2 nolu – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Tue, 11 Apr 2023 16:01:22 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Yurt dışından alınan reklam hizmetleri için KDV ve Stopaj hesaplanacak mı? https://www.muhasebenews.com/yurt-disindan-alinan-reklam-hizmetleri-icin-kdv-ve-stopaj-hesaplanacak-mi/ https://www.muhasebenews.com/yurt-disindan-alinan-reklam-hizmetleri-icin-kdv-ve-stopaj-hesaplanacak-mi/#respond Tue, 11 Apr 2023 22:06:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=141579 İrlanda mukimi şirketten alınarak satılan bilgisayar programları için yapılan ödemeler üzerinden tevkifat yapılıp yapılmayacağı hk.

T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

Sayı : 62030549-125[30-2014/423]-64929 24/05/2016
Konu : İrlanda mukimi şirketten alınarak satılan bilgisayar programları için yapılan ödemeler üzerinden tevkifat yapılıp yapılmayacağı.

            İlgide kayıtlı özelge talep formunda, şirketinizin faaliyet konusunun her türlü iletişim, telekomünikasyon, bilgi işlem ve endüstriyel otomasyon teçhizatı, yardımcı teçhizatı ve makinaları ile bunların yazılım ve donanım ve parçaları ile her türlü kablo ve kablolama ürünleri gibi bilişim ürünlerini yurtiçi ve yurt dışından tedarik etmek suretiyle bilişim sektöründe faaliyet gösteren bayilere toptan ticaretini yapmak olduğu, şirketinizin faaliyet konusu içerisinde yer alan anti virüs yazılım programlarını İrlanda mukimi … Ltd. şirketinden temin ederek bayilere sattığı, şirketinize bayileriniz tarafından son kullanıcı bilgilerini ve istedikleri programları içeren siparişlerin geldiği, şirketiniz tarafından İrlanda mukimi firmaya bilgisayar programlarını kullanacak nihai kullanıcılar ile satışı gerçekleştiren bayilerin bilgilerini içeren siparişlerin girildiği, yurt dışındaki üretici firmanın sistemlerinde bunu kabul ettikten sonra faturalarını posta ve mail yoluyla şirketinize gönderdiği, mailde lisans numaralarının da yer aldığı, bayilere istedikleri siparişlerin faturalarının düzenlendiği ve lisans numaralarının mail ile gönderildiği, bayilerin de son kullanıcılara fatura düzenleyerek lisans numaralarını bildirdiği, nihai kullanıcıların hazır paket anti virüs bilgisayar programlarını internet aracılığıyla bilgisayarlarına yüklediği, bilgisayar programları üzerinde herhangi bir değişiklik veya çoğaltma yapılmadığı belirtilerek söz konusu İrlanda mukimi firmaya yapılan ödemelerin Kurumlar Vergisi Kanununun 30 uncu maddesine göre tevkifata tabi olup olmadığı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

            KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

            5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında, Kanunun 1 inci maddesinde sayılı kurumlardan kanunî ve iş merkezlerinin her ikisi de Türkiye’de bulunmayanların, dar mükellefiyet esasında, sadece Türkiye’de elde ettikleri kazançları üzerinden vergilendirilecekleri hükme bağlanmış olup üçüncü fıkrasında, dar mükellefiyette kurum kazancını oluşturan kazanç ve iratlar bentler halinde sayılmıştır.

            Öte yandan, aynı Kanunun dar mükellefiyette vergi kesintisinin düzenlendiği 30 uncu maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, serbest meslek kazançları için yapılacak ödemelerden, ikinci fıkrasında ise ticari veya zirai kazanca dahil olup olmadığına bakılmaksızın telif, imtiyaz, ihtira, işletme, ticaret unvanı, marka ve benzeri gayri maddi hakların satışı, devir ve temliki karşılığında nakden veya hesaben ödenen veya tahakkuk ettirilen bedeller üzerinden tevkifat yapılacağı hüküm altına alınmış olup, 2009/114593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile tevkifat oranı % 20 olarak belirlenmiştir.

           Bu açıklamalara göre;

            -Yurtdışında mukim firmalardan ithal edilen bilgisayar programları üzerinde herhangi bir değişiklik yapılmadan ve/veya çoğaltılmadan nihai tüketicilere satılması veya aynı şekilde işletmede kullanılması halinde yurtdışında mukim firma tarafından elde edilen kazanç ticari kazanç niteliği taşıyacağından, bu nitelikteki ödemeler üzerinden vergi kesintisi yapılmayacaktır.

            -Yurtdışında mukim firmalardan işletmenizde kullanmak ve/veya müşterilere satışını yapmak üzere daha önce piyasada bulunmayan bir bilgisayar programının özel olarak hazırlatılması halinde, yurt dışında mukim firma tarafından elde edilen kazanç serbest meslek kazancı niteliği taşıdığından bu kapsamdaki ödemeler üzerinden %20 oranında vergi kesintisi yapılacaktır.

            -“Copyright” kapsamında bir bilgisayar programının çoğaltma, değiştirme, topluma dağıtma, gösterme gibi haklarının satın alınması halinde, şirketiniz tarafından bir gayri maddi hak elde edilecek olup, yurtdışında mukim firmaya yapılacak söz konusu gayri maddi hak bedeli ödemelerinden %20 oranında vergi kesintisi yapılacaktır.

            Öte yandan, bilgisayar yazılım ürünlerinin, şirketinize CD, disket vb. taşıyıcı medya içerisinde gümrükten ithal edildikten sonra internet üzerinden indirilen şifre ile aktive edilerek iktisap edilmiş olması ya da bilgisayar programının doğrudan doğruya internet üzerinden şifre ile indirilerek iktisap edilmiş olması durumu yurtdışına yapılacak ödemelerin vergilendirilmesinde herhangi bir değişikliğe yol açmayacaktır.

            Diğer taraftan, yurt dışındaki firmaların mukimi olduğu ülke ile ülkemiz arasında çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmasının bulunması ve bu anlaşmalarda söz konusu ödemelere ilişkin bir hükmün bulunması durumunda, öncelikle bu hükümlerin dikkate alınacağı tabiidir.

            ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME ANLAŞMALARI YÖNÜNDEN

            “Türkiye Cumhuriyeti ile İrlanda Arasında Gelir ve Sermaye Değer Artış Kazançları Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel Olma Anlaşması” 01.01.2011 tarihinden itibaren uygulanmaktadır.

            Şirketiniz tarafından İrlanda mukimi firmadan alınan hazır paket anti virüs programlarının üzerinde herhangi bir değişiklik yapılmadan ve/veya söz konusu programlar üzerinde başkaca herhangi bir hakka (değiştirme veya çoğaltma hakkı) sahip olunmadan Türkiye’deki dağıtımına yönelik yalnızca aracılık yapılarak bayilere satılması durumunda, İrlanda mukimi firmaya yapılacak ödemelerin vergilendirilmesi hususu, Türkiye-İrlanda Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması’nın “Ticari Kazançlar” başlıklı 7 nci maddesi kapsamında değerlendirilecektir.

            Anılan maddenin 1 ve 2 nci fıkralarında;

            “1. Bir Akit Devlet teşebbüsüne ait kazanç, söz konusu teşebbüs diğer Akit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunmadıkça, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir. Eğer teşebbüs yukarıda bahsedilen şekilde ticari faaliyette bulunursa, teşebbüsün kazancı, yalnızca bu işyerine atfedilebilen miktarla sınırlı olmak üzere bu diğer Devlette vergilendirilebilir.

  1. 3 üncü fıkra hükümleri saklı kalmak üzere, bir Akit Devlet teşebbüsü diğer Akit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunduğunda, her iki Akit Devlette de bu işyerine atfedilecek kazanç, bu işyeri aynı veya benzer koşullar altında, aynı veya benzer faaliyetlerde bulunan ayrı ve bağımsız bir teşebbüs olsaydı ve işyerini oluşturduğu teşebbüsten tamamen bağımsız bir nitelik kazansaydı ne kazanç elde edecek ise aynı miktarda bir kazanç olacaktır. “  

            hükümleri yer almaktadır.

            Anılan maddenin 1 inci fıkrasına göre, İrlanda mukimi firmanın söz konusu yazılım satışından elde ettiği gelirlerin Türkiye’de vergilendirilmesi için İrlanda mukimi firmanın faaliyetlerini Türkiye’de sahip olduğu bir iş yeri vasıtasıyla gerçekleştirmesi gerekmektedir.

            “İş yeri” tanımı ise, Anlaşma’nın bir örneği ekli “İşyeri” başlıklı 5 inci maddesinin 1 inci fıkrasında yapılmış olup, aynı maddede hangi hallerde diğer Devlette bir iş yeri oluşup oluşmayacağı açıkça belirtilmektedir.

            Bağımsız temsilcilik ise 5 inci maddenin 7 nci fıkrasında düzenlenmiş olup, fıkrada, bir Akit Devlet teşebbüsünün, diğer Devletteki işlerini, kendi işlerine olağan şekilde devam eden bir simsar, genel komisyon acentesi veya bağımsız statüde diğer herhangi bir acente vasıtasıyla yürütmesi durumunda, faaliyetin icra edildiği ülkede bir iş yerine sahip olmadığının kabul edileceği hüküm altına alınmıştır.

            Bu kapsamda bağımsız nitelikte bir temsilciden söz edilebilmesi için, temsilcinin hem hukuken hem de ekonomik olarak teşebbüsten bağımsız olması ve teşebbüs adına faaliyette bulunurken kendi işlerine olağan şekilde devam etmesi gerekmektedir. Bir temsilcinin müteşebbisten bağımsızlığı aynı zamanda onun müteşebbise karşı sorumluluklarının derecesine bağlıdır. Temsilci faaliyetlerini müteşebbisten aldığı emir ve talimatlar ile yürütüyor ise müteşebbisten bağımsız addedilmeyecektir. Bağımsız bir temsilci için diğer bir önemli kıstas ise temsilcinin faaliyetlerinin müteşebbisin etkin bir kontrolüne tabi olmaması ve temsilcinin faaliyetlerini tek bir işveren adına yürütmemesidir.

            Daimi temsilcilik ise, Anlaşma’nın 5 inci maddesinin 6 ncı fıkrasında düzenlenmiştir. Bu fıkraya göre, bir kişi, bir Akit Devlette diğer Akit Devletin teşebbüsü adına hareket eder ve söz konusu fıkralar kapsamında belirtilen faaliyetleri temsil ettiği teşebbüs adına yürütürse bu durumda bu faaliyetler diğer Akit Devletin teşebbüsü için bir iş yeri oluşturacaktır.

            Yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde, İrlanda mukimi firma tarafından elde edilecek gelir, Türkiye’de yer alan bir iş yeri veya daimi temsilci vasıtasıyla ticari faaliyette bulunulmak suretiyle elde edilmedikçe bu kazançların yalnızca İrlanda’da vergilendirilmesi gerekmektedir.

