ak – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Mon, 26 Feb 2024 10:34:01 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Yurt dışındaki bir müşteriye yine yurt dışında verilen hizmet için KDV istisnası uygulanır mı? https://www.muhasebenews.com/yurt-disindaki-bir-musteriye-yine-yurt-disinda-verilen-hizmet-icin-kdv-istisnasi-uygulanir-mi/ https://www.muhasebenews.com/yurt-disindaki-bir-musteriye-yine-yurt-disinda-verilen-hizmet-icin-kdv-istisnasi-uygulanir-mi/#respond Mon, 26 Feb 2024 09:48:58 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149310 Romanya’daki bir müşteri için, (markası için) yine Romanya’da ünlü olan biri katalog çekimi yapılacak ve bu marka ünlü olan kişinin sosyal medya hesaplarında yayınlanacak . Biz Türkiye’den Romanya’da ki firmaya keseceğimiz fatura hizmet ihracatı kapsamında KDV den istisna olur mu?

KDV istisnası uygulanır.

Hizmet ihracı için bir birliğe veya kuruma kayıt yapılmaz.

Hizmet verilen yer yurt dışında ise fatura da KDV hesaplanmadan  düzenlenir.
Faturada alt veya üst limit olmaz.

e-fatura uygulamasına kayıtlı olmayan yurt dışında faaliyet gösterenlere e-arşiv fatura düzenlenir.

 


BENZER İÇERİKLER

3065 – KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU

İhracat Teslimi ve Yurt Dışındaki Müşteriler İçin Yapılan Hizmetler

Madde 12

1.Bir teslimin ihracat teslimi sayılabilmesi için aşağıdaki şartlar yerine getirilmiş olmalıdır:

a) Teslim yurt dışındaki bir müşteriye veya bir serbest bölgedeki alıcıya veya 27/10/1999 tarihli ve 4458 sayılı Gümrük Kanununun 95 inci maddesinin (1) numaralı fıkrasına göre faaliyette bulunan gümrüksüz satış mağazalarında satılmak üzere bu mağazalara veya bunların depolarına ya da yetkili gümrük antreposu işleticisine yapılmalı veya mallar yetkili gümrük antreposu işleticisine tevdi edilmelidir.[1]

b) Teslim konusu mal Türkiye Cumhuriyeti gümrük bölgesinden çıkarak bir dış ülkeye veya bir serbest bölgeye vasıl olmalı ya da gümrüksüz satış mağazalarında satılmak üzere bu mağazalara veya bunların depolarına veya yetkili gümrük antreposuna konulmalıdır. Teslim konusu malın ihraç edilmeden önce yurt dışındaki alıcı adına hareket eden yurt içindeki firmalar veya bizzat alıcı tarafından işlenmesi veya herhangi bir şekilde değerlendirilmesi durumu değiştirmez.

Yetkili gümrük antrepoları ile buralarda düzenlenmesi zorunlu belgeleri belirlemeye, konulacak malın cinsi ve miktarı ile bunların antrepoda bekleme sürelerine ilişkin olarak sınırlama getirmeye, Gümrük Müsteşarlığının görüşü alınmak suretiyle Maliye Bakanlığı yetkilidir.

Yetkili gümrük antrepolarının işleyişine ilişkin olarak bu fıkra uyarınca belirlenen esaslara uyulmaması halinde ziyaa uğratılan vergi, buna ilişkin olarak kesilecek ceza ve hesaplanacak gecikme faizinin ödenmesinden katma değer vergisi iadesi alanla birlikte antrepo işleticisi de müteselsilen sorumludur.

2.Yurt dışındaki müşteri tabiri; ikametgâhı, işyeri, kanunî ve iş merkezi yurt dışında olan alıcılar ile yurtiçinde bulunan bir firmanın yurt dışında kendi adına müstakilen faaliyet gösteren şubelerini ifade eder. Bir hizmetin yurt dışındaki müşteriler için yapılan hizmet sayılabilmesi için aşağıdaki şartlar yerine getirilmiş olmalıdır.

a) Hizmetler yurt dışındaki bir müşteri için yapılmış olmalıdır.

b) Hizmetten yurt dışında faydalanılmalıdır.

3) Fason hizmetlerin serbest bölgelerdeki müşterilere yapılmış sayılması için aşağıdaki şartlar yerine getirilmiş olmalıdır.

a) Fason hizmet serbest bölgelerde faaliyet gösteren müşteriler için yapılmış olmalıdır.

b) Fason hizmetten serbest bölgelerde faydalanılmalıdır.


KDV Genel Uygulama Tebliği

4. Hizmet

Verginin konusunu teşkil eden işlemlerden biri olan hizmet,3065 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinde “teslim ve teslim sayılan haller ile mal ithalatı dışında kalan işlemlerdir” şeklinde tanımlanmıştır. Bu işlemler; bir şeyi yapmak, işlemek, meydana getirmek, imal etmek, onarmak, temizlemek, muhafaza etmek, hazırlamak, değerlendirmek, kiralamak, bir şeyi yapmamayı taahhüt etmek gibi şekillerde gerçekleşebilir.

Maddede hizmet dolaylı bir şekilde tanımlanmış, hizmet sayılan bazı işlemler belirtilmiş ve bunlara benzeyen işlemlerin de hizmet sayılacağı hükme bağlanmıştır. Bu nedenle hizmet, belli bir tanım ve bilinen bazı işlemlerle sınırlandırılmamıştır. İleride değişik şekillerde ortaya çıkması muhtemel işlemler de genel tanım ve verilen örneklere nitelik ve mahiyet itibarıyla hizmet olarak değerlendirilebilir.

3065 sayılı Kanunun (4/2)maddesine göre, bir hizmetin karşılığının bir mal teslimi veya hizmet olması halinde, bunların her biri ayrı birer işlem sayılır ve hizmet veya teslim hükümlerine göre ayrı ayrı vergiye tabi tutulur.

5. Hizmet Sayılan Haller

3065 sayılı Kanunun 5 inci maddesine göre, vergiye tabi bir hizmetten işletme sahibinin, işletme personelinin veya diğer şahısların karşılıksız yararlandırılması da hizmet sayılarak vergiye tabi tutulur.

6. İşlemlerin Türkiye’de Yapılması

3065 sayılı Kanunun 1 inci maddesine göre, Türkiye’de yapılan ve maddede sayılan mal teslimleri ve hizmet ifaları vergiye tabidir. Madde metninden anlaşılacağı üzere bir işlemin KDV’ye tabi olması için;

– İşlemlerin, Türkiye’de yapılmış olması ve

– İşlemlerin, 3065 sayılı Kanunun 1 inci maddesindeki şartları taşıyan mal teslimleri ve hizmet ifaları olması,

gerekir.

İthalat ise başka bir şart aranmaksızın verginin konusuna girer.

3065 sayılı Kanunun 6 ve 7 nci maddelerinde, hangi işlemlerin Türkiye’de yapılmış sayılacağı hükme bağlanmıştır. Buna göre;

– Mal teslimlerinde malların teslim anında Türkiye’de bulunması,

– Hizmet ifalarında ise hizmetin Türkiye’de yapılması veya hizmetten Türkiye’de faydalanılması,

hallerinde işlemler Türkiye’de yapılmış sayılır.

3065 sayılı Kanun, işlemlerin Türkiye’de yapılmasını mal teslimleri, hizmet ifaları ve uluslararası taşımacılık yönünden ayrı esaslara bağlamıştır.

6.2. Hizmetin Türkiye’de Yapılması

Hizmet ifalarında işlemin Türkiye’de yapılmış sayılması için, 3065 sayılı Kanunun (6/b) maddesine göre hizmetin Türkiye’de yapılması veya hizmetten Türkiye’de faydalanılması gerekir.

Hizmetin Türkiye’de yapılmış sayılması için belirtilen iki şartın birlikte gerçekleşmesi gerekmez. Şartlardan herhangi birisinin oluşması halinde hizmet, Türkiye’de yapılmış sayılır. Bir diğer ifade ile hizmet Türkiye’de yapılmışsa, hizmetten hangi ülkede faydalanılırsa faydalanılsın işlem Türkiye’de yapılmış sayılır ve vergiye tabi olur. Hizmetin başka bir ülkede yapılması halinde bu hizmetten Türkiye’de faydalanılmış ise işlem yine Türkiye’de yapılmış sayılır.


2.Hizmet İhracı

3065 sayılı Kanunun (11/1-a) maddesine göre yurtdışındaki müşteriler için yapılan hizmetler vergiden istisna edilmiştir.

2.1. İstisnanın Kapsamı

3065 sayılı Kanunun (11/1-a) maddesi kapsamında bir hizmetin KDV’den istisna olabilmesi için, aynı Kanunun (12/2) nci maddesine göre;

– Hizmetin yurtdışındaki bir müşteri için yapılması,

– Hizmetten yurtdışında faydalanılması,

gerekir.

Hizmetin yurtdışındaki bir müşteri için yapıldığı, yurtdışındaki müşteri adına düzenlenen fatura ve benzeri belge ile tevsik edilir.

