhana, erişte, mantı gibi ürünleri işyeri açmaksızın satanlar. Bu ürünlerin, pazar takibi suretiyle satılması ile ticarî, ziraî veya meslekî faaliyetleri dolayısıyla gelir ve kurumlar vergisi mükellefi olanların düzenledikleri hariç olmak üzere; düzenlenen kermes, festival, panayır ile kamu kurum ve kuruluşlarınca geçici olarak belirlenen yerlerde satılması muaflıktan faydalanmaya engel değildir.
7- Ticari işletmelere ait atıkları mutat olarak veya belli aralıklarla satın alanlar hariç olmak üzere, bir işyeri açmaksızın kendi nam ve hesabına münhasıran kapı kapı dolaşmak suretiyle her türlü hurda maddeyi toplayarak veya satın alarak bu malların ticaretini yapanlara veya tekrar işleyenlere satanlar.
8- Gelir Vergisi Kanununun 47 nci maddesinde yazılı şartları haiz olanlardan kendi ürettikleri ürünleri satanlara münhasır olmak üzere el dokuma işleri, bakır işlemeciliği, çini ve çömlek yapımı, sedef kakma ve ahşap oyma işleri, kaşıkçılık, bastonculuk, semercilik, yazmacılık, yorgancılık, keçecilik, lüle ve oltu taşı işçiliği, çarıkçılık, yemenicilik, oyacılık ve bunlar gibi geleneksel, kültürel, sanatsal değeri olan ve kaybolmaya yüz tutan meslek kollarında faaliyette bulunanlar.
9- Yukarıdaki bentlerde sözü edilen işlere benzerlik gösterdikleri Maliye Bakanlığınca kabul edilen ticaret ve sanat işleri ile iştigal edenler.

Kaynak: Gelir Vergisi Kanunu

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/esnaf-muafligindan-kimler-yararlanabilir/feed/ 0