            İrlanda mukimi firma, Anlaşma’nın 5 inci maddesi kapsamında Türkiye’de yer alan bir iş yeri veya daimi temsilci vasıtasıyla ticari faaliyette bulunursa Türkiye’nin, bu iş yerine veya daimi temsilciye atfedilebilen miktarla sınırlı olmak üzere iç mevzuat hükümlerimiz çerçevesinde vergi alma hakkı bulunmaktadır.

            Bununla birlikte, “telif hakkı” kapsamında bir bilgisayar programının çoğaltma, değiştirme, topluma dağıtma, gösterme vb. gibi haklarının kullanımı veya elden çıkarılması karşılığında İrlanda mukimi firmaya yapılacak ödemelerin Anlaşma’nın bir örneği ekli “Gayrimaddi Hak Bedelleri”ne ilişkin 12 nci maddesinin 3 üncü fıkrası kapsamında gayrimaddi hak bedeli olarak değerlendirilmesi gerekecektir.

            Buna göre, şirketiniz tarafından İrlanda mukimi firmadan bilgisayar programlarının telif hakkı kapsamında alınması halinde Anlaşma’nın 12 nci maddesinin 2 nci fıkrası uyarınca, söz konusu firmaya yapılacak gayrimaddi hak bedeli ödemelerinin gayrisafi tutarı üzerinden Türkiye’nin, iç mevzuatımızda daha düşük bir oran öngörülmemesi halinde % 10 oranında vergi alma hakkı bulunmaktadır.

            Ancak, aynı maddenin 4 üncü fıkrası uyarınca, söz konusu gayrimaddi hak bedelinin İrlanda mukimi şirketin Anlaşma’nın 5 inci maddesi çerçevesinde Türkiye’de bulunan bir iş yeri veya sabit yer vasıtasıyla elde edilmesi ve söz konusu bedelin ödendiği hak veya varlık ile bu iş yeri veya sabit yer arasında etkin bir bağ bulunması halinde vergileme, 12 nci maddenin 2 nci fıkrasında belirtilen yüzde 10 vergi oranı dikkate alınarak değil, duruma göre 7 nci maddeye ilişkin “Ticari Kazançlar” veya 14 üncü maddeye ilişkin “Serbest Meslek Faaliyetleri” kapsamında iş yeri veya sabit yer kazançlarıyla birlikte Türkiye’de yapılacaktır.

            Diğer taraftan, İrlanda mukimi firmadan alınan söz konusu yazılım programlarının CD, disket vb. araçlar içerisinde gümrükten ithal edildikten sonra internet üzerinden indirilen şifre ile aktive edilerek iktisap edilmiş olması ya da bilgisayar programının doğrudan internet üzerinden indirilerek iktisap edilmiş olması (lisans numaralarının ayrıca alınmış olması), yurtdışına yapılacak ödemelerin vergilendirilmesinde herhangi bir değişikliğe yol açmayacaktır.

            İlgili Anlaşma hükmüne göre Türkiye’de vergi ödenmesi durumunda, söz konusu vergiler, Anlaşma’nın “Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi” başlıklı 23 üncü maddesinin 1/a bendi çerçevesinde İrlanda’dan ödenecek vergilerden mahsup edilebilecektir.

            Anlaşma hükümlerinin iç mevzuata göre değişiklik getirdiği durumlarda, Anlaşma hükümlerinden yararlanabilmek için İrlanda mukimi firmanın, İrlanda’da tam mükellef olduğunu ve tüm dünya kazançları üzerinden bu ülkede vergilendirildiğini İrlanda yetkili makamlarından alınacak bir belge (mukimlik belgesi) ile kanıtlaması ve bu belgenin aslı ile Noterce veya bu ülkelerdeki Türk Konsolosluklarınca tasdik edilen Türkçe tercümesinin bir örneğini ilgili vergi dairesi veya vergi sorumlularına ibraz etmeleri gerekmektedir.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/yurt-disindan-alinan-reklam-hizmetleri-icin-kdv-ve-stopaj-hesaplanacak-mi/feed/ 0
İhracat ürünlerindeki üretim hatası nedeniyle yapılan para kesintisi için yurt dışındaki müşterinin düzenlediği credit note belgesi yeterli midir? https://www.muhasebenews.com/ihracat-urunlerindeki-uretim-hatasi-nedeniyle-yapilan-para-kesintisi-icin-yurt-disindaki-musterinin-duzenledigi-credit-note-belgesi-yeterli-midir/ https://www.muhasebenews.com/ihracat-urunlerindeki-uretim-hatasi-nedeniyle-yapilan-para-kesintisi-icin-yurt-disindaki-musterinin-duzenledigi-credit-note-belgesi-yeterli-midir/#respond Tue, 28 Feb 2023 22:17:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=139387 İhracat yaptığımız firma tarafından ihracat bedelinden ürünlerimizdeki hata yüzünden 6.000 USD kesinti yapmak istemekteler, bunu bize fatura ederlerse 2 nolu KDV öder miyiz? yada cariden düşmek adına credit debit note düzenleyebilirler mi?

Fatura düzenlenmez. 2 nolu kdv beyanı verilmez. Alıcı; “credit debit note ” düzenler.

____________ / ____________

611 (B)

120(A)

____________ / ____________

kaydı yapılır.


Yurt dışından gelen ‘CREDIT NOTE’ belgesi BA bildirimine dahil edilecektir.


İhracat işlemleri ile ilgili düzenlenen credit note ve debit note belgeleri BA-BS beyannamesinde bildirilecek midir?

Debit ve credit note; uluslararası ticaret yapan şirketlerce çeşitli sebeplerle oluşan fiyat farklılıklarını dengelemek amacıyla kullanılan araçlardır. 

Debit note; satıcının alıcıdan alacaklı olduğunu göstermek amacıyla satıcı tarafından düzenlenen bir belgedir. Alıcının ithal etmiş olduğu eşyaya ilişkin olarak ödemesi gereken ek bir maliyet, ithalatçı firmanın yurt dışına olan borcunu arttıran ilave bir yüktür. 

Credit note; ise çeşitli nedenlerle ortaya çıkan fiyat indirimleri sebebiyle, alıcının satıcıdan alacaklı olduğunu gösteren bir belgedir. 

Credit note işlemi alıcıdan/müşteriden alacak miktarını azaltan bir işlemdir. 


Kalite problemi nedeniyle yurt dışında imha edilen ürünün maliyet bedelinin giderleştirilmesi, imha edilen ürüne ilişkin yurt dışı firma tarafından düzenlenen Debit Note veya ihracatçı tarafından düzenlenen Credit Note’un kayıtların tevsikinde kullanılıp

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

Kocaeli Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Usul ve Tahsilat Grup Müdürlüğü

   

 

Sayı : 70280967-105-E.83060 28.09.2020
Konu : Yurtdışında mukim firmadan alınan Debit Note’un VUK ‘na göre ispat edici belge olup olmayacağı, yurtiçindeki firmanın credit note düzenleyip düzenleyemeyeceği ile KDV açısından durumu.  

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, yurt dışına ihraç ettiğiniz oto camların kalite problemi nedeniyle yurt dışındaki firma tarafından kabul edilmeyerek imha edilebildiği, bu durumda yurt dışında mukim firmanın kendi ülke mevzuatına göre fatura düzenlemesinin mümkün olmadığı durumlarda tarafınıza debit note düzenleyip düzenleyemeyeceği, firmanızdan credit note düzenleme talebinde bulunulması halinde firmanızın credit note düzenleyip düzenleyemeceği, bu belgelerin Vergi Usul Kanunu uyarınca ispat edici belge olarak kabul edilip edilmeyeceği ile firmanız tarafından belli bir ciroya ulaşan yurt dışındaki müşterinize “ciro primi” adı altında credit note düzenlenip düzenlenemeyeceği hususlarında Başkanlığımızdan görüş talep edilmektedir.

I- KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun;

– (11/1-a) maddesinde, ihracat teslimleri ve bu teslimlere ilişkin hizmetlerin KDV’den istisna olduğu,

– 32 nci maddesinde, bu Kanunun 11, 13, 14 ve 15 inci maddeleri ile 17 nci maddenin (4) numaralı fıkrasının (s) bendi uyarınca vergiden istisna edilmiş bulunan işlemlerle ilgili fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV’nin, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanacak KDV’den indirileceği, vergiye tabi işlemlerin mevcut olmaması veya hesaplanan verginin indirilecek vergiden az olması hallerinde indirilemeyen KDV’nin, Hazine ve Maliye Bakanlığınca tespit edilecek esaslara göre bu işlemleri yapanlara iade olunacağı,

– 35 inci maddesinde, malların iade edilmesi, işlemin gerçekleşmemesi, işlemden vazgeçilmesi veya sair sebeplerle matrahta değişiklik vuku bulduğu hallerde, vergiye tabi işlemleri yapmış olan mükellefin bunlar için borçlandığı vergiyi; bu işlemlere muhatap olan mükellefin ise indirme hakkı bulunan vergiyi değişikliğin mahiyetine uygun şekilde ve değişikliğin vuku bulduğu dönem içinde düzelteceği

hüküm altına alınmıştır.

Ayrıca, konuya ilişkin olarak KDV Genel Uygulama Tebliğinin;

– “İstisna Kapsamında Yapılan Teslim ve/veya Hizmetin Matrahının Değişmesi ve Düzeltme İşlemleri” başlıklı (IV/D-4.) bölümünde, “3065 sayılı Kanunun 35 inci maddesinde, malların iade edilmesi, işlemin gerçekleşmemesi, işlemden vazgeçilmesi veya sair sebeplerle matrahta değişiklik vuku bulduğu hallerde, vergiye tabi işlemleri yapmış olan mükelleflerin bunlar için borçlandığı vergiyi; bu işlemlere muhatap olan mükelleflerin ise indirme hakkı bulunan vergiyi değişikliğin mahiyetine uygun şekilde ve değişikliğin vuku bulduğu dönem içinde, iade olunan malların fiilen işletmeye girmiş olması ve bu girişin defter kayıtları ile beyannamede gösterilmesi kaydıyla, düzeltebilecekleri hükme bağlanmıştır.

İstisna kapsamındaki teslim veya hizmetin gerçekleştiği vergilendirme döneminden sonra malların iade edilmesi, işlemin gerçekleşmemesi, işlemden vazgeçilmesi veya sair sebeplerle işlem matrahının değişmesi durumunda bir düzeltme yapılması gerekmektedir. Bu düzeltme defter kayıtları ve beyanname üzerinde yapılır.

Öte yandan, istisna kapsamında yapılan bir işleme ait iade talebi sonuçlandırıldıktan sonra KDV iadesini ortaya çıkaran işlemden vazgeçilmesi veya satılan malların bir kısmının geri gelmesi durumunda aşağıdaki şekilde hareket edilir.