Hizmetten yurtdışında faydalanılmasından kasıt, Türkiye’de yurtdışındaki müşteri için yapılan hizmetin, müşterinin yurtdışındaki iş, işlem ve faaliyetleri ile ilgili olması; Türkiye’deki faaliyetleri ile ilgisi bulunmamasıdır.

Yurtd ışındaki firmaların, Türkiye’ye gönderecekleri mal ve hizmetler Türkiye’de tüketildiğinden, bu firmalara söz konusu mal ve hizmetler için Türkiye’de verilen danışmanlık, aracılık, gözetim, müşteri bulma, piyasa araştırması vb. hizmetler, hizmet ihracı istisnası kapsamında değerlendirilmez ve KDV’ye tabidir. Bu durumda faydalanma kriterinin tespitinde, yapılan hizmetin ithal edilen mal ile doğrudan ilişkili olması gerekir.

Yabancı firmaların Türkiye’den ithal ettiği (Türkiye’nin ihraç ettiği) mallar dolayısıyla verilen hizmetler, hizmet ihracı kapsamında değerlendirilir.

Türkiye içinde taşıma hakkı bulunmayan yabancı bayraklı gemilere ve uçaklara verilen tadil, bakım, onarım hizmetleri hizmet ihracı kapsamında KDV’den istisnadır.

Türkiye’den serbest bölgelere verilen hizmetler hizmet ihracı kapsamında değerlendirilmez.

Bu istisna uygulamasına ilişkin bazı örnekler aşağıda yer almaktadır:

Örnek 1: Türkiye’de mükellef (Z) Mühendislik Ltd. Şti., Ürdün’de bulunan bir firma ile yaptığı anlaşma uyarınca bu firmaya Ürdün’de inşa edilecek bir tekstil fabrikası projesi çizimini yapmış ve buna ait bedeli tahsil etmiştir.

Bu hizmet, hizmet ihracatı kapsamında KDV’den istisna olup, (Z) firması, düzenleyeceği faturada KDV hesaplamaz.

Örnek 2: Türkiye’de faaliyette bulunan (A) şirketi, Almanya’da yerleşik bir firma için, bu firmanın Türkiye’den satın aldığı tekstil ürünlerinin temin edilmesinde aracılık etmiş ve komisyon ücreti almıştır.

(A) şirketinin, bu komisyonculuk hizmeti, hizmet ihracatı kapsamında KDV’den istisnadır.

Örnek 3: Türkiye’de yerleşik olan ve seyahat acenteliği yapan (B) A.Ş., yurtdışında bulunan bir seyahat acentesinin gönderdiği turist grubuna konaklama, tur düzenleme ve yeme-içme hizmeti vermektedir. (B), söz konusu hizmeti karşılığında 25.000 TL almıştır. Türkiye’deki seyahat acentesi aldığı bu paranın 10.000 TL’lik kısmını, turist grubunun Türkiye’deki konaklama, yeme-içme gibi masraflarında kullanmıştır. Yaptığı bu masraflardan sonra kendisine 15.000 TL kalmıştır.

Bu durumda, (B), yabancı seyahat acentesine 15.000 TL’lik hizmette bulunmuş olup, bu hizmet KDV’den istisna olacaktır.

Ancak, (B) A.Ş. nin turist grubuna Türkiye’de verdiği yeme-içme, konaklama gibi hizmetlerden Türkiye’de faydalanıldığından, bu hizmetler KDV’ye tabidir.

Bu mükellefin, yabancı seyahat acentesine verdiği söz konusu hizmetlere ait düzenleyeceği faturada, vergiden istisna tutulan hizmet bedeli ile vergiye tabi tutulacak hizmet bedeliniayrı ayrı gösterebileceği gibi, bu hizmetler için ayrı ayrı fatura düzenlemesi de mümkündür.

Örnek 4: Türkiye’de yerleşik olan ve aracılık faaliyetinde bulunan (A) şirketi, Japonya’da yerleşik bir firmanın mallarına Türkiye’de müşteri bulmaktadır.

Bu şirketin aracılık faaliyeti kapsamında yaptığı hizmetten Türkiye’de faydalanılmakta olup bahse konu hizmet ihracat istisnası kapsamında değerlendirilmez. Faturanın yabancı firma adına düzenlenmiş ve hizmet bedelinin Türkiye’ye getirilmiş olması bu durumu etkilemez.

Örnek 5: Hollanda’da yerleşik bir firma Türkiye’den maden cevheri ithal etmektedir. Türkiye’de yerleşik (A) firması da söz konusu maden cevherinin sağlanması, kalite kontrolü, malın ihraç limanına kadar taşınması ve gemilere yüklenmesi gibi işleri yabancı firma adına yapmaktadır.

(A) firması, bu hizmetleri ile ilgili olarak yaptığı harcamaları ve komisyon ücretini yabancı firmaya fatura etmekte ve bedelini Türkiye’ ye getirmektedir.

Yurtdışındaki firmaların, Türkiye’den ithal edecekleri mallar ile ilgili olarak, Türkiye’den aldıkları hizmetlerden yurtdışında faydalanılmaktadır. Bu nedenle, (A) firmasının yaptığı bu hizmet, hizmet ihracatı istisnası kapsamında değerlendirilir.

Örnek 6: Irak’ta yerleşik bir firma, Irak’taki bir sulama projesini üstlenen (A) Türk firması hakkında, (B) Türk danışmanlık firmasından yeterlik araştırması yapmasını istemiştir.

(B) danışmanlık firması, bu hizmeti ile ilgili olarak yaptığı harcamaları ve komisyon ücretini yabancı firmaya fatura etmiş ve karşılığını döviz olarak Türkiye’ye getirmiştir.

(A) firmasının hizmetinden yurtdışında faydalanılmakta olup (B) danışmanlık firmasının yaptığı bu hizmet, hizmet ihracatı istisnası kapsamında değerlendirilir.

Örnek 7: Türkiye’de mükellef (T) İnş. Taah. Ltd. Şti., Özbekistan’da yerleşik (X) firması ile yaptığı anlaşma uyarınca bu firmaya Özbekistan’da inşa edilecek bir fabrikanın inşasında kullanılmak üzere gerek kendi mülkiyetinde bulunan gerekse kiralama yoluyla temin ettiği iş makinelerini kiralamıştır.

Bu kiraya verme hizmeti, Türkiye’de yapılan ve faydalanılan bir hizmet niteliğinde olmadığından KDV’nin konusuna girmez. KDV’nin konusuna girmeyen bu işlem istisna kapsamında değerlendirilmez.

Örnek 8: Türkiye’de mukim (Z) firması Almanya’da mukim (Y) firması ile yapmış olduğu sözleşme kapsamında yurtdışındaki kontörlü kredi kartı müşterilerine internet ortamında servis, destek, danışmanlık hizmeti vermektedir. Söz konusu hizmetlere ilişkin fatura Almanya’da mukim (Y) firması adına düzenlenmiş ve karşılığı döviz olarak Türkiye’ye gelmiştir.

(Z) firmasının hizmetinden yurtdışında faydalanıldığından, (Y) firmasına vermiş olduğu hizmet, hizmet ihracatı istisnası kapsamında değerlendirilir.

Örnek 9:Türkiye’de mukim (A) firması ABD’de yerleşik (B) firmasından yine ABD’de yerleşik finansal kiralama şirketi aracılığıyla 60 ay süreyle kiralamış olduğu uçakları Türkiye’ye getirmeden Rusya’da yerleşik bir firmaya kiraya vermiştir.

Bu kiraya verme hizmeti, Türkiye’de yapılan ve faydalanılan bir hizmet niteliğinde olmadığından KDV’nin konusuna girmez. KDV’nin konusuna girmeyen bu işlem istisna kapsamında değerlendirilmez.

Örnek 10: Türkiye’de mukim (T) havayolu firması kendisine ait uçaklarla yurtdışındaki havayolu firmalarına kendi uçuş ekibinin denetimi ve yönetimi altında uçuş saatine endeksli ücretlendirme yapılmak suretiyle yurtdışında uçuş hizmeti vermektedir.

(T) havayolu firmasının yurtdışındaki havayolu firmalarına yurtdışında vermiş olduğu uçuş hizmeti KDV’nin konusuna girmediğinden hizmet ihracı kapsamında değerlendirilmez.

2.2. İstisnanın Tevsiki ve Beyanı

Hizmet ihracına ilişkin istisna, yurtdışındaki müşteriye düzenlenen hizmet faturası ile tevsik edilir. Hizmet faturalarının firma yetkililerince onaylı fotokopileri veya dökümlerini gösteren liste verilir. Bu belgelerin istisnanın beyan edildiği dönemde beyanname verme süresi içinde bir dilekçe ekinde ibrazı gerekir. İstisnanın beyanı için, hizmete ait ödeme belgesinin (bedelin Türkiye’ye getirildiğini tevsik eden bir belge, banka dekontu vb.) temin edilmiş olması zorunlu değildir.

