TÜRMOB BASIN BÜLTENİ
SAYI: 2019/283
TARİH: 12.06.2019
Meslek Yasamızın kabul edilişinin 30. yılı
TÜRMOB Genel Başkanı Masis Yontan, 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu’nun kabul edilişinin 30. Yılı nedeniyle bir açıklama yaptı;
13 Haziran 1989 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 3568 sayılı
Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu ile serbest muhasebeci mali müşavirlik ve yeminli mali müşavirlik meslekleri yasal statüsüne kavuşmuştur.
Geçtiğimiz 30 yıl içerisinde meslek mensuplarımız, ülke ekonomisinin gelişimi için çalışmış, ürettiği değeri toplumla paylaşmış, mükellef ile devlet arasında köprü görevini üstlenmiş, devletin e-dönüşümünün sağlanması için yürütülen çalışmalarda en ağır görevleri büyük bir toplumsal sorumlulukla ve özveri ile yerine getirmişlerdir.
Muhasebe, denetim ve danışmanlık hizmetleriyle ekonominin en önemli paydaşlarından biri olan camiamız, çağın gerektirdiği teknolojik yeterliliğe ayak uydurabilmiş, yurt içi ve yurt dışındaki tüm gelişmeleri izleyerek, yapıcı görüş ve düşüncelerini kamuoyu ile paylaşmıştır. Bütün bu gayretli çalışmalara karşın, camiamızın çözümü son derece basit ve insancıl talepleri maalesef görmezden gelinmiştir. Şöyle ki; ✓ Meslektaşlarımız, hastane yataklarında yatarken, evladını, annesini, babasını mezara yeni koymuşken, yeni doğum yapmışken bile beyanname ve bildirim göndermek zorunda kalmaktadırlar. Vergi mevzuatımız maalesef ölümü bile mücbir sebep olarak görmemektedir. Bu sebeple, mükellefler için geçerli olan mücbir sebep halinin meslek mensupları için de geçerli olması sağlanmalıdır.
✓ Hali hazırda mevcut olan mali tatil, gerçek bir tatil olmaktan çok uzaktadır. Mali tatilin, gerçekçi ve yaşanabilir bir şekle kavuşturulması gerekmektedir.
✓ Yetkileri sınırlı, sorumlulukları geniş olan mali müşavirlik ve yeminli mali müşavirlik mesleğinin, yetki ve sorumluluğunun dengeli bir yapıya kavuşturulması gerekmektedir.
✓ Kamu kurumlarınca istenen bilgi, beyan ve formların sayısı oldukça artmıştır. Tüm verilerin bir data merkezinde toplanması ve ilgili kurumların bu merkezden bilgileri alması sağlanmalıdır.
✓ Düzeltme amaçlı verilen beyan ve bildirimlerde ceza uygulamasından vazgeçilmelidir.
✓ Dördüncü dönem geçici vergi beyanı kaldırılmalıdır.
✓ Serbest meslek geliri, Gelir Vergisi Kanunu’na göre tahsilat esasına bağlı olmasına karşın, Katma Değer Vergisi Kanunu’na göre hizmetin ifa edilmiş olmasından dolayı tahakkuk esasına bağlı tutulmuştur. Serbest meslek geliri Katma Değer Vergisi Kanu’nu yönünden de tahsilat esasına bağlanmalıdır.
Son dönemlerde özellikle avukatlık hizmetleri üzerindeki vergi yükünün azaltılması ve belirli kıdeme sahip olanlara yeşil pasaport verilmesi yargı reformunun bir parçası olarak kamuoyu ile paylaşılmaktadır. Serbest meslek gelirleri üzerindeki vergi yükü sadece avukatların değil tüm serbest meslek erbabının sorunudur. Öte yandan, küreselleşsen dünyada avukatlık hizmetlerinde olduğu kadar yabancı sermaye ile birebir çalışan meslek mensuplarımızın da yeşil pasaporta ihtiyaçlarının olduğu açıktır. Bu sebeple yapılacak reformların sadece bir gruba hasredilmemesi ve tüm serbest meslek erbabı düşünülerek düzenlemelerin yapılması gerekmektedir.
Bu duygu ve düşüncelerle, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu’nun yasal statüye kavuşmasının 30. yıl dönümünü kutluyor, mesleki sorunlarımızın bir an evvel çözüme kavuşturulmasını umut ediyoruz.
Kaynak: TÜRMOB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.