– Matrahta değişikliğin vuku bulduğu vergilendirme döneminde, yukarıda belirtildiği şekilde defter kaydı ve beyanname üzerinde gerekli düzeltmeyi yapan mükellefin vergi dairesine yazılı olarak müracaat edip, daha önce iadesini aldığı tutarı iade etmesi halinde bu tutar, gecikme faizi ve vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın mükelleften geri alınır.

– Mükellefin, matrahta değişikliğin vuku bulduğu dönemde düzeltme işlemini yapmaması halinde; istisna kapsamındaki işlem nedeniyle iade edilen KDV, matrahta değişikliğin vuku bulduğu dönemden düzeltmenin yapıldığı döneme kadar gecikme faizi uygulanarak vergi ziyaı cezası ile birlikte mükelleften aranır.“,

– “İstisna Kapsamındaki İşlemin Gerçekleştiği Dönemden Sonra Ortaya Çıkan Ödemeler” başlıklı (IV/D-5.) bölümünde ise, “İstisna kapsamındaki işlemin gerçekleşmesinden sonra, satıcı lehine veya aleyhine bazı ödemeler (vade farkı, kur farkı, reklâmasyon vb.) ortaya çıkabilmektedir. İstisna kapsamındaki işlemlere ilişkin olarak ortaya çıkan bu gibi ödemelerin KDV’ye tabi olması söz konusu değildir. Bu tutarlar KDV matrahını etkilediğinden, iade edilebilecek azami vergi tutarının hesabında dikkate alınmalıdır.

İstisna kapsamındaki işlemi gerçekleştiren lehine meydana gelen ödemeler, ortaya çıktıkları ilgili dönem beyannamesinde asıl işlemin beyan usulü doğrultusunda beyan edilir.

açıklamaları yer almaktadır.

Bu çerçevede, yurtdışında mukim firmaya şirketinizce ihraç edilen ve müşterisi tarafından kalite problemi nedeniyle yurtdışında imha edilen oto camlarına ilişkin işlemin ihracat teslimleri kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir. Dolayısıyla, bu kapsamda bulunan mallara ilişkin varsa daha önce alınan KDV iadesinin, KDV Genel Uygulama Tebliğinin (IV/D-4.) bölümünde yer alan açıklamalar çerçevesinde Hazine’ye iade edilmesi gerekmektedir.

Ayrıca, belli bir ciroyu yakalayan yurtdışı müşterilere “ciro pirimi” adı altında yapılan ödemeler KDV’ye tabi olmayıp, bu tutarlar KDV matrahını etkilediğinden, ihracat teslimlerine ilişkin iade edilebilecek azami vergi tutarının hesabında dikkate alınması icap etmektedir.

II- VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227 nci maddesinin birinci fıkrasında, “Bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça bu Kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsiki mecburidir.” hükmü yer almakta olup, söz konusu kayıtların ise mezkûr Kanunun 229 ve müteakip maddelerinde düzenlenen veya Bakanlığımıza verilen yetkiye dayanılarak düzenlenmesi uygun görülen belgelerle tevsik edilmesi gerekmektedir.

Ayrıca, mezkûr Kanunun 278 inci maddesinde, yangın, deprem ve su basması gibi afetler yüzünden veyahut bozulmak, çürümek, kırılmak, çatlamak, paslanmak gibi hâller neticesinde iktisadî kıymetlerinde önemli bir azalış vaki olan emtia ile maliyetlerin hesaplanması mutad olmayan hurdalar ve döküntüler, üstüpü, deşe ve ıskartaların emsal bedeli ile değerleneceği hüküm altına alınmış olup, söz konusu maddenin uygulamasına ilişkin açıklamaların yapıldığı 496 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin;

– 6 ncı maddesinde, “İhraç edilen emtiadan ticari sebeplerle iadesi gerekenlerin geri getirilme maliyetinin yüksek olması veya hukuki nedenlerle geri getirilememesi ya da bozulmak, çürümek, kırılmak, çatlamak, paslanmak gibi nedenlerle imha edilmesinin gerekmesi durumunda, söz konusu emtianın imha edildiğine ilişkin ilgili ülke mevzuatına göre düzenlenen belgeler esas alınmak suretiyle takdir komisyonu tarafından verilecek karara istinaden gerekli yasal kayıtlar yapılır. Bu durumda, imha işlemine ilişkin olarak ilgili ülke mevzuatına göre düzenlenen belgelerin istenildiğinde ibraz edilmek üzere mükelleflerce muhafaza edilmesi gerekmektedir.

Yukarıda ifade edildiği şekilde yurt dışında imha edilen emtianın değerleme işlemleri, 213 sayılı Kanunun 278/A maddesi kapsamında ve mükelleflere tayin olunan imha oranı dahilinde bulunmamaktadır.”,

– 8 inci maddesinde, “213 sayılı Kanunun 278 inci maddesi kapsamında yapılan değerleme işlemlerinde;

– Yurt dışında gerçekleştirilen imhalara ilişkin olarak ilgili ülke mevzuatına göre düzenlenen belgelere istinaden verilen takdir komisyonu kararının (Tebliğin 6 ncı maddesi),

mükelleflere bildirildiği tarih itibariyle değer düşüklüğü belli olduğundan, emtianın maliyet bedeli ile emsal bedeli arasındaki farkın, takdir komisyonu kararının veya tutanağın tebliğ edildiği dönemde gider olarak dikkate alınması gerekmektedir.”

açıklamaları yer almaktadır.

Bunun yanı sıra, 253 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin “Yurt Dışında Faaliyette Bulunan Mükelleflere Yaptırılan İş ve Hizmetler Karşılığında Alınan Bedellerle İlgili İşlemler” başlıklı bölümünde, yurt dışında mukim kişi veya kuruluşlara yaptırılan iş veya hizmetler karşılığında ödemede bulunan gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerinin, yurt dışında mukim kişi veya kuruluşlardan aldıkları muteber belgeleri gider olarak defterlerine kaydedebildikleri, yurt dışındaki kişi veya firmalardan alınan bu belgelerin defter kayıtlarında gider olarak gösterilmesi sırasında belgelerde yazılı bedellerin, belgelerin düzenlendiği günde Merkez Bankasınca belirlenen döviz alış kuru üzerinden Türk Lirasına çevirerek kayıtlarda gösterileceği, ancak inceleme sırasında inceleme elemanınca lüzum görülmesi halinde, mükelleflerin bu belgeleri tercüme ettirmek zorunda oldukları belirtilmiştir.

Diğer taraftan, alacak ve borç notu (credit note-debit note), uluslararası ticaret yapan şirketlerce ticarette öngörülmeyecek şekilde ortaya çıkan maliyete ilişkin unsurları karşılıklı olarak dengelemek amacıyla kullanılan notlardır. Bu notlar, genellikle firmalar tarafından fiyat farklılıklarına ilişkin birer düzeltme aracı olarak kullanıldığı gibi, satıcı tarafından alıcıya ticari, lojistik, teknik talepler, komisyon ve indirim gibi nedenlerle de gönderilebilmektedir.

Buna göre;

– Şirketiniz tarafından ihraç edilen ve müşteriniz tarafından kalite problemi nedeniyle yurt dışında imha edildiği belirtilen oto camların maliyet bedellerinin, 496 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde öngörülen doğrultuda, takdir komisyonu tarafından verilecek kararın veya tutanağın tarafınıza tebliğ edildiği dönemde kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkündür. 

– Belirli ciroyu yakalayan yurt dışındaki müşterilerinize ciro primi ödenmesine karar verilmesi durumunda, yurt dışındaki müşterinizin borcu azalacak olup, geliri artmış olacaktır. Bu durumda yurt dışındaki alıcı firmanın şirketinize fatura veya ilgili ülke mevzuatı uyarınca muteber belgelerin düzenlenmesi gerekmektedir.

Bu bakımdan ilgili ülke mevzuatına göre geçerli bir belge olması ve bu durumun gerektiğinde ispatı şartıyla, yurt dışındaki firmanın düzenleyeceği “debit note”un kayıtların tevsiki açısından ispat edici belge olarak kullanılması mümkündür.

Öte yandan, tüm tevsik edici belge ve yazışmaların muhafazasının ve gerektiğinde ibraz edilmesinin şart olduğu tabiidir. 


Kaynak: GİB, İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/ihracat-urunlerindeki-uretim-hatasi-nedeniyle-yapilan-para-kesintisi-icin-yurt-disindaki-musterinin-duzenledigi-credit-note-belgesi-yeterli-midir/feed/ 0
Facebook ve Instagram’a ödenen reklam bedeli için KDV ve stopaj ödenecek mi? https://www.muhasebenews.com/facebook-ve-instagrama-odenen-reklam-bedeli-icin-kdv-ve-stopaj-odenecek-mi/ Fri, 06 Jan 2023 00:02:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=135877 İnternet üzerinden çanta takı vs. satış yapan mükellef ayni zamanda Facebook ve instagram gibi yerlerden reklam hizmeti almaktadır Bu durumda ödenen reklam bedeli üzerinden her ay 2 nolu KDV ve stopaj beyanı mi yapılmalı mıdır?

Facebook ve Instagram gibi yerlerden reklam hizmeti alındığı tarihlerde (2) nolu KDV ve muhtasar beyanname verilir. Her ay varsa her ay veya olduğu aylarda.

___________________

BENZER İÇERİKLER

___________________

Google ödeme yapıp, mükellef şirketin müşterileri adına reklam çıkışı yapılıyor. Google arama motoru hizmeti, Linkedin ve Google gibi dijital reklam verilmesi. Bu reklamlar yurtdışında verilme durumunda oluyor. Bu aşamada Google fatura vermiyor, ödeme dekontu veriyor. Alış ve satış işlemlerinde (yurtdışı reklamlarda) KDV olacak mı?

Yurt dışında verilen hizmet için KDV hesaplanmaz. 

Alışlar için (2) Nolu KDV hesaplanacak ve beyan edilecektir. 

Ödenen KDV (1) Nolu kdv beyannamesinde indirim konusu yapılacaktır.

___________________

Reklâm Verme İşlemlerinde KDV Tevkifatı Uygulaması

KDV mükellefi olan gerçek veya tüzel kişiler (sadece sorumlu sıfatıyla KDV ödeyenler bu kapsama dahil değildir), KDV mükellefiyeti olmayan; 

– Amatör spor kulüplerine, oyuncularının formalarında gösterilmek,

– Şahıslara veya kuruluşlara ait bina, arsa, arazi gibi yerlerde duvarlara yazılmak, pano olarak yerleştirilmek,

– Gerçek veya tüzel kişiler tarafından yayımlanan dergi, kitap gibi yazılı eserlerde yayınlanmak

suretiyle ve bunlara benzer şekillerde reklâm vermektedirler

Bu şekilde reklâm verme işlemleri ile ilgili KDV, reklâm hizmeti verenlerin KDV mükellefi olmaması halinde, reklâm hizmeti alanlar tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edilecektir.