İhracat istisnası, hizmetin ifa edildiği vergilendirme dönemine ait 1 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan edilir. Beyan, yurtdışındaki müşteri için yapılan hizmetin tamamlandığı/ifa edildiği dönem beyannamesinin “İstisnalar-Diğer İade Hakkı Doğuran İşlemler” kulakçığında “Tam İstisna Kapsamına Giren İşlemler” tablosunda 302 kod numaralı işlem türü satırı kullanılmak suretiyle yapılır.

Bu satırın, “Teslim ve Hizmet Tutarı” sütununa hizmetin bedeli girilir. “Yüklenilen KDV” sütununa ise bu hizmetin bünyesine giren, Tebliğin (IV/A) bölümündeki açıklamalar dikkate alınarak hesaplanan KDV tutarı yazılır. İade talep edilmemesi halinde, “Yüklenilen KDV” alanına “0” yazılır.

Bu şekilde beyan edilen işlemlerle ilgili yüklenilen ve indirim yoluyla telafi edilemeyen KDV’nin iadesi, hizmet bedeli döviz olarak Türkiye’ye gelmeden yerine getirilmez. Bununla birlikte, faturasında Türk Lirası karşılığı gösterilen hizmet ihraçlarında, bedelin Türk Lirası olarak Türkiye’ye getirildiğini tevsik eden belgelere istinaden de iade yapılabilir.

Ancak, Türkiye içinde taşıma hakkı bulunmayan yabancı bayraklı gemilerin tadil, bakım ve onarım hizmetlerinde, geminin tersaneye giriş çıkış yaptığının Liman Başkanlığı tarafından verilecek belge ile tevsik edilmesi kaydıyla, istisna kapsamındaki hizmet nedeniyle yüklenilen ve indirim yoluyla telafi edilemeyen KDV’nin %50’si, hizmet bedelinin Türkiye’ye getirildiğini tevsik eden belge aranmaksızın iade edilir. İade edilecek KDV’nin kalan kısmı, işleme ilişkin bedelin yarısının Türkiye’ye getirildiği oranda iade edilir.

Örnek: (A) Denizcilik Servis Hizmetleri Ltd. Şti. Türkiye içinde taşıma hakkı bulunmayan yabancı bayraklı bir gemiye Mayıs/2017 döneminde vermiş olduğu bakım ve onarım hizmetine ilişkin hizmet ihracı kapsamında bedeli 100.000 ABD Doları olan fatura düzenlemiş olup, yapmış olduğu bu hizmet nedeniyle yüklenip indirim yoluyla telafi edemediği 30.000 TL KDV’nin iadesini Mayıs/2017 dönemine ilişkin KDV beyannamesinde talep etmiştir. Mükellef bakım ve onarımını yaptığı söz konusu geminin Tuzla Liman Başkanlığından giriş çıkış yaptığını tevsik eden belgeyi sunmuş, ancak hizmet bedelinin Türkiye’ye getirildiğine ilişkin herhangi bir belge ibraz etmemiştir.

(A) Denizcilik Servis Hizmetleri Ltd. Şti.nin söz konusu KDV iade talebine ilişkin gerekli kontroller yapıldıktan sonra herhangi bir olumsuzluk bulunmaması halinde, iade edilecek KDV’nin yarısı olan 15.000 TL, hizmet bedelinin Türkiye’ye getirildiğine ilişkin belge aranmaksızın iade edilir.

(A) Denizcilik Servis Hizmetleri Ltd. Şti. hizmet bedeline ilişkin 40.000 ABD Dolarını Türkiye’ye getirdiğini tevsik eden belgeyi 2017 yılının Eylül ayında ibraz etmiştir. Bu durumda, hizmet bedelinin yarısı olan 50.000 ABD Dolarının %80’i (40.000/50.000) Türkiye’ye getirilmiş olduğundan, iadesi yapılmayan KDV tutarı olan 15.000 TL’nin %80’ine isabet eden 12.000 TL’nin iadesi yapılır.

2.3. İade

Hizmet ihracından doğan iade taleplerinde aşağıdaki belgeler aranır:

– Standart iade talep dilekçesi

– Hizmet faturası veya listesi

– Ödeme belgesi (bedelin Türkiye’ye getirildiğini tevsik eden bir belge, banka dekontu vb.)

– Hizmet ihracatının beyan edildiği döneme ait indirilecek KDV listesi – Yüklenilen KDV listesi

– İadesi Talep Edilen KDV Hesaplama Tablosu

2.3.1. Mahsuben İade

Mükelleflerin hizmet ihracından kaynaklanan ve 10.000 TL’yi aşmayan mahsuben iade talepleri inceleme raporu, YMM raporu ve teminat aranmadan yerine getirilir. İade talebinin 10.000 TL’yi aşması halinde aşan kısmın iadesi vergi inceleme raporu veya YMM tasdik raporuna göre yerine getirilir. Teminat verilmesi halinde mükellefin iade talebi yerine getirilir ve teminat, vergi inceleme raporu veya YMM raporu sonucuna göre çözülür.11

2.3.2. Nakden İade

Mükelleflerin hizmet ihracından kaynaklanan nakden iade talepleri miktarına bakılmaksızın vergi inceleme raporuna veya YMM raporuna12 göre yerine getirilir. Teminat verilmesi halinde, mükellefin iade talebi yerine getirilir ve teminat, vergi inceleme raporu veya YMM raporu13 sonucuna göre çözülür.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/yurt-disindaki-bir-musteriye-yine-yurt-disinda-verilen-hizmet-icin-kdv-istisnasi-uygulanir-mi/feed/ 0
Türkiye merkezli firmamıza ait yazılım altyapısı ve mobil uygulama ile ABD’de faaliyet gösterecek firmanın gelir nerede vergilendirilecek? https://www.muhasebenews.com/turkiye-merkezli-firmamiza-ait-yazilim-altyapisi-ve-mobil-uygulama-ile-abdde-faaliyet-gosterecek-firmanin-gelir-nerede-vergilendirilecek/ https://www.muhasebenews.com/turkiye-merkezli-firmamiza-ait-yazilim-altyapisi-ve-mobil-uygulama-ile-abdde-faaliyet-gosterecek-firmanin-gelir-nerede-vergilendirilecek/#respond Mon, 26 Feb 2024 05:26:52 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149304 Türkiye merkezli firmamıza ait yazılım altyapısı ve mobil uygulama ile ABD’de faaliyet göstermek isteyen firmamız için nasıl bir yol izlemeliyiz?

Türkiye’de faaliyet de bulunan Tam ve Dar mükellefler Türk vergi sistemine göre vergilendirilir. Yabancı ülkelerde faaliyet de bulunak firmalar ise ilgili ülke vergi rejimine tabidir. merkezi Yurtdışında olan firmalar Türkiye de elde ettikleri kazançlar için Dar mükellef olarak vergilendirilir. Bahsettiğiniz ticari faaliyet konusunda bilgi sahibi olmadığımız için yorum yapamıyoruz. GİB dan özelge almanız öneririz.

 

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/turkiye-merkezli-firmamiza-ait-yazilim-altyapisi-ve-mobil-uygulama-ile-abdde-faaliyet-gosterecek-firmanin-gelir-nerede-vergilendirilecek/feed/ 0
A.Ş. Yapılacak sermaye artırımı için SMMM hangi tespit raporlarını hazırlamalıdır? https://www.muhasebenews.com/a-s-yapilacak-sermaye-artirimi-icin-smmm-hangi-tespit-raporlarini-hazirlamalidir/ https://www.muhasebenews.com/a-s-yapilacak-sermaye-artirimi-icin-smmm-hangi-tespit-raporlarini-hazirlamalidir/#respond Sat, 24 Feb 2024 08:09:32 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149321 A.Ş firması için genel kurul yapacağız SMMM raporu hazırlayacağım sermaye artırımı olacak sermaye 522 ve 570 hesaplarından ekleme yapacağız hangi raporu hazırlamamız gerekiyor?

1)SERMAYENİN ÖDENDİĞİNİN TESPİTİNE AİT SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLİK RAPORU,
2)-GEÇMİŞ YIL KARLARINIIN TESPİTİNE AİT SMMM RAPORU
3)- 522 HESAP İÇİN RAPOR ÖRNEĞİ YOK. DİĞER RAPOR ÖRENEKLERİNDEN YARARLANARAK RAPOR YAZABİLİRSİNİZ.

İSMMMO’nun konuyla ilgili sayfasında yer alan bilgiler;

Sermayenin Ödendiğinin Tespit Raporu ve Diğer Tespit Raporları

NOT:
• Ticaret Sicili Müdürlüğüne sunulacak raporlar; İşlem türüne göre ayrı ayrı düzenlenebileceği gibi, istenilen bilgilere yer verilmesi koşulu ile tek rapor olarakta düzenlenebilir.

• Bu raporların düzenlenmesi aşamasında geçmişe dönük defter ve benzeri kayıt bilgilerinin olmaması halinde, Raporların güncel kayıt bilgileri (defter veya diğer bilgiler) ile düzenlenmesi gerekmektedir.

• Tüm raporlarınızın inceleme bölümü başlığı altında öz varlık hesaplama tablosuna yer verilerek, sermayenin ödendiği ve TTK 376. maddeye göre yarısının korunup korunmadığı dip notu ile yazılması gerekmektedir.