Ayrıca, bu bölüm kapsamındaki reklam hizmetini alanların;

– Gelir Vergisi Kanununa göre basit usulde vergilendirilenler (istisnadan vazgeçerek KDV mükellefi olmasalar dahi),

– Banka ve sigorta şirketleri gibi faaliyetleri KDV’den istisna olan işletmeler

– Sadece KDV’ye tabi işlemlerinin bulunduğu dönemlerde KDV mükellefiyeti tesis ettirerek beyanname vermeleri uygun görülenler

– 5018 sayılı Kanuna ekli cetvellerde yer alan idare, kurum ve kuruluşlar

olması hallerinde de reklam hizmetine ait KDV, hizmeti alanlar tarafından bu bölüm kapsamında tevkifata tabi tutulacaktır. 

Tevkifata tabi tutulan KDV’nin beyan ve ödenmesi konusunda, Tebliğin (I/C-2.1.1.1) bölümündeki açıklamalar dikkate alınır

5018 sayılı Kanuna ekli cetvellerde yer alan idare, kurum ve kuruluşların Tebliğin bu bölümü kapsamında reklâm hizmeti vermeleri halinde, reklâm hizmeti alanın KDV mükellefi olup olmadığına bakılmaksızın tevkifat uygulanmayacaktır. Bu işlemlerde KDV’nin beyanı, Tebliğin (I/C-2.1.2.3) bölümünde bu konuya ilişkin açıklamalara göre yapılacaktır.

2.1.3.2.9. Spor Kulüplerinin Yayın, Reklâm ve İsim Hakkı Gelirlerine Konu İşlemleri

2.1.3.2.9.1. Tevkifat Uygulayacak Alıcılar ve Tevkifat Oranı 

Profesyonel spor kulüplerince (şirketleşenler dahil) yapılan, bu Tebliğin (I/C-2.1.3.2.9.2.) bölümü kapsamındaki işlemlerde, Tebliğin (I/C-2.1.3.1/a ve b) bölümlerinde sayılanlar tarafından (9/10) oranında KDV tevkifatı uygulanır. 

2.1.3.2.9.2. Kapsam 

Profesyonel spor kulüpleri (şirketleşenler dahil);

– Sponsorluk yoluyla veya reklâm almak (reklam alanları ve panolarının kiralanması dahil) suretiyle reklâm gelirleri,

– Spor müsabakalarının veya kulüple ilgili faaliyetlerin yayınlanması suretiyle yayın geliri,

– Toplumsal şans oyunları ve diğer faaliyetlerde kulüp isminin kullanılmasına izin verilmesinden dolayı isim hakkı,

geliri elde etmektedirler.

Spor kulüplerinin genel oranda KDV’ye tabi olan bu gelirlerine konu işlemleri nedeniyle hesaplanan KDV’nin (9/10)’u işlemin muhatapları (reklâm hizmeti alanlar, yayın faaliyetini gerçekleştirenler, isim hakkını kullananlar vb.) tarafından tevkifata tabidir

Örnek 1: (A) Hazır Giyim A.Ş., şirketin reklamının futbolcuların formalarında yapılması amacıyla hem Türkiye Süper Liginde mücadele eden (Z) spor kulübü hem de faaliyet gösterdiği ilin mahalli liginde mücadele eden (Y) spor kulübü ile anlaşmıştır. KDV mükellefi (Z) spor kulübünün verdiği reklâm hizmeti bu bölüm kapsamında kısmi tevkifata tabi olacaktır. (Y) spor kulübünün reklâm hizmetine ilişkin KDV ise KDV mükellefiyetinin bulunmaması kaydıyla Tebliğin (I/C-2.1.2.4) bölümü kapsamında tam tevkifata tabi tutulacaktır.

Örnek 2: Türkiye Futbol Federasyonu, Türkiye Süper Ligi 2012/2013 futbol sezonu müsabakalarının televizyondan yayınlanmasına ilişkin yayın hakkını yapılan ihale sonucunda (Y) Medya A.Ş. ye vermiştir. 

Futbol müsabakalarının yayın hakkı karşılığında yayın hakkı bedelinin Futbol Federasyonu tarafından Türkiye Süper Liginde mücadele eden (F) Spor Kulübüne aktarılmasına ilişkin olarak (F) tarafından düzenlenecek faturada genel oran üzerinden KDV hesaplanacak ve hesaplanan KDV tutarının (9/10)’u Federasyon tarafından tevkif edilerek (F)’ye ödenmeyecek, ancak söz konusu vergi tutarı sorumlu sıfatıyla 2 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan edilerek ödenecektir. 

Örnek 3: 2012/2013 futbol sezonunda Spor-Toto Teşkilat Başkanlığınca futbol müsabakaları üzerine tertip edilen “iddaa” oyununda/müşterek bahsinde, müsabakalarının söz konusu oyun biletlerinde yer verilmesine ilişkin isim hakkı kullanımı nedeniyle Türkiye Süper Liginde mücadele eden (Z) Spor Kulübüne Spor-Toto Teşkilat Başkanlığınca Eylül/2012 dönemi ile ilgili olarak aktarılacak bedele ilişkin söz konusu işlem genel oranda KDV’ye tabi olacaktır.

(Z) tarafından Spor-Toto Teşkilat Başkanlığı adına düzenlenecek faturada hesaplanacak KDV’nin (9/10)’u adı geçen Başkanlıkça tevkifata tabi tutulacaktır.

Örnek 4: (A) Spor Ürünleri A.Ş., 2013 takvim yılında üretimini yapacağı spor malzemelerinde kulüp isminin kullanılması amacıyla 100.000TL karşılığında Türkiye Basketbol Liginde mücadele eden (Y) Spor Kulübüyle anlaşmıştır.

(Y) aynı zamanda, kendi ismi kullanılarak basketbol okulu açılmasına izin verilmesi hususunda (B) Basketbol Okulu ile anlaşmıştır. (Y) bu anlaşmadan 20.000 TL gelir elde edecektir

Her iki isim hakkı kullanımına izin verilmesine ilişkin sözleşmeler çerçevesinde isim hakkı bedelleri, faturaları düzenlenerek peşin tahsil edilmiştir. (Y)’nin, (A) ve (B)’ye verdiği isim kullanım haklarının devri genel esaslar çerçevesinde KDV’ye ve tevkifata tabi olacaktır. 

Bu çerçevede, (A)’ya düzenlenen faturada yer alan KDV’nin [(100.000 x 0,18) x 0,90 =] 16.200 TL’lik kısmı, (B)’ye düzenlenen faturada yer alan KDV’nin ise [(20.000 x 0,18) x 0,90 =] 3.240 TL’lik kısmı, bunlar tarafından tevkifata tabi tutularak sorumlu sıfatıyla beyan edilip ödenecektir. 

2.1.3.2.15. Ticari Reklam Hizmetleri 

2.1.3.2.15.1. Tevkifat Uygulayacak Alıcılar ve Tevkifat Oranı

Tebliğin (I/C-2.1.3.1/a ve b) bölümünde sayılanların, Tebliğin (I/C-2.1.3.2.15.2.) bölümü kapsamındaki reklam hizmeti alımlarında (3/10) oranında KDV tevkifatı uygulanır.

2.1.3.2.15.2. Kapsam

Ticari reklam, ticaret, iş, zanaat veya bir meslekle bağlantılı olarak; bir mal veya hizmetin satışını ya da kiralanmasını sağlamak, hedef kitleyi oluşturanları bilgilendirmek veya ikna etmek amacıyla reklam verenler tarafından herhangi bir mecrada yazılı, görsel, işitsel ve benzeri yollarla gerçekleştirilen pazarlama iletişimi niteliğindeki duyurulardır.

Tevkifat kapsamına, mal veya hizmetlerin tanıtım ve pazarlamasına yönelik her türlü ticari reklam hizmeti alımları (reklama ilişkin danışmanlık, reklamın planlanması, reklam içeriğinin hazırlanması ve tasarımı, reklamın yayımlanması gibi reklama yönelik hizmetler dahil) girmektedir. Yüklenicileri tarafından tamamen veya kısmen alt yüklenicilere veya daha alt yüklenicilere devredilen ticari reklam hizmetlerinde, işi devreden her yüklenici tarafından, kendisine ifa edilen hizmete ait KDV üzerinden tevkifat yapılır. Reklam hizmetinin, reklam ajansları üzerinden alınması, söz konusu ajansların bu kapsamda alacakları yayın, prodüksiyon gibi reklama yönelik hizmetlerin tevkifata tabi tutulmasına engel teşkil etmez.

Profesyonel spor kulüplerinin (şirketleşenler dahil) reklam hizmetleri Tebliğin (I/C2.1.3.2.9.) bölümü kapsamında, tasarımı yapılmış olan reklamlara ilişkin baskı ve basım hizmeti alımları Tebliğin (I/C-2.1.3.2.12.) bölümü kapsamında değerlendirilir.

Tevkifat Uygulamasında Sınır

Tebliğin (I/C-2.1.3.1/b) ayırımında sayılanların, kısmi tevkifat uygulaması kapsamındaki teslim ve hizmetlerinde hesaplanan KDV, alıcıların durumuna bakılmaksızın, tevkifata tabi tutulmayacaktır. Ancak, bu durum profesyonel spor kulüplerince (şirketleşenler dahil) Tebliğin (I/C-2.1.3.1/b) ayırımında sayılanlara yapılan teslim ve hizmetlerde geçerli değildir. 

Ayrıca, 3065 sayılı Kanunun (11/1-c) ve geçici 17 nci maddeleri kapsamındaki teslimlerde ve bu Kanun uyarınca KDV’den istisna olan teslim ve hizmetlerde tevkifat söz konusu olmaz. 

Örnek: Gelir Vergisi Kanununa göre gerçek usulde vergiye tabi olmayan bir çiftçi tarafından yapılan yün ve yapağı teslimleri, 3065 sayılı Kanunun (17/4-b) maddesi uyarınca KDV’den müstesna olduğundan, bu işleme ait bedel üzerinden KDV hesaplanmayacak ve dolayısıyla tevkifat yapılmayacaktır

Kısmi tevkifat uygulaması kapsamına giren her bir işlemin KDV dahil bedeli 2.000 TL’yi aşmadığı takdirde, hesaplanan KDV tevkifata tabi tutulmaz. Sınırın aşılması halinde ise tutarın tamamı üzerinden tevkifat yapılır.

Tespit edilen tutarı aşan işlemlerde KDV tevkifatı zorunluluğundan kaçınmak amacıyla bedel parçalara ayrılamaz, aynı işleme ait bedellerin toplamı dikkate alınarak bu sınırın aşılması halinde tevkifat yapılır.

Tevkifat zorunluluğundan kaçınmak amacıyla, birden fazla fatura düzenlenmek suretiyle bedelin parçalara bölündüğünün tespiti halinde vergi dairelerince, bütünlük arzettiği anlaşılan alımların toplamının yukarıda belirtilen sınırı aşıp aşmadığına bakılarak gerekli işlemler yapılır.

Belge Düzeni

Tevkifata tabi işlemler dolayısıyla satıcılar tarafından düzenlenecek belgelerde; “İşlem Bedeli”, “Hesaplanan KDV”, “Tevkifat Oranı”, “Alıcı Tarafından Tevkif Edilecek KDV Tutarı”, “Tevkifat Dahil Toplam Tutar” ve “Tevkifattan Sonra Tahsil Edilmesi Gereken Toplam Bedel (Tevkifat Hariç Toplam Tutar)” ayrıca gösterilir

Bu fatura satıcı açısından, işlem bedeli üzerinden hesaplanan KDV’ye tevkifat uygulandığını tevsik eden belge mahiyetini de taşımaktadır

Faturaya, borçlanılan miktar olarak rakam ve yazı ile tevkifattan sonra kalan tutar yazılır.

Örnek: KDV hariç 3.000 TL tutarındaki (% 18) oranında KDV’ye tabi bir işlem (5/10) oranında KDV tevkifatına tabidir. Bu işleme ait fatura aşağıdaki şekilde düzenlenecektir: 

İşlem Bedeli : 3.000 TL 

Hesaplanan KDV : 540 TL 

Tevkifat Oranı : 5/10 

Alıcı tarafından Tevkif Edilecek KDV : 270 TL 

Tevkifat Dahil Toplam Tutar : 3.540 TL 

Tevkifat Hariç Toplam Tutar : 3.270 TL 

Yalnız Üç bin iki yüz yetmiş TL’dir. 

Tevkifata tabi tutulan işlemlerle tevkifat uygulaması kapsamında bulunmayan işlemlerin birlikte yapılması halinde bu işlemlerin tek fatura ile belgelendirilmesi mümkündür.




Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
İnternet üzerinden çanta ve takı satışı yapan mükellefin Facebook ve Instagram’a ödediği reklam için 2 nolu KDV ve stopaj ödemesi gerekir mi? https://www.muhasebenews.com/internet-uzerinden-canta-ve-taki-satisi-yapan-mukellefin-facebook-ve-instagrama-odedigi-reklam-icin-2-nolu-kdv-ve-stopaj-odemesi-gerekir-mi/ Tue, 20 Dec 2022 02:02:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=135667 İnternet üzerinden çanta takı vs. satış yapan mükellef ayni zamanda Facebook ve instagram gibi yerlerden reklam hizmeti almaktadır Bu durumda ödenen reklam bedeli üzerinden her ay 2 nolu KDV ve stopaj beyanı mi yapılmalı mıdır?

Facebook ve instagram gibi yerlerden reklam hizmeti alındığı tarihlerde (2) nolu KDV ve muhtasar beyananme verilir. Her ay varsa her ay veya olduğu aylarda

____________________________________

BENZER İÇERİKLER

Google Ireland firmasından almış olduğumuz hizmet karşılığında tarafımıza sunulan ödeme makbuzunu gider olarak yazabilir miyiz?

Aldığınız hizmet ticari kazancın elde edilmesinde gerekli bir harcama ise gider olarak kayıtlara alınır. 

____________________________________

İnternet Üzerinden Verilen Reklam Hizmetlerinin Vergilendirilmesi

T.C. 

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

Kayseri Vergi Dairesi Başkanlığı

(Gelir Kanunları Grup Müdürlüğü)

   

 

Sayı : 50426076-120[37-2019/20-727]-E.129069 13.11.2019
Konu : İnternet üzerinden verilen reklam hizmetlerinin vergilendirilmesi  

 

İlgi : a) 21.01.2019 tarih ve 14088 kayıt numaralı özelge talep formunuz.

b) 21.01.2019 tarih ve 14086 kayıt numaralı özelge talep formunuz.

 

İlgide kayıtlı özelge talep formlarınızın incelenmesinden; internet ortamında verilen reklam hizmetlerinden (Youtuber) gelir elde ettiğiniz, başka gelirinizin olmadığı, ödemelerin Google firması tarafından yapıldığı belirtilerek, internet ortamında reklam hizmeti veren veya bu hizmetin verilmesine aracılık edenlere yapılan ödemeler üzerinden stopaj yapılmasına yönelik 476 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile yapılan düzenleme çerçevesinde söz konusu gelirinizle ilgili olarak mükellefiyet kaydınızın devam etmesinin gerekip gerekmediği ve gelirinizin nasıl beyan edileceği hususlarında Başkanlığımız görüşünün talep edildiği anlaşılmaktadır. 

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinde her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu belirtilmiştir.

 Ticari faaliyet, bir tür emek-sermaye organizasyonuna dayanmakta olup, kazanç sağlama niyet ve kastının bulunup bulunmaması böyle bir organizasyon tarafından icra edilen faaliyetin “ticari faaliyet” olma niteliğine etki etmemektedir. Ancak, bir faaliyetin “ticari faaliyet” sayılabilmesi için kazanç sağlama niyet ve kastı gerekmemekle birlikte, faaliyeti icra eden organizasyonun bütün unsurları ile birlikte değerlendirildiğinde kazanç sağlama potansiyeline sahip olması gerektiği ortaya çıkmaktadır. 

Öte yandan, mezkur Kanunun; 

-85 inci maddesinde, mükelleflerin, Kanunun 2 nci maddesinde yazılı kaynaklardan bir takvim yılı içinde elde ettikleri kazanç ve iratları için, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça yıllık beyanname verecekleri, bu Kanuna göre beyanı gereken gelirlerin yıllık beyannamede toplanmasının zorunlu olduğu, 

-94 üncü maddesinde ise, kamu idare ve müesseseleri, iktisadi kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadi işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı ile zirai kazançlarını bilanço veya zirai işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçilerin, maddede bentler halinde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecbur oldukları, 

-123 üncü maddesinde de, tam mükellefiyete tabi mükelleflerin yabancı memleketlerde elde ettikleri kazanç ve iratlardan mahallinde ödedikleri benzeri vergilerin, Türkiye’de tarh edilen gelir vergisinin yabancı memleketlerde elde edilen kazanç ve iratlara isabet eden kısmından indirileceği, indirilecek miktarın gelir vergisinin yabancı memleketlerde elde edilen kazanç ve iratlara isabet eden kısmından fazla olması halinde, fazla olan tutarın indirim konusu yapılamayacağı, vergi indiriminin yapılabilmesi için yabancı memlekette ödenen vergilerin gelir üzerinden alınan şahsi bir vergi olması ve yabancı memlekette vergi ödendiğinin yetkili makamlardan alınan ve mahallindeki Türk elçilik veya konsoloslukları, yoksa orada Türk menfaatlerini koruyan memleketin aynı mahiyetteki temsilcileri tarafından tasdik olunan vesikalarla tevsik edilmesi gerektiği 

hükümlerine yer verilmiştir.

Diğer taraftan, 19/12/2018 tarihli ve 30630 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 18/12/2018 tarihli ve 476 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında ve Kurumlar Vergisi Kanununun 15 inci maddesinin birinci fıkrasında sayılanlara internet ortamında verilen reklam hizmetleri vergi kesintisi kapsamına alınarak, bu hizmeti verenlere veya internet ortamında reklam hizmeti verilmesine aracılık edenlere yapılan ödemelerden vergi kesintisi yapılması gerektiği yönünde düzenleme yapılmış olup, söz konusu Karar ile ilgili açıklamaların yer aldığı 1 seri nolu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “15.3.11.1.1. İnternet ortamında verilen reklam hizmetlerine ilişkin ödemeler üzerinden yapılacak vergi kesintisi” başlıklı bölümünde;

 “….. 

Ayrıca, internet ortamında reklam hizmeti veren veya bu hizmetlerin verilmesine aracılık eden gerçek kişilere yapılan ödemelerde vergi kesintisi oranı %15 olarak uygulanacaktır. Söz konusu vergi kesintisi uygulamasında gerçek kişinin tam veya dar mükellef olmasının bir önemi bulunmamaktadır. 

İnternet ortamında reklam hizmeti veren veya bu hizmetlerin verilmesine aracılık edenlerin mükellef olup olmadığına bakılmaksızın, bu hizmetlere ilişkin ödemelerden vergi kesintisi yapılması gerekmektedir. 

…..”

 açıklamaları yer  almaktadır. 

Buna göre, gerçek kişilerce internet ortamında reklam hizmeti verilmesi yahut reklam hizmeti verilmesine aracılık edilmesi halinde, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesine göre vergi kesintisi yapmakla sorumlu olup reklam hizmeti alanlar tarafından söz konusu gerçek kişilere yapılacak ödemeler üzerinden % 15 oranında gelir vergisi kesintisi yapılacak olup, şahsınıza ait internet sitesi alanında (Youtube) yayınlanan reklamlar nedeniyle Google firmasınca tarafınıza yapılan ödemelerin ise 476 sayılı Cumhurbaşkanı Kararına göre vergi kesintisine tabi olan ödemeler kapsamında değerlendirilmesi söz konusu değildir.

Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalara göre; şahsınıza ait internet sitesi alanında yayınlanan reklamlardan dolayı Google firması tarafından adınıza yapılan ödemelerin Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesine göre ticari kazanç olarak değerlendirilmesi, mevcut gelir vergisi mükellefiyet kaydınız devam ettirilerek söz konusu gelirinizin Gelir Vergisi Kanununun 85 inci maddesine göre yıllık gelir vergisi beyannamesi ile beyan edilmesi gerekmektedir.

 Ayrıca, yurtdışında şahsi gelir vergisi ödemeniz halinde bu vergilerin ödendiğinin Kanunda belirtilen şekilde tevsik edilmesi şartıyla, beyanname üzerinden hesaplanan vergiden mahsubu mümkün bulunmaktadır.

____________________________________

Bir müşterim Google reklam veriyor. Verilen reklamların vergisini biz mi yükleneceğiz?

KDV AÇISINDAN

KDV Genel Tebliğine göre; “Türkiye’ye getirilen hizmet, Türkiye’deki firmanın Türkiye’deki faaliyeti ile ilgili ise, hizmetten Türkiye’de faydalanılmıştır; hizmet Türkiye’deki faaliyetlerle ilgili değilse, sonuçları Türkiye dışında doğuyorsa Türkiye’de faydalanılmamıştır.” şeklinde açıklamak mümkündür. KDV Genel Tebliği’nde, yurt dışından sağlanan hizmetlere ait KDV’nin hizmetten faydalanan yurt içindeki muhatap tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edileceği açıklanmıştır.

Dolayısıyla yurt dışından sağlanan ve KDVK’nın 1/2. maddesine göre hizmet ithali kapsamında değerlendirilen işlemlere ait KDV’nin, hizmetten yararlanan Türkiye’ de mukim kişi ve kuruluşlarca sorumlu sıfatıyla verilecek olan 2. no.lu KDV beyannamesi ile beyan edilerek bağlı bulunulan vergi dairesine ödenmesi, 1 no.lu KDV beyannamesinde de gösterilerek indirilmesi mümkün olacaktır.