• İstanbul Ticaret Sicili Müdürlüğünde, Sermaye artırımlarında düzenlenecek müşavir raporuna göre şirketin özvarlığının tescilli sermayesinin 1/2 nin altına veya eksiye düşmesi halinde; TTK 376.maddenin uygulanması tebliğinin 10.maddesi a ve b bentlerine göre artırılacak sermaye miktarı ile ödenmesi gereken sermaye miktarının hesaplanma yöntemi, https://www.ito.org.tr/tr/hizmetler/ticaret-sicili-islemleri/tescil-islemleri Bölümünde, Anonim Şirketler sermaye artışı veya Limitet Şirketler sermaye artışı başlıkları altında yer verilmiştir.

Aşağıdaki rapor örnekleri için İSMMMO sayfasına buradan ulaşabilirsiniz.

Sermayenin Ödendiğinin Tespitine Ait SMMM Raporu

Ortaklar Alacaklarının (Ortaklara Borçların) Tespitine Ait SMMM Rapor Örneği

Sermaye Düzeltmesi Olumlu Farklarının Tespitine Ait SMMM Rapor Örneği

KOBİ Tespitine Ait SMMM Rapor Örneği

Sermaye Azaltmada SMMM Rapor Örneği

Sermaye Azaltmada Yönetim Kurulu / Müdürler Kurulu Rapor Örneği

Tasfiyeden Dönüşte (Çıkışta) SMMM Rapor Örneği

Tasfiyeden Dönüşte (Çıkışta) Tasfiye Memuru / Memurları Rapor Örneği

Geçmiş Yıl Karlarının Tespitine Ait SMMM Rapor Örneği

Şirketin Faal Olduğuna İlişkin SMMM Rapor Örneği

Fert Firma Tür Değişikliği SMMM Raporu

Tam Bölünme, SMMM Rapor Örneği

Kısmi Bölünme, SMMM Rapor Örneği

Normal Birleşme, SMMM Rapor Örneği

Kolay Birleşme, SMMM Rapor Örneği

Tür Değişikliği, SMMM Rapor Örneği

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/a-s-yapilacak-sermaye-artirimi-icin-smmm-hangi-tespit-raporlarini-hazirlamalidir/feed/ 0
SGDP’ye tabi olanlar 14857’den yararlanabilir mi? https://www.muhasebenews.com/sgdpye-tabi-olanlar-14857den-yararlanabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/sgdpye-tabi-olanlar-14857den-yararlanabilir-mi/#respond Fri, 23 Feb 2024 06:56:27 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149329 %70 Engelli olan ve engelli teşvik sistemine kayıtlı olan emekli işçileri aldığımızda 14857 sayılı kanundan yararlanabilir miyiz yoksa sadece emekli olmayan engelli işçiler mi yararlanabilir?

SGDP’ye tabi olanlar 14857’den yararlanamazlar.

 

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sgdpye-tabi-olanlar-14857den-yararlanabilir-mi/feed/ 0
Sigorta acentelerinin aldığı ürünü iade etmesi için geçici KDV mükellefiyeti açması ve iade faturası düzenlemesi gerekir. https://www.muhasebenews.com/sigorta-acentelerinin-aldigi-urunu-iade-etmesi-icin-gecici-kdv-mukellefiyeti-acmasi-ve-iade-faturasi-duzenlemesi-gerekir/ https://www.muhasebenews.com/sigorta-acentelerinin-aldigi-urunu-iade-etmesi-icin-gecici-kdv-mukellefiyeti-acmasi-ve-iade-faturasi-duzenlemesi-gerekir/#respond Fri, 23 Feb 2024 06:53:54 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149331 Sigorta acenteliği yapan ve KDV mükellefiyeti bulunmayan mükellefim, satın aldığı yazıcı kartuşlarını iade etmek istiyor. Ne tür evrak düzenlememiz gerekir ve KDV yönünden uygulama nasıl olmalı?

Fatura düzenlenecek Faturada KDV hesaplanacak. Geçici olarak KDV mükellefiyeti tesis ettirecek. KDV beyannamesi verildikten sonra KDV mükellefiyeti kapatılacaktır.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sigorta-acentelerinin-aldigi-urunu-iade-etmesi-icin-gecici-kdv-mukellefiyeti-acmasi-ve-iade-faturasi-duzenlemesi-gerekir/feed/ 0
Vergi mükellefi olmayan bir kişiye yaptırılan çeviri için KDV hesaplanacak mı? https://www.muhasebenews.com/vergi-mukellefi-olmayan-bir-kisiye-yaptirilan-ceviri-icin-kdv-hesaplanacak-mi/ https://www.muhasebenews.com/vergi-mukellefi-olmayan-bir-kisiye-yaptirilan-ceviri-icin-kdv-hesaplanacak-mi/#respond Thu, 22 Feb 2024 16:05:05 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149339 Yayınevi olan bir limited şirket, vergi mükellefi olmayan bir kişiye çeviri yaptırıp ödemesini yapıyor. Gider pusulası mı düzenleyecek? Dekont yeterli mi? Stopaj oranı kaç olacak. KDV2 beyanı verecek mi?

Telif ödemesi Bankadan yapılması halinde, Bankadan alınacak “e-dekont” Gider pusulası yerine geçer Dekont da para ödenen kişinin TC numarası olacak GV stopajı % 17 (2) no.lu KDV beyanı yapılacak KDV oranı % 20 olarak hesaplanacaktır.


T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı

Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü

 

Sayı

:

E-64597866-120-4066

01.03.2023

Konu

:

Serbest Meslek Faaliyeti Çerçevesindeki Hizmetin Vergi Mükellefi Olmayan Kişilerden Alınması Durumunda KDV ve GV

 

 

İlgi

:

… tarihli özelge talep formunuz.

 

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzun incelenmesinden, vergi mükellefiyeti bulunmayan ve esnaf muaflığından da yararlanmayan akademisyenler, başka şirket bünyesinde ücretli olarak çalışanlar, kendi başına tasarım işi yapanlar, internet mecralarında takipçileri olan bloggerlar ile telif hakkı sahiplerinden Şirketinizin yılda bir defadan fazla olmamak üzere danışmanlık, eğitim, çevirmenlik gibi serbest meslek faaliyeti çerçevesinde hizmet aldığı belirtilerek bu hizmetlerin 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu kapsamında stopaj ve 3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanunu kapsamında tevkifat uygulamasına konu edilip edilmeyeceği hususlarında Başkanlığımızdan görüş talep edildiği anlaşılmıştır.

I- VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN:

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227 nci maddesinde, “Bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, bu Kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsiki mecburidir.” hükmü yer almakta olup, söz konusu kayıtların ise, esas itibariyle, aynı Kanunun 229 ve müteakip maddelerinde düzenlenen veya Bakanlığımıza verilen yetkiye dayanılarak düzenlenmesi uygun görülen belgelerden biri ile tevsik edilmesi gerekmektedir.

Bu kapsamda, mezkûr Kanunun;

– 236 ncı maddesinde, “Serbest meslek erbabı, mesleki faaliyetlerine ilişkin her türlü tahsilatı için iki nüsha serbest meslek makbuzu tanzim etmek ve bir nüshasını müşteriye vermek, müşteri de bu makbuzu istemek ve almak mecburiyetindedir.”,

– 234 üncü maddesinde, “Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabı ve çiftçiler, bu Kanun kapsamındaki belgeleri düzenleme zorunluluğu bulunmayanlara yaptırdıkları işler veya onlardan satın aldıkları mallar (gerçek usulde vergilendirilmeyen çiftçilerden satın aldıkları mallar hariç) için işi yapana veya malı satana imza ettirecekleri gider pusulası düzenlerler. Vergiden muaf esnaf için düzenlenen gider pusulası, bu kişiler tarafından verilmiş fatura hükmündedir.

Gider pusulası, işin mahiyeti, emtianın cins ve nev’i ile miktar ve bedelini ve iş ücretini ve işi yaptıran ile yapanın veya emtiayı satın alan ile satanın adlariyle soyadlarını (Tüzel kişilerde unvanlarını) ve adreslerini ve tarihi ihtiva eder ve iki nüsha olarak tanzim ve bir nüshası işi yapana veya malı satana tevdi olunur.

Gider pusulaları, seri ve sıra numarası dahilinde teselsül ettirilir.

Gider pusulası, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenlenir. Bu süre içerisinde düzenlenmeyen gider pusulası hiç düzenlenmemiş sayılır. 