Faydalanma Türkiye’de olmak ve KDV’yi önleyen özel bir hüküm bulunmamak kaydıyla;

-Yurt dışından teknik hizmet, montaj hizmeti veya danışmanlık hizmeti alınması,

– Yurt dışından Gayrimenkul ve gayrimaddî hak alınması veya kiralanması (know-how, marka vs.),

– Yurt dışından kiralanmış menkulün (meselâ bir iş makinesinin) Türkiye’ye getirilip kullanılması,

– Yurt dışından yazılım hizmeti alınması,

– Yurt dışından tamir-bakım hizmeti alınması,

– Yurt dışından yapılan mal tedarikine bağlı vade farkları, -Bir yurt dışı firmanın personeli olan kişinin, geçici süreyle Türkiye’de görev yapması gibi hizmetler KDV sorumluluğu gerektirmektedir.

  Yurt dışından alınan bir hizmette KDV sorumluluğunun doğmaması için;

– Bu hizmet, KDV’nin konusuna girmeyen bir hizmet olmalıdır,

– Hizmet, Türkiye’ye ithal edilmemiş (Türkiye’de icra edilmemiş ve Türkiye’de faydalanılmamış) olmalıdır, -İthal edilen hizmet, KDV istisnasına konu bir hizmet olmalıdır. Yurt dışından alınan ve bu üç şartın sağlanamadığı tüm hizmetler, KDV sorumluluğu gerektirmektedir. Hizmeti yapanın mukimi olduğu ülke ile Türkiye arasında vergi anlaşması bulunması, vergi anlaşmalarının KDV’ni kapsamaması sebebiyle, KDV sorumluluğunu etkilememektedir.

 STOPAJ AÇISINDAN

Yurt dışında yerleşik kişi ve kurumların, Türkiye’deki gerçek ve tüzel kişilere verdikleri hizmetler nedeniyle elde ettiği gelirler, vergi anlaşmalarında aksine hüküm olmaması kaydıyla Türkiye’de gelir veya kurumlar vergisine tabi tutulmaktadır. Yurtdışına yapılan bu ödemeler üzerinden KVK’nın 30. maddesi çerçevesinde BKK ile belirlenmiş oranlarda stopaj yapılmalı ve muhtasar beyanname ile beyan edilmelidir. 5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 30. maddesi kapmasında stopaj yapılabilmesi için;

– Hizmeti sunan yurt dışında mukim bir kurum olmalıdır.

– Yapılan hizmetin niteliği itibariyle Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 30. maddesi kapmasında tevkifata tabi olması gerekir.

– İlgili ülke ile çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması olmamalıdır veya vergi anlaşmasında stopajı engelleyici bir hüküm bulunmamalıdır.

Buna göre yurt dışından sağlanan;

-Elemanların ücretleri (yabancı bir kuruluşun elemanının Türkiye’deki bir firmanın personeli veya yöneticisi olarak çalışması “serbest meslek” kazancı olarak nitelendirildiğinden bu nedenle yabancı kuruluşa yapılan ödemeler KVK’nun 30. maddesi uyarınca stopaja tabidir.),

-Mühendislik, montaj, danışmanlık, eğitim hizmeti, özel yazılım yaptırılması, tercüme yaptırılması gibi serbest meslek hizmeti niteliğindeki hizmet bedelleri,

-Kiralama hizmeti karşılığında yapılan ödemeler (Finansal kira veya normal kira), -Borç verme, mevduat ve benzeri fonlamalar karşılığında ödenen faizler,

-Yurt dışından yapılan mal tedarikine bağlı vade farkları,

-Telif, imtiyaz, ticaret unvanı, marka, know-how ve benzeri gayrimaddi haklar G. menkul kiralamalı için ödenen bedeller veya kiralar, gibi, GVK’nın 94 veya KVK’nun 30. maddesi kapsamında bulunan ödemelerde, vergi anlaşmasında stopajı önleyen bir hüküm olmadığı sürece, gerekli oranlar üzerinden stopaj yapılması gerekmektedir.

 Bununla beraber;

-Her nevi komisyon ödemeleri,

-Yurt dışında yapılan ilan veya reklam bedeli ödemeleri,

-Yurt dışında gerçekleşen taşıma bedeli ödemeleri,

-Sigorta primi ödemeleri,

-Yurt dışında yaptırılan fason iş bedeli ödemeleri,

-Gözetim ücreti ödemeleri,

-Yurt dışı seyahatlerde ortaya çıkan ödemeler (otel, lokanta, ulaşım, haberleşme vs.),

-Fuar katılım ücreti ödemeleri,

-Uydu kirası ödemeleri, YURT İçinden alınan fatura bedeli yurt içinde ödenmesi gerekir.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
Yurt dışı iş seyahat harcamalarını hangi belgeler karşılığında gider olarak kaydedebiliriz? https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-is-seyahat-harcamalarini-hangi-belgeler-karsiliginda-gider-olarak-kaydedebiliriz/ https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-is-seyahat-harcamalarini-hangi-belgeler-karsiliginda-gider-olarak-kaydedebiliriz/#respond Fri, 02 Dec 2022 07:30:04 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=135100 Yurtdışında yapılan seyahat faturamız var bunu indirim konusu yapmam için 2 nolu KDV genel orandan vermem gerekiyor mu? Hizmetten yararlanma Yurt dışında olduğu için (2) no.lu KDV beyannamesi verilmez. Faturanın tamamı gider yazılır.

______________________

BENZER İÇERİKLER

Bale okulu mükellefim öğrencilerini yurt dışında yapılan bir sınava götürecektir. Yurt dışındaki firma , bale okuluna fatura kesecek. Veliler yurt dışı ile muhatap olmak istemedikleri için bale okuluna para yatırıp, bale okulu da direkt parayı yurt dışına yatıracak. Burada vergisel olarak okulun ne yapması gerekir? Okulun yurt dışından satın alacağı hizmet faturasını Gider olarak kayıtlarına alır. Hizmetten yararlanma yurt dışında olduğu için KDV (2) nolu beyanname ve GV stopajı söz konusu olmaz.  Bale okulu Velilere düzenleyeceği Faturada %18 KDV hesaplaması gerekir.

______________________

Özelge: Personelin seyahatlerinde yapmış olduğu yeme, içme harcamaları, otopark fişleri v.b. için düzenlenen perakende satış vesikalarının gider belgesi olarak kabul edilip edilemeyeceği ve bu belgelere istinaden yüklenilen KDV tutarlarının indirim konusu

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü

Sayı

:

B.07.1.GİB.4.35.17.01-35-02-685

28/11/2011

Konu: Personelin seyahatlerinde yapmış olduğu yeme, içme harcamaları, otopark fişleri v.b. için düzenlenen perakende satış vesikalarının gider belgesi olarak kabul edilip edilemeyeceği ve bu belgelere istinaden yüklenilen KDV tutarlarının indirim konusu yapılıp yapılamayacağı hakkında İlgide kayıtlı özelge talep formunda, personelinizin şehir içi ve  şehir dışı seyahatlerinde yapmış olduğu bedeli fatura düzenleme sınırının altında kalan yeme, içme harcamaları için düzenlenen perakende satış fişleri ile kantar tartım ve otopark fişlerinin gider belgesi olarak kabul edilip edilemeyeceği ve bu belgelere istinaden yüklenilen KDV tutarlarının indirim konusu yapılıp yapılmayacağı hususunda Başkanlığımız görüşünün bildirilmesi istenilmektedir.

             Vergi Usul Kanunu Uygulaması Yönünden:

Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinde, ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin safi kazancın tespitinde indirileceği hüküm altına alınmış olup, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ıncı maddesinde de, “…Safî kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticarî kazanç hakkındaki hükümleri uygulanır.” hükmüne yer verilmiştir. Vergi Usul Kanununun 232 nci maddesinde, “birinci ve ikinci sınıf tüccarlarla defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçiler; 1 – Birinci ve ikinci sınıf tüccarlara, 2 – Serbest meslek erbabına, 3 – Kazançları basit usulde tespit olunan tüccarlara, 4 – Defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilere, 5 – Vergiden muaf esnafa, sattıkları emtia veya yaptıkları işler için fatura vermek ve bunlar da fatura istemek ve almak mecburiyetindedirler. Yukarıdakiler dışında kalanların, birinci ve ikinci sınıf tüccarlar ile kazancı basit usulde tespit edilenlerden ve defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilerden satın aldıkları emtia veya onlara yaptırdıkları iş bedelinin 680 TL yi (2010 yılı için) geçmesi veya bedeli 680 TL den az olsa dahi istemeleri halinde emtiayı satanın veya işi yapanın fatura vermesi mecburidir.” hükmü yer almaktadır.

            Bu açıklamalara göre, mükelleflerin şehir içi ve dışındaki iş seyahatlerinde yeme, içme gibi harcamalarının kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınabilmesi için fatura ile tevsiki mecburidir.

           Katma Değer Vergisi Kanunu Uygulaması Yönünden:

KDV Kanununun; – 29/1-a maddesinde, KDV mükelleflerinin faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla  hesaplanarak düzenlenen fatura  ve  benzeri  vesikalarda gösterilen KDV yi bu Kanunda aksine bir hüküm olmadıkça indirebilecekleri, 34/1 maddesinde, yurt içinden sağlanan veya ithal olunan mal ve hizmetlere ait KDV nin alış faturası veya benzeri vesikalar ve gümrük makbuzu üzerinde ayrıca gösterilmek ve bu vesikalar kanuni defterlere kaydedilmek şartıyla indirilebileceği; aynı maddenin (2) numaralı fıkrasında ise, fatura ve benzeri vesikalarda KDV nin ayrıca gösterilmesine gerek bulunmayan işlemlerde vergi indirimin belirlenmesi konusunda Maliye Bakanlığının yetkili olduğu, – 53 üncü maddesinde, bu Kanunda geçen fatura ve benzeri vesikalar tabirinin Vergi Usul Kanununda düzenlenen vesikaları ifade ettiği, hükme bağlanmıştır.

            Buna göre, KDV mükelleflerinin ticari faaliyetlerinde fatura kullanmaları esas olup, faaliyetlerine yönelik alımlarına ilişkin yüklendikleri KDV yi indirim konusu yapılabilmeleri için mal ve hizmet alımlarını fatura ile tevsik etmeleri ve söz konusu faturalarda KDV tutarının ayrıca gösterilmesi gerekmektedir.

            Öte yandan, perakende satış fişleri ve yazar kasa fişleri, bu belgelerin Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre “gider belgesi” olarak kabul edildiği durumlarda indirim hakkının kullanılmasına esas teşkil edebilecektir.  Söz konusu belgelerin gider belgesi olarak kabul edilmediği hallerde söz konusu belgelerde yer alan KDV tutarlarının indirim konusu yapılması mümkün bulunmamaktadır.

            Bu itibarla, personelinizin şehir içi ve şehir dışındaki iş seyahatlerinde yapmış olduğu yeme, içme, tartı, otopark gibi harcamalarının kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınabilmesi için fatura ile tevsiki mecburi olduğundan, Vergi Usul Kanununa göre gider belgesi olarak  kabul edilmeyen, bir başka deyişle, ticari kazancın ya da kurum kazancının tespitinde indirimi mümkün bulunmayan söz konusu harcamalara ait perkande satış fişleri ve yazar kasa fişlerine istinaden yüklenilen KDV tutarlarının, KDV Kanununun 30/d maddesi uyarınca indirim konusu yapılması mümkün değildir.

            Diğer taraftan, indirimi mümkün olmayan söz konusu tutarların Gelir ve Kurumlar Vergisi açısından işlemin mahiyetine göre gider, maliyet veya kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınabileceği tabiidir.


Kaynak: GİB, İSMMMO Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/yurt-disi-is-seyahat-harcamalarini-hangi-belgeler-karsiliginda-gider-olarak-kaydedebiliriz/feed/ 0
Ressamdan alınan hizmet için KDV ve Stopaj hesaplanacak mı? https://www.muhasebenews.com/ressamdan-alinan-hizmet-icin-kdv-ve-stopaj-hesaplanacak-mi/ https://www.muhasebenews.com/ressamdan-alinan-hizmet-icin-kdv-ve-stopaj-hesaplanacak-mi/#respond Tue, 06 Sep 2022 10:04:32 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=128069 Vergi mükellefi olmayan ressamdan hizmet aldık. Banka üzerinden dekontun üzerine TC kimlik numarası yazılmak şartı ile ödemesini gerçekleştirdik. Stopaj %17 olarak mı hesaplanacak bir de 2 nolu KDV ye de konu edilecek mi?

GV Stopajı oranı %17 dir. 2 nolu kdv beyannamesi verilecektir.


T.C. 

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

(Gelir Kanunları Grup Müdürlüğü)

Sayı

:

99689007-120.01.02.11[GVK: 3-1]-7280

10.03.2021

Konu

:

Serbest meslek erbabına yapılan ödemelerde Gelir Vergisi ve K.D.V. sorumluluğu

İlgide kayıtlı özelge talep formunda; yaptığınız restorasyon çalışması ile ilgili olarak hat sanatı işi yaptıracağınızı, bu işi yapacak olan hat sanatçısına yapacağınız ödeme karşılığında düzenleyeceğiniz gider pusulasında hesaplanacak katma değer ve gelir vergisi tevkifatı yükümlülükleriniz konusunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN :

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 65 ve 66 ncı maddelerinde, her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancı olduğu ve serbest meslek faaliyetini mutad meslek halinde ifa edenlerin serbest meslek erbabı oldukları belirtilmiştir.

Aynı Kanunun 18 inci maddesinde, “Müellif, mütercim, heykeltraş, hattat, ressam, bestekâr, bilgisayar programcısı ve mucitlerin ve bunların kanuni mirasçılarının şiir, hikaye, roman, makale, bilimsel araştırma ve incelemeleri, bilgisayar yazılımı, röportaj, karikatür, fotoğraf, film, video band, radyo ve televizyon senaryo ve oyunu gibi eserlerini gazete, dergi, bilgisayar ve internet ortamı, radyo, televizyon ve videoda yayınlamak veya kitap, CD, disket, resim, heykel ve nota halindeki eserleri ile ihtira beratların satmak veya bunlar üzerindeki mevcut haklarını devir ve temlik etmek veya kiralamak suretiyle elde ettikleri hasılat Gelir Vergisinden müstesnadır.

Eserlerin neşir, temsil, icra ve teşhir gibi suretlerle değerlendirilmesi karşılığında alınan bedel ve ücretler istisnaya dahildir.

Yukarıda yazılı kazançların arızî olarak elde edilmesi istisna hükmünün uygulanmasına engel teşkil etmez.

Serbest meslek kazançları istisnasının, bu Kanun’un 94’üncü maddesi uyarınca tevkif suretiyle ödenecek vergiye şümulü yoktur.

Bu madde kapsamındaki kazançları toplamı 103 üncü maddede yazılı tarifenin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı aşanlar bu istisnadan faydalanamazlar. Bu durumda olanların, 94 üncü maddenin birinci fıkrası kapsamında tevkifat yapma yükümlülüğü yoktur.” hükmü yer almaktadır.

Öte yandan, aynı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında, ” Kamu idare ve müesseseleri, iktisadî kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadî işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya ziraî işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar.” hükmüne yer verilmiş ve maddenin ikinci bendinde 18 inci madde kapsamına giren serbest meslek işleri dolayısıyla yapılan ödemelerden (2009/14592 sayılı BKK gereğince) % 17 oranında, diğer ödemelerden ise % 20 oranında gelir vergisi tevkifatı yapılması öngörülmüştür.

Buna göre, hat  çalışması Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesine göre istisna kapsamında olduğundan, restorasyon çalışması ile ilgili olarak hat sanatçısından aldığınız hizmet karşılığında yapacağınız ödemeler üzerinden, Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin 2/a bendine göre % 17 oranında gelir vergisi tevkifatı yapmanız gerekmekte olup adı geçen Kanunun 18 inci maddesi kapsamında faaliyette bulunan hat sanatçısının serbest meslek makbuzu düzenleme zorunluluğu bulunmaması nedeniyle yapılan ödemelerin gider pusulası imzalatılmak suretiyle tevsik edilmesi mümkün bulunmaktadır.

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN :

3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;

-1/1 inci maddesinde, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye’de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu,

-9/1 inci maddesinde, mükellefin Türkiye içinde ikametgâhının, iş yerinin, kanuni merkezi ve iş merkezinin bulunmaması hallerinde ve gerekli görülen diğer hallerde Hazine ve Maliye Bakanlığının, vergi alacağının emniyet altına alınması amacıyla vergiye tabi işlemlere taraf olanları verginin ödenmesinden sorumlu tutabileceği

hükme bağlanmıştır.

KDV Genel Uygulama Tebliğinin “Serbest Meslek Faaliyeti Çerçevesinde Yapılan Teslim ve Hizmetler” başlıklı  (I/C-2.1.2.2.) bölümünde;

“3065 sayılı Kanunun (1/1) inci maddesine göre, serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetler vergiye tabidir. Sözü edilen faaliyetleri mutat ve sürekli olarak yapanlar KDV mükellefi olacak, arızi serbest meslek faaliyetinde bulunanların ise KDV mükellefiyeti tesis edilmeyecektir.

Serbest meslek faaliyetlerini mutat ve sürekli olarak yapanların, prensip olarak KDV mükellefiyeti tesis ettirmeleri gerekmektedir. Ancak, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesi kapsamına giren teslim ve hizmetleri münhasıran aynı Kanunun 94 üncü maddesinde belirtilen kişi, kurum ve kuruluşlara yapanların hesaplayacağı KDV’nin, bu kişi veya kuruluşlar tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edilmesi gerekir.

Serbest meslek erbabının bu uygulamadan faydalanabilmesi için KDV mükellefiyetinin sadece Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesi kapsamına giren işlemlerden ibaret olması ve işlemlerinin tamamının aynı Kanunun 94 üncü maddesinde sayılan kişi, kurum ve kuruluşlara yapılması gerekmektedir.

Ayrıca, sorumluluk uygulaması kapsamında işlem yapılabilmesi için Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesi kapsamına giren işlemleri yapan kişilerin, bu şekilde işlem yapılmasını önceden vergi sorumlusuna (Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinde sayılanlara) bildirmesi gerekmektedir.

İşlemlerine ait verginin beyan ve ödeme mükellefiyeti sorumlular tarafından yerine getirilen serbest meslek mensupları (Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesinde sayılanlar) ayrıca KDV beyannamesi vermez ve defter tutmazlar. İşlemin belgelendirilmesi ise Vergi Usul Kanununun genel hükümlerine göre gerçekleştirilir.

Bu uygulamaya göre, Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinde sayılan kişi, kurum ve kuruluşlar, aynı Kanunun 18 inci maddesi kapsamına giren kişilere yaptıkları ödemeler ile ilgili olarak gelir vergisi (GV) stopaj tutarı dâhil işlem bedeli üzerinden KDV hesaplayıp sorumlu sıfatıyla beyan edip öderler. Hesaplanan KDV tutarı GV stopaj matrahına dâhil edilmez.

Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesi kapsamına giren teslim veya hizmetleri aynı Kanunun 94 üncü maddesinde sayılan kişi, kurum ve kuruluşlar yanında bu maddede yer almayanlara da yapanlar, yukarıda belirtilen uygulamadan faydalanamazlar.

Sorumluluk uygulamasını tercih etmeyenler ile esasen bu kapsama girmesi mümkün olmayan mükelleflerin, Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinde sayılan kişi, kurum ve kuruluşlar ile bunlar dışındakilere yaptıkları işlemleri sebebiyle hesaplanan KDV, Tebliğin (I/C-2.1.3) bölümü saklı kalmak kaydıyla, kendileri tarafından mükellef sıfatıyla beyan edilip ödenir. Bu mükellefler genel hükümler çerçevesinde defter tutar, belge düzenler ve KDV beyannamesi verirler. Bu durumda, Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinde sayılan kişi, kurum ve kuruluşların, Tebliğin (I/C-2.1.3) bölümü saklı kalmak kaydıyla, bu işlemler sebebiyle vergi sorumlulukları söz konusu olmaz.”

açıklamalarına yer verilmiştir.

Buna göre, restorasyon çalışmanızla ilgili olarak tarafınıza sunulan  ve Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesine göre istisna kapsamında bulunan “hat sanatı işi”  için bu hizmeti tarafınıza sunan hat sanatçısının, serbest meslek faaliyetini mutat ve sürekli olarak yapması halinde verdiği hizmet KDV’ye tabi olacak ve hizmet üzerinden hesaplanan KDV yukarıda belirtilen mevzuat açıklamaları çerçevesinde ya kendisi tarafından beyan edilip ödenecek ya da Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinde yer alan kişi, kurum veya kuruluşlarca sorumlu sıfatıyla beyan edilip ödenecektir.

Bununla beraber, söz konusu hizmetin arızi olarak yapılması halinde ise söz konusu işlem KDV’nin konusuna girmeyecektir.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/ressamdan-alinan-hizmet-icin-kdv-ve-stopaj-hesaplanacak-mi/feed/ 0
Üretimde kullanmak üzere yurt dışından kargo ile alınan 800 TL’lik mal için 2 no.lu KDV beyannamesi verilecek mi? https://www.muhasebenews.com/uretimde-kullanmak-uzere-yurt-disindan-kargo-ile-alinan-800-tllik-mal-icin-2-no-lu-kdv-beyannamesi-verilecek-mi/ https://www.muhasebenews.com/uretimde-kullanmak-uzere-yurt-disindan-kargo-ile-alinan-800-tllik-mal-icin-2-no-lu-kdv-beyannamesi-verilecek-mi/#respond Sat, 02 Jul 2022 08:20:14 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=128798 Mükellefim yurt dışından üretimde kullanmak üzere 800 TL’lik kargo ile mal almıştır. Alınan bu mal için 2 no.lu KDV beyannamesi ile KDV ödenecek mi?