İkinci fıkrada belirtilen bilgileri ihtiva etmeleri kaydıyla;

a) Malın veya hizmetin bedelinin, dördüncü fıkrada belirtilen süre dâhilinde satıcıya; 19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanununda tanımlanan banka, 20/6/2013 tarihli ve 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun kapsamında yetkilendirilmiş ödeme kuruluşları veya 9/5/2013 tarihli ve 6475 sayılı Posta Hizmetleri Kanununa göre kurulan Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketi aracılığıyla ödenmesi halinde, bu kurumlarca düzenlenen belgeler, 

b) 7/11/2013 tarihli ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında satın alınan malların gider pusulası düzenlemek zorunda olanlara iade edilmesinde, 6502 sayılı Kanun uyarınca iade edilecek tutarların,(a) bendinde yer alan kurumlar aracılığıyla iadesinde bu kurumlarca düzenlenen belgeler, 

c) Bu Kanuna göre belge düzenleme zorunluluğu bulunmayan kamu kurum ve kuruluşlarının, tabi oldukları ilgili mevzuat dâhilinde, yaptıkları işler veya sattıkları mallar için düzenledikleri belgeler, gider pusulası yerine geçer.

…”

hükümlerine yer verilmiştir.

Buna göre, serbest meslek faaliyetini arızi olarak yapan, üniversitelerdeki akademisyenler, başka şirketlerde ücretli olarak çalışan kişiler, kendi başına tasarım işi yapan kişiler, internet mecralarında takipçileri olan bloggerlar, telif hakkı sahibi olan kişiler vb. kişilerden aldığınız danışmanlık, eğitim, çevirmenlik gibi hizmetlere ilişkin olarak, mezkûr Kanunun 234 üncü maddenin beşinci fıkrası saklı kalmak üzere aynı madde gereğince, Şirketiniz tarafından gider pusulası düzenlenmesi icap etmektedir.

Ancak, bahse konu hizmetlerin serbest meslek faaliyetini devamlılık arz edecek ve mutad meslek halinde yerine getirmeleri nedeniyle serbest meslek erbabı olarak mükellefiyet tesis ettirilmesi gerekenlerden temin edilmesi durumunda, hizmet bedellerinin bunlara ödenmesine ilişkin yasal defter kayıtlarınızın adınıza düzenlenen serbest meslek makbuzu ile tevsik edilmesi gerekmektedir.

II- GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun;

-65 inci maddesinde, “Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır.

Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır…” hükmüne,

-66 ncı maddesinde ise “Serbest meslek faaliyetini mutat meslek halinde ifa edenler, serbest meslek erbabıdır. Serbest meslek faaliyetinin yanında meslekten başka bir iş veya görev ile devamlı olarak uğraşılması bu vasfı değiştirmez…” hükmüne,

yer verilmiştir.

Aynı Kanunun “Arızi Kazançlar” başlıklı 82 nci maddesinde, arızi kazançlar sayılmış olup anılan maddenin birinci fıkrasının (4) numaralı bendinde, arızî olarak yapılan serbest meslek faaliyetleri dolayısı ile tahsil edilen hasılatın arızi kazanç olduğu; aynı maddenin ikinci fıkrasında, bir takvim yılında (1), (2), (3) ve (4) numaralı bentlerde yazılı olan kazançlar (henüz başlamamış olan ticarî, ziraî veya meslekî bir faaliyete hiç girişilmemesi ile ihale, artırma ve eksiltmelere iştirak edilmemesi karşılığında elde edilen kazançlar hariç) toplamının (2021 yılı için 43.000 TL, 2022 yılı için 58.000 TL’lik) kısmının gelir vergisinden müstesna olduğu belirtilmiştir.

Anılan Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında tevkifat yapmakla yükümlü olanlar sayılmış olup, aynı fıkranın (2) numaralı bendinde, “Yaptıkları serbest meslek işleri dolayısıyla bu işleri icra edenlere yapılan ödemelerden (Noterlere serbest meslek faaliyetlerinden dolayı yapılan ödemeler hariç);

a) 18’inci madde kapsamına giren serbest meslek işleri dolayısıyla yapılan ödemelerden %17,

b) Diğerlerinden %20 ” oranında vergi tevkifatı yapılacağı hükme bağlanmıştır.

Buna göre, üniversitelerdeki akademisyenler, başka şirketlerde ücretli olarak çalışan kişiler, kendi başına tasarım işi yapan kişiler, internet mecralarında takipçileri olan bloggerlar, telif hakkı sahibi olan kişiler vb. kişilerden alınan danışmanlık, eğitim, çevirmenlik gibi hizmetlerin, ticari bir organizasyon ve sermaye unsuru hâkim olmaksızın şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye ve ihtisasa dayanarak kendi nam ve hesabına yapılması halinde, Gelir Vergisi Kanununun serbest meslek kazancına ilişkin hükümlerine göre gelir vergisine tabi tutulması gerekmektedir.

Serbest meslek kazancının, serbest meslek faaliyetine konu işin devamlılık arz edecek şekilde yapılmaması ve bu işin mutad meslek haline getirilmemesi durumlarında arızi kazanç olarak değerlendirilmesi, faaliyetin devamlılık arz edecek ve mutad meslek halinde yerine getirilmesi halinde ise serbest meslek erbabı olarak mükellefiyet tesis ettirilmesi gerekmektedir. Serbest meslek kazancının devamlı veya arızi nitelikte olmasının tevkifat uygulamasında herhangi bir önemi bulunmamaktadır.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, Şirketiniz tarafından, üniversitelerdeki akademisyenler, başka şirketlerde ücretli olarak çalışan kişiler, kendi başına tasarım işi yapan kişiler, internet mecralarında takipçileri olan bloggerlar, telif hakkı sahibi olan kişiler vb. kişilerden alınan danışmanlık, eğitim, çevirmenlik gibi hizmetler karşılığında yapılan ödemeler üzerinden 193 sayılı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendinin (b) alt bendi uyarınca %20 oranında gelir vergisi tevkifatı yapılması gerekmektedir.

III- KDV KANUNU YÖNÜNDEN:

3065 sayılı KDV Kanununun;

-1/1 inci maddesinde, Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu,

-4 üncü maddesinde, hizmetin, teslim ve teslim sayılan haller ile mal ithalatı dışında kalan işlemler olduğu, bu işlemlerin bir şeyi yapmak, işlemek, meydana getirmek, imal etmek, onarmak, temizlemek, muhafaza etmek, hazırlamak, değerlendirmek, kiralamak, bir şeyi yapmamayı taahhüt etmek şeklinde gerçekleşebileceği,

-9/1 inci maddesinde, mükellefin Türkiye içinde ikametgahının, işyerinin, kanuni merkezi ve iş merkezinin bulunmaması hallerinde ve gerekli görülen diğer hallerde Hazine ve Maliye Bakanlığının, vergi alacağının emniyet altına alınması amacıyla, vergiye tabi işlemlere taraf olanları verginin ödenmesinden sorumlu tutabileceği

hükme bağlanmıştır.

KDV Genel Uygulama Tebliğinin “Serbest Meslek Faaliyeti Çerçevesinde Yapılan Teslim ve Hizmetler” başlıklı (I/C-2.1.2.2) bölümünde, serbest meslek faaliyetlerini mutat ve sürekli olarak yapanların KDV mükellefiyetinin sadece Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesi kapsamına giren işlemlerden ibaret olması ve işlemlerinin tamamının aynı Kanunun 94 üncü maddesinde sayılan kişi, kurum ve kuruluşlara yapılması durumunda bu kapsamdaki işlemler için KDV’nin alıcılar tarafından tam tevkifat uygulamasıyla beyanına yönelik usul ve esaslar belirlenmiştir.

Aynı Tebliğin (I/C-2.1.3.1.) bölümünde kısmi tevkifatın mahiyeti ve tevkifat uygulayacak alıcılar, (I/C-2.1.3.2.) bölümünde ise kısmi tevkifat uygulanacak hizmetler açıklanmış olup, Tebliğin;

-“Kısmi Tevkifatın Mahiyeti ve Tevkifat Uygulayacak Alıcılar” başlıklı (I/C-2.1.3.1) bölümünde,

“a) KDV mükellefleri (sadece sorumlu sıfatıyla KDV ödeyenler bu kapsama dahil değildir)

b) Belirlenmiş alıcılar (KDV mükellefi olsun olmasın): 

…”

–  “Etüt, Plan-Proje, Danışmanlık, Denetim ve Benzeri Hizmetler” başlıklı  (I/C-2.1.3.2.2) bölümünde,

“Tebliğin (I/C-2.1.3.1/b) ayırımında sayılanlara karşı ifa edilen etüt, plan-proje, danışmanlık, denetim ve benzeri hizmetlerde alıcılar tarafından (9/10) oranında KDV tevkifatı uygulanır.”

-“Diğer Hizmetler” başlıklı (I/C-2.1.3.2.13) bölümünde,

“KDV mükellefleri tarafından, 5018 sayılı Kanuna ekli cetveller kapsamındaki idare, kurum ve kuruluşlar, kanunla veya Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle kurulan kamu kurum ve kuruluşları, döner sermayeli kuruluşlar, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, bankalar, sigorta, reasürans ve emeklilik şirketleri, kanunla kurulan veya tüzel kişiliği haiz emekli ve yardım sandıkları ile kalkınma ajanslarına ifa edilen ve Tebliğde özel olarak belirlenmeyen diğer bütün hizmet ifalarında (sağlık hizmet sunucuları tarafından verilen ve faturası Sosyal Güvenlik Kurumuna düzenlenen sağlık hizmetleri hariç) söz konusu alıcılar tarafından (5/10) oranında KDV tevkifatı uygulanır. “

açıklamalarına yer verilmiştir.

Buna göre, arızi olarak serbest meslek faaliyetinde bulunanlar tarafından Şirketinize sunulan hizmetler KDV’nin konusuna girmeyecektir.

Öte yandan, danışmanlık, eğitim, çevirmenlik gibi serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan hizmetler bu faaliyetleri mutat ve sürekli olarak yapanlar tarafından Şirketinize sunulur ise bu hizmetler KDV’ye tabi olmakla beraber, bahse konu işlemler 193 sayılı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendinin (b) alt bendi kapsamında olduğundan Şirketiniz tarafından tam tevkifat uygulanması mümkün bulunmamaktadır. Ayrıca Şirketiniz KDV Genel Uygulama Tebliğinin (I/C-2.1.3.1/a) ayrımında yer aldığından ve Tebliğin (I/C-2.1.3.2.13) bölümü kapsamındaki kurum ve kuruluşlar arasında yer almadığından Şirketinize karşı ifa edilen danışmanlık, eğitim, çevirmenlik gibi hizmet ifalarında kısmi tevkifat uygulanmayacaktır.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/vergi-mukellefi-olmayan-bir-kisiye-yaptirilan-ceviri-icin-kdv-hesaplanacak-mi/feed/ 0
Eğitim ve Sağlık Harcamalarının Gelir Vergisi Matrahından İndirilebilme Şartları Nelerdir? https://www.muhasebenews.com/egitim-ve-saglik-harcamalarinin-gelir-vergisi-matrahindan-indirilebilme-sartlari-nelerdir/ https://www.muhasebenews.com/egitim-ve-saglik-harcamalarinin-gelir-vergisi-matrahindan-indirilebilme-sartlari-nelerdir/#respond Thu, 22 Feb 2024 13:17:45 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149351 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun “Diğer İndirimler” başlıklı 89 uncu maddesinde yer alan düzenlemeye göre; yıllık gelir vergisi matrahının tespitinde, gelir vergisi beyannamesinde beyan edilen gelirlerden bazı indirimlerin yapılması mümkün bulunmaktadır.

Gelir vergisi matrahının tespitinde beyanname üzerinden indirimlerin yapılabilmesi için;
• Gelir vergisi beyannamesinde beyan edilen bir gelirin bulunması,
• Eğer indirim yapılabilmesi şarta bağlanmış ise ilgili şartların yerine getirilmesi
gerekmektedir.

İndirim konusu yapılacak harcamaların, beyan edilen gelirin yetersizliği sonucu gelir vergisi matrahının tespitinde indirim olarak dikkate alınamaması durumunda indirim konusu yapılamayan tutarın takip eden yıllara indirim olarak devri söz konusu değildir.

İndirim hakkından, gelirlerini yıllık beyanname ile beyan eden mükellefler yararlanabilmektedirler. Bu nedenle ticari, zirai ve serbest meslek kazanç sahipleri yanında, ücret, gayrimenkul ve menkul sermaye iratları ile diğer kazanç ve iratları dolayısıyla yıllık gelir vergisi beyannamesi veren mükelleflerin de bu uygulamadan yararlanması mümkündür.

Vergiye tabi gelir elde eden ancak geliri;

• İstisna tutarı içinde kalanlar veya

• Nihai olarak tevkifat suretiyle vergilendirilenler,

yıllık gelir vergisi beyannamesi vermeyeceklerinden yıl içinde yapmış oldukları indirime konu harcamaları, gelir vergisi matrahının tespitinde indirim olarak dikkate alamayacaklardır.

Eğitim ve Sağlık Harcamalarının Gelir Vergisi Matrahından İndirilebilme Şartları Nelerdir?

Eğitim ve sağlık harcamalarının;

• Beyan edilen gelirin %10’unu aşmaması,
• Türkiye’de yapılması,
• Gelir veya kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunan gerçek veya tüzel
kişilerden alınacak belgelerle tevsik edilmesi,
• Mükellefin kendisi, eşi ve küçük çocukları için yapılması,
gerekmektedir.

GVK-85/2012-7 sayılı Gelir Vergisi Sirkülerinde, “çocuk” veya “küçük çocuk” tabirinden, mükellefle birlikte oturan veya mükellef tarafından bakılan (nafaka verilenler, evlat edinilenler ile ana veya babasını kaybetmiş torunlardan mükellefle birlikte oturanlar dahil) 18 yaşını veya tahsilde olup 25 yaşını doldurmamış çocukların anlaşılması gerektiği belirtilmiştir.

Eğitim ve Sağlık Harcamaları Gelir Vergisi Matrahının Tespitinde İndirime Nasıl Konu Edilebilir?

Eğitim ve sağlık harcamaları, beyan edilen gelirin %10’u ile sınırlı olarak beyanname üzerinden indirilmekte olup indirilemeyen kısım gelecek yıla devredilemez.

İndirime konu eğitim ve sağlık harcamalarının aynı takvim yılı içerisinde birlikte yapılması durumunda hem eğitim hem de sağlık harcamaları için ayrı ayrı beyan edilen gelirin %10’u tutarında indirim imkanı bulunmamaktadır.

Böyle bir durumda, eğitim ve sağlık harcamalarının toplam tutarının beyan edilen gelirin %10’u ile sınırlı olan kısmı, diğer şartların da sağlanması koşuluyla gelir vergisi beyannamesi üzerinden indirebileceklerdir.

Beyanname üzerinden indirilebilecek olan bu harcamaların; mükellefin kendisine, eşine ve küçük çocuklarına ait olması gerekmektedir. Eşlerin ve çocukların da ayrı gelir vergisi beyannamesi vermesi durumunda, vergilendirmede şahsilik ilkesi gereği eşlerin ve çocukların her biri beyan ettikleri gelirin %10’u ile sınırlı olarak eğitim ve sağlık harcamalarını kendi verecekleri beyannameleri üzerinden indirime konu edebileceklerdir.
Eğitim ve sağlık harcamaları, harcamanın yapıldığı yıla ilişkin gelir vergisi matrahının tespitinde indirim olarak dikkate alınacaktır.

GVK-3/2003-3 sayılı Gelir Vergisi Sirkülerine göre, indirim konusu yapılacak tutarın hesaplanmasında beyan edilen gelir, yıllık gelir vergisi beyannamesinde yer alan indirimler ve geçmiş yıl zararları düşülmeden önceki tutardır.

İndirim Kapsamına Giren Eğitim Harcamaları Nelerdir?

255 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde eğitim giderleri;

• Eğitim ve öğretim kurumları, anaokulu, kreş ve dershanelere eğitim amacıyla yapılan ödemeler,
• Eğitim amaçlı kurs ücretleri,
• Okul servis ücretleri,
• Kitap ve kırtasiye alımları için yapılan harcamalar,
• Öğrencilerin özel yurtlarda ve pansiyonlarda kalmaları durumunda ödenen tutarlar,

olarak sayılmıştır.

Ancak, yabancı ülkelerdeki eğitim kurumlarına yapılan ödemeler, okullarda verilen ve bedeli ayrı olarak tespit edilen yemek hizmetine ilişkin harcamalar, okul aile birliği ve okul koruma derneklerine yapılan bağışlar ve gelir veya kurumlar vergisine tabi olmayan okullara ödenen eğitim ücretleri ile devlet okullarına ödenen harçlar eğitim giderleri kapsamına girmemektedir.

Örnek 1: Serbest meslek erbabı Doktor (A), üniversitede okuyan kızı için eşyalı olarak tutmuş olduğu daireye 2023 yılı içerisinde 150.000 TL kira ödemiştir. Eğitim harcaması olarak öğrencilerin özel yurt ve pansiyonlarda kalmaları durumunda ödenen tutarlar beyanname üzerinden indirime konu edilebileceğinden yapılan bu kira ödemesi eğitim harcaması olarak değerlendirilmeyecek ve indirim olarak dikkate alınmayacaktır.

Örnek 2: Kira gelirinden dolayı mükellef olan (B), Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Piyano bölümünde okumaktadır. Eğitimin gerektirdiği enstrüman ihtiyacı nedeniyle 2023 yılında aldığı piyano için yapmış olduğu harcamayı, elde etmiş olduğu kira geliri nedeni ile yıllık gelir vergisi beyannamesi vermesi durumunda eğitim harcaması olarak yılık gelir vergisi beyannamesi üzerinden indirim konusu yapabilecektir.

İndirim Kapsamına Giren Sağlık Harcamaları Nelerdir?

255 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde sağlık giderleri;

* Teşhis ve/veya tedavi sürecinde yapılan;
• Muayene, tahlil, ameliyat, fizik tedavi ve hastane giderleri,
• İlaç, sağlık malzemesi, gözlük ve lens alımları gibi,

harcamalar olarak sayılmıştır.

Örnek 3: Ticari kazanç mükellefi (C), görme problemi nedeniyle optik cam ve optik çerçeve gözlük alımı yapmıştır. Mükellef (C)’nin yapmış olduğu harcama, sağlık harcaması kapsamında değerlendirildiğinden beyan edilen gelirin bulunması ve diğer şartların da sağlanması şartıyla beyanname üzerinden indirim konusu yapabilecektir.