2 NO.LU KDV beyannamesi HİZMET ithalinde verilir ve vergi ödenir. Mal ithalinde Gümrük vergisi ve KDV gümrükte ödenir. Bu konuda Gümrük Müdürlüğü ile görüşerek KDV’ni Gümrük Md.ne ödemeniz gerekir.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/uretimde-kullanmak-uzere-yurt-disindan-kargo-ile-alinan-800-tllik-mal-icin-2-no-lu-kdv-beyannamesi-verilecek-mi/feed/ 0
Limited şirket, vergi mükellefi olmayan gerçek kişiden alacağı gayrimenkul için KDV tevkifatı yapıp 2 no.lu beyan ile beyan edecek mi? https://www.muhasebenews.com/limited-sirket-vergi-mukellefi-olmayan-gercek-kisiden-alacagi-gayrimenkul-icin-kdv-tevkifati-yapip-2-no-lu-beyan-ile-beyan-edecek-mi/ https://www.muhasebenews.com/limited-sirket-vergi-mukellefi-olmayan-gercek-kisiden-alacagi-gayrimenkul-icin-kdv-tevkifati-yapip-2-no-lu-beyan-ile-beyan-edecek-mi/#respond Tue, 26 Apr 2022 04:55:43 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=126210 Limited şirket, vergi mükellefi olmayan gerçek kişiden alacağı gayrimenkul için KDV tevkifatı yapıp 2 nolu beyan ile beyan edecek mi?

Vergi mükellefi olmayan kişilerden alınan Gayrimenkul, Araç için KDV hesaplanmaz. Bu uygulama 1985 yılından beri böyle yapılmaktadır. (2) nolu KDV beyannamesi GENELDE HİZMET alımları için kullanılır.


A.Ş. bir müşterimin web sitesi var. Bu web sitesinin bağlı olduğu sunucu Lüksemburg’dadır. Yurtdışından sunucu hizmeti sağlayan firmanın adı da AWS. Bu hizmetleri karşısında her ay KDV siz fatura gönderiyorlar. Bu faturaları nasıl kayda almamız lazım? İç yüzde yöntemiyle KDV hesaplayacak mıyız? 

İç yüzde hesabı ile KDV hesaplanmaz. 

Ödenen bedel üzerinden (2) nolu KDV beyannamesi verilir. Google ve Facebook gibi Sosyal medya üzerinden reklam hizmeti satın alma işleminde, söz konusu hizmetten Türkiye’de faydalanılmış olması ve Google firmasının yurt içinde ikametgâhının, işyerinin, kanuni merkezi ve iş merkezinin bulunmaması şartı ile, KDV Genel Tebliğine göre; “Türkiye’ye getirilen hizmet, Türkiye’deki firmanın Türkiye’deki faaliyeti ile ilgili ise, hizmetten Türkiye’de faydalanılmıştır. KDV Genel Tebliği’nde, yurt dışından sağlanan hizmetlere ait KDV’nin hizmetten faydalanan yurt içindeki muhatap tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edileceği açıklanmıştır. 

Dolayısıyla yurt dışından sağlanan ve KDVK’nın 1/2. maddesine göre hizmet ithali kapsamında değerlendirilen işlemlere ait KDV’nin, hizmetten yararlanan Türkiye’ de mukim kişi ve kuruluşlarca sorumlu sıfatıyla verilecek olan 2. no.lu KDV beyannamesi ile beyan (KDV oranı % 18) edilerek bağlı bulunulan vergi dairesine ödenmesi, 1 no.lu KDV beyannamesinde de gösterilerek indirilmesi mümkün olacaktır. 

Yapılan ödemeden %15 oranında GV stopajı yapılarak muhtasar beyanı ile beyan edilerek ödenecektir.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/limited-sirket-vergi-mukellefi-olmayan-gercek-kisiden-alacagi-gayrimenkul-icin-kdv-tevkifati-yapip-2-no-lu-beyan-ile-beyan-edecek-mi/feed/ 0
Yurtdışı reklam ve tanıtım faturaları için Türkiye de 2 nolu kdv ile kdv beyan edilmesi gerekir mi? https://www.muhasebenews.com/yurtdisi-reklam-ve-tanitim-faturalari-icin-turkiye-de-2-nolu-kdv-ile-kdv-beyan-edilmesi-gerekir-mi/ https://www.muhasebenews.com/yurtdisi-reklam-ve-tanitim-faturalari-icin-turkiye-de-2-nolu-kdv-ile-kdv-beyan-edilmesi-gerekir-mi/#respond Fri, 04 Mar 2022 07:11:14 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=123572 Firmamız yurt dışına makine ve makine parçaları satmaktadır. Yurt dışından pazarlama firmasına firmamızın reklamını ve tanıtımını yaptığı için ödeme yapılıp karşılığında reklam ve tanıtım bedeli olarak fatura alışımız var. Yurtdışı reklam ve tanıtım faturaları için Türkiye de 2 no.lu KDV ile KDV beyan edilmesi gerekir mi?

Yurt dışı reklam ve tanıtım faturaları için Türkiye de 2 nolu kdv beyannamesi ile ile beyan edilmesi gerekir.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/yurtdisi-reklam-ve-tanitim-faturalari-icin-turkiye-de-2-nolu-kdv-ile-kdv-beyan-edilmesi-gerekir-mi/feed/ 0
Vergi mükellefi olmayandan kiralanan araç için Stopaj ve KDV hesaplanacak mı? https://www.muhasebenews.com/vergi-mukellefi-olmayandan-kiralanan-arac-icin-stopaj-ve-kdv-hesaplanacak-mi/ https://www.muhasebenews.com/vergi-mukellefi-olmayandan-kiralanan-arac-icin-stopaj-ve-kdv-hesaplanacak-mi/#respond Tue, 25 Feb 2020 09:30:10 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=78358 Vergi mükellefi olmayan bir kişiden kiralanan araç ile ilgili gider pusulası keserken %20 stopaj dışında KDV’de hesaplanacak mı?

 20 GV stopajı ve % 18 KDV hesaplanır KDV (2) no.lu KDV beyannamesi ile beyan edilir. Hesaplanan KDV (1)no.lu KDV beyannamesinde indirilir.

 

2020 Yılı için belirlenen 5.500 TL Araç kira bedelleri için şirket personelimizden kiraladığımız 5.500 TL’sini aşan araç kiralarına ait Kdv2 ve Kdv1 hesaplanması ne şekilde yapılması gerekmektedir. İlgili Kdv ve Muhtasar beyanı 5.500 TL üzerinden verilip kalan kısım direk KKEG olarak mı dikkate almalıyız?

5.500 TL üzerinden kiralama olması halinde kiralama bedelinin tamamı üzerinden % 20 GV stopajı yapılır. Bu tutar üzerinden % 18 KDV hesaplanır. 2 no.lu beyanname ile Beyan edilir. 1 no.lu KDV beyannamesinden indirilir. Kira bedelinin 5.500 TL kısmı giderleştirilir. Fazlası varsa KKEG olarak kayıtlara alınır.

 

Yeni çıkan yasaya göre yakıt faturalar için Araç yakıt giderlerinin %30’luk kısmı KKEG yazılacak denmektedir. KKEG’in KDV’si de hangi hesaba atılacak.? Bu faturaların KDV durumu nasıl olacak?

Gider belgesinin %70’lik kısmı gidere KDV’nin %70 kısmı indirilir.

Gider yazılmayan %30’luk kısım ile KDV inin indirilemeyen % 30’luk kısmı KKEG yazılır.

 

Konu: Şirket ortağından kiralanan araç için yapılan kira ödemelerinin tevsik zorunluluğu kapsamında olup olmadığı hk.

 … şirket ortağından kiraladığınız aracın kira bedelinin banka aracılığıyla ödenme zorunluluğunun bulunup bulunmadığı hususunda…

…Kendisinden araç kiralanan şirket ortağının araç kiralama faaliyeti ile uğraşan mükelleflerden olması durumunda, söz konusu aracın kiralanmasına ilişkin tahsilat ve ödemelerin tutar sınırlaması olmaksızın,

– Aracı kiralanan şirket ortağının, söz konusu araç kiralama faaliyetini ticari organizasyon gerektirmeyecek şekilde yapması durumunda, şirket ortağınıza araç kiralama bedeli adı altında yapılan 7.000 TL’yi aşan tutardaki ödemelerin,

mezkûr Genel Tebliğde öngörülen usul esaslar dahilinde, aracı finansal kurumlar kanalıyla yapılması ve söz konusu kurumlarca düzenlenen belgelerle tevsik edilmesi zorunludur.

Nihai tüketiciden kiralanan araçlara yüzde kaç stopaj uygulanır?

Nihai tüketicilerden kiralanan araçlar için %20 stopaj yapılır.

7194 sayılı kanunun kapsamında binek araçlarda gider kısıtlaması ve amortisman ayrılmasıyla ilgili araç kiralamalarda 5.500 TL’lik bir sınır getirildi. Finansal kiralama vasıtasıyla alınan binek araçlarda nasıl bir yol izlenecek muhasebe kayıtları nasıl yapılacak. Finansal kiralamalar alınan binek araçlar kanun kapsamına giriyor mu? Çünkü her ay finansal kiralama firmasından bir fatura gelecek bunun muhasebe kaydı nasıl yapılacaktır?

Muhasebe kaydında değişiklik olmaz. 700 hesaplara gider yazılır.

Aylık 5.500 TL aşan kira bedelleri KKEG olarak kayıtlara alınır.

2018 yılında gider pusulası ile bireyselden aldığımız bir aracın satışını yapıyoruz. Bu araç daha sonra kiralama firmasına kiraladığımız araçlardan. Ayrıca aracı zararına satıyoruz. Faturayı nasıl kesmeliyim? KDV oranı kaç olmalıdır?

Araç kiralaması işi yapıyorsanız, düzenlenecek faturada % 18 KDV hesaplayacaksınız.

 

Kiraladığımız araç için tarafımıza kesilen TPC faturasını, aracı kullanan tüzel ortağım olan firmaya yansıtacağım. Bu faturayı yansıtacağım için yani gelir kaydedeceğim için fatura giderleştirilebilir mi? Yoksa KKEG olarak kayıtlara alıp mı yansıtmam gerekir?

Cezalar KKEG olarak kayıtlara yer alır.

 


Kaynak: İSMMMO – GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/vergi-mukellefi-olmayandan-kiralanan-arac-icin-stopaj-ve-kdv-hesaplanacak-mi/feed/ 0