Harcamanın Türkiye’de Yapılmasının Kapsamı Nedir?

Eğitim ve sağlık harcamalarının indirime konu olabilmesi için harcamaların Türkiye’de yapılması ve gelir veya kurumlar vergisine tabi olan mükelleflerden yapılması gerekmektedir. Diğer bir ifade ile indirime konu olan harcamaların gelir veya kurumlar vergisine tabi olmayan kişi veya kurumlardan yapılması halinde bu harcamalar beyanname üzerinden indirim konusu yapılamayacaktır.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 4 üncü maddesi veya kendi özel kanunlarında yer alan hükümler uyarınca kurumlar vergisi muafiyeti tanınan kurumlardan yapılan harcamalar, indirime konu harcama olarak kabul edilmeyecektir. Diğer taraftan, tüzel kişilikleri itibarıyla kurumlar vergisi mükellefi olmayan dernek ve vakıfların, kurumlar vergisi mükellefi olan iktisadi işletmelerinden sağlanan indirime konu mal ve hizmetler için yapılan harcamalar indirime konu olacaktır.

Örnek 4: Kira geliri elde eden mükellef (E)’nin, vakıf üniversitesinde öğrenim gören çocuğu için ödediği okul ücreti, anılan üniversitenin tüzel kişiliği itibarıyla kurumlar vergisi mükellefiyeti olmaması nedeniyle indirime konu harcama olarak kabul edilmeyecektir.

Örnek 5: Kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunmayan (F) Derneğince açılan yabancı dil kurslarına katılanların ödedikleri kurs ücreti, bu kurs faaliyeti dolayısıyla derneğe bağlı oluşan iktisadi işletmenin kurumlar vergisi mükellefi olması nedeniyle indirime konu edilebilecektir.

Örnek 6: Serbest meslek erbabı avukat (G), KKTC’de bulunan üniversitede okuyan kızı için üniversiteye 400.000 TL ödeme yapmıştır. Mükellefin yapmış olduğu söz konusu eğitim harcaması, Türkiye’de yapılan bir harcama olmadığından beyanname üzerinden indirim konusu yapılamayacaktır.

Eğitim ve Sağlık Harcamalarının Tevsikine İlişkin Düzenlenen Belgelerde Gösterilen Hangi Tutar İndirim Hesabında Dikkate Alınır?

Gelir vergisi mükelleflerinin KDV mükellefi olup olmadıklarına bakılmaksızın nihai tüketici olarak gerçekleştirdikleri ve indirim konusu yapabilecekleri eğitim ve sağlık harcamaları, gelir vergisi matrahının tespitinde KDV dahil tutarı ile birlikte dikkate alınır.

Eğitim ve Sağlık Harcamalarına İlişkin Tevsik Edici Belgeler Nelerdir?

Mükelleflerin indirime konu harcamalarını, gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerinden alacakları; Vergi Usul Kanununda belirtilen fatura ve serbest meslek makbuzundan herhangi biri ile tevsik etmesi gerekmektedir.

Eğitim ve sağlık harcamaları bakımından yazar kasa fişleri (ÖKC) “tevsik edici belge’’ olarak kabul edilmemektedir.

Örnek 7: Kira geliri elde eden mükellef (H)’ye ödemiş olduğu ilaç bedeli karşılığında eczane tarafından yazar kasa fişi düzenlemiştir. Mükellef (H)’nin yapmış olduğu harcama, indirim kapsamında kabul edilen sağlık harcaması olmasına rağmen yazar kasa fişi tevsik edici belge olarak kabul edilmediğinden söz konusu sağlık harcaması beyanname üzerinden indirim konusu yapılamayacaktır.

Örnek 8: Kira geliri elde eden mükellef (I)’nın iki konutuna ait 2023 takvim yılı kira geliri toplamı 500.000 TL’dir ve beyana tabi başka geliri bulunmamaktadır.

Mükellef (I), kira gelirini götürü gider yöntemini seçerek beyan etmektedir. Mükellef (I), 2023 yılında oğlunun okul servis ücreti için 35.000 TL ve üniversitede okuyan kızı için özel yurt ücreti olarak 60.000 TL ödemiştir. Mükellef eğitim harcamalarını, Türkiye’de ve gelir veya kurumlar vergisine tabi olan mükelleflerden yapmış ve bu harcamalar karşılığında faturasını almıştır.

Mükellef (I)’nın yapmış olduğu eğitim harcamalarının toplamının (35.000 + 60.000 = 95.000) beyan edilen gelirin %10’undan (407.150 X %10) fazla olması nedeniyle mükellef (I), eğitim harcaması olarak beyan edilen gelirin %10’u olan 40.715 TL’yi indirim
konusu yapabilir.

Mükellefin, yıllık gelir vergisi beyannamesi üzerinden indirebilecek eğitim harcaması
aşağıdaki gibi hesaplanacaktır.

Örnek 9: Birinci sınıf tüccar olan (J)’nin 2023 takvim yılında ticari kazancı 1.000.000 TL olup 100.000 TL tutarında Bağ-Kur primi ve 150.000 TL geçici vergi ödemiştir. Mükellef (J), özel kreşe giden çocuğu için kreşe 70.000 TL ve eşinin tedavi masrafları için özel hastaneye 50.000 TL ödeme yapmıştır.

Mükellef eğitim ve sağlık harcamalarını, Türkiye’de ve gelir veya kurumlar vergisine tabi olan mükelleflerden yaparak faturasını almıştır.

Yapılan eğitim ve sağlık harcamaları toplamı (50.000 + 70.000) 120.000 TL beyan edilen gelirin %10’undan (900.000 X %10 = 90.000) fazla olduğu için mükellef (J), eğitim ve sağlık harcaması olarak 90.000 TL’yi indirim konusu yapabilir.

Mükellefin, yıllık gelir vergisi beyannamesi üzerinden indirebilecek eğitim ve sağlık harcaması aşağıdaki gibi hesaplanacaktır.

Örnek 10: Mükellef (K), 2023 takvim yılında birinci işverenden 155.000 TL, ikinci işverenden 180.000 TL olmak üzere iki ayrı işverenden ücret geliri elde etmiş ve ücretlerin tamamı tevkif suretiyle vergilendirilmiştir.

Mükellef (K), geçirmiş olduğu ameliyat nedeniyle Türkiye mukimi (X) hastanesine 30.000 TL ödeme yaparak söz konusu harcama için hastaneden faturasını, ilaç masrafları için eczaneye 1.500 TL ödeme yaparak eczaneden bu ödemeye ilişkin yazar kasa fişini almıştır.

Mükellef (K)’nın birden sonraki işverenden elde ettiği ücret geliri, GVK’nın 103 üncü maddesinde yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan (2023 yılı için 150.000 TL) tutarı aştığı için iki işverenden elde ettiği ücret gelirinin toplamı beyan edilecektir.

Mükellef (K)’nın ameliyatı nedeniyle hastaneye ödediği tutarın tamamı beyan edilen gelirin %10’unu (335.000 X %10 = 33.500) aşmadığından sağlık harcaması olarak beyanname üzerinden indirim konusu yapılabilecektir. Ancak ilaç giderleri için yapmış olduğu harcama, harcama karşılığında düzenlenen yazar kasa fişinin tevsik edici belge olarak kabul edilmemesinden dolayı beyanname üzerinden indirim konusu yapılamayacaktır.

Mükellefin, yıllık gelir vergisi beyannamesi üzerinden indirebilecek sağlık harcaması aşağıdaki gibi hesaplanacaktır.

Mükelleflerin İndirime Konu Harcamalarına İlişkin Belgeleri Saklama Süresi Nedir?

213 sayılı Vergi Usul Kanununa göre defter tutmak mecburiyetinde olanlar, tuttukları defterlerle üçüncü kısımda yazılı vesikaları, ilgili bulundukları yılı takip eden takvim yılından başlayarak beş yıl süre ile muhafaza etmeye mecburdurlar.

Anılan Kanuna göre defter tutmak mecburiyetinde olmayanlar, almaya mecbur oldukları fatura ve benzeri belgelerini düzenlenme tarihini takip eden takvim yılından başlayarak beş yıl süre ile muhafaza etmeye mecburdurlar.

Dolayısıyla, mükelleflerin Türkiye’de gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinden aldıkları eğitim ve sağlık harcamalarına dair belgeleri, defter tutmak mecburiyetinde olanlar, ilgili bulundukları yılı takip eden takvim yılından başlayarak beş yıl süre ile defter tutmak mecburiyetinde olmayanlar ise düzenlenme tarihini takip eden takvim yılından başlayarak beş yıl süre ile muhafaza etmeye mecburdurlar.

Söz konusu harcama belgelerinin beyannameye eklenmesi gerekmemekle beraber
elektronik ortamda gönderilen beyannamede söz konusu harcama belgelerinin listelenmesi talep edilmektedir.

 


Kaynak: GİB Rehber
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/egitim-ve-saglik-harcamalarinin-gelir-vergisi-matrahindan-indirilebilme-sartlari-nelerdir/feed/ 0
Galerici Olmayan Şirketten Satın Alınan Binek Otonun KDV Oranı Ne Olacak? https://www.muhasebenews.com/galerici-olmayan-sirketten-satin-alinan-binek-otonun-kdv-orani-ne-olacak/ https://www.muhasebenews.com/galerici-olmayan-sirketten-satin-alinan-binek-otonun-kdv-orani-ne-olacak/#respond Thu, 22 Feb 2024 12:11:29 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149341 Galerici olmayan firmadan binek araç satın alındı. Araç KDV yüzde kaç olması gerekiyor?

Binek oto ise KDV oranı; % 1

Binek dışındaki ticari taşıtlar için KDV oranı % 20’dir.

 

-Satıcının ikinci el araçlar için düzenleyeceği fatura örnekleri

1- Binek oto

Araç bedeli: 1.000.000 TL

KDV %1: 10.000 TL

Genel Toplam: 1.010.000 TL

2- Ticari Araç 

Araç bedeli: 1.000.000 TL

KDV %20: 200.000 TL

Genel Toplam: 1.200.000 TL

 

 


PLAKA SATIŞINA İLİŞKİN ÖRNEK ÖZELGE

T.C. 

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

Eskişehir Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Grup Müdürlüğü

Sayı

:

11355271-120.01[80-2019/11]-E.2776

16.01.2020

Konu

:

Ticari Plakaların Elden Çıkarılmasından Doğan Kazançların Vergisel Açıdan Değerlendirilmesi

 

İlgi

:

02/05/2019 kayıt tarihli Özelge Talep Formunuz.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; ticari kazanç yönünden gerçek usulde gelir vergisi mükellefi olduğunuzu belirterek noterde yapacağınız ticari plaka satışının harca tabi tutulup tutulmayacağı ve plaka satışından kaynaklanan gelirinizin hangi esaslara göre vergilendirileceği hususunda Başkanlığımız görüşünün talep edildiği anlaşılmıştır.

I- GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinde, her türlü ticari ve sınaî faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu hükmüne yer verilmiş olup aynı Kanunun 38 inci maddesinde, “Bilanço esasına göre ticari kazanç, teşebbüsteki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müspet farktır. Bu dönem zarfında sahip veya sahiplerce:

1.İşletmeye ilave olunan değerler bu farktan indirilir;

2.İşletmeden çekilen değerler ise farka ilave olunur.

…”

hükmüne yer verilmiştir.

Yine aynı Kanunun 39 uncu maddesinde, işletme hesabı esasına göre ticari kazancın bir hesap dönemi içinde elde edilen hâsılat ile giderler arasındaki müspet fark olduğu, elde edilen hâsılatın, tahsil olunan paralarla tahakkuk eden alacakları, giderlerin ise tediye olunan ve borçlanılan meblağları ifade ettiği hükmü yer almıştır.

Anılan Kanunun “Değer Artışı Kazançları” başlıklı mükerrer 80 inci maddesinin üçüncü fıkrasında “Taksi, dolmuş, minibüs ve umum servis araçlarına ait ticari plakaların elden çıkarılmasından doğan kazançların tamamı ile bir takvim yılında elde edilen değer artışı kazancının, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılmasından sağlananlar hariç, 14.800 Türk Lirası gelir vergisinden müstesnadır.” hükmü yer almaktadır.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, 23/03/2016 tarihinden itibaren Şehir içi, banliyö ve kırsal alanlarda kara yolu ile personel, öğrenci vb. grup taşımacılığı faaliyetinden dolayı gerçek usulde ticari kazanç mükellefi olmanız nedeniyle, söz konusu devir işleminden elde edilen gelirin ticari kazancınıza dahil edilerek vergilendirilmesi gerekmekte olup, Kanunun mükerrer 80 inci maddesinde belirtilen değer artış kazancı istisnasından yararlanmanız mümkün bulunmamaktadır.

ll-HARÇLAR KANUNU YÖNÜNDEN:

492 sayılı Harçlar Kanununun 38 inci maddesinin birinci fıkrasında, noter işlemlerinden bu kanuna bağlı (2) sayılı tarifede yazılı olanların noter harçlarına tabi olduğu; 41 inci maddesinde, noter harçlarının (2) sayılı tarifede yazılı işlemlerden değer veya ağırlık ölçüsüne göre nispi, işlemin nevi ve mahiyetine göre maktu esas üzerinden alınacağı hükme bağlanmış, Kanunun 42 nci maddesinde ise “Değer veya ağırlık ölçüsüne göre harca tabi işlemlerde (2) sayılı tarifede yazılı değer veya ağırlık esastır.

Menkul ve gayrimenkul mallar hakkında alım, satım, taahhüt ve rehinle ilgili her nevi mukavele, senet ve kağıtlarda değer gösterilmesi mecburidir. Rehin bordroları ile kamu idarelerine verilmek üzere ilgili mevzuatla belirlenen kurallara uyulacağına ilişkin olarak düzenlenen taahhütnameler hakkında bu hüküm uygulanmaz.

hükmüne yer verilmiştir.

29/3/2018 tarihli ve 7104 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu ve Bazı Kanunlar ile 178 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 21 inci maddesi ile 492 sayılı Kanuna bağlı (2) sayılı tarifenin “I. Değer veya ağırlık üzerinden alınan nispi harçlar:” başlıklı bölümünün (1) numaralı fıkrasına son paragraftan önce gelmek üzere eklenen paragrafta, “Taksi, dolmuş, minibüs ve umum servis araçlarına ait ticari plakaların devrine ilişkin işlemlerde, alım satım bedeli üzerinden (Alınacak harcın miktarında, bu fıkrada yer alan üst sınır dikkate alınmaz.) (Binde 30)” nispetinde harç alınacağı hüküm altına alınmıştır.

Buna göre, ticari plakanın devrine ilişkin işlemlerde, 492 sayılı Kanuna bağlı (2) sayılı tarifenin “I. Değer veya ağırlık üzerinden alınan nispi harçlar:” başlıklı bölümünün (1) numaralı fıkrasına göre plakanın alım satım bedeli üzerinden binde 30 nispetinde noter harcı alınması gerekmektedir.

 


Kaynak: GİB, İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/galerici-olmayan-sirketten-satin-alinan-binek-otonun-kdv-orani-ne-olacak/feed/ 0
Sermaye Tamamlama Fonu İçin Hangi Hesap Kullanılmalıdır? https://www.muhasebenews.com/sermaye-tamamlama-fonu-icin-hangi-hesap-kullanilmalidir/ https://www.muhasebenews.com/sermaye-tamamlama-fonu-icin-hangi-hesap-kullanilmalidir/#respond Thu, 22 Feb 2024 04:00:51 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149337 Sermaye tamamlama fonu için hangi hesabı kullanabiliriz? Sermaye tamamlama fonu sermaye artışına konu edilebilir mi?

529 Hesap kullanılır.

____________________ / ____________________

102 BANKALAR

529 DİĞER SERMAYE YEDEKLERİ

Sermaye tamamlama tutarının bankaya ödenmesi

____________________ / ____________________

____________________ / ____________________

529 DİĞER SERMAYE YEDEKLERİ

500 SERMAYE

Sermaye Tamamlama Hesabının Sermayeye İlavesi

____________________ / ____________________

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sermaye-tamamlama-fonu-icin-hangi-hesap-kullanilmalidir/feed/ 0
Türkiye’deki şirketin yurt dışında açtığı banka hesabındaki hareketleri Türkiye’de nasıl işlememiz gerekiyor? https://www.muhasebenews.com/turkiyedeki-sirketin-yurt-disinda-actigi-banka-hesabindaki-hareketleri-turkiyede-nasil-islememiz-gerekiyor/ https://www.muhasebenews.com/turkiyedeki-sirketin-yurt-disinda-actigi-banka-hesabindaki-hareketleri-turkiyede-nasil-islememiz-gerekiyor/#respond Fri, 09 Feb 2024 16:57:19 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149264 Türkiye’deki şirket adına yabancı ülkelerde açılan banka hesaplarındaki hareketleri Türkiye’deki banka hareketleri gibi işleyecek miyiz?

Merkezi Türkiye’de bulunan şirketlerin yurt dışında şube vb. açmadan yurt dışındaki bankalarda hesap açması halinde muhasebe uygulamaları açısından banka hareketleri Türkiye’deki bankalarda yapılan işlemler gibi yasal kayıtlara işlenecektir. Bunun yanında yurt dışındaki banka hesabı üzerindeki hareketlerin şirketin ticari faaliyeti kapsamındaki tahsilat, ödeme ve diğer finansal işlemleri ile uyumlu olması gerekir. Diğer kanunlar karşısındaki yükümlülüklerin de ayrıca incelenmesi ve buna göre işlem tesis edilmesi önemlidir.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/turkiyedeki-sirketin-yurt-disinda-actigi-banka-hesabindaki-hareketleri-turkiyede-nasil-islememiz-gerekiyor/feed/ 0